haftalık bülten haftalık bülten 5 Nisan 2010 Geçen haftanın özeti GSYH 2009’un son çeyreğinde %6 büyüme kaydetti. Dört çeyrek süren küçülme döneminin ardından büyümeye geçen GSYH, 4. çeyrekte %4 olan piyasa beklentisi ve %4.6 olan bizim beklentimizin üzerinde %6 oranında büyüdü. TÜİK önceki verilerde de revizyona giderken, 1. çeyrekteki küçülme %14.7’den %14.5’e, 2. çeyrekteki küçülme %7.9’dan %7.7’ye ve 3. çeyrekteki küçülme %3.3’ten %2.9’a revize edildi. Bu revizyonlarla birlikte, 2009’un tamamında GSYH daralması %4.7 olurken, 2008 büyümesi %0.9’dan %0.7’ye revize edildi. Mevsimsel etkilerden ve takvim etkisinden arındırdıktan sonra GSYH’nin önceki çeyreğe göre %2.3 büyüdüğünü (yıllıklandırılmış büyüme: %9.5) görüyoruz. Hatırlanacağı gibi, ikinci ve üçüncü çeyreklerde düzeltilmiş büyüme oranları sırasıyla %6.6 ve %2.7 olmuştu. Özel tüketim harcamaları yılın son çeyreğinde %4.7 büyürken, manşet büyümeye katkısı 3.3 yüzde puan (yp.) oldu. Diğer taraftan, özel yatırım harcamaları küçülmeye devam ederek, manşet büyümeyi 0.6 yp. aşağıya çekti. Kamu harcamalarındaki %18’lik artış dikkat çekerken, büyümeye toplamda 1.9 yp. katkı yaparak tahminimizle gerçekleşme arasında sapmanın temel sebebini oluşturdu. Stoklardan gelen 2.5 yp.’lik katkı dahil edildiğinde iç talebin toplam katkısı 7 yp. olurken, net ihracat 2008’in ilk çeyreğinden bu yana ilk defa negatif katkı yaparak büyümeyi 1 yp. aşağıya çekti. Açıklanan güçlü GSYH verisinin 2010’un ilk çeyreğinde daha güçlü bir büyümeyle takip edileceğini ve Maliye Bakanı Şimşek’in de işaret ettiği gibi çift haneli görebileceğimizi düşünüyoruz. Yılın geri kalan çeyreklerinde ise, baz etkisinin desteğinin azalmasıyla yıllık büyümelerin daha sınırlı olacağını düşünüyoruz. Buna rağmen, 2010 tamamı için %5 – 5.5 bandındaki büyümenin olası olduğunu söyleyebiliriz. 2009’un ikinci çeyreğinden bu yana güçlü seyreden düzeltilmiş çeyreklik büyüme oranları, dezenflasyonist çıktı açığının azaldığına işaret ediyor. Çeyreklik toparlanmayı, olumsuz arz tarafını ve MB’nin kredibilite açığını göz önüne alarak 2010 yılında 200 baz puanlık faiz artırımı beklemeye devam ediyoruz. Aylık dış ticaret açığı beklentiler dahilinde. Şubat ayında ihracat 8.3 milyar dolar ithalat ise 11.6 milyar dolar oldu. Böylece aylık dış ticaret açığı, geçen senenin aynı ayına göre %418 genişleyerek 3.3 milyar dolara ulaştı. Piyasa beklentisiyle (3.4 milyar dolar) paralel olan aylık dış ticaret açığı 3.6 milyar dolar açık öngören tahminimizin ise altında kaldı. Ocak ayında 41 milyar dolar olan 12-aylık dış ticaret açığı ise genişlemeye devam ederek Şubat’ta 43.7 milyar dolara yükseldi. Detaylara baktığımızda, ekonomik aktivitedeki toparlanmayla ithalatın Şubat ayında %28.3 büyüdüğünü görüyoruz. Tüketim malları ithalatı İnan Demir +(90) 212 318 5087 [email protected] Başak Karaaslan +(90) 212 318 5086 [email protected] haftalık bülten %38.2 artarken, aynı dönemde sermaye malları ithalatı %15.2 artış gösterdi. Ekonomik aktiviteye ilişkin önemli bir gösterge olan enerji-dışı ithalat ise %33.5 artış gösterdi. İhracat ise, geçen sene altın ihracatındaki tek seferlik artış sebebiyle yıllık bazda %1.3 daralma kaydetti. Mart ayına ilişkin öncü göstergeler, ihracatın Mart ayından itibaren büyümeye geçeceğine işaret ediyor. İç talepteki toparlanmanın yanısıra emtia fiyatlarındaki yükselişin de dış ticaret açığının genişlemesine katkı yapacağını düşünüyoruz. Dış ticaret açığındaki hızlı genişlemenin baz etkisinin zayıflamasıyla yılın ikinci yarısında ivme kaybedeceğini ve yukarı yönlü riskleri öngörmekle birlikte yıl sonunda dış ticaret açığının yaklaşık 52 milyar dolar seviyesinde olacağını tahmin ediyoruz. Güven endeksleri siyasi tansiyondan