Nitel Veri Toplama Yöntemleri

advertisement
1
T.C.
ANKARA ÜNİVERSİTESİ
EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
EĞİTİM YÖNETİMİ, TEFTİŞİ, PLANLAMASI ve EKONOMİSİ ANABİLİM DALI
EĞİTİM YÖNETİMİ VE TEFTİŞİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI
NİTEL VERİ TOPLAMA YÖNTEMLERİ
Tuğba KUŞKONMAZ
EĞİTİMDE ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ DERS ÖDEVİ
Doç. Dr. Hasan Hüseyin AKSOY
ANKARA
Haziran, 2006
2
NİTEL VERİ TOPLAMA YÖNTEMLERİ
Giriş
“Eğer sosyal bilimciler, bireylerin ya da grupların davranışlarını
anlamak istiyorlarsa, kendilerini araştırılan subjelerin (kişilerin) yerine
koymalıdırlar. Onlar, başkalarının gerçek hakkındaki görüşlerini,
sembolleri, değerlerini ve tutumlarını anlamayı kazanmalıdırlar”
(Weber, akt: Ekiz, 2003).
Weber’in
yukarıdaki
sözleri,
sosyal
bilimcilerin
yapacakları
araştırmalarda
izleyecekleri yolları seçerken, dikkat etmeleri gereken noktaları belirlemeleri açısından
önemlidir. Sosyal bilimlerde özne insan ve insan davranışlarıdır. Bu sebeple araştırmalar,
özne ya da öznelerin gerçeğe bakış açılarını onların gözüyle anlamaya yönelik olmalıdır.
İnsan davranışlarının anlaşılması ancak bu şekilde mümkün olabilecektir.
Nicel araştırmalar temelinde pozitivist paradigmanın özelliklerini, nitel araştırmalar ise
temelinde pozitivist paradigmaya alternatif olarak geliştirilen, pozitivist ötesi paradigmanın
özelliklerini taşımaktadır.
Pozitivist/Akılcı Paradigmanın Özellikleri
Nicel araştırma tekniklerinin dayandığı
pozitivist epistemolojinin temel sayıtlıları
Kuş’a (2003) göre şunlardır:
1. Ben bu dış gerçekliği duyularımla bilebilirim.
2. Duyularımla ulaştığım bu bilgi nesneldir. Pozitivizmin bu sayıtlısı olgu değer
ayrılığı ilkesine dayanmaktadır., araştırmacı kendi öznel yargılarından kurtularak
incelediği nesneyi nesnel olarak ele alabilir.
3. Sosyal bilimlerin nesneleri doğa bilimlerininki gibi ele alınıp incelenebilir,ikisi de
aynı yöntemi kullanabilir.
Pozitivizm’de olgular, çevredeki süreç ve etkenlerden soyutlanarak nesnelleştirilmiş,
daha sonra da gözlenebilir ve ölçülebilir niteliklere indirgenmiştir. Bu şekilde pozitivizm,
toplumsal süreçleri toplumun gözlenebilir ve ölçülebilir yönleriyle açıklamayı yeterli
3
görmektedir. Pozitivistler doğru ölçüm ve sayısallaştırma ile gerçeğin, tanımlanıp anlaşılabilir
hale getirilebileceğini savunur (Yıldırım ve Şimşek, 2004, s.21).
Pozitivist bakış açısına göre sosyal olay ve olgular da gözlenebilir ve ölçülebilir
değişkenler şeklinde açıklanabilir. İnsan, insan davranışları ve bu davranışları etkileyen
süreçler sayısal verilere dönüştürülebilir (Yıldırım ve Şimşek, 2004, s.22).
Sistemler basitten karmaşığa doğru sınıflanır. Evren makine gibi işler belli bir düzende
hareketini sürdürür. Evren makine gibi işlediği için matematiksel modeller ve hesaplama ile
bir sistemin davranışı önceden kestirilebilir, gelecek kestirilebilir. Evrende parçalar arasında
nedensellik ilişkisini biliyorsak, sonuçlarını da kestirebiliriz. Değişim sisteme bir parça ya da
boyut ekler, niteliksel değişim çok nadirdir. Akıl yürütmenin ilkeleri ve süreçleri bellidir , bu
ilke ve süreçleri kullanarak herkes bilinmeyeni nesnel olarak anlama ve ölçme çabasına
girebilir (Scwartz ve Ogilvy 1979, akt: Yıldırım ve Şimşek, 2004, s. 20).
