Erken Rönesans Sanatı

advertisement
Uluslararası Gotik Üslubu / Erken Rönesans
Sanatına Giris
1267- 1455
Kaynaklar:
• Hollingsworth, Mary; Dünya Sanat Tarihi, İnkılap
• E. H. Gomrich; Sanatın Öyküsü
• Tükel, Uşun, Arsal, Serap; Sözden İmgeye Batı Sanatında İkonografi; Kabalcı
• Minor, Vernon Hyde; Sanat Tarihinin Tarihi
• Shiner, Larry; Sanatın İcadı
• Vasari, Giorgio; Sanatçıların Hayat Hikayeleri
•  Uluslararası Gotik Üslubu / Erken Rönesans Sanatına Giris
529
–
Platon
tarafından M.Ö.
387/85 yılında
kurulan Atina’daki
felsefe okulu
A k a d e m i a ,
İ m p a t a r o r
Justinianus
tarafından kapatılır.
Ortaçağ sürecinin
eden bir olaydır.
Raphael Sanzino; Atina Okulu; 1510-1512; Stanza della Segnatura; Vatikan Sarayı; Fresko
2
başlangıcına işaret
•  Uluslararası Gotik Üslubu
Gotik Sanat’ın Uluslararası Gotik olarak bilinen son süreci içinde ortaya çıkan şiddetli
mücadeleler içinde Fransa ve İngiltere arasında yapılan Yüzyıl Savaşları ( 1340-1453 ) çok
önemli bir yer işgal etmektedir. Tüm Avrupa’yı derinden etkileyen bu savaş tam anlamıyla bir
felaketler dizisi olmuştur. Halk kadar yönetim de bundan etkilenmiştir.
Haçlı Savaşları son haçlı kalesinin de 1291’de Müslümanlar tarafından ele geçirilmesi Avrupa’da
derin etkiler yapmış ve din konularına bakışta şüphe dolu farklı bir tavır alınmasına neden olan
yeni bir ortam oluştu.
Gotik Resim Sanatı’nın en görkemli günlerine tanıklık eden yıllar 1380-1425 arasında yer aldı.
Gotik Sanat’ın en son dönemlerini kapsayan bu dönem, Rönesans Sanatı’nın doğacağı ortam
ve Avrupa Sanatının Uluslararası bir nitelik ve güç kazanmasına neden olan muhteşem sentezin
içinde yer aldığı için Uluslararası Gotik adıyla tanımlanmaktadır.
Papalık, 1376’ya değin Avignon’da kalmış ve 14. yüzyıl sanatı üstünde etkili olmuştur. Bu
dönemde birçok sanatçı Fransa’ya gitmiş, özellikle de Avignon’da ölen Simone Martini’nin
3
etkisiyle “Uluslararası Gotik” denen üslup ortaya çıkmıştır.
•  Uluslararası Gotik Üslubu: Simone Martini (1284 – 1344)
Siena
ekolünün
en
önemli
temsilcilerinden. Duccio’nun
öğrencisidir. Çizgide ve renkte zariflik
arıyor. Duccio ile gelişen üç boyutlu
mekân teknikleri üzerinde çalışmıştır.
1339’da Papa 12. Benedict’in isteği
üzerine Avignon’a gitmiştir ve burada
Papalık sarayı ve katedrali için bir dizi
SIMONE MARTINI (1285 -1344) - The Miracle of the Resurrected Child,detail - 1312/17. Fresco, 296 x 230 cm. Cappella di
San Martino, Lower Church, San Francesco, Assisi
4
fresko üzerinde çalışmıştır.
Simone Martini, Lippo Memmi; Sant’Ansano Altarı; Aziz Ansanus ve Azize Margaret Arasında Müjde (Peygamberler
Jeremiah, Ezeikel, Isaiah ve Daniel); 1333; Panel Üzerine Tempera; 184x210 cm; Galeria degli Uffizi
5
•  Uluslararası Gotik Üslubu: Simone Martini (1284 – 1344)
Simone Martini, Lippo Memmi; Sant’Ansano Altarı; Aziz Ansanus ve Azize Margaret Arasında Müjde (Peygamberler
Jeremiah, Ezeikel, Isaiah ve Daniel); 1333; Panel Üzerine Tempera; 184x210 cm; Galeria degli Uffizi
6
•  Uluslararası Gotik Üslubu: Simone Martini (1284 – 1344)
7
•  Uluslararası Gotik Üslubu: Simone Martini (1284 – 1344)
Baş melek Cebrail’in Meryem’e
İsa’yı doğuracağını müjdelediği
an resmedilmiş. Uçuşan
pelerini ve hala açık duran
kanatları, yere yeni indiğini
gösteriyor. Sözleri sanki o an
ağzından dökülüyormuş gibi
altın zemine yazılmıştır:
“ Ta n r ı ’ n ı n l ü t f u y l a d o l u
Meryem, Selam!” Meryem,
Cebrail’in mesajı karşısında
korkuyla pelerinine sarılmış .
