haber bültenđ

advertisement
HABER BÜLTENĐ
23 Mart 2005
Haber Özetleri
Ortadoğu
•
Amerikan ordusu tarafından desteklenen Irak birlikleri Bağdat'ın kuzeyinde
isyancılara ait bir eğitim kampı olduğunu söyledikleri alana operasyon
düzenleyince büyük çatışma çıktı. Irak askeri sözcülerinin yaptığı açıklamaya
göre, yeni Irak ordusunun komando birliği söz konusu bölgeye dün saldırı
başlattı ve şiddetli ateşle karşılaştı. Bu komando birliği daha önceki Baas
rejimi sırasında da ordunun bir parçasıydı ve bu nedenle tecrübeli askerlerden
oluşuyor. Ancak eski rejimle bağlantısı nedeniyle özellikle Şiiler tarafından
kuşkuyla karşılanıyorlar. Irak ordusu, kamptan gelen şiddetli karşı ateş
üzerine, Amerikan ordusundan kara ve hava desteği istedi. Irak birliklerinin
komutanı Albay Muhammed Đbrahim çatışmada seksen isyancı ile Irak
ordusundan en az on bir kişinin öldüğünü söyledi. Daha sonra Irak geçici
hükümetinin yetkilileri tarafından yapılan açıklamada ise Irak birliklerinin kaybı
yedi olarak açıklandı. Bir Amerikan askeri sözcüsü de operasyonun yapıldığını
doğruladı, ancak kayıplar konusundaki rakamları doğrulamadı. Amerikalılar
isyancıların çok önemli bir üssünün yok edildiğini söylüyor. Amerikan askeri
sözcüsünün açıklamalarına göre, isyancıların kampı Bağdat'ın 180 kilometre
kuzeybatısındaki Tartar gölünün doğu yakasında, bataklık araziye kurulmuştu.
Sözcü, operasyonda el konan pasaport ve diğer belgelerin, kampta başka
Arap ülkelerinden gelmiş yabancı savaşçıların da bulunduğuna işaret ettiğini
söyledi. Operasyonda ayrıca silah, patlayıcı madde ve propaganda malzemesi
de bulunduğu kaydedildi. Ancak bu çatışmayla ilgili Irak ordusu ve Amerikan
ordusu tarafından yapılan açıklamalar henüz başka kaynaklarca doğrulanmış
değil. (VOANEWS)
•
Irak’ta Şii ve Kürt partileri, koalisyon hükümetinin kuruluş şekli üzerinde
anlaşmaya vardı. Anlaşmaya göre Şiiler yeni hükümette 16 yada 17 bakanlık
alırken Kürtlere, petrol ve dışişleri dahil 8 bakanlık veriliyor. 30 Ocak
seçimlerini büyük çapta boykot eden Sünniler ise dört ya da altı bakanlık
alacak. Ayrıca Irak ulusal meclisinin de hafta sonunda toplanarak kendisine
başkan seçmesi bekleniyor. Öte yandan Ürdün Kralı Abdullah , diplomatik
uyuşmazlığı çözme amacıyla büyükelçisini Bağdat’a geri gönderme kararı aldı.
Ürdün ve Irak, Pazar günü, büyükelçilerini karşılıklı olarak geri çağırmıştı. 125
kişinin öldüğü bombalı intihar saldırısının Ürdün uyruklu biri tarafından
düzenlendiği haberi üzerine gösteri yapan Iraklılar, Ürdün Büyükelçiliğine Irak
bayrağı çekmişti. Bunun üzerine önce Amman, ardından da Bağdat,
büyükelçilerini geri çağırmıştı.(VOANEWS)
1
•
Birleşik Irak Đttifakı üyesi ve Şii heyeti müzakerecilerinden Meryem El Reyis,
Şiilerin 16-17 bakanlık alacaklarını bunun içinde Đçişleri ve Maliye
bakanlıklarının bulunduğunu belirtti. Ayrıca Ulusal Güvenlik Konseyinin de
Şiilere verileceğini söyledi. Reyis, Kürtlere ise 7-8 bakanlık verileceğini ve
dışişleri ve petrol bakanlığının da bu bakanlıklar içinde yer aldığını ifade etti.
