Slayt 1

advertisement
ÇOCUKLARDA GELİŞİMSEL
BOZUKLUKLAR

Bu bölüm;
Aral, N. ve Gürsoy, F. 2007. Özel Eğitim Gerektiren
Çocuklar ve Özel Eğitime Giriş. İstanbul: Morpa
Kültür Yayınları.
kaynağından aynen alınmıştır.
Gelişim bozuklukları olan çocuklar kekeme olan,
dikkat dağınıklığı gösteren ve otistik olan çocuklar
şeklinde sınıflandırılmaktadır.
 Kekemelik
 Kekemelik, ses, hece ve kelimelerin tekrarı,
uzatılması veya konuşmanın akışını kesen
duraklamalar şeklinde kendini gösteren bir
konuşma bozukluğudur.

KEKEMELIK
Konuşma çok yavaş veya çok hızlı olabilir.
Kekemeliğe altını ıslatma, kardeş kıskançlığı, tırnak
yeme, tik, uyku ve yeme bozukluğu gibi bir veya
birkaç davranış ve uyum bozukluğu da eşlik
ediyorsa ciddi bir problem olabilir.
 Sürekli akıcı konuşan bir kişinin belli bir gerginlik ve
heyecana bağlı olarak tutulması bu bozukluğun
büyük ölçüde ruhsal nedenlerden ileri geldiğini
kanıtlamaktadır.

KEKEMELIK

Çocuğu sürekli denetim altında tutarlar. Çocuk ne
söyleyeceği ve nasıl davranacağını sürekli tartmak
zorundadır. Kekemelik de çocuktaki bu iç
çatışmanın dile yansımasından dolayı ortaya
çıkmaktadır. Çocuğun kişisel terapi görmesi
kekemeliği yenmesinde yeterli değildir. Ailenin de
davranış terapisi görmesi, çocuğa karşı iyileştirici
bir tutum takınması açısından gereklidir.
KEKEMELIK

Çocukta kekemeliğin kalıcı hale gelmesini önlemek
için; anne babalar aile içi sıkıntılarını çocuğa
yansıtmamalı, çocuğun unuttuğu veya
söyleyemediği kelimeleri tekrarlaması için
zorlamamalı, çocuğa bağırılmamalı, ceza
verilmemeli, çocuk düzgün konuşan çocuklarla
kıyaslanmamalı, çocuk dikkatle ve sabırla
dinlenmelidir.
KEKEMELIK
Çocuğun kendisini ifade etmesine fırsat
tanınmalıdır.
 Konuşurken çocuk sakinleştirilmeli, güven telkin
verilmelidir. Yorgun ve heyecanlı olduğu
zamanlarda konuşmaya zorlanmamalıdır.

DIKKAT EKSIKLIĞI VE HIPERAKTIVITE
BOZUKLUĞU
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan
çocukların dikkatleri çok kolay dağıldığı, sabırsız
oldukları, başkalarının etkinliklerine ve sözlerine
karıştıkları, başkalarının sözlerini kestikleri, soru
sorulmasını beklemeden yanıtını verdikleri görülür.
 Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu yaşayan
çocuğun yaptığı iş, ilk anda çok ilgisini çekse bile,
çocuk yerinde birkaç dakikadan fazla oturamaz.

DIKKAT EKSIKLIĞI VE HIPERAKTIVITE
BOZUKLUĞU
Dikkat ve hareketlilik ile ilgili sorunlar okulöncesi
çağda başlamasına rağmen, dikkati gerektiren
etkinlikler nedeniyle, genellikle ilkokula başladıktan
sonra farkedilmektedir.
 Erkeklerde daha çok görülen ve çoğu zaman
yetişkinlikte de devam eden bu durum, okulda
akademik görevlerde ve akranlarla ilişkilerde pek
çok soruna neden olmaktadır.

