M. Meclisi B : 72 samına girmektedir. Ayrıca tasarının 33, 85, 86 ncı maddeleri de tarım işçilerine atıf yap­ maktadır. Bundan gayrı Tarım Bakanlığına bağlı olan Üretme çiftlikleri, fidanlıklar ve ha­ ralarda İş Kanununun bâzı hükümleri hiçhir zo­ runluluk olmamasına rağmen, iş hayatına bir düzen vermek amaciyle uygulanmaktadır. An­ cak ıbu tarım müesseseleri 1§ Kanunu kapsamı içinde bulunmadıklarından işçiler için bir hak doğmamakta ve onun için emniyet müdürü ar­ zu ve iradesine bağlı kalmaktadır. Şu halde önergelerimiz zaten mevcut fiilî duruma bir hu­ kukî nitelik vermektedir. Saygılarımla. BAŞKAN — 5 nei madde üzerinde iki grupun üst üste görüştürülmemesi için A. P. Grupu adına Sayın GKiler, buyurun. A. P. GRUPU ADINA ABDURRAHMAN GÜLER (Çorum) — Muhterem arkadaşlarım, . ıgörüşmesine başlamış bulunduğumuz bu beşin­ ci madde istisnalar hükmünü vaz'etmekte onu tanzim etmektedir. Türkiye'de teşkilâtlanmış gerek kamu tüzel kişileri, gerek özel şahıslar, özel kişiler 'tarafından kurulmuş işyerleri var­ ıdır. Bu işyerlerinde çalışan işçilerimizin halkla­ rını görüşmekte olduğumuz kanunun hudutla­ rı, çerçevesi içerisinde mütalâa edip kontrol ve teminat altına almak gayreti içimdeyiz. Bir de Türkiye'de orta sınıf halk dediğimiz ve 507 sa­ yılı Kanunun 2 nci maddesindeki tarife uy­ gun şekilde kendi küçük sermayesine istinadetmek suretiyle çalışan esnaf ve küçük sanatkâr­ lar grupu vardır. Bu esnaf ve küçük sanatkâr­ la v grupu aslında işçi ile pek farklı durumda da değildir. Bir esnafla bir küçük sanatkârla yanında çalıştırdığı işçi arasındaki fark be­ lirsizidir. İki kişi Anadolunun gerçeklerine gö­ re yan yana gelir, biri sermaye koyar işveren lolur, öbür arkadaşı da onun yanında kalfa ola­ rak çalışır. Devlete yük olmadan bu iki kişi işyeri kurarlar, geçimlerini temin ederler. Şim­ di miktarı iki milyona varan bu gibi yerlerini İş Kanunu hükümlerine talhi tutarsak bunların ıbir zaman içinde tedricen erimeleri ihtimalini, tehlikelerini ortaya atmış oluruz. İşçiyi koru­ yacağım derken işyerlerini kapatmak gibi tama­ men işçi aleyhine olan bir durumu ihdas etmiş loluruz. Nitekim, Esnaf ve Küçük Sanatkârlar Kanununun 2 nci maddesi bu gibi esnafı ve kü­ çük sanatkârı şu şekilde tarif etmektedir: «İs­ 13 . 3 . 1967 O : 1 ter gezici olsun, ister bir dükkân veya bir so­ kağın belli bir yerinde şahit bulunsunlar, tica­ reti sermayesiyle birlikte vücut çalışmalarına dayanan ve geliri o yer gelenek ve teamülü ne nazaran tacir niteliğini kazanmasını icabettirmiyecek miktarda sınırlı olan ve bu ba­ kımdan ticaret siciline ve dolayısiyle Ticaret ve Sanayi Odalarına kayıtları gerekmiyeıı iş­ yerleri.» Şimdi bu tarife göre ticareti gayet sınırlı be­ deni çalışma esası cari. Bir kasalbanm veya bir köyün bir köşesinde, bir sokağında seyyar ve­ ya saibit olarak kurulmuş bir işyeri ve bu işye­ rinde çalışan kunduracı, nalbant, berber, bak­ kal gibi esnaf ve küçük sanatkârlar bu kanu­ nun hükümlerine tabi olduğu takdirde bu ka­ nunun getirmiş olduğu külfetleri, bu kanunun getirmiş olduğu yüklemleri yerine getirmele­ rine imkân yoktur. Üçüncü maddede bu gibi işyerlerinin tamamını değil sadece - üç işçi dâ­ hil - üç işçi çalıştıran işyerlerini sırf yukarda arz ettiğim sakıncalarından dolayı bu kanunun kapsamı dışında tutmak için takrir vermiştim. Sayın Bakanımız bu takririmizin 5 nci mad­ dede göz önünde bulundurulabileceğini arz et­ tiğim nedenlerine iştirak ettik]erini beyan bu­ yurdular. Bendeniz de bu takririmin nazarı dik­ kate alınmasını 5 nci maddenin görüşülmesine talik etmiştim. Şimdi Yüksek Meclisiniz bu tak­ ririmize iltifat ederde üç işçiden az işçi çalıştı­ ran işyerlerini İş Kanununun kapsamı dışında bırakırsa, orta sınıf dediğimiz esnafı değil bu işyerlerinde çalışan işçiyi korumuş oiluruz. Çün­ kü Sayın Çelikbaş'ın da geçen günkü Deniz İş Kanunun müzakeresi sırasında söylediği şu cümle de çok yerindedir: «Bir işçinin menfaati işinin devammdadır.» Doğrudur, bu cümle ha­ kikaten doğrudur, işçinin menfaatini işinin devamını sağlamak suretiyle korumuş olacağız. Takririme iltifat buyurmanızı saygiyle rica ediyorum. BAŞKAN — Beşinci madde lehinde Saym Reşit Ülker. Efendim, Deniz İş Kanunu için yapılmakta olan açık oylama işlemi devam et­ mektedir. Sonradan gelen üyelerin lütfen oyla­ rını kullanmalarını rica ederim. REŞİT ÜLKER (İstanbul) — Muhterem •arkadaşlar; bu kanun bir bütün sistemi ge­ tiren kanundur. Nitekim; böyle bir bütün ve