TBMM B : 86 29 .4.1997 O : 1 Denizcilik sektöründe yaşanan üzücü

advertisement
T.B.M.M.
B : 86
29 . 4 . 1 9 9 7
O:1
Denizcilik sektöründe yaşanan üzücü, endişe verici olayların ortadan kaldırılması, sektördeki
gelişme ve büyümenin daha da hızlanması için, mevcut dağınıklığın giderilmesi, ilgili tüm birim­
lerin bir merkezde; bir otoritede toplanması için denizcilik bakanlığının kuruluşunun en kısa za­
manda tamamlanması, ülkemizin •âli menfaatları için gereklidir.
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; görüştüğümüz Meclis araştırması önergesinin kabulü yö­
nünde oy kullanacağımızı belirtir, Yüce Meclisimizi Grubum ve şahsım adına saygılarımla selam­
larım. (DYP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Doğru Yol Partisi Grubu adına konuşan İstanbul Milletvekili Sayın Hasan Tekin
Encrem'e teşekkür ediyorum.
Demokratik Sol Parti Grubu adına, İstanbul Milletvekili Sayın Mehmet Aydın'da söz sırası.
Buyurun Sayın Aydın. (DSP sıralarından alkışlar)
Konuşma süreniz 20 dakikadır.
DSP GRUBU ADINA MEHMET AYDIN (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli üyeler; 13 Şu­
bat 1997 tarihinde TPAO isimli tankerde çıkan yangınla ilgili olarak verilmiş bulunan Meclis araş­
tırması önergesi üzerinde Demokratik Sol Parti Grubunun görüşlerini sunmak üzere söz almış bu­
lunuyorum. Sözlerime başlarken, şahsım ve Grubum adına saygılar sunuyorum.
Sayın Başkan, değerli üyeler; TPAO isimli tankerde çıkan yangınla ilgili önergemizde, bu fa­
cianın gerisinde yatan nedenlerin araştırılması gereğini vurgulamıştık. Bu tip faciaların yaşanma­
ması için hangi alanlarda araştırma yapılması gerektiği üzerinde de genel hatlarıyla durmuştuk. Ay­
rıca, Boğazlar ve Marmara Denizinde deniz trafiğinin yoğunlaşması nedeniyle alınması gereken
önlemlerin aynı komisyon tarafından araştırılmasının yararlı olacağını vurgulamıştık. Şimdi, ben
de bu olası gelişmeler üzerinde durmak istiyorum; ancak, önce, Boğazların yaşadığı tarihî sürece
kısaca göz atmak uygun olacaktır.
Boğazların uluslararası deniz trafiği açısından önemi, sanayi devriminin başladığı 1750'li yıl­
lardan sonra artmaya başlamıştır. Başta İngiltere olmak üzere, sanayileşen ülkelerde ortaya çıkan,
gıda maddelerine yönelik devamlı büyüyen talep, Rusya'da üretilen tahıl için önemli pazar yarat­
mıştır. İzleyen dönemlerde giderek büyüyen ticaret hacmi, Boğazları, kıyıdaş ülkelerin savunması
bakımından olduğu kadar, ticaretleri bakımından da stratejik konuma getirmiştir. Ayrıca, artan stra­
tejik önemi nedeniyle, Boğazlar, 19 uncu Yüzyıl boyunca, uluslararası diplomaside özel bir yer iş­
gal etmiştir. Boğazların tabi olacağı rejim, birçok anlaşmaya konu olmuş, bugünkü nihaî statüsüne
1936 Montrö Sözleşmesiyle'kavuşmuştur.
Sovyet Rusya rejiminin, 1917 sonrasında kendi ülkesinde ve uydusu olan devletlerde izlediği
kapalı ekonomi modeli, bu blokun Boğazlar üzerinden dünyayla ticaretini sınırlı boyutlar içerisin­
de tutmuştur; ancak, Sovyet imparatorluğunun dağılması ve dağılan imparatorluğun ortaya çıkar­
dığı Bağımsız Devletler Topluluğu üyelerinin, ekonomik yapılanmada pazar ekonomisini tercih et­
mesi, kısa süre sonra, bu devletlerin, Boğazlar üzerinden dünyayla yapacakları ticaret hacminde bü­
yük artışlara yol açmıştır.
Karadeniz çevresindeki ülkelerin dünya pazarlarıyla artacak ticaret hacmi, Boğazlar üzerinde­
ki trafik yoğunluğunu bugünkü düzeyinin çok üzerine çıkarabilecektir. Bu olasılığa yönelik olarak,
ülkemiz, zamanında proje üretmezse Boğazlardaki ulaşım darboğazının yeni bir uluslararası soru­
na dönüşmesi tehlikesi belirecektir. Bu yönde beliren ilk darboğaz, Rusya'nın dayatması sonucu,
Hazar Havzası erken petrol üretiminin Novorossisk üzerinden dünya pazarlarına sunulmasıyla gün­
deme gelmiştir. Hazar Havzası petrollerinin dünya pazaVlarına Boğazlar üzerinden gönderilmesi,
Boğazlar bölgesinin ve İstanbul'un bugünden çok daha fazla deniz kazası ve yangın tehlikesiyle
-398-
Download