Çevre Eğitimi

advertisement
4. Baskı
Editör: Yrd. Doç. Dr. Orçun Bozkurt
ÇEVRE EĞİTİMİ
ISBN: 978-605-5885-20-5
Kitapta yer alan bölümlerin tüm sorumluluğu yazarına aittir.
© 2014, Pegem Akademi
Bu kitabın basım, yayın ve satış hakları
Pegem Akademi Yay. Eğt. Dan. Hizm. Tic. Ltd. Şti’ye aittir.
Anılan kuruluşun izni alınmadan kitabın tümü ya da bölümleri,
kapak tasarımı, mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik, kayıt
ya da başka yöntemlerle çoğaltılamaz, basılamaz, dağıtılamaz.
Bu kitap T.C. Kültür Bakanlığı bandrolü ile satılmaktadır.
Okuyucularımızın bandrolü olmayan kitaplar hakkında
yayınevimize bilgi vermesini ve bandrolsüz yayınları
satın almamasını diliyoruz.
2. Baskı: Eylül 2010, Ankara
4. Baskı: Ağustos 2014, Ankara
Yayın-Proje Yönetmeni: Ayşegül Eroğlu
Dizgi-Grafik Tasarım: Gamze Dumlupınar
Kapak Tasarımı: Gürsel Avcı
Baskı: Ayrıntı Basım Yayın ve Matbaacılık Ltd. Sti
İvedik Organize Sanayi 28. Cadde 770. Sokak No: 105/A
Yenimahalle/ANKARA
(0312-394 55 90)
Yayıncı Sertifika No: 14749
Matbaa Sertifika No: 13987
İletişim
Karanfil 2 Sokak No: 45 Kızılay / ANKARA
Yayınevi 0312 430 67 50 - 430 67 51
Yayınevi Belgeç: 0312 435 44 60
Dağıtım: 0312 434 54 24 - 434 54 08
Dağıtım Belgeç: 0312 431 37 38
Hazırlık Kursları: 0312 419 05 60
İnternet: www.pegem.net
E-ileti: [email protected]
ÖNSÖZ
Eğitim fakültelerinde yapılanma çalışmaları neticesinde 2006 yılı sonunda tüm eğitim fakültelerinde okutulan dersler yeniden oluşturulmuştur.
Bu süreçte “çevre bilimi” adı altında eğitim fakültesi ilköğretim bölümü sınıf
öğretmenliği ana bilim dalında okutulan ders, yerini “çevre eğitimi” dersine
bırakmıştır.
Yeni programda çevre eğitimi dersinde; bireyleri çevreye daha duyarlı
hale getirmek, ekolojik kavramları öğretmek, çevre kirliliğini daha yakından
tanıtmak gibi temel konular ele alınmaya çalışılmıştır.
Bu bakış açısıyla çeşitli üniversitelerden değerli hocalarımızın katkılarıyla
ünite fikri doğrultusunda bölümleştirilen kitabın akademisyenlere ve siz öğrencilere yararlı olması temennisiyle…
Editör: Orçun BOZKURT
iii
Bölümler ve Yazarları
1. Bölüm: Çevre Bilimi ile İlgili Başlıca Terimler ve Kavramlar
Doç. Dr. Arzu CANSARAN
Amasya Üniversitesi Eğitim Fakültesi
Yrd. Doç. Dr. Cengiz YILDIRIM
Amasya Üniversitesi Eğitim Fakültesi
2. Bölüm: Dünyanın Büyük Ekosistemleri
Doç. Dr. E. Selcen DARÇIN
Sakarya Üniversitesi Eğitim Fakültesi
3. Bölüm: Besin Zinciri ve Besin Ağı
Yrd. Doç. Dr. Mustafa HAMALOSMANOĞLU
Erciyes Üniversitesi Eğitim Fakültesi
4. Bölüm: Ekolojik Etki
Yrd. Doç. Dr. Yüksel GÜÇLÜ
Sakarya Üniversitesi Eğitim Fakültesi
5. Bölüm: Su ve Toprak Kaynakları
Doç. Dr. Arzu CANSARAN
Amasya Üniversitesi Eğitim Fakültesi
Yrd. Doç. Dr. Cengiz YILDIRIM
Amasya Üniversitesi Eğitim Fakültesi
6. Bölüm: Ekolojik Konu ve Sorunlar
Prof. Dr. Lütfullah TÜRKMEN
Uşak Üniversitesi Eğitim Fakültesi
7. Bölüm: Çevre Bilinci
Yrd. Doç. Dr. Canan DİLEK EREN
Kocaeli Üniversitesi Eğitim Fakültesi
iv
İÇİNDEKİLER
Önsöz...................................................................................................................... iii
Bölümler ve Yazarları .............................................................................................. iv
İçindekiler................................................................................................................. v
1. Bölüm
ÇEVRE BİLİMİ İLE İLGİLİ BAŞLICA TERİMLER VE KAVRAMLAR
(ss:1/19)
Populasyonun Özellikleri .......................................................................................... 2
Ekosistem................................................................................................................. 5
Ekosistem ve Özellikleri ............................................................................................ 6
Kaynaklar ............................................................................................................... 17
2. Bölüm
DÜNYANIN BÜYÜK EKOSİSTEMLERİ
(ss: 21/34)
Karasal Ekosistemler............................................................................................... 21
Ormanlar .......................................................................................................... 23
Maki ................................................................................................................. 24
Çayırlar............................................................................................................. 25
Çöller................................................................................................................ 26
Sucul Ekosistemler ................................................................................................. 27
Denizel Ekosistemler ......................................................................................... 29
Akarsu Ekosistemleri......................................................................................... 30
Durgun Su Ekosistemleri................................................................................... 31
Kaynaklar ............................................................................................................... 33
v
3. Bölüm
BESİN ZİNCİRİ VE BESİN AĞI
(ss: 35/64)
Habitat, Ekolojik Niş ve Rekabet ............................................................................ 40
Ortak Yaşam ve Karşılıklı Yaşama .......................................................................... 42
Tür İçi İlişkiler......................................................................................................... 44
Türler Arası İlişkiler................................................................................................. 45
Yaşamın Devamı.................................................................................................... 49
Karbon Döngüsü .............................................................................................. 56
Fosfor Döngüsü ................................................................................................ 57
Azot Döngüsü ................................................................................................... 58
Su Döngüsü...................................................................................................... 59
Oksijen Döngüsü .............................................................................................. 60
Nüfus Artışı ............................................................................................................ 60
Kaynakça ............................................................................................................... 63
4. Bölüm
EKOLOJİK ETKİ
(ss: 65/124)