DIKKAT EKSIKLIĞI VE HIPERAKTIVITE
BOZUKLUĞU

Aileler çocuğun hareketliliğini ortadan kaldırmaya
çalışmaktan ve çocuğu aşağılamaktan kaçınmalıdır.
Çocuğa enerjisini boşaltacak ve doyum sağlayacak
uğraşlar sağlanması yararlıdır. Çocuğun ilgi çekmek
için yaptığı saldırgan davranışlara izin
verilmemelidir. Dikkat süresini ve yoğunluğunu
artıracak faaliyetler oluşturulmalıdır.
OTİZM
Otizm, şiddeti ve semptomları genellikle azalarak
da olsa hayat boyu devam eden bir problemdir. Bu
problem çocuğun sosyal hayatını, iletişim
becerilerini ve davranışlarını olumsuz yönde
etkilemektedir.
 Otizm, ilk olarak 1943 yılında Amerikalı çocuk
psikiyatrist Leo Kanner tarafından erken çocukluk
otizmi olarak adlandırılmış ve aşağıdaki özellikler
doğrultusunda tanımlanmıştır

OTİZM
 Kanner’e
göre otistik çocuklar; kendine
yöneltilen sözel ifadeleri sıklıkla aynı şekilde
tekrar eden, ben yerine sen gibi şahıs
zamirlerini kullanan, sürekli aynı heceleri
tekrarlayan ve gecikmiş dil gelişimi gösteren
çocuktur
OTİZM

İçe kapanık olan ve konuşmaktan hoşlanmayan
otistik çocukların konuşma yeteneği genellikle
normal gelişim göstermez ve bazı çocuklar hiçbir
zaman konuşamayabilir. Otizm, doğuştan gelen ve
hayatın ilk iki yılı içinde ortaya çıkan bir problemdir.
OTİZM

Otistik çocukların çok iyi bir belleğe sahip olduğu,
kendiliğinden başlattığı davranışlarının oranının
oldukça az olduğu, hareketleri tekrarlandığı ya da
belli hareketlere aşırı bağlılık gösterdiği,
çevresindeki aynılığı koruma isteğinde olduğu,
insanlarla ilişki kurmada zorluk çektiği, cansız
nesne veya resimleri tercih ettikleri gözlenmektedir.
TEDAVI

Otizmin tedavisinde erken yaşlardan itibaren eğitsel
tedavi yöntemlerinin uygulanması, her uzman
tarafından önerilmekle beraber, farklı arayışlar da
sürmektedir. Otizmin tedavisinde biyokimyasal,
duyusal ve algısal, psikolojik ve eğitsel tedaviler
uygulanmaktadır .
TEDAVI

Bu tedaviler ilaç, vitamin ve diyet uygulamalarını
içermektedir. Otizmin tedavisinde belirgin bir ilaç
tedavisi yoktur. Kullanılan ilaçlar otizm ile ilgili
problemleri yok etmek için kullanılmaktadır. İlaç tek
başına kullanıldığında yeterli olmamaktadır.
DUYUSAL VE ALGISAL TEDAVILER

Bu tedaviler; duyu entegrasyonu, işitsel ve
kolaylaştırılmış iletişim tedavilerini içermektedir.
Duyu entegrasyonu tedavisi fizyoterapistler
tarafından uygulanmaktadır. Başarılı bir tedavinin,
çocuğun duyular yoluyla aldığı bilgileri etkin şekilde
entegre etme yeteneğini arttıracağına
inanılmaktadır.
PSIKOLOJIK TEDAVILER

Otistik çocuklar içinde, sosyal ilişki kurma, konuşma
ve zihinsel becerileri belli bir düzeyde gelişmiş
çocukların psikoterapiden fayda sağlayabilecekleri
düşünülmektedir. Psikoterapi, daha çok çocuğun
tekrarlayan hecelerini anlamlandırmaya, anlamsız
gözüken davranışları daha anlaşılır düzeye
getirmeye çalışmaktadır .
EĞİTSEL TEDAVİLER
Otistik çocukların eğitsel tedavileri lovaas tekniği ve
teacch programlarını içermektedir . Lovaas
tekniğinde çocuğa tanı konulur konulmaz, çocuk ile
kendi evinde, haftada kırk saate varan birebir eğitim
seanslarına başlanmaktadır.
 Ardından çocuk altı ay ya da bir yıl sonra bir
okulöncesi kuruma yönlendirilmelidir. Evde eğitim
veren kişi okulda da çocuğa eşlik etmelidir. Gitgide
eğitimcinin okuldaki etkinliği azaltılmalıdır.

EĞİTSEL TEDAVİLER
programları çocuğu otizmden
kurtarmayı değil, ihtiyacına uygun ortam
hazırlayarak kapasitesini en üst düzeyde
kullanmalarını sağlamayı amaçlamaktadır.
Çocuğun görsel ilgilerinden yararlanılmakta,
hem resim hem kelimeli iletişim tahtaları ve
işaret dili kullanılmaktadır.
 Teacch
Download