haftalık bülten 7 Mart 2016 Geçen haftanın özeti

advertisement
haftalık bülten
haftalık bülten
7 Mart 2016
Ecicek
Geçen haftanın özeti
Enflasyon Şubat’ta aşağı yönlü sürpriz yaptı. Şubat ayında
tüketici fiyatları aylık bazda %0.02 oranında azaldı. Aylık enflasyon
böylece %0.3 olan tahminimizin ve piyasa beklentisinin altında
gerçekleşti. Bu sonuçla yıllık enflasyon önceki aydaki %9.58
seviyesinden %8.78’e indi. Yurtiçi üretici fiyatları ise aylık bazda
%1.01 yükseldi. Bu göstergeye göre yıllık enflasyon %5.94’ten
%4.47’ye indi.
Gıda fiyatları aylık bazda yatay seyrederken, yıllık gıda enflasyonu
olumlu baz etkisinin de desteğiyle %11.7’den %8.8’e kadar indi.
Gıdada ılıman hava koşullarının ve Rusya’nın yaptırımlarının
etkisiyle taze meyve ve sebze fiyatlarının düşmesinin de önemli
etkisi oldu. Ulaştırmada toplu taşıma ücretlerine yapılan zamların
yansımasıyla %0.77 artış kaydedildi. Giyim grubunda mevsim
etkileriyle %6.2 düşüş gözlendi. Ayrıca asgari ücret zamlarının
etkili olması beklenen lokanta ve oteller gibi emek yoğun
sektörlerde fiyat artışlarının sınırlı olması dikkat çekti.
Çekirdek göstergelerdeki artış da sınırlıydı. H ve I endekslerinde
yıllık enflasyon önceki aya göre sırasıyla, 0.12 ve 0.09 yüzde puan
yükselerek %9.49 ve %9.72 oldu. Mevsim etkilerinden arındırılmış
göstergelerin üç aylık hareketli ortalaması, çekirdek enflasyonun
ana eğilimindeki düşüşün sürdüğüne işaret etti.
Önümüzdeki dönemde, baz etkilerinin de desteğiyle yıllık enflasyon
düşecek. Bunun haricinde döviz kurlarında etkili olan küresel fiyasa
hareketleri ve TCMB’ye başkan atanması süreci gibi iç gelişmeler
enflasyonun seyrinde belirleyici olacak. Düşük seyreden petrol
fiyatlarıysa olumlu etkisini sürdürecek. Sonuç olarak, yılsonu
enflasyonu tahminimizi %8 olarak korumakla birlikte, TL üzerindeki
yukarı yönlü risklerin gerçekleşmesi durumunda bu seviyenin
üzerine çıkılabileceğini de değerlendiriyoruz.
Şubat’ta PMI imalat aktivitesinde ivme kaybına işaret etti. PMI
Şubat ayında bir önceki aya göre 0.6 puan düşerek 50.3 oldu.
Endeks böylelikle imalat sektöründe genişlemeyi daralmadan
ayıran 50 eşinin üstünde kalsa da daha aşağı gelerek, imalat
aktivitesindeki genişlemenin ivme kaybettiğine işaret etti. Endeksin
bileşenleri arasında, üretim ve yeni siparişler alt endeksleri eşiğin
üstünde kalmakla birlikte daha aşağı geldi. Geçen ay artan
jeopolitik gerilime ve dış talepteki zayıflamaya bağlı olarak sert
şekilde düşen yeni ihracat siparişleri endeksiyse, 47.8’den 49.6’ya
yükseldi.
İnan Demir
+(90) 212 318 5087
[email protected]
Deniz Çiçek
+(90) 212 318 5086
[email protected]
Gökçe Çelik
+(90) 212 318 5096
[email protected]
haftalık bülten
Öncü göstergelerden kapasite kullanım oranı, reel sektör ve tüketici güven
endeksleri gibi PMI da Ocak ayında olduğu gibi Şubat’ta da düşüş göstererek,
iktisadi görünümde bir ivme kaybı olduğuna işaret etti. Eğer küresel ve jeopolitik
riskler yüzünden finans piyasalarındaki volatilite yüksek kalırsa, ekonomik
aktivitede daha belirgin bir yavaşlama görebiliriz.
TCMB olumsuz maliyet yönlü etkilere rağmen enflasyonda düşüş bekliyor.
TCMB tarafından yayımlanan son Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısının
özetinde, düşen enerji fiyatlarının, gıda enflasyonundaki düzelmenin ve olumlu
baz etkilerinin enflasyonu düşüreceği öne çıkarıldı. Ayrıca ücret artışlarının ve
birikimli döviz kuru etkilerinin maliyet kanalından çekirdek enflasyonu olumsuz
etkilemesine karşın, sıkılaşan finansal koşulların toplam talepteki büyümeyi
sınırlamasının da enflasyondaki düşüşü destekleyeceği ifade edildi.
