Slayt 1 - BEÜ Hemşirelik Hizmetleri

advertisement
SIVI ELEKTROLİT
DENGESİ/DENGESİZLİĞİ
VE
SIVI TAKİBİ
TC
BÜLENT ECEVİT ÜNİVERSİTESİ
SAĞLIK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ
HEMŞİRELİK HİZMETLERİ MÜDÜRLÜĞÜ
HİZMET İÇİ EĞİTİM HEMŞİRELİĞİ
SIVI ELEKTROLİT DENGESİ
Sağlıklı bir vücutta, vücut sıvılarının hacimleri ve bileşimleri
bir çok metabolik aktiviteye rağmen, dikkate değer şekilde
dengede tutulur.
Böbreklerin idrarla vücudun gereksinimlerine göre su,
elektrolit ve solüt atımını düzenlemesi sonucu korunan bu
denge mekanizmasına sıvı-elektrolit dengesi denir.
SIVI ELEKTROLİT DENGESİ
Sıvı ve elektrolit dengesi fizyolojik homeostazise bağlıdır.
Homeostazis, dış etkenlere karşı hücrelerin bulunduğu iç
ortamdaki dengenin sürdürülmesidir. Hem sağlığın
sürdürülmesi hem de hastalıkların tedavisinde sıvı ve
elektrolit dengesinin sağlanması önemlidir.
3
23.12.2016
VÜCUT SIVILARI
Vücut sıvılarının başında su gelmektedir. Sağlıklı,
yetişkin bir bireyde vücut ağırlığının ortalama %60-70'ini
toplam vücut suyu oluşturur. Toplam vücut suyu
oranındaki değişiklikler yaş, cinsiyet ve vücuttaki yağ
miktarına bağlıdır. Cinsiyetin toplam vücut suyuna etkisi
ise kadınlarda adölesan döneminden itibaren, erkeklere
göre yağ dokusunun miktarının nisbeten daha fazla
olmasından kaynaklanmaktadır.
4
23.12.2016
VÜCUT SUYUNUN KOMPARTMANLARA DAĞILIMI
Toplam Vücut Suyu = Vücut ağırlığının %50-60’ı
(erkeklerde %60’ı, kadınlarda %50’si)
Su oranı yaş, cinsiyet, obezite gibi faktörlerle değişiklik göstermektedir
İntraselüler su (2/3) 28 litre
Ekstraselüler su (1/3)
14 litre
İnterstisyel su (2/3)
28 litre
9.4 litre
4.6 litre
İntravasküler su (1/3)
6
23.12.2016
7
23.12.2016
VÜCUT İÇİNDE SUYUN GÖREVLERİ
•Hücre
metabolizması
için
uygun
ortam
hazırlar.
•Maddelerin hücre içine ve hücre dışına taşınmasını sağlar.
•Hücre fonksiyonları için gerekli katı maddelere çözücü görevi yapar.
•Vücut ısısını düzenler.
•Vücut sıvılarının fiziksel ve kimyasal devamlılığını sağlar.
•Besinleri moleküllerine ayırır böylece sindirime yardım eder.
•Kan volümünü sağlar.
•Vücuttan artık maddelerin atılabilmesi için gerekli ortamı sağlar.
•Eklemlerin
kayganlığını
ve
cildin
esnekliğini
sağlar.
•Besinlerin depolanması su ile gerçekleşir.
8
23.12.2016
*NORMAL SIVI DENGESİ*
Suyun vücuda
alınış yolu
Alınan su
miktarları
Suyun vücuttan
atılış yolu
Kaybedilen su
miktarları
Sıvı içecekler ile
alınan su
1200
İdrarla
kaybedilen su
1500
Alınan
Besinlerdeki gizli
su
1100
Solunumla
kaybedilen su
400
Metabolik süreçler
sonucu elde edilen
300
Terle kaybedilen
600
Toplam alınan
2600
Toplam
kaybedilen
2600
Bedende normal sıvı hacminin korunması için günlük sıvı
alımının günlük sıvı kaybına yaklaşık eşit olması gerekir.
9
23.12.2016
VÜCUTTA SIVI DENGESİNİN SAĞLANMASI:
Normal bir birey tarafından günde ortalama 2-3 lt su alınır.
