More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri UZAKTAN EĞİTİM KAYNAK DOKÜMANI Eğitim Adı: Milli Eğitim Bakanlığı Onaylı İnternet Tabanlı Dış Ticaret Elemanı Yetiştirme Kursu İÇERİK 1. İTHALAT SİSTEMİMİZİN ÇERÇEVESİ Nasıl İthalatçı Olunur? İthalatı Yasak Olan Mallar Ülkemiz Dış Ticaret Rejimi Ve Kambiyo Mevzuatı Türk Parası, Döviz İle Kıymetli Maden, Taş Ve Eşyalara İlişkin Hükümler 2. İTHALAT TÜRLERİ Kimler İhracat Yapabilir? İhracat Sözleşmesi 3. İTHALAT REJİMİNİN VE İTHALAT TEBLİĞLERİNİN ANALİZİ Geçici İthalat Rejiminin Temel Esasları Nelerdir Geçici İthalat Rejimi ile Dahilde İşleme Rejimi Arasındaki Fark Nedir 4. MALLARIN TANIMI 5. GÜMRÜK TARİFE POZİSYONLARI Gümrük Tarife Cetvelinin Sistematiği Eşyanın GTİP Tespitinde İzlenecek Yöntem GTİP Hangi Amaçla Kullanılmaktadır? GTİP’ in Doğru Tespit Edilmesinin Önemi GTİP’ in Hatalı Beyan Edilmesinden Kaynaklı Oluşabilecek Cezalar GTİP Tespiti İçin Gümrük Müşavirine Verilmesi Gereken Bilgiler 6. İSTATİSTİKLERDEN YARARLANMA Uluslararası Kuruluşlar ve Yabancı Devlet Kuruluşlarının Veri Tabanları Dünyadaki İhracatçı Birlikleri ve İGEME Benzeri Kuruluşlar 7. İTHALATTA HAKSIN REKABETTEN KORUNMA (ANTİ-DAMPİNG VB.) İthalatta Haksız Rekabetin ÖnlenmesiTicarette Risk Çeşitleri Sayfa 1 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Damping ve Sübvansiyon Damping ve Sübvansiyon Soruşturmalarında Yapılacak İşlemler 8. E-TİCARET UYGULAMALARI Elektronik Ticaretin Tanımı Elektronik Ticaretin Araçları Elektronik Ticaretin Tarafları İşletmeler Arası Elektronik Ticaret Elektronik Ticaretin Etkileri Ve Karşılaşılan Sorunlar Dünyada Elektronik Ticaret Türkiye’de Elektronik Ticaret 9. SERBEST BÖLGELERE TANINAN AVANTAJLAR Sayfa 2 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri 1. İTHALAT SİSTEMİMİZİN ÇERÇEVESİ En kısa tanımı dış devletlerden mal getirme ya da satın alma olan ithalatı, bir ülkenin başka ülkelerde üretilmiş malları yürürlükteki mevzuat çerçevesinde satın alma işlemi olarak da tanımlayabiliriz.İthalat, ihracatın tam tersidir. İthalat, ülkeden yabancı ülkelere döviz çıkışı gerektirdiği ve ülkede üretilen mallar yerine yabancı ülkelerce üretilen malların tercih edilmesi, gerek yerli üretici gerekse ülke ekonomisi üzerinde olumsuz etkiler bıraktığı için pek arzu edilen bir durum değildir.Döviz transferi yapılıp yapılmamasına göre ithalat bedelli ve bedelsiz olmak üzere iki türlüdür. Bedelli ithalat (İthalat Rejimi kapsamında olup); ithal edilen malların bedellerinin ithalattaki ödeme şekillerinden biriyle yurt dışına döviz transferi yapılarak gerçekleştirilen ithalatı, bedelsiz ithalat (Gümrük Mevzuatı kapsamında olup) ise; ithal edilen malların bedellerinin yurt dışında kazanılan dövizlerle karşılanarak yurt dışına herhangi bir döviz transferi yapılmadan gerçekleştirilen ithalatı ifade etmektedir.Genellikle, bedelsiz ithalatın herhangi bir gümrük vergisi veya fon ödenmeksizin yapılan ithalat olduğu yanılgısına düşülmektedir. Hâlbuki böyle bir durum söz konusu değildir. Nitekim bedelsiz ithalat, gümrük vergisine tabi olabileceği gibi olmayabilir de. Burada dikkat edilmesi gereken husus, ithalatın gümrük vergisine tabi olup olmadığı değil, sadece mal bedelinin yurt dışında kazanılan dövizlerden karşılanarak mı veya yurt dışına herhangi bir transferin yapılarak mı gerçekleştiğidir. Mala karşı mal ile ödeme yapılan ticaret işlemleri ise İhracat Mevzuatı çerçevesinde düzenlenmektedir.Düşünüldüğünde, bir malın ithal edilmek yerine ülke içerisinden tedarik edilmesi; taleplerin karşılanması için üretimin artmasına, malı talep edilen firmaların büyümesine, büyüyen firmaların daha fazla işçi çalıştırmasına, dolayısıyla işsizliğin azalmasına, firmaların büyümesinin sonucu olarak ülke ekonomisinin büyümesine, ülke ekonomisinin büyümesi ise kişi başına düşen milli gelirin artmasına ve nihayetinde ülke insanının refah düzeyinin yükselmesine olanak sağlayacaktır.Yukarıda saydığımız nedenlerden dolayı ülkeler, yabancı ülkelerden mal girişini (ithalat) zorlaştırmak, ülke malının yabancı ülkelere pazarlamasını (ihracat) teşvik etmek amacıyla tedbirler alırlar. İthalata kota konması, ithalat vergilerinin artırılması, ihracat yapan firmaların devlet yardımlarıyla teşvik edilmesi bu düşüncenin bir sonucudur.Bazı durumlarda ithalattan başka çıkış yolu bulamazsınız. Örneğin, yaşadığınız ülkenin coğrafi koşulları ve gelişmişlik düzeyinden kaynaklanan nedenler ile ülke içerisinde üretimi mümkün olmayan meyve, sebze, gıda