Bitkiler Alemi

advertisement
Bitkiler Alemi
Doç. Dr. Hüseyin ÖNEN
Gaziosmanpaşa Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Bitki Koruma Bölümü, 60240 Tokat
Bitkiler âlemi, çevremizde gördüğümüz ağaçlar, çiçekler, otlar, eğreltiotları, yosunlar ve
benzeri ökaryotik organizmaları (bir veya birden fazla
hücre çekirdeği olan) içinde bulunduran çok büyük bir canlı
grubudur.
İnsanlar dahil olmak üzere yer yüzündeki tüm
canlıların varlığı ve yaşamlarını sürdürebilmeleri bitkilere
bağlıdır. Çünkü bitkiler hücrelerinde bulunan kloroplastlar
sayesinde fotosentez yaparak kendileri için gerekli olan
Fotosentez, klorofil taşıyan
canlılarda
güneş
enerjisi
kullanılarak organik bileşiklerin
üretilmesi olayıdır.
Bu canlıların tümüne
fotosentetik organizmalar
denir ve bunların büyük
çoğunluğunu bitkiler oluşturur.
enerjiyi temin ederken (ototrof), diğer bütün canlılar için de gerekli olan enerjiyi üretir. Yani
bitkiler besin zincirinin ilk halkasını oluştururlar.
Dünyanın enerji kaynağı güneştir. Yeşil bitkilerin
hücrelerindeki kloroplastlarda bulunan pigmentlerde güneş
enerjisi yakalanıp, kimyasal bağ enerjisine dönüştürülür. Bu
esnada havadan karbondioksit, topraktan su ve inorganik besin
maddeleri alır. Kısaca güneş ışığını kullanarak havanın
karbondioksitini indirgeyerek organik maddeleri sentezler veya
güneş enerjisini kimyasal enerji şeklinde depolarlar.
Fotosentez yapraklarda ve diğer yeşil organlarda gerçekleşir
Fotosentezle güneş enerjisi kimyasal enerjiye dönüştürülür
Bu işlem sadece güneş enerjisiyle meydana gelebildiğinden "fotosentez" adını alır.
Sonuçta bitkiler, güneş enerjisini diğer bütün canlılar için gerekli olan enerji kaynağı
çeşit çeşit gıdalara dönüştürürler. Yediğimiz elma, armut, muz gibi meyvelerden tutun da
ıspanak, lahana, havuç gibi sebzelere varana kadar her şey güneş ışınlarının bitkiler tarafından
form değiştirilmiş halidir aslında.
Fotosentez sonunda güneş enerjisi form değiştirir, gıdaya dönüşür
Bununla
kalmaz,
dışarıdan
karbondioksit
alırken
solumamız için gerekli olan oksijeni üreterek çevreye salarlar.
Fotosentezin formülü
CO2 + 2H2O + Işık enerjisi → (CH2O) + O2
Çevremizde her gün gördüğümüz bitkiler genel olarak kök,
gövde, yaprak ve çiçeklerden oluşur.
Kök; topraktan mineral besin maddelerinin ve suyun alınımını sağlarken, toprağa bitkinin
tutunmasını da sağlar bu sayede bitki dik olarak ayakta kalır. Ayrıca fazla besin maddeleri de kökte
depolanır.
Kökler bitkinin toprağa tutunmasını temin ederken, su ve besin maddesi
alımını sağlar, depo organı olarak iş görür.
Gövde; otsu veya odunsu olabilir ve pek çok işte rol oynar. Bir pompa gibi mineral
maddeleri ve suyu kökten yapraklara, yapraklarda oluşmuş besin maddelerini ise köklere ve diğer
organlara iletir. Bitki için destek görevi görür. Gövde üstünde bulunan yapraklar fotosentez işini
görürken, çiçekler ise bitkinin neslinin devamını sağlayan tohumları oluşturur.
Ancak bitkiler aleminin şekil, büyüklük, yapı,
organizasyon,
ekolojik
istekler
açısından
büyük
farklılıklar gösteren çok sayıda üyesi bulunur. Bu
sebeple de farklı şekillerde sınıflandırılırlar.
Hayat
sürelerine
sürelerine
göre
bazı
göre
bitkilerin
bitkiler:
Hayat
sınıflandırılması
tohumdan başlayarak hayatlarının son bulduğu ana
kadar geçen süre dikkate alınır (Anonim, 2009a;
Anonim 2009b).
