Türkiye`de Askeri Personele Karşı Yapılan İnsan

advertisement
Türkiye’de Askeri Personele Karşı Yapılan
İnsan Hakları İhlalleri
3 Temmuz 2017
1
Bu sayfa boş bırakılmıştır.
İçindekiler
1
Önsöz ........................................................................................................................... 1
2
Uluslararası İnsan Hakları Sözleşmeleri ve Türkiye ....................................................... 1
a.
Yaşam Hakkı ............................................................................................................................. 2
b.
İşkence Yasağı .......................................................................................................................... 3
Olaylar...................................................................................................................................................... 5
c.
Özgürlük ve Güvenlik Hakkı ve Adil Yargılanma ....................................................................... 8
Özgürlük Hakkı ........................................................................................................................................ 8
Adil Yargılanma Hakkı.............................................................................................................................. 9
Kanun Hükmünde Kararnamelerle Yapılan Ihraçlar ............................................................................... 12
d.
Düşünce ve İfade Özgürlüğü ................................................................................................... 14
e.
Özel Hayata Saygı Hakkı ........................................................................................................ 15
f.
Eşitlik Hakkı ve Ayrımcılık Yasağı ............................................................................................ 16
g.
Seyahat Hakkı ve Güvenli Bir Yer Arama Hakkı ..................................................................... 16
h.
Mülkiyet ve Mülkiyetin Korunması Hakkı................................................................................. 17
i.
Yaşama Standardı Hakkı.......................................................................................................... 17
3
Sonuç .......................................................................................................................... 19
Kaynakça .......................................................................................................................... 20
Bu sayfa boş bırakılmıştır.
1 Önsöz1
15 Temmuz 2016 gecesi Türk ordusunun bazı unsurları sokaklara çıkmış, F-16'lar
Ankara ve İstanbul semalarında alçaktan hızlı uçuşlar yapmış, tanklar Boğaz'daki köprüleri
geçişlere kapatmıştır. Bu olaylar herşeyden ziyade büyük bir kaos yaratmıştır. 15 Temmuz
olayları 251 can kaybına ve 1500’den fazla kişinin yaralanmasına sebep olmuştur. Kamuoyuna
yaptıkları basın açıklamasına göre darbe girişimde bulunanların amaçları yönetime el koymak,
anayasal düzeni yeniden tesis etmek ve Cumhuriyet’in kurucusu ATATÜRK’e borçlu olunan
demokratik değerleri yeniden canlandırmaktı.
20 Temmuz günü Erdoğan başkalınğında toplanan Bakanlar Kurulu Olağanüstü Hal
(OHAL) ilan etmiş, ve polis ve yargı yetkisi aşırı şekilde artırılmıştır. OHAL, 20 Temmuz 2017
tarihine kadar 3 kez uzatılmıştır. 2 Erdoğan’ın OHAL’i olabildiğince uzun tutmak istemesinin
sebebi, OHAL döneminde kendisine ve hükümete verilen yetkilerle, her türlü muhalif fikri
ortadan kaldırmak ve tek adamlığını güçlendirmektir. Nitekim, Erdoğan bu dönemde,
referendum sonucu hükümet sistemini parlementer sistemeden (Türk tipi) başkanlık sistemine
dönüştürmüştür. Hükümet tarafından darbe teşebbüsüne karşı alınan önlemler ironik bir
şekilde demokrasinin kendisine karşı çalışmıştır. Uygulamalar ciddi bir biçimde hukukun
üstünlüğünü, insan haklarını ve ülkedeki temel özgürlükleri zayıflatmıştır.
Hükümet, darbe girişiminin nasıl gerçekleştiğini açıklığa kavuşturmaya istekli
olmamıştır. Darbe girişimini araştırmak amacıyla kurulan meclis araştırma komisyonu darbe
teşebbüsüne katılmakla suçlanan şüphelileri, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve Genelkurmay
Başkanı Hulusi Akar da dahil olmak üzere önemli Hükümet yetkililerini komisyon huzurunda
konuşmaya davet etmemiştir. AKP milletvekillerinin çoğunlukta olduğu bu komisyonun görevi,
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) milletvekillerinin oylarıyla aniden sonlandırılmıştır. Komisyon
kapsamlı bir araştırma yapmamıştır.
OHAL süresince Hükümet, temel insan haklarını ihlal eden birçok Kanun Hükmünde
Kararname (KHK) çıkarmıştır. Hükümet, OHAL yetkilerini çok geniş yorumlayarak Türkiye
1 Bu çalışma, 15 Temmuz 2016 günü ülkelerinden binlerce kilometre uzakta görevde bulunan, olayların planlanmasında
veya icrasında hiçbir rolleri olmayan, AKP Hükümetinin yaygın ve kapsamlı cadı avı neticesinde, herhangi bir gerekçe
gösterilmeksizin ve savunma hakkı tanınmaksızın görevlerinden ihraç edilen bazı devlet görevlileri tarafından hazırlandı.
Çalışmayı hazırlayanlar, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK tarafından, laik, demokratik ve sosyal bir hukuk devleti olarak
kurulan Türkiye Cumhuriyeti’ne tam bağlıdırlar. Kimin tarafından ve hangi amaçla yapılırsa yapılsın, demokrasiye ve
demokratik değerlere karşı yapılan her türlü darbeye, müdahaleye veya tertibe her koşulda, tam anlamıyla karşı olduklarını açık
ve net bir şekilde vurgulamak isterler. Yazarlar, tarafsızlığı ve bağımsızlığını kaybetmiş Türk adli sistemine olan güven
eksikliği yüzünden Türkiye'ye geri dönememektedirler ve ailelerinin ve sevdikleri kişilerin güvenliği için isimsiz kalmayı
tercih etmektedirler.
2 OHAL sırasıyla 5 Ekim 2016, 4 Ocak 2017 ve 19 Nisan 2017 tarihleri itibarıyla 3 ay olarak uygulanmıştır. OHAL,
Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kuruluna kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisi vermektedir.
1
Cumhuriyeti Anayasası ve uluslararası hukuk tarafından izin verilenin ötesine geçen tedbirler
almıştır. 138.148 kişi kamu mesleklerinden ihraç edilmiş, 102.258 kişi gözaltına alınmış ve
50.889 kişi şüpheli olarak tutuklamıştır. 8.271'den fazla akademisyen, 4.424 hakim / savcı3,
160 general 4 , 10.017 subay ve astsubay ve 16.409 askeri öğrenci tasfiye edilmiştir. 234
gazetecinin tutuklanması, 149 medya organı kapatılması,
5
basın hürriyetini ortadan
kaldırmıştır.6
Darbe girişiminden sonra,
Anadolu Ajansı ve TRT işkenceye
maruz kalan askerlerin görüntülerini
yayınlamıştır. KHK’larla işkence ve
diğer
kötü
koruyucu
kilit
muamelelere
önlemler
karşı
askıya
alınmıştır. 7 Cezaevlerindeki işkence
ve kötü muameme, İnsan Hakları
İzleme Örgütü 8 ve Uluslararası Af
Örgütü 9 raporlarıyla doğrulanmıştır. Bu kuruluşlar Türkiye'yi OHAL’i sonlandırmaya davet
etmiştir.10
Maalesef bu mağdurlar için etkili bir yargı mercii bulunmamaktadır. Insan hakları
ihlalleri için bireysel başvurunu yolunu kabul eden Anayasa Mahkemesi de dahil olmak üzere,
Türk mahkemeleri bu hukuksuzlukların durdurulmasına herhangi bir şekilde cevap
vermemektedir. Hükümet kasıtlı olarak mahkemelere başvuru sürecini yavaşlatmış, başvurular
mahkemelerde ve idari organlarda askıya alınıp davaların süresiz olarak devam etmesini
sağlanarak iç hukuk yollarının tüketilmesi zorlaştırılmıştır. 690 No.’lu KHK, m. 56’ya göre,
ihraçlarla ilgili mahkemelere yapılan tüm başvuruların "yetkisizlik" kararı verilerek üyeleri ancak
15 Mayıs 2017 'de atanan ve 2017 Temmuz başı itibarıyla henüz faaliyete geçmeyen
komisyona gönderilmesi düzenlemiştir.
Bu sayı, Türk adli sistemindeki toplam hakim ve savcı sayısının yaklaşık üçte birini yansıtıyor.
Türk Silahlı Kuvvetleri'nde yaklaşık 360 general kadrosu bulunmaktadır.
5 http://turkeypurge.com/, as of 3 June 2017
6 from http://tutuklugazeteciler.blogspot.de/
7 https://www.youtube.com/watch?v=FJgFlwztnio
8 https://www.hrw.org/world-report/2017/country-chapters/turkey
9 https://www.amnesty.org/en/countries/europe-and-central-asia/turkey/report-turkey/
10 Human Rights Watch, “A Blank Check- Turkey Post-Coup Suspensions of Safeguard Against Torture,” (The US,
2016); Amnesty International, “Independent monitors must be allowed to access detainees amid torture allegations,” (2016),
https://www.amnesty.org/en/latest/news/2016/07/turkey-independent-monitors-must-be-allowed-to-access-detainees-amidtorture-allegations/
3
4
2
Işkence ve keyfi olarak tutuklanmaya maruz kalmamak için Türkiye'ye geri dönemeyen
ya da kaçmak zorunda kalan birçok kişi, yurtdışındaki Türk konsolosluk hizmetlerinden
reddedilğinden dolayı, avukat veya yakınlarına vekaletname bile gönderememektedir. Bu
yüzden mahkemelere başvurmada zorluk yaşamaktadırlar.
