54 Pulsed Wave Doku Doppler Ekokardiyografi Dr. Remzi Y›lmaz, Dr. Merih Baykan, Dr. Cevdet Erdöl Karadeniz Teknik Üniversitesi T›p Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dal›, Trabzon Özet: Doku Doppler görüntüleme tekni¤i son zamanlarda gelifltirilen, miyokardiyal sistolik ve diyastolik hareket h›zlar›n›n global veya bölgesel olarak ölçümüne imkan veren bir tekniktir. Miyokardiyal h›zlar pulsed wave doku Doppler (PWDD) veya renkli doku Doppler ile elde edilebilir. Pulsed wave doku Doppler’i rölatif olarak önyükten ba¤›ms›zd›r ve çeflitli kalp hastal›klar›nda önemli bilgiler sa¤lar. Bu derlemede PWDD tekni¤inin teknik esaslar›, normal paterni ve klinik kullan›m alanlar› gözden geçirilmifltir. (Anadolu Kardiyol Derg, 2003; 3: 54-9) Anahtar Kelimeler: Pulsed wave doku doppler Girifl Ekokardiyografi, kalbin ço¤u yap›sal ve fonksiyonel özelli¤ini de¤erlendirmeye yarayan noninvazif, kolay uygulanabilen ve nispeten ucuz bir yöntemdir. Son zamanlarda di¤er tüm t›p alanlar›nda oldu¤u gibi ekokardiyografide de önemli ilerlemeler kaydedilmifl, yeni teknikler gelifltirilmifltir. Doku Doppler ekokardiyografi de son zamanlarda kullan›ma giren, oldukça yeni ve popüler bir ekokardiyografik tekniktir. Rutin klinik uygulamada henüz fazlaca kullan›lmasa da ventriküllerin global veya bölgesel, sistolik ve diyastolik fonksiyonlar›n›n de¤erlendirilmesinde kullan›labilecek bir tekniktir. Doku Doppler görüntüleme tekni¤i, konvansiyonel pulsed Doppler’in modifiye fleklidir ve miyokardiyal h›zlar› analiz ederek kardiyak fonksiyonlar›n araflt›r›lmas›n› sa¤lar. ‹lk olarak 1989’da tarif edilmifltir (1). Konvansiyonel Doppler tekni¤inde, kalp içerisinde yüksek h›z ve düflük amplitüd ile hareket eden kan›n ak›m h›z› elde edilirken, düflük h›z ve yüksek amplitüdü olan duvar hareketleri filtre edilmektedir. Doku Doppler görüntüleme tekni¤inde bu filtrasyon en alt düzeye indirilerek ve kazanç ayar› kan ak›m sinyalleri kaybolana kadar düflürülerek, miyokarda ait olan yüksek amplitüd ve düflük h›zl› hareketler görüntülenmektedir (2). Yaz›flma Adresi: Uzm.Dr.Remzi Y›lmaz KTÜ T›p Fakültesi, Kardiyoloji ABD 61080-Trabzon Tel.no: 462 377 53 99 Fax no: 462 325 05 18 - 462 325 22 70 e-mail: [email protected] Temelde ayn› prensip olmas›na ra¤men doku Doppler görüntüleme tekni¤i iki ayr› kategoride incelenir: 1. Renkli doku Doppler (RDD): ‹ki boyutlu RDD ve renkli M-mod doku Doppler olmak üzere iki farkl› flekilde kullan›lmaktad›r. Bu tekniklerde duvar hareketleri h›z ve yönlerine göre farkl› renklerle kodlan›rlar. Transdusere do¤ru hareket eden kardiyak dokular k›rm›z›, transduserden uzaklaflan dokular ise mavi renkle kodlan›r. Elde edilen görüntünün kayd› yap›larak daha sonra post-processing tekni¤i ile doku h›zlar› kantitatif olarak de¤erlendirilir (3). Renkli M-mod doku Doppler özellikle endokardiyal ve epikardiyal h›zlar›n farkl›l›¤›n› ortaya koymada kullan›m alan› bulmufltur (4). 2. Pulsed wave doku Doppler (PWDD): Sample volüm miyokardda incelenecek segment üzerine yerlefltirilerek kay›t yap›l›r. Sistolde ve diyastolde miyokard›n hareket yönüne göre pozitif veya negatif Doppler dalgalar› elde edilir. Yüksek temporal rezolüsyon elde etmek için sample volüm geniflli¤i 2 ile 5 mm aral›¤›na ayarlanmal›d›r. Miyokardiyal h›zlar düflük oldu¤undan dolay› Nyquist limitleri –20 cm/sn ile +20 cm/sn aral›¤›na ayarlanmal›d›r. Monitör h›z›n›n 50-100 mm/sn olmas›, h›zlar›n spektral ayr›fl›m›n›n optimal olmas›n› sa¤layacakt›r. Elde edilen veriler sadece sample volümün yerlefltirildi¤i bölgeye ait oldu¤u için miyokard›n sistolik ve diyastolik fonksiyonlar› her segment