Ekolojik Etki ........................................................................................................... 65
Erozyon ............................................................................................................ 66
Ormanların Yok Olması ................................................................................... 72
Kentsel Çevreler................................................................................................ 76
Davranış Kirliliği ............................................................................................... 79
Çevre Kirlenmesi............................................................................................... 83
Bataklıklar ve Atık Su ..................................................................................... 103
Duyarlı İnsanların Tepkisi ............................................................................... 110
Çevreyle ilgili karar verme .............................................................................. 117
Kaynaklar ............................................................................................................. 122
vi
5. Bölüm
SU ve TOPRAK KAYNAKLARI
(ss: 125/152)
Su Kaynakları....................................................................................................... 125
Su ve Önemi................................................................................................... 125
Su Kirliliği ....................................................................................................... 127
Türkiye’nin Su Kaynakları............................................................................... 132
Su Tüketimi .................................................................................................... 135
Suyun Sürdürülebilir Kullanımı İçin Çözüm Önerileri...................................... 136
Toprak Kaynakları................................................................................................ 138
Toprak Kirliliği ................................................................................................ 140
Erozyon .......................................................................................................... 142
Türkiye’nin Toprak Kaynakları........................................................................ 146
Çölleşme......................................................................................................... 147
Toprağın Sürdürülebilir Kullanımı İçin Çözüm Önerileri.................................. 148
Kaynaklar ............................................................................................................. 150
6. Bölüm
EKOLOJİK KONU VE SORUNLAR
(ss: 153/178)
Çevre Sorunlarının Kısa Bir Tarihi Seyri............................................................... 153
Ekolojik Sorunların Ortaya Çıkışı.......................................................................... 154
İnsanlığın Belli Başlı Ekolojik Sorunları................................................................. 157
Nüfus Artışı ve Mekân Sorunu ........................................................................ 157
Enerji Sorunu ................................................................................................. 159
Tarımsal Sorunlar ........................................................................................... 161
Çölleşme......................................................................................................... 163
Çoraklaşma ve Kuraklık .................................................................................. 165
Ormansızlaşma .............................................................................................. 166
Canlı Türlerinin Yok Olması ........................................................................... 168
Küresel Isınma ................................................................................................ 171
Sonuç................................................................................................................... 176
Yararlanılan Bazı Kaynaklar ................................................................................. 177
vii
7. Bölüm
ÇEVRE BİLİNCİ
(ss: 179/213)
Çevre Bilincinin Doğuşu....................................................................................... 179
Çevre Bilincinin ve Hareketinin Yükselişinin Ardında Yatan Etmenler ................. 179
Çevre Bilincinin Gelişiminin Göstergeleri ............................................................. 183
Batıda Çevre Bilincinin Gelişimi ........................................................................... 186
İngiltere........................................................................................................... 186
Amerika .......................................................................................................... 188
Almanya ......................................................................................................... 189
Türkiye’de Çevre Bilincinin ve Hareketinin Gelişimi ............................................ 190
1970–1980: Çevre Hareketinin İlk Örnekleri .................................................. 190
1980–1987: Çevre Hareketinde Canlanma Dönemi....................................... 191
1987 ve Sonrası: Yeşillerin Ortaya Çıkışı ........................................................ 192
Çevre Bilincinin Yerleşmesinde Gönüllü Kuruluşların Rolü .................................. 195
Çevre Konusunda Etkinliklerini Sürdüren Gönüllü Kuruluşların Gelişimi ........ 195
Başlıca Gönüllü Çevre Kuruluşları ................................................................. 196
Kaynaklar ............................................................................................................ 212
viii
1. Bölüm
ÇEVRE BİLİMİ İLE İLGİLİ BAŞLICA
TERİMLER VE KAVRAMLAR
Doç. Dr. Arzu CANSARAN
Yrd. Doç. Dr. Cengiz YILDIRIM
Çevre: Belirli bir zamanda dolaylı ya da dolaysız olarak kişiyi etkileyen,
ferdin maddi, manevi gelişmesini ve yaşam koşullarını belirleyen biyolojik,
coğrafi ve toplumsal etkenlerin tamamıdır.
Çevre; günümüzde doğal, ekonomik ve kültürel değerlerin bir bütünü
olarak ele alınmaktadır. İnsanla birlikte bütün canlı ve cansız varlıklarla;
canlı varlıkların her çeşit eylem ve davranışını etkileyen fiziksel, kimyasal,
biyolojik ve toplumsal nitelikteki etkenlerin bütünü olarak değerlendirilmektedir.
Bugünün ihtiyaç ve beklentilerini, gelecek kuşakların ihtiyaç ve beklentilerinden ödün vermeden karşılamanın yollarını arama amacına dayanan
“sürdürülebilir kalkınma” kavramı, çevre ve kalkınmanın her düzey ve süreçte bütünlük taşıyan bir şekilde ele alınması ilkesine dayanmaktadır.