 (Bu suyun yaklaşık 0.5 lt’si vücuda alınan katı gıdaların kapsadığı su ve
oksidasyon sonucu oluşan sudur)
 Su, barsaklardan süratle emilir ve hücre zarının geçirgenliği nedeniyle
ekstrasellüler ve intrasellüler kompartmanlara difüzyonla dağılır.
 Günlük alınan suyun,
 0.1 lt’si Barsaklardan feçesle
 0.3 lt’si Solunum sisteminde buharlaşma ile
 0.4 lt’si Deriden terlemeyle kaybedilir.
 Geri kalan 1,5 lt’si ise Böbreklerden idrarla atılır.
VÜCUT SIVILARININ DAĞILIMI
Organizmada vücut sıvıları, hücre içi (intraselüler) ve hücre dışı
(ekstraselüler)
sıvı
olmak
üzere
iki
şekildedir.
İntraselüler Sıvı: Hücre içinde bulunur ve hücrenin kimyasal işlevlerini
sürdürebilmesi için gereken sıvı ortamı sağlar. Metabolik olaylar hücre içi
sıvıda oluşur, hücreler bu sıvıdan O2 ve besin gereksinimlerini alırlar ve
hücre metabolizma atıklarını da bu sıvıya boşaltırlar. İntraselüler sıvı,
toplam vücut suyunun yaklaşık %70‘ini oluşturur.
11
23.12.2016
VÜCUT SIVILARININ DAĞILIMI
Ekstraselüler Sıvı: Hücre dışında bulunur ve toplam
vücut suyunun yaklaşık %30'unu oluşturur. Ekstraselüler
sıvı, organizmada besin maddeleri, oksijen ve metabolik
atıklar gibi maddeleri taşır ve hücrenin gerekli madde
alışverişini yapabilmesi için de sıvı ortamı sağlar.
12
23.12.2016
Ekstrasellüler sıvı organizmada başlıca
3 biçimde bulunur.
İntravasküler Sıvı (Plazma): Plazma, kanın hücresiz kısmıdır. Yetişkin bir
bireyde plazma volümü yaklaşık 3 litredir.
İnterstisyel Sıvı: Hücreler arasındaki boşlukları doldurur. "Doku sıvısı "da
denir, tüm ekstraselüler sıvının 3/4'ünü oluşturur.
Transsellüler Sıvı: Epitel zar aracılığı ile diğer vücut kısımlarından ayrılmış
olan sıvılardır. Beyin omurilik, eklem içi, göz içi, plevra, periton ve perikart
sıvıları
13
ile
sindirim
bezlerinin
sıvılar
bu
gruba
girer.
23.12.2016
ELEKTROLİTLER
Vücut sıvılarının en büyük kısmını su oluşturur. Geri kalan ise bu
suda erimiş maddelerdir. Bu maddelerin çoğu elektrolitlerdir.
"Elektrolit", herhangi bir çözücüde pozitif ve negatif elektrik yüklü
iyonlarına ayrışarak elektrik akımını ileten maddedir. Elektrolitlerin en iyi
bilinen örnekleri, asitler, bazlar ve tuzlardır.
Pozitif yüklü iyonlara "katyon", negatif yüklü iyonlara ise "anyon"
denir. Elektrolitlerin ölçüm birimi "miliekivalan" (mEq)'dır.
14
23.12.2016
Organizmada Bulunan Başlıca Elektrolitler
Katyonlar (mEq/L): Sodyum (Na+), Potasyum (K+),
Kalsiyum (Ca++), Magnezyum (Mg++), Total katyonlar
Anyonlar (mEq/L): Klorür (CI-), Bikarbonat (HCO3-),
Fosfat ve Sülfat, Organik asitler, Proteinler, Total
anyonlar
15
23.12.2016
16
23.12.2016
17
23.12.2016
Elektrolitlerin Görevleri
 Nöromüsküler irritabiliteyi sağlar.
 Sıvıların ozmolaritesini sağlar.
 H+ dengesini düzenlemede görev alır.
 Organizmada su hacminin düzenlenmesinde görev alır.
 Organizmada bölümler arası sıvı dağılımı sağlar.
 Hücre membranının işlevinde etkilidir.
 Biyolojik süreçlerde işlev görür.
 Hücre işlevlerinde yer alır.
18
23.12.2016
SIVI VE ELEKTROLİTLERİN HAREKETLERİ
 Osmolarite: 1 lt sıvıda çözünmüş 1 mol katı partiküle denir.
