Hayat Boyu Eğitim Anlayışı - İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Odaları

advertisement
SUNUM
HAYAT BOYU
EĞİTİM
ANLAYIŞI
Dünyada 1960’lı yıllarda “Hayat Boyu Eğitim”
bir kavram olarak gelişmeye başlamış ve bu eğitim
anlayışı epeyce taraftar bulmuştur.
Hayat boyu eğitim anlayışında; her seviyedeki
sosyal
kurumlar
eğitim
vermek
üzere
teşkilatlanacaklar, ekonomik kuruluşlar, üretimi
artırmaya önem verdikleri kadar, diğer konulardaki
öğrenme faaliyetlerine de önem verecekler, böylece
sürekli öğrenen bir “bilgi toplumu” meydana
gelecektir.
Sadece ekonomik sebeplerle dahi, böyle bir
öğretim anlayışının ne kadar gerekli olduğu bugün
çok iyi anlaşılmıştır. Çünkü bir insanın sadece
gençlik çağında öğrendiği bilgi ve becerilerle
mesleğini hayatının sonuna kadar devam ettirmesi
mümkün değildir.
Teknoloji o kadar hızlı değişiyor ki; bazı meslek
alanlarında, bir yıl önceki bilgi yetersiz hale
gelebiliyor. Bu hıza uyabilmek için, ülkelerin
öğrenme faaliyetlerini hayatları boyunca devam
ettirmeleri gerekiyor.
Hızla değişen dünyamızda, bilgilerin önceki
yüzyıllara göre daha da artması ve gelişmesi, insan
ruhunun daha yararlı ve güçlü hale getirilmesi
çabalarını geliştirmiştir. Bunun sonucunda, eğitimin
gücüne inanan ülkeler, vatandaşları için eğitimi temel
bir hak olarak görmüşler ve kabul etmişlerdir.
Geçmişimize baktığımızda Ahilik, eğitimi hayat
boyu devam eden bir faaliyet olarak görmek
suretiyle, yüzyıllar ötesine ışık tutmuştur. Ahi
zaviyelerinde 40 yaşın üstündeki insanlara da okuma
yazma öğretilmiştir. Hatta bunlar arasında divan
tarzında şiir yazacak kadar olgunluğa ulaşanlar dahi
vardır.
Ahi birlikleri, üyelerini öğrenci veya eğitici
olarak, sürekli bir eğitim ortamında tutuyordu.
Öğretecek bir şeyleri bulunan herkesten eğitici
olarak faydalanmak ve her fırsatta eğitim
yaptırmak, bu teşkilatın önemli bir özelliğidir.
Eğitim sadece kişiyi geliştiren bir faaliyet
olarak değil, aynı zamanda onu işyerine,
büyüklerine ve topluma saygı duyup gönülden
bağlanmasını sağlayan bir araç olarak da
görünmekteydi.
Kuş tek kanatla uçamaz.
İnsanın da gelişmiş ve topluma faydalı olabilmesi
için de;
1. Akıl-beceri
2. Ruh ve inanç yeteneklerinin birlikte faaliyet
göstermesi gerekir.
Bugün eğitimciler, insanı sadece haftada
çalışacakları iş hayatı için değil, aynı zamanda iş
hayatı dışındaki zaman dilimi için de yetiştirmek
mecburiyetinde olduklarının farkındadır.
Ahilik ise yüzyıllar öncesinde üyelerine, işyerinde
meslek eğitimi, zaviyelerde ise genel eğitimi vermek
suretiyle böyle bir sentezi gerçekleştirmiş ve asırlar
ötesine ışık tutmuştur.
Artık eğitime sadece okulda verilen ders olarak
bakılmamakta, öğrenci çevresi ve okul dışı faaliyetleri
ile birlikte eğitilmesi gereken bir insan olarak
görülmektedir.
Ahilik, yüzyıllarca önce insanı bir bütün olarak ele
almış, sadece genel ve mesleki eğitimini değil, serbest
zamanlarını değerlendirme faaliyetlerini de organize
etmiştir.
Yaren sohbetleri, çeşitli toplantılar ve eğlencelerle
üyelerinin eğitimlerini bütünlük içinde geliştirerek
bugün dahi tam olarak gerçekleştiremediğimiz bir
eğitim düzeni kurmuştur.
Meslek eğitiminde iş hayatı ile okulun birbirini
tamamlayacak
şekilde
çalışmalarını
gerekli
kılmaktadır. Bu sağlanmadığı takdirde, bir ülkenin
mesleki eğitimden beklediği faydayı elde etmesi
mümkün değildir.
