KÖKTENDİNCİLİĞİN MÜLTECİLER ÜZERİNDE ETKİSİ Servan Timuçin* Tarih boyunca, herhangi bir yerde zulme maruz kalanlar en yakın yörelere göç etmişlerdir. Bu göçler kimi zaman yaşanılan ülke içinde, kimi zaman da sınır aşırı göçler şeklinde olmuştur. Savaşlar, işgaller, diktatörlükler, baskıcı yönetimler, açlık ve yoksulluk her yıl milyonlarca insanı göç yollarına savuruyor. Yaşadıkları ülkelerdeki zulümden kaçan, ailelerini, tüm sevdiklerini geride bırakarak başka ülkelere sığınmaya çalışan yoksullar için yaşama tutunmak hiç de kolay olmuyor. Adeta egemenlerin ‘’satranç tahtası’’ haline gelmiş Ortadoğu’da;mülteci sorunu yerel bir sorun olmaktan çıkmış evrensel bir boyut kazanmıştır.11 Eylül ile temeli atılan, ‘’Arap Baharı’’ ile dizayn edilme sürecine giren Ortadoğu’da onlarca fraksiyon ortaya çıkmıştır.Köktendincilik’i ,Ortadoğu’nun sömürülmesinin bir sonucu olarak ele alabiliriz. Sömürgeci devletlerin sömürge ülkelerde kendi kültürlerini yaymaya çalışmaları ve yerli kültürleri baskı altına almaları hatta onları aşağılamaları sömürge sonrası dönemde, Batılı kültürlere olan bağlılığının azalmasına ve Batılı fikirlere karşı toplumda büyük bir direnç oluşmasına neden olmuştur.Bununla beraber sekülerizm ve modernite düşmanlığıyla beraber;Ortadoğu’nun geçmişinden gelen ‘’gelenekçi,dinsel’’ nosyonlarla birlikte ‘’radikal İslam’’ şekillenmiştir.Bu temelde Avrupa’yı ele alırsak Ortadoğu ‘’muhafazakarlığının’’ bir izdüşümü olarak Avrupa Sağı ortaya çıkıyor.Tutucu ve izole olmuş bu görüş;köktendincilik nazarında İslamofobi’yi doğuruyor.Böylece Ortadoğu’yu dizayn etmek isteyen güçler;bölgede domino etkisi gösteren ‘’radikalizmin’’ pençesine düşmüş oluyor.Temel sorun,savaşın bitirilmesi ve köktendinciliğin yaratmış olduğu yıkıcı ve olumsuz algıyı(batılıların Ortadoğuluları terörist gözüyle bakması)çözmesi gerekirken;çözümsüz ve savaşı körükleyen bir ‘’Ortadoğu Burjuvazisi’’ ve ‘’Batı Medeniyeti’’ mevcut…Tamamlayacak olursam,yükselen ‘’köktendincilik ve Avrupa sağı’’ çağımızın hastalığı olarak karşımızda duruyor.Batı’nın Ortadoğu’yu şekillendirmesinde ‘’köktendincilik’’ bir sebep olarak karşımıza çıkıyor.Bu temelde ‘Dünyanın yetim kalmış çocuklarına yani ‘’mültecilere’’ insancıl bir çözüm ancak savaşın bitmesine ve köktendinciliğin ‘’İslamla ve Ortadoğu’’yla özdeşleşmesini aşarak sağlanabilir… Özellikle üzerinde duracağım köktendincilik ekseninde yükselen ‘’radikal İslam’’ ile birlikte orantılı bir şekilde sesini her geçen gün daha çok duyuran ‘’Avrupa Sağı’’nın;mülteciler üzerindeki tavrını ele alacağım. Anahtar Kelimeler: Avrupa, İslam, Ortadoğu, Mülteci, Radikalizm *Kocaeli Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi 2.sınıf öğrencisi ([email protected])