KİMYA DERS NOTU

advertisement
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
METALÜRJİ
KİMYA DERS NOTU
ADEM ŞAHİN
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
MADDE
KİMYA VE TEMEL KAVRAMLAR
Kimya bir değişim bilimidir. Kimya madde ve maddedeki değişimleri inceler. Günümüzde
element adını verdiğimiz 112 civarında temel madde vardır. Elementler basit olarak hiçbir
kimyasal yollarla elde edilemezler.112 elementten bazıları bileşik yapımına katılmazlar. 80
civarına Element değişik şekillerde bir araya gelerek milyonlarca bileşiği meydana getirirler.
Taş toprak kuş ağaç evinizdeki bilgisayar vücudunuz etrafınızda gördüğünüz her şey bu 80
tane elementten başka bir şey değildir.
Madde: Kütlesi hacmi ve eylemsizliği olan her şey maddedir. Çevremizde gördüğümüz hava
su, toprak, kuş, ağaç, insan, bakteri, su yosun, virüs demir, duman, vs maddedir.maddenin
ortak ve ayırt edici özellikleri vardır.
Madenin değişimi sırasında çevresinden ısı alır veya çevresine ısı verir. Buna göre değişimler
2 şekilde incelenir Endotermik ve Ekzotermik değişimler olmak üzere.
Sistem: bilim adamlarının incelemek üzere aldıkları evrenin bir parçasına sistem denir.
Örnek:yanan bir kömür parçası, kaynayan su, yağan kar vs.
Çevre : sistemin dışında kalan ortama çevre denir.
2
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
Endotermik değişmeler: değişime uğrayan sistem çevresinden ısı alıyorsa bu tür değişimlere
endotermik değişim denir.
Ekzotermik Değişmeler: değişime uğrayan sistem çevresine ısı veriyorsa bu tür değişimlere
Ekzotermik değişim denir.
Değişimler sonunda madde ya başka maddelere dönüşür yada başka maddelere dönüşmeden
değişik formlara girer.
Maddedeki Değişmeler: Maddedeki değişimler fiziksel ve kimyasal olmak üzere iki şekilde
olur.
Maddenin fiziksel özellikleri:
Maddenin kimyasal özellikleri:
A.Fiziksel değişme:Değişiklik sonunda madde başka maddelere dönüşmüyorsa; maddenin
şeklinde biçiminde fiziksel halinde değişiklik meydana geliyorsa bu tür değişmelere fiziksel
değişme denir.
Örnek: iyodun süblimleşmesi,
suyun buharlaşması,
odunun parçalanması,
kar yağması,
mumun erimesi
bakırın elektriği iletmesi,
ampulün yanması
tuzun suda çözünmesi
sütten yağ çıkarılması
deniz suyundan içme suyu eldesi
B.Kimyasal değişme:Değişiklik sonunda madde başka maddelere dönüşüyorsa bu tür
değişmelere kimyasal değişme denir.
3
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
Örnek:suyun elektrolizi
Kağıdın yanması
Kirecin söndürülmesi
Yumurtanın haşlanması
Akümülatörün elektrik üretmesi
Pilin şarj edilmesi, deşarj edilmesi
Mumun yanması
Gümüş tabağın kararması
Yaprağın sararması
Meyvelerin olgunlaşması
Çinkonun asitte çözünmesi
Sütün bozunması
Sütten yoğurt yapılması
Sütten peynir yapılması
Yaprakların çürümesi
Isı ve sıcaklık
Maddenin değişiminde etkili olan bir başka faktör de ısı ve sıcaklık kavramlarıdır. Isı ve
sıcaklık kavramlarının, maddeyi inceleyen bir kişi tarafından çok iyi bilinmesi gerekir.
1.Isı bir enerji birimidir, sıcaklık ise bir ortamdır.
2.Isı maddenin kütlesine bağlıdır sıcaklık kütleye bağlı değildir.
3.Isı joule calori gibi birimlerle belirtilir, sıcaklık ise santigrat, farhenait, Kelvin gibi sıcaklık
ölçü birimleriyle belirtilir.
4.Bir maddenin sahip olduğu kinetik ve potansiyel enerjilerinin toplamına ısı denir.
Bağ: Maddenin yapıtaşının atom, atomların bir araya gelmesiyle bileşiklerin meydana
geldiğini öğrenmiştik. Bileşiğin en küçük parçasına molekül denir. Peki bu atom ve
moleküller hatta molekülleri meydana getiren atomlar nasıl bir arda durmaktadır? Bir bina
yapmak istediğiniz zaman tuğlaları harç denilen bir kimyasal madde ile birbirine bağlamıyor
4
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
muyuz. Öyle ise atomlar ve moleküller arsında da bunların bir arada durmasını sağlayan bir
bağ vardır.
Kural:Bağları koparmak için sisteme enerji vermemiz gerekir. Bağlar oluşurken de sistem
çevreye enerji verir. Bir bağ ne kadar zor kopuyorsa madde o kadar kararlıdır.
Enerji:madde ile ilgili bizim bahsedeceğimiz potansiyel ve kinetik olmak üzere iki tür enerji
vardır.
Kinetik enerji: Kinetik enerji sıcaklığa bağlıdır sadece sıcaklıkla artar.
Potansiyel enerji: durum enerjisidir. Maddenin fiziksel hali değişirken potansiyel enerjisi
değişir.
Maddeler katı, sıvı, gaz (plazma) olmak üzere 3 halde bulunur.
MADDE VE HALLERİ
Katı Hal:Katı halde madde atom veya molekülleri en düzenli haldedir. Katı halde atom veya
moleküller arasındaki bağlar en kuvvetlidir. Katıların belli bir şekilleri vardır . Madde
tanecikleri birbirine en yakın konumdadır. Katı halde madde atomları titreşim hareketi
yaparlar. Katılar sıkıştırılamazlar.
Sıvı Hal:Madde tanecikleri katı hale göre daha özgürdür. Sıvı atom veya molekülleri arasında
katı hale göre daha zayıf çekim kuvvetleri (bağ) vardır. Tanecikler titreşim ve dönme hareketi
yaparlar. Sıvılar bulundukları kabın şeklini alırlar. Sıvılar sıkıştırılamazlar.sıvılar akışkandır.
Gaz Hali:Maddenin en düzensiz en özgür halidir. Gaz atom veya molekülleri arsında çekim
kuvvetleri yoktur. Gazlar gelişigüzel Brown hareketleri yaparlar. Gaz molekül veya atomları
titreşim dönme ve öteleme hareketi yaparlar. Gazlar bulundukları kabın hacmini doldururlar.
Gazlar akışkandır. Gazlar sıkıştırılabilirler. Çok fazla sıkıştırılırlarsa sıvılaşırlar.
Katı sıvı ve gaz halde maddenin bazı özellikleri
1.Atomlar yada moleküller arasıda çekim kuvveti katıda en fazla sıvıda zayıf gazda ise
yoktur.
2.Atomlar yada moleküller arasıda bağ kuvveti katıda en fazla sıvıda zayıf, gazda ise bağ
yoktur
3.Maddenin en düzenli hali katı en düzensiz hali ise gaz halidir.
4.Her katının bir şekli vardır, sıvılar bulundukları kabın şeklini alırlar, gazlar bulundukları
kabı doldururlar.
5
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
5.Potansiyel enerjinin en az olduğu hal katı en fazla olduğu hal ise gaz halidir
6. Maddenin en Kararlı olduğu hal katı en kararsız olduğu hal ise gaz halidir.
7. madde tanecikleri katı halde titreşim, sıvı halde titreşim dönme, gaz halde ise titreşim
dönme ve öteleme hareketi yaparlar.
8.Katı halde madde tanecikleri sabittirler yer değiştirmezler sıvı ve gaz halde ise hareketli
akışkandırlar.
9.Aynı sıcaklıktaki katı sıvı gaz maddenin kinetik enerjisi aynıdır. Potansiyel enerjisi
farklıdır. Potansiyel enerjisi en az olan katı en fazla olan gaz maddedir
MADENİN ORTAK VE AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLERİ
Maddenin ortak özellikleri: kütle, hacim, eylemsizlik,
1.Kütle:Değişmeyen madde miktarına yani atom sayısına denir. Ölçüldüğü yere göre farklılık
göstermez. Eşit kollu terazi ile ölçülür.
Çoğu öğrenci kütle ile ağırlığı karıştırmaktadır oysa ikisi farklı kavramlarıdır. Farkında
olmadan birbirinin yerine kullansak da aslında farklı kavramlardır.
Ağırlık: Maddeye bulunduğu yerin uygulamış olduğu çekim kuvvetine denir. Ağırlık
dinamometre ile ölçülür bulunulan yere göre ağırlık değişir. Kütlesi büyük gezegende ölçülen
ağırlık daha büyük olur.
2.Hacim:Maddenin uzayda kapladığı üç boyutlu alana hacim denir.
3.Eylemsizlik:Uzayda duran bir madde herhangi bir kuvvetin etkisi olmadıkça durmaya
devam eder, hareket halindeki madde ise herhangi bir kuvvetin etkisi olmadıkça hareket
etmeye devam eder. Bu duruma eylemsizlik prensibi denir.
Maddenin ayırt edici özellikleri:
1.Yoğunluk (Özkütle)
2.Erime ve donma noktası
3.Kaynama ve yoğunlaşma noktası
4.Genleşme
5.Esneklik
6.Çözünürlük
6
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
7.İletkenlik
Maddenin ayırt edici özellikleri
Ayırt edici Özellik
Yoğunluk
Erime noktası
Donma noktası
Kaynama noktası
Genleşme
Esneklik
Çözünürlük
Maddenin fiziksel
hali
katı sıvı gaz
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
1.yoğunluk (Özkütle):Bir maddenin belirli sıcaklıkta birim hacminin kütlesine Özkütle denir.
Maddelerin sıcaklıkla hacimleri sıcaklıkla değişmektedir. Suyun +4 ℃ de özkütlesi
1gr/cm³ tür d=m/v formülünden hesaplanır. Özkütle madde miktarına bağlı
değildir.maddenin cinsine bağlıdır.
2.erime ve donma noktası: saf bir maddenin sabit sıcaklık ve basınçta ısı alarak katı halden
sıvı hale geçmesine erime, ısı vererek sıvı halden gaz hale geçmesine donma denir. Erime
katılar için, Donma sıvılar için Ayırt edici bir özelliktir. Bir maddenin aynı ortamda kaynama
ve donma noktaları aynı değerlerdir.
3.kaynama ve yoğunlaşma noktası:sıvı bir maddenin buhar basıncının bulunduğu ortamdaki
atmosfer basıncına eşit olduğu andaki sıcaklığına kaynama noktası denir. saf Sıvı bu
sıcaklıkta çevresinden ısı alarak sıvı halden gaz hale geçer.buharın aynı sıcaklıkta
