T.C. DCLE ÜNVERSTES SOSYAL BLMLER ENSTTÜSÜ TARH ANABLM DALI TÜRKYE CUMHURYET TARH BLM DALI YÜKSEK LSANS TEZ NKILÂPLARIN TÜRK KADINI ÜZERNDEK ETKS (1919–1937) HAZIRLAYAN Nazl ÇVRLL TEZ DANIMANI Yrd. Doç. Dr. Mustafa SARIBIYIK DYARBAKIR 2005 ÖZET Türk kadnnn toplumdaki statüsü, tarih boyunca deiiklikler göstermektedir. Eski Türklerde kadn, toplumda erkek ile hemen hemen eit haklara sahipken Müslümanln kabul edilmesi ile birlikte geleneksel-dinsel sistemin toplumda varln hissettirmesi nedeniyle tamamen deimitir. Türk kadn zamanla toplumdan soyutlanm sadece ev kadn ve annelik görevleriyle snrlandrlmtr. Osmanl Devletinde gerileme döneminin balamasyla birlikte ar yenilgiler alnmas Devletin baz kurumlarnda modernletirmenin gerekliliini göstermitir. 1839’da ilan edilen Gülhane Hatt- Humayun ile Tanzimat Dönemi olarak adlandrlan Batllama süreci balamtr. 1908’de II. Merutiyetin ilan edilmesiyle birlikte Kanunu-i Esasi yürürlüe girmi ve Meclis-i Mebusan’n açlmasyla balayan yeni dönemde kadnlarn toplumsal konumlaryla ilgili önemli gelimeler yaanmtr. 1913’te stanbul’da ilk kz lisesi açlm, kadnlarn çkardklar gazete ve dergilerin says artmtr. 1914’te kz örenciler için üniversite (nas Darü’l Fünun ) açlmtr. Bu dönemde patlak veren I. Dünya Savann koullar nedeniyle kadnlar öretmenlik dnda baka ilerde de çalmaya balamlardr. Bu durum kadnn sosyal hayatnda baz deiikliklerin meydana gelmesine olanak vermitir. Çkarlan Hukuk-i Aile Kararnamesi eriat hukukunun düzenlemi olduu aile hukukuyla ilgili bölümlerde dinsel kaynaktan çok fazla uzaklamadan ufak deiikliklerin yaplmasn öngörmütür. Ancak 1917’de yürürlüe giren bu kararname 1919’da kaldrlm aile hukuku yeniden eriat kurallarna braklmtr. Osmanl Devletinde bu gelimeler yaanrken Bat’da daha önce yaanan Rönesans ve Reform hareketleri, corafi keifler, Sanayi nklâb ve teknolojik gelimelerin etkileri sonucunda oluan köklü deiimler yaanmaktadr. Bu gelimeler de kol gücünden çok, zekâ gücünün önem kazanmasna yol açan Sanayi nklâb ile kadnlar ücretli olarak ve içi statüsü altnda çalma yaam içinde yer almlardr. Dünyada bütün toplumlarda kadnlar haklar için mücadele vermilerdir. Türk kadnnn hakkn elde etmek için verdii sava bütün dünya toplumlarnn kadnlarnn savalarndan farkldr. Kurtulu Sava Türkiye’nin yeniden douunun sava olup bir memleketin ölüm - kalm için verdii olaanüstü bir sava örneidir. Kurtulu Savanda Türk kadn memleketin varl için erkei ile omuz omuza benzeri görülmedik bir mücadele vermitir. Bu kurtulu mücadelesi sonucunda kadn haklarnn geliimi için I youn bir mücadele balatlmtr. Bu defa mücadele alan cehalet olmutur. Genel olarak toplumun, özel olarak da Türk kadnn cehaletten kurtarlmas için savalacaktr. Cumhuriyet döneminin ulusal eitim alannda gerçekletirdii en önemli inklâb iki bal eitime son veren 1924 tarihli Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun çkarlmas olmutur. Kadn haklarnn kazanlmasnda atlan ilk adm olan bu kanunla eitim alannda yeni düzenlemelere gidilmitir. Kyafet ve harf deiiklikleri de sosyal alanda yaplan dier yenilikler arasnda yer almaktadr. Atatürk için kadn kyafeti önemli konulardan biri olmutur. Çünkü çada bir ülkenin kyafeti de çada olmaldr. Bu nedenle 1925’te Kastamonu’da yapt mitingde fes kadar çaraf konusunu da irdelemitir. Ancak çarafa kar kanun çkarlamamtr. Çünkü din ve gelenek toplum için kolay braklabilecek deerler arasnda yer almamaktadr. 1928’de yaznn bir din sorunu olmayp, uygarlk sorunu olduunun anlalmas ve bu soruna çözüm yolu bulma gereklilii gündeme gelmesi sonucunda Harf nklâb gerçekletirilmitir. Kabul edilen yeni harflerle kadn daha kolay okuma, yazma ve örenme imkânna kavumutur. Atatürk’ün gerçekletirdii hukuk inklâb ise eski hukukun sistem olarak dayand temel kaynaklar saf d brakarak, bat hukuk sisteminin benimsenmesi anlamn tamaktadr. 1926 ylnda kabul edilen Medeni Kanun ile kadna erkek karsnda hukuki eitlik verilmitir. Türk kadnnn ekonomik alanda üretime katlmas için Cumhuriyet Döneminde ciddi önlemler alnmtr. Zanaat okullar iyiletirilmi, yeni zanaat okullar açlmtr. 1926 ylnda çkarlan Memurin Kanunuyla kadnlar memur olmaya balamlar ve o zamandan günümüze kadar geçen sürede kamu alannda çalan kadnlarn says artmtr. Kadnlarn çalma yaamlarna yönelik düzenlemeler yeterli olmamakla birlikte yaplmaktadr. Türk kadnna seçim hakknn tannmas Cumhuriyet ideolojisinin gerçekletirdii en önemli inklaptr. 1930’lu yllar siyasi haklar için bir balangç noktas olarak ele alabiliriz. 1930 ylnda Türk kadnna belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkn tanyan Yeni Belediye Kanunu kabul edilmitir. 1934’te de Milletvekili Seçimi Kanunuyla seçme ve seçilme hakk Türk kadnna tannmtr. Böylece Türk kadn Mecliste temsil hakkn elde etmitir. Fakat Türk kadn hala ilk seçimde elde ettii oy orann yakalayabilmi deildir. Kadnlarmz sosyo-kültürel alanda, hukuk alannda, ekonomik alanda ve siyasal alanda elde ettikleri haklarla ve büyük güçlüklerle gerçekletirilen inklaplarla çkm olduklar yola önlerine çkan engellere ramen devam etmektedirler. II ABSTRACT The status of Turkish women has shown changes during the history. By the accepting of Islam women has almost same rights with man at the ancient turkish. As a result of the religional and traditional system occurred, as it totally changed. By the time, Turkish women have been removed from society and responsed house wife. At the Ottoman, with the beginning of moving back, has suffered defeat. That shows that country needs to be modernized in some institution. Prosess of westernize which is named with the Gülhane Hatt- Humayun that advertised in 1839 the period of Tanzimat. In 1908 with the advertising of II. Merutiyet Kanun-i Esasi has been accepted and the new period began with the opening of Meclis-i Mebusan. In this period status of women has been changed by important improvements. In 1914 University (nas Darü’l Fünun) has been opened for the student of girl. This Period because of appearing of 1.th world war, woman have begun to work different jobs instead of teacher. This situation has made some changes in women social life. Brought out Hukuk-i Aile Kararname has made some little changes without avoiding religious source to the family law, which was arranged by Islamic law. It is become operative in 1917 but it is removed in 1919 and Islamic laws again become oprative. While these improvements are lived at the Ottoman Empire, west has been living some strong improvements as a result of Renascence and Reform movements, Geographic investigating, and effects of technological improvements. These improvements made kind power more important than man power. With the Industrial Revaluation woman began to work with salary as a worker status in the society. Women have fighted for their rights in the all society of world. Turkish women made different fight than any other world society woman’s fight to have right in society. War of Independence is an extraordinary example of rebirth of Turkey. Turkish women have fighted with the man for their independence at the War of Independence. As a result of independence fight, fight of improvement of women rights began. This time fight of ignorance began. There is going to be fight to get rid of ignorance both general society and customly Turkish women. The most important revolution that is appeared period of republic in international education is to end two head education by bringing out Tevhid-i Tedrisat law in 1924. By the first step of qualifying women rights law has made new arrangements in education. Clothes an alphabet changes are different changes made in social improvement. Women III clothes are one of the most important subjects for Atatürk. Because a modern country must have a modern clothes. Because of this, as a fez and garment subject are considered in meeting that is made in Kastamonu in 1925. But there were no law for the garment. Because religion and tradition are not placed to leave in society. Alphabet revelation has been made in 1928, as a result it is understood that writing is not a religias problem it is civilization problem and this problem must be solved. Women began to learn reading, writing and learning with new alphabet. Law revolution, which is made by Atatürk is adopted to west law system instead of ancient law system. By the accepting of Turkish civil law in 1926, women has been given equality law opposite the man. At the period of republic to be joined to economical production for women are made important decition. New trade schools are opened. By the Memurin Law women began to be a clerk in 1926. From that time to today they populated. It is real that, work law has very important effects for woman to work. With the accepted law, women, man and children’s work conditions are rearranged. To be given the woman election right is the most important revolution that republic made. Years of 1930 are the beginning point for the woman political rights. In 1930 Turkish women are given the right of election of city hall. In 1934 Turkish women are also given the right of election of member of Parliament. But Turkish women still couldn’t catch the first vote rate. Our women make headway to the social, economical, legal fields and still continue to involve in politics. IV Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüüne Bu çalma jürimiz tarafndan Tarih Anabilim Dal’nda YÜKSEK LSANS tezi olarak kabul edilmitir. Bakan : Üye : Üye : Üye : Üye : Onay Yukardaki imzalarn ad geçen öretim üyelerine ait olduunu onaylarm. ……./…./2005 Prof. Dr. Emrullah GÜNEY Enstitü Müdürü V ÖNSÖZ Bilindii gibi toplumun temelini aile, aile kurumunun temelini de kadn oluturmaktadr. Bu nedenle kadnlarla ilgili çalmalara her zaman ihtiyaç duyulacaktr. Kadn sorunlarna çözümler üretilmesi daha salkl bir toplum yaratabilmenin ilk artdr. Olaylara çözüm üretebilmek için ise olayn tarihi geliiminin bilinmesi gerekmektedir. Tarihsel süreç, toplumla birlikte kadnn geçirdii evreleri ortaya çkarmaktadr. Ancak açklanmas gereken temel problem kadn kelimesinin ne anlam ifade ettiidir. Kadn nedir? Sorusunu sormak herhangi bir nesneyi tanmlamak anlamna gelmektedir. Kadnn da bir insan olduu gerçeinden hareket edeceim için kadnnn ne olduuna dair bir tanmlama yapmayacam. Sadece Türk kadnnn toplum ve dönem itibariyle nasl alglandn ve bu algnn ne gibi deiimlere uradn, hangi evrelerden geçerek bugünkü kadn algsna ulaldn ortaya koymaya çalacam. Bu bir tanmlama olmayacak sadece bir anlatm biçiminden ibaret olacaktr. Geçtiimiz yüzylda yaanan tarihsel olaylar ve toplumda yer bulan çada kavramlar dünyada olduu gibi Türkiye’de de kadn kimliinin yeniden tanmlanmasna yol açm ve kadnlarn özgürlük mücadelesi vermelerinde etkili olmutur. Kemalist sistem, asrlarca toplumdan dlanm ve kimliksizletirilmi olan Türk kadnn yeniden sosyo-kültürel, siyasal, ekonomik ksacas her alanda toplumun aktif bir üyesi haline getirmi, Cumhuriyet Döneminde kadn yurtta kimliini kazanmtr. Ancak M. Kemal Atatürk’ün ölümünden sonra tekrar dirilen yozlatrma hareketleri kadnn çadalamasnda baz sorunlar yaanmasna neden olmutur. Türkiye’de Atatürk inklâplarnn neden olduu deiim sayesinde Türk kadn toplumsal sçrama yaamtr. Türk kadn tarih boyunca cinsiyet fenomeni nedeniyle farkl statülerde yer almtr. Tarih, geçmiten gelecee k tutan bir araçtr. Bu nedenle günümüzde kadn olmaktan kaynaklanan sorunlarn nedenini bulmak ve M. Kemal Atatürk’ün Türkiye’de gerçekletirdii devrim sonrasnda, büyük güçlüklerle hayata geçirilen inklâplarla, toplumun kadna bakn deitiren ve aratrmann asl konusunu oluturan inklâplarn, Türk kadnn ne ekilde etkiledii ve yeni toplumda Türk kadnnn nasl bir statüye sahip olduu konularn aydnlatmak için Türk kadnnn tarihsel süreçte geçirdii evreleri inceledik. 1919–1937 yllar arasn kapsayan dönemde yaplan inklâplar geçmile balantl olarak ve kendinden sonraki dönemle de ilikilendirerek aydnlatmaya çaltk. Bu ekilde VI Türk kadnnn geçirdii evrelerin ve dönem dönem yaad deiimlerin daha net bir ekilde açkla kavuturulaca umulmaktadr. Çalmamz üç ana bölümden olumaktadr. Her bölümün kendi içinde bütünlük salamasna ve kendinden sonraki bölüme temel oluturmasna dikkat edilmitir. Birinci bölümde Türk kadn konusunda genel olarak bilgi verilmesi için tarihsel süreçte Türk kadnn geçirdii evreler Müslümanlk temel alnarak, Müslümanlk öncesi ve sonrasnda dönemin devletleri içerisinde Türk kadnn bulunduu durum ve toplumun kadna bak açs konularna yer verildi. Osmanl Devletinde kadn ve Bat dünyasnda yaanan gelimelerin Türk kadn üzerinde yaratt deiim konularna deinildi. Osmanl’da Klasik Dönem, eski yeni çatmasnn yaand Tanzimat Dönemi ve krlma noktas olarak görülen Merutiyet Dönemi alt balklar altnda ele alnd. Bat dünyasnda yaanan Sanayi nklâbyla birlikte balayan kadnlarn i alanna kitle halinde ücretli içi olarak girmeleri kadn sorununun ve kadn haklar için verilen mücadelenin Sanayi nklâbyla ayn zamanda baladn göstermektedir. Bu nedenle Bat dünyas gelimeleri Sanayi nklâb öncesi ve Sanayi nklâb sonras olarak incelendi. kinci bölümde Cumhuriyet Dönemi Türk kadnnn Osmanl kadnndan devrald miras bal altnda Türk kadnn savalarda erkei ile birlikte omuz omuza verdii mücadeleler, bu dönemde yaplan hukuki düzenlemeler ve kadn örgütlenmeleri konular incelendi. Üçüncü bölümde ise aratrmamzn asl konusunu oluturan M. Kemal Atatürk’ün büyük zorluklarla hayata geçirdii inklâplarn Türk kadn üzerindeki etkisi incelendi. M. Kemal Atatürk’ün düünceleri neticesinde Türk kadnnn bu dönemde eitim alannda, sosyo-kültürel alanda, hukuk alannda, siyaset alannda ve ekonomik alanda kazanm olduu haklara yer verildi. Türkiye’de kadnlarn eitim sürecine, i yaamna, üst yönetime ve siyasete daha yüksek oranda katlmlarnn salanmas için önündeki engellerin kaldrlmas, katlmn tevik edilmesi ve toplumun kadn üzerindeki geleneksel-dinsel bak açsnn deimesini umuyoruz. Kaynak taramas esnasnda yardmlarn esirgemeyen Milli Kütüphane Mikrofilm arivi görevlilerine, stanbul Üniversitesi Kadn Eserleri Kütüphanesi sorumlusu Kemal ÖZTÜRK’e, Diyarbakr Halk Kütüphanesi çalanlarna ve çalmam süresince yardm ve desteini esirgemeyen bata deerli tez danmanm Yrd. Doç. Dr. Mustafa SARIBIYIK olmak üzere, katks olan herkese teekkürü bir borç biliyorum. Nazl ÇVRLL VII ÇNDEKLER ÖZET……………………………………………………………………………................I ABSTRACT……………………………………………………………………………….III ÖNSÖZ……………………………………………………………………………………VI GR………………………………………………………………………………………..1 BRNC BÖLÜM TARHSEL SÜREÇTE TÜRK KADINI..............................................................................5 1. 1. Müslümanln Kabul Edilmesinden Önce Türklerde Toplumsal Durum ve Türk Kadn……6 1. 2. Müslümanln Kabul Edilmesinden Sonra Türklerde Toplumsal Durum ve Türk Kadn......11 1. 3. Osmanl Devleti Döneminde Türk Kadn.................................................................................14 1. 3. 1. Klasik Dönemde Türk Kadn...................................................................................15 1. 3. 2. Tanzimat Döneminde Türk Kadn...........................................................................18 1. 3. 3. Merutiyet Döneminde Türk Kadn.........................................................................25 1. 4. Bat Dünyasnda Toplumsal Durum ve Bat Kadn Hareketinin Geliimi................................30 1. 4. 1 Sanayi nklâb Öncesi Toplumsal Durum ve Bat Kadn........................................31 1. 4. 2. Sanayi nklâb Sonras Toplumsal Durum ve Bat Kadn......................................33 KNC BÖLÜM CUMHURYET DÖNEM TÜRK KADINININ DEVRALDII MRAS......................39 2. 1. Türk Kadnnn Sosyal ve Siyasal Örgütlenmeleri.....................................................39 2. 1. 1. Anadolu Kadnlar Müdafaa-i Vatan Cemiyeti...........................................42 2. 1. 2. Türk Kadnlar Birliinin Faaliyetleri...........................................................45 2. 2. Türk Kadnna likin Hukuki Düzenlemeler..............................................................50 2. 2. 1. Mecelle-i Ahkâm- Adliye ve Türk Kadn..................................................50 2. 2. 2. Hukuki Aile Kararnamesi ve Türk Kadn...................................................51 2. 3. Savalarda Türk Kadn...............................................................................................53 2. 3. 1 Balkan Savalarnda ve I. Dünya Savanda Türk Kadn............................54 2. 3. 2. Milli Mücadele Döneminde Türk Kadn.....................................................58 VIII ÜÇÜNCÜ BÖLÜM NKILÂPLARIN TÜRK KADINI ÜZERNDEK ETKS...........................................65 3. 1. Sosyo Kültürel Alanda Yaplan nklâplar ve Türk Kadn......................................66 3. 1. 1. Eitim Öretimin Birletirilmesi ve Türk Kadn.....................................66 3. 1. 2. Klk Kyafet Deiiklii ve Türk Kadn.................................................81 3. 1. 3. Harf nklâb ve Türk Kadn....................................................................89 3. 2. Hukuk Alannda Yaplan nklâplar ve Türk Kadn................................................93 3. 2. 1. Türk Medeni Kanununda Türk Kadn.....................................................94 3. 2. 2. Yeni Türk Medeni Kanununda Türk Kadn............................................102 3. 3. Ekonomi alannda Yaanan Gelimeler ve Türk Kadn..........................................105 3. 3. 1. zmir ktisat Kongresi ve Türk Kadnna Yönelik Etkiler......................106 3. 3. 2. Memurin Kanunu ve Türk Kadnnn Memuriyet Hayat........................109 3. 4. Siyasal Alanda Yaplan nklâplar ve Türk Kadn...................................................124 3. 4. 1. Türk Kadnna Seçme ve Seçilme Hakknn Verilmesi............................126 SONUÇ............................................................................................................................138 KAYNAKÇA...................................................................................................................140 IX GR Çada Türk kadnnn günümüz toplumunda ulam olduu sosyal, kültürel, siyasal ve ekonomik durumu, geride braktmz yüzyln eseridir. Son yüzyllk tarihsel süreç içerisinde yaanan olaylar tüm dünyayla birlikte Türkiye’yi de etkisi altna almtr. Bu süreç içerisinde Türk kadn özgürlük mücadelesini vermi, çada haklarn kazanmtr. Türk kadnnn toplumdaki statüsü, tarih boyunca deiiklikler göstermektedir. Eski Türklerde, çadalar olan Çin, Hint, Arap, Mool, Roma, Yunan gibi ülkelerin kadnlaryla karlatrma yapldnda Türk kadnnn oldukça iyi bir statüye sahip olduunu görmekteyiz. Kadn, Türk ailesi içinde erkei ile hemen hemen eit haklara sahip durumda ancak yine de erkek birinci derecede rol oynamaktadr. 1 Tarihsel süreç içinde Türk kadnnn sosyal durumundaki farkllamalar göz önüne çkarabilmemiz için dönüm noktas olarak Türklerin Müslüman olduklar dönemi ele almak durumundayz. Çünkü Türklerin 10. yüzyldan itibaren Müslümanlk ile tanmalaryla birlikte sosyal hayatlarnda ve özellikle Türk kadnnn sahip olduu statü de göz ard edilemeyecek farkllamalar meydana gelmitir. Bu deiimde Müslümanlktan çok Arap ve ran kültürlerinin etkileri görülmektedir. Zaten Türkler Müslümanlkla bu kültürlerin araclyla tanmlardr. Bizans toplumu ile balayan ilikileri sonucunda özellikle saraylarda bu topluluklarn etkileri dikkat çekmektedir. 2 Türk kadnnn geçirdii bu deiim 300–350 yl gibi zaman zarf içerisinde oldukça yava bir seyir göstererek olumutur. Bu zaman zarfnda Selçuklular Döneminde adn duyuran kadnlara rastlanmaktadr. Örnein, bir vakf kurarak ünlenen Gevher Nesibe Hatun, tekilat kuran Fatma Bac gibi baz isimler de örnek olarak gösterilebilir. Siyaset alannda ünlenmi kadnlar arasnda ise Turul Bey’in Hanm Altuncan Hatun ve Melikah’n hanm Terken Hatun’un hükümdarlk ve Beyler üzerinde etkilerinin olduu bilinmektedir. 3 Nizamülmülk, Siyasetname adl eserinde bu konuya yer vermitir. Ancak Nizamülmülk’ün kadn konusundaki düünceleri oldukça acmaszdr. Nizamülmülk, eserinde kadnlarn akllarnn olmadndan, onlardan 1 Ziya Gökalp, Türkçülüün Esaslar, (Haz. Mehmet KAPLAN), stanbul, 1976, s. 155, 156. 1911 ylnda stanbul’da baslm olan eserin günümüz Türkçesine çevrilmi biçimi: Celal Nuri (LER), Kadnlarmz, Kültür Bakanl Yaynlar, (Haz. Özer OZANKAYA), Ankara, 1993, s. 163, 164. 3 efika KURNAZ, II. Merutiyet Döneminde Türk Kadn, Milli Eitim Basmevi, stanbul, 1996, s. 13. 2 1 sadece neslin güzel olarak devam edebilmesi için yararlanlabileceinden bahsetmektedir. Padiah kadnlarnn ise dary görmedikleri için ilerini yaptrdklar hizmetkârlara verdikleri emirlerin fesat çkardn ve hatal olan bu emirlerin padiahn ihtiamna gölge düürdüünü bu nedenle kadnlarn siyasi alandan uzak tutulmalar gerektiine yer vermitir. 4 18. yüzyldan itibaren Bat karsnda alnan yenilgiler Osmanl aydnlarn Bat yeniliklerine yöneltmi askeri alanda balayan yenilikler 1839’daki Tanzimat Hareketi ile her alanda kendini göstermitir. Tanzimat Döneminden önce meydana gelen deiimler, geleneksel ve dinsel nitelikli yaamn sonucu olarak çok yava bir seyir göstermitir. Tanzimat Dönemiyle birlikte balayan çadalama hareketi kadn üzerinde olumlu deiimler meydana getirmitir. 5 Osmanl toplumunda kadnn durumu ile ilgili sorunlar 19. yüzylda ifade edilmeye balanmtr. 6 Aydnlanma ça olarak bilinen bu dönem, temelinde Rönesans ve Reform hareketleri, corafi keifler, Sanayi nklâb ve teknolojik gelimelerin yer ald Bat’da köklü deiimlerin yaand bir dönemdir. Bu dönemde snflarn eitlii, insan haklar, köleliin kaldrlmas gibi konular tartlrken kadnlar da kadn erkek eitlii konusunda mücadeleye balamlardr. Kadnlarn kitle halinde hareketleri ilk kez Fransz Devriminde ortaya çkmtr. Ancak kadnlar devrimden beklediklerini elde edememilerdir. 7 Sanayi nklâbyla birlikte içi olarak çalmaya balayan kadnlar düük ücret alma ve çalma atlarnn olumsuzluklarna ba kaldrmlardr. Bütün toplumlarn yaplarn oluturan kültürel normlar vardr. Bu normlar ya geleneksel deerler ya dinsel deerler ya da her iki unsurun birletii ortak deerler oluturur. Kadn içinde bulunduu toplumun deer yarglarna veya ideolojik kalplarna göre toplumdaki yerini alr. Kadnn toplumdaki yeri bahsettiimiz deerlerle birlikte ülkenin gelime düzeyine de baldr. Tanzimat dönemi sonrasnda iki yönlü düünce yaps ortaya çkmtr. Baz geriye dönülerin yaanmasyla birlikte dünyada meydana gelen yeni siyasal akmlarda Osmanl Devleti içerisinde etkili olmulardr. Türkiye, gerçekletirdii inklâplarla 4 Nizamülmülk, Siyasetname, (Türkçesi, Nurettin BAYBURTLUGL), Dergâh Yaynlar, stanbul, 1981, s. 246. 5 Türk kadnnn Osmanl Devleti döneminde verdii mücadele için u eserler incelenebilir: Muhaddere TAÇIOLU, Türk Osmanl Cemiyetlerinde Kadnn Sosyal Durumu ve Kadn Kyafetleri, Kadnn Sosyal Hayatn Tetkik Kurumu, Ankara, 1958; efika KURNAZ, a. g. e. , s.13. 6 KURNAZ, a. g. e. , s. 14. 7 Serpil ÇAKIR, Osmanl Kadn Hareketi, Metis Yaynlar, stanbul, 1994, s. 19, 20. 2 slami kurallarn yannda çada normlar da benimseyerek yeni bir toplum yaratma yoluna girmitir. Bu yeni toplum içinde Türk kadnnn statüsü deimitir. Türk kadn sosyal, siyasal, ekonomi gibi her alanda farkl biçimde alglanmaya balamtr. Toplumsal yaant da oluan deiim yeni sorunlar da ortaya çkarmtr. Bu sorunlar geriye doru admlarn atld istibdat dönemi ve toplumsal deiimin yaand II. Merutiyet hareketi izlemitir. Böylece eski-yeni yani geleneksel-dinsel deerlerle çada deerlerin çatma süreci yaanmtr. II. Merutiyet döneminde sosyal hayatta köklü deiimler meydana gelmitir. Kadn sorunlarnn giderilmesi açsndan ciddi admlarn atld bu dönemde kadnn toplumdaki etkinlii artmtr. Bu gelimeleri Türkiye’nin siyasal yaantsndan ayrt edemeyiz. Türkiye Cumhuriyetinde siyasal açdan tepeden inme bir zorlama olduu düünülse de kadn haklarnn kazanlmasnn temeli bu dönemde atlmtr denilebilir. Türk kadnnn inceleme konusu yaplmas Türkiye’nin yakn tarihinde meydana gelmi olan Ortadou’da Halifeliin kaldrlmas, anayasal bir kural olarak laikliin yerletirilmesi, eitimin birletirilmesi ve siyasal alanda dini devlet ilerinden ayran tek Müslüman ülke olmas gibi deiimler sonucunda oldukça zor bir sorun olarak karmza çkmaktadr. 8 Türkiye’de yaanan en önemli toplumsal deiim, Cumhuriyet Dönemi ile birlikte balamtr. Çada bir toplum oluturmak için her alanda yaplan inklâplar Cumhuriyet Döneminde gerçekletirilmitir. Kadn Türk toplumundaki kaderci anlaytan syrlarak çada haklarn istemeye balamtr. Bu admlarda M. Kemal Atatürk belirleyici bir rol oynamtr. Türk kadn çada ülke kadnna göre daha erken bir dönemde çada haklarn elde etmeye balamtr. Türk Devrimi Türk kadnnn uygar dünyada olmas gereken konuma gelebilmesi için tarihinin en büyük çabasn göstermitir. Türk Devrimiyle birlikte Türk kadn devrim öncesine göre tamamyla farkl bir kimlikte ve statüde yer almtr. Atatürk’ün düüncesinde yer alan kadn konusunda Tanzimat ile balayan batllama hareketleriyle birlikte bat klasiklerini okuma ilgisi etkili olmutur. 9 Cumhuriyetin farkllamaya neden ilan olan edilmesine etmenler kadar bat olan kaynakl süreçte olarak yaanan toplumsal deerlendirilirken, Cumhuriyet’in ilan edilmesiyle birlikte bat etkisine ek olarak yeni ideolojinin içeriinin 8 Nermin ABADAN UNAT, “Toplumsal Deime ve Türk Kadn”, Türk Toplumunda Kadn, Aratrma, Eitim, Ekin Yaynlar ve Türk Sosyal Bilimler Dernei Yaynlar, Ankara, 1979, s. XIII. 9 Leyla KIRKPINAR, Türkiye’de Toplumsal Deime ve Kadn, Kültür Bakanl Yaynlar, Ankara, 2001, s. 25. 3 de etkisinin olduu gözlemlenmitir. Bunun sonucunda toplum yapsnda deiimler ortaya çkmtr. Eitim öretimin birletirilmesi, Medeni Kanunun kabul edilmesi, kadnlarn siyasal alanda statü edinmeleri gibi yenilikler deiim sonucunda gerçekletirilen inklâplardan bir kaçdr. Bunlarla birlikte Cumhuriyet Döneminde toplumsal, siyasal, kültürel alanda yaanan çadalama hareketleri toplumsal deiime etki eden faktörler arasndadr. Bu etmenler iç ve d gelimelere de dayanmaktadr. Yaanan gelimeler toplumsal alanlarda büyük deiimlere yol açmtr. Toplumsal hayatta yaanan karklklar kadnn toplumdaki statüsünde de karklklar meydana gelmesine sebep olmutur. 1950’li yllarda ekonomik alanda, kültürel yapda, dini kalplar ve sosyal hayatta kadn açsndan bu alanlara kar bir uzaklama meydana gelmitir. Bu durum frsat eitsizlii yaratmtr. Türk kadnnn kazanm olduu haklar kadn erkek ilikilerinde hukuki bir eitlik salam olsa da sosyal hayattaki eitsizlik devam etmektedir. Bu durum bize kazanlan haklarn kadn istedii düzeye getiremediini göstermektedir. Bahsettiimiz eitsizlik, yüzyllar boyunca toplumsal davranlara hükmeden kültürel normlardan kaynaklanmaktadr. Bu nedenle kadn çadalama hareketinde geri planda kalmaktadr. Kadn üzerindeki geleneksel ve dinsel tutum devam ettii sürece sosyo ekonomik, kültürel ve en önemlisi siyasal alanda yaanan uygulama eksiklii devam edecektir. Türkiye gelimekte olan bir ülke olarak geleneksel ve dinsel deerlerin etkisinin devam etmekte olduu bir ülkedir. Bu etkenler toplumsal ibölümünün belirleyicileridir. Bu deerler kadnn yerini ev kadnl ve annelikle tanmlamaktadrlar. Toplumun dinamik elemann erkekler, geri kalan ksmn da kadnlar oluturmaktadr. 10 Kadn yasalar karsnda erkekle eit bir statüde yer alsa dahi topluma hala bu eitlii benimsetebilmi deildir. 10 Gülten KAZGAN, “Türk Ekonomisinde Kadnlarn gücüne Katlmas, Mesleki Dalm, Eitim Düzeyi ve Sosyo Ekonomik Statüsü”, Türk Toplumunda Kadn, Aratrma, Eitim, Ekin Yaynlar ve Türk Sosyal Bilimler Dernei Yaynlar, Ankara, 1979, s. 137. 4 BRNC BÖLÜM TARHSEL SÜREÇTE TÜRK KADINI Kadnn toplumda giderek artan fonksiyonunun incelenmesi önemli bir konudur. Türk kadnnn son yüzylda, özellikle Cumhuriyet Döneminde yaanan sosyal deiim içindeki yerinin ne olduu sorusu sk sk tekrarlanm ve bu soruna cevap aranmtr. Toplumsal deimelerin kadn dünyasnda yol açt etkileri daha yakndan inceleyebilmemiz için tarihsel verilere daha yakndan bakmamz gerekmektedir. Tarihsel süreç, toplumla birlikte kadnn geçirdii evreleri net bir ekilde ortaya koymamz salamaktadr. Tarih derinliine aratrldnda kadnn insanla dayatlan her türlü eitsizliin ilk kurban olduu ortaya çkmaktadr. Kadnn tarih boyunca kimlii ve kiiliinden yoksun braklarak erkee sürekli tutsak edilmesi, toplumun çöküünü beraberinde getirmitir. Çünkü toplumu kadn ve erkek olarak iki birey oluturur. Bu bireylerden birinin önü kapatlrsa toplumun yarsnn önü kapatlm demektir. Bu ekilde istenilen gelime salanamaz. Kadnn tutsakl genel olarak toplumsal düüün göstergesi olduu gibi kadnn özgürlemesi de toplumsal gelimenin salandnn göstergesidir. Kadn evrenin kayna olan yaratc gücün yarsdr. Evren yalnzca bir gücün sürekliliini devam ettirerek varln koruyabilmektedir. Bu güç de dii ve erkek olarak eit iki parçaya ayrlmtr. Bu parçalarn biri olmadan dierinin evreni devam ettirebilmesi mümkün deildir. Her iki yaam kayna ayn öelerden yaplmtr. Bunlarn bir araya gelmeleri yeni yaamlar oluturmaktadr diyen Celal Nuri kadn evrenin kayna olan yaratc gücün yars olarak deerlendirmektedir. 11 Bu açklamay göz önünde bulundurduumuzda genel bir yarg olarak çou toplumlarn zihnini bulandrm olan kadnn küçüklüünden ya da erkein yüceliinden söz etmenin bir bilimsel dayanann olduu varsaymn ortaya atmamz da mümkün deildir. Sosyal deiim sürecinde Türk kadnnn durumunu belirleyebilmek için baz toplumsal özellikleri açklamak gerekmektedir. Böylelikle, Türk kadnnn kültürel kimliinin nasl olutuu sorununa daha kolay bir ekilde yant bulabiliriz. Türk kadn kimlii aratrmasna Müslümanln Türkler tarafndan kabul edilmesinden önceki dönemi yani sadece Türk kimliinin var olduu süreci ele alarak balayacaz. 11 Celal Nuri (LER), a. g. e. , s. 1. 5 1. 1 Müslümanln Kabul Edilmesinden Önce Türklerde Toplumsal Durum ve Türk Kadn Eski çalardaki ilk Türk boylarndan balayarak Türklerin Müslümanl kabul ettikleri m. s. 9. yüzyla kadar süren tarihi dönem içinde Türkler, ilk zamanlarda göçebe bir hayat devam ettirirlerken zamanla yerleik hayat benimsemiler, bu deiim sonucu kadnn toplum içindeki konumunu da deitirmitir. Göçebe dönem içinde Türk kadn, erkekle eit bir konumda yer almtr. Müslümanln kabul edilmesinden önceki dönemlerde Türk kadnn farkl yönlerden ele alan birçok eser bulunmasyla birlikte bu dönem üzerine yaplan ilk aratrmalardan olmas itibariyle Ziya Gökalp’in eserleri büyük önem tamaktadr. Ziya Gökalp, Türkçülüün Esaslar adl eserinde Müslümanlk öncesi dönemin kültürel yapsn u ekilde ele almaktadr: “Eski Türkler hem demokrat hem de feminist idiler. Zaten demokrasi beraberinde feminizmi getirir. Çünkü demokraside savunulan eitlik ilkesidir. Türklerin feminist olmalarnn özel bir sebebi daha vardr. O da amanizm dinine inanyor olmalardr.” 12 Eski Türk topluluklarna kadn ve erkein temsil ettii din ile sihir ( amanizm ve Toyonizm) birbirine eit tutulmutur. amanizm kadnn kutsalln, Toyonizm ise erkein kutsalln ön plana çkaran dinlerdir. amanizm inanc kadna önem verilmesini gerektirmektedir. Türk amanlar büyü gücüyle mucizeler gösterebilmek için kendilerini kadnlara benzetmilerdir. O dönemde yaplan her iin hem amanizm’e hem de Toyonizm’e uygun olmasna önem verilmitir. Bu nedenle bütün toplantlarda kadn ve erkek beraber bulunmulardr. Her iki cinse ait olan bu eitlik kadn ve erkein toplum içinde de eit haklara sahip olmalar sonunu hazrlamtr. Bu inanç kadna önem verilmesini gerektirmektedir. Ayrca eski Türklerde asalet sadece baba soyundan geçmemektedir. Bir insann tam asil olmas için hem ana soyunun hem de baba soyunun asil olmas gerekmektedir. 13 Ailede çocuklarn sorumluluu yalnzca babaya ait deildir. Anne de bu sorumluluu paylamak durumundadr. 14 Dul kalan kadn çocuklarnn tek koruyucusu, evinin tek idarecisi olmaktadr. Kadnlar bütün etkinliklere yüzleri açk olarak katlmaktadrlar. Böylece ailenin, kadnla erkein ayn sorumluluu paylat aile 12 Ziya Gökalp, a. g e. , s. 158. A. g. e. , s. 158. 14 A. Afet NAN, Atatürk ve Türk Kadn Haklarnn Kazanlmas, Milli Eitim Bakanl Yaynlar, stanbul, 1968, s. 28. 13 6 tipine benzeyen bir sistem temeline dayand görülmektedir. Kzlar kendileriyle evlenmek isteyen erkeklerle düello etmekte, yendikleri erkeklerle ise evlenmemektedirler. 15 Bu gelenek kadnlarn erkeklerle eit durumda olduklarnn göstergesidir. Çünkü kadnlarnda erkekler gibi iyi klç kullanabilecek eitimi aldklar gerçei ortaya çkmaktadr. Ancak kzlarn yendikleri erkekle evlenmek istememeleri kadnn kendi kendini ikinci plana ittiini göstermektedir. Çünkü kadn için erkei ondan daha güçlü olmaldr. Einden fiziksel olarak daha ileri bir seviyede olmay kadn hazmedememektedir. Kadn her zaman korunma ihtiyac hissetmektedir. Bu nedenle kendini erkein koruyuculuuna brakmaktadr. Eski Türk topluluklarnn kültür yaplar üzerine aratrmalar ile tannm bir kadn aratrmac olan Emel Esin “Katun” (Türk Kadnna Dair) adl eserinde Türk kadnnn ilk devirleri hakknda u saptamay yapmaktadr: “Türk Havas…, ç Asya’nn kuzeyinde, yüksek ve karl zirvelerin eteinde, çam ve kayn aaçlarnn bittii sahada dodu…Tarihi asrlara uzanan bu devirde, Türk kadnnn ahsiyeti çift veçhede geliti. K aylarn ocak banda,…Anne ve aç, fakat ate ibadeti ile geçiriyordu. Yün eiriyor, yünleri ve keçeleri boyayp, ileme ve dokuma ile urayordu. Bahar gelip, sürüler otlaa çkarken, kadnlarn yaay deiirdi. Onlarnda günlük hayatnda, at üstünde çobanlk etmek, düman bir boyun saldrsna kar koymak veya ondan kaçmak, sürüler çalnr ise avlanarak geçim temin etmek gibi haller tabii idi. Bütün bir boyun yok edilmesi ile bitebilen hükümdardan korunabilmek için, erlerde bulunan vasflar gerekiyordu. Türk kadn mensup olduu boyu dümanlara kar savunacak bir er oul için sava Tanrsna yalvarrd. Katunlar saç örgülerini taç gibi savurarak, döne döne ayin yaparlard. Ayin srasnda davullar çalnr, katun ilahiler söyler, yer su ruhlarn (kut) yardma çarrd… Çou süslü olmakla birlikte, hayat artlarna uygun kyafetler giyerlerdi. Erler gibi, Türk kadnlar da ölünce, binek atlar ile gömülürlerd.” 16 Göçebe hayat artlarnda kadn önemli bir elemandr. Erkekler savata ve avda iken her eyin sorumlusu kadn olmutur. Bu dönemde kadn cesur ve mücadeleci bir yap göstermitir. 17 Genel olarak yerleik hayata geçi ile birlikte tarmsal faaliyetlere balanmas kadna atfedilmektedir. Çünkü ta devrinde yaplan i bölümünde erkee verilen görev 15 Emel DORAMACI, Türkiye’de Kadnn Dünü ve Bugünü, Bankas Yaynlar, Ankara, 1993, s. 3,4. KIRKPINAR, a. g. e. , s. 47,48. 17 Suna Özlem MUTLU, “1923 Öncesi Dönemde Türk Kadn” , Aydnlanma 1923, Kemalist Atlm, s.58. 16 7 avclk, kadna verilen görev ise kendiliinden yetien ürünleri toplayarak gda olarak kullanmak olmutur. Bu tohumlarn topraa ekilerek tarm hayatnn balatlmas ve dolaysyla yerleik hayata geçilmesi bu olaya bal olarak gelimitir. Ayrca o dönemde ortaya çkarlan çanak çömlek gibi aletlerin yaplmasnda da kadnlar önemli rol oynamlardr. Bu iler arasnda yer alan en önemli faktör aile yuvasn kadnn kurmu olmasdr. Dolaysyla kadn-erkek arasndaki ilikilerin düzenleyicisi de kadn olmutur. Fakat insanlar arasnda bir yere sahip olma düüncesi nedeniyle savalarn balad dönem de bu dönem olmutur. Kadn erkek arasndaki i bölümü bu yeni hayat tarz sonucu ekillenmitir. Bütün eski uygarlklar var olularnn gerçeklemesini efsanelere dayandrarak anlatmaktadrlar. Kadn erkek eitlii ve aile içindeki kadnn konumu Dede Korkut hikâyelerinde de ilenmitir. 18 Eski Türk destanlar da eitlik konusunda dengenin erkek lehine bozulduunu göstermektedir. Destanlarn en önemli aktörü kadnlardr. Kadn hayata, topluma ve erkee ilevlik kazandran bir unsur olarak yanstlr. Örnein Yaratl destannn Ak-Ana’s böyle bir prototiptir.19 Bu devirlerde kadna ait ziynet ve mutfak eyalar ile birlikte bereket ilahesi olarak idoller ve heykelcikler bulunmaktadr. 20 Türk destanlarnda dier eski uygarlklara göre Türk kadnna daha farkl bir rol biçildiini görmekteyiz. Bu deerlerin kimi zaman ayn kalarak, kimi zaman deierek ya da farkl bir içerik kazanarak günümüze kadar izlerinin tandn gözlemlemekteyiz. Eski Türk topluluklarnda kadnn nasl alglandn ve kadnn ne gibi kültürel farkllklarla ekillendiini u ekilde açklayabiliriz. Müslümanln kabul edilmesinden önceki devirde kurulan ilk Türk devleti olan (M.Ö.1. bin-M.S. 4. asr ) Hun Devletinde kadn Bat ve Dou Hunlar olarak iki ayr görünümdedir. Dou Hun kadn Çin geleneklerinden etkilenmitir. Kadn Hakan-Hatun statüsü çerçevesinde toplumda söz sahibidir. Bat Hun kadn ise kendinden önce Avrupa’ya gelmi olan kavimlerle kültürel alverite bulunduu için yar barbar toplumlardaki üretim ilikilerinin belirledii artlar altnda deerlendirilmektedir . 21 Hunlar, egzogami özellii tamaktadrlar. Ancak babalar öldüünde oullar üvey anneleriyle evlenmekte, ölen kardelerinin elerini de sa kalan kardeler 18 smail DOAN, Bizde Kadn, Milli Eitim Bakanl Yaynlar, stanbul, 2003, s. 2, 3. ( Ahmet CEVAT’n Ayn adl eseri üzerine yaplm bir deerlendirmedir) 19 DOAN, a. g. e. , s. 4. NAN, a. g. e. , s. 5. 21 Aytunç ALTINDAL, Türkiye’de Kadn, Alfa Basm Yaym Ltd. ti. , 9. Basm, stanbul, 2004, s.24. 20 8 almaktadrlar. Bu duruma levirat ad verilmitir. Levirat’n sebeplerinden biri kadnn ölen kocasnn ruhuna da hizmet edecei inancnn varldr. Kadn einin olu ya da kardeiyle evlenirse bu görevi yerine getirebilir ama baka aileden biriyle evlenirse iki ayr erkee ve atalarna hizmet etme durumunda kalaca düüncesine sahip olmalar kadnn farkl bir aileden bir bireyle ikinci evliliini yapabilmesi hakkn elinden almaktadr. Dier bir sebebi ise sa kalan kadnn eski soyuna dönmesi durumunda bir miktar mal beraberinde götürecek olmas ve kendisinin de gidecei için i gücünün eksilecek olmasdr. Levirat gelenei ile bu durumlarn önlenmesi istenmitir. 22 Eski Türklerde evlenme her iki tarafn istei sonucunda gerçekletirilmektedir. Evlenme ya kzlar için 10 erkekler içinse 12’dir. Kadn evlendiinde kendi öz adn brakmamakta ve kendi mallarna sahip çkabilmektedir. Bu dönemin kadnnn en belirgin özellii, evlenme çandaki kzlarn ev ilerindeki becerilerine göre deil de ata binmek veya iyi silah kullanmak gibi özellikleriyle seçilmekte olduklardr. 23 Asya ve Avrupa Hunlar’ndan sonra pek çok devlet kurulmutur. Bunlardan en önemlileri arasnda Göktürkler ( M. S. 8. yüzyl ) ve Uygurlar ( M. S. 8.- 9. yüzyl ) olduunu söyleyebiliriz. Göktürk ve Uygurlarda da kadna ayr bir yer verilmitir. Bu devletlerde cinsiyet farknn hukuk düzeni üzerinde önemli bir etkisinin olmad görülmektedir. Kadn dier toplumlarda olduu gibi önce babasnn sonra da kocasnn velayeti altnda bulunmaktadr. Ancak burada kadnn aalanma durumu söz konusu olmamtr. Kadn, dier çada kültürlerle kyaslandnda daha üstün bir statüdedir. Yüksek makama sahip olan kadn kendinden aa seviyede olan bir erkekle evlenememektedir. Burada cinsiyet ayrmndan ziyade statü ayrm söz konusu olmutur. Kadn ile erkek mevki bakmdan eit konumdalar ise de örf ve gelenekler esas alnd için baba, kzn isteyen kiiye vermek zorundadr. Göktürklerde de Hunlarda ki gibi levirat gelenei vardr. Bunlarn yan sra 8. yüzyldaki Orhun Kitabelerinde Türk kadnndan saygyla bahsedildii bilinmektedir. Orhun Kitabelerinde aile hukuku ve mülkiyet meseleleri gibi konular kurallara bal olarak düzenlenmitir. Evli kadn kutsal olarak görülür ona tecavüz eden idamla cezalandrlr. 24 Bu kitabelerde Ouz Prenseslerinin sosyal ve siyasi alanlardaki çalmalarna da deinilmektedir. Mesela Orhun Kitabelerinde u iki cümle beraber kullanlmaktadr: 22 Çada Hukukçular Dernei, Kadn Hukuku Semineri, Bolu, 29 ubat–3 Mart 1996, s. 29. Bu kaynak daha sonra alnt yapldnda ÇHD olarak ksaltlacaktr. 23 Kemal KARPAT, “Ailede Devletçi ve Ferdiyetçi Görü” , stanbul Kültür Dergisi, S. 47, (1945) s. 14. 24 ALTINDAL, a. g. e. , s. 25. 9 “Devleti idare eden Han ve devleti bilen Hatun”. Geleneklere göre sadece “Han emrediyor ki” sözüyle balayan bir emirname geçerli saylmamaktadr. Geçerli olabilmesi için “Han ve Hatun emrediyor ki” eklinde balamas gerekmektedir . 25 Hakan, devleti Hatun ile birlikte temsil etmektedir. Bununla birlikte Hunlar arasnda poligami de yaanmaktadr. Halktan olan Hun kadnlar, erkeklerin yannda dövüebilmek için iyi bir ekilde eitilerek tepeden trnaa silahlandrlmaktadrlar . 26 Kadnlar toplumda aktif bir rol edinmilerdir. Hükümdar ailesinden olan bir kadn elçi görevini dahi alabilmektedir. Uygur kadnlar özellikle hayr ilerinde faal olmulardr . 27 Eski Türk ailelerinde bir kz çocuunun dünyaya gelii Cahiliyye dönemi Araplarnda olduu gibi üzüntüyle karlanmamaktadr. Aksine baz kadnlarn kendilerine kz çocuu vermesi için Ouz Prenseslerinden Tanrya yalvarmalarn istedikleri bilinmektedir . 28 Eski Türklerde kadn-erkek eitlii konusunda yaplan aratrmalar genellikle u üç önemli etkene dayanmaktadr. Hakan ve Hatun emrediyor beraberliinin ilevsel paylam öne çkarmas, tek eli evlilik iddias ve kaç ve göç olmayna dair yaklamlar . 29 Ziya Gökalp’e göre Türk geleneklerinin üstünlüü ve Türk ahlak, ran ve Yunan geleneklerinin etkileri sonucunda gerilemitir. Bu konuda Gökalp öyle söylemektedir; “Türkçülük cereyan doar domaz, feminizm mefkuresi de beraber dodu. Türklerin hem halkç, hem de kadnc olmalar, yalnz bu asrn, bu iki mefkureye önem vermesinden dolay deildir. Eski Türk hayatnda demokrasi ve feminizmin iki balca esas olmas da bu hususlarda büyük bir amildir.” 30 Orta Asya’da tarihsel süreç içinde meydana gelen din deiiklikleri ataerkilleme sürecine büyük katkda bulunmutur. Orta Asya’da ataerkil dinleri kabul etmeyen amanist topluluklarda kadn kstlanmamtr. Serbest ilikilerle birlikte 25 ÇHD, a. g. e. , s. 29. ÇHD, a. g. e. , s. 29 . 27 KIRKPINAR, a. g. e. , s. 56. 28 Turhan FEYZOLU, “Atatürk ve Kadn Haklar” , Atatürkçü Düünce, Atatürk Aratrma Merkezi Yaynlar, Ankara, 1992, s. 881; Ayrca bkz. Emel DORAMACI, Türkiye’de Kadn Haklar, Ankara, 1982, s. 3. 29 DOAN, a. g. e. , s. 3. 30 Ziya Gökalp, a. g. e. , s. 163, 164. 26 10 ataerkil yap görülmektedir. Yerleik hayata geçip ataerkil dinleri kabul eden Türklerde ise kadn üzerine bir kstlama getirilmitir . 31 1. 2. Müslümanln Kabul Edilmesinden Sonra Türklerde Toplumsal Durum ve Türk Kadn Türkler, Müslümanl 8. yüzyldan itibaren toplu olarak kabul etmeye balamlardr. Türklerin Müslümanl kabul etmeleriyle birlikte toplumsal yaplarnda, gelenek ve göreneklerine uymayan baz deiikler yapmak durumunda kalmlardr. Türklerin, Müslümanlkla karlamalar onlar, iktisadi bakmdan üretim ilikilerinde toplumsal deiim ve dönüümlerde bulunmaya itmitir. 32 Bu toplumsal deiim, yüzyllardr kendi gelenek ve inançlar içinde, Müslüman-Arap kadn ile kyaslanamayacak kadar özgür yaam olan Türk kadnn da etkilemitir. Türklerin Müslümanla göre düzenledikleri sosyal hayatlarnda Türk kadn tpk Müslüman Arap kadn gibi hatta bazen ondan da daha kötü bir ekilde Müslüman Türk erkeinin kesin denetimi ve emri altna sokulmaya zorlanmtr. Aslnda bu durumun nedeni Müslümanlk deildir. Bu durum Müslümanln yanl yorumlanmasndan ve bu yanl yorumlarn toplumda gelenek halini almasndan kaynaklanmaktadr. Bu arada ilginç bir durum daha söz konusu olmutur. Mezhep ve tarikatlarn varl. Çünkü baz mezheplerde kadn dierlerine oranla daha özgür braklmtr. Örnein, iilerde durum böyledir. Bazlarnda ise çok daha fazla bask altna alnmtr. afiler gibi. Müslümanlk, Araplarn çad uygulamalarn, ilkel yaam biçimlerini sona erdirmeye çalmtr. Cahiliye dönemi Arap toplumu için bir devrim nitelii tamaktadr. Ancak Müslümanlk öncesi Türk kültürüyle karlatrdmz zaman, Müslümanln, Türklerin kadn kimliine bir kstlama getirdiini görmekteyiz. Mesela Türk kadn Müslümanlk ile birlikte peçe takmaya balamtr . 33 Ouzlarn Müslümanl kabul ettikleri dönemi anlatan kahramanlk destanlarndan birini oluturan Dede Korkut Destanna göre, dört tip kadn vardr. Kocasndan memnun olmayan kadn, evine iyi bakmayan kadn, misafir yannda kocasn mahcup eden kadn ve evin dayana olan kadndr. Bu destanlarda erkekler kahraman, kadnlar ise erkeklerin ei konumundadrlar. 