Pozitivist Ötesi Paradigmanın Özellikleri
Pozitivist / akılcı paradigmaya alternatif olarak 20. yy’ın başlarında ortaya çıkmıştır.
Einstein’ın “Görelilik Kuramı” gözlemcinin süreçteki etkisini ortaya koyarak pozitivist
paradigmanın önemli temel taşlarından birini sarsmıştır. Heisenberg’in “belirsizlik ilkesi”
pozitivist paradigmanın nesnellik ilkesinin sorgulanmasına neden olmuştur. Belirsizlik
ilkesine göre mikroskobik ayrıntının ötesinde bir ölçüm olayı çalışılan şeyi etkilemektedir.
John Bell’in teoremi, evrenin bağımsız ve ayrı parçalardan oluşmadığını, bütün olay ve
şeylerin parçalanamaz bir bütünün içinde birbirleriyle ilintili olduğunu iddia etmiştir. David
Bohm “yalnızca parça bütünde gizli değil, aynı zamanda bütüne ilişkin gerçeklik parçada
gizlidir diyerek pozitivist ötesi paradigmaya kaynaklık etmişlerdir (Yıldırım ve Şimşek, 2004,
s. 23).
Değişkenler ve çeşitlilik tüm sistemlerin özelliğidir ve her sistemin kendine özgü
özellikleri vardır. Sistemler hiyerarşik değildir, önceden kestirilemeyen etkileşim ve
hareketleri vardır. Sistemin parçaları arasındaki ilişkinin yönü tam olarak kestirilemez. Çünkü
ilişkiler doğrusal değildir, karşılıklı nedensellik vardır. Evren mekanik değildir aksine her şey
birbiriyle ilintilidir. Geleceğin belirsizliği doğanın koşuludur. Bu nedenle olasılıklar
bilinebilse de kesin sonuçlar kestirilemez. Gözlemci gözlenenden soyutlanamaz, ne
4
gördüğümüz nereden baktığımıza bağlıdır. Nesnellik yoktur, perspektif vardır (Scwartz ve
Ogilvy 1979, akt: Yıldırım ve Şimşek, 2004, s. 23).
Bu gelişmelerle birlikte, sosyal bilimlerin de doğa bilimlerinin kullandığı nicel
yöntemlerle araştırma yapabileceği düşüncesi sorgulanmaya başlanmıştır. Bu sorgulamanın
temelinde sosyal bilimler ile doğa bilimleri arasındaki bazı farklılıklar yer almaktadır. Bu
farklılıklar Ekin’e (2003) göre şunlardır:
1. Sosyal bilimlerde konu edilen değişkenleri sınırlamak ve kontrol altında tutmak
mümkün değildir. Doğa bilimlerinde ise değişkenler kontrol altına alınabilir.
2. Doğa bilimlerinde sabit sayıdaki değişken incelenirken, sosyal bilimlerde
kendiliğinden ortaya çıkan pek çok değişken sonuçlar açısından dikkate alınmak
durumundadır.
3. Sosyal bilimlerde genelleme yapmak zordur, doğa bilimlerinde tekrar edilme
olasılığı göz önüne alındığında genelleme yapmak kolaydır.
Bu paradigmanın ışığında insan karmaşık bir canlıdır ve sürekli değişir. İnsan
davranışlarını bulunulan ortam etkiler. Bu nedenle insan davranışlarını dar kapsamlı, esnek
olmayan bakış açısıyla inceleyemeyiz. Tüm bu nedenlerle insanı keşfetmeye yönelik, insanı
anlamayı hedefleyen bir araştırma türünün ortaya konma gereği doğmuştur. Bu araştırma
yöntemi de nitel araştırmadır.
Nitel Araştırmalar
Denzin ve Lincoln’un (1994, akt. Ekiz, 2003) tanımında nitel araştırma, araştırmacının
araştırılacak konuyu doğal ortamda inceledikleri, araştırılan insanların getirmiş olduğu
anlamları katarak olguyu yorumlama ve anlamlaştırma çabasıdır.