yoğunlaşmasına yoğunlaşma noktası denir. Bir madde için aynı ortamda yoğunlaşma noktası
ve kaynama noktası aynı değerlerdir. Kaynama sıvılar için yoğunlaşma gazlar için ayırt edici
bir özelliktir.
4.Genleşme:bir madde ısı aldığı zaman tanecikleri arasındaki uzaklık artar. Bu yüzden madde
ısınırken hacmi büyür soğuduğu zaman hacmi küçülür. Genelde bu kural doğrudur ancak bu
duruma uymayan maddeler de vardır. Bir maddenin ısının etkisiyle hacminin büyümesine
genleşme denir. Genleşme katılar ve sıvılar için bir ayırt edici özelliktir gazlar için ayırt
edicibir özellik değildir. Çünkü gazların genleşme katsayıları aynıdır.
5.Esneklik:katı maddelerin tanecikleri arasındaki çekim kuvvetinden kaynaklanan bir
durumdur. Katı bir maddeye kuvvet etki ettiği zaman
6.Çözünürlük.:bir maddenin 100gr su içerisindeki çözünen madde miktarı o maddenin
çözünürlük değerini gösterir. Çözünürlük katı sıvı ve gazlar için bir ayırt edici özelliktir.
7
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
7.İletkenlik:ısı ve elektrik akımı iletkenliği maddeden maddeye değişmektedir her maddenin
kendine has bir iletkenliği vardır iletkenlik üzerinden geçen elektrik akımına karşı
maddelerin gösterdiği kolaylıktır yani bir madde elektrik akımına karşı ne kadar az direnç
gösterirse o kadar iletkendir maddelerdeki elektrik iletkenliği;
1-elektronları hareketi
2-iyonların hareketi ile ilgilidir
elementlerden metaller elektrik akımını iletir. Ametaller iletmez iyonik bağlı katı kristaller
elektrik akımını iletmezler bunlar sıvı halde ve çözelti halinde elektrik akımını iletirler. Sulu
çözeltilerde elektrik akımı iletkenliğinin olması için çözelti içerisinde iyon bulunmalıdır
içerisinde iyon bulunduran çözeltiler genellikle asit baz ve tuzun sulu çözeltileridir. Buna göre
asit baz ve tuzun sulu çözeltileri elektrik akımını iletir şekerli su alkollü su gibi molekül
halinde çözünen maddelerin sulu çözeltileri elektrik akımını iletmez. karışımlar elektrik
ELEMENT VE BİLEŞİKER
Saf maddeler:Tek cins atom veya tek cins moleküllerin meydana getirdiği maddelere saf
maddeler denir. İki grup madde saf maddeleri meydana getirir elementler ve bileşikler.
Element: Tek cins atomlardan oluşmuş saf maddeye element denir.
Örnek: demir bakır kükürt oksijen azot fosfor
Elementlerin özllikleri:
1.homojendirler,saftırlar
2.belirli erime ve kaynama noktaları vardır
3.yapı taşları atomdur
4.kimyasal yada fiziksel yollarla daha basit maddeye ayrışmazlar
5. katı sıvı gaz halde bulunabilirler.,
elementler metaller ve ametaller olmak üzere ikiye ayrılırlar.
Metaller :aktif metaller amfoter metaller yarı soy metaller tam soy metaller
(ZinCir SanAl Pub ) kelimesini oluşturan Zn=çinko Cr=krom Sn=kalay Al=alüminyum ve
Pb=kurşun dan oluşan metal topluluğuna amfoter metaller/elementler denir.
8
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
Ametaller: soy gazlar ve diğer ametaller
Yarı metaller:
Bileşik: birden fazla elementin belirli oranlarda bir araya gelerek kimyasal olarak değişikliğe
uğrayıp oluşturdukları yeni saf maddeye bileşik denir.
Örnek: hidrojen yanıcı (roket yakıtı) oksijen yakıcı birleştiklerinde su oluşur su söndürücü
özelliğe sahiptir.
BİLEŞİKLER VE BİLEŞİKLERİN AYRILMASI
Bileşiklerin özellikleri.
1. Homojendirler
2.Belirli erime ve kaynama noktaları vardır.
3.yalnızca kimyasal yollarla bileşenlerine ayrılırlar fiziksel yollarla bileşenlerine ayrılmazlar.
4.yapı taşları moleküldür.
5.Bileşiği oluşturan elemenler belirli kütle oranlarında birleşirler bu oran değişirse başka bir
bileşik oluşur.
6.kimyasal özellikleri kendisini oluşturan elementlerin özelliğine benzemez.
7. Formüllerle gösterilirler
8.yapısında en az iki cins atom vardır.
Bileşiklerin ayrıştırılması: tabiatta bileşikler halinde bulunan maddeler çeşitli yöntemler
kullanılarak bileşenlerine ayrıştırılabilir. Yemek tuzu, su, karbondioksit gibi maddeler
bileşiktir ve yapılarında birden fazla cins atom bulunur. Bileşikleri ayırmak için biz 2
yöntemden bahsedeceğiz bu yöntemlerin dışında da yöntemler mevcuttur.
1-Isı enerjisi ile ayrışma: bazı maddeler ısı etkisiyle kimyasal parçalanmaya uğrarlar.
Örneğin tabiatta bulunan kireç taşı ısıtılırsa sönmemiş kireç ve karbondioksite parçalanır.
Aynı şekilde turuncu renkli cıva oksit maddesi ısıtılırsa kimyasal parçalanmaya uğrar gümüş
rengine benzer metalik cıva ve oksijen gazına ayrışır.
2-Elektrik enerjisi ile ayrışma (elektroliz): bileşikleri elementlerine ayrıştırma
yöntemlerinden biriside elektrolizdir. Elektrolizle elementlerine ayrıştırılacak madde ya sıvı
hale getirilir yada su ile çözeltisi hazırlanır.daha sonra çözeltiye yada sıvı maddeye bir
9
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
elektrik akımı uygulanır. Artı yüklü iyonlar katotta, eksi yüklü iyonlar anotta element olarak
toplanır.
3-Başka ayırma teknikleri:saf maddelerden bileşiklerin başka saf maddelere dönüşümü ısı
ve elektrik enerjisi dışında başka yöntemlerle de gerçekleşir. Doğada çoğu metal oksitleri
şeklinde bulunur. Oksitlerden metal elde edebilmek için genelde karbon kullanılır. Metal
oksitler karbonla tepkimeye sokularak metal elde edilir. Örneğin demiroksit ile karbon
tepkimeye sokularak saf demir elde edilir.
Metal bileşikleri çözeltileri içerisinde daha aktif metallerin katyonlarıyla yer değiştirir.
KARIŞIMLAR VE KARIŞIMLARIN AYRILMASI
Karışım: birden fazla maddenin her türlü oranda bir araya gelerek, kimyasal özelliklerini
kaybetmeden oluşturdukları topluluğa karışım denir.
Karışımların özellikleri:
1.karışımda maddeler fiziksel özelliklerini kaybedebilirler.
2.karışımda maddeler kendi özelliklerini korurlar.
3.karışımlar fiziksel yollarla bileşenlerine ayrılırlar.
4.genel olarak erime ve kaynama noktaları sabit değildir.
5.homojen yada heterojen yapıda olabilirler.
6.yapısında en az iki cins atom vardır
7.saf değildirler.
8.formülleri yoktur
9.maddeler belirli oranlarda birleşmezler.
A-Homojen karışımlar: Özellikleri her yerde aynı olan karışımlara denir.
Örnek:çözeltiler, alaşımlar, gaz karışımlar vs
B-Heterojen
karışımlar: Özellikleri her yerde aynı olmayan karışımlara heterojen karışımlar
denir.
1.Süspansiyon: bir katının çözünmediği bir sıvı içerisinde heterojen şekilde dağılmasından
meydana gelen karışımlara süspansiyon denir.
Örnek: Tebeşir tozlu su, çamurlu su, Türk kahvesi, toz halindeki antibiyotik şurupların
karışımı vs.
10
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
2.Emülsiyon: Bir sıvının çözünmediği diğer bir sıvı içerisinde heterojen şekilde
dağılmasından meydana gelen heterojen karışıma denir.
Örnek: su zeytinyağı karışımı
3.Aerosol: bir sıvının gaz içerisinde çözünmeden heterojen şekilde dağılmasından meydana
gelen karışımlara denir.
Saf ve saf olmayan (karışımlar) ile ilgili bazı örnekler
Saf maddeler: Buzlu su, Karbondioksit, Altın, Gümüş, Saf su, Yağmur suyu, Asit ,baz, tuz,
Saf olmayan(karışımlar) maddeler: Tuzlu su, Alaşımlar, Kolonya, Hava, Deniz suyu,
Kaynak, suyu Kaynamış su, Çeşme suyu, Maden suyu, Kola, gazoz, ayran, süt
Homojen karışımlara (maddelere) örnekler Elementler, Bileşikler, Mürekkepli su, Deniz suyu,
Tuzlu su, Şekerli su, asitli, su bazlı su, çözeltiler, Alaşımlar,
Heterojen karışımlara (maddelere) örnekler: süt, tebeşir tozlu, su nişastalı su, duman, sis,
tozlu hava, çamurlu su, Türk kahvesi,
KARIŞIMLARIN AYRILMASI:
Tabiattaki maddelerin pek çoğu karışımları halinde bulunur. Birbirine karışmış halde bulunan
bu maddeleri insanlar kullanamaz. Örnek: ham petrol karışım halindeki bu maddeler
ayrıştırılarak insanların hizmetine sunulmalıdır. Karışmış maddelerin birbirinden
ayrıştırılabilmesi için bazı fiziksel ve kimyasal özelliklerinin farklı olması gerekir.
Şimdiye kadar maddelerin Özkütle, erime noktası , kaynama noktası, çözünürlük, iletkenlik,
esneklik genleşme gibi ayırt edici /farklı karakterlerinin olduğunu inceledik. Karışmış
maddeleri birbirinden ayırmak için bu özelliklerden faydalanmak gerekir. Karışımları
ayırırken bir özellik yetmeyebilir. O zamanda birden fazla özellik kullanılmalıdır. Uygun
metot seçilerek karar verilir.
Karışımları ayrıştırmak için bazı metotlar;
1.Elektriklenme ile ayrıştırma:sürtünen bir kısım maddelerin elektriklenme özelliği vardır.
Bu maddeler statik elektrik denilen bir cins elektrikle yüklenirler.örneğin yün kazağı karanlık
bir odada çıkarırken çıtır çıtır şeklinde sesler duyulur ve kıvılcımlar gözlenir. Maddenin bu
özelliğinden faydalanarak bazı hafif maddelerden meydana gelen karışımlar ayrıştırılabilir.
Elektriklenen maddeler bazı maddeleri çekerken bazı maddeleri çekmezler. Örneğin:kırmızı
