BULAŞICI HASTALIKLAR HEMŞİRELİĞİ Hazırlayan Öğr.Gör.Sibel Serap CEYLAN 1 Dersin Tanımı: Bu ders, bulaşıcı hastalıkların tanımını, epidemiyolojik ve klinik özelliklerini, bulaşıcı hastalıklardan korunma, kontrol ve tedavi yöntemleri ile hemşirelik bakım ilkelerini içerir. Dersin Amacı: Bu derste öğrenciye, toplumun sağlığını koruyucu ve geliştirici önlemleri planlamak, bulaşıcı hastalıkların klinik özellikleri, tedavisi, kontrolü ve hemşirelik bakımı hakkında bilgi kazandırmaktır. Dersin Programdaki Yeri Ve Süresi: Bulaşıcı Hastalıklar Hemşireliği dersi, 2 yılın güz döneminde yer alır. Ders haftada 2 saat olmak üzere toplam 28 saatlik sürede verilir. Derse Devam ve Değerlendirme: Öğrencinin derslerin %40’una devam etmeme hakkı vardır. Pamukkale Üniversitesi Lisans Eğitim, Öğretim ve Sınav Yönergesine göre yapılır. Dersin değerlendirilmesinde 1 ara sınav ve bir genel sınavla yapılır. Geçme notuna ara sınavın ve genel sınavın %50’si etki eder. 2 KONU Derse giriş Bulaşıcı hastalıklarda kullanılan terimler Bulaşıcı hastalıklarla savaşta sağlık ekibinin yetki ve sorumlulukları Enfeksiyonlara ait temel özellikler Hastane enfeksiyonları ve Enfeksiyon Kontrol Hemşireliği Enfeksiyon kontrolü ve korunma önlemleri Bağışıklama Solunum yolu ile bulaşan hastalıklar ve Hemşirelik Bakımı Sindirim yolu ile bulaşan hastalıklar ve Hemşirelik Bakımı AIDS HEPATİTLER Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar ve Hemşirelik Bakımı Deri ve temas yolu ile bulaşan hastalıklar ve Hemşirelik Bakımı Paraziter enfeksiyonlar ve Hemşirelik Bakımı 3 BULAŞICI HASTALIKLARDA KULLANILAN TERİMLER 4 ENDEMİ Bir enfeksiyon etkeninin veya hastalığın belirli bir coğrafyada veya toplulukta sürekli görülmesi durumudur. 5 EPİDEMİ (salgın) Bir hastalığın veya sağlıkla ilişkili spesifik bir durumun belirli bir coğrafyada veya toplulukta beklenenden daha fazla sayıda görülmesidir Geçmişteki deneyimler Hastalığın bölgede daha önce görülmemiş olması Olayın ortaya çıktığı yer ve zaman 6 PANDEMİ Belirli aralıklarla görülen kıtalar arası ölümcül salgındır. 1918-1919 ispanyol gribi -> 50-100 milyon kişi 1957 asya gribi -> 1 milyon kişi 1968 hongkong gribi -> 750 bin kişi 7 SÜRVEYANS Verilerin sistematik olarak toplanması, biriktirilmesi ve özellikle elde edilen sonuçlara göre harekete geçecek kişiler başta olmak üzere bu sonuçlara ihtiyacı olan birimlere hızla geri bildirimini sağlamak üzere verilerin değerlendirilmesi sürecidir 8 Sürveyans; Bir toplulukta bir hastalığın oluşma riskini artıran ve azaltan koşulların görülüşü ve sıklığını belirlemeye yönelik olarak sistematik, aktif ve sürekli olarak yapılan gözlemler olarak tanımlanmaktadır. 