Slayt 1

advertisement
ÖRGÜTSEL İLETİŞİM
Öğr. Gör. Dr. İnanç GÜNEY
[email protected]
Adana MYO
İletişim Süreci
 İletişim sürecinde, en basit anlamda bir gönderici ve bir alıcının olması
gerekir. Bu sürecin ereği, göndericinin düşüncelerini alıcıda
oluşturmaktadır. Bu aslında insancıl iletişimin evrensel özürdür. İletişim
konusu olan şey, alıcının duyu organlarını harekete geçirecek biçimde bir
dizi simgeyi içerir. Başka bir deyişle iletişim, bir süreç ve bu süreç içindeki
tüm öğelerin, zaman içinde karşılıklı olarak etkileşmesidir.
 Yaşamın kendisi gibi iletişim de bir süreçtir. Bunun anlamı, iletişimin
dinamik olmasıdır. Sürekli değişir ve bu değişim, kesintisiz bir biçimde
devam eder.
 İletişimi neden bir süreç olarak tanımlamak gerektiğini kavrayabilmek
için, önce süreç kavramının anlamı üzerinde durmamız gerekir. Süreç, "bir
olayın düzenli olarak ve birbirini izleyen değişmelerle gelişmesi, başka bir
olaya dönüşmesi" dir. Herhangi bir olayı, olguyu ya da ilişkiyi süreç
kavramıyla tanımladığımızda, süreç içinde yer alan öğelerin karşılıklı
etkileşim içinde değiştiklerini anlatmış oluruz.
İletişim Sürecinin Unsurları Nelerdir?
 Mesajı gönderenin istediği davranışın alıcı tarafından gösterilmesi
halinde etkin bir iletişim gerçekleşir. İletişimin dört temel öğesi
vardır:
Gönderici (kaynak)
Mesaj (ileti)
Alıcı
Kanal
1- Gönderici (Kaynak)
 Bir duygu veya düşüncesi olan ve bunları paylaşma durumunda olan göndericidir.
Bu kişi “kaynak, gönderici veya iletici” olarak nitelenir. Kaynağın güvenilir,
geçerli, sevilen, iletilen konuya uygun ve inandırıcı olması gerekir. Aldığı kötü
rollerle tanınan bir film yıldızının çocuk yuvası açması pek çekici gelmeyecektir.
İletişimin etkili olmasından gönderici sorumludur. Bu sorumluluğun önemli
unsurları vardır. Bu unsurlar:
 Alıcıya uygun, açık ve kolay anlaşılır mesajları oluşturmak
 Mesajı, en etkili kanalla alıcıya ulaştırmak
 Geri bildirimleri doğru almaktır.
 Buna göre kaynağın görevi; mesajı, alıcıya doğru şekilde oluşturmak ve mesajın
anlaşılmasını sağlamaktır.
Kaynağın Taşıması Gereken Özellikler
 Kaynak bilgili olmalıdır
 Kaynak kodlama özelliğine sahip olmalıdır
 Kaynak düzlem ve rolüne uygun davranmalıdır
 Kaynak tanınmalıdır
2- Kodlama (Şifreleme, Anlamın Kodlanması)
 Mesajın işaret haline dönüşmesinde kullanılan simgeler ve
bunlar arasındaki ilişkileri düzenleyen kuralların tümüne
kod adı verilir.
 İnsan dilleri birer koddur. Karşılıklı konuşurken aynı anda
değişik türden kodlar kullanılır. Kullanılan dil bu kodlardan
yalnızca biridir.
 Yüz ifadeleri, söyleyiş tarzı, el ve kolların hareketleri de,
ayrı ayrı kodlarla aktarılan mesajlardır.
 Bugüne kadar üzerinde en çok çalışılan, incelenen kod
dildir.
Kodlamayı Etkileyen Faktörler
İlişkinin Türü: Anlamı kodlama konusunda iletişim içindeki
kişilerin temsil ettiği statü, roller ve durum önemli bir işleve
sahiptir.
Örneğin; insan kızgınlığını, sevgilisine, eşine,
çocuğuna, amirine ya da arkadaşına çok farklı
biçimde aktarır.