pul biber ve yemek tuzu karışımına elektrik yüklü ebonit çubuk yaklaştırıldığında çubuğun
pul biberleri çektiği gözlenir. Pul biber yemek tuzundan bu yöntemle ayrılmış olur.
11
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
2.Mıknatıs ile ayrıştırma:demir nikel kobalt maddeleri mıknatıs tarafından çekilir.maddenin
bu özelliğinden faydalanarak bu 3 maddeden birisinin başka maddelerle meydana getirdiği
karışımlar mıknatıs yardımı ile ayrıştırılabilir.
3.Özkütle farkı ile ayrıştırma:Özkütleleri farklı karışmış iki madde değişik yöntemlerle
birbirinden ayrıştırılabilir.
A-Özkütleleri farklı iki katı karışım, ikisinin de çözünmediği bir sıvı içerisine atılırsa
Özkütleleri farklı olduğundan ve çözünmediklerinden sıvı içerisinde iki farklı bölgelerde
toplanırlar.örneğin: kum naftalin karışımını suya atarsak, kumun yoğunluğu sudan fazla
olduğundan dibe çöker , naftalinin yoğunluğu sudan az olduğu için su yüzeyinde
toplanır.üstteki naftalin alınır geriye kalan su süzülerek karışım ayrılmış olur.
B-Özkütleleri farklı iki karışım rüzgarda savrularak ayrıştırılabilir. Örneğin bazı köylülerin
Tahıl-saman karışımlarını rüzgarda savurarak ayrıştırırlar
C-Özkütleleri farklı ve birbiri içerisinde çözünmeyen iki sıvı, karışımı ayırma hunisi
yardımıyla birbirinden ayrıştırılır. Örneğin su zeytinyağı karışımı bu yöntemle ayrıştırılır.
4.çözünürlük farkı ile ayrıştırma:maddelerin bazıları suda çözünürken bazıları çözünmez.
Her maddenin sudaki çözünürlükleri birbirinden farklı olduğu gibi bir maddenin farklı
sıvılardaki çözünürlükleri de farklıdır. Maddelerin çözünürlükleri sıcaklıkla da değişir.
Maddenin bu özelliğinden faydalanarak bazı karışımlar
bu yöntemle ayrıştırılabilir.
Örneğin : tuzlu-pirinç, kükürt-bakır sülfat, bu yöntemle ayrıştırılabilir.
Karışımdaki maddelerden her ikisi de aynı sıvıda çözünüyorsa bu defa karışımdaki
maddelerin çözünürlüklerinin sıcaklıkla değişiminden faydalanılır. Çözeltinin sıcaklığı
değiştirilerek ayrımsal kristallenme ile çözeltideki maddeler ayrı ayrı elde edilir. Ancak bu
yöntemle her zaman %100 bir ayırma işlemi gerçekleştirilemeyebilir. Örneğin potasyum nitrat
ile sezyum sülfat suya atılıp ısıtıldığında, potasyum nitratın çözünürlüğü sıcaklıkla artarken
sezyum sülfatın çözünürlüğü sıcaklıkla azalır. Bu yüzden sıcaklık yükseldikçe sezyum sülfat
dipte çökmeye başlar karışım süzülerek ayrıştırılır.
5.Hal değiştirme sıcaklıkları farkı ile ayrıştırma: bir maddenin erime ve kaynama
noktasının başka bir maddenin erime ve kaynama noktasından farklı olduğunu daha önce
öğrenmiştik. Maddenin bu özelliğinden faydalanarak bazı karışımlar ayrıştırılabilir. Bu
yöntemle:
A-Erime noktası farklı olan katı-katı karışımlar;
B-kaynama noktası farklı olan sıvı-sıvı karışımlar;
C-Yoğunlaşma noktası farklı olan gaz-gaz karışımlar;
Birbirinden ayrılabilir.
12
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
A-kurşun bakır karışımı ısıtılırsa erime noktası düşük olan kurşun önce erir karışım uygun bir
süzgeçten geçirilerek karışım ayrılır.
B-kaynama noktaları farklı su ve alkol karışımı destilasyon (damıtma) balonuna
konularak damıtılırsa önce kaynama noktası 78 ℃ olan alkol kaynayarak karışımı terk eder
buharlaşan alkol liebig soğutucusunda tekrar yoğunlaştırılır bu tür işlemlere ayrımsal damıtma
denir. Ham petrol bu yöntemle bileşenlerine ayrılarak kullanıma sunulur.
C-hava yavaş yavaş soğutulursa yoğunlaşma noktaları farklı olan maddeler farklı
sıcaklıklarda yoğunlaşırlar bu yöntemle hava karışımından oksijen gazı elde edilir.
ÇÖZELTİLER VE ÇÖZÜNÜRLÜK
Çözelti:Bir maddenin diğer bir madde içerisinde atom, iyon veya molekül boyutunda
homojen şekilde dağılmasıyla, en az iki farklı maddeden gelen karışımlara çözelti denir. Bu
olaya da çözünürlük denir.
Uyarı: buzlu su çözelti değildir.
Çözeltilerde iki bileşen vardır Çözen+Çözünen=Çözelti
Çözen:genelde miktarca fazla olana yada ortamın fazını belirleyen maddeye çözen denir.
Çözünen:Genelde miktarca az olana çözünen denir.
Tuz + su = tuzlu su
Çözelti türleri:
1-fiziksel hallerine göre çözeltiler
2-derişimlerine göre çözeltiler
3-çözünürlüklerine göre çözeltiler
4-elektrik iletkenliklerine göre çözeltiler
1-fiziksel hallerine göre çözeltiler:
Çözen + Çözünen …………….Çözelti
Sıvı
katı
tuzlu su ,şekerli su
Sıvı
sıvı
alkollü su,sirke,kolonya
13
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
Sıvı
gaz
kola,gazoz
Gaz
katı
duman
Gaz
sıvı
sis,
Gaz
gaz
atmosfer
Katı
katı
alaşımlar (pirinç=Cu+Zn, Tunç=Cu+Sn lehim=Pb+Sn)
Katı
sıvı
nemli tuz
Katı
gaz
Pd+hidrojen gazı
2-Derişimlerine göre çözeltiler:
A-Derişik Çözelti:bir çözücü içerisinde çok miktarda madde çözünmüşse buna derişik çözelti
denir.
B-Seyreltik Çözelti: bir çözücü içerisinde az miktarda madde çözünmüşse
buna seyreltik çözelti denir.
3-Çözünürlüklerine göre çözeltiler:
A-Doymuş Çözelti:Bir çözücü içerisinde çözebileceği kadar madde çözmüş ise artık madde
çözemez hale gelmiş ise bu tür çözeltilere doymuş çözelti denir.
B-Doymamış Çözelti:Bir çözücü içerisinde çözebileceğinden daha az madde çözmüş ise bu
tür çözeltilere doymamış çözeltiler denir.
C-Aşırı Doymuş Çözelti:Bir çözücü içerisinde çözebileceğinden daha az madde çözmüş ise
buna aşırı doymuş çözelti denir. Bir maddenin yüksek sıcaklıkta çözeltisi hazırlanıp
soğutulursa aşırı doymuş çözelti elde edilir aşırı doymuş çözeltiler kararsızdır. Kristallenirler.
Uyarı:Bir doymuş çözelti derişik ve seyreltik olabilir. Bir doymamış çözelti de derişik ve
seyreltik olabilir. Yani her doymuş çözelti derişik çözelti değildir.
Örnek: 20 derecede 100 ml su içerisinde; 144 gr KI çözünerek doymuş hale gelirken, 0,068
gr PbI₂ çözünerek doymuş hale gelebilmektedir. Bu örnekte her iki çözeltide doymuş
haldedir. Ancak birinci çözelti derişik doymuş, ikinci çözelti ise seyreltik doymuş haldedir.
4-Elektrik iletkenliklerine göre çözeltiler:
14
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
A-Elektrolit çözeltiler:Elektrik akımını ileten çözeltilere elektrolit çözeltiler denir.
Ör: tuzlu su, asitli su, bazlı su, sirkeli su, limonlu su kireçli su vs.
B-Elektrolit olmayan çözeltiler: elektrik akımını iletmeyen çözeltilere elektrolit olmayan
çözeltiler denir.
Ör:alkollü su, şekerli su, çamurlu su, nişastalı su vs
Uyarı: Bir çözeltinin elektrik akımını iletmesi için sıvıda çözünen maddenin iyonlarına
ayrışması gerekir. Eğer sıvıda çözünen madde iyonlarına ayrışmadan moleküller halde
çözünüyorsa bu tür çözeltiler elektrik akımını iletmezler.
ÇÖZÜNÜRLÜK: 100 ml=100 cm³= 100 gr suda belirtilen sıcaklıkta çözünebilen maksimum
madde miktarına çözünürlük denir. Bu çözeltiler doymuştur.
Belli sıcaklıkta 100 gr suda her madde farklı miktarlarda (gr) çözünür. Bazı çözünme olayları
endotermik bazıları ise ekzotermiktir.
0000000 verilen
0000000 + ısı
0 0 0 0 0 0 0 0
= 0 0 0 0 0 0 0 0
0000000
0 0 0 0 0 0 0 0
Çözen (su)
madde çözmeye hazır
OOOOO verilen
O O O O O
OOOOO
+ ısı = O O O O O
OOOOO
O O O O O
Çözünen (tuz)
çözünmeye hazır
Bu iki maddeyi karıştırırsak
0 0 0 0 0 0 0 0
O O O O O
0O0O0O0O0O0
0 0 0 0 0 0 0 0 +
O O O O O =
O0O0O0O0O0O +ISI (açığa çıkan ısı)
0 0 0 0 0 0 0 0
O O O O O
0O0O0O0O0O0
15
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
çözen-su
çözünen-tuz
çözelti-tuzlusu
verilen ısı > aşığa çıkan ISI ise çözünme olayı endotermiktir.
verilen ısı < açığa çıkan ISI ise çözünme olayı ekzotermiktir.
Endotermik çözünme olaylarında sistem soğur
Ekzotermik çözünme olaylarında sistem ısınır.
Çözünürlüğe Etki Eden Faktörler:
1-sıcaklık: gazların sıvılardaki çözünürlüğü sıcaklıkla azalır
katıların sıvılardaki çözünürlüğü genellikle sıcaklıkla artar
2-basınç: Gazların sıvılardaki çözünürlüğü basınçla artar
katıların sıvılardaki çözünürlüğü basınçla değişmez
3-çözücü cinsi: her çözücü her maddeyi çözmez
4-çözünen cinsi: her çözünen her çözücüde çözünmez
Çözünme Hızına Etki Eden Faktörler:
1-sıcaklık
2-Gazlarda basınç
3-katılarda karıştırmak ve çalkalamak
4-katılarda çözüneni küçük parçalara ayırmak
5-çözücü ve çözünen cinsi
Örnek1: pudra şeker, toz şeker ve küp şekeri 40 derecede çözünürlüklerini ve çözünme
hızlarını karşılaştırınız.
Örnek2: kola üreten bir fabrikada en verimli üretim yapabilmek için sıcaklık ve basınç
şartları nasıl ayarlanmalıdır?
16
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
Örnek3:
Şekil-1
şekil-2
şekil-3
şekil-
4
Basınç=2 atm
basınç=0,5atm
Sıcaklık=40℃
sıcaklık=80℃
basınç=1 atm
basınç= 1atm
sıcaklık=60℃
sıcaklık=80℃
Yukarıdaki şekilde belirtilen kaplarda su ve amonyak gazları belirtilen şartlarda
bulunmaktadır.
Amonyakın bu kaplardaki çözünürlüklerini karşılaştırınız.
