HABER BÜLTENĐ 5 Temmuz 2006 Haber Özetleri Irak • Kerkük Valisi Abdurrahman Mustafa, Kerkük polisine verdiği talimatta, lrak’ın aşağı ve orta bölgelerinden gelen hiçbir ailenin kente yerleşmesine izin verilmemesini istedi. Irak eski lideri Saddam Hüseyin tarafından Kerkük'ün demografik yapısını değiştirmek amacıyla lrak'ın orta bölgelerinden getirilen Araplardan yaklaşık 7 bin Arap ailesinin kenti terketme kararı ardından, Kerkük valiliği yeni bir karar alarak kente, Arap ailelerin yerleşmesini yasakladı. Kerkük’ün özgün bir durumu olduğunu ifade eden Vali Abdurrahman Mustafa, lrak’ın diğer kentlerinden gelen ailelere yardım etmeyeceklerini de söyledi. Kerkük Valisi Abdurrahman Mustafa, Kerkük emniyet amirleriyle düzenlediği toplantıda kentin güvenliğini sağlamakla görevli polislerin bir bölümünün görevlerini tam anlamıyla yerine getirmediğini eleştirerek yaptırım uygulayacağını söyledi. (FIRAT HABER AJANSI) • BM’nin bir programı çerçevesinde Kerkük şehrini temizleme kampanyası başlatıldı. Kerkük vilayetini temsil eden Đl Meclis Üyesi Ali Mehdi kampanyayı bugün Korya pazarından başlatıldı. Belediye başkanın da katıldığı bu kampanya 3 ay sürecek. Pazarda halkın sıkıntılarını dinleyen, halkla iç içe yaşamanın ve yakından ilgilenmenin ne kadar yararlı olduğu konusunda demec veren Ali Mehdi, ellerimiz gerektiğinde kalem, gerektiğinde kürek ve gerektiğinde silah tutmaya alışmalıdır diye konuştu. Siyasetçilerimiz ve yöneticilerimizin milletin güvenini tekrar kazanmak için millete yakın olmaları gerektiğini vurguladı. 3 aylık süre boyunca bütün Kerkük mahallelerini gezecek. (www.bizturkmeniz.com) • Irak Meclis Başkan Yardımcısı Halid El-Atıya bir açıklama yaparak, Irak’ta şiddetin artmasını araştırmak üzere Đçişleri, Savunma ve Ulusal Güvenlik Bakanlarının Irak Meclisine çağıracaklarını bildirdi. (www.iraqidewan.net) • Irak Başbakanı Nuri El-Maliki dün Kuveyt’i ziyaret etti. Ziyarette El-Maliki Kuveyt Emiri Sabah El-Ahmet El-Sabah’la bir araya geldi. Toplantıda iki ülkenin ilişkileri ve Ulusal Barış ve Diyalog Planı görüşüldü. (EL-SABAH GAZETESĐ) • Irak Meclis Başkanı Mahmut El-Meşhedani dün Đran’ı ziyaret etti ve Đran Dışişleri Bakanı Manuçehr Mutteki’yle bir araya geldi. Đran Dışişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan bildiride, görüşmede iki ülke ilişkilerinin ve Đran’da 8 Temmuz’da yapılacak olan Irak’a komşu ülkeler toplantısının konuşulacağı 1 bildirildi. Irak Meclis Başkanı Mahmut El-Meşhedani, Đran’ın ekonomi, güvenlik ve kültür alanındaki tecrübelerinden yararlanmak istediklerini belirtti. Farsnews haber ajansının bildirdiğine göre dün Đran’daki resmi ziyaretlerine başlayan Irak Meclis Başkanı Mahmut El-Meşhedani’nin, Đran Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreteri Ali Laricani’yle de görüştüğü bildirildi. Görüşme sonrası bir basın toplantısı düzenleyen Meşhedani, “Đkili ilişkiler konusunda görüş alışverişinde bulunmak üzere dost ve kardeş Đran’a geldik”, dedi ve Đran ile Irak arasında var olan müşterek dini ve kültürel değerlerin iki ülkeyi birbirine bağladığını belirtti. Irak’ta taifeciliğe dayalı bir ihtilafın baş gösterdiğini belirten Meşhedani, kendisinin Đran’a, Başbakan Maliki’nin de Suudi Arabistan’a yaptığı ziyarete dikkat çekti. Đran Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreteri Ali Laricani’yle Irak’taki güvenlik sorunlarını ele aldıklarını belirten Meşhedani, “Bu konudaki görüşlerimizi aktardık ve Đranlı kardeşlerimizin görüşlerini dinledik, Irak’ta güvenlik ve istikrarın sağlanması konusunda Đranlı kardeşlerimizle, özellikle de Laricani’yle neler yapılabileceğini konuştuk”, dedi. Ziyaretinin bir amacının da Đran’ın parlamento tecrübesinden yararlanmak olduğunu belirten Meşhedani, “Đran Đslam Cumhuriyeti Đslam şeriatının ihyası ve icrası konusunda çeyrek asırlık değerli tecrübelere sahiptir. Binaenaleyh, Đran Đslam Cumhuriyeti parlamentosundan dersler almak ve iki ülke ilişkilerini daha da güçlendirmek için buraya geldik”, diye konuştu. Đran’ın bölgedeki stratejisinin açık ve net olduğunu söyleyen Meşhedani, “Bu strateji, bugün Irak’ta seçimle işbaşına gelmiş olan siyasi liderlerin stratejileriyle örtüşmektedir. Ayrıca Đran, ekonomi, güvenlik ve kültür alanında değerli tecrübelere sahiptir, biz bu değerli tecrübelerden yararlanmaya ihtiyaç duyuyoruz. Çünkü Đran’la jeo ekonomik ve jeopolitik müştereklerimiz bulunmaktadır”, ifadesinde bulundu. Đran’ın, Irak açısından doğu sınırı itibariyle bir stratejik derinlik oluşturduğunu belirten Meşhedani, “Güçlü bir Đran’ın varlığı, Irak’taki istikrarı bozacak etkenlere engel olacaktır”, dedi. (EL-SABAH GAZETESĐ)(www.saafonline.com) • Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani dün Çin’in Irak Büyükelçisiyle bir araya geldi. Görüşmede iki ülke ilişkilerinin konuşulduğu bildirildi. Çin’in Irak Büyükelçisi Talabani’yi Çin’e davet etti. (www.iraqipresideney.net) • Birleşik Irak Đttifakı üyesi Haydar