maddeleri, teknoloji vs. ürünleri ithal etmekten başka bir yol yoktur. Zaten düşünüldüğünde insanlar iki temel nedenden dolayı ithalata yönelir; bunlardan birincisi o malın ülkede üretilmiyor veya üretilemiyor olması, ikincisi ise ülke içerisindeki malların fiyatlarının dış ülkelerdeki fiyatlara göre yüksek olmasıdır. Ülkede ihtiyaç duyulan ürünlerin ülke içerisinde, yabancı ülkede üretilenlerle aynı maliyette üretilmesi ithalatı bir hayli azaltacaktır.Sonuç olarak, ihracat ve ithalat bir ülke ticaretinde kaçınılmaz ticaret türleridir. Bir ülkede ihracat da, ithalat da olacaktır. Arzu edilen durum, ihracatın, ithalattan fazla olması yani dış ticaret Sayfa 3 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri fazlasının ortaya çıkmasıdır. Aksi durumda, yani ithalatın ihracattan fazla olması durumunda dış ticaret açığı ortaya çıkar. Az gelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerde ithalat, ihracata göre fazla olup bu ülkelerde dış ticaret açığı ortaya çıkmaktadır. Nasıl İthalatçı Olunur? Vergi numarasına sahip her gerçek kişi ve tüzel kişi ile tüzel kişilik statüsüne sahip olmamakla birlikte yürürlükteki mevzuat hükümlerine istinaden hukuki tasarruf yapma yetkisi tanınan kişiler ortaklıkları (adi ortaklıklar, konsorsiyumlar), ithalat işlemlerini yürütebilir. Ancak, Özel anlaşmalara dayanan ithalatta, Kitap ve diğer yayınların ithalatında, Ülkemizde açılan uluslararası fuar ve sergilerde Müsteşarlıkça (Dış Ticaret Müsteşarlığı) perakende satışına izin verilen malların ithalatında, vergi numarasına sahip olma şartı aranmaz. Kamu ahlakı, kamu düzeni veya kamu güvenliği; insan, hayvan ve bitki sağlığının korunması veya sınaî ve ticari mülkiyetin korunması amaçlarıyla ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde alınan önlemlerin kapsamı dışındaki malların ithali serbesttir.İthalatı kanunlarla belirli kurum ve kuruluşlara bırakılmış maddelerin ithali ancak, bu kurum ve kuruluşlar tarafından yapılabilir.İthalat yapmak isteyen kişiler, ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde almaları gereken belgelerle birlikte doğrudan gümrük idarelerine başvururlar (Kambiyo Mevzuatı hükümleri saklı kalmak kaydıyla). Bir eşyayı ithal etmeden önce şu hususlar değerlendirilmelidir: İthal edilmesi düşünülen malın iç pazarda satılabilirlik analizi ve fizibilitesini yapmak önem taşımaktadır (Örn. Rakip ürünlerle karşılaştırma, kâr-zarar hesapları). Öncelikle malın yurda getirilmesi sürecinde ortaya çıkacak maliyeti iyi hesaplamak gerekmektedir. Ödenmesi gerekebilecek vergi, nakliye gümrük komisyon masrafları net olarak ortaya konmalı ürünün maliyeti ona göre hesaplanmalıdır. Ürünün tedarik eden firma ile bağlantıları sonuçlandırmadan önce söz konusu malın yurda girişi konusunda kota, yasak vb. kısıtlamaların olup olmadığını araştırmak gereklidir. Örneğin Uzak Doğu menşeli ürünlerin bir kısmında kota ya da telafi edici vergi uygulaması söz konusu olabilmektedir. Malı yurda sokmak için tabi olunan izinler olup olmadığını araştırmak, varsa bu çerçevede ön hazırlık yapmak çok önemlidir. Ürüne bağlı olarak belli standartlara uygunluk konusunda mevzuat araştırması yaparak ilgili kuruluşlardan onay alınması işlemleri takip edilmelidir. Sayfa 4 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Yurt dışında düzenlenen fuarları ziyaret etmek ve ihracatçılarla temas kurmak, pazar araştırması yapmak ürün tedariki için önem taşımaktadır. İthalat için gerekli finansman kaynaklarına sahip olunduğundan emin olmak gerekmektedir. Çünkü yurt dışından ilk kez ithalat yaparken genel olarak satıcılar ürün bedelini peşin olarak almayı tercih etmektedirler. Bu durumda ithalat sonrası malın yurt içinde satılması ve tahsilat yapılması süreci daha uzun olduğundan finansman sıkıntısı çekilebilmektedir. İthalatı Yasak Olan Mallar Esrar ve Müstahzar Afyon 2313 sayılı Uyuşturucu Maddeleri Murakabesi Hakkında Kanun ve1961 sayılı Uluslar arası Uyuşturucu Maddeler Tek Sözleşmesi hükümleri çerçevesinde esrar ve müstahzar afyonun ithalatı yasaktır. İpek Böceği Tohumu Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca görülecek ihtiyaç üzerine verilecek ithal İpek Böceği tohumunun ithali 859 sayılı “ İpek Böceği ve Tohumu Yetiştirilmesi ve Muayene ve Satılması Hakkında Kanun”a göre (Tarım ve Köyişleri izinleri hariç) yasak bulunmaktadır. Zirai amaçla kullanılan her türlü toprak, yaprak, sap, saman ot, tabi gübre. Zirai Karantina Yönetmeliği hükümleri çerçevesinde, kültür ortamı torf ve