( 1 Osm/lt )
 Osmolalite : 1 kg sıvıda çözünmüş 1 mol katı partiküle denir.
( 1 Osm/kg )
 Vücut sıvıları gibi seyreltik sıvılarda 1 kg ile 1 lt arasındaki
fark küçük olduğundan bu iki terim hemen hemen eş anlamlı
kullanılır.
 Aktif Transport: İyonların hücre membranından kimyasal ve
elektriksel bir güce karşı geçmesidir ve enerji gerektiren bir
19
olaydır.
23.12.2016
SIVI ELEKTROLİT DENGESİNİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER
 Yaş
 Vücut Yapısı
 Çevre Isısı
 Beslenme
 Stres
 Egzersiz
 Hastalıklar
 Vücut Sıvı Kaybı
20
23.12.2016
SIVI VE ELEKTROLİT DENGESİNİ DÜZENLEYEN
SİSTEMLER
 Nöro - Endokrin Sistem: Antidiüretik Hormon, Aldesteron, Tiroid
Hormon, Diüretik Hormon, Parathormon, Kalsitonin
Sistem: Gastrointestinal sistem fonksiyonlarındaki
bozukluklar sıvı elektrolit dengesizliklerine neden olur.
 Gastrointestinal
 Renal Sistem: Herhangi bir renal hastalık böbrek fonksiyonunu bozarak
bedenin sıvı elektrolit dengesini bozabilir.
 Sinir Sistemi: Vücudun sıvı kaybetmesini engelleyen ADH, hipotalamustan
salgılanır, arka hipofizde depolanır.
 Solunum Sistemi: Solunum yolu ile günde yaklaşık 400 ml su kaybı da
olmaktadır.
21
23.12.2016
SIVI ELEKTROLİT DENGESİZLİKLERİNİN BAŞLICA
NEDENLERİ:
 Sıvı ve elektrolitlerin az olması; gereksinimden daha az
alınması ya da atımın artması,
 Sıvı ve elektrolitlerin fazla olması; normalde vücuttan
atılabilecek miktardan daha fazla alınması, böbrek ve
karaciğer hastalığı nedeniyle yeterli atımın olmaması,
yanık ve travmalarda doku ölümü nedeniyle vücutta fazla
miktarda elektrolit birikimi,
 Sıvı ve elektrolitlerin bedende tutulması (örneğin, ödem),
 Sıvı-elektrolit dengesini düzenleyici mekanizmaların
bozulması.
22
23.12.2016
Sıvı elektrolit dengesizlikleri
 1. Su-sodyum dengesizlikleri
 2. Potasyum dengesizlikleri
 3. Kalsiyum dengesizlikleri
 4. Magnezyum dengesizlikleri
 5. Hidrojen iyonu dengesi/dengesizlikleri olarak yer
almaktadır.
23
23.12.2016
Su-Sodyum Dengesizlikleri
1.
Ozmolar dengesizlikler
- Hiperozmolar dengesizlikler
- Hipoozmolar dengesizlikler
2. Volüm dengesizlikleri (izotonik dngesizlikler)
24
23.12.2016
Hiperozmolar dengesizlikler
 Vücut sıvılarında su miktarının azalması ya da sodyum
miktarının artmasına bağlı olarak ortaya çıkar.
 Hastada dehidratasyon belirtileri ortaya çıkar. Susama
hissi,
deri
turgorunda
azalma,
göz
kürelerinde
yumuşama, ateş yüksekliği, tansiyonda düşme, kan
vizkotesinde artma görülür.
25
23.12.2016
Tedavi ve Hemşirelik Bakımı
 Kaybolan sıvının yerine konması: Sıvı takibi ve
kaydının yapılması, AÇT takibi, saatte 30, 24 saatte
500 ml’den az idrar çıkımı doktora bildirilmelidir.
 Vital bulgular 2 saatte bir alınmalı,
 Hastanın bilinç düzeyi takip edilir,
 Hasta her gün tartılır,
 Deri ve mukoz membran bütünlüğü izlenir,
26
23.12.2016
Hipoozmolar dengesizlikler
 Vücut sıvılarında su miktarının azalmasına bağlı
olarak ortaya çıkar.
 Su alınmasının arttığı durumlarda, su atılımının
azaldığı durumlarda, ADH salınımının fazla olduğu
durumlarda,
 Na+ kaybının fazla olduğu durumlarda ortaya çıkar.
