ÇOCUKLARDA BİLGİSAYARLI TOMOGRAFİ VE RADYASYON GÜVENLİĞİ – RADYOLOG BİLGİLENDİRME PLATFORMU – Bilgisayarlı Tomografi (BT), çocuklar için önemli bir görüntüleme yöntemidir ve son yıllarda BT teknolojisindeki gelişmelere paralel olarak çocuklarda daha sık kullanılmaktadır. Ancak radyasyon içermesi kullanımında bazı endişeleri de beraberinde getirmektedir. Çocuklarda radyasyon konusu daha önemlidir. Çünkü; Çocuklar büyüme ve gelişme döneminde olduklarından hücre çoğalması daha hızlıdır. Radyasyon hızlı çoğalan hücreleri daha çok etkiler Radyasyona bağlı kanser gelişmesi için uzun yıllar geçmesi gerekir. Çocuklarda yaşam beklentilerinin fazla olması bu riski daha da artırır. Erişkinlere uygun radyasyon dozlarıyla çocuklara çekim yapılırsa çocukların vücut kitlesi daha küçük olduğundan toplamda alacakları radyasyon daha fazla olur Şüphesiz BT’de doz arttıkça sinyal/gürültü oranı ve dolayısıyla görüntü kalitesi artacaktır. Ancak çocuk hastalarda yeterli görüntü kalitesini sağlayacak şekilde radyasyon dozları belirgin azaltılabilir. Erişkin için kullanılan dozlar çocuklar için fazladır ve gereksizdir. Erişkin çekim parametreleriyle yapılan pediatrik incelemelerde alınan radyasyon yaklaşık 3 kat daha fazla olmaktadır. ‘’Erişkin İçin Uygun Olan, Çocuk İçin Fazladır’’ BT incelemede ne kadar radyasyon vardır? Günlük hayatımızda birçok kaynaktan radyasyon alabiliriz. Bunların başında “doğal radyasyon” olarak adlandırdığımız ve doğal kaynaklardan alınan radyasyon gelir. BT inceleme, radyolojideki görüntüleme yöntemleri içerisinde vücuda en çok radyasyon veren yöntemdir. BT inceleme sırasında alınan radyasyonun Röntgen filmleri ile ve doğal radyasyon ile karşılaştırmalı değerleri tabloda sunulmuştur. Radyasyon ölçümlerinde farklı birimler kullanılabilir. Canlı dokular üzerindeki etkiyi belirlemede en çok kullanılan birim Milisivert – mSv – olarak adlandırılan birimdir. Tablo: Farklı kaynaklardan alınan yaklaşık etkin doz birimleri ve bu dozların kaç adet akciğer grafisine denk geldiği şu şekildedir: Etkin doz Eşdeğer Akciğer Grafisi Sayısı Akciğer radyografisi (tek yön) 0,02 mSv 1 Uçak yolculuğu (6 saat) 0,04 mSv 2 Doğal radyasyon (yıllık) 3 mSv 150 Beyin BT 2-4 mSv 100-200 Toraks BT 5-7 mSv 250-350 Abdominopelvik BT 12-15 mSv 600-750 BT incelemedeki radyasyonun riskleri nelerdir? Hangi durumlarda bu risk artar? Fazla miktardaki radyasyon vücutta ölüme kadar gidebilen ciddi hasarlara neden olabilir. Ancak BT incelemede verilen radyasyon bu düzeylere ulaşmaz. Sadece gebelerde anne karnındaki bebek bu konuda risk altında olabilir. Bu nedenle hamilelerin veya hamile olma olasılığı bulunanların mutlaka tetkik öncesinde hekimini uyarması gerekir. Normal bireylerde BT inceleme sırasında verilen radyasyonun en önemli riski kanser oluşturmasıdır. Bu konuda bazı büyük araştırmalar eşik bir radyasyon dozunun olmadığını ve düşük radyasyonun bile çok az oranda da olsa kanser riskini artırdığını bildirmiştir. Normal bir bireyde yaşam boyunca kanser gelişme riski % 40 olarak ön görülür. Bunların da yarısı (% 20) kanser nedeni ile hayatını kaybeder. Diğer bir deyişle, hiç radyasyon almamış her 1000 çocuktan 200’ü kanser nedeniyle ölecektir. Öte yandan, yaşamında sadece bir BT tetkiki yaptıran bir çocuğun radyasyona bağlı kanser riskinin yaklaşık % 0.03-0.05 oranında artacağı tahmin edilmektedir. Bu risk düşük gibi görülmekle birlikte, hayat boyu değişik nedenlerle ek radyasyon maruziyeti bu riski artıracaktır. Çocuklarda BT İncelemelerde Radyasyon Riskini Nasıl Azaltabiliriz? BT