Sünnilere 4-6 bakanlık, Türkmen ve Hıristiyanlara birer bakanlık tahsis
edileceğini belirtti. Meryem El Reyis ayrıca, bilindiği gibi cumhurbaşkanlığının
Celal Talabani’ye, başbakanlığın Đbrahim El Caferi’ye, meclis başkanlığının da
bir Sünniye verileceğini vurguladı. (ALQUDS GAZETESĐ)
•
Đslami Devrim Yüksek Konseyi üyesi Ammar El Hekim konseyin Kerkük şehrini
herhangi bir millete veya belirli bir etnik gruba vermeyi reddettiğini açıkladı.
Ammar El Hekim bu açıklamayı Đstanbul’a ziyareti sırasında yaptı. (ALQUDS
GAZETESĐ)
•
Bağdat'ta çevreye ateş açarak arabaları ile geçen direnişçilerle halk arasında
çıkan çatışmada, 3 direnişçi öldü. Bağdat'ın Dura mahallesinde hareket
halindeki arabalardan çevreye ateş açan direnişçiler biri çocuk 3 kişiyi
yaraladı. Açılan ateşe kendi silahları ile karşılık veren çevre sakinleri ise 3
direnişçiyi öldürdü.(AA) (AP-SO-MTN)
•
Irak Kürdistan Demokratik Partisi lideri Mesud Barzani, Irak'ta Arap ve
Kürtlerin dışında kimsenin yönetimde söz sahibi olamayacağını savundu.
Kuzey Irak'ın Zaho kentinde, Askeri Akademi mezuniyet törenine katılan
Barzani, "Irak'ta iki temel ulus vardır. Kürtler ve Araplar. Türkmenler, Asuriler,
Keldani, Ermeniler yönetimde söz sahibi olamaz" dedi. Barzani Irak'ta
hükümetin kurulmasını engelleyen nedenlerden biri olan peşmergelere de
değindi. Peşmergelerin dağıtılmasına izin vermeyeceklerini söyleyen Barzani,
"gerek duyulursa, Irak'ın savunmasında rol oynayabilirler" dedi. Irak'ın
geleceğiyle ilgili olarak Barzani'nin sert söylemlerine karşın Kürdistan
Yurtsever Birliği lideri Celal Talabani daha ılımlı bir politika izliyor. 16 martta
toplanan Irak Ulusal Meclisi'nin yaptığı konuşmada Talabani, 'ulusal birlik'
çağrısı yapmış ve Meclis'te temsil edilmeyen Sünni Arapların mutlaka
anayasanın yazım sürecine dahil edilmesi gerektiğini söylemişti. Talabani
geçtiğimiz cumartesi günü yaptığı açıklamada da Şii ittifakı ile Kerkük'ün
statüsü konusunda da anlaştıklarını duyurmuştu. Talabani, Kürdistan
Demokratik Partisi lideri Mesud Barzani ile görüşmesinin ardından, "geçici
anayasanın 58’inci maddesiyle ilgili anlaşmaya vardık, bu madde yeni
hükümetin kuruluşundan bir ay sonra uygulamaya konulacak'' demişti.
Talabani, mümkün olduğunca geniş katılımlı bir hükümet istediklerini de
belirtti. 30 ocak seçimlerini büyük ölçüde boykot eden Sünniler de bu yönde
adımlar atıyor. Sünni gruplar, Bağdat'ta düzenledikleri konferansta siyasi
sürece katılımı görüştü. 'Sünnileri temsil eden birleşik bir ulusal cephe
oluşturulmasını benimseyen Sünniler, işgal güçlerinin de Irak'tan çekilmesini
istedi.(CNNTURK)
•
Đngiltere'de yayımlanan Financial Times gazetesi, 'Irak'ın açmazı' diye
nitelediği Kerkük'ü Irak'ta yeni hükümetin kurulması önündeki en büyük pürüz
olarak gösterdi. Kerkük'ü etkisiz hale getirilmesi gereken bir saatli bombaya
2
benzeten Financial Times, Uluslararası Kriz Grubu'nun bu kentin yönetiminin
Birleşmiş Milletler denetimine bırakılması yönündeki önerisini hatırlattı.