34 Belirtildii gibi aile içinde 31 MUTLU, a. g. m. , s. 58. ALTINDAL, a. g. e. , s. 55. 33 ÇHD, a. g. e. , s. 32. 34 KIRKPINAR, a. g. e. , s. 57; Ayrca bkz. sa KOCAKAPLAN, “Dede Korkut’ta nsan Hükümdar ve Aile, Türk Edebiyat, 1985, s. 249–257; bkz. MUTLU, a. g. m. , s. 60. 32 11 kadnn yeri namus, misafirperverlik, güzellik ve kahramanlk gibi kavramlardan ibarettir. Erkekler kahraman kadnlara deer verirler. Dede Korkut Destannda kadnlar, Karahanllar Döneminde yazlm olan Kutadgu Bilig’de ve Divan- Lügatit Türk (1073–1077 ) adl eserde olduu gibi korkak, yalanc ve zevk simgesi olarak yanstlmamtr. Divan’da ki kadn izlenimi ataerkil bir yap ortaya koyarken, Kutadgu Bilig’de kadn sadece cinsel nesne olarak görülmektedir 35 . Dönemleri için oldukça aydnlatc olan bu iki kaynak kadnn toplum içindeki yansmasn göstermektedir. Müslümanl benimseyen Selçuklular, zamanla Arap kültüründen etkilenmiler, Türk, Acem ve Arap kültürlerinin karmaasn yaamlardr. Bu sosyal kargaa içinde Selçuklu kadnnn durumu, göçebe Ouz Türklerindeki kadnn durumundan oldukça farkldr. Göçebe Ouzlarda kadn, erkekten aa bir konumda deildir. Kabilenin yönetiminde kendisine de danlmakta, üretimden kendisine düen pay alabilmekte, cinsiyete göre i bölümü düzeni içinde çalmaktadr. Oysa Selçuklu kadn, Türk, Acem, Arap ve sonra da Bizans kültürlerinin oluturduu artlar içinde yaamaktadr. Türk kadnnn gelecekteki Osmanl Devletinde varln hiç duyuramayacak hale geliinin süreci ilk olarak Selçuklularda balamtr. Göçebe Ouz kadn, ilk olarak bu dönemde Türk erkeinden geride kalmaya balam toplumsal olaylar (sanat, kültür, iktisat, siyaset) gerei kadar izleyememi Osmanl Devletine gelindiinde ise artk iyice yenik dütüünden yaklak 6 yüzyl süresince hiçbir toplumsal olaya damgasn vuramamtr. Yaplan baz aratrmalar Selçuklu saray kadnnn durumunu göz önüne alarak o dönemin kadnlarnn genel durumunun da böyle oluunu üstü kapal bir ekilde dile getirirler. Ancak gerçek tam anlamyla bu ekilde deildir. Örnein, Selçuklu Hükümdarlar Müslüman olmakla beraber dier din mensuplarna ho görülü davranmlardr. Anadolu yerli Hristiyan kadnlaryla evlenen baz Selçuk beyleri olmu hanedana mensup baka dinden olanlardan bazlar Müslümanl kabul etmi bazlar da kendi inançlarna sadk kalmlardr. Mesela Keyhüsrev’in kars Gürci Hatun Müslümanl kabul etmi, Mevlana Celaleddin Rumi ve dier âlim ve mütefekkirlerle fikir alveriinde bulunmu bir kimsedir. Böylelikle dini taassup olmad gibi kadnlarn cemiyet içinde fikirlerini dile getirdikleri anlalmaktadr. 36 Oysa olaya farkl bir açdan baktmzda Gürci Hatun’un Slav 35 36 MUTLU, a. g. m. , s. 60. Afet NAN, Tarihten Bugüne, Türkiye Bankas Kültür Yaynlar, Ankara, 1970, s. 60,61. 12 kültürüyle yetimi ve sarayl bir kadn olmas ona baz ayrcalklar getirdiini görmekteyiz. Âlimlerle fikir alveriinde bulunabilmesi ise yukarda açkladmz etkenlerin yan sra Mevlevilikte ki –ne olursan ol yine gel- ilkesiyle ifade edilebilir. Ama bu yarg sonucunda dini taassup olmad gibi kadnlarn cemiyette fikirlerini dile getirebildikleri sonucunu çkarmaz. Çünkü Selçuklular slamiyet’i devlet düzeninde uygulamlardr. Bu nedenle Selçuklularda dini taassup vardr ve kadnlar toplumsal hayatta erkeklerle beraber oturup fikirlerini söyleyebilme olanana sahip olamamlardr. Selçuklularda dini taassup olmadn öne süren Afet nan “Osmanllarda teokratik bir sisteme göre yürütülen idare de kadn taassubun basks altnda kalmaya mahkûm olmutur 37 ” demektedir. Bu doru bir yargdr. Ancak Müslüman Türk kadn dinin etkisi altna ilk olarak Osmanllarda deil Osmanl öncesinde girmeye balam Osmanlya gelindiinde ise din format altndaki inançlara iyice teslim olmutur. Selçuklu Türkleri geleneklerini Müslümanln getirdii kurallarla normal bir ekilde gelitirmilerdir. Selçuklunun sarayl kadn, halkn uymak zorunda oluu kurallara uymak mecburiyetinde deildir. Alt tabaka kadn ise dini geleneklerin basksn olanca arlyla üstünde hissetmitir. Ayn ülkenin iki ayr snfndaki kadnlar üzerinde farkl yönlerde bask kuran slamiyet ve deien ekonomi ve politika Ouz Türklerinde olmayan feodal bir oluum meydana getirmitir. Dolaysyla birbirinden ayr bu iki kadn tipi birbirine daha çok uzaklamtr. Örnein, Selçuklu emirlerinden Bedrettin Mahmut’un kars Kutlu Melek Hatun, Atabey Medresesi önünde yaptrlan DarülHuffaz içinde bir kütüphane kurdurmutur. 38 Bir kadn tarafndan yaptrlan bu kütüphanede acaba kaç Selçuklu köylü kz okuyup örenim yapma olanan elde etmitir? Cevap verilmesi çok zor olmayan bu soru bize toplumda farkl tabakada bulunan iki ayr kadn tipini ortaya koymaktadr. Baka bir örnek olarak ta Bacyan- Rum tekilatnn kurucusu Fatma Bacy gösterebiliriz. Bu tekilat Ahiliin kadnlar koludur. Türkmen kadnlar burada siyasi, askeri, ekonomik ve kültürel faaliyetlerde bulunmulardr. Hatta bu tekilat Kayserinin Moollara kar savunulmasna fiilen katlm, Fatma Bac bu olayda esir dümütür. 39 Selçuklu Devletinin alt tabaka kadn ise dini geleneklerin ar basks karsnda baz eski Türk töre ve geleneklerine sahip çkarak devam ettirmeye çalmtr. Mesela 37 ALTINDAL, a. g. e. , s. 58–59. NAN, Atatürk ve Türk Kadn Haklarnn Kazanlmas, s. 43. 39 KURNAZ, a. g. e. , s.13. 38 13 Bizans ve ran etkisiyle Selçuklularda ve Osmanlda görülen harem saray ve saray çevresinde yaygnlarken emekçi kesimde benimsenmemitir. Bunun sebepleri arasnda eski Türk kültüründe harem hayatnn olmay yannda iktisadi nedenler de rol oynamtr. 14. yüzyl Anadolu kadnnn durumunun belirlenmesinde ünlü Arap seyyah bn-i Batuta (1304–1369)’nn yazlar önemli bir yer edinmitir. bn-i Batuta Anadolu kadnn öyle belirlemitir: “Bu memlekete geldiimiz andan itibaren çevredeki komularmz, kadn olsun erkek olsun durumumuzla ilgilenmeden yapamamlardr. Burada kadnlar erkeklerden kaçmazlar ve yola çkacamz zaman akraba ya da hane halkndanmçasna bizimle vedalarlar, bu ayrlktan dolay üzüntülerini gözyalarn dökerek belirtirlerdi.”40 bn-i Batuta dönemindeki Türk kadnnn sosyal yaantsna deindii halde i alannda çok fazla bir bilgi vermemektedir. Bu durum Türk kadnnn toplumda iyi bir statüye sahip olmasna ramen çalma alannda ayn statüde olmadn göstermektedir. Her ulusun olduu gibi Türk ulusunun da yazlmam hukuk devirleri vardr. Yazl yasalar dönemine kadar hukuk ilerini gelenek ve töreler yönetmitir. Bu geleneklerde kadn oldukça iyi bir statüde yer almtr. Müslümanln kabulüyle birlikte eski Türk aile yaps deimi, Türk toplumunda kadnn sahip olduu statüden geri gidi söz konusu olmutur. slam hukukuna göre Türk kadn erkekle ayn statüyü paylaamamtr. 41 Ksaca Selçuklularda ve Selçuklular sonrasnda oluan beyliklerde ki Türk soylu kadnnn durumu Ouz oymaklarndaki kadnn durumundan alt seviye de Osmanl kadnndan ise üst seviyededir diyebiliriz. 1. 3. Osmanl Devleti Döneminde Türk Kadn 1299’da kurulan Osmanl Devletinde Türk kadnnn statüsü ve durumu kadnn tarihteki konumu ve ilgili dönemlerin kendine özgü siyasi, iktisadi toplumsal koullarnn zaman içerisinde urad deiimle orantl olarak baz farkllklar göstermektedir. Balangçta eski demokratik geleneklerini ksmen de olsa devam ettiren 40 DOAN, a. g. m. , s. 9. Günay TÜMER, “ slam’da Kadn” , Kastamonu’da lk Kadn Mitinginin 75. Yldönümü Uluslararas Sempozyumu, ( Kastamonu, 10–11 Aralk 1994), Atatürk Aratrma Merkezi Yaynlar, Ankara, 1994, s. 173–180. 41 14 Türk toplumunda kadnn toplumsal durumu Osmanl Devletinin güçlenmeye balamasyla gerilemeye balamtr. 42 1. 3. 1. Klasik Dönemde Türk Kadn Osmanl Devletinin ilk dönemlerinde eitlik, özgürlük gibi ilkeler devlet yönetiminde etkili olmutur. Kadnlar toplumsal alanda oldukça rahattrlar. Rahatça sokakta dolaabilmekte, alveri yapabilmekte, ticaretle uraabilmekte ve bunlar yaparken de yüzlerini kapatmamaktadrlar. Saray hayatnda da yine eski demokratik gelenekler korunmaktadr. Mesela, elçiler saraya ziyarette bulunduklarnda sultan sarayda bulunmuyorsa sultann hanm elçileri karlamakta ve devlet ilerini yerine getirmektedir. 43 ran ve Bizans Uygarlklar etkisinde kalan ve slami eriat kurallarn benimseyen Osmanl yava yava demokratik geleneklerden uzaklam dolaysyla toplum içinde kadnn konumunda da gerileme söz konusu olmutur. Bu durum kent yaamnda daha çok etkili olmutur. Osmanl kadn denilince akla ilk gelen düünce harem’dir. Oysa harem ne Türklere ne de Osmanllara ait bir kavramdr. Bu durum Osmanl Devletinde 15. yüzyldan itibaren Bizans ve ran kaynakl olarak görülmeye balanmtr. Daha sonra etkisini arttrm, saray dnda da konaklarda uygulanmtr. Bu ekilde poligami de üst snf içinde yaygnlamtr. Saraya giren harem kültürüyle birlikte saray ‘haremlik, selamlk’ olarak iki bölüme ayrlmtr. Bu durumdan sonra kadnlarn yüzlerinin kapanma dönemi balamtr. Bu uygulama daha sonra etkisini halk tabakasnda da göstermi kadn saklama olay geleneksellemitir. 44 Harem bölümüne sadece koca ve kadnn yakn akrabalar, amca ve erkek karde gibi kadnn evlenemeyecei erkek akrabalar girme hakkna sahiptir. Ayrca bu dönemde aile kurumunda ataerkil bir yap göze çarpmaktadr. Kadnlar erkein otoritesi altna girmeyi kabul etmilerdir. Miras paylamnda kadn erkekten daha az pay almaktadr. Kadnn eini seçme hakk ortadan kalkmtr. Evlenme esnasnda gelin kimsenin göremeyecei bir yerde bekletilmektedir. Boanma için erkein kadna ‘bosun’ demesi yeterlidir. Poligami ise 1453’te stanbul’un fethedilmesinden sonraki dönemde oldukça artm, cariye tutma gelenei balam, 42 MUTLU, a. g. m., s. 62. A. g. m., s. 61. 44 ALTINDAL, a. g. e. , s. 75. 43 15 sultanlar cariyeleri ile evlenmeye balamlardr. Bu gelenek saray ve çevresini etkilemekle birlikte halk üzerinde fazla bir rabet görmemitir. Çok elilik nadiren görülmütür . 45 Geleneksel tüm toplumlarda olduu gibi Osmanl Devletinde de ülkenin her yerinde ayn olan, belirli ve düzenli bir hukuk sistemi görülmemektedir. Osmanl Devletinde kiinin statüsünü belirleyen hukuk sistemi geçerli olmutur. Kiinin mezhebine, cinsiyetine, i konumuna, dini inancna bal olarak kiiye göre farkllaan kurallar uygulanmtr. Bu uygulamada da önemli sorunlar ortaya çkmtr. Dank bir sistem kendini göstermekte hukuk statüyü temsil etmektedir. Özel hukuka ait olan sorunlar kiinin mensup olduu cemaatin yarglarna göre çözümlenmektedir. Bu nedenle farkl milletlerden oluan Osmanl Devletinde kadn, farkl konumlara sahip olmutur. Müslüman kadnn konumunu belirleyen Kur’an- Kerim’dir. Kur’an aile hukukunun kaynan oluturmaktadr. Evlilik ileminin gerçeklemesi için kiilerin anlamalar yeterlidir. Devletin evlilik kurumuna herhangi bir müdahalede bulunma durumu yoktur. mam gibi bir din adamnn öncülüünde de gerçeklemesi gerekmemektedir. Din adamnn nikâha önderlik etmesi daha sonra gelenek halini alan bir durumdur. Tanzimat dönemine kadar bu sistem böyle devam etmitir. 46 Bu dönemde kadnlar eriat kurallarndan bir adm ileri çkamamaktadrlar. Kadnn davranlarna göz kulak olmak hem kiisel, hem de toplumsal bir erkeklik görevi saylmaktadr. Yalnzca kocas deil, bütün sokak, bütün mahalle kadn göz ve denetim altnda tutmakla yükümlü klnmtr. 47 Müslümanla ve eski Türk geleneklerine aykr olarak Türk kadnnn statüsündeki gerileme Osmanllarn Arap, Bizans ve ran ile ilikilerinin artt dönemde ortaya çkmtr. Ancak bu durum sadece ehir kadnlarn etkilemitir. Köylü veya göçebe kadn için böyle bir durum söz konusu deildir. Bu kesimlerde kadn hayatn tamamen içindedir. Osmanl Devletinde kadnn durumu ile ilgili problemler 19. yüzyldan itibaren ifade edilmi ve bu problemlere çözüm yollar aranmaya balanmtr. Tabi bu gelimeler o dönemki Osmanl Devletinin içinde bulunduu artlar sonucunda meydana gelmitir. 19. yüzyldan itibaren Bat karsnda alnan yenilgiler Osmanl aydn ve yönetici kesimini yeni araylara yöneltmi, bu yöneli Bat’da yaanan yenilikleri kendi 45 DORAMACI, Türkiye’de Kadnn Dünü ve Bugünü, s. 3. ÇAKIR, a. g. e. , s. 136. 47 Lord KNROSS, Atatürk, Bir Milletin Yeniden Douu, (Çev: Necdet SANDER), 14. Basm, stanbul, 2003, s. 633. 46 16 ülkelerine aktarmak istemelerine yol açmtr. Öncelikle askeri alanda yaplan yenilikler yeterli olmaynca 1839’daki Tanzimat Fermanyla yaplan yenilikler her alana yaylmtr. Bat’nn hukuk sisteminden yararlanlm, Bat tarz okullar açlmtr. Tabi bu gelimelerden Osmanl kadn da etkilenmitir. Bat’y yakndan tanyan kadnlar Osmanl kadn hareketini balatmlardr. Daha sonra deineceimiz Namk Kemal, emsettin Sami, Ahmet Mithat Efendi gibi yazarlar eserlerinde kadn konusuna yer vermilerdir. 48 19. asrda Osmanl Devleti sosyal, siyasal, iktisadi ve düünsel alanlarda ortaya çkan deiimlerle yapsal bir dönüüm yaam, bundan Osmanl kadn da büyük oranda etkilenmitir. Osmanlnn ilk dönemleri için kadn önemsedikleri söylenemez. Ancak Tanzimat Dönemi kadnn özgürlemeye balad dönemdir diyebiliriz. “Bir toplum ayn amaca kadnlar ve erkekleri ile beraber yürümezse, ilerlemesine ve uygarlamasna teknik bakmdan olanak, ilmi bakmdan olaslk yoktur.” 49 Yukarda M. Kemal Atatürk’ün sözleri ile de vurguladmz gibi geçmi toplumsal yapnn dinsel ve geleneksel kurallaryla toplumdan soyutlanm kadnn, i ve sosyal yaamyla erkein yannda genel yaama katlmas toplumun felce uramasn önleyecektir. Osmanl Devletinin ilk dönemlerinde toplumdan itilmi durumdaki Türk kadnnn kurtulu hareketine ilikin kalk noktas olarak Tanzimat Dönemini ele alabiliriz. Adli, mali, yönetimsel ve askeri haklar listesi olarak 1839 da Gülhane Hatt- erifi’nin yaymlanmasyla balayan bu dönemde, Osmanl Devletinde bat uygarlna gerçek bir yöneliin baladn görüyoruz. Tanzimat Ferman çok farkl tartmalara neden olmutur. Tanzimat’ tartan birbirine zt iki görü vardr. Birinci görüe göre Tanzimat, Türk toplumunu ykm, dini mahvetmitir. Bu nedenle Osmanl Devleti de emperyalizmin oyunca haline gelmitir. Müslümanln insana verdii deer son derece açktr. Tanzimat bu deerleri yok etmek istemitir. Dier görüe göre ise Tanzimat bu deerleri yok etmek istememi sadece düzeltmek istemitir. Osmanlnn emperyalistlerin kucana dümesi ise kaçnlmaz bir durumdur. Tanzimat Ferman olsa da olmasa da beklenen bir durumdur. Kadn konusunda ise Tanzimat Fermannn getirisi tartlmaz niteliktedir. 48 Bernard CAPORAL, Kemalizm ve Kemalizm Sonrasnda Türk Kadn I, s. 59. Bu kaynak daha sonra kullanldnda KKSTK I, II, III eklinde ksaltlacaktr. 49 Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Türk nklap Enstitüsü Yaynlar, C. 1, Ankara, 1981, s. 153. 17 Tanzimat döneminde balayan tartmalarn daha sonra yaanan olumlu gelimeler açsndan önemli bir rol oynad savunulabilir. 1. 3. 2. Tanzimat Dönemi’nde Türk Kadn Bu dönemde Avrupa kaynakl olarak yaplan bir dizi reform karmza çkmaktadr. Yaam artk Avrupa yaamna bal olarak deien bir hal almtr. Avrupa’da ortaya çkan hareketler, Osmanl Devletinde bazen slam görüü ile birlikte, bazen de slami görüün tamamen ayr olarak yerini alarak yanksn bulmutur. Tanzimat’a kadar olan dönemde kadn haklarn kstlayan fermanlar birbirini izlemitir. Tanzimat’n getirdii yenilikler ve batllama ortamyla kadnlara da baz haklarn verilmesi veya eski haklarn iadesi gibi olanaklar yaratlmtr . 50 Bu dönemde meydana gelen deiiklerle oluan bir de düünce basn vardr. Bu basn sayesinde Avrupa’da neler olup bittii, kültürel toplumsal olaylarn yansmalar Osmanl’ya iletilmitir. Avrupa’da olduu gibi kadnn kendini tanmas, yükselmek ve haklarn elde etmek düünceleri ksaca kadn hareketinin kurumlamas da sessizce etkinliini göstermeye balamtr. Bu basnn olumasnda Avrupa modeli ile farkl bir ekil alan okullar, medreseli ulema snfnn kültür tekelini elinden almasyla farkl bir biçimde kültürlü insan modeli yetitirmesi etkili olmutur. 1860 da Agâh Efendi ve inasi resmi olmayan ilk gazeteyi; Tercuman- Ahval’ kurmulardr . 51 Türklerin evlilik içi ilikilerini ele alan ve bu konuda baz din adamlarn hicveden inasi’nin “air Evlenmesi” adl piyesi de Tercuman- Ahval gazetesinde yaymlanmtr . 52 Ziya Paa tarafndan yazlan bir makaleden dolay bu gazete hükümet emriyle iki hafta süresince kapatlmtr . 53 Daha sonra inasi 1862 de Namk Kemal’in katksyla Tasvir-i Efkâr gazetesini çkarmtr. Namk Kemal, kadnlarn eitimine ilikin Terbiye-i Nisvan Hakknda bir Layiha adl makalesini bu gazetede yaymlamtr 54 . Namk Kemal bunun dnda Osmanl ailesinde kadnn içinde bulunduu durumu anlatan ve kadn haklarn savunduu birçok makale yazmtr. Bu makalelerinde Avrupal kadnlarn yararland eitim olanaklarn, Türk 50 erafettin YAMANER, Atatürk Öncesi ve Sonras Kültürel Deiim, (Deiimin Felsefesi ve Toplumsal Özü), 2. Basm, stanbul, 1999, s. 227. 51 CAPORAL, KKSTK I, s. 59. 52 inasi, air Evlenmesi, (Hazrlayan: emsettin KUTLU), Remzi Kitapevi, stanbul, 1982, s. 10. 53 Bernard LEWS, Modern Türkiye’nin Douu, (Çeviren: Metin KIRATLI) TTK Basmevi, 8. Basm, Ankara, 2000, s. 147. 54 Tasvir-i Efkar, no.467, 1283. 18 kadn için de istemi, evlilikteki kadnn köleliini ayplayp, kadnn bu durumunun toplumsal yaama katlmasna getirdii snrlamalara dikkat çekmitir. Bu gazetede kadn okurlarnn mektuplar da yaymlanmtr. Bir kadn okur, mektubunda çok karlln yasaklanmasn istemediini dile getirmekle birlikte, eriatta erkein bir kadnla yetinmeyip daha fazla sayda kadn almasn emreden bir durum olup olmadn sormaktadr . 55 Bu paragrafta karmza öyle bir tablo çkmaktadr. Bu kadn belki kumaya sahip belki de deil ama çok elilik durumundan rahatszdr. Burada otorite olarak karmza din çkmaktadr. Eer Müslümanlkta tek kadnla evlilik hükmü yer alsa kadn poligaminin yasaklanmasn istediini dile getirecektir. Ancak poligami hükmü yer alyorsa kadn din korkusu nedeniyle bu duruma boyun emek zorunda kalacaktr. Dinde poligami hükmünün var olmas kadnn bu durumundan rahatszln dile getirmesine engel tekil etmektedir. 1868’de çkarlan Terakki gazetesi kimliklerini açkça belirtmese de kadn mektuplarna yer vermitir. Bu mektuplar kadnlarn kendi sorunlarn dile getirmeleri açsndan önemlidir. Gazetenin 104. saysnda “Üç Hanm” imzal bir yazda, vapurlarda kadnlara ayrlan yerlerin kötülüünden yaknlm, erkeklerle ayn vapur ücreti ödemelerine karn, böyle hor görülmelerinin nedeni sorulmutur. 83. sayda ise okuma-yazma bilmedii halde düüncelerini aktarmay istediini belirten bir kadn, bakasna yazdrd mektubunda, çok kadnla evlilii sorgulamtr. 56 Terakkide, “Muhadderat çin Gazetedir” ismindeki haftalk gazetesinde kadnlarca yazlan, cinsler eitliini ön planda tutmaya çalan, poligamiye kar çkmamakla birlikte monogaminin üstünlüünü savunan yazlar yer almaktadr. 57 1 Austos 1895’te bayazar ve yaz kadrosunun tamamna yakn kadn olan “Hanmlara Mahsus Gazete” yayn hayatna girmitir. Bu gazetenin en önemli özellii 1895- 1908 yllar arasnda, 13 yl, toplam 604 say olarak çkan en uzun süreli kadn dergisi olmasdr. Derginin yayn amacnn hazrland ilk sayda, özellikle nesil yetitiricilii rolünden ötürü kadnlarnda gelitirilmesi, yükseltilmesi gerektii vurgulanm, kadnn içinde bulunduu durumla toplum arasnda balant kurulmutur. Dergide kadnlar konumlarn sorgulayarak, erkeklerle karlatrma yapmlardr. Bir örnek olarak ilk kadn romancmz Fatma Aliye Hanm gösterebiliriz. Fatma Aliye için 55 Tasvir-i Efkar, no.467, 1283. ÇAKIR, a. g. e. , s. 23. 57 Terakki-Muhadderat çin Gazetedir, no.5, 1285. 56 19 kadnn geliiminde engel tekil eden etkenlerden en önemlisi erkeklerdir ve bu durum medeni ülkelerde de ayndr. 58 lber Ortayl, Tanzimat Döneminde ki bu kültürel faaliyetleri dikkate alarak u yorumlar yapmaktadr: Gelimekte olan basnn da kantlad gibi, Tanzimat Dönemi yeni kültürün ve modern Türk düüncesinin temellerini atan kültürel bir geliime tank olmutur. Batnn, daha çok Fransz edebiyatnn etkisi belirleyici rol oynamtr. Franszca’dan çevrilen eserlerin bazlarnn devrime öretisel bir arka plan hazrladklarn söyleyebiliriz . 59 Bu yabanc aydnlardan yaplan liberal eilimli çevirilere paralel olarak bahsedebileceimiz Türk yazarlar arasnda Ali Suavi, Ahmet Mithat ve Abdulhak Hamit’i gösterebiliriz. Ahmet Mithat Osmanl Devletinde modern uygarla uymayan düünce ve yaam biçimlerini deitirmeyi benimsemi ve poligamiyi eletirmi bir aydndr. Abdülhak Hamit ise “bir devletin kadnlar o milletin ilerleme derecesinin ölçüsüdür.” 60 diye yazmtr. Bu konuyla ilgili olarak ele alabileceimiz dier yazarlar arasnda Nabzade Nazm ve emsettin Sami bulunmaktadr. Bu iki isim, kadnn toplumda aa bir durumda olduunu ifade etmi ve bu durumun nedeni olarak da kadnn içinde tutulduu cahillii göz önüne sermilerdir. Namk Kemal, Osmanl Devletinde kültürün ihmal edilmi olduunu dile getirerek, bu dorultu da öretimin düzeltilmesi gerektiini vurgulam, kzlarn okula devam ederek çada deerlerle uyumlu eitim görmeleri gerektiini savunmutur. Tanzimat Döneminde kadnn yerini hukuk açsndan ele aldmzda, arazi hukuku, cariyeliin kaldrlmas, yabanclarla evlenme ve giyim kuamla ilgili hukuksal deiiklikler yapldn görüyoruz. Daha önce de belirttiimiz gibi Tanzimat Dönemi bir balangç dönemidir. Bu dönemde atlan admlarn tam olarak yerine oturduunu söyleyemeyiz. Ancak bu adm atlmasayd yaplan düzenlemeler getirilen yenilikler daha sonra ki bir döneme kalacakt. Bu geç kalla da kadnn kölelik süreci biraz daha devam etmi olacakt. Arazi hukuku konusunda u ekilde bir deiiklik yaplmtr. Osmanl Devletinin kuruluundan 1567–1568 tarihine kadar olan devrede, tasarruf sahibinin arazisi sadece erkek çocua geçiyorken, 1858’de yaplan bir deiiklikle ‘tapu 58 ÇAKIR, a. g. e. , s. 27, 28. CAPORAL, KKSTK I, s. 62. 60 YAMANER, a. g. e. , s. 229. 59 20 bedeli’nin kz çocua da geçmesi kabul edilmi, kz ve erkek çocuk üzerinde oturma art aranmakszn ücretsiz ve eit olarak paylatrlmtr. Bu kanun 1846–1847 ylna kadar sürmü, bu tarihte alnan bir kararla kz çocuu da erkek çocuk gibi babasnn arazisine karlksz sahip olabilme hakkna kavumutur. 61 Üstelik arazinin kz ve erkek çocuklar arasnda eit olarak paylalma karar alnmtr. 62 1874’te Sicil-i Nüfus Nizamnamesi hazrlandktan sonra 1882’de yaplan genel nüfus saym 1890’da tamamlanm açklamalar ise 1893’te yaplmt. Bu saymda ilk kez kadn kayt kapsamna alnmtr. Bunun dnda bu saymda ya, fiziksel özellikler, medeni durum ve sosyal durum gibi faktörleri de açklayan bilgiler verilmitir. Sonraki nüfus saym ise 1903’te balatlm 1907’de sonuçlandrlmt. 1912 ylnda yaplan hukuki düzenlemeler sonucu kz ve erkek çocua eit miras hakk tannmtr. 63 Görüldüü gibi düzenlenmesine çallan durumlar yava bir ilerlemeyle uygulama alan bulabilmektedir. Çünkü toplumun deiiklikleri benimsemesi ksa sürede gerçekleecek bir durum deildir. Cariyeliin kaldrlmas konusunda açklanmas gereken ilk kavram cariyenin ne anlama geldiidir. Cariye bilindii gibi savalarda esir düen ya da para karl satn alnan kadndr. 64 Eer cariye alnd yerde beeni toplar, yeteneiyle kendini kantlayabilirse, evin reisine çocuk dourduu takdirde evin hanm mevkiine çkabilme imkân vardr. Osmanl Devletinde cariyeliin kaldrlmas, batnn etkisiyle olmutur. Osmanl Devleti 1856 Paris antlamasyla Avrupa Devletler Topluluunun kabul ettii kurallara uymay, bu topluluun hak ve ödevlerini yerine getirmeyi onaylamtr. Böylece 19. yüzyl ortalarnda cariyeliin kaldrlmasna yönelik admlar atlmaya balanmtr. Bu olay cariyelii geçim kayna haline getirmi olan kiileri memnun etmedii için baz yerlerde isyanlar meydana gelmi bu nedenle cariyeliin kaldrlmas hayata geçmeden kât üzerinde kalmtr. Saltanat’n kaldrld döneme kadar sarayda cariyeliin devam ettii bilinmektedir. 65 Daha sonra yazlan edebi eserlerde cariyelik konusuna yer veriliyor olmas, bu durumun sadece saraya özgü olmadnn, saray dnda da bu uygulamann devam ettiinin göstergesidir. Cariyelik ancak Cumhuriyet döneminde kesin olarak kaldrlabilmitir. 1876 tarihli Kanun-i Esasi de Osmanllarn ahsi hürriyete sahip olduklar hükmünün yer almasna ramen 1915’li yllarda 61 M. ehmuz GÜZEL, Kadn Ak ve ktidar, Alan Yaynclk, stanbul, 1996, s. 20. ÇHD, a. g. e. , s. 30, 31. 63 ÇAKIR, a. g. e. , s. 140. 64 ÇHD, a. g. e. , s. 34. 65 A. g. e. , s. 34. 62 21 stanbul’daki köle ve cariyeler hakknda verilmi hükümlere rastlanmaktadr. Bu hükümlere göre, cariye sahibinin izni dâhilinde baka bir hür kiiyle evlenebilir. Bu durumda kadnn dourduu çocuu hür olan kii kabul ederse çocuk hür olur. Kabul etmezse çocuk köle sfatyla cariyenin yannda kalabilir. Bu durumda cariyenin sahibine ait olur. Evlendirilmeyen cariye efendisinin odal durumundadr. Fakat erkek köle sahibi olan kadna kar ayn durumda deildir. Hür kadn kölesini azat etmedikçe onunla evlenemez. Fakat hür bir kadn bakasnn kölesiyle evlenebilir.66 Görüldüü gibi kadn köle sahibi olup erkei egemenlii altna aldnda bile yine köle sahibi erkek efendiden ayr tutulmaktadr. kisine verilen haklar ayn deildir. Kadn kendinden aa durumda olan erkekle evlenme yetkisine sahip deildir. Çünkü böyle bir durumda sömürülemeyecektir, erkein tutsa olmayacaktr. Ama cariye sahibi erkek onun üzerinde ki bütün haklara sahiptir. sterse onu kendine odalk yapabilmektedir. Yabanclarla evlenme konusu, 1851 Fransz yasasndan etkilenerek hazrlanan, din hükümlerinden bamsz uyrukluk düzenlemesi 1869’da gerçekletirilmitir. Bu düzenlemeye göre Müslüman ya da gayrimüslim olmak önemini yitirmitir. Bu özellik 1876 Kanun-i Esasi ile de kural haline getirilmitir. Bu düzenlemeye göre evlenen kadn, kocas öldüü takdirde eer isterse üç sene içinde Osmanl uyruuna tekrar dönebilmektedir. 67 Bu hükümlerden anlald gibi yabanc uyruklu biriyle evlenen kadn Osmanl uyruunu yitirmi, Osmanl uyruklu biriyle evlenen yabanc uyruklu bir kadn, Osmanl uyruuna girmeyi kabul etmi olmaktadr. Giyim kuamla ilgili deiiklikler hakknda Osmanl Devletinin kadn kyafetine bak açsn ele aldmzda, Osmanl yöneticilerinin kadn giysilerine oldukça önem verdiklerini görüyoruz. Osmanl’da kadnn giydii kyafet, kadnn toplumdaki sosyal durumunun ifadesidir. Kadnn kyafetini ve moday belirleyen kadn ile erkein sosyal hayattaki farkllklar ve kadnn aile dnda aktif bir sosyal hayat rolünün olmamasdr. Bu iki faktörü belirleyen durumlar (harem, çaraf, peçe) kadn kyafet modasn çevreleyen duvarlardr. Bu duvarlar yklmak istense de dinin emir ve yasaklarndan oluan sosyal kurallar, bu hareketleri engelleyen nitelik tamaktadrlar. Kadnn sosyal hayatnda herhangi bir deiimin olmad dönemlerdeki en eski kadn kyafeti alvar ve gömlektir. 68 66 A. g. e. , s. 34. A. g. e. , s. 34. 68 TAÇIOLU, a. g. e. , s. 15. 67 22 Lale Devrine gelindiinde yava yava kadnlarn sosyal hayata karmalar, giyinme ve süslenme de farkllk ve bir tür incelik meydana getirmitir. Kadnlar sokaa çkarken özenle balarn yapmlar, feslerin üzerine yamak tutmulardr. Bu yamaklarn yapld kumalar zamanla öyle ince bir hal alm ki saç kapatma ilevini görmekten ziyade bir süs eyas olarak kullanlmaya balanmtr. Ferace de eski geni boyutunu kaybederek vücut hatlarn belli edecek bir hal aldndan kadnlar tepki almlardr. Buna dayanarak Müslüman kadnlarn Hristiyan kadnlara benzeyerek açk ve süslü elbiselerle dolamalar yasaklanmtr. 69 Kadnlarn bu emirleri dikkate almadklar görülünce de yeni bir emir daha çkarlmtr. Emre göre kadnlarn giydikleri kyafetin nasl olaca belirlenmitir. Belirlenen artlar unlardr: “Bir kartan fazla büyük yakal ferace, üç deirmi miktar hadd itidalden ziyade yemeni ile sokaa çklmayacak, bir parmaktan ziyade erit kullanlmayacaktr. Bu kurallar dnda hareket edenlerin yakalar kesilecek, tekrar ayn ekilde görülürse, ferace alnp kendileri baka bir memlekete sürüleceklerdir. Ayrca bu ekildeki elbiseler yasak olduu cezalandrlacaktr.” halde tekrar dikilirse terziler ve eritçilerde 70 Bu konuda üst üste çkan iki ferman gösteriyor ki kadnlarn serbest giyinme isteklerine kar, devlet buna müsaade etmemektedir. Bu nedenle kadn halk tabakasyla devlet kar karya gelmektedir. Ayrca görüldüü gibi Müslüman kadn üzerinde Hristiyan kadnn etkisi vardr. Tanzimat döneminde konuyla ilgili bu ekilde emirlere rastlanmamakla birlikte ince kumatan siyah çaraf giyen ve siyah tül örtünmü Müslüman kadnlar, yas tutan Hristiyan kadnlara benzetildikleri için çaraf giyinmeleri yasaklanmtr. 71 Bat kadn kyafetlerinin modelleri özellikle saray ve konaklarda görülmeye balanmtr. Bu saray ve konak kadnlar bu kyafetlerin halk tabakas kadnlar arasnda da yaylmasna neden olmutur. 1865 ylnda kurulan Yeni Osmanllar Cemiyeti baz aydnlarn yaptklar reformlar hakkndaki üphelerini ifade etmektedirler. Onlara göre reformlar hem uyumayan unsurlar birletirmeye çalmakta hem de laik bir özellik tamaktadr. 69 ÇHD, a. g. e. , s. 34, 35. TAÇIOLU, a. g. e. , s. 19, 20. 71 A. g. e. , s. 21. 70 23 Tanzimat’ gerçek bir hukuki ve sosyal reform olarak deil, da kar bir göz boyama olarak deerlendirmektedirler. 72 Yeni Osmanllarn ana temalar ve toplumsal hayat düzenlemenin çözümü, hürriyet ve vatan sevgisinin, hanedana ballk ve din duygusunun yannda yer almas, anayasal bir rejimin ve yürütmeyi denetleyecek bir meclisin kurulmas ile mümkündür. 73 Ksmen slam ülkelerine de dayandrlarak savunulan görüler bunlardr. Tanzimat ile birlikte eitim alannda yaanan en çarpc gelime ise, Fransa’nn Duruy Kanunu’ndan (1867) etkilenerek hazrlanan 1869 Maarif-i Umumiye Nizamnamesi’dir. 74 Duruy Kanunu ile Fransa’da her köye bir kz okulunun açlmas mecburiyeti getirilmitir. 1879’da da her ilde bir kz öretmen okulu açlmas kararlatrlmtr. Maarif-i Umumiye Nizamnamesi ile de Osmanl Devletinde kzlar için öretmen okulu açlmas rüdiye saysnn artrlmas karar alnmtr. Bu düzenlemeden sonra ilköretim zorunluluu ilk kez Kanun-i Esasi de yer almtr. 75 Bu konunun Avrupa ülkeleri anayasalarnda da bu yllarda yer almas dikkat çekicidir. Aydnlarn reform yani merutiyet istei ve yabanc devletlerin basks gibi iç ve d faktörler II. Abdülhamit’in 1876’da ilk Osmanl Kanun-i Esasi’sini ilan etmesine sebep olmutur. Bu anayasa vatandalara bireysel haklar vermektedir. Görüldüü gibi Kanun-i Esasi Mutlakiyet’in yetkilerini anayasal bir Merutiyet temeline oturtmaktadr. Ancak buna ramen meruti idare ve anayasa baarsz olmutur. Daha sonra II. Abdülhamit baz olaylar bahane ederek meclisi datm ve mutlak otoritesine dayal bir yönetim uygulamaya balamtr. Bu dönemde ülkenin farkl yerlerinde asker ve aydnlar tarafndan kurulan baz gizli dernekler oluturulmaya çallmtr. Amaç 1876 anayasasn tekrar yürürlüe geçirmektir. 1876 Anayasas iyi bir ekilde uygulanabilseydi, demokrasi hedefine daha erken ulaabilirdi. Tanzimat Dönemi için söylenecek son söz Tanzimat’n çou alanda baarsz olduudur. Ancak insan haklar demokrasi ve özgürlükler konusunda u an bulunduumuz duruma Tanzimat Dönemi sonucunda geldiimiz de bir gerçektir. Tanzimat Döneminde yaadmz en büyük çeliki Bat hukukuyla slam hukuku arasnda ki bocalamamz olmutur. Bu nedenle yaplmas gereken köklü deiiklikler ancak Cumhuriyetle birlikte gerçekletirilebilmitir. 72 Abdullah ALPEREN, Türkiye’de slam ve Modernleme, Karahan Yaynlar, Adana, 2003, s. 243. Niyazi BERKES, Türkiye’de Çadalama, Yap Kredi Yaynlar, 4. Bask, stanbul, 2003, s. 68–74. 74 KURNAZ, a. g. m. , s. 15. 75 A. g. m. , s. 15. 73 24 1. 3. 3. Merutiyet Dönemi’nde Türk Kadn 1876- 1908 ve sonras dönemde Osmanl Devleti düünce yapsnda ilk kez özgürlük kavram üzerinde bu kadar youn durulmutur. Bat’nn baz fikir akmlarnn tannd bu dönemde düzensizlik söz konusu olmutur. Çünkü Osmanl aydn bir taraftan siyasal özgürlüklere kavumak isterken dier taraftan bu yapy geleneksel düzenle nasl badatracan düünmek zorunda kalmtr. Bu gelimelerden beklenen köklü bir rejim deiiklii deildir. Amaç Kanun-i Esasiyi eksikliklerini gidererek uygulatmaktr 76 . Yaplan eylemler sonucunda II. Abdülhamit’in parlamentoyu yeniden ilan etmekten baka çaresi kalmamtr. Böylece Tanzimat Döneminin son evresi olan II. Merutiyet ilan edilmitir. Geleneksel temeller üzerine kurulu Osmanl Devletinin modernlemesine öncülük edecek yapsal deiimler II. Merutiyet döneminde özellikle gündeme getirilmi, Osmanl siyasal yaps, farkllama sürecine girmitir. Modernleme sadece siyasal yapda deil toplumun yeniden yaplanmasnda da belirleyicidir. Eitim, hukuk, ekonomi, toplumsal hayat her yönüyle deimeye balamtr. Bu belirleyicilii kadnn konumunda da gözlemlemek mümkündür. Osmanl kadnnn konumunda modernlemeye bal olarak deiimler yaanmtr. O zamana kadar yalnzca iyi e, iyi anne vb. vasflarla düünülen ve kendisi de bu vasflara alarak gözünde dorulatrd için toplumsal hayatta statü sahibi olmak için mücadele vermeyen kadnn gözleri açlm, farkl statülerde bulunmak için isteklerde bulunmaya balamtr. Osmanl Devletinde kadnn çalma hayatna girdii ilk i ebelik mesleiyle olmutur. Daha sonra 1872’de ilk kadn öretmen atanm ve ardndan 1882’de ilkokul yöneticisinin atanmas takip etmitir. 77 Görülüyor ki bugün kadn meslei olarak nitelendirilen meslekler o dönemde kent kadnlarnn çok az bir ksmn kapsam ve kadn meslei alan dna çklamamtr. Tanzimat Döneminde kadnnn durumu konusunda gerçekletirilen en önemli gelime Mecelle’nin kabul edilmesi olmutur. lber Ortayl, Mecelle’nin aile hukukuna ilikin düzenlemeler içermediini vurgulamakta, erafettin Turan’n inceledii baz fermanlara bakarak, Osmanl hukukuyla ilgili düzenlemelerin bu fermanlara baklarak yapldn öne sürmektedir. Bu fermanlarda, reid kz çocuunun kendi isteiyle 76 Ahmet MUMCU, nsan Haklar Kamu Özgürlükleri, Sava Yaynlar, 1992, s. 170. Oya ÇTÇ, “Türk Kamu Yönetiminde Kadn Görevliler” Türk Toplumunda Kadn, Aratrma Eitim ve Ekin Yaynlar, Ankara, 1979 s. 221. 77 25 evlenebilmesi, ana-babann karmamas, balk paras gibi uygulamalarn kaldrlmas gibi emirler bulunmaktadr. Ancak bu emirler lber Ortayl’nn vurguladna göre “…Aile ve evlilik kurumlarnn güçlendiini göstermektedir. Bu dönemde hiç deilse ehir nüfusu arasnda sosyal ve ekonomik zorunluluklarla eski geleneklerin ve çok kar evliliinin epey azald ve ho karlanmad bilinmektedir.” 78 II. Merutiyet Dönemi Türk tarihi içinde çadalama hareketlerinin hz kazand bir dönem olarak bilinmektedir. Tanzimat’tan sonra Osmanl insann saran ikinci yenilik dalgasdr. II. Merutiyet sonrasnda kadnlar baz haklar elde etmeye balamlar ve dolaysyla da Türk ailesi gelimeye doru yol almtr. Feminizm hareketi II. Merutiyet sonrasnda hzla ilerlemitir. Edebiyatçlar kadn konusu hakkndaki çalmalarn artrmtr. Kadn konusu oldukça güncellemitir. Örnein Tevfik Fikret “Elbet sefil olursa kadn alçalr beer.” diyerek sesini yükseltmitir. Abdülhak Hamit ise, “Bir milletin kadnlar o milletin ilerleme derecesinin ölçüsüdür. 79 ” diyerek bu konudaki düüncelerini dile getirmitir. II. Merutiyet döneminde Genç Türklerden aile hukuku alannda baz beklentiler olmutur. Ancak bu konuda radikal bir giriim gerçekletirilememitir. 1908 Genç Türk devrimi’nin Fransz Devriminden devrald hürriyet ve eitlik gibi kavramlar Osmanl’da kadn-erkek eitsizlii durumunu gündeme getirmitir. Bu döneme ait kadn konusunda yaplan yorumlar arasnda Peyami Safa önemli bir yere sahiptir. Peyami Safa Merutiyet Döneminde kadnn toplumdaki durumu ve aile hukukuyla ilgili konular inceleyen gruplar üç ayr bölümde ele almaktadr. Bu gruplar farkl görüleriyle ele alarak slamclar, Avrupaclar ve Türkçüler olarak adlandrmtr. 80 Peyami Safa’nn belirttiine göre Türkçüler kadn sorununa çok fazla eilmemekte bu konuyu göz ard etmekteydiler. “…ananenin eteklerine milli açdan Türkler, dini açdan slamclar yapm durumdaydlar”. Ona el sürmek isteyenler ise Tanzimatçlkla damgalanyorlard. Avrupallamann “maymunca bir taklitten öte gitmeyen, en dar anlamyla, kozmopolit ruhuna kar nefretlerinde samimi olduklarndan ve haksz olmadklarndan hiç kimse, hatta Garpçlar da üphe etmiyorlard.” Çünkü onlarda Garpçln Ali, Reit ve Mithat Paalar zamannda 78 lber ORTAYLI, “Osmanl Toplumunda Aile”, Türkiye’de Ailenin Deiimi: Toplumbilimsel ncelemeler, Türk Sosyal Bilimler Dernei Yaynlar, Ankara, 1974, s. 87 . 79 FEYZOLU, a. g. m. , s. 884, ayrca, bkz. KIRKPINAR, a. g. e. , s. 103 . 80 Peyami SAFA, Türk nklâbna Baklar, Kültür Yaynlar, Ankara, 1981, s. 45- 60. 26 olduu gibi, “…tekilat kopyasndan ve kanun tercümesinden ibaret kalmasna taraftar deillerdi 81 ” . ‘Havayic-i Kanuniyemiz’ ve ‘Kadnlarmz’ için, bu unvanlar altnda, bu devrin önemli kitaplarn kaleme alan yazarlarmzdan biri olan Celal Nuri de taklitçilikle, kopyaclkla mücadele ediyordu. Kadnlarmz adl kitabnda elit tabakaya mensup Türk kadnlarna, Avrupa terbiyesi diye yutturulan durumun ahlakszla tevik olduunu dile getiriyor ve unlar söylüyordu: “Ruhu sönmü, vücudu güçten dümü, istenci bozulmu, kiilii göçmü, geveze, dedikoducu, tembel, bilgisiz, kadnlardan artk yaka silkelim. Biz de onlarn ileriyle ilgilenelim. Eski Türkler gibi kadn yalnzca bir zevk arac, heves giderme oyunca olarak almayalm. Kadn yalnz sahip olduu güzellii ve ehveti gidermedeki yetisi için yaratlm deildir. Eer böyle olsayd yaratc güç, kendini yorup da onun bann içine biraz beyin koymazd. Cinsel istekler bakmndan erkekler ile kadnn fark yoktur. Bunlardan biri yalnz bu i için yaratlmamtr. Her ikisi de bu konuda, bir tek i paynn yarsn yerine getirmekle yükümlüdür. Oysa biz kyc erkekler, eskiden beri, kadnn kimi özel durumlarda, insanoluna yararl olmak için urad gebelik ve lousalk gibi durumlarndan yararlanarak onu yalnz buyruumuzla baml bir yolda düzeyine indirmiiz. Hayr; kadnn özgürletirilmesi ve kölelikten balanmas, babolua, bayala yol açmayacak ölçüde ve eitimle kout gitmek üzere boanabilmesi gerekir ki, insanlk öbür yarsn kazansn, özgürlüünü geri alsn.” 82 Ama Celal Nuri bu kitabnda poligaminin, görücü usulüyle evliliin, erkek tarafndan yaplan kolay boanmann ve kadnlarn erkekten kaçmasnn da karsnda olan görüleri savunmaktadr: “Çok karlln bulunduu bir evde kadnlarn kiilikleri pek küçüktür, deerleri yoktur, çekimeler süreklidir. Çocuklar çok olacandan baklamazlar. Zavall çocuklar sürekli bir kavga ve gürültü içinde büyürler. Hanmefendiyi gereince sevmezler. Efendi de hanma tek yaam arkada gözüyle bakmaz. Kskançlk ortaklar ykp yok eder ve belki büyük dümanlklara, büyük kötülüklere yol açar… Eskiden kadnlar daha bön, daha bilgisiz, daha kapal olduklarndan belki deiik karlar arsnda adaleti korumak olanaklyd. Ama imdiki kadnlar bu ölçüde düzeylerini yükseltip, kiiliklerini almlardr; deiik karlar arasnda adalet ve dengenin korunmas olanak ddr… Bu konuda hocalardan bir yenileme sesi beklerim. Onlarn yenilikçilii, bizim için çok 81 82 SAFA, a. g. e. , s. 59. Celal Nuri, a. g. e. , s. 13. 27 gereklidir. nsaf ile düünsünler… Ve onlar bu duruma kar ayaklanma yürekliliini göstersinler. Yenileme o yandan gelirse hayrl olur; gelmezse, gerçi yine yenileme ve devrim kaçnlmazdr, ama bölünme iyi bir ey deildir. slam’ zayf düürür.” 83 Celal Nuri’nin bu eserinde deindii dier bir konu da örtünme sorunuydu. Ona göre örtünme basknn var olduu ortamlara mahsus bir özelliktir. Kadnn örtünmesiyle erkein cinsel uyarlmasnn engellenebilecei düüncesi yanl bir varsaymdr. Çünkü Kadn erkek için istek uyandrc ise erkekte kadn için istek uyandrcdr. Öyleyse erkein de örtünmesi gerekir . 84 Bunlarn yannda Garpçlarn kadnlar için öngördükleri ise unlardr; Kadnlar diledikleri tarzda giyinecekler, yalnz israf etmeyeceklerdir. Polisler, külhanbeyler vb. kadnlarn giyinmelerine kat’iyen müdahale edemeyeceklerdir. eyhülislam efendilerde çaraflara dair beyannameler imza ve imla etmeyeceklerdir. Polisler kadnlarn iine ancak ve ancak münasebetsiz ve adab- umumiyeyi muhil ahvalde müdahale ve bu vazifelerini büyük bir nezaketle ifa edeceklerdir. Kadnlar vatann en büyük velinimeti saylarak kendilerine erkekler tarafndan o yolda hürmet ve riayet gösterilecektir. Kadnlar erkekten kaçmayacaklardr. Her erkek beendii ve seçtii kzla evlenecektir. Görücülük âdetine son verilecektir. Kzlar için dier mektepler dnda bir de Tbbiye mektebi açlacaktr . 85 slamclarn görülerine gelince; eriatn emrettii eylerin hepsi faydal, yasak ettii eylerin hepsi zararldr. eriat kadnlara kendilerine mahrem olmayan erkeklerden kaçmalarn emretmektedir. “Saçlar dahi dâhil olduu halde vücutlarn ziynetten ari bir eyle, calibi ehvet olmayacak bir libasla örtmelidirler.” Fakat bu tesettür, kadna hiçbir meru hakkn kaybettirmez. Kadn da erkek gibi maln istedii kadar tasarruf eder. Namus dairesinde gezmeye gider, elenir. Kendi aralarnda oluturduklar cemiyetlere giderek konferans verebilir ve dinleyebilir. ptidai, rüdi ve idadi derecesinde tahsil görebilir. (Fazlasna ev ve analk vazifeleri müsait deildir.) 83 A. g. e. , s. 90–96. A. g. e. , s. 130, 131; Örtünme ile namus ve ahlak temizliinin ilgisi yoktur. Örtünme kurallarna uymayan namuslu kadnlar ve uluslar olduu gibi, kadnlarn kapal bulunduu yerlerde pek çok aalklar vardr. Bundan altm, yetmi yl önce bizde örtünmeye pek baklrd. imdi ise… örtüler inceliyor. Tersine süsleri örtmek için kullanlmas gereken ferace ve çaraf denilen (üstlükler) ve yeldirmeler birer süs olmak üzere kullanlyor… Kadnn öyle umac gibi kapal bulunmas, bir ölçüye dein erkein ilgisini uyandrr… Oysa erkek açk gezdiinden kadnda böyle bir istek uyandrmaz… Asl olarak, dinsel snrlarn dnda ar örtünmeye karym. Ama bunun hzla, ahlak dükünlüüne yol açacak ölçüde kaldrlmasna da yanda deilim. i yava yava yapalm. Kadnlarmz hazrlayalm. Bu günkü kuak pek öyle özgürlemeye yetili deildir. Gelecek kua özgürlülük ve namusluluk çerçevesine yetitireli”: a. g. e. , s.130–137. 85 SAFA, a. g. e. , s. 50. 84 28 Yine slamclara göre bir kaç kadnla evlenmek zarurettendir. Boanma ise zevk için yaplacak bir durum deildi . 86 Bu gruplardan Batclar Batl kanunlarn u ya da bu ekilde kabul edilmesinden yanayken slamclar, aile kurumunun dini esaslara göre belirlenmesini istiyorlard. Taal-i Nisvan Cemiyeti’nin kuruluunda önemli bir rol oynayan Halide Edip Advar, Tanin gazetesinde, Türk kzlarnn eitime kavuturulmas için, güçlü ve etkileyici yazlar yazmtr. 87 Romanlarnda ise kadn erkek eitsizliinin zararl sonuçlarn horlanan kadnn aclarn ustalkla ilemitir. Ziya Gökalp ise kadnn yalnzca geçmiteki eitlikçi durumuna dikkat çekmekle kalmayp, bununla birlikte feminizm ve demokrasi gibi iki önemli kavramn ilk kez Türklerde ortaya çkm olduunu savunmaktadr. Daha önce deinmi olduumuz gibi Ziya Gökalp Türklerin feminist olmalarnn ilk gerekçesini demokrasiye ikincisini ise amanizm’e dayandrmaktadr. 88 Bu dönemde en çok tartlan konular arasnda kadnlarn eitimi yer almaktadr. Tanzimat ve Merutiyet dönemlerinde, eitim konusunda baz ileri admlar atlm ancak bunlar çok etkili olamamtr. Aslnda Osmanl toplumunda kadn çok fazla kstlamalarla kar karya kalm ise de onlarn tamamen pasif bir konumda olduklarn dile getirmemiz yanl olacaktr. Kadnlara daha iyi bir eitim verilmesi için yaplan giriimlerden birisi 1863’lerde kzlara özgü bir öretmen okulunun açlmas ile olmutur. Balarda bu okullarda verilen eitim sadece Kuran- Kerimi ezberletmekten ibaretken daha sonra müfredat geniletilmi ve ferace yerine çaraf giymeyi yasaklam olan Abdülhamit, ilke olarak kadnlara örenim olanaklar salamaktan yana olduunu belirtmitir. Unat’n yorumladna göre, slamiyet’e ters fikirlere kar dümanlk duyduu için, 1901’deki bir kanunla okul ve özel evlerde Hristiyan asll mürebbiyelerin yetitirilmesini yasaklamtr. 89 Yaplan bu yeni giriimlerden yararlanan sadece Osmanl burjuvazisinin küçük bir bölümüdür. Yabanc mürebbiyeler tarafndan yetitirilenler sadece zengin ailelerinin kzlardr. Bunlar daha fazla özgürlük elde etmeyi istemeye balamlar, poligaminin yaratt eziklik ve dü krkln daha çok hisseden de bu kzlar olmulardr. Yaanlan bu eziklik kendini yazlan edebi eserlerde ve kurulan derneklerde göstermeye 86 A. g. e. , s. 57–58. DORAMACI, Türkiye’de Kadnn Dünü ve Bugünü, s. 53–71. 88 Ziya Gökalp, a. g. e. , s. 158. 89 Nermin ABADAN UNAT, Türk Toplumunda Kadn, Aratrma Eitim ve Ekin Yaynlar, Ankara, 1997, s. 9,10. 87 29 balamtr. Elit tabakaya mensup örenim görmü kadnlar zamanla ince peçeler kullanmaya hatta peçesiz dolamaya balamlardr. Örnein 1912’de peçesiz Türk kadnlar, Amerika büyükelçiliinde verilen bir resmi davete katlmlardr. Baz dergilerde kadnlarn fotoraflar yaynlanmaya balam ve baz kültür kurumlarnda kadnlara özgü konferanslar düzenlenmitir. 90 1. 