etkilenmiyor. Mart ayında imalat sanayi PMI endeksi 4 puan artarak 54.9’a yükselirken, Haziran 2006’dan bu yana en yüksek değerini aldı. Hatırlanacağı gibi endeks, Mayıs 2009’dan bu yana imalat sanayiinde büyümeye işaret eden 50 seviyesinin üzerinde yer almaya devam ediyor. Ayrıca, CNBC-e tüketici güveni Mart ayında %4.1 artarak 95.34’e ulaştı. Böylece Ekim 2009’dan bu yana en yüksek değerini alan tüketici güveni, 53.6 olan Kasım 2008’deki dip noktasının oldukça üzerinde yer alıyor. Detaylara baktığımızda, tüketicilerin hem mevcut hem de gelecek döneme ilişkin değerlendirmelerinde iyileşme kaydedildiğini görüyoruz. İşsizlikteki mevsimsel düşüşün yanısıra, rell sektör güven endeksinin de işaret ettiği artan siparişler ve azalan stokların geçtiğimiz ay tüketici güvenini desteklediğini söyleyebiliriz. Önümüzdeki haftaya bakış Mart ayı enflasyon verileri bugün açıklanıyor. %0.5 olan piyasa beklentisinin altında yer alan enflasyon tahminimiz %0.3’lük artış öngörüyor. Tahminimiz doğrultusunda, baz etkisinin desteğiyle, Şubat ayında %10.1 olan yıllık TÜFE %9.2’ye gerileyecek. Perşembe günü açıklanan İstanbul enflasyonunun işaret ettiği gibi, belirsizlik arz eden gıda fiyatları tahminimiz için yukarı yönlü risk oluşturuyor. Yıllık enflasyonun Mart ayında tek haneye geri dönmesi, enflasyon beklentilerini destekleyecek ve Merkez Bankası’nı rahatlatacaktır. Ancak Mart ayından sonra, yıllık enflasyonun yeniden çift haneye geri dönerek son çeyreğe kadar %10 civarında dalgalanacağını ve bu durumun MB’nin kredibilite açığını artıracağını düşünüyoruz. Şubat ayı sanayi üretimi verileri Perşembe günü açıklanacak. Sanayi üretiminin Şubat ayında yıllık bazda %19 (piyasa beklentisi: %17.5) büyüme kaydetmesini bekliyoruz. Sanayi üretimi büyümesinin Mart ayında artmaya devam ederek %20’nin üzerine tırmanmasını ve yılın ilk çeyreğindeki GSYH büyümesinin çift haneli olmasını bekliyoruz. Bu hafta açıklanacak diğer veriler arasında, Perşembe günü açıklanacak olan Merkez Bankası Nisan ayı I. dönem beklenti anketi ve Hazine Mart ayı nakit dengesi bulunuyor. haftalık bülten Hazine bu hafta bir ihale düzenleyecek. Hazine yarın düzenleyeceği ihaleyle TL cinsi 10 yıllık sabit kuponlu tahvilin yeniden ihracını gerçekleştirecek. Çarşamba günü 951 milyon TL tutarında itfası bulunan Hazine, bu miktarın 844 milyon TL’lik kısmını piyasaya ödeyecek. haftalık bülten Bu rapor, Finansbank Hazine Araştırma ve Satış Grubu tarafından müşterilerini bilgilendirmek amacıyla düzenlenmiştir. Raporun Finansbank ile ilişkili bir kuruluşun müşterisi tarafından kullanılabilirliği, alan kişi ve bu kuruluş arasındaki akdi ilişkiye tabi olacaktır. Bu raporda sunulan bilgi, yorum ve tavsiyeler raporu hazırlayan Finansbank Hazine Bölümü’ne ait görüşleri yansıtmakta olup yatırım danışmanlığı hizmeti kapsamında değildir. Mali durum ile risk ve getiri tercihlerinin çeşitliliğini göz önünde bulundurunca sadece bu raporda yer alan görüşlere dayanarak verilecek yatırım kararları beklentilere uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu rapordaki bilgilerin derlenmesinde güvenilirliğine inanılan sağlam kaynaklardan faydalanılmıştır; ancak bilgilerin doğruluğu bağımsız olarak teyit edilmemiştir. Finansbank bilgilerin doğruluğu ve bütünlüğü konusunda garanti vermemekte ve doğabilecek hatalarda sorumluluk üstlenmemektedir. Raporda sunulan bilgiler üzerinde önceden belirtilmeksizin değişiklik yapma hakkı saklıdır. Finansbank ve ilişkili kuruluşlar ile bu kurumlarda çalışan personel araştırma raporlarında sözü edilen menkul kıymetlere yatırım yapabilir ve zaman içerisinde pozisyonlarını değiştirebilir. Bu raporda yer alan bilgilerin bir kısmı ya da tamamının kopyası çıkarılamaz ya da dağıtılamaz.