Kararları Türkiye'yi bağlayan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (bundan sonra: AİHM),
iç hukuk yollarının tüketilmediğini gerekçe göstererek, 15 Temmuzdan sonra Türk
vatandaşlarından gelen başvuruları (Mercan vs. Türkiye ve Zihni vs. Türkiye) reddetmiştir.
Bununla birlikte, AİHM içtihatları iç hukuk yollarının etkisiz olmasını tesbiti veya mağdurların
ulusal mahkemelerde dava açmasının kendileri için tehlike yaratması ya da başka sebeplerle
dava açmanın makul olmaması halinde iç hukuk yollarının tüketilmesi şartını aramadan
AIHM’in bir başvuruyu inceleyebilceğini kabul etmiştir.11
Binlerce askeri personel sayısız insan hakları ihlali yaşamaktadır. Bu rapor, bu insan
hakları ihlallerini dile getirmeye çalışmaktadır.
11 The case of Chiragov and Others v. Armenia (2015, 16 June) http://hudoc.echr.coe.int/eng#{“fulltext”:[“Chiragov%20judgment”],”documentcollectionid2”:[“GRANDCHAMBER”,”CHAMBER”],”itemid”:[“001-155353”]}.
3
2 Uluslararası İnsan Hakları Sözleşmeleri ve Türkiye
İnsan hakları farklı uluslararası ve bölgesel sözleşmelerle ele alınsa da bu çalışmada
İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi (bundan sonra: İHEB), Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi
(bundan sonra: AİHS), Kişisel ve Siyasal Haklar Uluslararası Sözleşmesi (bundan sonra:
KSHS) ve Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Uluslararası Sözleşmesi’nden (bundan sonra:
ESKHS) yararlanılmıştır.
22 Temmuz 2016' da Türkiye, AİHS’i askıya aldığını [spesifik olarak hangi hakların
askıya aldığını belirtmeksizin], 2 Ağustos 2016’da ise KSHS' nin tutuklulara insani muamele
hakkı, hak arama hürriyeti, özgürlük ve güvenlik hakkı, adil yargılama ve özel hayat saygı
haklarıyla alakalı maddeler dahil 13 maddesini askıya aldığını belirtmiştir. 12 Fakat İnsan
Hakları Komitesi, tutuklulara insani muamele hakkının (Madde 10, KSHS) ve hak arama
hürriyetinin (Madde 2 (3)) herhangi bir koşulda askıya alınamayacağını belirtmiştir. 13
Dahası, KSHS Madde 4(2)'ye göre, aşağıdaki haklara ve yasaklara ilişkin olarak,
OHAL zamanında dahi herhangi bir derogasyona izin verilemez: yaşam hakkı, işkence ve
zalimane,
insanlık
dışı,
aşağılayıcı
muamele
ve
cezanın
yasaklanması,
köleliğin
yasaklanması, sözleşmeden doğan bir yükümlülüğün yerine getirilmesindeki yetersizlik
nedeniyle hapis cezasının yasaklanması, ceza hukukunda yasallık ilkesi, herkesin yasalar
önünde eşit sayılması ve düşünce, vicdan ve din özgürlüğü. 14 Türk Anayasası m. 15 (2)
istisnai koşullar altında bile uygulanan, derogasyon edilemeyen hakların listesini içermektedir:
Birinci fıkrada belirlenen durumlarda da (savaş, seferberlik, sıkıyönetim veya olağanüstü
haller anında), savaş hukukuna uygun fiiller sonucu meydana gelen ölümler dışında, kişinin
yaşama hakkına, maddî ve manevî varlığının bütünlüğüne dokunulamaz; kimse din, vicdan,
düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz ve bunlardan dolayı suçlanamaz; suç ve
cezalar geçmişe yürütülemez; suçluluğu mahkeme kararı ile saptanıncaya kadar kimse suçlu
sayılamaz.
Aynı maddenin birinci fıkrası herhangi bir sınırlamanın yalnızca “durumun gerektirdiği
ölçüde” uygulanabileceğini belirtilmektedir; böylece OHAL sırasında dahi gereklilik ve
12 22
Temmuz 2016 tarihli bildiri JJ8187C Tr./005-191, https://wcd.coe.int/com.instranet.InstraServlet?
command=com.instranet.CmdBlobGet&InstranetImage=2929966&SecMode=1&DocId=2380676&Usage=2 de mevcuttur
13 Bkz. İnsan Hakları Komitesi, Genel Yorum No: 29, paragraf 13 (a) ve 14, CCPR/C/21/Rev.1/Add.11, 31 Ağustos
2001, http://tbinternet.ohchr.org/_layouts/treatybodyexternal/Download.aspx?symbolno de mevcuttur
14 Theo Van Boven, “Categories of Rights,” in International Human Rights Law, ed. Daniel Moeckli, Sangeeta Shah
and Sandesh Sivakumaran (Oxford: Oxford University Press, 2014), p. 150. ICCPR Madde 4.
1
orantılılık ilkeleri uygulanmakta ve alınan tedbirlerin Türkiye'nin uluslararası yükümlülükleri ile
uyumlu olması gerekmektedir.
a. Yaşam Hakkı
Her insan doğuştan yaşam hakkına sahiptir. Bu temel hak İHEB m. 3, AİHS m. 1 ve
KSHS m. 6'da güvence altına alınmıştır. Bu hak kapsamında bir devlet faili meçhul cinayetler
karşısında etkili bir soruşturma yürütme yükümlülüğü altındadır. Darbe girişiminden bu yana,
en az 54 kişi gözaltında ve hapishanelerde ölü bulunmuş veya daha önce kötü muamele
gördüğü için serbest bırakıldıktan sonra hayatını kaybetmiştir. Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesi’ne (bundan sonra: AIHM) göre, Devletler bu şüpheli cinayetlere karşı etkili bir
soruşturma başlatmak için pozitif bir yükümlülüğün altındadır. Bununla birlikte Türk hükümeti
bu ölümleri “intihar” olarak niteleyerek bu cinayetlere karşı etkili bir şekilde soruşturma
başlatmaıştır.
Örneğin, Kastamonu Jandarma
Bölge Komutanlığı Kurmay Başkanı
olan Albay İrfan Kızılarslan,
girişimi
soruşturmasının
bir
darbe
parçası
olarak 17 Temmuz'da tutuklanmıştı.
Daha sonra Türk Silahlı Kuvvetleri'nden
ihraç olan Kızılarslan’ın iddiaya göre
cezaevi koğuşunda ayakkabı bağlarını
kullanarak
intihar
ettiği
belirtildi.
Bulunduğu
hapishanedeki
güvenlik
önlemlerinin
ayakkabı
çok
sıkı
bağlarının
olduğu
ve
bulundurulması
yasak olduğu için bir soruşturma açıldı. Ancak, soruşturmanın akıbeti bilinmemektedir.
Hükümet, darbe girişiminden sonra idam cezasını yeniden getirmeyi planlamaktadır.
Türkiye, idam cezasını 7 Mayıs 2004'te anayasasından çıkarmıştır. 6 Ekim 2005’te, Türkiye,
ölüm cezasının her koşulda kaldırılmasına ilişkin 13 No'lu AİHS Protokolünü onayladı.
AİHS'nin 15. maddesine göre, 6 No'lu Protokol'ün 1. maddesi (barış zamanında ölüm
2
cezasının kaldırılması), 13 No'lu Protokolün 1. maddesi (her koşulda ölüm cezasını kaldıran)
hiçbir zaman askıya alınamaz. 15
Herhangi bir devlet, ülkesinde bulunan bir kişiyi ölüm cezasının yürürlükte olduğu bir
ülkeye iade etmeme yükümlülüğü altındadır. 2 Mart 2010 tarihli, Al-Saadoon ve Mufdhi/
Birleşik Krallık kararında, Sünni Müslüman olan iki Iraklı vatandaş, 2003 yılında Irak'ın
işgalinden kısa süre sonra iki İngiliz askerinin öldürülmesine karışmakla suçlanıyorlardı.
Şüphelilerin İngiliz makamları tarafından Irak devletine iadesi onların asılarak infaz edilmeleri
riski içerdiğinden, AİHM’e başvuruda bulundular. AİHM, Sözleşmenin 3. maddesinin ihlal
edildiğini; 2. maddesinin ihlal edilip edilmediğine veya 13 No'lu Protokolün 1'inci maddesinin
ihlal edilip edilmediğine karar vermenin gerekli olmadığına karar vermiştir. 13 No’lu Protokol
m.1’le ilgili olarak şöyle demiştir: “Avrupa Konseyi'ni oluşturan demokratik toplumların temel
değerlerinden birini içeren, herhangi bir derogasyonu kabul etmeyen ve her koşulda uygulanan
13 No’lu Protokolle bağlı olan devletler bakımından 1.madde, temel bir hak olan madde 2 ve
madde 3’le birlikte sıralanır” (Mahkeme kararının 118. Paragrafı).
