øNKILÂPLARIN TÜRK KADINI ÜZERøNDEKø ETKøSø

advertisement
T.C.
DCLE ÜNVERSTES
SOSYAL BLMLER ENSTTÜSÜ
TARH ANABLM DALI
TÜRKYE CUMHURYET TARH BLM DALI
YÜKSEK LSANS TEZ
NKILÂPLARIN TÜRK KADINI ÜZERNDEK ETKS
(1919–1937)
HAZIRLAYAN
Nazl ÇVRLL
TEZ DANIMANI
Yrd. Doç. Dr. Mustafa SARIBIYIK
DYARBAKIR
2005
ÖZET
Türk kadnnn toplumdaki statüsü, tarih boyunca deiiklikler göstermektedir. Eski
Türklerde kadn, toplumda erkek ile hemen hemen eit haklara sahipken Müslümanln
kabul edilmesi ile birlikte geleneksel-dinsel sistemin toplumda varln hissettirmesi
nedeniyle tamamen deimitir. Türk kadn zamanla toplumdan soyutlanm sadece ev
kadn ve annelik görevleriyle snrlandrlmtr.
Osmanl Devletinde gerileme döneminin balamasyla birlikte ar yenilgiler
alnmas Devletin baz kurumlarnda modernletirmenin gerekliliini göstermitir.
1839’da ilan edilen Gülhane Hatt- Humayun ile Tanzimat Dönemi olarak
adlandrlan Batllama süreci balamtr. 1908’de II. Merutiyetin ilan edilmesiyle
birlikte Kanunu-i Esasi yürürlüe girmi ve Meclis-i Mebusan’n açlmasyla balayan yeni
dönemde kadnlarn toplumsal konumlaryla ilgili önemli gelimeler yaanmtr. 1913’te
stanbul’da ilk kz lisesi açlm, kadnlarn çkardklar gazete ve dergilerin says
artmtr. 1914’te kz örenciler için üniversite (nas Darü’l Fünun ) açlmtr.
Bu dönemde patlak veren I. Dünya Savann koullar nedeniyle kadnlar
öretmenlik dnda baka ilerde de çalmaya balamlardr. Bu durum kadnn sosyal
hayatnda baz deiikliklerin meydana gelmesine olanak vermitir. Çkarlan Hukuk-i Aile
Kararnamesi eriat hukukunun düzenlemi olduu aile hukukuyla ilgili bölümlerde dinsel
kaynaktan çok fazla uzaklamadan ufak deiikliklerin yaplmasn öngörmütür. Ancak
1917’de yürürlüe giren bu kararname 1919’da kaldrlm aile hukuku yeniden eriat
kurallarna braklmtr.
Osmanl Devletinde bu gelimeler yaanrken Bat’da daha önce yaanan Rönesans
ve Reform hareketleri, corafi keifler, Sanayi nklâb ve teknolojik gelimelerin etkileri
sonucunda oluan köklü deiimler yaanmaktadr. Bu gelimeler de kol gücünden çok,
zekâ gücünün önem kazanmasna yol açan Sanayi nklâb ile kadnlar ücretli olarak ve içi
statüsü altnda çalma yaam içinde yer almlardr.
Dünyada bütün toplumlarda kadnlar haklar için mücadele vermilerdir. Türk
kadnnn hakkn elde etmek için verdii sava bütün dünya toplumlarnn kadnlarnn
savalarndan farkldr. Kurtulu Sava Türkiye’nin yeniden douunun sava olup bir
memleketin ölüm - kalm için verdii olaanüstü bir sava örneidir. Kurtulu Savanda
Türk kadn memleketin varl için erkei ile omuz omuza benzeri görülmedik bir
mücadele vermitir. Bu kurtulu mücadelesi sonucunda kadn haklarnn geliimi için
I
youn bir mücadele balatlmtr. Bu defa mücadele alan cehalet olmutur. Genel olarak
toplumun, özel olarak da Türk kadnn cehaletten kurtarlmas için savalacaktr.
Cumhuriyet döneminin ulusal eitim alannda gerçekletirdii en önemli inklâb
iki bal eitime son veren 1924 tarihli Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun çkarlmas
olmutur. Kadn haklarnn kazanlmasnda atlan ilk adm olan bu kanunla eitim alannda
yeni düzenlemelere gidilmitir. Kyafet ve harf deiiklikleri de sosyal alanda yaplan dier
yenilikler arasnda yer almaktadr. Atatürk için kadn kyafeti önemli konulardan biri
olmutur. Çünkü çada bir ülkenin kyafeti de çada olmaldr. Bu nedenle 1925’te
Kastamonu’da yapt mitingde fes kadar çaraf konusunu da irdelemitir. Ancak çarafa
kar kanun çkarlamamtr. Çünkü din ve gelenek toplum için kolay braklabilecek
deerler arasnda yer almamaktadr. 1928’de yaznn bir din sorunu olmayp, uygarlk
sorunu olduunun anlalmas ve bu soruna çözüm yolu bulma gereklilii gündeme
gelmesi sonucunda Harf nklâb gerçekletirilmitir. Kabul edilen yeni harflerle kadn
daha kolay okuma, yazma ve örenme imkânna kavumutur.
Atatürk’ün gerçekletirdii hukuk inklâb ise eski hukukun sistem olarak dayand
temel kaynaklar saf d brakarak, bat hukuk sisteminin benimsenmesi anlamn
tamaktadr. 1926 ylnda kabul edilen Medeni Kanun ile kadna erkek karsnda hukuki
eitlik verilmitir.
Türk kadnnn ekonomik alanda üretime katlmas için Cumhuriyet Döneminde
ciddi önlemler alnmtr. Zanaat okullar iyiletirilmi, yeni zanaat okullar açlmtr.
1926 ylnda çkarlan Memurin Kanunuyla kadnlar memur olmaya balamlar ve o
zamandan günümüze kadar geçen sürede kamu alannda çalan kadnlarn says artmtr.
Kadnlarn çalma yaamlarna yönelik düzenlemeler yeterli olmamakla birlikte
yaplmaktadr.
Türk kadnna seçim hakknn tannmas Cumhuriyet ideolojisinin gerçekletirdii
en önemli inklaptr. 1930’lu yllar siyasi haklar için bir balangç noktas olarak ele
alabiliriz. 1930 ylnda Türk kadnna belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkn
tanyan Yeni Belediye Kanunu kabul edilmitir. 1934’te de Milletvekili Seçimi Kanunuyla
seçme ve seçilme hakk Türk kadnna tannmtr. Böylece Türk kadn Mecliste temsil
hakkn elde etmitir. Fakat Türk kadn hala ilk seçimde elde ettii oy orann
yakalayabilmi deildir. Kadnlarmz sosyo-kültürel alanda, hukuk alannda, ekonomik
alanda ve siyasal alanda elde ettikleri haklarla ve büyük güçlüklerle gerçekletirilen
inklaplarla çkm olduklar yola önlerine çkan engellere ramen devam etmektedirler.
II
ABSTRACT
The status of Turkish women has shown changes during the history. By the
accepting of Islam women has almost same rights with man at the ancient turkish. As a
result of the religional and traditional system occurred, as it totally changed. By the time,
Turkish women have been removed from society and responsed house wife.
At the Ottoman, with the beginning of moving back, has suffered defeat. That
shows that country needs to be modernized in some institution.
Prosess of westernize which is named with the Gülhane Hatt- Humayun that
advertised in 1839 the period of Tanzimat. In 1908 with the advertising of II. Merutiyet
Kanun-i Esasi has been accepted and the new period began with the opening of Meclis-i
Mebusan. In this period status of women has been changed by important improvements. In
1914 University (nas Darü’l Fünun) has been opened for the student of girl.
This Period because of appearing of 1.th world war, woman have begun to work
different jobs instead of teacher. This situation has made some changes in women social
life. Brought out Hukuk-i Aile Kararname has made some little changes without avoiding
religious source to the family law, which was arranged by Islamic law. It is become
operative in 1917 but it is removed in 1919 and Islamic laws again become oprative.
While these improvements are lived at the Ottoman Empire, west has been living
some strong improvements as a result of Renascence and Reform movements, Geographic
investigating, and effects of technological improvements. These improvements made kind
power more important than man power. With the Industrial Revaluation woman began to
work with salary as a worker status in the society.
Women have fighted for their rights in the all society of world. Turkish women
made different fight than any other world society woman’s fight to have right in society.
War of Independence is an extraordinary example of rebirth of Turkey. Turkish women
have fighted with the man for their independence at the War of Independence. As a result
of independence fight, fight of improvement of women rights began. This time fight of
ignorance began. There is going to be fight to get rid of ignorance both general society and
customly Turkish women.
The most important revolution that is appeared period of republic in international
education is to end two head education by bringing out Tevhid-i Tedrisat law in 1924. By
the first step of qualifying women rights law has made new arrangements in education.
Clothes an alphabet changes are different changes made in social improvement. Women
III
clothes are one of the most important subjects for Atatürk. Because a modern country must
have a modern clothes. Because of this, as a fez and garment subject are considered in
meeting that is made in Kastamonu in 1925. But there were no law for the garment.
Because religion and tradition are not placed to leave in society. Alphabet revelation has
been made in 1928, as a result it is understood that writing is not a religias problem it is
civilization problem and this problem must be solved. Women began to learn reading,
writing and learning with new alphabet.
Law revolution, which is made by Atatürk is adopted to west law system instead of
ancient law system. By the accepting of Turkish civil law in 1926, women has been given
equality law opposite the man.
At the period of republic to be joined to economical production for women are
made important decition. New trade schools are opened. By the Memurin Law women
began to be a clerk in 1926. From that time to today they populated. It is real that, work
law has very important effects for woman to work. With the accepted law, women, man
and children’s work conditions are rearranged.
To be given the woman election right is the most important revolution that republic
made. Years of 1930 are the beginning point for the woman political rights. In 1930
Turkish women are given the right of election of city hall. In 1934 Turkish women are also
given the right of election of member of Parliament. But Turkish women still couldn’t
catch the first vote rate. Our women make headway to the social, economical, legal fields
and still continue to involve in politics.
IV
Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüüne
Bu çalma jürimiz tarafndan Tarih Anabilim Dal’nda YÜKSEK LSANS tezi
olarak kabul edilmitir.
Bakan
:
Üye
:
Üye
:
Üye
:
Üye
:
Onay
Yukardaki imzalarn ad geçen öretim üyelerine ait olduunu onaylarm.
……./…./2005
Prof. Dr. Emrullah GÜNEY
Enstitü Müdürü
V
ÖNSÖZ
Bilindii gibi toplumun temelini aile, aile kurumunun temelini de kadn
oluturmaktadr. Bu nedenle kadnlarla ilgili çalmalara her zaman ihtiyaç duyulacaktr.
Kadn sorunlarna çözümler üretilmesi daha salkl bir toplum yaratabilmenin ilk artdr.
Olaylara çözüm üretebilmek için ise olayn tarihi geliiminin bilinmesi gerekmektedir.
Tarihsel süreç, toplumla birlikte kadnn geçirdii evreleri ortaya çkarmaktadr. Ancak
açklanmas gereken temel problem kadn kelimesinin ne anlam ifade ettiidir. Kadn
nedir? Sorusunu sormak herhangi bir nesneyi tanmlamak anlamna gelmektedir. Kadnn
da bir insan olduu gerçeinden hareket edeceim için kadnnn ne olduuna dair bir
tanmlama yapmayacam. Sadece Türk kadnnn toplum ve dönem itibariyle nasl
alglandn ve bu algnn ne gibi deiimlere uradn, hangi evrelerden geçerek
bugünkü kadn algsna ulaldn ortaya koymaya çalacam. Bu bir tanmlama
olmayacak sadece bir anlatm biçiminden ibaret olacaktr.
Geçtiimiz yüzylda yaanan tarihsel olaylar ve toplumda yer bulan çada
kavramlar dünyada olduu gibi Türkiye’de de kadn kimliinin yeniden tanmlanmasna
yol açm ve kadnlarn özgürlük mücadelesi vermelerinde etkili olmutur. Kemalist
sistem, asrlarca toplumdan dlanm ve kimliksizletirilmi olan Türk kadnn yeniden
sosyo-kültürel, siyasal, ekonomik ksacas her alanda toplumun aktif bir üyesi haline
getirmi, Cumhuriyet Döneminde kadn yurtta kimliini kazanmtr. Ancak M. Kemal
Atatürk’ün
ölümünden
sonra
tekrar
dirilen
yozlatrma
hareketleri
kadnn
çadalamasnda baz sorunlar yaanmasna neden olmutur.
Türkiye’de Atatürk inklâplarnn neden olduu deiim sayesinde Türk kadn
toplumsal sçrama yaamtr. Türk kadn tarih boyunca cinsiyet fenomeni nedeniyle farkl
statülerde yer almtr. Tarih, geçmiten gelecee k tutan bir araçtr. Bu nedenle
günümüzde kadn olmaktan kaynaklanan sorunlarn nedenini bulmak ve M. Kemal
Atatürk’ün Türkiye’de gerçekletirdii devrim sonrasnda, büyük güçlüklerle hayata
geçirilen inklâplarla, toplumun kadna bakn deitiren ve aratrmann asl konusunu
oluturan inklâplarn, Türk kadnn ne ekilde etkiledii ve yeni toplumda Türk kadnnn
nasl bir statüye sahip olduu konularn aydnlatmak için Türk kadnnn tarihsel süreçte
geçirdii evreleri inceledik.
1919–1937 yllar arasn kapsayan dönemde yaplan inklâplar geçmile balantl
olarak ve kendinden sonraki dönemle de ilikilendirerek aydnlatmaya çaltk. Bu ekilde
VI
Türk kadnnn geçirdii evrelerin ve dönem dönem yaad deiimlerin daha net bir
ekilde açkla kavuturulaca umulmaktadr.
Çalmamz üç ana bölümden olumaktadr. Her bölümün kendi içinde bütünlük
salamasna ve kendinden sonraki bölüme temel oluturmasna dikkat edilmitir.
Birinci bölümde Türk kadn konusunda genel olarak bilgi verilmesi için tarihsel
süreçte Türk kadnn geçirdii evreler Müslümanlk temel alnarak, Müslümanlk öncesi ve
sonrasnda dönemin devletleri içerisinde Türk kadnn bulunduu durum ve toplumun
kadna bak açs konularna yer verildi. Osmanl Devletinde kadn ve Bat dünyasnda
yaanan gelimelerin Türk kadn üzerinde yaratt deiim konularna deinildi.
Osmanl’da Klasik Dönem, eski yeni çatmasnn yaand Tanzimat Dönemi ve krlma
noktas olarak görülen Merutiyet Dönemi alt balklar altnda ele alnd. Bat dünyasnda
yaanan Sanayi nklâbyla birlikte balayan kadnlarn i alanna kitle halinde ücretli içi
olarak girmeleri kadn sorununun ve kadn haklar için verilen mücadelenin Sanayi
nklâbyla ayn zamanda baladn göstermektedir. Bu nedenle Bat dünyas gelimeleri
Sanayi nklâb öncesi ve Sanayi nklâb sonras olarak incelendi.
kinci bölümde Cumhuriyet Dönemi Türk kadnnn Osmanl kadnndan devrald
miras bal altnda Türk kadnn savalarda erkei ile birlikte omuz omuza verdii
mücadeleler, bu dönemde yaplan hukuki düzenlemeler ve kadn örgütlenmeleri konular
incelendi.
Üçüncü bölümde ise aratrmamzn asl konusunu oluturan M. Kemal Atatürk’ün
büyük zorluklarla hayata geçirdii inklâplarn Türk kadn üzerindeki etkisi incelendi. M.
Kemal Atatürk’ün düünceleri neticesinde Türk kadnnn bu dönemde eitim alannda,
sosyo-kültürel alanda, hukuk alannda, siyaset alannda ve ekonomik alanda kazanm
olduu haklara yer verildi.
Türkiye’de kadnlarn eitim sürecine, i yaamna, üst yönetime ve siyasete daha
yüksek oranda katlmlarnn salanmas için önündeki engellerin kaldrlmas, katlmn
tevik edilmesi ve toplumun kadn üzerindeki geleneksel-dinsel bak açsnn deimesini
umuyoruz.
Kaynak taramas esnasnda yardmlarn esirgemeyen Milli Kütüphane Mikrofilm
arivi görevlilerine, stanbul Üniversitesi Kadn Eserleri Kütüphanesi sorumlusu Kemal
ÖZTÜRK’e, Diyarbakr Halk Kütüphanesi çalanlarna ve çalmam süresince yardm ve
desteini esirgemeyen bata deerli tez danmanm Yrd. Doç. Dr. Mustafa SARIBIYIK
olmak üzere, katks olan herkese teekkürü bir borç biliyorum.
Nazl ÇVRLL
VII
ÇNDEKLER
ÖZET……………………………………………………………………………................I
ABSTRACT……………………………………………………………………………….III
ÖNSÖZ……………………………………………………………………………………VI
GR………………………………………………………………………………………..1
BRNC BÖLÜM
TARHSEL SÜREÇTE TÜRK KADINI..............................................................................5
1. 1. Müslümanln Kabul Edilmesinden Önce Türklerde Toplumsal Durum ve Türk Kadn……6
1. 2. Müslümanln Kabul Edilmesinden Sonra Türklerde Toplumsal Durum ve Türk Kadn......11
1. 3. Osmanl Devleti Döneminde Türk Kadn.................................................................................14
1. 3. 1. Klasik Dönemde Türk Kadn...................................................................................15
1. 3. 2. Tanzimat Döneminde Türk Kadn...........................................................................18
1. 3. 3. Merutiyet Döneminde Türk Kadn.........................................................................25
1. 4. Bat Dünyasnda Toplumsal Durum ve Bat Kadn Hareketinin Geliimi................................30
1. 4. 1 Sanayi nklâb Öncesi Toplumsal Durum ve Bat Kadn........................................31
1. 4. 2. Sanayi nklâb Sonras Toplumsal Durum ve Bat Kadn......................................33
KNC BÖLÜM
CUMHURYET DÖNEM TÜRK KADINININ DEVRALDII MRAS......................39
2. 1. Türk Kadnnn Sosyal ve Siyasal Örgütlenmeleri.....................................................39
2. 1. 1. Anadolu Kadnlar Müdafaa-i Vatan Cemiyeti...........................................42
2. 1. 2. Türk Kadnlar Birliinin Faaliyetleri...........................................................45
2. 2. Türk Kadnna likin Hukuki Düzenlemeler..............................................................50
2. 2. 1. Mecelle-i Ahkâm- Adliye ve Türk Kadn..................................................50
2. 2. 2. Hukuki Aile Kararnamesi ve Türk Kadn...................................................51
2. 3. Savalarda Türk Kadn...............................................................................................53
2. 3. 1 Balkan Savalarnda ve I. Dünya Savanda Türk Kadn............................54
2. 3. 2. Milli Mücadele Döneminde Türk Kadn.....................................................58
VIII
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
NKILÂPLARIN TÜRK KADINI ÜZERNDEK ETKS...........................................65
3. 1. Sosyo Kültürel Alanda Yaplan nklâplar ve Türk Kadn......................................66
3. 1. 1. Eitim Öretimin Birletirilmesi ve Türk Kadn.....................................66
3. 1. 2. Klk Kyafet Deiiklii ve Türk Kadn.................................................81
3. 1. 3. Harf nklâb ve Türk Kadn....................................................................89
3. 2. Hukuk Alannda Yaplan nklâplar ve Türk Kadn................................................93
3. 2. 1. Türk Medeni Kanununda Türk Kadn.....................................................94
3. 2. 2. Yeni Türk Medeni Kanununda Türk Kadn............................................102
3. 3. Ekonomi alannda Yaanan Gelimeler ve Türk Kadn..........................................105
3. 3. 1. zmir ktisat Kongresi ve Türk Kadnna Yönelik Etkiler......................106
3. 3. 2. Memurin Kanunu ve Türk Kadnnn Memuriyet Hayat........................109
3. 4. Siyasal Alanda Yaplan nklâplar ve Türk Kadn...................................................124
3. 4. 1. Türk Kadnna Seçme ve Seçilme Hakknn Verilmesi............................126
SONUÇ............................................................................................................................138
KAYNAKÇA...................................................................................................................140
IX
GR
Çada Türk kadnnn günümüz toplumunda ulam olduu sosyal, kültürel,
siyasal ve ekonomik durumu, geride braktmz yüzyln eseridir. Son yüzyllk
tarihsel süreç içerisinde yaanan olaylar tüm dünyayla birlikte Türkiye’yi de etkisi altna
almtr. Bu süreç içerisinde Türk kadn özgürlük mücadelesini vermi, çada
haklarn kazanmtr.
Türk kadnnn toplumdaki statüsü, tarih boyunca deiiklikler göstermektedir.
Eski Türklerde, çadalar olan Çin, Hint, Arap, Mool, Roma, Yunan gibi ülkelerin
kadnlaryla karlatrma yapldnda Türk kadnnn oldukça iyi bir statüye sahip
olduunu görmekteyiz. Kadn, Türk ailesi içinde erkei ile hemen hemen eit haklara
sahip durumda ancak yine de erkek birinci derecede rol oynamaktadr. 1
Tarihsel süreç içinde Türk kadnnn sosyal durumundaki farkllamalar göz
önüne çkarabilmemiz için dönüm noktas olarak Türklerin Müslüman olduklar dönemi
ele almak durumundayz. Çünkü Türklerin 10. yüzyldan itibaren Müslümanlk ile
tanmalaryla birlikte sosyal hayatlarnda ve özellikle Türk kadnnn sahip olduu statü
de göz ard edilemeyecek farkllamalar meydana gelmitir. Bu deiimde
Müslümanlktan çok Arap ve ran kültürlerinin etkileri görülmektedir. Zaten Türkler
Müslümanlkla bu kültürlerin araclyla tanmlardr. Bizans toplumu ile balayan
ilikileri sonucunda özellikle saraylarda bu topluluklarn etkileri dikkat çekmektedir. 2
Türk kadnnn geçirdii bu deiim 300–350 yl gibi zaman zarf içerisinde
oldukça yava bir seyir göstererek olumutur. Bu zaman zarfnda Selçuklular
Döneminde adn duyuran kadnlara rastlanmaktadr. Örnein, bir vakf kurarak ünlenen
Gevher Nesibe Hatun, tekilat kuran Fatma Bac gibi baz isimler de örnek olarak
gösterilebilir. Siyaset alannda ünlenmi kadnlar arasnda ise Turul Bey’in Hanm
Altuncan Hatun ve Melikah’n hanm Terken Hatun’un hükümdarlk ve Beyler
üzerinde etkilerinin olduu bilinmektedir. 3 Nizamülmülk, Siyasetname adl eserinde bu
konuya yer vermitir. Ancak Nizamülmülk’ün kadn konusundaki düünceleri oldukça
acmaszdr. Nizamülmülk, eserinde kadnlarn akllarnn olmadndan, onlardan
1
Ziya Gökalp, Türkçülüün Esaslar, (Haz. Mehmet KAPLAN), stanbul, 1976, s. 155, 156.
1911 ylnda stanbul’da baslm olan eserin günümüz Türkçesine çevrilmi biçimi: Celal Nuri (LER),
Kadnlarmz, Kültür Bakanl Yaynlar, (Haz. Özer OZANKAYA), Ankara, 1993, s. 163, 164.
3
efika KURNAZ, II. Merutiyet Döneminde Türk Kadn, Milli Eitim Basmevi, stanbul, 1996, s. 13.
2
1
sadece
neslin
güzel
olarak
devam
edebilmesi
için
yararlanlabileceinden
bahsetmektedir. Padiah kadnlarnn ise dary görmedikleri için ilerini yaptrdklar
hizmetkârlara verdikleri emirlerin fesat çkardn ve hatal olan bu emirlerin padiahn
ihtiamna gölge düürdüünü bu nedenle kadnlarn siyasi alandan uzak tutulmalar
gerektiine yer vermitir. 4
18. yüzyldan itibaren Bat karsnda alnan yenilgiler Osmanl aydnlarn Bat
yeniliklerine yöneltmi askeri alanda balayan yenilikler 1839’daki Tanzimat Hareketi
ile her alanda kendini göstermitir. Tanzimat Döneminden önce meydana gelen
deiimler, geleneksel ve dinsel nitelikli yaamn sonucu olarak çok yava bir seyir
göstermitir. Tanzimat Dönemiyle birlikte balayan çadalama hareketi kadn
üzerinde olumlu deiimler meydana getirmitir. 5
Osmanl toplumunda kadnn durumu ile ilgili sorunlar 19. yüzylda ifade
edilmeye balanmtr. 6 Aydnlanma ça olarak bilinen bu dönem, temelinde Rönesans
ve Reform hareketleri, corafi keifler, Sanayi nklâb ve teknolojik gelimelerin yer
ald Bat’da köklü deiimlerin yaand bir dönemdir. Bu dönemde snflarn
eitlii, insan haklar, köleliin kaldrlmas gibi konular tartlrken kadnlar da kadn
erkek eitlii konusunda mücadeleye balamlardr. Kadnlarn kitle halinde hareketleri
ilk kez Fransz Devriminde ortaya çkmtr. Ancak kadnlar devrimden beklediklerini
elde edememilerdir. 7 Sanayi nklâbyla birlikte içi olarak çalmaya balayan kadnlar
düük ücret alma ve çalma atlarnn olumsuzluklarna ba kaldrmlardr.
Bütün toplumlarn yaplarn oluturan kültürel normlar vardr. Bu normlar ya
geleneksel deerler ya dinsel deerler ya da her iki unsurun birletii ortak deerler
oluturur. Kadn içinde bulunduu toplumun deer yarglarna veya ideolojik kalplarna
göre toplumdaki yerini alr. Kadnn toplumdaki yeri bahsettiimiz deerlerle birlikte
ülkenin gelime düzeyine de baldr.
Tanzimat dönemi sonrasnda iki yönlü düünce yaps ortaya çkmtr. Baz
geriye dönülerin yaanmasyla birlikte dünyada meydana gelen yeni siyasal akmlarda
Osmanl Devleti içerisinde etkili olmulardr. Türkiye, gerçekletirdii inklâplarla
4
Nizamülmülk, Siyasetname, (Türkçesi, Nurettin BAYBURTLUGL), Dergâh Yaynlar, stanbul, 1981,
s. 246.
5
Türk kadnnn Osmanl Devleti döneminde verdii mücadele için u eserler incelenebilir: Muhaddere
TAÇIOLU, Türk Osmanl Cemiyetlerinde Kadnn Sosyal Durumu ve Kadn Kyafetleri, Kadnn
Sosyal Hayatn Tetkik Kurumu, Ankara, 1958; efika KURNAZ, a. g. e. , s.13.
6
KURNAZ, a. g. e. , s. 14.
7
Serpil ÇAKIR, Osmanl Kadn Hareketi, Metis Yaynlar, stanbul, 1994, s. 19, 20.
2
slami kurallarn yannda çada normlar da benimseyerek yeni bir toplum yaratma
yoluna girmitir. Bu yeni toplum içinde Türk kadnnn statüsü deimitir. Türk kadn
sosyal, siyasal, ekonomi gibi her alanda farkl biçimde alglanmaya balamtr.
Toplumsal yaant da oluan deiim yeni sorunlar da ortaya çkarmtr. Bu sorunlar
geriye doru admlarn atld istibdat dönemi ve toplumsal deiimin yaand II.
Merutiyet hareketi izlemitir.
Böylece eski-yeni yani geleneksel-dinsel deerlerle
çada deerlerin çatma süreci yaanmtr.
II. Merutiyet döneminde sosyal hayatta köklü deiimler meydana gelmitir.
Kadn sorunlarnn giderilmesi açsndan ciddi admlarn atld bu dönemde kadnn
toplumdaki etkinlii artmtr. Bu gelimeleri Türkiye’nin siyasal yaantsndan ayrt
edemeyiz. Türkiye Cumhuriyetinde siyasal açdan tepeden inme bir zorlama olduu
düünülse de kadn haklarnn kazanlmasnn temeli bu dönemde atlmtr denilebilir.
Türk kadnnn inceleme konusu yaplmas Türkiye’nin yakn tarihinde meydana
gelmi olan Ortadou’da Halifeliin kaldrlmas, anayasal bir kural olarak laikliin
yerletirilmesi, eitimin birletirilmesi ve siyasal alanda dini devlet ilerinden ayran tek
Müslüman ülke olmas gibi deiimler sonucunda oldukça zor bir sorun olarak
karmza çkmaktadr. 8
Türkiye’de yaanan en önemli toplumsal deiim, Cumhuriyet Dönemi ile
birlikte balamtr. Çada bir toplum oluturmak için her alanda yaplan inklâplar
Cumhuriyet Döneminde gerçekletirilmitir. Kadn Türk toplumundaki kaderci
anlaytan syrlarak çada haklarn istemeye balamtr. Bu admlarda M. Kemal
Atatürk belirleyici bir rol oynamtr. Türk kadn çada ülke kadnna göre daha erken
bir dönemde çada haklarn elde etmeye balamtr. Türk Devrimi Türk kadnnn
uygar dünyada olmas gereken konuma gelebilmesi için tarihinin en büyük çabasn
göstermitir. Türk Devrimiyle birlikte Türk kadn devrim öncesine göre tamamyla
farkl bir kimlikte ve statüde yer almtr. Atatürk’ün düüncesinde yer alan kadn
konusunda Tanzimat ile balayan batllama hareketleriyle birlikte bat klasiklerini
okuma ilgisi etkili olmutur. 9
Cumhuriyetin
farkllamaya
neden
ilan
olan
edilmesine
etmenler
kadar
bat
olan
kaynakl
süreçte
olarak
yaanan
toplumsal
deerlendirilirken,
Cumhuriyet’in ilan edilmesiyle birlikte bat etkisine ek olarak yeni ideolojinin içeriinin
8
Nermin ABADAN UNAT, “Toplumsal Deime ve Türk Kadn”, Türk Toplumunda Kadn,
Aratrma, Eitim, Ekin Yaynlar ve Türk Sosyal Bilimler Dernei Yaynlar, Ankara, 1979, s. XIII.
9
Leyla KIRKPINAR, Türkiye’de Toplumsal Deime ve Kadn, Kültür Bakanl Yaynlar, Ankara,
2001, s. 25.
3
de etkisinin olduu gözlemlenmitir. Bunun sonucunda toplum yapsnda deiimler
ortaya çkmtr. Eitim öretimin birletirilmesi, Medeni Kanunun kabul edilmesi,
kadnlarn siyasal alanda statü edinmeleri gibi yenilikler deiim sonucunda
gerçekletirilen inklâplardan bir kaçdr. Bunlarla birlikte Cumhuriyet Döneminde
toplumsal, siyasal, kültürel alanda yaanan çadalama hareketleri toplumsal deiime
etki eden faktörler arasndadr. Bu etmenler iç ve d gelimelere de dayanmaktadr.
Yaanan gelimeler toplumsal alanlarda büyük deiimlere yol açmtr. Toplumsal
hayatta yaanan karklklar kadnn toplumdaki statüsünde de karklklar meydana
gelmesine sebep olmutur. 1950’li yllarda ekonomik alanda, kültürel yapda, dini
kalplar ve sosyal hayatta kadn açsndan bu alanlara kar bir uzaklama meydana
gelmitir. Bu durum frsat eitsizlii yaratmtr.
Türk kadnnn kazanm olduu haklar kadn erkek ilikilerinde hukuki bir
eitlik salam olsa da sosyal hayattaki eitsizlik devam etmektedir. Bu durum bize
kazanlan haklarn kadn istedii düzeye getiremediini göstermektedir. Bahsettiimiz
eitsizlik, yüzyllar boyunca toplumsal davranlara hükmeden kültürel normlardan
kaynaklanmaktadr. Bu nedenle kadn çadalama hareketinde geri planda kalmaktadr.
Kadn üzerindeki geleneksel ve dinsel tutum devam ettii sürece sosyo ekonomik,
kültürel ve en önemlisi siyasal alanda yaanan uygulama eksiklii devam edecektir.
Türkiye gelimekte olan bir ülke olarak geleneksel ve dinsel deerlerin etkisinin
devam etmekte olduu bir ülkedir. Bu etkenler toplumsal ibölümünün belirleyicileridir.
Bu deerler kadnn yerini ev kadnl ve annelikle tanmlamaktadrlar. Toplumun
dinamik elemann erkekler, geri kalan ksmn da kadnlar oluturmaktadr. 10
Kadn yasalar karsnda erkekle eit bir statüde yer alsa dahi topluma hala bu
eitlii benimsetebilmi deildir.
10
Gülten KAZGAN, “Türk Ekonomisinde Kadnlarn gücüne Katlmas, Mesleki Dalm, Eitim
Düzeyi ve Sosyo Ekonomik Statüsü”, Türk Toplumunda Kadn, Aratrma, Eitim, Ekin Yaynlar ve
Türk Sosyal Bilimler Dernei Yaynlar, Ankara, 1979, s. 137.
4
BRNC BÖLÜM
TARHSEL SÜREÇTE TÜRK KADINI
Kadnn toplumda giderek artan fonksiyonunun incelenmesi önemli bir konudur.
Türk kadnnn son yüzylda, özellikle Cumhuriyet Döneminde yaanan sosyal deiim
içindeki yerinin ne olduu sorusu sk sk tekrarlanm ve bu soruna cevap aranmtr.
Toplumsal deimelerin kadn dünyasnda yol açt etkileri daha yakndan
inceleyebilmemiz için tarihsel verilere daha yakndan bakmamz gerekmektedir.
Tarihsel süreç, toplumla birlikte kadnn geçirdii evreleri net bir ekilde ortaya
koymamz salamaktadr. Tarih derinliine aratrldnda kadnn insanla dayatlan
her türlü eitsizliin ilk kurban olduu ortaya çkmaktadr. Kadnn tarih boyunca
kimlii ve kiiliinden yoksun braklarak erkee sürekli tutsak edilmesi, toplumun
çöküünü beraberinde getirmitir. Çünkü toplumu kadn ve erkek olarak iki birey
oluturur. Bu bireylerden birinin önü kapatlrsa toplumun yarsnn önü kapatlm
demektir. Bu ekilde istenilen gelime salanamaz. Kadnn tutsakl genel olarak
toplumsal düüün göstergesi olduu gibi kadnn özgürlemesi de toplumsal gelimenin
salandnn göstergesidir.
Kadn evrenin kayna olan yaratc gücün yarsdr. Evren yalnzca bir gücün
sürekliliini devam ettirerek varln koruyabilmektedir. Bu güç de dii ve erkek olarak
eit iki parçaya ayrlmtr. Bu parçalarn biri olmadan dierinin evreni devam
ettirebilmesi mümkün deildir. Her iki yaam kayna ayn öelerden yaplmtr.
Bunlarn bir araya gelmeleri yeni yaamlar oluturmaktadr diyen Celal Nuri kadn
evrenin kayna olan yaratc gücün yars olarak deerlendirmektedir. 11 Bu açklamay
göz önünde bulundurduumuzda genel bir yarg olarak çou toplumlarn zihnini
bulandrm olan kadnn küçüklüünden ya da erkein yüceliinden söz etmenin bir
bilimsel dayanann olduu varsaymn ortaya atmamz da mümkün deildir.
Sosyal deiim sürecinde Türk kadnnn durumunu belirleyebilmek için baz
toplumsal özellikleri açklamak gerekmektedir. Böylelikle, Türk kadnnn kültürel
kimliinin nasl olutuu sorununa daha kolay bir ekilde yant bulabiliriz. Türk kadn
kimlii aratrmasna Müslümanln Türkler tarafndan kabul edilmesinden önceki
dönemi yani sadece Türk kimliinin var olduu süreci ele alarak balayacaz.
11
Celal Nuri (LER), a. g. e. , s. 1.
5
1. 1 Müslümanln Kabul Edilmesinden Önce Türklerde Toplumsal Durum ve
Türk Kadn
Eski çalardaki ilk Türk boylarndan balayarak Türklerin Müslümanl kabul
ettikleri m. s. 9. yüzyla kadar süren tarihi dönem içinde Türkler, ilk zamanlarda göçebe
bir hayat devam ettirirlerken zamanla yerleik hayat benimsemiler, bu deiim sonucu
kadnn toplum içindeki konumunu da deitirmitir. Göçebe dönem içinde Türk kadn,
erkekle eit bir konumda yer almtr.
Müslümanln kabul edilmesinden önceki dönemlerde Türk kadnn farkl
yönlerden ele alan birçok eser bulunmasyla birlikte bu dönem üzerine yaplan ilk
aratrmalardan olmas itibariyle Ziya Gökalp’in eserleri büyük önem tamaktadr.
Ziya Gökalp, Türkçülüün Esaslar adl eserinde Müslümanlk öncesi dönemin
kültürel yapsn u ekilde ele almaktadr:
“Eski Türkler hem demokrat hem de feminist idiler. Zaten demokrasi
beraberinde feminizmi getirir. Çünkü demokraside savunulan eitlik ilkesidir. Türklerin
feminist olmalarnn özel bir sebebi daha vardr. O da amanizm dinine inanyor
olmalardr.” 12
Eski Türk topluluklarna kadn ve erkein temsil ettii din ile sihir ( amanizm
ve Toyonizm) birbirine eit tutulmutur. amanizm kadnn kutsalln, Toyonizm ise
erkein kutsalln ön plana çkaran dinlerdir. amanizm inanc kadna önem
verilmesini gerektirmektedir. Türk amanlar büyü gücüyle mucizeler gösterebilmek
için kendilerini kadnlara benzetmilerdir. O dönemde yaplan her iin hem amanizm’e
hem de Toyonizm’e uygun olmasna önem verilmitir. Bu nedenle bütün toplantlarda
kadn ve erkek beraber bulunmulardr. Her iki cinse ait olan bu eitlik kadn ve erkein
toplum içinde de eit haklara sahip olmalar sonunu hazrlamtr. Bu inanç kadna önem
verilmesini gerektirmektedir. Ayrca eski Türklerde asalet sadece baba soyundan
geçmemektedir. Bir insann tam asil olmas için hem ana soyunun hem de baba soyunun
asil olmas gerekmektedir. 13
Ailede çocuklarn sorumluluu yalnzca babaya ait deildir. Anne de bu
sorumluluu paylamak durumundadr. 14 Dul kalan kadn çocuklarnn tek koruyucusu,
evinin tek idarecisi olmaktadr. Kadnlar bütün etkinliklere yüzleri açk olarak
katlmaktadrlar. Böylece ailenin, kadnla erkein ayn sorumluluu paylat aile
12
Ziya Gökalp, a. g e. , s. 158.
A. g. e. , s. 158.
14
A. Afet NAN, Atatürk ve Türk Kadn Haklarnn Kazanlmas, Milli Eitim Bakanl Yaynlar,
stanbul, 1968, s. 28.
13
6
tipine benzeyen bir sistem temeline dayand görülmektedir. Kzlar kendileriyle
evlenmek
isteyen
erkeklerle
düello
etmekte,
yendikleri
erkeklerle
ise
evlenmemektedirler. 15 Bu gelenek kadnlarn erkeklerle eit durumda olduklarnn
göstergesidir. Çünkü kadnlarnda erkekler gibi iyi klç kullanabilecek eitimi aldklar
gerçei ortaya çkmaktadr. Ancak kzlarn yendikleri erkekle evlenmek istememeleri
kadnn kendi kendini ikinci plana ittiini göstermektedir. Çünkü kadn için erkei
ondan daha güçlü olmaldr. Einden fiziksel olarak daha ileri bir seviyede olmay kadn
hazmedememektedir. Kadn her zaman korunma ihtiyac hissetmektedir. Bu nedenle
kendini erkein koruyuculuuna brakmaktadr.
Eski Türk topluluklarnn kültür yaplar üzerine aratrmalar ile tannm bir
kadn aratrmac olan Emel Esin “Katun” (Türk Kadnna Dair) adl eserinde Türk
kadnnn ilk devirleri hakknda u saptamay yapmaktadr:
“Türk Havas…, ç Asya’nn kuzeyinde, yüksek ve karl zirvelerin eteinde, çam
ve kayn aaçlarnn bittii sahada dodu…Tarihi asrlara uzanan bu devirde, Türk
kadnnn ahsiyeti çift veçhede geliti. K aylarn ocak banda,…Anne ve aç, fakat
ate ibadeti ile geçiriyordu. Yün eiriyor, yünleri ve keçeleri boyayp, ileme ve dokuma
ile urayordu. Bahar gelip, sürüler otlaa çkarken, kadnlarn yaay deiirdi.
Onlarnda günlük hayatnda, at üstünde çobanlk etmek, düman bir boyun saldrsna
kar koymak veya ondan kaçmak, sürüler çalnr ise avlanarak geçim temin etmek gibi
haller tabii idi. Bütün bir boyun yok edilmesi ile bitebilen hükümdardan korunabilmek
için, erlerde bulunan vasflar gerekiyordu. Türk kadn mensup olduu boyu
dümanlara kar savunacak bir er oul için sava Tanrsna yalvarrd. Katunlar saç
örgülerini taç gibi savurarak, döne döne ayin yaparlard. Ayin srasnda davullar
çalnr, katun ilahiler söyler, yer su ruhlarn (kut) yardma çarrd… Çou süslü
olmakla birlikte, hayat artlarna uygun kyafetler giyerlerdi. Erler gibi, Türk kadnlar
da ölünce, binek atlar ile gömülürlerd.” 16
Göçebe hayat artlarnda kadn önemli bir elemandr. Erkekler savata ve avda
iken her eyin sorumlusu kadn olmutur. Bu dönemde kadn cesur ve mücadeleci bir
yap göstermitir. 17
Genel olarak yerleik hayata geçi ile birlikte tarmsal faaliyetlere balanmas
kadna atfedilmektedir. Çünkü ta devrinde yaplan i bölümünde erkee verilen görev
15
Emel DORAMACI, Türkiye’de Kadnn Dünü ve Bugünü, Bankas Yaynlar, Ankara, 1993, s. 3,4.
KIRKPINAR, a. g. e. , s. 47,48.
17
Suna Özlem MUTLU, “1923 Öncesi Dönemde Türk Kadn” , Aydnlanma 1923, Kemalist Atlm,
s.58.
16
7
avclk, kadna verilen görev ise kendiliinden yetien ürünleri toplayarak gda olarak
kullanmak olmutur. Bu tohumlarn topraa ekilerek tarm hayatnn balatlmas ve
dolaysyla yerleik hayata geçilmesi bu olaya bal olarak gelimitir. Ayrca o
dönemde ortaya çkarlan çanak çömlek gibi aletlerin yaplmasnda da kadnlar önemli
rol oynamlardr. Bu iler arasnda yer alan en önemli faktör aile yuvasn kadnn
kurmu olmasdr. Dolaysyla kadn-erkek arasndaki ilikilerin düzenleyicisi de kadn
olmutur. Fakat insanlar arasnda bir yere sahip olma düüncesi nedeniyle savalarn
balad dönem de bu dönem olmutur. Kadn erkek arasndaki i bölümü bu yeni
hayat tarz sonucu ekillenmitir.
Bütün eski uygarlklar var olularnn gerçeklemesini efsanelere dayandrarak
anlatmaktadrlar. Kadn erkek eitlii ve aile içindeki kadnn konumu Dede Korkut
hikâyelerinde de ilenmitir. 18
Eski Türk destanlar da eitlik konusunda dengenin
erkek lehine bozulduunu göstermektedir. Destanlarn en önemli aktörü kadnlardr.
Kadn hayata, topluma ve erkee ilevlik kazandran bir unsur olarak yanstlr. Örnein
Yaratl destannn Ak-Ana’s böyle bir prototiptir.19
Bu devirlerde kadna ait ziynet ve mutfak eyalar ile birlikte bereket ilahesi
olarak idoller ve heykelcikler bulunmaktadr. 20 Türk destanlarnda dier eski
uygarlklara göre Türk kadnna daha farkl bir rol biçildiini görmekteyiz. Bu
deerlerin kimi zaman ayn kalarak, kimi zaman deierek ya da farkl bir içerik
kazanarak günümüze kadar izlerinin tandn gözlemlemekteyiz. Eski Türk
topluluklarnda kadnn nasl alglandn ve kadnn ne gibi kültürel farkllklarla
ekillendiini u ekilde açklayabiliriz.
Müslümanln kabul edilmesinden önceki devirde kurulan ilk Türk devleti olan
(M.Ö.1. bin-M.S. 4. asr ) Hun Devletinde kadn Bat ve Dou Hunlar olarak iki ayr
görünümdedir. Dou Hun kadn Çin geleneklerinden etkilenmitir. Kadn Hakan-Hatun
statüsü çerçevesinde toplumda söz sahibidir. Bat Hun kadn ise kendinden önce
Avrupa’ya gelmi olan kavimlerle kültürel alverite bulunduu için yar barbar
toplumlardaki üretim ilikilerinin belirledii artlar altnda deerlendirilmektedir . 21
Hunlar, egzogami özellii tamaktadrlar. Ancak babalar öldüünde oullar
üvey anneleriyle evlenmekte, ölen kardelerinin elerini de sa kalan kardeler
18
smail DOAN, Bizde Kadn, Milli Eitim Bakanl Yaynlar, stanbul, 2003, s. 2, 3. ( Ahmet
CEVAT’n Ayn adl eseri üzerine yaplm bir deerlendirmedir)
19
DOAN, a. g. e. , s. 4.
NAN, a. g. e. , s. 5.
21
Aytunç ALTINDAL, Türkiye’de Kadn, Alfa Basm Yaym Ltd. ti. , 9. Basm, stanbul, 2004, s.24.
20
8
almaktadrlar. Bu duruma levirat ad verilmitir. Levirat’n sebeplerinden biri kadnn
ölen kocasnn ruhuna da hizmet edecei inancnn varldr. Kadn einin olu ya da
kardeiyle evlenirse bu görevi yerine getirebilir ama baka aileden biriyle evlenirse iki
ayr erkee ve atalarna hizmet etme durumunda kalaca düüncesine sahip olmalar
kadnn farkl bir aileden bir bireyle ikinci evliliini yapabilmesi hakkn elinden
almaktadr. Dier bir sebebi ise sa kalan kadnn eski soyuna dönmesi durumunda bir
miktar mal beraberinde götürecek olmas ve kendisinin de gidecei için i gücünün
eksilecek olmasdr. Levirat gelenei ile bu durumlarn önlenmesi istenmitir. 22
Eski Türklerde evlenme her iki tarafn istei sonucunda gerçekletirilmektedir.
Evlenme ya kzlar için 10 erkekler içinse 12’dir. Kadn evlendiinde kendi öz adn
brakmamakta ve kendi mallarna sahip çkabilmektedir. Bu dönemin kadnnn en
belirgin özellii, evlenme çandaki kzlarn ev ilerindeki becerilerine göre deil de ata
binmek veya iyi silah kullanmak gibi özellikleriyle seçilmekte olduklardr. 23
Asya ve Avrupa Hunlar’ndan sonra pek çok devlet kurulmutur. Bunlardan en
önemlileri arasnda Göktürkler ( M. S. 8. yüzyl ) ve Uygurlar ( M. S. 8.- 9. yüzyl )
olduunu söyleyebiliriz. Göktürk ve Uygurlarda da kadna ayr bir yer verilmitir. Bu
devletlerde cinsiyet farknn hukuk düzeni üzerinde önemli bir etkisinin olmad
görülmektedir. Kadn dier toplumlarda olduu gibi önce babasnn sonra da kocasnn
velayeti altnda bulunmaktadr. Ancak burada kadnn aalanma durumu söz konusu
olmamtr. Kadn, dier çada kültürlerle kyaslandnda daha üstün bir statüdedir.
Yüksek makama sahip olan kadn kendinden aa seviyede olan bir erkekle
evlenememektedir. Burada cinsiyet ayrmndan ziyade statü ayrm söz konusu
olmutur. Kadn ile erkek mevki bakmdan eit konumdalar ise de örf ve gelenekler esas
alnd için baba, kzn isteyen kiiye vermek zorundadr. Göktürklerde de Hunlarda ki
gibi levirat gelenei vardr. Bunlarn yan sra 8. yüzyldaki Orhun Kitabelerinde Türk
kadnndan saygyla bahsedildii bilinmektedir. Orhun Kitabelerinde aile hukuku ve
mülkiyet meseleleri gibi konular kurallara bal olarak düzenlenmitir. Evli kadn kutsal
olarak görülür ona tecavüz eden idamla cezalandrlr. 24
Bu kitabelerde Ouz Prenseslerinin sosyal ve siyasi alanlardaki çalmalarna da
deinilmektedir. Mesela Orhun Kitabelerinde u iki cümle beraber kullanlmaktadr:
22
Çada Hukukçular Dernei, Kadn Hukuku Semineri, Bolu, 29 ubat–3 Mart 1996, s. 29. Bu kaynak
daha sonra alnt yapldnda ÇHD olarak ksaltlacaktr.
23
Kemal KARPAT, “Ailede Devletçi ve Ferdiyetçi Görü” , stanbul Kültür Dergisi, S. 47, (1945) s. 14.
24
ALTINDAL, a. g. e. , s. 25.
9
“Devleti idare eden Han ve devleti bilen Hatun”. Geleneklere göre sadece “Han
emrediyor ki” sözüyle balayan bir emirname geçerli saylmamaktadr. Geçerli
olabilmesi için “Han ve Hatun emrediyor ki” eklinde balamas gerekmektedir . 25
Hakan, devleti Hatun ile birlikte temsil etmektedir. Bununla birlikte Hunlar
arasnda poligami de yaanmaktadr. Halktan olan Hun kadnlar, erkeklerin yannda
dövüebilmek için iyi bir ekilde eitilerek tepeden trnaa silahlandrlmaktadrlar . 26
Kadnlar toplumda aktif bir rol edinmilerdir. Hükümdar ailesinden olan bir
kadn elçi görevini dahi alabilmektedir. Uygur kadnlar özellikle hayr ilerinde faal
olmulardr . 27
Eski Türk ailelerinde bir kz çocuunun dünyaya gelii Cahiliyye dönemi
Araplarnda olduu gibi üzüntüyle karlanmamaktadr. Aksine baz kadnlarn
kendilerine kz çocuu vermesi için Ouz Prenseslerinden Tanrya yalvarmalarn
istedikleri bilinmektedir . 28
Eski Türklerde kadn-erkek eitlii konusunda yaplan aratrmalar genellikle u
üç önemli etkene dayanmaktadr.
Hakan ve Hatun emrediyor beraberliinin ilevsel paylam öne çkarmas, tek
eli evlilik iddias ve kaç ve göç olmayna dair yaklamlar . 29
Ziya Gökalp’e göre Türk geleneklerinin üstünlüü ve Türk ahlak, ran ve
Yunan geleneklerinin etkileri sonucunda gerilemitir. Bu konuda Gökalp öyle
söylemektedir;
“Türkçülük cereyan doar domaz, feminizm mefkuresi de beraber dodu.
Türklerin hem halkç, hem de kadnc olmalar, yalnz bu asrn, bu iki mefkureye önem
vermesinden dolay deildir. Eski Türk hayatnda demokrasi ve feminizmin iki balca
esas olmas da bu hususlarda büyük bir amildir.” 30
Orta Asya’da tarihsel süreç içinde meydana gelen din deiiklikleri
ataerkilleme sürecine büyük katkda bulunmutur. Orta Asya’da ataerkil dinleri kabul
etmeyen amanist topluluklarda kadn kstlanmamtr. Serbest ilikilerle birlikte
25
ÇHD, a. g. e. , s. 29.
ÇHD, a. g. e. , s. 29 .
27
KIRKPINAR, a. g. e. , s. 56.
28
Turhan FEYZOLU, “Atatürk ve Kadn Haklar” , Atatürkçü Düünce, Atatürk Aratrma Merkezi
Yaynlar, Ankara, 1992, s. 881; Ayrca bkz. Emel DORAMACI, Türkiye’de Kadn Haklar, Ankara,
1982, s. 3.
29
DOAN, a. g. e. , s. 3.
30
Ziya Gökalp, a. g. e. , s. 163, 164.
26
10
ataerkil yap görülmektedir. Yerleik hayata geçip ataerkil dinleri kabul eden Türklerde
ise kadn üzerine bir kstlama getirilmitir . 31
1. 2. Müslümanln Kabul Edilmesinden Sonra Türklerde Toplumsal Durum ve
Türk Kadn
Türkler, Müslümanl 8. yüzyldan itibaren toplu olarak kabul etmeye
balamlardr. Türklerin Müslümanl kabul etmeleriyle birlikte toplumsal yaplarnda,
gelenek ve göreneklerine uymayan baz deiikler yapmak durumunda kalmlardr.
Türklerin, Müslümanlkla karlamalar onlar, iktisadi bakmdan üretim ilikilerinde
toplumsal deiim ve dönüümlerde bulunmaya itmitir. 32 Bu toplumsal deiim,
yüzyllardr
kendi
gelenek
ve
inançlar
içinde,
Müslüman-Arap
kadn
ile
kyaslanamayacak kadar özgür yaam olan Türk kadnn da etkilemitir. Türklerin
Müslümanla göre düzenledikleri sosyal hayatlarnda Türk kadn tpk Müslüman
Arap kadn gibi hatta bazen ondan da daha kötü bir ekilde Müslüman Türk erkeinin
kesin denetimi ve emri altna sokulmaya zorlanmtr. Aslnda bu durumun nedeni
Müslümanlk deildir. Bu durum Müslümanln yanl yorumlanmasndan ve bu yanl
yorumlarn toplumda gelenek halini almasndan kaynaklanmaktadr. Bu arada ilginç bir
durum daha söz konusu olmutur. Mezhep ve tarikatlarn varl. Çünkü baz
mezheplerde kadn dierlerine oranla daha özgür braklmtr. Örnein, iilerde durum
böyledir. Bazlarnda ise çok daha fazla bask altna alnmtr. afiler gibi.
Müslümanlk, Araplarn çad uygulamalarn, ilkel yaam biçimlerini sona
erdirmeye çalmtr. Cahiliye dönemi Arap toplumu için bir devrim nitelii
tamaktadr. Ancak Müslümanlk öncesi Türk kültürüyle karlatrdmz zaman,
Müslümanln,
Türklerin kadn kimliine bir kstlama getirdiini görmekteyiz.
Mesela Türk kadn Müslümanlk ile birlikte peçe takmaya balamtr . 33
Ouzlarn
Müslümanl
kabul
ettikleri
dönemi
anlatan
kahramanlk
destanlarndan birini oluturan Dede Korkut Destanna göre, dört tip kadn vardr.
Kocasndan memnun olmayan kadn, evine iyi bakmayan kadn, misafir yannda
kocasn mahcup eden kadn ve evin dayana olan kadndr. Bu destanlarda erkekler
kahraman, kadnlar ise erkeklerin ei konumundadrlar. 34 Belirtildii gibi aile içinde
31
MUTLU, a. g. m. , s. 58.
ALTINDAL, a. g. e. , s. 55.
33
ÇHD, a. g. e. , s. 32.
34
KIRKPINAR, a. g. e. , s. 57; Ayrca bkz. sa KOCAKAPLAN, “Dede Korkut’ta nsan Hükümdar ve
Aile, Türk Edebiyat, 1985, s. 249–257; bkz. MUTLU, a. g. m. , s. 60.
32
11
kadnn yeri namus, misafirperverlik, güzellik ve kahramanlk gibi kavramlardan
ibarettir. Erkekler kahraman kadnlara deer verirler.
Dede Korkut Destannda kadnlar,
Karahanllar Döneminde yazlm olan
Kutadgu Bilig’de ve Divan- Lügatit Türk (1073–1077 ) adl eserde olduu gibi korkak,
yalanc ve zevk simgesi olarak yanstlmamtr. Divan’da ki kadn izlenimi ataerkil bir
yap ortaya koyarken, Kutadgu Bilig’de kadn sadece cinsel nesne olarak
görülmektedir 35 . Dönemleri için oldukça aydnlatc olan bu iki kaynak kadnn toplum
içindeki yansmasn göstermektedir.
Müslümanl
benimseyen
Selçuklular,
zamanla
Arap
kültüründen
etkilenmiler, Türk, Acem ve Arap kültürlerinin karmaasn yaamlardr. Bu sosyal
kargaa içinde Selçuklu kadnnn durumu, göçebe Ouz Türklerindeki kadnn
durumundan oldukça farkldr. Göçebe Ouzlarda kadn, erkekten aa bir konumda
deildir. Kabilenin yönetiminde kendisine de danlmakta, üretimden kendisine düen
pay alabilmekte, cinsiyete göre i bölümü düzeni içinde çalmaktadr. Oysa Selçuklu
kadn, Türk, Acem, Arap ve sonra da Bizans kültürlerinin oluturduu artlar içinde
yaamaktadr.
Türk kadnnn gelecekteki Osmanl Devletinde varln hiç duyuramayacak
hale geliinin süreci ilk olarak Selçuklularda balamtr. Göçebe Ouz kadn, ilk
olarak bu dönemde Türk erkeinden geride kalmaya balam toplumsal olaylar (sanat,
kültür, iktisat, siyaset) gerei kadar izleyememi Osmanl Devletine gelindiinde ise
artk iyice yenik dütüünden yaklak 6 yüzyl süresince hiçbir toplumsal olaya
damgasn vuramamtr. Yaplan baz aratrmalar Selçuklu saray kadnnn durumunu
göz önüne alarak o dönemin kadnlarnn genel durumunun da böyle oluunu üstü
kapal bir ekilde dile getirirler. Ancak gerçek tam anlamyla bu ekilde deildir.
Örnein, Selçuklu Hükümdarlar Müslüman olmakla beraber dier din
mensuplarna ho görülü davranmlardr. Anadolu yerli Hristiyan kadnlaryla evlenen
baz Selçuk beyleri olmu hanedana mensup baka dinden olanlardan bazlar
Müslümanl kabul etmi bazlar da kendi inançlarna sadk kalmlardr. Mesela
Keyhüsrev’in kars Gürci Hatun Müslümanl kabul etmi, Mevlana Celaleddin Rumi
ve dier âlim ve mütefekkirlerle fikir alveriinde bulunmu bir kimsedir. Böylelikle
dini taassup olmad gibi kadnlarn cemiyet içinde fikirlerini dile getirdikleri
anlalmaktadr. 36 Oysa olaya farkl bir açdan baktmzda Gürci Hatun’un Slav
35
36
MUTLU, a. g. m. , s. 60.