PPK, yüksek enflasyonun enflasyon beklentilerini ve fiyatlama davranışlarını
olumsuz etkilediğine de dikkat çekti. Bu yüzden enflasyon görünümünde belirgin
bir iyileşme sağlanana kadar, “getirisi eğrisini yatay tutmak suretiyle” para
politikasının sıkı tutulacağı bir kez daha vurgulandı. Ayrıca küresel likiditedeki
gelişmeler karşısında, TCMB’nin yeterince politika aracı olduğu da hatırlatıldı.
Dış ticaret açığı Ocak’ta yavaşlayarak da olsa daraldı. TÜİK’in nihai dış
ticaret verilerine göre, Aralık ayı dış ticaret açığı yıllık bazda %13.4 daralarak
3.8 milyar dolar olarak gerçekleşti. Yıllık bazda %22 azalan ihracat 9.6 milyar
dolar, %19.8 azalan ithalat 13.4 milyar dolar oldu. Bir önceki ay 63.3 milyar
dolar seviyesinde olan 12 ay birikimli dış ticaret açığı ise 62.7 milyar dolara
geldi.
Yıllık bazda %39 oranında (1.5 milyar dolar) düşen enerji ithalatı dış ticaret
açığındaki düşüşte etkili olmayı sürdürdü. Bunun etkisiyle ara malı ithalatı
%21.5 azalırken, sermaye ve tüketim malları ithalatında yine düşüşler görüldü.
Avrupa Birliği’ne ihracat %9.7 azalırken, bunda EUR/USD kurundaki düşüş
kısmen etkili oldu. Rusya’ya ihracatta gerileme de hızlanarak devam etti.
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış veriler, ithalatta geçen aya göre
%1.5, ihracatta ise %1.1 düşüş gösterdi. Son üç ayın arındırılmış dış ticaret
açığının yıllıklandırılmış ortalaması 57 milyar dolar civarında bir dış ticaret açığı
seviyesine işaret etti. Bu göstergede 2015 yılı genelinde görülen daralma
trendinin son aylarda az da olsa tersine döndüğü görülüyor.
Dış ticaret açığı Şubat’ta ihracatın da desteğiyle daralmayı sürdürdü.
Gümrük ve Ticaret Bakanlığından açıklanan öncü dış ticaret verilerine göre,
Şubat ayı dış ticaret açığı 3.2 milyar dolar olarak kaydedildi. TÜİK’in verileri baz
alındığında, önceki yıla göre %1.5 artan aylık ihracat 12.4 milyar dolar, %8
düşen ithalat 15.6 milyar dolar oldu. Dış ticaret açığı ise %32.8 azaldı. Bunun
sonucunda, önceki ay 62.7 milyar dolar olan 12 ay birikimli dış ticaret açığı 61.1
milyar dolara indi.
Ocak’ta yıllık bazda %42.5 düşen enerji ithalatı yine dış ticaret açığındaki
daralmanın temel belirleyicilerinden oldu. İhracat tarafında ise, geçen yıl olduğu
gibi bu yıl da yüksek bir altın ihracatı gerçekleşti. Altın hariç bakıldığında ihracat
yıllık bazda %3.4 yükseldi. Bunda eurodaki yıllık bazlı değer kaybının etkisinin
neredeyse kaybolması ve Avrupa’ya ihracat belirleyici oldu. Ayrıca otomobil
ihracatının yıllık bazda %19 kadar artması dikkat çekti.
haftalık bülten
Özetle, dış ticaret açığı düşük petrol fiyatlarına, artan ihracata ve iç talebin ılımlı
hızda büyümesine bağlı olarak Şubat’ta da dengelenmeyi sürdürdü. Altın
ticaretinden kaynaklanan bir belirsizlik olsa da, önümüzdeki dönemde dış ticaret
açığındaki düşüş trendinin sürmesini bekliyoruz.
Yabancı ziyaretçi sayısı düşmeye devam ediyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı
tarafından yayımlanan verilere göre, Ocak ayında Türkiye’ye gelen yabancı
ziyaretçi sayısı geçen yılın aynı ayına göre %6.4 azalarak 1.2 milyon oldu. 12 ay
birikimli yabancı ziyaretçi sayısı ise bir önceki aya göre biraz azaldı ve 36.2
milyona indi. Rusya’nın Kasım sonunda yaşanan uçak düşürülmesi hadisesinin
ardından uygulamaya koyduğu yaptırımlar, güvenlik endişeleri ve zayıf küresel
talep nedeniyle turizm istatistiklerinde önümüzdeki dönemde sert düşüşler
görmemiz muhtemel.