Türkiye Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, AKP Hükümeti'nin başarısız askeri darbenin
girişimcilerini o kadar ağır cezalandıracaklarını ve onların ölmek için yalvaracaklarını
söylemiştir. “Bunları öyle deliklere tıkacağız ki [hapishaneler] cezaları için, bunlar bir daha o
Allah’ın güneşini nefes aldıkça görmeyecekler. Güneş yüzü görmeyecekler. Bir daha insan
sesi duymayacaklar. ‘Gebertin bizi…’ diye yalvaracaklar. Benim kalbimden ve gönlümden
geçende odur [idam cezası]. Ama şunu da unutmayın. Bunların topunu idam etsek de yüreğim
soğumaz.”16
b. İşkence Yasağı
İşkence doğrudan bireyin kişiliğini ve haysiyetini hedef alır ve tarihin her aşamasında
en barbar insan hakları ihlallerinden birisini teşkil etmiştir. İHEB m. 5’ e göre: “Hiç kimseye
işkence yapılamaz, zalimce, insanlık dışı veya onur kırıcı davranışlarda bulunulamaz ve ceza
verilemez.”17 1984 İşkence ve Diğer Zalimane, Gayri İnsani veya Küçültücü Muamele veya
Cezaya Karşı Sözleşme’si özel olarak insanları işkence ve kötü muameleden korumak
15 ECtHR, “Derogation in time of emergency,” Factsheet, Press Unit (2017), 2 Mayıs 2017 erişime açılmıştır,
http://www.echr.coe.int/Documents/FS_Derogation_ENG.pdf.
16 “Economy minister says gov’t will make coup plotters beg for death,” Turkish Minute, 1 Ağustos 2016,
https://www.turkishminute.com/2016/08/01/economy-minister-says-govt-will-make-coup-plotters-beg-for-death/.
17 Bkz. AIHS, m. 3; KSHS, m. 7.
3
maksadıyla yapılmıştır. 18 İşkence yasağı askıya alınamaz ve işkence olağanüstü hal veya
savaş durumunda dahi uygulanamaz.19 Türkiye, Türk Ceza Kanunu hükümleri ve Anayasa’da
yer alan maddelere göre, kötü muamele ve işkenceyi ağır bir suç olarak kabul etmektedir.20
Son derece sorunlu bir şekilde, 667 numaralı Kanun Hükmünde Kararname şu
maddeye yer vermiştir: “Bu Kanun Hükmünde Kararname kapsamında karar alan ve görevleri
yerine getiren kişilerin bu görevleri nedeniyle hukuki, idari, mali ve cezai sorumluluğu doğmaz”
(m.9). Bu hüküm polis ve diğer yetkililere, gözaltına alınan bireylere kötü muamelede
bulunabilecekleri ve doğabilecek yasal sonuçlardan korkmadan tutukluların haklarını ihlal
edebilecekleri hususunda açık bir mesaj vermektedir. Bu hüküm aynı zamanda Türkiye’nin
uluslararası hukuka bağlı olarak işkence ve kötü muamelenin önlenmesi ve cezalandırılması
hususundaki görevlerinin de açıkça ihlalidir. Meclis İnsan Hakları Soruşturma Komisyonu
Cezaevi Alt Komisyonu başkanı Mehmet Metiner darbe teşebbüsü sonrasında gözaltına alınan
bireylere yönelik işkence iddialarının soruşturulmayacağını resmi olarak beyan etmiştir.21 AKP
eski Sakarya milletvekili Ali İnci’nin darbe teşebbüsünün iddia edilen planlayıcılarını hedef alan
beyanları, hükümetin intikam duygularıyla güdülendiğini ve adil yargılanma sürecini tamamen
bir kenara bırakıldığını açık bir biçimde göstermektedir; “Size bir tavsiyem var. Biz size
aşmadan siz kendiniz intihar edin.”22
Bir başka olayda Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı işkence iddiaları hususunda
kovuşturmaya yer olmadığı şeklinde karar vermiştir. 23 Darbe girişimi sonrası Türkiye’de
sistematik bir biçimde işkence yapıldığını kanıtlayan birçok olay mevcuttur.
18
Adopted 10 December 1984, entered into force 26 June 1987, 1465 UNTS 85.
v. the United Kingdom, judgment of 18 January 1978, § 163; Soering v. the United Kingdom, judgment of 7
July 1989, § 88; Chahal v. the United Kingdom, judgment of 15 November 1996, § 79; Saadi v. Italy, judgment (Grand
Chamber) of 28 February 2008, § 127; El-Masri v. “The former Yugoslav Republic of Macedonia”, judgment (Grand
Chamber) of 13 December 2012, § 195; Al Nashiri v. Poland, judgment of 24 July 2014, § 507.
20 TCK m. 94, 95 ve 96, işkence ve eziyet suçlarını düzenlemiştir. İşkence suçu 3 yıldan 12 yıla kadar hapis cezasını
gerektirir. Suçun çocuğa, gebe kadına, avukata veya diğer kamu görevlisine karşı işlenmesi 8 yıldan 15 yıla veya fiilin cinsel
yönden taciz şeklinde gerçekleşmesi halinde 10 yıldan 15 yıla kadar cezalandırılır. Ayrıca işkence suçunun işlenişine iştirak
eden diğer kişiler de kamu görevlisi gibi cezalandırılır. İşkence sonucunda ölüm meydana gelmişse, ağırlaştırılmış müebbet
hapis cezasına hükmolunur.
21 Stockholm Center for Freedom, “Suspicious deaths and suicides in Turkey,” March 2017, http://stockholmcf.org/wpcontent/uploads/2017/03/Suspicious-Deaths-And-Suicides-In-Turkey_22.03.2017.pdf
22 Age.
23
“İşkenceye
KHK
Bahanesi,”
Cumhuriyet,
16
Ocak
2017,
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/661197/iskenceye_KHK_bahanesi.html; Trabzon Office of Chief Public
Prosecutor, Prosecution No: 2016/15056, Decision No:2017/123.
19Ireland
4
Olaylar
Darbe
girişimi
üzerinden
internet
çeşitli
resim
sonrası
yayınlanan
ve
görüntüler,
işkencenin varlığı hususunda kanıt
teşkil
etmektedir.
Örneğin,
18
Temmuz günü Youtube üzerinden
yayınlanan bir videoda, 24 yüzlerce
asker ve subay bir spor salonunda
elleri arkadan bağlı biçimde yerde
oturmaktadır. Videonun detaylarında ismi verilen hükümet yanlısı bir subay gözaltına
alınanların başlarına elindeki silah ile vurmaktadır. Eylül 2016’da Hürriyet Daily News
gazetesinde çıkan bir haberde, geçmişte uygulanan işkence yöntemlerinin 15 Temmuz
başarısız darbe girişimi sonrası ilan edilen
OHAL
süresince
tekrar
ortaya
çıktığı
bildirilmiştir.
Başka bir olayda, darbe girişiminin
hemen sonrasında üst düzey bir subayı
savunmak
üzere
müvekkilini
atanan
ilk
Müdürlüğünde
kez
bir
Ankara
gördüğünde;
avukat,
Emniyet
alnında
ve
boynunda izler ve yaralar, kolllarında sıyrıklar,
kelepçe
nedeniyle
ayaklarının
olduğunu
üzerinde
İnsan
oluşan
yaralar
Hakları
çürükler
ve
izleme
ve
çürükler
örgütüne
bildirmiştir. Ayrıca müvekkilinin bacağında bir
et parçası eksik olacak biçimde bir yara
olduğunu belirtmiştir. Avukatın müvekkili ile özel olarak görüşme isteği reddedilmiş, sağlık
raporunun bir kopyası kendisine verilmemiş, ve avukat polis tarafından gözaltına alınmakla
tehdit edilmiştir. Müvekkil mahkemeye hakim tarafından resmi olarak tutuklanmadan önce
24
https://www.youtube.com/watch?v=yCNhcov_EfA
5
gözaltında nasıl işkenceye maruz kaldığını anlatmıştır. Polis, mahkeme esnasında hakim ile
özel olarak konuşmuş, mola esnasında da
avukatı tutuklamakla tehdit etmiştir.
Gözaltına alınanlar işkence altında
ifade
vermeye
zorlanmıştır.
Tutukluların
birçoğu mahkemede verdikleri ifadelerde,
gözaltı sırasında vermiş oldukları ifadeleri
işkence
altında
verdikleri
gerekçesiyle
reddetmiştir.
Gözaltındakilerin ve tutukluların uygun
bir biçimde sağlık kontrolüne tabi tutulmaları
engellenmiştir. Hastaneye götürüldüklerinde
hastanenin dışında bekletilmişler, bu sırada
polis hastaneye girerek sağlık raporlarını
getirmiştir.
İşkenceyi belgelendirme hususunda yönlendirici ilkeleri içeren ve dünyaca bilinen
İstanbul Protokolü’ne göre [İşkence, ve Diğer Zalimane, İnsanlık dışı, veya Aşağılayıcı
Muameleleri Etkili Biçimde Soruşturma ve Belgelendirme Prensipleri], sağlık personeli
gözaltına alınanları özel olarak incelemeli ve bu esnada polis veya diğer güvenlik güçleri hiçbir
şekilde inceleme odasında bulunmamalıdır. Avukatlar ve doktorlar insan hakları örgütlerine
polisin inceleme sırasında çoğu kez içeride durmak için ısrar ettiğini bildirmişlerdir.
