M.C.P.C. Bir tavuğun intestinal mikroflorası çok kolay harap edilebilir ve intestinal hastalıklara sebep olabilir. Yakında, veteriner labaratuarlarında geniş bir uygulama ile yeni bir tekniğin gelişimi sayesinde, intestinal problemlere sebep olan mikroorganizmaları belirlemek için bir araca sahip olunabilir. Henk Panneman, Dr. Van Haeringen Lab. b.v.,Wageningen,Hollanda www.vhlgenetics.com Değişik sahalarda,çiftlik hayvanlarının intestinal mikrofloralarının çabuk ve eksiksiz saptama ve görüntülemeleri gittikçe önemli hale gelmektedir. Bu amaç için,Dr. Van Haeringen Laboratorium (VHL) Wageningen-Hollanda’da ‘Mikrobiyal Topluluğun Profil ve Karakterizasyonu(M.C.P.C.) metodu geliştirildi.Bu, sağlık ve yaşam stokunu arttıran gıda ürünlerinin gelişimine yardım etmek için farklı gıda diyetlerinin etkilerini görüntüleyebilmek için kullanılabilir. M.C.P.C.’nin bir diğer uygulaması intestinal enfeksiyonların çabuk teşhisi olabilir. Koruyucu antibiyotik tedavisinin gittikçe kısıtlanması, bu metodun enfeksiyon üzerinde uygun bir cevabın verilmesinde esansiyel olacaktır. Genel olarak, M.C.P.C., kompleks ve değişken mikrobiyal populasyonun analizi için faydalıdır. Örneğin hayvanların sindirim, solunum veya ürogenital sistemlerinin analizi. Diğer mümkün uygulamalar, bitkilerin atıklarından oluşan çamurun analizi veya oluşturulmuş üretim işlemlerindeki mikrobiyal populasyonun görüntülenmesidir. -Mikroorganizmaların İdentifikasyonu: Pekçok DNA temel metodları, mikroorganizmaların isimlendirilmesi için kullanılmaktadır. Bununla beraber bugün kullanılan pek çok protokol, bir seferde tek veya sınırlı sayıda türü belirleyebilmektedir. Bizim şu anda geliştirmek için üzerinde çalıştığımız metod, 16S rRNA T-RFLP metodudur (Marsh-1999), ve basit bir örnekte mikrobiyal floranın izinin(Profilinin) çıkmasıyla sonuçlanır. Bu metod, DNA’daki spesifik bir bakteriyel genin16S rRNA geni tüm mikroorganizmalarda bulunan genel bir gendir- üzerine kuruludur.Bu gen, mikrobiyal alemin pek çoğunda korunan bölgeleri içerir.(Bu bölgeler pek çok mikroorganizma için aynıdır.) Bu korunan bölgeler, geniş sayıda farklı mikroorganizmadan basit bir reaksiyon olan Polimeraz Zinciri Reaksiyonu(P.C.R.), 16S rRNA geninin enzimatik yükseltilmesini (çoğaltılmasını) sağlar.Yükseltilmiş 16S rRNA geninin korunmamış bölgelerindeki farklar bize çeşitli mikroorganizmalardaki ayırımı yapmamızı sağlar.Ayrıca, in vitro ortamda üretilemeyen mikroorganizmalar,klasik metodlara göre önemli bir avantaj sağlayan bu metodla meydana çıkartılır. Bunların yanında M.C.P.C., özel olarak mikroorganizmaların identifikasyonu için dizayn edilmemiştir, ayrıca bir örnekte hazır, türlerin doğru bir belirtisini verecektir.Spesifik ilgilere bağlı olarak bu metod,, türlerin daha kesin identifikasyonunu sağlamak için ayrıca düzenlenmiş olabilir. -Clostridial enteritis/Dysbacteriosis: Bu tekniği etkili olarak ilk defa saf bir bakteri kültürünün sayısı için kullandık.(E. Coli, Staphylococcus aureus,Clostridium perfringens gibi)Mikroorganizma deneyi için deneysel gözlenen DNA parçacıklarının boyları, bizim temel bilgilerimizdeki ölçülmüş boylarla aynı çizgi üzerindeydi.Her ne kadar hala düzeltmeler, yeni gelişmeler ve etkili teknikler üzerinde çalışılmaya devam edilse de, bu pozitif sonuç, daha fazla pratik uygulama ile meşgul olmak için, harakete geçmeyi sağladı. Bu araştırmalardan biri olan, tavuklarda Clostridial enteritis/Dysbacteriosis’in analizi ve diagnozunu araştırmaktayız.