ULUSLARARASI İLİŞKİLERDE KUVVET KULLANMA YASAĞI, GÜVENLİK KONSEYİ, SAVAŞ ve BARIŞ: “DE JURE” VE “DE FACTO” İKİ FARKLI ULUSLARARASI SİSTEM ÜZERİNE DÜŞÜNCELER Dr. Bülent ŞENER * Özet İnsanlığın başlangıcından bu yana insan topluluklarının ve genel olarak devletlerin çok çeşitli nedenlerle ve biçimlerde birbirlerine karşı şiddet kullandığı ve kullanmaya devam ettiği yalın bir gerçekliktir. Uluslararası hukukta geniş anlamda “kuvvet kullanma” deyimiyle ifade edilen bu şiddet kullanma durumu, uluslararası barış ve güvenliğin korunması ve uluslar arasında işbirliği oluşturmak amacıyla 1945’te kurulan Birleşmiş Milletler (BM) örgütünün kurucu antlaşmasında birkaç istisnai durum haricinde ilk kez evrensel düzeyde yasaklanarak hukuki bir temele kavuşturulmuş ve uluslararası barış ve güvenliğin korunmasında asıl organ olarak BM Güvenlik Konseyi ortak güvenlik mekanizması olarak birincil derecede sorumlu ve yetkili kılınmıştır. Ne var ki, gerek uluslararası sistemin ve uyuşmazlıkların doğası ve değişken yapısı, devletlerin çıkar çatışmaları ve güç elde etme isteği, gerekse ortak güvenlik mekanizmasının yapısı ve yetkileri bu hukuki temelin ve ortak güvenlik mekanizmasının daha kurulduğu ilk andan itibaren tartışılmasına yol açarak, “kuvvet kullanma yasağı”nın ihlal edilmesi sonucunu doğurmuştur. Devletlerin, özellikle “meşru müdafaa hakkı”nın “geniş yorumu”na dayanarak yarattıkları bu durum, uluslararası sistemin 1945’ten bu yana birisi “de jure” ve diğeri “de facto” olmak üzere iki farklı sistemin “paralel bir evreni”nde yaşamakta olduğu gerçeğini ortaya koymaktadır. 11 Eylül 2001 terör saldırılarının yarattığı etkilerle birlikte “de facto” sistemde kuvvet kullanma yasağının “meşru müdafaa hakkı”nın bu derece esnetilerek ve tek taraflı kuvvet kullanma girişimleriyle aşılmaya çalışılması, kuvvet kullanımına ilişkin sınırlamaları ciddi oranda gevşeterek uluslararası hukuki sistemde ciddi değişikliklere yol açabilecek sonuçlar doğurmuştur. BM Güvenlik Konseyi’nin uluslararası barış ve güvenliğin korunması yönünden uluslararası sistemdeki birincil fakat etkinliği tartışılan mevcut konumu ve kuvvet kullanma yasağının etkinliğinin pratikte giderek azalması durumu, uluslararası hukuk bağlamında 20. yüzyıl boyunca geliştirilmeye çalışılan kurallar ve kurumlar açısından ciddi bir güven bunalımı yaratırken, uluslararası barış ve güvenliğin geleceği açısından da kaygı verici bir süreç başlatmıştır. Bu çalışmada, uluslararası ilişkilerde kuvvet kullanma olgusu ve yasağı, BM Güvenlik Konseyi’nin yapısı, yetkileri ve ortak güvenlik mekanizmasındaki reform tartışmalarıyla birlikte realist ve/veya neorealist bir perspektiften ele alınarak, savaş ve barış olguları bağlamında uluslararası sistemin bugününe ve geleceğine ilişkin değerlendirmelerde bulunulacaktır. Anahtar Kelimeler: Savaş, Barış, Uluslararası sistem, Kuvvet kullanma yasağı, BM Güvenlik Konseyi * Karadeniz Teknik Üniversitesi, İİBF Uluslararası İlişkiler Bölümü, 61080 Trabzon, [email protected]