9 ETKİLİ BİR SÜRVEYANSIN AŞAMALARI • Olgu/salgını saptama • Sahaya bilgi verme • Kaydetme • Kontrol önlemlerinin alınması • Doğrulama (epidemiyolojik/lab) • Program kararları • Bildirim (erken/rutin) • Politika ve planlarda değişiklik • Analiz ve yorumlama (yer/ zaman/ kişi özellikleri) • Değerlendirme ve izleme 10 ELİMİNASYON Bir enfeksiyon etkeni yeryüzünden yok edilemese bile neden olduğu hastalığın görülmemesinin sağlanmasıdır 11 ERADİKASYON Hastalığın etkeni ile yeryüzünden yok edilmesidir. birlikte Bir ülkede yada bölgede endemik olan bir hastalığın, kökünün kazınması anlamına gelir. 12 SANİTASYON Bir çevresel ortamdaki mikrobiyal kolonizasyonu halk sağlığı amaçlarına karşılık gelecek ölçüde yeterli düzeylere indirme veya ortadan kaldırmadır. 13 SPORADİ Enfeksiyon hastalıklarının bir bölgede oldukça seyrek, dağınık vakalar halinde görülmesi durumudur. 14 FİLYASYON Hastalığın nereden kaynaklandığını bulmak için yapılan geriye yönelik çalışmalara Filyasyon denir. Kaynağın bulunması, yeni bulaşmaları önlemek açısından önemlidir. 15 Hava yoluyla ve vektörler aracılığıyla bulaşanlarda ve Zoonozlarda kaynağa ulaşmak oldukça güçtür Su ile bulaşan hastalıklarda kaynağın bulunması önemli güçlükler yaratır, yine de gelişmiş toplumlarda başarılma olasılığı yüksektir. 16 Bulaşma aracı besin maddeleri ise daha kolay bulma olanağı vardır. Eğer hastalık cinsel ilişkiyle bulaştıysa kaynağın bulunması zorunludur, çünkü bu tür hastalıklarla savaşımın tek yolu budur. 17 Kaynak aranırken başvurulacak yöntem, öncelikle çok güvenilir bir öykü almaktır Burada hastalığın kuluçka dönemi önem kazanır Bulaşma yolu gözönüne alınarak, kişinin hastalığın kuluçka dönemi içerisinde enfekte olabileceği tüm araçlar konusunda bilgi toplanır. 18 Elde edilen bilgi rapor halinde yazılır ve bulaşıcı hastalık bildirge formu ile birlikte Sağlık Müdürlüğü'ne gönderilir. 19 Filyasyonun amacı önlem alınmasıdır 20 Bulaşıcı Hastalıkların Toplum Üzerine Etkileri Toplumun huzurunun kaçması Sağlık Hizmetlerinin aksaması Ölüm ve sakatlıklar Ekonomik kayıplar Hastalıkların dünya çapında yayılması 21 Bulaşıcı Hastalıkları Etkileyen Faktörler 22 Bireysel etmenler Sağlam insanın derisinin yapısı Genetik faktörler Beslenme durumu Kişisel davranışlar Yaş Cins İmmun sistem 23 Toplumsal Etmenler Çevre Kültürel yapı Yerleşim yeri Sağlık imkanlarından faydalanma durumu Toplumun sosyo ekonomik düzeyi 24 Enfeksiyon Etmenine Bağlı Etmenler Bulaşma yolu Konakçıya ait özellikler Kaynağa yönelik özellikler 25 Bulaşıcı Hastalıklarla Savaşta Sağlık Ekibinin Yetki ve Sorumlulukları Planlama Programlama İşbirliği Görevlendirme Denetleme Yönlendirme Uygulama(filyasyon, sürveyans, prevelans, ihbar vb) Değerlendirme Bildirme Tedavi edici ve koruyucu sağlık hizmetleri Afet planlaması Çevre sanitasyonu Proje ve araştırmalara katılmak 26 Bulaşıcı Hastalıkların Bildirimi İlk adım hastalığın çabuk tanınmasıdır Tüm enfeksiyon hastalıklarının bildirimi gizlilik içinde, en hızlı haberleşme araçları ile yapılır 27 Bildirimin Amacı hastalığın erken dönemde tanılanmasını sağlamak ve hastalık konusunda ilgilileri uyarmak ve önlem alınmasını sağlamaktır. 