için ayr› ayr› de¤erlendirilebilir. Doppler dalgalar›n›n ölçümü yap›larak miyokard›n hareketi kantitatif olarak de¤erlendirilebilir (4). Anadolu Kardiyol Derg 2003;3: 54-59 Normal Pulsed Wave Doku Doppler Paterni Pulsed wave doku Doppler tekni¤i ile miyokarda ait sistolik ve diyastolik dalgalar elde edilir. Pulsed wave doku Doppler tekni¤i de konvansiyonel Doppler tekni¤inde oldu¤u gibi aç› ba¤›ml›d›r. Bu sebeple kalbin tüm planlardaki hareketlerinin ayn› anda de¤erlendirilmesi mümkün olmamaktad›r. ‹ncelemenin yap›ld›¤› pencereye göre PWDD ile kalbin uzun eksen veya k›sa eksen boyunca olan hareketi de¤erlendirilir. Parasternal pencereden yap›lan incelemede sadece anteriyor septum ve posteriyor duvar›n k›sa eksen boyunca olan hareketleri Doppler dalgalar›na paraleldir. O sebeple parasternal pencereden PWDD ile sadece bu iki duvar›n k›sa eksen üzerindeki hareketleri de¤erlendirilebilir. Uzun eksen boyunca olan hareketlerin de¤erlendirilmesi için uygun olan ise apikal penceredir. Çünkü apikal incelemede kalbin uzun eksen boyunca olan hareketleri Doppler dalgalar›na paraleldir. Apikal 4 boflluk, 2 boflluk ve uzun eksen görüntülemelerde, tüm sol ventrikül duvarlar›n›n ve mitral annulusun uzun eksen boyunca olan hareketleri de¤erlendirilebilir. Bu de¤erlendirmeler bazal ve mid segmentlerde yap›labilir. Ancak kardiyak siklus boyunca sol ventrikül apeksinin pozisyonu rölatif olarak sabit oldu¤u için, apikal segmentlere ait hareket h›zlar›n›n elde edilmesi ço¤u kez mümkün olmamaktad›r (5). Resim-1’de apikal pencereden elde edilen, posteriyor septum bazal segmentine ait olan normal bir PWDD kayd› görülmektedir. Pulsed wave doku Doppler ile sistolde ard›fl›k iki dalga elde edilir. Bunlar izovolümik kontraksiyon faz›nda ve ejeksiyon faz›nda oluflan dalgalard›r; Resim 1: Apikal 4 boflluktan kaydedilen, posteriyor septum bazal segmentine ait normal PWDD örne¤i. (‹VK; ‹zovolümik kontraksiyon, S; Sistolik miyokardiyal h›z, ‹VR; ‹zovolümik relaksasyon, E; Erken diyastolik miyokardiyal h›z, A; Geç diyastolik miyokardiyal h›z). Y›lmaz ve ark. Pulsed Wave Doku Doppler Ekokardiyografi 55 1- ‹zovolümik kontraksiyon (‹VK) faz›nda düflük h›zl›, çok k›sa süreli, unifazik veya bifazik bir dalga görüntülenir. Bu dalga kalbin rotasyonel hareketi ile izah edilmektedir. Çünkü izovolümik kontraksiyon s›ras›nda ventrikül volümü sabit olup, miyokard uzun eksen veya k›sa eksen boyunca hareket etmemektedir. Bu fazda ventrikül içi bas›nç artarken kalp rotasyonel hareket eder (6). ‹zovolümik kontraksiyon PWDD ile bölgesel olarak de¤erlendirildi¤i için “Bölgesel ‹VK” olarak ifade edilir. 2- Ejeksiyon faz›nda apikal incelemede pozitif bir dalga kaydedilir. Bu sistolik dalga (S′) semilüner kapaklar›n aç›lmas›yla bafllar ve ikinci kalp sesinden önce, yani semilüner kapaklar›n kapanmas›ndan önce sonlan›r. Diyastolde ise PWDD ile üç dalga kaydedilir; 1- ‹zovolümik relaksasyon (‹VR) s›ras›nda düflük h›zl›, k›sa süreli, unifazik veya bifazik bir dalga elde edilir. Bu dalga da kalbin rotasyonel hareketine ba¤l›d›r. PWDD ile her segment için ayr› ölçüldü¤ünden dolay› “Bölgesel ‹VR” olarak isimlendirilir. Bölgesel ‹VR zaman› (‹VRZ), mitral ak›mdan ölçülen global ‹VRZ’den daha k›sad›r (7). Çünkü erken diyastolde sol ventrikül doluflu pasif olmay›p aktif miyokardiyal relaksasyon sayesinde bafllat›l›r. ‹zovolümik relaksasyonu takiben, sol ventrikül doluflunu bafllatan erken diyastolik miyokardiyal relaksasyon hareketi, transmitral erken ak›mdan daha önce bafllad›¤›ndan dolay› bölgesel ‹VRZ global ‹VRZ’den daha k›sad›r. Sa¤l›kl› kiflilerde bölgesel ‹VRZ farkl› miyokard segmentlerinde farkl› bulunmufltur. Bu da sol ventrikülde erken diyastolik asenkroni varl›¤›n› göstermektedir (7). 