Haberde şöyle denildi: "Kerkük meselesi Irak istikrara kavuşana dek
diplomasının buzdolabına kaldırılmalı. Bunu yapmanın bir yolu, Uluslararası
Kriz Grubu adlı düşünce kuruluşunun da önerdiği gibi, kenti ve hatta eyaleti,
Birleşmiş Milletler denetimine bırakmak. Bu kolay olmayabilir, ama denemeye
değer. Saddam dönemindeki uygulamalara da değinen gazete, "Irak
nüfusunun beşte birini oluşturmalarına rağmen ocaktaki seçimlerde meclisteki
sandalyelerin dörtte birini kazanan Kürtler bunun en fazla nüfuza sahip
olabilecekleri dönem olduğunu biliyorlar" dedi. Haberde, Kürtlerin ve
müttefiklerinin aşırı zorlamanın tehlikeli olduğunun farkına varması gerektiği de
vurgulandı. (www.bizturkmeniz.com)
•
Suriye Başkanı Beşar Esat’ın Cezyir’deki Arap Zirvesi sırasında Đsrailli bir
gazeteciye verdiği demeçte dün akşam Đsrail televizyonlarında yayınlandı.
Esat, demecinde Suriye’nin Đsrail’e barış eli uzattığını ve Đsrail ile bir barış
anlaşması imzalamaya hazır olduğunu belirtti. (ALQUDS GAZETESĐ)
•
Lübnan'ın başkenti Beyrut'un kuzeyinde, liman kenti Cuniye'de meydana gelen
patlama en az iki kişinin ölümüne yol açtı. Lübnan polisi patlamanın daha çok
Hıristiyanların yaşadığı bir mahalledeki alışveriş merkezinde yerel saatle gece
yarısından hemen sonra meydana geldiğini duyurdu. Bir bombanın yol açtığı
sanılan olayda ölü sayısı daha önce üç olarak açıklanmıştı. Ölenlerin bir Hintli
ve bir Pakistanlı, yaralıların da iki Sri Lankalı ve bir Lübnanlı olduğu duyuruldu.
Patlamanın etkisiyle alışveriş merkezinin çatısı çöktü. Çevredeki binaların
cephelerinde de hasar oluştuğu, camların kırıldığı bildiriliyor. Bu olay, ülkede
son dört günde meydana gelen ikinci patlama. Beyrut'ta geçen Cumartesi
günü de yine Hıristiyanların yaşadığı bir semtte bomba yüklü bir araç infilak
etmiş, olayda altı kişi yaralanmıştı. Muhalefet milletvekillerinden Faris Buez
patlamanın "bağımsızlık talebiyle yürütülen ayaklanmaya verilmiş bir siyasi
mesaj" olduğunu öne sürdü. Lübnan, eski başbakan Refik Hariri'nin 14
Şubat'ta öldürülmesinden bu yana siyasi bir karışıklık ortamı içinde. Ülkede bu
tarihten bu yana iktidar ve muhalefet taraftarları sık sık meydanlarda on
binlerce kişinin katıldığı eylemler yapıyorlar. Üzerinden bir ay geçmiş olmasına
rağmen, Refik Hariri suikastıyla ilgili bir ilerleme sağlanamadı. Saldırıyı kimin
düzenlediği bilinmiyor. Pek çok kişi, Hariri suikastının arkasında, Lübnan'ın
'siyasî efendisi' olarak tanımlanan Suriye'nin olduğunu düşünüyor.(BBC)
•
Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa, Đsrail’in, karşılığında bir şey vermeden
Arap ülkeleriyle normal ilişkiler kuramayacağını söyledi. Cezayir zirvesinde
konuşan Amr Musa, Đsrail hükümetinin normal ilişkiler için ödün vermesi
gerektiğini vurguladı. Sekiz Arap liderinin katılmadığı zirvede, Suudi
Arabistan’ın 2002 yılında başlattığı barış girişiminin canlandırılması konusu ele
alınacak. Girişim, 1967 savaşında işgal ettiği topraklardan tümüyle çekilmesi
karşılığında Arap ülkelerinin, Đsrail’le normal ilişkiler kurmasını öngörüyor.