Habitat: Bir organizmanın veya populasyonun doğal olarak yaşadığı yere “habitat” denir. Örneğin; hamsi balığının habitatı Karadeniz’dir.
Ekolojik Niş: Çoğu zaman habitat sözcüğünün anlamıyla karıştırılan
“ekolojik niş” bir organizma veya populasyonun ekosistem içindeki işlevini
belirtir. Diğer bir deyişle, ekolojik niş organizmanın yaşamını sürdürebilmek
için kurduğu ilişkileri ve işlevini yani yaptığı işi belirtmek amacıyla kullanılır. Bu açıklamalardan da anlaşılacağı gibi, habitat bir canlının yaşadığı yeri
(adres), ekolojik niş ise işini (mesleğini) belirtmektedir.
2
Çevre Eğitimi
Tür: Aynı atadan gelen, aynı embriyolojik safhalardan geçen, yapısal
olarak birbirine benzer, kendi aralarında çiftleştiklerinde kısır olmayan
yavrular veren canlılar olarak tanımlanabilir.
Populasyon: Belli sınırlar içerisinde yaşayan aynı türe ait bireylerin
oluşturmuş olduğu topluluklardır. Örneğin; Yeşilırmak’ta (Amasya) yayın
balığı populasyonu gibi.
Populasyonun Özellikleri
1.
Populasyonun Büyüklüğü: Populasyon büyüklüğünün ölçüsü
populasyondaki birey sayısıdır. Populasyon büyüklüğü zamana bağlı olarak değişkenlik gösterebileceği gibi, sabit de kalabilir,
Populasyon büyüklüğündeki değişmeler, doğum, ölüm ve göç olayları ile ilişkilidir.
a. Populasyon büyüklüğündeki Değişme (D)=Artış-Azalış formülü ile hesaplanabilir.
b. Populasyondaki Artış (A)=Doğum+İçe göç ile ifade edilir.
c. Populasyondaki azalış (E) =Ölüm+Dışa göç ile ifade edilir.
O halde populasyondaki değişim;
(Doğum+İçe göç)-(Ölüm+Dışa göç) formülü ile ifade edilebilir.
Kısaca; D=A-E
a.
D değeri pozitif ise büyüyen populasyondan
b.
D değeri negatif ise küçülen populasyondan
c.
D değeri nötr ise dengedeki populasyondan
söz edilebilir.
Populasyonlar için genellikle iki tip büyümeden bahsedilebilir.
1.
S tipi büyüme: Bu şekilde büyüyen populasyonlarda gelişme başlangıçta düşüktür. Bu duruma populasyonun “kuruluş fazı” denir.
Bunu izleyen faz da “logaritmik artış fazı” olarak adlandırılır. Bu
durum bir süre devam ettikten sonra, populasyonda “negatif artış
fazı” olarak tanımlanan populasyon hızında gerileme dönemi gözlenir. Daha sonra populasyon dengelenir.
Temel Kavramlar
3
Birey sayısı
Kuruluş
fazı
Logaritmik
artış fazı
Negatif
artış fazı
Denge
düzeyi
Populasyonda S tipi Büyüme Eğrisi
Zaman
Şekil 1. S tipi büyüme eğrisi
2.
J Tipi Büyüme: Önce kısa bir kuruluş fazı geçirilir, sonra hızlı bir
çoğalma fazı ortaya çıkar. Ancak çevre direnci artınca populasyon
yoğunluğunda hızlı bir düşme başlar. Bu tip büyümede denge düzeyi gözlenmez. Yani dengeye ulaşmadan populasyon için yok oluş
evresi başlar. Bazı böcek populasyonlarında görülmektedir.
Birey sayısı
İlkbahar
Yaz
Sonbahar
Populasyonda J tipi Büyüme Eğrisi
Kış
Zaman
Şekil 2. J tipi büyüme eğrisi
2.
Populasyon yoğunluğu: Belli bir zaman aralığında belli bir alanda
bulunan birey sayısına “populasyonun yoğunluğu” denir. Yoğunluğu; üreme, göç, besin miktarı, alanın genişliği gibi faktörler etkiler.
4
Çevre Eğitimi
3.
Taşıma Kapasitesi: Bir populasyonun barındırabileceği en fazla birey sayısı olarak ifade edilir. Taşıma kapasitesi; besin miktarı, barınma imkânları gibi faktörlerce belirlenir.
Populasyonda yaş dağılımı; insan populasyonlarında 1–15 yaş gurubu
“üreme öncesi (genç)”, 16–59 yaş grubu “üreme dönemi (orta yaş)”, 60 yaş
ve üzeri “üreme sonrası (yaşlı)” grubu oluşturmaktadır. Büyüyen
populasyonlarda gençlerin, dengedeki populasyonlarda orta yaşlıların, küçülen populasyonlarda ise yaşlıların sayısı fazla olmaktadır.
Şekil 3. Yaş piramitleri
Kommunite: “Belli bir bölgede yaşayan çeşitli türlere ait bireylerin
oluşturduğu topluluk” şeklinde tanımlanabilir. Bir kommunite sadece bitki
veya hayvan türlerine ait populasyonlardan oluşabileceği gibi, hem bitki,
hem de hayvan populasyonlarından da oluşur. Bu birleşme genelde iklimsel
faktörlerin etkisine bağlı olarak gelişir. Örneğin; Boraboy gölünde (Amasya) yaşayan tüm populasyonlar.
Süksesyon (Sıralı Değişim): Belli bir bölgede çeşitli türlerin belli bir
süreç içinde birbirlerini izleyerek ortaya çıkmalarıdır. Süksesyonda bir önceki tür bir sonraki tür için uygun ortam hazırlar. Genel olarak floristik ve
faunistik süksesyondan söz edilir. Bitkilerin belirleyici şekilde baskın olmaları nedeniyle, herhangi bir yerde çevre koşullarını derinden etkileyerek
değiştirdiğinden, habitatta floristik süksesyon daha belirgindir. Süksesyon
birincil (primer) veya ikincil (sekonder) olarak gruplandırılır.