El-Đbadi yaptığı açıklamada, 17 Temmuz’da El-Kahire’de yapılacak olan Irak Uzlaşma Konferansı Hazırlık Toplantısına Birleşik Irak Đttifakı’nın çağrıldığını söyledi. Ayrıca diğer listelerin ve Irak Hükümetinin temsilcilerinin de toplantıya davet edildiklerini bildirdi. (www.iraqina.com) • ABD askerleri, Irak'ın en büyük siyasi grubunu oluşturan Irak Uzlaşma Cephesi'nin Tikrit'teki parti bürosunu vurdu. Adnan Duleymi'nin saldırı sırasında karargâh dışında olduğu bildirildi. Güvenlik kaynakları, Irak'taki koalisyon gücüne bağlı Amerikan askerlerinin, Irak'ın en büyük grubunu oluşturan Irak Uzlaşma Cephesi Lideri Adnan Duleymi'nin Tikrit'teki parti karargâhını vurduğunu duyurdu. Gece yarısı yerel saatte 03.00 sıralarında Apaçi tipi askeri helikopterle bombalanan ofisin büyük hasar gördüğü ifade edilirken, bombalamanın ardından ofisi basan askerlerin 2 güvenlik görevlisini de gözaltına aldığı bildirildi. Bazı görgü tanıkları, saldırının gece yarısı meydana geldiğini ifade ederken, bombalamanın ardından çok sayıda askerin içeri girerek arama yaptığını söyledi. Amerikan askerlerinin, Tikrit'in orta 2 kesimindeki Al Başe Caddesi üzerinde bulunan Irak Uzlaşma Cephesi karargâhını hangi amaçla bombaladığı ise henüz bilinmiyor. (www.turkmenelitv.com) • ABD Başkanı George W. Bush, Irak'taki Amerikan askerlerinin bu ülkede süregelen ve Afganistan'da yeniden alevlenen şiddetin üstesinden geleceğini söyledi. Bush, Bağımsızlık Günü dolayısıyla yaptığı konuşmada, bağımsızlıklarını mümkün kılanlara teşekkür ederek, ''Size ihtiyaç duyduğu bir dönemde ülkemize hizmet ediyorsunuz. Cesaretinizden ötürü Amerika'da her gün bağımsızlık günü'', dedi. ABD Başkanı, Irak'ta Ürdünlü terörist Ebu Musab Zerkavi'nin öldürülmesinden bu yana koalisyon güçlerinin Iraklı askerlerle birlikte tüm ülkede 190'dan fazla baskın düzenlediğini, 700'den fazla militan yakaladığını ve 60'ını öldürdüğünü belirterek, bu baskınlarda silahların ve direnişçilerin yakalanmasına yardımcı olacak istihbaratın da ele geçirildiğini kaydetti. Düşmanın bu savunmasız anında operasyonların süreceğini ifade eden Bush, ''Onların faaliyetlerine engel olacağız ve liderlerini adalete teslim edeceğiz'', diye konuştu. Bush, Irak Savaşının başladığı 2003 yılı mart ayından bu yana bu ülkede hayatını kaybeden askerlere dikkati çekerek, Irak'ta ölen 2527 askerin, hayatlarını boşu boşuna feda etmediklerini gösterecekleri sözünü verdi. George W. Bush, konuşmasında Irak'tan asker çekilmesiyle ilgili bir takvim belirlemeyi reddettiğini yineleyerek, bunun Irak hükümetini zayıflatacağını söyledi ve ''Bu tür bir strateji korkunç bir hata olur'', dedi. (AA)(AP) • ABD'nin Irak Büyükelçisi Zalmay Halilzad, demokrasi yolunda zorluklarla karşılaşan Irak'a ülkesinin desteğini yineledi. ABD'nin bağımsızlık günü dolayısıyla Bağdat'taki Amerikan Büyükelçiliğinde verilen resepsiyonda konuşan Halilzad, ''Irak'ın başarısı Iraklıların çabalarına bağlıdır; ancak ABD her zaman sizlerin yanında olacak'', ifadesini kullandı ve ABD'nin Irak'ı Ortadoğu'daki diğer ülkelere bir demokrasi örneği yapmak istediğini savundu. Halilzad, ''bu özel günde, en kısa sürede Irak'ın geleceğini tek başlarına üstlenebilmeleri için Iraklılarla çalışacağıma söz veriyorum'', dedi ve 19. Yüzyıl sonunda yüz binlerce kişinin öldüğü olaylara atfen de ''ABD'de, köleliğe son vermek için başlayan kanlı savaş başarıyla sonuçlandı. ABD tehditle karşı karşıya kaldı. Irak'ın demokrasi deneyimi kolay olmadı, olmayacak. ABD'nin karşı karşıya kaldığı tehditle Irak'ınki farklı ve bütün grupların zorlu bir çalışma yapması ve uzlaşmaya varması lazım'', ifadesini kullandı. Amerikan Büyükelçiliğindeki resepsiyonda, Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani, Cumhurbaşkanı Yardımcıları Tarık El-Haşimi ve Adil Abdülmehdi de hazır bulundu. Talabani de söz alarak, ''Irak'ı, ulusa ve vatana ihanet eden Saddam Hüseyin diktatörlüğünden kurtardığı için'' ABD'ye teşekkür etti. Irak'ın ''yeni düşmanlarıyla baş etmek'' için ABD'ye hep ihtiyacı olacağını belirten Talabani, ''Irak'taki nüfusun çoğunluğunu oluşturan Şiilerin dönek olduğunu söyleyip Irak halkını ortadan kaldırmak isteyen aşırı uçtaki Sünniler ve suçlulara karşı yürütülen mücadele ABD'nin desteğine güveniyoruz'', dedi. (AA)(AFP) • Irak Devlet Başkanı Celal Talabani, Đslam Konferansı Örgütünü (ĐKÖ), ülkedeki mezhep çatışmalarına son verilmesi hususunda yardıma çağırdı. Devlet Başkanı'nın makamından yapılan açıklamada, Talabani'nin söz konusu isteği ĐKÖ heyetiyle görüşmesinde dile getirdiği belirtildi. Bildiriye göre Talabani, Irak'taki El Kaide'nin öldürülen lideri Ebu Musab Zerkavi'nin halka karşı 3 başlattığı imha savaşının sona ermesi için Irak'ın ĐKÖ'nün doğrudan müdahalesine ihtiyacı bulunduğunu belirtti. Zerkavi yandaşlarından, Şiileri ve Irak hükümetiyle iş birliği yapanları öldürmelerini istemişti. Talabani, ĐKÖ'nün başta Sünniler olmak üzere tüm dünyadaki Müslüman din