Zirvenin gündeminde, Đsrail’in Arap dünyasıyla ilişkilerinde yeni bir dönem
başlatması beklenen çekilme planı vardı. Plan çerçevesinde Đsrail, 1967’den
sonra işgal ettiği topraklardan tamamen çekilerek Filistin yönetimine
bırakacak. Đsrail hükümeti, 3 yıl önce Suudi Arabistan tarafından masaya
getirilen toprak karşılığı barış planını reddetmişti. Ürdün’ün, Đsrail’le ilişkileri,
3
çekilme işleminin tamamlanmasını beklemeden normalleştirme girişimleri,
diğer Arap ülkelerinin Dışişleri Bakanları tarafından reddedilmişti. Hatta Birlik
üyeleri, 2002 yılında Suudi Arabistan’ın sunduğu öneriye sadık kalarak, Đsrail
ile ilişkilerin ancak söz verildiği gibi topraklardan tamamen çekildikten sonra
iyileştirilebileceği yönünde karar aldı. Öte yandan, zirvede, son haftalarda
gündemden düşmeyen Suriye’nin Lübnan’dan çekilmesi konusunun
görüşülmesi beklenmiyor. Lübnanlı Profesör Sami Barudi’ye göre bunun
nedeni Arap Birliği’nin konuşu Lübnan ile Suriye’nin iç sorunu olarak görmesi:
Lübnan’daki Amerikan Üniversitesinde ders veren Burudi, Beyrut ve Şam
hükümetlerinin aralarındaki anlaşmazlığı birliğe taşımak istemediklerini
söylüyor. Siyasi bilimler profesörü, taraflar istemedikçe konunun Birlik
gündemine sokulamayacağını belirtiyor ve devamla: “Zaten Suudilerle,
Suriyeliler ve Mısırlılarla Suriyeliler arasında bu konuda temaslar yapıldığını
biliyoruz.. Konunun resmen ele alınması şart değil.” diyor.(VOANEWS)
•
Đsrail Başbakanı Ariel Şaron'un 'Gazze Planı' referandum yolunda. Đsrail
Parlamentosu'nda varılan anlaşma, Şaron için yenilgi olarak görülüyor.
Şaron'un lideri olduğu Likud Partisi'nin muhalif millettekileri, 2005 bütçesine
ancak referandum koşuluyla onay vereceklerini açıkladı. Daha sonra yapılan
yoğun pazarlıklar sonrası dün akşam anlaşmaya varıldığı bildiriliyor.
Anlaşmaya göre muhalif Likud milletvekilleri bütçeyi destekleyecek.
Karşılığında ise Đsrail Parlamentosu'nun Anayasa Komisyonu'ndaki Likud
milletvekilleri, referandumla ilgili yasa tasarısı için olumlu oy kullanacak. Hem
Đsrail'in 2005 bütçesinin, hem de referandumla ilgili yasa tasarısının, bu hafta
parlamento komisyonlarında kabul edilmeleri bekleniyor. Ülkede bütçenin ay
sonuna kadar parlamentoda onaylanmaması, hükümetin çökmesi tehlikesini
getirecekti. Zira bu durumda hem erken seçimlere gidilecek, hem de 'Gazze
Planı'nın hayata geçirilmesi tehlikeye girecekti. Plan, Gazze'deki tüm Yahudi
yerleşim birimlerindeki yaklaşık 8000 yerleşimciyle, Batı Şeria'daki dört
yerleşim biriminin, yıl sonuna kadar boşaltılmalarını öngörüyor. Ancak
parlamentoda varılan anlaşmanın, Başbakan Ariel Şaron açısından partisi
Likud içinde bir diğer yenilgi anlamına geldiği belirtiliyor.(BBC)
Kafkasya-Orta Asya
•
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Brüksel’de olması nedeniyle partisinin
Meclis grup toplantısına bugün Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı
Abdullah Gül başkanlık etti. Gündemdeki konuları değerlendiren Bakan Gül,
Ermeni soykırımı iddiaları konusunda çarpıcı açıklamalar yaptı. Ermeni