6
Devletlerin
aynı
zamanda
siviller
tarafından uygulanan işkenceyi de engelleme
zorunluluğu bulunmaktadır. Eğer bir işkence
vak’ası
bildirilmişse,
hakkında
etkili
zorunluluğu vardır.
İstanbul
Protokolü’
Benzer
şekilde,
hükümetlerin
bir
25
inceleme
durum
başlatma
İronik olarak, bu kural
nde
de
İşkencenin
geçmektedir.
Önlenmesi
Sözleşmedi m. 7’ de bu kuralı belirtmektedir.
Ancak, hükümet askerlerin ve yüksek rütbeli
subayların ciddi şekilde dövülmesi ve linç
edilmesine
yönelik
olarak
herhangi
bir
soruşturma başlatmamıştır.
Boğaziçi köprüsündeki olaylarda, iki
Hava Harp Okulu öğrencisi (Murat Tekin ve
Ragıp Enes Katran) ile dört mehmetçik köprü
üzerindeki insanlar tarafından lince maruz
kalmış ve ciddi şekilde dövülerek öldürülmüştür. Murat Tekin’in otopsi raporuna göre 15
Temmuz 2016 gecesi boğazı bıçakla kesilmek suretiyle öldürülmüştür. Hükümet askeri
öğrencilerin ve mehmetçiklerin vahşice öldürülmesi karşısında herhangi bir soruşturma
başlatmamıştır.
Nigel S. Rodley, “Integrity of the Person,” in International Human Rights Law, ed. Daniel Moeckli, Sangeeta Shah
and Sandesh Sivakumaran (Oxford: Oxford University Press, 2014), s. 174.
25
7
KSHS m.10 (1)’e göre; “özgürlüğünden yoksun bırakılan herkes, insani muamele ve
insanın doğuştan sahip olduğu insanlık onuruna saygı görme hakkına sahiptir.” Bu madde aynı
zamanda işkenceyi ve kötü muameleyi yasaklaya 7’nci madde ile de ilişkilidir.26 Göz altına
alınma sürecinden sonra devletler gereğinden fazla kalabalık cezaevlerinin varlığını önlemeli
ve hücrede kalma sürelerini kısıtlamalıdır. 27 Cezaevleri kapasistesinden cok fazla tutuklu
bulundurmakta, bundan dolayı, cezaevlerinde fiziksel şartlar ve hijyen standardatları son
derece yetersizdir. Cezaevleri yeterli sağlık, içme suyu, ısınma, ve havalandırma
imkanlarından yoksundur.
c. Özgürlük ve Güvenlik Hakkı ve Adil Yargılanma
Özgürlük Hakkı
İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi m. 9’a göre, hiç kimse keyfi olarak yakalanamaz,
tutuklanamaz ve sürgün edilemez. Kişisel ve Siyasal Haklar Sözleşmesi (KSHS) m. 9’a göre,
“Herkes kişi özgürlüğü ve kişi güvenliği hakkına sahiptir. Hiç kimse keyfi olarak Gözaltına
alınamaz veya tutulamaz. Hiç kimse hukukun öngördüğü sebepler ve usuller dışında
özgürlüğünden yoksun bırakılamaz.” Özgürlük hakkının sınırlandırılması bir ülkenin iç
hukukunda belirtilen kanuni sebeblere dayanmalıdır. İnsan Hakları Komitesi, hazırladığı
“Olağanüstü Hallerde Kısıtlamalar” başlıklı (Genel Yorum No. 29) belgeye göre, kişi özgürlüğü
(KSHS m. 9) hakkının kısıtlanmasına ilişkin şöyle demiştir:
Komite’nin görüşüne göre, kanunilik ve hukukun üstünlüğü ilkeleri adil yargılanma
hakkına olağanüstü durumlarda da saygı gösterilmesini gerektirir. Sadece hukuka
uygun şekilde kurulmuş olan bir mahkeme yargılama ve cezalandırma yetkisine
sahiptir. Masumiyet karinesine uyulmalıdır. Derogasyonun mümkün olmadığı hakların
korunmas için, mahkeme önünde yargılanma hakkının kullanılması ve yasal tutuklu
kalma süreleri ihlal edilmeden, gecikmeksizin hüküm verilmesi gerekliliği taraf
Devlet’in derogasyonun gerekli olduğuna karar vermesi gerekçesiyle ortadan
kaldırılmamalıdır (para. 16).
26
27
Nigel S. Rodley, “Integrity of the Person,” s. 174.
Age, s. 182.
8
Binlerce askeri personel darbe teşebbüsüne herhangi bir şekilde katılmadığı halde,
darbe soruşturmaları kapsamında meslekten ihraç edilmiş ve/veya tutuklanmıştır. Hükümet bu
ihraçlara karşı herhangi bir somut delil ileri sürmemiş; diger bir deyişle, ihraç edilen personelin
herhangi bir adli suç veya disiplin suçu işlediğine dair herhangi bir somut delil ileri
sürülmemiştir.
Kişi gözaltına alınmasından dolayı sahip olduğu temel insan haklarını kaybetmez, gözaltı
süresince de bu haklarını devam ettirir.28 Hatta, devletler gözaltına aldığı bireye karşı pozitif bir
yükümlülük içendedir. Kişi gözaltına alınması ve/veya tutuklanması durumunda kendisine isnat
edilen suçlar hakkında bilgilendirilme hakkına, 29 insani muamele hakkına, 30 mahkeme veya
hakim huzurunda gözaltı kararını itiraz etme hakkına sahiptir. 31 Gözaltı ve tutukluluğun
hukukiliğini denetlemek için, gözaltına alınan veya tutuklanan kişi derhal bir hakim huzuruna
çıkarılmalıdır. 32 Olağanüstü hal boyunca, hükümet bu yetkilerini muhalifleri ya da muhalif
gördüklerini bastırmak amacıyla istismar etmiştir. Kanun hükmünde kararnameler gözaltını
süresini 4 günden 30 güne uzatmıştır.33 AİHM bir kararında olağanüstü hal boyunca herhangi
bir yargısal denetim olmadan 14 günlük gözaltı süresinin sözleşmenin ihlali olduğuna karar
vermiştir. Türkiye’de yargısal denetim olmadan uygulanan 30 günlük gözaltı süresi, polis
tarafından
yapılan
işkenceleri
kolaylaştırmakta,
mahkemeler
işkence
iddialarını
soruşturmamaktadır.
Adil Yargılanma Hakkı
İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi (İHEB) m. 10’a göre, “herkesin, hak ve yükümlülükleri
belirlenirken ve kendisine bir suç yüklenirken, tam bir şekilde davasının bağımsız ve tarafsız
bir mahkeme tarafından hakça ve açık olarak görülmesini istemeye hakkı vardır.” Adil
yargılanma hakkı, ayrıca Kişisel ve Siyasal Haklar Sözlemeşi (KSHS) m. 14 ve Avrupa İnsan
Hakları Sözleşmesi (AİHS) m. 6’ da detaylı olarak düzenlenmiştir. Bu maddelerde açıkca
belirtilmemiş olmasına rağmen, bütün insan hakları mekanizmaları herkesin mahkemelere
başvuru hakkı olduğunu kabul etmiştir.34
28 Sangeeta Shah, “Detention and Trial,” in International Human Rights Law, ed. Daniel Moeckli, Sangeeta Shah and
Sandesh Sivakumaran (Oxford: Oxford University Press, 2014), s. 265.
29 KSHS, m. 9(2); AİHS, m. 5(2).
30 KSHS, m. 10(1).
31 KSHS, m. 9(4), AİHS, m. 5(4).
32 KSHS m. 9(3), AİHS m. 5(3).
33 KHK no. 667, m. 6 (a).
34 Shah, age, s. 273.
9
Mahkemeler bağımsız ve tarafsız olmalıdır. Bağımsızlıktan, mahkemelerin yürütme
organının veya tarafların müdahelesinden bağımsız olması; tarafsızlıktan ise, hakimlerin
taraflara karşı herhangi bir önyargıya kapılmadan yargılamayı yapması anlaşılmalıdır.35 Buna
göre, bir hakim bakmakta olduğu davada herhangi bir önyargıya sahip olmamalı, ve medya ve
kamuoyu baskısından etkilenmemelidir.”36
Askeri personele karşı iddianameler genellikle maddi delillerden çok soyut ithamlara
dayanmaktadır. Hakimler ve savcılar — daha önce 5000’e yakın hakim ve savcının başına
geldiği gibi — düzmece suç isnadlarıyla meslekten atılmak ve tutuklanmak tehlikesinden ya da
başka bir yere sürülme ihtimalinden dolayı hükümetin emirlerine boyun eğmek zorunda
kalmaktadır.