Müjde resimlerinin geleneksel
öğeleri olan zambaklar ve
Meryem’in kitabı alışılmadık
bir gerçeklikte betimlenmiştir.
Zarif figürleriyle ve zengin Simone Martini, Lippo Memmi; Sant’Ansano Altarı; Aziz Ansanus ve Azize
desenli yüzeyiyle bu yapıt Margaret Arasında Müjde (Peygamberler Jeremiah, Ezeikel, Isaiah ve
Daniel); 1333; Panel Üzerine Tempera; 184x210 cm; Galeria degli Uffizi
Uluslararası gotik üslubun en
güzel örneklerinden biridir.
Simone Martini; Equestrian Guido Riccio da Fogliano ve Yeni Kent; 1330; Palazzo Pubblico; Fresko; 223x378 cm;
340x968 cm; Siena, İtalya
8
•  Uluslararası Gotik Üslubu: Simone Martini (1284 – 1344)
•  Uluslararası Gotik Üslubu: Simone Martini (1284 – 1344)
Simone Martini; Equestrian Guido Riccio da Fogliano ve Yeni Kent; 1330; Palazzo Pubblico; Fresko; 223x378 cm;
340x968 cm; Siena, İtalya
Plazzo Pubblico halk sarayı için yaptığı bir resim. Çok büyük boyutlarda bir
fresktir. Montemassi ve Sassoforte kalelerinin 1328’de fethini canlandırmaktadır.
önemini korumuştur ve Martini’nin en önemli çalışması olarak bilinmektedir.
9
Detaycı bir anlayış söz konusudur. Atın ayakları havada. 1970’lerde bile fresko
Simone Martini; Orsini Poliptiği; 1344 öncesi; 25x15 cm; Royal Museum of Fine Arts, Antwerp
10
•  Uluslararası Gotik Üslubu: Simone Martini (1284 – 1344)
•  Erken Rönesans Sanatına Giris
Vassari’ye göre13. ve 14.yy’lar bir yandan “canavarca ve barbar Gotik tarzın”, bir yandan da
“Yunan tarzının*” boyunduruğu altındadır. Sözgelimi, sivri kemer kullanımına şiddetle karşı
çıkarak bu öğeyi “hilkat garibesi bir mimarinin” aptalca uygulaması olarak nitelendirir.
Vasari, Giorgio; Sanatçıların Hayat Hikayeleri; syf:11
*Burada Bizans sözcüğü yerine Vasari’yi izleyerek Yunan tanımını kullandım. Sonradan türetilmiş
bir tanım olan Bizans (kendilerine Doğu Romalı derlerdi zaten!), bugün belli bir yaygınlığa
Tükel)
11
ulaşmış olsa bile o dönemde Vasari terminolojisinin bir deneyimi olmaktan çok uzaktı. (Uşun
•  Erken Rönesans Sanatı : CIMABUE (1240-1302 ) (Floransa)
RÖNESANS’A GEÇİŞ:
13. yy özellikle resim sanatı açısından bir değişimler ve gelişimler süreci olmuştur. Görsel
sahneler yaratma arayışı heykelde olduğu gibi resimde de ortaya çıkmıştır. Birey ve insana
verilen önem sonucunda tüm görsel oluşumlar kimlik kazanarak figüratif bir niteliğe
bürünmüştür.
Bu dönemin en önemli ve kendi başına öncülük edebilecek bir gücü olarak ön plana çıkan
İtalya galip gelen orta sınıf ve entelektüel kapasitesi güçlü olan ressamlarıyla yeni gelişen
sanat ortamının kendisine özgü nitelikler gösteren çevrelerinden biri olmuştur. Bu noktada
özellikle Bizans Sanatı ve Doğu ile bağlarını kopartmasına ve yepyeni bir anlayışın resim
12
sanatına girmesine ön ayak olan ressamların tarih içindeki yeri ve öncü niteliği çok önemlidir.