Afet NAN, Tarihten Bugüne, Türkiye Bankas Kültür Yaynlar, Ankara, 1970, s. 60,61.
12
kültürüyle yetimi ve sarayl bir kadn olmas ona baz ayrcalklar getirdiini
görmekteyiz. Âlimlerle fikir alveriinde bulunabilmesi ise yukarda açkladmz
etkenlerin yan sra Mevlevilikte ki –ne olursan ol yine gel- ilkesiyle ifade edilebilir.
Ama bu yarg sonucunda dini taassup olmad gibi kadnlarn cemiyette fikirlerini dile
getirebildikleri sonucunu çkarmaz. Çünkü Selçuklular slamiyet’i devlet düzeninde
uygulamlardr. Bu nedenle Selçuklularda dini taassup vardr ve kadnlar toplumsal
hayatta
erkeklerle
beraber
oturup
fikirlerini
söyleyebilme
olanana
sahip
olamamlardr.
Selçuklularda dini taassup olmadn öne süren Afet nan “Osmanllarda
teokratik bir sisteme göre yürütülen idare de kadn taassubun basks altnda kalmaya
mahkûm olmutur 37 ” demektedir. Bu doru bir yargdr. Ancak Müslüman Türk kadn
dinin etkisi altna ilk olarak Osmanllarda deil Osmanl öncesinde girmeye balam
Osmanlya gelindiinde ise din format altndaki inançlara iyice teslim olmutur.
Selçuklu Türkleri geleneklerini Müslümanln getirdii kurallarla normal bir ekilde
gelitirmilerdir. Selçuklunun sarayl kadn, halkn uymak zorunda oluu kurallara
uymak mecburiyetinde deildir. Alt tabaka kadn ise dini geleneklerin basksn olanca
arlyla üstünde hissetmitir. Ayn ülkenin iki ayr snfndaki kadnlar üzerinde farkl
yönlerde bask kuran slamiyet ve deien ekonomi ve politika Ouz Türklerinde
olmayan feodal bir oluum meydana getirmitir. Dolaysyla birbirinden ayr bu iki
kadn tipi birbirine daha çok uzaklamtr. Örnein, Selçuklu emirlerinden Bedrettin
Mahmut’un kars Kutlu Melek Hatun, Atabey Medresesi önünde yaptrlan DarülHuffaz içinde bir kütüphane kurdurmutur. 38 Bir kadn tarafndan yaptrlan bu
kütüphanede acaba kaç Selçuklu köylü kz okuyup örenim yapma olanan elde
etmitir? Cevap verilmesi çok zor olmayan bu soru bize toplumda farkl tabakada
bulunan iki ayr kadn tipini ortaya koymaktadr. Baka bir örnek olarak ta Bacyan-
Rum tekilatnn kurucusu Fatma Bacy gösterebiliriz. Bu tekilat Ahiliin kadnlar
koludur. Türkmen kadnlar burada siyasi, askeri, ekonomik ve kültürel faaliyetlerde
bulunmulardr. Hatta bu tekilat Kayserinin Moollara kar savunulmasna fiilen
katlm, Fatma Bac bu olayda esir dümütür. 39
Selçuklu Devletinin alt tabaka kadn ise dini geleneklerin ar basks karsnda
baz eski Türk töre ve geleneklerine sahip çkarak devam ettirmeye çalmtr. Mesela
37
ALTINDAL, a. g. e. , s. 58–59.
NAN, Atatürk ve Türk Kadn Haklarnn Kazanlmas, s. 43.
39
KURNAZ, a. g. e. , s.13.
38
13
Bizans ve ran etkisiyle Selçuklularda ve Osmanlda görülen harem saray ve saray
çevresinde yaygnlarken emekçi kesimde benimsenmemitir. Bunun sebepleri arasnda
eski Türk kültüründe harem hayatnn olmay yannda iktisadi nedenler de rol
oynamtr.
14. yüzyl Anadolu kadnnn durumunun belirlenmesinde ünlü Arap seyyah
bn-i Batuta (1304–1369)’nn yazlar önemli bir yer edinmitir. bn-i Batuta Anadolu
kadnn öyle belirlemitir:
“Bu memlekete geldiimiz andan itibaren çevredeki komularmz, kadn olsun
erkek olsun durumumuzla ilgilenmeden yapamamlardr. Burada kadnlar erkeklerden
kaçmazlar ve yola çkacamz zaman akraba ya da hane halkndanmçasna bizimle
vedalarlar, bu ayrlktan dolay üzüntülerini gözyalarn dökerek belirtirlerdi.”40
bn-i Batuta dönemindeki Türk kadnnn sosyal yaantsna deindii halde i
alannda çok fazla bir bilgi vermemektedir. Bu durum Türk kadnnn toplumda iyi bir
statüye sahip olmasna ramen çalma alannda ayn statüde olmadn göstermektedir.
Her ulusun olduu gibi Türk ulusunun da yazlmam hukuk devirleri vardr.
Yazl yasalar dönemine kadar hukuk ilerini gelenek ve töreler yönetmitir. Bu
geleneklerde kadn oldukça iyi bir statüde yer almtr. Müslümanln kabulüyle
birlikte eski Türk aile yaps deimi, Türk toplumunda kadnn sahip olduu statüden
geri gidi söz konusu olmutur. slam hukukuna göre Türk kadn erkekle ayn statüyü
paylaamamtr. 41
Ksaca Selçuklularda ve Selçuklular sonrasnda oluan beyliklerde ki Türk soylu
kadnnn durumu Ouz oymaklarndaki kadnn durumundan alt seviye de Osmanl
kadnndan ise üst seviyededir diyebiliriz.
1. 3. Osmanl Devleti Döneminde Türk Kadn
1299’da kurulan Osmanl Devletinde Türk kadnnn statüsü ve durumu kadnn
tarihteki konumu ve ilgili dönemlerin kendine özgü siyasi, iktisadi toplumsal
koullarnn zaman içerisinde urad deiimle orantl olarak baz farkllklar
göstermektedir. Balangçta eski demokratik geleneklerini ksmen de olsa devam ettiren
40
DOAN, a. g. m. , s. 9.
Günay TÜMER, “ slam’da Kadn” , Kastamonu’da lk Kadn Mitinginin 75. Yldönümü
Uluslararas Sempozyumu, ( Kastamonu, 10–11 Aralk 1994), Atatürk Aratrma Merkezi Yaynlar,
Ankara, 1994, s. 173–180.
41
14
Türk toplumunda kadnn toplumsal durumu Osmanl Devletinin güçlenmeye
balamasyla gerilemeye balamtr. 42
1. 3. 1. Klasik Dönemde Türk Kadn
Osmanl Devletinin ilk dönemlerinde eitlik, özgürlük gibi ilkeler devlet
yönetiminde etkili olmutur. Kadnlar toplumsal alanda oldukça rahattrlar. Rahatça
sokakta dolaabilmekte, alveri yapabilmekte, ticaretle uraabilmekte ve bunlar
yaparken de yüzlerini kapatmamaktadrlar. Saray hayatnda da yine eski demokratik
gelenekler korunmaktadr. Mesela, elçiler saraya ziyarette bulunduklarnda sultan
sarayda bulunmuyorsa sultann hanm elçileri karlamakta ve devlet ilerini yerine
getirmektedir. 43
ran ve Bizans Uygarlklar etkisinde kalan ve slami eriat kurallarn
benimseyen Osmanl yava yava demokratik geleneklerden uzaklam dolaysyla
toplum içinde kadnn konumunda da gerileme söz konusu olmutur. Bu durum kent
yaamnda daha çok etkili olmutur.
Osmanl kadn denilince akla ilk gelen düünce harem’dir. Oysa harem ne
Türklere ne de Osmanllara ait bir kavramdr. Bu durum Osmanl Devletinde 15.
yüzyldan itibaren Bizans ve ran kaynakl olarak görülmeye balanmtr. Daha sonra
etkisini arttrm, saray dnda da konaklarda uygulanmtr. Bu ekilde poligami de üst
snf içinde yaygnlamtr. Saraya giren harem kültürüyle birlikte saray ‘haremlik,
selamlk’ olarak iki bölüme ayrlmtr. Bu durumdan sonra kadnlarn yüzlerinin
kapanma dönemi balamtr. Bu uygulama daha sonra etkisini halk tabakasnda da
göstermi kadn saklama olay geleneksellemitir. 44
Harem bölümüne sadece koca ve kadnn yakn akrabalar, amca ve erkek karde
gibi kadnn evlenemeyecei erkek akrabalar girme hakkna sahiptir.
Ayrca bu dönemde aile kurumunda ataerkil bir yap göze çarpmaktadr.
Kadnlar erkein otoritesi altna girmeyi kabul etmilerdir. Miras paylamnda kadn
erkekten daha az pay almaktadr. Kadnn eini seçme hakk ortadan kalkmtr.
Evlenme esnasnda gelin kimsenin göremeyecei bir yerde bekletilmektedir. Boanma
için erkein kadna ‘bosun’ demesi yeterlidir. Poligami ise 1453’te stanbul’un
fethedilmesinden sonraki dönemde oldukça artm, cariye tutma gelenei balam,
42
MUTLU, a. g. m., s. 62.
A. g. m., s. 61.
44
ALTINDAL, a. g. e. , s. 75.
43
15
sultanlar cariyeleri ile evlenmeye balamlardr. Bu gelenek saray ve çevresini
etkilemekle birlikte halk üzerinde fazla bir rabet görmemitir. Çok elilik nadiren
görülmütür . 45
Geleneksel tüm toplumlarda olduu gibi Osmanl Devletinde de ülkenin her
yerinde ayn olan, belirli ve düzenli bir hukuk sistemi görülmemektedir. Osmanl
Devletinde kiinin statüsünü belirleyen hukuk sistemi geçerli olmutur. Kiinin
mezhebine, cinsiyetine, i konumuna, dini inancna bal olarak kiiye göre farkllaan
kurallar uygulanmtr. Bu uygulamada da önemli sorunlar ortaya çkmtr. Dank bir
sistem kendini göstermekte hukuk statüyü temsil etmektedir. Özel hukuka ait olan
sorunlar kiinin mensup olduu cemaatin yarglarna göre çözümlenmektedir. Bu
nedenle farkl milletlerden oluan Osmanl Devletinde kadn, farkl konumlara sahip
olmutur. Müslüman kadnn konumunu belirleyen Kur’an- Kerim’dir. Kur’an aile
hukukunun kaynan oluturmaktadr. Evlilik ileminin gerçeklemesi için kiilerin
anlamalar yeterlidir. Devletin evlilik kurumuna herhangi bir müdahalede bulunma
durumu yoktur. mam gibi bir din adamnn öncülüünde de gerçeklemesi
gerekmemektedir. Din adamnn nikâha önderlik etmesi daha sonra gelenek halini alan
bir durumdur. Tanzimat dönemine kadar bu sistem böyle devam etmitir. 46
Bu dönemde kadnlar eriat kurallarndan bir adm ileri çkamamaktadrlar.
Kadnn davranlarna göz kulak olmak hem kiisel, hem de toplumsal bir erkeklik
görevi saylmaktadr. Yalnzca kocas deil, bütün sokak, bütün mahalle kadn göz ve
denetim altnda tutmakla yükümlü klnmtr. 47
Müslümanla ve eski Türk geleneklerine aykr olarak Türk kadnnn
statüsündeki gerileme Osmanllarn Arap, Bizans ve ran ile ilikilerinin artt dönemde
ortaya çkmtr. Ancak bu durum sadece ehir kadnlarn etkilemitir. Köylü veya
göçebe kadn için böyle bir durum söz konusu deildir. Bu kesimlerde kadn hayatn
tamamen içindedir. Osmanl Devletinde kadnn durumu ile ilgili problemler 19.
yüzyldan itibaren ifade edilmi ve bu problemlere çözüm yollar aranmaya
balanmtr. Tabi bu gelimeler o dönemki Osmanl Devletinin içinde bulunduu
artlar sonucunda meydana gelmitir.
19. yüzyldan itibaren Bat karsnda alnan yenilgiler Osmanl aydn ve
yönetici kesimini yeni araylara yöneltmi, bu yöneli Bat’da yaanan yenilikleri kendi
45
DORAMACI, Türkiye’de Kadnn Dünü ve Bugünü, s. 3.
ÇAKIR, a. g. e. , s. 136.
47
Lord KNROSS, Atatürk, Bir Milletin Yeniden Douu, (Çev: Necdet SANDER), 14. Basm, stanbul,
2003, s. 633.
46
16
ülkelerine aktarmak istemelerine yol açmtr. Öncelikle askeri alanda yaplan yenilikler
yeterli olmaynca 1839’daki Tanzimat Fermanyla yaplan yenilikler her alana
yaylmtr. Bat’nn hukuk sisteminden yararlanlm, Bat tarz okullar açlmtr. Tabi
bu gelimelerden Osmanl kadn da etkilenmitir. Bat’y yakndan tanyan kadnlar
Osmanl kadn hareketini balatmlardr. Daha sonra deineceimiz Namk Kemal,
emsettin Sami, Ahmet Mithat Efendi gibi yazarlar eserlerinde kadn konusuna yer
vermilerdir. 48
19. asrda Osmanl Devleti sosyal, siyasal, iktisadi ve düünsel alanlarda ortaya
çkan deiimlerle yapsal bir dönüüm yaam, bundan Osmanl kadn da büyük
oranda etkilenmitir. Osmanlnn ilk dönemleri için kadn önemsedikleri söylenemez.
Ancak Tanzimat Dönemi kadnn özgürlemeye balad dönemdir diyebiliriz.
“Bir toplum ayn amaca kadnlar ve erkekleri ile beraber yürümezse,
ilerlemesine ve uygarlamasna teknik bakmdan olanak, ilmi bakmdan olaslk
yoktur.” 49
Yukarda M. Kemal Atatürk’ün sözleri ile de vurguladmz gibi geçmi
toplumsal yapnn dinsel ve geleneksel kurallaryla toplumdan soyutlanm kadnn, i
ve sosyal yaamyla erkein yannda genel yaama katlmas toplumun felce uramasn
önleyecektir. Osmanl Devletinin ilk dönemlerinde toplumdan itilmi durumdaki Türk
kadnnn kurtulu hareketine ilikin kalk noktas olarak Tanzimat Dönemini ele
alabiliriz. Adli, mali, yönetimsel ve askeri haklar listesi olarak 1839 da Gülhane Hatt-
erifi’nin yaymlanmasyla balayan bu dönemde, Osmanl Devletinde bat uygarlna
gerçek bir yöneliin baladn görüyoruz.
Tanzimat Ferman çok farkl tartmalara neden olmutur. Tanzimat’ tartan
birbirine zt iki görü vardr. Birinci görüe göre Tanzimat, Türk toplumunu ykm, dini
mahvetmitir. Bu nedenle Osmanl Devleti de emperyalizmin oyunca haline gelmitir.
Müslümanln insana verdii deer son derece açktr. Tanzimat bu deerleri yok
etmek istemitir. Dier görüe göre ise Tanzimat bu deerleri yok etmek istememi
sadece düzeltmek istemitir. Osmanlnn emperyalistlerin kucana dümesi ise
kaçnlmaz bir durumdur. Tanzimat Ferman olsa da olmasa da beklenen bir durumdur.
Kadn konusunda ise Tanzimat Fermannn getirisi tartlmaz niteliktedir.
48
Bernard CAPORAL, Kemalizm ve Kemalizm Sonrasnda Türk Kadn I, s. 59. Bu kaynak daha sonra
kullanldnda KKSTK I, II, III eklinde ksaltlacaktr.
49
Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Türk nklap Enstitüsü Yaynlar, C. 1, Ankara, 1981, s. 153.
17
Tanzimat döneminde balayan tartmalarn daha sonra yaanan olumlu
gelimeler açsndan önemli bir rol oynad savunulabilir.
1. 3. 2. Tanzimat Dönemi’nde Türk Kadn
Bu dönemde Avrupa kaynakl olarak yaplan bir dizi reform karmza
çkmaktadr.
Yaam artk Avrupa yaamna bal olarak deien bir hal almtr.
Avrupa’da ortaya çkan hareketler, Osmanl Devletinde bazen slam görüü ile birlikte,
bazen de slami görüün tamamen ayr olarak yerini alarak yanksn bulmutur.
Tanzimat’a kadar olan dönemde kadn haklarn kstlayan fermanlar birbirini
izlemitir. Tanzimat’n getirdii yenilikler ve batllama ortamyla kadnlara da baz
haklarn verilmesi veya eski haklarn iadesi gibi olanaklar yaratlmtr . 50
Bu dönemde meydana gelen deiiklerle oluan bir de düünce basn vardr. Bu
basn sayesinde Avrupa’da neler olup bittii, kültürel toplumsal olaylarn yansmalar
Osmanl’ya iletilmitir. Avrupa’da olduu gibi kadnn kendini tanmas, yükselmek ve
haklarn elde etmek düünceleri ksaca kadn hareketinin kurumlamas da sessizce
etkinliini göstermeye balamtr.
Bu basnn olumasnda Avrupa modeli ile farkl bir ekil alan okullar, medreseli
ulema snfnn kültür tekelini elinden almasyla farkl bir biçimde kültürlü insan modeli
yetitirmesi etkili olmutur.
1860 da Agâh Efendi ve inasi resmi olmayan ilk gazeteyi; Tercuman- Ahval’
kurmulardr . 51 Türklerin evlilik içi ilikilerini ele alan ve bu konuda baz din
adamlarn hicveden inasi’nin “air Evlenmesi” adl piyesi de Tercuman- Ahval
gazetesinde yaymlanmtr . 52 Ziya Paa tarafndan yazlan bir makaleden dolay bu
gazete hükümet emriyle iki hafta süresince kapatlmtr . 53 Daha sonra inasi 1862 de
Namk Kemal’in katksyla Tasvir-i Efkâr gazetesini çkarmtr. Namk Kemal,
kadnlarn eitimine ilikin Terbiye-i Nisvan Hakknda bir Layiha adl makalesini bu
gazetede yaymlamtr 54 . Namk Kemal bunun dnda Osmanl ailesinde kadnn
içinde bulunduu durumu anlatan ve kadn haklarn savunduu birçok makale
yazmtr. Bu makalelerinde Avrupal kadnlarn yararland eitim olanaklarn, Türk
50
erafettin YAMANER, Atatürk Öncesi ve Sonras Kültürel Deiim, (Deiimin Felsefesi ve
Toplumsal Özü), 2. Basm, stanbul, 1999, s. 227.
51
CAPORAL, KKSTK I, s. 59.
52
inasi, air Evlenmesi, (Hazrlayan: emsettin KUTLU), Remzi Kitapevi, stanbul, 1982, s. 10.
53
Bernard LEWS, Modern Türkiye’nin Douu, (Çeviren: Metin KIRATLI) TTK Basmevi, 8. Basm,
Ankara, 2000, s. 147.
54
Tasvir-i Efkar, no.467, 1283.
18
kadn için de istemi, evlilikteki kadnn köleliini ayplayp, kadnn bu durumunun
toplumsal yaama katlmasna getirdii snrlamalara dikkat çekmitir.
Bu gazetede kadn okurlarnn mektuplar da yaymlanmtr. Bir kadn okur,
mektubunda çok karlln yasaklanmasn istemediini dile getirmekle birlikte, eriatta
erkein bir kadnla yetinmeyip daha fazla sayda kadn almasn emreden bir durum
olup olmadn sormaktadr . 55 Bu paragrafta karmza öyle bir tablo çkmaktadr. Bu
kadn belki kumaya sahip belki de deil ama çok elilik durumundan rahatszdr. Burada
otorite olarak karmza din çkmaktadr. Eer Müslümanlkta tek kadnla evlilik hükmü
yer alsa kadn poligaminin yasaklanmasn istediini dile getirecektir. Ancak poligami
hükmü yer alyorsa kadn din korkusu nedeniyle bu duruma boyun emek zorunda
kalacaktr. Dinde poligami hükmünün var olmas kadnn bu durumundan rahatszln
dile getirmesine engel tekil etmektedir.
1868’de çkarlan Terakki gazetesi kimliklerini açkça belirtmese de kadn
mektuplarna yer vermitir. Bu mektuplar kadnlarn kendi sorunlarn dile getirmeleri
açsndan önemlidir. Gazetenin 104. saysnda “Üç Hanm” imzal bir yazda,
vapurlarda kadnlara ayrlan yerlerin kötülüünden yaknlm, erkeklerle ayn vapur
ücreti ödemelerine karn, böyle hor görülmelerinin nedeni sorulmutur. 83. sayda ise
okuma-yazma bilmedii halde düüncelerini aktarmay istediini belirten bir kadn,
bakasna yazdrd mektubunda, çok kadnla evlilii sorgulamtr. 56
Terakkide, “Muhadderat çin Gazetedir” ismindeki haftalk gazetesinde
kadnlarca yazlan, cinsler eitliini ön planda tutmaya çalan, poligamiye kar
çkmamakla birlikte monogaminin üstünlüünü savunan yazlar yer almaktadr. 57
1 Austos 1895’te bayazar ve yaz kadrosunun tamamna yakn kadn olan
“Hanmlara Mahsus Gazete” yayn hayatna girmitir. Bu gazetenin en önemli özellii
1895- 1908 yllar arasnda, 13 yl, toplam 604 say olarak çkan en uzun süreli kadn
dergisi olmasdr. Derginin yayn amacnn hazrland ilk sayda, özellikle nesil
yetitiricilii rolünden ötürü kadnlarnda gelitirilmesi, yükseltilmesi gerektii
vurgulanm, kadnn içinde bulunduu durumla toplum arasnda balant kurulmutur.
Dergide kadnlar konumlarn sorgulayarak, erkeklerle karlatrma yapmlardr. Bir
örnek olarak ilk kadn romancmz Fatma Aliye Hanm gösterebiliriz. Fatma Aliye için
55
Tasvir-i Efkar, no.467, 1283.
ÇAKIR, a. g. e. , s. 23.
57
Terakki-Muhadderat çin Gazetedir, no.5, 1285.
56
19
kadnn geliiminde engel tekil eden etkenlerden en önemlisi erkeklerdir ve bu durum
medeni ülkelerde de ayndr. 58
lber Ortayl, Tanzimat Döneminde ki bu kültürel faaliyetleri dikkate alarak u
yorumlar yapmaktadr:
Gelimekte olan basnn da kantlad gibi, Tanzimat Dönemi yeni kültürün ve
modern Türk düüncesinin temellerini atan kültürel bir geliime tank olmutur. Batnn,
daha çok Fransz edebiyatnn etkisi belirleyici rol oynamtr. Franszca’dan çevrilen
eserlerin bazlarnn devrime öretisel bir arka plan hazrladklarn söyleyebiliriz . 59
Bu yabanc aydnlardan yaplan liberal eilimli çevirilere paralel olarak
bahsedebileceimiz Türk yazarlar arasnda Ali Suavi, Ahmet Mithat ve Abdulhak
Hamit’i gösterebiliriz. Ahmet Mithat Osmanl Devletinde modern uygarla uymayan
düünce ve yaam biçimlerini deitirmeyi benimsemi ve poligamiyi eletirmi bir
aydndr. Abdülhak Hamit ise “bir devletin kadnlar o milletin ilerleme derecesinin
ölçüsüdür.” 60 diye yazmtr.
Bu konuyla ilgili olarak ele alabileceimiz dier yazarlar arasnda Nabzade
Nazm ve emsettin Sami bulunmaktadr. Bu iki isim, kadnn toplumda aa bir
durumda olduunu ifade etmi ve bu durumun nedeni olarak da kadnn içinde
tutulduu cahillii göz önüne sermilerdir. Namk Kemal, Osmanl Devletinde kültürün
ihmal edilmi olduunu dile getirerek, bu dorultu da öretimin düzeltilmesi gerektiini
vurgulam, kzlarn okula devam ederek çada deerlerle uyumlu eitim görmeleri
gerektiini savunmutur.
Tanzimat Döneminde kadnn yerini hukuk açsndan ele aldmzda, arazi
hukuku, cariyeliin kaldrlmas, yabanclarla evlenme ve giyim kuamla ilgili hukuksal
deiiklikler yapldn görüyoruz. Daha önce de belirttiimiz gibi Tanzimat Dönemi
bir balangç dönemidir. Bu dönemde atlan admlarn tam olarak yerine oturduunu
söyleyemeyiz. Ancak bu adm atlmasayd yaplan düzenlemeler getirilen yenilikler
daha sonra ki bir döneme kalacakt. Bu geç kalla da kadnn kölelik süreci biraz daha
devam etmi olacakt.
Arazi hukuku konusunda u ekilde bir deiiklik yaplmtr. Osmanl
Devletinin kuruluundan 1567–1568 tarihine kadar olan devrede, tasarruf sahibinin
arazisi sadece erkek çocua geçiyorken, 1858’de yaplan bir deiiklikle ‘tapu
58
ÇAKIR, a. g. e. , s. 27, 28.
CAPORAL, KKSTK I, s. 62.
60
YAMANER, a. g. e. , s. 229.
59
20
bedeli’nin kz çocua da geçmesi kabul edilmi, kz ve erkek çocuk üzerinde oturma
art aranmakszn ücretsiz ve eit olarak paylatrlmtr. Bu kanun 1846–1847 ylna
kadar sürmü, bu tarihte alnan bir kararla kz çocuu da erkek çocuk gibi babasnn
arazisine karlksz sahip olabilme hakkna kavumutur. 61 Üstelik arazinin kz ve
erkek çocuklar arasnda eit olarak paylalma karar alnmtr. 62 1874’te Sicil-i Nüfus
Nizamnamesi hazrlandktan sonra 1882’de yaplan genel nüfus saym 1890’da
tamamlanm açklamalar ise 1893’te yaplmt. Bu saymda ilk kez kadn kayt
kapsamna alnmtr. Bunun dnda bu saymda ya, fiziksel özellikler, medeni durum
ve sosyal durum gibi faktörleri de açklayan bilgiler verilmitir. Sonraki nüfus saym
ise 1903’te balatlm 1907’de sonuçlandrlmt. 1912 ylnda yaplan hukuki
düzenlemeler sonucu kz ve erkek çocua eit miras hakk tannmtr. 63
Görüldüü gibi düzenlenmesine çallan durumlar yava bir ilerlemeyle
uygulama alan bulabilmektedir. Çünkü toplumun deiiklikleri benimsemesi ksa
sürede gerçekleecek bir durum deildir.
Cariyeliin kaldrlmas konusunda açklanmas gereken ilk kavram cariyenin ne
anlama geldiidir. Cariye bilindii gibi savalarda esir düen ya da para karl satn
alnan kadndr. 64 Eer cariye alnd yerde beeni toplar, yeteneiyle kendini
kantlayabilirse, evin reisine çocuk dourduu takdirde evin hanm mevkiine çkabilme
imkân vardr. Osmanl Devletinde cariyeliin kaldrlmas, batnn etkisiyle olmutur.
Osmanl Devleti 1856 Paris antlamasyla Avrupa Devletler Topluluunun kabul ettii
kurallara uymay,
bu topluluun hak ve ödevlerini yerine getirmeyi onaylamtr.
Böylece 19. yüzyl ortalarnda cariyeliin kaldrlmasna yönelik admlar atlmaya
balanmtr. Bu olay cariyelii geçim kayna haline getirmi olan kiileri memnun
etmedii için baz yerlerde isyanlar meydana gelmi bu nedenle cariyeliin kaldrlmas
hayata geçmeden kât üzerinde kalmtr. Saltanat’n kaldrld döneme kadar sarayda
cariyeliin devam ettii bilinmektedir. 65 Daha sonra yazlan edebi eserlerde cariyelik
konusuna yer veriliyor olmas, bu durumun sadece saraya özgü olmadnn, saray
dnda da bu uygulamann devam ettiinin göstergesidir. Cariyelik ancak Cumhuriyet
döneminde kesin olarak kaldrlabilmitir. 1876 tarihli Kanun-i Esasi de Osmanllarn
ahsi hürriyete sahip olduklar hükmünün yer almasna ramen 1915’li yllarda
61
M. ehmuz GÜZEL, Kadn Ak ve ktidar, Alan Yaynclk, stanbul, 1996, s. 20.
ÇHD, a. g. e. , s. 30, 31.
63
ÇAKIR, a. g. e. , s. 140.
64
ÇHD, a. g. e. , s. 34.
65
A. g. e. , s. 34.
62
21
stanbul’daki köle ve cariyeler hakknda verilmi hükümlere rastlanmaktadr. Bu
hükümlere göre, cariye sahibinin izni dâhilinde baka bir hür kiiyle evlenebilir. Bu
durumda kadnn dourduu çocuu hür olan kii kabul ederse çocuk hür olur. Kabul
etmezse çocuk köle sfatyla cariyenin yannda kalabilir. Bu durumda cariyenin sahibine
ait olur. Evlendirilmeyen cariye efendisinin odal durumundadr. Fakat erkek köle
sahibi olan kadna kar ayn durumda deildir. Hür kadn kölesini azat etmedikçe
onunla evlenemez. Fakat hür bir kadn bakasnn kölesiyle evlenebilir.66
Görüldüü gibi kadn köle sahibi olup erkei egemenlii altna aldnda bile
yine köle sahibi erkek efendiden ayr tutulmaktadr. kisine verilen haklar ayn deildir.
Kadn kendinden aa durumda olan erkekle evlenme yetkisine sahip deildir. Çünkü
böyle bir durumda sömürülemeyecektir, erkein tutsa olmayacaktr. Ama cariye
sahibi erkek onun üzerinde ki bütün haklara sahiptir. sterse onu kendine odalk
yapabilmektedir.
Yabanclarla evlenme konusu, 1851 Fransz yasasndan etkilenerek hazrlanan,
din hükümlerinden bamsz uyrukluk düzenlemesi 1869’da gerçekletirilmitir. Bu
düzenlemeye göre Müslüman ya da gayrimüslim olmak önemini yitirmitir. Bu özellik
1876 Kanun-i Esasi ile de kural haline getirilmitir. Bu düzenlemeye göre evlenen
kadn, kocas öldüü takdirde eer isterse üç sene içinde Osmanl uyruuna tekrar
dönebilmektedir. 67 Bu hükümlerden anlald gibi yabanc uyruklu biriyle evlenen
kadn Osmanl uyruunu yitirmi, Osmanl uyruklu biriyle evlenen yabanc uyruklu bir
kadn, Osmanl uyruuna girmeyi kabul etmi olmaktadr.
Giyim kuamla ilgili deiiklikler hakknda Osmanl Devletinin kadn kyafetine
bak açsn ele aldmzda, Osmanl yöneticilerinin kadn giysilerine oldukça önem
verdiklerini görüyoruz. Osmanl’da kadnn giydii kyafet, kadnn toplumdaki sosyal
durumunun ifadesidir. Kadnn kyafetini ve moday belirleyen kadn ile erkein sosyal
hayattaki farkllklar ve kadnn aile dnda aktif bir sosyal hayat rolünün olmamasdr.
Bu iki faktörü belirleyen durumlar (harem, çaraf, peçe) kadn kyafet modasn
çevreleyen duvarlardr. Bu duvarlar yklmak istense de dinin emir ve yasaklarndan
oluan sosyal kurallar, bu hareketleri engelleyen nitelik tamaktadrlar.
Kadnn sosyal hayatnda herhangi bir deiimin olmad dönemlerdeki en eski
kadn kyafeti alvar ve gömlektir. 68
66
A. g. e. , s. 34.
A. g. e. , s. 34.
68
TAÇIOLU, a. g. e. , s. 15.
67
22
Lale Devrine gelindiinde yava yava kadnlarn sosyal hayata karmalar,
giyinme ve süslenme de farkllk ve bir tür incelik meydana getirmitir. Kadnlar sokaa
çkarken özenle balarn yapmlar, feslerin üzerine yamak tutmulardr. Bu
yamaklarn yapld kumalar zamanla öyle ince bir hal alm ki saç kapatma ilevini
görmekten ziyade bir süs eyas olarak kullanlmaya balanmtr. Ferace de eski geni
boyutunu kaybederek vücut hatlarn belli edecek bir hal aldndan kadnlar tepki
almlardr. Buna dayanarak Müslüman kadnlarn Hristiyan kadnlara benzeyerek açk
ve süslü elbiselerle dolamalar yasaklanmtr. 69
Kadnlarn bu emirleri dikkate almadklar görülünce de yeni bir emir daha
çkarlmtr. Emre göre kadnlarn giydikleri kyafetin nasl olaca belirlenmitir.
Belirlenen artlar unlardr:
“Bir kartan fazla büyük yakal ferace, üç deirmi miktar hadd itidalden
ziyade yemeni ile sokaa çklmayacak, bir parmaktan ziyade erit kullanlmayacaktr.
Bu kurallar dnda hareket edenlerin yakalar kesilecek, tekrar ayn ekilde görülürse,
ferace alnp kendileri baka bir memlekete sürüleceklerdir. Ayrca bu ekildeki
elbiseler
yasak
olduu
cezalandrlacaktr.”
halde
tekrar
dikilirse
terziler
ve
eritçilerde
70
Bu konuda üst üste çkan iki ferman gösteriyor ki kadnlarn serbest giyinme
isteklerine kar, devlet buna müsaade etmemektedir. Bu nedenle kadn halk tabakasyla
devlet kar karya gelmektedir. Ayrca görüldüü gibi Müslüman kadn üzerinde
Hristiyan kadnn etkisi vardr.
Tanzimat döneminde konuyla ilgili bu ekilde emirlere rastlanmamakla birlikte
ince kumatan siyah çaraf giyen ve siyah tül örtünmü Müslüman kadnlar, yas tutan
Hristiyan kadnlara benzetildikleri için çaraf giyinmeleri yasaklanmtr. 71 Bat kadn
kyafetlerinin modelleri özellikle saray ve konaklarda görülmeye balanmtr. Bu saray
ve konak kadnlar bu kyafetlerin halk tabakas kadnlar arasnda da yaylmasna neden
olmutur.
1865 ylnda kurulan Yeni Osmanllar Cemiyeti baz aydnlarn yaptklar
reformlar hakkndaki üphelerini ifade etmektedirler. Onlara göre reformlar hem
uyumayan unsurlar birletirmeye çalmakta hem de laik bir özellik tamaktadr.
69
ÇHD, a. g. e. , s. 34, 35.
TAÇIOLU, a. g. e. , s. 19, 20.
71
A. g. e. , s. 21.
70
23
Tanzimat’ gerçek bir hukuki ve sosyal reform olarak deil, da kar bir göz boyama
olarak deerlendirmektedirler. 72
Yeni Osmanllarn ana temalar ve toplumsal hayat düzenlemenin çözümü,
hürriyet ve vatan sevgisinin, hanedana ballk ve din duygusunun yannda yer almas,
anayasal bir rejimin ve yürütmeyi denetleyecek bir meclisin kurulmas ile
mümkündür. 73
Ksmen slam ülkelerine de dayandrlarak savunulan görüler
bunlardr.
Tanzimat ile birlikte eitim alannda yaanan en çarpc gelime ise, Fransa’nn
Duruy Kanunu’ndan (1867) etkilenerek hazrlanan 1869 Maarif-i Umumiye
Nizamnamesi’dir. 74 Duruy Kanunu ile Fransa’da her köye bir kz okulunun açlmas
mecburiyeti getirilmitir. 1879’da da her ilde bir kz öretmen okulu açlmas
kararlatrlmtr. Maarif-i Umumiye Nizamnamesi ile de Osmanl Devletinde kzlar
için öretmen okulu açlmas rüdiye saysnn artrlmas karar alnmtr. Bu
düzenlemeden sonra ilköretim zorunluluu ilk kez Kanun-i Esasi de yer almtr. 75 Bu
konunun Avrupa ülkeleri anayasalarnda da bu yllarda yer almas dikkat çekicidir.
Aydnlarn reform yani merutiyet istei ve yabanc devletlerin basks gibi iç ve
d faktörler II. Abdülhamit’in 1876’da ilk Osmanl Kanun-i Esasi’sini ilan etmesine
sebep olmutur. Bu anayasa vatandalara bireysel haklar vermektedir. Görüldüü gibi
Kanun-i Esasi Mutlakiyet’in yetkilerini anayasal bir Merutiyet temeline oturtmaktadr.
Ancak buna ramen meruti idare ve anayasa baarsz olmutur. Daha sonra II.
Abdülhamit baz olaylar bahane ederek meclisi datm ve mutlak otoritesine dayal
bir yönetim uygulamaya balamtr. Bu dönemde ülkenin farkl yerlerinde asker ve
aydnlar tarafndan kurulan baz gizli dernekler oluturulmaya çallmtr. Amaç 1876
anayasasn
tekrar
yürürlüe
geçirmektir.
1876
Anayasas
iyi
bir
ekilde
uygulanabilseydi, demokrasi hedefine daha erken ulaabilirdi.
Tanzimat Dönemi için söylenecek son söz Tanzimat’n çou alanda baarsz
olduudur. Ancak insan haklar demokrasi ve özgürlükler konusunda u an
bulunduumuz duruma Tanzimat Dönemi sonucunda geldiimiz de bir gerçektir.
Tanzimat Döneminde yaadmz en büyük çeliki Bat hukukuyla slam hukuku
arasnda ki bocalamamz olmutur. Bu nedenle yaplmas gereken köklü deiiklikler
ancak Cumhuriyetle birlikte gerçekletirilebilmitir.
72
Abdullah ALPEREN, Türkiye’de slam ve Modernleme, Karahan Yaynlar, Adana, 2003, s. 243.
Niyazi BERKES, Türkiye’de Çadalama, Yap Kredi Yaynlar, 4. Bask, stanbul, 2003, s. 68–74.
74
KURNAZ, a. g. m. , s. 15.
75
A. g. m. , s. 15.
73
24
1. 3. 3. Merutiyet Dönemi’nde Türk Kadn
1876- 1908 ve sonras dönemde Osmanl Devleti düünce yapsnda ilk kez
özgürlük kavram üzerinde bu kadar youn durulmutur. Bat’nn baz fikir akmlarnn
tannd bu dönemde düzensizlik söz konusu olmutur. Çünkü Osmanl aydn bir
taraftan siyasal özgürlüklere kavumak isterken dier taraftan bu yapy geleneksel
düzenle nasl badatracan düünmek zorunda kalmtr. Bu gelimelerden beklenen
köklü bir rejim deiiklii deildir. Amaç Kanun-i Esasiyi eksikliklerini gidererek
uygulatmaktr 76 . Yaplan eylemler sonucunda II. Abdülhamit’in parlamentoyu yeniden
ilan etmekten baka çaresi kalmamtr. Böylece Tanzimat Döneminin son evresi olan
II. Merutiyet ilan edilmitir.
Geleneksel temeller üzerine kurulu Osmanl Devletinin modernlemesine
öncülük edecek yapsal deiimler II. Merutiyet döneminde özellikle gündeme
getirilmi, Osmanl siyasal yaps, farkllama sürecine girmitir. Modernleme sadece
siyasal yapda deil toplumun yeniden yaplanmasnda da belirleyicidir. Eitim, hukuk,
ekonomi, toplumsal hayat her yönüyle deimeye balamtr. Bu belirleyicilii kadnn
konumunda
da
gözlemlemek
mümkündür.
Osmanl
kadnnn
konumunda
modernlemeye bal olarak deiimler yaanmtr.
O zamana kadar yalnzca iyi e, iyi anne vb. vasflarla düünülen ve kendisi de
bu vasflara alarak gözünde dorulatrd için toplumsal hayatta statü sahibi olmak
için mücadele vermeyen kadnn gözleri açlm, farkl statülerde bulunmak için
isteklerde bulunmaya balamtr. Osmanl Devletinde kadnn çalma hayatna girdii
ilk i ebelik mesleiyle olmutur. Daha sonra 1872’de ilk kadn öretmen atanm ve
ardndan 1882’de ilkokul yöneticisinin atanmas takip etmitir. 77 Görülüyor ki bugün
kadn meslei olarak nitelendirilen meslekler o dönemde kent kadnlarnn çok az bir
ksmn kapsam ve kadn meslei alan dna çklamamtr.
Tanzimat Döneminde kadnnn durumu konusunda gerçekletirilen en önemli
gelime Mecelle’nin kabul edilmesi olmutur. lber Ortayl, Mecelle’nin aile hukukuna
ilikin düzenlemeler içermediini vurgulamakta, erafettin Turan’n inceledii baz
fermanlara bakarak, Osmanl hukukuyla ilgili düzenlemelerin bu fermanlara baklarak
yapldn öne sürmektedir. Bu fermanlarda, reid kz çocuunun kendi isteiyle
76
Ahmet MUMCU, nsan Haklar Kamu Özgürlükleri, Sava Yaynlar, 1992, s. 170.
Oya ÇTÇ, “Türk Kamu Yönetiminde Kadn Görevliler” Türk Toplumunda Kadn, Aratrma
Eitim ve Ekin Yaynlar, Ankara, 1979 s. 221.
77
25
evlenebilmesi, ana-babann karmamas, balk paras gibi uygulamalarn kaldrlmas
gibi emirler bulunmaktadr. Ancak bu emirler lber Ortayl’nn vurguladna göre
“…Aile ve evlilik kurumlarnn güçlendiini göstermektedir. Bu dönemde hiç deilse
ehir nüfusu arasnda sosyal ve ekonomik zorunluluklarla eski geleneklerin ve çok kar
evliliinin epey azald ve ho karlanmad bilinmektedir.” 78
II. Merutiyet Dönemi Türk tarihi içinde çadalama hareketlerinin hz
kazand bir dönem olarak bilinmektedir. Tanzimat’tan sonra Osmanl insann saran
ikinci yenilik dalgasdr.
II. Merutiyet sonrasnda kadnlar baz haklar elde etmeye balamlar ve
dolaysyla da Türk ailesi gelimeye doru yol almtr. Feminizm hareketi II.
Merutiyet sonrasnda hzla ilerlemitir. Edebiyatçlar kadn konusu hakkndaki
çalmalarn artrmtr. Kadn konusu oldukça güncellemitir. Örnein Tevfik Fikret
“Elbet sefil olursa kadn alçalr beer.” diyerek sesini yükseltmitir. Abdülhak Hamit
ise, “Bir milletin kadnlar o milletin ilerleme derecesinin ölçüsüdür. 79 ” diyerek bu
konudaki düüncelerini dile getirmitir.
II. Merutiyet döneminde Genç Türklerden aile hukuku alannda baz beklentiler
olmutur. Ancak bu konuda radikal bir giriim gerçekletirilememitir.
1908 Genç Türk devrimi’nin Fransz Devriminden devrald hürriyet ve eitlik
gibi kavramlar Osmanl’da kadn-erkek eitsizlii durumunu gündeme getirmitir.
Bu döneme ait kadn konusunda yaplan yorumlar arasnda Peyami Safa önemli
bir yere sahiptir. Peyami Safa Merutiyet Döneminde kadnn toplumdaki durumu ve
aile hukukuyla ilgili konular inceleyen gruplar üç ayr bölümde ele almaktadr. Bu
gruplar farkl görüleriyle ele alarak slamclar, Avrupaclar ve Türkçüler olarak
adlandrmtr. 80 Peyami Safa’nn belirttiine göre Türkçüler kadn sorununa çok fazla
eilmemekte bu konuyu göz ard etmekteydiler. “…ananenin eteklerine milli açdan
Türkler, dini açdan slamclar yapm durumdaydlar”. Ona el sürmek isteyenler ise
Tanzimatçlkla damgalanyorlard. Avrupallamann “maymunca bir taklitten öte
gitmeyen, en dar anlamyla, kozmopolit ruhuna kar nefretlerinde samimi
olduklarndan ve haksz olmadklarndan hiç kimse, hatta Garpçlar da üphe
etmiyorlard.” Çünkü onlarda Garpçln Ali, Reit ve Mithat Paalar zamannda
78
lber ORTAYLI, “Osmanl Toplumunda Aile”, Türkiye’de Ailenin Deiimi: Toplumbilimsel
ncelemeler, Türk Sosyal Bilimler Dernei Yaynlar, Ankara, 1974, s. 87 .
79
FEYZOLU, a. g. m. , s. 884, ayrca, bkz. KIRKPINAR, a. g. e. , s. 103 .
80
Peyami SAFA, Türk nklâbna Baklar, Kültür Yaynlar, Ankara, 1981, s. 45- 60.
26
olduu gibi, “…tekilat kopyasndan ve kanun tercümesinden ibaret kalmasna taraftar
deillerdi 81 ” .
‘Havayic-i Kanuniyemiz’ ve ‘Kadnlarmz’ için, bu unvanlar altnda, bu devrin
önemli kitaplarn kaleme alan yazarlarmzdan biri olan Celal Nuri de taklitçilikle,
kopyaclkla mücadele ediyordu. Kadnlarmz adl kitabnda elit tabakaya mensup Türk
kadnlarna, Avrupa terbiyesi diye yutturulan durumun ahlakszla tevik olduunu dile
getiriyor ve unlar söylüyordu:
“Ruhu sönmü, vücudu güçten dümü, istenci bozulmu, kiilii göçmü, geveze,
dedikoducu, tembel, bilgisiz, kadnlardan artk yaka silkelim. Biz de onlarn ileriyle
ilgilenelim. Eski Türkler gibi kadn yalnzca bir zevk arac, heves giderme oyunca
olarak almayalm. Kadn yalnz sahip olduu güzellii ve ehveti gidermedeki yetisi için
yaratlm deildir. Eer böyle olsayd yaratc güç, kendini yorup da onun bann
içine biraz beyin koymazd. Cinsel istekler bakmndan erkekler ile kadnn fark yoktur.
Bunlardan biri yalnz bu i için yaratlmamtr. Her ikisi de bu konuda, bir tek i
paynn yarsn yerine getirmekle yükümlüdür. Oysa biz kyc erkekler, eskiden beri,
kadnn kimi özel durumlarda, insanoluna yararl olmak için urad gebelik ve
lousalk gibi durumlarndan yararlanarak onu yalnz buyruumuzla baml bir yolda
düzeyine indirmiiz. Hayr; kadnn özgürletirilmesi ve kölelikten balanmas,
babolua, bayala yol açmayacak ölçüde ve eitimle kout gitmek üzere
boanabilmesi gerekir ki, insanlk öbür yarsn kazansn, özgürlüünü geri alsn.” 82
Ama Celal Nuri bu kitabnda poligaminin, görücü usulüyle evliliin, erkek
tarafndan yaplan kolay boanmann ve kadnlarn erkekten kaçmasnn da karsnda
olan görüleri savunmaktadr:
“Çok karlln bulunduu bir evde kadnlarn kiilikleri pek küçüktür, deerleri
yoktur, çekimeler süreklidir. Çocuklar çok olacandan baklamazlar. Zavall çocuklar
sürekli bir kavga ve gürültü içinde büyürler. Hanmefendiyi gereince sevmezler. Efendi
de hanma tek yaam arkada gözüyle bakmaz. Kskançlk ortaklar ykp yok eder ve
belki büyük dümanlklara, büyük kötülüklere yol açar… Eskiden kadnlar daha bön,
daha bilgisiz, daha kapal olduklarndan belki deiik karlar arsnda adaleti korumak
olanaklyd. Ama imdiki kadnlar bu ölçüde düzeylerini yükseltip, kiiliklerini
almlardr; deiik karlar arasnda adalet ve dengenin korunmas olanak ddr… Bu
konuda hocalardan bir yenileme sesi beklerim. Onlarn yenilikçilii, bizim için çok
81
82
SAFA, a. g. e. , s. 59.
Celal Nuri, a. g. e. , s. 13.
27
gereklidir. nsaf ile düünsünler… Ve onlar bu duruma kar ayaklanma yürekliliini
göstersinler. Yenileme o yandan gelirse hayrl olur; gelmezse, gerçi yine yenileme ve
devrim kaçnlmazdr, ama bölünme iyi bir ey deildir. slam’ zayf düürür.” 83
Celal Nuri’nin bu eserinde deindii dier bir konu da örtünme sorunuydu. Ona
göre örtünme basknn var olduu ortamlara mahsus bir özelliktir. Kadnn örtünmesiyle
erkein cinsel uyarlmasnn engellenebilecei düüncesi yanl bir varsaymdr. Çünkü
Kadn erkek için istek uyandrc ise erkekte kadn için istek uyandrcdr. Öyleyse
erkein de örtünmesi gerekir . 84
Bunlarn yannda Garpçlarn kadnlar için öngördükleri ise unlardr; Kadnlar
diledikleri tarzda giyinecekler, yalnz israf etmeyeceklerdir. Polisler, külhanbeyler vb.
kadnlarn giyinmelerine kat’iyen müdahale edemeyeceklerdir. eyhülislam efendilerde
çaraflara dair beyannameler imza ve imla etmeyeceklerdir. Polisler kadnlarn iine
ancak ve ancak münasebetsiz ve adab- umumiyeyi muhil ahvalde müdahale ve bu
vazifelerini büyük bir nezaketle ifa edeceklerdir. Kadnlar vatann en büyük velinimeti
saylarak kendilerine erkekler tarafndan o yolda hürmet ve riayet gösterilecektir.
Kadnlar erkekten kaçmayacaklardr. Her erkek beendii ve seçtii kzla evlenecektir.
Görücülük âdetine son verilecektir. Kzlar için dier mektepler dnda bir de Tbbiye
mektebi açlacaktr . 85
slamclarn görülerine gelince; eriatn emrettii eylerin hepsi faydal, yasak
ettii eylerin hepsi zararldr. eriat kadnlara kendilerine mahrem olmayan
erkeklerden kaçmalarn emretmektedir. “Saçlar dahi dâhil olduu halde vücutlarn
ziynetten ari bir eyle, calibi ehvet olmayacak bir libasla örtmelidirler.” Fakat bu
tesettür, kadna hiçbir meru hakkn kaybettirmez. Kadn da erkek gibi maln istedii
kadar tasarruf eder. Namus dairesinde gezmeye gider, elenir. Kendi aralarnda
oluturduklar cemiyetlere giderek konferans verebilir ve dinleyebilir. ptidai, rüdi ve
idadi derecesinde tahsil görebilir. (Fazlasna ev ve analk vazifeleri müsait deildir.)
83
A. g. e. , s. 90–96.
A. g. e. , s. 130, 131; Örtünme ile namus ve ahlak temizliinin ilgisi yoktur. Örtünme kurallarna
uymayan namuslu kadnlar ve uluslar olduu gibi, kadnlarn kapal bulunduu yerlerde pek çok
aalklar vardr. Bundan altm, yetmi yl önce bizde örtünmeye pek baklrd. imdi ise… örtüler
inceliyor. Tersine süsleri örtmek için kullanlmas gereken ferace ve çaraf denilen (üstlükler) ve
yeldirmeler birer süs olmak üzere kullanlyor… Kadnn öyle umac gibi kapal bulunmas, bir ölçüye
dein erkein ilgisini uyandrr… Oysa erkek açk gezdiinden kadnda böyle bir istek uyandrmaz…
Asl olarak, dinsel snrlarn dnda ar örtünmeye karym. Ama bunun hzla, ahlak dükünlüüne yol
açacak ölçüde kaldrlmasna da yanda deilim. i yava yava yapalm. Kadnlarmz hazrlayalm. Bu
günkü kuak pek öyle özgürlemeye yetili deildir. Gelecek kua özgürlülük ve namusluluk çerçevesine
yetitireli”: a. g. e. , s.130–137.
85
SAFA, a. g. e. , s. 50.
84
28
Yine slamclara göre bir kaç kadnla evlenmek zarurettendir. Boanma ise zevk için
yaplacak bir durum deildi . 86
Bu gruplardan Batclar Batl kanunlarn u ya da bu ekilde kabul
edilmesinden yanayken slamclar, aile kurumunun dini esaslara göre belirlenmesini
istiyorlard. Taal-i Nisvan Cemiyeti’nin kuruluunda önemli bir rol oynayan Halide
Edip Advar, Tanin gazetesinde, Türk kzlarnn eitime kavuturulmas için, güçlü ve
etkileyici yazlar yazmtr. 87 Romanlarnda ise kadn erkek eitsizliinin zararl
sonuçlarn horlanan kadnn aclarn ustalkla ilemitir. Ziya Gökalp ise kadnn
yalnzca geçmiteki eitlikçi durumuna dikkat çekmekle kalmayp, bununla birlikte
feminizm ve demokrasi gibi iki önemli kavramn ilk kez Türklerde ortaya çkm
olduunu savunmaktadr. Daha önce deinmi olduumuz gibi Ziya Gökalp Türklerin
feminist
olmalarnn
ilk
gerekçesini
demokrasiye ikincisini
ise amanizm’e
dayandrmaktadr. 88
Bu dönemde en çok tartlan konular arasnda kadnlarn eitimi yer almaktadr.
Tanzimat ve Merutiyet dönemlerinde, eitim konusunda baz ileri admlar atlm
ancak bunlar çok etkili olamamtr. Aslnda Osmanl toplumunda kadn çok fazla
kstlamalarla kar karya kalm ise de onlarn tamamen pasif bir konumda olduklarn
dile getirmemiz yanl olacaktr. Kadnlara daha iyi bir eitim verilmesi için yaplan
giriimlerden birisi 1863’lerde kzlara özgü bir öretmen okulunun açlmas ile
olmutur. Balarda bu okullarda verilen eitim sadece Kuran- Kerimi ezberletmekten
ibaretken daha sonra müfredat geniletilmi ve ferace yerine çaraf giymeyi yasaklam
olan Abdülhamit, ilke olarak kadnlara örenim olanaklar salamaktan yana olduunu
belirtmitir. Unat’n yorumladna göre, slamiyet’e ters fikirlere kar dümanlk
duyduu için, 1901’deki bir kanunla okul ve özel evlerde Hristiyan asll
mürebbiyelerin yetitirilmesini yasaklamtr. 89
Yaplan bu yeni giriimlerden yararlanan sadece Osmanl burjuvazisinin küçük
bir bölümüdür. Yabanc mürebbiyeler tarafndan yetitirilenler sadece zengin ailelerinin
kzlardr. Bunlar daha fazla özgürlük elde etmeyi istemeye balamlar, poligaminin
yaratt eziklik ve dü krkln daha çok hisseden de bu kzlar olmulardr. Yaanlan
bu eziklik kendini yazlan edebi eserlerde ve kurulan derneklerde göstermeye
86
A. g. e. , s. 57–58.
DORAMACI, Türkiye’de Kadnn Dünü ve Bugünü, s. 53–71.
88
Ziya Gökalp, a. g. e. , s. 158.
89
Nermin ABADAN UNAT, Türk Toplumunda Kadn, Aratrma Eitim ve Ekin Yaynlar, Ankara,
1997, s. 9,10.
87
29
balamtr. Elit tabakaya mensup örenim görmü kadnlar zamanla ince peçeler
kullanmaya hatta peçesiz dolamaya balamlardr. Örnein 1912’de peçesiz Türk
kadnlar, Amerika büyükelçiliinde verilen bir resmi davete katlmlardr. Baz
dergilerde kadnlarn fotoraflar yaynlanmaya balam ve baz kültür kurumlarnda
kadnlara özgü konferanslar düzenlenmitir. 90
1. 4. Bat Dünyasnda Toplumsal Durum ve Bat Kadn Hareketinin Geliimi
Bilindii gibi 19. yüzyl Bat’da köklü deiimlerin yaand dönemdir. Bu
dönemde Bat çerçevesinde yaanan gelimeler ise Türk kadnnn gözünün açlmas
için bir araç ilevi görmütür. Bu deiimin temelinde daha önce yaanan corafya
keifleri, Rönesans ve Reform hareketleri, Sanayi nklâb ve teknoloji gelimeleri yer
almaktadr. Kadn haklar konusunda ilk ciddi talepler, Fransz htilali’yle birlikte
gündeme gelmitir. Kadn haklar savunucular kamusal alan da kadn-erkek eitliinin
hayata geçirilmesi için büyük çaba göstermilerdir. Pek çok Bat ülkesinde kadnlar;
özel alan dediimiz ve kadna mal ettiimiz alandan çkp erkee mal edilen kamusal
alanda yerlerini almak için ciddi mücadeleler vermilerdir. 91
Bu gelimeler srasnda öncelikle yöneticiler, kilisenin basksndan kurtulmu,
sonra da halk yöneticilere kar çeitli haklarn savunmaya ve dile getirmeye
balamtr. Bir yandan milletlerin eitlii, insan haklar, köleliin kaldrlmas gibi
kavramlar tartlrken kadnlar da kadn erkek eitlii görülerini dile getirmiler,
bunun mücadelesini vermilerdir. Onlarda bu gelimeler sonucunda evlerinden
çkmlar, yeni i alanlarna girmeye balamlar, i hayatnda önemli bir güç haline
gelmilerdir. Bu gelimeler de kol gücünden çok, zekâ gücünün önem kazanmasna yol
açan Sanayi nklâbnn rolü büyüktür. Kadnlar, tarihsel süreç içinde, her dönemin
koul ve niteliklerine göre deien biçim ve statülerde çeitli ekonomik faaliyetlere
katlm olmalarna karn, ilk kez Sanayi nklâb ile birlikte, ücretli olarak ve içi
statüsü altnda çalma yaam içinde yer almlardr. Bu nedenle, tarihsel süreç içinde
kadn igücü incelenirken kadnlarn çalma alanna girmelerini salayan Sanayi
nklâb temel balangç noktas olarak ele alnmaldr.
90
91
KIRKPINAR, a. g. e. , s. 116.
http://www.cibilliyet.com.
30
1. 4. 1. Sanayi nklâb Öncesi Toplumsal Durum ve Bat Kadn
Anaerkil bir aile yapsnn hâkim olduu avc-toplayc toplumlarda kadnlar, her
bakmdan üstün bir statü ve saygnla sahip olmulardr. 92 Zaman içerisinde,
insanolu, göçebe yaam tarzn yava yava terk etmek suretiyle yerleik düzene
geçmitir. Yerleik yaam tarz, toplumlarn ekonomik, sosyal ve siyasal yaplarnda
köklü deiikler meydana getirmitir. Hzla yerleim merkezlerinin kurulmasnn
ardndan ticaret balamtr. Bu deiim süreci içinde, üretim araçlar tekniinin
geliimi ile tarmsal faaliyetler giderek gelimeye balarken madencilik ve balkçlk
gibi yeni i kollar ortaya çkmtr. Bu olumlu gelimelere karn, insanolunun doaya
ve hemcinslerine kar mücadele ve egemen olma çabalar savalara neden olmutur.
te bu noktadan itibaren fiziksel güç ve üstünlüün ön plana çkmasyla yaanan bu
deiim, kadn ve erkein önce aile daha sonra da toplumdaki statü ve rollerini derinden
etkileyerek, köklü deiikler yaratmtr. Bu gelimeler kadn, erkee oranla daha pasif
ve ikincil plana itmitir. Erkein, bu dönemde toplumsal statüsünün giderek güçlendii
görülmektedir Ataerkil aile düzenin egemen olduu yllarda, igücü gereksinimi,
savalardan elde edilen, büyük bölümünü kadnlarn oluturduu kölelerden
karlanmaktadr. Ailenin reisi olan erkek, kölelerin de hâkimidir. 10. yüzyla kadar
süregelen kölelik düzeni, yerini ortaçadan itibaren feodal düzene brakmtr. 93 Bu
dönemde tarmsal üretim, serf statüsünde tüm aile fertleri tarafndan gerçekletirilmekte,
kadnlarda senyöre ait topraklarda, üretimde aktif olarak yer almaktadr.