Polar ve Apolar Maddeler:
Bazı madde moleküllerinin elektronik yapısı homojen değildir. Bu tür maddeler polar/kutuplu
özellik gösterir. H₂O, HCl, NH₃ gibi .
Bazı maddelerin elektronik yapısı ise homojen özellik gösterir. Bu tür maddelere
Apolar/kutupsuz maddeler denir. CH₄, CO₂, CCl₄ gibi.
ELEMENTLER VE BİLEŞİKLER
Elementler ve bileşikler hakkında daha önce genel bilgi vermiştik. Suyun elektrolizi
yöntemiyle oksijen ve hidrojen gazlarına ayrıştığını öğrenmiştik. Oksijen ve hidrojen gazları
ise, hiçbir kimyasal yöntemle başka basit maddelere ayrıştırılmadığını öğrendik. Hiçbir
kimyasal ayırma yöntemiyle kendinden daha basit maddelere ayrıştırılamayan saf maddelere
element, kendinden daha basit maddelere ayrıştırılabilenlere bileşik denir. Bazı elementlerin
kullanım alanları aşağıda verilmiştir.
Elementin adı
Kullanım alanı
Altın
Süs eşyası yapımında, alaşım eldesinde, uzay teknolojisinde uydu ve roket sistemleri
Alüminyum
Otomobil, elektrik ve kimya sanayinde,mutfak araçlarının,elektrik ev
aletleri,gemilerde
17
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
Bakır
Cıva
Çinko
Helyum
Hidrojen
İyot
Kurşun
Titan
Platin
Elektrik kablolar,mutfak araçları,elektronik aletlerin devrelerinde
Termometre,barometre,cıva buharlı lamba yapımında
Boyar madde, antiseptik alaşımlarda, çatı kaplamalarda, otomobil sanayinde,kaplama
Uçan balonlarda,
Omonyağın eldesinde,metil alkol üretiminde ve margarin yapımında
Antiseptik olarak kullanılan tentürdiyot yapımında potasyum tuzu ile gümüş tuzu üret
Kaplamacılıkta elektrik tesisatında boya yapımında
Mermi parçalarının güdümlü mermi tepkili uçak gövdelerinin yapımında
Kimya sanayinde ve laboratuarlarda kullanılan pota kapsül elektrot gibi
araçlar,kuyumculukta cerrahide diş protezlerinde
Canlılığın devamı için
oksijen
Demir
Elementler tek tür atomlardan oluşmuş, saf maddelerdir elemenler katı sıvı ve gaz halinde
bulunabilirler. Elementler fiziksel ve kimyasal özellikleri bakımından iki gruba ayrılır.
1-metaller demir
2-ametaller karbon oksijen hidrojen vs
Elementler ve sembolleri
Günümüzde bilinen 112 tane element olduğunu daha önceki derslerimizde öğrenmiştik.
Ayrıca bu elementlerin değişik şekillerde bir araya gelerek on milyondan fazla bileşiği
meydana getirdiğini biliyoruz. Nasıl ki matematikte sayılarla işlem yapabilmek için rakam
denilen işaretlere ihtiyacımız varsa, onluk sistemde 10 tane rakam kullanarak milyonlarsa
sayı türetip bunlarla rahatça işlem yapabiliyorsak kimyada da 112 tane elementten 10
milyondan fazla bileşiği oluşturup onları isimlendirmek ve işlem yapabilmek için
elementlerin sembollerini ihtiyacımız vardır. Daha önceki yıllarda bilinen elementlerin sayısı
azken elementlerin sembolleri yerine çeşitli şekiller ve işaretler kullanılmaktaydı. Keşfedilen
elementlerin sayısı arttıkça şekilleri kullanmak ve işlem yapmak zorlaştı. Bilim adamları
şekiller yerine elementlerin sembollerini kullanmayı tercih ettiler. Elementlerin sembolleri
oluşturulurken genelde Latince isimleri esas alındı. Sembole esas olan isminin baş harfi büyük
olarak yazılarak sembolize edilir. Ancak aynı isimle başlayan birden fazla element olması
halinde
uygun Bilinen
bir ortaadı
harf baş harfin yanına küçük olarak
yazılması uygun görüldü.
Sıra
Fransızca
Sem-
no
1
2
3
4
5
6
7
latince
ingilizce
Almanca
bolü
Ag
Al
Ar
As
At
Au
Gümüş
Alüminyum
Argon
Arsenik
Astatin
Altın
18
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
B
Ba
Be
Br
C
Ca
Cd
Cl
Co
Cr
Cs
Cu
F
Fe
Fr
H
He
Hg
I
K
Kr
Li
Mg
Mn
N
Na
Ne
Ni
O
P
Pb
Pd
Pt
Rb
S
Sb
Si
Sn
Sr
W
Xe
Zn
Bor
Baryum
Berilyum
Brom
Karbon
Kalsiyum
Kdmiyum
Klor
Kobalt
Krom
Sezyum
Bakır
Flor
Demir
Fransiyum
Hidrojen
Helyum
Cıva
İyot
Potasyum
Kripton
Lityum
Magnezyum
Mangan
Azot
Sodyum
Neon
Nikel
Oksijen
Fosfor
Kurşun
Palladyum
Platin
Rubidyum
Kükürt
Antimuan
Silisyum
Kalay
Stransiyum
Wolfram
Ksenon
Çinko
Boron
Bromine
Carbon
Brome
Carbone
Brom
Kohlenstoff
Chlorine
Chlore
Chlor
Flourine
Flour
Flour
Hidrogene
Wasserstoff
Iodine
Potassium
Iode
Potassium
Jod
Kalium
Nitrogenium
Nitrogen
Sodium
azote
Sodium
stickstoff
Natrium
oxygenium
oxygen
oxygene
sauerstoff
Plumbum
Lead
Plomp
Blei
Sulfur
sulpur
Soufre
Schwefel
Stannum
Tin
Etain
Zinn
Hydrogenium Hyrogen
ATOMUN YAPISI
Elementlerin tüm özelliğini gösteren en küçük parçasına atom denir. Atomu oluşturan
parçacıklar farklı yüklere sahiptir. Atomda bulunan yükler; negatif yükler ve pozitif yüklerdir.
Atomu oluşturan parçacıklar:
19
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
* Cisimden cisme elektrik yüklerini taşıyan negatif yüklü elektron,
* Elektronların yükünü dengeleyen aynı sayıda ama pozitif yüklü olan proton,
* Elektrik yükü taşımayan nötr parcacık nötron.
Atom iki kısımdan oluşur :
1-Çekirdek (merkez) ve 2-Katmanlar (yörünge; enerji düzeyi) Çekirdek, hacim olarak küçük
olmasına karşın, atomun tüm kütlesini oluşturur. Çekirdekte proton ve nötronlar bulunur.
Elektronlar ise çekirdek çevresindeki katmanlarda bulunur.
Tanecik Sembol Elektrik Kütle (kg)
adı
yükü
1,6725.10+
Proton P+
27 kg
9,107.10Elektron e31 kg
1,6748.100
Nötron n0
27 kg
Elektronların çekirdek etrafında dönme hızı, 2,18.108 cm/sn’dir. Elementlerin Çekirdekte
bulunan protonlar, atomun ( o elementin) tüm kimyasal ve fiziksel özelliklerini belirler.
Proton sayısı atomlar (elementler) için ayırt edici özelliktir. Yani proton sayısının farklı
olması elementin diğerinden farklı olduğu anlamına gelir. Elektronların bulunma olasılığının
olduğu bölgelere elektron bulutu denir. Kimyasal olaylarda (reaksiyonlarda) yalnızca
elektron sayısı değişir. Proton ve nötron, çekirdekte bulunduğu için sayıları değişmez.
Nötr bir atom için; elektron sayısı= proton sayısı
(A.N.) Atom numarası= proton sayısı
Çekirdek yükü= proton sayısı
İyon yükü= proton sayısı – elektron sayısı (E.S.)
(K.N.) Kütle numarası= proton + (N.S)nötron sayısı (Nükleon sayısı)(atom ağırlığ
Atom Numarası = Proton Sayısı = Çekirdek Yükü = Elektron Sayısı
İzotop atom: Proton sayıları (atom numaraları)aynı, nötron sayıları farklı olan atomlara denir.
İzotop atomların kimyasal özellikleri aynı (p aynı) , fiziksel özellikleri farklıdır (n farklı).
Nötr halde bulunmayan, iyon halindeki izotop atomların hem fiziksel, hem kimyasal
özellikleri farklıdır.
ÖZELLİKLERİ:
1.Elementlerin özelliğini taşıyan en küçük yapıtaşlarıdır.
20
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
2. Atomlar fiziksel ve kimyasal yöntemlerle daha basit birimlerine ayrıştırılamazlar. (Ancak
nükleer yöntemlerle parçalanabilirler.)
3. Atomlar çekirdek ve yörüngelerden oluşmuşlardır. Çekirdekte proton ve nötronlar;
yörüngelerde de, elektronlar bulunur.
3. Atomun kütlesi, çekirdeğin kütlesine eşittir. Elektronların kütleleri çok küçük
olduğumdan ihmal edilir.
4. Bir elementi oluşturan tüm atomların, proton sayıları, dolayısıyla kimyasal özellikleri, bir
birinin aynıdır.
6. Bir elementi oluşturan tüm atomların, nötron sayıları, dolayısıyla fiziksel özellikleri, bir
birinin aynı olmaya bilir. (Bu tür atomlara izotop atomlar denir.
PROTON:
Atomun çekirdeğinde bulunan, + yüklü taneciklere denir.
Özellikleri:
1. Atomun çekirdeğinde bulunurlar.
2. + yüklü taneciklerdir. (Atomun
çekirdek yükünü belirler. ) ( Ps=Çy )
3. Atomun cinsini belirler. (Ps=An)
4. Nötr atomlarda, elektron sayısına eşittir. (Ps=An=Çy=Es)
5. Atomun kütlesine etki ederler.
Hey millet, ben Helyumum.
Çünkü, benim 2 protonum var
NÖTRON:
Atomun çekirdeğinde bulunan yüksüz taneciklere denir.
Özellikleri:
1.Atomun çekirdeğinde bulunurlar.
2.Yüksüz taneciklerdir. (Atomun çekirdek yüküne etki etmezler.)
3.Atomun kimyasal özelliklerine, etki etmezler.
4.Atomun kütlesine etki ederler.
ELEKTRON:
Atomun çekirdeğinin etrafında hareket eden - yüklü taneciklere denir.
Özellikleri:
1.Atomun çekirdeğinin etrafında hareket ederler.
2. – yüklü taneciklerdir. (Atomun yüküne etki ederler.)
3.Bilhassa değerlik elektronları, atomun kimyasal özelliklerine etki eder.
4. Nötr atomlarda Ps = Es dır.
5. Atomun kütlesine etkileri ihmal edilir.
21
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
· ATOM ve YAPISI
Elementin özelliğini taşıyan en küçük parçasına denir.
Atom Numarası
Bir elementin unda bulunan proton sayısıdır. Protonlar (+) yüklü olduklarından pozitif yük sayısı ya
da çekirdek yükü şeklinde ifade edilebilir.
Atom numarası = Proton sayısı = Çekirdek yükü
Kütle Numarası = Proton sayısı + Nötron sayısı
eşitliği yazılabilir.
Nötr (yüksüz) bir için, çekirdekte kaç proton varsa çekirdeğin etrafındaki yörüngelerde de o kadar
elektron dolaşır.
İYON
(+) veya (–) yüklü ya da gruplarına iyon denir.


