00:04 4. İNSANLARIN SEVİYELERİNE GÖRE KONUŞMAK 00:04 5. EMPATİ KURMAK KAZANIMLAR Bu ünitenin sonunda öğrenciler Hz. Muhammed'in (s): 1. Konuşmadaki adabını fark eder. 2. İnsanlarla konuşurken, samimi, nazik, sempatik, seviyeli ve zaman zaman esprili davrandığını öğrenir. 3. İnsanların ferdi faklılıklarını ve seviyelerini dikkate alarak konuştuğunu kavrar. 4. Hitabet gücünü/yeteneğini fark eder. 00:04 5. Kişisel ilişkilerinde empatik tutuma sahip olduğunu fark eder. 00:04 3. SEMPATİK VE ESPRİLİ KONUŞMAK HATIRLAYALIM 00:04 ? Allah Teâlâ (cc) şöyle buyurmuştur: «Rabb’inin yoluna hikmetle ve güzel sözle çağır!...» (Nahl 16/125) «...Onların içlerine işleyecek güzel söz söyle!» (Nisa 4/63) Ayetlere göre bir başkasıyla konuşurken nelere dikkat etmemiz gerekmektedir? 00:04 Peygamberimizin her hali samimiydi. O, insanlara samimiyetin nasıl olması gerektiğini en güzel şekilde davranışlarıyla göstermiştir. Efendimiz insanlar arasında ayrım yapmadan herkese içten davranırdı. Kimi zaman bu samimiyetini tadında ve düşündürücü şakalarla, kimi zaman da sevgi sözcükleriyle belli ederdi. 00:04 Bir gün sahabeden Muaz b. Cebel’in elini tutmuş ve ona bütün içtenliği ile şöyle demişti: «Ey Muaz, Allah’a yemin ederim ki, ben seni gerçekten seviyorum.» Sonra da «Ey Muaz, sana her namazın sonunda ‘Allah’ım! Seni anmak, sana şükretmek ve sana güzelce kulluk etmekte bana yardım et!’ duasını hiç bırakmamanı tavsiye ediyorum.» (Ebu Davud, Vitr, 26) 00:04 Hata yaptığımızda bize nasıl davranılmasını isteriz? Bir arkadaşımız hata yaptığında ona karşı tepkimiz nasıl olmalıdır? Hz. Peygamber az kelimeyle çok şey anlatma yeteneğine sahipti. (Buhari, VIII, 76, 168; en-Nihaye, I, 295) Her işin başında olduğu gibi konuşmaya da besmele çekerek başlar; bunu bereket olarak görürdü. (Ebu Davud, Edeb, 18) Kendisini ilgilendirmeyen şeyleri konuşmazdı. Düşünüp taşınmadan konuşmayı da hoş görmezdi. Müminleri hayırlı ve güzel şeyler söylemeye çağırırdı, boş ve kaba konuşmaktan men ederdi. (Buhari, Edeb, 31, 85) Çünkü insanın yanında onu gözetleyen, her sözünü yazmaya hazır bir meleğin var olduğu gerçeğini unutmazdı. Söylediği sözleri de bu bilinçle söylerdi. (Kaf sûresi, 18. ayet) 00:04 ? Nezaket ifadesinden ne anlıyorsunuz? «Özür dilemek zorunda kalacağınız bir sözü söylemeyin.» (İbn Mâce, Zühd, 15) Hadis-i şerifi göz önünde bulundurarak söz ve davranışlarımızda nelere dikkat etmeliyiz? 00:04 Peygamber Efendimiz (s) nezaket bakımından da insanların en üstünüydü. Sadece ailesine ve yakınlarına değil, herkese karşı nazikti. Söz ve davranışlarında çok kibar ve ağırbaşlıydı. Günlük konuşmalarında, evde, sokakta, insanlar arasında adaleti sağlarken, hataları düzeltirken ince düşünür ve buna göre davranırdı. Herkesi sonuna kadar dinler ve düşüncelerine değer verirdi. O’nun söz ve tavırlarına hayran olan ashabı da O’nu sanki başlarının üzerinde bir kuş varmış da uçacakmış gibi nefeslerini tutarak dinlerlerdi. 