2- Erken diyastolik doluflla birlikte izlenen dalga (E′) apikal incelemede negatiftir. ‹zovolümik relaksasyonu takiben bafllar. Bafllama zaman› elektrokardiyografide T dalgas›ndan k›sa bir süre sonraya isabet eder. E′ dalgas›, erken diyastolik dolufl faz›nda kalbin h›zla genifllemesiyle meydana gelen hareketin oluflturdu¤u dalgad›r. Burada oluflan E′ dalgas› direkt olarak miyokardiyal relaksasyona ba¤l› olup önyükten k›smen ba¤›ms›zd›r (8-11). Sa¤l›kl› kalpte, erken diyastolde aktif sol ventrikül miyokardiyal relaksasyonundan dolay› sol ventrikül bas›nc›, sol atriyum bas›nc›n›n alt›na iner. Bunun sonucu olarak mitral kapa¤›n aç›lmas› ile transmitral erken ak›m oluflur. Yani miyokardiyal relaksasyon ile oluflan hareket, transmitral ak›mdan daha önce bafllar. Bu sebeple sa¤l›kl› kalplerde PWDD ile kaydedilen E′ dalgas›, transmitral erken diyastolik E dalgas›ndan daha önce bafllar. 56 Y›lmaz ve ark. Pulsed Wave Doku Doppler Ekokardiyografi Erken diyastolik dolufl sonras›nda ventriküler doluflun durdu¤u veya oldukça yavafllad›¤› diyastaz faz›nda ise miyokardda herhangi bir hareket oluflmad›¤› için PWDD ile herhangi bir dalga elde edilemez. 3- Geç diyastolde, elektrokardiyografideki P dalgas›ndan sonra bafllay›p birinci kalp sesinden önce sonlanan ve apikal incelemede negatif olan bir dalga (A′) oluflur. Bu, atriyal kontraksiyonla at›lan kan›n ventrikülde yapt›¤› geniflleme hareketinin oluflturdu¤u dalgad›r (5). A′ dalgas›, pasif olarak meydana gelir ve miyokard›n relaksasyonu ile direkt iliflkili de¤ildir. Çünkü atriyal sistolde ventrikül genifllemesi pasiftir. Bu sebeple PWDD ile elde edilen A′ dalgas›, transmitral ak›mdan kaydedilen A dalgas›ndan daha sonra bafllar. Miyokardiyal h›zlar sa¤l›kl› insanlarda segmentler aras› farkl›l›k gösterirler. Birçok çal›flman›n verilerinin de¤erlendirilmesi ile elde edilen S′ h›z›n›n bazal seviyede normal de¤erleri; lateral duvarda 10.6±2.3 cm/sn ile en yüksek, anteriyor duvarda 9.2±1.8 cm/sn ile en düflük bulunmufltur. Genel olarak S′ de¤erlerinin 9 cm/sn’den büyük olmas› normal oldu¤unu gösterir. E′ h›z› ise bazal segmentlerde 14.3±3.6 cm/sn ile posteriyorda en yüksek ve 11.5±2.6 cm/sn ile septumda en düflük bulunmufltur. A′ h›z› bazal segmentlerde 11.6±2.6 cm/sn ile yine posteriyorda en yüksek ve 9.5±2.4 cm/sn ile septumda en düflüktür. Mid seviyeden elde edilen de¤erler bazal seviyeye göre daha düflük, apeksden elde edilenler ise en düflüktür (4). Klinik Kullan›m Alanlar› Yafllanmayla birlikte diyastolik fonksiyon bozuklu¤u geliflti¤i bilinmektedir. Pulsed wave doku Doppler ile elde edilen sol ventrikül miyokardiyal hareket h›zlar› da transmitral ak›m h›zlar› gibi artan yaflla birlikte de¤iflir. Yafllanmaya ba¤l› sol ventrikül diyastolik fonksiyon azalmas›, aktif miyokardiyal relaksasyon bozuklu¤una ba¤l› oldu¤u gibi, sol ventrikül miyokardiyal kat›l›¤›ndaki art›fla da ba¤l›d›r. Yafllanmayla birlikte PWDD ile elde edilen E′ ve E′/A′’n›n küçüldü¤ü, bölgesel ‹VRZ’nin uzad›¤› gösterilmifltir (12). Diyastolik fonksiyonlar›n incelenmesi, sol ventrikül relaksasyonunu, kat›l›¤›n› ve dolufl bas›nc›n› de¤erlendirmek amac›yla yap›l›r. Bu parametreler sadece tan› amaçl› de¤il, prognozu tahmin etmek ve tedavinin etkilerini de¤erlendirmek için de kullan›l›r. Ancak transmitral ak›mla yap›lan diyastolik fonksiyon de¤erlendirmelerinde kullan›lan E h›z›n›n ve E/A oran›n›n belirle- Anadolu Kardiyol Derg 2003;3: 54-59 yicileri, sadece sol ventrikül relaksasyonunun h›z› de¤il, ayn› zamanda önyük, sistol sonu volüm