•  Erken Rönesans Sanatı : CIMABUE (1240-1302 ) (Floransa)
Bakış ölçülebilir birşeye dönüştüren perspektifin kullanımıyla insan gözü merkezinde
13
doğa resmedilmeye başlanmıştır.
•  Erken Rönesans Sanatı : CIMABUE (1240-1302 ) (Floransa)
Cimabue ders çalışmak yerine insanlar, atlar ve evler çizerken, Floransalı yöneticiler de Yunanlı
ressamları, resim sanatını eski durumuna kavuşturmak amacıyla çağırmaktaydı. Çağırılan
sanatçılar Santa Maria Novella’nın yanındaki Gondi Şapeli’ni süslemeye başladılar. Cimabue
bu sanatçıları izleyerek zamanını geçiriyordu. Cimabue’nin babası onun bu sanatçıların yanında
çalışması için bir anlaşma yaptı. Cimabue burada çalışan Yunanlı sanatçıları aştı. Aziz
Franceso’nun hayatını resmetmesi gerektiğinde doğadan çalıştı.
Santa Trinita Manastırı için yaptığı maesta keşişler tarafında baş altar olarak asıldı.
Cimabue Meryem’e Müjde resmiyle Bizansın geleneklerinden uzaklaştı. Figürler doğal
boyutlarındaydı.
Cimabue resim sanatının yenilenmesini sağlayan ilk itici güçtü.
14
Cimabue Giotto’nun hocası oldu...
•  Erken Rönesans Sanatı : CIMABUE (1240-1302 )
Yüksek rütbeli rahip, Cimabue’nin Santa Croce’deki Çarmıh
resminden o kadar etkilendi ki onu San Francesco
manastırına götürdü. Cimabue burada Aziz Francesco’nun
bir pano resmini yaptı. Manastırdakiler bu yapıtın az
rastlanır nitelikte bir resim olduğu kanısındaydı çünkü
hem Aziz Francesco’nun başının duruşunda hem de
kumaşların dökülüşünde tanımlanamaz bir
Cimabue;Aziz Francesco; 1285-1295 – Altın Panel Üzerine Tempera; 107x57 cm
15
mükemmellik gördüler.
•  Erken Rönesans Sanatı : CIMABUE
Cimabue; Maesta; 1285; Tempera on panel; 385 x 223 cm;
Galleria degli Uffizi; Florence
16
Maesta: Avrupa sanatında Meryem’in bebek
İsa’yla birlikte tahta oturmuş durumda,
meleklerle ve bazen azizlerle çevrelenmiş
konumda betimleyen ikonografik sahne. Bu
sahnede Meryem cennetin kraliçesi olarak
tanımlanır. Şuanda Galeri Uffizi’de bulunuyor.
Floransa Santa Trinita kilisesinde altar
üzerinde bulunmaktaydı. İlk bakışta belirgin olan
Bizans tarzına uygun nitelikler gösteren yapıtın,
esasında çok farklı bir mekân kuruluş şeması
olduğu fark edilmektedir. Yüzeysel bir açılıma
karşın Meryem ve Çocuk İ̇sa’nın oturduğu taht
üzerinde yapılan çizim uygulamasıyla, belirgin
bir boyut ve derinlik etkisi sağlanır. Alt kısımda
İncil’de yer alan ve İsa’nın krallığının
kuruluşunu sembolize eden dört kişi görülür;
Tahtın altında, İbrahim ve Davut (İsrailoğulları),
iki yanda Yaremya ve İşaya peygamberler
bulunur.
•  Erken Rönesans Sanatı : CIMABUE
Resmin orijinal kaynağı bilinmemektedir;
fakat dönem içinde yapılan araştırmalardan
Cimabue’ye ait
olabileceği
düşünülmektedir. İsa’nın bir tarafında
Meryem diğer tarafında Vaftizci Yahya
Cimabue; Çarmıha Geriliş; 1270; Altın Yaldız Panel
Üzerine Tempera; 336 x 267 cm; Arezzo; Church of
San Domenico
17
bulunmaktadır.
•  Erken Rönesans Sanatı : Rönesans Sanatında Resim Teknikleri
18
1. YUMURTA TEMPERASI: Yumurta temperasında boya ve organik zamk olarak yumurta
sarısı kullanılıyor. 14.yy ve 15.yy’ın bir bölümünde yumurta temperası standart bir teknikti.