Tohumlar bitkinin neslini devam ettirirler
Bitkilerin tohumdan başlayarak hayatlarının son bulduğu döneme kadar olan
aralığına hayat süreleri denir
Tek yıllıklar (domates buğday, arpa, ayçiçeği, fiğ, silajlık mısır vb): Bu bitkilerde her yıl
çimlenen tohumlar yeni bir bitki meydana getirir kışa girilmeden tekrar bitki tohum oluşturur ve
ölür.
Ayçiçeği, buğday, domates vb. tek yıllık bitkiler arasında yer alır
İki yıllıklar (şekerpancarı, havuç, maydanoz vb): Bunlar ilk yıl bolca yaprak oluşturur ve
sürekli toprak altında bulunan depo organlarında besin depolarlar. İkinci yıl ise depoladıkları
enerjiyi de kullanarak tekrar sürer ve tohum oluştururlar. İkinci yılın sonunda tohumla oluştuktan
sonra bitki ölür.
İki yıllık bitkilere şeker pancarı havuç ve maydonoz örnek gösterilebilir
Çok yıllıklar (meyve ağaçları, patates, gül, soğan, yonca vb): Bunlar bazıları tek ve iki yıllık
bitkilerde olduğu gibi otsu (Patates, şeker pancarı, korunga, soğan, ayrık, kamış), bazıları odunsu
yapıdadır (ağaçlar, çalılar). Otsu olanlarda toprak üstünde bulunan bitki kısımları ölse dahi ertesi yıl
tekrar sürer bu sebeple uzun yıllar yaşarlar.
Çok yıllık bitkiler tek ve iki yıllıklarda olduğu gibi otsu ve odunsu olabilirler
Büyüme şekillerine göre bitkiler: Toprak yüzeyinden itibaren bitkilerin gelişme şekilleri,
otsu veya odunsu olmaları ve hayat süreleri dikkate alınarak da sınıflandırılabilirler (Özer ve ark.,
2001).
Ot: Bir gelişme döneminin sonunda toprak üstü organları ölen bitkilerdir.
Yarı çalı: Çalımsı bitkilerde oluşan sürgünlerin uçtan itibaren kış donları sonucu yarıdan
Otsu bitkiler gelişme dönemi sonunda toprak üstü organlarını kaybederler
fazlası donan bitkilerdir, Rubus spp. ( böğürtlen) gibi.
Çalı: Taçlanmalar toprak yüzeyinden başlayan gövde oluşturamayan odunsu çok yıllık
bitkilerdir, Rosa canina ( kuşburnu)
Çalı formundaki bitkiler odunsu çok yıllık bitkilerdir
Ağaç: Gövde ve taç oluşturan çok yıllık odunsu bitkilerdir, Juglans regria (ceviz
gibi)
Ağaç formundaki bitkiler
Bilimsel olarak sınıflandırılmaları: Bitkiler Âlemi Tohumsuz Bitkiler (Cryptogamae) ve
Tohumlu Bitkiler (Spermatophyta) olmak üzere iki büyük gruba ayrılır (Seçmen ve ark., 1995;
Türk ve Türe, 2001; Beazly,1980)
Bitkiler tohumlu ve tohumsuz bitkiler olarak sınıflandırılırlar
Tohumsuz Bitkiler, diğerlerinden daha ilkel olarak nitelendirilirler ve sporlarla çoğalmaları
nedeni ile Sporlu Bitkiler olarak da adlandırılırlar. Bu gruptaki bitkilerin büyük kısmında kök,
gövde, yaprak gibi belirgin organ farklılaşması görülmez. Bitkinin tümü yapraksı ya da şeritsi bir
yapıda olup, bu yapı tallus olarak adlandırılır. Tallus yapısına sahip olan tüm bitkilere
"Thallophyta" (Tallofita) adı verilir. Vejetatif organ farklılaşması gösteren bitkilere ise
"Kormophyta" (Kormofita) adı verilir, bu tip yapıya da kormus denir.
Tohumsuz Bitkiler
Suyosunları (Algler), karayosunları (Bryophyta), ciğerotları, boynuzotları, yapraklı
karayosunları ve vasküler bitkileri (bazı fosil türler ile eğreltiotları gibi) içeren takımdır.