perlit hariç olmak üzere, zirai amaçla kullanılan her türlü toprak, yaprak, sap, saman, ot ve tabi gübrenin ithalatı yasaktır. Oyun Alet ve Makinaları 1072 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde rulet, tilt, langırt ve benzeri baht ve talihe bağlı veya maharet isteyen otomatik ve yarı otomatik el ve ayakla kullanılan oyun alet ve makinalarının ithalatı yasaktır. Sahte menşeli eşya ve zarflar Gümrük Kanununun 56. Maddesi uyarınca sahte menşeli eşya ile Türk menşeli eşyada kullanılmak üzere ve bunların başka ülke menşeli olduğunu gösterecek veya böyle bir izlenim uyandıracak nitelikte, üzerleri yabancı dille yazılı veya basılı her türlü boş zarf, şerit, etiket damga ve benzeri eşya ile Türkiye'de düzenlenebilecek belgeleri başka ülkelerde düzenlenmiş gibi gösterebilecek nitelikte, üzereleri imzalı veya imzasız olsun, Türkiye'de yerleşik olmayan yabancı firmalara ait faturaların Türkiye'ye ithaline izin verilmez. Sayfa 5 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Ozon Tabakasını İncelten Maddelerin İthali Ekonomi Bakanlığı tarafından yayımlanan "Ozon Tabakasını İncelten Maddelerin İthaline İlişkin Tebliğ (İthalat: 2013/14)" MADDE 2 – (1) Montreal Protokolünün Kopenhag değişiklikleri uyarınca, Kopenhag Değişikliklerine taraf olmayan (EK-A’da yer almayan) ülkelerden, EK-1’de GTİP’leri ile isimleri belirtilen eşyanın,(2) Montreal Protokolünün Pekin Değişiklikleri uyarınca, Pekin Değişikliklerine taraf olmayan (EK-B’de yer almayan) ülkelerden, EK-2 ve EK-3’te GTİP’leri ile isimleri belirtilen eşyanın, ithalatı yapılamaz. MADDE 4 – (1) Aşağıda GTİP ve tanımları belirtilen eşyanın saf veya karışım halinde olanlarının ithalatı yasaktır. Kimyasal Silahlar Sözleşmesi Ekinde Yer Alan Kimyasal Maddelerin İthali Ekonomi Bakanlığı tarafından yayımlanan "Kimyasal Silahlar Sözleşmesi Ekinde Yer Alan Kimyasal Maddelerin İthaline İlişkin Tebliğ (İthalat: 2013/17)" EK-1 sayılı listede kayıtlı eşyanın ithalatı yasaktır.Dökme alkollü içkilerin, alkollü içki kökenli karışım içkilerin, alkollü içki üretiminde kullanılabilecek tarımsal kökenli distilatların ve su, gıda alkolü gibi hammadde veya katkı maddeleri ilavesiyle alkollü içki hazırlanmasında kullanılabilecek konsantre içkilerEkonomi Bakanlığı tarafından yayımlanan "Tütün, Tütün Mamulleri, Alkol ve Alkollü İçkilerin İthalat Denetimi Tebliği (Ürün Güvenliği ve Denetimi:2013/19) Ek-3’te belirtilen dökme alkollü içkilerin, alkollü içki kökenli karışım içkilerin İthali yasaktır. Çevrenin Korunması Yönünden Kontrol Altında Tutulan Atıklar Ekonomi Bakanlığı tarafından yayımlanan "Çevrenin Korunması Yönünden Kontrol Altında Tutulan Madde ve Atıklara İlişkin Tebliğ (Ürün Güvenliği ve Denetimi:2012/3)" eki "İthali Yasak Atık ve Maddeler" 2/A ve 2/B kapsamında yer alan eşyanın ithalatı yasaktır. Çevrenin korunması bakımından kontrol altında tutulan bazı Kimyasal maddeler Ekonomi Bakanlığı tarafından yayımlanan "Çevrenin Korunması Yönünden Kontrol Altında Tutulan Kimyasalların İthalat Denetimi Tebliği(Ürün Güvenliği ve Denetimi 2013/6)" eki II sayılı listede kayıtlı kimyasal maddelerin ithalatı yasaktır. Çevrenin Korunması Yönünden Kontrol Altında Tutulan Metal Hurdalar Ekonomi Bakanlığı tarafından yayımlanan "Çevrenin Korunması Yönünden Kontrol Altında Tutulan Madde ve Atıklara İlişkin Tebliğ (Ürün Güvenliği ve Denetimi 2013/23)" eki "İthali Yasak Metal Hurdalar (Ek:2) kapsamında yer alan eşyanın ithalatı yasaktır. Sayfa 6 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri İthali yasaklanan ampuller(8539.22 ve 8539.31 G.T.P Ekonomi Bakanlığı Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğü Tarafından 03.08.2012 tarih ve 54242 sayılı genelge ile yasaklanmıştır. İthalat İşleminin Aşamaları Tedarikçinin Bulunması ve Detaylarda Anlaşma Hazırlık Aşaması Gümrük ve Lojistik İşlemleri İthalat Sonrası İşlemler Kambiyo, Latince bir kelime olup, değiştirme bozdurma değer anlamına gelmektedir. Diğer bir ifadeyle, para ya da para yerine geçen değerlerin değiştirilmesi, alım satımıyla ilgili işlemleri ifade etmektedir. Kambiyo Mevzuatı ise, Bir ülkenin yabancı parayla yapmak zorunda olduğu ödemeleri ve tahsilatları düzenleyen kuralların tümünü ifade eder. Ülkemiz Dış Ticaret Rejimi Ve Kambiyo Mevzuatı Ülkemiz Kambiyo Mevzuatı, 25 Şubat 1930 tarihinde yürürlüğe giren Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında çıkarılan 1567 sayılı Kanun ve bu Kanuna kapsamında 11.8.1989 tarihinde yürürlüğe