28 Bildiri Aşamaları 1. aşama: Hastalığın görüldüğü yerde yerel topluluklarda temel istatistik verilerinin toplanması 2. aşama: İlçe, eyalet veya il düzeyinde verilerin birleştirilmesi 3. aşama: Elde edilen bilgilerin ulusal kapsamda ele alınması 4. aşama: Ulusal sağlık yetkilisince belirli hastalıkların DSÖ’ne bilgilendirilmesi 29 Bildirimi Zorunlu Hastalıklar 30 YENİ BİLDİRİM SİSTEMİNDE YER ALAN HASTALIKLAR GRUP A GRUP B AIDS AKUT KANLI İSHAL BOĞMACA BRUSELLOZ DİFTERİ GONORE HIV ENFEKSİYONU KABAKULAK KIZAMIK KIZAMIKÇIK KOLERA KUDUZ/KUDUZ RİSKLİ TEMAS MENİNGOKOKSİK HAST. NEONATAL TETANOZ POLİOMİYELİT SİFİLİZ SITMA ŞARBON ŞARK ÇIBANI TETANOZ TİFO TÜBERKÜLOZ AKUT VİRAL HEPATİTLER GRUP C AKUT HEMORAJİK ATEŞ CREUTZFELDT-JAKOB H. EKİNOKOKKOZ H. INFLUENZA Tip b (Hib) ENF. İNFLUENZA KALA-AZAR KONJENİTAL RUBELLA LEJYONER HASTALIĞI LEPRA LEPTOSPİROZ ŞİSTOZOMİYAZ TRAHOM TOKSOPLAZMOZ TULAREMİ GRUP D CAMPYLOBACTER JEJUNI CHLAMYDIA TRACHOMATIS CRYPTOSPORIDIUM SP ENTAMOEBA HISTOLYTICA ENTEROHEMORAJİK E.COLI GIARDIA INTESTINALIS SALMONELLA SP. SHIGELLA SP. LISTERIA MONOCYTOGENES • ÇİÇEK • SARI HUMMA • EPİDEMİK TİFÜS • VEBA 31 A Grubu Ülke genelindeki resmi ve özel bütün sağlık kuruluşlarından ve özel hekimlerden bildirimi yapılacak olan hastalıklar B Grubu Ülke genelindeki resmi ve özel bütün sağlık kuruluşlarından ve özel hekimlerden tespit edildiği anda rutin bildirim sürecini beklemeden en acil şekilde ihbarının yapılması zorunlu olan hastalıklar. 32 C Grubu Ülke genelindeki bütün sağlık kuruluşlarından değil, sadece seçilmiş olan merkezlerden bildirimi yapılacak olan hastalıklar D Grubu Ülke genelindeki seçilmiş olan laboratuvarlardan (tüm kamu kurum ve kuruluşlarına ait laboratuvarlar) bildirimi yapılacak olan hastalıklar 33 ENFEKSİYONLARA AİT TEMEL ÖZELLİKLER 34 ENFEKSİYON Bir mikroorganizmanın duyarlı konakçı dokusuna girip üremesi, çoğalması ve koloniler oluşturmasıdır. 35 Bir Enfeksiyonun Olası Etkileri Hastalık oluşmaması Klinik enfeksiyon Ölüm Bağışıklık Taşıyıcılık Bağışıklık oluşmaması (iyileşme) Subklinik enfeksiyon Bağışıklık Taşıyıcılık Bağışıklık oluşmaması Taşıyıcılık 36 ENFEKSİYON HASTALIĞI Konakçıda hastalık belirtileri veya doku travması şeklinde fizyolojik yanıt oluşmasıdır Her enfekte kişi hasta değildir, tedaviye gerek duymayabilir 37 İNKÜBASYON PERİYODU (KULUÇKA DÖNEMİ) Bir infeksiyöz ajanın vücuda girişinden hastalık belirtilerinin ortaya çıkışına kadar geçen süredir. Kuluçka dönemi etkenin türüne, sayısına, enfeksiyon hastalığı yapma gücüne, konağa giriş ve yerleşme yerleri arasındaki uzaklığa ve konak direncine bağlıdır. 38 BULAŞTIRICILIK SÜRESİ Bir infeksiyon hastalığının seyrinde hastalığın bir başkasına bulaştırabildiği süreyi ifade eder. 39 TAŞIYICI (PORTÖR) Yalnızca enfekte olan, hastalığı bulunmayan kişilere denir. Hastalara oranla etkeni daha fazla yayarlar. 