elektron verirse (+) yüklü iyon oluşur ve katyon olarak isimlendirilir.
elektron alırsa (–) yüklü iyon oluşur ve anyon olarak isimlendirilir.
Bir X atomu için;
gösterilir.
Buradan nötron sayısı, elektron sayısı bulunabilir.
İZOTOP
22
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
Atom numaraları aynı kütle numaraları farklı olan atomlara izotop atomlar denir.
birbirinin izotopudur.


İzotop atomların kimyasal özellikleri aynıdır. Fiziksel özellikleri farklıdır.
İzotop iyonların elektron sayıları farklı ise kimyasal özellikleri de farklıdır.
ALLOTROP
Kimyasal özellikleri aynı (aynı dan oluşmuş), fiziksel özellikleri (renk, kaynama noktası, erime
noktası, uzaydaki dizilişleri v.s.) farklı olan maddelere allotrop maddeler denir.
Elmas, grafit, amorf karbon, üç madde de yapısında yalnızca karbon (C) u içerir. Fakat uzaydaki
dizilişleri ve bağların sağlamlığı farklı olan maddelerdir.
O2 gazı ve O3 (Ozon) gazı birbirlerinin allotropudur. Allotrop için bilinmesi gereken en önemli özellik
ise;
Allotrop maddeler bir başka madde ile reaksiyona girdiklerinde aynı cins ürünler oluşur.
2Ca + O2 ® 2CaO
3Ca + 2/3 O3 ® 2CaO gibi.
Modern Teorisi