giren Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkındaki 32 sayılı Kararla düzenlenmiştir. Kambiyo Mevzuatı; Dış Ticaret Mevzuatı Türk Parasının Kıymetinin Koruma (T.P.K.K) Mevzuatı,olarak iki gurupta toplanır. Dış Ticaret Mevzuatı Anlaşmalar İthalat/İhracat Rejim Kararları İthalat/İhracat Yönetmelikleri, Tebliğleri oluşturur. Dış Ticaret Mevzuatının Konusu, ticari nitelikteki dışalım ve dış satımıdır. Ülkemizde, ticari nitelikteki dışalım ve dışsatım işlemleri; anlaşmalar ithalat ve ihracat rejimleri ile bunlara dayanılarak yayınmlanan yönetmelik, sirküler ve ilgili kuruluşlarca çıkarılan talimatlar esasları içinde yapılır. Sayfa 7 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri T.P.K.K Mevzuatı T.P.K.K. Hakkında 1567 Sayılı Kanun T.P.K.K. Hakkında 32 sayılı Karar T.P.K.K. Hakkında Tebliğleri oluşturur. T.P.K.K. Mevzuatının konusu ise, genel olarak döviz, Türk lirası senetler ve tahviller, değerli maden, taş ve eşyalar, taşınabilir değerler ve ticari senetlerle ödemeyi sağlayan her türlü türden araç ve belgelerin ülkeden ithalatı ya da bunların ihracatı ile ilgili işlemleri düzenleyen kuralların bütünü olarak tanımlanabilir. 32 sayılı Karar’ın Amacı: Türk parası kıymetini korumak amacıyla, Türk parasının yabancı paralar karşısındaki değerinin belirlenmesine, döviz ve dövizi temsil eden belgelere (menkul değerler ve diğer sermaye piyasası araçları dahil) ilişkin tüm işlemler ile dövizlerin tasarruf ve idaresine, Türk parası ve Türk parasını temsil eden belgelerin (menkul değerler ve diğer sermaye piyasası araçları dahil), ithal ve ihracına, kıymetli maden, taş ve eşyalara ilişkin işlemlere, prim tahsili suretiyle bedelsiz ithal izni vermeye, ihracata, ithalata, özelliği olan ihracat ve ithalata, görünmeyen işlemlere, sermaye hareketlerine ilişkin kambiyo işlemlerine ait düzenleyici, sınırlayıcı esaslar bu Karar ile tayin ve tesbit edilmiştir. Bu Karar’a ve bu Karar’ın uygulanması amacıyla Bakanlık’ça yayımlanacak tebliğlere muhalefet 1567 sayılı Kanun’la ek ve tadillerine muhalefet sayılır. Çeşitli kanunlar ve uluslararası anlaşmalarda yer alan özel hükümler saklıdır. 32 Sayılı Karar’da yer alan tanımlar; Türkiye’de yerleşik kişiler: Yurt dışında işçi, serbest meslek ve müstakil iş sahipleri dahil Türkiye’de ikametgah sahibi gerçek ve tüzel kişiler ile yerleşmek niyetiyle bir takvim yılı içinde Türkiye’de devamlı olarak 6 aydan fazla oturanları, (Dışarıda yerleşik kişilerden Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına göre bir sermaye tahsisi suretiyle Türkiye’de şube açmış olan veya bir şirkete katılmış veya şirket kurmuş gerçek ve tüzel kişiler yalnızca bu faaliyetleri dolayısıyla Türkiye’de yerleşik sayılırlar) Dışarıda yerleşik kişiler: Türkiye’de yerleşik sayılmayan gerçek ve tüzel kişileri,Yolcu: Geçerli pasaport veya pasaport yerini tutan belgeler taşıyan ve Türkiye’ye girmek veya Türkiye’den çıkmak üzere Maliye ve Gümrük Bakanlığı’nca tespit edilen giriş ve çıkış kapılarına gelen kişileri, Sayfa 8 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Türk parası: Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına göre Türkiye’de tedavülde bulunan veya tedavülden kaldırılmış olsa bile değiştirme süresi dolmamış olan paraları, Türk parası ile ödemeyi sağlayan belgeler: Türk parası ile ödemede bulunmayı sağlayan ticari ve adi senetler, kredi mektubu, kredi kartı, seyahat çekleri, havale, mektup gibi her türlü belge ve vasıtaları, Efektif: Banknot şeklindeki bütün yabancı ülkeler paralarını, Döviz (kambiyo): Efektif dahil yabancı parayla ödemeyi sağlayan her nev’i hesap, belge ve vasıtaları, Kısaca; Efektif dâhil yabancı para cinsinden ifade edilmiş olmak kaydıyla milli ve yabancı bankalardaki hesaplarda bulunan alacakları, Yabancı para cinsinden düzenlenmiş poliçe, bono, çek gibi kambiyo senetleri ile tahviller ve menkul kıymetler konusu alacakları, Yabancı para cinsindeki taahhütler ile yabancı ülke banknotlarını, İfade eder. Menkul kıymetler: Sermaye ve para piyasalarında işlem gören her türlü Türk ve yabancı menkul kıymetleri, (menkul kıymet yatırım fonu katılma belgesi bu Karar’ın uygulanmasında menkul kıymet olarak mütalaa olunur)Diğer sermaye piyasası araçları: Menkul Kıymetler dışında kalan ve Sermaye Piyasası Kurulunca belirlenen sermaye piyasası araçlarını, Kıymetli madenler: Her tür ve şekilde altın, gümüş ve platini, İşlenmemiş altın: En az 995/1000 saflıkta, nitelikleri Müsteşarlıkça belirlenen barlar veya külçeler halindeki altını, İşlenmiş