adamlarına Irak'taki şiddet eylemlerini kınama çağrısında bulunması gerektiğini belirtti. (AA)(AP) • ABD’nin Afgan kökenli Irak Büyükelçisi Zalmay Halilzad’ın Afganistan Devlet Başkanlığına adaylığını koyacağı belirtildi. Mehrnews haber ajansının, Suudi Arabistan’da yayımlanan El-Vatan gazetesi ile Almanya’nın sesi radyosuna dayanarak verdiği habere göre ABD’nin Afgan kökenli Irak Büyükelçisi Zalmay Halilzad, Afganistan devlet başkanlığı seçiminde bağımsız olarak aday olacak. Habere göre ABD’nin Bağdat Büyükelçisi Zalmay Halilzad, Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai’nin istifa etmesi ve Afganistan’daki güvenlik sorunlarının devam etmesi durumunda Afganistan devlet başkanlığına bağımsız olarak aday olacağını açıkladı. Haberde ayrıca ABD ve AB’nin Afganistan’daki güvenliği kontrol altına alamamasından ve uyuşturucu kaçakçılığını engelleyememesinden dolayı mevcut Devlet Başkanı Hamid Karzai’den memnun olmadığı belirtildi. Afganistan’daki yeni yasaya göre Afgan uyruklu çifte vatandaş durumundaki biri devlet başkanlığına aday olabiliyor. (www.saafonline.com) • Đngiltere'nin, 18 aya kadar Irak'taki askerlerinin önemli bir bölümünü çekebileceği bildirildi. Asker çekme konusunda takvim vermeyen Đngiltere Başbakanı Tony Blair, Đngiliz kuvvetlerinin, Irak hükümeti istediği sürece Irak'ta kalacağını da söyledi. Blair'i eleştiren muhafazakâr milletvekili Edward Leigh ise Irak'ta binlerce kişinin hayatını kaybettiğini, Iraklıların hayatının, Saddam döneminden daha zor olduğunu söyledi. ''Saddam zamanında Bağdat sokaklarında rahat rahat gezebilmiştim'', diyen Leigh, ''Burada bulunan hiç kimse bugün böyle bir şey yapamaz'', dedi. Blair de eleştirilere cevaben, ''Iraklıların Saddam devrildiği için ölmediğini, cinayet şebekelerinin eylemleri yüzünden hayatlarını kaybettiğini'' söyledi ve ''Bizim görevimiz, teröristlerin karşısında Iraklıların yanında olmaktır'', diye konuştu. (AA)(AFP) • Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül Washington’a gitti. ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice'ın davetlisi olarak Washington'da bulunan Abdullah Gül, Amerikan Kongresindeki Türk Dostluk Grubu'nun kurucusu Robert Wexler’le bir araya geldi. Demokrat Parti Florida Milletvekili Wexler, ABD'nin Bağımsızlık Günü olan 4 Temmuz kutlamaları için Amerikan Kongresine gitmeden önce, Washington'a gelen Gül'ü ziyaret etti. Wexler, Gül’le görüşmesine, 4 Temmuz kutlamalarında kendisine eşlik eden eşi ve çocuklarını da getirdi. Gül, Wexler ve ailesiyle hatıra fotoğrafı da çektirdi. Bugünkü temasları çerçevesinde, ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice’la bir araya gelecek olan Gül daha sonra da ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Stephen Hadley’le görüşecek. Bu arada Gül, Irak’la ilgili bir açıklama yaparak, ''Biz Irak'ta bütün gruplarla yakınız ve iş birliği içindeyiz'', dedi. Türkiye'nin, Irak'ın istikrarına çok büyük önem verdiğini vurgulayan Gül, Sünni kesimin siyasi sürecin dışında kalmaması için çaba gösterildiğini belirtti. Gül, ''siyasi süreçte Sünniler dışarıda kalmıştı. Dışarıda kalan marjinalleşir ve yeni Irak'ın dışında kalır. Bazıları sempatiyle bakmasa bile biz bu katılımı sağlamak için çalıştık ve sonunda bu grup da siyasi sürece katıldı'', dedi. (AA) 4 • Irak'ta Amerikan askerlerine ve hükümet güçlerine karşı saldırılar düzenlediği belirtilen aşırı dinci bir örgütün liderinin öldürüldüğü bildirildi. Bir internet sitesinde yayınlanan bildiride, Ceyş el Fatihin adlı örgütün lideri Ebu Abdurrahman'ın Ramadi bölgesinde öldürüldüğü kaydedildi. Bildiride, Ebu Abdurrahman'ın ne zaman ve nasıl öldüğü konusunda bilgi verilmedi. Öte yandan, Irak Başbakanı Nuri El Maliki, Kuveyt'e gelişinde yaptığı açıklamada, aralarında bazı silahlı grupların da bulunduğu birçok grubun, dolaylı yoldan arabulucular vasıtasıyla, Ulusal Barış Planına katılmak için Irak hükümetine teklifte bulunduğunu açıkladı. Maliki, hükümetinin ''masumların ölümünden sorumlu olan terörist gruplarla görüşmeyeceğini'' yineledi. (AA)(AFP) • Irak Elektrik Đşleri Bakan Yardımcısı ve 19 koruması, silahlı kişilerce kaçırıldı. Polisin açıklamasına göre, Bakan Yardımcısı Raad El-Harit'in konvoyu Bağdat'ın Şiilerin çoğunlukta olduğu Sadr Kenti mahallesinden geçerken, askeri üniforma giyen kişilerin bulunduğu 7 araç tarafından durduruldu. Baskında bakan yardımcısı ve 19 koruması kaçırılırken, baskın sırasında çatışma çıkıp çıkmadığı belirtilmedi. Ancak Irak Đçişleri Bakanlığı kaynakları, El Harit ve kaçırılan 19 korumadan 7'sinin başkent Bağdat'ın doğusunda serbest bırakıldıklarını söylediler. (AA)(REUTERS) Orta Doğu • Đran Ulusal Yüksek Güvenlik Konseyi (ĐUYGK) Genel Sekreteri Ali Laricani, ''Avrupalılarla müzakeremiz çarşamba günü, ancak bu müzakerelerin başlangıcı değil. Tekliflerine nihai yanıtımız 6 Ağustos civarında hazır olacak'', dedi. Đran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad, Đran'ın