Birincil süksesyonda; süksesyon daha önce hiçbir canlı türünün bulunmadığı ortamlarda başlar. Süreç binlerce yıl olabilir ve sırası ile aşağıdaki
gibi gerçekleşir.
Temel Kavramlar
5
a.
Liken evresi; Likenler, taş, kum ve çakılların topraklaşmasını sağlar ve toprak kalitesini yükseltir.
b.
Yosun evresi; Liken evresinden sonra başlar. Bu canlılar ortamı
nemlendirirler. Ortama omurgasız hayvanların bazıları ile bunlarla
beslenen omurgalılar girer. Bitkinin yanı sıra hayvanlar da alanda
gözükmeye başlar.
c.
Ot evresi: Yosun evresinden sonra ortama bir yıllık otsu bitkiler
yerleşir. Artan böcek populasyonunun yanı sıra kurbağa, sürüngen,
kuş ve memelilerin otçul ve etçil türleri de ortamda gözükmeye
başlar.
d.
Çalı evresi: Bir yıllık bitkilerin oluşturdukları ortama böğürtlen gibi çalı türleri de yerleşmeye başlar.
e.
Ağaç evresi: Çalı evresinin arasında aynı zamanda ağaç evresi de
başlar. Ağaçlar, yıllar geçtikçe ormanlık alanı ve ormanlık alanın
taç tabakasını oluşturur. Taç tabakasının altında çalılar kalabilir,
ancak bunların çoğu genellikle yok olur. Ortamın açık kısımlarında
toprak üstü yosunlar bulunur. Aynı zamanda nemli alanlarda eğrelti otlarının baskınlığı gözlenir.
Artık ortam şartları normal derecede değişmedikçe kararlı bir fauna ve
flora komunitesi oluşmuştur. Bu kararlı yapıya “klimaks” denir. Ancak,
klimaks vejetasyon da birgün ölecektir. Vejetasyon dinamik bir yapıya sahip
olduğuna göre sürekli bir denge halinden söz edilemez. Genel görünüm
değişmemekle birlikte; zaman içerisinde tür bileşimi değişmektedir.
İkincil süksesyon; ortamın kısmi zarar görmesinden sonra ortaya çıkar.
Ormanlarda ağaç kesimlerinden sonra bölgede yeniden bir bitki örtüsü ve
hayvan populasyonunun oluşması gibi. İkincil süksesyon yangın, yanardağ
patlaması, sel gibi doğal afetler ile insanların yol açtığı orman tahribi gibi
beşeri sebeplerden sonra görülür.
Ekosistem
Canlı varlıklar, canlı ve cansız çevreleriyle çok karmaşık olan ilişkiler
kurarak yaşamlarını sürdürürler ve böylelikle de ekolojik sistemleri oluştururlar. Ekosistem olarak adlandırılan bu karmaşık sistem “belli bir bölgede
yaşayan ve birbirleriyle devamlı etkileşim içinde olan canlılar ile bunların
cansız çevrelerinin oluşturduğu bir bütün” şeklinde tanımlanabilir. Doğada
çok çeşitli ekosistem örneklerine rastlanır. Büyüklükleri çok değişken olup,
bir akvaryumdan büyük bir denize kadar değişebilir. Bu çeşitliliğe karşın
tüm ekosistemlerin öğeleri ve işlevleri aynıdır. Diğer bir deyişle, her ekosis-
6
Çevre Eğitimi
tem canlı (üretici, tüketici ve ayrıştırıcılar) ve cansız (inorganik maddeler,
organik maddeler, fiziksel koşullar) öğelerden oluşmuştur.
Canlı öğelerin başında gelen üreticiler yeşil bitkilerden meydana gelir
ve ekosistemin temel üreticilerini oluştururlar. Tüketicilere ise hayvanlar
dahildir. Bunlar da kendi aralarında “birincil tüketici (otoburlar) , ikincil
tüketici (etoburlar) ve üçüncül tüketiciler (et ve otobur- omnivor)” olarak
üç gruba ayrılırlar. Ekosistemlerde canlı öğelerin son basamağını oluşturan
ayrıştırıcılar da bakteri ve mantarlardan oluşmuştur. Bunlar ölmüş bitki ve
hayvan dokularını parçalayarak yaşamlarını sürdürürler ve artıkları canlıların yeniden kullanabileceği şekle sokarlar.
Ekosistemin cansız öğelerinin başında gelen inorganik maddelere karbon, hidrojen, fosfor, azot, potasyum, kalsiyum gibi maddeler; organik
maddelere karbonhidrat, protein, yağ gibi bileşikler; fiziksel koşullara ise
sıcaklık, ışık, nem, yağış gibi olaylar dahildir.
Ekosistemlerin başlıca işlevini enerji akışı ve kimyasal madde döngüsü
oluşturur. Enerji akışı üreticilerin güneş enerjisini fotosentezle kimyasal
enerjiye dönüştürmeleriyle başlar ve besin zinciri ile diğer organizmalara
nakledilir, ölüm halinde de vücuttaki enerji ayrıştırıcılar tarafından kullanılır.
Kimyasal madde döngüsü yeşil bitkilerin fotosentez amacıyla güneş ışığı
altında ortamlarından su, karbondioksit ve diğer inorganik elementleri almalarıyla başlar. Daha sonra dokularında biriktirirler ve beslenme yoluyla
da bu maddeler hayvanlara geçer. Bunların da ölmesiyle ayrıştırıcılar tarafından yeniden toprağa geri verilirler.