Ortaçada üretim feodal beylerin malikânelerinde yaplmaktadr. Böylelikle
malikâneler kendi kendilerine yeten birimler olarak varlklarn sürdürmektedirler.
Ancak feodal düzenin iç çelikileri, haçl savalarnn etkileri, yeni ticaret ve sanayi
etkinlikleri ve yeni sava tekniklerinin bulunmas feodal bir düzenden kapitalist düzene
geçii salayan belli bal etmenlerdir. Yeniçan tohumlarn atan Haçl Seferleri’nin
nedeni her ne kadar dinsel gibi görünse de altnda yatan balca etkenin ekonomi olduu
gerçei bilinmektedir.
Bat dünyasnda kadnn durumu ancak Ortaçadan itibaren netlemeye
balamtr. Ortaçada yürürlükte olan Salien Kanunu, tanmaz mallarda kzlarn miras
92
Sabahat YURDAKUL, Çalan Kadnn Korunmas, stanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü,
(Yaynlanmam Doktora Tezi), stanbul 1994, s. 13.
93
www.gençbilim.com, Ödev Sitesi 11167, (Anaerkil Sistemden Ataerkil Aile Düzenine Geçi).
31
haklarn tanmamaktadr. Oysa mal meru ve gayri meru oullar arasnda
paylatrlmaktadr.
Kraln
mal
saylan
ülke
de
sadece
oullar
arasnda
paylatrlmaktadr. Kz çocuklar uzun süre Frank mparatorluu’nda hükümdar olma
hakkna sahip olamamlardr. 94
Bu dönemde Kadnlar baz önemli imzalar atma hakkna sahip olmulardr.
Avrupa’da taç giyen kadnlar daha çok ngiltere ve Rusya’da görülmektedir. Örnein,
ngiltere’de
I.
Elizabeth
1588’de
spanya
armadasn
yenerek
ngiltere’nin
Protestanln korumu; Kraliçe Mary ve Kraliçe Anne, ngiltere’de demokrasiyi tam
anlamyla yerletirmilerdir. Kraliçe Victoria zamannda ngiltere, bir dünya devleti
haline gelmitir. Rusya 18. yüzylda tam bir kadn saltanat sürmü, II. Katerina,
Osmanl Devleti’nden topraklar kopararak, Rusya’y Karadeniz’e tamtr. spanya’da
sabella, Amerika’nn kefinde çok önemli bir rol oynam, Norveç’te Margaret Kalmer
birliini gerçekletirmitir. Maria Theresia Frank mparatorluu’nu Yedi yl
savalarnda baaryla savunmutur. 95 Ancak yukarda verdiimiz örnekler bize o
dönemin kadnlar hakknda genel bir çizgi sunmamaktadr. Çünkü bu kadnlar seçkinler
zümresinden çkarak tarihteki yerlerini almlardr. Bu durum toplumda kadnn genel
durumunu açklamamz için yeterli deildir.
Toplum içinde kadn aa tabakadan bir erkek özgürlüüne bile sahip deildir.
Çünkü Hristiyanlk inancnn kadna kar taknm olduu kat bak açs ve var olan
geleneksel deerler vastasyla kadn günahkâr olarak görülmü ve kadn için eytann
yolda olduu düüncesini tayan toplum kadn aalamaya devam etmitir. nsan
olarak bile görülmeyen kadn her yönüyle sömürülen bir meta konumunda tutulmutur.
Bu geleneksel anlay yüzyllar boyunca etkisini sürdürmütür. Kadn her alanda
erkein gerisinde brakmtr. Avrupa’da snfsal farkllklar aristokrat snf seçkin
zümre olarak belirlemiken, avam tabakasnn ikinci snf vatanda muamelesi
görmesine sebep olmutur. 96
Zaten bu ikinci snf vatanda grubu içinde yer alan kadn bir de cinsiyetinden
dolay arka plana itilince kadn toplumda hiç hak etmedii bir yer edinmi, toplumdan
iki nedenden dolay iki kez darbe yiyen kadn toplum dna atlmtr. Ta ki kadn,
kimliinin insan kimlii olduunu ve erkekten hiçbir yönüyle aa bir varlk
olmadn anlad ve bu yolda mücadele etmeye balad ana kadar bu ezilmilik
94
KIRKPINAR, a. g. e. , s. 66.
TÜMER, a. g. m. , s. 173–180. Ayrca bkz. KIRKPINAR, a. g. e. , s. 67, 68.
96
TÜMER, A. g. m. , s. 174.
95
32
süreci devam etmitir. Tabi bu süreç çok uzun bir zaman dilimini kapsamaktadr. Hatta
sona ermi deildir. Günümüzde dahi kadn aa bir varlk olarak gören toplumlar
olduu gibi kendini aa bir varlk olarak gören kadnlarmz vardr.
Bat dünyas’nda Sanayi nklâbna kadar kadn erkek arasnda tam bir eitsizlik
söz konusu olmutur. Evlilik kutsal bir tören olarak deil sosyal bir anlama olarak
görülmektedir. Ortaçada baz Hristiyan mezheplerinde kadnn insan olup olmad
konusu tartlan konular arasnda yer almtr. Tanr’nn sözüne uymad için suçlanan
kadn bütün suçlarn kayna olarak görülmütür. Bütün kötülüklerin temelinde kadn
vardr. Tek suçu kadn olarak yaratlmasdr. ngiltere’de 16. yüzyla kadar kadn
mundar sayld için kutsal kitap ncil’i okuyamamtr. 1805 ylna kadar ngiltere’de
vatanda dahi saylmamtr. Koca, kadn bir mal gibi satma yetkisine sahip olmutur. 97
Kaynaklar incelendiinde ise karmza bu corafyada kadnn Asya toplumlarndan bile
daha geri planda bulunduklar ortaya çkmaktadr.
1. 4. 2. Sanayi nklâb Sonras Toplumsal Durum ve Bat Kadn
Buharn üretim sürecinde kullanlmas ile ilk kez ngiltere'de dokuma sektöründe
balayan, tarmn ar bast ekonomiden sanayinin ar bast ekonomiye geçi olarak
tanmlanan Sanayi nklâb, topluma yeni içerikler katm, yeni toplumsal sorunlar
ortaya çkarm ve toplumdaki ilikilerin yeniden biçimlenmesine olanak salamtr.
Yeni oluan ekonomik artlar toplum içi ilikileri belirlerken ortaçadaki kadnn
durumunu da deitirmitir. Daha sonraki yllarda hzla dier bat Avrupa ülkelerine de
yaylrken, özellikle dokuma sektöründe igücünün büyük bir bölümünü de kadnlar
oluturmutur. lk kez ve bugünkü anlam ile ücretli kadn igücü kavramnn
domasna yol açan en önemli tarihsel gelime olarak deerlendirilen bu inklâpla
kadn, ekonomik bir gelir karl bir bakas hesabna çalmaya balamtr.
Sanayi nklâb sonrasnda dokuma sektöründeki gelimelere paralel olarak,
kadn igücü says hzla artm; bu durumda özellikle teknik gelimelerin, üretim
tekniini basitletiren makinelerin, ibölümü ve uzmanlamann kadn emeinden
yararlanmay kolaylatrmas ve dokuma sektöründe kadn igücünün, erkeklerden çok
daha baarl olmalarnn büyük rolü olmutur. Buna karlk, o dönemde hâkim olan
iktisat anlaynn, kat bir liberal anlaya dayal olmas, kadn igücünün ücretlerinin
erkeklerden çok düük olmasna yol açmtr. Bu bakmdan, bu dönem; kadn igücünün
97
TÜMER, a. g. m. , s. 174.
33
düük ücretler ve çok ar çalma koullar altnda kalmas sonucunu dourmutur.
Kadnlarn eit haklar kazanmalar urundaki mücadele liberal eitlik anlaynn
zayflamasna kar yürütülmektedir. 98
ngiltere’nin endüstri alannda öncülük ettii bu Sanayi nklâbnn siyasal
alandaki yansmalar ilk olarak Fransa’da görülmütür. Ekonomik bütünlemenin
tamamlaycs olmak üzere siyasal bütünlemeyi hedefleyen Fransz htilali’nin alt
yaplar sessiz ve derinden olumu durumda iken, geriye ekonomik güçleri ellerinden
alnm feodal beylerin ve onlarn ba durumundaki kraln elinden egemenlik gücünün
de alnmas kalmtr. te bu gelime ilk olarak Fransa’da olumu ve 1789 tarihi dünya
tarihine Sanayi nklâbndan sonra ikinci bir dönüm noktas olarak girmitir. Feminizm
hareketinin geliiminde de Fransz htilali önemli bir dönüm noktas olmutur. Bu tarihe
gelinceye kadar feminist hareket düünce olarak yava da olsa bir takm gelimeler kat
etmitir. Bat ülkeleri içinde Fransz kadnlarnn daha aktif bir rol oynadklar
görülmütür. Aydn kadnlar bir araya gelerek edebi çalmalar yapmaya balamlar
ancak bu çalmalar erkekler tarafndan alay edilmelerle karlanmtr. Bu duruma
ramen Fransa da kadnlar 1789 Fransa olaylarnda aktif bir rol oynamlardr. 4
Austos 1789 kararnamesinin 11. maddesinde; “Doutaki farkllklarna baklmakszn
bütün yurttalar askeri, sivil ya da dini bütün mevkilere ve görevlere alnacaklardr;
hiçbir meslek bu kuraln dnda braklmayacaktr 99 ” yargsnn yer almasyla kadnla
erkek arasndaki toplumsal eitsizliin giderilmesi için adm atld görülmektedir.
imdi bu olaya biraz daha yakndan bakalm. O dönem Fransa’snda neler olmakta
olduunu görelim.
Fransz Devrimi ikili bir karaktere sahiptir. Devrim boyunca ayn anda iki snf
mücadelesi birden gerçeklemitir. Bir yanda, mülkiyeti ve zenginlii toprak üzerindeki
tasarrufuna dayanan, soylulua kar mücadele eden, mülkiyeti kapitalizmin
gelimesine bal küçük atölye ve dükkân sahipleriyle tüccarlardan oluan burjuvazi
vardr. Öte yanda ise burjuvaziye kar mücadele eden yoksullar ve mülksüzler, embriyo
halindeki isizler yer almaktadr. Fransz Devrimi burjuva bir devrimdir. Ama ayn
zamanda sömürülenlerin ve ezilenlerin kendilerini her tür sömürü ve baskdan
kurtarmak için bavurduklar ilk giriimdir. Fransz Devrimi geni kitlelerin etkinlikleri
sonucunda gerçekleen ilk modern devrimdir.
98
J. MTCHEL- A. OAKLEY, Kadn ve Eitlik, (Çev. Fatmagül BERKTAY, Pencere Yaynlar, Üçüncü
Basm, stanbul, 1998, s. 45.
99
KIRKPINAR, a. g. e. , s. 69.
34
Fransz Devrimi’nde kadnlarn nasl bir rol oynadklar sorusuna Simone de
Beauvoir u yant veriyor.
“Dünya hep erkeklere ait oldu. Herhangi biri Fransz Devrimi’nin kadnlarn
kaderini deitirdiini düünebilir. Oysa hiçbir ey deimedi. Burjuva devrimi,
burjuva kurumlar ve burjuva deerlere sonuna kadar sayglyd. Ve hemen hemen
sadece erkekler tarafndan gerçekletirilmiti.” 100
Bu görü bir bakma yanltr. Gerçekte kadnlar devrime fiilen katlp, kilometre
talarn erkeklerle birlikte dikmilerdir. Ancak eitlik, özgürlük ve kardelik ilkeleri
önce kadnlar için geçerli klnmas gerekirken devrim, kadn konusunda burjuva deer
yarglaryla kurumlarnn savunucusu ve koruyucusu olmu, kadn ikinci sradan birey
çitoyen 101 düzeyinde tutulmutur. Devrim srasnda kadnlar snflarna göre soylu
kadnlar, burjuva feministleri ve mülksüzler olarak üç bölüme ayrlmlardr. 102
Soylu kadnlar devrim boyunca en çok pasif kalan bölümü oluturmaktadr.
Soylu erkekle kyasland zaman önemsiz bir konuma sahiptirler. Kocasnn yetki ve
güçlerini etkin bir ekilde kullanma olanandan yoksun brakld, asl görevinin
çocuk yetitirmek olduunu zannetmektedir. kinci bölümü oluturan çi kadnlar
arasnda eitim, yasal eitlik gibi haklardan ziyade isizlik, enflasyon, açlk gibi
sorunlar daha ön planda yer almaktadr. Asl sorunlar uygun fiyatla yeterli yiyecek
salayabilmektir. Bunun için ayaklanmalar çkararak, yürüyüler yapmlardr. Geçici
çözümlere ulamlardr. Üçüncü bölümde yer alan Burjuva kadnlar geleneksel iktidar
düzenini parçalayan devrim araclyla uyanarak burjuva feminizmini güçlendirmeye
çalmlardr. Burjuva kadnlar, ikâyet, istek ve öneri listeleri, devrim dilekçeleri
düzenleme konusunda etkinliklerde bulunmulardr. Mesela dilekçelerden birini,
kadnlarn 1789 Ulusal Meclisi’nden istekleri oluturmutur. Erkeklerin kadnlar
üzerindeki yasal otoriteleriyle birlikte tüm ayrcalklarnn kaldrlmas ve politikaya
kstlamalar getirilmeden katlabilme istekleri oluturmaktadr. 103 Devrime damgasn
vuran burjuva kadnlardan ilk isim Olympe de Gouges’dir. Olympe 1788’de kadnlarn
aa varlk olduklarn eletirerek kamuoyu yaratmaya çalmtr. 1791’de Kadn
Yurttalar ve Kadn Haklar Bildirgesi’ni yaymlamtr. Bildirge öyle balamaktadr:
100
BEAUVOUR, a. g. e. , s. 107.
Çitoyen; yurtta olmayan anlamna gelmektedir.
102
GÜZEL, a. g. e. , s. 154.
103
Tony CLFF, Kadnlarn Özgürlüü ve Snf Mücadelesi, Ataol Yaynclk, stanbul, 1981, (Çev.
amil BETOY), s. 23.
101
35
“Ey kadn, uyan! Köle adam güçlendi, zincirlerini krmak için seni yardma
çard. Özgürletikten sonra sana srt çevirdi, hakszlk etti.” 104
Görüldüü gibi Olympe kadn, urad hakszlklardan kurtulmas için
uyarmaktadr. Bildirinin 10. maddesinde “millet erkek ve kadndan oluur” ibaresi yer
almaktadr. Olympe kadnlara oy hakk tannmasn ve kadnlarn erkeklerle her konuda
eit muamele görmeleri gerektiini vurgulayarak “ -idam sehpasna çkma hakk olan
kadnn kürsüye çkma hakk da olmaldr” , demitir. Ancak bu hak iddialar geri
çevrilmitir. Fakat idam sehpasna çkma haklar kanl bir ekilde uygulanmaya devam
etmitir. Olympe idam edilmitir. Konvansiyon tarafndan ilan edilen insan haklarnn
sadece erkek haklarndan dem vurduunu anlayan dier bir kadn da Madame
Roland’dr. O da Olympe’den be gün sonra kahramanca can verdi. Sol partiler ve
siyasetçiler kadn-erkek eitliini ikinci sraya atarak mücadele önceliini snf eitliine
vermilerdir. Kadnn yuvada kalmasn iyi e ve iyi ana olmasn ve siyasete
karmamasn savunmaktadrlar. 105 Tabi bu düüncenin temelinde Katoliklii ve
Papal izlemeleri yatmaktadr. Simone de Beauvour ‘in deyimiyle “…kiliseye gelince
o da kadnn ezilmesine az katkda bulunmamtr.” 106 Kilise, kadnn erkee göre aa
olarak yaratldn ileri sürmektedir. Kadn vücutça Adam’n bir parçasdr. Dolaysyla
ruh konusunda da bu böyledir. Çünkü Tanr erkee öncelik vermitir. Çünkü Tanr
kadnn erkee baml olmasn istemitir.
Ayn etkenler Osmanl Devletinde de kadn erkee baml klmak için bir araya
getirilmitir. Bununla birlikte Müslümanln doas ve Osmanl devletinin teokratik
yaps nedeniyle din Osmanl Devletinde özel bir yer igal etmektedir.
1790’da kadnlar baz kulüplere kabul edilmektedirler. 1792’de boanma yasas
yürürlüe girmitir. Kadnlarn tankl kabul edilmeye balanmtr. 1793’te Parisli
kadnlar 18 yandan büyük tüm kadnlara açk bir kulüp kurmulardr. Bu kulübün
üyelerinin çounluunu okuma yazma bilmeyen kadnlar oluturmutur. Yap olarak
erkek kulüpleri örnek alnmtr. Bu kulüp toplumsal ve ekonomik isteklerin
savunulmasnda en önde yer almaktadr. Robespierre grubun halk bölecei ve kendisini
zorlayaca korkusuyla hareket ederek Olympe ve Roland’n giyotine gönderilmesinden
ksa bir süre önce 1793’te Konvansiyon bütün kadn kulüplerini kapatarak kadnlara
kar antipatisini göstermitir. 1795’te kadnlarn siyasi partilere katlmalar
104
GÜZEL, a. g. e. , s. 160.
K. MARX F.ENGELS V.I. LENN, Kadn ve Marksizm, (Çev: Ö. UFUK), Sorun Yaynlar,
7.Basm, stanbul, 1996, s.93.
106
Simone De BEAUVOR, kinci Cins, Payel Yaynlar, 8. Basm, stanbul, 1993. , s. 37.
105
36
yasaklanmtr. 107 Örgütlerin hedefleri arasnda; eitim hakk, meslek edinme,
ekonomik özgürlüe kavuma ve en önemlisi oy hakk elde etmektir. 108
Bu alandaki deiiklikler, daha çok erkeklerin haklarn snrlayc ve çocuklarn
çkarlarn koruyucu nitelikteki dolayl önlemlerin bir sonucu olarak ortaya çkmtr.
Susturulmu ve bastrlm olmasna karn Fransz kadn hareketi çok büyük
etkiler brakmtr. Çünkü Bat’nn kadn hareketleri kendilerini topluma kabul ettirmi
olan kadnlar tarafndan yönetilmilerdir. Devrimci kadnlar, tüm kadnlarn kurtuluunu
salayacak bir devrimin tohumlarn zamanndan çok önce ekmek istedikleri için
ortadan kaldrlmlardr.
Sanayileme ile kamu yaamna girip 1850’lerde güçlenmeye balayan
feminizmin ilk aamasnda kadn haklar önemli bir yer kaplamaktadr. Birleik
Amerika’da 1848’de Seneca Falls’ta toplanan ilk kadn haklar kongresinde önemli
konular tartmaya açlmtr. Mahkemelerde, evli kadnn kocas karsndaki geri
plandaki durumu ele alnm, kadnn sahip olduu mal, mülk ve gelirler üzerinde
kocann denetim yetkisinin bulunmas,
kadnlarn içinde bulunduklar siyasal ve
hukuksal eitsizlik konular ele alnmtr. Ayrca Birleik Amerika’da köleliin
kaldrlmas için balatlan akma paralel olarak yürütülen bu mücadelede kadnn
evlilik durumu ve aile içindeki konumu tartmalara neden olmutur. 109 Nermin Abadan
Unat’n belirttiine göre Feminizmin ilk aamasnda cinsiyet rollerinin eletirisini yapan
kadnlarn banda C. P. Gilman gelmektedir. 1898’de yaynlanan Kadn ve Ekonomi
adl yaptnda yazar, evlilikte ana sorunun kadnn ekonomik bamll olduunu
belirtmitir. Gilman aile içinde erkein egemenliini ve kadnn özerkliini ayrntl bir
biçimde incelemitir. O dönemin feminist önderleri erkeklerin ekonomik ve toplumsal
gücüne kar çkmaya cesaret edemedikleri için siyasal alandaki baskc rejimi
eletirmilerdir. Oysa feminist hareket kadn igücünün piyasaya çkmasyla hz
kazanmtr. 110
Devrim’den sonra bile Fransz Medeni Yasas kadn ehliyetsiz çocuklarla, akl
hastalaryla ayn kategoride deerlendirmitir. 111 Yakn dönemlere kadar Avrupa’da
kadn ve erkek arasndaki eitsizlik kurallam halde kalmtr. Önce 1920’lerde daha
sonra II. Dünya Sava srasnda ve son olarak ta 1960’larda Batda uluslar aras göç
107
K. MARX F.ENGELS V.I. LENN, a. g. e. s. 93. Ayrca bkz. GÜZEL, a. g. e. , s. 161.
CAPORAL, KKSTK I, s. 26.
109
A. g. e. , s. 73.
110
ABADAN UNAT, a. g. m. , s. 2.
111
TÜMER, a. g. m. , s. 174.
108
37
hareketinin younlamasyla birlikte kadnlarn ekonomik gücü ve rolleri yeniden kamuoyunun
gündemine girmitir. 20. yüzyln balarndan itibaren Fransa, Amerika Birleik Devletleri,
Almanya, ngiltere gibi ülkelerde kadnlarn yasa önündeki durumlarnn deimeye balad
görülmütür. Oy verme hakknn elde edilmesi bal bana bir amaç gibi görünmemekle birlikte
eitim, i, boanma, doum kontrolü vb. alanlarda da eitlii salayan yasalarn onaylanmas
gerekmektedir. I. Dünya Sava erkekler için tam bir örselenme olmutur. Ama ayn zamanda
kadnlar için o zamana kadar görülmemi bir özgürlük ve sorumluluk denemesi olmutur. Vatan
hizmeti için alnmaya balanan kadnlarn i gücü deerlenmi, yeni meslek sahalar açlmtr.
Ayn zamanda sava erkek ve kadn içi arasndaki engellerin yklmasn salamtr. 1919 da
Fransa’da meclis siyasi açdan kadnlara oy kullanma hakk tanmtr. Fakat bu karar senato da
reddedilmitir. Uzun bir aradan sonra ve Türkiye’den çok geç bir tarihte 21 Nisan 1944‘de
Fransz kadnna bu hak ancak tannabilmitir. Bu tarihe kadar kadnlar siyasi yaamdan
tamamen uzak braklmlardr.112
Bu durumun etkileri hala görülebilmektedir. Seçimlerde kadnlar adaylklarn koyma
konusunda çekimser davranmaktadrlar. Örnein, kadn nüfusunun % 52 oranyla erkekten fazla
olduu halde 1993 Ballador Hükümeti’nde bulunan 29 bakandan ancak 3 ‘ü kadndr. 113 II.
Dünya Savana kadar özellikle çalma hayatndaki kadnn durumuna ilikin sorunlarn
çözümlenmesi için mücadele veren çok sayda kadn hareketi gerçeklemitir. Ancak iletiim
olanaklarnn daha youn kullanlmaya balanmasyla II. Dünya Sava’ndan sonra dünya
feminist hareketi daha önemli bir nitelik kazanmtr. Siyasal eitlik 1946 anayasasnda gerçek
yerini alma imkân bulmutur. Ailenin maddi ve manevi idaresinde kadn ve erkee eitlik ise
ancak 1970’te gerçekletirilebilmitir. Bununla beraber Fransa’da çocuklara tabiyet 1973’e
kadar yalnz babaya aitken, 9 Ocak 1973 ‘de anne de bu hakka sahip olmutur. 1975’e kadar
kürtaj yasaktr. 1975 ve 1979 Veil yasalar baz koullarla kürtaj hakkn tanmtr. Kadnlarn
günlük çalma süreleri 1892’de düzenlenmi, bu düzenleme 1975 ylna kadar yürürlükte
kalm, bu ylda çada anlamda geniletilmitir. 114
Demokrasi uygulamalarnn yapld bir ortamda kadnlar haklarn elde etmeleri çok geç
bir tarihi beklemek durumunda kalmlardr. Ekonomik, demokratik ve kültürel göstergeler
hangi toplum düzeyinde olursa olsun kadnn her yerde geri plana itildiini ortaya koymaktadr.
112
GÜZEL, a. g. e , s.166
Chantal QUELQEJAG-LEMERCER, “Birinci Dünya Savandan Sonra Fransa’da Kadn Haklar” ,
Kastamonu’da lk Kadn Mitinginin 75. Yldönümü Sempozyumu, ( Kastamonu 10–11 Aralk 1994),
Atatürk Aratrma Merkezi Yaynlar, Ankara, 1996, s. 133
114
KIRKPINAR, a. g. e. , s. 70
113
38
KNC BÖLÜM
CUMHURYET DÖNEM TÜRK KADINININ DEVRALDII MRAS
Türk kadnnn durumu Osmanl Devletinin son dönemlerinde tartlmaya
balanan bir konudur. Her ne kadar toplumu ilgilendiren daha önemli konular
gündemde olsa da toplumun yarsn oluturan ve tarih boyunca toplumdan dlanm
durumda olan kadnn artk topluma dâhil edilmesi gerekmektedir.
2. 1. Türk Kadnnn Sosyal ve Siyasal Örgütlenmeleri
Tanzimat Döneminde yaanan gelimeler sonucunda II. Merutiyet Döneminde
gelien sosyo-kültürel ortamda kadnn özgürleme hareketi devam etmitir. 1867’de
Rumeli hududundaki yaral askerlerimize yardm için kurulan ilk kadn derneimiz
Cemiyet-i mdadiye (mdat Dernei) Derneinden sonra 1908’de Halide Edip, Müdafa-i
Hukuku Nisvan (Kadn Haklarn Savunma Dernei) Derneini kurmutur. 115
Merutiyet döneminde birçok kadn dernei kurulmutur. Bunlardan bir kaç, Osmanl
Kadnlar Terakkiperver Cemiyeti, 1909’da Teali Nisvan Cemiyeti (Kadnlar
Yükseltme Dernei), Osmanl Cemiyeti Hayriye-i Nisaiye, 1913’te Müdafa-i Hukuk-i
Nisvan Cemiyeti’dir. 116 II. Merutiyet dönemi kadn dernekleri içinde feminist olarak
deerlendirebileceimiz belki de tek dernek, Kadnlar Dünyas dergisinin yayn organ
olarak çalt Müdafaa-i Hukuk- Nisvan Cemiyetidir. Mezhep ayrm gözetmeksizin
her Osmanl kadnn asli, isteyen ecnebi kadnlar da yardmc üye olarak kabul eden
dernek, 28 Mays 1913’te kurulmutur. Kadnlarn dernee girebilme art kadnlk
hakknn korunmas ve yükseltilmesi yolunda çallmasdr. Dernek, Kadnlar Dünyas
dergisiyle kendini kamuoyuna sunmu, harekete destek veren kadnlarn sözcülüünü ve
Osmanl kadnna yol göstericilik rolünü üstlenmi bir dernektir. 117
Bu kazanmlar ilk balarda kadnlarn sarf ettii çabalar sonucu elde edilmi
gibi görünmemektedir. Merutiyet ve Cumhuriyet rejimi taraftarlarnn yardmlar göz
ard edilemeyecek derecede önemlidir. lk kadn dernei erkekler tarafndan
kurulmutur. Dünya feminist hareketiyle ilgili yaplan yaynlarn ba aktörleri de yine
erkekler olmulardr. Kadn hak ve özgürlüklerini mahkemelerde savunanlarda
115
ÇAKIR, a. g. e. , s. 323.
A. g. e. , s. 323–342. Ayrca bu dernekler hakknda daha fazla bilgi edinebilmek için, bkz. KURNAZ,
a. g. e. , s. 193–235 .
117
ÇAKIR, a. g. e. , s. 57.
116
39
erkeklerdir. Kadn derneklerinin kurulularnda da erkekler aktif durumdadrlar. Çünkü
kadnlar bu yara katlmaya kolay kolay cesaret edememiler, bir süre sonra ancak üst
düzey hanmlar bu konu üzerine eilmilerdir. 1915’te Enver Paa’nn ei “devletlü,
ismetlü, Naciye Sultan Hazretlerinin zir’i himayelerinde” oluan Kadnlar Çaltrma
Cemiyeti slamiyesi kurucular Bakumandan Vekili ve Harbiye Nazr Enver, Harbiye
Nezareti Müstear smail Hakk, Harbiye Nezareti Mebusu Salah Cimcoz, Dava Vekili
Mehmet Arif ve Dava Vekili Mehmet Selahattin Beyler’dir. 118 Görüldüü gibi kurucusu
kadn olan dernein üyelerini erkekler oluturmaktadr.
Endüstrinin farkl sektörlerinde kadn içilere yer verilmesi için Naciye Sultan’n
himayesinde kurulan bu cemiyetin amac, kadnlara i bulup kendilerini koruyabilecek
duruma gelmelerini salamak, kadnlar namuslu ekilde çalarak geçimlerini
salamaya altrarak korumak ve dolaysyla düünce, emek ve ekonominin
kadnlarmz arasnda yaygnlamasn salamaktr. 119 Asl amac ise ekonominin i
gücü ihtiyacn dul ve yetimlerden salamaktr. Artan bu i gücündeki kadn ve kz
çocuklar için ar çalma koullarn iyiletirmek, onlar için özel yatakhaneler, yurtlar
yaptrmak, günlük çalma mesaisini 15 saatle snrlandrmak gibi önlemler alnmas
düünülmekle birlikte hayata geçirilememitir. 120
II. Merutiyet yllar batdaki feminist harekete bal olarak Osmanl
kadnlarnn faal duruma gelmeye balad yllardr. Bu dönem bir yanyla Türklerin
tarihinin en kritik dönemi olmusa da dier yanyla ifade özgürlüü salandktan sonra,
kadn konusu da dâhil olmak üzere özgürlük sorununun tüm biçimlerinin ele alnd,
tartld, çözüm yollarnn arand bir dönem olmutur. Çkarlan gazete ve dergiler
kadn
konusuna
gösterilen
duyarll
sunmaktadr.
Bu
dönem
itibariyle
bahsedebileceimiz baz dergilerin isimlerini u ekilde sralayabiliriz. Kadn (1908),
Kadn Bahçesi (1912), Kadnlar Dünyas (1912), Kadn Hayat (1912), Kadn Duygusu
(1913), Kadnlar Âlemi (1913), Kadnlk (1913), Kadn Hayat (1918), Kadn Kalbi
(1919). 121 Kadnlar bu dergilerde yazyor hatta bazlar sorumluluk bile alyorlard.
Örnein, olarak Nigar Hanm, (ilk kadn airimiz) Kadnlk dergisinde, Feriha Kamran
Hanm Kadnlar Âlemi Dergisinde yazmtr. Ulviye Mevlan Hanm ise Kadnlar
118
Kadnlar Çaltrma Cemiyet-i slamiyesi (Nizamnamesi), Dersaadet- Matba-i Askeriyye, (1332),
Ankara,1946, s. 8 (Bu nizamname 23 maddeden olumaktadr. Maddelerde kadnlara nasl i temin
edilecei, kadnlarn ekonomik hayata nasl girdirilecei konularna deinilmektedir.)
119
Kadnlar Çaltrma Cemiyet-i slamiyesi (Nizamnamesi), s. 2, bkz. ÇAKIR, a. g. e. , s. 335.
120
GÜZEL, a. g. m. , s. 871.
121
NAN, Atatürk ve Türk Kadn Haklarnn Kazanlmas, s. 88.
40
Dünyas adl derginin sorumlusudur.
122
Bu dergilerden biri olan Kadnlar Âlemi
dergisinde Hanmlar tarafndan makaleler, hikâyeler yazlm dünya kadnnn
durumundan bahsedilerek moda çok youn olmamakla birlikte takip edilmitir. 123
Ayn dönemde çkarlan Kadn (Selanik) isimli dergi dikkat çekmektedir. Bu
dergide kadnn siyasi haklar konusunda yazlar çkarlmtr. Bu yazlarda kadnlara
seçim hakknn verilmesi istenmektedir. 124
Kadnlar Dünyas dergisinde ise kadnlarn, erkeklerinin yannda ilim ve fen
alanlarnda da yer almalar gerekliliinin inkâr edilemeyecek bir durum olduundan
bahsedilmekte ve kadnlara ilim ve fen sralarnda bir mevki verilmesi istenmektedir.
Bunun için kadnlar tevik edilmekte erkeklerden ise yardm beklenmektedir. 125
Kurtulu savayla birlikte Türk kadnnn siyasi bilincini oluturma ve
gelitirme sürecine girdii görülmektedir. I. Dünya Savandan daha büyük ölçüde ve
boyutta Kurtulu Sava her snftan Türk kadnn etkilemitir. Kentli, köylü ve içi
kadn birlikte mücadele vermilerdir.
Türk kadn 1918 ylnn sonuna doru ulusal kurtulu amacna yönelik
örgütlenmelere katlmtr. 29 Kasm 1918’de bir ulusal cephe biçiminde kurulan Milli
Kongre’nin kurucusu 50’den fazla örgüt içinde 10’dan fazla kadn cemiyeti yer almtr.
Bu örgüt kurulu beyannamesinde amacn öyle açklamtr;
“ Devlet ve milletin geçirdii bu en mükil tarihi anlarda bütün âlem-i insaniyet
ve medeniyete kar vatann ali hukuk ve menfaaini temin ve müdafaa vazife-i
mühimmesile teekkül ve ibraz- faaliyete mübaeret eden kuva-yi milliyenin tevhidinden
ve münferid veye müctemi müteferrik bütün mesai ve faaliyetlerin tanzim ve müteazzi
balca heyet ve frkalarn mümessil ve murahhaslarn bir araya getirmek.” 126
Kadnlarn ve derneklerin siyasi faaliyetleri sava süresince devam
etmitir. Bu dönemin siyasi gösterilerinin banda mitingler gelmektedir. stanbul’un ve
özellikle zmir’in igalinde artan mitinglerin en büyük özellikleri çok sayda kadnn
katlmas ve bu kadnlarn hatip olarak halk etkileyici, galeyana getirici nutuklar
vermeleridir. Bu oluumda önceki dönemlerde balayan dernek faaliyetleri önemli rol
üstlenmitir.
122
CAPORAL, KKSTK I, s. 81.
Kadnlar Âlemi Dergisi, Cilt. I, Say 1–9, No.1, 22 Mays,1330, s. 1.
124
Kadn (Selanik), 1324–1325, Cilt. I. Say, 1–8, 1–29, No. 2, s. 6.
125
Kadnlar Dünyas Dergisi, Cilt I, Say 7–136, No. 128, 1329–1331, s. 9.
126
GÜZEL, a. g. e. , s.45, 46.
123
41
Bu derneklerin genel amaçlar kadn hukukunu savunmaktr. Osmanl kadnna
sosyal hayatta sahip olmas gereken yeri vermektir. Osmanl kadnna ilim ve irfan
yolunda eitim vererek daha salkl bir nesil yetitirebilmektir.
2. 1. 1. Anadolu Kadnlar Müdafaa-i Vatan Cemiyeti
Türk kadnlarnn gerçek örgütlenmeleri, 7 Aralk 1919’da kurulan Anadolu
Kadnlar Müdafaa-i Vatan Cemiyeti ile olmutur. Cemiyetin kuruluunu bildiren bir
yazyla M. Kemal Paa’ya haber verilmi, Paa u sözleriyle görüünü bildirmitir.
“Anadolu’nun bilhassa pek büyük inklâplara muhtaç olan kadnlk hayatnda
atiyen pek büyük asar- terakki ve intibah vadeden bu ayan- takdir teebbüs,
memleketimizin her türlü selamet ve saadetini gaye edinmi olan heyetimizin bihakkn
müstehzimi ve ükran oldu.” 127
Mustafa Kemal Atatürk, Türk kadnlarnn bu fedakârlklarnn tüm dünya
kamuoyunda taraftar toplayacana inandn ve kadnlarn erkekler kadar baarl
olacaklarn düündüünü ifade etmitir. Ayrca Sivasl hanmlarn yaptklar fedakârl
dier Müdafaa-i Hukuk Cemiyetlerini de haberdar etmi, “Bütün Türk hanmlarnn da,
ayn eser-i hamiyeti ibraza davet olunmasn muvafk bulduk” diyerek kadnlarn
cemiyet kurma giriimlerini desteklediini ve her türlü yardma hazr olduunu
bildirmitir. 128
Sivas Valisi Reit Paa’nn hanm Melek Hanm önderliinde bu cemiyeti
kurma giriiminde bulunan Sivasl kadnlar, Milli Mücadele’de aktif bir oynamlardr.
Snrlarn genileterek çevre illerde de igalleri protesto için kamuoyu yaratmlar,
gazete basm datm araclyla destek salamlardr. rade-i Milliye gazetesinin
çkarlmasna yardmc olan bu dernek kadnlar, Heyet-i Temsiliye ile birlikte hareket
etmitir. Ayrca çeitli kampanyalar açma yoluyla orduya para ve mal yardmnda
bulunmulardr. 129
Anadolu Kadnlar Müdafaa-i Vatan Cemiyeti’nin 11 maddeden oluan
yönetmeliinde, merkezi Sivas olmak üzere bütün Anadolu’nun belli bölgelerinde
cemiyete bal ubelerin açlaca belirtilmitir. 130 Ksa bir süre sonrada bu düünce
127
KIRKPINAR, a. g. e. , s. 141.
A. g. e. , s. 141.
129
Muhittin GÜL, “Milli Mücadele Mitinglerinde Kadnlarmz” , Kastamonu’da lk Kadn Mitinginin
75. yldönümü Uluslar aras Sempozyumu (Kastamonu: 10–11 Aralk 1994), Ankara, 1996, s. 52-53.
130
Leyla KAPLAN, “Milli Mücadele Dönemi Kadn Cemiyetleri”, Kastamonu’da lk Kadn
Mitinginin 75. Yldönümü Uluslar aras Sempozyumu (Kastamonu:10–11 Aralk 1994), Ankara,
1996, s. 75.
128
42
faaliyete geçirilerek, Kayseri, Nide, Erzincan, Burdur, Pnarhisar, Kangal, Viranehir,
Yozgat, Konya, Eskiehir, Amasya ve Kastamonu’da açlan ubelerle çalmalarn
arttrmtr. 131
Atatürk, dier derneklerde olduu gibi kadnlarn kurmu olduklar bu
derneklerin çalmalarna da destek vermitir. Anadolu Kadnlar Müdafaa-i Vatan
Cemiyeti’nin, Mara’da ki mahalli kuvvetlere yapt para yardm sonucu bu dernee
bir teekkür yazs göndermitir;
“Feci katliamlarla tecavüzlere maruz kalan Maral kardelerimizin yardmna
koan fedakâr Kuvay- Milliye efrad hakknda Sivas hanmlarnn yaptklar gösterilere
ve belirtilen hamiyet ve efkat iaretlerine teekkürlerimizi sunarz.” 132 diyerek
kadnlarn fedakârlklarna verdii önemi dile getirmitir.
8 Ocak 1920’de Konya erafettin Camiinde toplanan 3.000 Türk kadn, Paris
Bar Konferansna gönderilmek üzere kararlar almlardr. 11 Ocak 1920’de Konya ve
Trabzon, 12 Ocak 1920’de Kastamonu’da, kz öretmen okulunda toplanan kadnlar,
ngiltere Babakan Lloyd George’a protesto telgraflar göndermilerdir. 13 Ocak
1920’de stanbul’da Sultanahmet Meydan’nda yaplan mitingde, Muallimler Bakan
Nakiye Elgün halk heyecana getiren önemli bir konuma yapmtr. 133
Bu cemiyetler Türk kadnnn ulusal konularda, Anadolu’nun ücra köelerinde
bile ne kadar duyarl davrandnn göstergesidir.
Atatürk, kadn haklar konusunu hem kendi bana önemli bir konu olarak hem de
belli bir amaç için, Cumhuriyet Türkiye’sinin ulusal karakterinin ortaya çkarlabilmesi
için kullanlan bir araç olarak görmütür. Türkiye Devleti, dine dayal Osmanl
Devletinin aksine Türk ulus bana dayanmaktadr. Dolaysyla kadnlarn tecridi
Osmanl’da nasl eriat döneminin göstergesi olmusa, yurtta olmalar da ulusal
devletin göstergesi olmutur. Kadn, her iki durumda da bir simgedir. Ama kadnn
simge olmaktan çkma mücadelesi açsndan yurtta olarak kabul edilmesi kimliini
bulmas için daha elverili bir durumdur. 134
Bu konuda Fatmagül Berktay u sonucu ifade etmektedir:
“Kemalist Cumhuriyet’te son çözümlemede ataerkil bir devlettir.” 135 Ancak
Cumhuriyetin kadnlara ilikin uygulamas ile eriatn egemen olduu Osmanl
131
A. g. m., s. 81-126.
KIRKPINAR, a. g. e. , s.144.
133
GÜL, a. g. m., s. 53 .
134
Fatmagül BERKTAY, “Türkiye’de Kadn Hareketi” , Kadn Hareketinin Kurumlamas, Metis
Yaynlar, stanbul, 1994, s. 23.
135
A. g. m. , s. 23.
132
43
Devletinin uygulamas arasnda kadnlar açsndan çok önemli farklar olduu ve ayrca
kadnlarn Kemalist dönemde elde ettikleri haklar uruna çok önceden mücadeleye
balam olduklarn da unutmamak gerekir. Ulusal bamszlk mücadelesinin önderi
Birinci Meclis de kadnlara eit yurttalk hakk tanma giriimini engelleyen bir
çounluk bulunmaktayd. Bu çounluk içinde yer alanlar, ilerici milletvekillerini
“feministlikle” suçluyordu. Burada Kadn haklar konusu dinci güçler ile Kemalistler
arasndaki mücadelenin aça çkt aland. 1923’te Mustafa Kemal’in muhalifleri
yenilgiye uratld. Böylece kinci Meclis, Kemalistlerce oluturulmu oldu. Gene de
küçük bir grupta olsa bu konuya muhalefet eden bireyler mevcuttu.
Örnein 1924 Anayasas’nn oluma aamasnda her Türk vatandann oy hakk
olduunu belirten madde baz milletvekillerince “cinsiyet fark gözetilmeksizin her Türk
vatanda” olarak anlalrken, çounluu için “oy verme çana gelmi her Türk
erkei” olarak belirginleiyordu.
Bu tartmalar srasnda baz ilerici milletvekilleri bile böyle bir deiiklik için
zamann uygun olmadn dile getiriyorlard. 136
Kemalist dönemin, yeni kadn’ geçmile kopuun bir simgesi halini almtr.
Atatürk’ün kendisi de bu simgenin olumasnda önemli bir rol oynamtr. Daha çok
erkek çocuklarn tercih edildii bir dönemde kz çocuklarn evlat edinerek kadnlarn
görünebilir klnmasna büyük katkda bulunmutur. Yeni kadn yeni rejimin bir öesi
haline gelmitir. yi bir eitim alm orta snf kadn kamusal görevlere getirilmitir.
Yeni rejim, Türk kadn için yeni bir dönemin açlmasn salamtr. 137
Fakat tek parti devletinin otoriter yaps, yeni kadn simgesini kendi amaçlar
dorultusunda biçimlendirmee çalt için bamsz bir kadn hareketinin olumas
engellenmitir.
Kemalist iktidar kentli orta snf kadnlarn korumakla birlikte siyasal alanda
onlara kendinden bamsz hareket edebilme yetisi vermemektedir. Ama ayn zamanda
kadnlar
da
Kemalist-ulusçu
ideolojiyi
içselletirmilerdir.
Kadnlarn
içinde
bulunduklar bu durum onlarn zaten bamsz hareket edebilmelerini güçletirmektedir.
Kemalist reform kamusal alann kaplarn kadnlara açp, bu alanda kadnlara statü
kazandrmtr. Ancak kadnlarn bu alanda yer almalar erkek reformcularn ellerine
136
137
A. g. m. , s. 23.
A. g. m. , s. 23.
44
braklmtr. Bu da bir bakma kadnlarn özerk siyasal önceliklerinin bastrlmasna yol
açmtr. 138
Örnein; 1923’te Kadnlar Cumhuriyet Halk Frkas adyla bir siyasi parti
kurma giriiminde bulunmular ancak henüz vatanda bile saylmadklar için ve böyle
bir giriimin bölücülük olarak deerlendirilmesi nedeniyle parti kurma izni
verilmemitir. 139
2. 1. 2. Türk Kadnlar Birliinin Faaliyetleri
Kadnlar parti yerine Cumhuriyet Halk Frkasnn kadnlar kolu görevini
üstlenmiler, tek parti sürecinin tek kadn örgütü olarak 7 ubat 1924 günü stanbul’da
Türk Kadnlar Birlii derneini kurmulardr. Dernein amac kadn her alanda çada
bir düzeye ulatrmaktr. 140 lk olarak kadnlarn yasal kazanmlarn salamas olmak
üzere, dernek kamuoyu oluturma konusunda da büyük katklar salamtr.
O zamana kadar ihmal edilmi kadnlara yardm eli uzatlacak, kadnlarn
üretken birer birey olarak çalma hayatna girmeleri salanacak, kimsesiz ailelere ve
çocuklarna sosyal hayatta yer edinme imkân tannacaktr. Birlie üye olmann tek
koulu kadnlarn yükselmesini amaç edinen birey olmaktr. Faaliyet yllarnda Türk
Kadnlar Birlii ‘Kadnn Sesi’ adnda bir dergi çkarm, stanbul’a gelen kz
örencilere yardm etmi, muhtaç durumda olan örencilere yemek çkarm, yabanc
dil örenmek isteyen kadnlar için kurslar açmtr. 141
Türk Kadnlar Birlii belirledikleri uzmanlar ve aralarndaki elemanlar
araclyla
halka
düzenlemilerdir.
özellikle
Belediyeler
kadnlar
aydnlatmak
araclyla
için
yaplabilecek
çeitli
konferanslar
baz
çalmalarda
bulunmulardr. Gda hazrlanmas ve korunmas, ev ileri, salk, düzen, aile yaamnn
nasl olmas gerektiini öretebilmek için belediyeler yardmyla halka ulamlardr.
Zaten belediyenin görevleri arasnda bunlar gibi konular yer almaktadr.
1927 ylna gelindiinde Kadnlar Birlii, tüzüüne kadnlar için siyasal haklar
salamaya çalacan gösteren bir madde eklenmitir. Tüzükte yaplan bu deiiklik,
bir nebze tereddüt uyandrm olsa da stanbul Vilayeti Hukuk leri Müdürlüü saknca
görmeyerek yeni maddenin eklendii tüzüü onaylamtr. Yaklaan 1927 seçimlerine
138
irin TEKEL, “ Kadn Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi” , Kadnlarn Bellei, Metis Yaynlar,
stanbul, 1991, s.122.
184A. g. m. , s. 122
140
141
KIRKPINAR, a. g. e. , s.198
TOPRAK, a. g. m , s. 24–29
45
kadnlarn katlp katlmayacaklar tartlm, baz üyeler Halk Partisinden aday
gösterilmesini isterken, bazlar anayasa da yer almadkça böyle bir giriimin
uygulanmasnn istenen sonucu vermeyeceini ileri sürmülerdir. Birlik bakan Nezihe
Muhittin ise bu konu hakknda öyle düünmektedir:
“…nklâplar douran hamlelerdir. Bu hamlelerimize her seçimde devam
edeceiz ve nihayet bu hakka bizler de her vatanda gibi katlacaz. Kanunlar, sosyal
hayatn ihtiyaçlarna intibak eder”. 142
Kadnlar Birlii’nin frkaya üye olma istekleri olumsuz sonuç vermitir. Çünkü
anayasa da, yaplacak seçime katlanlarn erkek olmalar gerektii vurgulanmaktadr. Bu
ret cevab üzerine Kadnlar Birlii, feminist bir insan olduu bilinen, stanbul ili Hukuk
leri Müdürü Kenan Bey’i kadnlar adna Halk Partisine aday olarak göstermilerdir. 143
O dönemde kadnlar çeitli birliklere üye olabildikleri halde, hatta yönetici olarak görev
alabildikleri halde frkaya, üye olarak dahi kabul edilmemeleri ilginç bir durumdur. 144
Kamuoyunda ve basnda kadnlara seçme ve seçilme hakk verilmesine ilikin
tartmalar yaanrken Büyük Millet Meclisi de ayn konuyu tartmaktadrlar. Bu konu
hakknda dönemin Milli Savunma Bakan Recep Peker, kadnlara seslenerek;
“…Mademki Türk vatan ile ve mukadderat ile fiili megul olmak
dileindeyseniz, o halde bu fiili meguliyetin baka bir erefli cephesi vardr ki, sizi
oraya davet ederim 145 ” demitir.
Anlald üzere Recep Peker’in kadnlara sunduu öneri askerlik hizmetidir.
Gerçi bu öneriden çok bir ihtar olarak gözlemlenmektedir. Oysaki kadnlar Bamszlk
Savamz srasnda üzerlerine düen görevi baaryla yerine getirerek Recep Bey’e
gerekli cevab çok önceden vermilerdir zaten. Zafer Toprak’n belirttii üzere Recep
Bey’in, 1924’te yaplan anayasa tartmalarnda kadnlarn seçimlere katlmalarn
savunan kiiler arasnda yer alm olmas gerçekten dikkat çeken bir durumdur. 146
Aslnda tek parti döneminin yerlemesiyle birlikte istenmeyen sadece kadn
hareketi deildir. Ayn zamanda bütün parti d taban hareketleri de bastrlmtr.
Uluslar aras Kadnlar Birlii’nin On kinci Kongresi, 18- 24 Nisan 1935 ylnda
stanbul’da toplanmtr. Bu uluslar aras kongrenin ev sahipliini Türk Kadnlar Birlii
yapmtr. Yldz Saray bu kongre için özel olarak açlm, Posta ve Telgraf daresi de
142
A. g. m. , s. 26.
A. g. m. , s. 26.
144
Cumhuriyet Gazetesi, 30 Mart, 1930.
145
TOPRAK, a. g. m. , s. 26.
146
A. g. m. , s. 26.
143
46
kongre nedeniyle Merasim Kökü’nde bir posta ve telgraf merkezi kurmutur. Delegeler
tramvaylara ücretsiz alnmtr. Bu dönemde basn, kongreye ve kadn sorunlarna
oldukça geni yer ayrmtr. Basn yayn organlar bu kongreyi Feminizm Kongresi
olarak ele almlardr. Ayrca kongreyi bat basn da yakndan takip etmitir. Kongreye
39 ülke temsilcisi katlmtr. 147
Kongre Bakan Corbett Ashby, kongre açlnda yapt konuma da, 30 ülke
kadn temsilcilerinin “kadnlar için özgürlük ve insanlar için bar” amacyla
toplandklarn dile getirerek, geçmite gelenek, göreneklerin etkisiyle dlanm olan
kadnlarn, kahramanlk ve fedakârlk alanlarnda saysz örnek verdiklerini, özgürlük
sava ile dünya bar için verilen büyük mücadelenin uyum içinde sürdürülmesi
gerektiini vurgulamtr.
Talep edilen maddeler arasnda, kadnlarn geliimine set çeken tüm engellerin
kaldrlmas, erkek ve kadna eit eitim olana, yasalar önünde eitlik, i yaamndaki
kadn erkek ayrmnn sona ermesi yer almaktayd. Dünya barnn savunusu,
uzlamazlklarn barç yoldan çözümü, silahlarn braklmas ve snrlandrlmas gibi
maddelerin ise, 1902’de toplanan ilk Uluslar aras Kadnlar Birlii Kongresinden
itibaren ilk defa bu kadar çok üzerinde durulan konular olmas dikkat çeken bir
durumdu. 1902, 1904, 1906, 1908, 1909, 1911, 1913 yllarnda yaplan kongrelerde
sürekli olarak kadnlarn seçme ve seçilme haklar savunulmutu. 1920’de yaplan
Cenevre Kongresinde 20’den fazla ülkede kadnn seçme-seçilme hakkna kavutuu
duyurulmu, 1923’teki Roma Kongresinde Amerika kadnnn seçim hakkn elde ettii
kaydedilmi, Paris’te Milletler Cemiyeti’nin çalmalarna yardmc olmak ve bar
savunmak için, kadnlarn siyasi haklarn hangi yönde kullanmalar gerektiini
incelemekle yükümlü bir komisyon oluturulmutur. 148
O günün Türkiye’sinde kadnnn durumu ise batyla kyaslandnda örnek
olabilecek durumdadr. Türk kadnna verilen hak ve özgürlükler, bütün dünya kadnlar
için verecekleri mücadele de yardmc olacak bir güç olarak görülüyordu. Çou delege
Türkiye’nin kadn konusunda en ileri safta yer aldn ve Türkiye’de erkek ve kadn
arasnda fark kalmadn dile getiriyordu. Delegelere göre Türkiye’deki bu gelimeler
dünyada özellikle dou ülkelerinde etkisini gösterecekti.
Kongrede ilk onaylanan konu kadnn çalmasnn engellenmemesi, kadn-erkek
ayrm yaplmadan eit ie eit ücret verilmesi, iinde ilerleme frsat verilmesi gibi
147
148
KIRKPINAR, a. g. e. , s. 200, 201.
A. g. e. , s. 203.
47
iktisadi eitlik hakkndaki karar tasarsyd. Bunlarn dnda kadn ve erkee eit oranda
sorumluluk verilmesi, salk açsndan erkek ve kadna denetim getirilmesi, evli
kadnlarn tam bir bamszla sahip olmas, kadnn mal gibi alnp satlmamas gibi
kararlar oy birliiyle kabul edilmitir. 149
22 Nisan günü, Cumhurbakan Atatürk, kongreye bir kutlama telgraf
göndermitir. Bu telgrafnda u sözleri dile getirmitir:
“Siyasi ve sosyal haklarn kadn tarafndan kullanlmasnn beeriyetin saadeti
ve prestiji açsndan gerekli olduuna eminim. 150 ”
Bu kongre Türk feminizminin doruk noktasn oluturduu gibi bir bakma
sonunu da getirmitir. Çünkü kongrenin bitiinden iki hafta sonra 10 Mays 1935’te
CHP, Türk Kadnlar Birlii’nin kendini feshetmesini istemi, bununla birlikte bu emri
yerine getirmitir. Kongre’nin gündeminde kadn sorunlar ilk sray oluturmutur.
Kongre Türkiye’deki kadn haklarnn dünyaya tantlmas amacyla düzenlenmitir.
Ancak kongrenin gündemi, dünya konjonktürü nedeniyle ‘bar’ konusuna kaym,
toplanty düzenleyen Türk Kadnlar Birlii de bu gündeme itiraz etmemitir. Nitekim
tek parti yönetimi için politik olarak deerlendirilen böyle bir maddenin yer almas,
kadnlarn Ankara’nn direktifleri dna çkmalar, o dönem için sakncal görülerek,
Türk Kadnlar Birliine yaplan bir tebligat ile, “Türkiye’de kadn erkek eitliinin
saland, dolaysyla böyle bir dernee artk gerek kalmad için kapatld”
bildirilmitir. 151
Türk Kadnlar Birlii 1949 ylnda yeniden kurulduunda
balangçtaki çizgisinden ciddi biçimde ayrlarak kadnlarn “özverili e, fedakâr anne,
sorumlu vatanda” rollerinin pekitirilmesini kendisine görev edinmitir. Daha sonra
kurulan bir dizi kadn kuruluu da benzer bir söylemle yar-resmi bir kurulu olarak
faaliyet göstermilerdir. Birlik Bakan Latife Bekir bu durumu öyle açklamtr;
Türk kadn haklarna kavumutur. Tekilat- Esasiye Kanunu atlan bu yolda
devam edecei için birlie gerek kalmamtr. 152
Böylece tek parti döneminde kadnlarn siyasal örgütlenme giriimleri sona
ermi oluyordu. Cumhuriyet hem devlet desteindeki feminizme yer veriyor, hem de
snrlandrma getiriyordu. Kadn hareketi yannda, içi örgütleri gibi dier özerk kültürel
derneklerde kapatlyordu. Bu durumu irin Tekeli, farkl snf ve kesimlerin
çkarlarnn varln reddeden,
ulusun tek temsilcisi CHP’nin halkçl ile
149
A. g. e. , s. 206.
Utkan KOCATÜRK, Atatürk’ün Fikir ve Düünceleri, Turhan Kitabevi, 3. Bask, Ankara, 1984, s. 99.
151
TEKEL, a. g. m. , s. 122.
152
BERKTAY, a. g. m. , s. 25.