İlk başta, laboratuvarlarımızda sağlıklı bir tavuk intestinal kanalının mikroflora analizi yapıldı. İntestinal kanal, mide çıkışından secuma kadar 8 farklı parçaya bölündü.(A1-A8)(Şekil 4) DNA, içeriklerden izole edildi ve sonradan M.C.P.C. ile analiz yapıldı.Mavi çizgi için sonuç pik profillleri Şekil 5’te gösterilmektedir. İlişkili olarak 1/4 A1 ve A2 bölümlerinde bulunan küçük pikler, intestinal kanalın ilk parçasında (duodenum) çok düşük miktarda mikroorganizma olduğunu gösterir. Sindirim kanalının aşağı bölümlerine gidildikçe(A4,A5 bölümleri)piklerin boyutlarında bakteri sayısındaki artışı ifade eden bir yükselme görülür. Ayrıca, mikrobiyal floradaki çeşitliliği temsil eden, gözlenen pik profili her bir intestinal kısımda farklıdır. Bazı türler (pikler) intestinal kanalın pek çok kısmında görünürlerken, diğer türler sınırlı bir şekilde,intestinal kanalın spesifik bir bölümünde ortaya çıkarlar. 3 farklı Hollanda çiftliğinden Clostridial enteritis klinik semptomları gösteren tavuklarda, duodenum’un ilk kısımlarından alınan örneklerde, 472 basepairs(bp) uzunluğu ile bir DNA parçasını temsil eden, geniş bir pik bulundu.(Şekil 6) Bu boyuttaki önemli bir pik, 200’ün üzerinde sağlıklı tavuklardan alınan benzer örneklerde bulunamadı. Ayrıca , verilerimiz gösterir ki, tavuklarda Cl. Enteritis’in büyük bir patojen sebebi olan Cl. perfringens, hasta tavukların duodenumlarının ilk kısımlarında önemli miktarda bulunmaz. Bizim temel verilerimize göre Clostridium perfringens’in saf kültürü kullanılarak yapılan denemelerle ispatlanmış olan,235 bp’lik bir pikle sonuçlanmalıdır.Yine aynı temel verilere göre; hasta tavukların duodenumlarında 472 bp’lik pikten sorumlu mikroorganizmanın Clostridium perfringens’den filogenetik olarak farklı, Clostridium paradoxum olması mümkündür. Gram(+) antibiyotik tedavisinden sonra kuşlar iyileşir ve muhtemelen antibiyotik tedavisinden dolayı duodenumlarının ilk kısımlarında az sayıda bakteri bulunur ya da hiç bakteri bulunmaz.(Şekil 6) -Clostridium perfringens İnvolvement?? Yaşanan tecrübeler gösterir ki; Clostridium enteritis semptomları gösteren tavukların analizinde Cl. perfringens’e hiç rastlanmaz ya da çok az sayıda rastlanır. Bu sonuç birkaç sebebe bağlı olabilir: -Klinik semptomlar nekrotik enteritis(Cl. enteritis) tarafından yapılmamış olabilir.Diğer hastalıklar benzer semptomlara sebep olabilir. -Nekrotik enteritis çeşitli mikroorganizmalarca şekillenmiş olabilir.Nekrotik enteritis tek bir spesifik patojenle şekillenecek diye bir zorunluluk yoktur. -Nekrotik enteritis mikroorganizmalarca şekillenmeyebilir. Bilinmeyen bir faktör(Çevresel faktörler/Sistemik hastalık) mikroorganizmaların, örneğin Clostridium perfringens’in duodenuma kolonize olmasına ve nekrotik enteritis’e neden olabilir. -Cl. perfringens’in (ya da başka bir mikroorganizmanın) duodenum’da yüksek sayıda görülmesi Nekrotik enteritis’in yapıcı bir ajanı değildir fakat sadece bu durumun bir sonucudur. Cl. perfringens’in yüksek miktarı, sıklıkla Nekrotik enteritis ile birlikte ortaya çıksa da bu mikrobun, bu hastalığın ilk sebebi olduğu henüz tam bilinememektedir. Nekrotik enteritis’in deneysel gerçekleştirilmesi sıklıkla, Cl. perfringens’den önce Eimeria acervulina ile enfeksiyon vasıtasıyla başarılmıştır. Duodenum’un mikrobiyal florasının doğru analiz ve görüntülenmesi bu probleme iyi bir anahtar olabilir. Bu problemin bir analizi, sahadan ve deneysel olaylardan iyi belgelenmiş örneklere ihtiyaç duyar. Örnek bir araştırma projesi, ırk yetiştiricilerinin,ilaç sektörü ve araştırmacıların katılıma çabalarıyla olmalıdır. M.C.P.C. METODU: M.C.P.C. prosedürü, örnekten totoal DNA izolasyonu ile başlar.