40 NORMAL FLORA İnsan vücudunda bulunan ve yer değiştirmedikçe hastalık yapmayan mikroorganizmalar topluluğuna denir 41 ENFEKSİYON ETKENLERİ Tek hücreli, karmaşık enzim yapısına sahip çok küçük canlılara mikroorganizma denilmektedir. Her zaman hastalık yapmazlar hatta bazen yaşamsal öneme sahiptirler. Enfeksiyon etkenleri konağa girip çoğaldıktan sonra immünolojik (romatizmal ateş), inflamatuar (ateş, halsizlik), ve dejenaratif (ölüm) olaylar gibi çeşitli yanıtlara neden olmaktadır. 42 Mikroorganizmalar canlılarda 3 türlü bulunabilirler; Saprofit Simbioz Parazit KOMMENSAL PATOJEN 43 Başlıca enfeksiyon oluşturan etkenler bakteriler viruslar mantarlar riketsiyalar protozoolar helmintler olarak sınıflandırılır. 44 ENFEKSİYON OLUŞUM ZİNCİRİ Enfeksiyon zinciri Mikroorganizmanın enfeksiyon oluşturabilmesi için belirli aşamalardan geçmesi gerekir, bu aşamalar zincirine denir. 45 46 ETKEN Bakteri, virüs, mantar, parazit olabilir. Tüm mo lar tehlikeli değildir. Patojen olmayan mo lar vücut için yarar sağlar Ör; barsakta patojen olmayan mo lar B12 vitamini, K vitamini ve folik asit sentezine yardım ederler. 47 İnsanda enfeksiyon oluşabilmesi için etkene ait özellikler: Etken insan için patojen olmalı Etken, enfeksiyon hastalığını meydana getireceği doku veya organda bulunmalı Etken, enfeksiyon hastalığını oluşturabilecek serotipte olmalı Etkenin patojenitesi veya enfeksiyozitesi (mikroorganizmanın hastalık yapabilme veya bir çok insanı hastalandırma yeteneği) yüksek olmalı Etkenin invazyon gücü yüksek olmalı Etkenin sayısı fazla olmalı 48 REZERVUAR (ENFEKSİYONUN KAYNAĞI) İnsanda enfeksiyon yapan etkenlerin yaşayıp çoğaldıkları canlı yere enfeksiyon kaynağı denir. Başlıca enfeksiyon kaynakları insanlar, hayvanlar ve cansız nesneler (su, toprak) dir. Kaynaklar ikiye ayrılır: - Endojen kaynaklar: Deri ve mukoza yüzeyinde bulunan organizmalardır. - Eksojen kaynaklar: Diğer insanlar, hayvanlar, toprak, su, intravenöz sıvılar ya da kontamine olmuş araçlardır. 49 Enfeksiyonlu hastalar: Enfesiyon etkenini aldıktan ve kuluçka dönemi geçtikten sonra hastalık belirtileri gösteren insanlardır. Taşıyıcılar: Portörler Kuluçka dönemi taşıyıcıları Hastalık sonrası dönemi t. Hastalık nöbetleri arası t. Hastalanmayan taşıyıcılar Enfeksiyon spekturumu Enfeksiyonlu hayvanlar Kaynak ne kadar fazla yer değiştirirse enfeksiyon hastalığı spekturumu o kadar geniş ve büyük olur. Kaynakta etken ne kadar fazla yerleşir, ürer ve çoğalırsa enfeksiyon şiddeti o kadar fazla olur. 50 KAYNAKTAN ÇIKIŞ YOLU Etkenler sıklıkla enfeksiyonlu kişilerin vücudundan enfeksiyon oluşturdukları doku veya organ yolu ile çıkarlar. Bazı enfeksiyon hastalıklarında ise etken kaynaktan çıkamaz, sadece o kaynakta kalır. Başka kişi veya kaynağa geçemez. (Ör; botilusmus, tetanoz) İnsanlarda; solunum sistemi, boşaltım sistemi, sindirim sistemi ve deri bütünlüğünün bozulduğu yerlerdir. Örneğin: mikroorganizma balgam, tükrük, dışkı, idrar, kan vs ile vücut dışına çıkar. 