150
48
açklamaktadr. O’na göre bu durum sadece Türkiye’ye özgü deil, bamszln
kazanan III. Dünya devletlerinin çounda görülen bir durumdur. Örnein; Msr’da
Nasr, kadnlara oy hakkn tandktan sonra bütün feminist örgütleri kapatm, Irak’ta
da Kadnlar Federasyonu iktidardaki partinin bir koluna dönütürülmütür. 153
Bu dönem içinde karmza çkan dier bir ilginç olay ise, bu açk baskya
ramen önceki dönemin militan kadnlarndan bazlarnn tek parti döneminde meclise
temsilci olarak girmeleridir. (Nakiye Elgün) Bu durum sonucunda Feminizm,
Kemalizm’le özdelemeye balamtr. Tek parti döneminin bu ideolojik egemenlii
çok partili süreçte de etkisini sürdürmü, kadnlar yine cinsiyetleri nedeniyle çeitli
ayrmlara uramaya balamlar, erkeklerle eit durumda olmaktan uzak yaadklarn,
yerleik ataerkillie, cinsiyetçilie kar yeni bir mücadele vermeleri gerektiini
anlamalar için 1980 Türkiye’sine gelinmesi gerekmitir. Çünkü bu süreçte toplum
içinde varolan toplumsal cinsiyet ilikileri, kadnlar tarafndan sorgulanmam ve itiraz
edilmemitir. Tabi yaplan Kemalist reformlarla kadnlarn eitimde, i hayatnda önleri
açlmtr. Ancak, bu durum kadnlarn sorunlarn çözmeye yetmemitir. Örnein,
kadnn siyasal yaamdaki yeri bakmndan deerlendirdiimizde Türkiye bugün
sonuncu sralarda bulunmaktadr. 154
Aslnda sorun kadnlarn, kadnlarn erkek ideolojisini içselletirmelerinden
kaynaklanmaktadr. Örnein, Nakiye Elgün’e 1927’de yaklaan seçimlere kadn aday
önermeme nedeni sorulduunda,
yasann müsaade etmemesi sebebini, hükümetin
kadnlara hak ettiklerinden bile fazlasn verdiini, bu konu da ise henüz zamannn
gelmediini ifade ederek erkeklerin belirledii snrlarn dna çkma düüncesini
aklna bile getirmediini aça vurmutur. 155
Kadnlarnn kurtuluunun bir cinsiyet sava sonunda olmayp, bir parti
program sonucunda gerçeklemi olmasn, Halide Edip bir talih olarak gördüünü
yazmtr. Oysa bu bir talihsizlik olarak ta düünülebilir. Çünkü kadnlarn kendi
bamsz bilinçlerini gelitirmelerini engellemitir. Çünkü bu durum kadnlarn ataerkil
sistemi meru görmelerine sebep olmutur. Nitekim 1980 sonras Türk kadn sadece
eit haklar için mücadeleye girmekle kalmam, ayn zamanda kendini tanma ve
ataerkil düünceye meydan okuma görevini de üstlenmitir. Bu zor bir itir. Ancak
ödenecek bedel deitirilecek zihniyete deecektir.
153
A. g. m. , s. 25.
TEKEL, a. g. m. , s. 122.
155
BERKTAY, a. g. m. , s. 26.
154
49
2. 2. Türk Kadnna likin Hukuki Düzenlemeler
Toplum içinde kadnn edinmeye balad yeni haklar o dönemin koullar göz
önünde tutarak deerlendirdiimizde büyük bir devrim özellii tad ortaya
çkmaktadr. Siyasal, toplumsal, iktisadi ve kültürel alanlarda da kadn ve aile
konusunda yeni düzenlemelere gidilmitir. Bu durum Türk kadnn bütünüyle çada
kadn kimliine sokacak yasalarn çkarlmasyla mümkün olabilmitir. Bu yasalatrma
ilemlerinin en önemlisi Türk Medeni Kanununun hazrlanmas olmutur. Ancak,
1917’de Osmanl Devletinde aile kurumunun düzeltilmesi için Hukuk-u Aile
Kararnamesi çkarlmtr. Osmanl’da aile kurumunda kadnn ve erkein rollerini net
bir ekilde belirleyen Hukuk-u Aile Kararnamesi eksikliklerine ramen geleneksel ve
dinsel faktörlere sahip Osmanl toplumu için bir reform nitelii sergilemitir. Bu kanun
bir bakma balatlan giriimlerin uygulama alanna geçirilmesidir. Osmanl Devletinde
Hukuk-u Aile Kararnamesinden önce uygulanan medeni kanun slam hukukuna
dayanan Mecelle ad verilen kanundu. 1926 Türk Medeni Kanununun kadn üzerindeki
getirisini daha iyi anlayabilmek için Mecelle-i Ahkâm- Adliye ve Hukuk-u Aile
Kararnamesinden bahsetmemiz gerekmektedir.
2. 2. 1. Mecelle-i Ahkâm- Adliye
Mecelle Osmanl Devletinde Tanzimat Dönemi olarak bilinen dönemin bir
ürünüdür. 1839 Tanzimat Döneminden önce Osmanl Devletinde sadece slam hukuku
yürürlükte olmutur. 1839’dan sonra slam hukukunun yannda ayn güçte bamsz bir
hukuk kural olarak Avrupa’dan alnan kanunlar uygulamaya konulmutur. Avrupa
devletleriyle ticari ilikilerin kolaylatrlmas için Fransa Ticaret Kanunu, Ceza ve Ceza
Usulü Muhakemeleri Kanunlar gibi kanunular alnmtr. Bu nedenle Roma hukuku
kaynandan gelen bu hukuk alan ve slam hukukuna dayanan ana hukuk, hukuk
alannda ikiliin ortaya çkmasna yo açmtr. Bu durum Medeni Kanuna ihtiyaç
olduu sorununa gündeme getirmitir. 156
Bu sorunun çözümüne yönelik deiik fikirler ortaya atlmsa da Hanefi
mezhebinden alnacak hükümlerle oluturulan bir kitap Medeni Kanunu görevini
görecektir. Bunun hazrlanmas için 1869’da Mecelle Cemiyet’i oluturularak
Mecelle’nin hazrlanmasna balanmtr. Mecelle, Medeni Kanun görevi görmü
156
Sddk Sami ONAR, “slam Hukuku ve Mecelle” , Tanzimat’tan Cumhuriyete Türkiye Ansiklopedisi,
C. 2, s. 580, 581.
50
olmakla birlikte medeni hukukun bütün hükümlerini kapsamamaktadr. Kii, aile ve
miras
sorunlar
Mecelle’nin
kapsam
dnda
kald
için
slam
hukukuna
dayanmaktadr. Mecelle Cemiyet’i bu alanlarda da kitap hazrlklar yapmlar ancak II.
Abdülhamit bu kuruldan çekindii için 1988’de görevinin bittiini bahane ederek
kaldrm 157 bu nedenle bu konularda gerekli düzenlemelerin yaplmas 1917 Hukuk-u
Aile Kararnamesiyle mümkün olabilmitir.
2. 2. 2. Hukuk-u Aile Kararnamesi ve Türk Kadn
Böyle bir kararnamenin hazrlanma nedenine hukuki açdan bakacak olursak
karmza Osmanl Devleti’nin medeni kanunu olan Mecelle’nin aile hukuku ile ilgili
hükümleri içermemesi nedeniyle yarg yetkisinin çeitli ellere dalmasnn gözlenmesi
üzerine hukuk birliinin salanmak istenmesi çkmaktadr. Siyasi, iktisadi ve sosyal
sebepler arasnda ise Osmanl toplum yapsnn terk edilerek batya yönelinmesi
sonucunda meydana gelen sosyal ve siyasal olaylarn kadn sosyal faaliyetlerin içine
çekmesi buna bal olarak da kadna bak açsnn deimesi sonucunda yeni bir aile
hukukunun düzenlenmesinin gerekliliinin ortaya çkmasdr. Kararnameye fikri ve
kültürel açdan baktmzda karmza kadnlarn, haklarn koruma istekleri ve
amaçlar ile ortaya çkan ve Bat tarafndan desteklenen kadnlk akmdr. 158
Kadnlarnn ilkokuldan üniversiteye kadar eitim kurumlarna kabul edilmeleri
sonucunda Osmanl Devletinde Feminist akm güçlenmitir.
Osmanl Devletinin son dönemlerinde birçok konu dâhil olmak üzere kadn
konusunda da iyiletirmeler yaplmaya çallmtr. Ancak bu iyiletirmeler mevcut
sorunu çözücü nitelikte olmamtr. Osmanl devletinde uygulanan eriat yasas erkek ve
kadnn sahip olabilecei haklar belirlemitir. Fakat verilen bu haklar hiç de adil
deildir.
1917 Hukuk-u Aile Kararnamesi kadna eskiyle kyaslanrsa baz haklar
vermitir. Örnein 1917’den önce gerçek anlamda boanma diye bir ey söz konusu
deildir. Boanma olay, kadnn erkek tarafndan evden kovulmasndan, atlmasndan
ibarettir. Erkek aile içindeki otoritedir. Evinden kovulan kadnn baba evine dönmekten
baka bir alternatifi yoktur. 159
157
A. g. m. , s. 583.
Halil CN- Ahmet AKGÜNDÜZ, “Türk Hukuk Tarihi” , 2. Cilt. Selçuk Üniversitesi Yaynlar, No.
59, Hukuk Fakültesi Yaynlar, No.5, Özel Hukuk, Konya, 1989, s. 56.
159
TAÇIOLU, a. g. e. , s. 50.
158
51
Çkarlan bu kararname ile boanma erkein nüfusundan alnm, kadna da
belirli haklar tannmtr. Hukuk-i Aile Kararnamesine göre adli boanma u durumlar
altnda kabul edilmektedir;
1. Kocada bulunan hastalk ve ya fizyolojik kusurlar, ( Akl hastal, cinsel
ilikiye engel kusurlar, cüzam gibi birlikte yaamann zararl olabilecei hastalklar),
(Madde. 122),
2. Kocann, karsna nafaka ödeme hükümlülüünü yerine getirmemesi ve ya
ödemede güçlük çkarmas, (Madde.130),
3. Koca ortadan kaybolmusa, dört yl beklenir, süre sonunda boamaya karar
verilir. Ancak kocann ortada olmamas bir sava sonunda olmusa bekleme süresi bir
yldr.
4. iddetli geçimsizlik halinde, hakemler (aile meclisi) boama karar verir. 160
Ayrca kararname poligami prensibini snrlandrm ve evlenme için ya snr
getirmitir.
Hukuk-i Aile Kararnamesinin yasallamas için çalan komisyonun ilk
kararlarndan biri kzlar için 9 yan, erkekler içinse 10 yan evlilik için uygun
görmesidir. Komisyon çok kadnla evliliin devamna da izin vermitir. Ama kadna
baz koullarda boanma hakk tanrken, erkee kaytsz artsz boama yetkisi
vermitir. 161 Erkek ikinci evliliini yapmak isterse ve ilk ei buna müsaade etmezse
kadn boanma hakkna sahiptir. Ya da nikâh srasnda kadn baz koullar sunabilir,
eer erkek bu koullar ihlal ederse yine kadn boanmak isteyebilir. Kararname
incelendiinde poligamiyi yok etmee çalt ortaya çkmaktadr. Tabi bu haktan
haberdar olan ya da uygulamaya geçirebilecek durumda olan kadn genel oran içindeki
paynn ne olduu da dikkat edilmesi gereken bir durumdur. Yaplan bu kanunla kadna
sahip olduu haklar gösterilmek istenmise de uzun süre cahil kalm kadnlarn
haklarn istemeleri için, topluma bu bilincin yerletirilebilmesi için biraz daha zamana
ihtiyaç vardr.
Perihan Onay kaldrlan bu aile kanunu ile ilgili u yorumu yapmaktadr:
“(Bu kanun)… slamiyet’in ruhuna aykr deildi… slamiyet’te evlilik, zaten
karlkl anlama olarak kabul edilmitir. Taraflar evlilik anlamasna istedikleri
artlar koyma hakkna sahiplerdi ve eer kadn bu anlamaya ‘boanma halinde eit
160
161
Hasan Tahsin FENDOLU, Hukuk Tarihimizde Temel Haklar, s. 57.
ABADAN UNAT, a. g. m. , s. 14.
52
haklar’ artn koyarsa, poligami problemi çözülmü oluyordu. Kanun iyiydi. Fakat
büyük bir halk kitlesinin eitimden yoksun olduu bir memlekette bu kanun çounlua
hiçbir avantaj salamayacakt. Zaten, sadece eitim görmü kadnlar bu haklardan
yararlanabilmilerdi.” 162
Ancak bu kanun sonuç itibariyle slam’dan tam olarak ayrlamadndan net bir
toplumsal deiim gerçekletirme gücünü gösterememiti.
Yaplan bu iyiletirme çabalar baz gruplarca benimsenmemitir. Mesela gayr-i
Müslimler kendileri hakknda devletin düzenleme yapmasn istemiyorlard. Bunun
nedenini lber Ortayl u sözlerle açklamaktadr.
“Böyle bir kararname… Cemaatleri üzerindeki yarg yetkisini kaybetmekten
korkan gayri Müslim din adamlarnn da houna gitmemi olmaldr.” 163
Balayan bu aznlk din adamlarnn itirazlarn I. Dünya Sava sonras
stanbul’un igali kanun aleyhindeki taraftar saysn artrd. Aznlk din adamlar kendi
çevrelerinde sahip olduklar söz sahipliinin ve allagelmi kurallarn devam etmesini
istemekteydiler. Ayrca Poligamiyi saf d brakmaya yönelik bu maddelere, oldukça
fazla tepki gösterilmitir. Zaten kararname de mutaassp Müslümanlar ve gayri
Müslimlerce iyi karlanmad için 164 , dier taraftan Hürriyet ve tilaf Frkas ve
yabanc güçlerin basks üzerine savan son günlerinde (1918) stanbul Hükümeti
tarafndan yürürlükten kaldrlmtr.
Hukuk-u Aile Kararnamesi, Tanzimat sonrasnda yaplan hukuki düzenlemelerin
son halkasn oluturmaktadr. Bu döneme kadar aile hukuku konusunda tek kaynak
fkh kitaplar ve fetva mecmualar olmutur. 1917 ylnda yaplan bu düzenleme de yine
bu hükümlerin tedvininden öteye gidememitir.
1926 Türk Medeni Kanununun hazrlanmasna kadar aile ve kadn konusunda
düzenlemeye
gidilmesi
için
herhangi
bir
kanun
çkarlamamt.
Türkiye
Cumhuriyeti’nde her alanda yaplan inklâplarn hukuk alannda yaplmas kaçnlmaz
bir eydi. Bu dönemde ortaya çkan yarg adet ve geleneklerin eski gücünü kaybettii,
Bat etkisi karsnda toplumun bu kurallara olan inancnn sarslddr.
162
KIRKPINAR, a. g. e. , s. 125.
ORTAYLI, a. g. m. , s. 88 .
164
CN- AKGÜNDÜZ, a. g. e. , s. 59.
163
53
2. 3. Savalarda Türk Kadn
Osmanl Devletinin son dönemlerindeki batllama hareketleri sonucunda Türk
kadnnn sosyal hayattaki yeri çok az da olsa deimeye balamtr. Tanzimat Dönemi
öncesinde özellikle ehirlerde aile içi faaliyetlerle snrl kalan kadn sonraki yllarda ev
dnda da çeitli roller üstlenmeye balamtr. Eitim alannda balayan bu hareket
zamanla dier alanlara da yansmtr. Tanzimat Döneminde ortaokul ve öretmen
okuluna gitme hakkn elde eden kadn, ebe ve öretmen olarak ilk kez çalma hayatna
girmeye balamtr. Kadnlarn eitim imkânna kavumas onlarn yayn organlarna
da yönelmelerine zemin hazrlamtr. II. Merutiyet’in ilan ile ülkede esmeye balayan
hürriyet rüzgârlar kadnlarmz olumlu yönde etkilemeye balamtr. Dernek ve yayn
faaliyetleri artmtr. Bu gelimeler büyük ehirlerle snrl kalsa da Türk kadnnn
kültür seviyesini yükseltmi, kadnlarn ülke sorunlaryla ilgilenmelerini salamtr.
Bunun en önemli uygulamalarn Balkan Savalar I. Dünya Sava ve Kurtulu Sava
yllarnda görmekteyiz.
Kurtulu Sava, Türkiye’nin yeniden douunun sava olup bir memleketin ölüm
- kalm için verdii olaan üstü bir sava örneidir. Kurtulu Savanda Türk kadn
memleketin varl için erkei ile omuz omuza benzeri görülmedik bir mücadele
vermitir. Kadnlarmz yalnz cephe gerisinde erkeklerden bo kalan bütün hizmetleri
yürütmekle kalmayp bizzat silah imal ederek silah tayarak ve hatta savata silah
kullanarak dümanla çatmaya girmilerdir. Kadnlarmzn böyle bir mücadele içinde
olmas herkes tarafndan takdir görmütür ve kadn haklarnn geliimi için youn bir
mücadele balamtr.
2. 3. 1. Balkan Savalar ve I. Dünya Sava Döneminde Türk Kadn
Balkan Savalarnn balama aamasnda dernek halinde gönüllü çalmalar
artmtr.1912’de Hilal-i Ahmer (Kzlay Kadnlar Kolu), yine ayn ylda Donanma
Cemiyeti Hanmlar ubesi, Himayeyi Etfal (Çocuk Esirgeme Kurumu) kurulmutur. 165
Bu dernekler gerek Balkan savalarnda,
gerek I. Dünya savanda cephe
arkasnda büyük yararllklar göstermilerdi. Bu arada kadnlarmz i hayatna
altrmay amaçlayan “Biçki Yurdu” kurulular görülmektedir. Bu I. Dünya Savanda
Türk kadnn Devlet hizmetinde ald ilk görevdir. Yava yava boalan erkek
kadrolar yerine Posta Telgraf ve dier baz resmi daire hizmetlerine de alnmlardr.
Böylece kadnlarn evin dna çktklar görülmektedir. Seferberlik nedeniyle erkeklerin
165
Burhan GÖKSEL, “Çalar Boyunca Türk Kadn ve Atatürk” , Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi,
C. XIV, S. 4, Basm Ciltevi, Ankara, 199, s. 408.
54
askere alnmalar ve cepheye sevk edilmeleri, kadnlara istihdam alan açm, ticaretten
fabrikalara yol yapmndan sokak temizliine kadar birçok i sahasnda kadn
çaltrlmaya balanmtr. Hatta Beyolu’nda Sirkecide, Divanyolu’nda erkekler kadn
berberlere tra olmaya balamlardr. Sabah gazetesi yar aka, “Erkeklerimiz imdiden
sakallarn kadnlarn ellerine vermeye baladlar.” 166 diye bir balk atmtr.
Balkan Savalar srasnda, Balkan Devletleri, Bat Trakya’y igal edip, halk
katletmeye baladklar zaman Talat, Cemal ve Enver Paa’lar kadnlardan kendilerine
yardmc olmalarn isteyen demeçler vermilerdir. Kzlay’da çalan, yarallarn
bakmnda önemli görevler üstlenen, genellikle harp alanlarnda erkeklerin yanlarnda
yer alan Türk kadnlarnn neler yapabilecekleri canl birer örnek tekil etmitir. Ayrca
kadnlar fabrikalarda da içi olarak çalmaya balamlardr. 167
Osmanl Ticaret Nezareti tarafndan, “Kadn Amele Ordusu’nun” kurulmas için
kanun tasla bile hazrlanmtr. 1915’te kadnlar için bir çeit “mecburi hizmet”
kanunu kabul edilmi; Adana yöresinde Cemal Paa’nn emriyle kadn içi says
artrlm yalnzca Urfa’daki çorap imalathanesinde 1.000 kadar kadn istihdam
edilmiti. Diyarbakr da ise 1000 tezgâhlk iyerlerinde erkeklerin yerini kadnlar
almt. 168 zmir, Sivas, Ankara ve Konya’da 4780 kadn hal dokuma sektöründe,
Aydn’da 11.000, Kütahya, Eskiehir ve Karahisar’da 1550 kadn tekstil sektöründe
çalyordu. 169 Sonuç itibariyle Balkan Savalarnda kadnn neler yapabilecei ortaya
çknca I. Dünya Savanda da kadnlardan yardm talebinde bulunuldu. Fakat kadnlar
baz konularda geleneksel kalplarn etkisiyle çekimser kalabiliyorlard. 170
Sava boyunca yayn faaliyetlerini artran, yardm toplayan, hatta bizzat cepheye
gidip geri hizmetlerde çalan Türk kadn, konferanslar düzenleyerek de katksn
arttrmaya çalmtr. 171
Bu konferanslardan birisi Darülfünunu Konferans Salonunda yaplmtr. Bu
konferansta Halide Edip, Fatma Aliye, Nigar Binti Osman, hsan Raif gibi döneminin
ünlü kadnlar arasnda yer alan 14 kadn konuma yapmtr. Oldukça içerikli ve
etkileyici konumalarn arasnda heyecanl iirlerde okunmutur. 172
166
A. g. m. , s. 410.
GÜZEL, a. g. e. , s. 43.
168
A. g. m. , s. 871, ayrca bkz. GÜZEL, a. g. e. , s. 44.
169
TAÇIOLU, a. g. e. , s. 45.
170
TOPRAK, “1935 stanbul Uluslar Aras Feminizm Kongresi ve Bar”, Kadn ve Toplum, s. 26.
171
efika KURNAZ, Balkan Harbinde Kadnlarmzn Konumalar, Milli Eitim Basmevi, stanbul,
1993, s. 9.
172
A. g. e. , s. 9.
167
55
Konumac kadnlarmzdan birisi, Fatma Aliye’dir. Fatma Aliye, kadn
haklarn slami ölçüler içinde savunmu bir kadndr. Özellikle çok evlilii savunan
Mahmut Esat Efendiye kar sava açm, tartmasn basn yoluyla da sürdürmütür. 173
Fatma Aliye sosyal yardm faaliyetlerinde de bulunmu, 1896 Yunan sava
srasnda yarallara yardm için ailelerden yardm toplam, Türk kadnlarn çarpan
askerlere yardm için çarm, Balkan sava srasnda yardm amacyla kurulan
Cemiyet-i mdadiye’nin bakanln yürütmütür. 174
Fatma Aliye’nin bu konferansta yapt konumadan alnan bir metin u
ekildedir;
“…Dümanlarn imdi bizi çkarmak istedikleri yerler ecdadmzn kanlar
bahasna alnmtr. Nice asrlardan beri bize olan hücumlarla bu yerler defaatle
sulanmtr. Bu topraklar ecdadmzn kanlaryla yorulmutur. Bizim buna
irtibatmzn pek kavi olmas tabii bulunduundan müdafaa-i milliye gayreti
kadnlarmzda da tezahür eylemitir. O ecdat kadnlarn da ecdaddr; bu vatan
kadnlarn da vatandr; milletin istikbaline kadnn istikbali de dâhildir. Zira bu
milletin yarsn da kadnlar tekil ediyor.” 175 Ayn konferans salonunda yapt
konumasn Kz dadisi örencilerinden Zehra Hanm konumasn u cümlelerle
bitirmitir:
“Hayatla ölüm arasnda son dakikalarn geçiren bu sevgili memleket, bu
mukaddes vatan erkeklerin silaha, kadnlarn gayrete sarlmasyla canlanacak ve artk
ölmeyecektir.” 176
Kadnlarmz Balkan Savalar devam ederken yaptklar bu konumalarla bütün
memleketi galeyana getirmiler, dier kadnlarn da vatann savunulmasnda daha etkili
bir rol oynamalarn salamlardr. Yaplan konferanslarda gelecee yönelik önemli
öneri ve telkinlerde bulunmulardr.
Ancak, Balkan Savalar srasnda alnan yenilgilerin sebebi olarak kadnlarn
sosyal alana girmelerini gören baz gruplar ortaya çkmtr. Bu düüncelere kar
Klçzade Hakk u cevab vermitir;
“ Ne tuhaftr ki, bu efendiler sknca selameti memleketi mevzubahs ederler,
fakat bunun için hiçbir fiili teebbüste bulunmazlar. Bu gibi mebahis geçen
muharebeden (Balkan Savandan) sonra ilk defa mevzubahs edildi. Hâlbuki iki asrdan
173
CAPORAL, KKSTK I, s. 74 .
KURNAZ, a. g. e. , s. 10.
175
A. g. e. , s. 25.
176
A. g. e. , s. 36.
174
56
beri selamet-i memleketi tehlikeye koyan unsurlar meyannda, kadn meselesi tesettür
meselesi mevcut deildi… Yeniçeri haydutlar zamannda kadnlar en ziyade tesettür
ediyorlard. Memleket selamet buldu mu?” 177 Bu srada umulmadk baz gelimeler fiili
olarak kadnlarn etkin konumunu güçlendirmitir. Bunlarn banda da I. Dünya
Sava’nda kadnlarn aktif olarak yer almalar gelmektedir. Bu savata kadnlar gönüllü
olarak askere alnmlardr. Bu durum kadnn sosyal hayattaki yerinde yeni
düzenlemelerin yaplmasn salamtr. stanbul’da Birinci Ordu tarafndan oluturulan
Birinci Kadn çi Taburu geri hizmette çaltrlmtr. Suriye’de Cemal Paa’nn
öncülüünde Dördüncü Ordu’nun derledii kadn Amele Taburlar pamuk hasad için
Çukurova’ya gönderilmitir. I. Dünya Sava’yla birlikte resmi daireler kadn memur
çaltrmaya balamlardr ayrca stanbul’da kadn ticaret çevresinden oluan bir Kadn
Tüccarlar Pazar açlmtr.
178
Kadnlar devlet dairelerinde daha çok postane ve
telgrafhanelerde, hasta bakc olarak hastanelerde çalmlardr. 179 I. Dünya Sava
kadnlarn sosyal durumunda baz deiiklikler yaratm, kadnlar bu savata aktif bir
rol üstlenmilerdir. Örnein, kadnlar gönüllü olarak askere alnmlardr. Bu durum
kadnn sosyal hayat içindeki yerinde yeni düzenlemelerin yaplmasnda etkili olmutur.
I. Dünya Sava döneminde kadnlara i frsatlar açlmasnn asl nedeni erkek
nüfusun askere alnm olmas nedeniyle oluan i gücü eksikliini gidermektir. Bu
durum kadnn atölyelerde, devlet kurumlarnda ve özel irketlerde yer almasn bir
bakma zorunlu hale getirmitir. Tabi ba örtülü Türk kadnlarnn i hayatna
katlmalar baz tepkilere ve eletirilere yol açmtr. Ama bu kar çklarn fazla bir
etkisi olmamtr. Çünkü asl amaç kadnn çalma alan açmak deil, kamu hayatnn
ihtiyaçlarn yerine getirmektir. Kadnlar zorlu sava artlar altnda bile gereken
mücadeleyi vererek kendilerini kantlamlardr. O yl çarafn devlet dairelerinde mesai
saatlerinde çkarlmasna izin verilmitir. Resmi dairelerde çalan kadnlar bazen
giydikleri kyafetin etek boyu yönetmelikte belirtilenden ksa olduunda, polis
tarafndan evlerine gönderilmilerdir.
1915’te Enver Paa’nn ei Naciye Sultan endüstrinin çeitli kollarnda kadn
içileri istihdam etmek için bir dernek kurmutur. Ayn yl yaynlanan bir rade-i Seniye
ile çarafn devlet dairelerinde i saatlerinde çkarlmasna izin verilmitir. Dairelerde
177
LEWS, a. g. e. , s. 129–209, Bu dönemde kadn konusu dnda kamuoyunu ilgilendiren dier bir
konu da garpllama, elifba, Türk Dili, slam beynelmileliyeti, muasrlamak, milli iktisat gibi konulardr.
Ayrca, bkz. SAFA, a. g. e. , s. 38.
178
KIRKPINAR, a. g. e. , s. 116; Ayrca bkz. Zafer TOPRAK, a. g. m. , s. 26.
179
ÇTÇ, a. g. m. , s. 221.
57
çalan kadnlar bazen giydikleri eteklerin boylar yönetmelikte belirlenenden ksa
olduu gerekçesiyle polis tarafndan evlerine gönderilmitir. Unat’a göre Osmanl
Devleti’nin büyük orandaki askeri giriimleri kadnlar sadece ülkenin kentsel yaamna
girmelerini salamakla kalmam ayn zamanda eriatn üstünlük ilkesinin sarslmasna
sebep olmutur. 180
1915’te stanbul Üniversitesi ilk defa kaplarn kz örencilere açmtr. Erkek
ve kz örenciler ayr alanlarda eitim almlardr. Ancak bu uygulama daha sonra
yaplacak hareketlere temel oluturmutur. Bu uygulamaya katlma olanana az sayda
kz örenci sahip olduu için katlm oran ilk balarda düük olmutur. Bu dönemde
kadnlar için yaplan bilimsel toplantlar erkekler tarafndan yaplmtr. Yaplan bu
toplantlarda kadnlarla ilgili sorunlarn ve kadnlara yaplan hakszlklarn erkekler
tarafndan ele alnmas Osmanl insannn deien fikirlerini ortaya koymaktadr.
Kadnlara dört duvar dnda yaama hakk tanmayan erkekler, kadnlara yeni ve farkl
bir
yaam
tarz
sunmulardr.
Görülüyor
ki
toplum
büyük
bir
deiime
hazrlanmaktadr. Yaplmak istenilen deiimin gerçekletirilmesi için gereken tek ey
tarihsel ortamn olumasdr. Bu oluan tarihsel ortamda toplumun tek ihtiyac, ona
tercüman olacak karizma tik liderdir. Geleneksel yap ancak bir önderin yardmyla
deiime yol açabilecektir. Beklenen lider M. Kemal Atatürk gerçekletirdii
inklâplarla Cumhuriyet Türkiye’sinin yaratcs olmutur.
2. 3. 2. Milli Mücadele Döneminde Türk Kadn
Türk kadnnn Balkan Savalar ve I. Dünya Savanda olduu gibi Milli
Mücadele’ye de aktif bir katlm olmutur. Türk kadn bu mücadelede ne olduunu,
vatan için neler yapabileceini göstermitir. Kadn, bazen dernekler kurarak, bazen eline
silahn alp savaarak, bazen cephe gerisinde silah tayarak ya da askerin söküünü
dikerek mücadeleye destek vermitir.
Bu durum bize Kurtulu Savayla birlikte Türk kadnnn belli bir siyasi bilinç
oluturma sürecine girdiklerini göstermektedir. Kadnlar daha 1918 ylnn sonuna
doru ulusal kurtulu amacna yönelik örgütlenmelere katlmlardr.
Milli Mücadele döneminde kadnlar tarafndan kurulan dernekleri kurulu
amaçlar ve çalmalarna göre u maddeler altnda toplayabiliriz.
1. Mandaterlik yanls kadn cemiyetleri,
2. Ayrlkç faaliyette bulunan aznlk kadn cemiyetleri,
180
ABADAN UNAT, a. g. m. , s. 11.
58
3. Milli Mücadeleyi destekleyen cemiyetler,
4. Yardm ve kültür cemiyetleri
Kurtulu Sava yllarnda kadnlarn mücadeleye katlmalar da u maddeler
altnda toplanabilir.
1. galleri protesto için düzenlenen mitinglere katlmak,
2. Cemiyetler kurmak,
3. Cepheye silah tamak,
4. Cephane imalathanelerinde, amele taburlarnda çalmak,
5. Ordunun askerlerin giyecek ve yiyecek ihtiyaçlarn karlamak,
6. Yardm toplamak,
7. Göçmenlere ve kimsesizlere yardm etmek,
8. galleri protesto eden mektup ve telgraflar göndermek ve
9.
1918
Silahl mücadeleye katlmak. 181
ylnda
stanbul’da
kurulan
Asri
Kadnlar
Cemiyetinin
amac,
yönetmeliinde: “Kadnlarn fikren, bedenen eitilmesine çallarak, sosyal mevkiini
yükseltmektir” denilmektedir. Bu amaca paralel olarak ilmi encümenler oluturulmu,
kütüphane, laboratuar, atölyeler kurulmu, konferanslar verilip yazlar yazlmtr.
Anadolu’da igal sürecinin balamas üzerine, igalleri protesto etmeyi amaçlayan
mitinglere destek verilmitir. 182
19 Mart 1919’da nas Darülfünunu örencileri ve Asri Kadnlar Cemiyeti bir
protesto toplants düzenlemilerdir. Türk kadnlar, Kurtulu Sava’nda yaptklar
mitinglerde oldukça etkili olmulardr. Bu mitingler, 15 Mays 1919’da zmir’in igal
edilmesinden sonra artmtr.
183
Bu mitinglerin ilk önemli örnei, 18 Mays 1919’da
zmir’in igal edilmesinden üç gün sonra, stanbul’da gerçekletirilmitir. nas (kz)
Darülfünunu’nda yaplan toplantda, heyecanl konumalar yaplarak, milli duygular
dile getirilmitir. Bu toplantda konuan kadnlardan birisinin; “Kim demi bir kadn
küçük eydir/ Bir kadn belki en büyük eydir” dizesi, konumalar izleyenleri
coturmutur. 184 22 Mays 1919’da kadnlar ve Tbbiyeli örencilerin düzenledii
Kadköy Mitingi, bu mitinglerin en önemlileri arasndadr. Münevver Saime Hanm’n
heyecanl sözleri dinleyiciler üzerinde büyük etki brakmtr. 23 Mays 1919’da
Sultanahmet’te 100. 000 kii önünde Halide Edip, 30 Mays’ta yine Sultanahmet’te
181
KAPLAN, a. g. m. , s. 69.
A. g. m. , s. 72.
183
GÜL, a. g. m. , s. 47.
184
GÜL, a. g. m. , s. 47.
182
59
ükufe Hanm konuma yapmlardr. Bu mitinglerde konuan kadnlar savaçlarn
yalnz olmadklarn, ana, e, çocuk ve baclarnn onlarla birlikte savamaya hazr
olduklarn ve igallere kar örgütlenmenin ve eyleme geçmenin gerekliliini de
belirtmilerdir. galcileri ürküten bu kadn mitingleri, igalcilerin Osmanl Hükümetine
yaptklar bask sonucunda bu tür mitinglerin yaplmasn yasaklatmlardr. 185
stanbul’da yaplan bu kadn mitinglerinin yan sra, Anadolu’da da önemli
mitinglerin yapldn görmekteyiz. stanbul’dan sonra Anadolu’da 10 Aralk 1919
ile15 Ocak 1920 arasnda birçok miting düzenlenmitir. 1935’te milletvekili olan Hacer
Hanm, mitinglerin düzenleyicileri arasnda yer almaktadr. 186
29 Mays’ta M. Kemal Atatürk daha Havza’da iken mitingler yaplmasn, bu
mitinglerle igallerin protesto edilmesini istemitir. Amac duyarl bir kamuoyu
oluturmak olmutur. Bir yl içerisinde Anadolu’nun çeitli yerlerinde 150 kadar miting
yaplmtr. Bu mitinglerde ön planda kadnlar yer almaktadr.
Örnein Manisa’da çalan Manisa Türk Kadnl Cemiyeti, Redd-i lhak
anlayn benimsemi, Manisa ve çevresinin de igal edilecei haberleri üzerine halk
aydnlatmak için bir takm faaliyetlerde bulunmutur. 187
18 Mays 1919’da Alaehirli kadnlar, Mays 1919’da Siirtli kadnlar, 27 Mays
1919’da Edirneli kadnlar, zmir’in igalini protesto etmek için tilaf devletleri
temsilcilerine protesto telgraflar gönderip, protesto mitingleri düzenlemilerdir. Ayrca
12 Haziran 1919’da Amasya ve Niksar, 20 Haziran 1919’da sparta, 12 Eylül 1919’da
Sivas, 27 Kasm 1919’da Balkesir ve 25 Aralk 1919’da Denizli’de mitingler
yaplmtr. Bu mitinglerde de kadnlar ön planda olmulardr.
Türk kadnlarnn igallere kar yaptklar ilk kapsaml hareket Erzurum’da
yaplmtr. Erzurumlu kadnlar adna çalmalarda bulunan kadnlar komitesi,
Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin faaliyetleri çerçevesinde, 29 Kasm 1919’da Muradiye
Camiinde bir toplant gerçekletirmilerdir. Erzurum Kongresi srasnda, Merkez
Öretmen Okulu Müdiresi, Fakiha Hakk Hanm önderliinde birleen Erzurumlu
kadnlar protestolarla seslerini ABD senatosuna kadar duyurmulardr. 188
Yaplan mitingler, düzenlenen konferanslar dnda kadnlar fiili olarak da
savaa katlmlardr. Önce çetelerde sonra düzenli dorudan doruya savaa katlan
Zeyno onbalar, Mücahide Fatmalar, Irazca baçavular bu dönemin destanna imza
185
A. g. m. , s. 51; Ayrca, bkz. GÜZEL, a. g. e. , s. 46.
GÜZEL, a. g. e. , s.47.
187
KAPLAN, a. g. m. , s. 72.
188
GÜL, a. g. m. , s. 53.
186
60
atmlardr. Ayrca cephe gerisinde çalan, cepheye her türlü malzeme tayan köylü
kadnlarn gösterdikleri yurtseverlik ve kahramanlklarda unutulmamaktadr. 189 Milli
Mücadeleye katlan isimsiz pek çok kahraman kadn içerisinde özellikle dikkati çeken,
isimleri hala kulaklarmzda olan kadn kahramanlar öyle sralayabiliriz;
Kara Fatma (Fatma Seher)
Kara Fatma olarak tarihe geçen, 1888 Erzurum doumlu Fatma Seher, Balkan
Savalarna, Edirne’de görev yapan kocas subay Dervi Bey ile birlikte katlmtr. I.
Dünya Savanda, ailesinden 9- 10 kadnla Kafkas Cephesi’ne giden Kara Fatma,
Mondros Mütarekesinden sonra ei Ermeniler tarafndan ehit edilen kadnlar
toplayarak, Ermeniler ile çarpmtr. M. Kemal Paa ile görüerek görev isteyen,
kurduu milis kuvvetiyle Bursa ve zmit’in igalden kurtarlmas için mücadele eden
Kara Fatma’nn müfrezesinde savaanlarn saysn 350’ye çkard bilinir. Sakarya ve
Bakomutanlk muhaberelerine de katlan ve üstemenlik rütbesine kadar yükselen Kara
Fatma, 1955 ylnda Erzurum’da vefat etmitir. 190
Gaziantepli Yirik Fatma
Cumhuriyetin temellerinin atlmasnda pay sahibi olmann mutluluunu yaam
kadn kahramanlarmzdan biri olan Gaziantepli Yirik Fatma ise Gaziantep’in Franszlar
tarafndan henüz bütünüyle kuatlmad srada, dümann hareket edecei haberini
alnca, buna kar koymak için yola çkan milis kuvvetine, kar çklmasna ramen
zorla katlmtr. Milis kuvvetlerine yardm eden “Nafize Kadn” , Yunanllar tarafndan
yakalanarak, kuvvetler hakknda bilgi alnmak istenmitir. Fakat Nafize Kadn yaplan
bütün ikencelere ramen hiçbir bilgi vermemitir. 191
Franszlar’a Yanl Yol Gösteren Klavuz Kadn
Adana ve yöresinde Franszlar’a kar verilen mücadelede yer alan ve milis
kuvvetlerine katlan Klavuz Hatice, 8 Mays 1920’de milli kuvvetler, Pozant’ya
taarruza baladnda, kritik bir duruma düen Fransz kuvvetlerini kandrarak
klavuzluk etmitir. Hatice, klavuzluk yapt Franszlar’a yanl yol göstererek
Karboaz’na sokmutur. Klavuz Hatice sayesinde boazda skan Franszlar Türk
ordusu karsnda ar yenilgi alm ve Türk ordusuna esir dümülerdir. 192
189
GÜZEL, a. g. e. , s. 47.
http: // www.gencbilim.com, Ödev-Tez Sitesi, 8825. (Kurtulu Savann Kadn Kahramanlar)
191
http: // www.gencbilim.com, Ödev-Tez Sitesi, 8825.(Kurtulu Savann Kadn Kahramanlar).
192
KURNAZ, a. g. m. , s. 61.
190
61
Tarsuslu Kara Fatma
Asl ad “Adile” olan, “Adile Hala” ve “Adile Onba” diye anlan kadn
kahramann, silah arkadalar arasnda “Kara Fatma” olarak anld bilinmektedir.193
8- 10 kiilik milis kuvvetiyle Afyon Sava’na katlan Kara Fatma, Tarsus’un
kurtulmasnda büyük yararllklar göstermitir.
Gördesli Makbule
Vatan igal altndadr. Yunanllar Sakarya Sava’n kaybetmi, mevzilerine
çekilmilerdir. Gördesli Makbule, kocas ile çete kurarak dalara çkar. 17 Mart
1922’de Kocayayla’da cereyan eden bir çatmada Makbule, geri çekilen çete
arkadalarn knayarak cesaret verici bir konuma sonras dümana kar saldrda
bulunmu ve bandan ald kurunla ehit dümütür. Ancak Makbule’nin
konumasnn ardndan kendilerinde cesaret bulan silah arkadalar düman
yenmilerdir. 194
Bitlis Defterdar’nn Hanm
Kahramanmara’ta dümana kar verilen mücadelede en fazla yararllk
gösterenlerin arasnda Bitlis defterdarnn hanm da bulunmaktadr. Türk’ün kannn
haksz yere dökülmesinden galeyana gelen bu kahraman Türk kadn açt mazgal
deliinden çarpmalara katlarak Kayaba Mahallesi’nde 8 düman öldürmü daha
sonra erkek elbisesi giyerek milis kuvvetlerine katlp Milli Mücadeleye büyük katk
salamtr. Türk kadnnn bu kahramanl üzerine Amasya Anadolu Kadnlar
Müdafaa-i Hukuk-u Vatan Cemiyeti Reisi, Asiye Remzi Hanm Heyet-i Temsiliye’ye
bir tebrik telgraf göndermitir. Bu telgrafta Türklerin devrilemeyecei belirtilerek
Bitlis Defterdarnn Einin cemiyet tarafndan Türk Mücahidesi olarak ereflendirildii
bildirilmitir. 195
Tayyar Rahmiye
Adana’nn kadn kahramanlarndan Rahmiye Hanm da, 9. Tümen’in 1920
ylnn ubat aynda Hasanbeyli civarnda Franszlar ile yapt muharebeye
müfrezesiyle katlmtr. Muharebe srasnda ate hattnda kalan iki arkadan korumak
için ileri doru atldndan dolay kendisine “Tayyar Rahmiye” lakab verilen
kahraman Türk kadnlarmzdandr.
193
http: // www.gencbilim.com, Ödev-Tez Sitesi, 8825.
http: // www.gencbilim.com, Ödev-Tez Sitesi, 8825.
195
Yaar AKBIYIK, Milli Mücadelede Güney Cephesi (Mara), Kültür Bakanl Yaynlar, Ankara,
1990, s. 189, 190.
194
62
Temmuz 1920’de Osmaniye’deki Fransz karargâhna yaplan hücumda
arkadalarnn tereddüdünü görünce, “Ben kadn olduum halde ayakta duruyorum da,
siz erkek olduunuz halde yerde sürünmekten utanmyor musunuz?” diyerek hücuma
geçilmesini salamtr. Bu kahraman Türk kadnnn gösterdii cesaret karsnda güç
alan birlik tereddütü elden brakarak Franszlara kar saldrya geçmitir. 196
Onba Halide
Romanc Halide Edip Advar ise “Halide Onba” olarak stiklal Sava’na
katlmtr. Uzun süre cephelerde savaan Halide Onba, sava alanndaki yararllklar
nedeniyle stiklal Madalyas almaya hak kazanmtr. Türk bamszlk savann bir
sembolü olan Advar, Türk edebiyatna kazandrd eserler ile günümüz Türk
gençlerine çeitli dersler vermektedir. II. Merutiyet sonras dönemin ilk kadn
lideridir. Talim-i Nisyan (Kadnlar Yükseltme Dernei)’n kurucusudur. Yeni Turan
adl kitabyla ev dnda da çalan, ahlakl, erdemli, yeni kadnn özelliklerini
belirlemitir. 197
Atatürk, Halide Edip’i Türk Kurtulu Sava’nda, Türk kadnlnn bir simgesi
olarak görmütür. Halide Edip, orduda gönüllü olarak çalmak istediini 16 Austos
1921’de Atatürk’e bildirmesi üzerine Atatürk’ün 18 Nisan gününde verdii yant u
olmutur:
“Askeri hizmete kabul ve Bat cephesinde görevlendirildiinizi bildiririm. lk
vasta ile cephe karargâhna müracaat ve oradan vazifenizin örenilmesini rica
ederim.” Halide edip ise bu telgraf alr almaz hemen 20. 08. 1921 tarihinde cepheye
hareket etmitir. 198
Atatürk, Bamszlk Sava döneminde kadnlara erkeklerin yan banda
savama imkân veren ve kadnlarn bu savata oynad rolü hiçbir zaman unutmayan,
inklâplar arasnda kadnlara öncelik veren bir liderdir. O zamana kadar yüzleri peçeli,
dört duvar arasna sktrlm Türk kadnna ilk kez yasal, ekonomik ve sosyal haklar
tanmtr. Kadnlar ancak bu haklar sonucunda ie girme olanan, seçme ve seçilme
hakkn elde edebilmilerdir. Atatürk’ün kadna kazandrd haklar, sadece kadna
iyilik yapma amac tamamakta ayn zaman da kadna gösterilmesi gereken
minnettarl ifade etmektedir.
196
http: // www.gencbilim.com, Ödev- Tez Sitesi, 8825.
GÖKSEL,a. g. m. , s. 410 .
198
KIRKPINAR, a. g. e. , s. 146.
197
63
Bamszlk Savandan sonra, Kemalist, milliyetçi kadrolarn önderliinde
Türkiye Cumhuriyeti kurulmutur. 199 Bu sava o zamana kadar erkeklerin üstlenmi
olduklar görevleri kadnlarnda baaryla yapabildiklerini göstermitir. Ancak yine de
kadnlarn geleneksel rollerinde köklü deiimler yaratmamtr. Bu durumun büyük
orandaki suçlusu olarak kadnlar görülmektedir. Çünkü kadnlar, yeni sahip olduklar
haklarn geniletilip daha çada haklar edinmek isteyecekleri yerine, bu haklarnn
meru olduunu bile savunmaktan aciz kalmlardr. Bu nedenle 1920’li yllarn
balarnda kadnlarn toplumsal, siyasal, ekonomik vs. alanlarda ve hangi koullarda
baz haklar edineceklerini belirleyenler, Cumhuriyet Türkiye’sinin kurucular ve
önderleri olan erkekler olmutur.
199
BERKTAY, a. g. m. , s. 22.
64
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
NKILÂPLARIN TÜRK KADINI ÜZERNDEK ETKS
M. Kemal Atatürk’ün gerçekletirmi olduu inklâplarn ne anlam ifade ettiini
daha
kolay
anlayabilmemiz
için
inklâp
kelimesinin
anlamn
açklamamz
gerekmektedir. nklâp kelimesi M. Kemal Atatürk’ün ifadesiyle; Mevcut müesseseleri
zorla deitirmek demektir. Türk milletini son asrlarda geri brakm olan müesseseleri
ykarak yerlerine, milletin en yüksek medeni icaplara göre ilerlemesini temin edecek
yeni müesseseleri koymu olmaktr. 200
Türk inklâbndaki inklâp kelimesi ise ilk anda iaret ettii ihtilal yani zor
kullanlarak yaplan bir halk hareketi manasndan baka ihtilal sonrasnda yklan eski
düzenin yerine yeni oluturulan düzen eli ile devrimin ideolojisi dorultusunda toplum
da köklü deiikliklerin yaplmasdr. 201
Türk kadnnn toplumdaki statüsü konusunda yaplmas gereken baz iyiletirme
çabalarnn Cumhuriyet Döneminden önce çok küçük admlarla da olsa balatldn
gördük. Ancak M. Kemal Atatürk bu konuda asla taviz vermeyerek kararl ve hzl bir
ekilde gerekli tüm inklâplar gerçekletirmitir.
Atatürk’e göre toplumu çaa tamada kadnn etkin klnmamas toplumun
yarsn göz ard etmek olacak bu durum da savan hznn yar yarya yavalamasyla
sonuçlanacakt. Atatürk, bu düüncelerini u sözleriyle ifade etmitir.
“Bir toplum, cinsinden (kadn-erkek) yalnz birinin modern gerekleri
kazanmasyla yetinirse, o toplum yardan fazla zaaf içinde kalr. Bir ulus ilerlemek ve
uygarlamak isterse, özellikle bu noktay esas olarak kabul etmek zorundadr. Bizim
toplumumuzun baarszlnn nedeni, kadnlarmza kar gösterdiimiz ihmal ve
kusurdan kaynaklanmaktadr… Bir toplumun bir organ çalrken dieri hareketsiz
kalrsa o toplum felce uram demektir.” 202
Bu nedenle Atatürk, kadnlarn topluma katlmn salamak için gerekli
inklâplar gerçekletirmitir.
200
KOCATÜRK, a. g. e. , s. 71.
A. g. e. , s. 71.
202
Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Türk nklap Enstitüsü Yaynlar,C. 2, Ankara, 1981 , s. 89.
201
65
3. 1. Sosyo Kültürel Alanda Yaplan nklâplar ve Türk Kadn
1923 ylnda Cumhuriyet'in ilan edilmesi ile balayan Cumhuriyet Döneminde
Türkiye’de kadn-erkek eitlii konusunda yaplan inklâplar sonucunda yaanan
gelimeler sayesinde kadn-erkek eitlii devlet politikas haline getirilmitir.
Bu reformlarn içinde en önemlisi Tevhid-i Tedrisat Kanunuyla birlikte
gerçekletirilen “eitim inklâb”dr. Çünkü eitim, toplumun kültürel deerlerini
sonraki kuaa aktararak toplumun sürekliliini salamas yannda çan deien
koullarna uyum salayacak ekilde gerekli gelime ve ilerlemeye temel hazrlamas
gibi önemli bir ilevi bünyesinde barndrmaktadr. Atatürk’e göre Türk kadn için
eitim sadece bir hak deil ayn zamanda da bir görevdir. Çünkü geleceimiz olan
çocuklar yetitiren annelerdir. Anneler babalar kadar hatta onlardan daha fazla eitimli
olmak zorundadrlar. Ancak bu ekilde salkl bir toplum elde etmek mümkün
olabilir. 203
3. 1. 1. Eitim Öretim’in Birletirilmesi ve Türk Kadn
Milli Mücadele’nin zor ve zorlu günlerinin devam ettii srada Atatürk baka bir
alanda yeni bir sava hazrl içine girmitir.
Atatürk’ün söyledii u sözlerle yeni savan balad alan anlamaktayz;
“Daha selametle, daha dürüst olarak yürüyeceimiz bir yol vardr. Büyük Türk
kadnn mesaimizde müterek klmak, hayatmz onunla birlikte yürütmek, Türk
kadnn ilmi, ahlaki, içtimai, iktisadi hayatta erkein eriki, refiki, muavin ve müzahiri
yapmak yoludur” 204
Bu cümle kadnn eitimi için cehaletle savalacann göstergesidir.
Osmanl Devletinin ilk dönemlerinde devletin resmi okullar bulunmamaktadr.
Osmanl Devletinde eitim ve öretim kurumlar; medreseler, idadiler, rütiyeler ve
mahalle mekteplerinden ibaret olmutur. Vakflarn yönettikleri medreseler deerli
bilim adamlar yetitirmitir. Ancak medreseler zamanla önemini ve kalitesini yitirince
bilim adam da yetitiremez duruma gelmitir. Tanzimat Dönemine yaklarken “sbyan
mektepleri” açlmtr. Bu kurumun sistemi tam bir dini eitim sistemidir. Bu sistem
ümmetçilik esasna dayanmaktadr. Medreseler, 17. yüzyldan sonra sadece Arap
kültürü ve din dersi veren kurumlar haline gelmilerdir. Tanzimat döneminde balayan
203
KOCATÜRK, a. g. e. , s. 71.
Müjgan CUNBUR, “Atatürk Döneminde Kadn Eitimi” , Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi,
Atatürk Aratrma Merkezi Yaynlar, C. 8, S. 23, Ankara, 1992 (Mart), s. 259.
204
66
yenileme hareketlerinin karsnda yer almlardr. 205 Dini inanç tartma dnda
braklm, sosyal ilimlere deer verilmemitir. Osmanl Devletinin son zamanlarnda
dini eitim sistemi daha da bozulmu, batl inançlar dine karm böylece din
çkarclarn elinde oyuncak haline gelmitir. Bu ortam içinde eitim, eriatn ar basks
altnda adeta kaybolma durumunda kalmtr. “Eti senin kemii benim” felsefesiyle
mahalle mektebine giden çocuk, falaka korkusuyla manasn anlayamad sözleri
ezberlemek zorunda braklm, sistemin dar kalplar içinde kiiliini gelitirecek ortam
bulamamtr. Çocuklarn örendikleri, hayatla alakasz birkaç Arapça sözden öteye
gitmeyen bir hal almtr. Bu nedenle milli bilinç oluturulmas ve milli ilerlemenin
gerçekletirilmesi oldukça güçlemitir. Bu sistemde, bu tür bir ilerlemenin
gerçeklemesi de zaten mümkün görünmemektedir.
Osmanl Devletinde ilk devlet okullar 1847 ylnda kurulmutur. Bu arada kz
çocuklar için 1858’de kz rütiyesi (ortaokul), 1869’da kz sanayi okulu, 1870’te kz
öretmen okulu açlmtr. 206 1869’da kabul edilen Maarif-i Umumiye Nizamnamesi ile
okuma yazma çandaki tüm çocuklara kz erkek ayrm yaplmakszn ilköretim
zorunluluu getirilmitir. Ancak Nizamnamenin bu hükmü 1876 Anayasasnda yer
alm olmasna ramen uygulama alan bulamamtr. Tanzimat Fermannn ilanndan
sonraki yllarda yeni, ilköretim, orta öretim kurumlar açlmtr. Tanzimat
Döneminden sonra baz orta dereceli okullarda kzlarn okula devamna izin çkm, bu
amaçla özel kz okullar kurulmutur. lk olarak 1908’de stanbul’da bir ortaokul kz
çocuklar ile öretime de balamtr. 207
Dönemin yazarlarndan Celal Nuri, “Erkeler ne denli geliirse gelisinler,
kadnlarda onlara kout olarak ilerlemezlerse i yarda kalr. Tam olarak
uygarlalamaz. Yeryüzünde, erkekleri ilerleyip de kadnlar aalk durumda kalan bir
ulus yoktur. Kadn baka erkek baka bir ulus olamaz. Bir ulusun erkek yars dii
yarsndan
bamsz
yaayamaz.
Kadn,
erkei
erkek,
kadn
olgunlatrp
tamamlar.” 208 demektedir. Bu düünceler 1913 ylnn düünceleridir.
1913’te kabul edilen Tedrisat- ptidaiye Kanunu Muvakkati ile ilköretimin
zorunlu ve parasz olmas temel alnmtr. 1916’da örgün eitim görmemi kadnlar
için stanbul’da sanat ve müzik dersleri veren Bilgi Yurdu açlm 116 kadn bu kuruma
205
Yahya AKGÜZ, “Atatürk’ün Eitim Düüncesinin Kökenleri” , Atatürk Aratrma Merkezi
Dergisi, C. VIII, S. 23, Ankara, 1992 (Mart), s. 235.
206
Emel DORAMACI, “Atatürk Düüncesi ile Türk Kadnnn Çadalamas” , Atatürk Aratrma
Merkezi Dergisi, Türk Tarih Kurumu Basmevi, Ankara, 1993, C. IX, S. 26, s. 306.
207
DORAMACI, Türkiye’de Kadnn Dünü ve Bugünü, s. 1.
208
Celal Nuri, a. g. e. , s. 5.
67
kayt olmutur. 1917’de kadnlarn Tp Fakültesi’ne alnmalar Shhye Meclis-i
Umumisi tarafndan kabul edilmitir. 1918 ylnda açlan Ticaret Yüksek Okuluna 58
örenci alnmtr. Bunlarn dnda kadnlarn mesleki geliimlerinin salanmas
konusunda da eitim zemin hazrlayc rolünü üstlenmitir. 1921’den itibaren kz
çocuklarnn üniversitelere kabul edilmesi, kz öretmen okullarnn saysnn
arttrlmas ve lise ile kz sanat okullarnn saylarnn arttrlmas kadnlara meslek
sahibi olma imkân salamtr. 1922’de, Tp Fakültesi’ne 7 kz örencinin yerlemesi,
büyük tepkilere yol açmtr. 209 Çünkü o dönemde kadnlarn doktorluk mesleini
yapamayacaklar düüncesi hâkimdir. Savunulan bu olumsuz görülere aldrmayan
çarafl kz örenciler erkek arkadalaryla birlikte derslere girmiler, anatomi
derslerinde kadavralar üzerindeki çalmalarnda baarya ulaarak kadnlarnda bu
meslei baaryla yapabileceklerini göstermilerdir. 1928 ylnda Türkiye’nin ilk kadn
doktorlar diplomalarn almlardr.
Bütün bu giriimlere ramen, eitim öretim sistemi yaygnlatrlamam,
çada bir düzeye çkarlamamtr. Kz çocuklaryla ilgili olarak getirilen çeitli
zorunluluklara ramen onlar eitime tam olarak sokabilecek ciddi bir gelime
yaanmamtr. Ancak çkarlan bu Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile eitim hizmetleri
merkeziletirilmi, bugüne kadar devam eden eitim sisteminin temelleri atlmtr. Bu
kanun ile tüm öretim kurumlar, medreseler ve okullar Maarif vekâletine balanmtr.
Çada milletler seviyesine ulamay amaç edinen Atatürk, toplum zihniyetinde
varlk bulan Müslümanln kadnn dört duvar arasnda kalmasn gerektirdii
düüncesini yok edebilmek ve böylece kadna eitim yolu açabilmek için
Müslümanln kadnn eitimine engel tekil etmediini halka u sözleriyle ifade
etmitir;
“Kadnlarmz daha çok aydn, daha çok feyizli, daha fazla bilgili olmaya
mecburdurlar. Bizim dinimiz hiçbir vakit kadnlarn erkeklerden geri kalmasn talep
etmemitir. Allah’n emrettii ey, erkek ve kadnn beraber olarak ilim ve bilgiyi
kazanmasdr.” 210
Atatürk, Türk milletinin inklâpç bir millet olduu halde baarsz olmasnn
sebebi olarak kadn-erkek eitsizliini görmektedir. Atatürk, eitim alannda kz-erkek
209
CUNBUR, a. g. m. , s. 261.
Zehra ODYAKMAZ, “Atatürk’ün Türk Çadalamasndaki Temel Hedefi: Cumhuriyet” , Atatürk
Haftas Armaan (10 Kasm 2004), Genelkurmay Basmevi, Ankara, 2004, s. 50,51.
210
68
fark gözetmemi, çeitli konumalarnda kadnlarn erkeklerle ayn eitim derecesinden
geçerek yetitirilmesi gerektiini belirtmitir.
“Türk kadn milletin kayna, toplum hayatnn temelidir. Ancak faziletkâr
olursa vazifesini ifa edebilir.” 211 diyerek kadn için eitimin önemine deinmitir.