Ekosistem ve Özellikleri
Belli bir bölgede yaşayan canlılar birbirleri ile ve cansız çevreleri ile sürekli etkileşim içerisindedir. Canlıları ve bunların cansız çevrelerini kapsayan bütüne “ekosistem” diyoruz. Biyosferde birbirinden farklı çok fazla
ekosisteme rastlanabilir. Örneğin Amasya ili sınırları içerisinde yer alan
Akdağ’da orman ekosistemini, step ekosistemini ayrı ayrı bulmamız mümkün olabildiği gibi, sucul ekosistem olarak Boraboy gölünü de aynı bölgede
görebiliriz. Fakat bu ekosistemleri birbirinden kesin sınırlarla ayırmak
mümkün değildir.
Bir ekosistemin devamlılığı onun dengede olabilmesi ile ilişkilidir.
Dengedeki bir ekosistem, madde ve enerji döngüsü düzenli işleyen kendine
yeterli ekosistemdir. Ekosistemin varlığını devam ettirebilmesi için madde
Temel Kavramlar
7
döngüsü, enerji döngüsü ve populasyon denetiminin aksamadan devam
etmesi gerekir.
Ekosistemi oluşturan öğeler
1.
Ekosistemin canlı unsurları;
Üreticiler (Fitoplaktonlar ve klorofilli bitkiler)
Tüketiciler (Hayvanlar)
a. Otçul (Herbivor) canlılar
b. Etçil (Karnivor) canlılar
c. Hem ot, hem etle beslenen (Omnivor) canlılar
Ayrıştırıcılar (Bazı mantarlar ve bakteriler)
2.
Ekosistemin cansız unsurları;
Fiziksel unsurlar
a. İklimsel faktörler; Sıcaklık, ışık, nem, yağış hava, su hareketleri
gibi. Örneğin alabalıklar soğuk, sazanlar ise ılık sularda yayılış
gösterirler.
b. Edafik faktörler; yaşam alanlarının toprak yapısı ve özellikleri
gibi.
Kimyasal Unsurlar;
a. İnorganik maddeler; bunların başlıcaları karbon, hidrojen, fosfor, azot, potasyum, kalsiyum gibi elementler ile sudur. Bu
maddeler büyük oranda kullanıldıklarından makrobesinler olarak da nitelendirilirler.
Mangan, Çinko, Kobalt gibi çok az kullanılan inorganik maddeler
de mikrobesinler olarak tanımlanmaktadır.
b. Organik maddeler; canlılarda enerji kaynağı ve yapı maddesi
olarak kullanılan bu maddelerin belli başlıcaları, karbonhidratlar, yağlar ve proteinlerdir.
Ekosistemin unsurları kısaca bu şekilde sınıflandırılabilir. Bu
sınıflandırmada canlı unsurlar biraz daha ayrıntılı verilmelidir.
Üretici (ototrof) canlılar: Bu canlılar inorganik maddelerden, organik
madde sentezini gerçekleştirebilen canlılardır. Aynı zamanda güneş enerji-
8
Çevre Eğitimi
sini organizmaların kullanabileceği kimyasal enerjiye dönüştüren canlı grubu olarak da bilinirler.
Bu canlıların büyük çoğunluğu, organik madde yapımında güneş enerjisini kullanırlar ki böyle canlılara “fotosentetik üreticiler” denir. Yeşil bitkiler ve algler gibi.
Bir kısım bakteriler ise ortamdaki inorganik maddeleri oksitleyerek çıkardıkları enerjiyi kullanarak inorganik maddeden organik madde sentezlerler. Bu tür üreticilere ise “kemosentetik üreticiler” denir. Nitrit ve nitrat
bakterileri gibi.
Tüketici (Heterotrof) Canlılar: Bunlar besinlerini hazır olarak alan
canlılardır. Hayvan ve mantarların tümü ile pek çok bakteri türü bu gruba
dâhildir. Bunlar beslenme özelliklerine göre gruplandırılabilir. Besinlerini
katı parçacıklar halinde alıp sindirenler “holozoik türler” olarak bilinir.
Hayvanların çoğu bu gruba girer. Bunlar içinde sadece bitkilerle beslenenler
“otçul (herbivor)” organizmalardır. Sadece etle beslenenlere “etçil (karnivor)”, hem bitki hem de hayvanlarla beslenenlere ise “hem etçil hem otçul
(omnivor)” denilmektedir.
Mayalar, küfler ve bakterilerin, çoğu bitkisel ve hayvansal artıklar üzerinden beslenmektedir. Heterotrof beslenmenin bu şekline ise “çürükçül
(saprofit) beslenme” denir.
Heterotrof beslenmenin üçüncü şekli ise “parazitliktir”. Parazit canlı
konukçu olarak tanımlanan bitki veya hayvanın üzerinde yaşar. Besinini
üzerinde yaşadığı hayvandan hazır olarak alır.
Ayrıştırıcılar: Bitkisel ve hayvansal artıkların ayrıştırılmasında görev
yapan bu canlılar, madde döngüsünün devamlılığını sağlarlar. Bunların
başlıcaları bakteriler ve mantarlardır. Organik haldeki maddeleri inorganik
hale dönüştürerek, üreticilere verirler. Bu sayede canlı artıkları doğada
birikmez ve ekosistemde döngüler devam eder.
Ekosistemlerde Ekolojik Piramitler
1.
Biyokütle Piramitleri
2.
Enerji Piramitleri
Temel Kavramlar
9
TOPLAM NET ÜRETİM
KCAL / M2 / YIL
Üst Tüketiciler
8
Etoburlar
67
Otoburlar
1,928
Birincil Üreticiler
8,833
Küçük bir Ekosistemde Enerji Piramidi
Kaynak : Odum, 1957.
