ANLATIM BOZUKLUKLARI - 61 ÇÖZÜMLÜ SORU ÖRNEK 1: Sergide tanıtılan antika eşyalar, geçmişte insanların inançlarını ve beğenilerini de yansıtıyor. Bu cümledeki anlam karışıklığı aşağıdaki değişikliklerden hangisiyle giderilebilir? A) “tanıtılan” sözcüğünden sonra “çok değerli” getirilerek B) “geçmişte” sözcüğünden sonra “yaşamış” getirilerek C) “antika” sözcüğü atılarak D) “inançlarını” sözcüğü yerine “geleneklerini” getirilerek E) “de” sözcüğü atılarak ÇÖZÜM 1: Bu cümlede karışıklığa neden olan “geçmişte” sözcüğüdür. Buradan yansıtma işinin geçmişte olduğu anlaşılıyor. Ama “geçmişte yaşayan insanların inançlarını, beğenilerini yansıtıyor.” Biçiminde de anlaşılabiliyor. “Geçmişte” sözcüğünden sonra “yaşamış” getirildiğinde cümledeki ikiz anlamlılık ortadan kalkar. Yanıt: B ÖRNEK 2: Aşağıdaki cümlelerden hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Onun yer yer kızaran vücudunun alerjiden kaynaklandığı söylendi. B) İnsanın bazı hastalıklara bağışıklık kazanamadığını biliyoruz. C) Hastalıklardan korunmak için temiz ortamlarda yaşamak gerekiyor. D) Kimi küçük ameliyatlar bile büyük sağlık problemlerine neden olabilir. E) Ülkemizde bilgisizlikten çok düzensizlik, sorunlara yol açıyor. ÇÖZÜM 2: A seçeneğindeki “Onun yer yer kızaran vücudunun alerjiden kaynaklandığı söylendi” cümlesinde vücudunun alerjiden kaynaklandığı gibi anlamsız bir söz ortaya çıkıyor. Bu cümle “Vücudundaki kızarıklığın alerjiden kaynaklandığı söylendi” biçiminde düzeltilebilir. Çünkü alerjinin neden olduğu, vücut değil kızarıklıklardır. Yanıt: A ÖRNEK 3: Özenle hayatta kalmayı başaran Rukiye Taş ambulansa taşındı. Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdaki değişikliklerin hangisiyle giderilebilir? A) “taşındı” sözü yerine “gönderildi” sözü getirilerek B) “özenle” sözü yerine “dikkatle” sözü getirilerek C) “özenle” sözü “ambulansa” sözünden önce getirilerek D) “hayatta” sözü yerine “sağ” sözcüğü getirilerek E) “ambulansa” sözcüğü atılarak ÇÖZÜM 3: Bu cümlede “özenle” sözcüğünün yanlış yerde kullanılması cümlede “özenle hayatta kalmak” ve “özenle taşınmak” anlamlarını yarattığı için “özenle” sözcüğünün “ambulansa” sözcüğünden önce gelmesi gerekir. Yanıt: C ÖRNEK 4: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Hava kirliliğine karşı çeşitli önlemler alınabilir. B) Çevre sorunlarıyla ilgili toplantılar yapılmalıdır. C) Bu gaz, havada yoğun oranda bulunur. D) Akarsularımız sanayi atıklarıyla kirleniyor. E) Gençler, doğanın korunması konusunda bilinçleniyor. ÇÖZÜM 4: “Bu gaz havada yoğun oranda bulunur.” Cümlesinde “oranda” sözcüğü gereksiz kullanılmıştır. Yanıt: C ÖRNEK 5: (I) Bilim adamı çıkar gözetmez. (II) Yapacağı çalışmaların kendisine yarar mı zarar mı sağlayacağına bakmaz. (III) Onun amacı, bilinmeyenleri bilinir kılmaktır. (IV) Gerçekleri ortaya çıkarmayı ister. (V) Bu, onun tek ve değişmez çabasıdır. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu yapılmıştır? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V. ÇÖZÜM 5: II. cümlede “yarar mı zarar mı sağlayacağı” sözlerinde sağlamak” hem yarar hem de zarar sözcüklerini tamamlamış. “Yarar sağlamak” denir; ama “zarar sağlamak” denmez; çünkü zarar olumsuz, yarar olumlu sözcüklerdir; bu sözcükler birlikte kullanılmaz. Bu cümlenin doğru biçimi şöyle olmalıydı: “Yapacağı çalışmaların kendisine yarar mı sağlayacağına, zarar mı vereceğine bakmaz.” Yanıt: B ÖRNEK 6: Aşağıdakilerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Üç gün sonra iki günlüğüne Antalya’ya gideceğim. B) Alkol benim nadir başvurduğum bir iş. C) Sonunda, çevreye tehlike saçan kuyuyu doldurdular. D) Sıcak, içten bir anlatımla yazdığı romanlar okuru sarıyor, etkiliyor. E) Trenin ne zaman geçtiğini bilmiyorum. ÇÖZÜM 6: B seçeneğinde “Alkol benim nadir başvurduğum bir iş.” cümlesinde “iş” sözcüğü anlamına uygun kullanılmamış; çünkü alkol bir iş değildir. Yanıt: B ÖRNEK 7: Gürültüden uzak, doğal güzelliklerle dolu parkın bir ( I ) köşesinde, yaşlı bir ( II ) hanım masanın üstüne koyduğu romanını bir (III)karış uzaktan okumaya çalışıyor; bir (IV) şişman, spor giyimli bir (V)adam da dalgın dalgın uzaklara bakıyordu. Bu cümledeki anlatım bozukluğunu gidermek için altı çizili sözcüklerden hangisi atılmalıdır? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V. ÇÖZÜM 7: “Adam” adını belirten “bir” sözcüğü iki kez kullanılmıştır. İlk “bir” yanlış yerde ve gereksiz kullanılmıştır. Yanıt: D ÖRNEK 8: Marmara Denizi’nin altından geçen fay kırığı İstanbul’un korkulu rüyası oldu. Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) Öğe eksikliği B) Tamlama yanlışı C) Çatı uyumsuzluğu D) Aynı anlamlı sözcük kullanılması E) Sözcüklerin anlamına uygun kullanılmaması ÇÖZÜM 8: Örnek cümlede geçen “fay kırığı” tamlamasında “fay” yerkabuğu kırığını anlattığı için “kırık” sözcüğü gereksiz kullanılmıştır. Yanıt: D ÖRNEK 9: Aşağıdaki cümlelerden hangisinde anlatım bozukluğu vardır? A) Bütün bunlar o insanlara söylenmese de olurdu. B) İnanıyorum ki bu işte bir hata var gibi geliyordu bana. C) İnsanlara yardım etmek için uğraşman iyi bir davranış. D) Bana göre biz de kendimizi yanlış anlattık. E) Bu işe karışman yeni sorunlar çıkmasına neden olur. ÇÖZÜM 9: B seçeneğindeki “inanıyorum” sözcüğü ile “var gibi geliyor bana” sözleri aynı anlama geldiği için birinden biri kullanılarak cümle yeniden düzenlenmeli. “İnanıyorum ki bu işte bir hata var.” Denmeli ya da “Bu işte bir hata var gibi geliyor bana.” denmelidir. Yanıt: B ÖRNEK 10: Yaptıklarını kendi ağzıyla itiraf etti. Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerin hangisinden kaynaklanmaktadır? A) Yüklemin III. tekil kişili olmasından B) Nesnenin çoğul eki almasından C) Gereksiz söz kullanılmasından D) Yüklemin di’li geçmiş zamanlı olmasından E) Nesnenin yanlış yerde kullanılmasından ÇÖZÜM 10: “İtiraf etmek” başkalarınca bilinmesi kendi için sakıncalı görülen bir gerçeği saklamaktan vazgeçip söylemektir. Kişinin kendisinin söylediği belli olduğuna göre cümledeki “kendi ağzıyla” sözüne gerek yoktur. Yanıt: C ÖRNEK 11: “Fabrikada yapılan son araştırmaya göre elimizde yeterince kaynak mevcut bulunmamaktadır.” Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerden hangisinden kaynaklanmaktadır? A) Çatı yanlışlığı B) Tamlama yanlışlığı C) Gereksiz sözcük kullanılması D) Özne - yüklem uyumsuzluğu E) Yanlış anlamda sözcük kullanımı ÇÖZÜM 11: Örnek cümlede “bulunmamaktadır” sözcüğü, “mevcut” sözcüğünü de içerdiğinden “mevcut” Sözcüğü gereksiz kullanılmıştır. Yanıt: C ÖRNEK 12: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Türkiye genelinde erozyona karşı savaş açıldı. B) ÖSS sınavının iptal edilmesiyle öğrenciler boşluğa düştü. C) Okudukça bilgisinin ve görgüsünün arttığını hissediyordu. D) Göz göze geldiklerinde aralarında görünmez bir bağ oluştu. E) İnsanlar, yaşadıkları sürece bir şeyler öğrenirler. ÇÖZÜM 12: “ÖSS sınavının” sözlerinde kısaltmanın son “S” si sınav anlamında olduğu için “sınavı” sözcüğü gereksiz kullanılmıştır. Yanıt: B ÖRNEK 13: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Takımlardan biri, ötekinin bitmek bilmeyen karşılıklı saldırılarına daha fazla dayanamadı. B) Maçlarda, taraftarın çıkardığı olaylar spora gölge düşürüyor. C) Sağlıklı kalabilmenin temel koşullarından biri de spor yapmaktır. D) Son yıllarda kimi takımlar, Avrupa takımlarıyla yaptıkları maçlarda yüzümüzü ağartıyor. E) Ancak düzenli olarak yapılan spor yararlı olur. ÇÖZÜM 13: A seçeneğindeki karşılıklı sözcüğü atılmalıdır. Çünkü bir takımın diğerine saldırması söz konusudur. Yanıt: A ÖRNEK 14: Son yıllarda edebiyat türleri arasındaki bulunan ayrımın gitgide ortadan kalktığı, bunların birbirine yaklaştığı yönünde bir sav var. Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) Yanlış anlamda sözcük kullanımı B) Sözcüğün yanlış yerde kullanımı C) Gereksiz sözcük kullanımı D) Özne - yüklem uyumsuzluğu E) Çatı uyumsuzluğu ÇÖZÜM 14: Örnek cümlede “arasındaki” sözcüğü “bulunan” sözcüğünü de içerdiği için “bulunan” sözcüğü cümleden atılmalı. Yanıt: C ÖRNEK 15: Limon fiyatlarındaki aşırı yükseliş, limonun dışarıya ihraç edilmesinden kaynaklanıyor. Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerden hangisiyle giderilebilir? A) “fiyat” sözcüğü yerine “ücret” sözcüğü getirilerek B) “aşırı” sözcüğü cümleden çıkartılarak C) “dışarıya” sözcüğü cümleden çıkartılarak D) “yükseliş” sözcüğü yerine “artış” sözcüğü getirilerek E) “limonun” sözcüğü cümleden çıkartılarak ÇÖZÜM 15: Örnek cümlede “dışarıya ihraç etmek” sözlerinde “ihraç etmek” “dışarı”yı da içerdiği için bu sözcük gereksizdir. Yanıt: C ÖRNEK 16: Fiyatlar çok pahalı olduğu için satışlar çok durgun. Bu cümledeki anlatım bozukluğunu gidermek için aşağıdaki değişikliklerden hangisi yapılmalıdır? A) “çok” sözcükleri atılmalı. B) “durgun” yerine “az” sözcüğü getirilmeli. C) “olduğu için” yerine “olduğundan” sözcüğü getirilmeli. D) ”satışlar” yerine “alışveriş” sözcüğü getirilmeli. E) “pahalı” yerine “yüksek” sözcüğü getirilmeli. ÇÖZÜM 16: “Fiyat” bir malın karşılığı olan parasal değerdir.Pahalı olan, mal olabilir. “Fiyat pahalı” denemez;“fiyat yüksek” denebilir. Yanıt: E ÖRNEK 17: Çocuk Esirgeme Kurumu’na ve Mehmetçik Vakfı’na yatırımda bulunabilirsiniz. Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerden hangisinden kaynaklanmaktadır? A) Bir sözcüğün yanlış yerde kullanılmasından B) Anlamca çelişen sözcüklere yer verilmesinden C) Yanlış anlamda sözcük kullanılmasından D) Özne eksikliğinden E) Özne - yüklem uyumsuzluğundan ÇÖZÜM 17: “Yatırım” kazanç elde etmek için yapılan iş. Adı geçen vakıflar yardım kuruluşları olduğu için bu sözcük yerine “yardım” sözcüğü getirilmeli. Yanıt: C ÖRNEK 18: Aşağıdakilerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Bulduğun sonucu bana da söyle. B) Düşündüğün konuyu şimdi uygulayabiliriz. C) Birkaç gün sonra bu konuyu yeniden düşünelim. D) Senin böyle hesaplara aklın ermez. E) Düşündüğünü yapma özgürlüğüne sahipsin. ÇÖZÜM 18: “Konu” üzerinde düşünülen, ele alınan olay ya da durumdur. Bu nedenle konu uygulanamaz. Bu sözcük yerine “plan” getirilmelidir. Yanıt: BK LUKLARI ÖRNEK 19: Oraya gidersen, Etnografya ya da Kurtuluş Savaşı müzelerini gezmelisin. Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerin hangisinden kaynaklanmaktadır? A) Yanlış bağlaç kullanılmasından B) Koşul cümlesi olmasından C) Nesnenin yanlış yerde bulunmasından D) Yüklemin gereklilik kipinde olmasından E) Ad tamlamasının gereksiz kullanılmasından ÇÖZÜM 19: “ya da” bağlacı eş durumda olan iki varlıktan birinin seçilmesi durumunda kullanılır. Bu cümlede farklı nitelikte varlıklar bağlandığı için “ya da” yerine “ve” kullanılmalıdır. Yanıt: A ÖRNEK 20: Sağlık herkes için çok önemli; ama sağlık sorunlarını ele alan bilim dalları var. Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdaki değişikliklerden hangisiyle düzeltilebilir? A) “herkes” yerine “kimileri” sözcüğü getirilerek B) “önemli” sözcüğünden sonra “-dir” eki getirilerek C) “ama” yerine “bu nedenle” sözcüğü getirilerek D) “ele alan” yerine “inceleyen” sözcüğü getirilerek E) “çok” sözcüğü cümleden atılarak ÇÖZÜM 20: “Sağlık herkes için çok önemli” dendikten sonra bu önemin nereden geldiğini belirten açıklama yapılmış; bu açıklamadan önce “ama” değil, “bu nedenle” getirilmelidir. “Ama” karşıtlık ya da olumluluk-olumsuzluk ilgisiyle birbirine bağlanan cümleler arasında kullanılır. Yanıt: C ÖRNEK 21: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Belki de olay çıkarmak için değil, kendini savunmak için böyle davrandı. B) Eminim ki adam güç durumda olmasaydı belki de parayı almazdı. C) Kim bilir, belki önemli bir işi çıkmıştır. D) Belli olmaz ki belki sizinle birlikte gitmek ister. E) Bilmiyorum, belki akşama doğru gelir. ÇÖZÜM 21: Birini çürüten, dışlayan sözcüklere çelişen sözcükler denir. B seçeneğinde “eminim” kesinlik belirttiği halde “belki” sözcüğü “olasılık” belirttiği için bu sözcükler birbiriyle çelişir. Yanıt: B ÖRNEK 22: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Şüphesiz böyle düşünen biri eğitim almış olsa gerek. B) Okur yazar olmak ayrı şey, okur olmak ayrı. C) Çağdaş insan her gün gazete okuyan kişidir. D) Ölmeden tüm güzellikleri yaşamalıyız. E) Sınav başlamadan tüm yazılarımı gözden geçirdi. ÇÖZÜM 22: A seçeneğindeki “şüphesiz” sözcüğü ile “olsa gerek” sözcüğü çelişir. Çünkü ilki kesinlik, ikincisi olasılık belirtir. Yanıt: A ÖRNEK 23: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) İlk karşılaşmamızda bana bu kadar yakınlık göstermesine çok şaşırmıştım. B) Bu kadar yetenekli bir çocuğu, sanata yönlendirmekle çok iyi bir iş yaptığını düşünüyor. C) Geçirdiğim rahatsızlığı, büyük bir başarıyla ameliyat ederek sağlığıma kavuşturdu. D) Bu aşamada, olayları doğal akışına bırakmanın doğru olacağı kanısındaydı. E) Aralarındaki sorunların görüş farklılıklarından kaynaklandığını biliyordu. ÖRNEK 24: Saygı duruşu ve İstiklal Marşı okundu. Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) Özne eksikliği B) Nesne eksikliği C) Gereksiz sözcük kullanılması D) Yüklem eksikliği E) Anlamca çelişen sözcüklerin kullanılması ÇÖZÜM 24: “Ve” bağlacıyla birbirine bağlanan iki yargıdan ikincisine uygun düşen “okundu” eylemi; birinci yargıya uygun düşmüyor. Saygı duruşu okundu denemez. Cümleyi düzeltmek için “ve”den önce “yapıldı” getirilmeli. Yanıt: D ÖRNEK 25: Biraz da ne söylediğimizi dinlerseniz iyi olur kanısındayım. Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerin hangisinden kaynaklanmaktadır? A) Nesnenin yanlış yerde kullanılmasından B) Bağlacın gereksiz kullanılmasından C) Yanlış anlamda sözcük kullanılmasından D) Yüklemin geniş zamanlı olmasından E) Özneyle yüklemin uyumsuzluğundan ÇÖZÜM 25: Örnek cümlede verilen “ne söylediğimi dinlerseniz” sözlerinde ya “ne” atılmalı ya da “dinlerseniz” yerine “anlarsanız” getirilmeli. Yanıt: C ÖRNEK 26: Bu sorunun çözümünde yapabileceğim rol çok önemli. Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerin hangisinden kaynaklanmaktadır? A) Yüklemin geniş zamanlı olmasından B) Gereksiz yere işaret sıfatı kullanılmasından C) İsim cümlesi olmasından D) Yanlış sözcük kullanılmasından E) Gereksiz yere belirteç kullanılmasından ÇÖZÜM 26: Deyimler kalıplaşmış sözlerdir. Bir sözcüğün yerine başka sözcük konamaz. Deyimlerin anlamı kişiye ya da bölgeye göre değişmez. Örnek cümlede “yapabileceğim rol” sözü bozukluğa neden olmuş. Çünkü “rol yapmak” kimi gerçekleri saklayarak davranmak anlamına gelir. Oysa bu cümlede “yapabileceğim rol” sözü “görev, etki” anlamında kullanılmıştır. Doğrusu “oynayabileceğim rol” olmalıydı. Yanıt: D ÖRNEK 27: Belediye, suyu akmayan halkın şikâyetlerine göz yummuştu. Buradaki dil yanlışlığı aşağıdaki seçeneklerin hangisinde verilmiştir? A) Nesne - yüklem uyumsuzluğu B) Deyimi yanlış kullanma C) Öğe eksikliği D) Özne - yüklem uyumsuzluğu E) Gereksiz sözcük kullanma ÇÖZÜM 27: “Göz yummak” deyimi bilinen bir durumu görmezlikten gelmektir. Oysa bu cümlede halkın şikâyeti bir kusur değildir. Bu deyim yerine “duymazlıktan gelmek” anlamındaki “kulak tıkamak” ya da “önem vermemek” anlamındaki “kulak asmamak” deyimi kullanılmalıydı. Yanıt: B ÖRNEK 28: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde deyimin yanlış kullanılmasından kaynaklanan anlatım bozukluğu yoktur? A) Toplantıdaki davranışları ile şimşekleri üzerine topladı. B) Onu hiç böyle görmemiştim. Yüzünden dökülen bin parçaydı. C) O, sınırı iyice aştı; onun zincirini çekmek gerekiyor. D) Üzerine aldığı her işi, yarım yanlış yapıyor. E) Kalkıştığım her işte, her zaman bana destek oldu. ÇÖZÜM 28: Bu cümlelerdeki deyimlerde kimi sözcükler değiştirilerek kalıplaşmış söz olan deyimler bozulmuştur.Bu deyimlerin doğru biçimleri şöyledir: A’da “şimşekleri üzerine toplamak” değil “şimşekleri üstüne çekmek”, B’de “yüzünden dökülen bin parça” değil “suratından düşen yüz parça”, C’de “zincirini çekmek” değil, “ipini çekmek”, D’de “yarım yanlış” değil “yarım yamalak” olmalı. Yanıt: E ÖRNEK 29: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Bu konuda nasıl bir çalışma yapılması gerektiği, uzmanlarca tartışılacak. B) Olaydan büyük bir üzüntü duyduğunu, suçluların cezalandırılmasını istedi. C) Yeni binaların ne zaman hizmete açılacağını, basın aracılığıyla duyuracaklarını belirtti. D) Sorunlara sağduyuyla yaklaşmanın, onların çözümünü kolaylaştıracağı sonucuna varıldı. E) Bölgede, kış mevsiminin uzun sürmesi nedeniyle alınması gerekli önlemler yetkililere bildirildi. ÇÖZÜM 29: “Olaylardan büyük bir üzüntü duyduğunu” sözlerinin cümle olabilmesi için yükleminin olması gerekir. Çünkü ikinci cümlenin yüklemi, bu cümleye uygun değildir. Cümlenin doğru biçimi şöyle olmalıydı: “Olaydan büyük üzüntü duyduğunu söyledi, suçluların cezalandırılmasını istedi.” Yanıt: B ÖRNEK 30: Annelerle paylaşılan acılar yarıya, sevinçlerse iki katına çıkar. Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) Yüklem eksikliği B) Nesne - yüklem uyuşmazlığı C) Sözcük fazlalığı D) Özne eksikliği E) Ekeylem eksikliği ÇÖZÜM 30: Örnek cümlede birbirine bağlı iki cümle var. Bu iki cümle için tek yüklem (çıkar) kullanılmış. “çıkar” eylemi ilk cümleye uygun düşmediği için “yarıya” sözcüğünden sonra “iner” eylemi getirilmelidir. Yanıt: A ÖRNEK 31: Sefayı sen; cefayı biz çekelim. Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) Özne yanlışlığı B) Yüklem eksikliği C) Nesne-yüklem uyumsuzluğu D) Sözcük fazlalığı E) Belirteç tümleci eksikliği ÇÖZÜM 31: Dilimizde “cefa çekmek” denir; ama “sefa çekmek” denmez. “Sefa sürmek” denir. Örnek cümlede tek yüklem kullanıldığı için böyle bir yanlışa düşülmüş. Cümlenin doğru biçimi şöyle olmalı: “Sefayı sen sür; cefayı biz çekelim.” Yanıt: B ÖRNEK 32: Hiçbiri - Ali Suavi'den başka - ülkede bir ayaklanmayı düşünmemiş, padişaha bağlılığı kutsal bir görev saymıştır. Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak belirtilmiştir? A) İkinci cümleciğin yükleminde özneyle uyum sağlanmamıştır. B) Birinci cümlecikteki arasöz, gereken biçimde düzenlenmemiştir. C) Birinci cümleciğin yükleminde özneyle uyum sağlanmamıştır. D) Birinci cümlecikteki yüklemin sonuna "–dir" eki getirilmemiştir. E) Her iki cümleciğin yüklemleri arasında olumluluk - olumsuzluk bakımından uyum sağlanmamıştır. ÇÖZÜM 32: İlk cümlenin öznesi “hiçbir” sözcüğüdür. “hiçbir” sözcüğü ikinci cümlenin başına getirilirse uygun düşmediği görülür. İkinci cümleye uygun bir özne getirilmeli, bu özne “hepsi” olmalıydı. Öyleyse ikinci cümlede özne ile yüklem uyumsuzdur. Yanıt: A ÖRNEK 33: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde özne eksikliğinin neden olduğu bir anlatım bozukluğu yoktur? A) Onun okula gelmesi şöyle dursun, eve bile gelmedi. B) İçeriye giren kişinin elleri bağlandı, soyuldu. C) Testteki yanlışlar düzeltilerek bilgisayarda yeniden yazıldı. D) İnsana böyle bir soru sorulsa, çileden çıkabilir. E) Bütün çalışmalara katıldığını ve takdir ettiğini biliyorum. ÇÖZÜM 33: A seçeneğinde ilk cümlenin öznesi “onun okula gelmesi”. Bu özne ikinci cümlenin yüklemi olan “gelmedi” eylemine uygun düşmez; virgülden sonra “o” kullanılmalı. B’de “içeriye giren kişinin elleri” ilk cümlenin öznesi. Bu söz ikinci cümlenin yüklemi olan “soyuldu” eylemine uygun düşmez. İkinci cümleye “içeriye giren kişi” ya da “o” getirilmeli. C’de ilk cümlenin öznesi olan “testteki yanlışlar”. İkinci cümleye “testler” öznesi getirilmeli. D’de aynı nedenle ikinci cümleye “insan” öznesi getirilmeli. E seçeneğinde de bir anlatım bozukluğu var; ancak bozukluk, özne eksikliğinden değil yan cümleciğin “nesne” eksikliğinden kaynaklanmaktadır. Yanıt: E ÖRNEK 34: Aşağıdaki cümlelerden hangisinde "hiçbiri" sözcüğünün kullanılmamasından kaynaklanan bir anlatım bozukluğu vardır? A) Bütün insanlar kendilerini tehlikelerden korumak ister; diğer insanların durumlarına pek aldırmaz. B) Kimse beni konuk etmeyi göze alamadı; ağanın öfkesini üzerine çekmek istemedi. C) Bana pek çok söz verdin; ama bu sözleri asla tutmadın; bu nedenle sana güvenemem. D) Herkes sorumluğunu diğerlerine bırakmak istedi, böylece onlar kendilerini dertten kurtardılar. E) Bazıları birkaç yıl sonra köyden göç edip kentte kendilerine uygun bir yaşam kurdu. ÇÖZÜM 34: “Bütün insanlar” öznesi olumlu bir eylem olan “korumak ister” yüklemine uygun düştüğü halde, olumsuz bir eylem olan “aldırmaz” yüklemine uygun düşmüyor. İkinci cümleye bu eyleme uygun düşen “hiçbiri” öznesi getirilmelidir. Yanıt: A ÖRNEK 35: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Burada, en çok eski arkadaşlarımı arıyor, özlüyorum. B) Konunun az bilinen yönüne ışık tutuyor, aydınlatıyor. C) Yeni çıkan kitapları alıyor, hemen okuyorum. D) Gezilerinde yeni yerler görüyor, değişik insanlar tanıyor. E) Yaptıklarını yeterli bulmuyor, eleştiriyor. ÇÖZÜM 35: B seçeneğinde “konunun az bilinen yönüne” söz öbeği dolaylı tümleçtir. Bu sözler “ışık tutuyor” yüklemine uygun düşüyor; ama “aydınlatıyor” yüklemine uygun düşmüyor. Bu sözden önce “konunun az bilinen yönünü” anlamına gelen “onu” getirilmeli. Yanıt: B ÖRNEK 36: Kardeşimin olumsuz davranışlarına kızıyor, düzeltmesini istiyorum. Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) Nesne eksikliği B) Özne eksikliği C) Dolaylı tümleç eksikliği D) Tamlama yanlışlığı E) Yüklem eksikliği ÇÖZÜM 36: Örnek cümlede yükleme sorulan “neye?” sorusunun örnek cümlede yanıtı olan “kardeşimin olumsuz davranışlarına” dolaylı tümleçtir. Bu sözler ikinci yükleme uygun düşmediği için ikinci cümleye “olumsuz davranışlarını”, “bunları” getirilmelidir. Getirdiğimiz öğe yükleme sorulan “neyi?” sorusunun yanıtı olan “nesne”dir. Yanıt: A ÖRNEK 37: Aşağıdaki cümlelerin hangisinden “onları” kelimesi çıkarılırsa anlam bozulur? A) Evdekileri telefonla arayıp, konu hakkında onları uyardı. B) Bavula eşyaları özenle yerleştiriyor, onları kırıştırmıyordu. C) Bahçedekileri eve çağırdı, onları evde ağırladı. D) Sorunlar gittikçe büyüyor, onları çözmekte zorlanıyordu. E) Arkadaşlarını gün geçtikçe daha iyi tanıyor ,onları anlıyordu. ÇÖZÜM 37: Birden çok yüklemin yer aldığı cümlelerde öğelerin yüklemlerle uyumlu olması gerekir. A seçeneğinde “evdekileri”, “arayıp” eylemsisinin nesnesidir. Bu nesne ikinci cümlenin yüklemi olan “uyardı” eylemine de uygun düştüğü için aynı anlamlı ikinci bir nesnenin kullanılması gereksizdir. B, C, E seçeneklerinde de “onları” sözcükleri gereksiz kullanılmıştır. D seçeneğinde “sorunlar” sözcüğü ilk cümlenin öznesidir. İkinci cümlenin öznesiyse “o” gizli öznedir. “onları” sözcüğü çıkarıldığında onun yerini tutan bir “nesne” olmadığı için cümle bozulur. İlk cümlenin öznesi nesne gibi görünür. Cümle şöyle olur “sorunlar gittikçe büyüyor, sorunlar çözmekte zorlanıyordu.” Bu da bozuk bir cümledir. Yanıt: D ÖRNEK 38: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Bugün tatil olduğundan, sabahleyin geç kalktım. B) Arkadaşımız, çok çalışkan bir çocuktu. C) Dün akşam, rüzgâr ortalığı altüst etti. D) Birbirlerini çok iyi anlar, inanırlardı. E) Dün gece çok garip bir rüya gördüm. ÇÖZÜM 38: D seçeneğinde “birbirlerini anlarlardı” denebildiği halde ”birbirlerini inanırlardı” denemeyeceği için ikinci cümleye “birbirlerine” getirilmeli. Getirilen öğe “kime?” sorusunun yanıtı olan dolaylı tümleçtir. Yanıt: D ÖRNEK 39: Mektubu okudu; hemen cevap yazmaya koyuldu. Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) Özne ortaklığı B) Çatı uyuşmazlığı C) Dolaylı tümleç eksikliği D) Gereksiz sözcük kullanımı E) Tamlayan eksikliği ÇÖZÜM 39: Bu cümlede, ilk cümlenin nesnesi olan “mektubu” ikinci cümleye uygun düşmediği için ikinci cümleye “mektuba” dolaylı tümleci getirilmeli. Yanıt: C ÖRNEK 40: Aşağıdakilerin hangisinde, aynı tümleci alamayan yüklemlerin aynı tümlece bağlanmasından kaynaklanan bir anlatım bozukluğu vardır? A) Bu olayda dedesinin masum olmadığını öğrenmiş, anlamış. B) Bahar temizliğinde duvarları silmiş, boyamış. C) Çocuk, kemençeyi sıkıca tutmuş, kimseye vermiyor. D) Onlar birbirlerini aramıyor, sevmiyor. E) Bu oyunu beğenmiş, iki kez gitmiş. ÇÖZÜM 40: E seçeneğinde “bu oyunu” söz öbeği nesnedir. Bu nesne ikinci cümlenin yüklemi olan “gitmiş” eylemine bağlanamaz. Bu eylemden önce “oyuna” tümleci getirilmelidir.Diğer seçeneklerde tüm öğeler iki yükleme de uygun düşüyor. Yanıt: E ÖRNEK 41: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Çalışma yaşamınızda bu tür güçlüklerle sık sık karşılaşacaksınız. B) Bizim için önemli olan, görevinizi en iyi biçimde yerine getirmenizdir. C) Bir sorunla karşılaştığınızda bizlerden yardım isteyebilirsiniz. D) Bu, sizlere verebileceğimiz en önemli ödül en önemli hedeftir. E) Bu işte de başarılı olacağınızdan hiç kuşkumuz yoktur. ÇÖZÜM 41: “Bu sizlere verebileceğimiz en önemli ödül, en önemli hedeftir.” cümlesinde verebileceğimiz sıfatı hem ödülü hem de hedefi niteliyor. “Verebileceğimiz ödül” denebilir; ama “verebileceğimiz hedef” denemez. Cümlenin doğru biçimi şöyle olmalıydı:“Bu sizlere verebileceğimiz en önemli ödül, gösterebileceğimiz en önemli hedeftir.” Yanıt: D ÖRNEK 42: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Sözlerime verdiğiniz değer ve saygı için size teşekkür ederim. B) Kitaplarıma gösterdiğiniz ilgi gözlerimi yaşarttı. C) Dostluğunuza hep gereksinim duydum, önem verdim. D) Herkes saygı ve sevgiyi sanırım benim kadar hak eder. E) Özgün yapıtlar eninde sonunda hak ettiği ilgiyi görür. ÇÖZÜM 42: A seçeneğinde “verdiğiniz” sözcüğü “değer ve saygı” sözcüklerinin sıfatıdır. “Verdiğiniz değer” olur; ancak “verdiğiniz saygı” olmaz. Saygı sözcüğünden önce “gösterdiğiniz” getirilerek bu yanlış düzeltilebilir. Yanıt: A ÖRNEK 43: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Medyanın şişirdiği haberleri bilirsiniz. B) Her yönetici, kendinden önce, yönettiği kişileri düşünmeli. C) Bu adam deneyimsizliğin ağırlığını koyduğu bir yöneticiydi. D) Her insanın yönetme yeteneği olmayabilir. E) Yönetmeye kalkışan insan, yeteneklerini gözden geçirmeli. ÇÖZÜM 43: C seçeneğinde “Deneyimsizlik” olumsuz bir sözcüktür. “ağırlığını koymak” olumlu bir yargıdır. Bu cümlenin anlamına uygun olarak ”deneyimsizliğin ağır bastığı” denmeliydi. Yanıt: C ÖRNEK 44: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Makinenizi, arkadaki açma - kapama düğmesine basarak kapatmanız gerekmektedir. B) Daha fazla bilgi edinmek için yetkili satıcınıza başvurabilirsiniz. C) Bilgisayarınızın bozuk olup olmadığını öğrenebilmek için onu bir teknisyene göstermelisiniz. D) Bu bölümde, bilgisayarınızı nasıl kuracağınız ve nasıl kullanacağınız açıklanmaktadır. E) Bu kılavuzda sizi belli türdeki bilgilere uyarmak için bazı özel işaretler kullanılmıştır. ÇÖZÜM 44: E seçeneğinde “bilgilerle” olması gereken sözcük yanlışlıkla “bilgilere” biçiminde kullanılmıştır. Yanıt: E ÖRNEK 45: Menemen ile İzmir arasındaki bulunan karayolunda rastlamıştı ona. Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdaki değişikliklerin hangisiyle giderilir? A) “ona” sözcüğü cümlenin başına getirilerek B) “arasındaki” sözcüğü cümleden çıkarılarak C) “bulunan” sözcüğü cümleden çıkarılarak D) “rastlamıştı” yerine “kavuşmuştu” sözcüğü getirilerek E) “bulunan” yerine “mevcut” sözcüğü getirilerek ÇÖZÜM 45: “Menemen ile İzmir arasındaki bulunan karayolunda rastlamıştı ona.” cümlesinde “bulunan” sözcüğü ile “–ki” eki aynı anlamlıdır. Birinin cümleden çıkarılması gerekir. Yanıt: C ÖRNEK 46: Bunun nedeni yaşamın artık insanları bencilleştirmesindendir. Bu cümlenin anlatım bozukluğu aşağıdakilerden hangisiyle giderilebilir? A) “Bunun nedeni” yerine “Bunun sebebi” getirilerek B) “yaşamın” yerine “hayatın” getirilerek C) “bunun” sözcüğü cümleden çıkarılarak D) “artık” sözcüğü