Türkiye’de eitimin ulusall yannda modern de olmas gerektii ortaya
çkmtr. Modern eitim sisteminin yerletirilmesi için ise Bat’nn örnek alnmas
gerekmektedir. 1921 ylnn eitim alanndaki en önemli hareketi Muallime ve
Muallimler Birliinin topland 15 Temmuz 1921 tarihli ‘ Maarif Kongresi’ olmutur.
180 üyenin katld bu kongrenin açl konumasnda Atatürk öyle söylemitir; 212
“imdiye kadar takip edilen tahsil ve terbiye usullerinin milletimizin tarihi
tedenni yatnda en mühim bir amil olduu kanaatindeyim. Milli bir terbiye
programndan bahsederken eski devrin bütün hurafeleriden syrlm, arktan ve
garptan gelen ecnebi tesirlerden uzak ve seciye-i milliyemizle mütenasip bir kültür
kastediyorum. Dehay milliyemizin inkiaf ancak böyle bir kültür ile kabildir…
Yaratacamz kültür, herais-i milliye zemini ile o zemin ise milletin seciyesi ile
mütenasip olmaldr. Çocuklarmz ve gençlerimizi yetitirirken, birliimize taarruz
eden her kuvvete kar müdafaa kabiliyetiyle mücehhez bir nesil yetitirmeye muhtaç
olduumuzu unutmayalm. Yeni neslin ruhuna bu kabiliyeti zerk etmek lazmdr.
Müstakil ve mevcut kalmak isteyen milletlerin felsefesi, en bariz ekilde bu evsaf kemali
iddetle talep etmektedir. Milli gaye hakkndaki umumi nokta-i nazarm söylerken, yeni
neslin techiz edilecei evsaf arasnda kuvvetli bir ak- fazilet ve kuvvetli bir fikr-i
intizam ve inzibattan da bahsetmek lazmdr… eskiden çizilmi alelade yollar üzerinde
yürümek deil, belki yukardan beri evsaf ve eraitini arz ettiim milli hars yolunda
rehber olmak gibi mukaddes bir vazife bekliyoruz.” 213
Bu kongrede genellikle ilk ve orta öretim kurumlarnn programlar, hedefleri
hakknda tartmalar yaplmtr. Mustafa Kemal, kongrede eitim için harcanan
çabalarn ilerisi için yeterli olmadn ancak özen gösterilmi eitim programnn
uygulanacan
belirtmitir.
211
212
213
214
ve
eitim
kurumlarnn
en
verimli
ekilde
çaltrlacan
214
CUNBUR, a. g. m., s. 261.
Hâkimiyet-i Milliye gazetesi, 17 Temmuz 1921.
Atatürk’ü Söylev ve Demeçleri, , C. 2, s. 16.
Hakimiyet-i Milliye gazetesi, 21 Temmuz 1921.
69
Maarif Kongresine kadn ve erkek öretmenlerin karma olarak katlmalar,
Mecliste Hamdullah Suphi Bey’e kar sert eletirilere neden olmu, Bakan Hamdullah
Suphi Bey görevden çekilmitir. Fakat Atatürk, Birlik bakanna dier toplantda kadn
ve erkek öretmenlerin karma bir ekilde oturmalarn söyleyerek bu duruma destek
verdiini belirtmitir. 215
Böylelikle deiik kültür devrimleri (dil, yaz, tarih) en derin uygulama alann
okulda bulmu olacaktr. Kadn ve erkek üzerinde ulusal bilincin gelimesinde okul
temel kaynak görevini üstlenmi olmaktadr.
Bilindii gibi Osmanl Devletinde okul snrl bir kesime hitap etmekteydi. Bu
kesimi oluturan ise erkeklerdi. Yaplmas gereken eitimi demokratikletirerek kadn
ve erkek tüm vatandalarn eitimden yararlanabilmesini salamakt. M. Kemal
Atatürk’ün kadnn eitimi konusundaki düünceleri hiçbir zaman farkl bir bak açs
göstermemitir. Örnein, 1 Mart 1922’de Büyük Millet Meclisinde yapt bir
konumada Türkiye’de eitime verilecek yönü belirtirken kadnlarnda erkeklerle ayn
eitim kademelerinden geçmelerine önem verileceini dile getirmitir. 216
Kadn haklarnn kazanlmasnda atlan ilk adm olan bu kanunla eitim alannda
yeni düzenlemelere gidilmitir. Eitim öretimin düzeltilmesi için çkarlan yasalar bir
tek ulusal, laik, modern, demokratik bir okul yaratmay amaç edinerek oluturulmutur.
Mustafa Kemal 1923 ubatnda zmir’de halkla yapt bir sohbet srasnda
medreselerin o zamanki durumundan bahsederek, medreseler ve evkaf konusunda
yaplacaklara kar çkanlarn, bunu ne hak ve yetkiyle yaptklarn sorarak öyle
söylemitir;
“Milletimizin, memleketimizin dar’ül irfanlar bir olmaldr. Bütün memleket
evlad, kadn ve erkek oradan çkmaldr.” 217
1923’te söylenen bu söz Tevhid-i Tedrisatn habercisi olmutur. Bu yasa
bilimsel ve eitsel kurumlarn tümü ile medreselerin, olduu gibi Milli Eitim
Bakanl’na balanmasn, ayn zamanda er’iye ve Evkaf Vekâleti’nin bütçesinde
medreselere ayrlan tüm kaynaklarn da olduu gibi Eitim Bakanlna aktarlmasn
öngörmektedir. 218
215
Mustafa ERGÜN, Atatürk Devri Türk Eitimi, Atatürk Üniversitesi Dil ve Tarih- Corafya Fakültesi
Yaynlar, No. 325, Ankara, 1982, s. 18.
216
CUNBUR, a. g. m. , s. 259.
217
CAPORAL, KKSTK II, s. 77.
218
A. g. e. , s. 77.
70
Cumhuriyet döneminin ulusal eitim alannda gerçekletirdii en önemli eitim
hizmeti, iki bal eitime son verilerek 3 Mart 1924 tarihli ve 430 sayl Tevhid-i
Tedrisat Kanunu’nun çkarlmas olmutur. 219
Sbyan mektepleri ve medreselerin kapatlma karar alndktan sonra ayn tutum
ülkedeki yabanc okullara kar da gösterilmitir. Papas okullarnn laik bir Cumhuriyet
ile uyuamayacan bu nedenle dini okullarn laik bir tarzda eitim yapmalar aksi
takdirde kapatlacaklar bildirilmitir. Ocak 1924’te Bakanlk hazrlad bir genelge ile
birlikte öretim program göndermi, bu genelgeye uymayan okullar kapatlmtr. 220
Eitim öretim devletin denetimi altnda serbest braklmaktadr. Medreselerin
kapatlmas kararnn alnmas ülke genelinde büyük aknlk ve tepki yaratmtr.
Ortaya atlan itirazlara Mustafa Kemal u sözleriyle karlk vermitir;
“ Siz okul istemiyorsunuz, oysa millet istiyor; brakn öyleyse bu zavall halk, bu
halkn çocuklar eitim görsün; medreseler yeniden açlmayacaktr, milletin okula
gereksinimi var.” 221 Böylece her türlü yenilik giriimini engelleyen ikilie son
verilmitir.
Tevhid-i Tedrisat hakknda sunulan kanun teklifinde aadaki maddeler yer
almaktadr:
Madde 1-Türkiye dâhilindeki bütün müessesasat- ilmiye ve tedrisiye Maarif
Vekâletine merbuttur.
Madde 2-er’iye ve Evkaf Vekâleti veyahut hususi vakflar tarafndan idare
olunan bilcümle medrese ve mektepler Maarif Vekâleti’ne devir ve raptedilmitir.
Madde 3-er’iye ve Evkaf Vekâleti bütçesinde mekatip ve medarise tahsis
olunan mebali, Maarif bütçesine nakledilecektir.
Madde 4-Maarif Vekâleti, yüksek diniyat mütehassslar yetitirmek üzere
Darülfünun’da bir ilahiyat fakültesi ve imamet ve hitabet gibi hidemat- diniyenin ifas
vazifesiyle mükellef memurlarn yetimesi için de ayr mektepler küat edecektir.
Madde 5-Bu kanunun neri tarihinden itibaren terbiye ve tedrisat- umumiye ile
mütegil olup imdiye kadar Müdafaa-i Milliye’ye merbut olan askeri rüti ve idadilerle
Shhiye Vekâleti’ne merbut olan dar-ül eytamlar, bütçeleri ve heyet-i talimiyeleri ile
beraber Maarif Vekâleti’ne rapt olunmutur. Mezkûr rüti ve idadilerde bulunan heyet-i
talimiyelerin cihet-i irtibatlar atiyen ait olaca vekâletler arasnda tahvil ve tanzim
219
ODYAKMAZ, a. g. m. , s. 50.
ERGÜN, a. g. e. , s.56, 57.
221
CAPORAL, KKSTK II, s. 78.
220
71
edilecek ve o zamana kadar orduya mensup olan muallimler orduya nispetlerini
muhafaza edecektir.
Madde 6-bu kanun, tarih-i nerinden itibaren muteberdir.
Madde 7-bu kanunun icray ahkâmna cra Vekilleri Heyeti memurdur. 222
2 Mart 1924 tarihinde Halk Frkas toplanm bu kanun teklifinde sunulan
maddeler hakknda hiç kimse tartmaya girmemi, ksa sürede teklif kabul edilerek
kanunlatrlmtr.
Öretimin
birletirilmesinden
bir
süre
sonra
Atatürk
bir
konumasnda konuya tekrar deinerek u sözleri söylemitir;
“Cihan aile-i medeniyesinde mevk-i ihtiram sahibi olmak isteyen Türk Milleti,
evlatlarn verecei terbiyeyi, mektep ve medrese namnda birbirinden büsbütün baka
iki nevi müesseseye teslim etmeye hala katlanabilir miydi? Terbiye ve tedrisatn tevhid
etmedikçe ayn fikirde, ayn zihniyette fertlerden mürekkep bir millet yapmaya imkân
aramak abesle itigal olmaz myd?” 223
Görüldüü
gibi
eitim
ve
öretim
kurumlarnn
laik
bir
ortama
büründürülebilmesi için, iki bal eitime son verilmesi kaçnlmaz bir durumdur.
Nitekim eitim öretim kurumlar tamamyla laikletirilmitir. Tevhid-i Tedrisat
Kanunu ile dini nitelikli eitim öretim sistemi ortadan kaldrlm, eitim tek nitelikli
bir sistem halini almtr. Daha sonra yaplmak istenen ey okullarda din eitiminin
kaldrlmas ve laik bir ahlak eitiminin balamasn salamaktr. Ancak bunun halk
tarafndan benimsenebilmesi için halkn bir hazrlk döneminden geçirilmesi
gerekmektedir. Alnmasna çallan bu köklü önlem ile kadnn kurtuluunun
kolaylaaca düünülmütür. Kadna çocukluundan itibaren gerçek slam ile hiçbir
alakas kalmam, nitelik deitirmi bir dine dayal haram ve helal kavramlarna göre
düzenlenen bir hayat öretilmitir. Kadn ile erkein eitliine dayanan laik ahlak ile
kadnlarn gelimeleri salanacak, erkeklere de cinsler arasndaki ilikiler hakknda
daha doru bir fikir alanacaktr.
Atatürk, milletimize kazandrd zafer ertesinde Bursa’da, kadn ve erkek
öretmenlere öyle seslenmitir;
“Bugün ulatmz nokta, gerçek kurtulu noktas deildir. Milleti millet yapan,
ilerleten ve aydnlatan kuvvetler vardr. (…) evvela fikir ve içtimaiyat kuvvetlerinin
membalarn temizleme ile balamak lazmd… Fakat bir heyet-i içtimaiye deki hastal
222
Fethi GÖZLER Atatürk nklâplar, nklâp Kitabevi, 2. Basm, stanbul, 1985 , s. 164,165.
Kemal KAHRAMANOLU, Atatürk Aydnl, T. C. Kültür Bakanl Yaynlar, Ankara, 1997, s.
136; Ayrca bkz. GÖZLER, a. g. e. , s. 165.
223
72
görmek, onu tedavi etmek, heyet-i içtimaiye-i çan gereklerine göre terakki
ettirebilmek için ilim ve fen lazmdr. Görülüyor ki en mühim ve feyizli vazifelerimiz,
eitim ileridir. Eitim ilerinde behemehal muzaffer olmak lazmdr. Bir milletin
gerçek kurtuluu bu suretle olur 224 ”.
Ayrca Mustafa Kemal kendi kiilik özellii olarak da eitim sorunlarna kar
özel bir ilgi bir önderdir. Sakarya zaferinden sonra kendisine,
-“Yurdu dümandan kurtardnz, imdi ne yapmak istersiniz?” sorusunu soran
birisine u cevab vermitir:
- “ En büyük isteim, ulusal kültürü yükseltmede Milli Eitim Bakan olarak
çalmaktr.” 225
Mustafa Kemal’e göre Türk kadn için eitim sadece bir hak deil ayn
zamanda bir ödevdir. Çocuklarnn ilk eiticisi olarak kadn, erkek kadar hatta ondan
daha fazla kendini yetitirebilmelidir. Çan yeniliklerini yakalayamayp, geri kalm bir
toplumun, çan sosyal, ekonomik ve kültürel gereklerine uygun uygar bir toplum
haline getirilebilmesinin en önemli art eitimdir.
Türk kadnn çada düzeye çkaran en önemli reformlar arasnda 1924 ylnda
eitimin birletirilmesini salayan Tevhid-i Tedrisat Kanunu, 1926 ylnda kabul edilen
Türk Medeni Kanunu ve 1930, 1934 Türk kadnna siyasal haklarn verilmesini
salayan kanun saylabilir.
1923–1924 ders ylnda 4804 okulda örenci says 336.061’dir. Bu örencilerin
62.954 kz örencidir. 1923’te 1081 kadn öretmenin ancak 378’i meslek eitimi
görmütür. 1924’te öretmen says, 10.238’dir.
Bu saynn 1217’sini kadn
öretmenler oluturmaktadr. 1929’da 447.569 örencinin 154.309’u kz örencidir.
1930- 1931 ders ylnda okul says 6598, kz örenci says 174,227’ye, kadn öretmen
says 4814’e yükselmitir.
226
Okuma yazma oranlarnn yükselmesine olanak veren en
önemli etken Millet Mektepleri olmutur. stanbul’da Harf nklâbndan sonra açlan ve
genellikle yeni yaz eitiminin verildii Millet Mektebi says 2625’tir. stanbul’da
1929’da 55.106 227 , 1930’da 43.000 Türk vatanda, Millet Mekteplerine gitmi, verilen
bu rakamlarn hemen hemen yarsn da kadnlar oluturmutur. 228 1940–1941 ders
224
Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri,C. II, s. 43, 44.
CAPORAL, KKSTK II, s. 76.
226
Cumhuriyet Gazetesi, 3 ubat 1929.
227
Cumhuriyet Gazetesi, 3 ubat 1929.
228
Cumhuriyet Gazetesi, 7 Mart 1930.
225
73
ylnda okul says 10506, kz örenci says 294,468, kadn öretmen says 5981’dir.229
1962-1963’te toplam örenci says 3.399.606’ya çkarken, bunlarn içindeki kz
örenci says 1.310.399’dur. 1927’de okuma-yazma bilen kadnlarn erkeklere oran %
7–8 kadarken1955’te bu oran % 26’ya çkmtr. 230 1960’ta toplam öretmen says
51.388’e çkm, bunun yan sra kadn öretmen says da 13.330’a ulamtr
Devlet statistik Enstitüsünün gerçekletirdii 1994 yl anket sonuçlarna göre
düzenlenen Tablo 1 de de göreceimiz gibi Türkiye’de çocuklarn okula gitmeme ya da
gidememe nedenleri arasnda en büyük oran çocuklarn okula ilgi duymamalar
kapsamamaktadr. Bunun nedeni ise ailelerin çocuklarn okula yönlendirememeleridir.
Çünkü ailelerde çocuklar gibi okulun anlamn kavrayabilmi deillerdir. Okula kar
duyulan ilgisizlik hem kz hem erkek her iki cinste de ortaya çkmaktadr. Günümüzde
dahi devam eden bu durum oldukça üzücüdür. Eitim öretimin birletirilmesi ile
oluturulmaya çallan okul bilincini kavrayamadmzn bir göstergesidir. Cehaletle
olan savamz henüz sona ermemi demektir.
Tablo 1 Okula gitmeme nedenine göre çocuk oran, Türkiye (Ekim) 1994 (%) 231
KIZ
Toplam
Uygun okulun olmamas
Okula ilgi duymama
Okul masraflarnn çok yüksek olmas
Öretmenleri ile iyi geçinememe
Sakatlanma veya hastalanma
Küçük kardelerine bakmak zorunda olma
Ev ilerinde ailesine yardm etmek zorunda kalma
Hane halknn eko,faal, yardm etmek zorunda olma
Ücretli çalmak zorunda olma
Ailenin izin vermemesi
Dier
ERKEK
100,0
4,0
24,7
17,2
0,1
3,5
1,6
11,3
7,5
2,0
14,0
13,9
100,0
4,3
29,1
12,2
0,0
3,8
0,2
3,0
11,9
8,9
5,3
21,3
Not; 6–14 ya grubundaki okula gitmeyen ya da okulu terk eden çocuklar
1997 ylna kadar 5 yllk süreci kapsayan zorunlu eitim bu tarihten itibaren
lköretim ve Eitim Kanununda yaplan bir deiiklikle ilköretim kurumlarnn 8
yllk okullardan oluaca ve kesintisiz eitim yaplaca karar kabul edilmitir. Kanun
1997–1998 öretim ylndan itibaren uygulamaya konulmutur. 8 yllk eitim kz
229
230
231
CUNBUR, a. g. e. , s. 266.
NAN, Atatürk ve Türk Kadn Haklarnn Kazanlmas, s. 96.
DE, Çocuk gücü., 1997.
74
çocuklarnn okullamas açsndan önemli bir art salamtr. Milli Eitim Bakanl
tarafndan uygulamaya konulan “Genç Kz ve Kadnlarn Eitimini Gelitirme Projesi”,
yetikin okuma-yazma sorununun çözümünde önemli bir araç olmutur. Proje
bünyesinde 7–14 ya grubunda okuma-yazma bilmeyenlere okuma-yazma kursu
açlmtr. Mesleki ve Teknik eitim kurumlarnda yeni bir yaplanmay öngören
Mesleki ve Teknik Eitimi Gelitirme Projesi (METGE) kapsamnda, örgün ve yaygn
eitim müfredat programlar modüler eitim sistemine göre bir bütünlük içinde
uygulanmaktadr. Bu eitim modeli; örgün eitime devam eden kz çocuklarnn
okuldan erken ayrlmas durumunda devam ettii modüllere uygun meslek sertifikasn
alarak istihdam olana salamaktadr.
Tablo 2 Saym Yl ve Okur-Yazarlk Durumuna Göre Kadn Nüfusu 232
Okuma-Yazma Bilmeyen
Saym Yl
Toplam
Say
Yüzde
Okuma-Yazma Bilen
Say
Yüzde
1935
6649478
5997138
90,19
652340
9,81
1940(1)
7459731
6495796
87,08
963935
12,92
1945(2)
7601594
6321796
83,16
1279798
16,84
1950(3)
8868698
7144008
80,55
1724690
19,45
1955
9515001
7078529
74,39
2436472
25,61
1960
11043882
8300718
75,16
2743164
24,84
1965
12583332
8450392
67,16
4132941
32,84
1970
14475325
8424341
58,2
6050984
41,8
1975
16260786
8048078
49,49
8212708
50,51
1980
18518001
8394868
45,33
10123133
54,67
1985
21267763
6770698
31,84
14497065
68,16
1989(4)
23997136
6519640
27,17
17477496
72,83
2000(5)
59859243
5732525
19,36
23875115
80,64
Not:
(1) 1935 ve 1945 yllarndaki nüfus saym verilerinden tahmin edilmitir.
(2) 7 ve daha yukar yataki kadn nüfus (3) 5 ve daha yukar yataki kadn nüfus
(4) DE, 1989 Türkiye Nüfus Aratrmas
(5)2000 yl oranlar farkl bir kaynaktan elde edilmitir.1
Not:
6 ve daha yukar ya için geçerlidir.
232
statistiklerle Kadn, (1927–1990), T. C. Babakanlk Devlet statistik Enstitüsü, DE Matbaas,
Ankara, (Austos) 1992, s. 7.
75
Tablo 2’nin bize sunduu gibi Cumhuriyet’in ilan ile birlikte, Türk kadnn
eitim durumu incelendiinde, 1935 ylnda yaplan ilk nüfus saymnda kadn nüfusun
% 90.19’u okur-yazar deildir. Bu oran erkeklerde de % 70.65’tir. 233 Okuma-yazma
bilen kadn ve erkek nüfus oran 1935 ylndan günümüze kadar sürekli artmakla
birlikte 1960 ylndan sonra özellikle kadn nüfusta daha fazla bir art gözlenmektedir.
1935’ten itibaren eitim alannda yaplan inklâplar sayesinde 1980’li yllarda
gerçekletirilen okuma-yazma kurslarna kadnlarn daha fazla katlm sonucu,
kadnlardaki okur-yazarlk oran günümüze kadar gerçekleen en yüksek art
göstererek 1980–1985 döneminde %54,7’den %68,2’ye yükselmitir. 1989’da ise bu
oran % 72.83 olarak karmza çkmaktadr. 1990 ylnda uygulanan Genel Nüfus
Saymna göre okur-yazarlk oran kadnda daha fazla art göstererek % 72,0’i
ularken erkeklerde de % 88,8’e yükselmitir.
Ortaöretim kurumlarnda örenim gören kz çocuklarnn oran 1985 verilerine
göre ilkokulda % 44.74, ortaokulda % 34.15, lisede ise % 37.20’dir. Daha sonraki
yllarda ilkokul ile ortaokul’un birletirilmesi sonucunda kz örencilerin örenim
görme düzeyleri artmtr. 1985’te yüksek örenimdeki kz örenci oran % 25.22’dir.
1991 verilerine göre ise bu oran % 33.60’a yükselmitir. 234 2001- 2002 öretim yl
verilerine göre yüksek öretimde bulunan 1 568 384 örencinin 654 424’ü kz örencidir.
Bu art Türk kadnnn uygar seviyeyi yakalamas yönünden önemli bir gelimedir.
Yüksek öretimdeki kz örencilerin bilim dallarna göre durumlar ise öyledir:
Dil ve edebiyatta % 60.04, sanatta %54.80, matematik ve fen kolunda % 46.31, salk
bilimlerinde % 40.17, sosyal bilimlerde % 37.34, uygulamal sosyal bilimlerde % 38.36,
teknik bilimlerde % 22.52, ziraat ve ormanclkta %35.78’dir. 235
Türk üniversitelerinde öretim veren Türk kadn orannda önemli bir art
vardr. Bu kurumlarda kadn öretim üye ve yardmclarnn oranlar % 35 civarndadr.
Yönetim kademesinde ise % 20 orannda kadn bulunmaktadr. lk ve orta öretimde bu
oran % 42.31’i bulmaktadr. Türk kadn için öncelikli meslek olan öretmenliin
hemen hemen yarsn kadnlar oluturmaktadr.
2000’li yllar deerlendirdiimizde ise okuma yazma bilmeyen kadn nüfus
oran % 19.36 olarak görülmektedir. Rakamsal ifade olarak ele aldmzda küçük bir
233
DORAMACI, Atatürk Düüncesinde Türk Kadnnn Çadalamas, s. 306.
A. g. m. , s. 307.
235
A. g. m. , s. 307.
234
76
anlam ifade etse de yine de önemsenmeyecek bir miktar deildir. Ülkemizde gelitirilen
eitim programlaryla bu orannn % 0’a dümesi beklenmektedir.
1935 yl verilerinin gösterdii okuma yazma bilmeyen kadn nüfusun bu
yüksek oran teokratik Osmanl toplumunun kadnn eitimini engelleyen öelerinin
sonucudur. Tevhid-i Tedrisat Kanunu, Türkiye’de kz çocuklarna her düzeydeki
okullarda okuma- yazma imkân vermitir.
Kz çocuklarnn igücünden daha fazla yararlanlmas, erken evlilikler, okula
geç balama, kzlarn eitimine ilikin güdülenme eksiklii, eitim maliyetinin
yükseklii, ataerkil deer yarglar ve bunlara bal olarak eitimin gelecee yönelik bir
katksnn olmayaca düüncesi özellikle kz çocuklarnn eitimini olumsuz yönde
etkilemeye devam etmektedir. 236
Okur-yazarlkta olduu gibi bir üst eitim kurumuna devam edilen ve mezun
olunan eitim kurumu açsndan da bölgeleraras dengesizlik belirgindir. Ülkenin az
gelimi yörelerinde kadn-erkek eitim farklar çok açlmaktadr. Bu balamda, son
yllarda silahl çatmalarn arlk kazand Dou ve Güneydou Anadolu
Bölgelerinde ekonomik olanakszlk, krsallk ve geleneksel deerlerden kaynaklanan
sorunlara ek olarak bir de güvenlik nedeni ile pek çok okulun kapatlmas ve
örencilerin yakn yerlemelerdeki okullara tanmas uygulamasndan kaynaklanan
sorunlar çkmtr. Fiziki hareketlilikler kstl olan kz örenciler bu durumdan olumsuz
etkilenmekte ve çou kez eitimlerini yarda brakma durumunda kalmaktadrlar. 237
Bütün bu güçlüklere ramen, Cumhuriyet döneminde gerçekletirilen eitim,
öretim alanndaki reformlar, kadn eitimi konusunda hzl admlarla yol alnmasnda,
kadnn eitim ve i gücü alannda önemli bir pay edinmesinde, verdiimiz rakamsal
sonuçlardan da anlald gibi büyük oranda etkili olmutur.
Ülkenin ihtiyaçlarn karlayan yetitirilmi insan gücü içerisinde kadnlara
düen pay ele alacak olursak aadaki oranlar karmza çkmaktadr:
Tarm, hayvanc, ormanc % 80.64, hizmet ileri % 2.28, ticaret ve sat eleman
% 1.58, idari personel % 4.40, tarm d üretim ve ulam % 5.78, ilmi teknik eleman %
4.79, müteebbis % 0.22. Buna göre 1985 verilerine göre Türkiye’de toplam kadn
nüfusunun % 34,9’u i gücüne katlmaktadr.
236
T.C.Babakanlk Kadnn Statüsü ve Sorunlar Genel Müdürlüü, a. g. e. , s. 5.
T.C. Devlet Bakanl Kadnn Statüsü ve Sorunlar Genel Müdürlüü, Türkiye’de Kadnn DurumuDördüncü Dünya Kadnlar Konferans Türkiye Ulusal Raporu, Ankara, 1994, s. 26.
237
77
Görüldüü gibi en yüksek oran kadn sektörü oluturmaktadr. Bu orann %
73.96’sn ücretsiz aile içisi olarak kadn oluturmaktadr. Bu oran 1927’de %
96.16’dr. Bunlarn dnda dier mevkilerdeki kadn oranlarna deindiimizde
karmza u sonuçlar çkmaktadr. Örnein i gücünde, 1992’de idari personel olarak
görev alan bölümün % 30,5’ini, yargç ve savclarn ise % 14.82’sini, kadnlar
oluturmaktadr. 238 Görüldüü gibi eitim ve çalma alannda kadn frsat eitliini
hakkyla kullanamamaktadr.
Kentleme ve sanayileme olgusunun Cumhuriyet döneminde gündeme
gelmesiyle, toplumsal hareketlilik olumsuz yönde etkilenmi, meydana gelen bu güçlük
toplumsal deiimi de etkilemi, aile yapsnda meydana gelen deiiklikler, eitimden
beklentileri de deitirmitir. Yaanan hzl deiim süreci sonucunda farkl meslek
gruplar ortaya çkmtr. Kadnlarn kyafetleri farkllam, modern elbiseler giymeye
balamlar, peçelerden vazgeçip apka takmaya balamlardr. Kullandklar bu
apkalar nasl yapacaklarn öreten baz sanat okullar bile açlmtr. Bunlarn yannda
kadnlara ev ileri ve büro hizmetlerini öreten okullar kurulmutur. Kadnlarn
üzerinde Müslümanln getirdii snrlamalar kalkmaya baladndan, kzlar müzik ve
resim örenimi görmeye balamlardr. Ayrca çiftçilik, bahçecilik hukuk ve tp da
örenmeye balamlardr. 239
Laik ve çadalk yoluna adm atm bir toplumun eitimi de çada bilimin
gereklerini yerine getirmelidir. Eitim ve öretim birletirilerek, eitimimiz
ulusallatrlm, laikletirilmi, çadalatrlmtr. Çada eitim olanaklar sayesinde
tutucu dinsel çevrelerin elinde geri kalmaktan toplum kurtarlmtr. Bu bir kurun
deiikliiyle beraber bir düünce yaps deiikliidir. Türk toplumunun geleceinin
salama alnabilmesi için art olan bir inklâptr. Atatürk kadnn eitimi ve toplumsal
alana katlmasna çok büyük önem vermitir. Çünkü iyi yetitirilmi bir anne, çocuunu
da iyi yetitirecek demektir. Bunun sonucunda doal olarak her alanda daha salkl bir
Türk toplumu oluacaktr.
Ahmet Taner Klal, Atatürk’ün kadna önem vermesinin nedeni olarak
Atatürk’ün demokrasiye olan inancn vurgulamaktadr. Ona göre Atatürk’ün amac,
ortaça karanlnda yaayan bir toplumu, çan aydnlna tamaktr. Bu köklü
devrimi de halkyla yapacaktr. Demokrasi, halkn gücünü harekete geçirmenin en etkili
yoludur. Kadn ise halkn yarsdr. Kadnsz bir devrimin gücü ve hz doal olarak yar
238
239
DORAMACI, Atatürk Düüncesinde Türk Kadnnn Çadalamas, s. 306,307.
KIRKPINAR, a. g. e. , s. 220, 221.
78
yarya azalacaktr demektir.240 Bunun için Atatürk devrime ve toplum aktivitesine
kadnn etkin bir ekilde katlmasna önem vermitir.
Eitim ve kadnlar konusunda Cumhuriyetin kuruluundan itibaren geçen
dönemi ele aldmzda kadnlarn eitime katlmlarnn erkeklerle karlatrldnda
daha az olduu gözlemlenmektedir. Bütün sorunlara ramen eitim sistemimizin
kurumsal yapsnn, yaygnlnn gelimekte olduunu gözlemlemekteyiz. Ancak yine
de eitim kurumlarmzn her alannda kadnlarmz %50’lik oran yakalayabilmi
deillerdir. Toplumumuzun her alannda yaanmakta olan kadn erkek eitsizlii bu
alanda da kendisini göstermektedir.
Toplum için gerekli olan insan gücü eitim sürecinden geçirilerek toplumun
çeitli alanlardaki ihtiyacn karlayacak bireyler yetitirilmektedir. Toplumsal yapya
uygun verilen eitim mevcut toplumsal ibölümünün devamna sebep olmaktadr.
Böylece kadna toplumun biçtii rol devam etmektedir. Kadnlara toplumsal
ibölümünde snrl ekonomik olanaklar ve snrl toplumsal statü salayan meslekler
sunulmaktadr. Türkiye’de kadnlarn kendilerini ortaya koymalar için genel olarak
eitim süreci en önemli öedir.
Eitim toplumsal güç dengelerini yeniden üretirken okullar araclyla
toplumsal konumlarn bireyin cinsiyetin göre deil yeteneine göre belirlendii
görüünü aktarmak zorundadr. Ayn okula giden kz ve erkek örenci toplumun
belirledii sonuçtan ziyade deiik toplumsal statülere hazrlkl olarak mezun olmas
gerekir. 241
Türkiye’de eitimin toplumsal fonksiyonlar kadn açsndan incelendiinde pek
iç açc olmayan durumla karlamaktayz. Kadnlarmz tüm öretim kurumlarnda
farkl
ekillerde
eitim
süreci
boyunca
cinsiyet
kökenli
ayrmclklarla
karlamaktadrlar. Cinsiyetçi toplumun bir parçasn oluturan okullarmzda kadn ve
erkee yüklenen geleneksel roller etkisini sürdürmektedir. Çocuklarmz daha ilkokulda
toplumun
kültürel
deerlerinin
benimsetilmesiyle
topluma
uyumlu
hale
getirilmektedirler.
Erkek egemen toplum eliyle yazlm ilkokul ders kitaplarmzda hala yemek
yapan anne ile ayaklarn uzatp televizyon izleyen baba ya da top oynayan Ali ile bebek
bakan Aye’ler resmedilmektedir. Orta öretim kurumlarn göz önüne aldmzda
240
Ahmet Taner KILALI, Ben Demokrat Deilim, mge Kitapevi, Ankara, 1999, s. 219.
Fatma GÖK, “Türkiye’de Eitim ve Kadnlar” , 1980’ler Türkiye’sinde Kadn Bak Açsndan
Kadnlar, (Haz; irin TEKEL), letiim yaynlar, 3. Basm, stanbul, 1995, s. 185.
241
79
kadn ve erkek rollerinin genel geçer kültürel deerlerin aktarlmasnn devam etmekte
olduunu görmekteyiz. Kz ve erkek örenciler kendilerini farkl statülere götürecek
okullara yerletirilmektedirler. Kzlar annelik, ev kadnl gibi rollerinin devam
niteliindeki daha az ücret getiren toplumun kendilerine uygun bulduu diki-nak,
öretmenlik, hemirelik, sekreterlik gibi mesleklere yönlendirilirken erkekler dorudan
üretime yönelik elektrikçilik, marangozluk gibi mesleklere yönlendirilmektedirler.
Kadnlar hala karar verme konumuna hâkim deillerdir. Toplum tarafndan kadn için
en uygun meslek olarak görülen öretmenlik mesleinde bile kadn müdürler erkek
müdürlerden daha az saydadrlar. Yüksek öretim kurumlarna gelince karmza kadn
erkek eitsizliinin farkl bir boyutu çkmaktadr. Üniversitelerdeki erkek örenci
saysnn yarsna bile ulamayan kadn üniversiteye devam edebilmektedir. Ailelerin
gelir durumu azaldkça kz çocuklarn üniversiteye gönderme ihtimalleri azalmaktadr.
Çünkü öncelik erkek çocua aittir. Bu durumlara ramen eitim kurumlarnn toplumun
dier kurumlarndan mesela irketlerden daha az hiyerari olduunu söyleyebiliriz.
Örenci olsun öretmen olsun kadn erkek ilikileri dier kurumlara nazaran daha
eitlikçidir diyebiliriz.
Atatürk’ün 23 Temmuz’da dile getirdii u sözleri öretmenlerden beklentilerini
aktarmaktadr;
“Yeni Türkiye’nin birkaç yla sdrd askeri, siyasi ve yönetim alanndaki
devrimler çok büyük, çok önemlidir. Bu yenilikler sizin toplumsal ve düünsel
devrimlerdeki baarnzla desteklenecektir. Hiçbir zaman aklnzdan çkmasn ki,
Cumhuriyet sizden fikri hür, vicdan hür, irfan hür kuaklar ister....” 242
Kadnlarmzn okuma yazma oranlarn artrmak ve eitimli bir toplum
oluturabilmek için u ilkelere yönelmemiz gerekmektedir.
Kadnlar her düzeyde çada, laik, karma eitime ulamal ve eitimden tam
olarak yararlandrlmaldrlar. Kadn eitimine salt toplumsal kalknma ve batlama,
gibi sosyo-politik amaçlar dorultusunda araçsal olarak deil, dorudan doruya insan,
birey ve kadn açsndan yaklalmaldr. Kadnlarn eitime etkin katlmn önleyen
ekonomik, kültürel, dinsel, bölgesel vb. engeller ortadan kaldrlmaldr. Kadn eitimi
konusunda
aile
ve
kamuoyu
destei
salamaya
yönelik
kampanyalar
gerçekletirilmelidir. Kadnlar yalnzca e, anne, ev kadn ya da nesne olarak
belirleyen medya iletilerinin ayklanarak, kadn birey ve insan olarak gereksinimlerinin
242
KAHRAMANOLU, a. g. e. , s. 137.
80
ve olanaklar yaygn eitimin içeriine alnmaldr. Kadn sorunlarna duyarl ve kadn
bak açsndan konulara yaklaan materyalin eitim programlarna özümsenmesi, bu
dorultudaki hizmet içi eitime ve özellikle öretmenlik formasyonu programlarna
arlk verilmesi gerekmektedir.
Olaylara geleneksel bak açsn kracak en etkili yöntem ancak çada eitimi
yakalamakla mümkün olabilmektedir. Eitim, bir toplumun yeniden yaplanmasn
salayan en önemli unsurdur. Toplumun kalplam zihniyeti ancak eitim gibi güçlü
bir elemanla krlabilir. Verilecek bu eitim ise ancak kadn ve erkek her iki cinse eit
ölçülerde verilirse istenilen sonuç alnabilir. Toplumu kadn ve erkek olmak üzere iki
cins oluturduuna göre birini çadalatrrken dierini eski, çürümü sisteme
brakmak Atatürk’ün deyimiyle toplumu felce uratmaktan baka bir ie yaramaz.
3. 1. 2. Klk-Kyafet Deiiklii ve Türk Kadn
nsanlarn kyafetleri, bal olduklar toplumun kültürünü yanstmaktadr.
Toplumlar aras yaanan etkileim sonucunda moda olgusu sonucuyla baz benzerlikler
olusa da yerel ve ulusal kyafetler önemlerini ve etkinliklerini kolay kolay
kaybetmezler.
Atatürk gerçekletirmek istedii tüm deiim eylemlerinde Bat’y örnek ald
gibi bu konuda da Bat’y örnek almtr. Çünkü Bat o dönem için medeniyetin, çada
kültürün simgesi durumundadr. Ancak biz Atatürk ve Cumhuriyet döneminin kadn
kyafetlerindeki deiimi incelemeden önce, kadn kyafetinin hangi evrelerden
geçtiini ve kyafetiyle birlikte kadnn da hangi evrelerden geçtikten sonra Cumhuriyet
kadnn ortaya çktn görebilmek için Osmanl Devletinde kadn kyafetinden
balayan bir inceleme yapacaz.
Osmanl
Devletinin
Tanzimat
Döneminden
önceki
devirlerinde
kadn
kyafetlerinin özellikleri ve çeitliliini ana hatlaryla çizdiimiz zaman karmza doal
olarak o dönemde Türk kadnnn sosyal hayattaki durumunu da ortaya koymu
olacaz.
Kadn kyafetini ve moday oluturan toplumsal faktörleri iki grupta ele
alabiliriz. Birincisi, Kadn ile erkein sosyal alandaki fark ve ikinci olarak da kadnn
aile dndaki sosyal alanda aktif olamamas.
Bu faktörleri sembolletiren etken yani harem, çaraf ve peçe kadnn kyafet
modasn çevreleyen çizgilerdir. Bu çizgiyi kaldrmak isteyen hareketleri önleyen din
anlayyla yorulmu sosyal kurallar bulunmaktadr. Genel olarak dini kitaplarda bir
81
kadnn yüz, el ve ayaklar dnda bütün vücudunun örtüyle kapatlmas art tespit
edilmitir.
Dini emir ve yasaklarla belirtilmi olan bu snr içinde kadn kyafetinin
çeitlenme ve deiim imkân kstlanmtr. Kadnn sosyal hayatnda deimelerin söz
konusu olmad bu dönemde bilinen en eski kadn kyafeti, ev içinde alvar ve
gömlektir. Kadnlar hangi snfa mensup olurlarsa olsunlar sokaa çkarken ferace giyip
iki yamak örtünmek zorunda braklmlardr. 243
Lale devrine gelindii zaman kadnlar sokaa çkarken balarn daha itinal
yapmaya ve feslerinin üzerine tutunduklar yamaklarn kumalarn daha ince
kullanmaya ve feraceleri vücudu saracak ekilde giyinmeye balamlardr. Bu durum
kapanmann asl ilevini kaybederek süs eklini aldnn göstergesidir. 244
Bu durumu düzeltmek için ferman çkarlm ancak bu fermann ciddiye
alnmad görülünce, ikinci bir ferman daha çkarlarak, baz kadnlarn slam
kyafetinden ayrlarak Hristiyanlar gibi giyinmeye baladklar gerekçesiyle ayn durum
tekrarlandnda kadnlarn baka bir memlekete sürülecekleri ve bu elbiseleri diken
terzilerin ve eritçilerin de cezalandrlacaklar bildirilmitir. Burada gözlemlenen
Hristiyan kadn kyafetinin, Müslüman kadn kyafetine yapt etkidir. Bu fermana da
uymayanlar görülürse tekrar çkarlan bir fermanla yine uyar ve ceza gündeme gelmi,
bu durum sonucunda da feraceler geni bir ekilde giyilmeye balanmtr. 245
Gördüümüz gibi bu dönemde kadn sosyal durum ve dolaysyla kyafet
bakmndan esasl bir deiime uramamtr. Kadnn bu konudaki hareketleri din,
gelenek ve hükümet tarafndan önlenmitir.
III. Selim döneminde balayan Bat etkisi kadn kyafet modasnda da etkisini
göstermitir. 19. asrn ortalarna doru Bat’dan alnan yenilikler içerisinde giyecekte
yer alm, bu durum bat tarz maazalarn çoalmas sonucunda yerli sanayinin
gerilemesine sebep olmutur.
II. Mahmut döneminde de bu etki devam etmi erkek kyafetlerinde olduu gibi
kadn kyafetlerinde de deiimler olmu, biçimsel olarak Bat modas uygulanmakla
birlikte Dou özellikleri de korunmaya çallmtr. Abdülhamit döneminde kyafetteki
bu durum devam ederken saç modas da gündeme gelmi Bat modasna uygun olarak
topuz saçlar, süslü taraklar kullanlmaya balanmtr. Bu dönemde oluan kyafetteki
243
Nora EN, “19. Yüzyl Sonu stanbul Basnnda Moda ve Kadn Kyafetleri” , 1980’ler
Türkiye’sinde Kadn Bak Açsndan Kadnlar, letiim Yaynlar, 3. Bask, stanbul, 1995, s. 59.
244
A. g. e. , s. 15,19.
245
A. g. e. , s. 20.
82
deiiklik ferace yerine çarafn kullanlmaya balanmas olmutur. Ferace çaraftan
daha çok Bat modasna uygun olduu halde çarafn kullanlmaya balanmas ilginçtir.
Demek ki kyafette yaanan bu deiimin kayna Bat deil ülke içidir. Araplardan
alnd tahmin edilen çaraf belki de dindarlarn Bat etkisine kar göstermi olduklar
bir tepkinin sonucudur. Feraceden çarafa geçi kadnn içinde bulunduu sosyal
durumun daha açk ekilde sembollemesinden baka bir ey deildir. 246
Merutiyet Dönemine gelindiinde, kadnn sosyal durumunun sembolü olan
kyafet ele alnarak çaraf üzerinde deiiklikler yaplmaya balanmtr. Bu dönemde
Bat’ya yaklama söz konusu olmutur. Çarafn deien ekli Bat kadnnn tayyörüne
benzemektedir. O dönemde yaynlanan dergilerde modaya uygun modeller verilmitir.
(Mehasin dergisi gibi) Modaya giren yeldirme ve malah ad verilen kyafetler Bat
tarzna oldukça yakn biçimdedir.
Tanzimat, Merutiyet aras dönemde eskisi gibi tek bir kyafet biçimi yerine
ortaya çkan Bat ve Dou etkisiyle deimi kyafetler dikkat çekmektedir. Bu durum
kadnn sosyal durumu hakknda, iki farkl fikrin çatmaya baladnn göstergesi
saylabilir.
19. asrn sonlarna doru aile kurumu tartlmaya balanm, patriarkal aile
modelinin karsnda demokratik aile modeli yer almtr. 1899’da Hukukçu Mahmut
Esat Efendi ile Cevdet Paann kz ve dönemin en tannm kadnlarndan biri olan
Fatma Aliye Hanm arasnda geçen bir tartma söz konusudur. Tartma konusu
poligamidir. 247
Fatma Aliye Hanm, ‘Çada Müslüman Kadnlar’ adl bir kitap yazm, bu
kitapta biri batl giyimden yana dieri ise doulu giyimi tercih etmekte olan
arkadalarndan iki genç kz sahneye koymu, kendisi de bu iki giyim tarz arasnda
hakemlik yapmtr. 248
Bu devirde kadnlara önceki dönemlere oranla daha geni eitim ve aydnlanma
imkân verilmitir. Örnein, 7 yandan itibaren 16 yana kadar her çocuk ilkokula
devam etmek zorundadr. Burada kz erkek ayrm yaplmad görülmektedir. Ancak
aile kurumu kadnn faydalanma imkânn kstlamtr.
Kadnn sosyal durumu hakkndaki tartmalar Merutiyet Döneminde
younlamtr. Dergilerde bu konu da yazlan yazlar artmtr.
246
TAÇIOLU, a. g. e. , s. 23.
A. g. e. , s. 23.
248
EN, a. g. m. , s. 53.
247
83
lenen konular, kadnn sosyal hayatnn olmas gerektii, düünce hayatnda ve
çalma yaamnda yer almas gerektii gibi konulardr. Demet, Kadn, Mehasin gibi
dergilerde bu konular dnda kadn nodasna da yer verilmitir. 1. Dünya Savana
kadar devam eden Merutiyet sürecinde bu konular, yani aile, kadn, çaraf, peçe gibi
hususlar sürekli tartma konularnda yer almtr.
Bu konular hakknda çkan yazlar Merutiyet’ten sonra da etkinliini
sürdürmütür. Örnein; Mehasin dergisinde u yaz yer almaktadr.
“Kanun-i Esasi’nin ilanndan sonra öteden beri hali nisyanda kalan kadnlar bir
iki güzide imza ile biz de varz, en çok düünülmee asl bizim ayan olduumuzu
unutmamalsnz.” 249
Bu yazdan da anlald gibi artk kadnlar kendilerini kantlamak ve her alanda
yer almak istemektedirler.
Dier taraftan baz kiiler tarafndan ise kadnlarn çaraflar yrtlmakta,
kadnlar tahkir edilmekte ve Hürriyet’in, kzlar fuha yöneltecei gibi fikirler ortaya
atlmaktadr.
Bu dönemde poligami konusunun tartlmas devam etmektedir. slamiyet’in bu
konuyu baz snrlarla belirledii için medeniyete aykr bir ey olmad düüncesi
yaygnln korumaktadr. Boanma meselesinde de savunulan görü boanmann
sadece erkee ait bir hak olduu yönündedir. Aslnda bu konularn tartlma sebebi
Avrupa etkisinin ahlaki konularmzda da kendisini göstermesinin bir sonucudur. Baz
aydnlar Avrupa’dan alnmas gereken eylerin sadece ihtiyaç duyduumuz sanayisi ve
ilmi olmal onun dnda yaam tarz alnmamal derken bazlar da sanayi ve ilmini
alrken yaam tarzndan etkilenmemenin mümkün olmadn ancak eriat ile bu
duruma kar konulabileceini ileri sürmektedirler.
Kadn kyafetlerinde görülen Avrupa tarz ufak tefek deiiklikler dikkat
çekmeye balamtr. Kadnlar için tesettürün mecburi olduu, açlmann haram olduu
ileri sürülmektedir. Ancak bu iddialara karlk olarak modann genellikle ehir
kadnlarn yani sadece küçük bir grubu etkiledii, tüm kadnlar üzerinde etkisinin
olmad, bu nedenle korkulacak bir durum olmad savunmalar yaplmaktadr.
Görülüyor ki Merutiyet sonras dönemde bu konudaki muhalefet karsnda cesur
savunmalarda kendini göstermeye balamtr.
249
Mehasin, 1324, no. 4, s. 68, 69.
84
Bu sorunlar yannda kadnlarn mesirelere gitmeleri, konferanslar vermeleri
ilimle uramalar da, kadnn çok fazla eitim almasnn gereksiz olduunu savunanlar
tarafndan engellenmeye çallmtr. Yaplan tartmalarla birlikte bu dönemde önceki
dönemlere nazaran az da olsa bir serbestlie gidi söz konusudur. Kadnn toplumdaki
durumunu iyiletirmeye çalan küçük admlar mevcuttur. Bunun ardndan atlan
admlar ülkenin içinde bulunduu siyasi durumun etkisinin, sosyal hayatta kendisini
göstermesiyle, sosyal hayatta kadna verilmek istenen yer kendiliinden gerçeklemeye
balamtr. Ülkenin sürekli sava durumunda kalmas kadnn sosyal ve ekonomik
hayatta ilk admlarn atmas için geni olanaklar hazrlamtr.
Daha önce bahsettiimiz gibi balayan savalarla birlikte yaral askerlere yardm
amacyla kurulan cemiyetlere, 1876 Rus Savandan itibaren kadnlarda üye olmaya
balamlar, Balkan Savalar’nn zor artlar altnda Türk kadnlar her türlü emei sarf
ederek sosyal deer kazanmaya balamlardr. Kadnlar kendi teebbüsleriyle diki
kurslar, esirgeme dernekleri kurarak sosyal ve iktisadi hayatta az da olsa görünürlük
kazanmaya balamlardr. Bu dönemde kadnlarn Paris modellerini yaymlayan
dergiler araclyla manto modelleri gösterilmi, terziler tarafndan dikilen kyafet
ekilleri deimeye balamtr. Kadnlar, çaraf yerine Bat tarz mantoyu giymeye
balamlardr. ehir kadnlar için normal karlanabilecek bu deiimler tara kadnlar
arasnda da yaygnlk kazanmaya balamtr. Çaraf fonksiyonunu kaybederek
çaraflktan uzaklamtr. 250
1915’li yllarda Osmanl Ticaret Nezareti’nde kadnlar için bir çeit mecburi
hizmet kanunu yaymlanm, kadn askeri mntkalar oluturulmu, kadnlar geri
hizmetlerle görevlendirilmilerdir. Fabrikalarda kadn içi says artrlmtr. 251 Sonuç
olarak kadn Kurtulu Sava yllarnda, ülkenin igal altndan kurtulmas için, kentli,
köylü ve içi kadn birbiriyle kenetlenip, cephede, cephe gerisinde (fabrikada, tarlada,
kentte, yayn faaliyetlerinde, yönetim mekanizmalarnda vb.) ellerinden geleni yapm
ve mücadelede erkekten hiç de geri kalmadn gözler önüne sermitir. 252
Cumhuriyet Dönemi’nin ilk yllar kyafet bakmndan önceki devirlerin bir
devam olmutur. Mütareke yllarnda olduu gibi son ekliyle çaraf giyilmektedir.
Manto halini alm olan çaraf stanbul, zmir gibi büyük ehirlerde kullanlyorken
Ankara ve dier ehirlerde de kullanlmaya balanmtr. Ancak, Avrupa’da olduu gibi
250
TAÇIOLU, a. g. e. , s. 44.
A. g. e. , s. 45.
252
GÜZEL, a. g. m. , s. 874.
251
85
apka hemen kullanlmaya balanmamtr. Çarafn tamamlaycs olan baörtü
kullanlmaya devam etmitir. Daha sonra apka yava yava baörtünün yerini almaya
balam, daha dorusu baörtü apkaya benzeyen ekillerde balanmaya balamtr.
Örnein, Baörtü çene altndan balanmaya balamtr. Daha sonra ise bugünkü
‘türban’lar gibi sarlp inelerle tutturulmutur. Peçe ise bir süre daha sarma balar
üzerinde kullanlmaya devam etmitir. Ancak yüz, peçeyle kapatlmam, daha çok, ba
üzerinden arkaya braklarak süs mahiyetinde kullanlmtr. Sonra da peçe braklmtr.
Fakat türban ekli etkinliini korumutur. 1930’dan sonra, apka genellemitir. Türban
ise çarafla apka arasnda bir geçit durumunda olmutur. Muhafazakârln sembolik
tepkisi de bu nokta da kendisini göstermektedir.
Görülüyor ki gelenek ve kurallarn belirledii kyafet ekli (çaraf) bu kurallarn,
geleneklerin sarslmas sonucunda deiime uram, modann etkisi de bu kyafetlerin
ortadan kalkmasn kolaylatrmtr.
Cumhuriyet Döneminde Atatürk’ün kadn konusuna çok önem veren bir lider
olduunu biliyoruz. Atatürk kadnlarn erkeklerle ayn statüye sahip olabilmeleri için
çok cesur admlar atmtr. Kadnn gerçek bilgi ve sanatla donatlmasn, eref ve
haysiyet sahibi olmasn salamtr. Atatürk’ün kadn, klk-kyafeti konusunda
düündüklerini kendi sözleriyle u ekilde açklayabiliriz;
“ Seyahatim srasnda köylerde deil, bilhassa kasabalarda ve ehirlerde kadn
arkadalarmzn yüzlerini ve gözlerini çok kesif olarak kapattklarn gördüm. Bilhassa
bu scak mevsimde bu tarzn kendileri için mutlaka azap ve strab mucip olduunu
tahmin ediyorum. Erkek arkadalar, kadn arkadalarmz da bizim gibi müdrik ve
mütefekkir insanlardr. Onlar yüzlerini cihana göstersinler ve gözleriyle cihan
görebilsinler. Bunda korkulacak bir ey yoktur…” 253
Atatürk Türk milletinde, hem zihniyet, hem de görünü deiiklii yapmak
istemi ve bu isteini gerçekletirmitir.
Bat medeniyetini takip ederek ilmini örnek alarak çada Türk medeniyetini
ortaya çkarmak için medeni kyafetlerin toplum tarafndan benimsemesi gerektiini
görmü ve bunun için mücadele etmitir. 254
Kyafet deiimini bir uygarlk deitirme atlm olarak gören Atatürk, o
dönemin toplumunun kyafetinin ne ulusal ne de uluslar aras olduunu belirtmitir.
253
Ünsal YAVUZ, “Çada ve Uygar Yeni Türk Devletinin Kurulmas ve Nitelikleri” ,
mparatorluktan Milli Devlete, s. 89.
254
Mehmet Akif TURAL, “Bir Fotoraf ve 1928 Yl Kadn Kyafetlerine Ait Bilgiler”, Atatürk
Aratrma Merkezi Dergisi, Divan Yaynclk Ltd. ti. , C. XVI, S. 46, Ankara, 2000 (Mart), s. 149.
86
Halkn kyafetinin modernlemesi ile sosyal yaamdaki etkisini devam ettiren dini ve
geleneksel anlayn, kyafette biçimlenen simgesinin sosyal hayattan uzak tutulmas
gerektiini düünmektedir. Atatürk erkekler için fes yerine apka giyilmesini
istemesinin amac, halk batl inançlardan arndrarak halkn uygarl görmesini ve
istemesini salamaktr. Atatürk balk deitirerek kafalarn içini deitirebileceini
düünmemitir zaten. Yapmak istedii bu düünce deiikliini gerçekletirebilmek için
apkay sembol olarak kullanmtr.
Atatürk, “apka giyelim mi, giymeyelim mi gibi sözler anlamszdr. apka da
giyeceiz, Bat’nn her türlü eserlerini de alacaz.” 255 demitir.
apkann giyilmesi kolay olmutur. 25 Kasm 1925’te çkarlan bir kanunla
bütün erkekler için apka giymek zorunluluu getirilmitir. Ancak benimsenmesi daha
uzun zaman gerektirmitir. Tabi burada akla gelen Atatürk’ün Bat eilimine kar
Müslüman ülkelerin göstermi olduklar tepkinin etkisi olduudur. 256
Atatürk için nazik konulardan birisi de kadn kyafeti konusu olmutur. 30
Austos 1925’te Kastamonu’da yapt mitingde fes kadar çaraf konusunu da
irdelemiti. Bu konuda u sözleri dile getirmiti:
“Baz yerlerde kadnlar görüyorum ki, bana bir bez veya buna mümasil bir
eyler atarak yüzünü gözünü gizler ve yanndan geçen erkeklere kar ya arkasn
çevirir veya yere oturarak yumulur. Bu tavrn mana ve medlulü nedir? Efendiler medeni
bir millet anas, millet kz bu garip ekle, bu vahi vaziyete girer mi? Bu hal milleti çok
gülünç gösteren bir manzaradr. Derhal tashihi lazmdr.” 257
Atatürk bu durumdan rahatszln her frsatta dile getirmitir. Ancak çarafa
kar kanun çkarlamamtr. Eitimli kadnlar arasnda zaten çarafsz sokaa çkma
âdeti benimsenmi ancak büyük ehirler dnda çok yava bir gelime salanmtr.
1935’te Halk Partisi’nin bir kurultaynda çarafn yasaklanmas için bir teklif
sunulmasna ramen harekete geçilmemitir. Atatürk’ün çaraf konusunda çok fazla
srarc olmamasnn nedeni ailenin namusunu simgeleyen kadnn yasa zoruyla
açlmasnn
toplum
düünmesidir.
258
tarafndan
kabul
edilemeyecek
bir
durum
olduunu
Toplum, Bat teknolojisinin kullanlmasn kabul etmektedir. Ancak sosyal
hayattaki Bat tarz deiikliklerin yaplmasn kolaylkla kabul etmemektedir. Çünkü
255
Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, C. II, s. 234.
LEWS, a. g. e. , s. 269.
257
KOCATÜRK, a. g. e. , s. 92.
258
YAMANER, a. g. e. , s. 230.
256
87
din ve gelenek toplum için kolay braklabilecek deerler arasnda yer almamaktadr.
Kadn her zaman toplumda ayr bir kategoride tutulmutur. Kadnn çaraf brakmas,
fes yerine apkann alnmas kadar kolay kabul edilebilecek bir durum deildir.
Sosyal durumda kadna geni imkânlar sunuldukça kadn kyafeti de ona uygun
olarak deiikliklere urayacaktr. Eski deerlerin ve geleneklerin sarslmas, Bat’dan
alnan yeni deerlerin fonksiyonu, kadnn toplum hayatna dâhil edilmesi, sonucu
kadnn deien sosyal statüsüyle birlikte bunun simgesi olan kyafeti de deimitir.
Günümüzde kadnlarn yaadklar tek kyafet sorunu baörtüdür. Bu çok ince bir
çizgi de bekletilen bir konudur. Aa tükürsen sakal yukar tükürsen byk ifadesinin
yerine oturduu bir durumdur. Ahmet Taner Klal, baörtülü kadnlarn amaçlarn
farkl maddelerde gruplandrmaktadr. Bazs sadece dini inanç gerei, bazs siyasal
amaçl olarak bazs da kendisine bunun karlnda maddi bir çkar salad için
balarn örtmektedirler 259 demektedir. Demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nde, insan
haklarna sayg gösterilen bir ülke de neden eitim alp, çada Türk kadnn ya da
çada Müslüman Türk kadnn simgeleyecek olan kadnlarn eitim haklar ellerinden
alnmaktadr. Aslnda yant soruda bulmak mümkündür. Çünkü kadn, Türk kadndr.
