Kalp cerrahisinde intraoperatif görüntüleme Doç. Dr. Bruno Podesser

advertisement
Radyoloji Özel Sayısı
Kalp cerrahisinde intraoperatif
görüntüleme
Cios Alpha, ayrıca patentli aktif
soğutma sistemli 25 kW’luk bir
jeneratör ile donatıldı. X-ray tüpünün
gücü, optimum düzeyde hassasiyet
sunuyor. Bu, özellikle ileri düzeydeki
obez hastaların görüntülenmesinde
önemli. Soğutma sistemi ise, uzun
prosedürler sırasında dahi jeneratöre
aralıksız bir şekilde güç sağlıyor. Bu,
Dr. Bruno Podesser için son derece
kritik bir güvenlik unsuru. Eski tip
C-kolları, aşırı ısınmaya karşı bir önlem
olarak, nispeten çok daha hızlı bir
şekilde (yaklaşık 10 dakikalık bir
kullanım süresinin ardından)
kendilerini kapatırdı. Eski nesil, mobil
C-kollu sistemleri kullanarak diğer
tedaviler sırasında TAVI prosedürü
uygulamak imkansızdı. Dr. Podesser’e
göre C-kolu, yeni aort kapağı
yerleştirilirken herhangi bir zayıflık
emaresi göstermemeli.
Kalp cerrahı Dr. Podesser, şöyle
açıklıyor: “Cios Alpha sistemiyle artık
böyle bir sorunumuz kalmadı. Kritik
anlarda hastanın hayatı pamuk
ipliğine bağlı. Bu noktada teknik bir
sorun ile karşılaşırsam bunun sonucu
felaket olur.”
Basit kullanım, gelişmiş iş
akışları, yüksek güvenlik
St. Poelten’de TAVI operasyonları için
Cios Alpha sistemiyle yapılan testler
sırasında Dr. Podesser ve ekibi, mobil
C-kollu sistemli iş akışının, eski
modellerle olan iş akışlarına kıyasla
çok daha akıcı olduğunu keşfettiler.
Yeni sistemin geniş görüş alanı, tüm
gövdenin tek bir görüntü içerisinde
görüntülenmesini sağlıyor. Sonuç
olarak, C-kolunu başka görüntüler
almak üzere yeniden
konumlandırmaya gerek kalmıyor, bu
durum da kullanılan kontrast
maddeden tasarruf sağlıyor. Ancak
C-kolunun yeniden
konumlandırılması gerekiyorsa
cerrah, bu işlemi tek bir butona
basarak flat dedektör üzerinde hızlı
ve kolay bir şekilde yapabiliyor. Dr.
Bruno Podesser, motorizasyonla ilgili
olarak da büyük umutlar taşıyor. Bu
fonksiyon, belirli bazı C-kolu
projeksiyonlarının açıklık ayarı ile
birlikte kaydedilmesini ve prosedürün
ileri bir aşamasında tek bir düğmeye
basılarak aynı ve hızlı bir şekilde geri
çağırılmasını sağlıyor.
Kalp cerrahı Dr. Podesser, ince
tasarımlı monitör arabasının mobil
flat ekranlarından (ameliyathanedeki
dar alanlarda son derece kullanışlı),
özellikle de dokunmatik ekranın
kullanıcı arabiriminden oldukça
etkilendi. Bu özelliklerden son derece
memnun olan Bruno Podesser, şöyle
diyor: “Kilit radyolojik bilgileri sol
tarafta gösteren mantıklı yapı, hasta
bölümü ve son olarak, asıl
görüntünün işaret ettiği alan, yüksek
düzeyde sezgisel operasyonlara
olanak sağlıyor.” Cios Alpha sistemi
sayesinde hassasiyet düzeyi ve
implantasyonla istenen sonuçların
elde edilme olasılığı, canlı grafiksel
gösterimle daha fazla artıyor. Bu
fonksiyon, örneğin kalp kapağı
değişimi sırasında, implant edilen
kapağın mümkün olabildiğince doğru
konumlandırılması için valvüler
düzeyin X-ray görüntüsü üzerinde
işaretlenmesine imkan veriyor. Dr.
Podesser, “canlı grafiksel
görüntüleme fonksiyonunun, büyük
öneme sahip rutin bir araç olma
potansiyeline” ikna olmuş durumda.
Matthias Manych, bir biyolog ve aynı
zamanda tıp alanında uzmanlaşmış, serbest
bir bilim yazarı, editör ve gazetecidir.
Çalışmaları, genelde özel dergiler olsa da
çeşitli gazetelerde ve internette
yayınlanmaktadır.
22 İnovasyon | Kasım 2014 | www.siemens.com.tr/inovasyon
Doç. Dr. Bruno
Podesser
Dr. Bruno Podesser, öğrencilik
yıllarından beri kardiyovasküler
araştırmalara katılıyor. Dr. Podesser,
yirmi yıl önce Viyana Tıp
Üniversitesi’nde (MUV), kendilerini
sadece araştırma yapmaya adamış
bir grup genç öğrencinin çalıştığı bir
laboratuvar olan Viyana “Working
Heart” Araştırma Grubu’nu kurdu.
“Working heart” (çalışan kalp) terimi,
izole bir kalp simülasyonu üzerinde
yapılan çalışmaları ifade ediyor. Dr.
Podesser, bu tekniği 1991 yılında
ABD’de öğrendi ve Viyana’ya tanıttı.
Dr. Podesser, aynı zamanda 2006
yılından beri “Ludwig-BoltzmannCluster for Cardiovascular Research”
(Kardiyovasküler Araştırmalar için
Ludwig-Boltzmann Topluluğu) grubu
yönetim kurulunda yer alıyor. Dr.
Podesser’in araştırma öncelikleri
arasında biyolojik kalp kapağı
değişimi ile kalp ameliyatı sırasında
intraoperatif kalp koruma
tekniklerinin uzun vadeli sonuçları
yer alıyor. Dr. Podesser,
Landesklinikum St. Poelten’de 1998
yılından beri kalp cerrahı olarak
görev yapıyor. Burada, klinik açıdan
temel olarak kalp kapaklarının,
özellikle de mitral ve aort
kapaklarının rekonstrüksiyonu ve
replasmanına odaklanıyor.
Download