ve sol ventrikül diyastol sonu minimal bas›nc›d›r. Bu sebeple E ve E/A de¤erlerindeki de¤ifliklikler sadece sol ventrikül diyastolik fonksiyonlar›ndaki de¤iflikliklere ba¤l› de¤ildir. Relaksasyon bozuklu¤u bulunan ventriküllerde E ve E/A de¤erleri relaksasyon bozuklu¤unun artan fliddeti ile birlikte giderek küçülmesi gerekirken, relaksasyon bozuklu¤unun ileri aflamalar›nda sol atriyum bas›nc›n›n yükselmesi, dolufl paterninin yalanc› normalizasyonu ile sonuçlan›r. E h›z› ve E/A oran›, sol atriyum bas›nc›n›n artm›fl oldu¤u yalanc› normal ve restriktif dolufl paternlerinde tekrar yükselir. Bu da teflhis, tedavi ve prognostik tahminde k›ymetli rolü olan diyastolik fonksiyonlar›n, transmitral ak›m incelemesi ile belirlenmesinde önemli k›s›tlamalar getirir (13,14). Pulsed wave doku Doppler ekokardiyografinin bu k›s›tlamalar› yoktur ve bafll›ca kullan›m alanlar›ndan biri yalanc› normal ve restriktif dolufl paternlerinin, normal dolufl paterninden ayr›lmas›d›r. Diyastolik fonksiyon bozuklu¤u olan hastalarda E′ normalden önemli ölçüde daha düflüktür. E′ h›z›, transmitral ak›mdan farkl› olarak, yalanc› normal ve restriktif paternlerde tekrar yükselmeyip, diyastolik disfonksiyonun artan derecesi ile giderek daha da küçülür (15). E′/A′ oran› da sol ventrikül diyastolik fonksiyonlar›ndaki bozulma ile birlikte progressif olarak küçülür. Pulsed wave doku Doppler yöntemi ile hipertansiyon, iskemik kalp hastal›¤›, aort darl›¤›, hipertrofik kardiyomiyopati ve miyokardiyal tutulum gösteren çeflitli hastal›klarda meydana gelen diyastolik fonksiyon bozuklu¤u tespit edilebilir. ‹skemik kalp hastal›¤›nda sol ventrikül diyastolik fonksiyonlar› sistolik fonksiyonlardan önce bozulur ve bu fonksiyon bozuklu¤u globalden ziyade bölgeseldir. Garcia ve ark. (16) yapt›klar› çal›flmada, koroner arter hastalar›nda sistolik fonksiyonlar ve transmitral ak›m paterni bozulmadan önce PWDD ile iskemik segmentlerde diyastolik fonksiyonlar›n bozuldu¤unu göstermifllerdir. ‹skemik segmentlerde E′ h›z› ve E′/A′ oran› küçülmüfl, bölgesel ‹VRZ uzam›fl olarak bulunmufltur. Miyokardiyal iskemi veya canl›l›¤›n belirlenmesi amac› ile yap›lan stres ekokardiyografinin de¤erlendirilmesinde de PWDD tekni¤inden yararlan›lm›flt›r. Dobutamin infüzyonu ile S′, E′ ve A′ h›zlar›nda elde edilen art›fl›n, iskemik segmentlerde iskemisi olmayan segmentlere göre daha az oldu¤u görülmüfltür. Canl›l›¤›n› kaybetmifl segmentlerde ise miyokardiyal h›zlardaki art›fl çok daha düflük olmufltur. Sonuç olarak, Anadolu Kardiyol Derg 2003;3: 54-59 stres ekokardiyografi sonuçlar›n›n sa¤l›kl› bir flekilde yorumlanmas›na PWDD’nin katk›s› oldu¤u gösterilmifltir (17). Koroner arter hastalar›nda balon anjiyoplasti öncesi ve sonras›nda PWDD ile miyokardiyal h›zlar de¤erlendirilmifltir. Balonun fliflirilmesi s›ras›nda önemli ölçüde azalan sistolik ve diyastolik miyokardiyal h›zlar ve ters dönen E′/A′ oran›, revaskülarizasyon sonras› tekrar normal de¤erlere dönmüfltür. Buradan revaskülarizasyonun sonuçlar›n›n de¤erlendirilmesinde de PWDD’den yararlan›labilece¤i sonucu ç›kar›lm›flt›r (18). E′ h›z›n›n, erken diyastolde sol ventrikül bas›nc› azalma h›z› ile do¤rusal iliflkili oldu¤u gösterilmifltir. Bu da E′ h›z›n›n direkt olarak sol ventrikül relaksasyonu ile iliflkili oldu¤u anlam›na gelmektedir (19). E′ h›z›, atriyal fibrilasyon varl›¤›nda dahi sol ventrikülün diyastolik fonksiyon bozuklu¤unun tespit edilmesinde de¤erli bulunmufltur (20). Miyokardiyal segmentlerden elde edilen S′ de¤erleri, segmenter sistolik fonksiyon de¤erlendirilmesinde kullan›lan bir parametredir. ‹skemik kalp hastal›klar›nda bölgesel sistolik