Müslüman Türk kadn ifadesini kullanmak yanltr. Tabi Devlet baörtülü kadnlarn
okullara girmesine izin verdiinde bunun devamnda gerçekleecek olaylar
düünmektedir. Bu konu da hakldr da zaten. Çünkü olayn bu ekilde kalmayaca
görünen bir gerçektir. Devamnda Laiklik ilkesini zedeleyecek faktörlerin ortaya
çkaca düünülmektedir. Çünkü laik devlet yerine teokratik devlet kavram getirilmek
istenmektedir. Peki, bu olayda bir orta yol bulmak mümkün deil midir? Tabi ki
bulunabilir. Ama bu konu çok ince bir noktada bulunmaktadr. Özgürlük nedir? Önce
bu kavramn doru anlamyla beyinlerimize yerlemesi gerekmektedir.
nsanlar
özgürlüü olmas gerektii ekilde kullanabilme yetisine sahipler mi? Eer insanlar
Atatürk’ün ilkelerine zarar vermeyecek ekilde özgür olmay isterlerse bu baörtü
sorunu alacaktr. Çünkü o zaman din siyasal amaçl olarak kullanlamayacak, sadece
vicdanlarda kalacak tabi slam Dinini ya da herhangi bir dini benimseyen insanlar o dini
anlayla, yaamak isteyeceklerdir. Din bir yaam tarz bir hayat felsefesidir. Dine zarar
veren asl etmen dini yaamak isteyen insanlar deil, dini siyasete tamak isteyen
insanlardr. Din bireysel olarak yaandnda devletin temel ilkelerini zarar
vermeyecektir. Ancak siyaset sahnesinde yer alrsa hem devlete hem de kendisine zarar
259
KILALI, a. g. e. , s. 270.
88
verecektir. Dini yaam tarz olarak gören ve bu amaçla baörtü kullanan kadnlarn
eitim haklarnn ellerinden alnmas büyük bir hakszlktr. Dini kullanarak siyasette
yer almak isteyen kiiler nedeniyle bu masum insanlarn hayatlar olumsuz ekilde
etkilenmektedir. Baörtüyü ideoloji boyutuna getirmeyen kadnlarla ideolojileri için
baörtüyü kullanan kadnlar ayrt edilmelidir. Kadnlar hak etmedikleri cezalarla
cezalandrlmamaldrlar. 260
3. 1. 3. Harf nklâb ve Türk Kadn
Cumhuriyet döneminin eitim ve öretim sorununun en büyük devrimi harf
devrimi olmutur. nsanlar fikirlerini bakalarna aktarrken konuarak kulaa, yazarak
da göze hitap ederler. Dünyada çeitli uygarlklarda farkl farkl yaz sistemleri
uygulanm, bu sistemler tarihi olaylar günümüze tamtr. Yaz, tarihin kaynak
bilgisini oluturmutur.
Latin harflerinin kabulü yetikinlerin okuma-yazma örenmesi lehinde bütün bir
hareketin kökeni ve kayna olmutur. M. Kemal Atatürk, erkek olsun kadn olsun
okuma yazma bilmeyenlerin sayca büyüklüünü Türkiye’nin çektii en büyük
skntlardan biri olarak görmütür. 261
M. Kemal bu durum hakknda öyle söylemektedir.
“Bir milletin, bir heyeti içtimaiyenin yüzde onu okuma yazma bilir, yüzde sekseni
bilmez nevidendir, bundan, insan olarak utanmak lazmdr. Bu millet utanmak için
yaratlm bir millet deildir; iftihar etmek için yaratlm, tarihi iftiharlarla doldurmu
bir millettir.” 262
Harf nklâb Cumhuriyet Döneminin en köklü ve en etkili atlmlarndan biri
olmutur. Harf inklâb 19. asrn ortalarna kadar dayanan bir geçmie sahiptir. Yaznn
bir din sorunu olmayp okuryazarl artrma yani uygarlk sorunu olduu bu soruna
çözüm yolu bulmak görüü de gündeme gelmitir. Ancak henüz Osmanlca’nn
Türkçelemedii bir dönemde böyle bir harf deitirme yoluna gidilmesinin çok büyük
karklk yarataca düünülmesi nedeniyle herhangi bir uygulama da bulunulmamtr.
Latin harflerinin alnmas fikri Merutiyet döneminde tekrar gündeme getirilmitir.
O dönemde bu konuda üç ayr fikir öne sürülmütü. lki, Arap yazsn Türk
fonetiine uyacak ekilde düzeltme, ikincisi direk Latin harflerinin alnmas, son
260
KILALI, a. g. e. , s. 270.
CAPORAL, KKSTK III, s. 7.
262
A. g. e. , s. 7.
261
89
görüte slamiyet öncesi Türk yazs diye bilinen Orhun ya da Uygur yazsnn
alnmas. 263
Üçüncü görüün nedeni yaz sisteminin bir hars olarak ele alnmasdr. Bu
nedenle Arap ya da Latin yazlar deil de eski Türk yazs tekrar canlandrlmaldr. Bu
üç farkl fikir arasndaki tartma bir sonuç vermemitir. Bu tartmalar geçmie ait bir
gelenein daha parçalanmas gerektiini göstermektedir. 1923 zmir ktisat Kongresinde
delegeler
Latin
harflerinin
alnmasn
önerdiklerinde
çok
iddetli
tepkilerle
karlamlardr. Bu inklâp slamiyet’e aykr bir eylem olarak yank bulmutur. Latin
harflerinin Türkçe’ye uymad vurgulanm, bu durumun eski yaptlar yok edecei
düünülmütür. 1924’te delegelerden biri Arap harflerinin de Türkçe’ye uymadn
söylemesi, stanbul basnn ayaklandrm, Türkçülük akmnn dil ve tarih uzmanlar
da Latin harflerinin alnmasn sakncal bulmulardr. Türkçülüün önderlerinden
Necip Asm, Batllamann ulusal geleneklerimizi brakmak anlamna gelmediini
savunanlardandr. 264 Ayrca Bat uygarlna girmeye adm atm Türkiye’nin Bat
uygarlnn uluslar aras yaz tekniini almas son derece normal bir admdr. Zaten
Türkler bu duruma yabanc deillerdir. slamiyet’ten önce de, slamiyet’ten sonra da
alfabelerini deitirmilerdir. Bat uygarln oluturan uluslarda farkl rk ve farkl din
anlayna sahiptirler. Ama kullandklar alfabe ortaktr. Atatürk, bir ulus devlet
yaratmay hedef alm ve bu devleti uygar devletler seviyesine çkarmay amaçlamtr.
Devleti gelitirme hedefi için Türklerin yazs olan Orhun ya da Uygur yazsn almak
yerine Latin yazsn almtr. Bu Atatürk’ün asl yapmak istediinin çada bir ülke
yaratmak olduunun göstergesidir. Atatürk bu konu hakkndaki görülerini 8 Kasm
1928 tarihinde u sözleriyle bizlere aktarmtr:
“Bu ulus utanmak için yaratlm bir ulus deildir; övünmek için yaratlm,
tarihini övünçle doldurmu bir ulustur. Ancak, ulusun % 80’i okuma yazma bilmiyorsa
bu yanlg bizde deildir. Türk’ün öz yapsn anlamayarak kafasn bir takm zincirlerle
saranlardadr. Artk geçmiin yanlglarn kökünden temizlemek zamanndayz.
Yanllar düzelteceiz. Yanllarn düzeltilmesinde bütün yurttalarn çalmasn
isterim. En son bir iki yl içinde Türk toplumu yeni harfleri örenecektir. Ulusumuz
yazsyla, kafasyla bütün uygarlk dünyasnn yannda olduunu gösterecektir.” 265
263
BERKES, a. g. e. , s. 548.
A. g. e, s. 549.
265
Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, C. II, s. 253
264
90
Harf sorununa Büyük Millet Meclisinde ilk deinen kii ükrü Saraçolu
olmutur. 1925’te Eitim Bakanl bütçesi konuulurken yaplan bütün düzenlemelere
kar hala halkn çounun okuma-yazma bilmedii konusuna deinmitir. Bu sorunun
asl halledilmesi gereken noktann Arap harfleri olduunu ifade etmi, Arap harflerinin
Türk dilini yazmaya uygun olmadn söylemitir. Tabi bu konuma basnda lehte ve
aleyhte birçok yazyla karlanmtr. Lehte yazlan yazlarda eitimin ancak bu yazyla
daha kolay ve daha hzl olaca, eitim öretim yasas ile atlan admn Latin
harflerinin kabulüyle eitimin ülkeye ksa zamanda ilerleme salayaca belirtilmitir.
Bu tartmalara ramen 1927’lerde Latin yazsn Türkçeye uygulama denemeleri
balamtr.
1928 ylna gelindiinde ise yaplan bir toplantda Atatürk öyle söylemitir;
“Arkadalar, güzel dilimizi ifade etmek için yeni Türk harflerini kabul ediyoruz.
Bizim güzel, ahenkli, zengin lisanmz yeni Türk harfleriyle kendini gösterecektir.
Asrlardr
kafalarmz
demir
çerçeve
içinde
bulunduran,
anlalmayan,
anlayamadmz iaretlerden kendimizi kurtarmak zorundayz. Bu yeni harflerle pek
çabuk bir zamanda mükemmel surette anlayacaz, ben buna eminim, siz de emin
olunuz.” 266
Bu konumadan sonra ülke genelinde eitim seferberlii balamtr. Alfabe ile
ilgili kurslar açlm, toplantlar yaplmtr. Atatürk, Harf nklâb hakknda konumak
ve halkn fikirlerini örenmek için geziler düzenlemi, karlat olumlu sonuçtan
memnuniyetini dile getirmitir. Atatürk’ün 28 Austos 1928 tarihinde yapt TBMM’si
konumasndan alnan bir notta yeni Türk harflerinin douraca sonuçla ilgili u
görüünü dile getirmitir:
“Yeni
Türk
harfleriyle,
gözler
kamatrc
Türk
manevi
gelimesinin
ulaabilecei güç ve uluslar aras düzeydeki saygnln gözlerimi kapayarak imdiden
o kadar aydnlk görüyorum ki, bu manzara beni kendimden geçiriyor.” 267
Atatürk 9 Austos 1928’de stanbul Sarayburnu’nda verdii nutukta unlar
söylemitir;
“Ahenkli, zengin dilimiz kendini yeni Türk harfleriyle gösterecektir. Bu gün
yapmaya muhtaç olduumuz çok önemli bir i kalmtr: Yeni Türk harflerini süratle
örenmek.” 268
266
GÖZLER, a. g. e. , s. 171.
KAHRAMANOLU, a. g. e. , s. 152.
268
A. Ferhan OUZKAN, Atatürk Devrimleri, Bu Yaynevi, 3. Bask, stanbul, 2000, s. 53.
267
91
smet nönü ise bu inklâbn daha önce yaplmadnn büyük eksiklik olduunu
Dile getirmi, u sözleriyle harf inklâbnn etkilerini ifade etmitir;
“…htiyar kadnlarmz ve analarmz kendilerine imdiye kadar zindan kesilen
kât çizgilerinin söz söyleyen nurlu iaretler olduunu haline geldiini görünce
sevinçlerinden aryorlar. Altm senelik ömürlerinde esrarl bir tlsm gibi gözleri
korkutan okuyup yazmann yeni harflerle iki hafta içinde yüzlerine gülen sevimli bir
peri olduunu anlamak hakikaten sevindirecek bir hadisedir.” 269
Görüldüü gibi Harf nklâb bütün halk için çok önemli bir gelimedir. Kadn
için ise ayr bir öneme daha sahiptir. Çünkü eski yazy bilen kadn says oldukça azdr.
Yaplan bu deiiklikle karmak eski yazdan kurtulan kadn kolaylkla bu yeni yazy
örenmi, yaplan eitim seferberlii sayesinde bu çok daha kolaylam ve daha hzl
bir süreçte gerçeklemitir.
Tevhid-i Tedrisat Kanunu dnda halkn eitilmesi için kurulan Halk Evleri’de
dönemin eitim yolunda atlan admlarndan biridir. Asrlar boyu okutulmam Anadolu
halkn eitmek okul çan am olduu hale okuma yazma bilmeyen kimseleri iyi bir
vatanda olarak yetitirmek için köylere kadar uzanan gezici kurslar açlm, fabrikada,
hapishanede, klada eitim faaliyetleri balatlmtr. Ancak Atatürk halkn sadece
okuma yazma örenmesini ya da diploma almasn yeterli görmemitir. Bu nedenle 19
ubat 1932’de halk evlerini açmtr. lk halk evleri 14 ilde açlm, daha sonra hzl bir
art göstermitir. Halk evleri bir siyasi partiye bal olarak açlmtr. Ancak,
çalanlarn amac halk tanmak, yeni Türk harflerini halka öreterek halk eitmek,
yardmc olmak ve Türk Devrimini halka açklamakt. Bu evlerden her ya, her meslek
grubu eitim düzeyi ne olursa olsun yararlanmaktayd. Halk evlerinde spor salonlar,
dinlenme yerleri, müzik ve konferans salonlar gibi halkn ihtiyaçlarna hitap eden
kollar bulunmaktayd. ehirli aydnlar tatillerini köylerde bu halk odalarnda geçirirler
halka konferanslar verip halkla tanyorlard. Halk evlerinden baka birçok köyde halk
evlerinin bir örnei olan halk odalar açlmtr. Atatürk’e göre memleketin kalknmas
için halk ile aydnlarn el ele vermesi gerekmekteydi. Bu ev ve odalarda bunun için
açlmt ve amacn gerçekletiriyordu. 270
269
270
GÖZLER, a. g. e. , s. 88.
OUZKAN, a. g. e. , s. 65–70.
92
Yeni Türk alfabesi Türkçe dil yazlmnda imdiye kadar kullanlan alfabeler
içinde en uygun olan olarak deerlendirilmektedir. Okuma yazma bilenlerin orannn
1924’te %9’dan, 1975’te %60’a yükselmi olmas buna bir kant olarak gösterilebilir. 271
Daha sonra yeni terimlerin kullanlmaya balanmas ise harf inklâb kadar
olmasa da çok önemli bir unsurdur. Türk uzmanlar uluslararas teknik terimlerden
ziyade Türkçe unsurlardan yararlanlarak üretilen yeni teknik terimlerin kullanlmasna
özen göstermilerdir. Örnein, computer teriminin yerine bilgisayar teriminin
kullanlyor olmas bu konuya göre verilebilecek bir örnektir. Atatürk’ün balatt dil
inklâbnn bir bakma devam saylabilir. Latin harfleriyle okuma’nn Arap harflerine
oranla daha az çaba gerektirmesi sonucu rahat bir ekilde örenilebilen okuma, Bat
ülkelerinin düünce yaplar, yaam tarzlar, sosyal durumlar gibi konularn halka daha
çabuk ve dolaysz olarak yansmasna yardmc olmutur. Özellikle dilin zorluu
nedeniyle ve çeitli nedenlerden dolay okuma imkân bulamayan kadnlar için büyük
katk salamtr. Latin harflerinin kabul edilmesiyle birlikte gelimi ülkelerde kadn
haklar konusunda yaplan iyiletirmelerden daha kolay haberdar olunmu, yeni alfabeyi
örenen kadnlar daha kolay okuma imkânna kavumu, gündemi takip eden kadnlar
ve erkekler kadn konusunda dier ülkelerin gerçekletirmi olduklar yenilikleri
örenme imkânna kavumular, bat tarz düünce sistemi sosyal hayatta var olma
imkân bulunca yaplmas gereken inklâplarn uygulanmas ve toplumun bu inklâplara
hazrlanmas kolaylamtr.
3. 2. Hukuk Alannda Yaplan nklâplar ve Türk Kadn
“una kani olmak lazmdr ki, dünya yüzünde gördüümüz her ey kadnn
eseridir.” 272 diyor M. Kemal Atatürk ve kadnlarn hayat artlarn düzeltmek için dier
alanlarda olduu gibi hukuk alannda da bir dizi reforma giriiyor.
1982 Anayasasnn 2. Maddesinde “Türkiye Cumhuriyeti… Demokratik, laik ve
sosyal bir hukuk devletidir” ibaresi yer almaktadr. Yine ayn yasann 10. maddesine
baktmzda “Herkes, dil, rk, renk, cinsiyet, siyasi düünce, felsefi inanç, din, mezhep
ve benzeri sebeplerle ayrm gözetilmeksizin kanun önünde eittir.” 273 deniliyor.
271
Jacop M. LANDAU, Atatürk ve Türkiye’nin Modernlemesi, ( Çev. Meral ALAKU) , Sarmal
Yaynevi, stanbul, 1999, s. 252.
272
KOCATÜRK, a. g. e. , s. 95.
273
Sultan TAHMAZOLU ÜZELTÜRK, “Türkiye’de Laikliin Anayasal Çerçevesi ve Avrupa Boyutu”,
“Hukuk Devletinin Çada Yorumu Inda Laik ve Demokratik Cumhuriyet”, Çada Yaam
Destekleme Dernei, Otopsi Yaynlar, 2. Basm, stanbul, 2001, s. 74.
93
Atatürk’ün hukuk inklâb eski hukukun sistem olarak dayand temel
kaynaklar ve ilkeleri tamamen saf d brakarak bat hukukunu sistem olarak, temel
kaynaklar ve ilkeleriyle kabul etmesi ve bat hukuk sisteminin benimsenmesi anlamn
tar. Bu nitelikleri bakmndan gerçek bir inklâp olarak deerlendirilir. 274 Hukuk
inklâbmz sadece sosyal hayatmz çada uygarlk çerçevesinde yaayan milletlerin
yaam biçimlerine göre düzenlemek ya da toplum düzenimizi geleneksel toplum
biçiminden uzaklatrp, çada sanayi toplum sistemi dorultusunda yönlendirmek
anlamna gelmemektedir. Bunlarla birlikte yaplan inklâplarn korunmas ve daha
ileriye götürülmesi için hukuk bir araçtr. Bunu en doru ekilde kullanmamz
gerekmektedir.
1926 ve sonras yllarda baz bat kanunlar tercüme ya da iktibas yoluyla
yürürlüe konulmutur. Medeni Kanun, Ceza ve Usul Kanunlar, Ticaret Kanunu gibi
kanunlarn yürürlüe geçirilmesi toplum açsndan önemli yenilikler arasndadr.275 Bu
kanunlar dou yaklamn tamamen ortadan kaldrp, bat yaklamn kabul
edilmesindeki kararlln göstergesidirler. Ancak biz konumuzun çerçevesini amamak
için bu hukuk inklâplar içerisinde kadn konusunda büyük önem tayan Türk Medeni
Kanununu inceleyeceiz.
3. 2. 1. Türk Medeni Kanunu ve Türk Kadn
3 Mart 1924 ylndaki 430 sayl Tevhid-i Tedrisat (Öretimin Birletirilmesi)
kanunu ile eitim merkeziletirilmitir. Atatürk 1925 ylnda kadn kyafetinin
deitirilmesi konusunu gündeme getirmi, Türk kadn nasl ki eitim alannda
gelimesini Cumhuriyet’in ilk yllarnda yaplan reformlarla salamsa, hukuk
açsndan da 17 ubat 1926 ylnda kabul edilen Türk Medeni Kanunu ile yasal
haklarn elde etmitir.
Cumhuriyet Dönemine gelindiinde halkn ihtiyaçlarn karlayamayan,
isteklerine cevap veremeyen kanunlar yklmtr. Çkarlan yeni kanunlar, deiimi
gerekli gören ve ça yakalamak için daha fazla deiim imkân salayan kanunlardr.
Bu kanunlarn hazrlanmasnda bize nazaran daha ileri bir toplum manzaras gösteren
Batl ülkeler örnek alnmtr. 1924 ylnda yeni bir Türk Medeni Kanunu hazrlamak
için çalmalara balanmtr. Kurulan bu Hukuk-u Aile Komisyonunun çalmalar
274
Sulhi DÖNMEZER, “Atatürk Hukuk nklâb”, Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi, TTK Basmevi,
Ankara, 1990 (Temmuz), C. VI, S. 18, s. 667.
275
A. g. m. , s. 667–672.
94
beklendii kadar iyi gitmemektedir. Baz konulardaki geri kafallk ve bürokratik
zorluklar komisyon çalmalarn etkilemektedir. Yine de bu komisyon Medeni
Kanunun alt yapsnn hazrlanmasna önemli bir katk salamtr. On be günde bir
Adliye Vekâletine çalma raporlar gönderen komisyonun verdii bu raporlarda bir
erkein birden fazla kadnla evliliini ortadan kaldrmaya çalan deiiklikleri
öngörmektedir. Deinilen bu esaslarla birlikte bu kanun havada kalmtr. 1926 ylna
gelindiinde ise yeni bir kanun yapmaya gerek görülmeden Avrupa’daki aile
kanunlarnn en iyisi olarak görülen sviçre Medeni Kanunu kabul edilmitir. Bu kanun
Cumhuriyet devrimlerinin temelini oluturan hukuk devriminin en önemli yasasdr. Bu
yasa Türkiye’ye 20. yüzyl artlarna uyan bir hukuk sistemi getirmitir. Nazan
Morolu’nun görüü itibariyle, Türk Hukuku ait olduu dinsel hukuk çevresini
deitirmi gerçekletirilen bu devrimle ümmetten ulus, kuldan yurtta yaratlmtr. 276
Milletimizin toplumsal, ekonomik, siyasal ksaca bütün alanlarnda olumlu
sonuçlar elde etmek için yeni kanunlar çkarlmtr. Kadnlarn özgürlüünü ve aile
hayatn salamlatran Medeni Kanun da ülkemizi çada milletler seviyesine çkarmak
için gerçekletirilen bu dönemin önemli önlemlerinden biridir. 277
Kii, aile, miras, eya ve borçlar hukuku konularnda önemli düzenlemeler
yaplmtr. Bu kanun hukuk alanndaki ilk ve büyük baarlarmzdan biridir. 278
Atatürk’ün Medeni Kanunun düzenlenmesi konusundaki görüü u ekildedir:
“…Medeni Hukuk’ta, Aile Hukuku’nda takip edeceimiz yol, ancak medeniyet
yolu olacaktr. Hukukta yattrma siyaseti ve aslsz hikâyelere ballk, milletleri
uyanmaktan men eden ar bir kâbustur. Türk milleti, üzerinde böyle bir arlk
bulunduramaz.” 279
17 ubat 1926 tarihli, 743 sayl Türk Medeni Kanunuyla kabul edilen önemli
maddeler unlardr:
1. Hukuki bakmdan kadn ve erkek birbirine eittir. (Madde 8–10)
276
Nazan MOROLU, “Türk, Alman ve sviçre Medeni Kanunlarnda Kadn Erkek Eitlii” ,
Kadnlarn Gündemi, s. 65- 66, Hukuk devriminin amac o dönemin Adalet Bakan Mahmut Esat
Bozkurt tarafndan yazlan Türk Medeni Kanunun gerekçesinde vurgulanmtr. Özet olarak öyle
diyebiliriz. nsan yaam her an deiime uramaktadr. Yasalar dine dayal devletler zamanla ulusun
ihtiyaçlarn karlayamayacak duruma düerler. Çünkü din kurallar deimez niteliktedirler. Çada
uygarla bal devletlerin en önemli özellikleri dini ve dünyay ayr görmeleridir. Böyle bir durumda
devletin beendii din kurallarn benimsemeyen kiiler bask altnda kalacaklardr. Din vicdanlarda
kaldkça yerini koruyacaktr. Bu nedenle hazrlanan Türk Medeni Kanunu, Yurttalar Yasas alannda en
yeni kusursuz ve halkç olan sviçre Medeni Kanunundan alnmtr….”(Bkz. TMK. Gerekçesi)
277
Taha PARLA, Türkiye’de Siyasal Kültürün Resmi Kaynaklar, C. I Atatürk’ün Nutku, letiim
Yaynlar, stanbul, 1991, s. 157
278
OUZKAN, a. g. e. , s. 45.
279
Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, C. 1, s. 317.
95
2. Poligami kesinlikle yasaktr. (Madde 112, Fkra 1)
3. Boanma ilemi kanunlatrlmtr. Her iki tarafta eit artlarda boanma
hakkna sahiptir. ( Madde 129.130.131.132.133.134. )
4. Kar ve Kocann birbirine kar hak ve görevleri tespit edilmitir.
5. Kar-koca mallarnn idaresi, mal ayrl (Madde 186), mal birlii
(Madde 191), mal ortakl ( Madde 211) ekillerinden birine göre tespit
edilmitir.
6. Mirasta eitlik kabul edilmitir. 280
Ayrca getirilen resmi nikâh zorunluluunun u artlar altnda gerçekletirilmesi
kabul edilmitir:
Resmi nikah evlenecek olan ahslarn reit olan iki ahit ile birlikte belediyede
ya da ihtiyar heyetinde, belediye reisi ya da reisin evlilik ilemleriyle görevlendirdii
memur yada muhtar tarafndan alenen gerçekletirilir. Bu art 108. Maddede
belirtilmitir. Resmi nikâh kadnn güvencesidir. Bunun dnda 109. Madde usulünce
nikâh memuru her iki tarafa da evlenmek isteyip istemediini sormak zorundadr.
Verilen cevaplar neticesinde evlilik ilemleri yaplr. 110. Maddede belirtildii üzere
nikâh memuru kar-kocaya nikâh cüzdan vermeden dini nikâh yaplamamaktadr.
Sadece dini nikâhla yaplan evlilik resmiyette geçerli deildir. 281
Yukarda bahsettiimiz gibi Medeni Kanunla dini evlilik yerini resmi evlilie
brakmtr. Resmi olmayan evliliin hiçbir ekilde yasal bir geçerlilii yoktur. Bu
durumda Türkiye’de evlenme kalplarnda önemli deiiklikler ortaya çkmtr. Kadna
yasal güvence ve miras hakkn salayan resmi nikâh dinsel törenle birlikte oldukça
önemli bir yer edinmitir. 282 Küçük yata yaplan evliliklerin önlenmesi için kadna da
erkee de ya snrlamas getirilmitir. Temsilci yoluyla yaplan evlilik yasaklanmtr.
Boanma konusunda da kadnn ve çocuun haklarn daha iyi koruyucu hükümler kabul
edilmitir. Medeni Kanun kadn ve erkek arasnda hiçbir fark gözetmemektedir. Her iki
cinste yasa önünde eit saylmaktadr. Medeni Kanunun en önemli hükmü, erkee tek
bir kadnla evlenme hakk tanyan hükümdür. Cumhuriyet’in ilanndan önce yürürlükte
olan er’i hukuka göre erkek dört kadnla evlilik yapabilirdi. slam dininin belli artlar
dâhilinde müsaade etmi olduu bu hüküm gelenekselleince hiçbir art yerine
getirilmeden er’i hukukun verdii bu hakkn ilerine geldii ekilde kullanan erkek,
280
TAÇIOLU, a. g. e. , s. 56.
Bekir Stk YALÇIN-smet GÖNÜLAL, Atatürk nklâb, Kültür ve Turizm Bakanl, Ankara, 1984,
s. 135,136.
282
ABADAN UNAT, a. g. m. , s. 17.
281
96
kadn egemenlii altnda tuttuu için istedii basky uyguluyor, hiçbir hakk olamayan
kadna da sadece katlanmak kalyordu. Medeni Kanunla erkein elinden alnan bu hak
kadnn aile içinde ve toplumda daha iyi bir statüye sahip olmasna olanak vermitir.
Kabul edilen bu kanunla hukuk alannda ikilikler sona erdirilmitir. Dini hukuk
uygulamalar ortadan kaldrlmtr. Dinin hayatn her alanndaki sorunlara çözüm
getirebilecei düüncesi braklmaya çallm, slamc dünya görüü terkedilmitir.
Gelenekçi, slamc kesimin hukuk alann slami ilke ve kurallarn yeniden
düzenlenmesi ve dine dayal Mecelle benzeri kanunlarn hazrlanmas eklindeki
beklentileri gerçekletirilmemitir. 283 Çünkü Türkiye Cumhuriyeti her alanda olduu
gibi hukuk alannda da yönünü Bat’ya çevirerek laik bir hukuk sistemini kabul etmitir.
Bu ilkeyle birlikte din kendi alanna çekilmi siyasetten arndrlm ve insanlarn
vicdanlarna braklmtr. Laik ilke bir bakma dini bozulmalardan kurtarmtr. Dinin
siyasete alet olarak yok olmasn önlemitir. Çada milletler seviyesine çkmak,
ilerlemek ve tarih sahnesinde varln korumak isteyen bir devletin yapmas gereken de
budur. Çünkü din deimemesi gereken kurallar bütünüdür. Bir devlet deimelere,
ilerlemelere açk olmazsa çaa ayak uyduramayaca için varln yitirmek zorunda
kalacaktr.
Medeni Kanunla kadna, erkek karsnda hukuki eitlik verilmitir. Ancak
kanunun toplum içinde yansmas, irdelendiinde tam olarak uygulanamad
görülmektedir. Toplumun bu durumu kabullenmesi ve kadnn da sahip olduu
haklardan haberdar olarak bu haklarn uygulanmasn istemesi için zamana ihtiyaç
vardr. Bu çok yava ilerleyen bir süreç olmutur. Çünkü bu kanunun hayata geçirilmesi
sadece yasalatrarak mümkün olamamaktadr. Gerekli olan, zihniyetin, eski ve
geleneksel bak açsnn deitirilmesidir. nsanlarn düünce yaplar deitirilmeden
yaplan düzenlemeler çok fazla bir anlam ifade etmemektedir. Genel olarak Türk
kadnn temelde sahip olduu haklarn kadna tekrar iade edilmesi için yaplan inklâplar
gerekli süre geçtikten sonra uygulanabilmi ve geçerlilik kazanmtr. Kanun yürürlüe
girdiinde toplum aslnda bu inklâplara altrlmaya çallmtr. Çünkü M. Kemal
Atatürk önce zemini hazrlayan sonra o zemin üzerine inklâplar ina eden bir liderdir.
Bu hazrlk aamasn salamaya çalt halde muhafazakâr mutaassplarn tepkisiyle
karlalmtr. Bugün bile genel olarak ülkemizi ele aldmzda, hala kadn
deersizletirmeye çalan aileler, dini nikâhla birkaç kadnla evlenen erkekler görmek
283
ALPEREN, a. g. e. , s. 372.
97
mümkündür. Fakat bu durum dikkate alnarak kanunun toplumun ihtiyaçlarn
karlamad söylenemez. Çünkü toplumdaki özellikle büyük ehirlerdeki gelimeler
göz önünde tutulduunda bu kanunun bir ihtiyaç, bir zorunluluk olduu ortaya
çkmaktadr. Bütün ülke dâhilinde de bu kanun sosyal hayatta, aile snr içinde kadnn
hareket sahasnn genilemesini salayan bir prensip olduu ortaya çkmaktadr. Tabi
uygulanma alan ilk dönemler için dar bir çerçevede gerçeklemitir. Ülke içindeki
bak açsnn deimesiyle balantl olarak kanunun uygulanma alan da genilemitir.
Tabi bu tek yönlü bir gelime deildir. Toplumun düünce yaps kanunun uygulanma
alann geniletmi, ayn zamanda kanunun toplumda var olmas da toplumun kadn
hakk konusundaki düüncelerinin deimesini salamtr. Medeni Kanunun baz
eksiklikleri olduu da hukukçular tarafndan kabul edilmektedir. Aslnda bulunan eksik
yanlar 1926 Türkiye’si için doal kabul etmemiz gerekmektedir. Ancak artlar
deitikçe bu pürüzleri ortadan kaldrmak için gerekli giriimler yaplmaktadr. Ünlü bir
hukuk bilim adam olan Hfz Veldet Velidedeolu Türk Medeni Yasasndaki pürüzleri
be madde altnda toplamaktadr:
1. Evlilik birliinin bakannn koca olduu, evin seçilmesi hakknn kocaya
braklmas,
2. Kadnn kendi soyadn deil, kocasnn kendi soyadn tamas,
3. Kocann ikametgâhnn, kadnn ve küçük çocuklarn da ikameti
saylmas,
4. Kadnn bir meslek ve sanatla uramasnn, kocann iznine bal oluu,
5. Evlilik süresince çocuk üzerinde velayet hakkn birlikte kullanan ana ve
babann anlaamamalar durumunda, babann oyunun kanun karsnda
geçerli oluu. 284
Türkiye’de kabul edilen 1936 Soyad Yasasna göre Türkiye vatandalar bir
soyad alm bulunuyorlard. Türk Medeni Yasas ise, evli kadna kocasnn aile adn
tamasn emrediyordu. Ziyaeddin Fahri Fndkolu Soyad Yasasyla birlikte alnan
soyadlarndaki acemilikler dikkat çekmektedir.
“ Evli kadnlar kocalarnn ahsi adn, kendi isimlerine kattlar; fakat bunlar
hakiki ekilde soyad tama ihtiyacn tatminden uzakt.” 285
284
285
KIRKPINAR, a. g. e. , s. 182.
A. g. e. , s. 186.
98
Kadnn kocasnn soyadn almas yine kadn ikinci plana iten bir durumdu.
Ancak, bu kanunla geleneksel yaplar yklyor aile kurumu batl bir hal alyordu. Zaten
zamanla bu konudaki duyarllklar artm, kadn yeni soyadyla birlikte kendi baba
soyadn kullanabilme hakkn elde etmitir.
Türk Medeni Kanunun kadn açsndan tad en önemli yan kukusuz kiilik
maddesidir. Kanun öyle demektedir:
Bir kimsenin özellikleri, hak fiil ehliyeti, özgürlüü, bedeni ve manevi varlklar
onun kiiliini meydana getirir. Kiilik insann bu nitelii dolaysyla ayrlmaz bir
biçimde sahip olduu haklar içerir. Bunun kapsamna kiinin ad, hayat, shhati, vücut
taml, özgürlüü, hak fiil ehliyeti, hassasiyeti, erefi ve resmi srlar girer. 286
Bu kanun ile kiilik konusunda, insanca ve uygarca hükümler eitlik kurallar
içinde getirilmi bulunuyor. Artk kadn, erkekten fark gözetilmeden eit bir konuma
geliyordu. Ancak aile hukukunda eitlii bozucu hükümler de yer almaktayd. Bu
hükümler iki ayr grupta toplanabilmektedir.
1. Erkeklere üstünlük tanyan hükümler,
2. Kadnn korunmas amacn tayan hükümler. 287
Nermin Abadan Unat, Türk Medeni Yasasyla ilgili u deerlendirmeyi
yapmaktadr.
Türk Medeni Kanunu ne ölçüde eitçidir? Gelenekçi bir düünceyi yanstan
sviçre Yasas, kar koca arasndaki mutlak bir eitlik ilkesine yer vermemektedir. Yasa
gerei aile bakan kocadr. Kadn evlilik birliini temsil etme ayrcalna sahip
deildir (m. 154). Kar kocasn izleme zorundadr. Oturma yeri de koca tarafndan
seçilmektedir (m. 152, II) . Kadn evin masraflarnn ya da ilerinin bir ksmn
üstlenmek ya da maddi katkda bulunmakla katlr (m. 190). Kadnn meslek
çalmalarn kocann iznine balayan ve koca keyfi olarak bu izni vermezse – en
azndan kocaya deil de- kadna mahkeme yolunu gösteren (TMK m. 159) kadn bir
irket kuracaksa, ticaret sicilinden kocann yazl iznini isteyen hiçbir hukuk düzeninin
çada olduu ileri sürülemez. Kar koca mallar için Medeni Kanunda öngörülen mal
ayrl rejimi (TKM m. 70), kadn haklarn hiçe sayan, eitlie son derece aykr bir
düzenlemedir. Bu durumda her iki taraf mal ve mülklerinin intifa ve gelirini muhafaza
etmekte, boanma halinde ise kiisel mal ve mülklerini geri almaktadrlar. u kadar ki,
286
E. ARAT, N. MENGÜ, Türk Kadnnn Hukuki Durumu, Türk Ticaret Bankas Yaynlar, Ankara, 1983, s. 90,91.
287
Saibe OKTAY, “Medeni Kanunda Kadn” , Kadnlarn Gündemi, Say Yaynlar, stanbul, 1997, s.
55.
99
bu hükümler sadece evlilie belirli bir varlkla giren kadnlar korumaktadr. Buna
karlk tüm bir evlilik boyunca karlksz ev ii yapan milyonlarca kadn, bu süre
içinde kocann adna kaydedilen tanr ve tanmaz mallar üzerinde bir hak sahibi
olamamaktadr. Üstelik bu katklar ölüm halinde taraflarn birine tannan sakl hisseye
de girmektedir. (TKM m. 444). Bu hisse birinci derecede mirasçnn olmas halinde, mülkiyet ve – intifa hakkdr. Ein salnda karsna balad mallar ise ölümünden
sonra tenkis davas ile geri alnabilir. Boanma durumunda Medeni Kanun, özel
boanma nedeni olarak zina, cana kast, pek fena muamele, cürüm ve haysiyetsizlik, terk
ve akl hastal, genel boanma nedeni olarak da iddetli geçimsizlik, evlilik birliinin
köklü sarslmasn kabul etmitir. Boanmalarda maddi ve manevi tazminat almann
oldukça güç olduu ülkemizde, kusursuz taraf ancak bir yl süre ile yoksulluk nafakas
alabilmektedir. Bu durum, fiili olarak, kökünden sarslm olan ailenin suni yoldan
yaatlmasna ve bu arada çocuklarn uyumdan yoksun bir aile ortam içinde
yetimelerine yol açmaktadr. 288
Türk Ceza Kanunun da Medeni Kanunda olduu gibi kadn erkek eitliini
bozan hükümler yer almaktadr. Zina ve kz ya da erkek kaçrma suçlar bu hükümler
arasnda saylabilir. Zina da suç için kadnn bir kez eyleme dönütürmesi yeterli iken
(TCK, m.440), kocann ayn cezay almas için kocann kendi karsyla yaad evde ya
da herkesçe bilinecek baka bir yerde bakasyla evli olmayan bir kadnla kar koca gibi
yaamas artn aramaktadr, (TCK, m. 441). Kz ve erkek kaçrma suçlarnda ise erkek
kaçrd kadnla evlenirse cezas tecil olur, (TCK, m. 434). Oysa kadnn bir erkei
kaçrmas durumunda evlenseler dahi yasa da böyle bir hüküm bulunmadndan ceza
tecil edilmemektedir. Irza geçme ve kadn kaçrma suçlarnda söz konusu kadnn bir
fahie olmas halinde kadnn bu durumu hafifletici bir durum saylmaktadr, (TCK, m.
438). 289
irin Tekeli ise Türk Medeni Kanununun insan-insan ilikileri ile mülkiyet
rejimini batl burjuva toplumlarnda geçerli olan toplumsal ilikiler modeline
dayandrdn, bu yasa ile kadnn hukuki bir kiilik kazandn belirtmektedir. Bu
yasann eskiye göre kadn haklar konusunda çok önemli bir adm olmakla birlikte,
kadn haklarnn snrlarn da çizdiini vurgulamaktadr. 290
288
ABADAN UNAT, a. g. m. , s. 15,16.
A. g. m., s. 16.
290
irin TEKEL, “Türkiye’de Kadnn Siyasal Hayattaki Yeri”, Türk Toplumunda Kadn, Aratrma
Eitim ve Ekin Yaynlar, Ankara, 1997, s. 380.
289
100
Döneminin ünlü gazetecilerinden biri olan Yunus Nadi, bir yazsnda “Son Türk
nklâplarnn en mühim fasllarndan birini üphesiz ki Türk kadnlndaki tam ve
kamil istihale tekil eder” demitir. Yurt dna yapt seyahatlerde yabanclarn bu
konudaki aknlklarn u ekilde ifade etmitir: “Demek imdi Türkiye’de her erkein
birden fazla kadn yok ha? Demek Türk kadn da tpk bizler gibi sokaa çkp
gezebiliyorlar ha?...” 291
Atatürk reformlarn yaparken toplum yaantsnda reformlarn daha kolay
uygulama alan bulabilmesi için evli olduu dönemde Latife Hanm yannda
bulundurmu, Latife Hanm çada Türk kadnnn ve modern toplumun simgesi
konumuna getirmitir. Çünkü Latife Hanm sradan bir e deildi. Kiilie ve aktif
yaps kadnn kapal Türk toplumunda ki kadnlar üzerinde etki brakyordu. Atatürk
sosyal hayatta her an Atatürk’ün yannda bulunuyordu. Türk kadnnn da erkeinin
yannda bulunmas için güzel bir örnekti. 292
Kadna özgürlük verilmesi toplumun her tarafnda hâkim olmaya balamt.
Basn da bu konu da olumsuz tutumlarn olmasyla birlikte büyük ksm reformlar
destekleyici yazlar çkaryorlard. Örnein Cumhuriyet gazetesinde öyle bir yaz
yaynlanmtr:
“Yeni neslin kzlarna serbesti vermek eski akidelerle örülmü örümcek kafalara
zor geliyor. Kz çocuk beikten itibaren esir gibi herkes tarafndan oynayan elleri
ayaklar kundaklanyor… Bu kundak evlendikten sonra esir sahibini deitirerek kocaya
veriliyor… Sonra gidi yar mezar oluyor. Bu kz çocua niçin zincirleri koparmyorsun
diye sormak lazmdr… Akide temsil eden hürriyet bekliyorsa bu hare kadar
gelmez.” 293
II. Dünya savann sonrasnda, özellikle de 1960’l yllardan itibaren eitimde
kendini göstermek için ura vererek bilgilenen kadnlar, erkeklerle aralarndaki
farkllklar gidermek için uygulanan ayrmc politikalara kar çkmlardr. Bunun için
kendilerini i hayatnda gösterebilmek için var olan sorunlara aklc ve orijinal çözümler
aramaya balamlardr. Bu dorultu çerçevesinde de bu tarz düünen bireylerle ortak
kararlar alarak, örgütlenmek için bir araya gelmilerdir. Sonrasnda feminizm akm
ortaya çkarak, kadn-erkek eitliinin resmi olarak gerçeklemesi hedeflenmitir. Böyle
291
Cumhuriyet, 18 Kasm 1929.
smet BOZDA, Latife ve Fikriye ki Ak Arasnda Atatürk, Truva Yaynlar, stanbul, 2005, s. 97.
293
Cumhuriyet, 25 Mart 1930.
292
101
bir eitliin olmas koulunda ancak demokratiklemenin tam anlamyla uygulanaca
anlalmaktadr. 294
17 ubat 1926’da kabul edilerek, 4 Ekim 1926’da yürürlüe giren 743 sayl
Türk Kanunu Medenisi, 75 yllk uygulamann ardndan 1 Ocak 2002 tarihinden itibaren
yerini 4721 sayl Türk Medeni Kanunu’na brakmtr. 295
3. 2. 2. Yeni Türk Medeni Kanununda Türk Kadn
Yeni Medeni Kanunda önceki kanundan daha sade bir dil kullanlmasna itana
edilmi, günümüz Türkçesine uyarlanmas yannda temel alanda deiiklikler
yaplmtr. Deitirilen bu konular arasnda en önemli yeri aile hukuku alan ve kadn
erkek eitlii konusu oluturmutur. 1979’da kabul edilen, Kadnlara Kar Her Türlü
Ayrmcln Kaldrlmas Hakknda Sözleme’ye, Anayasann 10. maddesindeki
cinsiyete dayal ayrm yasann kanun önünde eitlik kural ile birlikte ayn cümle
içinde belirtilmesine ramen, maddenin bu ekliyle açk olmad bu nedenle genel
eitlik ilkesinin somutlatrlarak Anayasa’da tüm hukuk alanlarnda kadn ve erkein
eit haklara sahip olmasn salayacak bir normun konulmas gerektii savunulmutur.
Anayasamzda kadn ve erkein eit haklara sahip olduunu öngören bir hüküm
bulunmamakla beraber 03.10.2001 tarihli 4709 sayl “Türkiye Cumhuriyeti
Anayasasnn Baz Maddelerinin Deitirilmesi Hakknda Kanun” ile yaplan
deiiklikle Anayasann 41. maddesine eklenen “Aile… Eler arasnda eitlie dayanr”
eklinde ifade edilen elerin eitlii ilkesine uyum salanmtr. 296
Yaplan bu deiikleri incelemeden önce, 743 sayl Medeni Kanunda
düzenlenmi olan ve eitlik ilkesine aykr olduu düünülen hükümleri eski kanunda
neden yer aldna ve yeni düzenlemelerin fikri temellerine deinmemiz gerekmektedir.
XX. Yüzylda hazrlanan kanunlarn temelinde, kadn ve erkek bireyler
arasndaki psikolojik ve fizyolojik farklarn bulunmas nedeniyle, ailede ve toplum
içinde farkl rollere sahip olduklar, buna dayanarak da farkl alanlarda sorumluluk
almalar farkl hak edinmelerinin doal olarak ortaya çkt düüncesi yer almaktadr.
Bu düünce sistemine göre kadn annedir, çocuklarna ve evine bakmaldr. Kadnn
toplumdaki ailedeki ve toplumdaki statüsü bundan ibarettir. Erkek ise evin maddi
ihtiyaçlarn karlamakla yükümlüdür. Bunun için çalmak ve kazanmak zorundadr.
294
http://www. gençbilim. com, Ödev- Tez sitesi 11169.
Murat DOAN, “Türk Medeni Kanununun Evliliin Genel Hükümleri Bakmndan Getirdii
Yenilikler” Atatürk Üniversitesi Erzincan Hukuk Fakültesi Dergisi, C.52, S.4, Erzincan, 2003, s. 93.
296
DOAN, a. g. m. , s. 94.
295
102
Kadn ve erkee verilen bu rol sonucu erkek evin reisi, son karar merciidir. Kadn ise
verilen yetkinin ev içiyle snrl olmasyla orantl olarak sorumluluu da o derece
snrldr. Medeni Kanunlarn mutlak eitlikten ziyade snrl eitlii kabul etmelerinin,
kocaya üstünlük tanmalarnn, eitsizlii öngörmelerinin gerekçesi budur. Bu doal
olarak belirlenmi rol dalm kendi içinde tutarl olarak sosyal korumay amaçlad
için kabul edilir bulunmutur. Ayrca aile hukukuna hâkim ilkelerden biri olan
zayflarn korunmas gerektii ilkesi kocann karsnda zayf durumda olan kadnn
korunmasna yönelik hükümler tamaktadr. Ancak kadn erkek eitlii konusuna
gerçekletirilen yenilikler, bu tür düzenlemelerin eitsizlii dourduunu ortaya
koymutur.
Günümüz toplumlarndaki deiim, ailedeki ataerkil yapnn yerine eit haklara
dayanan bir yaama ortakl düüncesi gündeme getirmitir. Belirlenmi rollere dayal
aile anlay terk edilerek evlilik kurumuna ait kararlarda erkein üstünlük konumuna
son verilerek her iki bireye eit hak tannmas geçirilen bir uzun süreç sonucunda
gerçekletirilebilmitir. Bu konuda ilk srada skandinav ülkeleri yer almaktadr.
1951’de onlar takiben Belçika ve Almanya, daha sonrada Fransa, Lüksemburg,
Hollanda, Avusturya, talya ve sviçre’de deiiklik yaplarak elere eit haklar
tannmtr. 297
Yeni Medeni Kanunun düzenlemelerinde kadn ve erkee sabit roller
verilmektedir. Ayrca sadece kadn aleyhine eitlii bozan hükümlerde deil, ayn
ekilde erkek aleyhine eitlii bozan hükümlerde de baz düzenlemelere gidilmitir. Bu
düzenlemeler sonucunda artk Türk Medeni Kanunu kadn ve kocadan deil elerden
söz etmektedir. Yaplan düzenlemelerle aile içinde kadn ve kocann yetki ve
sorumluluklar dengede tutulmaya çallm, kocann yetki ve sorumluluklar azalrken,
kadnn yetki ve sorumluluklar artrlmaya çallmtr.
Türk Medeni Kanunu’nun ‘aile hukuku’ adndaki ikinci kitabn birinci ksmnda
evlilik hukuku düzenlenmitir. Bu ksm dört bölüm altnda incelenmi, ilk bölümde
evlenme (m.118- 160), ikinci bölümde boanma (m.161- 184), üçüncü bölümde
evliliin genel hükümleri (m.185- 201), son bölümde de eler arasndaki mal rejimleri
(m.202- 281) yer almtr. 298
Yeni Medeni Kanunda evlenme ya her iki cins için de 17 olarak belirlenmitir.
(TMK m.124/I). Olaanüstü evlenme ya ise yine her iki cins için 16 olarak
297
298
DOAN, a. g. m. , s. 97.
A. g. m. , s. 98.
103
belirlenmitir. (TMK m.124/II). Daha önce de deindiimiz gibi yaplan deiiklikler
kadn-erkek eitliini gerçekletirmeye yöneliktir. Aile reislii, aile kurumunun
giderlerine yalnzca mal varlyla deil, emeiyle de kadnn katlabilme imkân,
oturulacak konutun birlikte seçilmesi, üçüncü kiilere kar sorumluluk, elerin
meslekleri gibi konular titiz bir ekilde ele alnmtr.
Boanma sebepleri ise genel ve özel sebepler olmak üzere ikiye ayrlmtr.
(TMK m.161- 166). Ayrca onur krc davranlarda özel boanma sebepleri olarak
m.162 de yerini bulmutur. Nafaka konusu ise erkek haklarnn da korunduunu
göstermektedir. Eski Medeni Kanunda yoksulluk nafakas ödeyen genellikle erkekti.
Çünkü Eski Medeni Kanunun 144. maddesinde ‘Erkein kadndan yoksulluk nafakas
isteyebilmesi için kadnn hali refahta bulunmas gerekir’di. Yeni Medeni Kanun, kadn
erkek eitliine uygun bir düzenleme ile bu art kaldrmtr. Buna göre yoksul
durumda olacak kiiye gerek erkek gerek kadn yoksulluk nafakas ödemek zorundadr.
Mal rejimi konusunda ise aile hukukunda yaplan en önemli yeniliktir. Eski
Medeni Kanunda eler aras yasal mal rejimi mal ayrlyd. 1998 Tasars ile yasal mal
rejimi ‘Paylamal Mal Ayrl’ olarak 202. madde de belirtilmitir. Yasal mal rejimi,
“edinilmi mallara katlma rejimi”dir.(TMK m. 202). Mal rejimi konusunda yaplan
dier bir ayrm da Seçimlik mal rejimidir. Bu rejim ise, mal ayrl rejimi, paylamal
mal ayrl rejimi ve mal ortakl rejimidir. Yaplan yeni düzenleme de önceki
kanundaki ‘mal birlii rejimi’ kabul edilmemitir. 299
Yaplan bu deiiklikler genel olarak ele alndnda kadnn durumunun
iyiletirilmesinin amaçland görülmektedir. Ama yine eksiklikler mevcuttur. Örnein
kiisel mallarn gelirlerinin edinilmi mallara dâhil olmamas özellikle çalmayan
kadnn aleyhine bir durumdur. Çalmayan kadnlar ek koruma önlemleri getirilebilir.
Aslnda aile kurumunda hukuk kurallarndan çok örf, adet, görgü kurallar
uygulanmaktadr. Belki de deimesi gereken hukuk kurallarndan çok ömrünü yitirmi
olan geleneksel kurallarn yklmasdr.
Kadna birçok alanda imkân ve eitlik salayan Türk Medeni Kanunun salad
haklar öyle özetlenebilir:
Poligaminin kaldrlmasyla, Türk kadn evinin tek anas ve kadn oluyordu.
Boanma
hakknda
eitlik
salanm,
kadnda
yargca
bavurarak
boanma
isteyebilecektir. Ayrca boanmaya yalnz hâkim karar verebilir. Velilik konusunda
299
Veysel BAPINAR, “Türk Medeni Kanunu ile Aile Hukukunda Yaplan Deiiklikler” , AÜHFD, C.
52, S. 3, Ankara, 2003, s. 79–86.
104
anneye de eitlik verilmektedir. Daha önce mirasta kadna, erkee düenin çok az oran
verilirken bu kez eitlik salanr. Yeni kanun ile evlenmede ya snr geliyordu.
Eskiden mahkemede iki kadn bir erkek yerine ahitlik ederken bu konuda da eitlik
görür. Artk kadn tam bir insandr ve kiiliini kazanmtr. 1926 ylndan bu yana
yürürlükte olan Türk Medeni Kanunu kadn erkek eitliini teorik olarak salamtr.
Uygulamaya baktmzda ise, özellikle krsal kesimde ve eitimden nasibini alamam
kadnlar üzerindeki baz eitsizlikler halen mevcuttur. Yaplan reformlardan genellikle
eitim görmü, bilinçli ehir kadnlar faydalanmlardr. Fakat ehir kadnlar da
görünüte eit gibidirler. Örnein; yakn zamana kadar kadnn çalmas erkein iznine
bal olarak gerçekleirdi. Bu ve buna benzer baz maddeler son zamanlarda günün
koullarna uygun olarak deitirilmitir. Çalma hayatna atlan kadndan beklenen,
geleneksel rollerini aksatmadan sorumluluklarn yerine getirmesidir.
Kadnn geliiminde daha önce de söz edildii gibi erkein tutum ve tavrlar da
etkin olmaktadr. Erkein eitim düzeyinin düük olmas kadnn aile içi ve toplumdaki
rolünün ve statüsünün önemini yeterince kavrayamamas, kadnn günümüz toplumunda
layk olduu yeri almasnda bir baka engel olarak karmza çkmaktadr.
Bugün Türk kadn uluslararas platformlardaki anlama ve sözlemelerle de
güvencededir. Genç Cumhuriyetimizde, Türk kadn her alanda kendini göstermektedir.
Çalma yaamnn hemen her alannda Türk kadn vardr.
Atatürk’ün manevi kzlarndan Prof. Dr. Afet nan’a göre, çadalamada Türk
kadnna iki türlü görev dümektedir. Bu görevlerden birini, kendi haklarn ödev
karl kullanmak oluturmaktadr. Dierini ise bunlar bilmeyenlere geni halk
kitlelerine anlatmaktr. Bu durum üzerine sonuç olarak; Türkiye’de öncelikli olarak
kadnlarn
okur-yazarlk
orannn
artrlmas,
her
kadnn
ekonomik
olarak
özgürlüünün salanmas, sosyal ve siyasi alanda aktif hayatn içine çekilmesi gibi
faaliyetler Türk kadnn layk olduu yere getirecektir.
3. 3. Ekonomi Alannda Yaanan Gelimeler ve Türk Kadn
Önceki bölümlerde deindiimiz gibi Türkler verdikleri Kurtulu Sava
neticesinde bamszlklarn kazanmlardr. Ancak yaanan sava, uranan kym ve
düman igalleri sonucu Türk nüfusu oldukça azalm ve Türkiye’yi oluturan
topraklarn ekonomisini tarumar etmitir.
105
Sanayileme hareketleri gelimenin yaanmas için her toplumda önemli bir
paya sahip olmutur. Beraberinde baz sorunlar da getirmesiyle birlikte geleneksel
kalplarn krlmasn ve çada deerlere yönelimi salamtr. Toplumda yer alan
kadn da yaanan bu gelimelerin paralelinde deiime uramtr.
Bu süreçte kadn çeliki içerisinde kalmtr. Nasl olduunu bildii ancak
memnun olmad eski toplumsal alanda kalmak m yoksa nasl olacan bilmedii yeni
bir alan m onun için daha iyi olacaktr, bu ayrm yapamamaktadr. Deien yaam
koullar kadn için ev dnda bir alan daha ortaya çkarmaktadr. Kadn her zaman
içinde yaad ev ortamndan uzaklaacaktr. Çünkü ev ile birlikte yeni bir alan daha
kadnn hayatna girmitir. Çalma alannda yer alan erkek zaten hep bu alanda var
olduu için korku duymamaktadr. Oysa kadn kendini eve ait hissetmektedir. Kadn,
özellikle evli kadn, kendisini evinin sahibi, çocuklarnn annesi olarak görmekte doal
olarak çocuklarn bakcs durumunda olduu için sorumluluk hissi duymaktadr.
Sanayi nklâbnn gerçekletirildii 18. yüzylda Batda yaanan Sanayi
nklabyla birlikte Bat kadnnn sosyal ve ekonomik alanda aktif olarak çalmaya
baladn ifade etmitik. O dönemde Bat’da kadnlarla birlikte çocuklarda çalma
alanna girdiler. Kadnlar ve çocuklar çalma alanlarnda yaptklar iin karln
alamamaktaydlar. Çünkü onlara çok i karlnda az ücret ödenmekteydi.
Ülkemiz açsndan bu dönem, 19. yüzylda Osmanl Devleti ile ücretli olarak
ekonomik alanda katklarda bulunulmusa da gerçek anlamda Türkiye Cumhuriyeti
Devleti’nin kuruluuyla Atatürk önderliinde balatlmtr. Yeterli sermayenin
olmamasyla ramen sanayilemede oldukça önemli admlar atlmtr. Dier alanlarda
olduu gibi ekonomik alanda da erkek ve kadnn eit bir konumda yer edinmeleri
amaçlanmtr.
1923 ylnda ihracatta, 1911 ile 1923 arasnda 2,5 milyar kurutan 800 milyon
kurua, ithalatta ise 4,5 milyar kurutan 1,4 milyar kurua kadar düüler yaanmtr. 300
3. 3. 1. zmir ktisat Kongresi ve Türk Kadnna Yönelik Etkileri
17 ubat- 4 Mart 1923’te zmir ktisat Kongresi toplanmtr. Bu kongrede
Kadn çilere Temsilcilik Hakk Tannmasna karar verilmitir. 301
300
Stanford J. SHAW, Ezel KURAL SHAW, Osmanl mparatorluu ve Modern Türkiye, kinci Cilt,
(Çeviren; Mehmet HARMANCI), , Üçüncü Bask, stanbul, 2000, s. 443.
301
http://www. gençbilim. com. Ödev-Tez Sitesi, 11169. zmir ktisat Kongresinden sonra Ülkemizde 2.
ktisat Kongresi 2–7 Kasm 1981 tarihinde gerçekletirilmitir.