27
23.12.2016
Volüm Dengesizlikleri
 İzotonik veya volüm dengesizliklerinde Na+
ve su
birlikte azalır veya çoğalır. Bu birliktelik direkt olarak
ekstraselüler sıvının hacmini etkiler.
 Ekstraselüler sıvı volüm azalması ve ekstraselüler sıvı
volüm fazlalığı olarak iki şekilde görülür. Kliniğine
uygun tedavi planlanır.
28
23.12.2016
Vücudun günlük idame sıvı gereksinimi
HOLIDAY - SEGAR YÖNTEMİ
Vücut ağırlığı
kg
Su gereksinimi
ml / gün
3 – 10 kg
100 ml/kg
10-20 kg
1000 ml + 50 ml/kg
>20 kg
1500 ml + 20 ml/kg
Vücudun günlük idame elektrolit gereksinimi
HOLIDAY-SEGAR YÖNTEMİ
Sodyum
3 mEq / 100 ml su
Potasyum
2 mEq / 100 ml su
Klor
2 mEq / 100 ml su
Potasyum (K+) Dengesizliği
Serum potasyum düzeyinin normal
değerinin (3.5 mEq/lt) altında olmasıdır.
Diyare, kusma, nazogastrik dekompresyon, organizmadan
potasyum kaybına neden olan bazı ilaçların kullanımı gibi
durumlarda hipokalemi ortaya çıkar.
 Hipokalemi:
31
23.12.2016
Hipokalemi belirtileri
Kardiyak bulgular
EKG değişiklikleri (T dalgasının düzleşmesi, U dalgasının
çıkması), dijital intoksikasyonu, aritmiler
Nöromüsküler bulgular
Halsizlik, kas krampları, paralizi, rabdomiyoliz,
konstipasyon, ileus
Renal bulgular
Hipopotasemik
nefropati
(proksimal
tubuluslarda
vakuolizasyon, tubulointerstisyel fibrozis), metabolik
alkaloz, amonyak sentezinde artma, nefrojenik diabetes
insipidus
Metabolik bulgular
İnsülin sekresyonunda azalma, renin salgılanmasında
artma, aldosteron salgılanmasında azalma
32
23.12.2016
Tedavide dikkat edilmesi gerekenler
Oral potasyum tedavisi
 Potasyum klorür veya potasyum sitrat
 Böbrek fonksiyonu normal olan hastalarda günde 80-120 mEq’a
kadar verilebilir.
Parenteral potasyum tedavisi
 Parenteral potasyum tedavisi mutlaka infüzyon şeklinde yapılmalıdır.
 1 amp KCl (10 ml) 10 mEq K+ içerir (1000 mEq/L)!
DİREKT İNTRAVENÖZ VERİLMESİ
ÖLÜME YOL AÇAR!
 İnfüzyon sıvısındaki K+ konsantrasyonu 30-40 mEq/L’yi
geçmemelidir.
 İnfüzyon hızı saatte 10-20 mEq’ı geçmemelidir!
 POTASYUMUN
33
23.12.2016
Tıbbi Tedavi Ve Hemşirelik Bakımı
 Hipokalemiye aday olan hastaların diyetine K+ içeren yiyeceklerin konulması (muz,
portakal, şeftali, domates, patates…vs.)
 K+’ u yerine koymak için kullanılacak diğer bir yol hastaya oral ilaçlar verilmesidir.
 K+
hastaya
IV yollat
verilebilir.
K+’ un verilmesi
sırasında
hastaların
damaryollarında aşırı ağrı olabilir, mayinin yavaş verilmesi gerekmektedir.
 IV K+ alan hasta monitörize edilmelidir. Hasta yakından takip edilmelidir.
 AÇT takibi yapılmalıdır ve kaydedilmelidir.
34
23.12.2016
Potasyum (K+) Dengesizliği
 Hiperkalemi:
Serum
potasyum
düzeyinin
normal
sınırların üzerinde olmasıdır. Böbrek yetmezliği, yanık ve
travma gibi hücre harabiyetine neden olan durumlar,
potasyum içeren intravenöz sıvıların hızlı verilmesi gibi
nedenlerle hiperkalemi gelişir. Potasyumun aşırı artışı acil
bir durumdur ve hastada kardiyak arrest olabilir.
