3 Ocak 2009

advertisement
3 Ocak 2009
Ege CANSEN [email protected]
CEO'ları bırak patronlara bak
KRİZLER birlikte özellikle ABD'de bir sorun ortaya çıktı. Görüldü ki,
borsa değerleri hızla düşen başarısız şirketleri, başarılı (?) olduğu için
yüklü paralar alan müdürler yönetmiş.
Borsada para kaybedenler buna çok öfkelendi. Bizim Sermaye Piyasası Kurulumuz (SPK) da bu durumdan
kendine vazife çıkarmış. Müdürlerin çıkarıyla, şirketin çıkarı çelişebilir gerekçesiyle hakla açık
şirketlerimizin üst düzey yöneticilerinin yıllık kazançlarını izlemeye karar vermiş. Bu bapta işbirliği
yapmayan, yani müdür maaşlarını açıklamayan şirketlere caza verilecekmiş. Bu konu, moda tabiriyle
"kurumsal yönetişim"in bir parçasıdır. Yönetişim ilkeleri ve denetlenme kuralları, Profesör Ünal
Tekinalp başkanlığına geniş bir kadro tarafından hazırlanan yeni Türk Ticaret Kanunu'nun kapsamı
içindedir.
1-Yönetişim, bir Amerikan tasarımı olan ve dünyada benzeri mevcut ama aynısı olmayan "corporation"
kavramının yarattığı bir meseledir.
2-Corporation, Latince "corpo-rasyo"dan türetilmiştir. Türkçesi "yapay vücut" demektir. Bu deyimin
dilimizdeki en iyi karşılığı "kurum" sözcüğüdür.
3-Avrupa'da bu kavrama karşılık olarak, firma sahibinin adı belli değil, yani tek veya az sayıda sahibi yok
anlamına gelen "anonim" sözcüğü kullanılmıştır. Bu nedenle anonim şirketlere kişi adının yerilmesi
yasaklanmıştır.
4-Şirket, şirk kökünden gelir. Ortaklık demektir. Anonim şirketler, ortaklık değildir. Yani "şirket"
değildir. Kurumdur. Anonim şirket olmaz "anonim firma" olur.
5-ABD'de de ilk "corporasyon"lar kurulurken, bu firmaların yaptığı hata ve hilelerden kim, yani hangi
gerçek kişi sorumlu olacak, kim iflas edecek diye tartışmalar çıkmıştır. İnsanlar "kurum"u (yapay vücut)
anlamamıştır.
6-Anonim firma sahibi bir iş adamının "sorumlu kurum" aracılığı ile iş yapması, onu sorumsuz kılar. Bu
bir imtiyazdır. Her imtiyaz gibi, sıkı kurallara bağlıdır.
7-ABD'de gerçekten "kurum" firmalar vardır. Buraların üst yöneticileri (CEO ve arkadaşlarından oluşan
yönetim kurulları) aslında kendi kendilerini göreve getirir. Şirketten kaç para alacaklarına kendileri karar
verirler.
8-Türkiye'de "corporation" anlamında tek bir anonim şirket yoktur. Hepsinin patronu bellidir. Kendisi
patron olmayan hiçbir yönetici, kazancını kendi belirleyemez. Bizdeki yöneticilerin çıkarlarıyla şirketin
daha doğrusu patronun çıkarları arasında çatışma olamaz. Çünkü yöneticilerin kazançlarını patronlar
belirler. Yönetici kazançlarını SPK'nın ayrıca izlemesine gerek yoktur.
9-Türkiye'de halka açık veya kapalı anonim şirketlerin denetim sorunu, patronların çıkarlarıyla, küçük
hissedarların ve paydaşların çıkar çelişmesidir.
Son Söz: Olmayan sorunu bırak, olanla uğraş.
Download