4. Bat Dünyasnda Toplumsal Durum ve Bat Kadn Hareketinin Geliimi Bilindii gibi 19. yüzyl Bat’da köklü deiimlerin yaand dönemdir. Bu dönemde Bat çerçevesinde yaanan gelimeler ise Türk kadnnn gözünün açlmas için bir araç ilevi görmütür. Bu deiimin temelinde daha önce yaanan corafya keifleri, Rönesans ve Reform hareketleri, Sanayi nklâb ve teknoloji gelimeleri yer almaktadr. Kadn haklar konusunda ilk ciddi talepler, Fransz htilali’yle birlikte gündeme gelmitir. Kadn haklar savunucular kamusal alan da kadn-erkek eitliinin hayata geçirilmesi için büyük çaba göstermilerdir. Pek çok Bat ülkesinde kadnlar; özel alan dediimiz ve kadna mal ettiimiz alandan çkp erkee mal edilen kamusal alanda yerlerini almak için ciddi mücadeleler vermilerdir. 91 Bu gelimeler srasnda öncelikle yöneticiler, kilisenin basksndan kurtulmu, sonra da halk yöneticilere kar çeitli haklarn savunmaya ve dile getirmeye balamtr. Bir yandan milletlerin eitlii, insan haklar, köleliin kaldrlmas gibi kavramlar tartlrken kadnlar da kadn erkek eitlii görülerini dile getirmiler, bunun mücadelesini vermilerdir. Onlarda bu gelimeler sonucunda evlerinden çkmlar, yeni i alanlarna girmeye balamlar, i hayatnda önemli bir güç haline gelmilerdir. Bu gelimeler de kol gücünden çok, zekâ gücünün önem kazanmasna yol açan Sanayi nklâbnn rolü büyüktür. Kadnlar, tarihsel süreç içinde, her dönemin koul ve niteliklerine göre deien biçim ve statülerde çeitli ekonomik faaliyetlere katlm olmalarna karn, ilk kez Sanayi nklâb ile birlikte, ücretli olarak ve içi statüsü altnda çalma yaam içinde yer almlardr. Bu nedenle, tarihsel süreç içinde kadn igücü incelenirken kadnlarn çalma alanna girmelerini salayan Sanayi nklâb temel balangç noktas olarak ele alnmaldr. 90 91 KIRKPINAR, a. g. e. , s. 116. http://www.cibilliyet.com. 30 1. 4. 1. Sanayi nklâb Öncesi Toplumsal Durum ve Bat Kadn Anaerkil bir aile yapsnn hâkim olduu avc-toplayc toplumlarda kadnlar, her bakmdan üstün bir statü ve saygnla sahip olmulardr. 92 Zaman içerisinde, insanolu, göçebe yaam tarzn yava yava terk etmek suretiyle yerleik düzene geçmitir. Yerleik yaam tarz, toplumlarn ekonomik, sosyal ve siyasal yaplarnda köklü deiikler meydana getirmitir. Hzla yerleim merkezlerinin kurulmasnn ardndan ticaret balamtr. Bu deiim süreci içinde, üretim araçlar tekniinin geliimi ile tarmsal faaliyetler giderek gelimeye balarken madencilik ve balkçlk gibi yeni i kollar ortaya çkmtr. Bu olumlu gelimelere karn, insanolunun doaya ve hemcinslerine kar mücadele ve egemen olma çabalar savalara neden olmutur. te bu noktadan itibaren fiziksel güç ve üstünlüün ön plana çkmasyla yaanan bu deiim, kadn ve erkein önce aile daha sonra da toplumdaki statü ve rollerini derinden etkileyerek, köklü deiikler yaratmtr. Bu gelimeler kadn, erkee oranla daha pasif ve ikincil plana itmitir. Erkein, bu dönemde toplumsal statüsünün giderek güçlendii görülmektedir Ataerkil aile düzenin egemen olduu yllarda, igücü gereksinimi, savalardan elde edilen, büyük bölümünü kadnlarn oluturduu kölelerden karlanmaktadr. Ailenin reisi olan erkek, kölelerin de hâkimidir. 10. yüzyla kadar süregelen kölelik düzeni, yerini ortaçadan itibaren feodal düzene brakmtr. 93 Bu dönemde tarmsal üretim, serf statüsünde tüm aile fertleri tarafndan gerçekletirilmekte, kadnlarda senyöre ait topraklarda, üretimde aktif olarak yer almaktadr. Ortaçada üretim feodal beylerin malikânelerinde yaplmaktadr. Böylelikle malikâneler kendi kendilerine yeten birimler olarak varlklarn sürdürmektedirler. Ancak feodal düzenin iç çelikileri, haçl savalarnn etkileri, yeni ticaret ve sanayi etkinlikleri ve yeni sava tekniklerinin bulunmas feodal bir düzenden kapitalist düzene geçii salayan belli bal etmenlerdir. Yeniçan tohumlarn atan Haçl Seferleri’nin nedeni her ne kadar dinsel gibi görünse de altnda yatan balca etkenin ekonomi olduu gerçei bilinmektedir. Bat dünyasnda kadnn durumu ancak Ortaçadan itibaren netlemeye balamtr. Ortaçada yürürlükte olan Salien Kanunu, tanmaz mallarda kzlarn miras 92 Sabahat YURDAKUL, Çalan Kadnn Korunmas, stanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, (Yaynlanmam Doktora Tezi), stanbul 1994, s. 13. 93 www.gençbilim.com, Ödev Sitesi 11167, (Anaerkil Sistemden Ataerkil Aile Düzenine Geçi). 31 haklarn tanmamaktadr. Oysa mal meru ve gayri meru oullar arasnda paylatrlmaktadr. Kraln mal saylan ülke de sadece oullar arasnda paylatrlmaktadr. Kz çocuklar uzun süre Frank mparatorluu’nda hükümdar olma hakkna sahip olamamlardr. 94 Bu dönemde Kadnlar baz önemli imzalar atma hakkna sahip olmulardr. Avrupa’da taç giyen kadnlar daha çok ngiltere ve Rusya’da görülmektedir. Örnein, ngiltere’de I. Elizabeth 1588’de spanya armadasn yenerek ngiltere’nin Protestanln korumu; Kraliçe Mary ve Kraliçe Anne, ngiltere’de demokrasiyi tam anlamyla yerletirmilerdir. Kraliçe Victoria zamannda ngiltere, bir dünya devleti haline gelmitir. Rusya 18. yüzylda tam bir kadn saltanat sürmü, II. Katerina, Osmanl Devleti’nden topraklar kopararak, Rusya’y Karadeniz’e tamtr. spanya’da sabella, Amerika’nn kefinde çok önemli bir rol oynam, Norveç’te Margaret Kalmer birliini gerçekletirmitir. Maria Theresia Frank mparatorluu’nu Yedi yl savalarnda baaryla savunmutur. 95 Ancak yukarda verdiimiz örnekler bize o dönemin kadnlar hakknda genel bir çizgi sunmamaktadr. Çünkü bu kadnlar seçkinler zümresinden çkarak tarihteki yerlerini almlardr. Bu durum toplumda kadnn genel durumunu açklamamz için yeterli deildir. Toplum içinde kadn aa tabakadan bir erkek özgürlüüne bile sahip deildir. Çünkü Hristiyanlk inancnn kadna kar taknm olduu kat bak açs ve var olan geleneksel deerler vastasyla kadn günahkâr olarak görülmü ve kadn için eytann yolda olduu düüncesini tayan toplum kadn aalamaya devam etmitir. nsan olarak bile görülmeyen kadn her yönüyle sömürülen bir meta konumunda tutulmutur. Bu geleneksel anlay yüzyllar boyunca etkisini sürdürmütür. Kadn her alanda erkein gerisinde brakmtr. Avrupa’da snfsal farkllklar aristokrat snf seçkin zümre olarak belirlemiken, avam tabakasnn ikinci snf vatanda muamelesi görmesine sebep olmutur. 96 Zaten bu ikinci snf vatanda grubu içinde yer alan kadn bir de cinsiyetinden dolay arka plana itilince kadn toplumda hiç hak etmedii bir yer edinmi, toplumdan iki nedenden dolay iki kez darbe yiyen kadn toplum dna atlmtr. Ta ki kadn, kimliinin insan kimlii olduunu ve erkekten hiçbir yönüyle aa bir varlk olmadn anlad ve bu yolda mücadele etmeye balad ana kadar bu ezilmilik 94 KIRKPINAR, a. g. e. , s. 66. TÜMER, a. g. m. , s. 173–180. Ayrca bkz. KIRKPINAR, a. g. e. , s. 67, 68. 96 TÜMER, A. g. m. , s. 174. 95 32 süreci devam etmitir. Tabi bu süreç çok uzun bir zaman dilimini kapsamaktadr. Hatta sona ermi deildir. Günümüzde dahi kadn aa bir varlk olarak gören toplumlar olduu gibi kendini aa bir varlk olarak gören kadnlarmz vardr. Bat dünyas’nda Sanayi nklâbna kadar kadn erkek arasnda tam bir eitsizlik söz konusu olmutur. Evlilik kutsal bir tören olarak deil sosyal bir anlama olarak görülmektedir. Ortaçada baz Hristiyan mezheplerinde kadnn insan olup olmad konusu tartlan konular arasnda yer almtr. Tanr’nn sözüne uymad için suçlanan kadn bütün suçlarn kayna olarak görülmütür. Bütün kötülüklerin temelinde kadn vardr. Tek suçu kadn olarak yaratlmasdr. ngiltere’de 16. yüzyla kadar kadn mundar sayld için kutsal kitap ncil’i okuyamamtr. 1805 ylna kadar ngiltere’de vatanda dahi saylmamtr. Koca, kadn bir mal gibi satma yetkisine sahip olmutur. 97 Kaynaklar incelendiinde ise karmza bu corafyada kadnn Asya toplumlarndan bile daha geri planda bulunduklar ortaya çkmaktadr. 1. 4. 2. Sanayi nklâb Sonras Toplumsal Durum ve Bat Kadn Buharn üretim sürecinde kullanlmas ile ilk kez ngiltere'de dokuma sektöründe balayan, tarmn ar bast ekonomiden sanayinin ar bast ekonomiye geçi olarak tanmlanan Sanayi nklâb, topluma yeni içerikler katm, yeni toplumsal sorunlar ortaya çkarm ve toplumdaki ilikilerin yeniden biçimlenmesine olanak salamtr. Yeni oluan ekonomik artlar toplum içi ilikileri belirlerken ortaçadaki kadnn durumunu da deitirmitir. Daha sonraki yllarda hzla dier bat Avrupa ülkelerine de yaylrken, özellikle dokuma sektöründe igücünün büyük bir bölümünü de kadnlar oluturmutur. lk kez ve bugünkü anlam ile ücretli kadn igücü kavramnn domasna yol açan en önemli tarihsel gelime olarak deerlendirilen bu inklâpla kadn, ekonomik bir gelir karl bir bakas hesabna çalmaya balamtr. Sanayi nklâb sonrasnda dokuma sektöründeki gelimelere paralel olarak, kadn igücü says hzla artm; bu durumda özellikle teknik gelimelerin, üretim tekniini basitletiren makinelerin, ibölümü ve uzmanlamann kadn emeinden yararlanmay kolaylatrmas ve dokuma sektöründe kadn igücünün, erkeklerden çok daha baarl olmalarnn büyük rolü olmutur. Buna karlk, o dönemde hâkim olan iktisat anlaynn, kat bir liberal anlaya dayal olmas, kadn igücünün ücretlerinin erkeklerden çok düük olmasna yol açmtr. Bu bakmdan, bu dönem; kadn igücünün 97 TÜMER, a. g. m. , s. 174. 33 düük ücretler ve çok ar çalma koullar altnda kalmas sonucunu dourmutur. Kadnlarn eit haklar kazanmalar urundaki mücadele liberal eitlik anlaynn zayflamasna kar yürütülmektedir. 98 ngiltere’nin endüstri alannda öncülük ettii bu Sanayi nklâbnn siyasal alandaki yansmalar ilk olarak Fransa’da görülmütür. Ekonomik bütünlemenin tamamlaycs olmak üzere siyasal bütünlemeyi hedefleyen Fransz htilali’nin alt yaplar sessiz ve derinden olumu durumda iken, geriye ekonomik güçleri ellerinden alnm feodal beylerin ve onlarn ba durumundaki kraln elinden egemenlik gücünün de alnmas kalmtr. te bu gelime ilk olarak Fransa’da olumu ve 1789 tarihi dünya tarihine Sanayi nklâbndan sonra ikinci bir dönüm noktas olarak girmitir. Feminizm hareketinin geliiminde de Fransz htilali önemli bir dönüm noktas olmutur. Bu tarihe gelinceye kadar feminist hareket düünce olarak yava da olsa bir takm gelimeler kat etmitir. Bat ülkeleri içinde Fransz kadnlarnn daha aktif bir rol oynadklar görülmütür. Aydn kadnlar bir araya gelerek edebi çalmalar yapmaya balamlar ancak bu çalmalar erkekler tarafndan alay edilmelerle karlanmtr. Bu duruma ramen Fransa da kadnlar 1789 Fransa olaylarnda aktif bir rol oynamlardr. 4 Austos 1789 kararnamesinin 11. maddesinde; “Doutaki farkllklarna baklmakszn bütün yurttalar askeri, sivil ya da dini bütün mevkilere ve görevlere alnacaklardr; hiçbir meslek bu kuraln dnda braklmayacaktr 99 ” yargsnn yer almasyla kadnla erkek arasndaki toplumsal eitsizliin giderilmesi için adm atld görülmektedir. imdi bu olaya biraz daha yakndan bakalm. O dönem Fransa’snda neler olmakta olduunu görelim. Fransz Devrimi ikili bir karaktere sahiptir. Devrim boyunca ayn anda iki snf mücadelesi birden gerçeklemitir. Bir yanda, mülkiyeti ve zenginlii toprak üzerindeki tasarrufuna dayanan, soylulua kar mücadele eden, mülkiyeti kapitalizmin gelimesine bal küçük atölye ve dükkân sahipleriyle tüccarlardan oluan burjuvazi vardr. Öte yanda ise burjuvaziye kar mücadele eden yoksullar ve mülksüzler, embriyo halindeki isizler yer almaktadr. Fransz Devrimi burjuva bir devrimdir. Ama ayn zamanda sömürülenlerin ve ezilenlerin kendilerini her tür sömürü ve baskdan kurtarmak için bavurduklar ilk giriimdir. Fransz Devrimi geni kitlelerin etkinlikleri sonucunda gerçekleen ilk modern devrimdir. 98 J. MTCHEL- A. OAKLEY, Kadn ve Eitlik, (Çev. Fatmagül BERKTAY, Pencere Yaynlar, Üçüncü Basm, stanbul, 1998, s. 45. 99 KIRKPINAR, a. g. e. , s. 69. 34 Fransz Devrimi’nde kadnlarn nasl bir rol oynadklar sorusuna Simone de Beauvoir u yant veriyor. “Dünya hep erkeklere ait oldu. Herhangi biri Fransz Devrimi’nin kadnlarn kaderini deitirdiini düünebilir. Oysa hiçbir ey deimedi. Burjuva devrimi, burjuva kurumlar ve burjuva deerlere sonuna kadar sayglyd. Ve hemen hemen sadece erkekler tarafndan gerçekletirilmiti.” 100 Bu görü bir bakma yanltr. Gerçekte kadnlar devrime fiilen katlp, kilometre talarn erkeklerle birlikte dikmilerdir. Ancak eitlik, özgürlük ve kardelik ilkeleri önce kadnlar için geçerli klnmas gerekirken devrim, kadn konusunda burjuva deer yarglaryla kurumlarnn savunucusu ve koruyucusu olmu, kadn ikinci sradan birey çitoyen 101 düzeyinde tutulmutur. Devrim srasnda kadnlar snflarna göre soylu kadnlar, burjuva feministleri ve mülksüzler olarak üç bölüme ayrlmlardr. 102 Soylu kadnlar devrim boyunca en çok pasif kalan bölümü oluturmaktadr. Soylu erkekle kyasland zaman önemsiz bir konuma sahiptirler. Kocasnn yetki ve güçlerini etkin bir ekilde kullanma olanandan yoksun brakld, asl görevinin çocuk yetitirmek olduunu zannetmektedir. kinci bölümü oluturan çi kadnlar arasnda eitim, yasal eitlik gibi haklardan ziyade isizlik, enflasyon, açlk gibi sorunlar daha ön planda yer almaktadr. Asl sorunlar uygun fiyatla yeterli yiyecek salayabilmektir. Bunun için ayaklanmalar çkararak, yürüyüler yapmlardr. Geçici çözümlere ulamlardr. Üçüncü bölümde yer alan Burjuva kadnlar geleneksel iktidar düzenini parçalayan devrim araclyla uyanarak burjuva feminizmini güçlendirmeye çalmlardr. Burjuva kadnlar, ikâyet, istek ve öneri listeleri, devrim dilekçeleri düzenleme konusunda etkinliklerde bulunmulardr. Mesela dilekçelerden birini, kadnlarn 1789 Ulusal Meclisi’nden istekleri oluturmutur. Erkeklerin kadnlar üzerindeki yasal otoriteleriyle birlikte tüm ayrcalklarnn kaldrlmas ve politikaya kstlamalar getirilmeden katlabilme istekleri oluturmaktadr. 103 Devrime damgasn vuran burjuva kadnlardan ilk isim Olympe de Gouges’dir. Olympe 1788’de kadnlarn aa varlk olduklarn eletirerek kamuoyu yaratmaya çalmtr. 1791’de Kadn Yurttalar ve Kadn Haklar Bildirgesi’ni yaymlamtr. Bildirge öyle balamaktadr: 100 BEAUVOUR, a. g. e. , s. 107. Çitoyen; yurtta olmayan anlamna gelmektedir. 102 GÜZEL, a. g. e. , s. 154. 103 Tony CLFF, Kadnlarn Özgürlüü ve Snf Mücadelesi, Ataol Yaynclk, stanbul, 1981, (Çev. amil BETOY), s. 23. 101 35 “Ey kadn, uyan! Köle adam güçlendi, zincirlerini krmak için seni yardma çard. Özgürletikten sonra sana srt çevirdi, hakszlk etti.” 104 Görüldüü gibi Olympe kadn, urad hakszlklardan kurtulmas için uyarmaktadr. Bildirinin 10. maddesinde “millet erkek ve kadndan oluur” ibaresi yer almaktadr. Olympe kadnlara oy hakk tannmasn ve kadnlarn erkeklerle her konuda eit muamele görmeleri gerektiini vurgulayarak “ -idam sehpasna çkma hakk olan kadnn kürsüye çkma hakk da olmaldr” , demitir. Ancak bu hak iddialar geri çevrilmitir. Fakat idam sehpasna çkma haklar kanl bir ekilde uygulanmaya devam etmitir. Olympe idam edilmitir. Konvansiyon tarafndan ilan edilen insan haklarnn sadece erkek haklarndan dem vurduunu anlayan dier bir kadn da Madame Roland’dr. O da Olympe’den be gün sonra kahramanca can verdi. Sol partiler ve siyasetçiler kadn-erkek eitliini ikinci sraya atarak mücadele önceliini snf eitliine vermilerdir. Kadnn yuvada kalmasn iyi e ve iyi ana olmasn ve siyasete karmamasn savunmaktadrlar. 105 Tabi bu düüncenin temelinde Katoliklii ve Papal izlemeleri yatmaktadr. Simone de Beauvour ‘in deyimiyle “…kiliseye gelince o da kadnn ezilmesine az katkda bulunmamtr.” 106 Kilise, kadnn erkee göre aa olarak yaratldn ileri sürmektedir. Kadn vücutça Adam’n bir parçasdr. Dolaysyla ruh konusunda da bu böyledir. Çünkü Tanr erkee öncelik vermitir. Çünkü Tanr kadnn erkee baml olmasn istemitir. Ayn etkenler Osmanl Devletinde de kadn erkee baml klmak için bir araya getirilmitir. Bununla birlikte Müslümanln doas ve Osmanl devletinin teokratik yaps nedeniyle din Osmanl Devletinde özel bir yer igal etmektedir. 1790’da kadnlar baz kulüplere kabul edilmektedirler. 1792’de boanma yasas yürürlüe girmitir. Kadnlarn tankl kabul edilmeye balanmtr. 1793’te Parisli kadnlar 18 yandan büyük tüm kadnlara açk bir kulüp kurmulardr. Bu kulübün üyelerinin çounluunu okuma yazma bilmeyen kadnlar oluturmutur. Yap olarak erkek kulüpleri örnek alnmtr. Bu kulüp toplumsal ve ekonomik isteklerin savunulmasnda en önde yer almaktadr. Robespierre grubun halk bölecei ve kendisini zorlayaca korkusuyla hareket ederek Olympe ve Roland’n giyotine gönderilmesinden ksa bir süre önce 1793’te Konvansiyon bütün kadn kulüplerini kapatarak kadnlara kar antipatisini göstermitir. 1795’te kadnlarn siyasi partilere katlmalar 104 GÜZEL, a. g. e. , s. 160. K. MARX F.ENGELS V.I. LENN, Kadn ve Marksizm, (Çev: Ö. UFUK), Sorun Yaynlar, 7.Basm, stanbul, 1996, s.93. 106 Simone De BEAUVOR, kinci Cins, Payel Yaynlar, 8. Basm, stanbul, 1993. , s. 37. 105 36 yasaklanmtr. 107 Örgütlerin hedefleri arasnda; eitim hakk, meslek edinme, ekonomik özgürlüe kavuma ve en önemlisi oy hakk elde etmektir. 108 Bu alandaki deiiklikler, daha çok erkeklerin haklarn snrlayc ve çocuklarn çkarlarn koruyucu nitelikteki dolayl önlemlerin bir sonucu olarak ortaya çkmtr. Susturulmu ve bastrlm olmasna karn Fransz kadn hareketi çok büyük etkiler brakmtr. Çünkü Bat’nn kadn hareketleri kendilerini topluma kabul ettirmi olan kadnlar tarafndan yönetilmilerdir. Devrimci kadnlar, tüm kadnlarn kurtuluunu salayacak bir devrimin tohumlarn zamanndan çok önce ekmek istedikleri için ortadan kaldrlmlardr. Sanayileme ile kamu yaamna girip 1850’lerde güçlenmeye balayan feminizmin ilk aamasnda kadn haklar önemli bir yer kaplamaktadr. Birleik Amerika’da 1848’de Seneca Falls’ta toplanan ilk kadn haklar kongresinde önemli konular tartmaya açlmtr. Mahkemelerde, evli kadnn kocas karsndaki geri plandaki durumu ele alnm, kadnn sahip olduu mal, mülk ve gelirler üzerinde kocann denetim yetkisinin bulunmas, kadnlarn içinde bulunduklar siyasal ve hukuksal eitsizlik konular ele alnmtr. Ayrca Birleik Amerika’da köleliin kaldrlmas için balatlan akma paralel olarak yürütülen bu mücadelede kadnn evlilik durumu ve aile içindeki konumu tartmalara neden olmutur. 109 Nermin Abadan Unat’n belirttiine göre Feminizmin ilk aamasnda cinsiyet rollerinin eletirisini yapan kadnlarn banda C. P. Gilman gelmektedir. 1898’de yaynlanan Kadn ve Ekonomi adl yaptnda yazar, evlilikte ana sorunun kadnn ekonomik bamll olduunu belirtmitir. Gilman aile içinde erkein egemenliini ve kadnn özerkliini ayrntl bir biçimde incelemitir. O dönemin feminist önderleri erkeklerin ekonomik ve toplumsal gücüne kar çkmaya cesaret edemedikleri için siyasal alandaki baskc rejimi eletirmilerdir. Oysa feminist hareket kadn igücünün piyasaya çkmasyla hz kazanmtr. 110 Devrim’den sonra bile Fransz Medeni Yasas kadn ehliyetsiz çocuklarla, akl hastalaryla ayn kategoride deerlendirmitir. 111 Yakn dönemlere kadar Avrupa’da kadn ve erkek arasndaki eitsizlik kurallam halde kalmtr. Önce 1920’lerde daha sonra II. Dünya Sava srasnda ve son olarak ta 1960’larda Batda uluslar aras göç 107 K. MARX F.ENGELS V.I. LENN, a. g. e. s. 93. Ayrca bkz. GÜZEL, a. g. e. , s. 161. CAPORAL, KKSTK I, s. 26. 109 A. g. e. , s. 73. 110 ABADAN UNAT, a. g. m. , s. 2. 111 TÜMER, a. g. m. , s. 174. 108 37 hareketinin younlamasyla birlikte kadnlarn ekonomik gücü ve rolleri yeniden kamuoyunun gündemine girmitir. 20. yüzyln balarndan itibaren Fransa, Amerika Birleik Devletleri, Almanya, ngiltere gibi ülkelerde kadnlarn yasa önündeki durumlarnn deimeye balad görülmütür. Oy verme hakknn elde edilmesi bal bana bir amaç gibi görünmemekle birlikte eitim, i, boanma, doum kontrolü vb. alanlarda da eitlii salayan yasalarn onaylanmas gerekmektedir. I. Dünya Sava erkekler için tam bir örselenme olmutur. Ama ayn zamanda kadnlar için o zamana kadar görülmemi bir özgürlük ve sorumluluk denemesi olmutur. Vatan hizmeti için alnmaya balanan kadnlarn i gücü deerlenmi, yeni meslek sahalar açlmtr. Ayn zamanda sava erkek ve kadn içi arasndaki engellerin yklmasn salamtr. 1919 da Fransa’da meclis siyasi açdan kadnlara oy kullanma hakk tanmtr. Fakat bu karar senato da reddedilmitir. Uzun bir aradan sonra ve Türkiye’den çok geç bir tarihte 21 Nisan 1944‘de Fransz kadnna bu hak ancak tannabilmitir. Bu tarihe kadar kadnlar siyasi yaamdan tamamen uzak braklmlardr.112 Bu durumun etkileri hala görülebilmektedir. Seçimlerde kadnlar adaylklarn koyma konusunda çekimser davranmaktadrlar. Örnein, kadn nüfusunun % 52 oranyla erkekten fazla olduu halde 1993 Ballador Hükümeti’nde bulunan 29 bakandan ancak 3 ‘ü kadndr. 113 II. Dünya Savana kadar özellikle çalma hayatndaki kadnn durumuna ilikin sorunlarn çözümlenmesi için mücadele veren çok sayda kadn hareketi gerçeklemitir. Ancak iletiim olanaklarnn daha youn kullanlmaya balanmasyla II. Dünya Sava’ndan sonra dünya feminist hareketi daha önemli bir nitelik kazanmtr. Siyasal eitlik 1946 anayasasnda gerçek yerini alma imkân bulmutur. Ailenin maddi ve manevi idaresinde kadn ve erkee eitlik ise ancak 1970’te gerçekletirilebilmitir. Bununla beraber Fransa’da çocuklara tabiyet 1973’e kadar yalnz babaya aitken, 9 Ocak 1973 ‘de anne de bu hakka sahip olmutur. 1975’e kadar kürtaj yasaktr. 1975 ve 1979 Veil yasalar baz koullarla kürtaj hakkn tanmtr. Kadnlarn günlük çalma süreleri 1892’de düzenlenmi, bu düzenleme 1975 ylna kadar yürürlükte kalm, bu ylda çada anlamda geniletilmitir. 114 Demokrasi uygulamalarnn yapld bir ortamda kadnlar haklarn elde etmeleri çok geç bir tarihi beklemek durumunda kalmlardr. Ekonomik, demokratik ve kültürel göstergeler hangi toplum düzeyinde olursa olsun kadnn her yerde geri plana itildiini ortaya koymaktadr. 112 GÜZEL, a. g. e , s.166 Chantal QUELQEJAG-LEMERCER, “Birinci Dünya Savandan Sonra Fransa’da Kadn Haklar” , Kastamonu’da lk Kadn Mitinginin 75. Yldönümü Sempozyumu, ( Kastamonu 10–11 Aralk 1994), Atatürk Aratrma Merkezi Yaynlar, Ankara, 1996, s. 133 114 KIRKPINAR, a. g. e. , s. 70 113 38 KNC BÖLÜM CUMHURYET DÖNEM TÜRK KADINININ DEVRALDII MRAS Türk kadnnn durumu Osmanl Devletinin son dönemlerinde tartlmaya balanan bir konudur. Her ne kadar toplumu ilgilendiren daha önemli konular gündemde olsa da toplumun yarsn oluturan ve tarih boyunca toplumdan dlanm durumda olan kadnn artk topluma dâhil edilmesi gerekmektedir. 2. 1. Türk Kadnnn Sosyal ve Siyasal Örgütlenmeleri Tanzimat Döneminde yaanan gelimeler sonucunda II. Merutiyet Döneminde gelien sosyo-kültürel ortamda kadnn özgürleme hareketi devam etmitir. 1867’de Rumeli hududundaki yaral askerlerimize yardm için kurulan ilk kadn derneimiz Cemiyet-i mdadiye (mdat Dernei) Derneinden sonra 1908’de Halide Edip, Müdafa-i Hukuku Nisvan (Kadn Haklarn Savunma Dernei) Derneini kurmutur. 115 Merutiyet döneminde birçok kadn dernei kurulmutur. Bunlardan bir kaç, Osmanl Kadnlar Terakkiperver Cemiyeti, 1909’da Teali Nisvan Cemiyeti (Kadnlar Yükseltme Dernei), Osmanl Cemiyeti Hayriye-i Nisaiye, 1913’te Müdafa-i Hukuk-i Nisvan Cemiyeti’dir. 116 II. Merutiyet dönemi kadn dernekleri içinde feminist olarak deerlendirebileceimiz belki de tek dernek, Kadnlar Dünyas dergisinin yayn organ olarak çalt Müdafaa-i Hukuk- Nisvan Cemiyetidir. Mezhep ayrm gözetmeksizin her Osmanl kadnn asli, isteyen ecnebi kadnlar da yardmc üye olarak kabul eden dernek, 28 Mays 1913’te kurulmutur. Kadnlarn dernee girebilme art kadnlk hakknn korunmas ve yükseltilmesi yolunda çallmasdr. Dernek, Kadnlar Dünyas dergisiyle kendini kamuoyuna sunmu, harekete destek veren kadnlarn sözcülüünü ve Osmanl kadnna yol göstericilik rolünü üstlenmi bir dernektir. 117 Bu kazanmlar ilk balarda kadnlarn sarf ettii çabalar sonucu elde edilmi gibi görünmemektedir. Merutiyet ve Cumhuriyet rejimi taraftarlarnn yardmlar göz ard edilemeyecek derecede önemlidir. lk kadn dernei erkekler tarafndan kurulmutur. Dünya feminist hareketiyle ilgili yaplan yaynlarn ba aktörleri de yine erkekler olmulardr. Kadn hak ve özgürlüklerini mahkemelerde savunanlarda 115 ÇAKIR, a. g. e. , s. 323. A. g. e. , s. 323–342. Ayrca bu dernekler hakknda daha fazla bilgi edinebilmek için, bkz. KURNAZ, a. g. e. , s. 193–235 . 117 ÇAKIR, a. g. e. , s. 57. 116 39 erkeklerdir. Kadn derneklerinin kurulularnda da erkekler aktif durumdadrlar. Çünkü kadnlar bu yara katlmaya kolay kolay cesaret edememiler, bir süre sonra ancak üst düzey hanmlar bu konu üzerine eilmilerdir. 1915’te Enver Paa’nn ei “devletlü, ismetlü, Naciye Sultan Hazretlerinin zir’i himayelerinde” oluan Kadnlar Çaltrma Cemiyeti slamiyesi kurucular Bakumandan Vekili ve Harbiye Nazr Enver, Harbiye Nezareti Müstear smail Hakk, Harbiye Nezareti Mebusu Salah Cimcoz, Dava Vekili Mehmet Arif ve Dava Vekili Mehmet Selahattin Beyler’dir. 118 Görüldüü gibi kurucusu kadn olan dernein üyelerini erkekler oluturmaktadr. Endüstrinin farkl sektörlerinde kadn içilere yer verilmesi için Naciye Sultan’n himayesinde kurulan bu cemiyetin amac, kadnlara i bulup kendilerini koruyabilecek duruma gelmelerini salamak, kadnlar namuslu ekilde çalarak geçimlerini salamaya altrarak korumak ve dolaysyla düünce, emek ve ekonominin kadnlarmz arasnda yaygnlamasn salamaktr. 119 Asl amac ise ekonominin i gücü ihtiyacn dul ve yetimlerden salamaktr. Artan bu i gücündeki kadn ve kz çocuklar için ar çalma koullarn iyiletirmek, onlar için özel yatakhaneler, yurtlar yaptrmak, günlük çalma mesaisini 15 saatle snrlandrmak gibi önlemler alnmas düünülmekle birlikte hayata geçirilememitir. 120 II. Merutiyet yllar batdaki feminist harekete bal olarak Osmanl kadnlarnn faal duruma gelmeye balad yllardr. Bu dönem bir yanyla Türklerin tarihinin en kritik dönemi olmusa da dier yanyla ifade özgürlüü salandktan sonra, kadn konusu da dâhil olmak üzere özgürlük sorununun tüm biçimlerinin ele alnd, tartld, çözüm yollarnn arand bir dönem olmutur. Çkarlan gazete ve dergiler kadn konusuna gösterilen duyarll sunmaktadr. Bu dönem itibariyle bahsedebileceimiz baz dergilerin isimlerini u ekilde sralayabiliriz. Kadn (1908), Kadn Bahçesi (1912), Kadnlar Dünyas (1912), Kadn Hayat (1912), Kadn Duygusu (1913), Kadnlar Âlemi (1913), Kadnlk (1913), Kadn Hayat (1918), Kadn Kalbi (1919). 121 Kadnlar bu dergilerde yazyor hatta bazlar sorumluluk bile alyorlard. Örnein, olarak Nigar Hanm, (ilk kadn airimiz) Kadnlk dergisinde, Feriha Kamran Hanm Kadnlar Âlemi Dergisinde yazmtr. Ulviye Mevlan Hanm ise Kadnlar 118 Kadnlar Çaltrma Cemiyet-i slamiyesi (Nizamnamesi), Dersaadet- Matba-i Askeriyye, (1332), Ankara,1946, s. 8 (Bu nizamname 23 maddeden olumaktadr. Maddelerde kadnlara nasl i temin edilecei, kadnlarn ekonomik hayata nasl girdirilecei konularna deinilmektedir.) 119 Kadnlar Çaltrma Cemiyet-i slamiyesi (Nizamnamesi), s. 2, bkz. ÇAKIR, a. g. e. , s. 335. 120 GÜZEL, a. g. m. , s. 871. 121 NAN, Atatürk ve Türk Kadn Haklarnn Kazanlmas, s. 88. 40 Dünyas adl derginin sorumlusudur. 122 Bu dergilerden biri olan Kadnlar Âlemi dergisinde Hanmlar tarafndan makaleler, hikâyeler yazlm dünya kadnnn durumundan bahsedilerek moda çok youn olmamakla birlikte takip edilmitir. 123 Ayn dönemde çkarlan Kadn (Selanik) isimli dergi dikkat çekmektedir. Bu dergide kadnn siyasi haklar konusunda yazlar çkarlmtr. Bu yazlarda kadnlara seçim hakknn verilmesi istenmektedir. 124 Kadnlar Dünyas dergisinde ise kadnlarn, erkeklerinin yannda ilim ve fen alanlarnda da yer almalar gerekliliinin inkâr edilemeyecek bir durum olduundan bahsedilmekte ve kadnlara ilim ve fen sralarnda bir mevki verilmesi istenmektedir. Bunun için kadnlar tevik edilmekte erkeklerden ise yardm beklenmektedir. 125 Kurtulu savayla birlikte Türk kadnnn siyasi bilincini oluturma ve gelitirme sürecine girdii görülmektedir. I. Dünya Savandan daha büyük ölçüde ve boyutta Kurtulu Sava her snftan Türk kadnn etkilemitir. Kentli, köylü ve içi kadn birlikte mücadele vermilerdir. Türk kadn 1918 ylnn sonuna doru ulusal kurtulu amacna yönelik örgütlenmelere katlmtr. 29 Kasm 1918’de bir ulusal cephe biçiminde kurulan Milli Kongre’nin kurucusu 50’den fazla örgüt içinde 10’dan fazla kadn cemiyeti yer almtr. Bu örgüt kurulu beyannamesinde amacn öyle açklamtr; “ Devlet ve milletin geçirdii bu en mükil tarihi anlarda bütün âlem-i insaniyet ve medeniyete kar vatann ali hukuk ve menfaaini temin ve müdafaa vazife-i mühimmesile teekkül ve ibraz- faaliyete mübaeret eden kuva-yi milliyenin tevhidinden ve münferid veye müctemi müteferrik bütün mesai ve faaliyetlerin tanzim ve müteazzi balca heyet ve frkalarn mümessil ve murahhaslarn bir araya getirmek.” 126 Kadnlarn ve derneklerin siyasi faaliyetleri sava süresince devam etmitir. Bu dönemin siyasi gösterilerinin banda mitingler gelmektedir. stanbul’un ve özellikle zmir’in igalinde artan mitinglerin en büyük özellikleri çok sayda kadnn katlmas ve bu kadnlarn hatip olarak halk etkileyici, galeyana getirici nutuklar vermeleridir. Bu oluumda önceki dönemlerde balayan dernek faaliyetleri önemli rol üstlenmitir. 122 CAPORAL, KKSTK I, s. 81. Kadnlar Âlemi Dergisi, Cilt. I, Say 1–9, No.1, 22 Mays,1330, s. 1. 124 Kadn (Selanik), 1324–1325, Cilt. I. Say, 1–8, 1–29, No. 2, s. 6. 125 Kadnlar Dünyas Dergisi, Cilt I, Say 7–136, No. 128, 1329–1331, s. 9. 126 GÜZEL, a. g. e. , s.45, 46. 123 41 Bu derneklerin genel amaçlar kadn hukukunu savunmaktr. Osmanl kadnna sosyal hayatta sahip olmas gereken yeri vermektir. Osmanl kadnna ilim ve irfan yolunda eitim vererek daha salkl bir nesil yetitirebilmektir. 2. 1. 1. Anadolu Kadnlar Müdafaa-i Vatan Cemiyeti Türk kadnlarnn gerçek örgütlenmeleri, 7 Aralk 1919’da kurulan Anadolu Kadnlar Müdafaa-i Vatan Cemiyeti ile olmutur. Cemiyetin kuruluunu bildiren bir yazyla M. Kemal Paa’ya haber verilmi, Paa u sözleriyle görüünü bildirmitir. “Anadolu’nun bilhassa pek büyük inklâplara muhtaç olan kadnlk hayatnda atiyen pek büyük asar- terakki ve intibah vadeden bu ayan- takdir teebbüs, memleketimizin her türlü selamet ve saadetini gaye edinmi olan heyetimizin bihakkn müstehzimi ve ükran oldu.” 127 Mustafa Kemal Atatürk, Türk kadnlarnn bu fedakârlklarnn tüm dünya kamuoyunda taraftar toplayacana inandn ve kadnlarn erkekler kadar baarl olacaklarn düündüünü ifade etmitir. Ayrca Sivasl hanmlarn yaptklar fedakârl dier Müdafaa-i Hukuk Cemiyetlerini de haberdar etmi, “Bütün Türk hanmlarnn da, ayn eser-i hamiyeti ibraza davet olunmasn muvafk bulduk” diyerek kadnlarn cemiyet kurma giriimlerini desteklediini ve her türlü yardma hazr olduunu bildirmitir. 128 Sivas Valisi Reit Paa’nn hanm Melek Hanm önderliinde bu cemiyeti kurma giriiminde bulunan Sivasl kadnlar, Milli Mücadele’de aktif bir oynamlardr. Snrlarn genileterek çevre illerde de igalleri protesto için kamuoyu yaratmlar, gazete basm datm araclyla destek salamlardr. rade-i Milliye gazetesinin çkarlmasna yardmc olan bu dernek kadnlar, Heyet-i Temsiliye ile birlikte hareket etmitir. Ayrca çeitli kampanyalar açma yoluyla orduya para ve mal yardmnda bulunmulardr. 129 Anadolu Kadnlar Müdafaa-i Vatan Cemiyeti’nin 11 maddeden oluan yönetmeliinde, merkezi Sivas olmak üzere bütün Anadolu’nun belli bölgelerinde cemiyete bal ubelerin açlaca belirtilmitir. 130 Ksa bir süre sonrada bu düünce 127 KIRKPINAR, a. g. e. , s. 141. A. g. e. , s. 141. 129 Muhittin GÜL, “Milli Mücadele Mitinglerinde Kadnlarmz” , Kastamonu’da lk Kadn Mitinginin 75. yldönümü Uluslar aras Sempozyumu (Kastamonu: 10–11 Aralk 1994), Ankara, 1996, s. 52-53. 130 Leyla KAPLAN, “Milli Mücadele Dönemi Kadn Cemiyetleri”, Kastamonu’da lk Kadn Mitinginin 75. Yldönümü Uluslar aras Sempozyumu (Kastamonu:10–11 Aralk 1994), Ankara, 1996, s. 75. 128 42 faaliyete geçirilerek, Kayseri, Nide, Erzincan, Burdur, Pnarhisar, Kangal, Viranehir, Yozgat, Konya, Eskiehir, Amasya ve Kastamonu’da açlan ubelerle çalmalarn arttrmtr. 131 Atatürk, dier derneklerde olduu gibi kadnlarn kurmu olduklar bu derneklerin çalmalarna da destek vermitir. Anadolu Kadnlar Müdafaa-i Vatan Cemiyeti’nin, Mara’da ki mahalli kuvvetlere yapt para yardm sonucu bu dernee bir teekkür yazs göndermitir; “Feci katliamlarla tecavüzlere maruz kalan Maral kardelerimizin yardmna koan fedakâr Kuvay- Milliye efrad hakknda Sivas hanmlarnn yaptklar gösterilere ve belirtilen hamiyet ve efkat iaretlerine teekkürlerimizi sunarz.” 132 diyerek kadnlarn fedakârlklarna verdii önemi dile getirmitir. 8 Ocak 1920’de Konya erafettin Camiinde toplanan 3.000 Türk kadn, Paris Bar Konferansna gönderilmek üzere kararlar almlardr. 11 Ocak 1920’de Konya ve Trabzon, 12 Ocak 1920’de Kastamonu’da, kz öretmen okulunda toplanan kadnlar, ngiltere Babakan Lloyd George’a protesto telgraflar göndermilerdir. 13 Ocak 1920’de stanbul’da Sultanahmet Meydan’nda yaplan mitingde, Muallimler Bakan Nakiye Elgün halk heyecana getiren önemli bir konuma yapmtr. 133 Bu cemiyetler Türk kadnnn ulusal konularda, Anadolu’nun ücra köelerinde bile ne kadar duyarl davrandnn göstergesidir. Atatürk, kadn haklar konusunu hem kendi bana önemli bir konu olarak hem de belli bir amaç için, Cumhuriyet Türkiye’sinin ulusal karakterinin ortaya çkarlabilmesi için kullanlan bir araç olarak görmütür. Türkiye Devleti, dine dayal Osmanl Devletinin aksine Türk ulus bana dayanmaktadr. Dolaysyla kadnlarn tecridi Osmanl’da nasl eriat döneminin göstergesi olmusa, yurtta olmalar da ulusal devletin göstergesi olmutur. Kadn, her iki durumda da bir simgedir. Ama kadnn simge olmaktan çkma mücadelesi açsndan yurtta olarak kabul edilmesi kimliini bulmas için daha elverili bir durumdur. 134 Bu konuda Fatmagül Berktay u sonucu ifade etmektedir: “Kemalist Cumhuriyet’te son çözümlemede ataerkil bir devlettir.” 135 Ancak Cumhuriyetin kadnlara ilikin uygulamas ile eriatn egemen olduu Osmanl 131 A. g. m., s. 81-126. KIRKPINAR, a. g. e. , s.144. 133 GÜL, a. g. m., s. 53 . 134 Fatmagül BERKTAY, “Türkiye’de Kadn Hareketi” , Kadn Hareketinin Kurumlamas, Metis Yaynlar, stanbul, 1994, s. 23. 135 A. g. m. , s. 23. 132 43 Devletinin uygulamas arasnda kadnlar açsndan çok önemli farklar olduu ve ayrca kadnlarn Kemalist dönemde elde ettikleri haklar uruna çok önceden mücadeleye balam olduklarn da unutmamak gerekir. Ulusal bamszlk mücadelesinin önderi Birinci Meclis de kadnlara eit yurttalk hakk tanma giriimini engelleyen bir çounluk bulunmaktayd. Bu çounluk içinde yer alanlar, ilerici milletvekillerini “feministlikle” suçluyordu. Burada Kadn haklar konusu dinci güçler ile Kemalistler arasndaki mücadelenin aça çkt aland. 1923’te Mustafa Kemal’in muhalifleri yenilgiye uratld. Böylece kinci Meclis, Kemalistlerce oluturulmu oldu. Gene de küçük bir grupta olsa bu konuya muhalefet eden bireyler mevcuttu. Örnein 1924 Anayasas’nn oluma aamasnda her Türk vatandann oy hakk olduunu belirten madde baz milletvekillerince “cinsiyet fark gözetilmeksizin her Türk vatanda” olarak anlalrken, çounluu için “oy verme çana gelmi her Türk erkei” olarak belirginleiyordu. Bu tartmalar srasnda baz ilerici milletvekilleri bile böyle bir deiiklik için zamann uygun olmadn dile getiriyorlard. 136 Kemalist dönemin, yeni kadn’ geçmile kopuun bir simgesi halini almtr. Atatürk’ün kendisi de bu simgenin olumasnda önemli bir rol oynamtr. Daha çok erkek çocuklarn tercih edildii bir dönemde kz çocuklarn evlat edinerek kadnlarn görünebilir klnmasna büyük katkda bulunmutur. Yeni kadn yeni rejimin bir öesi haline gelmitir. yi bir eitim alm orta snf kadn kamusal görevlere getirilmitir. Yeni rejim, Türk kadn için yeni bir dönemin açlmasn salamtr. 137 Fakat tek parti devletinin otoriter yaps, yeni kadn simgesini kendi amaçlar dorultusunda biçimlendirmee çalt için bamsz bir kadn hareketinin olumas engellenmitir. Kemalist iktidar kentli orta snf kadnlarn korumakla birlikte siyasal alanda onlara kendinden bamsz hareket edebilme yetisi vermemektedir. Ama ayn zamanda kadnlar da Kemalist-ulusçu ideolojiyi içselletirmilerdir. Kadnlarn içinde bulunduklar bu durum onlarn zaten bamsz hareket edebilmelerini güçletirmektedir. Kemalist reform kamusal alann kaplarn kadnlara açp, bu alanda kadnlara statü kazandrmtr. Ancak kadnlarn bu alanda yer almalar erkek reformcularn ellerine 136 137 A. g. m. , s. 23. A. g. m. , s. 23. 44 braklmtr. Bu da bir bakma kadnlarn özerk siyasal önceliklerinin bastrlmasna yol açmtr. 138 Örnein; 1923’te Kadnlar Cumhuriyet Halk Frkas adyla bir siyasi parti kurma giriiminde bulunmular ancak henüz vatanda bile saylmadklar için ve böyle bir giriimin bölücülük olarak deerlendirilmesi nedeniyle parti kurma izni verilmemitir. 139 2. 1. 2. Türk Kadnlar Birliinin Faaliyetleri Kadnlar parti yerine Cumhuriyet Halk Frkasnn kadnlar kolu görevini üstlenmiler, tek parti sürecinin tek kadn örgütü olarak 7 ubat 1924 günü stanbul’da Türk Kadnlar Birlii derneini kurmulardr. Dernein amac kadn her alanda çada bir düzeye ulatrmaktr. 140 lk olarak kadnlarn yasal kazanmlarn salamas olmak üzere, dernek kamuoyu oluturma konusunda da büyük katklar salamtr. O zamana kadar ihmal edilmi kadnlara yardm eli uzatlacak, kadnlarn üretken birer birey olarak çalma hayatna girmeleri salanacak, kimsesiz ailelere ve çocuklarna sosyal hayatta yer edinme imkân tannacaktr. Birlie üye olmann tek koulu kadnlarn yükselmesini amaç edinen birey olmaktr. Faaliyet yllarnda Türk Kadnlar Birlii ‘Kadnn Sesi’ adnda bir dergi çkarm, stanbul’a gelen kz örencilere yardm etmi, muhtaç durumda olan örencilere yemek çkarm, yabanc dil örenmek isteyen kadnlar için kurslar açmtr. 141 Türk Kadnlar Birlii belirledikleri uzmanlar ve aralarndaki elemanlar araclyla halka düzenlemilerdir. özellikle Belediyeler kadnlar aydnlatmak araclyla için yaplabilecek çeitli konferanslar baz çalmalarda bulunmulardr. Gda hazrlanmas ve korunmas, ev ileri, salk, düzen, aile yaamnn nasl olmas gerektiini öretebilmek için belediyeler yardmyla halka ulamlardr. Zaten belediyenin görevleri arasnda bunlar gibi konular yer almaktadr. 1927 ylna gelindiinde Kadnlar Birlii, tüzüüne kadnlar için siyasal haklar salamaya çalacan gösteren bir madde eklenmitir. Tüzükte yaplan bu deiiklik, bir nebze tereddüt uyandrm olsa da stanbul Vilayeti Hukuk leri Müdürlüü saknca görmeyerek yeni maddenin eklendii tüzüü onaylamtr. Yaklaan 1927 seçimlerine 138 irin TEKEL, “ Kadn Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi” , Kadnlarn Bellei, Metis Yaynlar, stanbul, 1991, s.122. 184A. g. m. , s. 122 140 141 KIRKPINAR, a. g. e. , s.198 TOPRAK, a. g. m , s. 24–29 45 kadnlarn katlp katlmayacaklar tartlm, baz üyeler Halk Partisinden aday gösterilmesini isterken, bazlar anayasa da yer almadkça böyle bir giriimin uygulanmasnn istenen sonucu vermeyeceini ileri sürmülerdir. Birlik bakan Nezihe Muhittin ise bu konu hakknda öyle düünmektedir: “…nklâplar douran hamlelerdir. Bu hamlelerimize her seçimde devam edeceiz ve nihayet bu hakka bizler de her vatanda gibi katlacaz. Kanunlar, sosyal hayatn ihtiyaçlarna intibak eder”. 142 Kadnlar Birlii’nin frkaya üye olma istekleri olumsuz sonuç vermitir. Çünkü anayasa da, yaplacak seçime katlanlarn erkek olmalar gerektii vurgulanmaktadr. Bu ret cevab üzerine Kadnlar Birlii, feminist bir insan olduu bilinen, stanbul ili Hukuk leri Müdürü Kenan Bey’i kadnlar adna Halk Partisine aday olarak göstermilerdir. 143 O dönemde kadnlar çeitli birliklere üye olabildikleri halde, hatta yönetici olarak görev alabildikleri halde frkaya, üye olarak dahi kabul edilmemeleri ilginç bir durumdur. 144 Kamuoyunda ve basnda kadnlara seçme ve seçilme hakk verilmesine ilikin tartmalar yaanrken Büyük Millet Meclisi de ayn konuyu tartmaktadrlar. Bu konu hakknda dönemin Milli Savunma Bakan Recep Peker, kadnlara seslenerek; “…Mademki Türk vatan ile ve mukadderat ile fiili megul olmak dileindeyseniz, o halde bu fiili meguliyetin baka bir erefli cephesi vardr ki, sizi oraya davet ederim 145 ” demitir. Anlald üzere Recep Peker’in kadnlara sunduu öneri askerlik hizmetidir. Gerçi bu öneriden çok bir ihtar olarak gözlemlenmektedir. Oysaki kadnlar Bamszlk Savamz srasnda üzerlerine düen görevi baaryla yerine getirerek Recep Bey’e gerekli cevab çok önceden vermilerdir zaten. Zafer Toprak’n belirttii üzere Recep Bey’in, 1924’te yaplan anayasa tartmalarnda kadnlarn seçimlere katlmalarn savunan kiiler arasnda yer alm olmas gerçekten dikkat çeken bir durumdur. 146 Aslnda tek parti döneminin yerlemesiyle birlikte istenmeyen sadece kadn hareketi deildir. Ayn zamanda bütün parti d taban hareketleri de bastrlmtr. Uluslar aras Kadnlar Birlii’nin On kinci Kongresi, 18- 24 Nisan 1935 ylnda stanbul’da toplanmtr. Bu uluslar aras kongrenin ev sahipliini Türk Kadnlar Birlii yapmtr. Yldz Saray bu kongre için özel olarak açlm, Posta ve Telgraf daresi de 142 A. g. m. , s. 26. A. g. m. , s. 26. 144 Cumhuriyet Gazetesi, 30 Mart, 1930. 145 TOPRAK, a. g. m. , s. 26. 146 A. g. m. , s. 26. 143 46 kongre nedeniyle Merasim Kökü’nde bir posta ve telgraf merkezi kurmutur. Delegeler tramvaylara ücretsiz alnmtr. Bu dönemde basn, kongreye ve kadn sorunlarna oldukça geni yer ayrmtr. Basn yayn organlar bu kongreyi Feminizm Kongresi olarak ele almlardr. Ayrca kongreyi bat basn da yakndan takip etmitir. Kongreye 39 ülke temsilcisi katlmtr. 147 Kongre Bakan Corbett Ashby, kongre açlnda yapt konuma da, 30 ülke kadn temsilcilerinin “kadnlar için özgürlük ve insanlar için bar” amacyla toplandklarn dile getirerek, geçmite gelenek, göreneklerin etkisiyle dlanm olan kadnlarn, kahramanlk ve fedakârlk alanlarnda saysz örnek verdiklerini, özgürlük sava ile dünya bar için verilen büyük mücadelenin uyum içinde sürdürülmesi gerektiini vurgulamtr. Talep edilen maddeler arasnda, kadnlarn geliimine set çeken tüm engellerin kaldrlmas, erkek ve kadna eit eitim olana, yasalar önünde eitlik, i yaamndaki kadn erkek ayrmnn sona ermesi yer almaktayd. Dünya barnn savunusu, uzlamazlklarn barç yoldan çözümü, silahlarn braklmas ve snrlandrlmas gibi maddelerin ise, 1902’de toplanan ilk Uluslar aras Kadnlar Birlii Kongresinden itibaren ilk defa bu kadar çok üzerinde durulan konular olmas dikkat çeken bir durumdu. 1902, 1904, 1906, 1908, 1909, 1911, 1913 yllarnda yaplan kongrelerde sürekli olarak kadnlarn seçme ve seçilme haklar savunulmutu. 1920’de yaplan Cenevre Kongresinde 20’den fazla ülkede kadnn seçme-seçilme hakkna kavutuu duyurulmu, 1923’teki Roma Kongresinde Amerika kadnnn seçim hakkn elde ettii kaydedilmi, Paris’te Milletler Cemiyeti’nin çalmalarna yardmc olmak ve bar savunmak için, kadnlarn siyasi haklarn hangi yönde kullanmalar gerektiini incelemekle yükümlü bir komisyon oluturulmutur. 148 O günün Türkiye’sinde kadnnn durumu ise batyla kyaslandnda örnek olabilecek durumdadr. Türk kadnna verilen hak ve özgürlükler, bütün dünya kadnlar için verecekleri mücadele de yardmc olacak bir güç olarak görülüyordu. Çou delege Türkiye’nin kadn konusunda en ileri safta yer aldn ve Türkiye’de erkek ve kadn arasnda fark kalmadn dile getiriyordu. Delegelere göre Türkiye’deki bu gelimeler dünyada özellikle dou ülkelerinde etkisini gösterecekti. Kongrede ilk onaylanan konu kadnn çalmasnn engellenmemesi, kadn-erkek ayrm yaplmadan eit ie eit ücret verilmesi, iinde ilerleme frsat verilmesi gibi 147 148 KIRKPINAR, a. g. e. , s. 200, 201. A. g. e. , s. 203. 47 iktisadi eitlik hakkndaki karar tasarsyd. Bunlarn dnda kadn ve erkee eit oranda sorumluluk verilmesi, salk açsndan erkek ve kadna denetim getirilmesi, evli kadnlarn tam bir bamszla sahip olmas, kadnn mal gibi alnp satlmamas gibi kararlar oy birliiyle kabul edilmitir. 149 22 Nisan günü, Cumhurbakan Atatürk, kongreye bir kutlama telgraf göndermitir. Bu telgrafnda u sözleri dile getirmitir: “Siyasi ve sosyal haklarn kadn tarafndan kullanlmasnn beeriyetin saadeti ve prestiji açsndan gerekli olduuna eminim. 150 ” Bu kongre Türk feminizminin doruk noktasn oluturduu gibi bir bakma sonunu da getirmitir. Çünkü kongrenin bitiinden iki hafta sonra 10 Mays 1935’te CHP, Türk Kadnlar Birlii’nin kendini feshetmesini istemi, bununla birlikte bu emri yerine getirmitir. Kongre’nin gündeminde kadn sorunlar ilk sray oluturmutur. Kongre Türkiye’deki kadn haklarnn dünyaya tantlmas amacyla düzenlenmitir. Ancak kongrenin gündemi, dünya konjonktürü nedeniyle ‘bar’ konusuna kaym, toplanty düzenleyen Türk Kadnlar Birlii de bu gündeme itiraz etmemitir. Nitekim tek parti yönetimi için politik olarak deerlendirilen böyle bir maddenin yer almas, kadnlarn Ankara’nn direktifleri dna çkmalar, o dönem için sakncal görülerek, Türk Kadnlar Birliine yaplan bir tebligat ile, “Türkiye’de kadn erkek eitliinin saland, dolaysyla böyle bir dernee artk gerek kalmad için kapatld” bildirilmitir. 