106
Amasya Genelgesi nasl Kurtulu Savan balatan ve bu sava boyunca
gerçekletirilmek istenen amaçlarn esaslarn oluturmusa, zmir ktisat Kongresi de
29 Ekim 1923’te ilan edilen Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ve bu Cumhuriyet’in
niteliini oluturan inklâplarn temelini oluturmutur. 302
zmir’de toplanan Birinci ktisat Kongresinde delegeler ve dinleyiciler arasnda
yer alan kadnlara yönelik koruyucu ilkeler benimsenmi, amele grubunun iktisat
esaslar saptanm ve delege seçiminde kadnlara özel ilgi ve yaknlk gösterilmitir.
Ankara Hükümeti, zmir ktisat Kongresini gerçekletirmek istedii iktisadi hamleye
tüm igücünü kadn ve erkek ayrm yapmadan hatta olabildiince çok sayda kadn
ekonomiye çekerek gerçekletirmek istemitir. Kadnlara kar gösterilen olumlu tavrn
nedeni yaanan savalar sonucu yetersiz sayda erkek nüfusun olduu bir dönemde
milleti iktisadi mücadeleye hazrlama gerekliliinin ve isteinin olmasdr.
303
Bu
dönemde yaanan olumsuzluklar nedeniyle yabanc sermaye ülkeye girmekten
korkmaktadr. Türkiye ise ülke kaynaklarn kullanmak istemektedir. Bu nedenle
iktisadi öelere teminatlar vermek, yeni haklar tanmak gerekmektedir. Bu gereklilik
sonucunda kadnlarn ekonomiye dahil edilmeleri için gerekli haklar verilmeye
çallmtr. Bunlardan birisi yukarda deindiimiz kadn içilere temsilcilik hakknn
tannmas olmutur.
zmir ktisat Kongresine katlan 1135 delegenin 120-130 kadar içi, 400’den
fazlas çiftçidir. Delegeler arasnda isimleri ile saptanan yalnzca 7 kadn delege vardr:
Mücahide Fatma Hanm zmir’den çiftçi temsilcisi seçilmitir. Hayriye, Emine, efika,
Münire, Nigar ve Rukiye Hanmlar da içi delegeleri 304 olarak belirlenmitir. Mücahide
Hanm’n 400 çiftçi arasndaki temsilcilii bir bakma sembolik gibi görünse de
yaklak 130 içi arasnda yer alan 6 kadn az da olsa söz sahibi olduklarn
söyleyebiliriz. Özellikle Amele Grubunun ktisat Esaslar’nn belirlenmesinde bu 6
kadnn rolü olmutur.
Kadnlara kongre süresince ilgi gösterilmi, balangçta Kadnlarn Kongreye
dinleyici olarak katlmalar için 300 kiilik yer ayrlmtr. Kongrenin ilk günü 500
kadn dinleyici olarak hazr bulunmu, ktisatçlar bu durumdan duyduklar
memnuniyetleri sürekli olarak ifade etmilerdir. Kadnlara gösterilen bu yaknlk Amele
Grubunun ktisat Esaslar arasnda saylan birkaç ilke de belirginlemitir. Örnein; 1.
302
Zeki HAFIZOULLARI, Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi, C. XVI, S.46, Ankara, 2000(Mart),
s. 291.
303
GÜZEL, a. g. e. , s. 56; Ayrca bkz. Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi, C. 5, stanbul, 1984.
304
Tan Gazetesi, 16 ubat 1923.
107
Maddeyle kadn ve erkek ameleye içi denilmesine karar verilmitir. 7. Maddeyle
kadnlarn madenlerde çaltrlmas yasaklanmtr. 305 10. Madde ile kadnlara doum
öncesi ve sonras 8 hafta, ayrca her ay 3 gün izin verilmesi buna karlk ücretlerin tam
ödenmesi onaylanmtr. 306
Dönemine göre oldukça köklü nitelik tayan bu gelimeleri kadnlarn i
hayatna katlmalarn salamak için sunulan bir teminat olarak görebiliriz.
zmir ktisat Kongresinde kadnlara yeni bir yaklamla baklmas aslnda
doaldr. Çünkü kadnlar da içi ve çiftçi olarak iktisat alannda zaten aktif olarak yer
almaktadrlar. Ayrca Kurtulu Sava’nda kadnlar da erkekler gibi oldukça büyük
kahramanlklar göstermilerdir. Bu nedenle kadnlara toplumsal, ekonomik ve siyasal
alanlarda hak ettikleri yerin verilme gereksinimi domutur. En önemli gerekçe olarak
ise savalarda kaybedilen erkek nüfusun yerinin doldurulma gerekliliini söyleyebiliriz.
Ekonomi alannda gerçekletirilen bu hamle kadn erkek bütün toplumda genel
bir coku ortam oluturmutur. O zamana kadar sadece içi ve ev kadn olan kadn
önemli bir kongreye katlma olanana sahip olmutur.
Yaanan ekonomik çöküntünün düzeltilebilmesi için ve özellikle kadnn
ekonomik alanda yer alabilmesi için, önemli önlemler alnm, kalknma politikalar
gelitirilmitir. Yaplan bu çalmalarla birlikte Türk kadn çou meslek gruplarnda
potansiyel birikim ortaya koymu, toplumsal ve ekonomik kalknmaya katk salamtr.
Kz okullarnda yeni bölümler açlm, apkaclk, modaclk, suni çiçekçilik,
tezyinatçlk, çamarclk gibi açlan bu ubelerle kz çocuklarnn yeni meslekler
kazanmalar amaçlanmtr. 307 O dönemde gelitirilen kalknma politikalarnn amac
sadece kadnlar ekonomik alana dâhil etmek deil, nüfusun geneli için toplumsal
kalknma salanmak olmutur.
Ülkede bulunan zanaat okullarnn iyiletirilmesi ve bu okullarla birlikte yeni
açlacak olan zanaat okullarnn Avrupa’daki zanaat okullarnn seviyesine getirilmesi
amaçlanmtr. Bu amacn gerçekletirilmesi için Avrupa zanaat okullar incelenmitir.
Zanaat okullarndaki iyiletirme çabalarnn olumlu sonuç vermesi için Prof. Ömer Buis
305
1. Dünya Sava’nda kadnlarn baz madenlerde çaltrldklar bilinmektedir. Kadnlarn madenlerde
çaltrlmamas daha önce 1921 tarihli 151 sayl kanun ile Ereli Havzas için benimsenmiti. Bu ilke
1930 tarihli Umumi Hfzshha Kanunu’nda da aynen yer alm böylece Türkiye genelinde
geniletilmitir. Ayrca Umumi Hfzshha Kanununa göre doum öncesi ve sonras izin üçer hafta olarak
saptanm, ancak ücret konusuna deinilmemitir. 1936 Kanunuyla ise bu süre altar haftaya
çkarlm ve yarm ücret ödenmesine karar verilmitir.
306
GÜZEL, a. g. e. , s. 60.
307
Cumhuriyet, 31 Ocak 1929.
108
Bey görevlendirilmitir. Türkiye’deki zanaat okullar üzerinde aratrma yapan Ömer
Buis Bey hazrlad raporda teknolojik yeniliklere arlk verilmesi gerektiini
vurgulamtr. Ayrca bu raporda zanaat okullarnda yer almayan baz bölümlere de yer
verilmesi gerektii vurgulanmtr. Kz mekteplerinde o zamana kadar açlmam olan
modaclk, tezyinatçlk, çamarclk gibi yukarda da bahsettiimiz ubeler açlm ve
bu mesleklerin kz çocuklarna kazandrlmasna çallmtr. 308
3. 3. 2. Memurin Kanunu ve Türk Kadnnn Memuriyet Hayat
1926 ylnda çkarlan 788 sayl Memurin Kanunuyla kadnlarn memuriyet
hayatnda yer alabilmeleri için o dönem artlarn göz önünde bulundurarak
incelediimizde oldukça önemli saylabilecek admlar atldn görmekteyiz. Memurin
Kanununun 6. maddesinde, “ Kadnlarn memur ve müstahdem olmalar caizdir. Ne gibi
memuriyetlerde istihdam edilecekleri, her vekâletin memurlarna ait kanunlarda tesbit
olunur 309 ” denilmektedir.
Kabul edilen bu kanun ile kamu yönetiminde kadn görevlilerin çalmalar yasal
dayanak kazanmtr. Ancak, kadnn çalma hakkn elde etmesi kocasnn iznine
baldr. Kocasndan ald izin ile birlikte yönetiminde uygun gördüü alanlarda
çalabilecektir. Kadnn her alan ve konumda erkek ile eit bir biçimde çalmas o
dönemde mümkün görülmemektedir.
1926’dan günümüze kadar kamu alannda çalan kadn says giderek artmtr.
Ancak kadnlarn çalma koullarn düzenleyici giriimler yeterli olmamakla birlikte
yaplmaktadr.
1965 tarihli 657 sayl Devlet Memurlar Kanunu’nun baz maddeleri kadnn
kamu
sektörü
istihdamnda
cinsiyet
yönünden
bir
ayrcaln
olmayacan
göstermektedir. Bu durum 1982 anayasasnn 70. maddesinde “Her Türk’ün kamu
hizmetine girme hakkna sahip olduu, hizmete alnmada görevin gerektirdii
niteliklerden baka bir ayrmn gözetilemeyecei” hükmünün yer almasyla kesinlik
kazanmtr. 310
Yine 1965 yl 926 sayl Türk Silahl Kuvvetler Personel Kanunu hükümleri
çerçevesinde de kadn ve erkek ayrcal ortadan kaldrlmtr. Bu yasa ile subay temel
308
Cumhuriyet, 31 Ocak 1929.
KIRKPINAR, a. g. e. , s. 228.
310
DORAMACI, “Atatürk Düüncesi ile Türk Kadnnn Çadalamas”, s. 309.
309
109
hizmetlerinde ve yardmc snflarda kadnlarn yer alabileceine dair hükümler vardr.
Kanununda ise 1981 tarih ve 1475 sayl yasa ile ücret konusunda “eit ie eit ücret”
prensibi getirilmitir. Bu kanun ile kadnn maden ocaklar ve kablo döemesi,
kanalizasyon ve tünel inaat gibi yeraltnda ve su altnda çalmay gerektiren ilerde
çalmas yasaklanmtr. çi kesimi sosyal güvenlii ile ilgili 1949 tarih 54354 sayl
emekli sand, 1965 tarih, 506 sayl SSK ve 1983 tarih, 2925 sayl tarm alann
kapsayan kanunlarda da kadn ve erkek çalanlarn sosyal güvenlikleri üzerinde çaa
göre düzenlemeler yaplmaktadr. 311
Kadnlarn toplumdaki yeri, bulunduklar ülkenin gelime düzeyi ve toplumun
kültür deerleri tarafndan belirlenmektedir. Türkiye’nin yeni gelien ülkeler arasnda
yer almas ve temelde yer alan slami kültürel deerlerin etkisi kadnn toplumda
alabilecei yeri belirlemektedir. slami kültür, toplumdaki ibölümünün cinsiyete bal
olarak gelimesine neden olmaktadr. Kadn, ev kadn ve annedir.
Ancak Türk ekonomisi ikili bir yapdadr. Bu yap kültüre de yansmaktadr. Bu
yap da toplumun faal ksmn erkek oluturur. Kadna ise geri kalan pasif alanlar
kalmaktadr. Ancak bu çok doru bir ayrm deildir. Çünkü toplumun yüksek snfnda
kadn erkek arasndaki sosyo-ekonomik statü fark azdr. Alt snfa inildiinde ise
eitim ve gelir düzeyi ele alndnda büyük farkllklarn ortaya çkt görülmektedir.
Krsal kesimde ise bu fark çok daha büyüktür. 312
Tarm alannda, Genç Türk dönemi politikasnda olduu gibi çiftçileri özendirici
programlar yürütülmütür. Çiftçiler yeni ürün, yöntem ve makineler konusunda
bilgilendirilmilerdir. Bu amaçla 3 Mart 1924’te Tarm Bakanl yeniden
düzenlenmitir. Ziraat Bankas tarmsal gelimenin arac haline getirilmi, büyük toprak
sahiplerine olduu kadar küçük toprak sahiplerine de banka tarafndan kredi salanmas
için 24 ubat 1924’te Mahalli htiyaç Komisyonlar kurulmutur.
Cumhuriyetin ilk yllarnda, tarm alanyla kyaslandnda sanayi geliiminin
daha da kötü durumda olduu gözlenmektedir. Genç Türklerin gerçekletirmeye
çalt sanayi geliimi yaanan sava yllarnda tamamen yok olmu, Türk giriimcileri
korkak ve sermayesiz durumda brakmtr. Sermaye salamak amacyla, özel
mülkiyette ama kamu denetiminde olan Bankas Austos 1924’te, 19 Nisan 1925’te
311
312
A. g. m. , s. 309.
KAZGAN, a. g. m. , s. 137
110
de Türk Sanayi ve Maadin Bankas kurulmutur. 28 Mays 1927’de çkarlan Tevik-i
Sanayi Kanunu dönemin en önemli sanayi yasas olarak görülmektedir. 313
Çkarlan bu yasalar ve gerçekletirilmeye çallan sanayi ve ekonomi geliimi
kadnlarn i gücüne katlmlarn kolaylatrmtr.
Kadnlarn çalma alannda yer edinmelerinde 1936 Kanununun çok önemli
etkisinin olduu yadsnamayacak bir gerçektir. 8 Haziran 1936’da kabul edilen 3330
sayl bu yasayla erkek, kadn ve çocuklarn çalma koullar yeniden düzenlenmitir.
Kanunu ilk maddesinde “içi” tanm yaplm, “… Bir i akdi dolaysyla, baka bir
ahsn i yerinde bedenen ve yahut bedenen ve fikren çalan kimseye içi denir.” 314
denilmitir. Kadnlar da bu tanm içinde yer almlardr.
Bu kanunda maden ocaklar ileri, kablo döenmesi, kanalizasyon ve tünel
inaat gibi ilerde kadnn çaltrlmas yasaklanmtr. Ayrca sanayiye ait ilerde de
kadnn gece çalmasna müsaade edilmemitir. Ancak,
sanayinin baz kollarnda
sosyal ve ekonomik gereklilik nedeniyle 16 yandan büyük kadnlarn gece
çalmalarna izin verilmektedir. Belirlenen hükümlerin dna çklmas durumunda
ceza getirilmitir. 315
Bu kanun çalma koullarn düzenleyen nitelik tasa da kadnlarn çalma
hayatn düzenleyen hükümlerde baz boluklar olduu görülmektedir. Örnein, Tarm
alannda çalan kadn için düzenleme yaplmas söz konusu olmamtr. Buna ramen
yine de hukuki bir düzenlemenin getirilmesi büyük bir gelimedir. Türkiye’de
sanayileme güçlendikçe sanayi kollarnda çalan kadn says artm, dolaysyla bu
kanun gerekli ihtiyaçlar karlamaktan uzak kalmtr. Kanunda deiikliklere ve yeni
düzenlemelere ihtiyaç duyulmutur.
Türkiye’nin o dönemdeki ekonomi politikas devletçilik olarak tanmladmz,
ekonomik alana özel teebbüs ile birlikte hükümetin katlmas ve denetimi programnn
oluturulmas olmutur. 316
Türkiye 1946’da çok partili hayata geçtiin de bu dönemin öncesine göre farkl
bir durum göstermitir. Bu yeni dönemde devletçilik yerine özel sektör destek görmeye
313
SHAW - KURAL SHAW, a. g. e. , s.460.
MNBA, “Enformel Ekonomi Kadn sizliine Çözüm mü?” , Kadnlarn Gündemi, (Haz.
Necla ARAT) Say Yaynlar, stanbul, 1997, s. 113.
276Türkel
314
Düstur, Üçüncü Tertip, C. XVII, Ankara, 1955, s. 448- 484.
KIRKPINAR, a. g. m. , s.245.
316
SHAW- KURAL SHAW, a. g. e. , s. 451, 452.
315
111
balamtr. Bu durum sonrasnda yeni teknolojilerin uygulanmaya balanmtr. Tarm
alannda makineleme balam, iç göç, hzl kentleme ve dengesiz endüstrileme
kendini göstermitir. 317
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluundan günümüze kadar geçen süreç ülkeyi
tarmsal üretim yapsndan sanayi ve hizmetlere, geleneksel toplum yapsndan modern
topluma doru dönütürme çabasnn yaandn göstermektedir. Bu dönüüm srasnda
yaanan sorunlarn, elde edilen kaynaklarn verimli kullanlmamasndan ortaya çkt
düünülmektedir. 318
kinci Dünya Savandan sonra Türkiye Bat’dan ald kredilerden de
yararlanarak ciddi bir sanayileme sürecini balatmtr. Sanayilemi ülkelerle
ilikilerini arttrm, sanayileme sonucunda genel olarak halkn ekonomik düzeyinde
art yaanm, özel olarak da kadnn i alanna girmesi kolaylamtr. Kazgan’n
belirttiine göre yaanan bu gelimeler kadnlarn çalma alannda erkeklerle eit
sosyo-ekonomik statüye sahip olmalar için yeterli olmamtr. Kadnn, eitim düzeyi,
i gücü ya da sosyo-ekonomik statüsü gelimi dier ülkelere oranlara daha geri
durumdadr. 319
Bütün bu olumsuzluklara ramen Türkiye 1955’ten itibaren her alanda
sanayileme ve kentleme sürecine girmitir. Bu sanayileme süreci doal olarak çalan
kadn orann da artrmtr. DE istatistiklerine göre aadaki tablodaki gibidir.
Tablo 3 Toplumsal Cinsiyete Göre gücüne Katlm Oranlar 320
Türkiye, 1955–2000, (%).
YIL
ERKEK
KADIN
1955
95,4
72,0
1960
93,6
65,4
1965
91,8
56,6
1970
79,5
50,3
1975
80,9
47,3
1980
79,8
45,8
Nüfus Saymlar:
317
KIRKPINAR, a. g. e. , s.259.
T.C. Babakanlk Kadnn Statüsü ve Sorunlar Genel Müdürlüü, Cumhuriyetimizin 75. Ylnda
Türkiye’de Kadnn Genel Durumu, Ankara, 1998, s.24.
319
KAZGAN, a. g. m. , s. 139.
318
320
1955–1990: Nüfus Saymlar, Devlet statistik Enstitüsü.
1988–1990: Devlet statistik Enstitüsü web sitesi. Hane halk gücü Anketi.
1991–2000: Hane halk gücü Anketi Sonuçlar, 2000.
112
1985
78,3
43,6
1990
78,2
42,8
1988
81,2
34,3
1989
80,6
36,1
1990
79,7
34,1
1991
80,2
34,1
1992
79,7
32,6
1993
78,1
26,6
1994
78,5
31,0
1995
77,8
30,6
1996
77,1
30,1
1997
76,4
28,3
1998
76,2
28,6
1999
75,8
30,3
2000
73,1
25,5
Hane halk gücü Anketleri:
Not :
1955–1965 yllarnn Nüfus Saym Sonuçlar 15 ya ve üstündekileri içerirken 1970–
1990 yllarnn sonuçlar 12 ya ve üstündekileri içermektedir. 1988–2000 yllarnn Hane halk gücü
Anketi sonuçlar, 15 ya ve üstündeki nüfusu içermektedir.
Türkiye’de kadnlarn igücüne katlmlar sadece düük deildir. Ayn zamanda
bu katlmda, yllara göre sürekli azalma söz konusudur. Yukardaki tabloda
gösterdiimiz gibi 1955’de 15 ve yukar yataki kadn nüfusun % 72,0’ igücüne dâhil
iken bu oran 2000 ylnda % 25,2’ye kadar inmitir. Ekonomik faaliyete göre istihdam
edilen kadn oranndaki azalma günümüze kadar da devam etmektedir. Bu azalmann
nedenlerinin banda iç göç gelirken, Türkiye’de 1955 ylndan itibaren yaanan
kentleme, tarmsal faaliyetlerden çekilme, tarmdaki makineleme ve artan okullama,
azalmann dier nedenleridir. Ancak özellikle kadn nüfusun i gücüne katlm
oranndaki düme, kadn istihdamnn tarm arlkl krsal kesimde üretim
faaliyetlerinde faal bir role sahip yapsnn yaanan iç göçle beraber deimesine
baldr. 1955- 1975 yllar arasnda tarm sektöründe % 46,6 oranndaki erkek oranna
karn % 53,4 kadn nüfus yer almaktadr. Sanayide % 87,1 erkek nüfus, % 12,9 kadn
nüfus, hizmetler sektöründe ise % 92,4 erkek nüfusa karlk % 7,6 kadn nüfusun
çalt saptanmtr. 1975’li yllarda ise tarm alannda % 50 erkek nüfus % 50 kadn
nüfus çalmaktadr. Sanayide % 85,5 erkek nüfusa karlk % 11, 5 kadn nüfus,
hizmetler sektöründe ise % 87,4 erkek nüfusa karlk % 12,6 kadn nüfus oran
113
saptanmtr. 321
Türkiye, Cumhuriyet döneminin uzun yllar boyunca yaanan sanayi
atlmlarna karn yine de tarm ekonomisine dayanan köylü bir toplum olmaktan
kurtulmay baaramamtr. Sanayilemenin gerçekletirildii yerlerde dahi bireyler
arasndaki ilikiler krsal arlkl görünümünü devam ettirmitir.
Aile yaplarnn, sanayileme süreci içindeki deiimi konusunu inceleyen
Kandiyoti, sanayi toplumlarnda aile içinde yer alan kadn öyle tanmlamaktadr;
“… Sanayi toplumlarnda ailenin üretimdeki merkezi yerini kaybettii ve ücret
getiren, piyasaya yönelik ilerle, ücretsiz ev emeinin birbirinden oldukça kesin
çizgilerle ayrld bilinmektedir. Aile ücrete dayanmayan hizmetlerin yer ald tek
lüzum olarak ortaya çkmakta ve genellikle bu hizmetlerin hep bir grup insan tarafndan
üstlendii görülmektedir. Bunlar ev kadnlardr.” 322
Türkiye’de krsal kesim kadnnn toplumsal kalknma sürecine katlmnn
salanmas için balatlan giriimlerin yetersiz olduunu ortaya çkmaktadr. Tarm
alannda çalan kadnlarn gerekli ücreti almadklar görülmektedir. Tarm alannda
çalan kadnlarmzn % 87,3’ü erkeklerin ise % 31,0 ücretsiz aile içisi olarak
çalmaktadrlar. Ücretli ya da yevmiyeli olarak çalan kadn oran 4,2 erkek oran ise
% 6,4 dür. Kendi hesabna ve ya iveren olarak çalan kadn oran % 8,5 iken erkek
oran ise %62,6’dr. 323
Geleneksel krsal ekonomide kadnlarn çalmas ücretsizdir ve “çalma”
olarak nitelendirilmemektedir. Çünkü bu, bütünüyle bir hayat tarzdr. Yerine ve
zamanna göre farkl farkl alglanmamakta (ayn yerde ve ayn zamanda, örnein
yemek hazrlama ve çocuk bakma gibi iki ya da üç farkl çalma yaplabilir), herhangi
bir uzmanlamay veya biçimsel eitimi de içermemektedir. Bunun sonucu olarak nüfus
saymlarnda
ve
yerinde
yaplan
anketlerde
kadnlara
çalp
çalmadklar
sorulduunda genellikle çalmadklarn söylerler. Aslnda kadn da, kendisini çalan
birey olarak deerlendirmemektedir. Tarmla uraan erkek kendine çiftçi adn
vermekte iken ayn ii yapan kadn çalmadn söylemektedir. Kadnlarn
çalmasnn göz ard edilmesi, erkee ekmek paras kazanan, geçimi salayan rolünü
321
KAZGAN, a. g. m. , s. 170.
Deniz KANDYOT, “Aile Yapsnda Deime ve Süreklilik: Karlatrmal Bir Yaklam” ,
Türkiye’de Ailenin Deiimi: Toplumbilimsel ncelemeler, Türk Sosyal Bilimler Dernei Yay. ,
Ankara, 1984, s. 103.
323
www. gençbilim.com, Ödev-Tez sitesi.
322
114
biçen toplumsal deerlerden de kaynaklanmaktadr. Bu ekilde, idealize edilmi varlkl
aile kurumlarnda kadn çalmak zorunda deildir. Bu durum, özellikle kent ve kasaba
kültüründe, gecekondu sakinleri ve kasaballara özenen köylüler arasnda yaygndr. 324
Çalmayan kadn için kullanlan evde oturur deyimi bu durumun ifadesidir. Oysa
çalmayan kadn yoktur. Kadn evinde temizlikçidir, açdr, hizmetçidir, bakcdr.
Ama su yüzünde gözüken evde oturan imajdr. Çünkü bu yapt ilerin maddi bir
getirisi yoktur.
Tarmda çalan kadnlarn çounluu üretim ilerini dier aile içi ilerin bir
uzants olarak deerlendirdii için dorudan bir maddi gelir salayamamaktadrlar.
Çalmalarnn ürünü önce baba ya da erkek kardee sonra da kocaya aittir. Bu nedenle
kadnlar elde ettikleri gelirleri harcama hakkna sahip deildirler. Kadn sadece içidir.
Kazanlan gelirde hak iddia edemez.
Köy kadnlarnn çalma statüsü baz geleneklerin ekonomik temellerini ortaya
çkarrken kadnn sosyo-ekonomik statüsünü de açklamamza yardmc olmaktadr.
Kadnn ücretsiz aile içisi olarak çalmas kocann balk paras ödemesini
gerektirmektedir. Çünkü kadn hizmet eden, evde ve tarlada çalan kapital eyadr. 325
Türkiye’de krsal kesim kadnlarnn yaam tarzlar ve i uralar geleneksel
kentli kadnlarn yaam artlarndan oldukça farkldr. Krsal kesim kadnlar i alannda
toplam nüfus içerisinde çalanlar arasnda yer almaktadr. Türkiye’de tarmda çalan
kadn üretim ve ev ilerini birlikte yapmak zorundadr. Eitim düzeyi ve toplumsal
statüsü düüktür. Ayrca çalma koullar, çalma süreleri, ücret durumlar önemli
sorunlar arasnda verilebilir. Bu sorunlarn çözümlenmesi ve kadn çiftçilerin tarmsal
faaliyetlere daha verimli koullarda katlabilmeleri için yeni politikalarn izlenilmesi
gerekmektedir.
Ücretsiz
çalmaya
oranla
daha
üst
bir
ekonomik
statü
olarak
deerlendirdiimiz, kendi kendini istihdam ya da ücretli içi statüsü zamanla kadnlarn
toplumdaki yerinin iyiletirile bilineceinin göstergesidir. Ancak bu iyileme kadnlarn
sosyo-ekonomik statüsünde köklü bir deiim oluturmamaktadr. Snfl bir toplumda
iveren statüsü en üst düzeyi oluturmaktadr. Ancak bu konumda kadn says oldukça
azdr. Genelde erkekler ücretsiz ya da ücretli içi olarak kadnlar istihdam ederler.
Dolaysyla kadnlarn ikinci snf olma durumlar istihdam statüleriyle de belirgindir.
324
325
ABADAN UNAT, a. g. m. , s. 31.
KAZGAN, a. g. m., s. 146.
115
Neredeyse hiçbir zaman erkekleri çaltramazlarken çounlukla erkekler tarafndan
ücretsiz olarak çaltrlmaya mahkûm braklmlardr.
Kadn için de erkek için de bir ite çalmann kazanm öncelikli para kazanmak
yani ekonomik gereksinimlerin iddetiyle doru orantldr. Kadn için çalmann ne
anlam ifade ettiini oransal olarak u ekilde verebiliriz:
Tablo 4 Kadn çin Çalmann Anlam ( % )
Para kazanma
33,6
Üretkenlik
17,1
Aileye katk
13,0
Ekonomik Özgürlük
8,9
Kendine güven
8,2
Tabloda görüldüü gibi kadn için çalmann anlamn para kazanma
oluturmaktadr. Bunun nedeni maddi olarak daha rahat bir yaam standardna sahip
olabilmektir. Kadn, özgürlüün bilincinde olmad için ekonomik özgürlük ön planda
yer almamakta, para kazanmann somut olan ksmn ön planda tutarken soyut olan
anlamn yani kendine güven kazanmay ya da ekonomik özgürlüe sahip olmay ikinci
plana itmektedir. Tpk toplumun onu ikinci plana ittii gibi. Oysa 8,9’luk oran
gösteren ekonomik özgürlüe sahip olma veya 8,2’lik oran gösteren kendine güven
kazanmak öncelikli anlamlar arasnda yer almalyd.
Toplumumuzda çalmak zorunda olan, çalma hayatyla birlikte ev ilerini
yürütme güçlüünden ikâyetçi olan kadnlarmzn yan sra bir de çalmak istedikleri
halde aileleri ya da kocalar tarafndan çalmalarna izin verilmeyen kadnlarmz
bulunmaktadr.
Mübeccel Kray'n Ereli'de yapt bir aratrma sonucuna göre evli kadnlarn
çalmasn uygun bulanlarn oran %16,5 olarak görünmektedir. Gene bu aratrmaya
göre evli kadnlarn devaml olarak ev dnda bir i sahibi olmalarna en çok itiraz eden
grup 25–34 ya arasndaki gruptur. En az itiraz eden ise 34–44 ve 55–64 yalar
arasndaki grup, 25–34 ya grubu bekâr kadnlarn çalmasna da 34–44
116
yalarndakilerden daha az hogörü ile bakmaktadrlar. 326 Mübeccel Kray bu iki ya
grubunun özellikle Türkiye'de sosyal deimenin ki deiik tempoda gelitii
devrelerde yetikin kimseler haline gelmi olmalarna dikkatimizi çekmekte 1930'larn
sonunda yetienlerle 1950'lerde yetienlerin deerlerinde, deime yönünden bir
yavalama, hatta bir geriye dönme görüldüünden bahsetmektedir. 327
Ayn aratrmada kadnn çalmasna kar olumsuz, tutum, meslek bakmndan
tüccar snflarda, çiftçi ve balkçlarda görülmektedir.Bu gruplar bekâr kadnlarn
çalnmasna da taraftar olmayan en büyük gruplardr. Her ne kadar örenim derecesinin
kadnn çalmas karsndaki davrana etki yapabilecei düünülürse de 25–34 ya
arasndaki grup tahsilli olduu halde, yukarda açkland gibi, deime eiliminin tersi
deerlere sahiptir. Ereli yüz yldr deime içinde olan bir ilçemizdir. Bu bölgeye ait
gözlemlerimizi, aratrma sonuçlarn bütün kasabalar için geçerli sayamayz ama ayn
karakterdeki bölgelerde benzer sosyal ilintiler ve durumlarla karlama varsaymna
dayanarak aratrmalara giriilebilir. Çalmak istedii halde çaltrlmayan kadnlar
arasnda gönüllü sosyal hizmetlere katlanlar bulunmaktadr.
Ücret karl çalmaya izin vermeyen kocalar, babalar, aabeyler gönüllü
hizmetlere izin verdiklerine göre, burada artk taassuptan, kadna sadece baz ileri
yaktrmaktan daha baka faktörlerin rolü açkça görülmektedir. Burada deinmemiz
gereken önemli bir konu mesleklerin ‘kadn ura’ ya da ‘erkek ura’ olarak toplum
tarafndan cinsiyete göre ayrlm olmasdr. Bu tür kalplam tutumlarn deimesi
için uzun bir zaman diliminin geçmesi gerekmektedir. Yaplan aratrmalar hala
toplumumuzda bu yarglarn devam etmekte olduunu göstermektedir. Kadnlara en çok
yaktrlan mesleklerden biri hastabakclktr ama belli bir zümrenin erkekleri
kadnlarna gönüllü hastabakc olma izni vermelerine ramen ayni ii ücret karlnda
yapmalarn ho karlamamaktadrlar. Bu zihniyet kadnlar tarafndan da benimsendii
zaman kar-koca ilikilerinde bir gerilim meydana getirmemektedir. Aksi durumlarda
ise kadn kiisel özgürlüünü yitirmi olmann sknts içine dümektedir. Ama nasl
birçok sürtümelere, anlamazlklara ramen evlilik ba kopmuyorsa bu konudaki
anlamazlk da çou zaman ailede büyük sarsntlara yol açmadan giderilir. Daha
326
Mübeccel B. KIRAY, “Küçük Kasaba Kadnlar” , Türk Toplumunda Kadn, Aratrma Eitim ve
Ekin Yaynlar, Ankara, 1997, s. 354
327
A. g. m. s. 354
117
dorusu giderilmi görünür. Çünkü sadece duruma katlanma söz konusudur burada. Ve
bu susturulmuluun tepkisinin kadnlarmz ne yollara sürükledii meydandadr. 328
Kadnlarn sosyo-ekonomik statüsü eitim düzeyiyle orantldr. Tarm, ücretsiz
çalan eitimsiz kadn alandr. Bu üretim kesiminde okur-yazar olmayan ya da
diplomas olmayan kadn oran, toplam igücündekinin üstünde, üst eitim düzeyindeki
kadn oran ise toplam igücünün altndadr. Tarm d sanayide çalan kadn orannda
da yine vasfsz kadn oran daha fazladr. Ancak bu oran tarmda ¾ iken sanayi
sektöründe 1/3’ tür. 329
Kadn igücünü tarmda % 95 ve tarm d sanayide % 50 olarak vasfsz (okur
yazar olmayan diplomasz ya da okur yazar ilkokul mezunu)’dr. Dolaysyla da ancak
basit ilerde istihdam edilmektedir. Bu kadnlara yaplan yatrm düüktür. Bu kapital
birikimin azl ömür boyu deimemektedir. Yani fakir aile kzysa öyle kalacaktr.
Ayrca ekonomi ve teknolojinin gelimesi el ilerini makineletirecei için isiz kalma
olasl da yüksektir. Gerek imalat sanayinde gerek tarm alannda Türkiye bu süreci II.
Dünya sava sonrasnda yaamaya balamtr. Dokuma sanayinin fabrikalamas ve
kapitalin artmas çalan kadnlarn istihdam alanlarnn daraltmtr. Ayrca tarmda
makineleen hasat ileri de ayn soruna neden olmutur. Hizmet sektörünü ele
aldmzda /restoran, kafeterya, tamirhane, benzin istasyonu vb.) karmza çalan
kadnn %41’inin vasfl olduu görülmektedir. Ancak Türk toplumu hala kadn içi
istihdamna alamamtr. Bunlar erkek ileridir. Aslnda kadn da bu ilerde çalmaya
istekli deildir.
330
Kadn içilerin eitim düzeylerini incelediimizde aadaki tablo
karmza çkmaktadr. Görüldüü gibi eitim düzeyi dikkate alndnda okuma yazma
bilmeyen kadn içiler daha yüksek bir oran tekil etmektedirler. 331
328
Evinç DNÇER, Türk Toplumunda Kadn Sorunu, Ankara, 1967, s. 3–34.
KAZGAN, a. g. m. , s. 152.
330
A. g. m., s.156
331
http: //www. gençbilim. com. , Ödev- Tez sitesi, (Tarmda Çalan Dünya’da ve Türkiye’de Kadnn
Durumu )
329
118
Tablo 5 Eitim Durumuna Göre gücüne Katlm 332 (%)
TÜRKYE
TOPLAM
KENT
KIR
Kadn Erkek Kadn Erkek Kadn Erkek
25,2
69,9
16,1
66,8
36,9
73,9
Okuryazar olmayanlar
20,7
54.5
4,6
43.3
33,2
60,9
Okuryazar Okul bitirmemi
20,0
54. 6
65
44,0
35, 8
61,8
lkokul
24,3
73,9
10, 6
69,7
39,4
78,3
Ortaokul
14, 8
57,1
13,8
05,4
17,4
60,4
Orta dengi meslek
13,3
33,5
11,0
34,1
17,2
32,4
Lise
34,5
69,0
31,5
65,6
47,6
77,8
Lise dengi meslek
50,1
80,5
47,3
79,9
63,6
82,2
Yüksekokul veya fakülte
72,3
86,4
72 2
36,0
72,9
88,9
Not: 12 ya üstü dikkate alnmtr.
Kadnlarn örenim düzeyi arttkça, özellikle maal istihdama katlmlar
artmaktadr. Kadnlarn kentsel istihdama katlmlarndaki düüklüün daha kurnazca
bir baka nedeni de tarm sektöründe olduu gibi kadnlarn, nüfus saym
aratrmalarnda çalmalarndan fazla söz etmemeleridir. Evde parça ba i yapanlar,
ev hizmetlerinde veya buna benzer düzensiz ilerde çalanlar genellikle bunlar
belirtmeyip kendilerini ev hanm olarak belirlerler. Çünkü kendileri de çalmalarn i
olarak deerlendirmemektedirler.
Çünkü bu gibi iler, yapan insana prestij getirmez, ayrca güvenli istihdam
salamadklar düünülür. 333 Türkiye’de 1960’lardan bu yana planl bir ekonomi içinde
kalknma çabas içindedir. Türk toplumundaki yap deiiklii ve saysal veriler Türk
toplumunun kalknma yolunda büyük önemli aamalar kaydettiini göstermektedir.
Ancak henüz temel ekonomik ve sosyal sorunlarn çözebilmi deildir. Yaplan ilk
kalknma planlarnda ekonomik ve kültürel kalknma çabalarnn amac yaam
düzeyinin yükseltilmesi ve temel gereksinimlerinin karlanmas olmutur. Bu nedenle
Türk kadn sorunu toplumun genel sorunlarndan soyutlanarak ele alnmamtr. Türk
332
Ekim 1997 HA Sonuçlar, DE 1988.
www. gençbilim. com. Ödev-Tez Sitesi. Ayrca, bkz. Deien Bir Toplumda Kadnn stihdam
mkânlarnn Gelitirilmesi Konulu Uluslar aras Konferans, ve çi Bulma Kurumu, Ankara, 1990, s.
105.
333
119
kadnnn uygar ülke kadnlar düzeyine yükselmeleri için ayrcalkl politikalar
saptanmamtr. 334
Türkiye’de istihdam sorununun çözümlenmesi 1961 Anayasas ile devlete bir
görev olarak verilmitir. Anayasa’nn 42. maddesinde “çalma herkesin hakk ve
ödevidir” ibaresi yer almaktadr. Bu madde de “Devlet, çalanlarn insanca yaamas ve
çalma hayatnn kararllk içinde geçmesi için sosyal, iktisadi ve mali tedbirlerle
çalanlar korur ve çalmay destekler, isizlii önleyici tedbirleri alr” der. 335 Ayrca
1961 Anayasasnda iktisadi ve sosyal haklarn snrlarna 53. madde de yer
verilmitir. 336 ehirlerde yaayan nüfusun 1955'de % 28,8 den 1990'da % 59,0’a,
1997'de ise %65,1’e yükseldii göz önüne alndnda, kadnlarn kentsel igücüne
katlm oranlarnda bir artma olmas gerektii düünülmektedir. Oysa kente göç,
erkekler için igücüne katlmda küçük bir düüle sonuçlanrken kadnlarn neredeyse
tamamnn igücü dnda kalmas sonucunu dourmutur. Kadnlarn igücüne katlm
açsndan krsal ve kentsel alanlar arasnda ciddi farkllklar vardr. 1997 yl itibariyle
krsal alanlarda kadnlar için i gücüne katlm oran %36,9, erkekler için % 73,9 iken
kentsel alanlarda kadnlar için bu oran % 16,1’e erkekler için % 66,8 e dümektedir. 337
Türkiye’de kadn çalsa bile evin sorumluluu ve çocuklarn bakm genel
itibariyle yine kadna aittir. Bu nedenle çalan kadnn yükü erkee oranla iki kat daha
fazladr. Çocuklarn gündüz braklabilecei kre gibi kurumlar olmasna ramen maddi
olarak ar bir yük getirdii için kadnn eitimi olsa dahi darda bir ite çalmas
zorlamaktadr. Bu durumda kadnlarn bir ksm evde çalma (örnein, terzilik yapma)
yoluna gitmilerdir. Evde çalan kadnlar bir bakma dünyadan kopuk yaamaktadrlar.
Kendilerini gelitiremeyecekleri gibi gelien teknoloji ile örnein konfeksiyonun
yaygnlamasyla ortadan kaybolacaklardr.
Eitim düzeyleri arttkça kadnlarn medeni halleri ne olursa olsun daha fazla
oranda çaltklar gözlenmektedir. Bekârken çalan kadn isteyerek belli bir amaç
tayarak çalmaktadr. Evlendikten sonra ise zorlaan ekonomik artlar karsnda aile
bütçesine katkda bulunmak için çalmaktadrlar. 1973’te yaplan Hacettepe
Aratrmasnn bulgular bu dorultudadr. 15–49 yalar arasnda çalan evli kadnlarn
334
Gül ERGL, “Üç Be Yllk Kalknma Planlarnda Kadnlara likin Siyasalar ve Dolayl Sonuçlar”,
Türk Toplumunda Kadn, s. 198.
335
A. g. m., s. 211.
336
Niyazi ALTUNYA, Anayasa Hukuku Açsndan Türkiye’de Eitim ve Örenim Hakk, Milli Eitim
Basmevi, stanbul, 2003, s. 38.
337
http: // www. gençbilim. com, Ödev-Tez sitesi.
120
% 60’ geçinebilmek için çaltklarn söylemilerdir. steyerek çalanlar ise % 8’lik
bir oran oluturmaktadrlar. 338
statistiksel verilere göre1988 ylnda bekâr erkeklerin igücüne katlm oran %
91,8 bekâr kadnlarn igücüne katlm oran % 47,8 olarak iki kat orannda olduu
görülmektedir. Bu tabloyu medeni durumlarn göz önüne alarak incelediimizde evli
erkeklerin igücüne katlm oranlar 86,4 iken, evli kadnlarn igücüne katlm
oranlarnn 32,0 olduu karmza çkmaktadr. Bekâr kadnlarla kyasladmzda evli
kadnlarn i gücüne katlm orannn daha az olduunu görmekteyiz. Bu durumun
nedeni hem erkeklerin çalan kadn istememesi hem de kadnlarn evlendikten sonra
kendilerini i alanndan uzaklatrmalardr. 339
Erkeklerin çalan kadn istememelerinin nedenlerini u ekilde açklayabiliriz.
lk olarak erkek kadn üzerindeki egemenliini kaybetmek istememektedir. Çünkü
çalan kadn, ekonomik özgürlüe sahip olduu için erkein üzerinde hegemonya
oluturmasna izin vermeyecektir. Elinde maddi bir güç bulunduraca için erkein
göstermi olduu olumsuz davranlara boyun emeyecektir. Bu da aile kurumunun
parçalanmasna yol açacaktr. Aile kurumuna zarar erkein olumsuz davranlar deil
kadnn erkee ba kaldrmas olarak yorumlanmaktadr. Oysa çalmayan kadn erkee
muhtaç olmas nedeniyle yaad olumsuz olaylara vermek istedii tepkiyi
gösteremeyecei için boyun eecek böylece erkek egemen aile kurumu devam
edecektir. kinci nedeni çalan kadn i ile birlikte ev ilerini de beraber yürütmek
zorunda kalacaktr. Bu da kadn için oldukça yorucu bir durum yaratacaktr. Erkek de
evde kadn ile birlikte çalmak zorunda kalacaktr. Erkek bunu istememektedir. Çünkü
evine geldiinde onu karlayacak ihtiyaçlarn giderecek biri olmaldr. Erkek bu
duruma toplum tarafndan altrlmtr. Son olarak da aile kurumunda çocuklarn
sorumluluunu yüklenen erkek bireyden çok kadndr. Kadn sosyal alanda çalt için
çocuuna çok fazla vakit ayramayacaktr. Erkek çocukla ilgilenme görevini kadna
brakmaktadr. Kadnn evlendikten sonra çalma alanndan uzaklamak istemesinin
nedenlerini ise u ekilde ifade edebiliriz. lk olarak özellikle içi statüsünde çalan
kadnlar bilinçsizlikleri nedeniyle çalmann anlamn kavrayamamaktadrlar. Onlar
için çalmann amac sadece maddi olarak rahat bir yaam elde edebilmektir. Kadn
338
Ferhunde ÖZBAY, “Türkiye’de Krsal/ Kentsel Kesimde Eitimin Kadnlar Üzerine Etkisi” , Türk
Toplumunda Kadn , Aratrma Epitim ve Ekin Yaynlar, Ankara, 1997, s. 187.
339
1988–1999: Devlet statistik Enstitüsü Web sitesi. Hane halk gücü Anketi Sonuçlar.
2000: Hane halk gücü Anketi Sonuçlar, 2000, Çizelge, 3,2.
Devlet statistik Enstitüsü.
121
evlendii zaman onun maddi ihtiyaçlarn karlayacak bir birey yannda olacaktr. Bu
nedenle kadn evlilii bir kurtulu olarak görmektedirler. Onlar için çalmann manevi
bir anlam bulunmamaktadr. Daha üst statüde çalan kadna ise evlendikten sonra
çalma alan ile ev alannn ilerinin birlikte yürütülmesi ar gelmektedir. Bu nedenle
kadn birinden vazgeçmek zorunda kalmaktadr. Ailesini parçalamamak istemedii için
iini brakmaktadr. Bu kadn için öncelikli alann ekonomik özgürlük deil de ev hayat
olduunun göstergesidir.
Bilindii gibi, üretimden pazara sunuma kadar uzanan sürecin tümü ya da bir
bölümü yasal düzenlemelerin dnda kalan ekonomik faaliyetlerin tümü enformel
sektör olarak tanmlanmaktadr. Enformel sektörün genilemesinde 1960’lardaki
sermaye birikimi tkankl ve üretimdeki gerileme, 1970’lerde isizlik ve enflasyonun
birlikte artmas sebep olmutur. 340
Kadnlar enformel sektörün potansiyel igücünü oluturmaktadrlar. “Çalmaya
Hazr gücü olarak Kentli Kadn ve Deiimi Aratrmas”nn ortaya çkard sonuca
göre isiz kadnlar erken evlilik yapm, çocuk sahibi, sosyo-ekonomik düzeyi düük
aile bütçesine katk salamak için marjinal iler yapan kadnlardr. Bu kadnlarn
öncelikli amaçlar deyim yerindeyse karn doyurmak için, ailenin bütçesine az da olsa
katk salayarak daha kolay geçim salamaktr. Bu kadnlar isiz kadnlardr. Kendi
evinde uzaklamadan evde oturarak yaplan, kendi evinin ileri, çocuklarnn bakm
salandktan sonra arta kalan zamannda bazen uykusuz kalarak yaplan dantel ve nak
gibi iler marjinal iler arasnda en önemli paya sahiptir. En az pay dalmn gösteren
ise boncuk iidir. Bu marjinal ilerin oran öyledir.
Tablo 6 Marjinal lerde Kadn Oran 341
340
341
Dantel, nak
% 29,2
Temizlikçilik
% 15,
Koca/aile fertlerinden birine yardmc olmak
% 12,
Diki dikme
% 8,3
Pazarlama faaliyetlerinde bulunma
% 5,5
Kuma boyas, örgü, oya
% 4,3
Çocuk bakcl
% 4,0
Çiçek
% 2,8
Boncuk ileri
% 2,2
MNBA, a. g. m. , s. 107, 108.
A. g. m. , s. 113.
122
Ülkemizde kadnlarn i gücüne, ekonomiye katlm oranlarnda art olduu
halde, hukuk, tp gibi uzmanlk dallarnn hala erkek tekelinde olduu görülmektedir.
Türkiye’nin toplam kadn nüfusuna bakarak kamu oranlaryla bir derece sevinsek de
kadnlarn sorunlarna çözüm üreten yasa yapclarn oranlar hiçte iç acc deildir.
Türkiye’de kamu sektörü son derece nitelikli bir kadn kesimini bünyesinde
barndrmaktadr. Ancak ne yazk ki üst düzey görevlerde kadn says oldukça azdr.
Ülkemizde hiç kadn müstearn bulunmamas bu konuda verebileceimiz ac bir
örnektir. Gelimekte olan ülkelerde kadnlarn uzman mesleklere girmeleri belli bir
tarihsel dönemin koullarna bal ksa süreli bir gelimedir. 342
Genel olarak kadnlarn kentsel igücüne katlmlar balangç noktas olarak ele
alndnda, uzman mesleklere girebilen kadnlarn toplumun seçkin tabakasn
oluturan ailelerin bireyleri olduu karmza çkmaktadr. Ancak bu mesleklerde
çalan kadn orannn az olmakla birlikte art göstermesi, kültürel deer yarglarnn
deitiinin göstergesidir. Kadn milletvekili ya da kadn müstear ya da kadn avukat
kavramlar toplum tarafndan içselletirildiklerinde mesleklerdeki kadn erkek ayrm
sona erecektir.
Tablo 7 Corafi Konuma ve Toplumsal Cinsiyete Göre stihdam Statüsünün
Dalm 343 Türkiye, 2000 (%).
Kentsel Alan
Durumu
Krsal Alan
Erkek
Kadn
Erkek
Kadn
Ücretli veya Maal
57.7
72.0
18.3
6.8
Yevmiyeli
12.0
8.0
11.9
2.5
veren
9.8
1.8
2.7
0.2
Kendi Hesabna
17.3
8.7
47.4
13.5
Ücretsiz Aile çisi
3.3
9.6
19.8
77.1
Not: Bu saylar 15 ya ve üstündeki nüfusu içermektedir.
Baz alanlarda kadnn statüsünün iyilemi durumda olmas, kadnn toplumda
kendi becerilerini ve yeteneklerini ortaya çkarabilecek frsat yakaladnda yaplmas
gerekenleri hakkyla yerine getirdiini göstermitir. Türkiye’de, siyaset alanndan i
342
Aye ÖNCÜ, “Uzman Mesleklerde Türk Kadn” Türk Toplumunda Kadn, Aratrma Eitim ve Ekin
Yaynlar, Ankara,1997, s. 253, 263
343
Devlet statistik Enstitüsü. Hanehalk gücü Anketi Sonuçlar, 2000,
123
alanna kadar etkili olmu kadnlara kadar uzanan geni bir alann olutuu
yadsnamayacak bir gerçektir. Ancak, yaanan bu gelimeleri genel kadn nüfusu göz
önüne alarak deerlendirdiimizde kadnn hak ettii yerde bulunmadn görmekteyiz.
Yaanan gelimeler, yetersiz ve snrldr.
Türkiye bugün iktisadi bünyesi bakmndan bir azgelimi ülke özelliini
göstermektedir. Türk toplumunun sorunlar da az gelimi bir toplumun sorunlardr.
Geçi halindeki her toplum gibi Türk toplumunda da bir yandan gelimi ülkelerin
sosyal sorunlarna benzer sorunlarla kar karya gelinirken, bir yandan da yar-feodal,
heterojen sorunlar ortaya çkmaktadr.
Türk kadnnn sorunlar, azgelimi ülke kadnlarnn sorunlarna göre büyük bir
farkllk göstermez. Gerçi Türkiye anti-emperyalist davranlarn öncüsü olmu, politik
bamszlna bütün III. Dünya Ülkelerinden önce kavumu bir ülkedir. Kadna
yepyeni bir statü kazandran Medeni Kanun hâlâ yürürlüktedir ve Atatürk Devrimleri ile
Türkiye'de pek çok kadn çalma özgürlüüne kavumutur. Bu bakmdan Türkiye'nin
dier azgelimi ülkelere göre ansl bir durumu vardr. Ancak ülkenin genel manzaras
göz önünde bulundurulursa azgelimiliin özelliklerini tadmz ortaya çkmaktadr.
Türkiye’de de kadnlarn igücüne katlmlarnn, gerek kadnlar gerekse aile ve ulusal
ekonomi için önemi kalknma planlarnda yer almakla birlikte, kadnlarn igücüne
katlm konusunda istenilen düzeye ulalamamtr.
Cumhuriyet reformlarnn getirdii yasal ve kamusal alana ilikin çarpc
iyilemelere karn, Türk toplumunda, kadn erkek rollerinin, özellikle "özel alana"
ilikin olarak, yeniden tanmlanmasn salayacak sosyal yapsal dönüümler
yaygnlamamtr. Öte yandan, erkek-egemen deerlerin "kadna bak açs" içeren
merceklerden sorgulanmas ancak son on yllarda gündeme gelmee balamtr.
3. 4. Siyasal Alanda Yaplan nklâplar ve Türk Kadn
Atatürk 1927’de hazrlanan bir seçim bildirgesinde, halkn hayat koullarnn
çada ve uygar kanunlarla iyiletirilmesi için milletin eilim ve gereksiniminin
bilinmesini ve halkn gücünün kabul edilmesinde güven ve yetki sahibi olunmas artn
gerekli görmektedir. Atatürk, bu özelliklerin kendinde var olduunu dile getirmitir. 344
Atatürk’ün gerçekletirdii inklâplar bu düüncesinin ispatdr.
344
Taha PARLA, Türkiye’de Siyasal Kültürün Resmi Kaynaklar, C. 2 Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri,
letiim Yaynlar, stanbul, 1991, s. 210.
124
Kadnlara seçim hakknn tannmas Cumhuriyet ideolojisinin gerçekletirdii en
önemli ilerden birisi hatta en önemli itir, diyebiliriz. Osmanl Devleti döneminde
hazrlanan 1876 Kanun-i Esasi’de kadna seçme hakk tannmamtr. Osmanl
mparatorluunda kadna seçim hakk verildiini hiçbir kaynakta göremiyoruz.
Kadnlar siyasal alann dnda brakma nedenini kadnla erkek arasndaki i
bölümü farkll sonucu ortaya çkan yarg olarak belirleyen düünceler vardr. Bu
düünceler, kadnlara ya da erkeklere yapamayacaklar görevlerin verilmemesi gerektii
yargsyla ortaya çkmtr. Oysaki kadnlarn siyaset yapamayacaklarn ispatlayacak
hiçbir delil hiçbir gerekçe yoktur. Bu yarg geçmiin köhne zihniyet yapsnn bir
sonucu olarak ortaya çkmtr.
Bu zihniyet Afet nan’n deyimiyle papaz zihniyettir. Saint Paul, “Erkee
vasiyette bulunmay ve ona kar nüfuz elde etmeyi kadna müsaade etmem. Kadn
suskun ve sessiz kalmaldr. Zira Âdem ilk önce Havva daha sonra var olmutur.”
345
demektedir.
Saint Paul’un zihniyeti o dönemin toplum zihniyetinin bir özetidir. Erkekten
sonra yaratld için varl sadece yanndaki erkein varlyla gerçeklik kazanan
annelik ve karlk göreviyle snrlandrlm kadn, erkekle ayn imkânlara sahip olduu
sürece bana geçtii her ii en mükemmel ekilde yerine getirerek kendini ispatlamtr.
Kadnlar erkeklerden ne daha az yetenekli ne de daha az zekidirler. Bu durum zaten
ispatlanmtr. Kadnn erkekten daha aa bir varlk olduu düüncesi yklmtr.
Kadn bugün istenilsin ya da istenilmesin sosyal alanda da ekonomik alanda da siyasal
alanda da kendini kabullendirmitir.
Cumhuriyet ideolojisiyle amaçlanan kadn yalnzca toplum içinde erkekle eit
konuma getirmek deildir. Bununla birlikte ülke siyasetinde etkin bir birey olmas da
çadalama hareketinin bir parçasn oluturmaktadr. Kadna siyasal bir kimlik verme
giriimi Türk Devriminin baard en önemli itir.
I. Dünya Savandan sonra birçok ülke kadna seçim hakknn verilmesini
onaylamtr. Bu hakk kabul etmeyen ülkeler arasnda Fransa, spanya, talya ülkeleri
gibi Latin ülkeleri de yer almaktadr. ngiltere 1920’de yaplan bir yasayla, “kadnlk
dolaysyla her türlü yetersizliin kaldrldn” onaylamtr. 346
345
NAN, Medeni Bilgiler ve M. Kemal Atatürk’ün El Yazlar, Atatürk Aratrma Merkezi, Ankara,
2000, s.113.
346
KIRKPINAR, a. g. e. , s. 115.
125
Kuzey Avrupa ülkeleri kadnlara oy hakk vermitir. Finlandiya da 1906’dan
beri 24 yan bitiren bütün erkek ve kadn vatandalar seçme hakkna sahiptir.
Finlandiya da kadnlar siyasal alana aktif bir ekilde katlmaktadrlar. 1908’de mecliste
25 kadn üye bulunmaktadr. Norveç’te 1908’den beri 25 yan bitiren her kadn oy
kullanma hakkna sahiptir. Danimarka’da 1915’ten bu yana 25 yanda bulunan kadn
ve erkek herkes seçim hakkna sahiptir. sveç’te 1919’dan beri 25 yandaki yine kadn
ve erkek seçim hakkna sahiptir. Yine Almanya da kadnlar Yeni Alman Yasas’nn
109. maddesi gereince erkeklerle eit konumdadrlar. Ayn medeni hak ve ödevlere
sahiptirler. Yeni Avusturya Cumhuriyeti de kadnlara bu haklar tanmtr. Polonya
1921’den beri 20 yan doldurmu kadnlara seçim hakkn vermitir. Çekoslovakya’da
1920 anayasas kadnlara seçme ve seçilme hakkn vermitir. Kuzey Amerika Birleik
Cumhuriyetleri’nden kadnn seçim hakkn ilk tanyan Viyomink Devleti olmutur. Bu
devlet bu durumdan memnuniyetini dile getirerek bütün parlamentolara 1894’te bir
öneri göndermitir. Bu öneri de unlar yazmaktadr.
“Zorba bir yasalar kuruluna ihtiyaç duyulmakszn, hiç kimseye bir zarar
vermeksizin kadnlarn oylar ülkeden, cinayetleri, yoksulluu ve kötülüü atmaya
hizmet etmitir.” 347
Bu öneriden sonra tüm Amerika Cumhuriyetleri ayn esas kabul etmitir.
1920’de yaynlanan Anayasa’da kadnlk ve erkeklik dolaysyla ‘seçim hakk hiç
kimseye reddedilmeyecektir’ metni sonucu 20 milyon kadn seçim hakkna kavumu,
1920’de Cumhurbakanl seçimlerine katlmlardr. 348 Görüldüü gibi kadna seçim
hakk verilmesi konusunda bu yllarda genel olarak fikir birlii vardr.