Şekil 4. Enerji piramidi
Şekil 5. Biyokütle piramitleri
Ekosistemlerde Bazı Temel Kavramlar
Biyom: Karasal ortamın büyük iklim kuşaklarında geniş yaşam alanları
mevcuttur. Bu alanlarda karakteristik bitki ve hayvan toplulukları gelişir.
İşte yeryuvarında büyük iklim kuşaklarına bağlı olarak oluşan büyük canlı
toplumuna “biyom” denir. Biyomlar yeryuvarı yüzeyine yayılmış bitki ve
hayvanların oluşturduğu doğal ekosistemlerdir. Örneğin; çöl biyomu.
Biyotop: “Canlı varlıkların yaşamını sürdürebilmesi için uygun çevresel
koşullara sahip bir coğrafik bölge veya değişken hacimli bir ortam” şeklinde
10
Çevre Eğitimi
tanımlanmaktadır. Bu tanımlardan da anlaşılacağı gibi, habitat bir türe ait
birey veya bireylerinin yerleştiği alan, biyotop ise bir kommunitenin yerleştiği alan olarak kabul edilebilir.
Biyosfer: Canlı küre olarak da adlandırılan biyosfer “canlıların litosfer,
atmosfer ve hidrosferde oluştuğu düşünülen tabaka” olarak tanımlanabilir.
Bu tabakanın kalınlığı yaklaşık 20 km kadardır. Biyosferi oluşturan canlılarla bunların cansız çevresi “ekosfer veya dünya ekosistemi” adı verilen bütünü oluşturulur.
Ekoton: Birbirine zıt iki ekosistem arasındaki geçiş bölgeleri ya da ekosistemlere “ekoton” denir. Örneğin; su ekosistemi ile kara ekosistemi arasındaki bataklık ekosistemi gibi. Tür çeşitliliği açısından zenginlik göstermektedirler.
Abiyotik faktörler: Ekosistemlerdeki tüm fiziksel ve kimyasal cansız etkenlerdir. İklime ait ışık, sıcaklık, yağış; toprak tabakasına ait, toprak, kayalar, v.b.
Ağır metaller: Yoğunlukları fazla olduğundan organizmalara zehir etkisi yapan metallerdir (çinko, bakır, kurşun, cıva, kadmiyum, selen).
Aküfer: Yeraltında, taban suyunun üzerinde toplandığı geçirimsiz toprak tabakasıdır.
Alıcı ortam: Kirletici atıkların bırakıldığı kara ve su ortamlarıdır.
Asbest: Asbest, 3000’den fazla kullanım alanına sahip bir kimyasal
maddedir. Isıya dayanıklı maddelerin yapımında, inşaat malzemelerinde,
fren ve debriyaj balatalarında kullanılmaktadır Asbest tozları; akciğer, mide
ve bağırsak kanseri gibi tedavisi güç olan hastalıkların temel sebebi olarak
gösterilmektedir. En tehlikeli asbest lifleri, uzunluk/kalınlık oranlarının
3’ten büyük olduğu mavi ve kahverengi olanlarıdır. Asbest tozlarına maruz
kalma standardı her ülkede değişik olmakla beraber; kabul edilen minimum
değerin 0,4 lif/m3 olduğu belirtilmektedir.
Baskın türler: Bir ekosistem içinde, hem sayı hem de ekolojik işlevler
açısından en önemli olan türler, egemen türler olarak tanımlanabilir.
Temel Kavramlar
Şekil 6. Organizasyon basamakları
11
12
Çevre Eğitimi
Pestisitler: Bitkisel ve hayvansal üretimde, ormancılıkta, ürün verimi
düşüklüğüne yol açan böcekleri (insektisitler), mantarları (fungisitler) ve
istenmeyen otları (herbisitler) öldürmek için kullanılan ve “biyositler” olarak da anılan kimyasal bileşikler, kısaca zirai amaçla kullanılan kimyasal
zehirlerdir.
Biyolojik birikim: Bazı kirletici maddelerin yoğunluğun, besin zincirinin birbirini izleyen halkalarında giderek artması olayıdır.
Bazı kirletici maddeler besin zincirlerinde birikirler. Biyolojik birikimin
nedenleri:
1.
Kirletici maddenin doğada kimyasal ya da biyolojik yollarla ayrıştırılamaması, ya da çok yavaş parçalanması,
2.
Suda çözünmeyen, yağda çözünen maddeler olmaları, dolayısıyla
yağ dokusunda birikebilmeleri,
3.
İkinci termodinamik kanunu gereğince besin zincirlerinde enerji
aktarımlarının verimsiz oluşudur. %90’lık verim kaybı nedeniyle
bir üst basamaktaki tüketiciler alt basamaktan çok fazla yemek zorundadır.
Biyolojik birikimi olan başlıca maddeler DDT, PCB gibi sentetik organik kimyasallar, bazı radyoaktif maddeler ve bazı ağır metallerdir.
Şekil 7. Biyolojik birikim
Temel Kavramlar
13
Tolerans Kuralları:
Canlıların ortamsal etmenlere karşı alt ve üst tolerans sınırları bulunmaktadır. Buna Shelford’un (1913) tolerans yasası denir. Yasada yer alan
kurallar şunlardır:
-
Belli bir etmene geniş toleranslı olan bir organizma, diğer bir etmene karşı dar toleranslı olabilir.
-
Çoğu etmenlere toleransı geniş olan organizmalar, daha geniş
alanlara yayılırlar. Bir tür için uygun olmayan bir ekolojik etmen,
türün diğer etmenlere toleransını da değiştirir. Örneğin, Penman
(1956)’a göre toprak azotu sınırlayıcı olduğu zaman, otların kurallığa dayanıklılığı azalmaktadır.