inceleme çocuklarda hastalıkların tanı, tedavi ve takibinde kritik rol oynayan önemli bir inceleme yöntemidir. Hızlı sonuç vermesi, kolay ulaşılabilirliği ve yeni BT teknolojisinin getirdiği avantajlarla kullanımı hem erişkinlerde hem de çocuklarda her yıl artmaktadır. Bu da her geçen yıl alınan radyasyonun ve buna bağlı risklerin de artışına yol açmaktadır. Bugün birçok uluslararası organizasyon ‘’kanser riski ile radyasyon dozu arasındaki ilişki lineerdir ve eşik değer yoktur. Doz arttıkça risk artar’’ görüşünü desteklemekte ve radyasyon güvenliği konusunda ortak bir kararla, rutinde ALARA (as low as reasonably achievable) prensiplerinin uygulanması gerektiğini savunmaktadır. ALARA konsepti, çocuklarda tanısal bilgiyi sağlayan mümkün olan en düşük dozda radyasyon kullanmayı savunur. Bu prensipler doğrultusunda çocuklarda BT incelemelerinde doz azaltma stratejilerinin uygulanması gerekmektedir. Çocuklarda BT incelemelerinde doz azaltma stratejileri nelerdir? Öncelikle radyolog olarak bu konuda en ve radyolog olarak bir takım büyük sorumluluğun bizim üzerimizde ruhu içinde çalışmalıyız. olduğunu bilmemiz; meslektaşlarımızın, teknisyenlerin, pediatristlerin, ailelerin ve toplumun bu konuyla ilgili farkındalığını arttırmamız gerekir. Günlük pratiğimizde radyasyon dozları azaltma konusunda pediatrist, teknisyen Doz azaltma stratejileri şu maddeleri içermektedir; 1. Çekim endikasyonunu belirlemek Doz azaltma stratejileri içerisinde en önemlisi, çocuklarda gereksiz BT incelemelerinden kaçınarak onların hiç radyasyon almamasını sağlamaktır. BT inceleme, ancak hasta için kesin bir tıbbi gerekliliği varsa kullanılmalıdır. Öncelikle radyasyon içermeyen tetkiklerle değerlendirme yapılmalı ve bu konuda hastayı yönlendiren doktorla konuşarak hasta tekrar değerlendirilmelidir. Birçok klinik problem özellikle batın için USG, beyin ve kas iskelet sistemi için MRG ile çözülebilir. Bununla birlikte, yüksek rezolusyon gerektiren bazı durumlarda (örneğin toraks ve kardiovaskuler sistem değerlendirmelerinde) BT daha üstündür. Ayrıca acil şartlarda, hızlı olması ve çoğu zaman sedasyon ihtiyacı duyulmaması nedeniyle BT tercih sebebidir. 2. İnceleme alanını sınırlamak BT inceleme gerekliliği varsa sadece incelenecek alana odaklanarak ışınlanacak alanın daraltılması gerekir. Eğer gerekli değilse, torasik incelemelerde tiroid bezi, abdominopelvik incelemelerde testisler ışınlama alanının dışında tutulmalıdır. 3. Çok fazlı incelemelerden kaçınmak Sıklıkla çocuklarda -seçilmiş olgular dışında- tek faz incelemeler yeterlidir. Kontrastsız-kontrastlı, dinamik inceleme gibi çok fazlı çekimler çocukların aldığı radyasyon dozlarının katlanarak artmasına neden olur. BT inceleme yapılan çocukların yalnızca % 1-3’ünde birden çok fazlı incelemeye gerek duyulmaktadır. 4. Kontrol BT tetkiklerinden mümkün olduğunca kaçınmak Çocuklarda kontrol tetkiklerinin mümkünse US veya MRG ile yapılması, eğer mutlaka BT ile yapılması gerekiyorsa, bunun mümkün olan en düşük dozda ve sadece takip edilen bölgeye yönelik yapılması gerekir. Tanısal incelemelerde kabul edilemeyecek seviyelerdeki gürültü düzeyleri kontrol incelemelerde sorun çıkarmayabilir. 5. Tetkik öncesi nefes tutma egzersizi yapılması Özellikle toraks ve batın gibi tetkiklerde, 7 yaşın üzerindeki çocuklara tetkik öncesi nefes tutma egzersizlerinin yaptırılması görüntü kalitesi ve tetkikin tekrarlanmaması açısından önemlidir. Yedi yaş altındaki çocuklarda sedasyon gerekebilir. 