Bu hutbe 13 Mayıs 2016 Cuma günü okunacaktır. saygılı, küçüklerine merhametli, düşmanlık, kin ve GENÇLİK ve AHLAK ِبِس ِم ه اَّلل الهر ْْحَ ِن الهرِحي ِم ْ ِ َي ب ِ صلَوَة واْمر ِِبلْمْعر وِ َواََْ ََ ِن َ ُ َه ُْ َ ْ ُ َ َن اَق ِم ال ه ِ ِ الْمْن َك ِر واصِِب َلَى ما اَصاب ك ِم ْن َ ك ا هن ََل َََ َ َ ْْ َ ُ ََِْزِم ْاْلُُمو )1 (ر ١٧ : ُس َورةُ لُ ْق َما َن Muhterem Mü’minler! İnsan, Yüce Rabbimizin tüm yaratılmışların içinde en çok değer verdiği varlıktır. Şayet insan, sahih inanç değerleriyle donatılırsa, bu geçici dünyadan göçerken imtihanını kazanmış olarak ilâhî huzura kavuşur. İmanla donanmış, dünyayı imtihan mahalli görmüş ve sorumluluk anlayışına sahip olmuş bir insan, hem kendisine, hem de çevresine faydalı olur. İşte bundan dolayı, hepimizin öncelikli ideali, Allah’ın rızasına uygun bir hayat sürmek, buna uygun nesiller yetiştirmek olmalıdır. Değerli Mü’minler! Peygamberler, getirdikleri mukaddes emanete sahip çıksınlar diye gençlere çok büyük önem vermişlerdir. Hz. Ali ve Mus’ab bin Umeyr başta olmak üzere ilk müslümanların önemli bir bölümü de gençlerden oluşmuş ve böylece İslam, genç ve ihtiyar hayırlı nesillerin omuzlarında yücelmiş ve çağlar ötesini aşarak bize kadar ulaşmıştır. Yüce Rabbimiz Kur’an’da, Hz Yusufun şahsında iffetli ve ahlaklı gençleri övmüş onların dualarını kabul etmiş (2) onları tüm nesillere örnek olarak takdim buyurmuştur. Aziz Mü’minler, Manevi dünyasında, edebileceğimiz değerlerin aşındığı mukaddesatımızı nesli yetiştirmeye günümüz emanet bugün, her zamankinden daha fazla ihtiyacımız vardır. Onları, edepli, terbiyeli, çalışkan, faydalı, büyüklerine nefretten uzak, yalandan, sahtekarlıktan, başkalarının haklarına tecavüzden, arabozuculuk ve fitneden arınmış bir insan olarak yetiştirmek görevimizdir. Sevgili Peygamberimiz şöyle buyurmaktadır: “Çocuklarınıza güzel davranıp iyilik ve ikramda bulununuz. Onları en güzel şekilde terbiye ediniz.”(3) “Bir baba evladına iyi bir terbiyeden daha güzel bir miras bırakamaz.”(4) Öyleyse Değerli Kardeşlerim! Gençlerimize müşfik bir anne ve babanın sıcaklığı ile yaklaşmalı ve onların sıkıntılarına çare olmalıyız. Şunu çok iyi bilmeliyiz ki, çocuklarımız bizim kopyalarımızdır. Onlar bize bakarak şekil alırlar. Şayet bizler, onlara, ilgimizi ve sevgimizi tam olarak verir, ibadetlerimizi kamil manada yerine getirir, hayatımızın her alanında adaletle, doğruluk ve dürüstlükle davranır, helal ve harama dikkat edersek, hasılı İslam ahlakının gerektirdiği gibi yaşarsak, onlara iyi bir örnek olmuş oluruz. Lokman Suresinde Yüce Allah’ın, bir babanın peygamber ya da veli bile olsa evladına ahlaki öğütler vermekteki hassasiyetini bizlere aktarması, gençliğin ahlakının olgunlaşmasında anne-babaların konumunu ifade açısından dikkat çekicidir. Aziz Cemaatim! Hutbemi, İslam Mutasavvıfı Yusuf Has Hacib’in şu sözleri ile bitiriyorum: “Ey yolunda sevinçle ilerleyen genç, sözümü boş sayma. Gönülden, içinden gelerek dinle ve uy. Doğruluk yolundan şaşmamaya çaba göster. Gençliğin boşa gitmesin. Ondan yeteri kadar yararlanmayı bil, gençliğini değerlendir. Çünkü ne kadar sıkı tutarsan tut, o bir gün elinden kaçar. Sende gençlik gücü varken boşa harcama. İbadetten hiç bir zaman geri durma, hep ibadet et. Bu sözümü iyi dinle, sonra elden gidince, gençliğin özlemini çeker, pişman olursun, ama yararı olmaz.”(5) --------------------1-Lokman Suresi Ayet 17 2-yusuf suresi ayet 33-34 3- İbn-i Mace, Edeb 368 4- Tirmizi, Birr, 1953 5- Yusuf Has Hacip, Kutadgu Bilig, s.23 Din İşleri Başkanlığı Mayıs 2013 Hutbelerinden alınmıştır