HABER BÜLTENĐ 16 Eylül 2005 Haber Özetleri Irak • Irak Devlet Başkanı Celal Talabani, Irak güçlerinin bu ay sonunda bazı yabancı güçlerin yerini alabileceğini söyledi. Irak’tan önemli bir geri çekilme için tarih belirlemek istemediğini yineleyen Talabani, ''Teröristleri cesaretlendirmek istemiyoruz, çünkü onlar sizi ya da bizi tehdit edebilir'' dedi. Irak'ta Kürtler, Sünniler ve Şiilerin iç savaşa sürüklendiği açıklamalarını kabul etmeyen Talabani, ''Iraklılar arasında savaş yok. Irak'ta, halkımıza karşı savaşan, sivilleri ve masum insanları öldürmeye çalışan ülke dışından gelen binlerce suçlu var'' diye konuştu. Talabani, Irak'ta Kürt bölgelerinin ''demokratik deneyim, rehabilitasyon, ekonomik, kültürel ve sosyal gelişmede örnek teşkil edebileceğini'' savundu. Bu arada, Irak'ın ulusal güvenlik danışmanı Muvaffak El-Rubai de, Irak rejiminin, ABD önderliğindeki koalisyon güçleriyle hangi şartlarda ülkenin güvenliğinin sorumluluğunu alacağı konusunu görüşmekte olduğunu söyledi. El-Rubai, ''Bazı bölgelerin, kentlerin ve küçük yerleşimlerin Irak güvenlik güçlerinin sorumluluğuna geçmeye hazır olduğunu düşünüyoruz''diye konuştu. Irak'ın yüzde 80'inin güvenli, sıcak noktaların ise sadece yüzde 20 oranında olduğunu savunan El-Rubai, şu anda sayıları 200 bin kadar olan Irak güvenlik güçlerinin yarıdan fazlasının yabancı güçlerin desteği olmaksızın kendi başlarına hareket etmeye hazır olduklarını kaydetti. (AA)(REU-AFP) • BM zirvesi için New York’ta bulunan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Irak Başbakanı Đbrahim Caferi ile bir araya geldi. Görüşme sonrasında bir açıklama yapan Irak Başbakanı Caferi, görüşme sırasında anayasa meselesi ve Telafer'de yapılan operasyonlar kadar, Irak'ın yeniden inşası konusunu da ele aldıklarını ifade etti. Görüşmede terör örgütü PKK konusunun da Başbakan Erdoğan tarafından gündeme getirildiğini söyleyen Caferi, ''Bu konuda Türkiye'ye destek vermek için, kendi topraklarımızın isyancılar tarafından kullanılmasına karşı tavrımız ve iki ülke arasındaki ilişkileri güçlü tutmak konusundaki duruşumuz sağlamdır'' dedi. Irak topraklarındaki terör örgütü PKK varlığıyla ilgili bazı somut adımlar atılması konusunun konuşulup konuşulmadığının sorulması üzerine ise Caferi, ''Evet, topraklarımızın herhangi bir komşu ülkeye yönelik saldırılarda kullanılmaması ve bu konuda sağlam durmamız gibi prensipler üzerinde mutabık kaldık. Ayrıca güvenlik alanında istihbarat alışverişi ve değişimi konusunda da anlaştık'' şeklinde konuştu. (AA) 1 • Irak Türkmenleri Cephesi (ITC) Musul Đl Temsilciliği’nin verilerine göre Ağustos 2004’ten bu yana süren çatışmalar nedeniyle Telafer’den Musul’a kaçan ailelerin sayısı 5 bini geçti. (YENĐ MESAJ GAZETESĐ) • Sünnilerin anayasa müzakere komisyonu üyesi Hüseyin El-Felluci’nin açıklamasına göre, ABD hükümeti Sünni gruba karşı öfkeli oldukları için Sünnilere karşı askeri operasyon düzenlemektedir. Felluci, Telafer’e yapılan operasyonun nedeni olarak da bunu göstermiştir. (IRAK HABER AJANSI) • Ulusal Uzlaşma Partisi Başkanı Đyad Allavi, Telafer’e