35
23.12.2016
Belirti Ve Bulgular;
Kardiyak bulgular: EKG değişiklikleri (T dalgasının
sivrileşmesi, P dalgasının düzleşmesi, PR aralığının
uzaması, QRS kompleksinin genişlemesi), aritmiler.
Nöromüsküler bulgular: Halsizlik, parestezi, paralizi.
Renal bulgular: Amonyak sentezinin azalması.
Metabolik bulgular: İnsülin sekresyonunda artma,
aldosteron salgılanmasında artma.
36
23.12.2016
Tıbbi Tedavi ve Hemşirelik Bakımı
 Hiperkalemide hemşirelik bakımının amacı risk altındaki
hastalarda hiperkaleminin gelişmesini önlemek ve serum
K+ düzeyinin düşürülmesine yardımcı olmaktır.
 Vücutta biriken K+’ un atılması idrar miktarının artırılması
ile olasıdır. İdrar atılımının iyi olmadığı, böbrek
fonksiyonlarının yetersiz olduğu durumlarda hemodiyaliz
veya peritoneal diyalize başvurulur.
37
23.12.2016
Tıbbi Tedavi Ve Hemşirelik Bakımı
 Kayexalate K+’ un bağırsaktan atılmasını sağladığı için kullanılabilir.

İnfüzyon şeklinde verilecek glukoz ve insülinde K+’ un hücre içine
girmesini sağlayarak serum K+ değerinin düşmesine yardımcı olur.
 Fazla K+ içeren yiyeceklerin diyetten kısıtlanması,
 Enfeksiyon varsa tedavi edilmesi (doku yıkımı K+’ un açığa çıkmasına neden olur),
 Hastaya diyette yeterli karbonhidrat verilmesi tedavide yardımcı birer
yoldur.
38
23.12.2016
Kalsiyum (Ca) Dengesizliği
Hipokalsemi: Serum Ca++’ unun %9 mgr’ın altında olmasıyla ortaya
çıkan tablodur.
 Yanlışlıkla paratiroid bezlerinin de çıkarıldığı tiroidektomilerden sonra,
 Diyette D vitamininin yetersiz alınması durumunda,
 Fazla miktarda sitratlı kan verilmesi durumunda,
 Ca++ gereksinimnin artmış olduğu gebelik ve laktasyon dönemlerinde,
 Diyare, pankreatit, hipoparatiroidizm, böbrek hastalıkları gibi
durumlarda gelişir.
39
23.12.2016
Tıbbi Tedavi Ve Hemşirelik Bakımı
 Hipokalsemi IV, IM veya oral kalsiyum tuzları verilerek
düzeltilmeye çalışılır.
 Oral veriliyorsa yemeklerden yarım önce veya uyku
zamanı verilmeli emilimin yüksek olması için
 IV verilirken doku harabiyetine neden olduğu için
infiltrasyon oluşumu önlenmelidir.
40
23.12.2016
Tıbbi Tedavi Ve Hemşirelik Bakımı
fosfat ve karbonat içeren sıvılara eklendiğinde
çökme olacağından bu mayilere (izolayt M,
hipotamine vb.) eklenmemelidir.
 Dijital alan hastaya Ca+ + verilmemelidir. Ca+ + iyonları
dijital etki yapacağından dijital alan hastalarda dijital
zehirlenmesine yol açabilir.
 Ca+ + tedavisi kardiyak arreste neden olacağından
hastanın EKG monitörüne bağlanması önerilir.
 Ca+
41
+,
23.12.2016
Kalsiyum (Ca) Dengesizliği
Hiperkalsemi: Serum kalsiyum düzeyinin %11 mg’ın
üstüne çıkmasına denir, vücuda fazla miktarda
kalsiyum ve D vitamini alınması, hiperparatiroidizm,
böbrek yetmezliği gibi nedenlerle ortaya çıkar.
42
23.12.2016
Tıbbi Tedavi Ve Hemşirelik Bakımı
 Ca+ + ve D vitamini alımı kısıtlanır.
 Hastaya izotonik solüsyonların infüzyonla verilmesi
Ca+ +’ un idrarla atılımını kolaylaştırır.
 Hiperkalsemili hastalar kas zayıflığı nedeniyle kaza ve
yaralanmalara yatkın olurlar. Bu nedenle hemşire
travmalar yönünden gerekli tedbirleri almalıdır.