soykırımı iddialarınının doğru olmadığını belirten Abdullah Gül, “iddiaların
tamamen safsata ve iftira olduğunu” söyledi. Yurtdışında Ermeni soykırımına
ilişkin iddialar olduğunu söyleyen Dışişleri Bakanı, "bazı tarihi gerçeklere
rağmen Türkiye’ye karşı yurtdışında bir düşmanlık var" dedi. Ermeni soykırımı
iddialarını parlamentolarında kabul eden ülkelere de seslenen Abdullah Gül,
“bazı parlamentolar yanlış kararlar aldılar” dedi ve “eğer bu iddialar doğruysa,
Ermeni kiliselerinin Türkiye’de işi ne?, Ermeni vatandaşları Türkiye’de ne
geziyor? Şu anda bu iddialara alet olan parlamentolara çağrımız bunların
ispatlanması gerektiğidir” diye konuştu. Türkiye’nin iddiaların araştırılması için
arşivlerini açtığını da belirten Gül, diğer ülkelere de arşivlerini açma
konusunda çağrıda bulundu. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, “bu ülkede
4
soykırım yaşanmadı. Bu ülkede bir trajedi yaşandıysa, bunu hepimiz yaşadık”
dedi. Türkiye, Ermeni soykırımı iddialarının 90. yıldönümü nedeniyle
hızlandırdığı çalışmalarını sürdürüyor. Ankara’ya yurt dışından gelen
ziyaretçilerden de konuyla ilgili açıklamalar gelmeye devam ediyor. CHP’nin
davetlisi olarak Ankara’ya gelen Amerikalı tarihçi Justin McCarthy Ermenilerin
soykırıma uğramadığını söyledi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal partisinin
Türkiye’ye davet ettiği Ermeni soykırımı iddiaları konusunda yaptığı
araştırmalarla tanınan Amerika Louisville Üniversitesi’nden tarihçi Prof. Justin
McCarthy’yi dün partisinin genel merkezinde kabul etti. Amerikalı Profesör
McCarthy kendisine yöneltilen sorular üzerine ilk açıklamasını Türkçe yaptı.
“Maalesef yanlışlıktan korkuyorum, onun için Đngilizce cevap vereceğim” diyen
Amerikalı tarihçi, soykırım iddialarının asılsız olduğunu söyledi. McCarthy, “
Ermeni soykırımı yoktu. O dönemde savaş vardı. Bu savaşta Ermeni isyancılar
yönetime karşı ayaklandı. Yönetim tepki verdi, Ermeniler öldü. Bazen Türkler
tarafından öldürüldüler. Ama Türkler de Ermeniler tarafından öldürüldü.
Ermenilerden çok daha fazla Türk öldü” dedi. Daha sonra Meclis Başkanı
Bülent Arınç‘la da görüşen Profesör McCarthy Ankara’da ve Đstanbul’da çeşitli
görüşmeler yapacak ve bir dizi konferans verecek.(VOANEWS)
•
Kırgızistan Đçişleri Bakanı Bakirdin Subanbekov ile Başsavcı Mıktıbek
Abdıldayev görevlerinden alındı. Devlet Başkanı Askar Akayev, bugün
imzaladığı kararnameyle Đçişleri Bakanı Subanbekov ile Başsavcı Abdıldayev'i
görevlerinden aldı. Akayev, Subanbekov ile Abdıldayev'in yerlerine ise
Başbakan Yardımcısı Keneşbek Düşabeyav'i geçici olarak Đçişleri
Bakanlığı'na, Marat Sultanov'u da yine geçici olarak Başsavcılık görevine
atadı.(AA) (AKS-KB-SRP)
•
Kırgızistan'da polis, Devlet Başkanı Askar Akayev'in istifası talebiyle başkent
Bişkek'te toplanan göstericilere müdahale etti. Protestocuları çevreleyen 200
dolayında polisin, göstericileri toplandıkları meydandan çıkarmaya çalıştığı,
bazı göstericilerin gözaltına alındığı belirtildi.