-
Sınırlayıcı etmenler özellikle üreme evresinde çok etkilidirler
Tolerans geniş veya dar olabilir. Eğer etmen sıcaklık ise; stenotermal
(dar sıcaklık sınırları) ve euritermal (geniş sıcaklık sınırları ) durumlar söz
konusudur. Yani türün sıcaklığa karşı toleransı dar veya geniştir.
Bir organizmanın tolerans sınırlarını belirlemenin yanında, niçin tolerans gösterdiğini de araştırmak önemlidir.
Bir Türün Ekolojik Hoşgörürlüğü: Ortamsal koşulların belirlediği sınırlar içerisinde, bir türün büyümesi için karakteristik olan potansiyel, o türün
“ekolojik hoşgörürlüğü” olarak bilinir. Ekolojik hoşgörürlük, bir türün belirli bir habitat veya kommunite içinde bulunup bulunamayacağının belirlenmesinde önemli rol oynamaktadır. Hatta belli bir habitat içindeki bir
türün, ortam şartlarındaki dalgalanmaya tolerans yeteneğinin belirlenmesinde de ekolojik hoşgörürlüğün etkisi büyüktür.
Bazı türler, soğuk bölgelere uyarlarken diğer bazıları, kurak bölgelerin,
tuzcul çöllerin vs. koşullarına uymuşlardır. Bitki kuşakları çoğunlukla türlerin ekolojik hoşgörürlüğü çerçevesinde oluşmaktadır. Kuşağın oluşmasından sorumlu etmen nem miktarı, tuz miktarı vs. olabilir. Bir deniz kıyısındaki türlerin, tuzluluğa farklı şekilde gösterdikleri tolerans, vejetasyonunun
farklı kuşaklar olarak belirmesine neden olmaktadır. Örneğin; optimum hoş
görürlülükle yetişen bitkilerin, en kuvvetli ve en bol olmaları ve bunun sonucunda da maksimum rekabet gücüne sahip olmaları bu kuralın en bariz
göstergesidir. Hâlbuki ekolojik hoşgörürlük sınırları altındaki bitkiler, diğer
bitkilerin kuvvetli rekabetleri nedeni ile daha zayıf olup, ortamda da az
sayıda bulunurlar.
14
Çevre Eğitimi
Şekil 8. Ekolojik hoşgörü
Liebig’in Minimum Kavramı: Bu kuram ilk kez 1840 yılında bitkilerin
beslenmesinde bazı elementlerin kaçınılmaz olduğunu belirtmek amacıyla
Liebig tarafından ortaya atılmış olup, daha sonra tüm ekolojik faktörlere
uygulanmıştır. Doğada yaşam için gerekli elementlerin bir bölümü (karbon,
hidrojen, oksijen vb.) bol olarak bulunduğu halde, diğer bir bölümü her
zaman canlıların gereksinimini karşılayacak düzeyde bulunmayabilir. İşte
düzenli veya düzensiz azalıp çoğalmasıyla veya doğadaki ortalama değeri ile
eşik düzeye ulaşan bir faktör yaşamı sınırlayıcı etkiye sahiptir. Örneğin, bor
elementi, bitkiler için gerekli bir madde olmakla beraber, toprakta daima
nadir olarak bulunan bir elementtir. Şayet bu element mevcut bitkiler tarafından tüketilirse, bundan sonra ilgili bitkilere diğer gerekli elementler bol
miktarda verilirse dahi bu bitkilerin gelişmesi, bor elementinin bulunmamasından ötürü durur.
Temel Kavramlar
15
Buna göre, bir alanın verimi minimumdaki besin maddesiyle sınırlandırılır. Diğer bir deyişle, canlı varlıkların belli bir yaşam ortamında bulunmaları veya bu ortamda gelişebilmeleri ancak üreme ve gelişmeleri için gerekli
maddeleri almalarıyla sağlanır. Ancak bu maddelerin miktarı ve türü organizmadan organizmaya değiştiği gibi, mevcut koşullara göre de değişebilir.
Homeostasis: Organizmalar çok değişken yapıda olan çevresel koşullarda yaşantılarını sürdürürler. Ancak fizyolojileri sayesinde iç koşullarını
sabit tutma yeteneğindedirler. Bu düzenlenme iç faktörlerin dış faktörlere
göre ayarlanmasıyla sağlanır. Zira organizmalar iç koşullarını sabit tutabilmek amacıyla metabolizma artık ürünlerini ve daha önce vücutlarına aldıkları maddeleri boşaltabilirler. Bu özelliklerinden ötürü tüm canlılar hoşgörü
sınırları içinde kendi kendilerini ortama göre ayarlama ve onarım gücüne
sahiptirler. İşte hücreden biyosfere kadar olan tüm sistemlerin sahip olduğu
bu kendi kendini ayarlama ve onarım gücüne “homeostasis” denir.
Kirlilik dış satımı: Günümüzde gelişmiş ülkelerin gelişmekte olan ülkelere yapacağı yatırımlarda belli bir nitelik değişikliğinin olacağına kesin
gözüyle bakabiliriz. Endüstrileşme sürecini tamamlamış olan gelişmiş ülkeler doğayı korumak için gerekli önlemleri almışlardır. Bu önlemler de kuruluşlara ilave masraflar getirmektedir. Buna çözüm olarak gelişmiş ülkeler,
daha önce kurulmuş ve çalışmakta olan fabrikaları çevreye daha az zarar
veren bir duruma getirecek önlemleri alacaklarına; kar oranını düşürmemek
için, onları çevre korunmasının daha gevşek olduğu ve yabancı yatırıma
gereksinme duyan, gelişmekte olan ülkelerde kurmaya başlamışlardır. Asbest, arsenik, civa, kurşun, çinko, fare vb. öldürücüleri, benzidin boyaları ve
çelik üretimi ile ilgili endüstri kuruluşları, dış satımına başlanan ve çevreye
zararlı olanlar arasında en önde gelen örneklerdir.