Bir sanığın ceza yargılamasındaki hakları masumiyet karinesini, kendi aleyhinde tanıklık
yapmamayı veya bir suçu itirafa zorlamamayı, hakkındaki suç isnadını hemen öğrenmeyi,
savunması yapmasını sağlayacak imkanlara sahip olmasını, mahkumiyet aleyhine temyiz
hakkına sahip olmasını ve suçta ve cezada kanunilik ilkesini kapsar. IHEB m. 11(2)’e göre,
“Hiç kimse işlendiği sırada ulusal yada uluslararası hukuka göre bir suç oluşturmayan herhangi
bir eylem veya ihmalden dolayı suçlu sayılamaz. Kimseye suçun işlendiği sırada
uygulanabilecek olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez.” Bu hak kanunsuz ceza olmaz
ilkesi olarak bilinmektedir.”37
Şüpheli ve sanıklar, genellikle yeterli düzeyde savunma hazırlayacak şartlara sahip
değildir. Kanun Hükmünde Kararnamelere göre, bir tutuklu 6 ay’a kadar avukatını görmekten
men edilebilir. Hatta, bir tutuklu kendi başına bir avukat seçme yetkisi idare tarafından
sınırlandırılabilir. Bundan dolayı, tutukluların yeterli bir düzeyde savunma yapma hakkı ciddi
biçimde kısıntıya uğramıştır. Mahkemede iddiameyi okuma yükümlülüğü sona erdirilmiştir.
Tutuklu personel, kendilerine karşı yönledirilen suçlamaları mahkeme huzurunda dahi
öğrenememe durumuyla karşı karşıya kalmaktadır. 31 Ocak 2017 tarihinde, İzmir’deki bir
duruşmada, bazı sanıklar iddianameyi önceden görmediklerini belirtmesi üzerine, mahkeme
başkanı 1300 sayfalık iddianamenin14 sayfalık özetini okumuştur.
Şüpheli ve tutuklular, tecrübeli ve alanında uzman avukat bulmakta zorlanmaktadır. Bir
baro başkanı bir konuşmasında darbe girişiminden sonra gözaltı alınan ve tutuklanan kişilere
bilerek avukat tayin etmediklerini itiraf etmiştir. 38 Bir baro başkanın böyle bir açıklaması
35
Age, p. 275.
Age.
37 Bkz. AİHS m. 7.
38 Stockholm Center for Freedom, “Turkey’s descent into arbitrariness-the end of rule of law,” (April 2017), s. 6.
36
10
tutukluların savunma haklarının ne derece kısıtlanmış olduğunun büyük bir göstergesidir.39 16
Mayıs 2017 tarihinde Cumhuriyet gazetesinde çıkan yazısında Şafak Pavey, Sincan
cezaevinde
söylemiştir.
kalan
40
teğmen
stajyer
pilotların
hiçbirinin
avukatının
olmadığını
Müvekkili adına başvuruda bulunması gerekli olan kanun yollarına bilerek
başvurmayarak müvekkilin mağduriyetine sebep olan avukatlar da çoğu kez karşılaşılmıştır.
Bu müvekkilller çoğu kez tututlu yargılanmakta ya da işkence maruz kalmaktadır. Bu insanların
doğru bir şekilde temsil edilmesi, yaşam haklarının korunması içinde büyük önem
arzetmektedir.
Kanun Hükmünde Kararnamelere göre, avukat ve müvekkili arasındaki görüşmeler kayıt
altına alınabilmektedir. Tutukluların avukat görüşme sayısına ve süresine sınırlamalar
getirilmiştir. Polis veya cezaevi idaresi avukat ve müvekklili arasındaki belge değişimi önleme
yetkisine ve bunlara el koyma hakkına sahiptir.
AKP milletvekilleri ve hükümet destekçilerinin yargılamalara izleyici olarak katılmasına
bilerek izin verilmektedir. Duruşmalar boyunca, bu şahıslar sadece tutuklu askerleri değil,
onların ailerini ve avukatlarını aşağılamakta ve tehdit etmektedir. Tutuklu yakınları bu yüzden
duruşmalar katılmaktan çekinmektedir. Herhangi bir polis ya da hakim müdahelesine tabi
olmayan bu şahıslar, avukatları ise tutuklu askerlerin savunmasını bırakması yönünde tehdit
etmektedir.
Darbe girişimi davalarının ilk gününde, tutuklu askeri personel kalabalık bir halk kitlesi
önünde geçirlerek yuhalanmıştır. 41 Protestocular idam cezası talep etmiş ve tutuklu askerlerin
üzerine ip atmıştır. 42 7 Haziran 2017 tarihinde Erdoğan yaptığı bir konuşmada, darbe
girişiminde sonra tutuklanan insanların mahkum olduktan sonra tahliye olsalar bile, halkı
onların suratına tükürmek gibi cezalandırmalarda bulunmaya davet etmesi açıkça bir nefret
suçu oluşturmaktadır.”43
39
Age.
Şafak
Pavey,
“Cezaevi
artık
‘eza’
evi,”
Cumhuriyet,
May
17,
2017,
http://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/741499/Cezaevi_artik__eza_evi.html.
41 http://www.bbc.com/news/world-europe-39998049
42 https://www.euractiv.com/section/freedom-of-thought/news/tense-trial-opens-of-alleged-turkey-coup-ringleaders/
40
43
“Erdogan says people will punish Gulen followers in the Streets if they ever get out of jail,” Turkish Minute, June 8,
2017, https://www.turkishminute.com/2017/06/08/erdogan-says-people-will-punish-gulen-followers-in-the-streets-if-they-everget-out-of-jail/.
11
Kanun Hükmünde Kararnamelerle Yapılan Ihraçlar
Hükümet, 15 Temmuz’dan sonra yaklaşık 140.000 kamu görevlisini herhangi bir idari
veya adli soruşturma yapmadan mesleklerinden ihraç etmiştir. Darbe teşebbüsüne iştirak eden
askeri personel sayısı 2.000 olarak gösterilse de, hükümet şimdiye kadar 10.000 fazla askeri
personeli ihraç etmiştir. Bu ihraç kararları herhangi bir savunma hakkı tanınmadan alınmıştır.
Idari soruşturma usulüne hakim olan temel ilkeler dikkate alınmamıştır. Ayrıca, binlerce askeri
personel istifa edilmeye ya da erkenden emekli edilmeye zorlanmıştır.
Çağdaş hukuk sistemine ve Türk Anayasasına göre, idarenin tüm işlem ve eylemleri
yargısal denetime tabidir. Anayasa Mahkemesi, kanun hükmünde kararnamelerle ilgili açılan
davaları yetkisi olmadığı gerekçesiyle reddetmiştir. Bu durum diğer mahkemeleri de olumsuz
etkilemiştir. Bu yüzden herhangi bir mahkemenin KHK’larla ilgili davalara bakma ihtimali
mümkün gözükmemektedir. 690 No’lu KHK ihraçlara ilişkin mahkeme yoluna bütün bütün
kapatmış ve KHK’larla ilgili başvuruları Olağanüstü Hal Komisyonu’na yönlendirmiştir.
Komisyon üyelerinin ancak 15 Mayıs 2017 tarihinde belirlenmesi, 1 yıl boyunca ihraçlara karşı
herhangi bir kanun yoluna başvurulamaması sonucunu doğurmuştur.
Komisyonun yapısı bağımsız olmasının önüne geçmiş ve onun etkili bir mekanizma
olarak ortaya çıkmasını engellemiştir. 7 kişiden oluşan komisyonun, 3 üyesi başbakanlık
tarafından, 2 üyesi adalet ve içişlerin bakanlığından, diğer 2 üyesi ise Hakimler Yüksek
Kurulunca seçilmiştir. Bu üyelerin seçimini yapan kurumlar, daha önce ihraç işleminde
bulunmuş kurumlardır.44 Komisyonun 2 yıllık görev süresi boyunca bütün başvuralara cevap
verebilmesi için günlük yüzlerce başvuruyu incelemesi gerekmektedir.45 İhraç edilmiş personel
ihraç edilmesine sebep olan delilleri göremeyecektir, dolayısıyla ihraç edilen personelin ihraç
işlemine karşı etkili bir savunma yapma ihtimali ciddi bir biçimde sınırlandırılmıştır.46
Bu doğrultuda, TSK kendi ihraçları için herhangi bir delil ve hukuki sebep ileri
sürmemiştir. KHK’larla herhangi bir maddi delile veya şahsı suç isnadına yer vermeden,
“teröre örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca devletin milli güvenliğine karşı faaliyette
bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut
bunlarlarla irtibatı” olma şeklindeki sebebe dayanarak 100.000 fazla kamu görevlisi ve askeri
personeli kamu görevinden çıkarılmıştır. “Terör örgütlerine ve devletin milli güvenliğine karşı
faaliyette bulunan yapı, oluşum ve gruplara” üyelik, mensubiyet ve iltisak veya bu gruplarla
Uluslarası Af Örgütü, “Gelecek Karanlık: Türkiye’de İhraç Edilen Kamu Çalışanlarına Yönelik Sonu Gelmeyen
İhraçlar” (Amnesty International, 2017), p. 18.
45 Age.
46 Age.
44
12
irtibiat kavramları muğlak bir kriter olduğundan herhangi bir eylem veya maddi delil olmadan
birçok kamu görevlisi hükümet tarafından tamamen muhalif görülmeleri sebebiyle KHK’larla
ihraç edilmiştir. Nitekim, darbe girişiminden 2 gün sonra, darbe girişimiyle alakası olmayan
50.000 kişinin herhangi bir delil gösterilmeksizin kamu görevinden çıkarılması bu insanların
hükümet tarafından yapılan fişlemelere dayanılarak ihraç edildiğinin kanıtıdır.