Polisin megafonlarla
göstericilerden dağılmalarını istediği kaydedildi. Bölgedeki Reuters muhabiri
Dimitri Solovyov, polisin bazı göstericilere vurduğunu ve bu kişileri otobüslere
doldurduğunu söyledi. (AA) (AP-REU-BDR-SRP)
•
Rus ve Gürcü yetkililerin bugün bir araya gelerek, Gürcistan'daki Rus üslerinin
boşaltılması konusunu ele aldıkları bildirildi. Rus Đnterfaks ajansına yer alan
habere göre, bugün yapılan görüşmede Rus heyetinin Başkanı Đgor Savolski,
taraflar arasındaki anlaşmazlığın çok fazla olmadığını ama önemli olduğunu
söyledi. Đtar-Tass ajansı da adını açıklamadığı bir kaynağa dayanarak verdiği
haberde, Rus tarafının görüşmede Gürcü tarafından ülkede başka ülkelerin
askeri üssüne izin verilmeyeceği konusunda garantiler istediğini duyurdu.
Gürcistan geçen hafta yaptığı açıklamada, Tiflis'in NATO askerlerinin ülkede
üslenmeyeceği garantisi verme taraftarı olmadığını açıklamıştı. Rusya,
Gürcistan'daki üsleri tamamen boşaltmasının birkaç yıl alabileceğini belirterek,
geri çekilme işlemi için tazminat isteminde bulunmuştu. Rusya Savunma
Bakanı Sergey Đvanov, Gürcistan'daki askeri üslerini tamamen boşaltmanın
25-300 milyon dolar arasında bir maliyeti olduğunu açıklamıştı. (AA)(NHT-KB-ĐO)
Gazete Başlıkları
5
Avrupa Birliği'nin Çin'e uyguladığı silah ambargosunu kaldırma planları da tüm
Avrupa'da ateşli bir tartışma yaratmış. Gazeteler Washington'dan gelen
"Asya'da dengeleri bozmama" uyarıları ardından ambargoyu kaldırma
planlarının rafa kalktığı konusunda hemen hemen hemfikir. Almanya'da
yayımlanan Süddeutsche Zeitung, Avrupa Birliği'nin Çin'e yönelik ambargoyu
kaldırması için yeterince iyi bir neden olmadığını savunuyor.
Der Tagesspiegel, Paris ve Berlin yönetimlerinin ambargonun kalkması
talebinde gitgide yalnız kaldığını belirtiyor ve şöyle devam ediyor "Fransa ve
Almanya gibi küresel iddiaları olan Avrupa devlerine, Asya'da küresel bir
sorumluluk taşımak gerektiğini Đsveç ve Belçika gibi küçük üyelerin
anımsatması utanç verici."
Financial Times, Washington'un Çin'i sınırlamaya çalışmak yerine diyaloga
girmesi gerektiğini savunuyor, "Orta Doğu'da yapılan hatalar, Çin'in yükselişi
karşısında izlenecek tavrı yanlış seçmenin yanında, hiç kalabilir" uyarısında
bulunuyor.
Yine Đngiltere'de yayımlanan Daily Telegraph ise Avrupa Birliği'ni iki yüzlülükle
suçluyor. "Avrupa Birliği Çin'e uygulanan silah ambargosu konusunda hem
beceriksiz hem ilkesiz davrandı. Ambargoyu kaldırma girişimini, bunu
mantıksız bulan Chirac başlattı, Avrupa'dan Çin'e en büyük ihracatçı olan
Almanya destekledi. Đngiltere Dışişleri Bakanı Straw ise benzer yaptırımlara
tabi olan Burma ve Zimbabve ile Çin'i aynı kefeye koymanın 'uygunsuz'
olacağını savundu. "Ancak", diyor gazete, "Çin'de, yaptırıma gerekçe olan
Tianenmen Katliamı'ndan bu yana ülkede insan hakları konusunda bir
değişiklik olmadı ve ülke Tayvan'a karşı saldırgan tavrını" sürdürüyor. Bu
nedenle gazete liderleri ambargoyu kaldırmaktan vazgeçmeye çağırıyor.
