SAĞLIK Bulanık görme ve ağrılar göz tansiyonu habercisi mi? Halk arasında bilinen ismiyle göz tansiyonu, tıptaki ismiyle glokomi, yükselen göz iç basıncının, görme sinirini tahrip etmesiyle ortaya çıkan ve tedavi edilmezse körlükle sonuçlanan önemli bir göz hastalığıdır. Bir İnci Göz Hastanesi doktorlarından Op. Dr. Kazım Şen’in verdiği bilgiye göre hastalığın başlangıç döneminde genelde hastanın şikayeti olmadığı için uzun bir süre içinde görme siniri yıpranmaya uğruyor ve bu yıpranma, hasta durumu farkettiğinde onarılamaz düzeye gelmiş olabiliyor. Glokom göz içi basıncının, optik sinir başının normal fonksiyonlarını olumsuz etkileyecek kadar yüksek seyretmesi ile karakterize bir hastalık grubu. Erken teşhis edilen glokom, gözde daha fazla görme kaybı oluşmadan kontrol altına alınabiliyor. Bunun için 30 yaşını aşmış erişkinlere her yıl düzenli göz muayenesi olması, göz tansiyonunu kontrol ettirmesi ve gerekirse görme alanı inceleme testleri yaptırması tavsiye ediliyor. Sabahları belirginleşen baş ağrısı, zaman zaman bulanık görme, geceleri ışıkların etrafında ışıklı halkalar görme ve televizyon izlerken ortaya çıkan göz etrafında ağrı bu hastalığın belirtileri arasında. Görme kaybı olana dek fark etmeyebilirsiniz. Göz tansiyonunun belirtileri sadece kısa bir zaman süren bulanık görüş gibi belirtilerle hafif olabilir. Glokomun ciddi işaretleri, göz çevresinde veya içinde bulanık görüşü veya uzun süreli ağrıyı kapsar. Doğuştan gelen glokomda, işaretler gözlerin çabuk sulanmasını ve ışığa karşı hassasiyeti içerebilir. Bebeğiniz çoğu zaman gözlerini ovuşturabilir, kısabilir veya kapalı tutabilir. Doktor Kazım Şen’e göre glokom riskini artıran faktörler ise şöyle: “Ailede göz tansiyonu öyküsünün olması (genetik yatkınlık), 35 yaşın üzerinde olunması, şeker ve guatr hastalığı, şiddetli kansızlık veya şoklar, vücut tansiyonu, yüksek miyopi ve hipermetropi, migren, uzun süreli kortizon tedavisi, hipertansiyon, kolesterol, anti-depresan vs. ilaçların kullanımı, göz yaralanmaları ve ırksal faktörler.” Bu özelliklere sahip Glokomlu hasta görüşü. kişilerin görme sinirindeki hasarın erken tespiti amacıyla düzenli olarak göz muayenelerini yaptırmaları gerekiyor. Göz içi basıncı normalden yüksek olan kişilerde glokom gelişme riski daha yüksek; ancak bu göz içi basıncı yüksek olan herkeste glokom olabileceği anlamına gelmiyor. 60 yaşın üzerindeki kişilerde glokom riski artmakta. Uzun süreli kortizon kullanımı (damla, ağızdan veya cilt pomadı olarak) ikincil glokom gelişimine neden olabilir. Bu özelliklere sahip kişilerin, görme sinirindeki hasarın erken 7 Gün 24 Saat hizmetinizdeyiz [email protected] Op. Dr. Kazım Şen tespiti için düzenli göz muayenesi olmaları önemli. Glokom rutin bir göz muayenesi ile teşhis edilebilen önemli bir hastalık. Tanı ne kadar erken konursa, o oranda görme sinir lifi ve görme hücresi hasarından kurtulacaktır. Tedavi ilaçla, lazer ve cerrahi yöntemlerle gerçekleştiriliyor. İlaç tedavisinde kullanılan birçok damla mevcut. Tedaviye bir ilaçla başlanır, yetmezse ikinci ilaç ilave edilir. İlaç tedavisine yeterli cevap alınamayan hastalarda lazerle tedavi seçeneği uygulanabilir. Gecikmeden uygulandığında bu yöntem çok başarılıdır. İlaç tedavisi ile glokom yeterince kontrol altına alınamıyorsa göz içi basıncı arzu edilen düzeye düşürülemiyorsa ameliyat işlemine geçilebilir. Glokomun hangi türü olursa olsun, görmeyi kalıcı, geri dönüşümsüz olarak görme kaybına sebep olur ve körlükle sonuçlanır. Bu nedenle tedavisi asla ihmal edilmemelidir. 444 66 56