(İntestinal içerikten) Bu, bir dahaki basamak olan ve çok hassas olan PCR ile DNA’nın amplifikasyonuna kadar kritik bir basamaktır.Substanslarının (Polimerik şeker,metal ions gibi.) geniş bir alanının küçük bir miktarı, onları engelleyecektir. Ya da PCR yükseltmesinin belirtilmesini etkileyecektir. Bugün DNA’nın izolasyonu için kullandığımız metod, DNA’nın katı, taşıyıcı bir materyale absorbsiyonu üzerine kuruludur.İlk önce bakteri hücre duvarı, mekanik ayırma 2/4 ve kimyasal erime kombinasyonu ile yıkımlanır.Daha sonra DNA, katı taşıyıcı bir materyale(matrix) emdirilir.Ve matrix’e bağlanmayan örnekteki kirler, farklı solüsyonlarla ard arda yıkanarak uzaklaştırılır.Sonunda DNA, ultrapure suyla matrixten sıyrılır.Prosedür, örnekteki bakteriden DNA karışımı ile sonuçlanır. Metoddaki bir sonraki basamak, PCR’la DNA örneğindeki çeşitli 16S ribozomalRNA’nın özel amplifikasyonudur.(Şekil 1 I-IV) PCR tekniği, sabit ısıda DNA polimeraz kullanılarak DNA’nın özel parçalarının amplifikasyonuna(multifikasyon) izin verir.Polimeraz, örnek bir DNA molekülü üzerine kurulu, yeni bir DNA meydana getirir. Yeni oluşturulmuş DNA, orijinalinin tam bir kopyasıdır.DNA örneğinin, yükseltilecek olan özel parçası, amplifikasyon reaksiyonunda kullanılan primerler tarafından belirlenir. Bir primer, DNA’nın suni olarak yapılmış küçük bir parçasıdır ve sabit ısıda DNA polimerazıyla yeni DNA’nın jenerasyonu için başlangıç noktası olarak ihtiyaç duyulur.Amplifikasyon reaksiyonu için 2 primere gereksinim duyulur. Primerler örnek DNA’nın spesifik bölgelerine uyarlar.Ve polimeraz iki primer arasında DNA’nın çeşitli kopyalarını meydana getirirler.Bu özel durumda(M.C.P.C) primerler, bakteriyel 16S rRNA genine uymak için dizayn edilirler. Bakteriyel 16S rRNA geni, her bir bakteri türü için farklıdır. Bununla beraber, bu genin bazı parçaları, bakteri türlerinin geniş bir kısmında aynıdır.(Korunmuş bölgeler)Biz, PCR amplifikasyon için primerlerin dizaynıyla, bu faktörün avantajını kullanırız. Bu yolla, mikroorganizmaların büyük çoğunluğunun 16S rRNA genleri, basit bir reaksiyonla yükseltilebilir. PCR reaksiyonu, örnekte bulunan bakteriden 16S rRNA geninden orijin alan DNA parçacıklarının karışımı ile sonuçlanır. Bu DNA parçacıklarının boyutları, farklı bakteriler için farklı olacaktır ve uygulamalarımızda kullandığımız primerler için 850-950 bp’lik alan içinde olacaktır. Bununla beraber, aynı boyutların bir parçasını veren geniş bir sayıda mikroorganizma da olacaktır.(Şekil 2) DNA parçacıkları daha sonra sınırlayıcı bir enzim kullanılarak daha küçük parçalara kesilir.(Şekil 1 V-VII) Sınırlayıcı enzim, birkaç basepairs’in sınırlanmış sırasında DNA’yı keser. Bu spesifik sıra farklı bakterilerde farklı yerlerde olacaktır. Farklı boyutlarda parçacıklar meydana getirilir.Bu yolla, bakteri sayısı, azaltılmış aynı boyutta parçacıklarla sonuçlanacaktır.(Şekil 3),ortalama 5-10 farklı mikroorganizma ile ilgili olan bir spesifik parçacık, aynı boyutta bir parçacık ile sonuçlanacaktır. Aynı boyutta parçacıklarla sonuçlanan bakteri, sıklıkla(ancak mutlaka değil)filojenik olarak akrabadırlar. Sindirimden sonra, DNA parçacıkları,Applied Biosystems 377 kullanılarak boylarına bağlı olarak ayrılırlar.Sadece flüoresans özelliği gösteren primerler içeren DNA parçacıkları meydana çıkartılacaktır. Bu, sonunda her bir örnek için kullandığımız iki farklı flöuresans özelliği gösteren primerler, iki farklı modelle sonuçlanacaktır; mavi ve yeşil model. Her bir pik, spesifik