Maddeleri müstakil olarak (burada konuşuyoruz, Sa

advertisement
M. Meclisi
B : 52
nuşmadı. Ona mı cevap vereceksiniz? Maddeleri
müstakil olarak (burada konuşuyoruz, Sayın
Kuas.
RIZA K'UAS (Devamla) — Ne söyliyeceğimi
şaşırttınız. (A. P. sıralarından gülüşmeler.)
BAŞKAN — Beyefendi, buyurunuz; şaşırma­
yın, şaşırmayın. Buyurun rica ederim.
RIZA KUAS (Devamla) — Muhterem arka­
daşlarım ; madde, «belirli bir sefer için yapılmış
olan hizmet akdinin sonunda gemi adamı işve­
ren veya işveren vekilinin muvafakati ile işe de­
vam eder.» der. Belirli bir sefere gemi gitti,
gemi ağası belirli bir sefere gitti. Bir seferde bir
milyar para kazandı. Kazandığı bir milyar pa­
rayı bize versin demiyoruz. Biz işçiler olarak,
dikkat buyurun; kazancının bir milyarını bize
versin, demiyoruz. Biz diyoruz k i ; işçiler işsiz
kalmasın. Anayasa, «Devlet herkese iş vermeye
mecburdur» diyor. Müsaadenizi bu yolda topla­
mak istiyorum. Gemi gitti, bir milyar para ka­
zanacak ; senin iş akdin bir aylıktı veya bu sefer
içindi diyecek, işçiyi kapı dışarı atacak. Bu hak­
kın verilmemesine muhterem milletvekillerinin
vicdanı razı olur mu? Biz diyoruz ki, seferler
muayyen bir sefer için olmasın. Eğer o gemi her
zaman sefere hazırsa o işçi arkadaşımız da iş te­
minatına bağlı olsun, diyoruz. Devletin yazifesi
bu. Anayasanın emri bu. Devlet herkese iş bul­
maya mecburdur, Anayasanın emri böyle. Niçin
o zaman işsizlik sigortasını kurmaya çalışıyo­
ruz? Eğer işsizlik sigortası kurulsaydı tamamdı
o zaman. Bu kanun üzerine, işçi gemi seferden
geldiği zaman gider, bu işsizlik sigortasından
hakkını alırdı; nasıl ki, bugün hastalandığı za­
man gidip îşçi Sigortaları Kurumundan hastalık
ödeneğini alıyorsa, bunda da alırdı. Zaten gün­
lük kazanciyle geçinen işçi bugün yiyor, yarın
aç. Bugün Türkiye'de 4 milyon, 5 milyon işsiz
var ve her sene de 500 000 işsiz katılıyor bu iş­
sizlik ordusuna. Gemi seferine de iş bulunacak,
gidecek bir ay sonra gelecek, ondan sonra yine
iş bekliyecek. Günlük kazanciyle geçiniyor.
Biraz evvel arz ettim, tekrar edeyim : Bir
gemi gidip, geldiği zaman, milyonları kazandığı
zaman, versin demiyoruz. Ama, işçi kardeşleri­
mizin iş teminatı lâzım, iş bulunması lâzım. O
'bakımdan, hem o kadar kurnazca hazırlanmış bir'
madde ki, zaten Deniz iş Kanunu çıktığı zaman
Meclisten, sendikacı arkadaşlarım, işçi kardeş­
13 . 2 . 1967
O :1
lerim hukuk bürolarını seferber edecekler. İçti­
hat kararları, temyiz kararları, Danıştay karar­
ları, Bakanlar Kurulu kararları ne olacaksa bu­
nu istikbal belli edecektir. İstikbalde yine bun­
ları Mecliste, bu kürsüde konuşma imkânlarını
bulacağız. Dengenin sağlanması işte burada,
Gemi adamlarını savunanlar da, işçileri savunan­
lar da var. Tamam, denge bu. Gemi adamlarını
savunanlar var, diyorlar ki; «özel sektörü ürkütmiyelim, özel sektöre ivedilik tanıyalım»..
Tamam, denge bu. Biz de sade işçileri savunu­
yoruz. Biz işçi sınıfını savunuyoruz burada, den­
ge bu. Demokratik ülkelerde, memleketlerde,
aynısıdır.» Biz bu dengeyi savunuyoruz.
BAŞKAN — Sayın Kuas, 8 nci madde üze­
rinde hiçbir surette ne denge mevzuubahsedildi,
ne de her hangi bir sınıfın savunulması bahis ko­
nusu edildi. Rica ederim 8 nci madde üzerinde
teksif ediniz beyanınızı, başka maddelerle irtibatlandırmaymız.
RIZA KUAS (Ankara) — Vaktim var mı
Sayın Başkan?
BAŞKAN — Var, buyurun.
RIZA KUAS (Devamla) — Sayın Başkan,
müsaade edin. Yıllar yılı Türk işçisi bu kürsüye
hasret, öyle ise yavaş yavaş konuşacağız. 8 nci
madde de...
BAŞKAN — Sayın Rıza Kuas; burada Türk
işçisi konuşmuyor. Burada Türkiye milletvekili
konuşuyor. Burada Türk işçisi konuşmaz, bura­
da Türk temsilcisi konuşur.
RIZA KUAS (Devamla) — Ben, Türk işçisi
adına konuşuyorum.
BAŞKAN — Hiçbir zaman sizin Türk işçisi
adına konuşmanız mümkün değildir. Siz burada
olsa olsa Türk Milleti adına konuşabilirsiniz,
(A. P. sıralarından gürültüler)
Size ne oluyor? Lütfen susunuz.
Sayın Kuas, bir dakika. Bir hitabet kürsü­
sünde konuşanlar Türk Milleti adına konuşur.
Türk işçisi adına, Türk esnafı adına, Türk me­
muru adına konuşmak hak ve salâhiyeti size ve­
rilmemiştir. Millet bir bütündür, tecezzi kabul
etmez. Binaenaleyh, bu şekilde konuşursun. Bu­
nu böyle tasrih ediniz.
RIZA KUAS (Ankara) — Ben Türk Milleti
adına konuşuyorum. Burada işçi ve işverenleri
alâkadar eden kanun maddesi ımevzuubahistir.
Bu kanun maddesinde işverenleri savunanlar
var, ben de işçileri savunuyorum.
— 528 —
Download