Genellikle tahta üzerine kullanılıyordu. Çabuk kuruduğundan sonra da kalıcı olduğundan çok
ince fırça darbeleriyle ve dikkatli yapılması gerekiyordu. Yoksa kalın bir boya tabakası
oluşuyordu. Tahta panoya ince dövülmüş alçı ve zamk karışımı sürülüyor. (Gresso Sanatı).
Sanatçı charcoal ( kömür kalemi ) ile desen çiziyor. Yaldızlanacak yerleri kazıyıp inceltiyor.
Kazınan yerlere ince kil sürüp üzerine yaldız yerleştiriyor. Resmin tüm alanları için sanatçı
önce bir alt tabaka yapıyor, sonra ince tabaka tempera sürüyor. Böylece resim oluşuyor.
2. FRESKO: Bu teknik kuru iklimler için elverişlidir. (örneğin Venedik’te Fresko yoktur.)
14.yy’ın en yaygın resim tekniğidir. Islak alçı üzerine su ile karıştırılan boya ile yapılır. Resim
yapılacak olan duvar önce “arricco” denilen kaba bir alçı tabaka ile kaplanıyor. Kuruyan alçı
üzerine charcoal ile desen çiziliyor veya “sinopia” denilen kırmızı kahverengi bir tebeşir
kullanılıyor. Sonra duvar “intonaco” denilen taze alçı ile kaplanıyor. Genellikle kuruduktan
sonra boya ile üzerinden geçiliyor. Böylelikle kalın bir tabaka oluşuyor. İstenirse duvardan
çıkarılabiliyor.
3. YAĞLI BOYA: 15.yy’da giderek yağlı boya temperanın yerini alıyor. Daha önce yer yer
tempera resimlerde yağlı boya kullanıldığı görülüyor. Yağlı boya tekniği özgün bir resim türü
olarak Flaman sanatının etkileriyle İtalya’ya gelmiştir. Yağlı boya daha rahat çalışma olanağı
sağlıyordu. Renkler daha çeşitli, daha yavaş kuruyan bir boya. Yağlı boya resimlerde keten
tohumu yağı, haşhaş yağı, ceviz yağı kullanılmıştır. 1814’te metal kutular içinde yağlı boyalar
çıkmış.
•  Erken Rönesans Sanatı : Resim Sanatı ve Konularına Göre Çeşitleri
DİN DIŞI RESİMLER: Rönesans Döneminde bu
tür resimler genellikle düğünlerde gelinlere
verilen sandıklar üzerine yapılan resimlerdi.
Bunlar düğünlerle ilgili dürüstlük veya sevgi
gibi konuları ele alırlar. Yine din dışı resme
örnek portrelerdir; özellikle soylular, din
adamları gibi resmi kişiler portrelere konu
olurlardı.
Lionello d’Este soylu bir kişidir. Profilden
gösterilmiş. Elbisenin detayları çok ince
Pısanello; Lionello d’Este’nin Portresi, 1441, Panel Üzerine
Tempera; 28x19 cm; Accademia Carrara
19
işlenmiş. Arka planda çiçekler yer alıyor.
•  Erken Rönesans Sanatı : Resim Sanatı ve Konularına Göre Çeşitleri
DİNSEL RESİMLER: Bunların çoğu “Altar
Panoları”ndan oluşuyor.(13. 14. 15. yy)
Genellikle konuyu sipariş veren taraf
belirtiliyor.
ALTAR PANOLARI VE ÖZELLİKLERİ:
Atlar Panosu kilisenin en kutsal kısmında
bulunan ve üzerinde birinci dereceden önemli
resimlerin bulunduğu panodur. Altar Panoları bir
kaç parçadan oluşmaktadır. İki parçalı ise
“DİPTİKON”, üç parçalı ise “ TRİPTİKON”, daha
fazla parçalı ise “POLİPTİK” deniliyor. Altar
Piero Della Francesca; St Anthony Altarı (1460 -70); Panel, 338 x
230 cm; Galleria Nazionale dell'Umbria; Perugia
20
panoları zamanla parçalanabilir.
•  Erken Rönesans Sanatı : Resim Sanatı ve Konularına Göre Çeşitleri
Rönesans Döneminin Tipik Şeması Şudur:
- Merkezi büyük panoda Meryem ve Çocuk İsa
( ya da kutsal üçlü)
- İki yan panoda birer aziz.