fonksiyon bozuklu¤u PWDD ile belirlenebilir. S′ h›z› infarkt alanlar›nda daha düflük bulunmufltur (21). ‹nfarkt oluflmayan iskemik segmentlerde de S′ de¤erleri kontrollere göre daha düflük bulunmufltur. Dilate kardiyomiyopati, hipertrofik kardiyomiyopati, valvüler kalp hastal›¤› veya hipertansif kalp hastal›¤› bulunan hastalarda da S′ de¤erleri düflük bulunmufltur. Sol ventrikül hipertrofisinde diyastolik disfonksiyon geliflti¤i, klasik yöntemlerle daha önceden yap›lan çal›flmalarda gösterilmifltir. Ancak, PWDD ile elde edilen diyastolik fonksiyon parametreleri, sol ventrikül kitle indeksi ile daha kuvvetli korelasyon göstermifltir (22). Bu sonuç, sol ventrikül hipertrofisine ba¤l› diyastolik fonksiyon bozuklu¤unun tespitinde PWDD’nin klasik yöntemlere karfl› daha üstün oldu¤unu ortaya koymufltur. Hipertrofik kardiyomiyopatide diyastolik fonksiyonlar›n ve daha az derecede olmak üzere sistolik fonksiyonlar›n bozuldu¤u bilinmektedir. Hipertrofik kardiyomiyopatisi olan hastalarda PWDD ile yap›lan de¤erlendirmelerde diyastolik disfonksiyonla birlikte sistolik disfonksiyon varl›¤› da gösterilmifltir. Bu sistolik disfonksiyon hem hipertrofik, hem de hipertrofik olmayan segmentlerde tespit edilmifltir. Global sol ventrikül disfonksiyonunun sadece hipertrofik segmentlerden de¤il ayn› zamanda hipertrofik olmayan segmentlerden de kaynakland›¤› PWDD ile gösterilmifltir (23). Y›lmaz ve ark. Pulsed Wave Doku Doppler Ekokardiyografi 57 Pulsed wave doku Doppler’inin klinik kullan›m alanlar›ndan birini de valvüler kalp hastal›klar› oluflturmaktad›r. Mitral kapak prolapsusu olan hastalar›n ço¤unda, posteriyor ve lateral duvarlardan PWDD ile elde edilen sistolik dalga üzerinde spike varl›¤› tespit edilmifl, bunun da hastal›¤›n teflhisine katk›da bulunabilece¤i belirtilmifltir (24). Aort yetersizli¤inde, kalbin uzun eksen boyunca olan diyastolik hareketinde bir azalma gösterilmifl, ve diyastolik fonksiyonun esas olarak k›sa eksen boyunca olan geniflleme ile yerine getirildi¤i tespit edilmifltir (25). Aort darl›¤›nda da diyastolik fonksiyon bozuklu¤u oldu¤u ve sol ventrikülün global sistolik fonksiyonlar› normal olmas›na ra¤men mitral annulusun sistolik h›z›nda bir azalma oldu¤u PWDD ile gösterilmifltir. Sistolik h›zdaki bu azalma, miyokardiyal k›salmada sol ventrikül hipertrofisine ba¤l› olarak meydana gelen azalmaya ba¤lanm›flt›r (26). Lateral mitral annulusun longitudinal hareketinin PWDD ile de¤erlendirilmesi, sol ventrikül global sistolik ve diyastolik fonksiyonlar› hakk›nda bilgi verir. Sistolik mitral annuler h›z, sol ventrikül global sistolik fonksiyonu ile iyi korelasyon gösteren bir parametredir. Radyonüklid ejeksiyon fraksiyonu ile di¤er ekokardiyografik parametrelere göre daha iyi korelasyon göstermektedir (10,27). Ejeksiyon fraksiyonu normal olsa dahi sol ventrikül sistolik fonksiyonundaki çok erken anormallikler, sol ventrikül longitudinal k›salmas›n›n de¤erlendirilmesi ile tespit edilebilir (28). Mitral annulustan PWDD ile elde edilen diyastolik h›zlar da global sol ventrikül diyastolik fonksiyonlar›n›n de¤erlendirilmesinde kullan›lmaktad›r (8). Restriktif kardiyomiyopati ile konstriktif perikarditin ay›r›c› tan›s›nda PWDD oldukça faydal› bulunmufltur. Transmitral ak›m örne¤i, her iki hastal›kta da var olan diyastolik fonksiyon bozuklu¤una ba¤l› olarak benzer de¤ifliklikler gösterir. Ancak restriktif kardiyomiyopatide diyastolik fonksiyon bozuklu¤u miyokardiyal relaksasyon bozuklu¤una ba¤l› oldu¤u için PWDD ile elde edilen miyokardiyal E′ h›z› küçülmüfl ve E′/A′ oran› 1’in alt›na inmifltir. Konstriktif perikarditte ise diyastolik