Elektron dalga özelliği göstermektedir.
Atomdaki elektronun aynı anda yeri ve hızı bilinemez.
Elektronların bulunma ihtimalinin fazla olduğu küre katmanları vardır ve bu katmanlara orbital
denir.
ELEKTRONLARIN DİZİLİŞİ
Pauli Prensibi



Elektronlar yörüngelere yerleştirilirken;
2n2 formülüne uyarlar.
(n : yörünge sayısı, 1,2,3 ………. gibi tamsayılar)
Son yörüngede maksimum 8 elektron bulunur.
Buna göre, her yörüngedeki elektron sayısı:
1. yörünge: 2.12 = 2 elektron
2. yörünge: 2.22 = 8 elektron
3. yörünge: 2.32 = 18 elektron
4. yörünge: 2.42 = 32 elektron alır.
23
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
Elektronik konfigürasyon
Bir atomun elektronlarının hangi yörüngede olduğu ve orbitallerinin cinsinin belirtildiği yazma
düzenine Elektronik konfigürasyon denir.
n : Baş kuant sayısı olup 1, 2, 3, … gibi tam sayılardır. Elektronun hangi yörüngede olduğunu
belirtir.
l: Yan kuant sayısı olup, orbital adı olarak bilinir, s, p, d, f gibi harflerle anılır.
Elektronlar önce düşük potansiyel enerjili orbitallere yerleşirler. Dört değişik enerji düzeyi vardır.
s : Enerji seviyesi en düşük orbitaldir. 2 elektron alabilir.
p : s orbitalinden sonra elektronlar p orbitallerine yerleşir. px , py , pz olmak üzere 3 tanedir. p
orbitalleri toplam 6 elektron alabilir.
d: 10 elektron alır ve toplam 5 tanedir. p orbitallerinden sonra elektronlar d orbitallerine yerleşirler.
f: f orbitalleri toplam 14 elektron alır ve 7 tanedir. Enerji düzeyi en yüksek olan orbitaldır.
Yörünge Sayısı
(n)
1……….
2. ………
3. ………
4. ………
2
Yörüngedeki orbital sayısı(n )
1 (1 tane s)
4 (1 tane s, 3 tane p)
9 (1 tane s, 3 tane p, 5 tane d)
16 (1 tane s,3 tane p, 5 tane d,
7 tane f)
Yörüngedeki elektron sayısı
2
(2n )
2
8
18
32
24
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
Bir atomun elektronları yörüngelere yerleştirilirken okların sırası takip edilir. Bunlar bu sıra ile
yazılırsa aşağıdaki gibi olur.
1s2 2s2 2p6 3s2 3p6 4s2 3d10 4p6 5s2 4d10 5p6
Peryot Dizilişi yapılan elementin en son yazılan s orbitalinin başındaki sayıya periyot denir.
Grup :Son yörünge orbitalleri s ve p ile bitiyorsa A grubu, d ve f ile bitiyorsa B grubu elementidir.

A grupları son yörüngelerindeki s ve p orbitallerindeki elektronların toplamıyla bulunur.
X: 1s2 2s2 2p6 3s2 3p6 dizilişine göre atom 3. periyot, 8A grubundandır.
PERİYODİK TABLO


Elementlerin atom numaralarına göre belirli bir kurala uyarak sıralanması ile periyodik cetvel
oluşur.
Periyodik cetvelde yatay sıralara periyot, düşey sıralara grup denir. Periyodik cetvelde 7 tane
periyot, 8 tane A grubu, 8 tane B grubu vardır. 8B grubu 3 tanedir. Her periyot kendine ait olan
s orbitali ile başlar p orbitali ile biter. Diğer bir ifade ile 1A grubu ile başlayıp 8A grubu ile sona
erer.
25
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net

A grubu elementleri s ve p bloğunda, B grubu elementleri d ve f bloğunda bulunurlar.
B grubu elementlerine geçiş elementleri denir. Bunların tamamı metaldir.

Periyodik cetvelde A grubu elementlerinin özel isimleri vardır.