 İletişim Ortamı: Yer, zaman, yaş gibi faktörler de anlam
kodunu etkileyen diğer özelliklerdir. Örneğin; bir anne
çocuklarına
olan
kızgınlığını
misafirlerin
yanındayken farklı başkaları yoksa farklı biçimde
ortaya koyar.

Kodlamayı Etkileyen Faktörler -2
 İletişimin Amacı: Olumlu iletişimde ve iletişimin etkin bir
biçimde sürdürülmesinde ilişkinin amacı önemli rol oynar.
Kaynak ile alıcı kişinin amaç ve ilgileri anlamın kodlanmasını
belirleyen temel bir özelliktir.


Kaynak için amaçlar: sorun çözmek, anlatmak, işbirliği yapmak,
disiplin altına almak, etkilemek, bilgi vermek, ikna etmek, farklı
görüşleri açmak, değiştirmek, yön vermek, karşı koymak,
örgütlemek, denetlemek, paylaşmak, haddini bildirmek ve aşağılamak
olabilir.
Alıcı için amaçlar: anlamak, tartışmak, değerlendirmek,
öğrenmek, işbirliği yapmak, paylaşmak vb. olabilir.
Kod açma (Deşifre-Çözümleme)
 Kodlanarak alıcıya gelen mesajın içeriğini yeniden elde etmek
için yapılan çözümleme sürecine kod açma denir.
 Kod açma ve yorumlama birbirlerinden farklı iki işlemdir. Kod
açma sürecinden sonra yorumlama başlar.
 İletişimin başarısı, mesajın alıcı tarafından kod-açımının
kodlandığı şekilde yapılmasına bağlıdır. Bu ise alıcı ile
kaynağın anlayışlarının kesişmesini gerektirir.
 Buna ortak yaşantı alanı denir.
 Ortak yaşantı ve deneyimlerin bir yansıması olarak iletişimde
ortak bir dilin kullanılması, kod-açımının etkin bir şekilde
gerçekleşebilmesinin ilk koşuludur.
3- Mesaj (İleti)
 Paylaşılacak duygu, düşünce, istek ve bilginin söz, yazı veya simgesel
olarak ifadesidir. Bu simgeleri işaret, söz, beden dili, ses, gazete,
dergi vb. olabilir. Simgelerin tek başlarına bir anlamları yoktur.
Anlam gönderici ve alıcı tarafından yüklenir. Etkili iletişimde
anlamlar ortak olmalıdır. Her sözcük, çevredeki her şey, sesler bile
bir imgedir.
 Mesaj; duygu, düşünce ve fikirden oluşur. Bu açıdan düşünce ve
duygu aktarmaya yarayan her hareket, jest, mimik veya hareketsizlik,
bir mesajdır. İletişimde mesaj, etkendir. Gönderici ve alıcıyı,
mesajın yönü belirler.
Mesajın Taşıması Gereken Özellikler
 En önemlisi, kullanılan dildir. Mesajda kullanılan dil, alıcı (hedef)
tarafından kolayca anlaşılabilen ortak, açık, net ve kesin bir
nitelik taşımalıdır.
 Mesajın içeriği ise, yanlış yoruma yer bırakmayacak derecede
açık anlam ve yargılardan oluşmalıdır.
 Mesajın doğru anlaşılabilmesi, mesaj içeriğinin alıcı tarafından
algılanabilmesine ve yorumlanabilmesine bağlıdır.
 Gönderici mesajı kodlarken, alıcının onu algılama yeteneğini göz
önünde bulundurmalıdır.
Mesajların taşıması gereken özellikler
 Anlaşılır olmalıdır.
 Açık olmalıdır.
 Doğru zamanda iletilmelidir.
 Uygun kanalla iletilmelidir.
 Kaynak ve alıcı arasında kalmalıdır.
4- Kanal
 Kanal, göndericiyle alıcı arasındaki mesajın iletildiği yoldur. Bireybirey arasında gerçekleşen iletişimde kanal ses ve ışık dalgaları gibi
dış etkenlerden oluşur. Ancak bireyin iç iletişiminde dış kaynaklı
(ses ve ışık gibi) kanala gerek yoktur. Birey iç iletişiminde algıladığı
konuları kendisi yorumlar.
 Mesajın gönderilmesi sırasında aşırı gürültü, ses ışık, soğuk, sıcak
gibi etkenler, kanalın iletim görevini yapamamasına neden olabilir.