cümleden çıkarılarak E) “bencilleştirmesindendir” yerine “bencilleştirmesidir” getirilerek ÇÖZÜM 46: “Bunun nedeni yaşamın artık insanları bencilleştirmesindendir.” cümlesindeki “bencilleştirilmesindendir.” sözcüğündeki “–den” ekiyle “neden” sözcüğü aynı anlamlı olduğu için “–den” ekinin atılması gerekir. Yanıt: E ÖRNEK 47: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Ozan, 1940 yıllarında yeni şiirimizin başta gelen adlarından biriydi. B) O, 1946 yılında düzenlenen bir yarışmada birinci olmuştu. C) Aradan yıllar geçmesine karşın şiir anlayışında bir değişiklik olmadı. D) Onun ilgi çekici yanlarından biri de konuları abartarak anlatmasıdır. E) Toplumsal ve bireysel olaylara, yan tutmadan bakar. ÇÖZÜM 47: 1940 yılı bir yıl olduğu için “1940 yıllarında” denmez. Ya 1940 yılında ya da 1940’lı yıllarda denmeliydi. Yanıt: A ÖRNEK 48: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Birçok konularda aynı görüşü paylaşıyorduk. B) Çocukların eğitimi önemsenmeli ve onlara yardımcı olunmalı. C) Çalışmaktan elleri şişmişti. D) Kitaplarını çok sever ve onlara gözü gibi bakardı. E) Ona her zaman güvenmiş ve onu sevmiştim. ÇÖZÜM 48: “Birçok konularda” tamlamasında “birçok” çokluk anlamı kattığı için bu sözcüğün tamamladığı ad çoğul eki (–ler) almamalı. Doğrusu “birçok konuda” olmalıdır. Yanıt: A ÖRNEK 49: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Yaşam şiirlerde bugün bir başka güzel. B) Taşradan sonra İstanbul onda değişik düşler uyandıramıyordu. C) Bu öyküyü, aşağı yukarı dört yıl önce okumuştum. D) Orada her bitiş bir yolculuk sayılırdı. E) Aramada kaçak doldurulan binlerce plak ve kasetlere el kondu. ÇÖZÜM 49: “binlerce plak ve kasetlere” sözünde “ve” ile bağlanan sözcüklerden ikinciye gelen ekler birincinin de ekleri olduğundan söz şöyle olur: binlerce kasetlere ve plaklara” oysa binlerce sözcüğü çokluk anlamı kattığı için “kasetler ve plaklar” sözcükleri “–ler” ekini almamalı. Yanıt: E ÖRNEK 50: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Uzun süre ayakta kalabilmesi için bu yapı, neme dayanıklı cam, kireç ve tuğla tozundan oluşan harçla yapılmıştır. B) Bir kamu kuruluşuna ait sevimli konukevinin önünde fotoğraf çektirdikten sonra oradan ayrıldık. C) Oraya gitmeye karar verirseniz, bu gezi için en az iki gün ayırmanız gerekir. D) Her sabah erkenden kalkarak açık havada yürüyüş yapmanın kalp sağlığını olumlu yönde etkilediğini öğrendik. E) Adaylar yirmi beş yaşından büyük olmalı ve sağlık kontrolünden geçmiş olması gerektiğini söyledi. ÇÖZÜM 50: E seçeneğinde yüklemlerin uyumsuzluğundan kaynaklanan bir anlatım bozukluğu vardır. “ve” bağlacından önceki bölüm “Adayların yirmi beş yaşından büyük olması” olmalıydı. Yanıt: E ÖRNEK 51: Aşağıdakilerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Sen, ben seni görmeden önce de, sonra da hep vardın. B) Yaşanmış sandıklarımız bile bu kavgalarda hırpalandı. C) Ben zaten hiçbir şey beceremedim, iç yangını anılar yaratmaktan başka. D) Güneş, sokak başında bekliyordu beni. E) Her anlatım, yaşamın değil, ölümün karikatür öykülemesi olacak. ÇÖZÜM 51: “Ben seni görmeden önce vardın” denir; ama “görmeden sonra vardın” denemez. Cümlenin doğru biçimi şöyle olmalı: “Ben seni görmeden önce de vardın, gördükten sonra da olacaksın.” Yanıt: A ÖRNEK 52: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Adam bu seçimi kazanmadıktan sonra depresyona girer. B) Beni eve bıraktıktan sonra okula gidersin. C) Birkaç bale izledikten sonra diğer tiyatrolar bana renksiz göründü. D) Sen gelmeden önce her şeyi hazırlarım. E) O beni düşünmedikten sonra ben onu niçin düşüneyim? ÇÖZÜM 52: A seçeneğinde “kazanmadıktan sonra” bozukluğa neden olmuştur. Bu sözler yerine “kazanmazsa” ya da “kazanmayınca” getirilmeli. Yanıt: A ÖRNEK 53: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Bu anlaşmazlıkların giderilmesi için zamana gerek var. B) Bu konunun, öncelikle ve ayrıntılı bir biçimde ele alınması gerekiyor. C) Üyeler, onunla ilgili görüşlerini daha sonra açıklayacaklarını belirttiler. D) Mimar ya da mimarlıkla ilgileniyorsanız bu kitabı okuyun. E) Herkesin yaşamında birtakım sorunlar olduğunu hepimiz biliriz. ÇÖZÜM 53: Cümle “Mimarsanız ya da mimarlıkla ilgileniyorsanız” biçiminde olmalıdır. Yanıt: D ÖRNEK 54: Şirketlerimizle geziye gelenlerin ilerde ve geride kalmalarını önlemeye çalışıyoruz. Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) “ile” edatının anlamca yanlış kullanılması B) Gereksiz bağlaç kullanılması C) Sıfatın arkasındaki adın düşmesinin açıklığı bozması D) Sözcüklerin anlamca uygun olmayan yüklemlere bağlanması E) Kullanılan eylem ve eylemsilerin farklı çatı özellikleri taşıması ÇÖZÜM 54: Örnek cümlede “kalmalarını” sözcüğü “geride” sözcüğüne uygun düştüğü halde “ilerde” sözcüğüne uygun düşmüyor. “ilerde” sözcüğü yerine “ileri geçmelerini” getirilerek cümle değiştirilebilir. Yanıt: D ÖRNEK 55: (I) Cuma akşamları iş çıkışı daha rahat oluyorum. (II) Ertesi günün tatil oluşu yaratıyor bu rahatlığı. (III) O akşamı gönlümce geçirme özgürlüğüne sahip olduğumu düşünürüm. (IV) Evdekiler de benim duygularıma ortak olur çoğu kez. (V) Yüzlerde tatilin rahatlığı ve bir bayram havası kaplar ortalığı. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V. ÇÖZÜM 55: V. cümlede “yüzlerde tatilin rahatlığı” sözleri “kaplar” yüklemine bağlanamayacağı için bu sözlerin sonuna “olur” yüklemi getirilmelidir. Yanıt: E ÖRNEK 56: O kurumda eğitim görmüş herkes, saygılı, hoşgörülü ve esnek olmak gibi çok önemli erdemler kazanmışlardır. Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerden hangisinden kaynaklanmaktadır? A) Gereksiz yere sıfat kullanılmasından B) Gereksiz yere bağlaç kullanılmasından C) Yükleme ekfiil getirilmesinden D) Öznenin sözcük öbeği olmasından E) Özne-yüklem uyuşmazlığından ÇÖZÜM 56: Cümlenin özne ve yüklemini bulalım. “O kurumda eğitim görmüş herkes ...... kazanmışlardır. “ Özne Yüklem “herkes kazanmışlardır” denmez. Doğrusu, “herkes kazanmıştır.” olmalıydı. Belgisiz zamirlerin özne olduğu cümlelerde yüklem tekil olmalı. Yanıt: E ÖRNEK 57: Aşağıdakilerden hangisinde özne-yüklem uygunluğu yönünden yanlış bir kullanım vardır? A) Birçoğu sınav bitmeden önce sınavdan çıktılar. B) Artık mevsimler değişir oldu. C) İnsanlar birbirlerine destek olmalıdır. D) Üç kişi, birden ayağa kalktı. E) Sen de yolculuğa çıkıyor musun? ÇÖZÜM 57: Herkes, tümü, birçoğu... sözcükleri özne olduğunda yüklem tekil olmalıdır. A seçeneğinde özne “birçoğu” olduğu için yüklem tekil (çıktı) olmalı. Yanıt: A ÖRNEK 58: Çatılar, bacaların üzerindeki leylek yuvalarına varıncaya kadar bembeyazdılar. Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdaki değişikliklerden hangisiyle giderilir? A) “Çatılar” sözcüğündeki “-ler” eki atılarak B) “varıncaya” sözcüğü yerine “gelinceye” sözcüğü getirilerek C) “üzerindeki” sözcüğünden sonra “bulunan” sözcüğü getirilerek D) “bembeyazdılar” sözcüğündeki “-ler” eki atılarak E) “kadar” sözcüğü yerine “değin” sözcüğü getirilerek ÇÖZÜM 58: İnsan dışı varlıklar çoğul özne olduğunda yüklem tekil olur. Örnek cümlede özne “çatılar”, çoğul olduğuna göre yüklem tekil “bembeyazdı” olmalı. Yanıt: D ÖRNEK 59: "Her ne kadar şehir dışına taşınmışsa bile beklenen rahatlığa kavuşulamamıştır." Bu cümledeki anlatım bozukluğunu gidermek için aşağıdaki değişikliklerin hangisi yapılmalıdır? A) "kavuşulamamıştır" yerine "ulaşılamamıştır" sözcüğü getirilmelidir. B) "taşınmışsa" yerine " taşınsa" sözcüğü getirilmelidir. C) "beklenen" yerine "beklediğimiz" sözcüğü getirilmelidir. D) "taşınmışsa bile" yerine "taşınılmışsa da" sözü getirilmelidir. E) "bile" den sonra "nasılsa" sözcüğü getirilmelidir. ÇÖZÜM 59: Bir cümlede birden çok eylem ve eylemsi varsa ya hepsi etken ya da hepsi edilgen olmalı. Bu cümlede “taşınmışsa” yüklemi etken, yani öznesi var; “beklenen ve kavuşulamamıştır” yüklemleri edilgen olduğu için cümle bozuktur. “Taşınmışsa” yüklemi edilgen (taşınılmışsa) yapıldığında cümledeki bozukluk giderilir. Yanıt: D ÖRNEK 60: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu yoktur? A) Sahil yolunun kenarındaki iki katlı ev tamamlayıp satışa sunuldu. B) Sahil yolunun kenarındaki iki katlı ev tamamlanıp satışa sundu. C) Sahil yolunun kenarındaki iki katlı ev tamamlayarak satışa sunuldu. D) Sahil yolunun kenarındaki iki katlı ev tamamlayıp da satışa sunuldu. E) Sahil yolunun kenarındaki iki katlı ev tamamlanıp satışa sunuldu. ÇÖZÜM 60: E seçeneğindeki yüklemlerin ikisi de edilgen olduğu için yanıt E’dir. Diğer seçeneklerde yüklemlerden biri etken biri edilgen olduğu için cümlelerde anlatım bozukluğu vardır. Yanıt: E ÖRNEK 61: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır? A) Olaylar birkaç saat içinde yatışırsa buradan ayrılabiliriz. B) O beklediğimizden önce döndüğünden onu alanda karşılayamadık. C) Sözlerime dikkat edilseydi bu hataları yapmazdınız. D) Tuhaf davranılırsa adam bir gariplik olduğunu anlayacaktır. E) Olaylara şimdi karışırsam olaylar bizim aleyhimize döner. ÇÖZÜM 61: C seçeneğinde “edilseydi” yüklemi edilgen, “yapmazdınız” yüklemi etken olduğu için cümlede dil yanlışı var. Ya ilk yüklem “etseydiniz” olmalı ya da ikinci yüklem” yapılmazdı” olmalı. Yanıt: C