altın: 995/1000’den daha düşük saflıkta, gerek bir işçilik uygulanarak ziynet veya süs eşyası haline dönüştürülmüş, gerekse içine ilave madde katılarak veya katılmaksızın alımsatım yapılan altını, İşlenmemiş gümüş: En az % 99,9 saflıkta, nitelikleri Müsteşarlıkça belirlenen bar, külçe veya granül halindeki gümüşü, İşlenmiş gümüş: % 99.9‘dan daha düşük saflıkta, gerek işçilik uygulanarak ziynet veya süs eşyası haline dönüştürülmüş, gerekse içine ilave madde katılarak veya katılmaksızın alım satımı yapılan gümüşü, İşlenmemiş platin: En az % 99,5 saflıkta, nitelikleri Müsteşarlıkça belirlenen barlar veya külçeler halindeki platini, Sayfa 9 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri İşlenmiş platin: Gerek işçilik uygulanarak ziynet veya süs eşyası haline dönüştürülmüş, gerekse içine ilave madde katılarak veya katılmaksızın alım satımı yapılan platini, Kıymetli taşlar: Elmas, pırlanta, yakut, zümrüt, topaz, safir, zebercet ve inciyi, Kıymetli eşya: Kıymetli madenler veya kıymetli taşlardan yapılmış ya da bunları içeren eşyaları, Türk Parası, Döviz İle Kıymetli Maden, Taş Ve Eşyalara İlişkin Hükümler Türk Parası Türk parası ve Türk parasıyla ödemeyi sağlayan belgelerin yurda ithali ile aşağıda belirlenen esaslar çerçevesinde ihracı serbesttir. Türkiye’de yerleşik kişiler ile, dışarıda yerleşik kişiler, bankalar ve özel finans kurumları vasıtasıyla yurt dışına serbestçe Türk parası gönderebilirler. Yolcuların beraberlerinde en çok 5.000.- ABD Doları karşılığı Türk parasını yurt dışına çıkarmaları serbesttir. Türk parası ile ödemeyi sağlayan belgelerin ihracı serbesttir. Dışarıda yerleşik kişilerin Türkiye’de Türk parası ile ödeme, tahsilat ve tevdiatta bulunmaları serbesttir. Bankalar ve özel finans kurumları, ithalat, ihracat ve görünmeyen işlemler dışındaki yurt dışına yapılan 50.000.- ABD Doları karşılığını aşan Türk lirası transferlerine ilişkin bilgileri, transfer tarihinden itibaren 30 gün içinde Bakanlıkça belirlenecek mercilere bildirirler. Döviz Türkiye’ye döviz ithali serbesttir. Türkiye’de yerleşik kişilerin beraberlerinde döviz bulundurmaları, bankalar, özel finans kurumları, yetkili müesseseler, PTT ile kıymetli maden aracı kuruluşlarından döviz satın almaları, dövizleri bankalarda açacakları döviz hesaplarında tutmaları, efektif olarak kullanmaları, bankalar ve özel finans kurumları vasıtasıyla yurt içinde ve yurt dışında tasarruf etmeleri serbesttir. Türkiye’de yerleşik kişilerin, dışarıda yerleşik kişilerden, Türkiye’de yapacakları işlemler nedeniyle döviz kabul etmeleri serbesttir Dışarıda yerleşik kişiler; bankalar, özel finans kurumları, yetkili müesseseler, PTT ve kıymetli maden aracı kuruluşlarından döviz satın alabilirler. Türkiye’de yerleşik kişiler ile dışarıda yerleşik kişilerin, bankalar ve özel finans kurumları vasıtasıyla yurtdışına döviz transfer ettirmeleri serbesttir Sayfa 10 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Bankalar ve özel finans kurumları, ithalat, ihracat ve görünmeyen işlemler dışındaki yurtdışına yapılan 50.000.- ABD Doları ve eşiti dövizi aşan transferlere (Döviz tevdiat hesaplarından yapılan transferler dahil) ilişkin bilgileri, transfer tarihinden itibaren 30 gün içinde Bakanlıkça belirlenecek mercilere bildirirler. Yolcular 5.000.- ABD Doları veya eşitine kadar efektifi beraberlerinde yurtdışına çıkarabilirler. Dışarıda yerleşik kişiler ile Türkiye’de yerleşik sayılmakla birlikte yurtdışında çalışan Türk uyruklu kişiler, yurda girişlerinde beyan etmiş olmak, Türkiye’de yerleşik kişiler ise görünmeyen işlemler çerçevesinde Bankalar ve özel finans kurumlarından döviz satın aldıklarını tevsik etmek kaydıyla 5.000.- ABD Doları veya eşitini aşan miktarlardaki efektifi beraberlerinde yurtdışına serbestçe çıkarabilirler. Kıymetli madenler, taşlar ve eşyalar Kıymetli madenler, taşlar ve eşyaların Dış Ticaret Rejimi esasları dahilinde Türkiye’ye ithali ve ihracı serbesttir. Ancak, işlenmemiş kıymetli madenlerin ithal ve ihracında gümrük idarelerine beyan verilmesi esas olup, ithalat ve ihracat Rejim, Karar ve Yönetmelikleri uygulanmaz. İşlenmemiş kıymetli madenlerin ithali, Merkez Bankası ile kendi mevzuatlarındaki hükümler saklı kalmak kaydıyla Kıymetli Madenler Borsası üyesi Kıymetli Maden Aracı Kuruluşları tarafından yapılır. Ancak, Kıymetli Madenler Borsası üyesi aracı kuruluşlar ithal ettikleri işlenmemiş kıymetli madenleri üç iş günü içinde Borsaya teslim etmek zorundadır. Kıymetli madenler, taşlar ve eşyaların yurt içinde alım ve satımı serbesttir. Ancak yurt içinde cevherden her tür ve şekilde üretilen kıymetli madenlerin alım ve satım işlemleri de Borsa tarafından düzenlenecek yönetmeliklerle belirlenecek esaslara göre İstanbul Altın Borsasında yapılır. Yolcular, beraberlerindeki kendilerine ait değeri 15.000.