yanıtının 22 Ağustos civarında verileceğini açıklamıştı. Ancak G8 üyesi ülkelerin Dışişleri Bakanları, Đran'ın teklife 5 Temmuza kadar yanıt vermesini istemişti. (AA)(AFP) • Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa, Arap Birliği’nin, ciddi mali krizde olan, Filistin yönetimine 50 milyon dolar aktardığını bildirdi. Musa, Filistinli yetkili Nebil Şaat’la görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, ''Hamas hükümetiyle eşgüdüm halinde Filistin yönetimine 50 milyon dolar aktarıldığını, bu transferlerin aralıksız bir şekilde yapılacağını'' belirtti. Nebil Şaat da açıklamasında, Suudi Arabistan'ın da Filistin'e aynı miktarda para aktardığını belirterek, bu para yardımlarının, Hamas hükümeti işbaşına geldikten sonra Đsrail'in uyguladığı ablukadan beri, Araplardan Filistin topraklarına ulaşan ilk yardım olduğunu kaydetti. (AA)(AFP) • Đsrail askerini kaçıran Filistinli militanların, askerin serbest bırakılmasının sağlanması için Mısırlı arabulucularla yaptıkları görüşmeden çekildikleri bildirildi. Hamaslı yetkililerden Usame El-Muzeyni yaptığı açıklamada, Đsrail'in isteklerini kabul etmemesinden sonra Filistinli militan grupların, Mısırlı arabulucularla yaptıkları görüşmelerden temsilcilerini çektiklerini söyledi. ElMuzeyni, askerin öldürülebileceğini, başka bir ülkeye götürülebileceğini ya da saklanabileceğini belirterek, her şeyin mümkün olabileceğini ifade etti. (AA)(REUTERS) 5 • Fransa Dışişleri Bakanı Philippe Douste-Blazy, Đsrail'in Batı Şeria'daki saldırılarının Filistinleri ''radikalleştireceği'' uyarısında bulundu. Fransız Bakan, saldırıların, Hamas'ın Đsrail devletini tanımasına ikna etmek için yapılan girişimlere de zarar vereceğini söyledi. Đki taraftan da gelen saldırıları ve Đsrail'in Filistinli milletvekillerini tutuklamasını kınayan Philippe Douste-Blazy, ''Bütün olup bitenin Filistinleri radikalleştirmesinden korkuyorum'', diye konuştu. Şiddet yerine diplomasi yolunun tercih edilmesi çağrısında bulunan Fransız Bakan, rehin alınan Đsrailli askerin serbest bırakılması için ülkesinin seferber olduğunu söyledi. (AA) • Đsrail Gazze kentinde düzenlediği füze saldırısında Hamas'a ait binaları vurdu. Gazze kenti üzerinde gece yarısından sonra uçmaya başlayan Đsrail'e ait pilotsuz uçaklar, 10 dakika arayla iki füze saldırısı yaptılar. Đlk füze saldırısında, 30 Haziran'da yine bir füze saldırısına uğrayan Đçişleri Bakanlığı hedef alındı. Saldırıda binanın 3. ve 4. katları tümüyle çöktü. Çevredeki evlerde de ağır hasar meydana getiren saldırıda, aynı aileden 5 kişinin yaralandığı belirtildi. Yaralananlar arasında 78 yaşında bir kadın ile 1 çocuk olduğu öğrenildi. Ambulanslar’la Gazze'deki Şifa Hastanesi'ne taşınan yaralılardan 3'ünün hastanede tedavisi tamamlandıktan sonra evlerine gönderildiği kaydedildi. Đkinci füze saldırısında ise, Hamas'a ait Tuffah semti Yafa Caddesi üzerindeki ilk, orta ve lise eğitimi verilen Darul Arkam okulu hedef alındı. Bu saldırıda yaralanan olmadığı belirtildi. (AA) • Đsrail Başbakanı Ehud Olmert, ''teröristlere'' yönelik operasyonların devam etmesi yönünde talimat verdi. Đsrail'in güneyindeki Berşeva'da iş adamlarıyla bir araya gelen Olmert, buradaki konuşmasında, güvenlik kuvvetlerine, ''teröristlere, teröristleri koruyanlara ve onlara talimat verenlere karşı operasyonların devam etmesi talimatını verdiğini'' söyledi. Olmert, ''Teröristleri vuracağız'', dedi ve Đsrail'e karşı saldırı düzenleyenlerin kaçamayacağını kaydetti. Olmert ayrıca, 25 Haziranda Đsrailli askeri kaçıranlarla pazarlık yapılmasını bir kez daha reddetti. Đsrail Başbakanı, ''Teröristlerle pazarlık etmeyeceğiz. Bütün gücümüzle hareket edeceğiz; ancak şantaja boyun eğmeyeceğiz. Kimsenin, adam kaçırma olayının Đsrail'e diz çöktürme yolu olduğunu düşünmesine izin verilmeyecektir. Eğer bugün geri adım atarsak, çok sayıda askerimiz adam kaçırma olaylarının hedefi olur'', dedi. Olmert, ''Bu, uzun soluklu bir savaş, sabırlı olmak gerek. Bu savaş bazen bizi fazla ağırbaşlı olmaya zorluyor. Dişlerimizi sıkmayı, çok ağır darbeler vurmayı bilmeliyiz. Bunu yapacağız, başaracağız ve Gilad Şalit'i ailesine geri getireceğiz'', diye konuştu. (AA)(AFP) Kafkasya ve Orta Asya • Kazakistan ile Kırgızistan arasında iş birliğinin geliştirilmesini öngören bildiri imzalandı. Bildiriyi, resmi ziyaret amacıyla Kazakistan'ın başkenti Astana'ya giden Kırgızistan Devlet Başkanı Kurmanbek Bakiyev’le Kazakistan Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev imzaladı. Đki devlet başkanının baş başa görüşmesinden sonra yapılan heyetler arası temaslarda ayrıca Kırgızistan, Isık göl tatil beldesinde bulunan Kazakistan'a ait mülklerinin hukuksal durumlarının düzenlenmesi, gizli istihbaratın karşılıklı korunması, sınırların ortak kontrolü, Kırgız sınır güvenlik kuvvetlerinin eğitiminde iş birliği, eğitimde iş birliği, iş gücü 6 ve göçmen iş gücünün sosyal haklarının korunması anlaşmaları, Kırgızistan'daki büyük