151 Türk Kadnlar Birlii 1949 ylnda yeniden kurulduunda balangçtaki çizgisinden ciddi biçimde ayrlarak kadnlarn “özverili e, fedakâr anne, sorumlu vatanda” rollerinin pekitirilmesini kendisine görev edinmitir. Daha sonra kurulan bir dizi kadn kuruluu da benzer bir söylemle yar-resmi bir kurulu olarak faaliyet göstermilerdir. Birlik Bakan Latife Bekir bu durumu öyle açklamtr; Türk kadn haklarna kavumutur. Tekilat- Esasiye Kanunu atlan bu yolda devam edecei için birlie gerek kalmamtr. 152 Böylece tek parti döneminde kadnlarn siyasal örgütlenme giriimleri sona ermi oluyordu. Cumhuriyet hem devlet desteindeki feminizme yer veriyor, hem de snrlandrma getiriyordu. Kadn hareketi yannda, içi örgütleri gibi dier özerk kültürel derneklerde kapatlyordu. Bu durumu irin Tekeli, farkl snf ve kesimlerin çkarlarnn varln reddeden, ulusun tek temsilcisi CHP’nin halkçl ile 149 A. g. e. , s. 206. Utkan KOCATÜRK, Atatürk’ün Fikir ve Düünceleri, Turhan Kitabevi, 3. Bask, Ankara, 1984, s. 99. 151 TEKEL, a. g. m. , s. 122. 152 BERKTAY, a. g. m. , s. 25. 150 48 açklamaktadr. O’na göre bu durum sadece Türkiye’ye özgü deil, bamszln kazanan III. Dünya devletlerinin çounda görülen bir durumdur. Örnein; Msr’da Nasr, kadnlara oy hakkn tandktan sonra bütün feminist örgütleri kapatm, Irak’ta da Kadnlar Federasyonu iktidardaki partinin bir koluna dönütürülmütür. 153 Bu dönem içinde karmza çkan dier bir ilginç olay ise, bu açk baskya ramen önceki dönemin militan kadnlarndan bazlarnn tek parti döneminde meclise temsilci olarak girmeleridir. (Nakiye Elgün) Bu durum sonucunda Feminizm, Kemalizm’le özdelemeye balamtr. Tek parti döneminin bu ideolojik egemenlii çok partili süreçte de etkisini sürdürmü, kadnlar yine cinsiyetleri nedeniyle çeitli ayrmlara uramaya balamlar, erkeklerle eit durumda olmaktan uzak yaadklarn, yerleik ataerkillie, cinsiyetçilie kar yeni bir mücadele vermeleri gerektiini anlamalar için 1980 Türkiye’sine gelinmesi gerekmitir. Çünkü bu süreçte toplum içinde varolan toplumsal cinsiyet ilikileri, kadnlar tarafndan sorgulanmam ve itiraz edilmemitir. Tabi yaplan Kemalist reformlarla kadnlarn eitimde, i hayatnda önleri açlmtr. Ancak, bu durum kadnlarn sorunlarn çözmeye yetmemitir. Örnein, kadnn siyasal yaamdaki yeri bakmndan deerlendirdiimizde Türkiye bugün sonuncu sralarda bulunmaktadr. 154 Aslnda sorun kadnlarn, kadnlarn erkek ideolojisini içselletirmelerinden kaynaklanmaktadr. Örnein, Nakiye Elgün’e 1927’de yaklaan seçimlere kadn aday önermeme nedeni sorulduunda, yasann müsaade etmemesi sebebini, hükümetin kadnlara hak ettiklerinden bile fazlasn verdiini, bu konu da ise henüz zamannn gelmediini ifade ederek erkeklerin belirledii snrlarn dna çkma düüncesini aklna bile getirmediini aça vurmutur. 155 Kadnlarnn kurtuluunun bir cinsiyet sava sonunda olmayp, bir parti program sonucunda gerçeklemi olmasn, Halide Edip bir talih olarak gördüünü yazmtr. Oysa bu bir talihsizlik olarak ta düünülebilir. Çünkü kadnlarn kendi bamsz bilinçlerini gelitirmelerini engellemitir. Çünkü bu durum kadnlarn ataerkil sistemi meru görmelerine sebep olmutur. Nitekim 1980 sonras Türk kadn sadece eit haklar için mücadeleye girmekle kalmam, ayn zamanda kendini tanma ve ataerkil düünceye meydan okuma görevini de üstlenmitir. Bu zor bir itir. Ancak ödenecek bedel deitirilecek zihniyete deecektir. 153 A. g. m. , s. 25. TEKEL, a. g. m. , s. 122. 155 BERKTAY, a. g. m. , s. 26. 154 49 2. 2. Türk Kadnna likin Hukuki Düzenlemeler Toplum içinde kadnn edinmeye balad yeni haklar o dönemin koullar göz önünde tutarak deerlendirdiimizde büyük bir devrim özellii tad ortaya çkmaktadr. Siyasal, toplumsal, iktisadi ve kültürel alanlarda da kadn ve aile konusunda yeni düzenlemelere gidilmitir. Bu durum Türk kadnn bütünüyle çada kadn kimliine sokacak yasalarn çkarlmasyla mümkün olabilmitir. Bu yasalatrma ilemlerinin en önemlisi Türk Medeni Kanununun hazrlanmas olmutur. Ancak, 1917’de Osmanl Devletinde aile kurumunun düzeltilmesi için Hukuk-u Aile Kararnamesi çkarlmtr. Osmanl’da aile kurumunda kadnn ve erkein rollerini net bir ekilde belirleyen Hukuk-u Aile Kararnamesi eksikliklerine ramen geleneksel ve dinsel faktörlere sahip Osmanl toplumu için bir reform nitelii sergilemitir. Bu kanun bir bakma balatlan giriimlerin uygulama alanna geçirilmesidir. Osmanl Devletinde Hukuk-u Aile Kararnamesinden önce uygulanan medeni kanun slam hukukuna dayanan Mecelle ad verilen kanundu. 1926 Türk Medeni Kanununun kadn üzerindeki getirisini daha iyi anlayabilmek için Mecelle-i Ahkâm- Adliye ve Hukuk-u Aile Kararnamesinden bahsetmemiz gerekmektedir. 2. 2. 1. Mecelle-i Ahkâm- Adliye Mecelle Osmanl Devletinde Tanzimat Dönemi olarak bilinen dönemin bir ürünüdür. 1839 Tanzimat Döneminden önce Osmanl Devletinde sadece slam hukuku yürürlükte olmutur. 1839’dan sonra slam hukukunun yannda ayn güçte bamsz bir hukuk kural olarak Avrupa’dan alnan kanunlar uygulamaya konulmutur. Avrupa devletleriyle ticari ilikilerin kolaylatrlmas için Fransa Ticaret Kanunu, Ceza ve Ceza Usulü Muhakemeleri Kanunlar gibi kanunular alnmtr. Bu nedenle Roma hukuku kaynandan gelen bu hukuk alan ve slam hukukuna dayanan ana hukuk, hukuk alannda ikiliin ortaya çkmasna yo açmtr. Bu durum Medeni Kanuna ihtiyaç olduu sorununa gündeme getirmitir. 156 Bu sorunun çözümüne yönelik deiik fikirler ortaya atlmsa da Hanefi mezhebinden alnacak hükümlerle oluturulan bir kitap Medeni Kanunu görevini görecektir. Bunun hazrlanmas için 1869’da Mecelle Cemiyet’i oluturularak Mecelle’nin hazrlanmasna balanmtr. Mecelle, Medeni Kanun görevi görmü 156 Sddk Sami ONAR, “slam Hukuku ve Mecelle” , Tanzimat’tan Cumhuriyete Türkiye Ansiklopedisi, C. 2, s. 580, 581. 50 olmakla birlikte medeni hukukun bütün hükümlerini kapsamamaktadr. Kii, aile ve miras sorunlar Mecelle’nin kapsam dnda kald için slam hukukuna dayanmaktadr. Mecelle Cemiyet’i bu alanlarda da kitap hazrlklar yapmlar ancak II. Abdülhamit bu kuruldan çekindii için 1988’de görevinin bittiini bahane ederek kaldrm 157 bu nedenle bu konularda gerekli düzenlemelerin yaplmas 1917 Hukuk-u Aile Kararnamesiyle mümkün olabilmitir. 2. 2. 2. Hukuk-u Aile Kararnamesi ve Türk Kadn Böyle bir kararnamenin hazrlanma nedenine hukuki açdan bakacak olursak karmza Osmanl Devleti’nin medeni kanunu olan Mecelle’nin aile hukuku ile ilgili hükümleri içermemesi nedeniyle yarg yetkisinin çeitli ellere dalmasnn gözlenmesi üzerine hukuk birliinin salanmak istenmesi çkmaktadr. Siyasi, iktisadi ve sosyal sebepler arasnda ise Osmanl toplum yapsnn terk edilerek batya yönelinmesi sonucunda meydana gelen sosyal ve siyasal olaylarn kadn sosyal faaliyetlerin içine çekmesi buna bal olarak da kadna bak açsnn deimesi sonucunda yeni bir aile hukukunun düzenlenmesinin gerekliliinin ortaya çkmasdr. Kararnameye fikri ve kültürel açdan baktmzda karmza kadnlarn, haklarn koruma istekleri ve amaçlar ile ortaya çkan ve Bat tarafndan desteklenen kadnlk akmdr. 158 Kadnlarnn ilkokuldan üniversiteye kadar eitim kurumlarna kabul edilmeleri sonucunda Osmanl Devletinde Feminist akm güçlenmitir. Osmanl Devletinin son dönemlerinde birçok konu dâhil olmak üzere kadn konusunda da iyiletirmeler yaplmaya çallmtr. Ancak bu iyiletirmeler mevcut sorunu çözücü nitelikte olmamtr. Osmanl devletinde uygulanan eriat yasas erkek ve kadnn sahip olabilecei haklar belirlemitir. Fakat verilen bu haklar hiç de adil deildir. 1917 Hukuk-u Aile Kararnamesi kadna eskiyle kyaslanrsa baz haklar vermitir. Örnein 1917’den önce gerçek anlamda boanma diye bir ey söz konusu deildir. Boanma olay, kadnn erkek tarafndan evden kovulmasndan, atlmasndan ibarettir. Erkek aile içindeki otoritedir. Evinden kovulan kadnn baba evine dönmekten baka bir alternatifi yoktur. 159 157 A. g. m. , s. 583. Halil CN- Ahmet AKGÜNDÜZ, “Türk Hukuk Tarihi” , 2. Cilt. Selçuk Üniversitesi Yaynlar, No. 59, Hukuk Fakültesi Yaynlar, No.5, Özel Hukuk, Konya, 1989, s. 56. 159 TAÇIOLU, a. g. e. , s. 50. 158 51 Çkarlan bu kararname ile boanma erkein nüfusundan alnm, kadna da belirli haklar tannmtr. Hukuk-i Aile Kararnamesine göre adli boanma u durumlar altnda kabul edilmektedir; 1. Kocada bulunan hastalk ve ya fizyolojik kusurlar, ( Akl hastal, cinsel ilikiye engel kusurlar, cüzam gibi birlikte yaamann zararl olabilecei hastalklar), (Madde. 122), 2. Kocann, karsna nafaka ödeme hükümlülüünü yerine getirmemesi ve ya ödemede güçlük çkarmas, (Madde.130), 3. Koca ortadan kaybolmusa, dört yl beklenir, süre sonunda boamaya karar verilir. Ancak kocann ortada olmamas bir sava sonunda olmusa bekleme süresi bir yldr. 4. iddetli geçimsizlik halinde, hakemler (aile meclisi) boama karar verir. 160 Ayrca kararname poligami prensibini snrlandrm ve evlenme için ya snr getirmitir. Hukuk-i Aile Kararnamesinin yasallamas için çalan komisyonun ilk kararlarndan biri kzlar için 9 yan, erkekler içinse 10 yan evlilik için uygun görmesidir. Komisyon çok kadnla evliliin devamna da izin vermitir. Ama kadna baz koullarda boanma hakk tanrken, erkee kaytsz artsz boama yetkisi vermitir. 161 Erkek ikinci evliliini yapmak isterse ve ilk ei buna müsaade etmezse kadn boanma hakkna sahiptir. Ya da nikâh srasnda kadn baz koullar sunabilir, eer erkek bu koullar ihlal ederse yine kadn boanmak isteyebilir. Kararname incelendiinde poligamiyi yok etmee çalt ortaya çkmaktadr. Tabi bu haktan haberdar olan ya da uygulamaya geçirebilecek durumda olan kadn genel oran içindeki paynn ne olduu da dikkat edilmesi gereken bir durumdur. Yaplan bu kanunla kadna sahip olduu haklar gösterilmek istenmise de uzun süre cahil kalm kadnlarn haklarn istemeleri için, topluma bu bilincin yerletirilebilmesi için biraz daha zamana ihtiyaç vardr. Perihan Onay kaldrlan bu aile kanunu ile ilgili u yorumu yapmaktadr: “(Bu kanun)… slamiyet’in ruhuna aykr deildi… slamiyet’te evlilik, zaten karlkl anlama olarak kabul edilmitir. Taraflar evlilik anlamasna istedikleri artlar koyma hakkna sahiplerdi ve eer kadn bu anlamaya ‘boanma halinde eit 160 161 Hasan Tahsin FENDOLU, Hukuk Tarihimizde Temel Haklar, s. 57. ABADAN UNAT, a. g. m. , s. 14. 52 haklar’ artn koyarsa, poligami problemi çözülmü oluyordu. Kanun iyiydi. Fakat büyük bir halk kitlesinin eitimden yoksun olduu bir memlekette bu kanun çounlua hiçbir avantaj salamayacakt. Zaten, sadece eitim görmü kadnlar bu haklardan yararlanabilmilerdi.” 162 Ancak bu kanun sonuç itibariyle slam’dan tam olarak ayrlamadndan net bir toplumsal deiim gerçekletirme gücünü gösterememiti. Yaplan bu iyiletirme çabalar baz gruplarca benimsenmemitir. Mesela gayr-i Müslimler kendileri hakknda devletin düzenleme yapmasn istemiyorlard. Bunun nedenini lber Ortayl u sözlerle açklamaktadr. “Böyle bir kararname… Cemaatleri üzerindeki yarg yetkisini kaybetmekten korkan gayri Müslim din adamlarnn da houna gitmemi olmaldr.” 163 Balayan bu aznlk din adamlarnn itirazlarn I. Dünya Sava sonras stanbul’un igali kanun aleyhindeki taraftar saysn artrd. Aznlk din adamlar kendi çevrelerinde sahip olduklar söz sahipliinin ve allagelmi kurallarn devam etmesini istemekteydiler. Ayrca Poligamiyi saf d brakmaya yönelik bu maddelere, oldukça fazla tepki gösterilmitir. Zaten kararname de mutaassp Müslümanlar ve gayri Müslimlerce iyi karlanmad için 164 , dier taraftan Hürriyet ve tilaf Frkas ve yabanc güçlerin basks üzerine savan son günlerinde (1918) stanbul Hükümeti tarafndan yürürlükten kaldrlmtr. Hukuk-u Aile Kararnamesi, Tanzimat sonrasnda yaplan hukuki düzenlemelerin son halkasn oluturmaktadr. Bu döneme kadar aile hukuku konusunda tek kaynak fkh kitaplar ve fetva mecmualar olmutur. 1917 ylnda yaplan bu düzenleme de yine bu hükümlerin tedvininden öteye gidememitir. 1926 Türk Medeni Kanununun hazrlanmasna kadar aile ve kadn konusunda düzenlemeye gidilmesi için herhangi bir kanun çkarlamamt. Türkiye Cumhuriyeti’nde her alanda yaplan inklâplarn hukuk alannda yaplmas kaçnlmaz bir eydi. Bu dönemde ortaya çkan yarg adet ve geleneklerin eski gücünü kaybettii, Bat etkisi karsnda toplumun bu kurallara olan inancnn sarslddr. 162 KIRKPINAR, a. g. e. , s. 125. ORTAYLI, a. g. m. , s. 88 . 164 CN- AKGÜNDÜZ, a. g. e. , s. 59. 163 53 2. 3. Savalarda Türk Kadn Osmanl Devletinin son dönemlerindeki batllama hareketleri sonucunda Türk kadnnn sosyal hayattaki yeri çok az da olsa deimeye balamtr. Tanzimat Dönemi öncesinde özellikle ehirlerde aile içi faaliyetlerle snrl kalan kadn sonraki yllarda ev dnda da çeitli roller üstlenmeye balamtr. Eitim alannda balayan bu hareket zamanla dier alanlara da yansmtr. Tanzimat Döneminde ortaokul ve öretmen okuluna gitme hakkn elde eden kadn, ebe ve öretmen olarak ilk kez çalma hayatna girmeye balamtr. Kadnlarn eitim imkânna kavumas onlarn yayn organlarna da yönelmelerine zemin hazrlamtr. II. Merutiyet’in ilan ile ülkede esmeye balayan hürriyet rüzgârlar kadnlarmz olumlu yönde etkilemeye balamtr. Dernek ve yayn faaliyetleri artmtr. Bu gelimeler büyük ehirlerle snrl kalsa da Türk kadnnn kültür seviyesini yükseltmi, kadnlarn ülke sorunlaryla ilgilenmelerini salamtr. Bunun en önemli uygulamalarn Balkan Savalar I. Dünya Sava ve Kurtulu Sava yllarnda görmekteyiz. Kurtulu Sava, Türkiye’nin yeniden douunun sava olup bir memleketin ölüm - kalm için verdii olaan üstü bir sava örneidir. Kurtulu Savanda Türk kadn memleketin varl için erkei ile omuz omuza benzeri görülmedik bir mücadele vermitir. Kadnlarmz yalnz cephe gerisinde erkeklerden bo kalan bütün hizmetleri yürütmekle kalmayp bizzat silah imal ederek silah tayarak ve hatta savata silah kullanarak dümanla çatmaya girmilerdir. Kadnlarmzn böyle bir mücadele içinde olmas herkes tarafndan takdir görmütür ve kadn haklarnn geliimi için youn bir mücadele balamtr. 2. 3. 1. Balkan Savalar ve I. Dünya Sava Döneminde Türk Kadn Balkan Savalarnn balama aamasnda dernek halinde gönüllü çalmalar artmtr.1912’de Hilal-i Ahmer (Kzlay Kadnlar Kolu), yine ayn ylda Donanma Cemiyeti Hanmlar ubesi, Himayeyi Etfal (Çocuk Esirgeme Kurumu) kurulmutur. 165 Bu dernekler gerek Balkan savalarnda, gerek I. Dünya savanda cephe arkasnda büyük yararllklar göstermilerdi. Bu arada kadnlarmz i hayatna altrmay amaçlayan “Biçki Yurdu” kurulular görülmektedir. Bu I. Dünya Savanda Türk kadnn Devlet hizmetinde ald ilk görevdir. Yava yava boalan erkek kadrolar yerine Posta Telgraf ve dier baz resmi daire hizmetlerine de alnmlardr. Böylece kadnlarn evin dna çktklar görülmektedir. Seferberlik nedeniyle erkeklerin 165 Burhan GÖKSEL, “Çalar Boyunca Türk Kadn ve Atatürk” , Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi, C. XIV, S. 4, Basm Ciltevi, Ankara, 199, s. 408. 54 askere alnmalar ve cepheye sevk edilmeleri, kadnlara istihdam alan açm, ticaretten fabrikalara yol yapmndan sokak temizliine kadar birçok i sahasnda kadn çaltrlmaya balanmtr. Hatta Beyolu’nda Sirkecide, Divanyolu’nda erkekler kadn berberlere tra olmaya balamlardr. Sabah gazetesi yar aka, “Erkeklerimiz imdiden sakallarn kadnlarn ellerine vermeye baladlar.” 166 diye bir balk atmtr. Balkan Savalar srasnda, Balkan Devletleri, Bat Trakya’y igal edip, halk katletmeye baladklar zaman Talat, Cemal ve Enver Paa’lar kadnlardan kendilerine yardmc olmalarn isteyen demeçler vermilerdir. Kzlay’da çalan, yarallarn bakmnda önemli görevler üstlenen, genellikle harp alanlarnda erkeklerin yanlarnda yer alan Türk kadnlarnn neler yapabilecekleri canl birer örnek tekil etmitir. Ayrca kadnlar fabrikalarda da içi olarak çalmaya balamlardr. 167 Osmanl Ticaret Nezareti tarafndan, “Kadn Amele Ordusu’nun” kurulmas için kanun tasla bile hazrlanmtr. 1915’te kadnlar için bir çeit “mecburi hizmet” kanunu kabul edilmi; Adana yöresinde Cemal Paa’nn emriyle kadn içi says artrlm yalnzca Urfa’daki çorap imalathanesinde 1.000 kadar kadn istihdam edilmiti. Diyarbakr da ise 1000 tezgâhlk iyerlerinde erkeklerin yerini kadnlar almt. 168 zmir, Sivas, Ankara ve Konya’da 4780 kadn hal dokuma sektöründe, Aydn’da 11.000, Kütahya, Eskiehir ve Karahisar’da 1550 kadn tekstil sektöründe çalyordu. 169 Sonuç itibariyle Balkan Savalarnda kadnn neler yapabilecei ortaya çknca I. Dünya Savanda da kadnlardan yardm talebinde bulunuldu. Fakat kadnlar baz konularda geleneksel kalplarn etkisiyle çekimser kalabiliyorlard. 170 Sava boyunca yayn faaliyetlerini artran, yardm toplayan, hatta bizzat cepheye gidip geri hizmetlerde çalan Türk kadn, konferanslar düzenleyerek de katksn arttrmaya çalmtr. 171 Bu konferanslardan birisi Darülfünunu Konferans Salonunda yaplmtr. Bu konferansta Halide Edip, Fatma Aliye, Nigar Binti Osman, hsan Raif gibi döneminin ünlü kadnlar arasnda yer alan 14 kadn konuma yapmtr. Oldukça içerikli ve etkileyici konumalarn arasnda heyecanl iirlerde okunmutur. 172 166 A. g. m. , s. 410. GÜZEL, a. g. e. , s. 43. 168 A. g. m. , s. 871, ayrca bkz. GÜZEL, a. g. e. , s. 44. 169 TAÇIOLU, a. g. e. , s. 45. 170 TOPRAK, “1935 stanbul Uluslar Aras Feminizm Kongresi ve Bar”, Kadn ve Toplum, s. 26. 171 efika KURNAZ, Balkan Harbinde Kadnlarmzn Konumalar, Milli Eitim Basmevi, stanbul, 1993, s. 9. 172 A. g. e. , s. 9. 167 55 Konumac kadnlarmzdan birisi, Fatma Aliye’dir. Fatma Aliye, kadn haklarn slami ölçüler içinde savunmu bir kadndr. Özellikle çok evlilii savunan Mahmut Esat Efendiye kar sava açm, tartmasn basn yoluyla da sürdürmütür. 173 Fatma Aliye sosyal yardm faaliyetlerinde de bulunmu, 1896 Yunan sava srasnda yarallara yardm için ailelerden yardm toplam, Türk kadnlarn çarpan askerlere yardm için çarm, Balkan sava srasnda yardm amacyla kurulan Cemiyet-i mdadiye’nin bakanln yürütmütür. 174 Fatma Aliye’nin bu konferansta yapt konumadan alnan bir metin u ekildedir; “…Dümanlarn imdi bizi çkarmak istedikleri yerler ecdadmzn kanlar bahasna alnmtr. Nice asrlardan beri bize olan hücumlarla bu yerler defaatle sulanmtr. Bu topraklar ecdadmzn kanlaryla yorulmutur. Bizim buna irtibatmzn pek kavi olmas tabii bulunduundan müdafaa-i milliye gayreti kadnlarmzda da tezahür eylemitir. O ecdat kadnlarn da ecdaddr; bu vatan kadnlarn da vatandr; milletin istikbaline kadnn istikbali de dâhildir. Zira bu milletin yarsn da kadnlar tekil ediyor.” 175 Ayn konferans salonunda yapt konumasn Kz dadisi örencilerinden Zehra Hanm konumasn u cümlelerle bitirmitir: “Hayatla ölüm arasnda son dakikalarn geçiren bu sevgili memleket, bu mukaddes vatan erkeklerin silaha, kadnlarn gayrete sarlmasyla canlanacak ve artk ölmeyecektir.” 176 Kadnlarmz Balkan Savalar devam ederken yaptklar bu konumalarla bütün memleketi galeyana getirmiler, dier kadnlarn da vatann savunulmasnda daha etkili bir rol oynamalarn salamlardr. Yaplan konferanslarda gelecee yönelik önemli öneri ve telkinlerde bulunmulardr. Ancak, Balkan Savalar srasnda alnan yenilgilerin sebebi olarak kadnlarn sosyal alana girmelerini gören baz gruplar ortaya çkmtr. Bu düüncelere kar Klçzade Hakk u cevab vermitir; “ Ne tuhaftr ki, bu efendiler sknca selameti memleketi mevzubahs ederler, fakat bunun için hiçbir fiili teebbüste bulunmazlar. Bu gibi mebahis geçen muharebeden (Balkan Savandan) sonra ilk defa mevzubahs edildi. Hâlbuki iki asrdan 173 CAPORAL, KKSTK I, s. 74 . KURNAZ, a. g. e. , s. 10. 175 A. g. e. , s. 25. 176 A. g. e. , s. 36. 174 56 beri selamet-i memleketi tehlikeye koyan unsurlar meyannda, kadn meselesi tesettür meselesi mevcut deildi… Yeniçeri haydutlar zamannda kadnlar en ziyade tesettür ediyorlard. Memleket selamet buldu mu?” 177 Bu srada umulmadk baz gelimeler fiili olarak kadnlarn etkin konumunu güçlendirmitir. Bunlarn banda da I. Dünya Sava’nda kadnlarn aktif olarak yer almalar gelmektedir. Bu savata kadnlar gönüllü olarak askere alnmlardr. Bu durum kadnn sosyal hayattaki yerinde yeni düzenlemelerin yaplmasn salamtr. stanbul’da Birinci Ordu tarafndan oluturulan Birinci Kadn çi Taburu geri hizmette çaltrlmtr. Suriye’de Cemal Paa’nn öncülüünde Dördüncü Ordu’nun derledii kadn Amele Taburlar pamuk hasad için Çukurova’ya gönderilmitir. I. Dünya Sava’yla birlikte resmi daireler kadn memur çaltrmaya balamlardr ayrca stanbul’da kadn ticaret çevresinden oluan bir Kadn Tüccarlar Pazar açlmtr. 178 Kadnlar devlet dairelerinde daha çok postane ve telgrafhanelerde, hasta bakc olarak hastanelerde çalmlardr. 179 I. Dünya Sava kadnlarn sosyal durumunda baz deiiklikler yaratm, kadnlar bu savata aktif bir rol üstlenmilerdir. Örnein, kadnlar gönüllü olarak askere alnmlardr. Bu durum kadnn sosyal hayat içindeki yerinde yeni düzenlemelerin yaplmasnda etkili olmutur. I. Dünya Sava döneminde kadnlara i frsatlar açlmasnn asl nedeni erkek nüfusun askere alnm olmas nedeniyle oluan i gücü eksikliini gidermektir. Bu durum kadnn atölyelerde, devlet kurumlarnda ve özel irketlerde yer almasn bir bakma zorunlu hale getirmitir. Tabi ba örtülü Türk kadnlarnn i hayatna katlmalar baz tepkilere ve eletirilere yol açmtr. Ama bu kar çklarn fazla bir etkisi olmamtr. Çünkü asl amaç kadnn çalma alan açmak deil, kamu hayatnn ihtiyaçlarn yerine getirmektir. Kadnlar zorlu sava artlar altnda bile gereken mücadeleyi vererek kendilerini kantlamlardr. O yl çarafn devlet dairelerinde mesai saatlerinde çkarlmasna izin verilmitir. Resmi dairelerde çalan kadnlar bazen giydikleri kyafetin etek boyu yönetmelikte belirtilenden ksa olduunda, polis tarafndan evlerine gönderilmilerdir. 1915’te Enver Paa’nn ei Naciye Sultan endüstrinin çeitli kollarnda kadn içileri istihdam etmek için bir dernek kurmutur. Ayn yl yaynlanan bir rade-i Seniye ile çarafn devlet dairelerinde i saatlerinde çkarlmasna izin verilmitir. Dairelerde 177 LEWS, a. g. e. , s. 129–209, Bu dönemde kadn konusu dnda kamuoyunu ilgilendiren dier bir konu da garpllama, elifba, Türk Dili, slam beynelmileliyeti, muasrlamak, milli iktisat gibi konulardr. Ayrca, bkz. SAFA, a. g. e. , s. 38. 178 KIRKPINAR, a. g. e. , s. 116; Ayrca bkz. Zafer TOPRAK, a. g. m. , s. 26. 179 ÇTÇ, a. g. m. , s. 221. 57 çalan kadnlar bazen giydikleri eteklerin boylar yönetmelikte belirlenenden ksa olduu gerekçesiyle polis tarafndan evlerine gönderilmitir. Unat’a göre Osmanl Devleti’nin büyük orandaki askeri giriimleri kadnlar sadece ülkenin kentsel yaamna girmelerini salamakla kalmam ayn zamanda eriatn üstünlük ilkesinin sarslmasna sebep olmutur. 180 1915’te stanbul Üniversitesi ilk defa kaplarn kz örencilere açmtr. Erkek ve kz örenciler ayr alanlarda eitim almlardr. Ancak bu uygulama daha sonra yaplacak hareketlere temel oluturmutur. Bu uygulamaya katlma olanana az sayda kz örenci sahip olduu için katlm oran ilk balarda düük olmutur. Bu dönemde kadnlar için yaplan bilimsel toplantlar erkekler tarafndan yaplmtr. Yaplan bu toplantlarda kadnlarla ilgili sorunlarn ve kadnlara yaplan hakszlklarn erkekler tarafndan ele alnmas Osmanl insannn deien fikirlerini ortaya koymaktadr. Kadnlara dört duvar dnda yaama hakk tanmayan erkekler, kadnlara yeni ve farkl bir yaam tarz sunmulardr. Görülüyor ki toplum büyük bir deiime hazrlanmaktadr. Yaplmak istenilen deiimin gerçekletirilmesi için gereken tek ey tarihsel ortamn olumasdr. Bu oluan tarihsel ortamda toplumun tek ihtiyac, ona tercüman olacak karizma tik liderdir. Geleneksel yap ancak bir önderin yardmyla deiime yol açabilecektir. Beklenen lider M. Kemal Atatürk gerçekletirdii inklâplarla Cumhuriyet Türkiye’sinin yaratcs olmutur. 2. 3. 2. Milli Mücadele Döneminde Türk Kadn Türk kadnnn Balkan Savalar ve I. Dünya Savanda olduu gibi Milli Mücadele’ye de aktif bir katlm olmutur. Türk kadn bu mücadelede ne olduunu, vatan için neler yapabileceini göstermitir. Kadn, bazen dernekler kurarak, bazen eline silahn alp savaarak, bazen cephe gerisinde silah tayarak ya da askerin söküünü dikerek mücadeleye destek vermitir. Bu durum bize Kurtulu Savayla birlikte Türk kadnnn belli bir siyasi bilinç oluturma sürecine girdiklerini göstermektedir. Kadnlar daha 1918 ylnn sonuna doru ulusal kurtulu amacna yönelik örgütlenmelere katlmlardr. Milli Mücadele döneminde kadnlar tarafndan kurulan dernekleri kurulu amaçlar ve çalmalarna göre u maddeler altnda toplayabiliriz. 1. Mandaterlik yanls kadn cemiyetleri, 2. Ayrlkç faaliyette bulunan aznlk kadn cemiyetleri, 180 ABADAN UNAT, a. g. m. , s. 11. 58 3. Milli Mücadeleyi destekleyen cemiyetler, 4. Yardm ve kültür cemiyetleri Kurtulu Sava yllarnda kadnlarn mücadeleye katlmalar da u maddeler altnda toplanabilir. 1. galleri protesto için düzenlenen mitinglere katlmak, 2. Cemiyetler kurmak, 3. Cepheye silah tamak, 4. Cephane imalathanelerinde, amele taburlarnda çalmak, 5. Ordunun askerlerin giyecek ve yiyecek ihtiyaçlarn karlamak, 6. Yardm toplamak, 7. Göçmenlere ve kimsesizlere yardm etmek, 8. galleri protesto eden mektup ve telgraflar göndermek ve 9. 1918 Silahl mücadeleye katlmak. 181 ylnda stanbul’da kurulan Asri Kadnlar Cemiyetinin amac, yönetmeliinde: “Kadnlarn fikren, bedenen eitilmesine çallarak, sosyal mevkiini yükseltmektir” denilmektedir. Bu amaca paralel olarak ilmi encümenler oluturulmu, kütüphane, laboratuar, atölyeler kurulmu, konferanslar verilip yazlar yazlmtr. Anadolu’da igal sürecinin balamas üzerine, igalleri protesto etmeyi amaçlayan mitinglere destek verilmitir. 182 19 Mart 1919’da nas Darülfünunu örencileri ve Asri Kadnlar Cemiyeti bir protesto toplants düzenlemilerdir. Türk kadnlar, Kurtulu Sava’nda yaptklar mitinglerde oldukça etkili olmulardr. Bu mitingler, 15 Mays 1919’da zmir’in igal edilmesinden sonra artmtr. 183 Bu mitinglerin ilk önemli örnei, 18 Mays 1919’da zmir’in igal edilmesinden üç gün sonra, stanbul’da gerçekletirilmitir. nas (kz) Darülfünunu’nda yaplan toplantda, heyecanl konumalar yaplarak, milli duygular dile getirilmitir. Bu toplantda konuan kadnlardan birisinin; “Kim demi bir kadn küçük eydir/ Bir kadn belki en büyük eydir” dizesi, konumalar izleyenleri coturmutur. 184 22 Mays 1919’da kadnlar ve Tbbiyeli örencilerin düzenledii Kadköy Mitingi, bu mitinglerin en önemlileri arasndadr. Münevver Saime Hanm’n heyecanl sözleri dinleyiciler üzerinde büyük etki brakmtr. 23 Mays 1919’da Sultanahmet’te 100. 000 kii önünde Halide Edip, 30 Mays’ta yine Sultanahmet’te 181 KAPLAN, a. g. m. , s. 69. A. g. m. , s. 72. 183 GÜL, a. g. m. , s. 47. 184 GÜL, a. g. m. , s. 47. 182 59 ükufe Hanm konuma yapmlardr. Bu mitinglerde konuan kadnlar savaçlarn yalnz olmadklarn, ana, e, çocuk ve baclarnn onlarla birlikte savamaya hazr olduklarn ve igallere kar örgütlenmenin ve eyleme geçmenin gerekliliini de belirtmilerdir. galcileri ürküten bu kadn mitingleri, igalcilerin Osmanl Hükümetine yaptklar bask sonucunda bu tür mitinglerin yaplmasn yasaklatmlardr. 185 stanbul’da yaplan bu kadn mitinglerinin yan sra, Anadolu’da da önemli mitinglerin yapldn görmekteyiz. stanbul’dan sonra Anadolu’da 10 Aralk 1919 ile15 Ocak 1920 arasnda birçok miting düzenlenmitir. 1935’te milletvekili olan Hacer Hanm, mitinglerin düzenleyicileri arasnda yer almaktadr. 186 29 Mays’ta M. Kemal Atatürk daha Havza’da iken mitingler yaplmasn, bu mitinglerle igallerin protesto edilmesini istemitir. Amac duyarl bir kamuoyu oluturmak olmutur. Bir yl içerisinde Anadolu’nun çeitli yerlerinde 150 kadar miting yaplmtr. Bu mitinglerde ön planda kadnlar yer almaktadr. Örnein Manisa’da çalan Manisa Türk Kadnl Cemiyeti, Redd-i lhak anlayn benimsemi, Manisa ve çevresinin de igal edilecei haberleri üzerine halk aydnlatmak için bir takm faaliyetlerde bulunmutur. 187 18 Mays 1919’da Alaehirli kadnlar, Mays 1919’da Siirtli kadnlar, 27 Mays 1919’da Edirneli kadnlar, zmir’in igalini protesto etmek için tilaf devletleri temsilcilerine protesto telgraflar gönderip, protesto mitingleri düzenlemilerdir. Ayrca 12 Haziran 1919’da Amasya ve Niksar, 20 Haziran 1919’da sparta, 12 Eylül 1919’da Sivas, 27 Kasm 1919’da Balkesir ve 25 Aralk 1919’da Denizli’de mitingler yaplmtr. Bu mitinglerde de kadnlar ön planda olmulardr. Türk kadnlarnn igallere kar yaptklar ilk kapsaml hareket Erzurum’da yaplmtr. Erzurumlu kadnlar adna çalmalarda bulunan kadnlar komitesi, Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin faaliyetleri çerçevesinde, 29 Kasm 1919’da Muradiye Camiinde bir toplant gerçekletirmilerdir. Erzurum Kongresi srasnda, Merkez Öretmen Okulu Müdiresi, Fakiha Hakk Hanm önderliinde birleen Erzurumlu kadnlar protestolarla seslerini ABD senatosuna kadar duyurmulardr. 188 Yaplan mitingler, düzenlenen konferanslar dnda kadnlar fiili olarak da savaa katlmlardr. Önce çetelerde sonra düzenli dorudan doruya savaa katlan Zeyno onbalar, Mücahide Fatmalar, Irazca baçavular bu dönemin destanna imza 185 A. g. m. , s. 51; Ayrca, bkz. GÜZEL, a. g. e. , s. 46. GÜZEL, a. g. e. , s.47. 187 KAPLAN, a. g. m. , s. 72. 188 GÜL, a. g. m. , s. 53. 186 60 atmlardr. Ayrca cephe gerisinde çalan, cepheye her türlü malzeme tayan köylü kadnlarn gösterdikleri yurtseverlik ve kahramanlklarda unutulmamaktadr. 189 Milli Mücadeleye katlan isimsiz pek çok kahraman kadn içerisinde özellikle dikkati çeken, isimleri hala kulaklarmzda olan kadn kahramanlar öyle sralayabiliriz; Kara Fatma (Fatma Seher) Kara Fatma olarak tarihe geçen, 1888 Erzurum doumlu Fatma Seher, Balkan Savalarna, Edirne’de görev yapan kocas subay Dervi Bey ile birlikte katlmtr. I. Dünya Savanda, ailesinden 9- 10 kadnla Kafkas Cephesi’ne giden Kara Fatma, Mondros Mütarekesinden sonra ei Ermeniler tarafndan ehit edilen kadnlar toplayarak, Ermeniler ile çarpmtr. M. Kemal Paa ile görüerek görev isteyen, kurduu milis kuvvetiyle Bursa ve zmit’in igalden kurtarlmas için mücadele eden Kara Fatma’nn müfrezesinde savaanlarn saysn 350’ye çkard bilinir. Sakarya ve Bakomutanlk muhaberelerine de katlan ve üstemenlik rütbesine kadar yükselen Kara Fatma, 1955 ylnda Erzurum’da vefat etmitir. 190 Gaziantepli Yirik Fatma Cumhuriyetin temellerinin atlmasnda pay sahibi olmann mutluluunu yaam kadn kahramanlarmzdan biri olan Gaziantepli Yirik Fatma ise Gaziantep’in Franszlar tarafndan henüz bütünüyle kuatlmad srada, dümann hareket edecei haberini alnca, buna kar koymak için yola çkan milis kuvvetine, kar çklmasna ramen zorla katlmtr. Milis kuvvetlerine yardm eden “Nafize Kadn” , Yunanllar tarafndan yakalanarak, kuvvetler hakknda bilgi alnmak istenmitir. Fakat Nafize Kadn yaplan bütün ikencelere ramen hiçbir bilgi vermemitir. 191 Franszlar’a Yanl Yol Gösteren Klavuz Kadn Adana ve yöresinde Franszlar’a kar verilen mücadelede yer alan ve milis kuvvetlerine katlan Klavuz Hatice, 8 Mays 1920’de milli kuvvetler, Pozant’ya taarruza baladnda, kritik bir duruma düen Fransz kuvvetlerini kandrarak klavuzluk etmitir. Hatice, klavuzluk yapt Franszlar’a yanl yol göstererek Karboaz’na sokmutur. Klavuz Hatice sayesinde boazda skan Franszlar Türk ordusu karsnda ar yenilgi alm ve Türk ordusuna esir dümülerdir. 192 189 GÜZEL, a. g. e. , s. 47. http: // www.gencbilim.com, Ödev-Tez Sitesi, 8825. (Kurtulu Savann Kadn Kahramanlar) 191 http: // www.gencbilim.com, Ödev-Tez Sitesi, 8825.(Kurtulu Savann Kadn Kahramanlar). 192 KURNAZ, a. g. m. , s. 61. 190 61 Tarsuslu Kara Fatma Asl ad “Adile” olan, “Adile Hala” ve “Adile Onba” diye anlan kadn kahramann, silah arkadalar arasnda “Kara Fatma” olarak anld bilinmektedir.193 8- 10 kiilik milis kuvvetiyle Afyon Sava’na katlan Kara Fatma, Tarsus’un kurtulmasnda büyük yararllklar göstermitir. Gördesli Makbule Vatan igal altndadr. Yunanllar Sakarya Sava’n kaybetmi, mevzilerine çekilmilerdir. Gördesli Makbule, kocas ile çete kurarak dalara çkar. 17 Mart 1922’de Kocayayla’da cereyan eden bir çatmada Makbule, geri çekilen çete arkadalarn knayarak cesaret verici bir konuma sonras dümana kar saldrda bulunmu ve bandan ald kurunla ehit dümütür. Ancak Makbule’nin konumasnn ardndan kendilerinde cesaret bulan silah arkadalar düman yenmilerdir. 194 Bitlis Defterdar’nn Hanm Kahramanmara’ta dümana kar verilen mücadelede en fazla yararllk gösterenlerin arasnda Bitlis defterdarnn hanm da bulunmaktadr. Türk’ün kannn haksz yere dökülmesinden galeyana gelen bu kahraman Türk kadn açt mazgal deliinden çarpmalara katlarak Kayaba Mahallesi’nde 8 düman öldürmü daha sonra erkek elbisesi giyerek milis kuvvetlerine katlp Milli Mücadeleye büyük katk salamtr. Türk kadnnn bu kahramanl üzerine Amasya Anadolu Kadnlar Müdafaa-i Hukuk-u Vatan Cemiyeti Reisi, Asiye Remzi Hanm Heyet-i Temsiliye’ye bir tebrik telgraf göndermitir. Bu telgrafta Türklerin devrilemeyecei belirtilerek Bitlis Defterdarnn Einin cemiyet tarafndan Türk Mücahidesi olarak ereflendirildii bildirilmitir. 195 Tayyar Rahmiye Adana’nn kadn kahramanlarndan Rahmiye Hanm da, 9. Tümen’in 1920 ylnn ubat aynda Hasanbeyli civarnda Franszlar ile yapt muharebeye müfrezesiyle katlmtr. Muharebe srasnda ate hattnda kalan iki arkadan korumak için ileri doru atldndan dolay kendisine “Tayyar Rahmiye” lakab verilen kahraman Türk kadnlarmzdandr. 193 http: // www.gencbilim.com, Ödev-Tez Sitesi, 8825. http: // www.gencbilim.com, Ödev-Tez Sitesi, 8825. 195 Yaar AKBIYIK, Milli Mücadelede Güney Cephesi (Mara), Kültür Bakanl Yaynlar, Ankara, 1990, s. 189, 190. 194 62 Temmuz 1920’de Osmaniye’deki Fransz karargâhna yaplan hücumda arkadalarnn tereddüdünü görünce, “Ben kadn olduum halde ayakta duruyorum da, siz erkek olduunuz halde yerde sürünmekten utanmyor musunuz?” diyerek hücuma geçilmesini salamtr. Bu kahraman Türk kadnnn gösterdii cesaret karsnda güç alan birlik tereddütü elden brakarak Franszlara kar saldrya geçmitir. 196 Onba Halide Romanc Halide Edip Advar ise “Halide Onba” olarak stiklal Sava’na katlmtr. Uzun süre cephelerde savaan Halide Onba, sava alanndaki yararllklar nedeniyle stiklal Madalyas almaya hak kazanmtr. Türk bamszlk savann bir sembolü olan Advar, Türk edebiyatna kazandrd eserler ile günümüz Türk gençlerine çeitli dersler vermektedir. II. Merutiyet sonras dönemin ilk kadn lideridir. Talim-i Nisyan (Kadnlar Yükseltme Dernei)’n kurucusudur. Yeni Turan adl kitabyla ev dnda da çalan, ahlakl, erdemli, yeni kadnn özelliklerini belirlemitir. 197 Atatürk, Halide Edip’i Türk Kurtulu Sava’nda, Türk kadnlnn bir simgesi olarak görmütür. Halide Edip, orduda gönüllü olarak çalmak istediini 16 Austos 1921’de Atatürk’e bildirmesi üzerine Atatürk’ün 18 Nisan gününde verdii yant u olmutur: “Askeri hizmete kabul ve Bat cephesinde görevlendirildiinizi bildiririm. lk vasta ile cephe karargâhna müracaat ve oradan vazifenizin örenilmesini rica ederim.” Halide edip ise bu telgraf alr almaz hemen 20. 08. 1921 tarihinde cepheye hareket etmitir. 198 Atatürk, Bamszlk Sava döneminde kadnlara erkeklerin yan banda savama imkân veren ve kadnlarn bu savata oynad rolü hiçbir zaman unutmayan, inklâplar arasnda kadnlara öncelik veren bir liderdir. O zamana kadar yüzleri peçeli, dört duvar arasna sktrlm Türk kadnna ilk kez yasal, ekonomik ve sosyal haklar tanmtr. Kadnlar ancak bu haklar sonucunda ie girme olanan, seçme ve seçilme hakkn elde edebilmilerdir. Atatürk’ün kadna kazandrd haklar, sadece kadna iyilik yapma amac tamamakta ayn zaman da kadna gösterilmesi gereken minnettarl ifade etmektedir. 196 http: // www.gencbilim.com, Ödev- Tez Sitesi, 8825. GÖKSEL,a. g. m. , s. 410 . 198 KIRKPINAR, a. g. e. , s. 146. 197 63 Bamszlk Savandan sonra, Kemalist, milliyetçi kadrolarn önderliinde Türkiye Cumhuriyeti kurulmutur. 199 Bu sava o zamana kadar erkeklerin üstlenmi olduklar görevleri kadnlarnda baaryla yapabildiklerini göstermitir. Ancak yine de kadnlarn geleneksel rollerinde köklü deiimler yaratmamtr. Bu durumun büyük orandaki suçlusu olarak kadnlar görülmektedir. Çünkü kadnlar, yeni sahip olduklar haklarn geniletilip daha çada haklar edinmek isteyecekleri yerine, bu haklarnn meru olduunu bile savunmaktan aciz kalmlardr. Bu nedenle 1920’li yllarn balarnda kadnlarn toplumsal, siyasal, ekonomik vs. alanlarda ve hangi koullarda baz haklar edineceklerini belirleyenler, Cumhuriyet Türkiye’sinin kurucular ve önderleri olan erkekler olmutur. 199 BERKTAY, a. g. m. , s. 22. 64 ÜÇÜNCÜ BÖLÜM NKILÂPLARIN TÜRK KADINI ÜZERNDEK ETKS M. Kemal Atatürk’ün gerçekletirmi olduu inklâplarn ne anlam ifade ettiini daha kolay anlayabilmemiz için inklâp kelimesinin anlamn açklamamz gerekmektedir. nklâp kelimesi M. Kemal Atatürk’ün ifadesiyle; Mevcut müesseseleri zorla deitirmek demektir. Türk milletini son asrlarda geri brakm olan müesseseleri ykarak yerlerine, milletin en yüksek medeni icaplara göre ilerlemesini temin edecek yeni müesseseleri koymu olmaktr. 200 Türk inklâbndaki inklâp kelimesi ise ilk anda iaret ettii ihtilal yani zor kullanlarak yaplan bir halk hareketi manasndan baka ihtilal sonrasnda yklan eski düzenin yerine yeni oluturulan düzen eli ile devrimin ideolojisi dorultusunda toplum da köklü deiikliklerin yaplmasdr. 201 Türk kadnnn toplumdaki statüsü konusunda yaplmas gereken baz iyiletirme çabalarnn Cumhuriyet Döneminden önce çok küçük admlarla da olsa balatldn gördük. Ancak M. Kemal Atatürk bu konuda asla taviz vermeyerek kararl ve hzl bir ekilde gerekli tüm inklâplar gerçekletirmitir. Atatürk’e göre toplumu çaa tamada kadnn etkin klnmamas toplumun yarsn göz ard etmek olacak bu durum da savan hznn yar yarya yavalamasyla sonuçlanacakt. Atatürk, bu düüncelerini u sözleriyle ifade etmitir. “Bir toplum, cinsinden (kadn-erkek) yalnz birinin modern gerekleri kazanmasyla yetinirse, o toplum yardan fazla zaaf içinde kalr. Bir ulus ilerlemek ve uygarlamak isterse, özellikle bu noktay esas olarak kabul etmek zorundadr. Bizim toplumumuzun baarszlnn nedeni, kadnlarmza kar gösterdiimiz ihmal ve kusurdan kaynaklanmaktadr… Bir toplumun bir organ çalrken dieri hareketsiz kalrsa o toplum felce uram demektir.” 202 Bu nedenle Atatürk, kadnlarn topluma katlmn salamak için gerekli inklâplar gerçekletirmitir. 200 KOCATÜRK, a. g. e. , s. 71. A. g. e. , s. 71. 202 Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Türk nklap Enstitüsü Yaynlar,C. 2, Ankara, 1981 , s. 89. 201 65 3. 1. Sosyo Kültürel Alanda Yaplan nklâplar ve Türk Kadn 1923 ylnda Cumhuriyet'in ilan edilmesi ile balayan Cumhuriyet Döneminde Türkiye’de kadn-erkek eitlii konusunda yaplan inklâplar sonucunda yaanan gelimeler sayesinde kadn-erkek eitlii devlet politikas haline getirilmitir. Bu reformlarn içinde en önemlisi Tevhid-i Tedrisat Kanunuyla birlikte gerçekletirilen “eitim inklâb”dr. Çünkü eitim, toplumun kültürel deerlerini sonraki kuaa aktararak toplumun sürekliliini salamas yannda çan deien koullarna uyum salayacak ekilde gerekli gelime ve ilerlemeye temel hazrlamas gibi önemli bir ilevi bünyesinde barndrmaktadr. Atatürk’e göre Türk kadn için eitim sadece bir hak deil ayn zamanda da bir görevdir. Çünkü geleceimiz olan çocuklar yetitiren annelerdir. Anneler babalar kadar hatta onlardan daha fazla eitimli olmak zorundadrlar. Ancak bu ekilde salkl bir toplum elde etmek mümkün olabilir. 203 3. 1. 1. Eitim Öretim’in Birletirilmesi ve Türk Kadn Milli Mücadele’nin zor ve zorlu günlerinin devam ettii srada Atatürk baka bir alanda yeni bir sava hazrl içine girmitir. Atatürk’ün söyledii u sözlerle yeni savan balad alan anlamaktayz; “Daha selametle, daha dürüst olarak yürüyeceimiz bir yol vardr. Büyük Türk kadnn mesaimizde müterek klmak, hayatmz onunla birlikte yürütmek, Türk kadnn ilmi, ahlaki, içtimai, iktisadi hayatta erkein eriki, refiki, muavin ve müzahiri yapmak yoludur” 204 Bu cümle kadnn eitimi için cehaletle savalacann göstergesidir. Osmanl Devletinin ilk dönemlerinde devletin resmi okullar bulunmamaktadr. Osmanl Devletinde eitim ve öretim kurumlar; medreseler, idadiler, rütiyeler ve mahalle mekteplerinden ibaret olmutur. Vakflarn yönettikleri medreseler deerli bilim adamlar yetitirmitir. Ancak medreseler zamanla önemini ve kalitesini yitirince bilim adam da yetitiremez duruma gelmitir. Tanzimat Dönemine yaklarken “sbyan mektepleri” açlmtr. Bu kurumun sistemi tam bir dini eitim sistemidir. Bu sistem ümmetçilik esasna dayanmaktadr. Medreseler, 17. yüzyldan sonra sadece Arap kültürü ve din dersi veren kurumlar haline gelmilerdir. Tanzimat döneminde balayan 203 KOCATÜRK, a. g. e. , s. 71. Müjgan CUNBUR, “Atatürk Döneminde Kadn Eitimi” , Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi, Atatürk Aratrma Merkezi Yaynlar, C. 8, S. 23, Ankara, 1992 (Mart), s. 259. 204 66 yenileme hareketlerinin karsnda yer almlardr. 205 Dini inanç tartma dnda braklm, sosyal ilimlere deer verilmemitir. Osmanl Devletinin son zamanlarnda dini eitim sistemi daha da bozulmu, batl inançlar dine karm böylece din çkarclarn elinde oyuncak haline gelmitir. Bu ortam içinde eitim, eriatn ar basks altnda adeta kaybolma durumunda kalmtr. “Eti senin kemii benim” felsefesiyle mahalle mektebine giden çocuk, falaka korkusuyla manasn anlayamad sözleri ezberlemek zorunda braklm, sistemin dar kalplar içinde kiiliini gelitirecek ortam bulamamtr. Çocuklarn örendikleri, hayatla alakasz birkaç Arapça sözden öteye gitmeyen bir hal almtr. Bu nedenle milli bilinç oluturulmas ve milli ilerlemenin gerçekletirilmesi oldukça güçlemitir. Bu sistemde, bu tür bir ilerlemenin gerçeklemesi de zaten mümkün görünmemektedir. Osmanl Devletinde ilk devlet okullar 1847 ylnda kurulmutur. Bu arada kz çocuklar için 1858’de kz rütiyesi (ortaokul), 1869’da kz sanayi okulu, 1870’te kz öretmen okulu açlmtr. 206 1869’da kabul edilen Maarif-i Umumiye Nizamnamesi ile okuma yazma çandaki tüm çocuklara kz erkek ayrm yaplmakszn ilköretim zorunluluu getirilmitir. Ancak Nizamnamenin bu hükmü 1876 Anayasasnda yer alm olmasna ramen uygulama alan bulamamtr. Tanzimat Fermannn ilanndan sonraki yllarda yeni, ilköretim, orta öretim kurumlar açlmtr. Tanzimat Döneminden sonra baz orta dereceli okullarda kzlarn okula devamna izin çkm, bu amaçla özel kz okullar kurulmutur. lk olarak 1908’de stanbul’da bir ortaokul kz çocuklar ile öretime de balamtr. 207 Dönemin yazarlarndan Celal Nuri, “Erkeler ne denli geliirse gelisinler, kadnlarda onlara kout olarak ilerlemezlerse i yarda kalr. Tam olarak uygarlalamaz. Yeryüzünde, erkekleri ilerleyip de kadnlar aalk durumda kalan bir ulus yoktur. Kadn baka erkek baka bir ulus olamaz. Bir ulusun erkek yars dii yarsndan bamsz yaayamaz. Kadn, erkei erkek, kadn olgunlatrp tamamlar.” 208 demektedir. Bu düünceler 1913 ylnn düünceleridir. 1913’te kabul edilen Tedrisat- ptidaiye Kanunu Muvakkati ile ilköretimin zorunlu ve parasz olmas temel alnmtr. 1916’da örgün eitim görmemi kadnlar için stanbul’da sanat ve müzik dersleri veren Bilgi Yurdu açlm 116 kadn bu kuruma 205 Yahya AKGÜZ, “Atatürk’ün Eitim Düüncesinin Kökenleri” , Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi, C. VIII, S. 23, Ankara, 1992 (Mart), s. 235. 206 Emel DORAMACI, “Atatürk Düüncesi ile Türk Kadnnn Çadalamas” , Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi, Türk Tarih Kurumu Basmevi, Ankara, 1993, C. IX, S. 26, s. 306. 207 DORAMACI, Türkiye’de Kadnn Dünü ve Bugünü, s. 1. 208 Celal Nuri, a. g. e. , s. 5. 67 kayt olmutur. 1917’de kadnlarn Tp Fakültesi’ne alnmalar Shhye Meclis-i Umumisi tarafndan kabul edilmitir. 1918 ylnda açlan Ticaret Yüksek Okuluna 58 örenci alnmtr. Bunlarn dnda kadnlarn mesleki geliimlerinin salanmas konusunda da eitim zemin hazrlayc rolünü üstlenmitir. 1921’den itibaren kz çocuklarnn üniversitelere kabul edilmesi, kz öretmen okullarnn saysnn arttrlmas ve lise ile kz sanat okullarnn saylarnn arttrlmas kadnlara meslek sahibi olma imkân salamtr. 1922’de, Tp Fakültesi’ne 7 kz örencinin yerlemesi, büyük tepkilere yol açmtr. 209 Çünkü o dönemde kadnlarn doktorluk mesleini yapamayacaklar düüncesi hâkimdir. Savunulan bu olumsuz görülere aldrmayan çarafl kz örenciler erkek arkadalaryla birlikte derslere girmiler, anatomi derslerinde kadavralar üzerindeki çalmalarnda baarya ulaarak kadnlarnda bu meslei baaryla yapabileceklerini göstermilerdir. 