Son zamanlarda ortaya çıkan hayat boyu eğitim
anlayışı, Ahiliğin ortaya koyduğu eğitim anlayışını
doğrulamaktadır.
Ancak, bu zengin tarihi tecrübelerimizden
yeterince istifade edebildiğimizi söylemek çok güçtür.
İstanbul Valiliği Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği
Koordinasyon Merkezince “Yaşam boyu öğrenmede
politika ve uygulamalar” konferansı düzenlendi. Bu
toplantıya Bulgaristan, Slovakya, Almanya, Estonya,
Yunanistan, Litvanya, Polonya, Romanya temsilcileri
katıldı ve ülkelerindeki yaşam boyu öğrenme
konusunda hükümetlerinin politikalarını, yaptıkları
uygulamaları anlattılar. Böylece her ülkenin
deneyimleri, diğer ülkeler tarafından paylaşıldı.
İstanbul Valiliği Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği
Koordinasyon Merkezi’nde görev yapan AB
uzmanı Barış OSMANOĞLU ise İstanbul’daki
çalışmalar hakkında bilgi verdi.
İstanbul Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği
Başkanımızı temsilen katıldığım bu konferansta
tespit ettiğim hususları sizlerle paylaşmak istiyorum.
1. Birliğimize bağlı meslek odalarımızın
üyelerinin eğitim ihtiyaçları tespit edilmelidir (6
Kasım 2009 tarihi itibariyle odalarımıza eğitim
ihtiyaçları yazısı yazılmıştı fakat üzülerek belirtmek
isterim ki henüz 2 oda dışında cevap veren olmadı).
2. İşbirliği içerisinde olduğumuz İstanbul Aydın
Üniversitesi ve Birliğimiz olarak, esnaf ve
sanatkârlarımızın eğitim ihtiyaçlarını projelendirip,
KOSGEB, İŞKUR ve AB’nin imkânlarından
yararlanmalıyız.
Birliğimizin yaşam boyu eğitim programı ile üye
odalarımıza hizmet verebilmesi için;
• İşverenler hangi elemanlarının hangi tür eğitime
ihtiyaç duyduğunu belirtmelidir.
• Bu eğitime katılmak zorunlu olmalıdır.
• Eğitim programları Birlik ve Üniversite tarafından
hazırlanmalı, kaç saatlik bir eğitime ihtiyaç
duyulacağı belirtilmelidir.
• Eğitim sonunda elde edilecek bilgi ve beceriler
belgelendirilmelidir.
• Bu eğitim için işletmenin belirli bir miktar eğitim
payı ayırması gerekmektedir.
• İşletme sahiplerinin ve yöneticilerinin daha çok
işletme, muhasebe, iş yönetimi, pazarlama, vb.
konularda eğitim almaları sağlanmalıdır.
• Meslek odalarının eğitim bütçelerinden odalara ayrılan
miktar yine hayat boyu eğitim için kullanılmalıdır.
• Her meslek odası, değişen teknoloji konusunda
ustalarına
kurs
verilmesi
için
Birliğimize
başvurmalıdır.
• Milli Eğitim Bakanlığı’nın halk eğitim merkezlerinin,
mesleki eğitim merkezlerinin, hayat boyu eğitim için;
mekânlarını ve imkânlarını kullanıma vermeleri
sağlanmalıdır.
• Bunun yanında çeşitli resmî ve özel eğitim kurumları
da eğitim verme konusunda yetkilendirilmelidir.
Bu konunun işlerlik kazanması için yasal zorluklar
çıkarsa, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ve Milli Eğitim
Bakanlığı’ndan, bu konuda yasal kolaylıklar sağlanması
için girişimde bulunulmalıdır. Böylece istihdamdaki
kişilere sürekli bir eğitim imkânı sunulabilir
kanaatindeyim.
Zaman geçmiş değildir. 21. yüzyılda çağdaş
medeniyet seviyesine ulaşmamız için, Ahiliğin eğitim
felsefesinin temel unsurlarını alıp zamanımıza
uyarlamamız ve eğitimi hayat boyu devam eden bir
faaliyet haline getirmemiz mümkündür.
Saygılarımızla
BİRLİK EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ
Kaynakça:
1. Dr. Yusuf EKİNCİ – Ahi Birliklerinde Eğitim Anlayışı
2. Eğitim Müdürlüğü toplantı tutanakları
Hazırlamış olduğumuz sunumları
www.istesob.org web adresinden “Eğitim
Müdürlüğü”
bölümüne
girerek
bilgisayarınıza indirebilirsiniz.
TEŞEKKÜR
EDERİZ
İSTESOB EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ
Eğitim Müdürü: Metin İÇTEM
Eğitim Müd. Asistanı: Ahmet Z. GÜNDOĞDU
Download