51 • Epidemiyolojik açıdan etkenlerin çıkış kapıları değerlendirildiğinde en önemli çıkış yolu oral yada solunum yoludur. Kontrolü zor bir yoldur, toplu bulunulan yerlerde salgınlar oluşturur. • Etkenlerin dışkı, idrar yara akıntıları ile çıkışlarında ise bulaşma olasılığı ve bulaştırıcılık daha azdır. 52 BULAŞMA Yeni bir enfeksiyon oluşması için kaynaktan çıkan enfeksiyon etkenlerinin duyarlı bir konakçıya taşınmasına bulaşma denir. Bulaşıcı hastalıklar 2 şekilde bulaşır • Doğrudan Bulaşma: Etken beklemeden duyarlı kişiye yakın temas veya solunum yolu ile geçer. Örneğin; öpme gibi doğrudan temasla (stafilokok), cinsel ilişki ile (gonore, HIV), fekaloral yol ile (hepatit A, sigella) ve öksürük ve hapşırıktaki damlacıklarla (influenza, Tbc), 53 • Dolaylı Bulaşma: Etken hava ile, vektörlerle ve araçlarla taşınır. Canlı araçlar * Mekanik taşıma: Böceklerin ayağı, kanadı ile dolaştıkları yerlerden enfeksiyon etkenlerini hiçbir değişime uğratmadan yeni konakçıya taşımasıdır. Biyolojik taşıma: Etkenin alındığı canlıda hastalık evrimini tamamlayıp yeni konakçıya taşınmasıdır. Biyolojik taşımayı yapan canlıya VEKTÖR denir. Cansız araçlar (Eşyalar, yiyecekler, içecekler, hava, toz, eller, toprak, su) * 54 YENİ KONAKÇIYA GİRİŞ Solunum yolu Sindirim yolu (ağız) Deri ve mukoza çatlakları Parenteral enjeksiyonlar Plesenta 55 Orgonotropizm: Bazı etkenler yeni konakçıya nereden girerse girsin her zaman aynı organa gider Buna orgonotropizm denir. Örneğin kuduz etkeni her zaman beyne gider. Lokal Yayılım: Etken giriş kapısına yerleştikten sonra buradan komşu dokulara veya lenf yoluyla çevreye yayılır. Buna lokal yayılım denir. Lokal yerleşip üreyen etken kan yoluyla tüm organizmaya yayılır veya giriş kapısından uzak bir yerde hastalık belirtisi verir (menenjit, çiçek gibi) 56 DUYARLI KONAKÇI Mikroorganizmayı vücudunun üzerinde veya içinde barındıran, insan veya hayvandır. vücut direnci azalmış, kronik hastalığı olan, dengesiz beslenen, aşırı yorgun, alkol / sigara bağımlılığı olan, bağışıklık sisteminin yetersiz olduğu kişiler, uygun konakçıdır. 57 Konakçının duyarlılığını etkileyen faktörler Konak ve çevresi ile ilgili faktörler • • • • • • • • • • Yaş Cinsiyet Beslenme Hormonlar Aşırı yorgunluk Uzun süre soğuk /sıcakta kalma Uykusuzluk Aşırı alkol alımı Enflamatuar yanıt Ateş 58 KONAK SAVUNMASI Nonspesifik mekanizmaları savunma Spesifik savunma mekanizmaları - Deri ve mukoza bütünlüğü - Vücut sıvısındaki bakterisidal maddeler - Normal vücut floraları - Kompleman sistemi - Opsonizasyon - Lökositlerin aktivasyonu - Hedef hücrelerin lizisi - Fibronektin - Fagositoz - Polimorf nüveli lokositler - Monositler - Makrofajlar - Hücresel immün yanıt - Humoral yanıt 59 Vücut sıvısındaki bakterisidal maddeler • Derideki yağ asitleri • Mukoza salgıları • Solunum yollarındaki sillialar, öksürme aksırma refleksleri • Vücut sekresyonları, gözyaşı, mide suyu • Anne sütü 60 Opsonizasyon • Bakteri veya antijenlerin makrofaj ve nötrofiller tarafından fagasitozunu kolaylaştırmak için antikor veya kompleman gibi opsonin denilen maddelerle bağlanması olayıdır. 