Algler (Su yosunları). İsimleri Latince deniz otu anlamına gelen "alga" kelimesinden
türetilmiştir. Büyük çoğunluğu fotosentez yapmasına rağmen yapı ve şekil bakımından diğer
bitkilerden oldukça farklıdırlar. Tek hücreli veya çok hücreli şeritsi yapıda (tallus) canlılar olup,
sucul ortamlarda bulunurlar. Bazıları suda serbest halde yüzerken, bazıları sahip oldukları tutunma
organları ile suyun zeminine tutunarak yaşarlar.
Algler diğer birçok sucul canlının besin kaynağını oluştururken, çeşitli endüstri alanlarında
kullanılan bazı hammaddeler de su yosunlarından elde edilmektedir. Ayrıca, su yosunları A, B1,
B2, B6 ile C vitaminleri ve iyot, potasyum, demir, magnezyum ile kalsiyum açısından zengin
olduklarından Japonya, Çin ve bazı Kuzey Avrupa Ülkelerinde önemli bir besin kaynağıdır. Bazı
yosun çeşitlerinin yetiştiriciliği yapılmakta ve paketlenerek satılmaktadır.
Suyosunları, karayosunları, ciğer otları tohumsuz ürerler
Bryophyta
(Karayosunları):
Karayosunları,
karasal hayata uyum sağlayan organizmalar olup, Boynuzsu
karayosunları (Anthoceratae), Ciğerotları (Hepaticae) ve
Yapraklı Kara Yosunlarını (Musci) kapsar.
Karada yaşamalarına rağmen su alışverişini
düzenleyen organları yeterince gelişmediği için çok nemli
ortamları
tercih
ederler.
Kara
yosunlarının
iletim
sistemleri ve gerçek kök, yaprak ve gövdeleri yoktur.
Ancak, gelişmiş olanlarında, kök, yaprak, gövdeye benzer
organları vardır. Tüm dünyada çok geniş yayılım alanına sahiptirler. Yaklaşık 16.000 türleri
bulunmaktadır.
Pteridophyta (Eğrelti Otları): Eğrelti otu ya da eğreltiler, sporlu bitkilerin en gelişmiş
olanlarıdır. En tanınmış örneği kartal eğreltisidir (Pteridium aquilinum). Karasal hayata uyum
sağlamışlardır. Oldukça iyi gelişmiş iletim demetlerine sahiptirler.
Sporlu bitkilerin en gelişmişi eğrelti otlarıdır
İlk başta yapraklar kıvrık halde olup, bitki büyüdükçe düzleşir.
İki tip yaprak bulunur, trofofil olarak isimlendirilen yapraklar
özümleme yaparken, sporofil olarak isimlendirilen yapraklar üremeyi
sağlayan sporların bulunduğu spor keselerini taşıyan özelleşmiş
yapraklardır. Dolayısıyla, eğrelti otları spor ile çoğalırlar.
Eğrelti otu genellikle nemli ve karanlık yerleri tercih eder. Aşk merdiveni olarak ta
bilinirler. Eğreltiotlarının birçok türü süs bitkisi olarak kullanılmaktadır.
Tohumlu bitkiler (Çiçekli Bitkiler)
Tohumlu bitkiler sahip oldukları tohumlarla tohumsuz
bitkilerden ayrılırlar. Tohum bu bitkilerde üreme ve yayılma
organı olarak iş görür. Tohum iki şekilde oluştur ve buna
göre tohumlu bitkiler iki büyük bölüme ayrılır.
Açık Tohumlu Bitkiler (Gymnospermae): Bilimsel
adını
gymnos=açık
ve
sperma=tohum
kelimelerinin
birleşiminden (Gymnospemae - açık tohumlular) almıştır.
Tohum taslakları, meyva yaprakları tarafından örtülmediğimden tohumlar açıkta meydana gelir.
Açık tohumlu bitkileri genellikle ağaçlar ya da ağaççık formundaki bitkilerden oluşmuştur. Bu
Tohumlu bitkiler rengarenk çiçekleriyle tanınırlar
guruba dahil bitkiler daima odunsu yapıdadır.
Ancak, odun yapıları Kapalı Tohumlulara göre daha basittir. Yapraklarının tümünü
sonbaharda birden dökmediklerinden dört mevsim yeşil kalırlar (herdem yeşil). Yaprakları
çoğunlukla iğne şeklindedir, ancak nadiren pulsu ya da şeritsi şekildeki yaprakları olan türler de
bulunmaktadır. Kuraklığa oldukça dayanıklı olup, uzun ömürlü bitkilerdir. İletimi besin ve su
iletimini sağlamak için odun (ksilem) ve soymuk borulara (floem) (vasküler sisteme) sahiptirler.