Kanal - iletişim aracı
 İletişim sürecinde mesajın kaynaktan alıcıya ulaşmasını





sağlayan ortam, yöntem ve tekniklerdir.
Kanal, mesajın alıcıya sunuluş (iletiliş) biçimidir.
Yöntem, hedefin, istenilen davranışları geliştirmeleri ve
algılamaları için seçilen işlemler bütünüdür.
Ortam ise, kaynak ile alıcı arasında akan mesajların
(bilginin) taşıyıcısıdır. Her mesaj bir kanal aracılığıyla
alıcıya ulaştırılır.
İletişimde seçilecek kanalın hangisi olduğunu büyük
oranda alıcının kim olduğu belirler.
Kanal, mesajı bozulmadan iletebilecek özellikte
olmalıdır.
5- Alıcı (Hedef)
 Mesajın gönderildiği kişi, grup ya da kitleye iletişim sürecinde “alıcı” denir. Alıcı
bir tek kişi olabileceği gibi birden fazla kişi de olabilir. Başarılı bir iletişimde,
göndericinin mesajı doğru iletme sorumluluğu kadar alıcının da sorumluluğu
vardır. İletişim süreci alıcının gönderilen mesajı algılamasına kadar
tamamlanamaz. İletişimin tam olması, mesajın alınmasına bağlı iken; etkinliği
mesajın alınması ve istenen davranışın hedef (alıcı) tarafından gerçekleşmesine
bağlıdır. Bunun açık şekli “beş alıcı tepkisi” olarak ifade edilir.
 Bunlar; alma, algılama, kabul, davranış ve geri bildirimdir (Feed Back). Buna,
iletişimin beş kuralı da denmektedir. Alıcının açık ve önyargısız olması, mesajın
doğru algılanması için gereklidir.
Alıcı (Hedef, İletilen)
 Mesajın





ulaşması istenen kişi, kurum ya da
topluluklardır.
Alıcıdan, kaynağın kodladığı anlamı, alıp çözmesi ve
değerlendirmesi beklenir.
İletişimde mutlaka alıcı veya alıcılar olması gerekir.
Alıcının mesaja yüklenen anlamı verip vermemesi,
birçok faktöre bağlıdır.
Etkin iletişim, hem kaynağın, hem de alıcının kullanılan
sembollerin anlamlarını bilip, onlara ortak anlam
vermesi sayesinde kurulur.
Kaynak gibi, alıcının da iletişim kurma yeteneği; onun
iletişim becerisine, tutumuna, tecrübe ve bilgisine
bağlıdır.
Alıcının Taşıması Gereken Özellikler
 Mesajı algılayabilmelidir,
 Bilgili olmalıdır,
 Geri bildirim sistemine sahip olmalıdır,
 Seçici olmamalıdır,
 Bulunduğu düzleme uyabilmelidir,
 Kaynak olma özelliği taşımalıdır.
Algılama ve Değerlendirme (Filtre etme-Yorumlama)
 Bir olay ve nesnenin varlığı üzerinde duyular yoluyla bilgi edinmedir.
 Algılama süreci ile kişi çevresindeki uyarıcılara anlam verir.
 Bilgiyi (mesajı) yorumlamada alıcı tarafından kullanılan zihinsel ve
duyumsal bir süreçtir.
 Algı ise, duyu organlarından beynimize ulaşan verilerin organize
edilmesi, yorumlanması ve anlamlandırılmasıdır.
Mesajın algılanması
 Alıcının veya kaynağın mesaja aynı anlamı yüklemesi, referansın
aynı olmasına bağlıdır.
 Mesajın tam olarak algılanabilmesi için, kaynak ve hedefin mesajı
kodlayacak ve kodu çözecek bilgi birikimine sahip olmaları
gerekir.
 Mevlana'nın,
"Sen ne kadar bilirsen bil, senin bildiğin başkasının
anladığı kadardır."
sözü, iletişimde; algılamanın önemini belirtmektedir.
Geri bildirim (Geri besleme, dönüt, geri iletim)
 İletişim sürecinde alıcıdan kaynağa yönelen tüm tepkilere geri
bildirim denir.
 Kaynak, alıcısına gönderdiği mesajların alınıp alınmadığını, alındıysa
anlaşılıp anlaşılmadığını, ya da ne denli anlaşıldığını geri
bildirimlerle anlayabilir.