fonksiyon bozuklu¤u, s›k› perikarda ba¤l› olup miyokardiyal relaksasyon bozulmam›flt›r. Bu nedenle miyokardiyal E′ h›z› konstriktif perikarditte normal, hatta artm›fl olarak bulunur (29). Pulsed wave doku Doppler tekni¤i, transmitral ak›m incelemesi ile birlikte de¤erlendirilerek sol ventrikül diyastol sonu bas›nc› hesaplanabilmektedir. Mitral ak›m erken diyastolik h›z›n›n, mitral annulustan PWDD ile elde edilen erken diyastolik h›za oran› (E/E′), invazif ola- 58 Anadolu Kardiyol Derg 2003;3: 54-59 Y›lmaz ve ark. Pulsed Wave Doku Doppler Ekokardiyografi rak ölçülen sol ventrikül diyastol sonu bas›nc› ile korele bulunmufltur. E/E′ oran› 10’dan fazla ise sol ventrikül diyastol sonu bas›nc› %85 duyarl›l›k ve %77 özgüllükle 15 mmHg’dan büyük bulunmufltur (30). Kalp transplant al›c›lar›n›n rejeksiyon aç›s›ndan takibinde de PWDD yönteminden yararlan›lm›flt›r. Orta dereceli rejeksiyonda mitral annuler h›z, özellikle diyastolde olmak üzere sistolde de etkilenmifltir. Akut rejeksiyonda diyastolik relaksasyon zamanlar›nda önemli oranda uzama olmufltur. E′ h›z› önemli oranda azalm›fl olarak bulunmufltur (31). Pulsed wave doku Doppler ekokardiyografi, sa¤ ventrikül fonksiyonlar›n›n de¤erlendirilmesinde de oldukça popüler bir yöntem olarak yerini alm›flt›r. Pulsed wave doku Doppler ile triküspit annulusundan elde edilen sistolik ve diyastolik h›zlar, sa¤ ventrikül sistolik ve diyastolik fonksiyonlar›n› de¤erlendirmede kullan›lan yeni parametrelerdir (32,33). Kronik obstrüktif akci¤er hastal›¤› ve pulmoner hipertansiyonu olan hastalarda, sa¤ ventrikül diyastolik fonksiyonlar›ndaki azalma, bu yöntemle tespit edilmifltir (34). Sa¤ ventrikül infarktüsüne ba¤l› olarak geliflen sa¤ ventrikülün sistolik ve diyastolik fonksiyon bozuklu¤unun belirlenmesinde de PWDD kullan›labilir bir yöntemdir (35). Pulsed wave doku Doppler’nin genifl kullan›m alanlar› yan›nda baz› k›s›tlamalar› da bulunmaktad›r. Bafll›ca k›s›tlamas›, hedef miyokardiyal segmentin h›z›n›n, komflu miyokardiyal segmentin hareketinden ve kalbin rotasyonel hareketinden de etkilenmesidir. Bu k›s›tlama, strain ve strain rate gibi yeni yöntemlerle giderilmeye çal›fl›lmaktad›r (36). Bir di¤er k›s›tlamas›, kalbin apeksinin k›smen sabit olmas›ndan dolay› PWDD ile yeterli kalitede incelenememesidir. Ayr›ca, tüm Doppler yöntemlerinde oldu¤u gibi PWDD yöntemi de aç› ba¤›ml›d›r. Ultrason dalgalar›n›n miyokardiyal harekete paralel ayarlanmas› gere¤i, bazen yöntemi zorlaflt›rmaktad›r. Yine yöntemin aç› ba¤›ml› olmas› nedeni ile, kalbin uzun eksen ve k›sa eksen boyunca olan hareketlerinin birlikte de¤erlendirilmesi de mümkün olmamaktad›r. Sonuç olarak; PWDD tekni¤i, baz› k›s›tlamalar› olmas›na ra¤men genifl kullan›m alanlar› olan yeni bir ekokardiyografik tekniktir. Özellikle miyokard›n bölgesel olarak kantitatif incelenebilmesi bu tekni¤in en önemli üstünlü¤ü olmufltur. Bu özelli¤i, baflta iskemik kalp hastal›klar› olmak üzere, birçok hastal›k grubunda PWDD tekni¤ini oldukça popüler k›lm›flt›r. Pulsed wave doku Doppler tekni¤i, daha farkl› hasta gruplar›nda veya daha farkl› amaçlara yönelik olarak kullan›labilecek, ufku aç›k olan bir ekokardiyografik tekniktir. Kaynaklar 1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. 10. 11. 12. 