Periyodik cetvelde aynı grupta bulunan elementlerin değerlik elektron sayıları aynı olduğundan
benzer kimyasal özellik gösterirler.
METAL-AMETAL ve SOYGAZ’IN ÖZELLİKLERİ
Metal
Ametal
1. Grup numarası 1A,2A, 1. Grup numarası 5A
3A, ve B gruplarında
,6A,7A, olanlar
bulunan elementler
ametaldir.
metaldir.
2. Soy gaza benzeme yani
2. Kendilerini soy gaza
son yörüngelerindeki
benzetmek için son
elektronları 8′e
yörüngelerindeki
tamamlamak için
elektronları vererek
elektron alarak(-)
(+)değerlik
değerlik alılar.
alırlar.1A(+1), 2A (+2)
Soygaz
1. Grup Numarası 8A
olanlar soy gazdır.
2. Kararlıdırlar, elektron
alış-verişi yapmazlar.
3. Bileşik yapmazlar
4. Orbitalleri doludur.
5. Tabiatta tek atomlu gaz
halinde bulunurlar.
Kesinlikle (-) değer
26
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
almazlar.
5A(-3),6A,(-2)7A(-1)…
1. Kendi aralarında bileşik
oluşturmazlar.
Ametallerle bileşik
oluştururlar.
2. İndirgen özellik
gösterirler.
3. Tel ve Levha haline
gelebilirler.
4. Elektrik akımını
iletirler.
5. Tabiatta genellikle katı
halde bulunurlar.
Fakat(+) değerlik
alabilirler.
1. Kendi aralarında ve metallerle bileşik oluştururlar.
2. Yükseltgen özellik
gösterirler.
3. Tel ve levha haline gelmezler.
4. Elektirik akımını
iletmezler.
5. Tabiatta genelde gaz ve
çift atomlu moleküller
halinde bulunurlar.
(F2,N2,02…)
· BİLEŞİK OLUŞUMU
a. Metal + Ametal
b. Ametal + Ametal
Metaller son yörüngelerindeki elektronları vererek (+) değerlik alırlar.
Ametaller ise son yörüngedeki elektronları 8′e tamamlamak için elektron alarak (-) değerlikli
olurlar.
Bileşik formülünü bulabilmek için öncelikle bileşiği oluşturacak elementlerin değerlikleri tespit edilir.
Bu değerlikler en küçük katsayılar şeklinde çaprazlanır.
En genel ifadesi ile X+m ile Y-n iyonu XnYm
Bileşiğini oluşturur.
Bileşiği oluşturan atomların her ikisi de ametal olduğunda farklı bileşik formülleri oluşabilir.
ATOM ve İYON ÇAPI (HACMİ)



Peryot numarası (yörünge sayısı) arttıkça atom hacmi büyür.
Grup numarası arttıkça atom hacmi küçülür. Çünkü yörünge sayısı aynı kalmakta fakat çekirdek
yükü ve çekirdeğin elektronları çekme gücü artmaktadır.
Bir atom ya da iyon elektron aldıkça çapı büyür, elektron verdikçe çapı küçülür.
Örneğin; X atomunun hacmi X-n iyonunun hacminden küçük, X+n iyonunun hacminden büyüktür.
Örnek – 1
27
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
6C, 14Si, 3Li
atomlarının çaplarını karşılaştırınız?
Çözüm
Periyot numarası büyük olanın çapı en büyük olduğundan Si çapı en büyüktür.
6C,
ile 3Li aynı periyotta olduğundan, grup numarası (proton sayısı) arttığı için
çekirdek çekimi büyük olanın çapı küçük olacağından 3Li çapı 6C nun çapından büyüktür. Sonuç
olarak çaplar arasında Si > Li > C ilişkisi vardır.
İYONLAŞMA ENERJİSİ
Gaz halindeki bir atomdan bir elektron koparmak için verilmesi gereken enerjiye iyonlaşma
enerjisi (1. iyonlaşma enerjisi) denir.
2′inci elektronu koparmak için verilen enerjiye 2. iyonlaşma enerjisi denir.
3′üncü elektronu koparmak için verilen enerjiye 3. iyonlaşma enerjisi denir.
Herhangi bir atom için daima 1.i.E < 2.i.E < 3.i.E …geçerlidir. Yani bir sonraki elektronu koparmak
daha fazla enerji gerektirir.


Periyot numarası arttıkça iyonlaşma enerjisi azalır.
Gruplarda iyonlaşma enerjisi sıralaması,
1A < 3A < 2A < 4A < 6A < 5A < 7A < 8A
şeklindedir.
Örnek – 2
Bir X atomu için;
X(g) ® X+2(g) + 2e–X+1(g) ® X+2(g) + e–
DH = 340 k.kal.DH = 215 k.kal.
X+1(g) ® X+3(g) + 2e–
DH = 625 k.kal.
Verildiğine göre X atomunun 1. iyonlaşma enerjisi, 2. iyonlaşma enerjisi ve
3. iyonlaşma enerjisi değerleri kaçtır?
Çözüm
28
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
1. denklem: 2 elektronu uzaklaştırmak için verilen enerjidir. Yani 1. ve 2. iyonlaşma enerjileri
toplamıdır. 2 elektronu koparmak için toplam 340 k.kal enerji harcanmıştır.
215 kkal. 2′inci elektronu uzaklaştırmak için verilen enerji olduğuna göre 2. iyonlaşma enerjisi 215
k.kal’dir. O zaman 340 – 215 = 125 k.kal 1. iyonlaşma enerjisidir. 625 k.kal. X atomunun 1
elektronu uzaklaşmış durumundan 2e– daha uzaklaştırmak için gereken enerjidir. (Yani: 2. ve 3.
iyonlaşma enerjileri toplamıdır.)
2. İ.E = 215 k.kal olduğuna göre;
3. iyonlaşma enerjisi = 625 – 215 = 410 k.kal dir.
29
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
ELEKTRON İLGİSİ



Gaz halindeki nötr bir atomun elektron yakalamasıyla açığa çıkan enerjidir. Açığa çıkan enerji ne
kadar büyük ise elektron ilgisi o kadar fazladır.X(g) + e– ® X–(g) + Enerji
Periyodik cetvelde 7A grubu elementlerinin elektron ilgisi en büyüktür.
Metallerin ve soy gazların elektron ilgileri yok kabul edilir.
KİMYASAL BAĞLAR
Bileşiğin en küçük parçası olan ve en az iki atomun birleşmesinden meydana gelen kararlı yapı
30
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
moleküldür. Moleküldeki atomları bir arada tutan kuvvet ise kimyasal bağlardır.
Kimyasal bağlar ikiye ayrılır.
1. İyonik bağ
2. Kovalent bağ
İYONİK BAĞ



Metallerle ametaller arasında meydana gelen bağlardır. Metaller elektron vererek (+) yüklü
iyon, ametaller elektron alarak (-) yüklü iyon oluştururlar. Bu zıt yüklü iki iyonun birbirlerini
coulomb çekim kuvveti ile çekmesinden iyonik bag oluşur.
Örnek olarak NaCI bileşiğinde Na atomunun iyonlaşma enerjisi küçük olduğundan 1 tane
değerlik elektronunu vererek (+1) yüklü iyon, klor ise Na atomunun verdiği elektronu alarak (1) yüklü iyon oluşturur. Bu iki iyonun birbirini coulomb çekim kuvveti ile çekmesi sonucu NaCI
bileşiği oluşur ve meydana gelen bağ iyonik bağdır.
iyonik bağ oluşurken metal ve ametal ne kadar aktifse bağ o kadar sağlam olur.
Örnek – 3
13Al
ve
16S
atomları arasında oluşan bileşiğin 1 molekülü için:
I. Al atomları toplam 6 elektron verir.
II. S atomları toplam 3 elektron verir.
III. Al2S3 iyonik bileşiği oluşur.
hangileri doğru olur?
A) Yalnız I
B) Yalnız III
D) II ve III
C) I ve III
E) I, II ve III
Çözüm
Al ve S atomlarının elektronlarının dizilişi
Al: 1s2 2s2 2p6 3s2 3p1
S: 1s2 2s2 2p6 3s2 3p4
şeklindedir. Al atomunun son yörüngesinde 3 elektron, S atomunun son yörüngesinde 6 elektron
vardır. Al metal, S ametaldir.
Al ve S atomu arasında oluşan bileşik (Al+3 ve S-2 iyonlarının yükleri çaprazlanırsa) Al2S3olarak
bulunur. Oluşan bileşik iyonik bileşiktir.
Al2S3 bileşiğinde 2 tane Al atomu vardır. 1 tane Al atomu 3 elektron verdiğinden 2 tane Al atomu 6
elektron verir. 3 tane S atomu 6 elektron alır.
31
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
Buna göre I ve III dogru, II yanlıştır. Cevap C’ dir.
KOVALENT BAĞ