yatırımlara Kazak yatırımcıların katılması konusunda niyet protokolü ile Kazak ve Kırgız mali polislerinin görev alanlarına giren konularda ortak hareket ve işbirliğini öngören protokol imzalandı. Kazakistan ile Kırgızistan arasında 2005 yılındaki ticaret hacminin 344 milyon dolar olduğu belirtiliyor. Kazakistan'ın 2005 yılı sonu itibariyle Kırgızistan'da 163 milyon dolar tutarında doğrudan yatırımı ve iki ülke sermayesiyle kurulan 400 ortak şirket bulunuyor. (AA) • Afganistan'daki NATO kuvvetlerinin sözcüsü, başkent Kabil'de bu sabah 4 ya da 5 patlama olduğunu, patlamalardan birinde bir kişinin öldüğünü, çok sayıda yaralı olduğunu duyurdu. Afganistan Savunma Bakanlığı sözcüsü General Muhammed Zahir Azimi de bu sabah Kabil'de meydana gelen patlamalardan birinde 40 kadar Afgan askerinin yaralandığını açıkladı. (AA)(AFP) • Rusya ile Çin, geçen yılki geniş çaplı ortak askeri tatbikatlarını bu yıl da düzenleyecek. Rusya Genelkurmay Başkanı Yuri Baluyevski, Çin Halk Cumhuriyeti Genelkurmay Başkanı Liang Guanglie’yle bu yıl içinde ortak tatbikatı tekrarlamayı kararlaştırdıklarını açıkladı. Orgeneral Baluyevski, Rus ordusunun Sibirya'da yaptığı tatbikatta, Çin’le ortak tatbikat yapılacağını bildirdi. Tatbikatın tarihi verilmedi. Rusya ile Çin, geçen yıl ağustosta Sarıdeniz-Şandong yarımadasında 1800 Rus ve 10 bin Çin askeriyle ortak tatbikat düzenlemişti. ĐTAR-Tass ajansı, Orgeneral Baluyevski'nin tatbikatın bir ülkeye yönelik olmadığını hatırlattığını bildirdi. Associated Press ise iki ülkenin, ''ABD'nin dünya üzerinde artan hâkimiyeti karşısında denge sağlamak için bu hazırlıklara ağırlık verdiğini'' belirtiyor. (AA)(AP) Avrupa Birliği • Papalık Hristiyanlar Arası Birlik Komisyonu Başkanı Kardinal Walter Casper, ''Türkiye'nin, din özgürlüğünü sağlamadıkça AB'ye alınmaması gerektiği'' görüşünü savundu. Casper verdiği demeçte, ''Aslında, Türkiye'nin şu dönemde AB’yle bütünleşmesinin mümkün olduğuna inanmıyorum. Zira din özgürlüğünü garanti altına alan gerçek bir laik devlet henüz ortada yok. Bu iş için zamana ihtiyaç var'', diye konuştu. ''Türkiye'de Hristiyanların din özgürlüğünden yararlanamadığını'' iddia eden Casper, ''Kilisenin mülk edinme hakkı bile yok. Bir tür hoşgörü bulunsa da gerçek anlamda özgürlük yok'', görüşünü öne sürdü. (AA)(AP) Kıbrıs • KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, müzakerelerin başlamasının önünde bulunan en büyük engelin Kıbrıs Rum Kesiminin ısrarla müzakerelerde takvim ve hakemlik kabul etmemesi olduğunu belirterek, ''aradaki buzları kırmayı başardığını'' söyledi. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, dün Rum Yönetimi lideri Tasos Papadopulos’la görüşmesinden sonra Güney Kıbrıs'ta yayımlanan Cyprus Mail gazetesine verdiği demeçte, ''Đlk adım her zaman en zorudur. O adım şimdi atılmıştır'', ifadesini kullandı. Görüşmenin büyük ölçüde BM'nin çalışmaları sonucu gerçekleştiğini kaydeden Talat, ''El sıkıştık, aradaki buzları 7 kırdık'', dedi. Perşembe günü Kıbrıs'a gidecek BM Genel Sekreter Yardımcısı Đbrahim Gambari'nin ziyareti nedeniyle Tasos Papadopulos'la yeniden bir araya gelme olasılığına herhangi bir itirazı olmadığını belirtti. Papadopulos'un da olumlu karşılık vereceğini ümit ettiğini dile getiren Talat, ''Papadopulos görüşmeye itiraz etmedi; ancak görüşmenin gerçekleşmesini Gambari'nin kendilerine çağrı yapmasına bağladı'', dedi. ''Gambari'nin görüşmelerin yeniden başlatılması için çağrıda bulunacağını düşünüyorum'' diyen Talat, Gambari'nin, Kıbrıs Rum tarafının Annan Planı'nı reddetmesinden sonra duran görüşmelerin yeniden başlatılması için taraflara çağrı yapmak için iyi bir neden bulabileceği konusunda iyimser olduğunu kaydetti. Talat bu nedenin, ''Müzakerelerde ele alınacak konuların belirlenmesi için hazırlık görüşmelerinin yapılması'' olabileceğini belirtti. Talat, Kıbrıs Türklerine uygulanan izolasyonların kaldırılmasının, Kıbrıs Rum Kesiminin masaya gelmesini teşvik edecek önemli bir unsur olacağını vurguladı. Mevcut durumun sürdürülebilir olmadığını ifade eden Talat, ''Papadopulos bundan çekinmelidir. Çünkü mevcut statüko sürdürülebilir değil. Her şeyin böyle devam ettiğini düşünün. Tüm kurumlarımızı ve ekonomik zeminimizi kuruyoruz. Şu anda bile kalkınmaktayız' dedi. Cumhurbaşkanı Talat, iki toplum arasındaki ilişkilerde son zamanlarda bir kötüye gidişe tanık olduğunu belirterek, bunun, iki toplum liderliği arasındaki anlaşma eksikliğiyle tetiklenen bir şey olduğunu kaydetti. Talat, ''Her geçen gün ilişkilerimiz kötüye giderse, çözümü ne üzerine kuracağız?'', dedi. (AA) Diğer Haberler • Kuzey Kore'nin kısa, orta ve uzun menzilli 10 füze denemesi yaptığı bildirildi. Güney Kore'deki Yonhap ajansı, kimliğini açıklamadığı Güney Kore istihbarat yetkililerine dayanarak verdiği haberde, Kuzey Kore'nin yaptığı toplam füze denemesinin ABD'nin ilan ettiği 6 füze denemesinden fazla olduğunu duyurdu. Haberde Kuzey Kore'nin Scud, Rodong ve Taepodong