- ABD Dolarını aşmayan ve ticari amaç taşımayan ziynet eşyası niteliğinde kıymetli madenlerden ve taşlardan yapılmış eşyaları yurda getirebilirler ve yurtdışına çıkarabilirler. Daha fazla değerdeki ziynet eşyalarının yurtdışına çıkarılması, girişte beyan edilmiş olmasına veya Türkiye’de satın alındığını tevsik etme şartına bağlıdır. Merkez Bankası ve Kıymetli Maden Aracı Kuruluşları ithal ettikleri işlenmemiş kıymetli madenlerin yurt içindeki alım ve satım işlemlerini sadece İstanbul Altın Borsasında yaparlar. Şu kadar ki ziynet veya süs eşyasına dönüştürülmüş şekli hariç olmak üzere Borsa’da hangi tür ve şekilde kıymetli madenlerin işlem göreceği ve teşekkül ettirilecek piyasalar Borsa tarafından düzenlenecek yönetmeliklerle belirlenir. Sayfa 11 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri 2. İTHALAT TÜRLERİ Kat’i İthalat (Serbest Dolaşıma Giriş Rejimi) Gümrük Bölgesine gelen eşyanın serbest dolaşıma girişi; ticaret politikası önlemlerinin uygulanması, eşyanın ithali için öngörülen diğer işlemlerin tamamlanması ve kanunen ödenmesi gereken vergilerin tahsil edilmesidir. Dahilde İşleme İzin Rejim Kapsamında Yapılan İthalat Serbest dolaşımda olmayan eşya, işlem görmüş ürünlerin üretimde kullanılmasından sonra Türkiye Gümrük Bölgesinden yeniden ihraç edilmesi amacıyla, gümrük vergileri ve ticaret politikası önlemlerine tabi tutulmaksızın ve vergileri teminata bağlamak suretiyle yapılan ithalat işlemidir. Eşyanın işlem görmüş ürünler şeklinde ihracı halinde, teminat iade olunur. Dikkat edilmesi gereken en önemli husus getirilecek olan malzemenin G.T.İ.P. (Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonu) nun iyi bilinmesi ve bu doğrultuda DİİB.’ne yazdırılmasıdır. Geçici İthalat Geçici ithal yolu ile gelen malzeme ticaret politikası önlemlerinden yararlanmayıp, teminat yatırılmak sureti ile gümrüklerden yapılan ithalatıdır. Geçici ithal yolu ile çekilecek eşya aksesuar veya yardımcı malzeme olarak kullanılır (fermuar, çıtçıt vs.) Bu eşyaların yurtta kalma süresi 12 aydır bu süre zarfı içinde eşya yurt dışı edilmiş olması gerekir veya süresi dahilinde gümrüğe mücbir sebep göstererek ek süre talep edilir ve süre sonunda malzeme yurt dışına gönderilir.Bunlarda yapılamayıp sipariş iptal durumu söz konusu ise gümrüğe yine süresi içerisinde dilekçe ile müracaat edilerek malzeme ya mahrecine gönderilir ya da gümrüğe terk edilir malzemenin durumuna göre malzeme üzerinde marka bulunmuyorsa kati ithal edilebilir.Gelen malzemenin süresi içerisinde ihracatı yapılmamış ve ek süre talebinde de bulunulmamışsa cezai durum söz konusudur malzeme gümrüğe alınır cezaları ve gecikme faizleri ile birlikte tahsil edilir.Geçici ithali yapılıp tekrar ihraç edilen eşya gümrük idarelerine başvurularak ithalatta alınan teminat tutarları mükellefe iade edilir.Unutulmaması gereken en önemli husus bedelsiz ithalat hariç bedelli geçici ithalatlarda en fazla 10.000,- USD kadar geçici ithalat yapılabilir. G.K. 128 Maddesi Kapsamında Yapılan İthalat Serbest dolaşıma girmemiş eşyanın ithalat vergilerinden tamamen ya da kısmen muaf olarak ticaret politikası önlemlerine tabi tutulmaksızın, Türkiye Gümrük Bölgesi içinde kullanılması ve bu kullanım sırasındaki olağan yıpranma haricindeki herhangi bir değişikliğe uğramaksızın yeniden ihracına olanak sağlayan hükümlerin uygulandığı rejimdir. Sayfa 12 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Geçici ithal yolu ile çekilecek eşya g.k. 128 maddesine göre ambalaj malzemesi olarak kullanılır (karton kutu, plastik poşet v.s.) Bu eşyaların yurtta kalma süresi 6 aydır bu süre zarfı içinde eşya yurt dışı edilmiş olması gerekmektedir. Eşyanın süresi dahilinde yurtdışı edilemeyeceği anlaşılırsa gümrüğe mücbir sebep göstererek ek süre alına bilir. Süre sonunda malzeme yurt dışına gönderilir. Bu işlemlerde yapılmayıp siparişin iptal durumu söz konusu ise gümrüğe yine süresi içerisinde dilekçe ile müracaat edilerek malzeme ya mahrecine gönderilir yada gümrüğe terk edilir malzemenin durumuna göre malzeme üzerinde marka bulunmuyorsa kati ithal edilebilir. Gelen malzemenin süresi içerisinde ihracatı yapılmamış ve ek süre talebinde de bulunulmamışsa cezai durum söz konusudur malzeme gümrüğe alınıp cezaları ve gecikme faizleri ile birlikte tahsil edilir. Geçici ithali yapılıp tekrar ihraç edilen eşya gümrük idarelerine başvurularak ithalatta alınan teminat tutarları mükellefe iade edilir. Yatırım Teşvik Belgeli İthalat Yatırım Teşvik Belgesi tasarrufları yatırıma yönlendirmek suretiyle, katma değeri yüksek, ileri ve uygun teknolojileri kullanarak bölgeler arası dengesizlikleri gidermek, istihdam yaratmak ve uluslar arası rekabet gücü sağlamak için yatırımların devlet tarafından desteklenmesi amacıyla verilen bir belgedir. 