1928 ylnda Türkiye’nin ilk kadn doktorlar diplomalarn almlardr. Bütün bu giriimlere ramen, eitim öretim sistemi yaygnlatrlamam, çada bir düzeye çkarlamamtr. Kz çocuklaryla ilgili olarak getirilen çeitli zorunluluklara ramen onlar eitime tam olarak sokabilecek ciddi bir gelime yaanmamtr. Ancak çkarlan bu Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile eitim hizmetleri merkeziletirilmi, bugüne kadar devam eden eitim sisteminin temelleri atlmtr. Bu kanun ile tüm öretim kurumlar, medreseler ve okullar Maarif vekâletine balanmtr. Çada milletler seviyesine ulamay amaç edinen Atatürk, toplum zihniyetinde varlk bulan Müslümanln kadnn dört duvar arasnda kalmasn gerektirdii düüncesini yok edebilmek ve böylece kadna eitim yolu açabilmek için Müslümanln kadnn eitimine engel tekil etmediini halka u sözleriyle ifade etmitir; “Kadnlarmz daha çok aydn, daha çok feyizli, daha fazla bilgili olmaya mecburdurlar. Bizim dinimiz hiçbir vakit kadnlarn erkeklerden geri kalmasn talep etmemitir. Allah’n emrettii ey, erkek ve kadnn beraber olarak ilim ve bilgiyi kazanmasdr.” 210 Atatürk, Türk milletinin inklâpç bir millet olduu halde baarsz olmasnn sebebi olarak kadn-erkek eitsizliini görmektedir. Atatürk, eitim alannda kz-erkek 209 CUNBUR, a. g. m. , s. 261. Zehra ODYAKMAZ, “Atatürk’ün Türk Çadalamasndaki Temel Hedefi: Cumhuriyet” , Atatürk Haftas Armaan (10 Kasm 2004), Genelkurmay Basmevi, Ankara, 2004, s. 50,51. 210 68 fark gözetmemi, çeitli konumalarnda kadnlarn erkeklerle ayn eitim derecesinden geçerek yetitirilmesi gerektiini belirtmitir. “Türk kadn milletin kayna, toplum hayatnn temelidir. Ancak faziletkâr olursa vazifesini ifa edebilir.” 211 diyerek kadn için eitimin önemine deinmitir. Türkiye’de eitimin ulusall yannda modern de olmas gerektii ortaya çkmtr. Modern eitim sisteminin yerletirilmesi için ise Bat’nn örnek alnmas gerekmektedir. 1921 ylnn eitim alanndaki en önemli hareketi Muallime ve Muallimler Birliinin topland 15 Temmuz 1921 tarihli ‘ Maarif Kongresi’ olmutur. 180 üyenin katld bu kongrenin açl konumasnda Atatürk öyle söylemitir; 212 “imdiye kadar takip edilen tahsil ve terbiye usullerinin milletimizin tarihi tedenni yatnda en mühim bir amil olduu kanaatindeyim. Milli bir terbiye programndan bahsederken eski devrin bütün hurafeleriden syrlm, arktan ve garptan gelen ecnebi tesirlerden uzak ve seciye-i milliyemizle mütenasip bir kültür kastediyorum. Dehay milliyemizin inkiaf ancak böyle bir kültür ile kabildir… Yaratacamz kültür, herais-i milliye zemini ile o zemin ise milletin seciyesi ile mütenasip olmaldr. Çocuklarmz ve gençlerimizi yetitirirken, birliimize taarruz eden her kuvvete kar müdafaa kabiliyetiyle mücehhez bir nesil yetitirmeye muhtaç olduumuzu unutmayalm. Yeni neslin ruhuna bu kabiliyeti zerk etmek lazmdr. Müstakil ve mevcut kalmak isteyen milletlerin felsefesi, en bariz ekilde bu evsaf kemali iddetle talep etmektedir. Milli gaye hakkndaki umumi nokta-i nazarm söylerken, yeni neslin techiz edilecei evsaf arasnda kuvvetli bir ak- fazilet ve kuvvetli bir fikr-i intizam ve inzibattan da bahsetmek lazmdr… eskiden çizilmi alelade yollar üzerinde yürümek deil, belki yukardan beri evsaf ve eraitini arz ettiim milli hars yolunda rehber olmak gibi mukaddes bir vazife bekliyoruz.” 213 Bu kongrede genellikle ilk ve orta öretim kurumlarnn programlar, hedefleri hakknda tartmalar yaplmtr. Mustafa Kemal, kongrede eitim için harcanan çabalarn ilerisi için yeterli olmadn ancak özen gösterilmi eitim programnn uygulanacan belirtmitir. 211 212 213 214 ve eitim kurumlarnn en verimli ekilde çaltrlacan 214 CUNBUR, a. g. m., s. 261. Hâkimiyet-i Milliye gazetesi, 17 Temmuz 1921. Atatürk’ü Söylev ve Demeçleri, , C. 2, s. 16. Hakimiyet-i Milliye gazetesi, 21 Temmuz 1921. 69 Maarif Kongresine kadn ve erkek öretmenlerin karma olarak katlmalar, Mecliste Hamdullah Suphi Bey’e kar sert eletirilere neden olmu, Bakan Hamdullah Suphi Bey görevden çekilmitir. Fakat Atatürk, Birlik bakanna dier toplantda kadn ve erkek öretmenlerin karma bir ekilde oturmalarn söyleyerek bu duruma destek verdiini belirtmitir. 215 Böylelikle deiik kültür devrimleri (dil, yaz, tarih) en derin uygulama alann okulda bulmu olacaktr. Kadn ve erkek üzerinde ulusal bilincin gelimesinde okul temel kaynak görevini üstlenmi olmaktadr. Bilindii gibi Osmanl Devletinde okul snrl bir kesime hitap etmekteydi. Bu kesimi oluturan ise erkeklerdi. Yaplmas gereken eitimi demokratikletirerek kadn ve erkek tüm vatandalarn eitimden yararlanabilmesini salamakt. M. Kemal Atatürk’ün kadnn eitimi konusundaki düünceleri hiçbir zaman farkl bir bak açs göstermemitir. Örnein, 1 Mart 1922’de Büyük Millet Meclisinde yapt bir konumada Türkiye’de eitime verilecek yönü belirtirken kadnlarnda erkeklerle ayn eitim kademelerinden geçmelerine önem verileceini dile getirmitir. 216 Kadn haklarnn kazanlmasnda atlan ilk adm olan bu kanunla eitim alannda yeni düzenlemelere gidilmitir. Eitim öretimin düzeltilmesi için çkarlan yasalar bir tek ulusal, laik, modern, demokratik bir okul yaratmay amaç edinerek oluturulmutur. Mustafa Kemal 1923 ubatnda zmir’de halkla yapt bir sohbet srasnda medreselerin o zamanki durumundan bahsederek, medreseler ve evkaf konusunda yaplacaklara kar çkanlarn, bunu ne hak ve yetkiyle yaptklarn sorarak öyle söylemitir; “Milletimizin, memleketimizin dar’ül irfanlar bir olmaldr. Bütün memleket evlad, kadn ve erkek oradan çkmaldr.” 217 1923’te söylenen bu söz Tevhid-i Tedrisatn habercisi olmutur. Bu yasa bilimsel ve eitsel kurumlarn tümü ile medreselerin, olduu gibi Milli Eitim Bakanl’na balanmasn, ayn zamanda er’iye ve Evkaf Vekâleti’nin bütçesinde medreselere ayrlan tüm kaynaklarn da olduu gibi Eitim Bakanlna aktarlmasn öngörmektedir. 218 215 Mustafa ERGÜN, Atatürk Devri Türk Eitimi, Atatürk Üniversitesi Dil ve Tarih- Corafya Fakültesi Yaynlar, No. 325, Ankara, 1982, s. 18. 216 CUNBUR, a. g. m. , s. 259. 217 CAPORAL, KKSTK II, s. 77. 218 A. g. e. , s. 77. 70 Cumhuriyet döneminin ulusal eitim alannda gerçekletirdii en önemli eitim hizmeti, iki bal eitime son verilerek 3 Mart 1924 tarihli ve 430 sayl Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun çkarlmas olmutur. 219 Sbyan mektepleri ve medreselerin kapatlma karar alndktan sonra ayn tutum ülkedeki yabanc okullara kar da gösterilmitir. Papas okullarnn laik bir Cumhuriyet ile uyuamayacan bu nedenle dini okullarn laik bir tarzda eitim yapmalar aksi takdirde kapatlacaklar bildirilmitir. Ocak 1924’te Bakanlk hazrlad bir genelge ile birlikte öretim program göndermi, bu genelgeye uymayan okullar kapatlmtr. 220 Eitim öretim devletin denetimi altnda serbest braklmaktadr. Medreselerin kapatlmas kararnn alnmas ülke genelinde büyük aknlk ve tepki yaratmtr. Ortaya atlan itirazlara Mustafa Kemal u sözleriyle karlk vermitir; “ Siz okul istemiyorsunuz, oysa millet istiyor; brakn öyleyse bu zavall halk, bu halkn çocuklar eitim görsün; medreseler yeniden açlmayacaktr, milletin okula gereksinimi var.” 221 Böylece her türlü yenilik giriimini engelleyen ikilie son verilmitir. Tevhid-i Tedrisat hakknda sunulan kanun teklifinde aadaki maddeler yer almaktadr: Madde 1-Türkiye dâhilindeki bütün müessesasat- ilmiye ve tedrisiye Maarif Vekâletine merbuttur. Madde 2-er’iye ve Evkaf Vekâleti veyahut hususi vakflar tarafndan idare olunan bilcümle medrese ve mektepler Maarif Vekâleti’ne devir ve raptedilmitir. Madde 3-er’iye ve Evkaf Vekâleti bütçesinde mekatip ve medarise tahsis olunan mebali, Maarif bütçesine nakledilecektir. Madde 4-Maarif Vekâleti, yüksek diniyat mütehassslar yetitirmek üzere Darülfünun’da bir ilahiyat fakültesi ve imamet ve hitabet gibi hidemat- diniyenin ifas vazifesiyle mükellef memurlarn yetimesi için de ayr mektepler küat edecektir. Madde 5-Bu kanunun neri tarihinden itibaren terbiye ve tedrisat- umumiye ile mütegil olup imdiye kadar Müdafaa-i Milliye’ye merbut olan askeri rüti ve idadilerle Shhiye Vekâleti’ne merbut olan dar-ül eytamlar, bütçeleri ve heyet-i talimiyeleri ile beraber Maarif Vekâleti’ne rapt olunmutur. Mezkûr rüti ve idadilerde bulunan heyet-i talimiyelerin cihet-i irtibatlar atiyen ait olaca vekâletler arasnda tahvil ve tanzim 219 ODYAKMAZ, a. g. m. , s. 50. ERGÜN, a. g. e. , s.56, 57. 221 CAPORAL, KKSTK II, s. 78. 220 71 edilecek ve o zamana kadar orduya mensup olan muallimler orduya nispetlerini muhafaza edecektir. Madde 6-bu kanun, tarih-i nerinden itibaren muteberdir. Madde 7-bu kanunun icray ahkâmna cra Vekilleri Heyeti memurdur. 222 2 Mart 1924 tarihinde Halk Frkas toplanm bu kanun teklifinde sunulan maddeler hakknda hiç kimse tartmaya girmemi, ksa sürede teklif kabul edilerek kanunlatrlmtr. Öretimin birletirilmesinden bir süre sonra Atatürk bir konumasnda konuya tekrar deinerek u sözleri söylemitir; “Cihan aile-i medeniyesinde mevk-i ihtiram sahibi olmak isteyen Türk Milleti, evlatlarn verecei terbiyeyi, mektep ve medrese namnda birbirinden büsbütün baka iki nevi müesseseye teslim etmeye hala katlanabilir miydi? Terbiye ve tedrisatn tevhid etmedikçe ayn fikirde, ayn zihniyette fertlerden mürekkep bir millet yapmaya imkân aramak abesle itigal olmaz myd?” 223 Görüldüü gibi eitim ve öretim kurumlarnn laik bir ortama büründürülebilmesi için, iki bal eitime son verilmesi kaçnlmaz bir durumdur. Nitekim eitim öretim kurumlar tamamyla laikletirilmitir. Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile dini nitelikli eitim öretim sistemi ortadan kaldrlm, eitim tek nitelikli bir sistem halini almtr. Daha sonra yaplmak istenen ey okullarda din eitiminin kaldrlmas ve laik bir ahlak eitiminin balamasn salamaktr. Ancak bunun halk tarafndan benimsenebilmesi için halkn bir hazrlk döneminden geçirilmesi gerekmektedir. Alnmasna çallan bu köklü önlem ile kadnn kurtuluunun kolaylaaca düünülmütür. Kadna çocukluundan itibaren gerçek slam ile hiçbir alakas kalmam, nitelik deitirmi bir dine dayal haram ve helal kavramlarna göre düzenlenen bir hayat öretilmitir. Kadn ile erkein eitliine dayanan laik ahlak ile kadnlarn gelimeleri salanacak, erkeklere de cinsler arasndaki ilikiler hakknda daha doru bir fikir alanacaktr. Atatürk, milletimize kazandrd zafer ertesinde Bursa’da, kadn ve erkek öretmenlere öyle seslenmitir; “Bugün ulatmz nokta, gerçek kurtulu noktas deildir. Milleti millet yapan, ilerleten ve aydnlatan kuvvetler vardr. (…) evvela fikir ve içtimaiyat kuvvetlerinin membalarn temizleme ile balamak lazmd… Fakat bir heyet-i içtimaiye deki hastal 222 Fethi GÖZLER Atatürk nklâplar, nklâp Kitabevi, 2. Basm, stanbul, 1985 , s. 164,165. Kemal KAHRAMANOLU, Atatürk Aydnl, T. C. Kültür Bakanl Yaynlar, Ankara, 1997, s. 136; Ayrca bkz. GÖZLER, a. g. e. , s. 165. 223 72 görmek, onu tedavi etmek, heyet-i içtimaiye-i çan gereklerine göre terakki ettirebilmek için ilim ve fen lazmdr. Görülüyor ki en mühim ve feyizli vazifelerimiz, eitim ileridir. Eitim ilerinde behemehal muzaffer olmak lazmdr. Bir milletin gerçek kurtuluu bu suretle olur 224 ”. Ayrca Mustafa Kemal kendi kiilik özellii olarak da eitim sorunlarna kar özel bir ilgi bir önderdir. Sakarya zaferinden sonra kendisine, -“Yurdu dümandan kurtardnz, imdi ne yapmak istersiniz?” sorusunu soran birisine u cevab vermitir: - “ En büyük isteim, ulusal kültürü yükseltmede Milli Eitim Bakan olarak çalmaktr.” 225 Mustafa Kemal’e göre Türk kadn için eitim sadece bir hak deil ayn zamanda bir ödevdir. Çocuklarnn ilk eiticisi olarak kadn, erkek kadar hatta ondan daha fazla kendini yetitirebilmelidir. Çan yeniliklerini yakalayamayp, geri kalm bir toplumun, çan sosyal, ekonomik ve kültürel gereklerine uygun uygar bir toplum haline getirilebilmesinin en önemli art eitimdir. Türk kadnn çada düzeye çkaran en önemli reformlar arasnda 1924 ylnda eitimin birletirilmesini salayan Tevhid-i Tedrisat Kanunu, 1926 ylnda kabul edilen Türk Medeni Kanunu ve 1930, 1934 Türk kadnna siyasal haklarn verilmesini salayan kanun saylabilir. 1923–1924 ders ylnda 4804 okulda örenci says 336.061’dir. Bu örencilerin 62.954 kz örencidir. 1923’te 1081 kadn öretmenin ancak 378’i meslek eitimi görmütür. 1924’te öretmen says, 10.238’dir. Bu saynn 1217’sini kadn öretmenler oluturmaktadr. 1929’da 447.569 örencinin 154.309’u kz örencidir. 1930- 1931 ders ylnda okul says 6598, kz örenci says 174,227’ye, kadn öretmen says 4814’e yükselmitir. 226 Okuma yazma oranlarnn yükselmesine olanak veren en önemli etken Millet Mektepleri olmutur. stanbul’da Harf nklâbndan sonra açlan ve genellikle yeni yaz eitiminin verildii Millet Mektebi says 2625’tir. stanbul’da 1929’da 55.106 227 , 1930’da 43.000 Türk vatanda, Millet Mekteplerine gitmi, verilen bu rakamlarn hemen hemen yarsn da kadnlar oluturmutur. 228 1940–1941 ders 224 Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri,C. II, s. 43, 44. CAPORAL, KKSTK II, s. 76. 226 Cumhuriyet Gazetesi, 3 ubat 1929. 227 Cumhuriyet Gazetesi, 3 ubat 1929. 228 Cumhuriyet Gazetesi, 7 Mart 1930. 225 73 ylnda okul says 10506, kz örenci says 294,468, kadn öretmen says 5981’dir.229 1962-1963’te toplam örenci says 3.399.606’ya çkarken, bunlarn içindeki kz örenci says 1.310.399’dur. 1927’de okuma-yazma bilen kadnlarn erkeklere oran % 7–8 kadarken1955’te bu oran % 26’ya çkmtr. 230 1960’ta toplam öretmen says 51.388’e çkm, bunun yan sra kadn öretmen says da 13.330’a ulamtr Devlet statistik Enstitüsünün gerçekletirdii 1994 yl anket sonuçlarna göre düzenlenen Tablo 1 de de göreceimiz gibi Türkiye’de çocuklarn okula gitmeme ya da gidememe nedenleri arasnda en büyük oran çocuklarn okula ilgi duymamalar kapsamamaktadr. Bunun nedeni ise ailelerin çocuklarn okula yönlendirememeleridir. Çünkü ailelerde çocuklar gibi okulun anlamn kavrayabilmi deillerdir. Okula kar duyulan ilgisizlik hem kz hem erkek her iki cinste de ortaya çkmaktadr. Günümüzde dahi devam eden bu durum oldukça üzücüdür. Eitim öretimin birletirilmesi ile oluturulmaya çallan okul bilincini kavrayamadmzn bir göstergesidir. Cehaletle olan savamz henüz sona ermemi demektir. Tablo 1 Okula gitmeme nedenine göre çocuk oran, Türkiye (Ekim) 1994 (%) 231 KIZ Toplam Uygun okulun olmamas Okula ilgi duymama Okul masraflarnn çok yüksek olmas Öretmenleri ile iyi geçinememe Sakatlanma veya hastalanma Küçük kardelerine bakmak zorunda olma Ev ilerinde ailesine yardm etmek zorunda kalma Hane halknn eko,faal, yardm etmek zorunda olma Ücretli çalmak zorunda olma Ailenin izin vermemesi Dier ERKEK 100,0 4,0 24,7 17,2 0,1 3,5 1,6 11,3 7,5 2,0 14,0 13,9 100,0 4,3 29,1 12,2 0,0 3,8 0,2 3,0 11,9 8,9 5,3 21,3 Not; 6–14 ya grubundaki okula gitmeyen ya da okulu terk eden çocuklar 1997 ylna kadar 5 yllk süreci kapsayan zorunlu eitim bu tarihten itibaren lköretim ve Eitim Kanununda yaplan bir deiiklikle ilköretim kurumlarnn 8 yllk okullardan oluaca ve kesintisiz eitim yaplaca karar kabul edilmitir. Kanun 1997–1998 öretim ylndan itibaren uygulamaya konulmutur. 8 yllk eitim kz 229 230 231 CUNBUR, a. g. e. , s. 266. NAN, Atatürk ve Türk Kadn Haklarnn Kazanlmas, s. 96. DE, Çocuk gücü., 1997. 74 çocuklarnn okullamas açsndan önemli bir art salamtr. Milli Eitim Bakanl tarafndan uygulamaya konulan “Genç Kz ve Kadnlarn Eitimini Gelitirme Projesi”, yetikin okuma-yazma sorununun çözümünde önemli bir araç olmutur. Proje bünyesinde 7–14 ya grubunda okuma-yazma bilmeyenlere okuma-yazma kursu açlmtr. Mesleki ve Teknik eitim kurumlarnda yeni bir yaplanmay öngören Mesleki ve Teknik Eitimi Gelitirme Projesi (METGE) kapsamnda, örgün ve yaygn eitim müfredat programlar modüler eitim sistemine göre bir bütünlük içinde uygulanmaktadr. Bu eitim modeli; örgün eitime devam eden kz çocuklarnn okuldan erken ayrlmas durumunda devam ettii modüllere uygun meslek sertifikasn alarak istihdam olana salamaktadr. Tablo 2 Saym Yl ve Okur-Yazarlk Durumuna Göre Kadn Nüfusu 232 Okuma-Yazma Bilmeyen Saym Yl Toplam Say Yüzde Okuma-Yazma Bilen Say Yüzde 1935 6649478 5997138 90,19 652340 9,81 1940(1) 7459731 6495796 87,08 963935 12,92 1945(2) 7601594 6321796 83,16 1279798 16,84 1950(3) 8868698 7144008 80,55 1724690 19,45 1955 9515001 7078529 74,39 2436472 25,61 1960 11043882 8300718 75,16 2743164 24,84 1965 12583332 8450392 67,16 4132941 32,84 1970 14475325 8424341 58,2 6050984 41,8 1975 16260786 8048078 49,49 8212708 50,51 1980 18518001 8394868 45,33 10123133 54,67 1985 21267763 6770698 31,84 14497065 68,16 1989(4) 23997136 6519640 27,17 17477496 72,83 2000(5) 59859243 5732525 19,36 23875115 80,64 Not: (1) 1935 ve 1945 yllarndaki nüfus saym verilerinden tahmin edilmitir. (2) 7 ve daha yukar yataki kadn nüfus (3) 5 ve daha yukar yataki kadn nüfus (4) DE, 1989 Türkiye Nüfus Aratrmas (5)2000 yl oranlar farkl bir kaynaktan elde edilmitir.1 Not: 6 ve daha yukar ya için geçerlidir. 232 statistiklerle Kadn, (1927–1990), T. C. Babakanlk Devlet statistik Enstitüsü, DE Matbaas, Ankara, (Austos) 1992, s. 7. 75 Tablo 2’nin bize sunduu gibi Cumhuriyet’in ilan ile birlikte, Türk kadnn eitim durumu incelendiinde, 1935 ylnda yaplan ilk nüfus saymnda kadn nüfusun % 90.19’u okur-yazar deildir. Bu oran erkeklerde de % 70.65’tir. 233 Okuma-yazma bilen kadn ve erkek nüfus oran 1935 ylndan günümüze kadar sürekli artmakla birlikte 1960 ylndan sonra özellikle kadn nüfusta daha fazla bir art gözlenmektedir. 1935’ten itibaren eitim alannda yaplan inklâplar sayesinde 1980’li yllarda gerçekletirilen okuma-yazma kurslarna kadnlarn daha fazla katlm sonucu, kadnlardaki okur-yazarlk oran günümüze kadar gerçekleen en yüksek art göstererek 1980–1985 döneminde %54,7’den %68,2’ye yükselmitir. 1989’da ise bu oran % 72.83 olarak karmza çkmaktadr. 1990 ylnda uygulanan Genel Nüfus Saymna göre okur-yazarlk oran kadnda daha fazla art göstererek % 72,0’i ularken erkeklerde de % 88,8’e yükselmitir. Ortaöretim kurumlarnda örenim gören kz çocuklarnn oran 1985 verilerine göre ilkokulda % 44.74, ortaokulda % 34.15, lisede ise % 37.20’dir. Daha sonraki yllarda ilkokul ile ortaokul’un birletirilmesi sonucunda kz örencilerin örenim görme düzeyleri artmtr. 1985’te yüksek örenimdeki kz örenci oran % 25.22’dir. 1991 verilerine göre ise bu oran % 33.60’a yükselmitir. 234 2001- 2002 öretim yl verilerine göre yüksek öretimde bulunan 1 568 384 örencinin 654 424’ü kz örencidir. Bu art Türk kadnnn uygar seviyeyi yakalamas yönünden önemli bir gelimedir. Yüksek öretimdeki kz örencilerin bilim dallarna göre durumlar ise öyledir: Dil ve edebiyatta % 60.04, sanatta %54.80, matematik ve fen kolunda % 46.31, salk bilimlerinde % 40.17, sosyal bilimlerde % 37.34, uygulamal sosyal bilimlerde % 38.36, teknik bilimlerde % 22.52, ziraat ve ormanclkta %35.78’dir. 235 Türk üniversitelerinde öretim veren Türk kadn orannda önemli bir art vardr. Bu kurumlarda kadn öretim üye ve yardmclarnn oranlar % 35 civarndadr. Yönetim kademesinde ise % 20 orannda kadn bulunmaktadr. lk ve orta öretimde bu oran % 42.31’i bulmaktadr. Türk kadn için öncelikli meslek olan öretmenliin hemen hemen yarsn kadnlar oluturmaktadr. 2000’li yllar deerlendirdiimizde ise okuma yazma bilmeyen kadn nüfus oran % 19.36 olarak görülmektedir. Rakamsal ifade olarak ele aldmzda küçük bir 233 DORAMACI, Atatürk Düüncesinde Türk Kadnnn Çadalamas, s. 306. A. g. m. , s. 307. 235 A. g. m. , s. 307. 234 76 anlam ifade etse de yine de önemsenmeyecek bir miktar deildir. Ülkemizde gelitirilen eitim programlaryla bu orannn % 0’a dümesi beklenmektedir. 1935 yl verilerinin gösterdii okuma yazma bilmeyen kadn nüfusun bu yüksek oran teokratik Osmanl toplumunun kadnn eitimini engelleyen öelerinin sonucudur. Tevhid-i Tedrisat Kanunu, Türkiye’de kz çocuklarna her düzeydeki okullarda okuma- yazma imkân vermitir. Kz çocuklarnn igücünden daha fazla yararlanlmas, erken evlilikler, okula geç balama, kzlarn eitimine ilikin güdülenme eksiklii, eitim maliyetinin yükseklii, ataerkil deer yarglar ve bunlara bal olarak eitimin gelecee yönelik bir katksnn olmayaca düüncesi özellikle kz çocuklarnn eitimini olumsuz yönde etkilemeye devam etmektedir. 236 Okur-yazarlkta olduu gibi bir üst eitim kurumuna devam edilen ve mezun olunan eitim kurumu açsndan da bölgeleraras dengesizlik belirgindir. Ülkenin az gelimi yörelerinde kadn-erkek eitim farklar çok açlmaktadr. Bu balamda, son yllarda silahl çatmalarn arlk kazand Dou ve Güneydou Anadolu Bölgelerinde ekonomik olanakszlk, krsallk ve geleneksel deerlerden kaynaklanan sorunlara ek olarak bir de güvenlik nedeni ile pek çok okulun kapatlmas ve örencilerin yakn yerlemelerdeki okullara tanmas uygulamasndan kaynaklanan sorunlar çkmtr. Fiziki hareketlilikler kstl olan kz örenciler bu durumdan olumsuz etkilenmekte ve çou kez eitimlerini yarda brakma durumunda kalmaktadrlar. 237 Bütün bu güçlüklere ramen, Cumhuriyet döneminde gerçekletirilen eitim, öretim alanndaki reformlar, kadn eitimi konusunda hzl admlarla yol alnmasnda, kadnn eitim ve i gücü alannda önemli bir pay edinmesinde, verdiimiz rakamsal sonuçlardan da anlald gibi büyük oranda etkili olmutur. Ülkenin ihtiyaçlarn karlayan yetitirilmi insan gücü içerisinde kadnlara düen pay ele alacak olursak aadaki oranlar karmza çkmaktadr: Tarm, hayvanc, ormanc % 80.64, hizmet ileri % 2.28, ticaret ve sat eleman % 1.58, idari personel % 4.40, tarm d üretim ve ulam % 5.78, ilmi teknik eleman % 4.79, müteebbis % 0.22. Buna göre 1985 verilerine göre Türkiye’de toplam kadn nüfusunun % 34,9’u i gücüne katlmaktadr. 236 T.C.Babakanlk Kadnn Statüsü ve Sorunlar Genel Müdürlüü, a. g. e. , s. 5. T.C. Devlet Bakanl Kadnn Statüsü ve Sorunlar Genel Müdürlüü, Türkiye’de Kadnn DurumuDördüncü Dünya Kadnlar Konferans Türkiye Ulusal Raporu, Ankara, 1994, s. 26. 237 77 Görüldüü gibi en yüksek oran kadn sektörü oluturmaktadr. Bu orann % 73.96’sn ücretsiz aile içisi olarak kadn oluturmaktadr. Bu oran 1927’de % 96.16’dr. Bunlarn dnda dier mevkilerdeki kadn oranlarna deindiimizde karmza u sonuçlar çkmaktadr. Örnein i gücünde, 1992’de idari personel olarak görev alan bölümün % 30,5’ini, yargç ve savclarn ise % 14.82’sini, kadnlar oluturmaktadr. 238 Görüldüü gibi eitim ve çalma alannda kadn frsat eitliini hakkyla kullanamamaktadr. Kentleme ve sanayileme olgusunun Cumhuriyet döneminde gündeme gelmesiyle, toplumsal hareketlilik olumsuz yönde etkilenmi, meydana gelen bu güçlük toplumsal deiimi de etkilemi, aile yapsnda meydana gelen deiiklikler, eitimden beklentileri de deitirmitir. Yaanan hzl deiim süreci sonucunda farkl meslek gruplar ortaya çkmtr. Kadnlarn kyafetleri farkllam, modern elbiseler giymeye balamlar, peçelerden vazgeçip apka takmaya balamlardr. Kullandklar bu apkalar nasl yapacaklarn öreten baz sanat okullar bile açlmtr. Bunlarn yannda kadnlara ev ileri ve büro hizmetlerini öreten okullar kurulmutur. Kadnlarn üzerinde Müslümanln getirdii snrlamalar kalkmaya baladndan, kzlar müzik ve resim örenimi görmeye balamlardr. Ayrca çiftçilik, bahçecilik hukuk ve tp da örenmeye balamlardr. 239 Laik ve çadalk yoluna adm atm bir toplumun eitimi de çada bilimin gereklerini yerine getirmelidir. Eitim ve öretim birletirilerek, eitimimiz ulusallatrlm, laikletirilmi, çadalatrlmtr. Çada eitim olanaklar sayesinde tutucu dinsel çevrelerin elinde geri kalmaktan toplum kurtarlmtr. Bu bir kurun deiikliiyle beraber bir düünce yaps deiikliidir. Türk toplumunun geleceinin salama alnabilmesi için art olan bir inklâptr. Atatürk kadnn eitimi ve toplumsal alana katlmasna çok büyük önem vermitir. Çünkü iyi yetitirilmi bir anne, çocuunu da iyi yetitirecek demektir. Bunun sonucunda doal olarak her alanda daha salkl bir Türk toplumu oluacaktr. Ahmet Taner Klal, Atatürk’ün kadna önem vermesinin nedeni olarak Atatürk’ün demokrasiye olan inancn vurgulamaktadr. Ona göre Atatürk’ün amac, ortaça karanlnda yaayan bir toplumu, çan aydnlna tamaktr. Bu köklü devrimi de halkyla yapacaktr. Demokrasi, halkn gücünü harekete geçirmenin en etkili yoludur. Kadn ise halkn yarsdr. Kadnsz bir devrimin gücü ve hz doal olarak yar 238 239 DORAMACI, Atatürk Düüncesinde Türk Kadnnn Çadalamas, s. 306,307. KIRKPINAR, a. g. e. , s. 220, 221. 78 yarya azalacaktr demektir.240 Bunun için Atatürk devrime ve toplum aktivitesine kadnn etkin bir ekilde katlmasna önem vermitir. Eitim ve kadnlar konusunda Cumhuriyetin kuruluundan itibaren geçen dönemi ele aldmzda kadnlarn eitime katlmlarnn erkeklerle karlatrldnda daha az olduu gözlemlenmektedir. Bütün sorunlara ramen eitim sistemimizin kurumsal yapsnn, yaygnlnn gelimekte olduunu gözlemlemekteyiz. Ancak yine de eitim kurumlarmzn her alannda kadnlarmz %50’lik oran yakalayabilmi deillerdir. Toplumumuzun her alannda yaanmakta olan kadn erkek eitsizlii bu alanda da kendisini göstermektedir. Toplum için gerekli olan insan gücü eitim sürecinden geçirilerek toplumun çeitli alanlardaki ihtiyacn karlayacak bireyler yetitirilmektedir. Toplumsal yapya uygun verilen eitim mevcut toplumsal ibölümünün devamna sebep olmaktadr. Böylece kadna toplumun biçtii rol devam etmektedir. Kadnlara toplumsal ibölümünde snrl ekonomik olanaklar ve snrl toplumsal statü salayan meslekler sunulmaktadr. Türkiye’de kadnlarn kendilerini ortaya koymalar için genel olarak eitim süreci en önemli öedir. Eitim toplumsal güç dengelerini yeniden üretirken okullar araclyla toplumsal konumlarn bireyin cinsiyetin göre deil yeteneine göre belirlendii görüünü aktarmak zorundadr. Ayn okula giden kz ve erkek örenci toplumun belirledii sonuçtan ziyade deiik toplumsal statülere hazrlkl olarak mezun olmas gerekir. 241 Türkiye’de eitimin toplumsal fonksiyonlar kadn açsndan incelendiinde pek iç açc olmayan durumla karlamaktayz. Kadnlarmz tüm öretim kurumlarnda farkl ekillerde eitim süreci boyunca cinsiyet kökenli ayrmclklarla karlamaktadrlar. Cinsiyetçi toplumun bir parçasn oluturan okullarmzda kadn ve erkee yüklenen geleneksel roller etkisini sürdürmektedir. Çocuklarmz daha ilkokulda toplumun kültürel deerlerinin benimsetilmesiyle topluma uyumlu hale getirilmektedirler. Erkek egemen toplum eliyle yazlm ilkokul ders kitaplarmzda hala yemek yapan anne ile ayaklarn uzatp televizyon izleyen baba ya da top oynayan Ali ile bebek bakan Aye’ler resmedilmektedir. Orta öretim kurumlarn göz önüne aldmzda 240 Ahmet Taner KILALI, Ben Demokrat Deilim, mge Kitapevi, Ankara, 1999, s. 219. Fatma GÖK, “Türkiye’de Eitim ve Kadnlar” , 1980’ler Türkiye’sinde Kadn Bak Açsndan Kadnlar, (Haz; irin TEKEL), letiim yaynlar, 3. Basm, stanbul, 1995, s. 185. 241 79 kadn ve erkek rollerinin genel geçer kültürel deerlerin aktarlmasnn devam etmekte olduunu görmekteyiz. Kz ve erkek örenciler kendilerini farkl statülere götürecek okullara yerletirilmektedirler. Kzlar annelik, ev kadnl gibi rollerinin devam niteliindeki daha az ücret getiren toplumun kendilerine uygun bulduu diki-nak, öretmenlik, hemirelik, sekreterlik gibi mesleklere yönlendirilirken erkekler dorudan üretime yönelik elektrikçilik, marangozluk gibi mesleklere yönlendirilmektedirler. Kadnlar hala karar verme konumuna hâkim deillerdir. Toplum tarafndan kadn için en uygun meslek olarak görülen öretmenlik mesleinde bile kadn müdürler erkek müdürlerden daha az saydadrlar. Yüksek öretim kurumlarna gelince karmza kadn erkek eitsizliinin farkl bir boyutu çkmaktadr. Üniversitelerdeki erkek örenci saysnn yarsna bile ulamayan kadn üniversiteye devam edebilmektedir. Ailelerin gelir durumu azaldkça kz çocuklarn üniversiteye gönderme ihtimalleri azalmaktadr. Çünkü öncelik erkek çocua aittir. Bu durumlara ramen eitim kurumlarnn toplumun dier kurumlarndan mesela irketlerden daha az hiyerari olduunu söyleyebiliriz. Örenci olsun öretmen olsun kadn erkek ilikileri dier kurumlara nazaran daha eitlikçidir diyebiliriz. Atatürk’ün 23 Temmuz’da dile getirdii u sözleri öretmenlerden beklentilerini aktarmaktadr; “Yeni Türkiye’nin birkaç yla sdrd askeri, siyasi ve yönetim alanndaki devrimler çok büyük, çok önemlidir. Bu yenilikler sizin toplumsal ve düünsel devrimlerdeki baarnzla desteklenecektir. Hiçbir zaman aklnzdan çkmasn ki, Cumhuriyet sizden fikri hür, vicdan hür, irfan hür kuaklar ister....” 242 Kadnlarmzn okuma yazma oranlarn artrmak ve eitimli bir toplum oluturabilmek için u ilkelere yönelmemiz gerekmektedir. Kadnlar her düzeyde çada, laik, karma eitime ulamal ve eitimden tam olarak yararlandrlmaldrlar. Kadn eitimine salt toplumsal kalknma ve batlama, gibi sosyo-politik amaçlar dorultusunda araçsal olarak deil, dorudan doruya insan, birey ve kadn açsndan yaklalmaldr. Kadnlarn eitime etkin katlmn önleyen ekonomik, kültürel, dinsel, bölgesel vb. engeller ortadan kaldrlmaldr. Kadn eitimi konusunda aile ve kamuoyu destei salamaya yönelik kampanyalar gerçekletirilmelidir. Kadnlar yalnzca e, anne, ev kadn ya da nesne olarak belirleyen medya iletilerinin ayklanarak, kadn birey ve insan olarak gereksinimlerinin 242 KAHRAMANOLU, a. g. e. , s. 137. 80 ve olanaklar yaygn eitimin içeriine alnmaldr. Kadn sorunlarna duyarl ve kadn bak açsndan konulara yaklaan materyalin eitim programlarna özümsenmesi, bu dorultudaki hizmet içi eitime ve özellikle öretmenlik formasyonu programlarna arlk verilmesi gerekmektedir. Olaylara geleneksel bak açsn kracak en etkili yöntem ancak çada eitimi yakalamakla mümkün olabilmektedir. Eitim, bir toplumun yeniden yaplanmasn salayan en önemli unsurdur. Toplumun kalplam zihniyeti ancak eitim gibi güçlü bir elemanla krlabilir. Verilecek bu eitim ise ancak kadn ve erkek her iki cinse eit ölçülerde verilirse istenilen sonuç alnabilir. Toplumu kadn ve erkek olmak üzere iki cins oluturduuna göre birini çadalatrrken dierini eski, çürümü sisteme brakmak Atatürk’ün deyimiyle toplumu felce uratmaktan baka bir ie yaramaz. 3. 1. 2. Klk-Kyafet Deiiklii ve Türk Kadn nsanlarn kyafetleri, bal olduklar toplumun kültürünü yanstmaktadr. Toplumlar aras yaanan etkileim sonucunda moda olgusu sonucuyla baz benzerlikler olusa da yerel ve ulusal kyafetler önemlerini ve etkinliklerini kolay kolay kaybetmezler. Atatürk gerçekletirmek istedii tüm deiim eylemlerinde Bat’y örnek ald gibi bu konuda da Bat’y örnek almtr. Çünkü Bat o dönem için medeniyetin, çada kültürün simgesi durumundadr. Ancak biz Atatürk ve Cumhuriyet döneminin kadn kyafetlerindeki deiimi incelemeden önce, kadn kyafetinin hangi evrelerden geçtiini ve kyafetiyle birlikte kadnn da hangi evrelerden geçtikten sonra Cumhuriyet kadnn ortaya çktn görebilmek için Osmanl Devletinde kadn kyafetinden balayan bir inceleme yapacaz. Osmanl Devletinin Tanzimat Döneminden önceki devirlerinde kadn kyafetlerinin özellikleri ve çeitliliini ana hatlaryla çizdiimiz zaman karmza doal olarak o dönemde Türk kadnnn sosyal hayattaki durumunu da ortaya koymu olacaz. Kadn kyafetini ve moday oluturan toplumsal faktörleri iki grupta ele alabiliriz. Birincisi, Kadn ile erkein sosyal alandaki fark ve ikinci olarak da kadnn aile dndaki sosyal alanda aktif olamamas. Bu faktörleri sembolletiren etken yani harem, çaraf ve peçe kadnn kyafet modasn çevreleyen çizgilerdir. Bu çizgiyi kaldrmak isteyen hareketleri önleyen din anlayyla yorulmu sosyal kurallar bulunmaktadr. Genel olarak dini kitaplarda bir 81 kadnn yüz, el ve ayaklar dnda bütün vücudunun örtüyle kapatlmas art tespit edilmitir. Dini emir ve yasaklarla belirtilmi olan bu snr içinde kadn kyafetinin çeitlenme ve deiim imkân kstlanmtr. Kadnn sosyal hayatnda deimelerin söz konusu olmad bu dönemde bilinen en eski kadn kyafeti, ev içinde alvar ve gömlektir. Kadnlar hangi snfa mensup olurlarsa olsunlar sokaa çkarken ferace giyip iki yamak örtünmek zorunda braklmlardr. 243 Lale devrine gelindii zaman kadnlar sokaa çkarken balarn daha itinal yapmaya ve feslerinin üzerine tutunduklar yamaklarn kumalarn daha ince kullanmaya ve feraceleri vücudu saracak ekilde giyinmeye balamlardr. Bu durum kapanmann asl ilevini kaybederek süs eklini aldnn göstergesidir. 244 Bu durumu düzeltmek için ferman çkarlm ancak bu fermann ciddiye alnmad görülünce, ikinci bir ferman daha çkarlarak, baz kadnlarn slam kyafetinden ayrlarak Hristiyanlar gibi giyinmeye baladklar gerekçesiyle ayn durum tekrarlandnda kadnlarn baka bir memlekete sürülecekleri ve bu elbiseleri diken terzilerin ve eritçilerin de cezalandrlacaklar bildirilmitir. Burada gözlemlenen Hristiyan kadn kyafetinin, Müslüman kadn kyafetine yapt etkidir. Bu fermana da uymayanlar görülürse tekrar çkarlan bir fermanla yine uyar ve ceza gündeme gelmi, bu durum sonucunda da feraceler geni bir ekilde giyilmeye balanmtr. 245 Gördüümüz gibi bu dönemde kadn sosyal durum ve dolaysyla kyafet bakmndan esasl bir deiime uramamtr. Kadnn bu konudaki hareketleri din, gelenek ve hükümet tarafndan önlenmitir. III. Selim döneminde balayan Bat etkisi kadn kyafet modasnda da etkisini göstermitir. 19. asrn ortalarna doru Bat’dan alnan yenilikler içerisinde giyecekte yer alm, bu durum bat tarz maazalarn çoalmas sonucunda yerli sanayinin gerilemesine sebep olmutur. II. Mahmut döneminde de bu etki devam etmi erkek kyafetlerinde olduu gibi kadn kyafetlerinde de deiimler olmu, biçimsel olarak Bat modas uygulanmakla birlikte Dou özellikleri de korunmaya çallmtr. Abdülhamit döneminde kyafetteki bu durum devam ederken saç modas da gündeme gelmi Bat modasna uygun olarak topuz saçlar, süslü taraklar kullanlmaya balanmtr. Bu dönemde oluan kyafetteki 243 Nora EN, “19. Yüzyl Sonu stanbul Basnnda Moda ve Kadn Kyafetleri” , 1980’ler Türkiye’sinde Kadn Bak Açsndan Kadnlar, letiim Yaynlar, 3. Bask, stanbul, 1995, s. 59. 244 A. g. e. , s. 15,19. 245 A. g. e. , s. 20. 82 deiiklik ferace yerine çarafn kullanlmaya balanmas olmutur. Ferace çaraftan daha çok Bat modasna uygun olduu halde çarafn kullanlmaya balanmas ilginçtir. Demek ki kyafette yaanan bu deiimin kayna Bat deil ülke içidir. Araplardan alnd tahmin edilen çaraf belki de dindarlarn Bat etkisine kar göstermi olduklar bir tepkinin sonucudur. Feraceden çarafa geçi kadnn içinde bulunduu sosyal durumun daha açk ekilde sembollemesinden baka bir ey deildir. 246 Merutiyet Dönemine gelindiinde, kadnn sosyal durumunun sembolü olan kyafet ele alnarak çaraf üzerinde deiiklikler yaplmaya balanmtr. Bu dönemde Bat’ya yaklama söz konusu olmutur. Çarafn deien ekli Bat kadnnn tayyörüne benzemektedir. O dönemde yaynlanan dergilerde modaya uygun modeller verilmitir. (Mehasin dergisi gibi) Modaya giren yeldirme ve malah ad verilen kyafetler Bat tarzna oldukça yakn biçimdedir. Tanzimat, Merutiyet aras dönemde eskisi gibi tek bir kyafet biçimi yerine ortaya çkan Bat ve Dou etkisiyle deimi kyafetler dikkat çekmektedir. Bu durum kadnn sosyal durumu hakknda, iki farkl fikrin çatmaya baladnn göstergesi saylabilir. 19. asrn sonlarna doru aile kurumu tartlmaya balanm, patriarkal aile modelinin karsnda demokratik aile modeli yer almtr. 1899’da Hukukçu Mahmut Esat Efendi ile Cevdet Paann kz ve dönemin en tannm kadnlarndan biri olan Fatma Aliye Hanm arasnda geçen bir tartma söz konusudur. Tartma konusu poligamidir. 247 Fatma Aliye Hanm, ‘Çada Müslüman Kadnlar’ adl bir kitap yazm, bu kitapta biri batl giyimden yana dieri ise doulu giyimi tercih etmekte olan arkadalarndan iki genç kz sahneye koymu, kendisi de bu iki giyim tarz arasnda hakemlik yapmtr. 248 Bu devirde kadnlara önceki dönemlere oranla daha geni eitim ve aydnlanma imkân verilmitir. Örnein, 7 yandan itibaren 16 yana kadar her çocuk ilkokula devam etmek zorundadr. Burada kz erkek ayrm yaplmad görülmektedir. Ancak aile kurumu kadnn faydalanma imkânn kstlamtr. Kadnn sosyal durumu hakkndaki tartmalar Merutiyet Döneminde younlamtr. Dergilerde bu konu da yazlan yazlar artmtr. 246 TAÇIOLU, a. g. e. , s. 23. A. g. e. , s. 23. 248 EN, a. g. m. , s. 53. 247 83 lenen konular, kadnn sosyal hayatnn olmas gerektii, düünce hayatnda ve çalma yaamnda yer almas gerektii gibi konulardr. Demet, Kadn, Mehasin gibi dergilerde bu konular dnda kadn nodasna da yer verilmitir. 1. Dünya Savana kadar devam eden Merutiyet sürecinde bu konular, yani aile, kadn, çaraf, peçe gibi hususlar sürekli tartma konularnda yer almtr. Bu konular hakknda çkan yazlar Merutiyet’ten sonra da etkinliini sürdürmütür. Örnein; Mehasin dergisinde u yaz yer almaktadr. “Kanun-i Esasi’nin ilanndan sonra öteden beri hali nisyanda kalan kadnlar bir iki güzide imza ile biz de varz, en çok düünülmee asl bizim ayan olduumuzu unutmamalsnz.” 249 Bu yazdan da anlald gibi artk kadnlar kendilerini kantlamak ve her alanda yer almak istemektedirler. Dier taraftan baz kiiler tarafndan ise kadnlarn çaraflar yrtlmakta, kadnlar tahkir edilmekte ve Hürriyet’in, kzlar fuha yöneltecei gibi fikirler ortaya atlmaktadr. Bu dönemde poligami konusunun tartlmas devam etmektedir. slamiyet’in bu konuyu baz snrlarla belirledii için medeniyete aykr bir ey olmad düüncesi yaygnln korumaktadr. Boanma meselesinde de savunulan görü boanmann sadece erkee ait bir hak olduu yönündedir. Aslnda bu konularn tartlma sebebi Avrupa etkisinin ahlaki konularmzda da kendisini göstermesinin bir sonucudur. Baz aydnlar Avrupa’dan alnmas gereken eylerin sadece ihtiyaç duyduumuz sanayisi ve ilmi olmal onun dnda yaam tarz alnmamal derken bazlar da sanayi ve ilmini alrken yaam tarzndan etkilenmemenin mümkün olmadn ancak eriat ile bu duruma kar konulabileceini ileri sürmektedirler. Kadn kyafetlerinde görülen Avrupa tarz ufak tefek deiiklikler dikkat çekmeye balamtr. Kadnlar için tesettürün mecburi olduu, açlmann haram olduu ileri sürülmektedir. Ancak bu iddialara karlk olarak modann genellikle ehir kadnlarn yani sadece küçük bir grubu etkiledii, tüm kadnlar üzerinde etkisinin olmad, bu nedenle korkulacak bir durum olmad savunmalar yaplmaktadr. Görülüyor ki Merutiyet sonras dönemde bu konudaki muhalefet karsnda cesur savunmalarda kendini göstermeye balamtr. 249 Mehasin, 1324, no. 4, s. 68, 69. 84 Bu sorunlar yannda kadnlarn mesirelere gitmeleri, konferanslar vermeleri ilimle uramalar da, kadnn çok fazla eitim almasnn gereksiz olduunu savunanlar tarafndan engellenmeye çallmtr. Yaplan tartmalarla birlikte bu dönemde önceki dönemlere nazaran az da olsa bir serbestlie gidi söz konusudur. Kadnn toplumdaki durumunu iyiletirmeye çalan küçük admlar mevcuttur. Bunun ardndan atlan admlar ülkenin içinde bulunduu siyasi durumun etkisinin, sosyal hayatta kendisini göstermesiyle, sosyal hayatta kadna verilmek istenen yer kendiliinden gerçeklemeye balamtr. Ülkenin sürekli sava durumunda kalmas kadnn sosyal ve ekonomik hayatta ilk admlarn atmas için geni olanaklar hazrlamtr. Daha önce bahsettiimiz gibi balayan savalarla birlikte yaral askerlere yardm amacyla kurulan cemiyetlere, 1876 Rus Savandan itibaren kadnlarda üye olmaya balamlar, Balkan Savalar’nn zor artlar altnda Türk kadnlar her türlü emei sarf ederek sosyal deer kazanmaya balamlardr. Kadnlar kendi teebbüsleriyle diki kurslar, esirgeme dernekleri kurarak sosyal ve iktisadi hayatta az da olsa görünürlük kazanmaya balamlardr. Bu dönemde kadnlarn Paris modellerini yaymlayan dergiler araclyla manto modelleri gösterilmi, terziler tarafndan dikilen kyafet ekilleri deimeye balamtr. Kadnlar, çaraf yerine Bat tarz mantoyu giymeye balamlardr. ehir kadnlar için normal karlanabilecek bu deiimler tara kadnlar arasnda da yaygnlk kazanmaya balamtr. Çaraf fonksiyonunu kaybederek çaraflktan uzaklamtr. 250 1915’li yllarda Osmanl Ticaret Nezareti’nde kadnlar için bir çeit mecburi hizmet kanunu yaymlanm, kadn askeri mntkalar oluturulmu, kadnlar geri hizmetlerle görevlendirilmilerdir. Fabrikalarda kadn içi says artrlmtr. 251 Sonuç olarak kadn Kurtulu Sava yllarnda, ülkenin igal altndan kurtulmas için, kentli, köylü ve içi kadn birbiriyle kenetlenip, cephede, cephe gerisinde (fabrikada, tarlada, kentte, yayn faaliyetlerinde, yönetim mekanizmalarnda vb.) ellerinden geleni yapm ve mücadelede erkekten hiç de geri kalmadn gözler önüne sermitir. 252 Cumhuriyet Dönemi’nin ilk yllar kyafet bakmndan önceki devirlerin bir devam olmutur. Mütareke yllarnda olduu gibi son ekliyle çaraf giyilmektedir. Manto halini alm olan çaraf stanbul, zmir gibi büyük ehirlerde kullanlyorken Ankara ve dier ehirlerde de kullanlmaya balanmtr. Ancak, Avrupa’da olduu gibi 250 TAÇIOLU, a. g. e. , s. 44. A. g. e. , s. 45. 252 GÜZEL, a. g. m. , s. 874. 251 85 apka hemen kullanlmaya balanmamtr. Çarafn tamamlaycs olan baörtü kullanlmaya devam etmitir. Daha sonra apka yava yava baörtünün yerini almaya balam, daha dorusu baörtü apkaya benzeyen ekillerde balanmaya balamtr. Örnein, Baörtü çene altndan balanmaya balamtr. Daha sonra ise bugünkü ‘türban’lar gibi sarlp inelerle tutturulmutur. Peçe ise bir süre daha sarma balar üzerinde kullanlmaya devam etmitir. Ancak yüz, peçeyle kapatlmam, daha çok, ba üzerinden arkaya braklarak süs mahiyetinde kullanlmtr. Sonra da peçe braklmtr. Fakat türban ekli etkinliini korumutur. 1930’dan sonra, apka genellemitir. Türban ise çarafla apka arasnda bir geçit durumunda olmutur. Muhafazakârln sembolik tepkisi de bu nokta da kendisini göstermektedir. Görülüyor ki gelenek ve kurallarn belirledii kyafet ekli (çaraf) bu kurallarn, geleneklerin sarslmas sonucunda deiime uram, modann etkisi de bu kyafetlerin ortadan kalkmasn kolaylatrmtr. Cumhuriyet Döneminde Atatürk’ün kadn konusuna çok önem veren bir lider olduunu biliyoruz. Atatürk kadnlarn erkeklerle ayn statüye sahip olabilmeleri için çok cesur admlar atmtr. Kadnn gerçek bilgi ve sanatla donatlmasn, eref ve haysiyet sahibi olmasn salamtr. Atatürk’ün kadn, klk-kyafeti konusunda düündüklerini kendi sözleriyle u ekilde açklayabiliriz; “ Seyahatim srasnda köylerde deil, bilhassa kasabalarda ve ehirlerde kadn arkadalarmzn yüzlerini ve gözlerini çok kesif olarak kapattklarn gördüm. Bilhassa bu scak mevsimde bu tarzn kendileri için mutlaka azap ve strab mucip olduunu tahmin ediyorum. Erkek arkadalar, kadn arkadalarmz da bizim gibi müdrik ve mütefekkir insanlardr. Onlar yüzlerini cihana göstersinler ve gözleriyle cihan görebilsinler. Bunda korkulacak bir ey yoktur…” 253 Atatürk Türk milletinde, hem zihniyet, hem de görünü deiiklii yapmak istemi ve bu isteini gerçekletirmitir. Bat medeniyetini takip ederek ilmini örnek alarak çada Türk medeniyetini ortaya çkarmak için medeni kyafetlerin toplum tarafndan benimsemesi gerektiini görmü ve bunun için mücadele etmitir. 254 Kyafet deiimini bir uygarlk deitirme atlm olarak gören Atatürk, o dönemin toplumunun kyafetinin ne ulusal ne de uluslar aras olduunu belirtmitir. 253 Ünsal YAVUZ, “Çada ve Uygar Yeni Türk Devletinin Kurulmas ve Nitelikleri” , mparatorluktan Milli Devlete, s. 89. 254 Mehmet Akif TURAL, “Bir Fotoraf ve 1928 Yl Kadn Kyafetlerine Ait Bilgiler”, Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi, Divan Yaynclk Ltd. ti. , C. XVI, S. 46, Ankara, 2000 (Mart), s. 149. 86 Halkn kyafetinin modernlemesi ile sosyal yaamdaki etkisini devam ettiren dini ve geleneksel anlayn, kyafette biçimlenen simgesinin sosyal hayattan uzak tutulmas gerektiini düünmektedir. Atatürk erkekler için fes yerine apka giyilmesini istemesinin amac, halk batl inançlardan arndrarak halkn uygarl görmesini ve istemesini salamaktr. Atatürk balk deitirerek kafalarn içini deitirebileceini düünmemitir zaten. Yapmak istedii bu düünce deiikliini gerçekletirebilmek için apkay sembol olarak kullanmtr. Atatürk, “apka giyelim mi, giymeyelim mi gibi sözler anlamszdr. apka da giyeceiz, Bat’nn her türlü eserlerini de alacaz.” 255 demitir. apkann giyilmesi kolay olmutur. 25 Kasm 1925’te çkarlan bir kanunla bütün erkekler için apka giymek zorunluluu getirilmitir. Ancak benimsenmesi daha uzun zaman gerektirmitir. Tabi burada akla gelen Atatürk’ün Bat eilimine kar Müslüman ülkelerin göstermi olduklar tepkinin etkisi olduudur. 256 Atatürk için nazik konulardan birisi de kadn kyafeti konusu olmutur. 30 Austos 1925’te Kastamonu’da yapt mitingde fes kadar çaraf konusunu da irdelemiti. Bu konuda u sözleri dile getirmiti: “Baz yerlerde kadnlar görüyorum ki, bana bir bez veya buna mümasil bir eyler atarak yüzünü gözünü gizler ve yanndan geçen erkeklere kar ya arkasn çevirir veya yere oturarak yumulur. Bu tavrn mana ve medlulü nedir? Efendiler medeni bir millet anas, millet kz bu garip ekle, bu vahi vaziyete girer mi? Bu hal milleti çok gülünç gösteren bir manzaradr. Derhal tashihi lazmdr.” 