Word`e Aktar - Adana Evrim Gazetesi

advertisement
HER VEREM HASTASI BULAŞTIRICI KABUL EDİLMEZ
Geçmiş yıllarda sadece gelişmemiş ülkeler ile fakir ve sefalet içerisinde yaşayan
insanların bir hastalığı olarak kabul edilen verem; nam-ı diğer ince hastalık,
günümüzde küreselleşme, hızlanan nüfus hareketleri ve AIDS salgınına bağlı
olarak sınır tanımıyor. Kesik kesik öksürüğün veremin en bilinen belirtisi olduğuna
dikkat çeken uzmanlar, 2 ya da 3 haftadan fazla süren öksürük yakınmalarında
zaman kaybetmeden hekime başvurulmasını öneriyor.
Tüberküoz, verem ya da ince hastalık... Adını nasıl söylerseniz söyleyin, hepsinin
yolu bulaşıcı bir hastalık olmasında kesişiyor. Bulaşıcılığı nedeniyle de, toplum
sağlığı açısından önemli bir yere sahip. Eski Türk filmlerine bile konu olan verem,
koch basili denilen bir mikrobun solunum yollarıyla akciğerlere yerleşmesi
sonucunda ortaya çıkan bir hastalık. Sıklıkla akciğerleri etkileyip daha sonra
buradan kan yoluyla yayılarak böbrekleri, karaciğeri, barsakları ve beyni tutma
ihtimali var.
Acıbadem Adana Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Gamze Uçar, veremin
etkeni ve tedavisi belli olan bir hastalık olduğunu belirterek başlıyor sözlerine.
Buna karşın da her yıl dünyada 9 milyon kişinin o ya da bu şekilde verem
mikrobuyla tanıştığını, 1.7 milyon kişinin de veremden hayatını kaybettiğine dikkat
çeken Uzm. Dr. Gamze Uçar, ölümlerin % 80'inin Güney Sahra, Afrika, Asya'da,
% 30'unun da Hindistan ve Çin'de görüldüğünü bildirdi.
Hastaların çoğu ise 15-49 yaş grubunda yer alıyor. Bu da demek oluyor ki, verem
mikrobu daha çok genç nüfusu tehdit ediyor. Acıbadem Adana Hastanesi Göğüs
Hastalıkları Uzmanı Dr. Gamze Uçar, ülkemizde verem sıklığının 100 binde 28 kişi
olduğunu belirterek “ülkemizde nüfusumuzun 1/5'ine verem mikrobu bulaşmış
haldedir. Bu kişilerin % 5 - 10'u yaşam boyunca tüberküloz hastası olacaktır.
Eskiden sadece gelişmiş ülkeler ile fakir ve sefalet içerisinde yaşayan insanların bir
hastalığı olarak kabul edilen verem, günümüzde küreselleşme, hızlanan nüfus
hareketleri ve hıv (aıds) salgınına bağlı olarak sınır tanımamaktadır. ” diye konuştu.
VEREM SADECE AKCİĞER HASTALIĞI OLARAK ALGILANIYOR
“Verem (tüberküloz) genellikle bir akciğer hastalığı olarak algılanır” diyen Uzm.
Dr. Gamze Uçar şöyle devam etti.
“Verem birçok sistemi tutabilen bir hastalık olmasına rağmen genellikle bir akciğer
hastalığı olarak algılanır. Çünkü öncelikle basil akciğerlere ulaşır ve primer
infeksiyon akciğerlerde başlar. Ayrıca verem, hasta kişilerden sağlam kişilere de
geçebilen bulaşıcı bir hastalıktır. Ancak her verem (tüberküloz) hastası bulaştırıcı
kabul edilmez. Akciğer ve solunum yolu verem olguları bulaştırıcıdır. Bugün için
verem neredeyse %100'e yakın bir oranda başarı ile tedavi edilebilmesine karşın
tedavi başarısı; bakteriyolojik tanı, standart antitüberküloz tedavi rejimleri ve
doğrudan gözetimli tedavi uygulaması ile doğrudan ilişkilidir.
VEREM HASTALIĞININ BELİRTİLERİ
Verem mikrobu taşıyan hastaların %30 - 80'inde ateş saptanır. Halsizlik, yorgunluk,
iştahsızlık, kilo kaybı, gece terlemesi sık görülür. Akciğer vereminin en önemli ve
en fazla saptanan belirtisi öksürüktür. 2-3 haftadan fazla süredir devam eden
öksürük yakınması olan bir hastanın ayırıcı tanısında verem düşünülmelidir. Bu
hastalar her öksürük ile etrafa çok sayıda basil içeren damlacığın yayılmasına
neden olduklarından hastalığın tanısının erken konularak tedaviye erken
başlanılması çok önemlidir.”
Tarih: 03.01.2012
adana evrim gazetesi
http://adanaevrimgazetesi.com/
Download