Önümüzdeki Haftaya Bakış
Ocak ayı sanayi üretim endeksi Salı günü açıklanacak. Mevsim ve takvim
etkilerinden arındırılmış sanayi üretim endeksinin Ocak’ta aylık bazda %1
azalmasını bekliyoruz. Hatırlanacağı gibi bu endeks önceki ay %0.8 artmıştı.
Tahminimiz yıllık bazdaki sanayi üretimi büyümesinin, takvim etkisinden
arındırılmış olarak %4.4, arındırılmamış olarak %2.5 olacağına işaret ediyor.
2016 başında yükselen finansal volatiliteyle beraber sıkılaşan finansal koşullar,
öncü göstergelerin zayıflamasına yol açtı. Bu sebepten büyüme görünümüne
dair endişelerimiz arttı. Dolayısıyla büyüme performansının geçtiğimiz sene
oldukça dirençli olmasına karşın, yükselen aşağı yönlü riskler yüzünden 2016
yılı için olan GSYH büyümesi tahminimizi %3 olarak koruyoruz.
Ocak ayı ödemeler dengesi Perşembe günü açıklanacak. Ocak ayında cari
işlemler dengesinin, geçen senenin Ocak ayıyla aynı seviyede, 2.4 milyar dolar
açık vermesini bekliyoruz. Piyasa beklentisi henüz belli olmadı. Önceki aylara
dair verilerde revizyon olmadığı takdirde, tahminimiz 12 ay birikimli cari açığın
önceki aya göre değişmeyerek 32.2 milyar dolar olacağına işaret ediyor.
Enerji ithalatındaki düşüş devam ederken; ihracat, bavul ticareti ve turizm
gelirlerindeki azalma Ocak’ta bunu dengeledi. Altın dışı ihracatta da düşüş
olmasına rağmen, ihracattaki büyük düşüşün asıl sebebi altın ticaretindeki
olumsuz baz etkisi oldu. Öncü göstergeler cari açığın Şubat’ta tekrar
daralacağına işaret ediyor. Mart ve Nisan aylarında ise altın kaynaklı olumsuz
baz etkileri belirgin olacak. Ayrıca ilerleyen dönemde enerji ithalatındaki
düşüşün olumlu etkisinin yanında, turizm ve bavul ticareti gelirlerindeki azalışın
kayda değer olumsuz etkilerinin olacağını tahmin ediyoruz. Bu doğrultuda yıl
sonunda cari işlemler açığının 32 milyar dolar olacağı görüşündeyiz.
Bu haftanın veri gündeminde ayrıca, bugün yayımlanacak olan Şubat ayı hazine
nakit gerçekleşmeleri de bulunuyor.
haftalık bülten
Bu rapor, Finansbank CEO Ofisi Araştırma Bölümü tarafından müşterilerini bilgilendirmek
amacıyla düzenlenmiştir. Raporun Finansbank ile ilişkili bir kuruluşun müşterisi tarafından
kullanılabilirliği, alan kişi ve bu kuruluş arasındaki akdi ilişkiye tabi olacaktır. Bu raporda
sunulan bilgi, yorum ve tavsiyeler raporu hazırlayan Finansbank CEO Ofisi’ne ait görüşleri
yansıtmakta olup yatırım danışmanlığı hizmeti kapsamında değildir. Mali durum ile risk ve
getiri tercihlerinin çeşitliliğini göz önünde bulundurunca sadece bu raporda yer alan görüşlere
dayanarak verilecek yatırım kararları beklentilere uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu
rapordaki bilgilerin derlenmesinde güvenilirliğine inanılan sağlam kaynaklardan
faydalanılmıştır; ancak bilgilerin doğruluğu bağımsız olarak teyit edilmemiştir. Finansbank
bilgilerin doğruluğu ve bütünlüğü konusunda garanti vermemekte ve doğabilecek hatalarda
sorumluluk üstlenmemektedir. Raporda sunulan bilgiler üzerinde önceden belirtilmeksizin
değişiklik yapma hakkı saklıdır. Finansbank ve ilişkili kuruluşlar ile bu kurumlarda çalışan
personel araştırma raporlarında sözü edilen menkul kıymetlere yatırım yapabilir ve zaman
içerisinde pozisyonlarını değiştirebilir. Bu raporda yer alan bilgilerin bir kısmı ya da tamamının
kopyası çıkarılamaz ya da dağıtılamaz.
Download