Kapalı tohumlu bitkiler herdem yeşildir
Çiçeklerinde örtü yaprakları (çanak ve taç yapraklar) bulunmaz. Bir ya da iki evcikli
bitkilerdir. Dişi ve erkek organları ayrı çiçekler üzerinde bulunduğundan çiçekleri tek eşeylidir.
Genel olarak erkek kozalaklar bir eksen üzerinde üst üste binmiş yapıda mikrosporofillerden
oluşmuştur. Pul ya da kalkan biçiminde olan mikrosporofillerin karın kısmında çoğunlukla 2, bazen
4 polen kesesi gelişir. Açık tohumlularda polen üretimi oldukça fazla olup, her bir erkek kozalak
birkaç milyon polen üretebilir. Bazı üyelerinin polenlerinde, polenin rüzgarla uçmasını sağlayan 23 hava keseciği bulunabilir.
Açık tohumlu bitkiler oldukça fazla polen üretirler
Tozlaşmaları genelde rüzgarla olur. Dişi kozalak genelde erkek kozalağa benzer.
Döllenmeden sonra tohum taslağı örtüsü genellikle odunsu bir yapı kazanır; ancak bazı gruplarda
meyveyi andıran bir yapı da ortaya çıkabilir. Açık tohumlularda tohumların olgunlaşma süresi 1-3
yıl arasında olup, 600 ila 1000 türü bulunmaktadır. Pinaceae (Çamgiller) familyasında yer alan;
Pinus spp. Çamlar (Kara Çam, Sarı Çam, Kızıl Çam) ve Cedrus L. (Sedir), Abies L. (Göknar),
Picea L. (Ladin) ile Cupressaceae (Servigiller) familyasında yer alan Cupressus sp. (Servi),
Juniperus L. (Ardıç), Juniperus oxycedrus L. (Katran Ardıcı) gibi ağaçlar örnek olarak verilebilir.
Çam, Servi, Sedir, Ladin, Göknar, Ardıç, Katran ardıcı
Kapalı Tohumlu Bitkiler (Angiospermae): Tohum
taslakları, meyve yapraklarının birleşmesiyle oluşan
odacık içinde kapalı olarak tohum geliştiren bitkiler.
Çok büyük çeşitlilik gösterirler otsu, odunsu, çalı
veya yarı çalı formunda olabilirler. Kara bitkileri
içindeki
en
önemli
topluluğu
oluşturmaktadır,
tarımını yaptığımız bitkilerin hemen hepsi bu grupta yer alır. Dolayısıyla ekonomik önemi en
yüksek bitkilerdir.
Şu ana kadar yeryüzünde yaklaşık 300.000 Kapalı Tohumlu Bitki üyesi tespit
edilebilmiştir. Ancak, her geçen gün yeni bulunan türler ile sayıları artmaktadır.
Kapalı tohumlular;
♠ Tohum taslakları tek veya çok sayıda ve meyve yaprağıyla çevrili bir odacık içinde
olmasıyla,
♠ Sekonder odunlarında trakeidlerle birlikte trakelerin de bulunmasıyla,
♠ Çiçekler genellikle hermafrodit olup, hem erkek hem dişi organ aynı çiçek üzerinde
bulunmasıyla,
♠ Çiçeklerin yapı, şekil ve renk bakımından olağanüstü çeşitlilik göstermesiyle,
♠ Çiçek örtü yapraklarının (periant), çanak yaprak (sepal) ve taç yaprak (petal) şeklinde
farklılaşmasıyla,
♠ Dişi organın (pistil), ovaryum (yumurtalık), stigma ve stilus gibi farklılaşmış
kısımlarının bulunması ve tek döllenme yerine çift döllenme olarak adlandırılan yolla
döllenmesi ile açık tohumlulardan ayrılır.
Kapalı tohumlular, iki çenekliler (Magnoliopsida, Dicotyledoneae) ve bir çenekliler
(Liliopsida, Monocotyledoneae) olmak üzere 2 sınıfa ayrılır.