Gerçekten, hükümet bu listeleri 15 Temmuz 2016 tarihinden önce hazırlanmıştır. Vatan
Partisi lideri Doğu Perinçek ihraç edilen askeri personel listelerinin, kendisine yakın askeriye
içindeki sempatizanları tarafından hazırlandığını açık bir şekilde birçok kez itiraf etmiştir. 47
Erdoğan ve Perinçek yanlısı emekli ve muvazzaf askerler, Ergenekon ve Balyoz davalarında
yargılanmayan generalleri ve yüksek rütbeli personeli Gülenist olarak kabul etmiş ve bu
insanların ihraç edilmesinde rol almışlardır.48
Daha önce Hakkari’de görev yapmış ve 15 Temmuz sonrasi ihraç edilmiş bir asker
Uluslararası Af Örgütüne şöyle konuşmuştur:
Ben terörle mücadele eden, dağlarda operasyonlara giden, rahat yataklarda
yatamayan, doğru düzgün yemek yiyemeyen veya temiz içme suyu bulamayan bir
askerdim. Arkadaşlarımın gözlerimin önünde öldüklerini gördüm. Hiç kimsenin yapmak
istemediği bir işi yapıyordum ama toplum tarafından da bir kahraman olarak
görülüyordum. Fakat şimdi bir terörist ve bir hain olarak görülüyorum. Asker
arkadaşlarımdan biri uğradığımız bir saldırıda yaralanmıştı. Kendisi yedi ay süreyle işe
gelemedi, neredeyse ölüyordu. İşinin başına döndükten bir ay sonra da ihraç edildi.49
KHK’lar ayrıca ihraç edilen personeli ömür boyu kamu görevine ve özel güvenlik
şirketlerine girmekten men etmiş, personelin pasaportlarını iptal etmiş ve devlet lojmanlarından
faydalanmalarını sonlandırmıştır.
İhraç edilen personelin herhangi bir soruşturma tabi olmayan yakınları da yukarıdaki
yaptırımlara maruz kalmış, suçun (herhangi bir suç varsa) şahsiliği ilkesi açık biçimde ihlal
edilmiştir. Bazı durumlarda, ihraç edilen askeri personelin eşleri dahi tutuklanmış ve gözaltında
ve cezaevinde işkence ve kötü muameleye tabi tutulmuştur. 50 Yurtdışında bulanan ihraç
edilmiş oğlunu ve kızını ziyaret etmek isteyen ailelerin pasaportlarına el konulmuş ve
yurtdışına çıkmalarına hukuksuz bir şekilde engel olunmuştur.
Uluslararası Af Örgütü ihraçlarla ilgili durumu şöyle özetlemiştir:
Kitlesel düzeydeki bu ihraçlar, son derece muğlak ve genel bir şekilde ifade edilen
47
https://www.youtube.com/watch?v=-MVsf2O5lIA
https://www.youtube.com/watch?v=n-IGieQl_QI
49 Amnesty International, age, s. 13.
50 http://stockholmcf.org/detained-wives-of-turkish-officers-subjected-to-abuse-letter-reveals/
48
13
“terör örgütleriyle iltisakı bulunduğu” gerekçesiyle ve keyfi olarak gerçekleştirildi. İhraç
edilen kamu çalışanlarına meslekten çıkarılmalarının nedenleri belirtilmediği gibi, bu
kişilerin haklarında verilen ihraç kararlarına karşı itirazda bulunabilecekleri etkili bir
yolları da bulunmuyor. Sadece bir anda işlerinden olmakla kalmayıp, aynı zamanda
tüm kamu hizmetinin de dışına atılan bu kişilerin çoğu için söz konusu bu durum,
kariyerlerine devam edememe ya da arkadaşlarının veya ailelerinin desteği olmaksızın
geçimlerini idame ettirememeleri anlamına geliyor. İhraç edilenlerin pasaportları da
yetkililer tarafından iptal edildiğinden, yurtdışındaki istihdam imkânlarına da
erişemiyorlar.51
d. Düşünce ve İfade Özgürlüğü
Düşünce özgürlüğü din, vicdan ve inanç özgürlüğünü kapsar (İHEB, m. 18; KSHS, m.
18). 52 Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi m. 9’ a göre,
1. Herkes düşünce, vicdan ve din özgürlüğüne sahiptir; bu hak, din veya inanç
değiştirme özgürlüğü ile tek başına veya topluca, kamuya açık veya kapalı ibadet,
öğretim, uygulama ve ayin yapmak suretiyle dinini veya inancını açıklama özgürlüğünü de içerir.
2. Din veya inancını açıklama özgürlüğü, sadece yasayla öngörülen ve demokratik bir
toplumda kamu güvenliğinin, kamu düzeninin, genel sağlık veya ahlakın ya da
başkaları- nın hak ve özgürlüklerinin korunması için gerekli sınırlama- lara tabi
tutulabilir.
İHEB m. 19 ve KSHS m. 19 ve 20 ifade özgürlüğünü düzenlemektedir. Bu hak AİHS m.
10’ da şöyle düzenlenmiştir;
1. Herkes ifade özgürlüğü hakkına sahiptir. Bu hak, kamu makamlarının müdahalesi
olmaksızın ve ülke sınırları gözetilmeksizin, kanaat özgürlüğünü ve haber ve görüş
alma ve de verme özgürlüğünü de kapsar. Bu madde, Devletlerin radyo, televizyon ve
sinema işletmelerini bir izin rejimine tabi tutmalarına engel değildir.
2. Görev ve sorumluluklar da yükleyen bu özgürlüklerin kullanılması, yasayla
öngörülen ve demokratik bir toplum- da ulusal güvenliğin, toprak bütünlüğünün veya
kamu gü- venliğinin korunması, kamu düzeninin sağlanması ve suç işlenmesinin
önlenmesi, sağlığın veya ahlakın, başkalarının şöhret ve haklarının korunması, gizli
bilgilerin yayılmasının önlenmesi veya yargı erkinin yetki ve tarafsızlığının güvence
altına alınması için gerekli olan bazı formaliteler, koşullar, sı- nırlamalar veya
yaptırımlara tabi tutulabilir.
Düşünce ve ifade hürriyetine göre hiç bir kimse belli bir biçimde düşünmeye zorlanamaz.
Hiç kimse görüş ve düşüncelerinden dolayı ayrımcılığa ve baskıya tabi tutulamaz.”53 1982
Anayasa’sı m. 15(2)’ye göre, düşünce özgürlüğü olağanüstü hallerde dahi sınırlandırılamaz.
51
Amnesty International, age, s. 24.
Kevin Boyle and Sangeeta Shah, “Thought, Expression, Association and Assembly,” in International Human Rights
Law, ed. Daniel Moeckli, Sangeeta Shah and Sandesh Sivakumaran (Oxford: Oxford University Press, 2014), s. 218.
52
14
KHK’larla yapılan ihraçlarla ilgili bir akademisyen şöyle yazmıştır:
Cumhurbaşkanı Erdoğan, OHAL’in tek amacının terörizmle mücadele olduğunu
belirtmişir, fakat Türk hükümeti terörizm tanımını geniş tutarak; OHAL kapsamından
alınan orantısız önlemleri muhalif grupları ortadan kaldırmak amacıyla kullanmıştır.
Bunun sonucu olarak onbinlerce kamu görevlisi terörist örgütlerle irtibati ve iltisakı
olduğu gerekçesi kullanılarak ihraç edilmiş ve/veya tutuklanmıştır. OHAL kapsamında
alınan
önlemler
düşünce
ve ifade hürriyetine
ortadan kaldırmak
amacıyla
kullanılmıştır. Şu açık bir durumdur ki; Türk hükümeti, devlet politaklarını eleştirmeyi
ve muhalif görüşleri terörizm kavramı içine sokarak, devam etmekten olan OHAL’in
amacı dışına çıkmıştır.”54 Türk hükümetinin bu davranışı, toplumun geniş bir kesimine
karşı demokrasi ve ifade özgürlüğünün kısıtlanması niteliğindedir.55
Uluslarası Af Örgütüne göre, insanların siyasi ve muhalif görüşlere sahip olmasına
dayanılarak yapılan ihraçlar KSHS m. 26’ ya göre, ayrımcılık yasağı ihalidir.
56
e. Özel Hayata Saygı Hakkı
Özel hayata saygı hakkı, bir kişinin aile hayatına, konutuna ve yazışmalarına saygı
gösterilmesi hakkını kapsar. Bu hakka müdahaleler ancak demokratik toplum düzenin
gereklerine göre söz konusudur. Yani bu hakka getirilen bir sınırlama toplumsal bir ihtiyaçtan
ortaya çıkmalıdır. AİHS m. 8(2)’ye göre:
Bu hakkın kullanılmasına bir kamu makamının müdahlesi, ancak müdahalenin
yasayla öngörülmüş ve demokratik bir toplumda ulusal güvenlik, kamu güvenliği,
ülkenin ekonomik refahı, düzenin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, sağlığın
veya ahlakın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması için gerekli bir tedbir
olması durumunda söz konusu olabilir.
