T. B. M. M. B : .9 dır. Milletin desteğiyle, milletin gücüyle, milletin kuv

advertisement
T. B. M. M.
B : .9
dır. Milletin desteğiyle, milletin gücüyle, milletin kuv­
vetiyle hükümet olan ve Parlamentoya dayanan hükü­
metlerin kendi sorumluluğu içerisinde, kendi hukuk
çerçevesi içinde, kendi sorumluluklarına başkalarını
ortak etmeden milleti idare ederken o sorumluluk için­
de kendi sorumluluklarına dayanarak, ulusun önünde
kendi açık alınlarıyle, kendi sorumluluklarını sür­
dürmeleridir. Yoksa, birtakım kuvvetleri ve güçleri ken­
di sorumluluklarına ortak ederek, kendilerini sorumlu­
luktan kaçırmanın sorumluluktan uzaklaştırmanın im­
kânı ve olanağı yoktur. Tarihte bunun olanağı olma­
dığını, canlı tanıklarıyle biz yaşadık, bu Parlamento ya­
şadı, bugünkü Başbakan yaşadı değerli arkadaşlarım.
(C. H. P. sıralarından «Bravo» sesleri.)
Değerli arkadaşlarım, bir başka olayı size sergile­
mek isterim.
Bugünkü Millî Güvenlik Kurulu bildirisinin, artık
millî güvenliğinizin kendi geleneksel yapısının ötesin­
de, çok değişik kuvvetler tarafından ekspoze edildiğin­
den dolayı Millî güvenlikçe, güvenlik kuvvetlerince,
hakkında tedbir alması gereken birtakım kişi ve şahıslar
Millî Güvenlik Kurulunda karar oluşturulmasında bu­
lunurlarsa, o Millî Güvenlik Kurulunun alacağı karar,
elbette ki toplumun genel yargılarını ve değerlerini yansıtamayacağının açık bir ifadesi ve ölçüsüdür. (A. P. ve
M. S. P. sıralarından sıra kapaklarına vurmalar.)
İHSAN ATAÖV (Antalya
ayıp.
Milletvekili) — Ayıp,
SÜLEYMAN GENÇ (Devamla) — Değerli arka­
daşlarım, bunu böylece noktaladıktan sonra, asıl önem­
li olan bir diğer konuya geleyim.
Bu Hükümetin içerisinde sorumluluk taşıyan ve bu
Hükümetin içerisindeki sorumluluğu, Devlet sorumlu­
luğu ile bütünleştiren yine bir partinin yayın organın­
dan bir cümle okuyacağım. Başlığı şu : «Devlete say­
gısını yitirmiş adam C. H. P.'nin Sayın Genel Başka­
nı.»
Bakınız terörün, kaba kuvvetin, hırsın, barbarlığın
ve bu barbarlığın sonucu olan sadistliğe varan bir zevk
isterisi içinde ne denli bir diş gıcırdattıklarının cümlelelerini burada okuyorum. Türk tarihi, bunun çok ağır
ödününü hatırlatacak örneklerle doludur ve bunun be­
nimsenmesinde, siyasî ve hayatî tamamiyeniz bakımın­
dan yarar vardır. Yani sokakta...
DENİZ BAYKAL (Antalya Milletvekili) — Sayın
Asiltürk bunu dinle bunu.
SÜLEYMAN G E N Ç (Devamla) — Cesetler üzeri­
ne uygarlığın bu düzeye vardığı bir toplumda ve uy­
garlığın bu noktaya ulaştığı bir düzeyde; sokakta ce-
30 . 4 . 1975
O : 1
setler, kan sesleri, kan lekeleri, uygarlıkla insanlık adı­
na sürülen kara lekeler şeklinde bir barbarlığın kopya­
sı olarak, diş gıcırdatarak. Ana Muhalefet Partisi Ge­
nel Başkanının siyasî hayatını tehdit edecek zavallılığa
ve küçüklüğe düşmenin ve tehditle ondan sonuç alabile­
ceğini; bizi inandığımız hukuk üstünlüğüne, Anayasa
çizgisi içine, kanun üstünlüğünden saptıracaklarını sa­
nıyorlarsa, sanıyorum ki aldanıyorlar. (C. H. P. sırala­
rından «Bravo' sesleri.)
BAŞKAN — Sayın Genç, süreniz bitmek üzere
efendim.
SÜLEYMAN G E N Ç (Devamla) — Değerli arka­
daşlarım, baskının ve terörün...
İHSAN ATAÖV (Antalya Milletvekili) — Örfî İda­
reye gel, Örfî İdareye.
SÜLEYMAN GENÇ (Devamla) — Örfî İdare­
ye geleceğim tabiî.
Baskının ve terörün hiç bir toplumda çıkar yol
olmadığını çok kısa bir süre önce deney olarak gör­
dük. Demokrasiye inandığımız için, ümmetçinin de,
faşistin de, sosyalistin de, komünistin de düşüncele­
rini söylemesinden yana olduğumu açık yüreklilikle
ifade ediyorum. Çünkü bu, demokrasinin tabiî sonu­
cudur. (A. P. sıralarından gürültüler.) Demokrasiye
inanmanın bir gereğidir.
Değerli arkadaşlarım, demokrasiye inanıyorsanız,
aynı özellik içerisinde onu siz de içinize sindirir bunu
kabullenirsiniz. Kaldı ki, demokrasiye inanmıyorsa­
nız, terör ve baskıyle susturulmak istenseydi, sonuç
alınmış olsaydı, 50 senedir baskı ve terör altında bu­
lunan Portekiz'de, Atlas Okyanusunun
kenarına
halkın reyiyle, halkın kuvvetiyle sosyalizmin bayrağı
dikilmezdi.
ARİF TOSYALIOĞLU (Çankırı Milletvekili) —
Yazık, yazık.
SÜLEYMAN GENÇ (Devamla) — Onun için
sorumlu olarak biz gerçekleri burada söyleyeceğiz.
(A. P. sıralarından gürültüler.)
İHSAN ATAÖV (Antalya Milletvekili) — Sosya­
list.
BAŞKAN — Sayın Ataöv, Sayın Ataöv rica ede­
rim.
SÜLEYMAN GENÇ (Devamla) — Siz isteseniz
de, istemeseniz de bunları dinleyeceksiniz. (A. P. sıra­
larından gürültüler.)
İHSAN ATAÖV (Antalya Milletvekili) — Sen ne­
sin?
BAŞKAN — Rica ediyorum, rica ediyorum, söz
almadan konuşmak hakkınız yok efendim.
191 —
Download