ilaç ve gıda yardımı gönderdi. (EL-ŞARK EL-AVSAT GAZETESĐ) • Irak'ın kuzeyinde bugün bomba yüklü araç infilak etti, patlamada 8 kişi öldü, 20 kişi yaralandı. Hastane kaynaklarından öğrenildiğine göre, bombalı saldırı, Türkmen şehri Tuzhurmatu kasabasında cuma namazından çıkan Şiileri hedef aldı. (AA)(AFP) • Kürtler, “Kürdistan” bölgesinin anayasa taslağını yazmaya başladılar. Bu taslak 15 Ekim’de “Kürdistan” parlamentosuna teslim edilecek. “Kürdistan” parlamento başkanı Adnan El-Müftü’nün açıklamasına göre, bu taslağın en önemli noktaları Kürtlerin kendi kaderlerini belirleyecek olması, Kürt bölgesinin tespit edilecek olması ve peşmergelerin durumunun belirlenecek olmasıdır. Ayrıca Kürt bölgesinin anayasa komisyonunu başkanı Frest Ahmet’in açıklamasına göre, bu komisyona Türkmenler ve Hıristiyanlar da katılacaklardır. Ahmet, komisyonda “Kürdistan’da” yaşayan Türkmen ve Hıristiyanların temel haklarının verileceğini ve bu hakların Irak anayasasında onlara verilen temel haklardan daha fazla olacağını bildirdi. (ALQUDS GAZETESĐ) • Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani, ABD’nin Birleşmiş Milletler temsilci John Negroponte’nin katılmadığı BM’nin Genel Kurulu’nda Kürtçe konuşma yaptı. Bunun bir ilk olduğu belirtildi. (EL-ŞARK EL-AVSAT GAZETESĐ) • ABD Savunma Bakanlığı'nın yaptığı açıklamaya göre, Irak savaşının başladığı Mart 2003'ten itibaren şu ana kadar 1897 ABD askeri hayatını kaybetti. (IRAK HABER AJANSI) • Irak Petrol Bakanı Đbrahim Bahru-l ulum, “Kürdistan”a giderek, “Kürdistan” Parlamento Başkanı ile görüştü. Görüşmede bu bölgede yapılması düşünülen projeler ele alındı. (www.nawartv.com) • Irak Đçişleri Bakanlığı, Kerkük Polis Müdürü General Şirko Şakir’in (Kürt) görevden alındığını açıkladı. Ancak Kerkük polis müdürü bu kararın uygulanmayacağını bildirdi. Diğer yandan Polis müdürü, Kerkük’te bugün başlayan yeni öğretim yılında, kız öğrencilerin velilerini, çocuklarını okula göndermeleri yönünde teşvik ederek, güvenlik güçlerinin gerekli önlemleri alacağını belirtti. (ALQUDS GAZETESĐ) 2 • “Kürdistan” bölgesi Başkanı Mesud Barzani, dün Erbil’de uluslar arası bir fuarın açılışını yaptı. Fuara 27 ülkeyi temsil eden 200 şirket de dahil olmak üzere toplam 300 şirket ve bazı bakanlar katıldı. (EL-ŞARK EL-AVSAT GAZETESĐ) Orta Doğu • AB ile Đran arasındaki nükleer görüşmeleri yürüten Fransa, Almanya ve Đngiltere'nin, Đran'a nükleer programı ile ilgili daha önce yaptıkları öneriyi tekrarladığı bildirildi. Fransa, Almanya ve Đngiltere Dışişleri bakanları Philippe Douste-Blazy, Joschka Fischer ve Jack Straw, Đran Dışişleri Bakanı Manuçehr Mütteki ve Đran'ın nükleer görüşmeleri sürdüren heyetinin başkanı Ali Laricani ile BM zirvesi sırasında New York'ta görüştüler. Görüşmeden sonra AB Dışişleri Bakanları, daha önce Đran'a yaptıkları uranyum zenginleştirme çalışmalarını durdurması karşılığında ekonomik ve diğer konularda yardım ve işbirliği önerilerinin hala masada olduğunu ve Đran'ın yanıtını beklediklerini söylediler. Almanya Dışişleri Bakanı Fischer “şimdi Đranlıların yeni