balkan savaşında bulgar zulmü ve vahşeti

advertisement
BALKAN SAVAŞINDA
BULGAR ZÜLUM VE VAHŞETİ
BAKİ SARISAKAL
Bulgar Zulüm ve Vahşeti:
Bulgaristan’dan hayatlarını pek güçlükle kurtararak Romanya’ya firar edebilmiş olan
dindaşlarımız yazıyorlar: Bulgaristan’da yaşamak felaketine uğrayan bedbaht İslamlar artık
son günlerini geçirmekte, mezar başında bulunmaktadırlar. Bugün Bulgaristan’ın kanlı bir
salhaneden hiç farkı yoktur.
Bulgaristan’da altı yüz elli binden ziyade Müslüman bu dakikada ah ve inin içinde
feryat edip inlemekte, alemi medeniyetin imdadını beklemektedirler. Burada İslamlara
tasavvurun fevkinde hatır ve hayale gelmez engizisyon mezalimine rahmet okutturacak
mezalim yapılmaktadır. Bulgaristan ahali-i Müslime-i mazlumesi bıçak altında kurbanlık
koyunlar gibi her saat ölümlerini beklemekte ve birbirlerine veda etmektedirler. Kasaba ve
köylerde İslam kadınlarının namuslarına tecavüz ediliyor. Her gün yüzlerce İslamlar parça
parça ediliyor.
Silistre
Silistre, Kurtpınar, Yalıçkar taraflarında namuslarına tecavüz edilmedik İslam kızı
kalmadı. Geçende Pravadi’de üç Müslüman sokak ortasında şehit edildi. Plevne’de sekiz
İslamı koyun boğazlar gibi boğazladılar ve Cami-i şerifi ateşe verip cayır cayır yaktılar.
Şumnu ‘da şose hattı üzerinde parça parça edilmiş yüzlerce İslam cesedi bulundu.
Sofya’dan beş İslam erkek ile bir kadın casuslukla itham edilerek idam edildiler.
Saray Bosna’dan memaliki Osmaniye’ye gitmek üzere vapura binen üç Müslüman’ı
vapurda bulunan vahşi Bulgar nizamiye askerleri Tuna’da boğdular.
Bütün bu vahşi cinayetler hükümetin gözü önünde yapıldı. Hükümet kariben vukua
gelemsi pek muhakkak olan umumi bir taarruz ve katliamdan İslamları muhafaza
edemeyeceğini alenen söylemekten çekinmiyor.
Vidin Mektebi İslamiyesi Mehmet Mahir Bey kardeşimiz şüphe üzerine tevkif edildi.
Huzuru hakta İslam olmaktan başka bir cürüm ve cinayeti olmadığı halde kurşuna dizileceği
söyleniyor. Bu cihan değer gencin tevkif ve felaketi umum Bulgaristan Müslümanlarının
kalplerini parçalıyor.
Düveli Muazzama bu yirminci asır medeniyetinde Balkandaki Bulgar vahşetlerinin
yaptıkları cinayet vahşiyeye karşı alen sükût edecek midir?
Plevne
İslam kanı içmek için insanlıktan tecrid eden müfteris Bulgarların zulüm ve
vahşetengizden tahlisi nefes etmek ümidiyle tabiiyeti Osmaniye’ye haiz birçok İslamlar terki
diyar eylemektedirler.
Vidin Pazvantoğlu Osman Paşa Camisi
Ahiren İstanbul’a gelen bu mağdurin İslamiye’den aldığımız malumata göre Filibe’de
gerek sokaklarda ve gerek hanelerde iki İslam’ın görüşmesi şiddetle menedilmiştir. Sokakta
iki Müslüman birbirine selam verecek olsa her adımda kendilerini takip eden kanlı Bulgar
gözleri derhal biçare Müslümanları suikast için sözleşiyorlar diyerek, tevkif eder ve polis
karakoluna götürülünceye kadar yollarda bile bin cefa edilir.
Elyevm Filibe’de pek çok İslam esnafı süngü altında cebren ve angarya olarak Bulgar
Ordusu namına gece gündüz işletilmektedir. Günde yirmi iki saat çalıştırılan zavallı İslamlara
su ve ekmek verilmediği gibi ekseriya bitab kalanlar dahi süngü ile dürtülerek son katreye
kadar mesaisini işar edinceye kadar işlemeye mecbur edildiği pek feci vakayi tasviriyle
bildiriliyor.
