Canlılar ve Biyolojik Çeşitlilik Biyolojik Çeşitlilik Yeryüzünde yaşayan bir birinden farklı tüm canlılar biyolojik çeşitliliği oluşturur. Biyolojik çeşitlilik denildiğinde genetik çeşitlilik, tür çeşitliliği, ekolojik çeşitlilik birlikte düşünülmelidir. Bölgenin coğrafik yapısı, iklim koşulları, ekosistemdeki tür sayısını doğrudan etkiler. Ekvatordan kutuplara doğru gidildikçe tür zenginliği azalır. Tür sayısının çok olması genetik çeşitliliğin zenginliğini de beraberinde getirir. Her türün bireylerinin sahip olduğu genetik farklılıklar o türün kendi içindeki genetik çeşitliliğini oluşturur. Bu da o bölgedeki genetik çeşitliliğe katkıda bulunur. Bir bölgede farklı ekosistemlerin bulunması biyolojik çeşitliliği etkiler. Yapılan çalışmalar her yıl yüzlerce canlı türünün yok olduğunu göstermektedir. Türlerin yok olmasında insanların çevreye karşı bilinçsizliği ve aşırı tüketimi rol oynamaktadır. Ekolojik işleyişin, canlı varlığının sürdürülebilmesi için biyolojik çeşitliliğin korunması çok önemlidir. Türkiye oldukça zengin bir biyolojik çeşitliliğe sahiptir. Bu çeşitlilikte biyoloji, ılıman iklim kuşağında yer olması, iklimsel farklılığı, jeolojik geçmişi, deniz, göl, akarsu gibi değişik ortamların varlığı etkili olmuştur. Yeryüzünde sadece sınırlı bir bölgesinde, örneğin bir ekolojik ortamda ya da bir ülkenin siyasi sınırları içinde yayılış gösteren türlere endemik tür denir. Türkiye de özellikle Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve Akdeniz bölgeleri endemik bitki türleri bakımından oldukça zengindir. Türkiye’nin Ekosistem ve Biyolojik Çeşitliliği Farklı ekosistemlerde pek çok farklı canlı türü bulunmaktadır. Orman Ekosistemleri Akdeniz, Doğu ve Batı Karadeniz orman alanlarında iğne yapraklı ya da yaprağını döken birçok ağaç türü görülebilir. Çam, göknar, kayın dişbudak örnektir. Akdeniz de Toros dağları dünyanın en geniş sedir ormanlarını barındırır. Ülkemiz ormanları hayvan türleri bakımından da oldukça zengindir. Ayı, çakal, vaşak, yaban domuzu, bazı yılan türleri, ağaçkakan, baykuş türleri ormanlarımızı yaşam alanı olarak kullanmaktadır. Step Ekosistemleri Genellikle otsu bitkilerin oluşturduğu dol çayırlık alanlardır. Ülkemizde İç Anadolu ve Doğu Anadolu bölgelerinde stepler biyolojik çeşitlilik açısından önemlidir. Bu stepler özellikle endemik türler açısından gen merkezi konumundadır. Ülkemizdeki 300 endemik bitki türünden 1200’ü step bitkisidir. Ankara çiçeği, yanardöner çiçeği, çoban dikeni örnektir. Bitkilerin yanı sıra steplerde Anadolu miflonu, step vaşağı, gelengi gibi hayvan türleri de bulunur. Sulak Alan Ekosistemleri Doğal veya yapay, tatlı veya tuzlu sular, durgun ya da akıntılı farklı derinlikteki bütün sular, sazlık alanlar ve bataklıklar sulak alanlardır. Sulak alan ekosistemleri tropikal bölgelerden sonra biyolojik çeşitliliği en fazla olan ekosistemlerdir. Bu alanlarda saz, kamış, hasır otu, nilüfer vb. bitkiler, su mercimeği gibi su altı bitkilerine ve göçmen kuşlara rastlanır. Deniz ve Kıyı Ekosistemleri Ülkemizin denizleri ve kıyı ekosistemleri su canlılarının çeşitliliği açısından çok zengindir. Çok çeşitli balık türleri ve deniz canlılarını bulunduran ülkemiz denizlerinde Akdeniz fokları, kalkan, uskumru, kılıç balığı nesli tehdit altında olan canlılardır. Dağ Ekosistemleri Ülkemizin yaklaşık yarısında dağ ekosistemi görülmektedir. Dağların uzanış ve yüksekliği farklı bitki ve orman ekosistemlerinin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Biyolojik çeşitlilik, aşırı otlatma, orman yangınları, çevre kirlilikleri, kontrolsüz avcılık, yol ve baraj inşaatları, nüfus artışı, çarpık kentleşme petrol sızıntısı, küresel ısınma, erozyon, aşırı tarım ilacı kullanma, anız yakımı bireylerde doğaya karşı sevgisizliğin ve duyarsızlığın bulunması nedeniyle tehdit altındadır. http://www.biyolojidersnotlari.com