6. Organ koruyucuları kullanmak İnceleme sırasında meme, lens, tiroid bezi ve özellikle çocuk ve genç erişkinlerde gonadlar gibi radyasyona duyarlı organlar, asıl inceleme bölgesini etkilemeyecek şekilde kurşun plak ile radyasyondan korunmalıdır. Ayrıca mümkünse Bizmut plaklar ile çekim bölgesindeki radyasyona duyarlı organlar (örneğin toraks BT’de meme dokusu, kranial BT’de lensler gibi) korunmalıdır. 7. Uygun çekim parametrelerini belirlemek Çekim parametreleri çocuğun boyutuna (yaşına veya kilosuna) ve incelenen bölgeye göre ayarlanmalıdır. Primer olarak radyasyon dozunu etkileyen parametreler ve doz ilişkisi şu şekildedir: - Tüp akımı (mA): Doz ile ilişkisi doğrusaldır. Örneğin tüp akımını yarıya düşürmek, alınan radyasyon dozunu da yarıya düşürecektir. Bununla birlikte görüntüdeki gürültü de artacaktır. Pediatrik çekimlerde çocuğun alacağı radyasyonu azaltmak amacıyla tanıyı etkilemeyecek gürültü miktarı tolere edilebilir. - Gantri dönüş zamanı: Doz ile ilişkisi doğrusaldır. Örneğin gantri dönüş zamanını her bir 360 derecelik dönüş için 1 sn’den 0.5 sn’ye düşürmek alınan radyasyon dozunu yarıya düşürecektir. Ayrıca çekim ne kadar hızlı olursa, hareket artefaktları ve sedasyon ihtiyacı da o kadar az olur. Çocuklarda mümkün olan en kısa gantri dönüş süresi seçilmelidir. - Kilovoltaj (kVp): Hem kontrast hem de gürültü üzerinde etkilidir. Doz ile ilişkisi tüp akımında olduğu gibi doğrusal değildir. Radyasyon dozu tüp voltajının karesi ile doğru orantılıdır. Örneğin kVp’yi 120’den 80’e azaltıldığında hasta dozunda yaklaşık %65 azalma görülür. Düşük kVp (80-100 kVp), özellikle yeni doğanlarda ve yüksek kontrast farkı olan bölgelerde (akciğer parankimi ve iskelet sistemi gibi) ve BT anjiografi çalışmalarında seçilmelidir. Bununla birlikte obez hastalarda ve yüksek X-ışını absorbsiyonunun olduğu bölgelerin incelenmesinde (omuzlar, pelvis gibi) yüksek kVp kullanılması önerilir. Bu durumlarda radyasyon dozunu azaltmak için tüp akımı azaltılmalıdır. - Pitch: Hasta dozu ile ters orantılıdır. Pitch arttıkça doz azalır, aradaki ilişki doğrusaldır. Örneğin diğer parametreler sabitken, pitch değerini 1’den 1.5’e arttırmak radyasyon dozunu %33 azaltacaktır. Ancak günümüzde çoğu multislice BT cihazında efektif mAs sabit kalacak şekilde otomatik olarak ayarlandığından, pitch artışı tüp akımı artışına yol açar. Bu durumlarda, pitch değerini arttırmak doz optimizasyonu sağlamaz. - Otomatik tüp akımı ayarlama sistemleri: Hastanın boyutuna göre, vücudun kalın olan yerlerine fazla, ince olan yerlerine az olmak üzere tüp akımı ayarlanır. Gürültü sabit olacak şekilde maksimum ve minimum doz aralığı belirlenir. Ancak uygun kullanılmazlarsa (kötü santralizasyon, uygun referans aralığının kullanılmaması gibi) çocuklarda doz artımına yol açabilir. Bu nedenle çocuk hastalara özel programların kullanılması gerekir. Çocuklarda BT incelemelerinde doz ne kadar azaltılmalıdır? -Bilgisayarlı tomografide hasta dozunu azaltmak, görüntülerde arka plan gürültüsünde artmaya yol açar. Doz ayarlamalarında amaç sadece düşük dozu sağlamak değil, aynı zamanda uygun görüntü kalitesini ve kabul edilebilir gürültü oranını sağlayan en düşük dozu elde etmektir. -Uygun görüntü kalitesini değerlendirmek doz azaltma konusunun en zor kısmıdır. Görüntü kalitesi objektif (örneğin gürültü oranı, kontrast, artefakt gibi fizik ile ilgili) veya subjektif (tecrübesizlik, kişisel tercih, pediatrik hastalıklara ve filmlere alışkın olmamak gibi) faktörlere bağlı olabilir. -Radyologlar BT çekim parametrelerini tanısal bilgiyi kaybetmeyecek şekilde