TÜRKİYE’DE DNA VERİBANKASI OLUŞTURMA SÜRECİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE SON GELİŞMELER E. Hülya Yükseloğlu Ph.D , Kadir Daştan M.Sc1,Umut Kara M.Sc2, M.Özlem Kolusayın Ph.D3, Yusuf Tunç Demircan Ph.D1 1 İstanbul Üniversitesi, Adli Tıp Enstitüsü, Fen Bilimleri Anabilim Dalı Adalet Bakanlığı , Adli Tıp kurumu, Biyoloji İhtisas Dairesi, İstanbul, 3 İstanbul Üniversitesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Adli Tıp Anabilim Dalı 2 DNA polimorfizm çalışmaları ve uygulama alanlarının genişlemesiyle birlikte DNA incelemeleri mahkemeler tarafından kabul edilen önemli bir biyolojik delil haline gelmiştir. Toplumda suç tekrarının en aza indirilmesi ve suçluların kimliğinin en kısa sürede tespit edilmesi toplum vicdanı açısından büyük önem taşımaktadır. Bu bağlamda, DNA bankalarının, suçluluk ve masumiyet kararlarının verilmesinde hızlı ve doğru çözüm kaynağı olduğu bir gerçektir. Ancak bu durum, kişiye ait en özel bilgi olan genetik bilginin kötüye kullanımı endişelerini de beraberinde getirmektedir. Kriminal amaçlı DNA analizlerinin hali hazırda yapıldığı ülkemizde DNA bankasının kurulması artık bir zorunluluk haline gelmiştir. Genetik bilgilerin güvenilir ellerde olmasının sağlanması ve toplumdaki endişelerin ortadan kaldırılması amacıyla, DNA bankasının bağımsız ya da özerk yapılandırılması zorunludur. Hala TBMM’de bekleyen “DNA Verileri ve Türkiye Milli DNA Veri Bankası Kanunu Tasarısı”nda hukuki ve etik açıdan belirsizlikler söz konusudur. Tasarı, CMK 78- 81. maddelerle çelişecek şekilde DNA Bankası kurulmasının amacı dışına çıkarak, kimlik tespiti veya adli amaçlarla DNA örneklerinin alınması ve analiz yapılmasını öngörmüştür. Tasarının Adli Tıp Enstitüsü, Adli Tıp ile Tıbbi Biyoloji ve Genetik anabilim dalları, Ceza ve İnsan Hakları Hukuku, ve ilgili sivil toplum örgütlerinin görüşü alınarak yeniden düzenlenmesi gerekmektedir. Bu çalışmayla, DNA veri bankasının kurulması aşamasında son gelişmeler tartışılmış, Adli Tıp Kurumu, Jandarma ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nün yanı sıra, üniversitelerin ilgili anabilim dalları ve enstitülerinin ve de sivil toplum kuruluşlarının ortak çalışmasının toplum vicdanı açısından bir zorunluluk olduğu konusunda farkındalık yaratılması amaçlanmıştır. Anahtar Kelimeler: Adli DNA bankası, Biyobanka, Kanun ve Düzenlemeler Sorumlu yazar: Hülya Yükseloğlu, [email protected]