füzelerinden toplam 10 adet fırlattığı belirtildi; ancak hangi füzeden kaç adet fırlatıldığı hakkında bir bilgi yer almadı. Füze denemelerinin başarısız olduğu ve füzelerin Japon Denizi’ne düştüğü bildirildi. Bu arada Rusya, Güney Kore, Avustralya ve Tayvan, Kuzey Kore'nin füze denemesi yapmasını kınadı. Rusya Dışişleri Bakanlığı sözcüsü yaptığı açıklamada Kuzey Kore'nin yaptığı füze denemesini ''kışkırtıcı bir adım'' olarak niteleyerek kınadı ve bu denemelerin Kuzey Kore'nin nükleer programı etrafında oluşan gerginliği arttıracağını belirtti, Bu arada Kuzey Kore’yle hala ''teknik olarak'' savaş durumunda olan Güney Kore'de ordu, füze denemelerinden sonra alarm durumunu yükseltti. Kuzey Kore'nin füze denemeleri için ABD'nin bağımsızlık yıldönümü olan 4 Temmuzu seçmesi, ''dikkat çekici'' bulunurken, Kuzey Kore basın yayın organları füze denemesiyle ilgili hiç yayın yapmadı. ABD'deki Silahların Yayılmasının Önlenmesi Merkezinden Daniel Pinkston, ''fırlatmanın bu kadar erken aşamasında bir başarısızlık olduğunda, bir füze denemesinden bahsedilemeyeceğini'' söyledi. Avustralya Dışişleri Bakanı Alexander Downer yaptığı açıklamada, ''muhtemelen bir ya da iki gün içinde daha fazla deneme yapmayı planladıklarını düşünüyoruz'', dedi. Öte yandan Japonya Kuzey Kore’ye yaptırımlara başladı. Japonya bir Kuzey Kore feribotunun Japonya'ya yaptığı yolculukları 6 aylık bir süre için yasaklayacağını açıkladı. Mangyongbong-92 feribotunun bugün Japonya'nın kuzeyindeki Niigata 8 limanına girmesi bekleniyordu. Japonya Hükümet Sözcüsü Shinzo Abe, düzenlediği basın toplantısında, şu anda gemide olan yolcuların karaya inmelerine ise izin vereceklerini söyledi. Halen liman dışında olan ve devriye botlarının izlediği gemideki 209 yolcunun neredeyse tamamının, Tokyo'da Kuzey Kore kökenlilerin okuduğu bir lisenin öğrencileri olduğu bildirildi. (AA)(AP)(REUTERS) • Sudan'ın sorunlu bölgesi Darfur'da direnişçilerin düzenlediği saldırıda, 2'si kadın 12 Sudanlının öldürüldüğü bildirildi. Sudan ordusundan yapılan yazılı açıklamada, Hamrat El Şeyh kentinde Darfur'daki direnişçi gruplardan biri olan ''Adalet ve Eşitlik Hareketi'' adlı örgütün dün düzenlediği saldırıda, 2'si kadın 12 Sudanlının öldüğü bildirildi. Açıklamada, hükümet güçlerinin başta hava akınlarıyla olmak üzere saldırıya karşılık verdiği belirtildi. Hamrat El Şeyh kentinin bulunduğu Kordofan eyaletinin valisi Faysal Hasan Đbrahim de, saldırıda ölenlerin 8'inin polis, 2'sinin güvenlik görevlisi, 2'sinin kadın olduğunu açıkladı. (AA)(AFP) • Venezuela resmen Arjantin, Brezilya, Uruguay ve Paraguay'ın yer aldığı Latin Amerika ortak pazarı Mercosur'a katıldı. Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez, Caracas'ta düzenlenen olağanüstü zirvede, ülkesinin Mercosur'a girişine ilişkin protokolü imzaladı. Dünyanın en büyük sekizinci petrol üreticisi ve beşinci petrol ihracatçısı olan Venezuela'nın katılımı, Arjantin Devlet Başkanı Nestor Kirchner, Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva, Paraguay Devlet Başkanı Nicanor Duarte ve Uruguay Devlet Başkanı Tabare Vazquez'in Chavez’le birlikte Caracas'a tam oy hakkı verilmesini öngören metnin imzalanmasıyla resmileşti. Venezuela'nın Mercosur'a katılımının parlamentodan da onay alması gerekiyor. (AA)(AFP) Dünya Basını Đngiltere basınında 7 Temmuz saldırılarının yaklaşan birinci yıldönümü vesilesiyle yapılan yorumlar ve Afganistan'ın güneyinde Taliban’ın giderek güçlenmesi ile ortaya çıkan durum ön planda. Financial Times gazetesi bugünkü başyazısında, Afganistan'a daha fazla asker gönderilmesi çağrısı yapıyor ve şöyle devam ediyor: "NATO ülkedeki asker sayısını arttırmak zorunda kalacak gibi görünüyor. Đngiltere hükümeti bunu prensipte kabul etmiş durumda. "Ancak Fransa ve Hollanda gibi diğer ittifak üyelerinin de ikna edilmesi gerekiyor. Zira söz konusu olan sadece Afganistan'ın değil, NATO'nun da geleceği. "Afganistan'daki güç, taktiklerini daha keskin bir şekilde tanımlamalı ve bunlar üzerinde daha geniş uzlaşma sağlamalı. Yeniden imarın temel hedef olduğu konusunda herkes hemfikir olsa da, inşa edilen okul, yol, kanalizasyon sayısı son derece az. Birçok Afgan vatandaşı için, Batı'nın müdahalesi barış ve refah getirmeyi başaramadı. "Afgan Milli Ordusu ve polis gücü kuvvetlendirilene kadar, yeniden imar için güvenli bir ortam sağlamak amacıyla daha fazla askere ihtiyaç var. "Bu güvenlik şemsiyesi oluşturulana kadarsa, ülkedeki NATO gücünün yaşamak için afyon üretmeye mahkûm olan Afgan halkını, Taliban’ın kollarına atmamaya dikkat etmesi gerekir. Bu anlamda afyon ekimiyle mücadeleyi şimdi ele almak, ülkenin yeniden inşasına büyük zarar verecektir." Başyazısında bu 9 görüşleri dile getiren Financial Times, iç sayfalarındaki bir haberde Afganistan'daki afyon üretimine biraz daha yakından bakmış. Başlık, "Afyon üretimiyle mücadele tam bir felaket." Batılı bir diplomatın açıklamalarına dayandırılan habere göre, Batı'nın 