Yurtdışında görevlendirmede bulunan bir personel, ihraç edilmesinden sonra, polisin
ailesinin evinde iki kez arama yaptığını ve arama sırasında ev halkına herhangi bir
bilgilendirmede bulunmadığını söylemiştir. Başka bir olayda, arama kararının soran ev halkı
polis tarafından aşağılanmıştır.
53
Age, p. 226.
Saeed Bagheri, “Derogating from Fundamental Human Rights under the Turkish State of Emergency’” (OHRH
Blog, 24 March 2017) http://ohrh.law.ox.ac.uk/derogating-from-fundamental-human-rights-under-the-turkish-state-ofemergency/, accessed March 25, 2017.
55 Agm.
56 Amnesty International, age, s. 19.
54
15
Silivri cezaevinde tutuklu bulunan askeri personelin ise aileleriyle mektup ve telefon
yoluyla görüşmeleri dahi yasaklanmıştır. Diğer suçlardan tutuklu bulunan kişiler için böyle bir
sınırlandırma mevcut değildir.57 AİHM, daha önce tutukluların yazışmalarının engellenmesinin
özel hayatın saygı gösterilmesi hakkı ihlali olarak görmüştür.58 Golder/ The United Kingdom
davasında ise, bir mahkumun avukatıyla yazışmasının engellenmesini de bu hakkın ihlali
olduğuna karar vermiştir.59
Ayrıca, terör örgütlerine bağlantılı olduğu iddia edilerek 140,000 yakın kamu görevlisi ve
askeri personelin isimlerinin resmi gazetede ilan edilmesi, özel hayata saygı gösterilmesi hakkı
ihlalidir.
f. Eşitlik Hakkı ve Ayrımcılık Yasağı
Bütün insan hakları sözleşmeleri ve belgeleri eşitlik hakkını garanti eder ve herhangi bir
sebeple ayrımcılığı yasaklar.60 Bu yüzden, insanlar konumu, ırkı, rengi, cinsiyeti, dini, siyasi
fikri ve bir gruba olan üyeliği dikkate alınmadan bir takım haklara hak kazanmiştır. Bu
doğrultuda, devletler iş alımlarda, eğitimde, sağlık ve ev sağlama hizmetlerinde herhangi bir
sebeple ayrımcılığın önüne geçmek zorundadır. 61 Olağanüstü KHK’lara göre, ihraç edilen
personel bir daha herhangi bir kamu hizmetine girmekten men edilmiştir. Bazı ihraç edilen
personelin yakınları da eğitim, ve sosyal güvenlik haklarından mahrum edilmiştir.
g. Seyahat Hakkı ve Güvenli Bir Yer Arama Hakkı
İHEB m. 13’e göre, “Herkesin bir devletin toprakları üzerinde serbestçe dolaşma ve
oturma hakkı vardır. Herkes, kendi ülkesi de dahil olmak üzere, herhangi bir ülkeden ayrılmak
ve ülkesine yeniden dönmek hakkına sahiptir.”62
İhraç edilen personel için, özel sektörde çalışmak için herhangi bir sınırlama
olmamasına rağmen, hükümet baskısından ve KHK’larda terörle ilişkili gösterildiklerinden
dolayı kimse onları istihdam etmemektedir. Ülke bu insanlar için adeta bir açık cezaevine
dönüşmüş durumdadır. İhraç edilen bir asker, adeta medeni ölüme terk edildiklerini
söylemiştir. Bu insanlar ayrıca toplum tarafından dışlanmaktadır. KHK’lar ihraç edilen
57
http://t24.com.tr/haber/silivri-cezaevinden-mektup-gondermek-yasaklandi,365614.
& Fell v. the United Kingdom, judgment of 28 June 1984. 59 Golder v. the United Kingdom, judgment of 17 June 1971. 60 İHEB m. 1’e göre: “Bütün insanlar özgür, onur ve haklar bakımından eş it doğarlar.” İHEB m. 1, 2(1) ve 7; KSHS, m.
2,3 and 26; AİHS m. 14 ve Protocol No. 12.
61 Daniel Moeckli, age, s. 170,.
62 KSHS, m. 12; AİHS Protocol (IV), m. 2(2).
58Campbell
16
personelin pasaportlarını da iptal ettiğinden dolayı ülke dışına çıkamamaktadırlar. Bu
sınırlama, hukuksuz bir şekilde ihraç edilen personelin yakınlarına da uygulanmaktadır.
Yurtdışına çıkmak isteyen anne, baba veya eşlerin pasaport başvuruları reddilmekte veya
elkonulmaktadır.
Yurtdışıdaki konsolusluklar ve büyükelçilikler bazı personelin pasaportuna hukuksuz bir
şekilde el koymuştur. Bu insanlara herhangi bir konsolosluk hizmeti de sunulmamaktadır. Yeni
doğan bebekler için yapılan kimlik başvurusu reddedilmiştir. Bu tarz keyfi uygulamalar 1963
Tarihli Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi ihlalidir.
h. Mülkiyet ve Mülkiyetin Korunması Hakkı
İHEB m. 17’ye göre, “Herkesin tek başına veya başkalarıyla ortaklaşa mülkiyet hakkı
vardır. Hiç kimse keyfi olarak mülkiyetinden yoksun bırakılamaz.” AİHS Ek Protokol No.1 m.
1’e göre, “Her gerçek ve tüzel kişinin mal ve mülk dokunulmazlığına saygı gösterilmesini
isteme hakkı vardır. Bir kimse, ancak kamu yararı sebebiyle ve yasada öngörülen koşullara ve
uluslararası hukukun genel ilkelerine uygun olarak mal ve mülkünden yoksun bırakılabilir.”
Mülkiyet hakkını gerektiği gibi kullanmak için ve onurlu bir yaşam sürdürebilmek için, her
bireyin sosyal güvenlik ve sosyal yardım dahil minimum mülkiyet haklarından yararlanması
gerekir. AİHM’e göre sosyal güvenlik hakları da mülkiyet hakkına dahildir.
Ihraç edilen personel malvarlığına tedbir kararı koyulmuştur. Emeklilik hakkı kazanmış
bazı personelin emeklilik hakları ellerinden alınmıştır. Bazı askeri personele OYAK Emekli
Maaş sistemindeki paralarını geri almada zorluk çıkarılmaktadır. Malvarlığına el koyma
tedbirine başvurmak için malvarlığı suçla bağlantılı veya suçtan edilmiş olmalıdır. Askeri
personelin elkonulan malvarlığı ya da emeklilik sonucu hak kazandığı tazminatın herhangi bir
suç kapsamında elde edildiği konusunda herhangi bir delil mevcut değildir. Elkoymalar, gerekli
usul ve prosedürlere uymamamaktadır.
i. Yaşama Standardı Hakkı
İHEB m. 25’e göre, “herkesin kendisinin ve ailesinin sağlık ve refahı için beslenme, giyim,
konut ve tıbbi bakım hakkı vardır. Herkes, işsizlik, hastalık, sakatlık, dulluk, yaşlılık ve kendi
iradesi dışındaki koşullardan doğan geçim sıkıntısı durumunda güvenlik hakkına sahiptir.” Bu
madde, İHEB m.1’in detaylandırılması olarak görülmüştür.63 İHEB m.1’e göre, “bütün insanlar
özgür, onur ve haklar bakımından eşit doğarlar.”
63
Asbjorn Eide, “Adequate Standard of Living,” s. 196.
17
ESKHS m. 11, bu haktan devletler için doğan yükümlülüğü artırmıştır. İHEB m. 25, belli bir
seviyede yaşamak için minimum standardı “kendisinin ve ailesinin sağlık ve refahı için
beslenme, giyim, konut ve tıbbi bakım hakkı” olarak tariff etmiştir. Herbir devlet, ülkesindeki
insanların beslenmesi için gerekli imkanları kolaylaştırmalıdır. Bir kimse yeterli seviyede
beslenemiyorsa, devlet o kişi için gerekli beslenme yardımını sağlamak zorundadır. 64
Beslenme, giyim, konut ve sağlık hizmetlerine erişmede herhangi bir ayrımcılık yine ESKHS
m. 11’in ihalidir. İhraç edilen personel, kamu görevi almaktan men edilmiştir. KHK’larla terörle
ilişkili gösterildiklerinden dolayı ve hükümetin özel sektör üzerindeki baskısından dolayı özel
sektörde de iş bulamamaktadırlar. Bu personel, meslekleri boyunca yararlandıkları konut ve
sağlık hizmetlerini de kaybetmiştir. Ayrıca birçok persolin ciddi geçim sıkıntısı yaşamaktadır.
64
Eide, p. 200 citing to CESCR, General Comment 15, HRI/GEN/1/Rev.9 (Vol I) 55.
18
3 Sonuç
Türkiye Cumhuriyeti kuruluşundan bu yana beş kez askeri darbeye maruz kalmıştır. 15
Temmuz olayları, bu darbelerden hiç birine benzememektedir. Ana muhalafet partisi lideri
Kemal Kılıçdaroğlu bu olayları birçok kez “kontrollü darbe” olarak nitelemiştir. Erdoğan bu
iddiayı reddetmiş, fakat bu noktada ulusual ve uluslararası toplumu ikna edememiştir. Kendisi
ve devlet yetkilileri darbe teşebbüsene ilişkin çoğu kez birbiryle çelişkili ifadeler vermiştir. Darbe
teşebbüsüne ilişkin birçok soru halen cevap beklemektedir. Ne görevi sonra eren 15 Temmuz
Darbe Girişimi Araştırma Komisyonu ne de devam etmekte olan davalar bu sorulara cevap
vermektedir.