-  Üst bölümde Meryem’e Müjde sahnesi
İki yan kanat ana gövdenin üzerine kapanacak
Piero Della Francesca; St Anthony Altarı (1460 -70); Panel, 338 x
230 cm; Galleria Nazionale dell'Umbria; Perugia
21
şekilde menteşeli olarak yapılmıştı
Piero Della Francesca; St Anthony Altarı (1460 -70); Panel, 338 x 230 cm; Galleria Nazionale dell'Umbria; Perugia
22
•  Erken Rönesans Sanatı : Resim Sanatı ve Konularına Göre Çeşitleri
•  Erken Rönesans Sanatı : Resim Sanatı ve Konularına Göre Çeşitleri
DUVAR RESİMLERİ: Kilisede koro,
Apsis yan duvarları veya ufak
şapellerin duvarlarına yapılan resimlerdir.
Bunlar bazen zengin aileler tarafından
ısmarlanabiliyor.
Ölülerini bu şapellere gömmek için izin
alıyorlar. O nedenle bu şapelleri zengin
bir
şekilde süsletiyorlar.
Şapel: 1) Tek mekânlı küçük kilise. 2)
Büyük bir kilise ya da katedralde bir
Giotto di Bondone; Arena Şapeli; Padua;
Giriş Üzerinde Son Yargı Sahnesi; 1303 - 1306
23
kutsal kişiye adanmış dua mekânı.
•  Erken Rönesans Sanatı
Ortaçağın sonlarında Feodalite gücünü tamamen yitirmişti ve burjuvaların
yönlendirdiği bir yaşam hakim olmuştu. Fakat bu gelişim her ülkede aynı zamanda
olmadı.
Kâğıt parşömenin yerine kullanıma girmiş ve matbaanın da uygulamaya
girmesiyle kitap ve benzeri materyallerin kullanımıyla, iletişim, düşünce ve fikir
hayatına canlanma getirmiştir. Okuryazar sayısı artmış ve insanlar eskinin dar
görüşlülüğünden ve gerçek dışı yaklaşımlarından kendilerini kurtarmıştır.
Ortaçağda hayır işleri için dini kurumlara aktarılan para, bu dönemde kişinin
toplumsal mevkiini belirtmek amacıyla saraylar, gösterişli kent evleri, duvar
halıları, tablo, heykel, gibi yapıtları içeren zengin koleksiyonlar ve yeni kurulan
24
matbaalarda basılan kitaplarla sanatçı ve zanaatkârların üretimleri artmıştır.
•  Erken Rönesans Sanatı
25
RÖNESANS’A GEÇİŞ VE GENEL RÖNESANS ORTAMI
Batı ortaçağı kapayıp yeniçağı başlatan Rönesans (Renaissance ) dönemi,
ortaçağın dine dayanan dünya görüşüne son vermeye, aklın ışığıyla aydınlanan
bir kültür tutumunu oluşturmaya başlayacaktır.
Rönesans İtalyanca “Rinascimento” sözcüğünden kaynaklanan bu terim, dilimizde
“yeniden doğuş” anlamına geliyor.
Rönesans’la birlikte önemli bir gelişmeye daha tanık oluruz. Ortaçağ’da zanaatçı
olarak görülen ressam, heykeltıraş ve mimarlar bu dönemde sanatlarıyla ilgili
kuramsal çalışmalar da yapmaya başlarlar.
İlkçağ felsefesinin de etkisiyle, insanı “Küçük evren” (micro cosmos) olarak gören
hümanist anlayış gelişir. Bu değişim, ekonomik bir temele de dayanmaktadır.
Zenginleşen kent dukalıklarında klasik sanat eğitimi görmüş patronların
egemenliği, Rönesans’ın oluşmasında hayli etkili olmuştur. Özellikle Medici ailesi
yönetimindeki ve Rönesans’ın beşiği Floransa, sanatın en büyük koruyucusuydu.
Sanatsever prenslerin de desteğiyle sanatçılara tüm olanaklar sağlanıyor,
Roma’da ilkçağ kalıntıları üstüne kazılar yapılıyordu. Bu kazılarda çıkan buluntular
prenslerin saraylarında sergileniyor, sanatçılar bunlardan yararlanıyorlar,
ilkçağ’daki oranlar ve düzenler konusunda çalışmalar yapıyorlardı.
•  Erken Rönesans Sanatı
Rönesans'ta yeniden doğan, bin yıllık ortaçağda ortadan çekilmiş olan Antik çağın
tutumudur. Bu tutumu kendisine örnek alan Rönesans düşüncesi, hep ortaçağa
tepki olan şu özellikleri geliştirir:
— Ortaçağda felsefenin yalnız dinin hizmetinde çalıştırılmasına karşılık,
Rönesans felsefesi, bağımsız, yalnız kendine dayanan, konusunu ve amacını
kendisi belirleyen bir felsefe olmak ister. Antik felsefede olduğu gibi, anlamak ve
bilmek istenen bütün konulara eleştirel bir yöntemle eğilir.