43
23.12.2016
Magnezyum (Mg) Dengesizliği
Hipomagnesemi: Serum magnezyum düzeyinin 1.5
mEq/lt'nin altına düşmesiyle ortaya çıkan tablodur.
Diyetle yetersiz magnezyum alımı, kronik alkolizm,
diyare ve bazı ilaç tedavilerine bağlı olarak ortaya
çıkar.
44
23.12.2016
Tıbbi Tedavi Ve Hemşirelik Bakımı
 İlk iş eksik olan Mg++’ u yerine koymaktır. Bu amaçla
magnezyum sülfat kullanılmaktadır. IV ve IM formu
vardır. Eğer IM yapılacaksa gluteal kasa çok derine
yapılmalıdır, oldukça ağrılıdır.
• Magnezyum oligürik ve şiddetli volüm açığı olan hastalarda
verilmemelidir.
45
23.12.2016
Tıbbi Tedavi Ve Hemşirelik Bakımı
 IV yapabilmek için BFT değerleri normal olmalıdır.
 IV infüzyonda hasta yakından izlenmeli, aşağıda yer alan
durumlarda infüzyon hemen durdurulmalıdır:
 Sıcaklık hissi, Susama
 Kızarma ve terleme
 Letarji
 Motor fonksiyonlarda azalma
 Kan basıncında düşme
 Derin tendon reflekslerde azalma veya kaybolma.
46
23.12.2016
Magnezyum (Mg) Dengesizliği
Hipermagnesemi: Serum Mg++ düzeyinin 2,5 mEq/L’nin üstüne
çıkmasıyla ortaya çıkan tablodur.
 Mg++ içeren laksatiflerin fazla kullanılması
 Böbrek yetmezliği,
 Hipomagnesemisi olan hasataya fazla Mg++ verilmesi gibi
nedenlerle ortaya çıkar.
 Sıcaklık hissinde artış, derin tendon reflekslerinde artış,letarji,
konfüzyon, koma, solunum depresyonu, kardiyak arreste kadar
varabilen belirtiler ile ortaya çıkabilir.
47
23.12.2016
Tıbbi Tedavi Ve Hemşirelik Bakımı
 Tedavinin iki amacı vardır;
 1.
Amaç:
Hipermagnesemiye
yol
açan
durumun
düzeltilmesidir. Bu amaçla dehidratasyon varsa düzeltilir,
BFT bozukluğunda ise diyalize başlanır.
 2. Amaç: Mg++ fazlalığının neden olduğu durumları
düzeltmektir. Magnezyum düzeyi 10 mg/dl’i geçiyorsa acil
tedavi gerekir. Birlikte bulunan asidoz düzeltilir. Hücre dışı
sıvı açığı düzeltilir, 5-10 mEq/kg kalsiyum klorür veya
kalsiyum glukonat IV verilir.
48
23.12.2016
PARENTERAL SOLÜSYONLAR (KRİSTALOİDLER)

Dekstroz Solüsyonları



% 5 Dekstroz
%10 Dekstroz
%20 Dekstroz
(50 g/L dekstroz)
(100 g/L dekstroz)
(200 g/L dekstroz)

Sodyum Klorür İçeren Solüsyonlar


İzotonik NaCl (%0.9 NaCl)
%3 NaCl solüsyonu

200 kcal/L 250 mOsm/L
400 kcal/L 500 mOsm/L
800 kcal/L 1000 mOsm/L
(154 mEq/L Na+, 154 mEq/L Cl-) 310 mOsm/L
(513 mEq/L Na+, 513 mEq/L Cl-) 1025 mOsm/L
Dekstroz ve Sodyum Klorür İçeren Solüsyonlar
% 5 Dekstroz, % 0.9 NaCl solüsyonu (50 g/L dekstroz, 154 mEq/L Na+, 154 mEq/L Cl-)
200 kcal/L 560 mOsm/L

% 5 Dekstroz, % 0.45 NaCl solüsyonu (50 g/L dekstroz, 77 mEq/L Na+, 77 mEq/L Cl)
200 kcal/L 405 mOsm/L

PARENTERAL SOLÜSYONLAR
(KRİSTALOİDLER)
•
Potasyum İçeren Solüsyonlar
Isolyte
140 mEq/L Na+, 10 mEq/L K+,5 mEq/L Ca++, 3 mEq/L Mg++, 103 mEq/L Cl-,