bir boyutta bir DNA parçacığını gösterir. Önceden bilinen DNA parçacıklarının boyutları hesaplanabilir. Biz, bu hesaplamaları her bir yayınlanmış 16S rRNA sıraları için yaptık ve temel verileri kombine ettik. Bu temel veriler, teorik olarak MCPC metoduyla meydana çıkartılan ve tahmin edilen boyutlarda DNA parçacıklarıyla sonuçlanan, 2750 mikroorganizmayı içermektedir. Mavi primer için, farklı DNA parçacıklarının boyutları 370’dir, ortalama 7-8 mikroorganizma aynı boyutta bir parçacıkla sonuçlanacaktır. Mavi ve yeşil primerlerin her ikisinden sonuçların kombinasyonuyla, çoğunlukla yalnızca bir ya da az sayıda mikroorganizma için bir pik ayırmak mümkündür. Her bir bireysel pikin alanı, mikroorganizmadan orijin alan ve bu pik için sorumlu olan, orijinal DNA örneğindeki DNA miktarı ile ilgilidir. Pikin alanı bundan dolayı, orijinal örnekteki mikroorganizma sayısı ile ilgilidir. Mikroorganizma sayısı ile pik alanı arasındaki ilişki, henüz tam kurulamamıştır. Ve farklı mikroorganizmalar için, farklı olabilir. Pratik olarak bunun anlamı, bu teknik, kısmen sayılabilirdir. 3/4 ŞEKİL 1 = T-RFLP Metudu Dalgalı kırmızı çizgiler, 16S rRNA’yı içeren bakteriyel genomik DNA’nın küçük bir parçasını gösterir. I-IV arası, PCR amplifikasyonunun ilk dört basamağını(siklusunu) gösterir. Genel olarak bir PCR reaksiyonu, 30 ya da daha fazla siklustan oluşur ve har bir siklusta oluşanların sayısı iki katına çıkartılır. DNA örneğinin basit bir kopyasıyla başladığında, bu 2 30 (1073741824) kopya ile sonuçlanacaktır. V-VII arası ,PCR’ dan sonra DNA’nın sınırlanmasını gösterir. ŞEKİL 2 = PCR’dan Sonra Parçacıkların Dağılımı Şekilde, PCR’dan sonra DNA parçacıklarının dağılım boyutları teorik olarak görülmektedir.Bu grafik, basit bir örnekte, temel verilerimizdeki tüm mikroorganizmaların bulunduğu bir durumu gösterir. Yatay eksen basepairs’daki genel DNA parçacıklarının boylarını gösterir, her bir belirlenmiş boy için parçacıkların sayısı, dikey eksende gösterilmiştir. ŞEKİL 3 = PCR ve Sindirimden Sonra ‘Mavi’ Primerleri İçeren Parçacıkalrın Dağılımı Şekilde, PCR ve sınırlayıcı bir enzimle sindirim sonrası mavi primerleri içeren, DNA parçacıklarının teorik dağılım boyutları görülmektedir.(bakınız şekil 1 ve metin) Bu grafik, basit bir örnekte, temel verilerimizdeki tüm mikroorganizmaların bulunduğu bir durumu gösterir. Yatay eksen basepairs’daki genel DNA parçacıklarının boyutlarını gösterir, her bir belirlenmiş boy için parçacıkların sayısı, dikey eksende gösterilmiştir. Şekil 2 ile karşılaştırıldığında görülür ki; DNA’nın sindirimi, total parçacıkların sayısında artışa neden olur ve ayrıca daha fazla bir dağılımla sonuçlanır. ŞEKİL 4 = Tavuk İntestinal Kanalı Şekilde sağlıklı bir tavuğun bağırsağı görülmektedir. Bağırsak aynı boyutlarda 8 parçaya bölünmüştür.İlk ve son parçalar belirlenmiştir.Her bir parçanın içeriği M.C.P.C ile analiz edilmiştir.(Ayrıca bakınız şekil 5’e) ŞEKİL 5 = Sağlıklı Bir Tavuk İntestinal Kanalının M.C.P.C. Analizi Şekilde duodenumdan alınan örnekle(A1) başlayarak sağlıklı tavuk bağırsağının farklı bölgelerinden profiller görülmektedir. A3 örneğinin profili A2 ile aynı olduğundan gösterilmemiştir. Sadece geniş pikler görülebilirdir.Çok sayıdaki küçük pikler görülememektedir. ŞEKİL 6 =Clostridial enteritis’in Klinik Semptomlarının Görüldüğü Tavuğun M.C.P.C. Analizi İlk 3 profilde, tedavi öncesi duodenum örnekleri bulunmaktadır. Son 3 profil gram(+) antibiyotik olan Tylan’la tedavi sonrası alınan örnekleri göstermektedir.Kırmızı ok 472 bp’lik piki belirlemektedir. 4/4