Palearktik (Eurasia), %8 Nearktik, %6 Mediterranean ve %1 Oryantal kökenli olduğu ortaya konmuştur. Ayrıca %2 oranında türün Türkiye kökenli olduğu belirlenmiştir. Sonuç: Elde edilen sonuçlar ülkemizin zoocoğrafik konumu nedeniyle birçok afit türü için geçiş bölgesi olduğunu göstermiştir. Son iklimsel değişiklikler ülkemize daha çok istilacı afit türünün yerleşmesine neden olabilecektir. Anahtar Kelimeler: Afit, fauna, istilacı tür, Türkiye, zoocoğrafya Teşekkür: Bu çalışmada sunulan verilerin elde edilmesinde TUBİTAK tarafından desteklenen 107T450 ve 111T866 nolu proje verilerinden de yararlanılmış olması nedeniyle TUBİTAK’a teşekkür ederiz. SE–020 Cornu aspersum (Gastropoda: Pulmonata)’da Sindirim Bezi’nin Çeşitli Histolojik ve Histokimyasal Boyama Yöntemleriyle İncelenmesi Nermin Biter, Gürsel Ergen Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü, Bornova, İzmir, [email protected] Amaç: Dünyada ve Türkiye’de yaygın dağılım gösteren kara salyangozu türü Cornu aspersum’da sindirim bezinin yapısının çeşitli histolojik ve histokimyasal boyama teknikleriyle gösterilmesi ve yapıyla ilişkili olarak fonksiyonunun araştırılması amaçlanmıştır. Gereçler ve Yöntemler: İzmir civarından toplanan Cornu aspersum örneklerinin salyangoz tuz solusyonu içinde diseksiyonları yapılmış ve sindirim bezleri çıkarılarak % 10 formalin ve Bouin’s fiksatiflerinde 24 saat süreyle tespit edilmiştir. Dokuyu oluşturan hücrelerin yapısal ve fonksiyonel özelliklerini ortaya koymak için Gill’s H&E, Alcian Blue, Periodic Acid Schiff (PAS), Paraldehyde Fuchsin (PAF), von Kossa histolojik ve histokimyasal boyama teknikleri uygulanmıştır. Işık mikroskobunda yapılan incelemelerin fotoğrafları çekilerek sonuçlar değerlendirilmiştir. Bulgular: Tübüloalveolar bir yapısı olan sindirim bezinin, gerekli besin ve salgıların ana iletimini sağlayan merkezi kanalları da barındıran bir doku olduğu bilinmektedir. Çeşitli hücre tiplerinden oluşan tübüllerin lümen genişliklerinin birbirinden farklılık gösterdiği; tübüller arasındaki gevşek yapılı bağ dokunun yer yer genişleyip daraldığı gözlenmiştir. Sindirim bezindeki merkezi kanalların içini döşeyen silli silindirik hücrelerin bazı bölgelerde çok katmanlı bir yapı gibi gözükerek lümene doğru oldukça uzandıkları gözlenmiştir. Pek çok tübül lümenine doğru yoğun bir salgı etkinliği olduğu dikkat çekmiştir. Hücrelerin özellikle apikal kısımları belirgin olarak PAS pozitif ve PAF pozitif reaksiyon vermiştir. Tübülleri oluşturan hücrelerin bir kısmı Alcian Blue ile pozitif reaksiyon verirken, daha az sayıda olan ve genellikle tübül dönemeçlerinde yerleşen piramidal şekilli hücrelerin von Kossa ile pozitif reaksiyon verdiği gözlenmiştir. 222 21. Ulusal Biyoloji Kongresi, 03–07 Eylül 2012, Ege Üniversitesi, İzmir, Türkiye http://www.ubk2012.ege.edu.tr Sonuç: Genel olarak yumuşakçalarda sindirim bezi, besinlerin hücre dışı ve hücre içi sindirimini, besin moleküllerinin absorblanmasını, lipid, glikojen ve çeşitli minerallerin depolanmasını sağladığı gibi ayrıca detoksifikasyonda önemli bir rol üstlendiği bilinmektedir. Bu çalışmada dünyada ve Türkiye’de yaygın dağılım gösteren kara salyangozu türü Cornu aspersum’da özellikle belirgin yapılara özgü çeşitli histolojik ve histokimyasal boyamalarla, dokuyu oluşturan hücreler ile hücresel bölgeler detaylı bir şekilde gösterilmekte ve yapı ile fonksiyon arasındaki ilişki belirgin biçimde ortaya konulmaktadır. Anahtar Kelimeler: Kara salyangozları, Cornu aspersum, sindirim bezi SE–021 Mus domesticus Rutty, 1772 (Mammalia: Rodentia)’un Karyolojik Özellikleri Ayşe Merve Karöz, Nursel Aşan Baydemir Kırıkkale Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, Yahşihan, Kırıkkale, [email protected] Amaç: Mus domesticus türünün kromozomları C- ve AgNOR bantlama ile incelenerek, türün karyosistematiğine katkıda bulunulmuştur. Gereçler ve Yöntemler: Bu çalışmada Samsun ilinden alınan toplam 15 Mus domesticus örneği materyalimizi oluşturmaktadır. Laboratuvara getirilen örnekler önce teşhis edilmiş ardından karyolojik çalışmalar yapılmıştır. Kemikten alınan ilik, ilk olarak KCl daha sonra fiksatif (metanol+etanol) ile muamele edildikten sonra lamlara aktarılmıştır. Daha sonra preparatlar kromozom şekilleri ile diploid kromozom sayısı (2n), temel kromozom sayısı (NF) ve otozomal kromozomların kol sayısının (NFa) tespiti için giemsa boyasıyla boyanmıştır. Kromozomları belirgin en iyi metafaz plakları tespit edildikten sonra bu preparatlara AgNOR ve C- bantlamaları yapılmıştır. Kromozomların digital kamera bağlı mikroskopta fotoğrafları çekilmiştir. Bulgular: Bu çalışmada Mus domesticus türünde 2n=40, NFa= 38 ve NF= 40 olarak tespit edilmiştir. Kromozom setinde büyükten küçüğe doğru sıralanan 19 çift akrosentrik kromozom bulunmaktadır. X ve Y kromozomları ise akrosentriktir. Tüm akrosentrik kromozomlar perisentromerik konstitüf heterokromatin içermektedir. Nükleolar organize edici bölgelere (NORs) ise 3-5 kromozom çiftinde rastlanmıştır. Sonuç: Türkiye’de yayılış gösteren ev faresi (Mus domesticus) kromozomlarının C- ve AgNOR bantlama çalışması ilk defa bu çalışma ile verilmiştir. Anahtar Kelimeler: Mus domesticus, AgNOR-bantlama, C-bantlama, Türkiye Teşekkür: Bu çalışma Kırıkkale Üniversitesi Hayvan Etik Kurulunun 12/42 nolu kararı ile gerçekleştirilmiştir. 21. Ulusal Biyoloji Kongresi, 03–07 Eylül 2012, Ege Üniversitesi, İzmir, Türkiye http://www.ubk2012.ege.edu.tr 223