149. İFLAS VE İHLAS İflas her türlü maddi veya manevi değerleri

advertisement
149. İFLAS VE İHLAS
İflas her türlü maddi veya manevi değerleri sıfıra
indirmek anlamına gelir. Tüccar iflas ettiğinde tüm mal
varlığını bitirmiş demektir. İnsan sağlığı da iflas edince
kişi yatağa düşer, hastalanır; iş daha ciddi olursa hayatını
bile kaybeder. Ruh sağlığının iflası kişinin dünya ile
ilişkisini tamamen kopmasına yol açar zira kişi bu
dünyadaki ağır koşullara tahammül edemez ve dünya ile
irtibatını keserek acılarına son verir. Kişinin faziletlerinin
de iflası söz konusudur. Orada da tüm manevi değerlere
önem vermeyip onları düşünmeden harcayan kişi bir gün
her şeyden yoksun kendini iflas etmiş bulur. Bu aşamada
artık kimsenin yüzüne bakacak hali kalmaz. Kimse de
ona artık değer vermez. Bu tür iflaslar sonucu kişi
genellikler bulunduğu ortamdaki dostlarını da kaybeder,
bu da diğer sosyal iflastır. Kişi dostluk iflasına uğramış
olur. Kendini yapayalnız bulur.
İhlas, arınma, yenilenme, yeniden yapılanma, iyiye gitme,
halas bulma anlamına gelir. İhlasa erme ise çalışma ile,
azimle, dürüstlükle, iyi niyetle, hoşgörü ve sabırla olur. Her
biri ihlas zincirinin bir halkasını oluşturur. Bu nedenle ihlasa
ermek iflastan daha zordur. İflas dikkatsizlik, vurdum
duymazlık, kişilere, maneviyata değer vermemekten doğar.
Savurganlık iflasa yol açar. Manevi güce dayanan, her türlü
iflasları ya önleme ya da göğüs germe yeteneğini geliştirir.
İhlas, iflasın tam tersine, insanın tam iyiliğe ve huzura
kavuşmasıdır. Bu da hem manevi hem de maddi değerlerin
kıymetini bilmek, onları akıllıca kullanmakla başarılır.
İnsan her zaman aşırı iki uçta kendini dengeleme çabasını
göstererek dünyada huzura kavuşur. Dengeyi kuramayan
kişiler iflas etmeye mahkumdurlar. Fazla para hırsı ile
çalışmak sonunda kişiyi iflasa götürür. Burada ki iflasta
kişinin tüm istediklerine eriştikten sonraki düştüğü manevi
boşluktur. Her şeyi olan kişi esas doğayı ve oradaki sırları
değerlendirmeme döngüsüne girdiği için kendini boşta
hisseder. Varlık içinde bir yokluğa düşer. İşte onun iflası
ise en zorudur. Bu durumlarda kişiler o yokluktan
kurtulabilmek, Tanrının rahmetine erişebilmek için
yobazlığa gidecek dini eğilimlere bile girebilirler. Bu da
kişiyi diğer bir uça çeker ve yine dengeyi bulamaz. Bu
dünyada her yönden dengeli bir yaşam sürdürmek çok zordur. Bunu başaran kişiler ruhlarını
arındırmış, olgunluk evresine girmiş kişilerdir. İşte onlar için para, pul, şan, şöhret bir şey ifade
etmez. Onlar için ilim, irfan, yardımlaşma, karşılıklı sevgi ve saygı önde gelir. Onları besleyen bu
duygulardır. Bu asil duygularla beslenen kişiler her türlü kötülüklerden ihlas olmuş kişilerdir. Onlar
dünyadaki en büyük zenginliği yani ruh zenginliğini yakalamış kişilerdir.
25 Nisan 1997
Download