M. Meclisi B : 58 21 . 2 . 1969 O : 2 üye olmasını ve aynı

advertisement
M. Meclisi
B : 58
üye olmasını ve aynı serbestlikle bir sendikanın
üyeliğinden çıkmasını, toplu sözleşme ve grev
haklarını serbestçe kullanmasını zaten önlemiş
durumdadır. Bu yetmiyormuş gibi önümüz­
deki günlerde bu hakları kökünden ve Anayasa
dışı metotlarla yok etme hevesine düşmüş bir­
takım kanun tekliflerini el altından hazırlatmış
olarak huzurumuza getirecek veya getirtecektir.
Gelecek kanun teklifleri, sendika kurma hürri­
yetini nereden gelirse gelsin, her türlü tasalluta
karşı koruyan ve bizim de katıldığımız millet­
lerarası sözleşmelere, bilhassa 87 ve 98 sayılı söz­
leşmeye kesinlikle aykırıdır. Türkiye Cumhu­
riyeti Anayasası 46 ncı maddesinde yazılı «sen­
dika kurma hakkının» özü yok edilerek, Türkiye
çapında faaliyet gösterecek sendikaların kuru­
luş şartı iş kolundaki isçilerin üçte birine sahibolma mecburiyetine bağlanmak istenmektedir.
Böyle bir şart tıpkı yeni doğan çocuktan doğar
doğmaz 5 yaşında olmasını istemeye benzer.
Sinsice güdülen maksat, tasarıda yer yer açı­
ğa vurulmuş, Türkiye'deki sendikalar, üyesi
olmadıkları bir konfederasyonun mutlak dene­
timine onun zoraki üyeliğine sokulmak ve yasa­
ma haklan ile toplu sözleşme yapma haklan
malûm tek konfederasyona karşı gösterecekleri
itaat ölçüsüne bağlanılarak ipler tek elde topla­
nılmak istenilmektedir.
BAŞKAN — Sayın Rıza Kuas, müddetiniz
doldu efendim.
RIZA KUAS (Devamla) — Üç dakika rica
ediyorum.
BAŞKAN — Sayın Rıza Kuas 3 dakika daha
rica eder.
Yüce Meclisin tasvibine sunuyonım. Kabul
edenler... Kabul etmiyenler... Kabul edilmiştir.
Devam edin efendim.
OSMAN BÖLÜKBAŞI (Ankara) — Nasıl
kabul etmeyiz, sıra bize de gelecek.
T. t. P. GRUPU ADINA RIZA KUAS (De­
vamla) — Bu hukuk dışı cüret nereden gelmek­
tedir Bütün bunlar niçin yapılmaktadır? Ni­
çin yapılmak istenmektedir? Çalışma Bakanlığı
bu derecede Türk işçisine düşman mıdır?
Açıklıyoruz: Türk işçisine Çalışma Bakan­
lığı ne gözle bakarsa baksın, Amerikan işveren­
lerinin yabancı ülkelere yatırdıklan sermayeyi
Amerikan Hükümetleri korumak için kendi iş­
21 . 2 . 1969
O :2
verenlerine garanti vermiş bulunmaktadır. Buna
göre yabancı ülkedeki Amerikan sermayesi o ül­
kedeki her türlü işçi hareketine karşı gerekirse
her vasıtaya başvurularak korunacaktır, önde
gelen korunma tedbiri, o ülkedeki sendikalar ve
grev toplu sözleşme düzenini itaatkâr, sâdık el­
lerde, Anayasa dışı metotlarla toparlamak, te­
mel haklan, milletlerarası sözleşmeleri çiğniyen
kanunlar çıkarmaktır. Politik baskılar Türk
sendikacılığını Türk işçisini cebren Amerikan iş
adamlannm AID nin Türkiye'deki ajanlarına
bağlamak istenmektedir.
Hürriyetlerin bu şekilde Anayasa ve hukuk
dışı zorbalıklarla boğulmasına Türk işçisi mü­
saade etmiyecektir. Şimdiden açıkhyalım ki,
işverenlerle tam bir görüş birliği içinde hazırlan­
dığı gerekçesinde yazılı olan bu kanun teklifleri
Türk işçisini, tek işçi konfederasyonuna (Hü­
kümetçe beğenilen, işverenlerce sırtı okşanılan,
Amerikan işverenlerinin para yardımı yaptığı
isçi konfederasyonuna) zorla bağlamak için ha­
zırlanmıştır, ama kanunlar erkeği kadın, kadını
erkek yapmaya muktedir olmadığı gibi, Türk
isçisinin Anayasa hürriyetleri de bütün dünya­
nın gözü önünde birkaç açık göze boğurtulamaz
ve boğdurtulmıyacaktır.
Sayın milletvekilleri,
Çalışma Bakanlığı Türk isçileri karşısındaki
ve sermaye ile el ele vererek Türk işçisine karşı
giriştikleri mücadelesini ve görevlerini çeşitli
alanlarda nasıl tersinden yürüttüğünü açıkladık.
Bütçe tenkidimizi Çalışma Bakanlığı gerçek gö­
revine döner ümidiyle yapmıyoruz. Zira, öyle
bir bakanlık karşısındayız ki, T. O. Anayasası
15 nci maddesi «hâkim karan olmadıkça kamu
düzeninin gerektirdiği hallerde de kimsenin üs­
tü aranamaz» dediği halde ve Yargıtaydan buna
aykın aramalan önleyici karar aldığımız halde
Türk işçisinin üzeri sabah akşam bir hırsız gibi
aranır, aratılmaktadır. Yalnız, Türk işçileri ki­
min kendilerine karşı patronlarla el ele verdiğini
görmüştür, görevimiz durumu Yüce Meclisin
tutanaklarına tarih önünde tescil ettirmektir.
İşçi sınıfının her şeyi gördüğünü anhyanlar ve
bunu hesaba katanlar ve bir gün Anayasanın
özüyle ve sözüyle uygulanmasından korkanlar,
emperyalist emellerin öncüsü yabancı sermaye
ve onun cananından yalayan kompradorlar ve
san sendikalar şöyle demektedir:
— 464 —
Download