16.06.1998 tarihli ve 23374 sayılı resmi gazetede yayımlanan teşvik tebliği gereğince global liste muhteviyatı tüm malzemeler gümrük vergisinden muaftır ayrıca ithal edilecek malzeme makine ve teçhizat kapsamı dahilinde ise k.d.v.%1 gümrük vergisi % 0. Olarak beyan edilir ve malzeme gümrükten çıkartılır eğer k.d.v. İstisnası yoksa k.d.v. Tutarı teminata bağlanarak ithalatı serbest bırakılır.Dikkat edilmesi gereken nokta global liste birim fiyatı ile fatura birim fiyatı arasındaki fark +/- %50 aşmamalıdır ve gelen malzeme mutlaka global listesinde olmalıdır. Eğer getirilecek malzeme eski ve kullanılmış ise global sıra numarasında kullanılmıştır ibaresi mutlak surette bulunmalıdır. Geri Gelen Eşya G.K.168 Mad. kapsamında Serbest dolaşımda bulunan eşya, Türkiye Gümrük Bölgesinden ihraç edildikten sonra 3 yıl içinde yeniden serbest dolaşıma girmesi halinde ve beyan sahibinin talebi üzerine, ithalat vergilerinden muaf tutularak yapılan ithalat şeklidir. Sayfa 13 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Geri gelen eşya statüsünde ithali yapılan malzeme ile ilgili olarak ihracat esnasında devletten yararlanılmış olunan tüm istisnalar ve teşvikler devlete tekrar iade edilir örneğin vergi dairesinden alınan KDV indirimi tekrar vergi dairesine veya gümrük veznesine yatırılır. İhracatçı firma hiçbir iade almamış ise bu işlem için herhangi bir vergi ödemeden 0 vergi ve 0 k.d.v. ile malzemeler gümrükten çekilir. Yapılmış olunan ihracat iptal edilir. Eğer ihracatında farklı ülke menşeli malzemeler kullanılmışsa bu malzemeler gümrük gözetimi altında söktürülerek tutanakla gümrüğe terk edilir. Dikkat edilmesi gereken bir diğer husus İhracat esnasında kesilen faturadaki birim kıymetle mahreç ülkeden gelen iade faturasındaki birim kıymetin aynı olmasıdır. Tamir Amaçlı İthalat İhracatı gerçekleşen eşyanın alıcısı tarafından ürün üzerinde tamir, düzeltme ve ambalajlama yapılması için iade edilen eşyadır. Bu ithalat ihracat 2001/7 sayılı tebliğ kapsamında olup bununla ilgili gümrük giriş beyannamesi düzenlenir. İlgili gümrükten tescil ve muayene işlemi yapılır kıymeti eğer 10.000,- USD fazla ise gümrük idaresi tamir olacağı da dair eksper raporu isteyebilir.Bu işlemle alakalı gümrük vergisi ve KDV teminata bağlanır. İthali yapılan malzemenin tamir işlemleri bitince ithalat işleminde ticaret odasından rapor alınmışsa ihracında’ da tekrar ticaret odasından eksper tayini istenir eksper tamirinin yapılıp yapılmadığını kontrol eder ve ihracatına müsaade eder. Eşyaların tescil tarihinden itibaren süresi 12 aydır. Dikkat edilmesi gereken nokta ihracatta kesilmiş olan faturadaki birim kıymeti ile ithalat faturasındaki birim kıymet aynı olmak zorundadır. Transit Ticaret Alış ve satış bedelleri arasında lehte fark esas olmak üzere, malların transit olarak veya doğrudan doğruya bir ülkeden başka bir ülkeye satılmasıdır. Bu işlemde malzeme Türkiye ‘ye gelir bankadan transit ticaret beyannamesi tasdik ettirilir ve karlı fatura ile birlikte gümrüğe müracaat edilir. Gümrük transit aktarma beyannamesi ile birlikte malzemeyi yurt dışı eder. Bu işlemde transit olunacak malzeme ticaret politikası önlemlerinden yararlanmaz. Bedelsiz İthalat Döviz transferi yapılmaksızın gerek kamu kurumları gerekse özel hukuk tüzel kişileri veya gerçek kişiler tarafından serbest dolaşıma sokulacak eşya ile ilgili işlemlerin yürütülmesine bedelsiz ithalat denir. Sayfa 14 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Bedelsiz ithalatta ve bedelli ithalattaki tek fark bedelsiz ithalatta sadece döviz transferi yapılmaz,Bununla birlikte alınması gereken vergi ve KDV. tutarı tahsil edilir ve varsa kota ve gerekli izinler alınır.Dikkat edilmesi gereken hususlar, fatura orjinal olmalı ve fatura üzerinde “bedelsizdir” ibaresi bulunmalı ve gümrük için bir değer taşımalıdır. Bedelsiz İthalat Edilebilecek Eşya Listesi Miktarı ticari