Tek çenekliler (Liliopsida - Monocotyledoneae): palmiyeler hariç çoğunlukla tek veya çok
yıllık otsu bitkilerdir. Tohumlarının çimlenebilmesi için embriyonun ihtiyaç duyduğu besini temin
ettiği besi doku olan kotiledon (çenek) tek olduğundan "tek çenekliler" olarak isimlendirilirler. Tek
çeneklilerin iletim demetleri genellikle dağınıktır. Kombiyum olmadığından kalınlaşma görülmez,
bu yüzden boyları uzun, gövdeleri incedir. Yaprakları genellikle ince uzun ve paralel damarlıdır.
Ana kökün gelişimi erken durur bu sebeple kök sistemleri saçaktır. Çiçek kısımları genellikle üçlü
olup, çiçek örtüsü çanak yaprak ve taç yaprak şeklinde farklılaşma göstermez.
Tek çenekliler palmiyeler hariç çoğunlukla tek veya çok yıllık otsu bitkilerdir
Tek çeneklilerin 60.000 kadar türü bulunmaktadır. Bu gruptaki en büyük familya, yaklaşık
20.000 türe sahip olan orkidegillerdir (Orchidaceae - Salepgiller olarak da anılır). Ekonomik
açıdan buğday, arpa, yulaf, çavdar gibi önemli bitkilere sahip olan buğdaygiller (Poaceae veya
Gramineae) bu grubun en önemli familyasıdır. Palmiyegiller, muzgiller, zencefilgiller ve
zambakgiller diğer önemli familyalardır.
Tek çeneklilerin 60.000 kadar türü bulunmaktadır. Bu gruptaki en büyük familya, yaklaşık
20.000 türe sahip olan orkidegillerdir (Orchidaceae - Salepgiller olarak da anılır). Ekonomik
açıdan buğday, arpa, yulaf, çavdar gibi önemli bitkilere sahip olan buğdaygiller (Poaceae veya
Gramineae) bu grubun en önemli familyasıdır. Palmiyegiller, muzgiller, zencefilgiller ve
zambakgiller diğer önemli familyalardır.
Çok yıllıklar kambium sayesinde ikincil büyüme (enine kalınlaşma) gösterirler
Çift çenekliler tek yıllık, iki yıllık ve çok yıllık olabilirler
Magnoliopsida (Dicotyledoneae - Çift Çenekli Bitkiler): Çiçekli bitkiler veya kapalı
tohumlu bitkilerin ikinci sınıfı olup, tohumlarında genel olarak iki çenek (kotiledon) bulur. Tek
çeneklilerden farklı olarak çift çenekli bitkiler otsu veya odunsu bitkileri içerir, ana kök iyi
gelişmiştir. Tek yıllık, iki yıllık ve çok yıllık olabilirler.
İletim demetleri dairesel dizilişlidir. Çok yıllık olanların iletim demetlerinde floem ile
ksilem arasında bulunan kambium sayesinde ikincil büyüme (enine kalınlaşma) gösterirler.
Yapraklar tipik olarak ağsı damarlı olup, saplı ve yaprak ayası geniştir. Çiçek kısımları
(parçaları) farklı sayılarda (5, 4 ve çok azı 3 ve diğer sayılarda) olup, çiçek örtüsü (periant), çanak
yaprak (sepal) ve taç yaprak (petal) olarak farklılaşmıştır. Aralarında elma, armut, karpuz, kavun,
ayçiçeği, domates, yonca, korunga, üçgüller, fiğ ve biber gibi pek çok kültür bitkisini içeren
yaklaşık 200.000 farklı bitki türü içermektedir.
Kaynaklar
Seçmen Ö., Y. Gemici, G. Görk, L. Bekat, E. Leblebici, 1995. Tohumlu Bitkiler Sistematiği (4.
Baskı). Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Kitaplar Serisi No:116. Ege Üniversitesi Basımevi,
Bornova, İzmir.
Özer, Z., Kadioğlu, İ., Önen, H., ve Tursun, N.,2001. Herboloji (Yabancı Ot Bilimi)
Gaziosmanpaşa Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları No:20 Kitap Serisi No:10, 3. Baskı,
TOKAT
Türk, A. ve C. Türe. 2009. Bitkiler Alemi.
http://www.aof.anadolu.edu.tr/kitap/IOLTP/2281/unite03.pdf
Beazly, M.,1980. Simple Life Forms. Mitchell Beazley Encyclopaedias Limited. London.
Anonim, 2009a. Plants and Their Structure.
http://www.emc.maricopa.edu/faculty/farabee/BIOBK/BioBookPLANTANAT.html
Anonim, 2009b. The Great Plant Escape. http://urbanext.illinois.edu/gpe/index.html
Download