00:04 Peygamberimiz (s), «Kullarıma söyle en güzel sözü söylesinler...» diyen Rabb’imizin sözlerini her zaman uygulamış, sözlerini seçerek güzelce söylemiştir. (İsrâ 17/53) «Güzel söz sadakadır.» (Buhari, Edeb, 34) «Yarım hurmayla da olsa cehennemden korunun. Yoksa güzel sözle cehennemden korunun.» buyurarak güzel sözün insan için dünyada ve ahirette kazanç olacağını bildirmiştir. (Müslim, Zekât, 68) 00:04 ? Peygamber Efendimiz (s) bir hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur: «Mümin, insanları kötüleyen, lanetleyen, kötü söz ve davranışlarda bulunan kimse değildir.» (Buhari, Libas, 60) Hadis-i şerife göre bir mümin nelere dikkat etmelidir? 00:04 Sempatik, herkes tarafından sevilen söz ve hareketleriyle insanların sevgisini kolayca kazanabilen sevimli insandır. Herkes onunla arkadaş olmak ister ve bu arkadaşlıktan mutlu olur. İşte Peygamber Efendimiz böyle bir insandı. Onu görenler üzgünse mutlu olur, kendisini ailesinin yanında gibi hissederdi. Ona inanmayanlar ondan etkilenir; sevimli, saygılı ve olumlu tavırlarına hayran kalırlardı. 00:04 Peygamberimiz, bir şeyi anlatmak istediğinde bazen espriyle anlatırdı. Espri yapar ve kendisine yapılan esprilere de tebessüm ederdi. Hele çocuklar Peygamber Efendimizin bu esprili ve sempatik halini bildiklerinden O’nun yanından hiç ayrılmak istemezler, devesine binip onunla gezmek isterlerdi. 00:04 ? Yüce Allah şöyle buyurmuştur: «Allah’ın rahmeti sayesinde sen onlara karşı yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı yürekli olsaydın, onlar senin etrafından dağılıp giderlerdi...» (Âl-i İmrân sûresi, 3/159. ayet) Peygamberimiz (s) insanlara nasıl davranmıştır? Yukarıdaki ayet-i kerimeye göre cevaplayınız? 00:04 Peygamberimiz, şakalaşırken asla yalan söylemez, şakasına yalan katmazdı. Zekice ve kelimeleri ustaca kullanarak sadece doğrulardan hareket ederek şaka yapardı. 1. Cennete girmek için kendisine dua etmesini isteyen İHTİYAR BİR KADINa ne demiş? 2. Zâhir adında, çölde yaşayan bir adama yaptığı şakayı anlatalım! 3. Zaman zaman arkadaşları da Peygamberimize şakalar yapardı. Avf b. Mâlik’in şakası nasıldı? SEVİMLİLİĞİNİZ EKSİK OLMASIN 00:04 00:04 Hz. Peygamber şaka yaparken dikkat edilmesi gereken ölçüler konusunda da hatırlatmada bulunurdu. Onun şakaları her zaman seviyeli ve düşündürücüydü. Kendisinin şaka yapmasına şaşırıp, «Ya Resûlallah siz de mi şaka yapıyorsunuz?» diyen Ebu Hüreyre’ye şaka yaparken yalnızca doğruları söylediğini belirterek, şakanın dinimizce yasaklanmadığını ancak boş söz ve yalana yer verilmemesi gerektiğini söyledi. (Buhari, el-Edeb’ül-Müfred, 3) Bunun yanında insanlara zarar verecek ölçüsüz şakalar yapmayı doğru bulmazdı. 00:04 Sahabeler Hz. Peygamber’le (s) birlikte bir yolculuğa çıkmışlardı. Yolda mola verdiler. O esnada birisi uyudu. Diğer sahabeler şaka maksadıyla uyuyan sahabenin yüzüne ip sarkıttılar. Bunun üzerine o kişi korkmuş bir şekilde uyandı. Bunun üzerine Hz. Peygamber şöyle buyurdu: «Bir Müslümanın diğer bir Müslümanı korkutması helal olmaz.» (Ebu Davud, Edeb, 93) Şaka yaparken yukarıdaki hadisi göz önünde bulundurarak nelere dikkat etmeliyiz? Arkadaşlarınızla tartışınız. 