önerilerini açıklamasını beklediğimizi vurguladık'' dedi. Đngiltere Dışişleri Bakanı Straw ise, AB Bakanları olarak, yeni Đran Cumhurbaşkanı Muhammed Ahmedinecad'la görüşeceklerini de kaydetti. Đran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad'ın, nükleer programları konusunda AB'nin bugün tekrarladığı önerilere, Cumartesi günü BM Genel Kurulu'nda yapacağı konuşmada yanıt vereceği bildirildi. AB ile Đran arasındaki nükleer görüşmeleri yürüten Fransa, Almanya ve Đngiltere'nin dışişleri bakanları, Đran Dışişleri Bakanı'ndan sonra Đran Cumhurbaşkanı Ahmedinecad'la görüştü. Görüşmeye BM Genel Sekreteri Kofi Annan da katıldı. (AA)(AP) • ABD, Đran Cumhurbaşkanı Muhammed Ahmedinecad'ın nükleer teknolojilerini Đslam ülkeleri ile paylaşabilecekleri yönündeki açıklamasını eleştirdi. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Adam Ereli, yaptığı açıklamada, ''Đran'ın nükleer kitle imha silahları geliştirmeye çalıştığını, terörizmi desteklediğini dikkate alarak, Đran'ın oldukça istikrarsızlaştırıcı ve sorun yaratıcı bir uluslararası tutuma katkıda bulunmaya çalıştığı yönündeki her türlü ihtimali kaygıyla karşılıyoruz'' dedi. (AA)(AP)(REU) • Filistinli baş müzakereci Saib Erakat, barış için tek çözümün, Đsrail'in işgal altındaki topraklardan tamamen çekilmesi olduğunu söyledi. Erakat, Đsrail Başbakanı Ariel Şaron'un BM Genel Kurulu'ndaki konuşmasına yanıt olarak, ''Sorun, yalnızca 1967'de başlayan işgalin sona erdirilmesiyle çözülebilir. Barış ve istikrara giden yol, işgale son vermeden geçiyor'' açıklamasına yaptı. Saib Erakat, Đsrail'e barış planı ''yol haritası''na dayanan, Gazze ve Batı Şeria'da Filistin devleti kurulması konusundaki müzakereleri sürdürme çağrısını da yineledi. Đsrail, Filistinliler barışa karşı çıkan örgütleri silahsızlandırana kadar müzakereleri sürdürmeyi reddediyor. Đsrail Başbakanı Ariel Şaron, BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, Filistinlilerin kendi devletlerini kurma hakkı olduğunu ve Đsrail'in Filistinlileri yönetme arzusunda olmadığını söylemişti. Şaron ayrıca Đsrail'in Gazze Şeridi'nden çekilmesinden sonra şimdi barış isteğini kanıtlama sırasının Filistinlilerde olduğunu kaydetmişti. (AA)(REU) • Đsrail ve Katar Dışişleri Bakanları Silvan Şalom ve Şeyh Hamid bin Cesim bin Cebor El-Tani, New York'taki BM devlet ve hükümet başkanları zirvesi 3 sırasında bir araya geldi. El-Tani'nin dün Arap ülkelerine Đsrail ile görüşmeye başlamaları çağrısında bulunmasından sonra bugün bir araya gelen El-Tani ve Şalom, yarım saatlik bir görüşme yaptı. Đsrail Dışişleri Bakanı Şalom, görüşmeden sonra bugün Endonezya Dışişleri Bakanı Hasan Virayuda ile yaptığı görüşmeyi de kastederek, iki dışişleri bakanıyla da diyalogu sürdürme konusunda mutabık olduklarını söyledi. Bu arada Đsrail Başbakanı Ariel Şaron'un sözcüsü Asaf Şariv, ülkesinin, Katar emiri Şeyh Hamad bin Halife ElTani ile bir görüşme ayarlamaya çalıştığını bildirdi. (AA)(AP) • ABD Dışişleri Bakanı Rice, Suriye’ye karşı şuan için askeri bir operasyon düşünmediklerini açıkladı. (IRAK HABER AJANSI) Kafkasya