ayarlamalıdır. Ayrıca incelenen bölgeye ve çekim endikasyonuna göre de doz ayarlaması yapılmalıdır. Örneğin düşük kontrast farkı olan dokuların incelemesinde (karaciğer ve beyin gibi) doz azaltma sınırlı olabilir. Akciğer parankimi ve iskelet sistemi gibi yüksek kontrastlı alanların incelemesinde ise daha yüksek gürültülü ve artefaktlı görüntüler tolere edilebilir. Büyük bir alanı içeren patolojilerde (ince barsak obstruksiyonu gibi) veya yüksek kontrast içeren anomali araştırmasında (renal taş gibi) yine daha fazla gürültülü görüntüler kabul edilebilir. - Kabul edilebilir görüntü kalitesi yukarıda bahsedildiği gibi birçok faktöre bağlı olduğundan, radyasyon dozu ile görüntü kalitesi arasındaki dengeyi sağlayacak şekilde yapılmış tek bir kılavuz mevcut değildir ancak bu konudaki çalışmalar sürmektedir. Bu nedenle radyologlar kendi merkezlerinde, literatürdeki öneriler doğrultusunda, çocuk hastalarda hastaya özgü doz azaltma protokollerini geliştirme ve uygulamadan sorumludurlar. Bu konuda aşağıda çeşitli kaynaklarda protokol önerileri mevcuttur. - www.imagegently.org - Paterson A, Frush DP, ‘'Dose reduction in paediatric MDCT:general principles ‘’Clinical Radiology (2007) 62, 507-517. - Nievelstein RA, van Dam IM, van der Molen AJ., ‘’Multidetector CT in children: current concepts and dose reduction strategies’’ Pediatr Radiol. 2010;40(8):1324-44 - http://ctisus.com/protocols Lane F. Donnelly et al., " Minimizing Radiation Dose for Pediatric Body Applications of Single-Detector Helical CT: Strategies at a Large Children's Hospital." AJR Vol.176, pp. 303-306, Feb 2001. SONUÇ: BT birçok hastalığın tanısında vazgeçilmez bir yöntemdir. Gerekli durumlarda ve uygun şekilde yapılan bir incelemede alınan risk minimal düzeylerde olup tetkikin sağlayacağı faydalar karşısında kıyaslanmayacak düzeydedir. Çocukları gereksiz tanısal radyasyondan korumak, gereken durumlarda ise tetkiki en uygun dozda yapabilmeyi sağlamamız gerekir. Bunun için gerek yurt içinde ve gerekse yurt dışında çeşitli çalışmalar vardır. Bunlardan en önemlilerinden birisi 2007 Temmuz ayında kurulan ve uluslararası bir organizasyon olan “Image Gently (Koruyarak Görüntüleyelim)” isimli organizasyondur. Çocuklarda görüntüleme sırasında radyasyon dozunun önemine dikkat çekmeyi amaçlayan bu organizasyonun www.imagegently.org adlı internet sitesinde konuyla ilgili doktorlar ve hastalar için bilgiler, güncel makalelerin yanı sıra çocuklar için BT protokolleri geliştirmek ya da kullanılmakta olan protokollerin doğruluğunu araştırmak için rehberler de mevcuttur. Bu konudaki bir diğer uluslararası organizasyon da, aynı hizmeti erişkinlere yönelik olarak yürütmekte olan “Image Wisely (www.imagewisely.org)” dir. Belirtilen elektronik web adreslerine başvurularak daha fazla bilgiye ulaşmak mümkündür. BU ÇERÇEVELER SİZİN ÇOCUKLARINIZ İÇİN KONULMUŞTUR KAYNAKLAR 1. Başekim CÇ. Radyasyon doz kontrolü ve doz azaltma yöntemleri-Pediatrik BT inceleme. Türkiye Klinikleri Radyoloji Özel Sayısı 2011;4(2):69-73. 2. Ceyhan M. Pediatrik BT incelemelerinde radyasyon dozu. TRD İzmir Şubesi Pediatrik Radyoloji Sempozyumu, Sempozyum Kitabı 2009; 47- 49. 3. Işık Z, Selçuk H, Albayram S. Bilgisayarlı tomografi ve radyasyon. Klinik Gelişim 2010;3:16-18. 4. www.imagegently.org 5. www.imagewisely.org HAZIRLAYANLAR Meltem CEYHAN BİLGİCİ ([email protected]) C.Çınar BAŞEKİM ([email protected]) Zeynep YAZICI ([email protected]) Handan Çakmakçı ([email protected]) Yüksel PABUŞÇU ([email protected]) Abdulhakim COŞKUN ([email protected])