Fakat bu darbe girişiminden en çok kazançlı çıkan kişi Erdoğan olmuştur. Olağanüstü Hal
süresi içerisinde hazırlanan referendum sonucu Türkiye parlementer sistemden, Türk tipi
başkanlık sistemine geçmiş ve Erdoğan’ın partili cumhurbaşkanı olarak görevine devam
etmisine izin verilmiştir. Bu değişikler Türkiye’yi demokrasiden diktatörlüğe kaydırmıştır. 65
Referandum boyunca yapılan milyonlarca oy hilelerine rağmen Erdoğan referandumu ancak
%51’lik bir oranla kazanabilmiştir.66
1 yılı bulan OHAL demokratik düzeni ciddi bir biçimde ortadan kaldırmıştır. Erdoğan rejimi
OHAL’i bu dönemde gerçekleştirdiği hukuksuzluklara kılıf olarak kullanmaktadır. Başlıca
hukuksuzlar ve insan hakkı ihlalleri; sebepsiz yere tutuklanan ve gözaltına alınan binlerce insan,
gözaltında ve cezaevinde sistemli işkence ve kötü muameleler,140,000’den fazla kamu
görevlisinin ihracı. Ihraçlara karşı mahkeme yolu kapatılmış, OHAL komisyonunun ise bağımsız
ve tarafsız olmayan yapısıyla ihraçları etkili bir biçimde inceleyip hakkaniyetle bir inceleme
yapması mümkün gözükmemektedir.67
Hukuk devleti ilkesi ortadan kalkmıştır, daha önce Türkiye tarihinde görülmeyen
büyüklükte insan hakkı ihlalleri ortaya çıkmış ve devam etmektedir. Hukukun üstünlüğü ilkesi,
Erdoğan’ın açık cezaevinde milyonlarca insan için sadece bir hayalden ibarettir.
65
http://www.economist.com/news/leaders/21720590-recep-tayyip-erdogan-carrying-out-harshest-crackdown-decadeswest-must-not-abandon
66
https://www.bloomberg.com/politics/articles/2017-04-18/the-fraud-claims-tainting-turkey-s-referendum-winquicktake-q-a
67 Amnesty International, age, p. 17.
19
Kaynakça
Aşağıdaki internet adresleri 8 Temmuz 2017 tarihi itibarıyla ulaşılabilir niteliktedir.






























15 Temmuz Iddianameleri
Aksoy v. Turkey, Application No. 21987/93, judgment December 18, 1996, paras. 78, 86.
Uluslarası Af Örgütü, “Gelecek Karanlık: Türkiye’de İhraç Edilen Kamu Çalışanlarına
Yönelik Sonu Gelmeyen İhraçlar” (Amnesty International, 2017)
Article 12, ICCPR; Article 2(2), ECHR Protocol (IV).
Articles 94 and 95 of the Turkish Penal Code
Asbjorn Eide, “Adequate Standard of Living,”
Campbell & Fell v. the United Kingdom, judgment of 28 June 1984. CAT Article 3
Daniel Moeckli, “Equality and Non Discrimination,”
ECHR Article 3, ICCPR Article 7.
ECHR Article 7.
ECtHR, “Derogation in time of emergency,” Factsheet, Press Unit (2017), accessed May
2, 2017, http://www.echr.coe.int/Documents/FS_Derogation_ENG.pdf.
Eide, p. 200 citing to CESCR, General Comment 15, HRI/GEN/1/Rev.9 (Vol I) 55.
Golder v. the United Kingdom, judgment of 17 June 1971. http://stockholmcf.org/detained-wives-of-turkish-officers-subjected-to-abuse-letter-reveals/
http://t24.com.tr/haber/silivri-cezaevinden-mektup-gondermek-yasaklandi,365614.
http://turkeypurge.com/, as of 3 June 2017
http://tutuklugazeteciler.blogspot.de/
http://www.bbc.com/news/world-europe-39998049
http://www.economist.com/news/leaders/21720590-recep-tayyip-erdogan-carrying-outharshest-crackdown-decades-west-must-not-abandon
https://www.amnesty.org/en/countries/europe-and-central-asia/turkey/report-turkey/
https://www.bloomberg.com/politics/articles/2017-04-18/the-fraud-claims-tainting-turkey-sreferendum-win-quicktake-q-a
https://www.euractiv.com/section/freedom-of-thought/news/tense-trial-opens-of-allegedturkey-coup-ringleaders/
https://www.hrw.org/world-report/2017/country-chapters/turkey
https://www.turkishminute.com/2016/08/01/economy-minister-says-govt-will-make-coupplotters-beg-for-death/.
https://www.turkishminute.com/2017/06/08/erdogan-says-people-will-punish-gulenfollowers-in-the-streets-if-they-ever-get-out-of-jail/.
https://www.youtube.com/watch?v=FJgFlwztnio
https://www.youtube.com/watch?v=-MVsf2O5lIA
https://www.youtube.com/watch?v=n-IGieQl_QI
https://www.youtube.com/watch?v=yCNhcov_EfA
20

















Human Rights Committee, General Comment No. 29, paras 13 (a) and 14,
CCPR/C/21/Rev.1/Add.11, August 31, 2001, available at
http://tbinternet.ohchr.org/_layouts/treatybodyexternal/Download.aspx?symbolno
Human Rights Watch, “A Blank Check- Turkey Post-Coup Suspensions of Safeguard
Against Torture,” (US, 2016); Amnesty International, “Independent monitors must be
allowed to access detainees amid torture allegations,” (2016),
https://www.amnesty.org/en/latest/news/2016/07/turkey-independent-monitors-must-beallowed-to-access-detainees-amid-torture-allegations/
ICCPR Article 10(1).
ICCPR Article 9(2), ECHR Article 5(2).
ICCPR Article 9(3), ECHR Article 5(3).
ICCPR Article 9(4), ECHR Article 5(4).
Ireland v. the United Kingdom, judgment of 18 January 1978, § 163; Soering v. the United
Kingdom, judgment of 7 July 1989, § 88; Chahal v. the United Kingdom, judgment of 15
November 1996, § 79; Saadi v. Italy, judgment (Grand Chamber) of 28 February 2008, §
127; El-Masri v. “The former Yugoslav Republic of Macedonia”, judgment (Grand
Chamber) of 13 December 2012, § 195; Al Nashiri v. Poland, judgment of 24 July 2014, §
507.
Kevin Boyle and Sangeeta Shah, “Thought, Expression, Association and Assembly,” in
note 7 above, p. 218.
Nigel S. Rodley, “Integrity of the Person,” in International Human Rights Law, Ed. Daniel
Moeckli, Sangeeta Shah and Sandesh Sivakumaran (Oxford: Oxford University Press,
2014), p. 174.
Notification JJ8187C Tr./005-191, dated July 22, 2016, available at
https://wcd.coe.int/com.instranet.InstraServlet?
command=com.instranet.CmdBlobGet&InstranetImage=2929966&SecMode=1&DocId=23
80676&Usage=2
Saeed Bagheri, “Derogating from Fundamental Human Rights under the Turkish State of
Emergency’” (OHRH Blog, 24 March 2017) http://ohrh.law.ox.ac.uk/derogating-fromfundamental-human-rights-under-the-turkish-state-of-emergency/, accessed March 25,
2017.
Safak Pavey, “Cezaevi artık ‘eza’ evi,” Cumhuriyet, May 17, 2017,
http://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/741499/Cezaevi_artik__eza_evi.html.
Sangeeta Shah, “Detention and Trial,” note 7 above, p. 265.
Stockholm Center for Freedom, “Suspicious deaths and suicides in Turkey,” March 2017,
http://stockholmcf.org/wp-content/uploads/2017/03/Suspicious-Deaths-And-Suicides-InTurkey_22.03.2017.pdf
Stockholm Center for Freedom, “Turkey’s descent into arbitrariness-the end of rule of
law,” (April 2017) p. 6.
The case of Chiragov and Others v. Armenia (2015, 16 June)
http://hudoc.echr.coe.int/eng#{“fulltext”:[“Chiragov%20judgment”],”documentcollectionid2”:[“GRANDCHAMBER”,”CHAMBER”],”itemid”:[“
001-155353”]}.
Theo Van Boven, “Categories of Rights,” in International Human Rights Law, ed. Daniel
Moeckli, Sangeeta Shah and Sandesh Sivakumaran (Oxford: Oxford University Press,
2014), p. 150. ICCPR Article 4.
21




Trabzon Office of Chief Public Prosecutor, Prosecution No: 2016/15056, Decision
No:2017/123.
Turkish Government Decree-Law 667, Article 6 (a).
UDHR Article 1 provides that, “all human beings are born free and equal in dignity and
rights.” See UDHR Articles 1, 2(1) and 7; ICCPR Articles 2,3 and 26; ECHR Articles 14
and Protocol No. 12.
UDHR Article 12, ICCPR Article 17.
22
Bu sayfa boş bırakılmıştır.
23
Download