ve Orta Asya • Özbekistan Cumhuriyet Başsavcı Yardımcısı Enver Nebiyev, gelecek hafta başlaması beklenen Andican olaylarıyla ilgili olarak, ''2004 Ağustosu’ndan bu yana Hizb'üt-Tahrir, Ekremiler ve Türkistan Đslami Hareketi'nin bu eyleme hazırlandığını'' söyledi. Nebiyev şunları kaydetti: ''Onların planlarında, halen Taşkent cezaevinde yatan Ekremilerin lideri Ekrem Yoldaşev ile onun yardımcısı Nadir Ömerov'un serbest bırakılmasını sağlamak, Taşkent ile Fergana vadisi arasındaki tünel geçidini keserek Taşkent'le vadi arasındaki irtibatı engellemek, masum halkı gösterici olarak olayların içine çekmek ve bu suretle 'renkli inkılap' için zemin hazırlamak vardı.'' Nebiyev, eylemler için 300 bin dolar para ayrıldığını da sözlerine ekleyerek ''Kırgızistan'daki yönetim boşluğu onların Güney Kırgızistan'da serbest hareket etmesine imkan tanıdı. Bu yılın ocak-nisan döneminde 70 kişi, Oş'taki stadyumda, spor salonu ve terk edilmiş eski bir askeri kampta eğitim ve tatbikat yapmış. Mamet isimli bir Çeçen bunlara silah eğitimi, Đlham Haciyev adlı biri de yakın dövüşü öğretmiş. Ekremilerin Kırgızistan lideri Ekrem Mamarasülov Kırgızistan tarafını, halen kaçaklar arasında yer alan Kabul Parpiyev de Özbek tarafını organize etmiş. Bu kişiler, daha sonra sınırı ihlal ederek, gruplar halinde Andican olaylarına katıldı.'' dedi. (AA) Avrupa Birliği • Rum yönetimi lideri Tasos Papadopulos, ''(Kıbrıs Cumhuriyeti)nin Türkiye tarafından tanınmasının çok ciddi bir konu'' olduğunu, ancak ''(Kıbrıs Cumhuriyeti)nin varlığının Türkiye'nin tanımasına bağlı olmadığını'' söyledi. Rum haber ajansına göre, BM Genel Kurul çalışmaları için New York'ta bulunan Papadopulos, ''Ankara'nın (Kıbrıs Cumhuriyeti)ni tanımaması halinde Kıbrıs Rum tarafının Türkiye'nin katılım müzakerelerine başlamasına izin verip vermeyeceğinin'' sorulması üzerine, ''Rum hükümetinin ne yapacağını söyleyemeyeceğini ve tanınmanın en önemli konu olup olmadığını merak ettiğini'' ifade etti. (AA) • Almanya Dışişleri Bakanı Joschka Fischer, Türkiye'nin AB üyeliği perspektifinin güvenlik için önemli bir etken olduğunu belirtti. Fischer'in Almanya'daki seçmenler için yazdığı ve Türkiye'nin AB üyeliği konusuna da 4 değindiği bir mektubun, gelecek günlerde Birlik 90/Yeşiller Partisi'nin tüm seçim standlarında dağıtılacağı bildirildi. (AA) Dünya Basını Avrupa gazetelerinde, Almanya'da Pazar günü yapılacak seçimler öncesinde Başbakan Schröder'in, rakibi Hıristiyan Demokrat lider Merkel ile arasındaki farkı hızla kapatmasına geniş ayrılmış. Guardian, "Türkiye, Almanya seçimlerine damgasını vurdu" diyor. Almanya Dışişleri Bakanı Joschka Fischer'in Bild gazetesine verdiği demeçten bir alıntı ile başlamış gazete. Fischer, Türkiye'ye üyelik yerine imtiyazlı ortaklık öneren muhafazakarların tutumunu, tehlikeli ve sorumsuz olarak niteliyor. Der Tagespiegel, Başbakan Gerhard Schröder'in son aylarda tam bir dönüşümden geçtiğini söylüyor. "Onu eleştiren bizleri cezalandırdı" diye devam eden gazete, Schröder'in mükemmel bir performans sergilediğini dile getiriyor ve noktayı