13. Isaaz K, Thompson A, Ethevenot G, Cloez JL, Brembilla B, Pernot C. Doppler echocardiographic measurement of low velocity motion of the left ventricular posterior wall. Am J Cardiol 1989; 64: 66-75. Sutherland GR, Stewart MJ, Groundstroem KW, et al. Color Doppler myocardial imaging: a new technique for the assessment of myocardial function. J Am Soc Echocardiogr 1994; 7: 441-58. McDicken WN, Sutherland GR, Moran CM, Gordon LN. Color Doppler velocity imaging of the myocardium. Ultrasound Med Biol 1992; 18: 651-4. Waggoner AD, Bierig SM. Tissue Doppler imaging: a useful echocardiographic metod for the cardiac sonographer to assess systolic and diastolic ventricular function. J Am Soc Echocardiogr 2001; 14: 1143-52. Galiuto L, Ignone G, DeMaria AN. Contraction and relaxation velocities of the normal left ventricle using pulsed-wave tissue Doppler echocardiography. Am J Cardiol 1998; 81: 609-14. Trambaiolo P, Tonti G, Salustri A, Fedele F, Sutherland G. New insights into regional systolic and diastolic left ventricular function with tissue Doppler echocardiography: from qualitative analysis to a quantitative approach. J Am Soc Echocardiogr 2001; 14: 85-96. Fedele F, Trambaiolo P, Magni G, De Castro S, Cacciotti L. New modalities of regional and global left ventricular funtional analysis: state of the art. Am J Cardiol 1998; 81 (Suppl): 49G-57G. Sohn DW, Chai IH, Lee DJ, et al.Assesment of mitral annulus velocity by Doppler tissue imaging in the evaluatin of left ventricular diastolic function. J Am Coll Cardiol 1997; 30: 474-80. Nagueh SF, Middleton KJ, Kopelen HA, Zoghbi WA, Quinones MA. Doppler tissue imaging: a noninvasive technique for evaluation of left ventricular relaxation and estimation of filling pressures. J Am Coll Cardiol 1997; 30: 1527-33. Alam M, Wardell J, Andersson E, Samad BA, Nordlander R. Characteristics of mitral and tricuspid annular velocities determined by pulsed wave Doppler tissue imaging in healthy subjects. J Am Soc Echocardiogr 1999; 12: 618-28. Yalcin F, Kaftan A, Muderrisoglu H, et al. Is Doppler tissue velocity during early left ventricular filling preload independent? Heart 2002; 87: 336-9. Palka P, Lange A, Fleming AD, et al. Age-related transmural peak mean velocities and peak velocity gradients by Doppler myocardial imaging in normal subjects. Eur Heart J 1996; 17: 940-50. Choong CY, Abascal VM, Thomas JD, Guerrero JL, McGlew S, Weyman AE. Combined influence of ventricular loading and relaxation on the transmitral flow velocity profile in dogs measured by Doppler echocardiography. Circulation 1998; 78: 672-83. Anadolu Kardiyol Derg 2003;3: 54-59 14. Thomas JD, Weyman AE. Echocardiographic Doppler evaluation of left ventricular diastolic function. Physics and physiology. Circulation 1991; 84: 977-99. 15. Farias C, Rodriguez L, Garcia M, Sun JP, Klein AL, Thomas JD. Assesment of diastolic function by tissue Doppler echocardiography: Comparison with standard transmitral and pulmonary venous flow. J Am Soc Echocardiogr 1999; 12: 609-17. 16. Garcia-Fernandez MA, Azevedo J, Moreno M, et al. Regional diastolic function in ischaemic heart disease using pulsed wave Doppler tissue imaging. Eur Heart J 1999; 20: 496-505. 17. Yamada E, Garcia M, Thomas JD, Marwick TH. Myocardial Doppler velocity imaging: a quantitative technique for interpretation of Dobutamine echocardiography. Am J Cardiol 1998; 82: 806-9. 18. Bach DS, Armstrong WF, Donovan CL, Muller DW. Quantitative Doppler tissue imaging for assessment of regional myocardial velocities during transient ischemia and reperfusion. Am Heart J 1996; 132: 721-5. 19. Oki T, Tabata T, Yamada H, et al. Clinical application of pulsed Doppler tissue imaging for assessing abnormal left ventricular relaxation. Am J Cardiol 1997; 79: 921-8. 20. Sohn DW, Song JM, Zo JH, et al. Mitral annulus velocity in the evaluation of left ventricular diastolic function in atrial fibrillation. J Am Soc Echocardiogr 1999; 12: 927-31. 