Bu esnaf esasen kazanabildikleri yevmiye ile iaşeye mecbur ve muhtaç malunet
İslamlardan ibarettir. Binaen âliye bunların Bulgarlar tarafından yevmiyesiz ve ekmeksiz
çalıştırılması, Bulgaristan’ın içinde bulunduğu böyle bir zamanda, ailelerini sefalet ve açlık
içinde perişan kalmaya mahkum etmiştir.
Filibe’den aldığımız haberlere göre bütün Bulgaristan müftüleriyle Sofya’da Adliye ve
Mezhep Nezareti’nden tebliğ edilen emirnamelerde bundan sonra İslamlara hiçbir yere
tecavüz edilmeyeceği ve burunlarının bile kanatılmasına meydan bırakılmayacağı ve
sorumluların derhal kurşuna dizilmesine karar verildiği bildirilmiş ve bir emirnamenin ahali-i
İslamiye’ye derhal tamimi tavsiye edilmiştir. Mamafiye İslamlardan emilebilecek kan şimdiye
kadar akıtılmış olduğu için bu emirname İslamların ahvali ruhiyesi üzerinde hiçbir tesir
husule getirmemiş ve bütün İslamları boğan yeis ve numidi zerre kadar eksilmemiştir.
Vidin
İslamların senelerce sefalet ve ihtiyaç altında bırakacak olan vahşi ve resmi Bulgar
soygunculuklarını takip eden bu istihza amiz teselli-i himayetkeraneye müteakip ikinci bir
emirname neşrolunarak mahal ikametini terk edecek olan İslamların emval ve emlaki gasp
edileceği ve binaen âliye hiçbir Müslüman’ın bulunduğu mahal katiyen terk etmemesi hususu
şediden ihtar edilmiştir.
Bu cihetlerde artık silah, sopa kullanacak, hatta bir çocuğa çıkışacak kudrette Bulgar
kaldığı için İslamlar hakkında tevali eden münakıb mezalim ve vahşetten artık bir haber
alınamamaktadır.
Kudurmuş Bulgarların hala biçare, her türlü himaye ve yardımdan mahrum İslamlar
hakkında reva gördükleri mezalim artık her türlü kavaid medeniye ve insaniyenin fevkine
çıkıyor. Yanan Camiler, bombalarla tahrip edilen mektepler, katl ve idamlar, yağmalar bugün
halen devam ediyor. Nasılsa firar edebilmiş bir Bulgaristan gencinden yevmi gazetelerin son
defa aldığı bir mektup yine bütün Müslümanlara gözyaşları döktürdü.
Razgrad
Geçen hafta Cuma Namazını eda etmekte iken Cami-i şerife hücum eden Bulgarlar
Müftüyü darp ve tehdide başlamışlardır.
Uğradıkları mezalimden bizar kalan eşraf, askeri kumandanına müracaatla bu
muamelelerin yapılmaması hakkında istirhamatta bulunmuşlardır. İstirhamat vakaiye: “ Bizim
asker hududa gidince siz burada kalan Bulgar kadınlarını serbestçe kesmek ve buna benzer
düşüncelerinizi, bu maksadınızın husulü için konferanslar akdettiğinizi haber alan asker boş
yere tehdit ve darba kalkışmaz, çekdiğiniz, ceza-ı sezanızdır. “ sözleriyle cevap verilmiştir.
İşte bu sözler nihayet bir Çobandan başka bir şey olmayan bir Bulgar zabiti ağzından çıkıyor.
Bulgarlar önlerine gelen İslam mekteplerine girerek kız arıyorlar. Ekmek, kavun, karpuz, daha
doğrusu bulunması gayrı kabil bir takım isteklerde bulunarak darp etmeye başlıyorlar.
Yapılan işkenceler tahammül edilmez bir haldedir. Bütün bu müthiş vaka arasında en mühim
bir facia vardır ki hakikaten insanın tüyleri ürperiyor, hanelere girilmeye başlanıldığı günün
akşamı Müftü Vekili Eşref Efendi bizzat askeri kışlasına sürüklenerek bir alay vahşiler
hanesine girmişler. Zavallı Müftünün kızları Fatma ve Efruze Hanımların belki imdat yetişir
ümidiyle teslim olmamaları yüzünden çektikleri inanılmaz bin türlü işkenceler arasında
bikirlerini izale etmişlerdir. Settar, Hacı Hüseyin, Hacı Mehmet, Kara İsmail, Razgratlı
İbrahim ve şürekâsının 2.500 Napolyon paralarını almışlardır. Velhasıl hiçbir İslam
kalmamıştır ki Bulgarların kahır ve gasbından ezilmiş olmasın. Bütün bu vakalar zavallı
gencin mektubunda yeminlerle teyid ve tasdik olunuyor. 1
1
Sebilürreşat 25 Ekim 1328
Download