— Kilisenin otorite saydığı Hıristiyan düşünürlerinin doğru'yu bulmuş olduklarına
inanan ortaçağ skolâstiğine karşılık, Rönesans düşünürü için doğru, bulunmuş
değildir, belki de sonsuza dek aranması da gerekir. Bu anlayış, Rönesans
26
düşünürünü tutkulu bir araştırıcı yapmıştır.
•  Erken Rönesans Sanatı
Rönesans genelde, 14–16. yüzyıllarda İtalya’da klasik modellerin etkisi ile sanat
ve yazın alanındaki canlanış olarak tanımlanır. Rönesans günümüzde klasik Avrupa
sanatını başlatan dönem olarak benimseniyor. 15. yüzyıla değin Avrupa’da
Ortaçağ’ın sembolik dünya görünüşü egemendi. Soyut, tartışmaya kapalı bir
düşünce sistemi söz konusuydu. Bu durum, doğal olarak sanata da yansımıştı.
Daha çok Kutsal Kitap’tan alınan konular, şemalara bağlı ve sembolik bir dille
anlatılıyordu. Ortaçağ’ın sanat dalları arasında Güzel Sanatlar diye adlandırdığımız
resim, heykel ve mimari yer almıyordu. Ortaçağ’ın “Yedi Sanat”ını Diyalektik
(mantık), Gramer, Retorik (söylev sanatı) ve Aritmetik, Geometri, Astronomi,
Armoni (genel anlamda müzik sanatı) oluşturmaktaydı.
Rönesans’la birlikte önemli bir gelişmeye daha tanık oluruz. Ortaçağ’da zanaatçı
olarak görülen ressam, heykeltıraş ve mimarlar bu dönemde sanatlarıyla ilgili
27
kuramsal çalışmalar da yapmaya başlarlar.
•  Erken Rönesans Sanatı
RÖNESANS RESİM SANATI:
Rönesans Sanat faaliyetlerinin temelini oluşturan düşünceler sanatçıları, gerek
dini kompozisyonlarda gerek mitolojik, tarihi konulu resimlerde gerekse
portrelerde natüralist bir görünüm saptamaya, ahlaksal bir kalıba bürünen
ruhsallığı doğal niteliklerle bağdaştırmaya yönelmiştir.
Belli bir odak noktasına göre kurulan mekân içi perspektifi ve daha da güç bir
uygulamayı gerektiren açık hava perspektifi hususundaki arayışlar bu dönem
sanatçıları için önemli bir uğraş olmuştur.
Işık ve renk başlı başına önem kazanmıştır. Peyzajlarda derinlik yanılsamasını
sağlamak amacıyla ön plandan arkaya doğru kıvrılıp giden yollar, patikalar,
ırmaklar ve derelerden yararlanılmıştır. Arka plan derinliğine doğru uzanan
28
figürler ve nesneler belirli oranlara göre küçültülerek çizilmiştir.
•  Erken Rönesans Sanatı
Rönesans’ta derinlik düzlemsel bir yaklaşıma göre tertiplenmiştir ve sahne arka
plana doğru paralel düzlemler üzerinde yer almıştır.
Erken Rönesans resim sanatı çizgisel olarak nitelendirebileceğimiz bir
kompozisyon anlayışına bağlı kalmıştır. Yani nesnelerin konturları açık bir şekilde
vurgulanarak, bir nesnenin elle tutulur, gözle görülür gerçek bir görüntü olarak
tespit edilmesi amaçlanmıştır.
Erken Rönesans resminde çok figürlü bir kompozisyon anlayışının hakim olduğu
ve Ortaçağ düşüncesinden izler taşıyan bir kuruluş şemasına sahip
düzenlemelerden oluştuğu görülür. Bu çokluk içinde yer alan figürler, kompozisyon
bütününe sıkı sıkıya bağlı olmakla beraber çizgisel desen anlayışından dolayı
aynı zamanda daima bir bağımsızlığa sahiptir. Yüksek Rönesans resminde bu
29
konturların eridiğini göreceğiz.
•  Erken Rönesans Sanatı
Giotto Di Bondone (1267-1337):
Duccio Di Buoninsegna (1255-1319):
30
Ambrogio Lorenzetti (1319-1348):
Download