61 İmmünglobulinler ve Özellikleri Sınıfı Toplam Özellikleri oranı % IgG 75 IgG plasenta yoluyla anneden fetüse geçebilen tek Ig'dir. IgG uzun ömürlü bir antikor olup, özellikle sekonder bağışık yanıtta çok yüksek miktarlara ulaşır. IgA 10-15 IgA salgılarda bulunan temel Ig'dir. Solunum, sindirim ve genital sistem salgıları ile gözyaşı, tükrük, kolostrum ve sütte IgA bulunur. dışarıdan giren mikroorganizmaların mukoza hücrelerine bağlanmalarına, burada yerleşmelerine ve infeksiyon oluşturmalarına engel olur. IgM 5-10 İnfeksiyon hastalıklarının akut döneminde IgM serum düzeyinde önemli artış görülür. her türlü antijenik uyarımda (infeksiyon, aşı, v.b) ilk ve en erken sentezlenen Ig dir. IgD <1 İşi tam olarak bilinmemektedir. IgE <0,1 Ani hipersensivite den sorumludur. Mast hücreleri ve bazofillerde bulunur. 62 ENFEKSİYON HASTALARINDA SÜREÇ • Kuluçka dönemi • Akut hastalık dönemi • Nekahat dönemi 63 Enfeksiyon Tipleri • Lokal enfeksiyon: Belli bir alanda enfeksiyon olmasıdır. • Sistemik enfeksiyon: Bir yerden organizmaların tüm vücut, doku ve organlara yayılmasıdır. • Primer enfeksiyon: Kişinin ilk aldığı organizma ile enfeksiyondur. • Sekonder enfeksiyon: Enfekte kişinin bu süreçte başka bir enfeksiyon ajanı ile enfekte olmasıdır. 64 • Akut enfeksiyon: Enfeksiyonun 15 günden kısa sürmesidir. • Kronik enfeksiyon: Enfeksiyonun 15 günden uzun sürmesidir. • Bakteriyemi: Kanda bakteri bulunmasıdır. • Septisemi: Kanda bakterinin varlığı ile birlikte kişide ateş, titreme, üşüme ve hipertansiyon gibi semptomların görülmesidir. • Toksemi: Bakteri toksinlerinin kandaki konsantarasyonunu gösterir. 65 ENFEKSİYON HASTALIKLARINDA GENEL BELİRTİLER Ateş Taşikardi Hipotansiyon (Ör: bakteriyemi) Boğaz ağrısı (Ör: difteri, tonsilit) Burun akıntısı (Ör: ÜSYE, kızamık, kızamıkçık) Öksürük (Ör: Boğmaca, tüberküloz) Hızlı ve derin solunum Yardımcı solunum kaslarının kullanılması Stridor (Ör: larenk difterisi, tetanoz) Çilek dili (ahududu dil) görünümü (Kızıl) 66 Paslı dil (Ör: tifo) İştahsızlık Mide bulantısı-Kusma (Ör: paratifo, kolera) İshal Dışkıda kan (Ör: dizanteri) Dışkının beyaz, pirinç suyu görünümü (kolera) Deri/gözlerde sarılık (hepatitler) Parotis bezlerinin şişmesi (kabakulak) Lenfadenopati (Ör: kızamık, hepatit, AIDS tbc, sifiliz) Anemi 67 Enantem (mukozadaki döküntüler) Ekzantem (derideki döküntüler) Enfekte deri/yara Vücutta kaşıntı ve deride soyulma Gözlerde kızarıklık Stomatit Laterji Baş ağrısı Ense sertliği (menenjit) İritabilite 68 Enfeksiyon tanısında kullanılan testleri • Lökosit sayımı • Eritrosit sedimantasyon • Etkenin doğrudan mikroskopta incelenmesi yada kültür yapılması • Antikor testleri • Deri testleri 69 Enfeksiyonsuz Sağlıklı Günler 70