Nitel araştırma, şeyleri
doğal ortamda, fenomenleri, insanların onlara atfettikleri anlamlar sayesinde anlama
girişimidir. Nitel araştırma, bireylerin yaşamlarındaki anlamları tanımlayan çalışmaları, vaka
incelemesi, görüşme, kişisel deneyim, içebakış, gözlemsel, tarihsel ve görsel metinler
içermektedir (Kuş, 2003, s.77)
5
Nitel Araştırmanın Özellikleri
Mason’a göre (akt. Kuş, 2003, s. 78) nitel araştırmanın özellikleri:

Sosyal ortama duyarlılık. Sosyal ortama göre esneklik gösteren veri toplama tekniklerine
dayanır.

Karmaşık, ayrıntı ve bağlamın anlaşılmasına yönelik bir metoda dayanır. Derine inilerek
yüzeyin altının görünür hale gelmesi esastır.

Sistematik ve kurallara uygun bir tarzda yapılandırılmış stratejilere uygun bir çalışma
programı gerektirir.

Eleştirel bir titizlik. Araştırmacı kendi özünü titizce kurgulamalıdır.
Bryman (1988, akt:Kuş, 2003, s.82-86) ise nitel araştırmanın özelliklerini şöyle ifade
etmiştir:
Nitel araştırmacıların çoğunun amacı, araştırdıkları sosyal çevrenin
Betimleme:
ayrıntılı betimlemesini yapmaktır ve yapılan betimleme sosyal çevredeki katılımcıların
perspektifiyle uyumlu olmalıdır. Betimleyici detay, olan bitene ilişkin öznenin yorumlarını
anlamada bir çerçeve sağlar, gözlem ve görüşmenin yapıldığı çevreye dair analiz ve açıklama
yapma imkanı verir.
Çevremizdeki durumların betimlenmesinin gereği ve önemini Moles (2001, s.15)
“Belirsizin Bilimleri” adlı çalışmasında şöyle ifade etmiştir:
“Yaşamak, belirsiz şeylerle yüz yüze gelmek demektir. Dünya
tanımlanmış değişkenler arasında güçlü bir korelasyon biçiminde
ifade edilen kesin, aşkın ve karşı çıkılmaz bir hakikati keşfetmek
üzere, deneycinin çeşitli olguları keyfine göre soyutladığı, arıttığı ve
denetlediği bir laboratuar değildir. Biz hava sıcaklığından söz ederken,
aslında refahımızı; adaletten söz ederken kendi çıkarlarımızı; iyilikten
ve kötülükten söz ederken aslında yatırımlarımızı düşünürüz.”
Bağlamsallık:
Nitel araştırmada olayları ve davranışları bağlamlarında anlamak
önemlidir. Verinin toplandığı alan ne olursa olsun nitel araştırmacılara göre, olaylar daha
6
geniş bağlamlarda değerlendirildiklerinde anlaşılabilir. Olayların doğal ortamlarda, bütüncül
anlayış zedelenmeden incelenmesini gerekir.
Süreç: Nitel araştırmalarda yaşam statik değil, süreçsel olarak görülmektedir. İnsanların
sosyal gerçekliği nasıl algıladıklarına bakılması süreci nitel araştırmacıların perspektiflerine
olan bağlılıklarının bir sonucudur.
Esneklik ve yapısızlık: Nitel araştırmacılar, neyin ve nasıl araştırılması konusunda kesin
bir karar verilmesinden ziyade, görece açık ve yapılaşmamış bir araştırma stratejisinden
yanadırlar. Açık bir araştırma stratejisinin, önceden tahmin edilemeyen konulara rastlama
fırsatını artırdığına inanılır.
Nitel Araştırmada Toplanan Veri Türleri
Nitel araştırmalarda üç tür veri toplanır.
1. Çevresel veriler: Araştırmanın yer aldığı sosyal, psikolojik, kültürel, fiziksel,
demografik özelliklere ilişkindir.Diğer verilere temel teşkil eder ve diğer ortamlarla
karşılaştırma yapma imkanı sağlar.
2. Süreçle ilgili veriler: Araştırma süresince olanlara ve olanların araştırma grubunu nasıl
etkilediğine ilişkindir.
3. Algılara ilişkin veriler: Araştırma grubunun süreç hakkındaki düşündüklerine ilişkindir.
Bu üç tür veriyi toplamak için, nitel araştırmada en sık kullanılan veri toplama yöntemleri
görüşme, gözlem ve doküman incelemedir (Yıldırım ve Şimşek, 2004, s. 36).