1 milyar dolar harcadığı kampanya başarısızlıkla sonuçlandı. Gazete şu bilgilere yer vermiş: "Afganistan, tarihinin en büyük afyon hasadını gerçekleştirmek üzere. Üretimde en ciddi artış da, Đngiliz askerlerinin Taliban’la mücadele ettiği güneydeki Helmand eyaletinde görülüyor. "Afganistan'ın afyon üretiminin üçte birinden fazlasını karşılayan Helmand eyaletindeki ekimle mücadele, ülkedeki uyuşturucu karşıtı kampanyanın belkemiği olarak görülüyordu. "Ancak hasat mevsimi geldiğinde anlaşıldı ki, 2005'te 26 bin 500 hektar olan Helmand'daki afyon üretimi, bugün 77 bin hektara çıkmış. Bu durum, bölgeye 3300 asker sevk eden ve Afganistan'daki uyuşturucu üretimiyle mücadelede başı çeken Đngiltere için utanç kaynağı." Cuma günü, Londra'daki üç metro ve bir otobüsü hedef alan ve 52 kişinin ölümüyle sonuçlanan 7 Temmuz saldırılarının birinci yıldönümü. Bu vesileyle son bir yılın muhasebesini yapan Đngiliz basınında, ülkedeki Müslümanların durumuna ilişkin haber ve yorumlara sık rastlanıyor. Times gazetesinin yer verdiği kamuoyu araştırmasına göre, Müslümanlar ve toplumun geneli birbirini yanlış anlama eğiliminde. Araştırmaya göre, kamuoyunun dörtte biri Đslam'ı Đngiliz yaşam biçimine yönelik bir tehdit olarak görüyor. Buna karşılık ülkedeki Müslümanların yüzde 36'sı da, Đngiliz değerlerini Đslami yaşam biçimine yönelik bir tehdit olarak değerlendiriyor. Times'ın araştırmasına göre Müslümanlarla toplumun geneli arasındaki en derin görüş ayrılığı, okullarda Đslami kıyafet giyilmesi konusunda. Buna göre Müslümanların yüzde 76'sı, öğrencilerin istedikleri kıyafeti giyme özgürlüğü bulunmasını savunuyor. Genel nüfusun ise sadece yüzde 42'si böyle düşünüyor. Ancak tarafların birbirine yakın görüşlere sahip oldukları konular da var. Örneğin Müslümanların üçte ikisi, toplumun geneliyle entegrasyonlarını geliştirmeleri gerektiğini düşünüyor. Müslüman olmayan nüfusun üçte ikilik çoğunluğu da aynı görüşte. Müslümanların Đngiltere toplumuna büyük katkıları olduğunda da, taraflar hemfikir. Fransa basınında öne çıkan konu, ABD'nin Küba'daki Guantanamo Üssü'nden salıverildikten sonra ülkelerinde yargılanmaya başlanan 6 Fransız vatandaşının davası. Liberation gazetesi, Fransız istihbarat görevlilerinin bu 6 kişiyi Guantanamo'da kaldıkları sırada sorguladığına ilişkin belgeler ele geçirmiş. Fransız makamlarının kınadıkları bir uygulamaya bulaştıklarını belirten gazete, söz konusu sorgular neticesinde elde edilen ifadelerin davada kullanılmasının da, adalet sisteminin işleyişi açısından ciddi sorunlar yarattığını vurguluyor. Liberation, Fransız istihbaratının 'yasadışı' olarak nitelediği bu davranışıyla bu 6 kişiye yönelik terör bağlantılı suçlamaların da ciddi olarak zayıfladığını savunuyor. Danimarka basınında Türkiye'nin AB üyeliğiyle ilgili yorumlar dikkat çekiyor. Information gazetesi, Kıbrıs Cumhurbaşkanı Tasos Papadopulos ile Kıbrıslı Türklerin Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'ın, 2004'ten bu yana ilk kez Pazartesi günü buluştuğunu belirterek başlıyor söze. AB Dönem Başkanı Finlandiya'nın, bu görüşmenin devamını sağlamak için 'sauna diplomasisi'nden bahsettiğini hatırlatan Gazete şu yorumu yapmış: "Türkler 10 sauna ile hamam arasında benzerlik kuruyor ve Avrupa'da Türklere en olumlu bakan ülke olan Finlandiya'nın Dönem Başkanlığı sırasında, ülkenin geleceğinin biraz daha netleşebileceğini umuyor. "Ancak Kıbrıs sorununda ilerleme sağlanması ve Türkiye ile AB arasında bu konuda bir krizin önlenmesi için buhardan daha fazlasına ihtiyaç olduğu açık. En azından, huş ağacından sopayla en az bir kez vurmak gerekli." Gazete bu sözlerle kuzey ülkelerindeki sauna geleneğinin bir parçası olan ağaç dallarıyla vücuda vurma yöntemine gönderme yapıyor. Information böyle derken bir başka Danimarka gazetesi, Berlingske Tidende de Türkiye'nin üyelik müzakerelerinin Kıbrıs nedeniyle büyük bir krize sürüklenmek üzere olduğunu yazıyor. Ayrıca Türkiye'nin AB ailesine katılmak için önünde çok uzun bir yol olduğunu hatırlatan gazete şöyle devam ediyor: "Galiba gerçek şu ki, Türkiye bu konuda en iyimser olanların bile düşündüğünden daha az hazır Avrupalı olmaya. "Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Muhammed Peygamber karikatürleri krizi ardından bir Danimarka gazetesine verdiği demeçte sarfettiği, düşünce özgürlüğünün sınırlanması gerektiği yönündeki sözler gösteriyor ki, Türkiye ile Avrupa arasında somut bir anlayış farkı var. "Kıbrıs krizi ve Kopenhag'dan yayın yapan Roj TV'nin kapatılmaması için Danimarka Başbakanı'na mektup yazan 56 Kürt belediye başkanına dava açılması, AB'ye girmek istediğine şüphe olmayan; ancak tam üye olmadan önce çok şeyini değiştirmesi gereken bir ülke tablosu çiziyor. " Haftanın Yorumu Ufuk Turu Bu haftaki, Ufuk Turu’nda Orta Doğu’daki gelişmeler ele alınıp, kısa bir değerlendirme sunulmaya çalışılmıştır. Ulusal Barış ve Diyalog Planı, Türkmenlere Yönelik Şiddet Olayları ve Gazze’de Yaşanan Đnsanlık Dramı değerlendirilmiştir. Ulusal Barış ve Diyalog Planı Irak Başbakanı Nuri El Maliki, Irak’ta huzur ve güvenliği sağlamak, değişik kesimler arasında sevgi ve uyum ortamı yaratmak amacıyla “Ulusal Barış ve Diyalog Planı” nı açıklamıştır. 