257 Atatürk bu durumdan rahatszln her frsatta dile getirmitir. Ancak çarafa kar kanun çkarlamamtr. Eitimli kadnlar arasnda zaten çarafsz sokaa çkma âdeti benimsenmi ancak büyük ehirler dnda çok yava bir gelime salanmtr. 1935’te Halk Partisi’nin bir kurultaynda çarafn yasaklanmas için bir teklif sunulmasna ramen harekete geçilmemitir. Atatürk’ün çaraf konusunda çok fazla srarc olmamasnn nedeni ailenin namusunu simgeleyen kadnn yasa zoruyla açlmasnn toplum düünmesidir. 258 tarafndan kabul edilemeyecek bir durum olduunu Toplum, Bat teknolojisinin kullanlmasn kabul etmektedir. Ancak sosyal hayattaki Bat tarz deiikliklerin yaplmasn kolaylkla kabul etmemektedir. Çünkü 255 Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, C. II, s. 234. LEWS, a. g. e. , s. 269. 257 KOCATÜRK, a. g. e. , s. 92. 258 YAMANER, a. g. e. , s. 230. 256 87 din ve gelenek toplum için kolay braklabilecek deerler arasnda yer almamaktadr. Kadn her zaman toplumda ayr bir kategoride tutulmutur. Kadnn çaraf brakmas, fes yerine apkann alnmas kadar kolay kabul edilebilecek bir durum deildir. Sosyal durumda kadna geni imkânlar sunuldukça kadn kyafeti de ona uygun olarak deiikliklere urayacaktr. Eski deerlerin ve geleneklerin sarslmas, Bat’dan alnan yeni deerlerin fonksiyonu, kadnn toplum hayatna dâhil edilmesi, sonucu kadnn deien sosyal statüsüyle birlikte bunun simgesi olan kyafeti de deimitir. Günümüzde kadnlarn yaadklar tek kyafet sorunu baörtüdür. Bu çok ince bir çizgi de bekletilen bir konudur. Aa tükürsen sakal yukar tükürsen byk ifadesinin yerine oturduu bir durumdur. Ahmet Taner Klal, baörtülü kadnlarn amaçlarn farkl maddelerde gruplandrmaktadr. Bazs sadece dini inanç gerei, bazs siyasal amaçl olarak bazs da kendisine bunun karlnda maddi bir çkar salad için balarn örtmektedirler 259 demektedir. Demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nde, insan haklarna sayg gösterilen bir ülke de neden eitim alp, çada Türk kadnn ya da çada Müslüman Türk kadnn simgeleyecek olan kadnlarn eitim haklar ellerinden alnmaktadr. Aslnda yant soruda bulmak mümkündür. Çünkü kadn, Türk kadndr. Müslüman Türk kadn ifadesini kullanmak yanltr. Tabi Devlet baörtülü kadnlarn okullara girmesine izin verdiinde bunun devamnda gerçekleecek olaylar düünmektedir. Bu konu da hakldr da zaten. Çünkü olayn bu ekilde kalmayaca görünen bir gerçektir. Devamnda Laiklik ilkesini zedeleyecek faktörlerin ortaya çkaca düünülmektedir. Çünkü laik devlet yerine teokratik devlet kavram getirilmek istenmektedir. Peki, bu olayda bir orta yol bulmak mümkün deil midir? Tabi ki bulunabilir. Ama bu konu çok ince bir noktada bulunmaktadr. Özgürlük nedir? Önce bu kavramn doru anlamyla beyinlerimize yerlemesi gerekmektedir. nsanlar özgürlüü olmas gerektii ekilde kullanabilme yetisine sahipler mi? Eer insanlar Atatürk’ün ilkelerine zarar vermeyecek ekilde özgür olmay isterlerse bu baörtü sorunu alacaktr. Çünkü o zaman din siyasal amaçl olarak kullanlamayacak, sadece vicdanlarda kalacak tabi slam Dinini ya da herhangi bir dini benimseyen insanlar o dini anlayla, yaamak isteyeceklerdir. Din bir yaam tarz bir hayat felsefesidir. Dine zarar veren asl etmen dini yaamak isteyen insanlar deil, dini siyasete tamak isteyen insanlardr. Din bireysel olarak yaandnda devletin temel ilkelerini zarar vermeyecektir. Ancak siyaset sahnesinde yer alrsa hem devlete hem de kendisine zarar 259 KILALI, a. g. e. , s. 270. 88 verecektir. Dini yaam tarz olarak gören ve bu amaçla baörtü kullanan kadnlarn eitim haklarnn ellerinden alnmas büyük bir hakszlktr. Dini kullanarak siyasette yer almak isteyen kiiler nedeniyle bu masum insanlarn hayatlar olumsuz ekilde etkilenmektedir. Baörtüyü ideoloji boyutuna getirmeyen kadnlarla ideolojileri için baörtüyü kullanan kadnlar ayrt edilmelidir. Kadnlar hak etmedikleri cezalarla cezalandrlmamaldrlar. 260 3. 1. 3. Harf nklâb ve Türk Kadn Cumhuriyet döneminin eitim ve öretim sorununun en büyük devrimi harf devrimi olmutur. nsanlar fikirlerini bakalarna aktarrken konuarak kulaa, yazarak da göze hitap ederler. Dünyada çeitli uygarlklarda farkl farkl yaz sistemleri uygulanm, bu sistemler tarihi olaylar günümüze tamtr. Yaz, tarihin kaynak bilgisini oluturmutur. Latin harflerinin kabulü yetikinlerin okuma-yazma örenmesi lehinde bütün bir hareketin kökeni ve kayna olmutur. M. Kemal Atatürk, erkek olsun kadn olsun okuma yazma bilmeyenlerin sayca büyüklüünü Türkiye’nin çektii en büyük skntlardan biri olarak görmütür. 261 M. Kemal bu durum hakknda öyle söylemektedir. “Bir milletin, bir heyeti içtimaiyenin yüzde onu okuma yazma bilir, yüzde sekseni bilmez nevidendir, bundan, insan olarak utanmak lazmdr. Bu millet utanmak için yaratlm bir millet deildir; iftihar etmek için yaratlm, tarihi iftiharlarla doldurmu bir millettir.” 262 Harf nklâb Cumhuriyet Döneminin en köklü ve en etkili atlmlarndan biri olmutur. Harf inklâb 19. asrn ortalarna kadar dayanan bir geçmie sahiptir. Yaznn bir din sorunu olmayp okuryazarl artrma yani uygarlk sorunu olduu bu soruna çözüm yolu bulmak görüü de gündeme gelmitir. Ancak henüz Osmanlca’nn Türkçelemedii bir dönemde böyle bir harf deitirme yoluna gidilmesinin çok büyük karklk yarataca düünülmesi nedeniyle herhangi bir uygulama da bulunulmamtr. Latin harflerinin alnmas fikri Merutiyet döneminde tekrar gündeme getirilmitir. O dönemde bu konuda üç ayr fikir öne sürülmütü. lki, Arap yazsn Türk fonetiine uyacak ekilde düzeltme, ikincisi direk Latin harflerinin alnmas, son 260 KILALI, a. g. e. , s. 270. CAPORAL, KKSTK III, s. 7. 262 A. g. e. , s. 7. 261 89 görüte slamiyet öncesi Türk yazs diye bilinen Orhun ya da Uygur yazsnn alnmas. 263 Üçüncü görüün nedeni yaz sisteminin bir hars olarak ele alnmasdr. Bu nedenle Arap ya da Latin yazlar deil de eski Türk yazs tekrar canlandrlmaldr. Bu üç farkl fikir arasndaki tartma bir sonuç vermemitir. Bu tartmalar geçmie ait bir gelenein daha parçalanmas gerektiini göstermektedir. 1923 zmir ktisat Kongresinde delegeler Latin harflerinin alnmasn önerdiklerinde çok iddetli tepkilerle karlamlardr. Bu inklâp slamiyet’e aykr bir eylem olarak yank bulmutur. Latin harflerinin Türkçe’ye uymad vurgulanm, bu durumun eski yaptlar yok edecei düünülmütür. 1924’te delegelerden biri Arap harflerinin de Türkçe’ye uymadn söylemesi, stanbul basnn ayaklandrm, Türkçülük akmnn dil ve tarih uzmanlar da Latin harflerinin alnmasn sakncal bulmulardr. Türkçülüün önderlerinden Necip Asm, Batllamann ulusal geleneklerimizi brakmak anlamna gelmediini savunanlardandr. 264 Ayrca Bat uygarlna girmeye adm atm Türkiye’nin Bat uygarlnn uluslar aras yaz tekniini almas son derece normal bir admdr. Zaten Türkler bu duruma yabanc deillerdir. slamiyet’ten önce de, slamiyet’ten sonra da alfabelerini deitirmilerdir. Bat uygarln oluturan uluslarda farkl rk ve farkl din anlayna sahiptirler. Ama kullandklar alfabe ortaktr. Atatürk, bir ulus devlet yaratmay hedef alm ve bu devleti uygar devletler seviyesine çkarmay amaçlamtr. Devleti gelitirme hedefi için Türklerin yazs olan Orhun ya da Uygur yazsn almak yerine Latin yazsn almtr. Bu Atatürk’ün asl yapmak istediinin çada bir ülke yaratmak olduunun göstergesidir. Atatürk bu konu hakkndaki görülerini 8 Kasm 1928 tarihinde u sözleriyle bizlere aktarmtr: “Bu ulus utanmak için yaratlm bir ulus deildir; övünmek için yaratlm, tarihini övünçle doldurmu bir ulustur. Ancak, ulusun % 80’i okuma yazma bilmiyorsa bu yanlg bizde deildir. Türk’ün öz yapsn anlamayarak kafasn bir takm zincirlerle saranlardadr. Artk geçmiin yanlglarn kökünden temizlemek zamanndayz. Yanllar düzelteceiz. Yanllarn düzeltilmesinde bütün yurttalarn çalmasn isterim. En son bir iki yl içinde Türk toplumu yeni harfleri örenecektir. Ulusumuz yazsyla, kafasyla bütün uygarlk dünyasnn yannda olduunu gösterecektir.” 265 263 BERKES, a. g. e. , s. 548. A. g. e, s. 549. 265 Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, C. II, s. 253 264 90 Harf sorununa Büyük Millet Meclisinde ilk deinen kii ükrü Saraçolu olmutur. 1925’te Eitim Bakanl bütçesi konuulurken yaplan bütün düzenlemelere kar hala halkn çounun okuma-yazma bilmedii konusuna deinmitir. Bu sorunun asl halledilmesi gereken noktann Arap harfleri olduunu ifade etmi, Arap harflerinin Türk dilini yazmaya uygun olmadn söylemitir. Tabi bu konuma basnda lehte ve aleyhte birçok yazyla karlanmtr. Lehte yazlan yazlarda eitimin ancak bu yazyla daha kolay ve daha hzl olaca, eitim öretim yasas ile atlan admn Latin harflerinin kabulüyle eitimin ülkeye ksa zamanda ilerleme salayaca belirtilmitir. Bu tartmalara ramen 1927’lerde Latin yazsn Türkçeye uygulama denemeleri balamtr. 1928 ylna gelindiinde ise yaplan bir toplantda Atatürk öyle söylemitir; “Arkadalar, güzel dilimizi ifade etmek için yeni Türk harflerini kabul ediyoruz. Bizim güzel, ahenkli, zengin lisanmz yeni Türk harfleriyle kendini gösterecektir. Asrlardr kafalarmz demir çerçeve içinde bulunduran, anlalmayan, anlayamadmz iaretlerden kendimizi kurtarmak zorundayz. Bu yeni harflerle pek çabuk bir zamanda mükemmel surette anlayacaz, ben buna eminim, siz de emin olunuz.” 266 Bu konumadan sonra ülke genelinde eitim seferberlii balamtr. Alfabe ile ilgili kurslar açlm, toplantlar yaplmtr. Atatürk, Harf nklâb hakknda konumak ve halkn fikirlerini örenmek için geziler düzenlemi, karlat olumlu sonuçtan memnuniyetini dile getirmitir. Atatürk’ün 28 Austos 1928 tarihinde yapt TBMM’si konumasndan alnan bir notta yeni Türk harflerinin douraca sonuçla ilgili u görüünü dile getirmitir: “Yeni Türk harfleriyle, gözler kamatrc Türk manevi gelimesinin ulaabilecei güç ve uluslar aras düzeydeki saygnln gözlerimi kapayarak imdiden o kadar aydnlk görüyorum ki, bu manzara beni kendimden geçiriyor.” 267 Atatürk 9 Austos 1928’de stanbul Sarayburnu’nda verdii nutukta unlar söylemitir; “Ahenkli, zengin dilimiz kendini yeni Türk harfleriyle gösterecektir. Bu gün yapmaya muhtaç olduumuz çok önemli bir i kalmtr: Yeni Türk harflerini süratle örenmek.” 268 266 GÖZLER, a. g. e. , s. 171. KAHRAMANOLU, a. g. e. , s. 152. 268 A. Ferhan OUZKAN, Atatürk Devrimleri, Bu Yaynevi, 3. Bask, stanbul, 2000, s. 53. 267 91 smet nönü ise bu inklâbn daha önce yaplmadnn büyük eksiklik olduunu Dile getirmi, u sözleriyle harf inklâbnn etkilerini ifade etmitir; “…htiyar kadnlarmz ve analarmz kendilerine imdiye kadar zindan kesilen kât çizgilerinin söz söyleyen nurlu iaretler olduunu haline geldiini görünce sevinçlerinden aryorlar. Altm senelik ömürlerinde esrarl bir tlsm gibi gözleri korkutan okuyup yazmann yeni harflerle iki hafta içinde yüzlerine gülen sevimli bir peri olduunu anlamak hakikaten sevindirecek bir hadisedir.” 269 Görüldüü gibi Harf nklâb bütün halk için çok önemli bir gelimedir. Kadn için ise ayr bir öneme daha sahiptir. Çünkü eski yazy bilen kadn says oldukça azdr. Yaplan bu deiiklikle karmak eski yazdan kurtulan kadn kolaylkla bu yeni yazy örenmi, yaplan eitim seferberlii sayesinde bu çok daha kolaylam ve daha hzl bir süreçte gerçeklemitir. Tevhid-i Tedrisat Kanunu dnda halkn eitilmesi için kurulan Halk Evleri’de dönemin eitim yolunda atlan admlarndan biridir. Asrlar boyu okutulmam Anadolu halkn eitmek okul çan am olduu hale okuma yazma bilmeyen kimseleri iyi bir vatanda olarak yetitirmek için köylere kadar uzanan gezici kurslar açlm, fabrikada, hapishanede, klada eitim faaliyetleri balatlmtr. Ancak Atatürk halkn sadece okuma yazma örenmesini ya da diploma almasn yeterli görmemitir. Bu nedenle 19 ubat 1932’de halk evlerini açmtr. lk halk evleri 14 ilde açlm, daha sonra hzl bir art göstermitir. Halk evleri bir siyasi partiye bal olarak açlmtr. Ancak, çalanlarn amac halk tanmak, yeni Türk harflerini halka öreterek halk eitmek, yardmc olmak ve Türk Devrimini halka açklamakt. Bu evlerden her ya, her meslek grubu eitim düzeyi ne olursa olsun yararlanmaktayd. Halk evlerinde spor salonlar, dinlenme yerleri, müzik ve konferans salonlar gibi halkn ihtiyaçlarna hitap eden kollar bulunmaktayd. ehirli aydnlar tatillerini köylerde bu halk odalarnda geçirirler halka konferanslar verip halkla tanyorlard. Halk evlerinden baka birçok köyde halk evlerinin bir örnei olan halk odalar açlmtr. Atatürk’e göre memleketin kalknmas için halk ile aydnlarn el ele vermesi gerekmekteydi. Bu ev ve odalarda bunun için açlmt ve amacn gerçekletiriyordu. 270 269 270 GÖZLER, a. g. e. , s. 88. OUZKAN, a. g. e. , s. 65–70. 92 Yeni Türk alfabesi Türkçe dil yazlmnda imdiye kadar kullanlan alfabeler içinde en uygun olan olarak deerlendirilmektedir. Okuma yazma bilenlerin orannn 1924’te %9’dan, 1975’te %60’a yükselmi olmas buna bir kant olarak gösterilebilir. 271 Daha sonra yeni terimlerin kullanlmaya balanmas ise harf inklâb kadar olmasa da çok önemli bir unsurdur. Türk uzmanlar uluslararas teknik terimlerden ziyade Türkçe unsurlardan yararlanlarak üretilen yeni teknik terimlerin kullanlmasna özen göstermilerdir. Örnein, computer teriminin yerine bilgisayar teriminin kullanlyor olmas bu konuya göre verilebilecek bir örnektir. Atatürk’ün balatt dil inklâbnn bir bakma devam saylabilir. Latin harfleriyle okuma’nn Arap harflerine oranla daha az çaba gerektirmesi sonucu rahat bir ekilde örenilebilen okuma, Bat ülkelerinin düünce yaplar, yaam tarzlar, sosyal durumlar gibi konularn halka daha çabuk ve dolaysz olarak yansmasna yardmc olmutur. Özellikle dilin zorluu nedeniyle ve çeitli nedenlerden dolay okuma imkân bulamayan kadnlar için büyük katk salamtr. Latin harflerinin kabul edilmesiyle birlikte gelimi ülkelerde kadn haklar konusunda yaplan iyiletirmelerden daha kolay haberdar olunmu, yeni alfabeyi örenen kadnlar daha kolay okuma imkânna kavumu, gündemi takip eden kadnlar ve erkekler kadn konusunda dier ülkelerin gerçekletirmi olduklar yenilikleri örenme imkânna kavumular, bat tarz düünce sistemi sosyal hayatta var olma imkân bulunca yaplmas gereken inklâplarn uygulanmas ve toplumun bu inklâplara hazrlanmas kolaylamtr. 3. 2. Hukuk Alannda Yaplan nklâplar ve Türk Kadn “una kani olmak lazmdr ki, dünya yüzünde gördüümüz her ey kadnn eseridir.” 272 diyor M. Kemal Atatürk ve kadnlarn hayat artlarn düzeltmek için dier alanlarda olduu gibi hukuk alannda da bir dizi reforma giriiyor. 1982 Anayasasnn 2. Maddesinde “Türkiye Cumhuriyeti… Demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir” ibaresi yer almaktadr. Yine ayn yasann 10. maddesine baktmzda “Herkes, dil, rk, renk, cinsiyet, siyasi düünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayrm gözetilmeksizin kanun önünde eittir.” 273 deniliyor. 271 Jacop M. LANDAU, Atatürk ve Türkiye’nin Modernlemesi, ( Çev. Meral ALAKU) , Sarmal Yaynevi, stanbul, 1999, s. 252. 272 KOCATÜRK, a. g. e. , s. 95. 273 Sultan TAHMAZOLU ÜZELTÜRK, “Türkiye’de Laikliin Anayasal Çerçevesi ve Avrupa Boyutu”, “Hukuk Devletinin Çada Yorumu Inda Laik ve Demokratik Cumhuriyet”, Çada Yaam Destekleme Dernei, Otopsi Yaynlar, 2. Basm, stanbul, 2001, s. 74. 93 Atatürk’ün hukuk inklâb eski hukukun sistem olarak dayand temel kaynaklar ve ilkeleri tamamen saf d brakarak bat hukukunu sistem olarak, temel kaynaklar ve ilkeleriyle kabul etmesi ve bat hukuk sisteminin benimsenmesi anlamn tar. Bu nitelikleri bakmndan gerçek bir inklâp olarak deerlendirilir. 274 Hukuk inklâbmz sadece sosyal hayatmz çada uygarlk çerçevesinde yaayan milletlerin yaam biçimlerine göre düzenlemek ya da toplum düzenimizi geleneksel toplum biçiminden uzaklatrp, çada sanayi toplum sistemi dorultusunda yönlendirmek anlamna gelmemektedir. Bunlarla birlikte yaplan inklâplarn korunmas ve daha ileriye götürülmesi için hukuk bir araçtr. Bunu en doru ekilde kullanmamz gerekmektedir. 1926 ve sonras yllarda baz bat kanunlar tercüme ya da iktibas yoluyla yürürlüe konulmutur. Medeni Kanun, Ceza ve Usul Kanunlar, Ticaret Kanunu gibi kanunlarn yürürlüe geçirilmesi toplum açsndan önemli yenilikler arasndadr.275 Bu kanunlar dou yaklamn tamamen ortadan kaldrp, bat yaklamn kabul edilmesindeki kararlln göstergesidirler. Ancak biz konumuzun çerçevesini amamak için bu hukuk inklâplar içerisinde kadn konusunda büyük önem tayan Türk Medeni Kanununu inceleyeceiz. 3. 2. 1. Türk Medeni Kanunu ve Türk Kadn 3 Mart 1924 ylndaki 430 sayl Tevhid-i Tedrisat (Öretimin Birletirilmesi) kanunu ile eitim merkeziletirilmitir. Atatürk 1925 ylnda kadn kyafetinin deitirilmesi konusunu gündeme getirmi, Türk kadn nasl ki eitim alannda gelimesini Cumhuriyet’in ilk yllarnda yaplan reformlarla salamsa, hukuk açsndan da 17 ubat 1926 ylnda kabul edilen Türk Medeni Kanunu ile yasal haklarn elde etmitir. Cumhuriyet Dönemine gelindiinde halkn ihtiyaçlarn karlayamayan, isteklerine cevap veremeyen kanunlar yklmtr. Çkarlan yeni kanunlar, deiimi gerekli gören ve ça yakalamak için daha fazla deiim imkân salayan kanunlardr. Bu kanunlarn hazrlanmasnda bize nazaran daha ileri bir toplum manzaras gösteren Batl ülkeler örnek alnmtr. 1924 ylnda yeni bir Türk Medeni Kanunu hazrlamak için çalmalara balanmtr. Kurulan bu Hukuk-u Aile Komisyonunun çalmalar 274 Sulhi DÖNMEZER, “Atatürk Hukuk nklâb”, Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi, TTK Basmevi, Ankara, 1990 (Temmuz), C. VI, S. 18, s. 667. 275 A. g. m. , s. 667–672. 94 beklendii kadar iyi gitmemektedir. Baz konulardaki geri kafallk ve bürokratik zorluklar komisyon çalmalarn etkilemektedir. Yine de bu komisyon Medeni Kanunun alt yapsnn hazrlanmasna önemli bir katk salamtr. On be günde bir Adliye Vekâletine çalma raporlar gönderen komisyonun verdii bu raporlarda bir erkein birden fazla kadnla evliliini ortadan kaldrmaya çalan deiiklikleri öngörmektedir. Deinilen bu esaslarla birlikte bu kanun havada kalmtr. 1926 ylna gelindiinde ise yeni bir kanun yapmaya gerek görülmeden Avrupa’daki aile kanunlarnn en iyisi olarak görülen sviçre Medeni Kanunu kabul edilmitir. Bu kanun Cumhuriyet devrimlerinin temelini oluturan hukuk devriminin en önemli yasasdr. Bu yasa Türkiye’ye 20. yüzyl artlarna uyan bir hukuk sistemi getirmitir. Nazan Morolu’nun görüü itibariyle, Türk Hukuku ait olduu dinsel hukuk çevresini deitirmi gerçekletirilen bu devrimle ümmetten ulus, kuldan yurtta yaratlmtr. 276 Milletimizin toplumsal, ekonomik, siyasal ksaca bütün alanlarnda olumlu sonuçlar elde etmek için yeni kanunlar çkarlmtr. Kadnlarn özgürlüünü ve aile hayatn salamlatran Medeni Kanun da ülkemizi çada milletler seviyesine çkarmak için gerçekletirilen bu dönemin önemli önlemlerinden biridir. 277 Kii, aile, miras, eya ve borçlar hukuku konularnda önemli düzenlemeler yaplmtr. Bu kanun hukuk alanndaki ilk ve büyük baarlarmzdan biridir. 278 Atatürk’ün Medeni Kanunun düzenlenmesi konusundaki görüü u ekildedir: “…Medeni Hukuk’ta, Aile Hukuku’nda takip edeceimiz yol, ancak medeniyet yolu olacaktr. Hukukta yattrma siyaseti ve aslsz hikâyelere ballk, milletleri uyanmaktan men eden ar bir kâbustur. Türk milleti, üzerinde böyle bir arlk bulunduramaz.” 279 17 ubat 1926 tarihli, 743 sayl Türk Medeni Kanunuyla kabul edilen önemli maddeler unlardr: 1. Hukuki bakmdan kadn ve erkek birbirine eittir. (Madde 8–10) 276 Nazan MOROLU, “Türk, Alman ve sviçre Medeni Kanunlarnda Kadn Erkek Eitlii” , Kadnlarn Gündemi, s. 65- 66, Hukuk devriminin amac o dönemin Adalet Bakan Mahmut Esat Bozkurt tarafndan yazlan Türk Medeni Kanunun gerekçesinde vurgulanmtr. Özet olarak öyle diyebiliriz. nsan yaam her an deiime uramaktadr. Yasalar dine dayal devletler zamanla ulusun ihtiyaçlarn karlayamayacak duruma düerler. Çünkü din kurallar deimez niteliktedirler. Çada uygarla bal devletlerin en önemli özellikleri dini ve dünyay ayr görmeleridir. Böyle bir durumda devletin beendii din kurallarn benimsemeyen kiiler bask altnda kalacaklardr. Din vicdanlarda kaldkça yerini koruyacaktr. Bu nedenle hazrlanan Türk Medeni Kanunu, Yurttalar Yasas alannda en yeni kusursuz ve halkç olan sviçre Medeni Kanunundan alnmtr….”(Bkz. TMK. Gerekçesi) 277 Taha PARLA, Türkiye’de Siyasal Kültürün Resmi Kaynaklar, C. I Atatürk’ün Nutku, letiim Yaynlar, stanbul, 1991, s. 157 278 OUZKAN, a. g. e. , s. 45. 279 Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, C. 1, s. 317. 95 2. Poligami kesinlikle yasaktr. (Madde 112, Fkra 1) 3. Boanma ilemi kanunlatrlmtr. Her iki tarafta eit artlarda boanma hakkna sahiptir. ( Madde 129.130.131.132.133.134. ) 4. Kar ve Kocann birbirine kar hak ve görevleri tespit edilmitir. 5. Kar-koca mallarnn idaresi, mal ayrl (Madde 186), mal birlii (Madde 191), mal ortakl ( Madde 211) ekillerinden birine göre tespit edilmitir. 6. Mirasta eitlik kabul edilmitir. 280 Ayrca getirilen resmi nikâh zorunluluunun u artlar altnda gerçekletirilmesi kabul edilmitir: Resmi nikah evlenecek olan ahslarn reit olan iki ahit ile birlikte belediyede ya da ihtiyar heyetinde, belediye reisi ya da reisin evlilik ilemleriyle görevlendirdii memur yada muhtar tarafndan alenen gerçekletirilir. Bu art 108. Maddede belirtilmitir. Resmi nikâh kadnn güvencesidir. Bunun dnda 109. Madde usulünce nikâh memuru her iki tarafa da evlenmek isteyip istemediini sormak zorundadr. Verilen cevaplar neticesinde evlilik ilemleri yaplr. 110. Maddede belirtildii üzere nikâh memuru kar-kocaya nikâh cüzdan vermeden dini nikâh yaplamamaktadr. Sadece dini nikâhla yaplan evlilik resmiyette geçerli deildir. 281 Yukarda bahsettiimiz gibi Medeni Kanunla dini evlilik yerini resmi evlilie brakmtr. Resmi olmayan evliliin hiçbir ekilde yasal bir geçerlilii yoktur. Bu durumda Türkiye’de evlenme kalplarnda önemli deiiklikler ortaya çkmtr. Kadna yasal güvence ve miras hakkn salayan resmi nikâh dinsel törenle birlikte oldukça önemli bir yer edinmitir. 282 Küçük yata yaplan evliliklerin önlenmesi için kadna da erkee de ya snrlamas getirilmitir. Temsilci yoluyla yaplan evlilik yasaklanmtr. Boanma konusunda da kadnn ve çocuun haklarn daha iyi koruyucu hükümler kabul edilmitir. Medeni Kanun kadn ve erkek arasnda hiçbir fark gözetmemektedir. Her iki cinste yasa önünde eit saylmaktadr. Medeni Kanunun en önemli hükmü, erkee tek bir kadnla evlenme hakk tanyan hükümdür. Cumhuriyet’in ilanndan önce yürürlükte olan er’i hukuka göre erkek dört kadnla evlilik yapabilirdi. slam dininin belli artlar dâhilinde müsaade etmi olduu bu hüküm gelenekselleince hiçbir art yerine getirilmeden er’i hukukun verdii bu hakkn ilerine geldii ekilde kullanan erkek, 280 TAÇIOLU, a. g. e. , s. 56. Bekir Stk YALÇIN-smet GÖNÜLAL, Atatürk nklâb, Kültür ve Turizm Bakanl, Ankara, 1984, s. 135,136. 282 ABADAN UNAT, a. g. m. , s. 17. 281 96 kadn egemenlii altnda tuttuu için istedii basky uyguluyor, hiçbir hakk olamayan kadna da sadece katlanmak kalyordu. Medeni Kanunla erkein elinden alnan bu hak kadnn aile içinde ve toplumda daha iyi bir statüye sahip olmasna olanak vermitir. Kabul edilen bu kanunla hukuk alannda ikilikler sona erdirilmitir. Dini hukuk uygulamalar ortadan kaldrlmtr. Dinin hayatn her alanndaki sorunlara çözüm getirebilecei düüncesi braklmaya çallm, slamc dünya görüü terkedilmitir. Gelenekçi, slamc kesimin hukuk alann slami ilke ve kurallarn yeniden düzenlenmesi ve dine dayal Mecelle benzeri kanunlarn hazrlanmas eklindeki beklentileri gerçekletirilmemitir. 283 Çünkü Türkiye Cumhuriyeti her alanda olduu gibi hukuk alannda da yönünü Bat’ya çevirerek laik bir hukuk sistemini kabul etmitir. Bu ilkeyle birlikte din kendi alanna çekilmi siyasetten arndrlm ve insanlarn vicdanlarna braklmtr. Laik ilke bir bakma dini bozulmalardan kurtarmtr. Dinin siyasete alet olarak yok olmasn önlemitir. Çada milletler seviyesine çkmak, ilerlemek ve tarih sahnesinde varln korumak isteyen bir devletin yapmas gereken de budur. Çünkü din deimemesi gereken kurallar bütünüdür. Bir devlet deimelere, ilerlemelere açk olmazsa çaa ayak uyduramayaca için varln yitirmek zorunda kalacaktr. Medeni Kanunla kadna, erkek karsnda hukuki eitlik verilmitir. Ancak kanunun toplum içinde yansmas, irdelendiinde tam olarak uygulanamad görülmektedir. Toplumun bu durumu kabullenmesi ve kadnn da sahip olduu haklardan haberdar olarak bu haklarn uygulanmasn istemesi için zamana ihtiyaç vardr. Bu çok yava ilerleyen bir süreç olmutur. Çünkü bu kanunun hayata geçirilmesi sadece yasalatrarak mümkün olamamaktadr. Gerekli olan, zihniyetin, eski ve geleneksel bak açsnn deitirilmesidir. nsanlarn düünce yaplar deitirilmeden yaplan düzenlemeler çok fazla bir anlam ifade etmemektedir. Genel olarak Türk kadnn temelde sahip olduu haklarn kadna tekrar iade edilmesi için yaplan inklâplar gerekli süre geçtikten sonra uygulanabilmi ve geçerlilik kazanmtr. Kanun yürürlüe girdiinde toplum aslnda bu inklâplara altrlmaya çallmtr. Çünkü M. Kemal Atatürk önce zemini hazrlayan sonra o zemin üzerine inklâplar ina eden bir liderdir. Bu hazrlk aamasn salamaya çalt halde muhafazakâr mutaassplarn tepkisiyle karlalmtr. Bugün bile genel olarak ülkemizi ele aldmzda, hala kadn deersizletirmeye çalan aileler, dini nikâhla birkaç kadnla evlenen erkekler görmek 283 ALPEREN, a. g. e. , s. 372. 97 mümkündür. Fakat bu durum dikkate alnarak kanunun toplumun ihtiyaçlarn karlamad söylenemez. Çünkü toplumdaki özellikle büyük ehirlerdeki gelimeler göz önünde tutulduunda bu kanunun bir ihtiyaç, bir zorunluluk olduu ortaya çkmaktadr. Bütün ülke dâhilinde de bu kanun sosyal hayatta, aile snr içinde kadnn hareket sahasnn genilemesini salayan bir prensip olduu ortaya çkmaktadr. Tabi uygulanma alan ilk dönemler için dar bir çerçevede gerçeklemitir. Ülke içindeki bak açsnn deimesiyle balantl olarak kanunun uygulanma alan da genilemitir. Tabi bu tek yönlü bir gelime deildir. Toplumun düünce yaps kanunun uygulanma alann geniletmi, ayn zamanda kanunun toplumda var olmas da toplumun kadn hakk konusundaki düüncelerinin deimesini salamtr. Medeni Kanunun baz eksiklikleri olduu da hukukçular tarafndan kabul edilmektedir. Aslnda bulunan eksik yanlar 1926 Türkiye’si için doal kabul etmemiz gerekmektedir. Ancak artlar deitikçe bu pürüzleri ortadan kaldrmak için gerekli giriimler yaplmaktadr. Ünlü bir hukuk bilim adam olan Hfz Veldet Velidedeolu Türk Medeni Yasasndaki pürüzleri be madde altnda toplamaktadr: 1. Evlilik birliinin bakannn koca olduu, evin seçilmesi hakknn kocaya braklmas, 2. Kadnn kendi soyadn deil, kocasnn kendi soyadn tamas, 3. Kocann ikametgâhnn, kadnn ve küçük çocuklarn da ikameti saylmas, 4. Kadnn bir meslek ve sanatla uramasnn, kocann iznine bal oluu, 5. Evlilik süresince çocuk üzerinde velayet hakkn birlikte kullanan ana ve babann anlaamamalar durumunda, babann oyunun kanun karsnda geçerli oluu. 284 Türkiye’de kabul edilen 1936 Soyad Yasasna göre Türkiye vatandalar bir soyad alm bulunuyorlard. Türk Medeni Yasas ise, evli kadna kocasnn aile adn tamasn emrediyordu. Ziyaeddin Fahri Fndkolu Soyad Yasasyla birlikte alnan soyadlarndaki acemilikler dikkat çekmektedir. “ Evli kadnlar kocalarnn ahsi adn, kendi isimlerine kattlar; fakat bunlar hakiki ekilde soyad tama ihtiyacn tatminden uzakt.” 285 284 285 KIRKPINAR, a. g. e. , s. 182. A. g. e. , s. 186. 98 Kadnn kocasnn soyadn almas yine kadn ikinci plana iten bir durumdu. Ancak, bu kanunla geleneksel yaplar yklyor aile kurumu batl bir hal alyordu. Zaten zamanla bu konudaki duyarllklar artm, kadn yeni soyadyla birlikte kendi baba soyadn kullanabilme hakkn elde etmitir. Türk Medeni Kanunun kadn açsndan tad en önemli yan kukusuz kiilik maddesidir. Kanun öyle demektedir: Bir kimsenin özellikleri, hak fiil ehliyeti, özgürlüü, bedeni ve manevi varlklar onun kiiliini meydana getirir. Kiilik insann bu nitelii dolaysyla ayrlmaz bir biçimde sahip olduu haklar içerir. Bunun kapsamna kiinin ad, hayat, shhati, vücut taml, özgürlüü, hak fiil ehliyeti, hassasiyeti, erefi ve resmi srlar girer. 286 Bu kanun ile kiilik konusunda, insanca ve uygarca hükümler eitlik kurallar içinde getirilmi bulunuyor. Artk kadn, erkekten fark gözetilmeden eit bir konuma geliyordu. Ancak aile hukukunda eitlii bozucu hükümler de yer almaktayd. Bu hükümler iki ayr grupta toplanabilmektedir. 1. Erkeklere üstünlük tanyan hükümler, 2. Kadnn korunmas amacn tayan hükümler. 287 Nermin Abadan Unat, Türk Medeni Yasasyla ilgili u deerlendirmeyi yapmaktadr. Türk Medeni Kanunu ne ölçüde eitçidir? Gelenekçi bir düünceyi yanstan sviçre Yasas, kar koca arasndaki mutlak bir eitlik ilkesine yer vermemektedir. Yasa gerei aile bakan kocadr. Kadn evlilik birliini temsil etme ayrcalna sahip deildir (m. 154). Kar kocasn izleme zorundadr. Oturma yeri de koca tarafndan seçilmektedir (m. 152, II) . Kadn evin masraflarnn ya da ilerinin bir ksmn üstlenmek ya da maddi katkda bulunmakla katlr (m. 190). Kadnn meslek çalmalarn kocann iznine balayan ve koca keyfi olarak bu izni vermezse – en azndan kocaya deil de- kadna mahkeme yolunu gösteren (TMK m. 159) kadn bir irket kuracaksa, ticaret sicilinden kocann yazl iznini isteyen hiçbir hukuk düzeninin çada olduu ileri sürülemez. Kar koca mallar için Medeni Kanunda öngörülen mal ayrl rejimi (TKM m. 70), kadn haklarn hiçe sayan, eitlie son derece aykr bir düzenlemedir. Bu durumda her iki taraf mal ve mülklerinin intifa ve gelirini muhafaza etmekte, boanma halinde ise kiisel mal ve mülklerini geri almaktadrlar. u kadar ki, 286 E. ARAT, N. MENGÜ, Türk Kadnnn Hukuki Durumu, Türk Ticaret Bankas Yaynlar, Ankara, 1983, s. 90,91. 287 Saibe OKTAY, “Medeni Kanunda Kadn” , Kadnlarn Gündemi, Say Yaynlar, stanbul, 1997, s. 55. 99 bu hükümler sadece evlilie belirli bir varlkla giren kadnlar korumaktadr. Buna karlk tüm bir evlilik boyunca karlksz ev ii yapan milyonlarca kadn, bu süre içinde kocann adna kaydedilen tanr ve tanmaz mallar üzerinde bir hak sahibi olamamaktadr. Üstelik bu katklar ölüm halinde taraflarn birine tannan sakl hisseye de girmektedir. (TKM m. 444). Bu hisse birinci derecede mirasçnn olmas halinde, mülkiyet ve – intifa hakkdr. Ein salnda karsna balad mallar ise ölümünden sonra tenkis davas ile geri alnabilir. Boanma durumunda Medeni Kanun, özel boanma nedeni olarak zina, cana kast, pek fena muamele, cürüm ve haysiyetsizlik, terk ve akl hastal, genel boanma nedeni olarak da iddetli geçimsizlik, evlilik birliinin köklü sarslmasn kabul etmitir. Boanmalarda maddi ve manevi tazminat almann oldukça güç olduu ülkemizde, kusursuz taraf ancak bir yl süre ile yoksulluk nafakas alabilmektedir. Bu durum, fiili olarak, kökünden sarslm olan ailenin suni yoldan yaatlmasna ve bu arada çocuklarn uyumdan yoksun bir aile ortam içinde yetimelerine yol açmaktadr. 288 Türk Ceza Kanunun da Medeni Kanunda olduu gibi kadn erkek eitliini bozan hükümler yer almaktadr. Zina ve kz ya da erkek kaçrma suçlar bu hükümler arasnda saylabilir. Zina da suç için kadnn bir kez eyleme dönütürmesi yeterli iken (TCK, m.440), kocann ayn cezay almas için kocann kendi karsyla yaad evde ya da herkesçe bilinecek baka bir yerde bakasyla evli olmayan bir kadnla kar koca gibi yaamas artn aramaktadr, (TCK, m. 441). Kz ve erkek kaçrma suçlarnda ise erkek kaçrd kadnla evlenirse cezas tecil olur, (TCK, m. 434). Oysa kadnn bir erkei kaçrmas durumunda evlenseler dahi yasa da böyle bir hüküm bulunmadndan ceza tecil edilmemektedir. Irza geçme ve kadn kaçrma suçlarnda söz konusu kadnn bir fahie olmas halinde kadnn bu durumu hafifletici bir durum saylmaktadr, (TCK, m. 438). 289 irin Tekeli ise Türk Medeni Kanununun insan-insan ilikileri ile mülkiyet rejimini batl burjuva toplumlarnda geçerli olan toplumsal ilikiler modeline dayandrdn, bu yasa ile kadnn hukuki bir kiilik kazandn belirtmektedir. Bu yasann eskiye göre kadn haklar konusunda çok önemli bir adm olmakla birlikte, kadn haklarnn snrlarn da çizdiini vurgulamaktadr. 290 288 ABADAN UNAT, a. g. m. , s. 15,16. A. g. m., s. 16. 290 irin TEKEL, “Türkiye’de Kadnn Siyasal Hayattaki Yeri”, Türk Toplumunda Kadn, Aratrma Eitim ve Ekin Yaynlar, Ankara, 1997, s. 380. 289 100 Döneminin ünlü gazetecilerinden biri olan Yunus Nadi, bir yazsnda “Son Türk nklâplarnn en mühim fasllarndan birini üphesiz ki Türk kadnlndaki tam ve kamil istihale tekil eder” demitir. Yurt dna yapt seyahatlerde yabanclarn bu konudaki aknlklarn u ekilde ifade etmitir: “Demek imdi Türkiye’de her erkein birden fazla kadn yok ha? Demek Türk kadn da tpk bizler gibi sokaa çkp gezebiliyorlar ha?...” 291 Atatürk reformlarn yaparken toplum yaantsnda reformlarn daha kolay uygulama alan bulabilmesi için evli olduu dönemde Latife Hanm yannda bulundurmu, Latife Hanm çada Türk kadnnn ve modern toplumun simgesi konumuna getirmitir. Çünkü Latife Hanm sradan bir e deildi. Kiilie ve aktif yaps kadnn kapal Türk toplumunda ki kadnlar üzerinde etki brakyordu. Atatürk sosyal hayatta her an Atatürk’ün yannda bulunuyordu. Türk kadnnn da erkeinin yannda bulunmas için güzel bir örnekti. 292 Kadna özgürlük verilmesi toplumun her tarafnda hâkim olmaya balamt. Basn da bu konu da olumsuz tutumlarn olmasyla birlikte büyük ksm reformlar destekleyici yazlar çkaryorlard. Örnein Cumhuriyet gazetesinde öyle bir yaz yaynlanmtr: “Yeni neslin kzlarna serbesti vermek eski akidelerle örülmü örümcek kafalara zor geliyor. Kz çocuk beikten itibaren esir gibi herkes tarafndan oynayan elleri ayaklar kundaklanyor… Bu kundak evlendikten sonra esir sahibini deitirerek kocaya veriliyor… Sonra gidi yar mezar oluyor. Bu kz çocua niçin zincirleri koparmyorsun diye sormak lazmdr… Akide temsil eden hürriyet bekliyorsa bu hare kadar gelmez.” 293 II. Dünya savann sonrasnda, özellikle de 1960’l yllardan itibaren eitimde kendini göstermek için ura vererek bilgilenen kadnlar, erkeklerle aralarndaki farkllklar gidermek için uygulanan ayrmc politikalara kar çkmlardr. Bunun için kendilerini i hayatnda gösterebilmek için var olan sorunlara aklc ve orijinal çözümler aramaya balamlardr. Bu dorultu çerçevesinde de bu tarz düünen bireylerle ortak kararlar alarak, örgütlenmek için bir araya gelmilerdir. Sonrasnda feminizm akm ortaya çkarak, kadn-erkek eitliinin resmi olarak gerçeklemesi hedeflenmitir. Böyle 291 Cumhuriyet, 18 Kasm 1929. smet BOZDA, Latife ve Fikriye ki Ak Arasnda Atatürk, Truva Yaynlar, stanbul, 2005, s. 97. 293 Cumhuriyet, 25 Mart 1930. 292 101 bir eitliin olmas koulunda ancak demokratiklemenin tam anlamyla uygulanaca anlalmaktadr. 294 17 ubat 1926’da kabul edilerek, 4 Ekim 1926’da yürürlüe giren 743 sayl Türk Kanunu Medenisi, 75 yllk uygulamann ardndan 1 Ocak 2002 tarihinden itibaren yerini 4721 sayl Türk Medeni Kanunu’na brakmtr. 295 3. 2. 2. Yeni Türk Medeni Kanununda Türk Kadn Yeni Medeni Kanunda önceki kanundan daha sade bir dil kullanlmasna itana edilmi, günümüz Türkçesine uyarlanmas yannda temel alanda deiiklikler yaplmtr. Deitirilen bu konular arasnda en önemli yeri aile hukuku alan ve kadn erkek eitlii konusu oluturmutur. 1979’da kabul edilen, Kadnlara Kar Her Türlü Ayrmcln Kaldrlmas Hakknda Sözleme’ye, Anayasann 10. maddesindeki cinsiyete dayal ayrm yasann kanun önünde eitlik kural ile birlikte ayn cümle içinde belirtilmesine ramen, maddenin bu ekliyle açk olmad bu nedenle genel eitlik ilkesinin somutlatrlarak Anayasa’da tüm hukuk alanlarnda kadn ve erkein eit haklara sahip olmasn salayacak bir normun konulmas gerektii savunulmutur. Anayasamzda kadn ve erkein eit haklara sahip olduunu öngören bir hüküm bulunmamakla beraber 03.10.2001 tarihli 4709 sayl “Türkiye Cumhuriyeti Anayasasnn Baz Maddelerinin Deitirilmesi Hakknda Kanun” ile yaplan deiiklikle Anayasann 41. maddesine eklenen “Aile… Eler arasnda eitlie dayanr” eklinde ifade edilen elerin eitlii ilkesine uyum salanmtr. 296 Yaplan bu deiikleri incelemeden önce, 743 sayl Medeni Kanunda düzenlenmi olan ve eitlik ilkesine aykr olduu düünülen hükümleri eski kanunda neden yer aldna ve yeni düzenlemelerin fikri temellerine deinmemiz gerekmektedir. XX. Yüzylda hazrlanan kanunlarn temelinde, kadn ve erkek bireyler arasndaki psikolojik ve fizyolojik farklarn bulunmas nedeniyle, ailede ve toplum içinde farkl rollere sahip olduklar, buna dayanarak da farkl alanlarda sorumluluk almalar farkl hak edinmelerinin doal olarak ortaya çkt düüncesi yer almaktadr. Bu düünce sistemine göre kadn annedir, çocuklarna ve evine bakmaldr. Kadnn toplumdaki ailedeki ve toplumdaki statüsü bundan ibarettir. Erkek ise evin maddi ihtiyaçlarn karlamakla yükümlüdür. Bunun için çalmak ve kazanmak zorundadr. 294 http://www. gençbilim. com, Ödev- Tez sitesi 11169. Murat DOAN, “Türk Medeni Kanununun Evliliin Genel Hükümleri Bakmndan Getirdii Yenilikler” Atatürk Üniversitesi Erzincan Hukuk Fakültesi Dergisi, C.52, S.4, Erzincan, 2003, s. 93. 296 DOAN, a. g. m. , s. 94. 295 102 Kadn ve erkee verilen bu rol sonucu erkek evin reisi, son karar merciidir. Kadn ise verilen yetkinin ev içiyle snrl olmasyla orantl olarak sorumluluu da o derece snrldr. Medeni Kanunlarn mutlak eitlikten ziyade snrl eitlii kabul etmelerinin, kocaya üstünlük tanmalarnn, eitsizlii öngörmelerinin gerekçesi budur. Bu doal olarak belirlenmi rol dalm kendi içinde tutarl olarak sosyal korumay amaçlad için kabul edilir bulunmutur. Ayrca aile hukukuna hâkim ilkelerden biri olan zayflarn korunmas gerektii ilkesi kocann karsnda zayf durumda olan kadnn korunmasna yönelik hükümler tamaktadr. Ancak kadn erkek eitlii konusuna gerçekletirilen yenilikler, bu tür düzenlemelerin eitsizlii dourduunu ortaya koymutur. Günümüz toplumlarndaki deiim, ailedeki ataerkil yapnn yerine eit haklara dayanan bir yaama ortakl düüncesi gündeme getirmitir. Belirlenmi rollere dayal aile anlay terk edilerek evlilik kurumuna ait kararlarda erkein üstünlük konumuna son verilerek her iki bireye eit hak tannmas geçirilen bir uzun süreç sonucunda gerçekletirilebilmitir. Bu konuda ilk srada skandinav ülkeleri yer almaktadr. 1951’de onlar takiben Belçika ve Almanya, daha sonrada Fransa, Lüksemburg, Hollanda, Avusturya, talya ve sviçre’de deiiklik yaplarak elere eit haklar tannmtr. 297 Yeni Medeni Kanunun düzenlemelerinde kadn ve erkee sabit roller verilmektedir. Ayrca sadece kadn aleyhine eitlii bozan hükümlerde deil, ayn ekilde erkek aleyhine eitlii bozan hükümlerde de baz düzenlemelere gidilmitir. Bu düzenlemeler sonucunda artk Türk Medeni Kanunu kadn ve kocadan deil elerden söz etmektedir. Yaplan düzenlemelerle aile içinde kadn ve kocann yetki ve sorumluluklar dengede tutulmaya çallm, kocann yetki ve sorumluluklar azalrken, kadnn yetki ve sorumluluklar artrlmaya çallmtr. Türk Medeni Kanunu’nun ‘aile hukuku’ adndaki ikinci kitabn birinci ksmnda evlilik hukuku düzenlenmitir. Bu ksm dört bölüm altnda incelenmi, ilk bölümde evlenme (m.118- 160), ikinci bölümde boanma (m.161- 184), üçüncü bölümde evliliin genel hükümleri (m.185- 201), son bölümde de eler arasndaki mal rejimleri (m.202- 281) yer almtr. 298 Yeni Medeni Kanunda evlenme ya her iki cins için de 17 olarak belirlenmitir. (TMK m.124/I). Olaanüstü evlenme ya ise yine her iki cins için 16 olarak 297 298 DOAN, a. g. m. , s. 97. A. g. m. , s. 98. 103 belirlenmitir. (TMK m.124/II). Daha önce de deindiimiz gibi yaplan deiiklikler kadn-erkek eitliini gerçekletirmeye yöneliktir. Aile reislii, aile kurumunun giderlerine yalnzca mal varlyla deil, emeiyle de kadnn katlabilme imkân, oturulacak konutun birlikte seçilmesi, üçüncü kiilere kar sorumluluk, elerin meslekleri gibi konular titiz bir ekilde ele alnmtr. Boanma sebepleri ise genel ve özel sebepler olmak üzere ikiye ayrlmtr. (TMK m.161- 166). Ayrca onur krc davranlarda özel boanma sebepleri olarak m.162 de yerini bulmutur. Nafaka konusu ise erkek haklarnn da korunduunu göstermektedir. Eski Medeni Kanunda yoksulluk nafakas ödeyen genellikle erkekti. Çünkü Eski Medeni Kanunun 144. maddesinde ‘Erkein kadndan yoksulluk nafakas isteyebilmesi için kadnn hali refahta bulunmas gerekir’di. Yeni Medeni Kanun, kadn erkek eitliine uygun bir düzenleme ile bu art kaldrmtr. Buna göre yoksul durumda olacak kiiye gerek erkek gerek kadn yoksulluk nafakas ödemek zorundadr. Mal rejimi konusunda ise aile hukukunda yaplan en önemli yeniliktir. Eski Medeni Kanunda eler aras yasal mal rejimi mal ayrlyd. 1998 Tasars ile yasal mal rejimi ‘Paylamal Mal Ayrl’ olarak 202. madde de belirtilmitir. Yasal mal rejimi, “edinilmi mallara katlma rejimi”dir.(TMK m. 202). Mal rejimi konusunda yaplan dier bir ayrm da Seçimlik mal rejimidir. Bu rejim ise, mal ayrl rejimi, paylamal mal ayrl rejimi ve mal ortakl rejimidir. Yaplan yeni düzenleme de önceki kanundaki ‘mal birlii rejimi’ kabul edilmemitir. 299 Yaplan bu deiiklikler genel olarak ele alndnda kadnn durumunun iyiletirilmesinin amaçland görülmektedir. Ama yine eksiklikler mevcuttur. Örnein kiisel mallarn gelirlerinin edinilmi mallara dâhil olmamas özellikle çalmayan kadnn aleyhine bir durumdur. Çalmayan kadnlar ek koruma önlemleri getirilebilir. Aslnda aile kurumunda hukuk kurallarndan çok örf, adet, görgü kurallar uygulanmaktadr. Belki de deimesi gereken hukuk kurallarndan çok ömrünü yitirmi olan geleneksel kurallarn yklmasdr. Kadna birçok alanda imkân ve eitlik salayan Türk Medeni Kanunun salad haklar öyle özetlenebilir: Poligaminin kaldrlmasyla, Türk kadn evinin tek anas ve kadn oluyordu. Boanma hakknda eitlik salanm, kadnda yargca bavurarak boanma isteyebilecektir. Ayrca boanmaya yalnz hâkim karar verebilir. Velilik konusunda 299 Veysel BAPINAR, “Türk Medeni Kanunu ile Aile Hukukunda Yaplan Deiiklikler” , AÜHFD, C. 52, S. 3, Ankara, 2003, s. 79–86. 104 anneye de eitlik verilmektedir. Daha önce mirasta kadna, erkee düenin çok az oran verilirken bu kez eitlik salanr. Yeni kanun ile evlenmede ya snr geliyordu. Eskiden mahkemede iki kadn bir erkek yerine ahitlik ederken bu konuda da eitlik görür. Artk kadn tam bir insandr ve kiiliini kazanmtr. 1926 ylndan bu yana yürürlükte olan Türk Medeni Kanunu kadn erkek eitliini teorik olarak salamtr. Uygulamaya baktmzda ise, özellikle krsal kesimde ve eitimden nasibini alamam kadnlar üzerindeki baz eitsizlikler halen mevcuttur. Yaplan reformlardan genellikle eitim görmü, bilinçli ehir kadnlar faydalanmlardr. Fakat ehir kadnlar da görünüte eit gibidirler. Örnein; yakn zamana kadar kadnn çalmas erkein iznine bal olarak gerçekleirdi. Bu ve buna benzer baz maddeler son zamanlarda günün koullarna uygun olarak deitirilmitir. Çalma hayatna atlan kadndan beklenen, geleneksel rollerini aksatmadan sorumluluklarn yerine getirmesidir. Kadnn geliiminde daha önce de söz edildii gibi erkein tutum ve tavrlar da etkin olmaktadr. Erkein eitim düzeyinin düük olmas kadnn aile içi ve toplumdaki rolünün ve statüsünün önemini yeterince kavrayamamas, kadnn günümüz toplumunda layk olduu yeri almasnda bir baka engel olarak karmza çkmaktadr. Bugün Türk kadn uluslararas platformlardaki anlama ve sözlemelerle de güvencededir. Genç Cumhuriyetimizde, Türk kadn her alanda kendini göstermektedir. Çalma yaamnn hemen her alannda Türk kadn vardr. Atatürk’ün manevi kzlarndan Prof. Dr. Afet nan’a göre, çadalamada Türk kadnna iki türlü görev dümektedir. Bu görevlerden birini, kendi haklarn ödev karl kullanmak oluturmaktadr. Dierini ise bunlar bilmeyenlere geni halk kitlelerine anlatmaktr. Bu durum üzerine sonuç olarak; Türkiye’de öncelikli olarak kadnlarn okur-yazarlk orannn artrlmas, her kadnn ekonomik olarak özgürlüünün salanmas, sosyal ve siyasi alanda aktif hayatn içine çekilmesi gibi faaliyetler Türk kadnn layk olduu yere getirecektir. 3. 3. Ekonomi Alannda Yaanan Gelimeler ve Türk Kadn Önceki bölümlerde deindiimiz gibi Türkler verdikleri Kurtulu Sava neticesinde bamszlklarn kazanmlardr. Ancak yaanan sava, uranan kym ve düman igalleri sonucu Türk nüfusu oldukça azalm ve Türkiye’yi oluturan topraklarn ekonomisini tarumar etmitir. 