şu sözlerle koyuyor; "Eğer seçim kampanyasında sergilediği performansı iktidarda sergileseydi bu seçime gerek kalmazdı." Avrupa basınında geniş yer bulan bir başka başlık da ikinci gününü tamamlayan Birleşmiş Milletler zirvesi. Zirvenin, hedeflerinin gerisinde kalması eleştiri konusu olmaya devam ediyor. Özellikle de, terörizmin tanımının yapılamaması, silahsızlanma konusunda adım atılamaması ve yönetim reformunda yol alınamaması. Fransa'dan Le Monde, örgütün barışı koruma, silahsızlanma, kalkınma konularındaki rolünü yeniden tanımlama fırsatını kaçırdığını vurguluyor. Kaçırılan bir fırsat da, Güvenlik Konseyi'nin günümüz dünyasını temsil eder şekilde yenilenmesi. "Ama olsun" diyor Le Monde ve Birleşmiş Milletler'in olumlu yanları da olduğunu hatırlatıyor. Gazeteye göre, bunlardan en önemlisi örgütün 60 yıl sonra varlığını hala sürdürmesi. "Birleşmiş Milletler kusurlu da olsa, hayati önemdedir" Financial Times yazarı Philip Stevens, bu başlıkla katılmış tartışmaya. Kusuru örgütten çok onu oluşturan ülkelerde aramak gerektiğini belirten yazar şöyle devam ediyor: "Birleşmiş Milletler üyelerinin aynasıdır. Eğer küresel sistemle ilgili parlak bir tasarı ile ortaya çıkamadıysa, bunun nedeni üye ülkelerin bu konudaki görüş ayrılıklarıdır. Ancak umutsuzluğa kapılmak için de henüz erken…Zirve bildirisine dikkatli bakarsanız bardağın yarısının dolu olduğunu görürsünüz. Soykırım ile mücadelen insan haklarının korunmasına, terörün lanetlenmesine kadar…Tabii Amerika Birleşik Devletleri Başkanı George Bush'un, Birleşmiş Milletler'in kalkınma hedeflerine destek verdiğini de unutmamak lazım. Kürsüde konuşan, örgütü Irak konusunda bir kenara iten Bush değildi artık…Güvenlik, kalkınma ve kriz yönetimi arasındaki yakın ilişki artık Beyaz Saray'da da kabul görmeye başlıyor. Bizzat kendi çıkarları, Amerika'yı tek taraflı dış politikadan uzaklaştırıyor." Washington Times, bu hafta sonu Almanya’da yapılacak genel seçimler çerçevesinde, “manik depresif” olarak nitelediği Amerika-Almanya ilişkilerini gündeme getirmiş: "Başkan Bush için en iyi senaryo, Hıristiyan Demokratlar ve onların merkez sağdaki müttefiki Hür Demokratların çoğunlukla iktidara gelmesi ve Angela Merkel’in Başbakan olmasıdır. Erken seçim kararı 5 alındığında bu senaryo çok daha gerçekçi gözüküyordu ama şimdi durum daha karışık. Bakalım Bush yönetimini Pazartesi sabahı ne tür planlar yapacak." Amerika–Almanya ilişkilerini ele alan başka bir yazı da Chicago Tribune gazetesinde. Yazıda Angela Merkel’in seçim konuşmalarında eski Amerika Başkanlarından Ronald Reagan’ı taklit ettiği ileri sürülüyor ve Merkel’in Almanya’nın ilk kadın başbakanı olabileceği ifade ediliyor. Yazı özetle şöyle: "Merkel iktidara gelirse Amerika–Almanya ilişkileri iyileşir. Başbakan Gerhard Schröder’in Irak savaşına şiddetle karşı çıkması ve başka ülkeleri de savaşa direnmeye teşvik etmesi Washington’la Berlin arasında gerginliğe sebep olmuştu. Merkel’in Washington’u kızdıracak bir politika izlemesi beklenmiyor, ancak onun da Amerika’ya büyük ödünler vereceğini sanmayın." 6