28 maddeden oluşan plan, Irak parlamentosuna sunulmuş ve kabul edilmiştir. Planın temel amacının Sünni direnişi kırmak olduğu ifade edilse de, direnişçi grupların büyük bir kısmı planı kabul etmemiştir. Sünni direnişçi grupların planı kabul etmemelerinin arkasında yatan neden, planın içerisinde ABD’nin ülkeden çekilme planına dair herhangi bir maddenin yer almaması olarak açıklanmaktadır. Ulema Şurası adlı en büyük Sünni grubun yetkilisi Müsenna Haris Edduri’nin, ''Bu uzlaşma planını, ne önde gelen silahlı gruplar, ne siyasi örgütler, ne de Arap milliyetçileri kabul etti. Çünkü planda yabancı güçlerin çekilmesine ilişkin takvim yok'' sözleri de bu durumu doğrulamaktadır. 11 Ulusal Barış ve Diyalog Planı, gerek Irak içerisinde gerekse dünya kamuoyunda büyük bir yankı uyandırmış, hükümetin son derece önemli bir icraatı olarak sunulmuştur. Ancak, plan incelendiğinde içinde yer alan maddelerin herhangi bir hükümetin bir ülkede güvenlik ve huzuru temin etmek amacıyla gerçekleştirmesi gereken temel görev ve sorumluluklardan ibaret olduğu görülmektedir. Planın medyaya abartılı bir şekilde yansıması ve bu çerçevede ABD Başkanı George W. Bush’un plana ilişkin ifade ettiği övgü dolu sözler, Maliki hükümetine güven ve prestij sağlamak amacını taşımaktadır. Ulusal Barış ve Diyalog Planının içerdiği maddeler ve ülkede güvenlik ve huzurun temin edilmesi şeklinde ortaya atılan temel hedefinin, uygulanabilirliğinin düşük olduğu değerlendirilmektedir. Bu anlamda öncelikli olarak mevcut hükümetin gerçekten ifade edilen hedefleri gerçekleştirme yönünde bir iradesinin ve gücünün olup olmadığı da sorgulanmalıdır. Đşgal gücünün varlığı altındaki bir ülkede, güvenlik, barış ve istikrarı temin etmek ortaya atılan yazılı birkaç madde ve planla mümkün gözükmemektedir. Türkmenlere Yönelik Şiddet Olayları Türkmenlere yönelik şiddet ve sindirme politikaları son günlerde artarak devam etmektedir. Türkmenlere yönelik baskının artmasının nedeni Irak’a ilişkin siyasi haritaların bugünlerde şekillendiriliyor olmasıdır. Kürt grupların, Musul’u da içine alacak şekilde Türkmeneli Bölgesi’ni kendi kontrollerine alma hedefleri ortaya atılmakta, bu çerçevede, bu bölgede yaşayan Türkmenler sindirilmekte ve göçe zorlanmaktadır. Bu planlar dahilinde geçtiğimiz hafta içerisinde Tuzhurmatu, Musul, Kerkük ve Telafer’de şiddet olaylar meydana gelmiştir. Defalarca Amerikan askerlerinin ve peşmergenin kuşatmasına maruz kalan Telafer, geçtiğimiz hafta yeni bir operasyon haberi ile gündeme gelmiştir. Telafer’e yönelik olarak belirli aralıklarla yürütülen operasyonlar, şehirden Türkmenleri tamamen boşaltmak yönündeki ısrarcı tutumu ortaya koymaktadır. Ancak, Telafer’de yürütülen operasyona ilişkin ayrıntılar basına yansımamakta, Telafer’e yönelik olarak uygulanan sansür devam etmektedir. Bu noktada, Türkmenlerin, kendilerine karşı uygulanan baskı politikasını dış dünyaya duyurma ve bu konu ile ilgili kamuoyu yaratma çabası içerisinde olmaları gerekmektedir. Aksi takdirde, Türkmenler üzerinde oynanan oyunları, sindirme ve asimilasyon politikalarını durdurmak mümkün olmayacaktır. Gazze’de Yaşanan Đnsanlık Dramı Đsrail, Filistinliler tarafından kaçırılan askerini geri almak amacıyla Gazze Şeridi’ne yönelik operasyonlara başlamıştır. Olaydan Hamas hükümetini sorumlu tutan Đsrail, Hamas’ın bazı bakan ve milletvekillerini tutuklamıştır. Yürütülen operasyonlar, zaten ekonomik sıkıntı içerisinde olan Gazze’de elektrik, yakıt ve su akışının durmasına yol açmış, insani bir krizi ortaya çıkarmıştır. Operasyon öncesinde gündeme gelen müzakere umutları, operasyonla birlikte uygulanabilirliğini kaybetmiştir. Đsrail’in Gazze’ye yönelik operasyon başlatma sebebinin kaçırılan askeri kurtarmanın ötesinde olduğu düşünülmektedir. Batılı devletlerin, insani krize 12 yol açan bu operasyonu “Đsrail’in kendini savunma hakkı” olarak değerlendirmeleri de bu anlamda dikkat çekicidir. Hükümeti oluşturduktan sonra Đsrail ve Batılı devletlerin ekonomik ve diplomatik yaptırımlarına maruz kalan Hamas, bugün, Gazze’de yürütülen operasyonlarla daha da köşeye sıkıştırılmaya çalışılmakta, güvenlik bunalımı yaratılarak, istifaya zorlanmaktadır. Tüm ekonomik yaptırımlara rağmen, Filistin halkının büyük bir kısmının hala Hamas’a destek verdiğinin farkında olan Đsrail ve Batılı devletlerin, yürütülen operasyonlarla, halkın güvenlik kaygılarını ön plana çıkararak, Hamas’a verdikleri desteği geri çekmelerini sağlamaya çalıştıkları düşünülmektedir. Bu noktada, Gazze’de yaşanan insanlık dramına dikkatlerin çekilmemesi ve saldırıların Đsrail’in kendini müdafaa hakkı çerçevesinde değerlendirilmesi Batının uyguladığı çifte standardı ortaya koymaktadır. 13