 İletişim sürecinin son aşamasıdır.
 Mesajın alıcı tarafından yorumlanma şekli geri bildirim sayesinde
anlaşılır.
Pozitif geri-bildirim
Pozitif bir geri bildirim, iletişim sürecinde şu anlama gelir.
Mesaj doğru alınmıştır,
Mesaj doğru algılanmıştır,
Mesaj doğru bir biçimde yorumlanmıştır,
Alıcı, geri bildirim için hazırdır.
Etkin Olan ve Olmayan Geribildirim
ETKİN GERİBİLDİRİM
ETKİN OLMAYAN GERİBİLDİRİM
Kaynağa yardımcı olmayı amaçlar.
Kaynağı küçük düşürme ön plandadır.
Belirli ve ayrıntılıdır.
Geneldir.
Açıklayıcıdır, bilgiyi paylaşır.
Değerlendiricidir, öğüt vericidir.
Konu ile ilgilidir.
Konu ile ilgisi yoktur.
Mesajın tam bir karşılığıdır.
Mesajın anlamı ile doğrudan ilgisi yoktur.
Zamanlaması uygundur.
Zamanlama itibariyle hatalıdır.
Açık ve nettir.
Anlaşılmayacak kadar karmaşıktır.
Yapıcıdır ve davranış üzerinde durur.
Kişiyi ve kişiliği vurgular.
Kişiyi olumlu tutuma yöneltir.
Kişiyi savunmaya yöneltir.
Gözlem ağırlıklıdır.
Tahmin ve yorum ağırlıklıdır.
İLETİŞİM SÜRECİ TEK YÖNLÜ VE ÇİFT YÖNLÜ OLMAK ÜZERE İKİYÖNLÜDÜR.
 Tek Yönlü İletişim: İletişim sürecinin tek yönlü işleyişi,”bir kaynaktan bir alıcı ”ya da “bir
kaynak çok alıcı” şeklinde olabilir. Amaç yalnızca iletinin alıcıya ulaştırılmasıdır. Alıcının iletiyi
istenilen biçimde ve tam olarak algılayıp algılamadığı ve ne ölçüde etkilediği araştırılmaz.
 tek yönlü iletişimde, kaynak ile alıcı ile karşılıklı hiçbir ilişkiye girmez.Yani kaynaktan çıkan bir
emir alıcıya iletildiğinde, yada yönetici durumunda bulunan kaynak tarafından örgüt üyelerine
herhangi bir konuda bilgi verildiğinde tek yönlü iletişim süreci gerçekleşir. Bu süreç ters yönde
de gerçekleşebilir. Örneğin, sadece iş görenlerden yöneticiye dönük olarak birtakım iletilerin
gönderilmesi gibi. Tek yönlü iletişimin işletmelerde yaygın şekilde kullanışının sebepleri
şöyledir:
 İletişimin tek yönlü oluşu, işletmelerdeki uygulamalara hız kazandırır.
 İletinin açık anlaşılabilir özellik taşıması halinde çift yönlü işlemesine gerek yoktur.
 Normal ölçüde anlayış ve kavrama yeteneğine sahip olan kişiler iletiyi kolaylıkla algılarlar.
 İki Yönlü İletişim:Yansıma öğesinin eklenmesiyle kaynak ile alıcı
arasında etkileşimin sadece eylemle kalmayıp , eylem ve tepki
biçimine dönüşmesidir. Tek yönlü iletişim tek başına kullanıldığı
sürece çoğu kez etkisiz ya da yetersiz kalmasına karşın çift yönlü
iletişim teknik açıdan olduğu kadar yönetsel açıdan da en etkin ve en
geçerli bir süreçtir. Bu süreç yalnız uyarımı değil, yanıtı da içerir.
Hem iletiyi, hem de iletişim etkinliklerini kapsar. İki yönlü iletişim,
ŞEKİL-3 ‘de görülmektedir.
 İki yönlü iletişimde gönderici ile alıcının rolleri hemen değişmekte,
biri diğerinin yerine geçmektedir. Amaç, elde edilen sonuçların
iletinin kaynağına uygunluğunu saptamak ve bu arada bazı saptamalar
varsa bunları giderek iletiyi amacına ulaştırmaktır.
Download