105 Sanayileme hareketleri gelimenin yaanmas için her toplumda önemli bir paya sahip olmutur. Beraberinde baz sorunlar da getirmesiyle birlikte geleneksel kalplarn krlmasn ve çada deerlere yönelimi salamtr. Toplumda yer alan kadn da yaanan bu gelimelerin paralelinde deiime uramtr. Bu süreçte kadn çeliki içerisinde kalmtr. Nasl olduunu bildii ancak memnun olmad eski toplumsal alanda kalmak m yoksa nasl olacan bilmedii yeni bir alan m onun için daha iyi olacaktr, bu ayrm yapamamaktadr. Deien yaam koullar kadn için ev dnda bir alan daha ortaya çkarmaktadr. Kadn her zaman içinde yaad ev ortamndan uzaklaacaktr. Çünkü ev ile birlikte yeni bir alan daha kadnn hayatna girmitir. Çalma alannda yer alan erkek zaten hep bu alanda var olduu için korku duymamaktadr. Oysa kadn kendini eve ait hissetmektedir. Kadn, özellikle evli kadn, kendisini evinin sahibi, çocuklarnn annesi olarak görmekte doal olarak çocuklarn bakcs durumunda olduu için sorumluluk hissi duymaktadr. Sanayi nklâbnn gerçekletirildii 18. yüzylda Batda yaanan Sanayi nklabyla birlikte Bat kadnnn sosyal ve ekonomik alanda aktif olarak çalmaya baladn ifade etmitik. O dönemde Bat’da kadnlarla birlikte çocuklarda çalma alanna girdiler. Kadnlar ve çocuklar çalma alanlarnda yaptklar iin karln alamamaktaydlar. Çünkü onlara çok i karlnda az ücret ödenmekteydi. Ülkemiz açsndan bu dönem, 19. yüzylda Osmanl Devleti ile ücretli olarak ekonomik alanda katklarda bulunulmusa da gerçek anlamda Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluuyla Atatürk önderliinde balatlmtr. Yeterli sermayenin olmamasyla ramen sanayilemede oldukça önemli admlar atlmtr. Dier alanlarda olduu gibi ekonomik alanda da erkek ve kadnn eit bir konumda yer edinmeleri amaçlanmtr. 1923 ylnda ihracatta, 1911 ile 1923 arasnda 2,5 milyar kurutan 800 milyon kurua, ithalatta ise 4,5 milyar kurutan 1,4 milyar kurua kadar düüler yaanmtr. 300 3. 3. 1. zmir ktisat Kongresi ve Türk Kadnna Yönelik Etkileri 17 ubat- 4 Mart 1923’te zmir ktisat Kongresi toplanmtr. Bu kongrede Kadn çilere Temsilcilik Hakk Tannmasna karar verilmitir. 301 300 Stanford J. SHAW, Ezel KURAL SHAW, Osmanl mparatorluu ve Modern Türkiye, kinci Cilt, (Çeviren; Mehmet HARMANCI), , Üçüncü Bask, stanbul, 2000, s. 443. 301 http://www. gençbilim. com. Ödev-Tez Sitesi, 11169. zmir ktisat Kongresinden sonra Ülkemizde 2. ktisat Kongresi 2–7 Kasm 1981 tarihinde gerçekletirilmitir. 106 Amasya Genelgesi nasl Kurtulu Savan balatan ve bu sava boyunca gerçekletirilmek istenen amaçlarn esaslarn oluturmusa, zmir ktisat Kongresi de 29 Ekim 1923’te ilan edilen Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ve bu Cumhuriyet’in niteliini oluturan inklâplarn temelini oluturmutur. 302 zmir’de toplanan Birinci ktisat Kongresinde delegeler ve dinleyiciler arasnda yer alan kadnlara yönelik koruyucu ilkeler benimsenmi, amele grubunun iktisat esaslar saptanm ve delege seçiminde kadnlara özel ilgi ve yaknlk gösterilmitir. Ankara Hükümeti, zmir ktisat Kongresini gerçekletirmek istedii iktisadi hamleye tüm igücünü kadn ve erkek ayrm yapmadan hatta olabildiince çok sayda kadn ekonomiye çekerek gerçekletirmek istemitir. Kadnlara kar gösterilen olumlu tavrn nedeni yaanan savalar sonucu yetersiz sayda erkek nüfusun olduu bir dönemde milleti iktisadi mücadeleye hazrlama gerekliliinin ve isteinin olmasdr. 303 Bu dönemde yaanan olumsuzluklar nedeniyle yabanc sermaye ülkeye girmekten korkmaktadr. Türkiye ise ülke kaynaklarn kullanmak istemektedir. Bu nedenle iktisadi öelere teminatlar vermek, yeni haklar tanmak gerekmektedir. Bu gereklilik sonucunda kadnlarn ekonomiye dahil edilmeleri için gerekli haklar verilmeye çallmtr. Bunlardan birisi yukarda deindiimiz kadn içilere temsilcilik hakknn tannmas olmutur. zmir ktisat Kongresine katlan 1135 delegenin 120-130 kadar içi, 400’den fazlas çiftçidir. Delegeler arasnda isimleri ile saptanan yalnzca 7 kadn delege vardr: Mücahide Fatma Hanm zmir’den çiftçi temsilcisi seçilmitir. Hayriye, Emine, efika, Münire, Nigar ve Rukiye Hanmlar da içi delegeleri 304 olarak belirlenmitir. Mücahide Hanm’n 400 çiftçi arasndaki temsilcilii bir bakma sembolik gibi görünse de yaklak 130 içi arasnda yer alan 6 kadn az da olsa söz sahibi olduklarn söyleyebiliriz. Özellikle Amele Grubunun ktisat Esaslar’nn belirlenmesinde bu 6 kadnn rolü olmutur. Kadnlara kongre süresince ilgi gösterilmi, balangçta Kadnlarn Kongreye dinleyici olarak katlmalar için 300 kiilik yer ayrlmtr. Kongrenin ilk günü 500 kadn dinleyici olarak hazr bulunmu, ktisatçlar bu durumdan duyduklar memnuniyetleri sürekli olarak ifade etmilerdir. Kadnlara gösterilen bu yaknlk Amele Grubunun ktisat Esaslar arasnda saylan birkaç ilke de belirginlemitir. Örnein; 1. 302 Zeki HAFIZOULLARI, Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi, C. XVI, S.46, Ankara, 2000(Mart), s. 291. 303 GÜZEL, a. g. e. , s. 56; Ayrca bkz. Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi, C. 5, stanbul, 1984. 304 Tan Gazetesi, 16 ubat 1923. 107 Maddeyle kadn ve erkek ameleye içi denilmesine karar verilmitir. 7. Maddeyle kadnlarn madenlerde çaltrlmas yasaklanmtr. 305 10. Madde ile kadnlara doum öncesi ve sonras 8 hafta, ayrca her ay 3 gün izin verilmesi buna karlk ücretlerin tam ödenmesi onaylanmtr. 306 Dönemine göre oldukça köklü nitelik tayan bu gelimeleri kadnlarn i hayatna katlmalarn salamak için sunulan bir teminat olarak görebiliriz. zmir ktisat Kongresinde kadnlara yeni bir yaklamla baklmas aslnda doaldr. Çünkü kadnlar da içi ve çiftçi olarak iktisat alannda zaten aktif olarak yer almaktadrlar. Ayrca Kurtulu Sava’nda kadnlar da erkekler gibi oldukça büyük kahramanlklar göstermilerdir. Bu nedenle kadnlara toplumsal, ekonomik ve siyasal alanlarda hak ettikleri yerin verilme gereksinimi domutur. En önemli gerekçe olarak ise savalarda kaybedilen erkek nüfusun yerinin doldurulma gerekliliini söyleyebiliriz. Ekonomi alannda gerçekletirilen bu hamle kadn erkek bütün toplumda genel bir coku ortam oluturmutur. O zamana kadar sadece içi ve ev kadn olan kadn önemli bir kongreye katlma olanana sahip olmutur. Yaanan ekonomik çöküntünün düzeltilebilmesi için ve özellikle kadnn ekonomik alanda yer alabilmesi için, önemli önlemler alnm, kalknma politikalar gelitirilmitir. Yaplan bu çalmalarla birlikte Türk kadn çou meslek gruplarnda potansiyel birikim ortaya koymu, toplumsal ve ekonomik kalknmaya katk salamtr. Kz okullarnda yeni bölümler açlm, apkaclk, modaclk, suni çiçekçilik, tezyinatçlk, çamarclk gibi açlan bu ubelerle kz çocuklarnn yeni meslekler kazanmalar amaçlanmtr. 307 O dönemde gelitirilen kalknma politikalarnn amac sadece kadnlar ekonomik alana dâhil etmek deil, nüfusun geneli için toplumsal kalknma salanmak olmutur. Ülkede bulunan zanaat okullarnn iyiletirilmesi ve bu okullarla birlikte yeni açlacak olan zanaat okullarnn Avrupa’daki zanaat okullarnn seviyesine getirilmesi amaçlanmtr. Bu amacn gerçekletirilmesi için Avrupa zanaat okullar incelenmitir. Zanaat okullarndaki iyiletirme çabalarnn olumlu sonuç vermesi için Prof. Ömer Buis 305 1. Dünya Sava’nda kadnlarn baz madenlerde çaltrldklar bilinmektedir. Kadnlarn madenlerde çaltrlmamas daha önce 1921 tarihli 151 sayl kanun ile Ereli Havzas için benimsenmiti. Bu ilke 1930 tarihli Umumi Hfzshha Kanunu’nda da aynen yer alm böylece Türkiye genelinde geniletilmitir. Ayrca Umumi Hfzshha Kanununa göre doum öncesi ve sonras izin üçer hafta olarak saptanm, ancak ücret konusuna deinilmemitir. 1936 Kanunuyla ise bu süre altar haftaya çkarlm ve yarm ücret ödenmesine karar verilmitir. 306 GÜZEL, a. g. e. , s. 60. 307 Cumhuriyet, 31 Ocak 1929. 108 Bey görevlendirilmitir. Türkiye’deki zanaat okullar üzerinde aratrma yapan Ömer Buis Bey hazrlad raporda teknolojik yeniliklere arlk verilmesi gerektiini vurgulamtr. Ayrca bu raporda zanaat okullarnda yer almayan baz bölümlere de yer verilmesi gerektii vurgulanmtr. Kz mekteplerinde o zamana kadar açlmam olan modaclk, tezyinatçlk, çamarclk gibi yukarda da bahsettiimiz ubeler açlm ve bu mesleklerin kz çocuklarna kazandrlmasna çallmtr. 308 3. 3. 2. Memurin Kanunu ve Türk Kadnnn Memuriyet Hayat 1926 ylnda çkarlan 788 sayl Memurin Kanunuyla kadnlarn memuriyet hayatnda yer alabilmeleri için o dönem artlarn göz önünde bulundurarak incelediimizde oldukça önemli saylabilecek admlar atldn görmekteyiz. Memurin Kanununun 6. maddesinde, “ Kadnlarn memur ve müstahdem olmalar caizdir. Ne gibi memuriyetlerde istihdam edilecekleri, her vekâletin memurlarna ait kanunlarda tesbit olunur 309 ” denilmektedir. Kabul edilen bu kanun ile kamu yönetiminde kadn görevlilerin çalmalar yasal dayanak kazanmtr. Ancak, kadnn çalma hakkn elde etmesi kocasnn iznine baldr. Kocasndan ald izin ile birlikte yönetiminde uygun gördüü alanlarda çalabilecektir. Kadnn her alan ve konumda erkek ile eit bir biçimde çalmas o dönemde mümkün görülmemektedir. 1926’dan günümüze kadar kamu alannda çalan kadn says giderek artmtr. Ancak kadnlarn çalma koullarn düzenleyici giriimler yeterli olmamakla birlikte yaplmaktadr. 1965 tarihli 657 sayl Devlet Memurlar Kanunu’nun baz maddeleri kadnn kamu sektörü istihdamnda cinsiyet yönünden bir ayrcaln olmayacan göstermektedir. Bu durum 1982 anayasasnn 70. maddesinde “Her Türk’ün kamu hizmetine girme hakkna sahip olduu, hizmete alnmada görevin gerektirdii niteliklerden baka bir ayrmn gözetilemeyecei” hükmünün yer almasyla kesinlik kazanmtr. 310 Yine 1965 yl 926 sayl Türk Silahl Kuvvetler Personel Kanunu hükümleri çerçevesinde de kadn ve erkek ayrcal ortadan kaldrlmtr. Bu yasa ile subay temel 308 Cumhuriyet, 31 Ocak 1929. KIRKPINAR, a. g. e. , s. 228. 310 DORAMACI, “Atatürk Düüncesi ile Türk Kadnnn Çadalamas”, s. 309. 309 109 hizmetlerinde ve yardmc snflarda kadnlarn yer alabileceine dair hükümler vardr. Kanununda ise 1981 tarih ve 1475 sayl yasa ile ücret konusunda “eit ie eit ücret” prensibi getirilmitir. Bu kanun ile kadnn maden ocaklar ve kablo döemesi, kanalizasyon ve tünel inaat gibi yeraltnda ve su altnda çalmay gerektiren ilerde çalmas yasaklanmtr. çi kesimi sosyal güvenlii ile ilgili 1949 tarih 54354 sayl emekli sand, 1965 tarih, 506 sayl SSK ve 1983 tarih, 2925 sayl tarm alann kapsayan kanunlarda da kadn ve erkek çalanlarn sosyal güvenlikleri üzerinde çaa göre düzenlemeler yaplmaktadr. 311 Kadnlarn toplumdaki yeri, bulunduklar ülkenin gelime düzeyi ve toplumun kültür deerleri tarafndan belirlenmektedir. Türkiye’nin yeni gelien ülkeler arasnda yer almas ve temelde yer alan slami kültürel deerlerin etkisi kadnn toplumda alabilecei yeri belirlemektedir. slami kültür, toplumdaki ibölümünün cinsiyete bal olarak gelimesine neden olmaktadr. Kadn, ev kadn ve annedir. Ancak Türk ekonomisi ikili bir yapdadr. Bu yap kültüre de yansmaktadr. Bu yap da toplumun faal ksmn erkek oluturur. Kadna ise geri kalan pasif alanlar kalmaktadr. Ancak bu çok doru bir ayrm deildir. Çünkü toplumun yüksek snfnda kadn erkek arasndaki sosyo-ekonomik statü fark azdr. Alt snfa inildiinde ise eitim ve gelir düzeyi ele alndnda büyük farkllklarn ortaya çkt görülmektedir. Krsal kesimde ise bu fark çok daha büyüktür. 312 Tarm alannda, Genç Türk dönemi politikasnda olduu gibi çiftçileri özendirici programlar yürütülmütür. Çiftçiler yeni ürün, yöntem ve makineler konusunda bilgilendirilmilerdir. Bu amaçla 3 Mart 1924’te Tarm Bakanl yeniden düzenlenmitir. Ziraat Bankas tarmsal gelimenin arac haline getirilmi, büyük toprak sahiplerine olduu kadar küçük toprak sahiplerine de banka tarafndan kredi salanmas için 24 ubat 1924’te Mahalli htiyaç Komisyonlar kurulmutur. Cumhuriyetin ilk yllarnda, tarm alanyla kyaslandnda sanayi geliiminin daha da kötü durumda olduu gözlenmektedir. Genç Türklerin gerçekletirmeye çalt sanayi geliimi yaanan sava yllarnda tamamen yok olmu, Türk giriimcileri korkak ve sermayesiz durumda brakmtr. Sermaye salamak amacyla, özel mülkiyette ama kamu denetiminde olan Bankas Austos 1924’te, 19 Nisan 1925’te 311 312 A. g. m. , s. 309. KAZGAN, a. g. m. , s. 137 110 de Türk Sanayi ve Maadin Bankas kurulmutur. 28 Mays 1927’de çkarlan Tevik-i Sanayi Kanunu dönemin en önemli sanayi yasas olarak görülmektedir. 313 Çkarlan bu yasalar ve gerçekletirilmeye çallan sanayi ve ekonomi geliimi kadnlarn i gücüne katlmlarn kolaylatrmtr. Kadnlarn çalma alannda yer edinmelerinde 1936 Kanununun çok önemli etkisinin olduu yadsnamayacak bir gerçektir. 8 Haziran 1936’da kabul edilen 3330 sayl bu yasayla erkek, kadn ve çocuklarn çalma koullar yeniden düzenlenmitir. Kanunu ilk maddesinde “içi” tanm yaplm, “… Bir i akdi dolaysyla, baka bir ahsn i yerinde bedenen ve yahut bedenen ve fikren çalan kimseye içi denir.” 314 denilmitir. Kadnlar da bu tanm içinde yer almlardr. Bu kanunda maden ocaklar ileri, kablo döenmesi, kanalizasyon ve tünel inaat gibi ilerde kadnn çaltrlmas yasaklanmtr. Ayrca sanayiye ait ilerde de kadnn gece çalmasna müsaade edilmemitir. Ancak, sanayinin baz kollarnda sosyal ve ekonomik gereklilik nedeniyle 16 yandan büyük kadnlarn gece çalmalarna izin verilmektedir. Belirlenen hükümlerin dna çklmas durumunda ceza getirilmitir. 315 Bu kanun çalma koullarn düzenleyen nitelik tasa da kadnlarn çalma hayatn düzenleyen hükümlerde baz boluklar olduu görülmektedir. Örnein, Tarm alannda çalan kadn için düzenleme yaplmas söz konusu olmamtr. Buna ramen yine de hukuki bir düzenlemenin getirilmesi büyük bir gelimedir. Türkiye’de sanayileme güçlendikçe sanayi kollarnda çalan kadn says artm, dolaysyla bu kanun gerekli ihtiyaçlar karlamaktan uzak kalmtr. Kanunda deiikliklere ve yeni düzenlemelere ihtiyaç duyulmutur. Türkiye’nin o dönemdeki ekonomi politikas devletçilik olarak tanmladmz, ekonomik alana özel teebbüs ile birlikte hükümetin katlmas ve denetimi programnn oluturulmas olmutur. 316 Türkiye 1946’da çok partili hayata geçtiin de bu dönemin öncesine göre farkl bir durum göstermitir. Bu yeni dönemde devletçilik yerine özel sektör destek görmeye 313 SHAW - KURAL SHAW, a. g. e. , s.460. MNBA, “Enformel Ekonomi Kadn sizliine Çözüm mü?” , Kadnlarn Gündemi, (Haz. Necla ARAT) Say Yaynlar, stanbul, 1997, s. 113. 276Türkel 314 Düstur, Üçüncü Tertip, C. XVII, Ankara, 1955, s. 448- 484. KIRKPINAR, a. g. m. , s.245. 316 SHAW- KURAL SHAW, a. g. e. , s. 451, 452. 315 111 balamtr. Bu durum sonrasnda yeni teknolojilerin uygulanmaya balanmtr. Tarm alannda makineleme balam, iç göç, hzl kentleme ve dengesiz endüstrileme kendini göstermitir. 317 Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluundan günümüze kadar geçen süreç ülkeyi tarmsal üretim yapsndan sanayi ve hizmetlere, geleneksel toplum yapsndan modern topluma doru dönütürme çabasnn yaandn göstermektedir. Bu dönüüm srasnda yaanan sorunlarn, elde edilen kaynaklarn verimli kullanlmamasndan ortaya çkt düünülmektedir. 318 kinci Dünya Savandan sonra Türkiye Bat’dan ald kredilerden de yararlanarak ciddi bir sanayileme sürecini balatmtr. Sanayilemi ülkelerle ilikilerini arttrm, sanayileme sonucunda genel olarak halkn ekonomik düzeyinde art yaanm, özel olarak da kadnn i alanna girmesi kolaylamtr. Kazgan’n belirttiine göre yaanan bu gelimeler kadnlarn çalma alannda erkeklerle eit sosyo-ekonomik statüye sahip olmalar için yeterli olmamtr. Kadnn, eitim düzeyi, i gücü ya da sosyo-ekonomik statüsü gelimi dier ülkelere oranlara daha geri durumdadr. 319 Bütün bu olumsuzluklara ramen Türkiye 1955’ten itibaren her alanda sanayileme ve kentleme sürecine girmitir. Bu sanayileme süreci doal olarak çalan kadn orann da artrmtr. DE istatistiklerine göre aadaki tablodaki gibidir. Tablo 3 Toplumsal Cinsiyete Göre gücüne Katlm Oranlar 320 Türkiye, 1955–2000, (%). YIL ERKEK KADIN 1955 95,4 72,0 1960 93,6 65,4 1965 91,8 56,6 1970 79,5 50,3 1975 80,9 47,3 1980 79,8 45,8 Nüfus Saymlar: 317 KIRKPINAR, a. g. e. , s.259. T.C. Babakanlk Kadnn Statüsü ve Sorunlar Genel Müdürlüü, Cumhuriyetimizin 75. Ylnda Türkiye’de Kadnn Genel Durumu, Ankara, 1998, s.24. 319 KAZGAN, a. g. m. , s. 139. 318 320 1955–1990: Nüfus Saymlar, Devlet statistik Enstitüsü. 1988–1990: Devlet statistik Enstitüsü web sitesi. Hane halk gücü Anketi. 1991–2000: Hane halk gücü Anketi Sonuçlar, 2000. 112 1985 78,3 43,6 1990 78,2 42,8 1988 81,2 34,3 1989 80,6 36,1 1990 79,7 34,1 1991 80,2 34,1 1992 79,7 32,6 1993 78,1 26,6 1994 78,5 31,0 1995 77,8 30,6 1996 77,1 30,1 1997 76,4 28,3 1998 76,2 28,6 1999 75,8 30,3 2000 73,1 25,5 Hane halk gücü Anketleri: Not : 1955–1965 yllarnn Nüfus Saym Sonuçlar 15 ya ve üstündekileri içerirken 1970– 1990 yllarnn sonuçlar 12 ya ve üstündekileri içermektedir. 1988–2000 yllarnn Hane halk gücü Anketi sonuçlar, 15 ya ve üstündeki nüfusu içermektedir. Türkiye’de kadnlarn igücüne katlmlar sadece düük deildir. Ayn zamanda bu katlmda, yllara göre sürekli azalma söz konusudur. Yukardaki tabloda gösterdiimiz gibi 1955’de 15 ve yukar yataki kadn nüfusun % 72,0’ igücüne dâhil iken bu oran 2000 ylnda % 25,2’ye kadar inmitir. Ekonomik faaliyete göre istihdam edilen kadn oranndaki azalma günümüze kadar da devam etmektedir. Bu azalmann nedenlerinin banda iç göç gelirken, Türkiye’de 1955 ylndan itibaren yaanan kentleme, tarmsal faaliyetlerden çekilme, tarmdaki makineleme ve artan okullama, azalmann dier nedenleridir. Ancak özellikle kadn nüfusun i gücüne katlm oranndaki düme, kadn istihdamnn tarm arlkl krsal kesimde üretim faaliyetlerinde faal bir role sahip yapsnn yaanan iç göçle beraber deimesine baldr. 1955- 1975 yllar arasnda tarm sektöründe % 46,6 oranndaki erkek oranna karn % 53,4 kadn nüfus yer almaktadr. Sanayide % 87,1 erkek nüfus, % 12,9 kadn nüfus, hizmetler sektöründe ise % 92,4 erkek nüfusa karlk % 7,6 kadn nüfusun çalt saptanmtr. 1975’li yllarda ise tarm alannda % 50 erkek nüfus % 50 kadn nüfus çalmaktadr. Sanayide % 85,5 erkek nüfusa karlk % 11, 5 kadn nüfus, hizmetler sektöründe ise % 87,4 erkek nüfusa karlk % 12,6 kadn nüfus oran 113 saptanmtr. 321 Türkiye, Cumhuriyet döneminin uzun yllar boyunca yaanan sanayi atlmlarna karn yine de tarm ekonomisine dayanan köylü bir toplum olmaktan kurtulmay baaramamtr. Sanayilemenin gerçekletirildii yerlerde dahi bireyler arasndaki ilikiler krsal arlkl görünümünü devam ettirmitir. Aile yaplarnn, sanayileme süreci içindeki deiimi konusunu inceleyen Kandiyoti, sanayi toplumlarnda aile içinde yer alan kadn öyle tanmlamaktadr; “… Sanayi toplumlarnda ailenin üretimdeki merkezi yerini kaybettii ve ücret getiren, piyasaya yönelik ilerle, ücretsiz ev emeinin birbirinden oldukça kesin çizgilerle ayrld bilinmektedir. Aile ücrete dayanmayan hizmetlerin yer ald tek lüzum olarak ortaya çkmakta ve genellikle bu hizmetlerin hep bir grup insan tarafndan üstlendii görülmektedir. Bunlar ev kadnlardr.” 322 Türkiye’de krsal kesim kadnnn toplumsal kalknma sürecine katlmnn salanmas için balatlan giriimlerin yetersiz olduunu ortaya çkmaktadr. Tarm alannda çalan kadnlarn gerekli ücreti almadklar görülmektedir. Tarm alannda çalan kadnlarmzn % 87,3’ü erkeklerin ise % 31,0 ücretsiz aile içisi olarak çalmaktadrlar. Ücretli ya da yevmiyeli olarak çalan kadn oran 4,2 erkek oran ise % 6,4 dür. Kendi hesabna ve ya iveren olarak çalan kadn oran % 8,5 iken erkek oran ise %62,6’dr. 323 Geleneksel krsal ekonomide kadnlarn çalmas ücretsizdir ve “çalma” olarak nitelendirilmemektedir. Çünkü bu, bütünüyle bir hayat tarzdr. Yerine ve zamanna göre farkl farkl alglanmamakta (ayn yerde ve ayn zamanda, örnein yemek hazrlama ve çocuk bakma gibi iki ya da üç farkl çalma yaplabilir), herhangi bir uzmanlamay veya biçimsel eitimi de içermemektedir. Bunun sonucu olarak nüfus saymlarnda ve yerinde yaplan anketlerde kadnlara çalp çalmadklar sorulduunda genellikle çalmadklarn söylerler. Aslnda kadn da, kendisini çalan birey olarak deerlendirmemektedir. Tarmla uraan erkek kendine çiftçi adn vermekte iken ayn ii yapan kadn çalmadn söylemektedir. Kadnlarn çalmasnn göz ard edilmesi, erkee ekmek paras kazanan, geçimi salayan rolünü 321 KAZGAN, a. g. m. , s. 170. Deniz KANDYOT, “Aile Yapsnda Deime ve Süreklilik: Karlatrmal Bir Yaklam” , Türkiye’de Ailenin Deiimi: Toplumbilimsel ncelemeler, Türk Sosyal Bilimler Dernei Yay. , Ankara, 1984, s. 103. 323 www. gençbilim.com, Ödev-Tez sitesi. 322 114 biçen toplumsal deerlerden de kaynaklanmaktadr. Bu ekilde, idealize edilmi varlkl aile kurumlarnda kadn çalmak zorunda deildir. Bu durum, özellikle kent ve kasaba kültüründe, gecekondu sakinleri ve kasaballara özenen köylüler arasnda yaygndr. 324 Çalmayan kadn için kullanlan evde oturur deyimi bu durumun ifadesidir. Oysa çalmayan kadn yoktur. Kadn evinde temizlikçidir, açdr, hizmetçidir, bakcdr. Ama su yüzünde gözüken evde oturan imajdr. Çünkü bu yapt ilerin maddi bir getirisi yoktur. Tarmda çalan kadnlarn çounluu üretim ilerini dier aile içi ilerin bir uzants olarak deerlendirdii için dorudan bir maddi gelir salayamamaktadrlar. Çalmalarnn ürünü önce baba ya da erkek kardee sonra da kocaya aittir. Bu nedenle kadnlar elde ettikleri gelirleri harcama hakkna sahip deildirler. Kadn sadece içidir. Kazanlan gelirde hak iddia edemez. Köy kadnlarnn çalma statüsü baz geleneklerin ekonomik temellerini ortaya çkarrken kadnn sosyo-ekonomik statüsünü de açklamamza yardmc olmaktadr. Kadnn ücretsiz aile içisi olarak çalmas kocann balk paras ödemesini gerektirmektedir. Çünkü kadn hizmet eden, evde ve tarlada çalan kapital eyadr. 325 Türkiye’de krsal kesim kadnlarnn yaam tarzlar ve i uralar geleneksel kentli kadnlarn yaam artlarndan oldukça farkldr. Krsal kesim kadnlar i alannda toplam nüfus içerisinde çalanlar arasnda yer almaktadr. Türkiye’de tarmda çalan kadn üretim ve ev ilerini birlikte yapmak zorundadr. Eitim düzeyi ve toplumsal statüsü düüktür. Ayrca çalma koullar, çalma süreleri, ücret durumlar önemli sorunlar arasnda verilebilir. Bu sorunlarn çözümlenmesi ve kadn çiftçilerin tarmsal faaliyetlere daha verimli koullarda katlabilmeleri için yeni politikalarn izlenilmesi gerekmektedir. Ücretsiz çalmaya oranla daha üst bir ekonomik statü olarak deerlendirdiimiz, kendi kendini istihdam ya da ücretli içi statüsü zamanla kadnlarn toplumdaki yerinin iyiletirile bilineceinin göstergesidir. Ancak bu iyileme kadnlarn sosyo-ekonomik statüsünde köklü bir deiim oluturmamaktadr. Snfl bir toplumda iveren statüsü en üst düzeyi oluturmaktadr. Ancak bu konumda kadn says oldukça azdr. Genelde erkekler ücretsiz ya da ücretli içi olarak kadnlar istihdam ederler. Dolaysyla kadnlarn ikinci snf olma durumlar istihdam statüleriyle de belirgindir. 324 325 ABADAN UNAT, a. g. m. , s. 31. KAZGAN, a. g. m., s. 146. 115 Neredeyse hiçbir zaman erkekleri çaltramazlarken çounlukla erkekler tarafndan ücretsiz olarak çaltrlmaya mahkûm braklmlardr. Kadn için de erkek için de bir ite çalmann kazanm öncelikli para kazanmak yani ekonomik gereksinimlerin iddetiyle doru orantldr. Kadn için çalmann ne anlam ifade ettiini oransal olarak u ekilde verebiliriz: Tablo 4 Kadn çin Çalmann Anlam ( % ) Para kazanma 33,6 Üretkenlik 17,1 Aileye katk 13,0 Ekonomik Özgürlük 8,9 Kendine güven 8,2 Tabloda görüldüü gibi kadn için çalmann anlamn para kazanma oluturmaktadr. Bunun nedeni maddi olarak daha rahat bir yaam standardna sahip olabilmektir. Kadn, özgürlüün bilincinde olmad için ekonomik özgürlük ön planda yer almamakta, para kazanmann somut olan ksmn ön planda tutarken soyut olan anlamn yani kendine güven kazanmay ya da ekonomik özgürlüe sahip olmay ikinci plana itmektedir. Tpk toplumun onu ikinci plana ittii gibi. Oysa 8,9’luk oran gösteren ekonomik özgürlüe sahip olma veya 8,2’lik oran gösteren kendine güven kazanmak öncelikli anlamlar arasnda yer almalyd. Toplumumuzda çalmak zorunda olan, çalma hayatyla birlikte ev ilerini yürütme güçlüünden ikâyetçi olan kadnlarmzn yan sra bir de çalmak istedikleri halde aileleri ya da kocalar tarafndan çalmalarna izin verilmeyen kadnlarmz bulunmaktadr. Mübeccel Kray'n Ereli'de yapt bir aratrma sonucuna göre evli kadnlarn çalmasn uygun bulanlarn oran %16,5 olarak görünmektedir. Gene bu aratrmaya göre evli kadnlarn devaml olarak ev dnda bir i sahibi olmalarna en çok itiraz eden grup 25–34 ya arasndaki gruptur. En az itiraz eden ise 34–44 ve 55–64 yalar arasndaki grup, 25–34 ya grubu bekâr kadnlarn çalmasna da 34–44 116 yalarndakilerden daha az hogörü ile bakmaktadrlar. 326 Mübeccel Kray bu iki ya grubunun özellikle Türkiye'de sosyal deimenin ki deiik tempoda gelitii devrelerde yetikin kimseler haline gelmi olmalarna dikkatimizi çekmekte 1930'larn sonunda yetienlerle 1950'lerde yetienlerin deerlerinde, deime yönünden bir yavalama, hatta bir geriye dönme görüldüünden bahsetmektedir. 327 Ayn aratrmada kadnn çalmasna kar olumsuz, tutum, meslek bakmndan tüccar snflarda, çiftçi ve balkçlarda görülmektedir.Bu gruplar bekâr kadnlarn çalnmasna da taraftar olmayan en büyük gruplardr. Her ne kadar örenim derecesinin kadnn çalmas karsndaki davrana etki yapabilecei düünülürse de 25–34 ya arasndaki grup tahsilli olduu halde, yukarda açkland gibi, deime eiliminin tersi deerlere sahiptir. Ereli yüz yldr deime içinde olan bir ilçemizdir. Bu bölgeye ait gözlemlerimizi, aratrma sonuçlarn bütün kasabalar için geçerli sayamayz ama ayn karakterdeki bölgelerde benzer sosyal ilintiler ve durumlarla karlama varsaymna dayanarak aratrmalara giriilebilir. Çalmak istedii halde çaltrlmayan kadnlar arasnda gönüllü sosyal hizmetlere katlanlar bulunmaktadr. Ücret karl çalmaya izin vermeyen kocalar, babalar, aabeyler gönüllü hizmetlere izin verdiklerine göre, burada artk taassuptan, kadna sadece baz ileri yaktrmaktan daha baka faktörlerin rolü açkça görülmektedir. Burada deinmemiz gereken önemli bir konu mesleklerin ‘kadn ura’ ya da ‘erkek ura’ olarak toplum tarafndan cinsiyete göre ayrlm olmasdr. Bu tür kalplam tutumlarn deimesi için uzun bir zaman diliminin geçmesi gerekmektedir. Yaplan aratrmalar hala toplumumuzda bu yarglarn devam etmekte olduunu göstermektedir. Kadnlara en çok yaktrlan mesleklerden biri hastabakclktr ama belli bir zümrenin erkekleri kadnlarna gönüllü hastabakc olma izni vermelerine ramen ayni ii ücret karlnda yapmalarn ho karlamamaktadrlar. Bu zihniyet kadnlar tarafndan da benimsendii zaman kar-koca ilikilerinde bir gerilim meydana getirmemektedir. Aksi durumlarda ise kadn kiisel özgürlüünü yitirmi olmann sknts içine dümektedir. Ama nasl birçok sürtümelere, anlamazlklara ramen evlilik ba kopmuyorsa bu konudaki anlamazlk da çou zaman ailede büyük sarsntlara yol açmadan giderilir. Daha 326 Mübeccel B. KIRAY, “Küçük Kasaba Kadnlar” , Türk Toplumunda Kadn, Aratrma Eitim ve Ekin Yaynlar, Ankara, 1997, s. 354 327 A. g. m. s. 354 117 dorusu giderilmi görünür. Çünkü sadece duruma katlanma söz konusudur burada. Ve bu susturulmuluun tepkisinin kadnlarmz ne yollara sürükledii meydandadr. 328 Kadnlarn sosyo-ekonomik statüsü eitim düzeyiyle orantldr. Tarm, ücretsiz çalan eitimsiz kadn alandr. Bu üretim kesiminde okur-yazar olmayan ya da diplomas olmayan kadn oran, toplam igücündekinin üstünde, üst eitim düzeyindeki kadn oran ise toplam igücünün altndadr. Tarm d sanayide çalan kadn orannda da yine vasfsz kadn oran daha fazladr. Ancak bu oran tarmda ¾ iken sanayi sektöründe 1/3’ tür. 329 Kadn igücünü tarmda % 95 ve tarm d sanayide % 50 olarak vasfsz (okur yazar olmayan diplomasz ya da okur yazar ilkokul mezunu)’dr. Dolaysyla da ancak basit ilerde istihdam edilmektedir. Bu kadnlara yaplan yatrm düüktür. Bu kapital birikimin azl ömür boyu deimemektedir. Yani fakir aile kzysa öyle kalacaktr. Ayrca ekonomi ve teknolojinin gelimesi el ilerini makineletirecei için isiz kalma olasl da yüksektir. Gerek imalat sanayinde gerek tarm alannda Türkiye bu süreci II. Dünya sava sonrasnda yaamaya balamtr. Dokuma sanayinin fabrikalamas ve kapitalin artmas çalan kadnlarn istihdam alanlarnn daraltmtr. Ayrca tarmda makineleen hasat ileri de ayn soruna neden olmutur. Hizmet sektörünü ele aldmzda /restoran, kafeterya, tamirhane, benzin istasyonu vb.) karmza çalan kadnn %41’inin vasfl olduu görülmektedir. Ancak Türk toplumu hala kadn içi istihdamna alamamtr. Bunlar erkek ileridir. Aslnda kadn da bu ilerde çalmaya istekli deildir. 330 Kadn içilerin eitim düzeylerini incelediimizde aadaki tablo karmza çkmaktadr. Görüldüü gibi eitim düzeyi dikkate alndnda okuma yazma bilmeyen kadn içiler daha yüksek bir oran tekil etmektedirler. 331 328 Evinç DNÇER, Türk Toplumunda Kadn Sorunu, Ankara, 1967, s. 3–34. KAZGAN, a. g. m. , s. 152. 330 A. g. m., s.156 331 http: //www. gençbilim. com. , Ödev- Tez sitesi, (Tarmda Çalan Dünya’da ve Türkiye’de Kadnn Durumu ) 329 118 Tablo 5 Eitim Durumuna Göre gücüne Katlm 332 (%) TÜRKYE TOPLAM KENT KIR Kadn Erkek Kadn Erkek Kadn Erkek 25,2 69,9 16,1 66,8 36,9 73,9 Okuryazar olmayanlar 20,7 54.5 4,6 43.3 33,2 60,9 Okuryazar Okul bitirmemi 20,0 54. 6 65 44,0 35, 8 61,8 lkokul 24,3 73,9 10, 6 69,7 39,4 78,3 Ortaokul 14, 8 57,1 13,8 05,4 17,4 60,4 Orta dengi meslek 13,3 33,5 11,0 34,1 17,2 32,4 Lise 34,5 69,0 31,5 65,6 47,6 77,8 Lise dengi meslek 50,1 80,5 47,3 79,9 63,6 82,2 Yüksekokul veya fakülte 72,3 86,4 72 2 36,0 72,9 88,9 Not: 12 ya üstü dikkate alnmtr. Kadnlarn örenim düzeyi arttkça, özellikle maal istihdama katlmlar artmaktadr. Kadnlarn kentsel istihdama katlmlarndaki düüklüün daha kurnazca bir baka nedeni de tarm sektöründe olduu gibi kadnlarn, nüfus saym aratrmalarnda çalmalarndan fazla söz etmemeleridir. Evde parça ba i yapanlar, ev hizmetlerinde veya buna benzer düzensiz ilerde çalanlar genellikle bunlar belirtmeyip kendilerini ev hanm olarak belirlerler. Çünkü kendileri de çalmalarn i olarak deerlendirmemektedirler. Çünkü bu gibi iler, yapan insana prestij getirmez, ayrca güvenli istihdam salamadklar düünülür. 333 Türkiye’de 1960’lardan bu yana planl bir ekonomi içinde kalknma çabas içindedir. Türk toplumundaki yap deiiklii ve saysal veriler Türk toplumunun kalknma yolunda büyük önemli aamalar kaydettiini göstermektedir. Ancak henüz temel ekonomik ve sosyal sorunlarn çözebilmi deildir. Yaplan ilk kalknma planlarnda ekonomik ve kültürel kalknma çabalarnn amac yaam düzeyinin yükseltilmesi ve temel gereksinimlerinin karlanmas olmutur. Bu nedenle Türk kadn sorunu toplumun genel sorunlarndan soyutlanarak ele alnmamtr. Türk 332 Ekim 1997 HA Sonuçlar, DE 1988. www. gençbilim. com. Ödev-Tez Sitesi. Ayrca, bkz. Deien Bir Toplumda Kadnn stihdam mkânlarnn Gelitirilmesi Konulu Uluslar aras Konferans, ve çi Bulma Kurumu, Ankara, 1990, s. 105. 333 119 kadnnn uygar ülke kadnlar düzeyine yükselmeleri için ayrcalkl politikalar saptanmamtr. 334 Türkiye’de istihdam sorununun çözümlenmesi 1961 Anayasas ile devlete bir görev olarak verilmitir. Anayasa’nn 42. maddesinde “çalma herkesin hakk ve ödevidir” ibaresi yer almaktadr. Bu madde de “Devlet, çalanlarn insanca yaamas ve çalma hayatnn kararllk içinde geçmesi için sosyal, iktisadi ve mali tedbirlerle çalanlar korur ve çalmay destekler, isizlii önleyici tedbirleri alr” der. 335 Ayrca 1961 Anayasasnda iktisadi ve sosyal haklarn snrlarna 53. madde de yer verilmitir. 336 ehirlerde yaayan nüfusun 1955'de % 28,8 den 1990'da % 59,0’a, 1997'de ise %65,1’e yükseldii göz önüne alndnda, kadnlarn kentsel igücüne katlm oranlarnda bir artma olmas gerektii düünülmektedir. Oysa kente göç, erkekler için igücüne katlmda küçük bir düüle sonuçlanrken kadnlarn neredeyse tamamnn igücü dnda kalmas sonucunu dourmutur. Kadnlarn igücüne katlm açsndan krsal ve kentsel alanlar arasnda ciddi farkllklar vardr. 1997 yl itibariyle krsal alanlarda kadnlar için i gücüne katlm oran %36,9, erkekler için % 73,9 iken kentsel alanlarda kadnlar için bu oran % 16,1’e erkekler için % 66,8 e dümektedir. 337 Türkiye’de kadn çalsa bile evin sorumluluu ve çocuklarn bakm genel itibariyle yine kadna aittir. Bu nedenle çalan kadnn yükü erkee oranla iki kat daha fazladr. Çocuklarn gündüz braklabilecei kre gibi kurumlar olmasna ramen maddi olarak ar bir yük getirdii için kadnn eitimi olsa dahi darda bir ite çalmas zorlamaktadr. Bu durumda kadnlarn bir ksm evde çalma (örnein, terzilik yapma) yoluna gitmilerdir. Evde çalan kadnlar bir bakma dünyadan kopuk yaamaktadrlar. Kendilerini gelitiremeyecekleri gibi gelien teknoloji ile örnein konfeksiyonun yaygnlamasyla ortadan kaybolacaklardr. Eitim düzeyleri arttkça kadnlarn medeni halleri ne olursa olsun daha fazla oranda çaltklar gözlenmektedir. Bekârken çalan kadn isteyerek belli bir amaç tayarak çalmaktadr. Evlendikten sonra ise zorlaan ekonomik artlar karsnda aile bütçesine katkda bulunmak için çalmaktadrlar. 1973’te yaplan Hacettepe Aratrmasnn bulgular bu dorultudadr. 15–49 yalar arasnda çalan evli kadnlarn 334 Gül ERGL, “Üç Be Yllk Kalknma Planlarnda Kadnlara likin Siyasalar ve Dolayl Sonuçlar”, Türk Toplumunda Kadn, s. 198. 335 A. g. m., s. 211. 336 Niyazi ALTUNYA, Anayasa Hukuku Açsndan Türkiye’de Eitim ve Örenim Hakk, Milli Eitim Basmevi, stanbul, 2003, s. 38. 337 http: // www. gençbilim. com, Ödev-Tez sitesi. 120 % 60’ geçinebilmek için çaltklarn söylemilerdir. steyerek çalanlar ise % 8’lik bir oran oluturmaktadrlar. 338 statistiksel verilere göre1988 ylnda bekâr erkeklerin igücüne katlm oran % 91,8 bekâr kadnlarn igücüne katlm oran % 47,8 olarak iki kat orannda olduu görülmektedir. Bu tabloyu medeni durumlarn göz önüne alarak incelediimizde evli erkeklerin igücüne katlm oranlar 86,4 iken, evli kadnlarn igücüne katlm oranlarnn 32,0 olduu karmza çkmaktadr. Bekâr kadnlarla kyasladmzda evli kadnlarn i gücüne katlm orannn daha az olduunu görmekteyiz. Bu durumun nedeni hem erkeklerin çalan kadn istememesi hem de kadnlarn evlendikten sonra kendilerini i alanndan uzaklatrmalardr. 339 Erkeklerin çalan kadn istememelerinin nedenlerini u ekilde açklayabiliriz. lk olarak erkek kadn üzerindeki egemenliini kaybetmek istememektedir. Çünkü çalan kadn, ekonomik özgürlüe sahip olduu için erkein üzerinde hegemonya oluturmasna izin vermeyecektir. Elinde maddi bir güç bulunduraca için erkein göstermi olduu olumsuz davranlara boyun emeyecektir. Bu da aile kurumunun parçalanmasna yol açacaktr. Aile kurumuna zarar erkein olumsuz davranlar deil kadnn erkee ba kaldrmas olarak yorumlanmaktadr. Oysa çalmayan kadn erkee muhtaç olmas nedeniyle yaad olumsuz olaylara vermek istedii tepkiyi gösteremeyecei için boyun eecek böylece erkek egemen aile kurumu devam edecektir. kinci nedeni çalan kadn i ile birlikte ev ilerini de beraber yürütmek zorunda kalacaktr. Bu da kadn için oldukça yorucu bir durum yaratacaktr. Erkek de evde kadn ile birlikte çalmak zorunda kalacaktr. Erkek bunu istememektedir. Çünkü evine geldiinde onu karlayacak ihtiyaçlarn giderecek biri olmaldr. Erkek bu duruma toplum tarafndan altrlmtr. Son olarak da aile kurumunda çocuklarn sorumluluunu yüklenen erkek bireyden çok kadndr. Kadn sosyal alanda çalt için çocuuna çok fazla vakit ayramayacaktr. Erkek çocukla ilgilenme görevini kadna brakmaktadr. Kadnn evlendikten sonra çalma alanndan uzaklamak istemesinin nedenlerini ise u ekilde ifade edebiliriz. lk olarak özellikle içi statüsünde çalan kadnlar bilinçsizlikleri nedeniyle çalmann anlamn kavrayamamaktadrlar. Onlar için çalmann amac sadece maddi olarak rahat bir yaam elde edebilmektir. Kadn 338 Ferhunde ÖZBAY, “Türkiye’de Krsal/ Kentsel Kesimde Eitimin Kadnlar Üzerine Etkisi” , Türk Toplumunda Kadn , Aratrma Epitim ve Ekin Yaynlar, Ankara, 1997, s. 187. 339 1988–1999: Devlet statistik Enstitüsü Web sitesi. Hane halk gücü Anketi Sonuçlar. 2000: Hane halk gücü Anketi Sonuçlar, 2000, Çizelge, 3,2. Devlet statistik Enstitüsü. 121 evlendii zaman onun maddi ihtiyaçlarn karlayacak bir birey yannda olacaktr. Bu nedenle kadn evlilii bir kurtulu olarak görmektedirler. Onlar için çalmann manevi bir anlam bulunmamaktadr. Daha üst statüde çalan kadna ise evlendikten sonra çalma alan ile ev alannn ilerinin birlikte yürütülmesi ar gelmektedir. Bu nedenle kadn birinden vazgeçmek zorunda kalmaktadr. Ailesini parçalamamak istemedii için iini brakmaktadr. Bu kadn için öncelikli alann ekonomik özgürlük deil de ev hayat olduunun göstergesidir. Bilindii gibi, üretimden pazara sunuma kadar uzanan sürecin tümü ya da bir bölümü yasal düzenlemelerin dnda kalan ekonomik faaliyetlerin tümü enformel sektör olarak tanmlanmaktadr. Enformel sektörün genilemesinde 1960’lardaki sermaye birikimi tkankl ve üretimdeki gerileme, 1970’lerde isizlik ve enflasyonun birlikte artmas sebep olmutur. 340 Kadnlar enformel sektörün potansiyel igücünü oluturmaktadrlar. “Çalmaya Hazr gücü olarak Kentli Kadn ve Deiimi Aratrmas”nn ortaya çkard sonuca göre isiz kadnlar erken evlilik yapm, çocuk sahibi, sosyo-ekonomik düzeyi düük aile bütçesine katk salamak için marjinal iler yapan kadnlardr. Bu kadnlarn öncelikli amaçlar deyim yerindeyse karn doyurmak için, ailenin bütçesine az da olsa katk salayarak daha kolay geçim salamaktr. Bu kadnlar isiz kadnlardr. Kendi evinde uzaklamadan evde oturarak yaplan, kendi evinin ileri, çocuklarnn bakm salandktan sonra arta kalan zamannda bazen uykusuz kalarak yaplan dantel ve nak gibi iler marjinal iler arasnda en önemli paya sahiptir. En az pay dalmn gösteren ise boncuk iidir. Bu marjinal ilerin oran öyledir. Tablo 6 Marjinal lerde Kadn Oran 341 340 341 Dantel, nak % 29,2 Temizlikçilik % 15, Koca/aile fertlerinden birine yardmc olmak % 12, Diki dikme % 8,3 Pazarlama faaliyetlerinde bulunma % 5,5 Kuma boyas, örgü, oya % 4,3 Çocuk bakcl % 4,0 Çiçek % 2,8 Boncuk ileri % 2,2 MNBA, a. g. m. , s. 107, 108. A. g. m. , s. 113. 122 Ülkemizde kadnlarn i gücüne, ekonomiye katlm oranlarnda art olduu halde, hukuk, tp gibi uzmanlk dallarnn hala erkek tekelinde olduu görülmektedir. Türkiye’nin toplam kadn nüfusuna bakarak kamu oranlaryla bir derece sevinsek de kadnlarn sorunlarna çözüm üreten yasa yapclarn oranlar hiçte iç acc deildir. Türkiye’de kamu sektörü son derece nitelikli bir kadn kesimini bünyesinde barndrmaktadr. Ancak ne yazk ki üst düzey görevlerde kadn says oldukça azdr. Ülkemizde hiç kadn müstearn bulunmamas bu konuda verebileceimiz ac bir örnektir. Gelimekte olan ülkelerde kadnlarn uzman mesleklere girmeleri belli bir tarihsel dönemin koullarna bal ksa süreli bir gelimedir. 342 Genel olarak kadnlarn kentsel igücüne katlmlar balangç noktas olarak ele alndnda, uzman mesleklere girebilen kadnlarn toplumun seçkin tabakasn oluturan ailelerin bireyleri olduu karmza çkmaktadr. Ancak bu mesleklerde çalan kadn orannn az olmakla birlikte art göstermesi, kültürel deer yarglarnn deitiinin göstergesidir. Kadn milletvekili ya da kadn müstear ya da kadn avukat kavramlar toplum tarafndan içselletirildiklerinde mesleklerdeki kadn erkek ayrm sona erecektir. Tablo 7 Corafi Konuma ve Toplumsal Cinsiyete Göre stihdam Statüsünün Dalm 343 Türkiye, 2000 (%). Kentsel Alan Durumu Krsal Alan Erkek Kadn Erkek Kadn Ücretli veya Maal 57.7 72.0 18.3 6.8 Yevmiyeli 12.0 8.0 11.9 2.5 veren 9.8 1.8 2.7 0.2 Kendi Hesabna 17.3 8.7 47.4 13.5 Ücretsiz Aile çisi 3.3 9.6 19.8 77.1 Not: Bu saylar 15 ya ve üstündeki nüfusu içermektedir. Baz alanlarda kadnn statüsünün iyilemi durumda olmas, kadnn toplumda kendi becerilerini ve yeteneklerini ortaya çkarabilecek frsat yakaladnda yaplmas gerekenleri hakkyla yerine getirdiini göstermitir. Türkiye’de, siyaset alanndan i 342 Aye ÖNCÜ, “Uzman Mesleklerde Türk Kadn” Türk Toplumunda Kadn, Aratrma Eitim ve Ekin Yaynlar, Ankara,1997, s. 253, 263 343 Devlet statistik Enstitüsü. Hanehalk gücü Anketi Sonuçlar, 2000, 123 alanna kadar etkili olmu kadnlara kadar uzanan geni bir alann olutuu yadsnamayacak bir gerçektir. Ancak, yaanan bu gelimeleri genel kadn nüfusu göz önüne alarak deerlendirdiimizde kadnn hak ettii yerde bulunmadn görmekteyiz. Yaanan gelimeler, yetersiz ve snrldr. Türkiye bugün iktisadi bünyesi bakmndan bir azgelimi ülke özelliini göstermektedir. Türk toplumunun sorunlar da az gelimi bir toplumun sorunlardr. Geçi halindeki her toplum gibi Türk toplumunda da bir yandan gelimi ülkelerin sosyal sorunlarna benzer sorunlarla kar karya gelinirken, bir yandan da yar-feodal, heterojen sorunlar ortaya çkmaktadr. Türk kadnnn sorunlar, azgelimi ülke kadnlarnn sorunlarna göre büyük bir farkllk göstermez. Gerçi Türkiye anti-emperyalist davranlarn öncüsü olmu, politik bamszlna bütün III. Dünya Ülkelerinden önce kavumu bir ülkedir. Kadna yepyeni bir statü kazandran Medeni Kanun hâlâ yürürlüktedir ve Atatürk Devrimleri ile Türkiye'de pek çok kadn çalma özgürlüüne kavumutur. Bu bakmdan Türkiye'nin dier azgelimi ülkelere göre ansl bir durumu vardr. Ancak ülkenin genel manzaras göz önünde bulundurulursa azgelimiliin özelliklerini tadmz ortaya çkmaktadr. Türkiye’de de kadnlarn igücüne katlmlarnn, gerek kadnlar gerekse aile ve ulusal ekonomi için önemi kalknma planlarnda yer almakla birlikte, kadnlarn igücüne katlm konusunda istenilen düzeye ulalamamtr. Cumhuriyet reformlarnn getirdii yasal ve kamusal alana ilikin çarpc iyilemelere karn, Türk toplumunda, kadn erkek rollerinin, özellikle "özel alana" ilikin olarak, yeniden tanmlanmasn salayacak sosyal yapsal dönüümler yaygnlamamtr. Öte yandan, erkek-egemen deerlerin "kadna bak açs" içeren merceklerden sorgulanmas ancak son on yllarda gündeme gelmee balamtr. 3. 4. Siyasal Alanda Yaplan nklâplar ve Türk Kadn Atatürk 1927’de hazrlanan bir seçim bildirgesinde, halkn hayat koullarnn çada ve uygar kanunlarla iyiletirilmesi için milletin eilim ve gereksiniminin bilinmesini ve halkn gücünün kabul edilmesinde güven ve yetki sahibi olunmas artn gerekli görmektedir. Atatürk, bu özelliklerin kendinde var olduunu dile getirmitir. 344 Atatürk’ün gerçekletirdii inklâplar bu düüncesinin ispatdr. 344 Taha PARLA, Türkiye’de Siyasal Kültürün Resmi Kaynaklar, C. 2 Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, letiim Yaynlar, stanbul, 1991, s. 210. 124 Kadnlara seçim hakknn tannmas Cumhuriyet ideolojisinin gerçekletirdii en önemli ilerden birisi hatta en önemli itir, diyebiliriz. Osmanl Devleti döneminde hazrlanan 1876 Kanun-i Esasi’de kadna seçme hakk tannmamtr. Osmanl mparatorluunda kadna seçim hakk verildiini hiçbir kaynakta göremiyoruz. Kadnlar siyasal alann dnda brakma nedenini kadnla erkek arasndaki i bölümü farkll sonucu ortaya çkan yarg olarak belirleyen düünceler vardr. Bu düünceler, kadnlara ya da erkeklere yapamayacaklar görevlerin verilmemesi gerektii yargsyla ortaya çkmtr. Oysaki kadnlarn siyaset yapamayacaklarn ispatlayacak hiçbir delil hiçbir gerekçe yoktur. Bu yarg geçmiin köhne zihniyet yapsnn bir sonucu olarak ortaya çkmtr. Bu zihniyet Afet nan’n deyimiyle papaz zihniyettir. Saint Paul, “Erkee vasiyette bulunmay ve ona kar nüfuz elde etmeyi kadna müsaade etmem. Kadn suskun ve sessiz kalmaldr. Zira Âdem ilk önce Havva daha sonra var olmutur.” 345 demektedir. Saint Paul’un zihniyeti o dönemin toplum zihniyetinin bir özetidir. Erkekten sonra yaratld için varl sadece yanndaki erkein varlyla gerçeklik kazanan annelik ve karlk göreviyle snrlandrlm kadn, erkekle ayn imkânlara sahip olduu sürece bana geçtii her ii en mükemmel ekilde yerine getirerek kendini ispatlamtr. Kadnlar erkeklerden ne daha az yetenekli ne de daha az zekidirler. Bu durum zaten ispatlanmtr. Kadnn erkekten daha aa bir varlk olduu düüncesi yklmtr. Kadn bugün istenilsin ya da istenilmesin sosyal alanda da ekonomik alanda da siyasal alanda da kendini kabullendirmitir. Cumhuriyet ideolojisiyle amaçlanan kadn yalnzca toplum içinde erkekle eit konuma getirmek deildir. Bununla birlikte ülke siyasetinde etkin bir birey olmas da çadalama hareketinin bir parçasn oluturmaktadr. Kadna siyasal bir kimlik verme giriimi Türk Devriminin baard en önemli itir. I. Dünya Savandan sonra birçok ülke kadna seçim hakknn verilmesini onaylamtr. Bu hakk kabul etmeyen ülkeler arasnda Fransa, spanya, talya ülkeleri gibi Latin ülkeleri de yer almaktadr. ngiltere 1920’de yaplan bir yasayla, “kadnlk dolaysyla her türlü yetersizliin kaldrldn” onaylamtr. 346 345 NAN, Medeni Bilgiler ve M. Kemal Atatürk’ün El Yazlar, Atatürk Aratrma Merkezi, Ankara, 2000, s.113. 346 KIRKPINAR, a. g. e. , s. 115. 125 Kuzey Avrupa ülkeleri kadnlara oy hakk vermitir. Finlandiya da 1906’dan beri 24 yan bitiren bütün erkek ve kadn vatandalar seçme hakkna sahiptir. Finlandiya da kadnlar siyasal alana aktif bir ekilde katlmaktadrlar. 