00:04 4. İNSANLARIN SEVİYELERİNE GÖRE KONUŞMAK 00:04 ? «İnsanlarla akıl ve anlayış seviyelerine göre konuşun.» (Ebu Davud, Edeb, 20) Yukarıdaki hadise göre «akıl ve anlayış seviyesine göre konuşmak» ne demektir? 00:04 İnsanların olayları algılamaları onların sosyal, kültürel ve ekonomik durumlarına göre FARKLILIK gösterir. İnsanlığın büyük öğretmeni Sevgili Peygamberimiz her yaştan insana İslam’ı anlatırken onların seviyelerini göz önüne alarak anlatırdı. Hatta sahabilerden Muâviye b. Hakem diyor ki: «Resûlullahtan önce ve sonra ondan daha iyi bir öğretmen görmedim. Hiçbir zaman bana kızmadı, beni ayıplamadı ve incitmedi.» (Ahmed bin Hanbel, Müsned, 5/24483) Bu durum Peygamberimizin çevresine karşı ne kadar duyarlı olduğunu ve insanları önemsediğini göstermektedir. 00:04 Peygamberimiz (s), bir peygamber olduğu için her seviyeden, her çeşit insanla görüşüyordu. Bunların içinde devlet başkanları, zengin ve soylu kimseler olduğu gibi, fakirler, köleler, yetimler, kadınlar ve çocuklar da vardı. O, hayat tarzları, yaşları ve huyları farklı insanlarla ilişkisini doğru, sağlıklı ve etkili bir biçimde sürdürüyordu. Daima iyi ilişki kuruyor, nazik ve içten davranıyordu. 00:04 00:04 ? Ebu Rafi (çocuk) başkasının hurma ağacını taşlıyordu. Peygamberimiz (s), onu görünce yanına yaklaştı ve «neden hurma ağacını taşladığı»nı sordu. — Karnım aç, dedi Ebu Rafi. Peygamberimiz (s) çocuğu azarlamadı; onu dinleyip anladıktan sonra şöyle söyledi: — Evladım, yere düşen hurmaları ye. Sonra da ona dua etti: — Allah’ım bu çocuğun karnını doyur! (Ebu Davud, Cihad, 94) Peygamberimiz, Ebu Rafi’ye niçin böyle davranmıştır? 00:04 Peygamberimiz (s), insanlara Allah’ın emirlerini anlatırken anlayacakları şekilde ve ihtiyaçlarına göre anlatırdı. Karşısındaki insanların ihtiyaçlarına göre en gerekli cevabı verirdi. Mesela; «Amellerin en hayırlısı hangisidir?» diye soran birine, «Vaktinde kılınan namaz» derken, diğerine, «Ana babana iyilik etmendir» şeklinde cevap vermişti. (Buhari, Cihad, 1) Peygamberimizin (s) bu şekilde cevap vermesi, karşısındaki kişinin hangi noktada eksikliği olduğunu bilmesinden kaynaklanmaktadır. O, çevresindekileri iyi tanır ve onların ihtiyaçlarını dikkate alırdı. 00:04 Peygamberimiz (s), insanlara bazı şeyleri yasaklarken bunu aşama aşama yapması onun peygamberlik görevini yerine getirirken insanların ruh halini ne kadar önemsediğini de gösterir. Çöl halkından olan ve şehir kurallarını fazla bilmeyen bedevilerin bazen kaba saba ve yüksek sesle konuşması, Efendimizin çevresindeki sahabilerin canını sıkardı. Fakat Peygamberimiz onların incitilmelerini kesinlikle istemezdi. 00:04 Peygamberimizi (s), hayranlıkla izleyen sahabiler de böylece insanlara nasıl davranılması gerektiğini öğrenmiş olurlardı. O’nun bu anlayışlı tavrı, İslam dininin sevilmesini ve kabullenilmesini kolaylaştırdı. İNSANLARIN KALPLERİNDE BİRBİRLERİNE KARŞI SEVGİ VE SAYGI OLUŞTURDU. 00:04 00:04 Peygamber Efendimiz, İslam’ı anlatırken insanlara seviyelerine göre davranmasaydı ne gibi zorluklarla karşılaşırdı? 00:04 4. İNSANLARIN SEVİYELERİNE GÖRE KONUŞMAK 00:04 5. EMPATİ KURMAK