3. 4. 1. Türk Kadnna Seçme ve Seçilme Hakknn Verilmesi
Türk tarihinin eski dönemlerini incelediimiz bölümlerde devleti yönetme
yetkisinin yalnz devlet bakanna ait olmadn onunla birlikte hatununda bu
sorumlulua ortak olduunu açklamtk. Türk milletinin tarihi göz önünde
tutulduunda kadnlarn, erkeklerin yaptklar bütün ilerde yer aldklarn görmekteyiz.
Tarla ilerinde, ormanda, hayvanclkta, pazarda, sava yllarnda kadn erkekten ayr bir
konumda olmamtr. Kadn, her yerde her ite erkeinin yannda varln göstermitir.
Bu durumu en çok gözler önüne seren olay daha önceki bölümlerimizde yer verdiimiz
347
348
NAN, Medeni Bilgiler ve M. Kemal Atatürk’ün El Yazlar, s. 114, 115.
A. g. e. , s. 115
126
Kurtulu Sava yllarndaki kadnlarmz olmutur. Sonuç itibariyle kadn seçme ve
seçilme hakkna sahip olmaldr.
Çünkü demokrasinin mant bunu icap ettirir.
Çünkü kadnn müdafaa etmesi gereken menfaatleri vardr.
Çünkü kadnn cemiyete ifa edecei vazifeler vardr.
Çünkü kadnn siyasi haklarn tatbik etmesi kendisi için faydaldr. 349
Demokrasinin gerei olarak akl banda her ferdin kendi ahsiyetini korumas
için siyasi iktidara sahip olmas gerekir. Kadn akl banda bir ferttir. Dolaysyla bu
hakka sahip olmaldr. Cumhuriyet rejimi eitlie dayal bir rejimdir. Seçim sand
önünde oy vermekte bir cahil ile bir devlet adam birbirine eittir. Kadnn bu eitlie
aykr tutulmasnn hiçbir mantki gerekçesi yoktur. Erkein sahip olduu gibi kadnn
da sahip olduu, savunaca ekonomik ve sosyal çkarlar vardr. Sosyal alanda
savunaca fikirler, bu alandaki sorunlarn çözülmesi için sunaca teklifler vardr. Milli
kalknma içinde ve milli çalma da kadnn payn küçümsemek yanl bir davrantr.
Hiç kimsenin böyle bir hakk yoktur, olamaz da demektedir Afet nan. 350
Türkiye’de kurulmu olan kadn dernekleri dier ülkelerde olduu gibi bir siyasi
hak iddia etme giriiminde bulunmamlardr. Bu dernekler özellikle aydn
kadnlarmzn bir araya gelerek birbirleriyle fikir alveriinde bulunduklar cemiyetler
özellii tamaktadrlar. stiklal sava srasnda da böyle bir fikir ortaya atlmamtr.
Cumhuriyet dönemine girdiimiz dönemin 1930’lu yllarn siyasi haklar için bir
balangç noktas olarak ele alabiliriz.
3 Nisan 1930’da, Türk kadnlarna belediye seçimlerinde seçme ve seçilme
hakkn tanyan Yeni Belediye Kanunu kabul edilmitir. 351
Cumhuriyet döneminde kadna verilen siyasal haklar o dönemde bu haklardan
yoksun milletlerin kadnlarna da örnek tekil etmitir. Siyasal haklar ve bu haklarn
uygulanmas her ülkede farkllk göstermektedir. Bunun nedeni bu haklarn devlet ekli
ile ilikili olmasdr. ‘Devlet bir milletin hukuki ahsiyetidir’ denildiinde kadn ve
erkek bireylerin birlikte milleti oluturduu sonucu ortaya çkmaktadr. Demokrasinin
temel unsuru kadn ve erkek bütün milleti temsil etmesidir. 352
349
KIRKPINAR, a. g. e. , s. 187. Ayrca bkz. NAN, Atatürk ve Türk Kadn Haklarnn Kazanlmas, s.
138
350
NAN, Medeni Bilgiler ve M. Kemal Atatürk’ün El Yazlar, s. 116, 117.
351
Afet NAN, Tarihten Bugüne, Türkiye Bankas Kültür Yaynlar, Ankara, 1970, s. 62.
352
Afet NAN, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Devrimi, Babakanlk Basmevi, Ankara, 1973, s. 125.
127
Bu açklamaya göre kanun karsnda sosyal snf fark gözetmeyen demokrasi
rejimi millet fertleri arasnda kadn erkek arasnda hiçbir fark gözetmeden her iki cinsi
de eit artlar altnda kabul etmek durumundadr. Bu nedenle Türkiye Cumhuriyeti’nde
bu haklar kanunlatrlmtr. Demokrasinin gerei budur.
Bir konumasnda, “...siyasi ve sosyal haklarn kadn tarafndan kullanlmasnn,
beeriyetin saadeti ve prestiji açsndan gerekli olduuna eminim 353 ” diyen Atatürk,
Türk kadnna siyasal etkinliklere kendini gösterme frsat vermitir. Yaanan uzun
tartmalar sonucunda, 3 Nisan 1930’da 164 maddelik Belediye Kanunu, kadnlara
belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkn tanmtr. Kadnlar edindikleri bu
haklar 26 Ekim 1933’te çkan köy kanununda kadnlarn muhtar seçilmesi için hak
sahibi olmalar sonucunda kullanmlardr. 316 üyeli Mecliste, 198 kii oya katlrken,
117 kii katlmamtr. 354 Türk tarihinin her döneminde ve her alannda erkekle birlikte
yer alm olan Türk kadnna bu hakkn verilmesi son derece normaldir. Ayrca kadna
belediye seçimlerine katlma hakknn verilmesi ileri de kadnlarn bununla birlikte
genel seçimlere katlma hakkn da elde edeceklerinin habercisi olmutur. Bu o günkü
Türkiye için büyük bir demokratik hamledir.
4 Haziran 1933 ylnda yaplan bir toplant da Atatürk, inklâp kelimesi için u
sözleri söylemitir. nklâp, mevcut müesseseleri zorla deitirmek demektir. Türk
milletini son asrlarda geri brakm olan müesseseleri ykarak yerlerine, milletin en
yüksek medeni icaplara göre ilerlemesini temin edecek yeni müesseseleri koymu
olmaktr. O gece yaplan konumalar not eden Afet nan demokrasi iradesi için
kadnlara seçim hakk tannmas fikrinde herkesin birletiini vurgulamaktadr. 355
1930- 1934 yllar arasnda kadnlarn seçim hakk konusu üzerinde durulmutur.
Ancak o dönemin siyasi olaylar bu konuda uygulamaya geçilmesini engellemitir.
Babakan General smet nönü bu konuda u tarihi konumay yapmtr;
“Yüce saylavlar, saylav seçmek ve saylav seçilmek hakkna sahip olmalar için
yüce katnza teklif sunuyoruz. Kadnlarmzn Türk tarihindeki hakl yerleri, erkeklerle
beraber daima, memleketin milletin mukadderat üzerinde söz ve tesir sahibi
olmalardr. Türk kadn tarihte ne vakit hakl ve itibarl yerini bulmusa, bunun
mukadderat üzerinde kendi tesirini gösterebilmise, erkeklerle beraber kark ve güç
yurt ilerinde el ele çalabilmise, ite o zaman, büyük Türk ulusu, kudreti ile,
353
DORAMACI, “Atatürk ve Kadn Haklar” , s. 447.
A. G. E. , s. 447.
355
NAN, Atatürk ve Türk Kadn Haklarnn Kazanlmas, s. 139,140.
354
128
medeniyetiyle bütün dünyay kaplamtr. Arkadalar, Türk kadnnn, hakk olduu
yerden ayrlp, bir süs gibi, memleket iine karmaz bir varlk gibi bir köeye konulmas
Türk ananesinin ve Türk anlaynn zdd olan bir usuldür ki onun Türk
memleketlerinde
yerlemesi
asrlarca
–elemlerimizi
ve
aclarmz
tekrar
uyandrmayaym- geçirdiimiz felaketlerin balcalarndan ve esasllarndan birini
tekil eder. Arkadalar, eski allm darbmeselleri tekrar edecek deilim. Ulusumuzun
bütün ihtiyaçlarn, içinden ve yakndan görmü ve yetimi adamlar olarak, inançla
söyleyebiliriz ki Türk kadnnn geni alanda ulus ilerine karmasndan istifade
etmekteyiz, istifade edeceiz. Yakn geleceklerde, Türk devletinin ve Türk ulusunun
geni kudretinin srr anlald zaman, bunun banda, ilk günden beri Türk
inklâbnn Türk kadnna verdii haklar esasl bir delil olarak ileri sürülecektir.” 356
Bu sözlerinden sonra smet nönü kadna verilen haklarn asla bir lütuf olarak
düünülmemesini, Türk kadnnn bu haklarnn esas haklarndan olduu ve hata olarak uzun
yllar boyunca kadnn bu haklardan yoksun brakldn, sava srasnda erkekle omuz omuza
savaan, tarladan yiyecei çkaran kadnlarn elbette söz söylemeye haklar da olduunu
vurgulamtr. Ayrca smet nönü Türk inklâb denildiinde akla gelecek ilk eyin kadnn
kurtuluu inklâb olduunu göz ard etmememiz gerektiini söylemektedir. Kadna
milletvekili seçme ve seçilme hakknn verilmesiyle de bu kurtuluun tamamlanacan dile
getirmektedir. Babakan smet nönü ve 91 bakann imzaladklar yasa tasars
yasallatrlarak, maddeler üzerinde u deiiklikler yaplmtr:
Madde 1- Tekilat- Esasiye Kanununun 10. maddesinde yer alan 18 yan bitiren
yalnzca erkek vatandalar mebus seçebilir kaydnn deitirilmesiyle, 22 yan bitiren, kadn
ve erkek her Türk vatanda mebus seçmek hakkna sahip olmutur.
Madde 2- Tekilat- Esasiye Kanunun 5. 11. 16. 28. 58. maddelerindeki 18
yan bitiren erkekler kaydnn deitirilmesiyle 30 yan geçmi tüm vatandalara,
erkek kadn ayrm yaplmadan seçilme hakk verilmesi de kabul edilmitir.
Madde 3- Oy verenlerden, oy verirken hüviyet ve ahsiyetleri belli olmayanlarn
oylar kabul edilmeyecektir. 357
Bu maddenin nedeni baz kadnlarn çarafl gezmeleri nedeniyle hüviyetlerinin
bilinmedii önceden kadnlarn oy haklar olmad için bu konu da sorun yaanmad
ancak kadnlara bu hakkn verilmesiyle ortaya çkan bu sorunun giderilmesi gerektii
belirtilmitir. Kadnlara verilen bu haklar tarih profesörü Sadri Maksudi Asal’a göre
356
357
NAN, Atatürk ve Türk Kadn Haklarnn Kazanlmas , s. 139,140.
A. g. e. , s. 146.
129
Türkiye’nin gerçek bir demokratik sisteme doru giden bir evrimin sonucudur. O
dönemde demokratik sistemle yönetildii halde kadnlarn siyasal haklardan yoksun
brakld ülkeler vardr.
Bu konuda Atatürk u sözleri söylemitir:
“ Çaraf içinde, peçe altnda ve kafes arkasndaki Türk kadnn, artk tarihlerde
aramak gerekecektir. Türk kadn evdeki uygar yerini yetkili bir ekilde doldurmu, i
hayatnn her alannda baarlar göstermitir. Siyasi hayatta belediye seçimlerinde
deneyim kazanan Türk kadn, bu seferde milletvekili seçme ve seçilme suretiyle
haklarnn en büyüünü elde etmitir. Uygar memleketlerin birçounda kadndan
esirgenen bu hak, bugün Türk kadnnn elindedir ve onun bu deerde olduundan
kuku yoktur…” 358
Atatürk bu notla en önemli ilerden birini yapldn göstermektedir. Bu karar
Türk kadnna, sosyal ve siyasal hayatta bütün milletlerin üstünde yer verildii
görülmektedir.
1935’li yllarda kadnlara verilen bu hak dönemin milletvekilleri arasnda büyük
tartmalara yol açmtr. Bu tartmalarn odak noktasn kadnlarn da askerlik
yapmalar gerektii konusu oluturuyordu. Bu konuya çok fazla bir muhalefet
olmamtr. Atatürk kadnlarn askere alnmalar konusunda daha önceki yllarda yapt
bir konumasnda u sözleri söylemitir:
“…O halde, kadnn bütün manasyla siyasi haklara malik olmas için, her
vatanda nazarnda bir eref, bir vatan borcu olan askerlik görevini, icabnda fiilen
yapabilmesi gerekir… Demokrasinin esas artlarndan birisi olan müsavat, hali buna
müsait deildir, denemez. Türk köylü kadnlarnn en ar ileri yapmakta, erkeklere
olan mesai itirak ve mukavemeti malumdur. Türk kadn tarihte ve Türk nklâp
Tarihinde bunun delillerini ortaya koymutur. Bugün için buna gerek yoktur, ama
kzlarn, buna göre bedeni, fikri ve hissi terbiyeden geçirilmesi gerekir.” 359
Türk kadnnn siyasal haklarna kavuup siyasete girmesiyle birlikte toplumsal
alana katlmnn her yönüyle gerçeklemeye balamtr. Kadnlarn eitimden
yararlanma
frsatlarnn
arttrlmas
sayesinde
kadnlar
hukuki
statülerinden
yararlanmlardr. Kadnn statüsünün üretimde oynad rol ve ekonomideki kalknma
payna göre irdelenmelidir.
358
359
KAHRAMANOLU, a. g. e. , s. 170.
A. g. e. , 196.
130
Kadnnn bamll geleneklerden daha çok sosyo-ekonomik durumunun bir
sonucu olarak ortaya çkmaktadr. Kadnn siyasetle ilgilenmesi, siyasal eylemlerinde
özerklie sahip olmas ancak iç ve d göç, kentleme, endüstrileme gibi toplum
yapsn kökten deitiren süreçlerle gerçekletirilebilir.
Atatürk baka bir konumasnda öyle söylemektedir:
“Bir içtimai heyet ayn gayeye bütün kadnlar ve erkekleriyle beraber
yürümezse, medeniyette ilerlemesine fenni imkân, ilmi ihtimal yoktur.” 360
Böylece Türk kadnna iki görev dümektedir. Biri kendi haklarn görev
karl kullanmaktr, dieri ise bunlar bilmeyenlere anlatmaktr. Türk kadn ‘Eit hak
eit görev’ prensibine göre milletimizin milletler topluluu içinde her bakmdan medeni
vasflaryla yerini almay amaç edinmitir. Bu yolda salam admlarla ilerlemektedir.
5 Aralk 1934’te de Milletvekili Seçimi Kanunlaryla seçme ve seçilme haklar
Türk kadnna tannmtr. 361 Bu kanunla Türk kadn erkekle eit bir konuma gelmitir.
Daha önceki bölümlerde deindiimiz Uluslar aras Kadnlar Birlii Kongresi’ne bu
haklar elde eden ve milletvekili seçilen ilk kadn millet vekillerimiz katlmtr.
Buradan çkaracamz sonuç kadna seçim hakknn bu kongre öncesinde verilmi
olmasdr.
Atatürk, 4 Haziran 1933’te devlet adamlaryla yapt bir sohbet srasnda unlar
dile getirmitir:
“Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemi ile devlet ekli demektir. Biz
Cumhuriyet’i kurduk; O on yan doldururken, demokrasinin bütün gereklerini sras
geldikçe uygulamaya koymaldr. Kadn haklarn tanmak da bunun bir gerei
olacaktr. Müsterih olunuz.” 362
Kadnlarn
bu
haklarn
günümüzde
ne
oranda
kullanabildiklerini
gözlemlediimizde karmza seçme ve seçilme hakkn kendi istei dorultusunda
kullanamayan kadnlarmzn olduu çkmaktadr. Bu durumun nedeni ise eitim
olanaklarndan yoksun kalm kadnlarmzn, toplumumuzda devam eden ataerkil
düzen sonucu özellikle küçük yerleim yerlerinde koca sözünden çkamamalar, erkek
hangi siyasi partiye oy vermek isterse annesini, karsn ve çocuklarn o partiye oy
verdirmesi ya da bütün aile bireylerinin ayn ortak yaam paydalarndan etkilenmeleri
kadnlarn özgür bir ekilde oy kullanma haklarn ellerinden almaktadr. Ayrca erkein
360
NAN, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Devrimi, s. 126.
A. g. e. , s. 125.
362
KOCATÜRK, a. g. e. , s. 350; bkz. NAN, Atatürk ve Türk Kadn Haklarnn Tannmas, s.138.
361
131
böyle bir tutum sergilemesini normal karlayan hatta çeitli bahanelerle seçim
sandna gidip oy kullanmaktan kendini aciz hisseden kadnlarmz da vardr.
Kullanaca oyun ne anlam tadn bilmeyen kadnlarmz bedelini ödeyerek elde
ettikleri haklar kendi elleriyle yine erkee devretmektedirler. Tabi bu durumda olan
kadn oran fazla büyük bir dilimi oluturmamaktadr. Dileimiz hiçbir kadnn bu
hakkn bakasnn eline vermemesidir. Kadnlarmzn meclise adm atmalaryla Türk
kadn, Atatürk devrinde siyasi haklarn kazanarak dünya kadnna örnek olabilecek
konuma gelmitir. Kadn hemen hemen tüm hak ve yetkilere sahip olmutur. Bu
kadnlarmzn çounluu, eitim sektörü içinde yer alan kadnlarmz olmutur. Bunun
yannda hekimlerinde bulunduu gibi köy muhtarl yapm kadnlarmz da vardr.
Örnein; Afet nan, Atatürk’le yaptklar bir gezi srasnda karlatklar bir
olay öyle aktarmaktadr;
Atatürk’ün ülke içinde yapt geziler srasnda Atatürk’ün köylerinden geçecei
haberini alan köylüler gerekli hazrlklar yaptktan sonra toplanm, Atatürk’ün
arabasnn geçmesini bekliyorlardr. Sonunda araba gelmi. Ancak köylüler heyecanl
ve çekingen yapda olduklar için hiçbirisi yaklamaya cesaret edememi. Bir süre
bekledikten sonra cesaretini toplayan srma ilemeli, en güzel köylü kyafetini giymi,
yaz çehreli bir kadn arabann yanna gelerek “Paam ho geldiniz, senin için yer
hazrladk, ayran yaptk, insene” demi. Kadnn cesaretine hayran kalan Atatürk uzun
bir yolculuk yapmalar gerektiini bu nedenle duramayacaklarn açklarken ayn
zamanda Afet nan’a inip bu kadnn kim olduunu örenmesini istemi. Afet nan
kadnla konuurken Sat kadndan cesaret alan erkekler Atatürk’e yaklaarak sohbet
etmilerdir. Afet nan, o kadnn köyün muhtar olduunu, seçimle köy idaresinin bana
geldiini örenmi. Atatürk, “te mebus olacak kadn.” 363 diyerek köyden ayrlp
yolculuuna devam etmi. Sat kadn Türk köylü kadnnn cesur bir örnei olarak
karmza çkmaktadr. 1935’te Türkiye Büyük Millet Meclisine, ilk kadn milletvekili
olarak seçilmi ve o devre süresince görev almtr.
363
NAN, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Devrimi, s. 153
132
Tablo 8 Seçim Yl ve Cinsiyete Göre Milletvekili says ve Temsil Oran 364
Toplam
Temsil
Temsil
Milletvekili
Oran
Oran
Seçim
Yl
Says
Erkek
%
Kadn
%
1935
399
381
95,5
18
4,5
1939
429
413
96,3
16
3,7
1943
455
439
96,5
16
3,5
1946
465
456
98,1
9
1,9
1950
487
484
99,4
3
0,6
1954
541
537
99,3
4
0,7
1957
610
602
98,7
8
1,3
1961
450
447
99,3
3
0,7
1965
450
442
98,2
8
1,8
1969
450
445
98,9
5
1,1
1973
450
444
98,7
6
1,3
1977
450
446
99,1
4
0,9
1983
399
387
97
12
3
1987
450
444
98,7
6
1,3
1991
450
442
98,2
8
1,8
1995
450
437
97,1
13
2,9
1999
550
527
95,8
23
4,2
2002
550
526
95,6
24
4,4
Tabloda 8’de gösterdiimiz gibi kadnlarmzn seçme ve seçilme hakkn
kullandklar ilk seçim dönemi olan 1 Mart 1935 ylnda yaplan seçimlerde 395 toplam
milletvekili içerisinde 18 kadn milletvekili Meclis’e girmitir. Bu sonuç o günün
Meclisi’nin % 4,6’lk orannn kadn olduunu göstermektedir. Kadnlarn 1935 ylnda
elde ettikleri bu yüzde 4,6’lk oran 68 yllk dönem içerisinde ulalan en yüksek oran
olmutur.1946 ylnda çok partili sisteme geçildikten sonra, parlamentodaki kadn
364
DE Cumhuriyetten Günümüze Milletvekili Seçimleri (1923–2002), T.C. Babakanlk Devlet statistik
Enstitüsü, Devlet statistik Enstitüsü Matbaas, Ankara, 2004 (Kasm), s.10.
133
milletvekili oran %2'ye dümütür. 1950 de 3 kadn Milletvekili saysna sahip iken
1954 seçimlerinde bir kii eklenerek 4 olmutur. 1973'de 450 milletvekilinin
%1,2’sinin; 1983'de 400 milletvekilinin %3'ünün; 1991 genel seçimlerinde 450
milletvekilinin %1,8’inin kadn olduu görülmektedir. 1995 ylnda yaplan genel
seçimlerde parlamentoya giren 550 milletvekilinden 13'ünü kadnlar oluturmu ve
%2,4 orannda bir çounluk elde etmilerdir. 1999 da ilk kez 1939’daki 18 kadn
milletvekili says alarak 22 kadn Milletvekili Mecliste temsil edilmitir. 1999 ylnda
Babakan Bülent Ecevit, Atatürk’ün yolunda bütüncül kalknma modelini devam
ettirmi, arka plana atlan toplumsal ve kültürel kalknmaya öncelik vermitir. 1999
seçimlerinde DSP, 12 kadn Milletvekilini meclise tamtr. 2002 seçimlerinde 24
kadn milletvekili Mecliste yerini almtr. Ancak temsil orann ele aldmzda henüz
1935’deki 4,5’lik oran alamamtr. Bugün 550 kiilik Meclisimizde kadn oran
4,4’tür.Türkiye'de kadnlarn sosyal ve ekonomik alandaki baarlar politik alana yeterli
ölçüde yanstlamamtr. Siyasal yaama katlmnn ilk basama kabul edilebilecek
yerel yönetimlerde de kadn temsili tüm gayretlere ramen son derece snrl
kalmtr.1989 ylnda gerçekletirilen seçim sonuçlarna göre l Genel Meclis'i
üyelerinin binde 8'i, kadnken, 1999 ylnda bu oran yüzde 1,4'e yükselmitir. Ayrca
belediye bakanlar arasnda 1989 ylna kadar hiç kadn belediye bakan bulunmazken,
1989 seçimlerinde belediye bakanlarnn binde 2'si, 1999 seçimlerinde ise 3216
belediye bakanndan binde 6's yani 20 tanesi kadnlardan olumaktadr. Yerel
seçimlerde ise kadn katlm ve seçilme oranlarnda yllar itibariyle art
görülmektedir. 365
Dünyann her yerinde olduu gibi ülkemizde de kadnlarn siyasal yaama
katlmda kar karya bulunduu çeitli sorunlar mevcuttur. Bu sorunlar, yasal,
yapsal, sosyo-kültürel ve ekonomik faktörler eklinde sralamak mümkündür.
Türkiye'de 1980'li yllarla birlikte hz kazanan kadn hareketinin de katksyla
kadn konusu siyasette giderek daha fazla yer almaya balam ve kadnn bu
dezavantajl durumuna ilikin çözüm yollar üzerinde tartmalar balamtr. Bu fiili
durum, siyasi partilerin çeitli yollarla kadnlar siyasal yaama daha fazla katlma
tevik etmelerine neden olmutur. Bu çözüm yollar arasnda en etkin olan kukusuz
365
www. kssgm. gov . tr . ( Kadn ve Siyaset ( Dünya Yerel Yönetimler ve Demokrasi Akademisi
(WALD) tarafndan düzenlenen "Kadn ve Siyaset: Deneyimler ve Kazanmlar, Sorunlar" Konulu
Toplantda; Devlet Bakan Sayn Güldal AKT'in Yapt Konuma Metni ) 25 ubat 2004 /Saat 09.00.
134
kadnlarn kontenjan, merkez yoklamas gibi yöntemler kullanlarak genel merkezlerce
aday gösterilmeleridir. Burada da erkeklerle bir yar söz konusu olmakla birlikte
meslek, eitim, toplumda seçkin olarak bilinme gibi kstaslar öne çkmaktadr. Son
yllarda toplumda, bu konudaki bilinçlenme artmakta, ülkemizde üniversitelere bal
olarak açlan Kadn Sorunlar Aratrma ve Uygulama Merkezleri ve baz gönüllü kadn
kurulular konuya ilikin eitim programlar düzenlemekte, bata siyaset olmak üzere
kadnn karar mekanizmalarna katlmn arttrmaya yönelik sivil örgütlenmelere
gidilmektedir.
Büyük ehir ve kasabalardaki kadnlarn bilim, bürokrasi, eitim ve öretim,
ticaret ve ekonomi alanlarnda yükselmi olduklar ne kadar sevindirici ise de hâlâ Türk
kadnlarnn büyük bir bölümü Cumhuriyetle gelen devrimlerin kendilerine tanm
olduu haklardan habersizdirler.
Günümüzde Türkiye’deki siyasi ve toplumsal yapy deerlendirirken sadece iç
dinamikleri deil, tüm dünyann içinde bulunduu küreselleme sürecini de dikkate
almak gerekmektedir.
Küreselleme ortak bir kaderi paylama ve ibirliini gelitirme gibi olumlu
getirilerin yan sra, hzla gelien piyasa ekonomisi ile toplumlar bask altna
almaktadr. Küreselleme, küresel sermaye için deil insanlar ve toplumlar için ileyen
bir süreç haline getirilmeli, bir anlamda evcilletirilmelidir. 366
Küreselleme eitsizlii ortadan kaldracak bir ekilde ilemezse zaten birçok
alanda dezavantajl olan dünya kadnlar eskisinde daha kötü koullarda yaamak
zorunda kalacaktr. 1935 seçimlerinde bize sunulan seçme ve seçilme hakkmz
karlnda 202 kadn Milletvekili görev yapmtr. u anda mecliste sadece 24 kadn
parlamenter bulunmaktadr. Yerel yönetimlerde ise durum daha da vahimdir.
Türkiye’de 3000 den fazla belediye içinde sadece 18 tane kadn belediye bakan vardr.
Bunlarn bir tanesi il belediye bakandr. Yerel siyasete kadnlarn katlm %1’e bile
ulaamamaktadr. 367
Yasama görevinde kadn temsilcilerinin önemi kadnn güvencesidir. Kadn hak
ettii yere tamak hepimizin görevi ve sorumluluudur. Türk kadnlarnn
Parlamento’daki temsili, demokratiklemeyle balamtr. Ancak devlet denetiminin ve
merkeziyetçi sistemin kalkmasyla birlikte, kadn temsilinin dütüü görülmektedir. Tek
partili dönemdeki kadn temsili ‘sembolik kullanm’ olarak adlandrlsa bile çok partili
366
367
http://www.cibilliyet.com, Ödev-Tez Sitesi, ( Kadn ve Siyaset)
http://www.cibilliyet.com, (Kadn ve Siyaset)
135
demokrasiye geçen Türkiye’de kadnlar bu simgesel özelliklerini de, ne yazk ki
kaybetmilerdir. Bu arada Batllama hareketleriyle, kadnlar birçok alanda kamu
yaamna girmiler ve onlar siyasete sokmak için özel bir gayret gösterilmemi, aksine
zaman zaman sembolik olarak siyasetçiler tarafndan kullanlmtr. 1950 sonras
siyaseti incelediimizde Parlamento’daki kadn saysnn azalm olmasna ramen, ayn
kadnlarn daha aktif çaltklar görülmektedir. Bu durum, siyasette her düzeyde
ilgilenen kadn saysnn artna neden olmutur. 1950 den sonra Türkiye’de Atatürk’ün
bütünsel kalknma modelinden bir ölçüde uzaklalm, maddi kalknma modeline doru
bir kayma olmutur. 368
Bu dönemde kendini siyasete adayan kadnlarn tipolojisine bakldnda, iki tip
kadn profili ortaya çkmaktadr. Bunlardan birincisi; ailelerindeki erkekler adna veya
onlara yardm için politika yapan kadnlar; dieri ise, bamsz kadnlardr. 369
Parlamento’ya seçilen kadnlarn, daha çok ekonomik sorunlar am ve seçimlere
katlabilme olanana sahip kadnlar olduu sonucuna ulalmaktadr.
1980 ylna gelinceye kadar, kadnlarn siyasetle ilikisi ‘kadnlar seçer, erkekler
seçilir’ prensibini ilemitir. Ancak 1980’den sonra, kadnn siyasal yaamla
bütünlemesinde büyük deiimler görülmeye balanmtr. Bu duruma, dört etken
neden olmutur. lki, 12 Eylül 1980 rejimiyle, eski partilerin kadn kollar kapatlmas,
bu durum da kadnlar erkek tarz siyaset yapmaya zorlam olmasdr. kincisi, kadn
hareketleriyle ilgilidir. Bu hareketlerin etkisiyle Türkiye’de siyasal ve sosyal kültürün
yeniden yaplanmas çerçevesinde “kadn sorunu” önemli gündem maddelerinden biri
haline gelmitir. Üçüncüsü deien kadn imajyla ilgilidir. 1980’lere kadar eitim
görmü, orta snf kadnlar arasnda bile büyük ölçüde kabul edilen “fedakâr anne, iyi
e” imaj, medyada yaygn olarak tartlmaya balanmtr. Gerek orta snf kadnlarca
okunan kadn dergilerinde, gerekse kadnlara yönelik baz radyo ve televizyon
programlarnda modern bir kadn tipiyle kadna geleneksel rollerinin dnda baz
hedefler de gösterilmeye balanmtr.
Sonuncusu da 1990’l yllarda ortaya çkan ve siyasette kadnn konumuna
dorudan etki eden bir baka olgunun siyasal arenada yaanm olmasdr. Bu, ilk defa
bir kadnn büyük bir siyasal partinin bana geçerek, babakan olmasdr. 370 Bütün bu
gelimelere ramen, siyasal partiler ne kadnlarn cinsiyetine dayal ikincil konumu
368
Aye Güne AYATA, “Türkiye’de Kadnlarn Siyasete Katlm” , 1980’ler Türkiye’sinde Kadn
Bak Açsndan Kadnlar, letiim Yaynlar, stanbul, 1995, s. 305–309.
369
A. g. m. , s. 305–309.
370
AYATA, a. g. m., s. 293-311.
136
deitirecek veya erkek egemenliini sorgulayacak bir giriimde bulunmular, ne de bu
tür giriimleri desteklemilerdir.
Bu oranlar bize gösteriyor ki kanunun ilk çkt devreler, 1935’te iki dereceli
sistemde her devrede azalmaya balam, iki dereceli sisteme göre Parlamentoda kadn
üye oran 1946’da tek dereceli sistemin kabul edilmesiyle var olan orann da
kaybetmitir. 1961 Anayasas ile Cumhuriyet Senatosu çounluk ve Millet Meclisi oran
temsil sistemine göre yaplan seçimlerde bu oran gittikçe azalmtr. 371
Günümüzde de gördüümüz üzere kadnlarn katldklar ilk seçimde sahip
olduklar oran hala yakalanabilmi deildir. Sosyal alanda, i hayatnda ilerleme
kaydeden kadnlarmz siyasi alana çok fazla rabet etmemekte ya da edememektedirler.
Bu durumun sebepleri arasnda, Türkiye’deki feodal yap içinde kadnn önünün kapal
olmas, ailedeki geleneksel ibölümünün etkisini ve kadnlarn gerekli çabay ve
fedakârl göstermedikleri yer almaktadr. Annelik ve kadnlk görevlerini aksatmadan
seçim alannda, mecliste varln devam ettirebilmek oldukça zor bir görevdir. Ayrca
kadnn bunu yapabilmesi için maddi olanaklara sahip olmas ve çevresindeki insanlar
tarafndan destek görmesi gerekmektedir. Tabi bu artlar erkekler içinde geçerlidir.
Ama kadn için iki kat daha fazla gereklidir. Çünkü kadn eine bu alanda destek
verebilir ancak erkek kadna ne kadar destek olur tartma gerektiren bir konudur.
Seçme ve seçilme hakkn elde ettiklerinden beri kadnlar seçme hakkn kullanmakta
destek görmekte, tevik edilmekte olduklar halde kadnlar seçilme haklarna ilikin
olarak bu destei görememektedirler. Kadn nüfusunun yarsnn siyaset ve karar alma
mekanizmas içinde olmamas demokrasi adna büyük kayptr ve bu anlamda tam
demokrasiden bahsetmek yanltr. Demokratikleme süreci kadnsz olamaz. Meclisin
tamam demokrat erkeklerden olusa bile kadn haklarnda gelime salanamaz. Bir
ülkenin iyi idare edilmesi için kadn erkek eitliinin olmas arttr. Kadnlarmzn
mecliste % 50’lik oran yakalamalarn ve her alanda olduu gibi bu alanda da baarl
olabileceklerini kantlamalar gerekmektedir. Ancak milletvekilleri saysnn yars
kadn olduu zaman kadn sahip olduu haklar uygulama alan bulduunu ve bu haklar
hak ettiini ispatlayacaktr.
371
http://www.ses.org.tr/kadinlar/sonuc.htm.
137
SONUÇ
Türk kadnnn tarihsel süreçteki durumunu dier toplumlardaki kadnlarla
kyasladmzda artc bir tablo karmza çkmaktadr. Eski Türk toplumlarnda
erkek ve kadn hemen hemen eit bir konumda bulunmakta iken dier dünya kadnlar o
dönem itibariyle hiçbir deeri olmayan, alnp satlan bir mal durumundadrlar. Türk
kadnnn böyle bir geçmie sahip olmas çada haklara kavuma yolunda hak ettii bir
miras olarak deerlendirilebilir.
Tarihin her döneminde geleneksel, dinsel ideolojiler ve siyasi anlay kadnn
içinde bulunduu toplumdaki sosyo-kültürel, siyasal ve ekonomik konumunu
etkilemitir. Örnein ilkel kültürlerde kadn günahlarn kayna olarak görülmü fakat
tarihsel süreçte her eyin deitii gibi kadn algs da deiime uramtr. Türklerin
Müslümanl kabul etmeleriyle birlikte bu dinin yanl yorumlanmasndan kaynaklanan
sorunlar ile deien toplumsal yaamda Türk kadn toplumdaki fonksiyonunu yitirmeye
balamtr. Osmanl Devleti’nde hukuki ve toplumsal yapda egemen olan slami
anlay, dünyada yaanan çadalama hareketlerine ayak uydurmay engelleyici bir
yap oluturmutur. Bu yaptrm kadnn toplumdaki statüsünde gittikçe etkisini
arttrd için kadn toplumdan soyutlanm ev kadn ve fedakâr anne kavramlar
içerisinde yer almtr.
Türk toplumunun geçirdii en önemli evrimi Türk kadnnn ulat toplumsal
statü de bulmak mümkündür. Bu deiimin gerçeklemesinde Türkiye Cumhuriyeti’nin
kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün pay oldukça büyüktür. Ulusu için laik, özgürlükçü
ve demokratik bir yaam hayata geçirmek isteyen Atatürk, bu isteini toplumda ikinci
snf
vatanda
muamelesi
gören
Türk
kadnnn
statüsünü
deitirerek,
gerçekletirebileceine inand için gerekli inklâplar için büyük bir mücadele
vermitir. Atatürk bu inklâplarla büyük bir dönüüm balatmtr. Osmanl Devletinde
dini taassup nedeniyle kapal kalan kadn, Türkiye’de gerçekletirdii batllama
inklaplaryla özgürlüüne kavuturmu, hukuki alanda erkekle eit haklar edinmesini,
ekonomide ve siyasette yer almasn salamtr.
Ancak Türkiye’de kadn haklar konusunda hala almam engeller varln
koruduu için Türk kadn elde ettii bu haklar uygulama alan bulmakta güçlük
çekmektedir. Çünkü, Atatürk’ün ölümünden sonra yaplan reformlarda bir yavalama
söz konusu olmutur. Siyasi partilerde günümüzde de devam ettii gibi kadn ve kadn
138
haklar sadece bir araç olarak kullanlm bu nedenle de önemli bir gelime
salanamad gibi geriye gidiler dahi söz konusu olmutur. Bu durumun sona
erdirilmesi için Türk kadn Atatürk sayesinde elde ettii haklarn bilincinde olmaldr.
Bu da ancak eitimle gerçeklik kazanabilir. Çünkü eitim, kadnn çalma alanna
girmesi ve yüksek statülü i olana elde edebilmesi için en önemli unsurdur.
Günümüzde eitim alannda kadn ve erkek arasndaki frsat eitsizlii devam
etmektedir. Aileler eitim alannda öncelii erkek çocua vermektedirler. Bu durum
kadnlarn ileride erkeklere göre daha düük nitelikli ilerde çalmalaryla
sonuçlanmaktadr. Kadnlarn çalma koullar elverili hale getirilmelidir. Çünkü hala
kadnlar ekonomik alanda erkee baml olarak hayatlarn sürdürmektedirler.
Seçimlerde özgür iradelerini kullanabilmeleri için özellikle krsal kesim kadnlar daha
fazla aydnlatlmaldrlar. Türk kadnnn geri kalmlk durumunun ksa zamanda da
çözümlenmesi mümkün görünmemektedir.
Bu durumun nedenlerini bulmak için aratrmalar yaplm ve bu konu da birçok
eser ortaya çkarlmtr. Ancak yine de eksiklikler vardr. Bu sorunlar Türk
inklâplarnn toplumsal düzene ve bu düzende geride kalan kadna, etkilerinin ciddi bir
analizi yaplmadan ve sorunlarn kökenine inmeden çözmek mümkün olmayacaktr. Bu
sorunun sona ermesi için sadece kadnlarn deil bütün toplumun kadnn durumunu
iyiletirme yanls olmas ve bunun için kadnla birlikte hareket etmesi gerekmektedir.
Oluturulacak bu zeminle sadece kadn sorunu deil kadnn da içinde var
olduu toplumun sosyo-kültürel sorunlar, hukuk sorunlar, siyasal alanda yaanan
sorunlar ve ekonomiyle birlikte istihdam sorunlarna da çözüm bulunmu olunacaktr.
Atatürk kadn haklar konusunda gerçekletirdii inklâplarla Türk kadn üzerinde bir
evrim yaratmtr. Türk kadn kendisinin ve kendisini çadalama yoluna erkekle eit
statüde çkaran inklaplarn farknda olmaldr. Çünkü Türk kadn bugün hala tam
olarak olmas gereken statüde deildir.
Günümüz Türkiye’sinde kadn sorunlaryla ilgilenen sivil toplum kurulular
saylarn artrmaktadrlar. Kurulan Kadn Aratrma Merkezleri, Kadn Eserleri
Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakf, stanbul Üniversitesi Kadn Sorunlar Aratrma
Merkezinden sonra dier üniversitelerimizde bu tür kurumlar açlmaktadr. Bu dönemde
kadn sorunlaryla ilgili olarak bir bakanln kurulmu olmas sorunlarn çözümünde
çok yararl olmamasna ramen önemli bir gelime olarak deerlendirilebilir. Ayrca
geçtiimiz günlerde yoksul ailedeki kz çocuklarn eitime dâhil etmek için erkek
çocuklara oranlara daha fazla ödenek salanmas sevindirici bir gelimedir.
139
KAYNAKÇA
I- SÜREL YAYINLAR
Aydnlanma Bamsz Kemalist Düün Dergisi; Yl 7, Say 46.
Cumhuriyet Gazetesi; 3 ubat 1929, 31 Ocak 1929, 7 Mart 1930, 24 Mart 1930, 31 Mart
1930, 22 Haziran 1930, 18 Kasm 1929, 16 Kânunuevvel 1931, 31 Kânunuevvel 1931,
12 Terinisani, 1931, 28 Terinisani 1931.
Düstur, Üçüncü Tertip, C. XVII, Ankara, 1955.
Hâkimiyet-i Milliye; 8 Kânunusani 1924, 21 Kânunusani 1924, 17 Temmuz 1921, 24
Austos 1924.
Kadn (Selanik) Dergisi; S. 1–8, 1–29, C. 1, 1324–1325.
Kadnlar Âlemi Dergisi; S. 1–9, C.1, 1330.
Kadn Dünyas Dergisi, Say; 7–136, C. 1, 1329–1331.
Kurun Gazetesi, Tefrika Numaras; 27, 14 Mays, 1938.
Mehasin; No. 4, 1324.
Milliyet Gazetesi; No. 403, 26 Mart 1927.
Tasvir-i Efkâr; No. 467, 1283.
Terakki-Muhadderat çin Gazetedir; No. 5, 1285.
II- KTAPLAR
ALTINDAL, Aytunç; Türkiye’de Kadn, Alfa Yaynlar, 8. Basm, stanbul, 2004.
ALPEREN, Abdullah; Türkiye’de slam ve Modernleme, Karahan Yaynlar, Adana,
2003.
ALTUNYA, Niyazi, Anayasa Hukuku Açsndan Türkiye’de Eitim ve Örenim Hakk,
Milli Eitim Bakanl Yaynlar, stanbul, 2003.
ARAT, Necla; Kadnlarn Gündemi, Say Yaynlar, stanbul,1997.
Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Türk nklâp Enstitüsü Yaynlar, Cilt. 1, 2, 3, Ankara,
1981 .
BEAUVOR, Simone De; kinci Cins, Payel Yaynlar, 8. Basm, stanbul, 1993.
140
BERKES, Niyazi; Türkiye’de Çadalama, YKY, 4.Bask, stanbul, 2003.
BOZDA, smet; Latife ve Fikriye ki Ak Arasnda Atatürk, Truva Yaynlar, stanbul,
2005.
CAPORAL, Bernard; Kemalizm ve Kemalizm Sonrasnda Türk Kadn I, II, III, (1919–
1970), Cumhuriyet Gazetesi Eki.
Celal Nuri (LER); Kadnlarmz, Kültür Bakanl, Ankara, 1993.
CN, Halil- AKGÜNDÜZ, Ahmet; Türk Hukuk Tarihi, 2. Cilt. Selçuk Üniversitesi
Yaynlar, No. 59, Hukuk Fakültesi Yaynlar, No.5, Özel Hukuk, Konya, 1989.
CLFF, Tony; Kadnlarn Özgürlüü ve Snf Mücadelesi, Ataol Yaynclk, stanbul,
1981, (Çeviren: amil BETOY).
Çada Hukukçular Dernei, Kadn Hukuku Semineri, Bolu, 29 ubat–3 Mart 1996.
Çada Yaam Destekleme Dernei, Hukuk Devletinin Çada Yorumu Inda Laik
ve Demokratik Cumhuriyet, Otopsi Yaynlar, kinci Basm, 2001 .
ÇAKIR, Serpil; Osmanl Kadn Hareketi, Metis Yaynlar, stanbul, 1993.
DERMENCOLU, Mahmut Cokun; Mehmet zzet (1891–1930) ve Ulusalc Sosyal
Felsefesi, T.C. Kültür Bakanl, Ankara, 2002 .
Deien Bir Toplumda Kadnn stihdam mkânlarnn Gelitirilmesi Konulu Uluslar
aras Konferans, ve çi Bulma Kurumu, Ankara, 1990.
DNÇER, Evinç; Türk Toplumunda Kadn Sorunu, Ankara, 1967.
DOAN, smail; Bizde Kadn, Milli Eitim Bakanl Yaynlar, stanbul, 2003.
DORAMACI, Emel; Türkiye’de Kadnn Dünü ve Bugünü, Bankas Yaynlar,
Ankara, 1993.
FENDOLU, Hasan Tahsin; Hukuk Tarihimizde Temel Haklar.
GDDENS, Anthony; Sosyoloji, Haz: Hüseyin Özel ve Cemal Güzel, Ayraç Yaynevi,
Ankara, 2000 .
GÖZLER, H. Fethi; Atatürk nklâplar, nklâp Kitapevi, 2.Basm, stanbul, 1985.
GÜZEL, M. ehmuz; Kadn Ak ve ktidar, Alan Yaynclk, stanbul, 1996.
NALCIK, Halil; Osmanl’da Devlet Hukuk Adalet, Eren Yaynclk, stanbul, 2000.
NAN, A. Afet; Atatürk ve Türk Kadn Haklarnn Kazanlmas, Milli Eitim Bakanl
Yaynlar, stanbul, 1968.
141
NAN, A. Afet; Medeni Bilgiler ve M. Kemal Atatürk’ün El Yazlar, Atatürk
Aratrma Merkezi, Ankara, 2000.
NAN, A. Afet; Tarihten Bugüne, Türkiye Bankas Kültür Yaynlar, Ankara, 1970.
NAN, A. Afet; Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Devrimi, Babakanlk Basmevi, Ankara,
1973.
MTCHEL J. - OAKLEY, A. ; Kadn ve Eitlik, (Çev. Fatmagül BERKTAY, Pencere
Yaynlar, Üçüncü Basm, stanbul, 1998.
Kadnlar Çaltrma Cemiyet-i slamiyesi, Dersaadet- Matba-i Askeriyye, (1332),
Ankara,1946.
Kadnn ktisadi Vazifesi, Matba-i Amire, stanbul, 1341.
KAHRAMANOLU, Kemal; Atatürk Aydnl, T.C. Kültür Bakanl Yaynlar,
Ankara, 1997.
KARASAN, Mehmet; Eflatun’un Devlet Görüü, Milli Eitim Bakanl Yaynlar,
stanbul, 1964.
K.MARX - F.ENGELS, V.I. Lenin, Kadn ve Marksizm, (Çeviren: Ö. Ufuk), Sorun
Yaynlar, 7.Basm, stanbul, 1996.
KIRKPINAR, Leyla; Türkiye’de Toplumsal Deime ve Kadn, T.C. Kültür Bakanl,
Ankara, 2001.
KILALI, Ahmet Taner; Ben Demokrat Deilim, mge Kitapevi, Ankara, 1999.
KNROSS, Lord; Atatürk, Bir Milletin Yeniden Douu, (Çev: Necdet Sander), 14.
Basm, stanbul, 2003.
KOCATÜRK, Utkan; Atatürk’ün Fikir ve Düünceleri, Turhan Kitabevi, Üçüncü
Basm, Ankara, 1984.
KURNAZ, efika; Balkan Harbinde Kadnlarmzn Konumalar, Milli Eitim
Basmevi, stanbul, 1993.
KURNAZ, efika; II. Merutiyet Döneminde Türk Kadn, Milli Eitim Bakanl
Yaynlar, stanbul, 1996.
LANDUA, M. Jacop; Atatürk ve Türkiye’nin Modernlemesi, (Çeviren: Meral
ALAKU), Sarmal Yaynevi, stanbul, 1999.
LEWS, Bernard; Modern Türkiye’nin Douu, (Çeviren: Metin KIRATLI) Türk Tarih
Kurumu Basmevi, 8. Basm, Ankara, 2000.
MUMCU, Ahmet; nsan Haklar Kamu Özgürlükleri, Sava Yaynlar, 1992.
142
OUZKAN, A. Ferhan; Atatürk Devrimleri, Bu Yaynevi, stanbul, 2000.
PARLA, Taha; Türkiye’de Siyasal Kültürün Resmi Kaynaklar, Cilt. I Atatürk’ün
Nutku, letiim Yaynlar, stanbul, 1991 .
SAFA, Peyami; Türk nklabna Baklar, Kültür Yaynlar, Ankara, 1981.
SHAW, Stanford J. - KURAL SHAW, Ezel; Osmanl mparatorluu ve Modern
Türkiye, kinci Cilt, (Çev. Mehmet Harmanc), s.443, Üçüncü Bask, stanbul, 2000.
NAS, air Evlenmesi, (Hazrlayan: emsettin KUTLU), Remzi Kitapevi, stanbul,
1982, s.10.
TAÇIOLU, Muhaddere; Türk Osmanl Cemiyetinde Kadnn Sosyal Durumu ve
Kadn Kyafetleri, Kadnn Sosyal Hayatn Tetkik Kurumu, Ankara, 1958.
T.B.B.M. Zabt Ceridesi, Devre:1, Cilt. 28, çtima Senesi.4, TBBM Matbaas, Ankara,
1961.
T.C. Babakanlk Kadnn Statüsü ve Sorunlar Genel Müdürlüü, Cumhuriyetimizin
75. Ylnda Türkiye’de Kadnn Genel Durumu, Ankara, 1998.
T. C. Babakanlk Devlet statistik Enstitüsü, statistiklerle Kadn, (1927–1990), DE
Matbaas, Ankara, (Austos) 1992.
TEKEL, irin, 1980’ler Türkiye’sinde Kadn Bak Açsndan Kadnlar, letiim
Yaynlar, 3. Bask, stanbul, 1995.
TEKEL, irin; Kadnlar ve Siyasal - Toplumsal Hayat, Birikim Yaynclk, stanbul,
1982.
Türkiye statistik Yll, TC Babakanlk Devlet statistik Enstitüsü, Ankara, 2005.
Türkiye statistik Yll, TC Babakanlk Devlet statistik Enstitüsü, Ankara, 2002.
YALÇIN, Bekir Stk - GÖNLÜAL, smet; Atatürk nklâb, Kültür ve Turizm
Bakanl Yaynlar, Ankara, 1984.
YAMANER, erafettin; Atatürk Öncesi ve Sonras Kültürel Deiim, (Deiimin
Felsefesi ve Toplumsal Özü), 2. Basm, stanbul, 1999.
YURDAKUL, Sabahat; Çalan Kadnn Korunmas, stanbul Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü, Yaynlanmam Doktora Tezi, stanbul 1994.
Ziya Gökalp; Türkçülüün Esaslar, Turizm Bakanl Yaynlar, Ankara, 1986.
143
III- MAKALELER
AKGÜZ, Yahya; “Atatürk’ün Eitim Düüncesinin Kökenleri” , Atatürk Aratrma
Merkezi Dergisi, Cilt: VIII, Say: 23, Ankara, 1992 (Mart).
AYATA, Aye Güne; “Türkiye’de Kadnlarn Siyasete Katlm” , 1980’ler
Türkiye’sinde Kadn Bak Açsndan Kadnlar, letiim Yaynlar, stanbul, 1995.
BAPINAR, Veysel; “Türk Medeni Kanunu ile Aile Hukukunda Yaplan Deiiklikler”
, AÜHFD, Cilt.52, Say. 3, Ankara, 2003.
BERKTAY, Fatmagül; “Türkiye’de Kadn Hareketi”
Kurumlamas, Metis Yaynlar, stanbul, 1994.
,
Kadn
Hareketinin
CUNBUR, Müjgan; “Atatürk Döneminde Kadn Eitimi”, Atatürk Aratrma
Merkezi Dergisi, Atatürk Aratrma Merkezi Yaynlar, Cilt. 8, Say. 23, Ankara, 1992
(Mart).
ÇTÇ, Oya; “Türk Kamu Yönetiminde Kadn Görevliler” Türk Toplumunda Kadn,
Aratrma Eitim ve Ekin Yaynlar, Ankara, 1979.
DOAN, Murat; “Türk Medeni Kanununun Evliliin Genel Hükümleri Bakmndan
Getirdii Yenilikler” Atatürk Üniversitesi Erzincan Hukuk Fakültesi Dergisi,
Cilt.52, Say.4, Erzincan, 2003.
DORAMACI, Emel; “Atatürk ve Kadn Haklar”, Atatürk Aratrma Merkezi
Dergisi, Cilt:8, Say:24, Ankara, 1992.
DORAMACI, Emel; “Atatürk Düüncesi ile Türk Kadnn Çadalamas” , Atatürk
Aratrma Merkezi Dergisi, Cilt. IX, Say. 26, Türk Tarih Kurumu Basmevi, Ankara,
1993.
DORAMACI, Emel; “Atatürk’ün Türk Kadnna Verdii Önem ve Türk Kadnnn
Bugünkü Durumu”, Atatürk Konferanslar Dizisi, Boaziçi Üniversitesi Yaynlar,
No:405, stanbul, 1986.
DONUK, Abdülkadir; “Çeitli Topluluklarda ve Eski Türklerde Aile”, .Ü. Edebiyat
Fakültesi Tarih Dergisi, Say:33, stanbul, (Mart) 1980.
ERGL, Gül; “Üç Be Yllk Kalknma Planlarnda Kadnlara likin Siyasalar ve
Dolayl Sonuçlar” , Türk Toplumunda Kadn, Aratrma Eitim ve Ekin Yaynlar,
Ankara, 1997.
DÖNMEZER, Sulhi; “Atatürk Hukuk nklâb”, Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi,
Cilt: VI, Say.18, Ankara, 1990.
GÖK Fatma; “Türkiye’de Eitim ve Kadnlar” , 1980’ler Türkiye’sinde Kadn Bak
Açsndan Kadnlar, (Hazrlayan; irin Tekeli), letiim yaynlar, 3. Basm, stanbul,
1995.
144
GÖKSEL, Burhan; “Çalar Boyunca Türk Kadn ve Atatürk” , Atatürk Aratrma
Merkezi Dergisi, Cilt XIV, Say 41, Basm Ciltevi, Ankara, 1998.
GÜZEL, M. ehmuz; “Tanzimat’tan Cumhuriyete Toplumsal Deiim ve Kadn” ,
Tanzimat’tan Cumhuriyete Türkiye Ansiklopedisi, letiim Yaynlar, Cilt.3–4
HAFIZOULLARI, Zeki, Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi, C. XVI, S.46,
Ankara, 2000 (Mart).
KAPLAN, Leyla; “Milli Mücadele Dönemi Kadn Cemiyetleri”, Kastamonu’da lk
Kadn Mitinginin 75. Yldönümü Uluslar aras Sempozyumu (Kastamonu:10–11
Aralk 1994), Ankara, 1996.
KARPAT, Kemal; “Ailede Devletçi ve Ferdiyetçi Görü” , stanbul Kültür Dergisi,
S. 47, 1945.
KIRAY, Mübeccel B., “Küçük Kasaba Kadnlar” , Türk Toplumunda Kadn,
Aratrma Eitim ve Ekin Yaynlar, Ankara, 1997.
MNBA, Türkel; “Enformel Ekonomi Kadn sizliine Çözüm mü?” , Kadnlarn
Gündemi, (Haz. Necla Arat) Say Yaynlar, stanbul, 1997.
MOROLU, Nazan; “Türk, Alman ve sviçre Medeni Kanunlarnda Kadn Erkek
Eitlii” , Kadnlarn Gündemi, Say Yaynlar, stanbul, 1997.
ODYAKMAZ, Zehra; “Atatürk’ün Türk Çadalamasndaki Temel Hedefi:
Cumhuriyet” , Atatürk Haftas Armaan (10 Kasm 2004), Genelkurmay Basmevi,
Ankara, 2004.
ONAR, Sddk Sami; “slam Hukuku ve Mecelle” Tanzimat’tan Cumhuriyet’e
Türkiye Ansiklopedisi, C. 2.
OKTAY, Saibe; “Medeni Kanunda Kadn” , Kadnlarn Gündemi , Say Yaynlar,
stanbul, 1997.
ORTAYLI, lber; “Osmanl Toplumunda Aile”, Türkiye’de Ailenin Deiimi:
Toplumbilimsel ncelemeler, Türk Sosyal Bilimler Dernei Yaynlar, Ankara, 1974.
ÖNCÜ, Aye; “Uzman Mesleklerde Türk Kadn” , Türk Toplumunda Kadn,
Aratrma Eitim ve Ekin Yaynlar, Ankara, 1997.
ÖZBAY, Ferhunde; “Türkiye’de Krsal / Kentsel Kesimde Eitimin Kadnlar Üzerine
Etkisi” , Türk Toplumunda Kadn, Aratrma Eitim ve Ekin Yaynlar, Ankara,
1997.
QUELQUEJAG, Chantal -Lemercier, “Birinci Dünya Savandan Sonra Fransa’da
Kadn Haklar” , Kastamonu’da lk Kadn Mitinginin 75. Yldönümü Sempozyumu,
( Kastamonu 10–11 Aralk 1994), Atatürk Aratrma Merkezi Yaynlar, Ankara, 1996.
145
SARIKOYUNCU, Ali; Atatürk Aratrma Dergisi, Cilt.25, Say.43, s.38, Ankara,
1999.
TAHMAZOLU ÜZELTÜRK, Sultan; “Türkiye’de Laikliin Anayasal Çerçevesi ve
Avrupa Boyutu”, Hukuk Devletinin Çada Yorumu Inda Laik ve Demokratik
Cumhuriyet, Çada Yaam Destekleme Dernei, Otopsi Yaynlar, 2. Basm,
stanbul, 2001.
TEKEL, irin; “Kadn Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi” , Kadnlarn Bellei,
Metis Yaynlar, stanbul, 1991.
TMUR, Serim; “Türkiye’de Aile Yapsnn Belirleyicileri”, Türk Toplumunda Kadn
Aratrma Eitim ve Ekin Yaynlar, 2. Basm, stanbul, 1982.
TOPRAK, Zafer; “1935 stanbul Uluslar Aras Feminizm Kongresi ve Bar”, Kadn ve
Toplum.
TURAL, Mehmet Akif; “Bir Fotoraf ve 1928 Yl Kadn Kyafetlerine Ait Bilgiler” ,
Atatürk Aratrma Merkezi Dergisi, Divan Yaynclk Ltd. ti. , Cilt. XVI, Say. 46,
Ankara, 2000 (Mart).
UNAT, Nermin Abadan; “Toplumsal Deime ve Türk Kadn”, Türk Toplumunda
Kadn, Aratrma Eitim ve Ekin Yaynlar, Ankara, 1997.
YAVUZ, Ünsal; “Çada ve Uygar Yeni Türk Devletinin Kurulmas ve Nitelikleri” ,
mparatorluktan Milli Devlete, s.89 .
NTERNET ADRESLER
http://www.cibilliyet.com
http:// www. DE. com
http://www. gençbilim.com
http:// www. kssgm. gov . tr
http://www.ses.org.tr/kadinlar/sonuc.htm
146
147
Download