Ametallerin (C, N, P, S, O, H, F, CI,Br, I) kendi aralarında elektron ortaklığı ile oluşturdukları
bağdır.
Örnek olarak hidrojen molekülü arasındaki bağı incelersek;
Hidrojenin atom numarası 1 olduğundan, 1 tane elektronu vardır. Bu elektron 1s orbitalinde
bulunmaktadır. ıki hidrojen atomundaki birer elektronun etkileşmesinden H2molekülü oluşur,
aradaki bağ kovalent bağdır. Hidrojen molekülü H· ·H veya H–H şeklinde gösterilir.
Aynı cins ametal atomları arasında oluşan kovalent bağ apolar, farklı cins ametal atomları
arasında oluşan kovalent bağ polardır. H2 molekülündeki H – H bağı apolar, HCl molekülündeki H
– Cl bağı polardır.
Periyodik Cetvel Konu Anlatımı
Bugünkü anlama yakın periyodik sistem, 1869 yılında Rus kimyacısı Dimitri
Mendeleyev tarafında yapılmıştır. 1877 yılında Alman bilgini Lothar Meyer de
Mendeleev''den habersiz olarak bir periyodik cetvel yapmıştır. Bu iki cetvel hemen
hemen birbirinin aynıdır. Meyer; elementleri, cetvelinde fiziksel özelliklerine göre
sıralamış, Mendeleev ise elementlerin atom kütlelerini dikkate alarak artan atom
kütlelerine göre cetvelinde sıralamıştır.
Maddenin temel birimi atomlar. Tek bir cins atomdan oluşmuş, kimyasal tekniklerle
ayrıştırılamayan ya da farklı maddelere dönüştürülemeyen saf maddelereyse
"element" adı veriliyor. Dünya üzerinde bilinen elementlerin belirli bir şekilde
yerleştirildiği sistem, periyodik tablo olarak adlandırılıyor.
Bağıl Atom Kütlesi
Bir elementin, atom kütle birimi (atomic mass units: amu) cinsinden ortalama
kütlesini belirtir. Bu rakam, sıklıkla elementin izotoplarının da ortalama kütlesini
belirttiği için, ondalıklı bir sayıdır. Bir elementin bağıl atom kütlesinden atom
numarasının (proton sayısının) çıkarılmasıyla, o elementin nötron sayısı bulunabilir.
Atom Numarası
Bir atomda bulunan proton sayısı, elementi tanımlar ve atom numarası olarak
adlandırılır. Atomda bulunan proton sayısı aynı zamanda, elementin kimyasal karakteri
hakkında d a bilgi verir.
Periyodik tabloda sıklıkla karşılaşılan görünüm, yandaki gibidir. Burada, element
simgesinin altında verilen “bağıl atom kütlesi”, proton ve nötron sayısının toplamına
eşittir.
Element simgesinin üstünde verilen atom numarası da, proton sayısına eşit olduğuna
göre, bu iki sayının farkı bize elementin nötron sayısını verir.
Örnek: Kalsiyumun (Ca) nötron sayısı:
Bağıl atom kütlesi – Atom numarası = 40 - 20= 20′dir.
Bu gösterim, periyodik tablonun dışında, örneğin herhangi bir anlatımda elementin adı
geçerken de kullanılabilir. Bazı durumlarda, bu iki değerin yeri tam tersi şekilde (atom
numarası altta, bağıl atom kütlesi üstte) de olabilir. Ek olarak, simgenin sağ tarafında,
elementin + ya da – yükü de gösterilebilir.
Element Simgesi: Her ele mente ait bir ya da iki harften oluşan simgelerin,
uluslararası geçerliliği vardır.
Elektron Dizilimi: Uyarılmamış bir atomdaki elektronların konumlarını gösterir.
32
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
Kimyabilimciler, temel fizik bilgilerine dayanarak, atomların elektron dizilimlerine göre
nasıl davranabilecekleri konusunda fikir yürütebilirler.
Bir elementin periyodik tablodaki yerine bakarak, o elementin elektron dizilimi de
anlaşılabilir. Aynı grupta (dikey sırada) yer alan elementlerin elektron dizilimleri büyük
benzerlik gösterir ve bu nedenle de kimyasal tepkimelerde benzer şekilde davranırlar.
Yükseltgenme basamağı (sayısı): Bir elementin, bileşiklerinde alabileceği
değerliklerdir. İngilizce’deki “oxidation state” kullanımına karşılık gelmektedir.
Periyodik tabloda yer alan elementler, gözterdikleri belirli ortak özelliklere göre gruplar
halinde inceleniyor. Bu gruplar hakkında kısaca bilgi vermek gerekirse:
1- Alkali Metaller:
Periyodik tablonun ilk grubunda (dikey sırasında) yer alan metallerdir. Fransiyum
dışında hepsi, yumuşak yapıda ve parlak görünümdedir. Kolaylıkla eriyebilir ve uçucu
hale geçebilirler. Bağıl atom kütleleri arttıkça, erime ve kaynama noktaları da düşüş
gösterir.
2- Toprak Alkali Metaller:
Periyodik tablonun baştan ikinci grubunda (dikey sırasında) yer alan elementlerdir.
Sıklıkla beyaz renkli olup, yumuşak ve işlenebilir yapıdadırlar. Alkali metallerden daha
az tepken (tepkimelere girmeye eğilimli) karakterde olmalarının yanında, erime ve
kaynama sıcaklıkları da daha düşüktür. İyonlaşma enerjileri de alkali metallerden daha
yüksektir.
3- Geçiş metalleri:
Sertlikleri, yüksek yoğunlukları, iyi ısı iletkenlikleri ve yüksek erime -kaynama
sıcaklıklarıyla tanınırlar. Özellikle sertlikleri nedeniyle, saf halde ya da alaşım halinde
yapı malzemesi olarak kullanılırlar. Geçiş elementlerinin hepsi, elektron dizilimlerinde,
en dışta her zaman d orbitalinde elektron taşırlar. Tepkimelere giren elektronlar da, d
orbitalindeki elektronlardır. Geçiş metalleri sıklıkla birden fazla yükseltgen me
basamağına sahiptir.
4- Lantanidler:
Geçiş metallerinin bir alt serini oluştururlar ve toprakta eser miktarda bulunmaları
nedeniyle, “nadir toprak elementleri” olarak da isimlendirilirler. En önemli ortak
özellikleri, elektron değişiminin yalnızca 4f orbitaline elektron katılımıyla
gerçekleşmesidir. Özellikle +3 değerlikli hallerinde, birbirlerine çok benzeyen özellikler
gösterirler.
5- Aktinidler:
Bu elementlerin en önemli ortak özelliği, elektron katılımının 5f orbitalinde
gerçekleşmesidir. Geçiş metallerinin bir alt serisi konumundadırlar ve doğada çok
ender bulunabilirler.
6- Transaktinidler:
Aktinidleri takip eden elementlere bu ad verilir. Uranyumdan daha büyük olan bu
elementler, yalnızca nükleer reaktörlerde ya da parçacık hızlandırıcılarda e lde
edilebilirler. Geçiş elementlerinin bir alt bölümüdürler.
7- Ametaller:
Metal özelliği göstermeyen elementlerdir. Metaller çözeltilerde katyonları (pozitif yüklü
iyonları) oluştururken, ametaller anyon (negatif yüklü iyon) oluşturma eğilimindedir.
Metallerin aksine iyi iletken değillerdir ve elektronegatiflikleri çok yüksektir.
8-Halojenler:
33
malzemebilimi.net
malzemebilimi.net
Periyodik tablonun 7A grubunda bulunan, tepkimeye eğilimli ametallerdir. Bu gruptaki
elementlerin hepsi elektronegatiftir. Elektron alma eğilimi en yüksek olan
elementlerdir. Doğada sert olarak değil, mineraller halinde bulunurlar. Element halinde
2 atomlu moleküllerden oluşurlar. Oda koşullarında flor ve klor gaz, brom sıvı, iyotsa
katı haldedir.
9-Soy gazlar:
Periyodik tablonun en son grubunu oluşturan, tümü tek atomlu ve renksiz gaz halinde
bulunan elementlerdir. En dış yörüngeleri elektronlarla tamamen dolu olduğu için son
derece kararlıdırlar ve tepkimelere eğilimleri de çok düşüktür. Bu davranışları
nedeniyle de “soy gaz” adını almışlardır. Atmosferde bulunurlar ve sıvı havanın
damıtılmasıyla elde edilirler. İlk keşfedilen soy gaz, hidrojenden sonra en hafif element
olan helyumdur.
34
malzemebilimi.net
Download