Nicel Araştırma Teknikleri ile Nitel Araştırma Tekniklerinin Karşılaştırılması
Nicel araştırmalar pozitivizme dayanır. Bu araştırmalar nesnel,genellenebilir, geçerli
ve güvenilir bilgi elde etme amacındadır. Ölçüm önemlidir, kavramlar somuta indirilerek
ölçülebilir bir forma dönüştürülür Nitel araştırma ise nesnellik gibi bir kaygı taşımaz.
(Kuş,2003, s.105,107).
Nitel araştırmalar pozitivizm ötesi paradigmalara dayanır. Nitel araştırma kategorisi
içinde görüşme, katılımlı gözlem ve görsel metotlar girer. Nitel araştırmacılar gerçekliğin
doğasını, araştırmacı ve incelenen şey arasındaki ilişkiyi, araştırmayı şekillendiren durumları
7
önemser. Nicel araştırmacılar ise, süreç yerine değişkenler arasındaki nedensel ilişkinin
ölçümünü önemser (Kuş,2003, s.106).
SONUÇ
Nitel araştırmalar 20.yy başlarında önem kazanıp, günümüzde de özellikle sosyal
bilimlerde yaygın olarak kullanılmaya devam eden bir araştırma yöntemidir. Pozitivist bakışın
temel alındığı dönemlerde daha çok fen bilimleri için geliştirilen nicel araştırma yöntemlerini
sosyal bilimler de kullanmıştır.
Sonraki dönemlerde sosyal bilimlerin konu edildiği insan ve insan davranışlarının
özellikleri farklı bir araştırma yöntemi geliştirilmesine ihtiyaç doğurmuştur. İnsan değişken,
doğal ortama duyarlı, dinamik bir canlıdır. Bu, araştırma sürecinde dikkate alınması gereken,
tahmin edilemeyecek yada kontrol edilemeyecek birçok değişkenin varlığını da beraberinde
getirir.
Nicel yöntemlerde olduğu gibi, tanımlanamayan değişkenlere ilişkin sayısal verilere
ulaşmak zorlaşmakta hatta mümkün olamamaktadır. Bu noktada incelenen olgu yada
olguların derinlemesine incelenmesi, anlamlandırılması, birbirlerinin etkileme boyutlarının
saptanması, daha yapılabilir ve gerçekçi bir bakış açısı yansıtacaktır. Böyle bir süreçte
araştırmacı, nesnellik ilkesi yerine, perspektif geliştirerek, incelediği olgu yada olguları
öznelerin gözüyle görmeyi deneyecektir.
Araştırmacı, araştırma sürecinde gözlem, görüşme ve doküman analizi gibi nitel veri
toplama yöntemlerini kullanarak, birtakım analizler yapacaktır. Burada nitel araştırmacının
temel amacı, nicel araştırmalarda olduğu gibi birtakım sayısal analizler yapmak değil,
incelenen durumlara ilişkin derinlemesine bilgi ve algı elde etmek olacaktır.
Nitel araştırmaların güvenirliği ve geçerliği durumu hala tartışılmakta olan bir
konudur. Nicel verilerde ulaşılan sayısal durumlara, nitel araştırmalarda çoğunlukla
ulaşılamaması bu tartışmayı oluşturan önemli nedenlerden biridir. Bu bağlamda araştırmayı
yapacak kişinin süreci iyi planlaması ve yöntem seçimini çok net belirlemesi, nicel
araştırmalarda olduğu gibi olmasa da, nitel verinin bilimsel anlamda kabulünü ve geçerliğini
artırabilir.
8
Yararlanılan Kaynaklar
Ekiz, D. (2003). Eğitimde Araştırma Yöntem ve Metotlarına Giriş, Ankara: Anı Yayıncılık
Kuş, E. (2003). Nicel –Nitel Araştırma Teknikleri . Ankara: Anı Yayıncılık
Moles, A. (2001). Belirsizin Bilimleri. (çev. Nuri Bilgin).İstanbul: Yapı Kredi Yayınları.
Yıldırım, A. ve Şimşek H. (2004). Sosyal Bilimlerde Nitel Araştırma Yöntemleri. Ankara:
Seçkin Yayıncılık
Download