47 mEq/L asetat, 8 mEq/L sitrat
320 mOsm/kg
Kadalex
50 g/L dekstroz, 27 mEq/L K+, 27 mEq/L Cl200 kcal/L
310 mOsm/kg
Isolyte-M
50 g/L dekstroz, 40 mEq/L Na+, 35 mEq/L K+, 40 mEq/L Cl-, 15 mEq/L HPO4=,
20 mEq/L asetat
200 kcal/L
320 mOsm/kg
PARENTERAL SOLÜSYONLAR
(KRİSTALOİDLER)
•
Poliiyonik Solüsyonlar
Ringer solüsyonu
147 mEq/L Na+, 4mEq/L K+, 4 mEq/L Ca++, 155 mEq/L Cl- 310 mOsm/kg
Laktatlı Ringer solüsyonu
130 mEq/L Na+, 4mEq/L K+, 3 mEq/L Ca++, 109 mEq/L Cl-, 28 mEq/L laktat
310 mOsm/kg
%5 Dekstrozlu Laktatlı Ringer solüsyonu
50 g/L dekstroz, 130 mEq/L Na+, 4mEq/L K+, 3 mEq/L Ca++, 109 mEq/L Cl-,
28 mEq/L laktat
200 kcal/L
310 mOsm/kg
SIVI-ELEKTROLİT TEDAVİSİ İLKELERİ
 Nabız, hematokrit ve santral venöz basınç veya pulmoner kapiller kapak
Büyük miktarda sıvı hızla verildiği durumlarda veya böbrek yada kalp
hastalığıteşhis edilen hastalarda, salin çözeltileri verilirken; kan basıncı,
basıncı gibi hacim parametreleri dikkatle takip edilmelidir!
 Dextroz içeren solüsyonlar tüm vücut bölmelerine dağılır.
 NaCl içeren solüsyonlar yaklaşık üçte ikisi interstisiyuma, kalan üçte biri
damar içi bölüme olmak üzere extrasellüler bölüme dağılır.
SIVI-ELEKTROLİT TEDAVİSİ İLKELERİ
 Sodyumun böbrekte birikimi ile kendini belli eden durumlarda
böbreklerden Na’ın atılım hızına ve extrasellüler sıvı hacim artışındaki
orana göre Na alımı önlenmelidir!!!
 İntravenöz uygulanan kolloid içeren solüsyonlar genellikle tamamen
damar içi bölümde kalır ancak assit, nefrotik sendrom, erişkin
respiratuar distres sendromu ya da yaygın doku travmasında bu durum
olmayabilir.
53
23.12.2016
İlaç Etkileşimleri Ve Dikkat
Edilmesi Gerekenler
 Parenteral
kalsiyum ile
parenteral
potasyumun
birlikte
verilmesi kardiyak aritmi riskini arttırır.
 Kalsiyum ile sefalotin, tetrasiklinler verilmemeli.
 Sodyum bikarbonat; Kalsiyum amp, vitamin amp, Ringer
Laktat, tetrasiklinler, NorAdrenalin amp ile karıştırılmamalı.
 Furosemid hiçbir ilaçla (elektrolit dahil) karıştırılmamalıdır.
 Mannitol ve protein çözeltilerine hiçbir madde (elektrolit) ilave
edilmemelidir.
54
23.12.2016
İlaç Etkileşimleri Ve Dikkat
Edilmesi Gerekenler
 İ.V. kalsiyum, magnezyumun etkisini antagonize eder. Kalsiyum
tuzları, magnezyum sülfat ile karışırsa CaSO4 ( kalsiyum sülfat)
çöker.
 Kalsiyum içeren ampuller tetrasiklin sınıfı antibiyotiklerle birlikte
alındığında bu antibiyotikleri etkisiz duruma getirir.
 Dopamıne DBL, sodyum bikarbonat gibi herhangi bir alkali
intravenöz solüsyona eklenmemelidir.
 Açılmış ampullerde arta kalan içerik atılmalı ve daha sonraki
kullanım için saklanmamalıdır.
55
23.12.2016
ŞİFA BEKLEYEN YÜREKLERE SEVGİ GÖTÜREN
ÇOK KIYMETLİ HEMŞİRELER…
Download