1908’de mecliste 25 kadn üye bulunmaktadr. Norveç’te 1908’den beri 25 yan bitiren her kadn oy kullanma hakkna sahiptir. Danimarka’da 1915’ten bu yana 25 yanda bulunan kadn ve erkek herkes seçim hakkna sahiptir. sveç’te 1919’dan beri 25 yandaki yine kadn ve erkek seçim hakkna sahiptir. Yine Almanya da kadnlar Yeni Alman Yasas’nn 109. maddesi gereince erkeklerle eit konumdadrlar. Ayn medeni hak ve ödevlere sahiptirler. Yeni Avusturya Cumhuriyeti de kadnlara bu haklar tanmtr. Polonya 1921’den beri 20 yan doldurmu kadnlara seçim hakkn vermitir. Çekoslovakya’da 1920 anayasas kadnlara seçme ve seçilme hakkn vermitir. Kuzey Amerika Birleik Cumhuriyetleri’nden kadnn seçim hakkn ilk tanyan Viyomink Devleti olmutur. Bu devlet bu durumdan memnuniyetini dile getirerek bütün parlamentolara 1894’te bir öneri göndermitir. Bu öneri de unlar yazmaktadr. “Zorba bir yasalar kuruluna ihtiyaç duyulmakszn, hiç kimseye bir zarar vermeksizin kadnlarn oylar ülkeden, cinayetleri, yoksulluu ve kötülüü atmaya hizmet etmitir.” 347 Bu öneriden sonra tüm Amerika Cumhuriyetleri ayn esas kabul etmitir. 1920’de yaynlanan Anayasa’da kadnlk ve erkeklik dolaysyla ‘seçim hakk hiç kimseye reddedilmeyecektir’ metni sonucu 20 milyon kadn seçim hakkna kavumu, 1920’de Cumhurbakanl seçimlerine katlmlardr. 348 Görüldüü gibi kadna seçim hakk verilmesi konusunda bu yllarda genel olarak fikir birlii vardr. 3. 4. 1. Türk Kadnna Seçme ve Seçilme Hakknn Verilmesi Türk tarihinin eski dönemlerini incelediimiz bölümlerde devleti yönetme yetkisinin yalnz devlet bakanna ait olmadn onunla birlikte hatununda bu sorumlulua ortak olduunu açklamtk. Türk milletinin tarihi göz önünde tutulduunda kadnlarn, erkeklerin yaptklar bütün ilerde yer aldklarn görmekteyiz. Tarla ilerinde, ormanda, hayvanclkta, pazarda, sava yllarnda kadn erkekten ayr bir konumda olmamtr. Kadn, her yerde her ite erkeinin yannda varln göstermitir. Bu durumu en çok gözler önüne seren olay daha önceki bölümlerimizde yer verdiimiz 347 348 NAN, Medeni Bilgiler ve M. Kemal Atatürk’ün El Yazlar, s. 114, 115. A. g. e. , s. 115 126 Kurtulu Sava yllarndaki kadnlarmz olmutur. Sonuç itibariyle kadn seçme ve seçilme hakkna sahip olmaldr. Çünkü demokrasinin mant bunu icap ettirir. Çünkü kadnn müdafaa etmesi gereken menfaatleri vardr. Çünkü kadnn cemiyete ifa edecei vazifeler vardr. Çünkü kadnn siyasi haklarn tatbik etmesi kendisi için faydaldr. 349 Demokrasinin gerei olarak akl banda her ferdin kendi ahsiyetini korumas için siyasi iktidara sahip olmas gerekir. Kadn akl banda bir ferttir. Dolaysyla bu hakka sahip olmaldr. Cumhuriyet rejimi eitlie dayal bir rejimdir. Seçim sand önünde oy vermekte bir cahil ile bir devlet adam birbirine eittir. Kadnn bu eitlie aykr tutulmasnn hiçbir mantki gerekçesi yoktur. Erkein sahip olduu gibi kadnn da sahip olduu, savunaca ekonomik ve sosyal çkarlar vardr. Sosyal alanda savunaca fikirler, bu alandaki sorunlarn çözülmesi için sunaca teklifler vardr. Milli kalknma içinde ve milli çalma da kadnn payn küçümsemek yanl bir davrantr. Hiç kimsenin böyle bir hakk yoktur, olamaz da demektedir Afet nan. 350 Türkiye’de kurulmu olan kadn dernekleri dier ülkelerde olduu gibi bir siyasi hak iddia etme giriiminde bulunmamlardr. Bu dernekler özellikle aydn kadnlarmzn bir araya gelerek birbirleriyle fikir alveriinde bulunduklar cemiyetler özellii tamaktadrlar. stiklal sava srasnda da böyle bir fikir ortaya atlmamtr. Cumhuriyet dönemine girdiimiz dönemin 1930’lu yllarn siyasi haklar için bir balangç noktas olarak ele alabiliriz. 3 Nisan 1930’da, Türk kadnlarna belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkn tanyan Yeni Belediye Kanunu kabul edilmitir. 351 Cumhuriyet döneminde kadna verilen siyasal haklar o dönemde bu haklardan yoksun milletlerin kadnlarna da örnek tekil etmitir. Siyasal haklar ve bu haklarn uygulanmas her ülkede farkllk göstermektedir. Bunun nedeni bu haklarn devlet ekli ile ilikili olmasdr. ‘Devlet bir milletin hukuki ahsiyetidir’ denildiinde kadn ve erkek bireylerin birlikte milleti oluturduu sonucu ortaya çkmaktadr. Demokrasinin temel unsuru kadn ve erkek bütün milleti temsil etmesidir. 352 349 KIRKPINAR, a. g. e. , s. 187. Ayrca bkz. NAN, Atatürk ve Türk Kadn Haklarnn Kazanlmas, s. 138 350 NAN, Medeni Bilgiler ve M. Kemal Atatürk’ün El Yazlar, s. 116, 117. 351 Afet NAN, Tarihten Bugüne, Türkiye Bankas Kültür Yaynlar, Ankara, 1970, s. 62. 352 Afet NAN, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Devrimi, Babakanlk Basmevi, Ankara, 1973, s. 125. 127 Bu açklamaya göre kanun karsnda sosyal snf fark gözetmeyen demokrasi rejimi millet fertleri arasnda kadn erkek arasnda hiçbir fark gözetmeden her iki cinsi de eit artlar altnda kabul etmek durumundadr. Bu nedenle Türkiye Cumhuriyeti’nde bu haklar kanunlatrlmtr. Demokrasinin gerei budur. Bir konumasnda, “...siyasi ve sosyal haklarn kadn tarafndan kullanlmasnn, beeriyetin saadeti ve prestiji açsndan gerekli olduuna eminim 353 ” diyen Atatürk, Türk kadnna siyasal etkinliklere kendini gösterme frsat vermitir. Yaanan uzun tartmalar sonucunda, 3 Nisan 1930’da 164 maddelik Belediye Kanunu, kadnlara belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkn tanmtr. Kadnlar edindikleri bu haklar 26 Ekim 1933’te çkan köy kanununda kadnlarn muhtar seçilmesi için hak sahibi olmalar sonucunda kullanmlardr. 316 üyeli Mecliste, 198 kii oya katlrken, 117 kii katlmamtr. 354 Türk tarihinin her döneminde ve her alannda erkekle birlikte yer alm olan Türk kadnna bu hakkn verilmesi son derece normaldir. Ayrca kadna belediye seçimlerine katlma hakknn verilmesi ileri de kadnlarn bununla birlikte genel seçimlere katlma hakkn da elde edeceklerinin habercisi olmutur. Bu o günkü Türkiye için büyük bir demokratik hamledir. 4 Haziran 1933 ylnda yaplan bir toplant da Atatürk, inklâp kelimesi için u sözleri söylemitir. nklâp, mevcut müesseseleri zorla deitirmek demektir. Türk milletini son asrlarda geri brakm olan müesseseleri ykarak yerlerine, milletin en yüksek medeni icaplara göre ilerlemesini temin edecek yeni müesseseleri koymu olmaktr. O gece yaplan konumalar not eden Afet nan demokrasi iradesi için kadnlara seçim hakk tannmas fikrinde herkesin birletiini vurgulamaktadr. 355 1930- 1934 yllar arasnda kadnlarn seçim hakk konusu üzerinde durulmutur. Ancak o dönemin siyasi olaylar bu konuda uygulamaya geçilmesini engellemitir. Babakan General smet nönü bu konuda u tarihi konumay yapmtr; “Yüce saylavlar, saylav seçmek ve saylav seçilmek hakkna sahip olmalar için yüce katnza teklif sunuyoruz. Kadnlarmzn Türk tarihindeki hakl yerleri, erkeklerle beraber daima, memleketin milletin mukadderat üzerinde söz ve tesir sahibi olmalardr. Türk kadn tarihte ne vakit hakl ve itibarl yerini bulmusa, bunun mukadderat üzerinde kendi tesirini gösterebilmise, erkeklerle beraber kark ve güç yurt ilerinde el ele çalabilmise, ite o zaman, büyük Türk ulusu, kudreti ile, 353 DORAMACI, “Atatürk ve Kadn Haklar” , s. 447. A. G. E. , s. 447. 355 NAN, Atatürk ve Türk Kadn Haklarnn Kazanlmas, s. 139,140. 354 128 medeniyetiyle bütün dünyay kaplamtr. Arkadalar, Türk kadnnn, hakk olduu yerden ayrlp, bir süs gibi, memleket iine karmaz bir varlk gibi bir köeye konulmas Türk ananesinin ve Türk anlaynn zdd olan bir usuldür ki onun Türk memleketlerinde yerlemesi asrlarca –elemlerimizi ve aclarmz tekrar uyandrmayaym- geçirdiimiz felaketlerin balcalarndan ve esasllarndan birini tekil eder. Arkadalar, eski allm darbmeselleri tekrar edecek deilim. Ulusumuzun bütün ihtiyaçlarn, içinden ve yakndan görmü ve yetimi adamlar olarak, inançla söyleyebiliriz ki Türk kadnnn geni alanda ulus ilerine karmasndan istifade etmekteyiz, istifade edeceiz. Yakn geleceklerde, Türk devletinin ve Türk ulusunun geni kudretinin srr anlald zaman, bunun banda, ilk günden beri Türk inklâbnn Türk kadnna verdii haklar esasl bir delil olarak ileri sürülecektir.” 356 Bu sözlerinden sonra smet nönü kadna verilen haklarn asla bir lütuf olarak düünülmemesini, Türk kadnnn bu haklarnn esas haklarndan olduu ve hata olarak uzun yllar boyunca kadnn bu haklardan yoksun brakldn, sava srasnda erkekle omuz omuza savaan, tarladan yiyecei çkaran kadnlarn elbette söz söylemeye haklar da olduunu vurgulamtr. Ayrca smet nönü Türk inklâb denildiinde akla gelecek ilk eyin kadnn kurtuluu inklâb olduunu göz ard etmememiz gerektiini söylemektedir. Kadna milletvekili seçme ve seçilme hakknn verilmesiyle de bu kurtuluun tamamlanacan dile getirmektedir. Babakan smet nönü ve 91 bakann imzaladklar yasa tasars yasallatrlarak, maddeler üzerinde u deiiklikler yaplmtr: Madde 1- Tekilat- Esasiye Kanununun 10. maddesinde yer alan 18 yan bitiren yalnzca erkek vatandalar mebus seçebilir kaydnn deitirilmesiyle, 22 yan bitiren, kadn ve erkek her Türk vatanda mebus seçmek hakkna sahip olmutur. Madde 2- Tekilat- Esasiye Kanunun 5. 11. 16. 28. 58. maddelerindeki 18 yan bitiren erkekler kaydnn deitirilmesiyle 30 yan geçmi tüm vatandalara, erkek kadn ayrm yaplmadan seçilme hakk verilmesi de kabul edilmitir. Madde 3- Oy verenlerden, oy verirken hüviyet ve ahsiyetleri belli olmayanlarn oylar kabul edilmeyecektir. 357 Bu maddenin nedeni baz kadnlarn çarafl gezmeleri nedeniyle hüviyetlerinin bilinmedii önceden kadnlarn oy haklar olmad için bu konu da sorun yaanmad ancak kadnlara bu hakkn verilmesiyle ortaya çkan bu sorunun giderilmesi gerektii belirtilmitir. Kadnlara verilen bu haklar tarih profesörü Sadri Maksudi Asal’a göre 356 357 NAN, Atatürk ve Türk Kadn Haklarnn Kazanlmas , s. 139,140. A. g. e. , s. 146. 129 Türkiye’nin gerçek bir demokratik sisteme doru giden bir evrimin sonucudur. O dönemde demokratik sistemle yönetildii halde kadnlarn siyasal haklardan yoksun brakld ülkeler vardr. Bu konuda Atatürk u sözleri söylemitir: “ Çaraf içinde, peçe altnda ve kafes arkasndaki Türk kadnn, artk tarihlerde aramak gerekecektir. Türk kadn evdeki uygar yerini yetkili bir ekilde doldurmu, i hayatnn her alannda baarlar göstermitir. Siyasi hayatta belediye seçimlerinde deneyim kazanan Türk kadn, bu seferde milletvekili seçme ve seçilme suretiyle haklarnn en büyüünü elde etmitir. Uygar memleketlerin birçounda kadndan esirgenen bu hak, bugün Türk kadnnn elindedir ve onun bu deerde olduundan kuku yoktur…” 358 Atatürk bu notla en önemli ilerden birini yapldn göstermektedir. Bu karar Türk kadnna, sosyal ve siyasal hayatta bütün milletlerin üstünde yer verildii görülmektedir. 1935’li yllarda kadnlara verilen bu hak dönemin milletvekilleri arasnda büyük tartmalara yol açmtr. Bu tartmalarn odak noktasn kadnlarn da askerlik yapmalar gerektii konusu oluturuyordu. Bu konuya çok fazla bir muhalefet olmamtr. Atatürk kadnlarn askere alnmalar konusunda daha önceki yllarda yapt bir konumasnda u sözleri söylemitir: “…O halde, kadnn bütün manasyla siyasi haklara malik olmas için, her vatanda nazarnda bir eref, bir vatan borcu olan askerlik görevini, icabnda fiilen yapabilmesi gerekir… Demokrasinin esas artlarndan birisi olan müsavat, hali buna müsait deildir, denemez. Türk köylü kadnlarnn en ar ileri yapmakta, erkeklere olan mesai itirak ve mukavemeti malumdur. Türk kadn tarihte ve Türk nklâp Tarihinde bunun delillerini ortaya koymutur. Bugün için buna gerek yoktur, ama kzlarn, buna göre bedeni, fikri ve hissi terbiyeden geçirilmesi gerekir.” 359 Türk kadnnn siyasal haklarna kavuup siyasete girmesiyle birlikte toplumsal alana katlmnn her yönüyle gerçeklemeye balamtr. Kadnlarn eitimden yararlanma frsatlarnn arttrlmas sayesinde kadnlar hukuki statülerinden yararlanmlardr. Kadnn statüsünün üretimde oynad rol ve ekonomideki kalknma payna göre irdelenmelidir. 358 359 KAHRAMANOLU, a. g. e. , s. 170. A. g. e. , 196. 130 Kadnnn bamll geleneklerden daha çok sosyo-ekonomik durumunun bir sonucu olarak ortaya çkmaktadr. Kadnn siyasetle ilgilenmesi, siyasal eylemlerinde özerklie sahip olmas ancak iç ve d göç, kentleme, endüstrileme gibi toplum yapsn kökten deitiren süreçlerle gerçekletirilebilir. Atatürk baka bir konumasnda öyle söylemektedir: “Bir içtimai heyet ayn gayeye bütün kadnlar ve erkekleriyle beraber yürümezse, medeniyette ilerlemesine fenni imkân, ilmi ihtimal yoktur.” 360 Böylece Türk kadnna iki görev dümektedir. Biri kendi haklarn görev karl kullanmaktr, dieri ise bunlar bilmeyenlere anlatmaktr. Türk kadn ‘Eit hak eit görev’ prensibine göre milletimizin milletler topluluu içinde her bakmdan medeni vasflaryla yerini almay amaç edinmitir. Bu yolda salam admlarla ilerlemektedir. 5 Aralk 1934’te de Milletvekili Seçimi Kanunlaryla seçme ve seçilme haklar Türk kadnna tannmtr. 361 Bu kanunla Türk kadn erkekle eit bir konuma gelmitir. Daha önceki bölümlerde deindiimiz Uluslar aras Kadnlar Birlii Kongresi’ne bu haklar elde eden ve milletvekili seçilen ilk kadn millet vekillerimiz katlmtr. Buradan çkaracamz sonuç kadna seçim hakknn bu kongre öncesinde verilmi olmasdr. Atatürk, 4 Haziran 1933’te devlet adamlaryla yapt bir sohbet srasnda unlar dile getirmitir: “Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemi ile devlet ekli demektir. Biz Cumhuriyet’i kurduk; O on yan doldururken, demokrasinin bütün gereklerini sras geldikçe uygulamaya koymaldr. Kadn haklarn tanmak da bunun bir gerei olacaktr. Müsterih olunuz.” 362 Kadnlarn bu haklarn günümüzde ne oranda kullanabildiklerini gözlemlediimizde karmza seçme ve seçilme hakkn kendi istei dorultusunda kullanamayan kadnlarmzn olduu çkmaktadr. Bu durumun nedeni ise eitim olanaklarndan yoksun kalm kadnlarmzn, toplumumuzda devam eden ataerkil düzen sonucu özellikle küçük yerleim yerlerinde koca sözünden çkamamalar, erkek hangi siyasi partiye oy vermek isterse annesini, karsn ve çocuklarn o partiye oy verdirmesi ya da bütün aile bireylerinin ayn ortak yaam paydalarndan etkilenmeleri kadnlarn özgür bir ekilde oy kullanma haklarn ellerinden almaktadr. Ayrca erkein 360 NAN, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Devrimi, s. 126. A. g. e. , s. 125. 362 KOCATÜRK, a. g. e. , s. 350; bkz. NAN, Atatürk ve Türk Kadn Haklarnn Tannmas, s.138. 361 131 böyle bir tutum sergilemesini normal karlayan hatta çeitli bahanelerle seçim sandna gidip oy kullanmaktan kendini aciz hisseden kadnlarmz da vardr. Kullanaca oyun ne anlam tadn bilmeyen kadnlarmz bedelini ödeyerek elde ettikleri haklar kendi elleriyle yine erkee devretmektedirler. Tabi bu durumda olan kadn oran fazla büyük bir dilimi oluturmamaktadr. Dileimiz hiçbir kadnn bu hakkn bakasnn eline vermemesidir. Kadnlarmzn meclise adm atmalaryla Türk kadn, Atatürk devrinde siyasi haklarn kazanarak dünya kadnna örnek olabilecek konuma gelmitir. Kadn hemen hemen tüm hak ve yetkilere sahip olmutur. Bu kadnlarmzn çounluu, eitim sektörü içinde yer alan kadnlarmz olmutur. Bunun yannda hekimlerinde bulunduu gibi köy muhtarl yapm kadnlarmz da vardr. Örnein; Afet nan, Atatürk’le yaptklar bir gezi srasnda karlatklar bir olay öyle aktarmaktadr; Atatürk’ün ülke içinde yapt geziler srasnda Atatürk’ün köylerinden geçecei haberini alan köylüler gerekli hazrlklar yaptktan sonra toplanm, Atatürk’ün arabasnn geçmesini bekliyorlardr. Sonunda araba gelmi. Ancak köylüler heyecanl ve çekingen yapda olduklar için hiçbirisi yaklamaya cesaret edememi. Bir süre bekledikten sonra cesaretini toplayan srma ilemeli, en güzel köylü kyafetini giymi, yaz çehreli bir kadn arabann yanna gelerek “Paam ho geldiniz, senin için yer hazrladk, ayran yaptk, insene” demi. Kadnn cesaretine hayran kalan Atatürk uzun bir yolculuk yapmalar gerektiini bu nedenle duramayacaklarn açklarken ayn zamanda Afet nan’a inip bu kadnn kim olduunu örenmesini istemi. Afet nan kadnla konuurken Sat kadndan cesaret alan erkekler Atatürk’e yaklaarak sohbet etmilerdir. Afet nan, o kadnn köyün muhtar olduunu, seçimle köy idaresinin bana geldiini örenmi. Atatürk, “te mebus olacak kadn.” 363 diyerek köyden ayrlp yolculuuna devam etmi. Sat kadn Türk köylü kadnnn cesur bir örnei olarak karmza çkmaktadr. 1935’te Türkiye Büyük Millet Meclisine, ilk kadn milletvekili olarak seçilmi ve o devre süresince görev almtr. 363 NAN, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Devrimi, s. 153 132 Tablo 8 Seçim Yl ve Cinsiyete Göre Milletvekili says ve Temsil Oran 364 Toplam Temsil Temsil Milletvekili Oran Oran Seçim Yl Says Erkek % Kadn % 1935 399 381 95,5 18 4,5 1939 429 413 96,3 16 3,7 1943 455 439 96,5 16 3,5 1946 465 456 98,1 9 1,9 1950 487 484 99,4 3 0,6 1954 541 537 99,3 4 0,7 1957 610 602 98,7 8 1,3 1961 450 447 99,3 3 0,7 1965 450 442 98,2 8 1,8 1969 450 445 98,9 5 1,1 1973 450 444 98,7 6 1,3 1977 450 446 99,1 4 0,9 1983 399 387 97 12 3 1987 450 444 98,7 6 1,3 1991 450 442 98,2 8 1,8 1995 450 437 97,1 13 2,9 1999 550 527 95,8 23 4,2 2002 550 526 95,6 24 4,4 Tabloda 8’de gösterdiimiz gibi kadnlarmzn seçme ve seçilme hakkn kullandklar ilk seçim dönemi olan 1 Mart 1935 ylnda yaplan seçimlerde 395 toplam milletvekili içerisinde 18 kadn milletvekili Meclis’e girmitir. Bu sonuç o günün Meclisi’nin % 4,6’lk orannn kadn olduunu göstermektedir. Kadnlarn 1935 ylnda elde ettikleri bu yüzde 4,6’lk oran 68 yllk dönem içerisinde ulalan en yüksek oran olmutur.1946 ylnda çok partili sisteme geçildikten sonra, parlamentodaki kadn 364 DE Cumhuriyetten Günümüze Milletvekili Seçimleri (1923–2002), T.C. Babakanlk Devlet statistik Enstitüsü, Devlet statistik Enstitüsü Matbaas, Ankara, 2004 (Kasm), s.10. 133 milletvekili oran %2'ye dümütür. 1950 de 3 kadn Milletvekili saysna sahip iken 1954 seçimlerinde bir kii eklenerek 4 olmutur. 1973'de 450 milletvekilinin %1,2’sinin; 1983'de 400 milletvekilinin %3'ünün; 1991 genel seçimlerinde 450 milletvekilinin %1,8’inin kadn olduu görülmektedir. 1995 ylnda yaplan genel seçimlerde parlamentoya giren 550 milletvekilinden 13'ünü kadnlar oluturmu ve %2,4 orannda bir çounluk elde etmilerdir. 1999 da ilk kez 1939’daki 18 kadn milletvekili says alarak 22 kadn Milletvekili Mecliste temsil edilmitir. 1999 ylnda Babakan Bülent Ecevit, Atatürk’ün yolunda bütüncül kalknma modelini devam ettirmi, arka plana atlan toplumsal ve kültürel kalknmaya öncelik vermitir. 1999 seçimlerinde DSP, 12 kadn Milletvekilini meclise tamtr. 2002 seçimlerinde 24 kadn milletvekili Mecliste yerini almtr. Ancak temsil orann ele aldmzda henüz 1935’deki 4,5’lik oran alamamtr. Bugün 550 kiilik Meclisimizde kadn oran 4,4’tür.Türkiye'de kadnlarn sosyal ve ekonomik alandaki baarlar politik alana yeterli ölçüde yanstlamamtr. Siyasal yaama katlmnn ilk basama kabul edilebilecek yerel yönetimlerde de kadn temsili tüm gayretlere ramen son derece snrl kalmtr.1989 ylnda gerçekletirilen seçim sonuçlarna göre l Genel Meclis'i üyelerinin binde 8'i, kadnken, 1999 ylnda bu oran yüzde 1,4'e yükselmitir. Ayrca belediye bakanlar arasnda 1989 ylna kadar hiç kadn belediye bakan bulunmazken, 1989 seçimlerinde belediye bakanlarnn binde 2'si, 1999 seçimlerinde ise 3216 belediye bakanndan binde 6's yani 20 tanesi kadnlardan olumaktadr. Yerel seçimlerde ise kadn katlm ve seçilme oranlarnda yllar itibariyle art görülmektedir. 365 Dünyann her yerinde olduu gibi ülkemizde de kadnlarn siyasal yaama katlmda kar karya bulunduu çeitli sorunlar mevcuttur. Bu sorunlar, yasal, yapsal, sosyo-kültürel ve ekonomik faktörler eklinde sralamak mümkündür. Türkiye'de 1980'li yllarla birlikte hz kazanan kadn hareketinin de katksyla kadn konusu siyasette giderek daha fazla yer almaya balam ve kadnn bu dezavantajl durumuna ilikin çözüm yollar üzerinde tartmalar balamtr. Bu fiili durum, siyasi partilerin çeitli yollarla kadnlar siyasal yaama daha fazla katlma tevik etmelerine neden olmutur. Bu çözüm yollar arasnda en etkin olan kukusuz 365 www. kssgm. gov . tr . ( Kadn ve Siyaset ( Dünya Yerel Yönetimler ve Demokrasi Akademisi (WALD) tarafndan düzenlenen "Kadn ve Siyaset: Deneyimler ve Kazanmlar, Sorunlar" Konulu Toplantda; Devlet Bakan Sayn Güldal AKT'in Yapt Konuma Metni ) 25 ubat 2004 /Saat 09.00. 134 kadnlarn kontenjan, merkez yoklamas gibi yöntemler kullanlarak genel merkezlerce aday gösterilmeleridir. Burada da erkeklerle bir yar söz konusu olmakla birlikte meslek, eitim, toplumda seçkin olarak bilinme gibi kstaslar öne çkmaktadr. Son yllarda toplumda, bu konudaki bilinçlenme artmakta, ülkemizde üniversitelere bal olarak açlan Kadn Sorunlar Aratrma ve Uygulama Merkezleri ve baz gönüllü kadn kurulular konuya ilikin eitim programlar düzenlemekte, bata siyaset olmak üzere kadnn karar mekanizmalarna katlmn arttrmaya yönelik sivil örgütlenmelere gidilmektedir. Büyük ehir ve kasabalardaki kadnlarn bilim, bürokrasi, eitim ve öretim, ticaret ve ekonomi alanlarnda yükselmi olduklar ne kadar sevindirici ise de hâlâ Türk kadnlarnn büyük bir bölümü Cumhuriyetle gelen devrimlerin kendilerine tanm olduu haklardan habersizdirler. Günümüzde Türkiye’deki siyasi ve toplumsal yapy deerlendirirken sadece iç dinamikleri deil, tüm dünyann içinde bulunduu küreselleme sürecini de dikkate almak gerekmektedir. Küreselleme ortak bir kaderi paylama ve ibirliini gelitirme gibi olumlu getirilerin yan sra, hzla gelien piyasa ekonomisi ile toplumlar bask altna almaktadr. Küreselleme, küresel sermaye için deil insanlar ve toplumlar için ileyen bir süreç haline getirilmeli, bir anlamda evcilletirilmelidir. 366 Küreselleme eitsizlii ortadan kaldracak bir ekilde ilemezse zaten birçok alanda dezavantajl olan dünya kadnlar eskisinde daha kötü koullarda yaamak zorunda kalacaktr. 1935 seçimlerinde bize sunulan seçme ve seçilme hakkmz karlnda 202 kadn Milletvekili görev yapmtr. u anda mecliste sadece 24 kadn parlamenter bulunmaktadr. Yerel yönetimlerde ise durum daha da vahimdir. Türkiye’de 3000 den fazla belediye içinde sadece 18 tane kadn belediye bakan vardr. Bunlarn bir tanesi il belediye bakandr. Yerel siyasete kadnlarn katlm %1’e bile ulaamamaktadr. 367 Yasama görevinde kadn temsilcilerinin önemi kadnn güvencesidir. Kadn hak ettii yere tamak hepimizin görevi ve sorumluluudur. Türk kadnlarnn Parlamento’daki temsili, demokratiklemeyle balamtr. Ancak devlet denetiminin ve merkeziyetçi sistemin kalkmasyla birlikte, kadn temsilinin dütüü görülmektedir. Tek partili dönemdeki kadn temsili ‘sembolik kullanm’ olarak adlandrlsa bile çok partili 366 367 http://www.cibilliyet.com, Ödev-Tez Sitesi, ( Kadn ve Siyaset) http://www.cibilliyet.com, (Kadn ve Siyaset) 135 demokrasiye geçen Türkiye’de kadnlar bu simgesel özelliklerini de, ne yazk ki kaybetmilerdir. Bu arada Batllama hareketleriyle, kadnlar birçok alanda kamu yaamna girmiler ve onlar siyasete sokmak için özel bir gayret gösterilmemi, aksine zaman zaman sembolik olarak siyasetçiler tarafndan kullanlmtr. 1950 sonras siyaseti incelediimizde Parlamento’daki kadn saysnn azalm olmasna ramen, ayn kadnlarn daha aktif çaltklar görülmektedir. Bu durum, siyasette her düzeyde ilgilenen kadn saysnn artna neden olmutur. 1950 den sonra Türkiye’de Atatürk’ün bütünsel kalknma modelinden bir ölçüde uzaklalm, maddi kalknma modeline doru bir kayma olmutur. 368 Bu dönemde kendini siyasete adayan kadnlarn tipolojisine bakldnda, iki tip kadn profili ortaya çkmaktadr. Bunlardan birincisi; ailelerindeki erkekler adna veya onlara yardm için politika yapan kadnlar; dieri ise, bamsz kadnlardr. 369 Parlamento’ya seçilen kadnlarn, daha çok ekonomik sorunlar am ve seçimlere katlabilme olanana sahip kadnlar olduu sonucuna ulalmaktadr. 1980 ylna gelinceye kadar, kadnlarn siyasetle ilikisi ‘kadnlar seçer, erkekler seçilir’ prensibini ilemitir. Ancak 1980’den sonra, kadnn siyasal yaamla bütünlemesinde büyük deiimler görülmeye balanmtr. Bu duruma, dört etken neden olmutur. lki, 12 Eylül 1980 rejimiyle, eski partilerin kadn kollar kapatlmas, bu durum da kadnlar erkek tarz siyaset yapmaya zorlam olmasdr. kincisi, kadn hareketleriyle ilgilidir. Bu hareketlerin etkisiyle Türkiye’de siyasal ve sosyal kültürün yeniden yaplanmas çerçevesinde “kadn sorunu” önemli gündem maddelerinden biri haline gelmitir. Üçüncüsü deien kadn imajyla ilgilidir. 1980’lere kadar eitim görmü, orta snf kadnlar arasnda bile büyük ölçüde kabul edilen “fedakâr anne, iyi e” imaj, medyada yaygn olarak tartlmaya balanmtr. Gerek orta snf kadnlarca okunan kadn dergilerinde, gerekse kadnlara yönelik baz radyo ve televizyon programlarnda modern bir kadn tipiyle kadna geleneksel rollerinin dnda baz hedefler de gösterilmeye balanmtr. Sonuncusu da 1990’l yllarda ortaya çkan ve siyasette kadnn konumuna dorudan etki eden bir baka olgunun siyasal arenada yaanm olmasdr. Bu, ilk defa bir kadnn büyük bir siyasal partinin bana geçerek, babakan olmasdr. 370 Bütün bu gelimelere ramen, siyasal partiler ne kadnlarn cinsiyetine dayal ikincil konumu 368 Aye Güne AYATA, “Türkiye’de Kadnlarn Siyasete Katlm” , 1980’ler Türkiye’sinde Kadn Bak Açsndan Kadnlar, letiim Yaynlar, stanbul, 1995, s. 305–309. 369 A. g. m. , s. 305–309. 370 AYATA, a. g. m., s. 293-311. 136 deitirecek veya erkek egemenliini sorgulayacak bir giriimde bulunmular, ne de bu tür giriimleri desteklemilerdir. Bu oranlar bize gösteriyor ki kanunun ilk çkt devreler, 1935’te iki dereceli sistemde her devrede azalmaya balam, iki dereceli sisteme göre Parlamentoda kadn üye oran 1946’da tek dereceli sistemin kabul edilmesiyle var olan orann da kaybetmitir. 1961 Anayasas ile Cumhuriyet Senatosu çounluk ve Millet Meclisi oran temsil sistemine göre yaplan seçimlerde bu oran gittikçe azalmtr. 371 Günümüzde de gördüümüz üzere kadnlarn katldklar ilk seçimde sahip olduklar oran hala yakalanabilmi deildir. Sosyal alanda, i hayatnda ilerleme kaydeden kadnlarmz siyasi alana çok fazla rabet etmemekte ya da edememektedirler. Bu durumun sebepleri arasnda, Türkiye’deki feodal yap içinde kadnn önünün kapal olmas, ailedeki geleneksel ibölümünün etkisini ve kadnlarn gerekli çabay ve fedakârl göstermedikleri yer almaktadr. Annelik ve kadnlk görevlerini aksatmadan seçim alannda, mecliste varln devam ettirebilmek oldukça zor bir görevdir. Ayrca kadnn bunu yapabilmesi için maddi olanaklara sahip olmas ve çevresindeki insanlar tarafndan destek görmesi gerekmektedir. Tabi bu artlar erkekler içinde geçerlidir. Ama kadn için iki kat daha fazla gereklidir. Çünkü kadn eine bu alanda destek verebilir ancak erkek kadna ne kadar destek olur tartma gerektiren bir konudur. Seçme ve seçilme hakkn elde ettiklerinden beri kadnlar seçme hakkn kullanmakta destek görmekte, tevik edilmekte olduklar halde kadnlar seçilme haklarna ilikin olarak bu destei görememektedirler. Kadn nüfusunun yarsnn siyaset ve karar alma mekanizmas içinde olmamas demokrasi adna büyük kayptr ve bu anlamda tam demokrasiden bahsetmek yanltr. Demokratikleme süreci kadnsz olamaz. Meclisin tamam demokrat erkeklerden olusa bile kadn haklarnda gelime salanamaz. Bir ülkenin iyi idare edilmesi için kadn erkek eitliinin olmas arttr. Kadnlarmzn mecliste % 50’lik oran yakalamalarn ve her alanda olduu gibi bu alanda da baarl olabileceklerini kantlamalar gerekmektedir. Ancak milletvekilleri saysnn yars kadn olduu zaman kadn sahip olduu haklar uygulama alan bulduunu ve bu haklar hak ettiini ispatlayacaktr. 371 http://www.ses.org.tr/kadinlar/sonuc.htm. 137 SONUÇ Türk kadnnn tarihsel süreçteki durumunu dier toplumlardaki kadnlarla kyasladmzda artc bir tablo karmza çkmaktadr. Eski Türk toplumlarnda erkek ve kadn hemen hemen eit bir konumda bulunmakta iken dier dünya kadnlar o dönem itibariyle hiçbir deeri olmayan, alnp satlan bir mal durumundadrlar. Türk kadnnn böyle bir geçmie sahip olmas çada haklara kavuma yolunda hak ettii bir miras olarak deerlendirilebilir. Tarihin her döneminde geleneksel, dinsel ideolojiler ve siyasi anlay kadnn içinde bulunduu toplumdaki sosyo-kültürel, siyasal ve ekonomik konumunu etkilemitir. Örnein ilkel kültürlerde kadn günahlarn kayna olarak görülmü fakat tarihsel süreçte her eyin deitii gibi kadn algs da deiime uramtr. Türklerin Müslümanl kabul etmeleriyle birlikte bu dinin yanl yorumlanmasndan kaynaklanan sorunlar ile deien toplumsal yaamda Türk kadn toplumdaki fonksiyonunu yitirmeye balamtr. Osmanl Devleti’nde hukuki ve toplumsal yapda egemen olan slami anlay, dünyada yaanan çadalama hareketlerine ayak uydurmay engelleyici bir yap oluturmutur. Bu yaptrm kadnn toplumdaki statüsünde gittikçe etkisini arttrd için kadn toplumdan soyutlanm ev kadn ve fedakâr anne kavramlar içerisinde yer almtr. Türk toplumunun geçirdii en önemli evrimi Türk kadnnn ulat toplumsal statü de bulmak mümkündür. Bu deiimin gerçeklemesinde Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün pay oldukça büyüktür. Ulusu için laik, özgürlükçü ve demokratik bir yaam hayata geçirmek isteyen Atatürk, bu isteini toplumda ikinci snf vatanda muamelesi gören Türk kadnnn statüsünü deitirerek, gerçekletirebileceine inand için gerekli inklâplar için büyük bir mücadele vermitir. Atatürk bu inklâplarla büyük bir dönüüm balatmtr. Osmanl Devletinde dini taassup nedeniyle kapal kalan kadn, Türkiye’de gerçekletirdii batllama inklaplaryla özgürlüüne kavuturmu, hukuki alanda erkekle eit haklar edinmesini, ekonomide ve siyasette yer almasn salamtr. Ancak Türkiye’de kadn haklar konusunda hala almam engeller varln koruduu için Türk kadn elde ettii bu haklar uygulama alan bulmakta güçlük çekmektedir. Çünkü, Atatürk’ün ölümünden sonra yaplan reformlarda bir yavalama söz konusu olmutur. Siyasi partilerde günümüzde de devam ettii gibi kadn ve kadn 138 haklar sadece bir araç olarak kullanlm bu nedenle de önemli bir gelime salanamad gibi geriye gidiler dahi söz konusu olmutur. Bu durumun sona erdirilmesi için Türk kadn Atatürk sayesinde elde ettii haklarn bilincinde olmaldr. Bu da ancak eitimle gerçeklik kazanabilir. Çünkü eitim, kadnn çalma alanna girmesi ve yüksek statülü i olana elde edebilmesi için en önemli unsurdur. Günümüzde eitim alannda kadn ve erkek arasndaki frsat eitsizlii devam etmektedir. Aileler eitim alannda öncelii erkek çocua vermektedirler. Bu durum kadnlarn ileride erkeklere göre daha düük nitelikli ilerde çalmalaryla sonuçlanmaktadr. Kadnlarn çalma koullar elverili hale getirilmelidir. Çünkü hala kadnlar ekonomik alanda erkee baml olarak hayatlarn sürdürmektedirler. Seçimlerde özgür iradelerini kullanabilmeleri için özellikle krsal kesim kadnlar daha fazla aydnlatlmaldrlar. Türk kadnnn geri kalmlk durumunun ksa zamanda da çözümlenmesi mümkün görünmemektedir. Bu durumun nedenlerini bulmak için aratrmalar yaplm ve bu konu da birçok eser ortaya çkarlmtr. Ancak yine de eksiklikler vardr. Bu sorunlar Türk inklâplarnn toplumsal düzene ve bu düzende geride kalan kadna, etkilerinin ciddi bir analizi yaplmadan ve sorunlarn kökenine inmeden çözmek mümkün olmayacaktr. Bu sorunun sona ermesi için sadece kadnlarn deil bütün toplumun kadnn durumunu iyiletirme yanls olmas ve bunun için kadnla birlikte hareket etmesi gerekmektedir. Oluturulacak bu zeminle sadece kadn sorunu deil kadnn da içinde var olduu toplumun sosyo-kültürel sorunlar, hukuk sorunlar, siyasal alanda yaanan sorunlar ve ekonomiyle birlikte istihdam sorunlarna da çözüm bulunmu olunacaktr. Atatürk kadn haklar konusunda gerçekletirdii inklâplarla Türk kadn üzerinde bir evrim yaratmtr. Türk kadn kendisinin ve kendisini çadalama yoluna erkekle eit statüde çkaran inklaplarn farknda olmaldr. Çünkü Türk kadn bugün hala tam olarak olmas gereken statüde deildir. Günümüz Türkiye’sinde kadn sorunlaryla ilgilenen sivil toplum kurulular saylarn artrmaktadrlar. Kurulan Kadn Aratrma Merkezleri, Kadn Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakf, stanbul Üniversitesi Kadn Sorunlar Aratrma Merkezinden sonra dier üniversitelerimizde bu tür kurumlar açlmaktadr. Bu dönemde kadn sorunlaryla ilgili olarak bir bakanln kurulmu olmas sorunlarn çözümünde çok yararl olmamasna ramen önemli bir gelime olarak deerlendirilebilir. Ayrca geçtiimiz günlerde yoksul ailedeki kz çocuklarn eitime dâhil etmek için erkek çocuklara oranlara daha fazla ödenek salanmas sevindirici bir gelimedir. 139 KAYNAKÇA I- SÜREL YAYINLAR Aydnlanma Bamsz Kemalist Düün Dergisi; Yl 7, Say 46. Cumhuriyet Gazetesi; 3 ubat 1929, 31 Ocak 1929, 7 Mart 1930, 24 Mart 1930, 31 Mart 1930, 22 Haziran 1930, 18 Kasm 1929, 16 Kânunuevvel 1931, 31 Kânunuevvel 1931, 12 Terinisani, 1931, 28 Terinisani 1931. Düstur, Üçüncü Tertip, C. XVII, Ankara, 1955. Hâkimiyet-i Milliye; 8 Kânunusani 1924, 21 Kânunusani 1924, 17 Temmuz 1921, 24 Austos 1924. Kadn (Selanik) Dergisi; S. 1–8, 1–29, C. 1, 1324–1325. Kadnlar Âlemi Dergisi; S. 1–9, C.1, 1330. Kadn Dünyas Dergisi, Say; 7–136, C. 1, 1329–1331. Kurun Gazetesi, Tefrika Numaras; 27, 14 Mays, 1938. Mehasin; No. 4, 1324. Milliyet Gazetesi; No. 403, 26 Mart 1927. Tasvir-i Efkâr; No. 467, 1283. Terakki-Muhadderat çin Gazetedir; No. 5, 1285. II- KTAPLAR ALTINDAL, Aytunç; Türkiye’de Kadn, Alfa Yaynlar, 8. Basm, stanbul, 2004. ALPEREN, Abdullah; Türkiye’de slam ve Modernleme, Karahan Yaynlar, Adana, 2003. ALTUNYA, Niyazi, Anayasa Hukuku Açsndan Türkiye’de Eitim ve Örenim Hakk, Milli Eitim Bakanl Yaynlar, stanbul, 2003. ARAT, Necla; Kadnlarn Gündemi, Say Yaynlar, stanbul,1997. Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Türk nklâp Enstitüsü Yaynlar, Cilt. 1, 2, 3, Ankara, 1981 . BEAUVOR, Simone De; kinci Cins, Payel Yaynlar, 8. Basm, stanbul, 1993. 140 BERKES, Niyazi; Türkiye’de Çadalama, YKY, 4.Bask, stanbul, 2003. BOZDA, smet; Latife ve Fikriye ki Ak Arasnda Atatürk, Truva Yaynlar, stanbul, 2005. CAPORAL, Bernard; Kemalizm ve Kemalizm Sonrasnda Türk Kadn I, II, III, (1919– 1970), Cumhuriyet Gazetesi Eki. Celal Nuri (LER); Kadnlarmz, Kültür Bakanl, Ankara, 1993. CN, Halil- AKGÜNDÜZ, Ahmet; Türk Hukuk Tarihi, 2. Cilt. Selçuk Üniversitesi Yaynlar, No. 59, Hukuk Fakültesi Yaynlar, No.5, Özel Hukuk, Konya, 1989. CLFF, Tony; Kadnlarn Özgürlüü ve Snf Mücadelesi, Ataol Yaynclk, stanbul, 1981, (Çeviren: amil BETOY). Çada Hukukçular Dernei, Kadn Hukuku Semineri, Bolu, 29 ubat–3 Mart 1996. Çada Yaam Destekleme Dernei, Hukuk Devletinin Çada Yorumu Inda Laik ve Demokratik Cumhuriyet, Otopsi Yaynlar, kinci Basm, 2001 . ÇAKIR, Serpil; Osmanl Kadn Hareketi, Metis Yaynlar, stanbul, 1993. DERMENCOLU, Mahmut Cokun; Mehmet zzet (1891–1930) ve Ulusalc Sosyal Felsefesi, T.C. Kültür Bakanl, Ankara, 2002 . Deien Bir Toplumda Kadnn stihdam mkânlarnn Gelitirilmesi Konulu Uluslar aras Konferans, ve çi Bulma Kurumu, Ankara, 1990. DNÇER, Evinç; Türk Toplumunda Kadn Sorunu, Ankara, 1967. DOAN, smail; Bizde Kadn, Milli Eitim Bakanl Yaynlar, stanbul, 2003. DORAMACI, Emel; Türkiye’de Kadnn Dünü ve Bugünü, Bankas Yaynlar, Ankara, 1993. FENDOLU, Hasan Tahsin; Hukuk Tarihimizde Temel Haklar. GDDENS, Anthony; Sosyoloji, Haz: Hüseyin Özel ve Cemal Güzel, Ayraç Yaynevi, Ankara, 2000 . GÖZLER, H. Fethi; Atatürk nklâplar, nklâp Kitapevi, 2.Basm, stanbul, 1985. GÜZEL, M. ehmuz; Kadn Ak ve ktidar, Alan Yaynclk, stanbul, 1996. NALCIK, Halil; Osmanl’da Devlet Hukuk Adalet, Eren Yaynclk, stanbul, 2000. NAN, A. Afet; Atatürk ve Türk Kadn Haklarnn Kazanlmas, Milli Eitim Bakanl Yaynlar, stanbul, 1968. 141 NAN, A. Afet; Medeni Bilgiler ve M. Kemal Atatürk’ün El Yazlar, Atatürk Aratrma Merkezi, Ankara, 2000. NAN, A. Afet; Tarihten Bugüne, Türkiye Bankas Kültür Yaynlar, Ankara, 1970. NAN, A. Afet; Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Devrimi, Babakanlk Basmevi, Ankara, 1973. MTCHEL J. - OAKLEY, A. ; Kadn ve Eitlik, (Çev. Fatmagül BERKTAY, Pencere Yaynlar, Üçüncü Basm, stanbul, 1998. Kadnlar Çaltrma Cemiyet-i slamiyesi, Dersaadet- Matba-i Askeriyye, (1332), Ankara,1946. Kadnn ktisadi Vazifesi, Matba-i Amire, stanbul, 1341. KAHRAMANOLU, Kemal; Atatürk Aydnl, T.C. Kültür Bakanl Yaynlar, Ankara, 1997. KARASAN, Mehmet; Eflatun’un Devlet Görüü, Milli Eitim Bakanl Yaynlar, stanbul, 1964. K.MARX - F.ENGELS, V.I. Lenin, Kadn ve Marksizm, (Çeviren: Ö. Ufuk), Sorun Yaynlar, 7.Basm, stanbul, 1996. KIRKPINAR, Leyla; Türkiye’de Toplumsal Deime ve Kadn, T.C. Kültür Bakanl, Ankara, 2001. KILALI, Ahmet Taner; Ben Demokrat Deilim, mge Kitapevi, Ankara, 1999. KNROSS, Lord; Atatürk, Bir Milletin Yeniden Douu, (Çev: Necdet Sander), 14. Basm, stanbul, 2003. KOCATÜRK, Utkan; Atatürk’ün Fikir ve Düünceleri, Turhan Kitabevi, Üçüncü Basm, Ankara, 1984. KURNAZ, efika; Balkan Harbinde Kadnlarmzn Konumalar, Milli Eitim Basmevi, stanbul, 1993. KURNAZ, efika; II. Merutiyet Döneminde Türk Kadn, Milli Eitim Bakanl Yaynlar, stanbul, 1996. LANDUA, M. Jacop; Atatürk ve Türkiye’nin Modernlemesi, (Çeviren: Meral ALAKU), Sarmal Yaynevi, stanbul, 1999. LEWS, Bernard; Modern Türkiye’nin Douu, (Çeviren: Metin KIRATLI) Türk Tarih Kurumu Basmevi, 8. Basm, Ankara, 2000. MUMCU, Ahmet; nsan Haklar Kamu Özgürlükleri, Sava Yaynlar, 1992. 142 OUZKAN, A. Ferhan; Atatürk Devrimleri, Bu Yaynevi, stanbul, 2000. PARLA, Taha; Türkiye’de Siyasal Kültürün Resmi Kaynaklar, Cilt. I Atatürk’ün Nutku, letiim Yaynlar, stanbul, 1991 . SAFA, Peyami; Türk nklabna Baklar, Kültür Yaynlar, Ankara, 1981. SHAW, Stanford J. - KURAL SHAW, Ezel; Osmanl mparatorluu ve Modern Türkiye, kinci Cilt, (Çev. Mehmet Harmanc), s.443, Üçüncü Bask, stanbul, 2000. NAS, air Evlenmesi, (Hazrlayan: emsettin KUTLU), Remzi Kitapevi, stanbul, 1982, s.10. TAÇIOLU, Muhaddere; Türk Osmanl Cemiyetinde Kadnn Sosyal Durumu ve Kadn Kyafetleri, Kadnn Sosyal Hayatn Tetkik Kurumu, Ankara, 1958. T.B.B.M. Zabt Ceridesi, Devre:1, Cilt. 28, çtima Senesi.4, TBBM Matbaas, Ankara, 1961. T.C. Babakanlk Kadnn Statüsü ve Sorunlar Genel Müdürlüü, Cumhuriyetimizin 75. Ylnda Türkiye’de Kadnn Genel Durumu, Ankara, 1998. T. C. Babakanlk Devlet statistik Enstitüsü, statistiklerle Kadn, (1927–1990), DE Matbaas, Ankara, (Austos) 1992. TEKEL, irin, 1980’ler Türkiye’sinde Kadn Bak Açsndan Kadnlar, letiim Yaynlar, 3. Bask, stanbul, 1995. TEKEL, irin; Kadnlar ve Siyasal - Toplumsal Hayat, Birikim Yaynclk, stanbul, 1982. Türkiye statistik Yll, TC Babakanlk Devlet statistik Enstitüsü, Ankara, 2005. Türkiye statistik Yll, TC Babakanlk Devlet statistik Enstitüsü, Ankara, 2002. YALÇIN, Bekir Stk - GÖNLÜAL, smet; Atatürk nklâb, Kültür ve Turizm Bakanl Yaynlar, Ankara, 1984. YAMANER, erafettin; Atatürk Öncesi ve Sonras Kültürel Deiim, (Deiimin Felsefesi ve Toplumsal Özü), 2. Basm, stanbul, 1999. YURDAKUL, Sabahat; Çalan Kadnn Korunmas, stanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yaynlanmam Doktora Tezi, stanbul 1994. Ziya Gökalp; Türkçülüün Esaslar, Turizm Bakanl Yaynlar, Ankara, 1986. 143 III- MAKALELER AKGÜZ, Yahya; “Atatürk’ün Eitim Düüncesinin Kökenleri” , Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi, Cilt: VIII, Say: 23, Ankara, 1992 (Mart). AYATA, Aye Güne; “Türkiye’de Kadnlarn Siyasete Katlm” , 1980’ler Türkiye’sinde Kadn Bak Açsndan Kadnlar, letiim Yaynlar, stanbul, 1995. BAPINAR, Veysel; “Türk Medeni Kanunu ile Aile Hukukunda Yaplan Deiiklikler” , AÜHFD, Cilt.52, Say. 3, Ankara, 2003. BERKTAY, Fatmagül; “Türkiye’de Kadn Hareketi” Kurumlamas, Metis Yaynlar, stanbul, 1994. , Kadn Hareketinin CUNBUR, Müjgan; “Atatürk Döneminde Kadn Eitimi”, Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi, Atatürk Aratrma Merkezi Yaynlar, Cilt. 8, Say. 23, Ankara, 1992 (Mart). ÇTÇ, Oya; “Türk Kamu Yönetiminde Kadn Görevliler” Türk Toplumunda Kadn, Aratrma Eitim ve Ekin Yaynlar, Ankara, 1979. DOAN, Murat; “Türk Medeni Kanununun Evliliin Genel Hükümleri Bakmndan Getirdii Yenilikler” Atatürk Üniversitesi Erzincan Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt.52, Say.4, Erzincan, 2003. DORAMACI, Emel; “Atatürk ve Kadn Haklar”, Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi, Cilt:8, Say:24, Ankara, 1992. DORAMACI, Emel; “Atatürk Düüncesi ile Türk Kadnn Çadalamas” , Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi, Cilt. IX, Say. 26, Türk Tarih Kurumu Basmevi, Ankara, 1993. DORAMACI, Emel; “Atatürk’ün Türk Kadnna Verdii Önem ve Türk Kadnnn Bugünkü Durumu”, Atatürk Konferanslar Dizisi, Boaziçi Üniversitesi Yaynlar, No:405, stanbul, 1986. DONUK, Abdülkadir; “Çeitli Topluluklarda ve Eski Türklerde Aile”, .Ü. Edebiyat Fakültesi Tarih Dergisi, Say:33, stanbul, (Mart) 1980. ERGL, Gül; “Üç Be Yllk Kalknma Planlarnda Kadnlara likin Siyasalar ve Dolayl Sonuçlar” , Türk Toplumunda Kadn, Aratrma Eitim ve Ekin Yaynlar, Ankara, 1997. DÖNMEZER, Sulhi; “Atatürk Hukuk nklâb”, Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi, Cilt: VI, Say.18, Ankara, 1990. GÖK Fatma; “Türkiye’de Eitim ve Kadnlar” , 1980’ler Türkiye’sinde Kadn Bak Açsndan Kadnlar, (Hazrlayan; irin Tekeli), letiim yaynlar, 3. Basm, stanbul, 1995. 144 GÖKSEL, Burhan; “Çalar Boyunca Türk Kadn ve Atatürk” , Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi, Cilt XIV, Say 41, Basm Ciltevi, Ankara, 1998. GÜZEL, M. ehmuz; “Tanzimat’tan Cumhuriyete Toplumsal Deiim ve Kadn” , Tanzimat’tan Cumhuriyete Türkiye Ansiklopedisi, letiim Yaynlar, Cilt.3–4 HAFIZOULLARI, Zeki, Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi, C. XVI, S.46, Ankara, 2000 (Mart). KAPLAN, Leyla; “Milli Mücadele Dönemi Kadn Cemiyetleri”, Kastamonu’da lk Kadn Mitinginin 75. Yldönümü Uluslar aras Sempozyumu (Kastamonu:10–11 Aralk 1994), Ankara, 1996. KARPAT, Kemal; “Ailede Devletçi ve Ferdiyetçi Görü” , stanbul Kültür Dergisi, S. 47, 1945. KIRAY, Mübeccel B., “Küçük Kasaba Kadnlar” , Türk Toplumunda Kadn, Aratrma Eitim ve Ekin Yaynlar, Ankara, 1997. MNBA, Türkel; “Enformel Ekonomi Kadn sizliine Çözüm mü?” , Kadnlarn Gündemi, (Haz. Necla Arat) Say Yaynlar, stanbul, 1997. MOROLU, Nazan; “Türk, Alman ve sviçre Medeni Kanunlarnda Kadn Erkek Eitlii” , Kadnlarn Gündemi, Say Yaynlar, stanbul, 1997. ODYAKMAZ, Zehra; “Atatürk’ün Türk Çadalamasndaki Temel Hedefi: Cumhuriyet” , Atatürk Haftas Armaan (10 Kasm 2004), Genelkurmay Basmevi, Ankara, 2004. ONAR, Sddk Sami; “slam Hukuku ve Mecelle” Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Türkiye Ansiklopedisi, C. 2. OKTAY, Saibe; “Medeni Kanunda Kadn” , Kadnlarn Gündemi , Say Yaynlar, stanbul, 1997. ORTAYLI, lber; “Osmanl Toplumunda Aile”, Türkiye’de Ailenin Deiimi: Toplumbilimsel ncelemeler, Türk Sosyal Bilimler Dernei Yaynlar, Ankara, 1974. ÖNCÜ, Aye; “Uzman Mesleklerde Türk Kadn” , Türk Toplumunda Kadn, Aratrma Eitim ve Ekin Yaynlar, Ankara, 1997. ÖZBAY, Ferhunde; “Türkiye’de Krsal / Kentsel Kesimde Eitimin Kadnlar Üzerine Etkisi” , Türk Toplumunda Kadn, Aratrma Eitim ve Ekin Yaynlar, Ankara, 1997. QUELQUEJAG, Chantal -Lemercier, “Birinci Dünya Savandan Sonra Fransa’da Kadn Haklar” , Kastamonu’da lk Kadn Mitinginin 75. Yldönümü Sempozyumu, ( Kastamonu 10–11 Aralk 1994), Atatürk Aratrma Merkezi Yaynlar, Ankara, 1996. 145 SARIKOYUNCU, Ali; Atatürk Aratrma Dergisi, Cilt.25, Say.43, s.38, Ankara, 1999. TAHMAZOLU ÜZELTÜRK, Sultan; “Türkiye’de Laikliin Anayasal Çerçevesi ve Avrupa Boyutu”, Hukuk Devletinin Çada Yorumu Inda Laik ve Demokratik Cumhuriyet, Çada Yaam Destekleme Dernei, Otopsi Yaynlar, 2. Basm, stanbul, 2001. TEKEL, irin; “Kadn Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi” , Kadnlarn Bellei, Metis Yaynlar, stanbul, 1991. TMUR, Serim; “Türkiye’de Aile Yapsnn Belirleyicileri”, Türk Toplumunda Kadn Aratrma Eitim ve Ekin Yaynlar, 2. Basm, stanbul, 1982. TOPRAK, Zafer; “1935 stanbul Uluslar Aras Feminizm Kongresi ve Bar”, Kadn ve Toplum. TURAL, Mehmet Akif; “Bir Fotoraf ve 1928 Yl Kadn Kyafetlerine Ait Bilgiler” , Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi, Divan Yaynclk Ltd. ti. , Cilt. XVI, Say. 46, Ankara, 2000 (Mart). UNAT, Nermin Abadan; “Toplumsal Deime ve Türk Kadn”, Türk Toplumunda Kadn, Aratrma Eitim ve Ekin Yaynlar, Ankara, 1997. YAVUZ, Ünsal; “Çada ve Uygar Yeni Türk Devletinin Kurulmas ve Nitelikleri” , mparatorluktan Milli Devlete, s.89 . NTERNET ADRESLER http://www.cibilliyet.com http:// www. DE. com http://www. gençbilim.com http:// www. kssgm. gov . tr http://www.ses.org.tr/kadinlar/sonuc.htm 146 147