Guardian Bağdat'taki muhabirine dayanarak Irak'taki Şii ve Kürt grupların
hükümet konusunda anlaşmaya vardıklarını duyuruyor. "Şii siyasetçiler, yeni
meclisin Cumartesi günü hükümeti oluşturmak üzere toplanabileceğini
söylüyorlar. Başbakanlığa hazırlanan Đbrahim Caferi'nin danışmanı Cevad el
Maliki, 'hemen her şey üzerinde uzlaştık' diyor ama kaynaklar petrol, savunma
ve maliye bakanlıklarının henüz paylaşılmadığını belirtiyorlar." Gazete özellikle
Kerkük üzerindeki talepler için nasıl bir formül yaratıldığı konusunda fazla
ayrıntı vermiyor. "Maliki uzlaşma metninin Kürt liderler Nevruz kutlamalarından
döner dönmez, bugün bile imzalanabileceğini söylüyor. Yetkililere göre
belgede toprak anlaşmazlıklarının geçici anayasaya göre çözümü fikri teyit
edilecek ve Irak'ın dini yönetimle yönetilmeyeceği vurgulanacak."
Financial Times'ın iç sayfalarında Merkez Bankası Başkanı Süreyya
Serdengeçti ile bir mülakat dikkat çekiyor. Gazete "IMF ile anlaşmanın
gecikmesi Türkiye'nin istikrarını riske edebilir" yorumunu yapıyor:
"Serdengeçti, IMF ile 10 milyar dolarlık stand-by'ın imzalanması için gereken
mali reformların daha da gecikmesinin, ülkenin ekonomide istikrar çabalarını
tehlikeye atabileceğini söyledi. Serdengeçti'ye göre AK Parti hükümetinin vaat
ettiği reformlar Merkez Bankası'nın enflasyon ve faizleri düşük tutabilmesi için
6
hayati. Merkez Bankası Başkanı, gecikmenin mali piyasalara da yanlış
sinyaller gönderdiğini söylüyor.
Kırgızistan'da muhalefetin hileli olduğunu iddia ettiği genel seçimler
aleyhindeki protesto eylemlerine ilgi sürüyor. Independent, seçimlere hile
karıştırmakla suçlanan Kırgız Cumhurbaşkanı Akayev'in 'lale devrimi' olarak
nitelenen bir darbe girişimi ile karşı karşıya olduğunu savunduğunu belirtiyor.
Gazeteye göre, ülke iç savaşa değilse bile şiddetli çatışmalara sürükleniyor.
Guardian ise Akayev'in dış güçlerin provokasyonu olarak eylemlere karşı güç
kullanmama vaadine vurgu yapıyor. Gazete Gürcistan Devlet başkanı Mihail
Saakaşvili'nin de gerginlikte arabulucu olmayı önerdiğini belirtiyor.
Financial Times bugün başyazılarından birini bu konuya ayırmış. "Gürcistan
ve Ukrayna'da yaşanan demokratik devrimlerden şüphesiz ilham alınmış olsa
da durum aynı değil" diyen gazete, Kırgız muhalefetinin daha dağınık
olduğunu ülkenin de kuzey ve güney arasında siyasi ve etnik olarak bölünmüş
olduğunu belirtiyor. Üstelik de "bu başkentte yaşanan bir devrim değil." diyor.
"Kırgızistan'daki sokak protestolarından alınacak ilk ders Orta Asyalı
seçmenlerin artık hileli seçimleri hoş görmeyeceği. Askar Akayev, hatasını
kabul edip usulsüzlüğün en bariz olduğu yerlerde seçimi tekrarlamalı.
Moskova, Washington ve Pekin'in şimdi yapabileceği en iyi şey ise arkalarına
yaslanıp bir şey yapmamak, sonuç ne olursa desteklemek. Yeni bir Büyük
Oyun kimsenin çıkarına değil."
7
Download