21. Fukuda K, Oki T, Tabata T, Iuchi A, Ito S. Regional left ventricular wall motion abnormalities in myocardial infarction and mitral annular descent velocities studied with pulsed tissue Doppler imaging. J Am Soc Echocardiogr 1998; 11: 841-8. 22. Da¤delen S, Eren N, Karabulut H, ve ark. Sol ventrikül hipertrofisi ile diyastolik fonksiyonlar› aras›ndaki iliflkinin yeni ekokardiyografik yaklafl›mlarla de¤erlendirilmesi. Türk Kardiyol Dern Arfl 2001; 29: 173-80. 23. Mishiro Y, Oki T, Yamada H, et al. Use of angiotensin II stress pulsed tissue Doppler imaging to evaluate regional left ventricular contractility in patients with hypertrophic cardiomyopathy. J Am Soc Echocardiogr 2000; 13: 1065-73. 24. Dagdeviren B, Bolca O, Eren M, et al. An unusual pulsed-wave tissue Doppler pattern in mitral valve prolapse: spikes on systolic velocities. Echocardiography 2002; 19: 367-72. 25. Abe M, Oki T, Tabata T, Iuchi A, Ito S. Difference in the diastolic left ventricular wall motion velocities between aortic and mitral regurgitation by pulsed tissue Doppler imaging. J Am Soc Echocardiogr 1999; 12: 15-21. Y›lmaz ve ark. Pulsed Wave Doku Doppler Ekokardiyografi 59 26. Özdemir K, Düzenli A, Sökmen A, ve ark. Aort darl›¤›nda sistolik ve diyastolik miyokardiyal h›zlar. XVIII. Ulusal Kardiyoloji Kongresi Bildiri Özetleri. Türk Kardiyol Dern Arfl 2002; 30: SB 66. 27. Gulati VK, Katz WE, Follansbee WP, Gorcsan J 3rd. Mitral annular descent velocity by tissue Doppler echocardiography as an index of global left ventricular function. Am J Cardiol 1996; 77: 979-84. 28. Bolognesi R, Tsialtas D, Barilli AL, et al. Detection of early abnormalities of left ventricular function by hemodynamic, echo-tissue Doppler imaging, and mitral Doppler flow techniques in patients with coronary artery disease and normal ejection fraction. J Am Soc Echocardiogr 2001; 14: 764-72. 29. Rajagopalan N, Garcia MJ, Rodriguez L, et al. Comparison of new Doppler echocardiographic methods to differentiate constrictive pericardial heart disease and restrictive cardiomyopathy. Am J Cardiol 2001; 87: 86-94. 30. O¤uzhan A, Abac› A, Eryol NK, ve ark. Doku Doppler görüntülemesi: sol ventrikül diyastol sonu bas›nc›n›n tahmininde noninvazif bir teknik. Türk Kardiyol Dern Arfl 2000; 28: 82-7. 31. Stengel SM, Allemann Y, Zimmerli M, et al. Doppler tissue imaging for assessing left ventricular diastolic dysfunction in heart transplant rejection. Heart 2001; 86: 432-7. 32. Da¤deviren B, Eren M, Görgülü fi, ve ark. Sa¤ ventrikül sistolik fonksiyonunun belirlenmesinde doku Doppler yönteminin de¤eri. Anadolu Kardiyol Derg 2001; 1: 85-9. 33. Moustapha A, Lim M, Saikia S, Kaushik V, Kang SH, Barasch E. Interrogation of the tricuspid annulus by Doppler tissue imaging in patients with chronic pulmonary hypertension: implications for the assessment of right-ventricular systolic and diastolic function. Cardiology 2001; 95: 101-4. 34. Caso P, Galderisi M, Cicala S, et al. Association between myocardial right ventricular relaxation time and pulmonary arterial pressure in chronic obstructive lung disease: Analysis by pulsed Doppler tissue imaging. J Am Soc Echocardiogr 2001; 14: 970-7. 35. Alam M, Wardell J, Andersson E, Samad BA, Nordlander R. Right ventricular function in patients with first inferior myocardial infarction: assessment by tricuspid annular motion and tricuspid annular velocity. Am Heart J 2000; 139: 710-5. 36. Urheim S, Edvardsen T, Torp H, Angelsen B, Smiseth OA. Myocardial strain by Doppler echocardiography validation of a new method to quantify regional myocardial function. Circulation 2000; 102: 1158-64.