Gelişmiş ülkeler, uzun yıllar sonucu edindikleri deneyimler ile, doğal
çevrenin korunmasına ve çevre sağlığına gittikçe daha büyük önem vermeye
başlamışlardır. Alınan kararlar, çıkarılan yasalar, kamuoyunun artan duyarlılığı, bu alanda topluma öncülük ve önderlik eden kişilerle kurumların çabaları değişmenin hem göstergesidirler, hem de onun hazırlayıcısı olmuşlardır.
Gelişmekte olduklarından dolayı yabancı yatırıma açık ülkeler, gelişmiş
ülkelerin yapacakları yatırımlara karşı dikkatli olmalıdırlar. Aksi halde yatırımların yanı sıra kirlilik dış alımı ile karşı karşıya kalabilirler.
Fauna: Yeryüzünde ekolojik olarak sınırlanabilir bir yaşam mekânında
bulunan bütün hayvanları ifade eden bir terimdir (orman faunası, çayır ve
deniz faunası gibi).
16
Çevre Eğitimi
Flora: Belirli bir bölgede bulunan bitki türlerinin tamamının listesidir
(Amasya Tavşan Dağı florası gibi).
Anız: 16 Aralık 1998’de Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı tarafından çıkarılan Anız Yakılmasının Önlenmesi Hakkında Tebliğ’in 4. maddesine göre
anız, “hububat hasadından sonra toprak üstünde kalan sap ve saman artıkları”dır. Anızların yakılması sırasında tarım topraklarında faydalı mikroorganizmalar ölmekte; toprak erozyonu şiddetlenmekte ve verim kaybı olmakta; çevredeki ağaç, çalı ve toprak üstü canlılarla henüz hasat edilmemiş tarlalardaki ürünlere zarar verilmekte; hava kirliliğine yol açılmakta; anız artıklarıyla beslenen yabanıl hayvanlar ölmekte; arazi üzerindeki enerji iletim
ve haberleşme hatları zarar görebilmektedir.
Temel Kavramlar
17
Kaynaklar
ANONİM, AB ve Türkiye’de Çevre Mevzuatı, TÇV Yayınları, Ankara, 2001.
ANONİM, Ansiklopedik Çevre Sözlüğü, TÇV Yayınları, Ankara, 2001.
ANONİM, ÇED Eğitimi, TÇV Yayınları, Ankara,1994.
ANONİM, Çevre El Kitabı, T.C. Çevre Bak. Yayınları, Ankara, 2000.
ANONİM, Türkiye’nin Biyolojik Zenginlikleri, TÇV Yayınları, Ankara,1987.
ANONİM, Türkiye Çevre Atlası, T.C. Çevre Bak. Yayınları, İstanbul,1997.
ANONİM, Türkiye’nin Canlılar Dünyasındaki Önemi, T.C. Çevre Bak. Yayınları, İstanbul,1992.
ANONİM, Türkiye’nin Çevre Sorunları, TÇV Yayınları, Ankara,1995.
ANONİM, Türkiye’nin Çevre Sorunları, TÇV Yayınları, Ankara, 2003.
ANONİM, Türkiye Gönüllü Kuruluşlar Rehberi, TÇV Yayınları, Ankara,1997.
ANONİM, Türkiye’nin Sulak Alanları, TÇV Yayınları, Ankara,1993.
ANONİM, Ortak Geleceğimiz, TÇV Yayınları, Ankara,1991.
AKMAN Yıldırım, Biyocoğrafya, Palme Yayınları, Ankara,1993.
AKMAN Yıldırım, İklim ve Biyoiklim, Palme Yayınları, Ankara,1990.
AKMAN Yıldırım ve ark., Çevre Kirliliği (Çevre Biyolojisi), Palme yayınları, Ankara,
2000.
BROWN L.R. ve ark., Dünyanın Durumu Raporu, Tema Vakfı Yayınları, İstanbul,
1995.
BROWN L.R. ve ark., Dünyanın Durumu Raporu, Tema Vakfı Yayınları, İstanbul,
1996.
BROWN L.R. ve ark., Dünyanın Durumu Raporu, Tema Vakfı Yayınları, İstanbul,
1997.
BROWN L.R. ve ark., Dünyanın Durumu Raporu, Tema Vakfı Yayınları, İstanbul,
1998.
BROWN L.R. ve ark., Dünyanın Durumu Raporu, Tema Vakfı Yayınları, İstanbul,
1999.
BROWN L.R. ve ark., Dünyanın Durumu Raporu, Tema Vakfı Yayınları, İstanbul,
2000.
BROWN L.R. ve ark., Dünyanın Durumu Raporu, Tema Vakfı Yayınları, İstanbul,
2001.
BROWN L. R., Eko-Ekonomi, Tema Vakfı Yayınları, İstanbul, 2003.
ÇEPEL Necmettin, Çevre Koruma ve Ekoloji Terimleri Sözlüğü, Tema Vakfı Yayınları,
İstanbul, 1996.
ÇEPEL Necmettin, Ekolojik Sorunlar ve Çözümleri, Tübitak Yayınları, İstanbul, 2002.
ÇEPEL Necmettin, Orman Ekolojisi, İ.Ü. Basımevi, İstanbul,1995.
ÇEPEL Necmettin, Yok Ettiğimiz Ormanlarımız, Tema Vakfı Yayınları, İstanbul, 1995.
DAVİDSON A. Eric, Gayrisafi Milli Hasılayı Yiyemezsiniz, TÇV Yayınları, Ankara,
2004.
Download