teamüllere uygun numune ve/veya maddeler, hediyeler, reklam eşyası Daha önce usulüne uygun olarak yurda ithal edilmiş maddelerin ticari teamüller gereğince gönderilen parçaları ile imalatçının veya ihracatçının verdiği garanti icabı garanti süresi içinde yenilenmesi gereken parçalar. Sanayiciler tarafından, imalat ve montaj için demelerde kullanılmak üzere veya örnek olarak getirilecek sanayi mamulleri. Genel ve Katma bütçeli dairelere, özel idarelere, belediyelere, kamu iktisadi teşebbüslerine ve sermayesinin yarısı veya yarısından fazlası bu idare ve teşebbüslere ait kuruluşlara, özel kanunla kurulmuş banka ve kuruluşlara bedelsiz olarak gönderilen mallar. Daha önce usulüne uygun olarak ithal edilmiş bulunan mallarda tespit edilen ağırlık ve miktar noksanlığı ile hasarın giderilmesi amacıyla gönderilen aynı cins ve evsaftaki mallar. Yabancı firma kurum ve kuruluşların Türkiye’de bulunan şube ve irtibat bürolarına, büro faaliyetlerinde kullanılmak üzere, yurt dışındaki merkezlerinden bedelsiz olarak gönderilen ticari teammüle uygun malzemeler. Çeşitli sebeplerle yurt dışına geçici olarak çıkarılan vasıtaların değiştirilen motorları Adet ve kilo miktarı fazla gelen malzemelerin gümrükten çekilebilmesi için İstanbul Ticaret Odası’ndan ithalat öncesi mal faturası ile birlikte müracaat edilip numune belgesi alındıktan sonra bedelsiz ithalatı yapılabilir. Değeri 60.000,- USD aşmayan bedelsiz ithalat talepleri gümrük idarelerince, 60.000,USD fazla olan bedelsiz ithalat talepleri Gümrükler Genel Müdürlüğünce incelenip sonuçlandırılır. 3. İTHALAT REJİMİNİN VE İTHALAT TEBLİĞLERİNİN ANALİZİ Dış ticaret ile iştigal eden firmalar, kati ithalat yanında zaman zaman bazı ürünleri geçici olarak da ithal etmek durumunda kalmaktadırlar. Örneğin, sergi, fuar, toplantı ve benzeri etkinlikler için getirilen eşyalar, test, deneme ve benzeri amaçlarla getirilen eşyalar, konteynerler, palet, ambalaj ve benzeri eşyaların ithalatında geçici ithalat rejiminin uygulanması söz konusudur. Ayrıca yurt dışında yerleşik kişilerin seyahatlerinde kullandıkları Sayfa 15 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri araçların ve yabancı plakalı taşıma araçlarının Türkiye’ye girişi de geçici ithalat rejimi kapsamında yapılmaktadır. Geçici ithalat rejimi, ‘’serbest dolaşıma girmemiş eşyanın ithalat vergilerinden tamamen veya kısmen muaf olarak ve ticaret politikası önlemlerine tabi tutulmaksızın, Türkiye gümrük bölgesi içinde kullanılması ve bu kullanım sırasındaki olağan yıpranma dışında, herhangi bir değişikliğe uğramaksızın yeniden ihracına olanak sağlayan hükümlerin uygulandığı ekonomik etkili bir gümrük rejimidir.’’Geçici ithalat rejimi ile ilgili hükümler, gümrük kanununun 128-134. Maddeleri ve gümrük yönetmeliğinin 376-394. Maddelerinde yer almaktadır. Geçici İthalat Rejiminin Temel Esasları Nelerdir? Eşyanın bu rejimden yararlanabilmesi için gümrük idaresinden izin alınması gerekmektedir. Eşya için ticaret politikası önlemleri uygulanmamalıdır. Eşya için ithalat vergilerinden kısmi veya tam muafiyet hükümleri uygulanmalıdır. Eşya Türkiye gümrük bölgesinde kullanılmalı fakat bu kullanım sırasındaki olağan yıpranma dışında herhangi bir değişikliğe uğramamalıdır. Eşya belirlenen sürenin sonunda Türkiye gümrük bölgesinden çıkarılmalıdır. Geçici İthalat Eşyası İçin Teminat Verilmesi Gerekir mi? Geçici ithalat rejiminde, belirli şartların yerine getirilmesi durumunda vergi muafiyeti sağlandığından, bir anlamda şartlı muafiyet düzenlemesidir. Eşyanın şartlı muafiyet düzenlemesine tabi tutulması, tahakkuk edebilecek gümrük vergilerine karşılık teminat verilmesi şartına bağlıdır. Bakanlar Kurulu kararında teminat aranmayacağı belirtilen eşya hariç geçici ithalat eşyasının vergileri teminata bağlanmaktadır. Yurt dışında yerleşik kişilerin seyahatlerinde kullandıkları araçların Türkiye’ye girişinde teminat alınmamaktadır. Geçici İthalat Rejimin Uygulama Biçimleri Nelerdir? Geçici ithalat rejiminde ithalat vergileri muafiyeti tam veya kısmi olarak uygulanmaktadır. Gümrük kanununun 131. Maddesine göre, ithalat vergilerinden tam muafiyet suretiyle geçici ithalat rejiminin uygulanabileceği durumlar ve özel şartlar Bakanlar Kurulunca belirlenir. Öte yandan Gümrük kanununun 132. Maddesine göre de kısmi muafiyet suretiyle geçici ithalat rejiminden yararlandırılamayacak eşya Bakanlar kurulu kararı ile belirlenmektedir. Bu düzenlemeden de anlaşılacağı üzere, her iki muafiyet durumunda da yetki Bakanlar Kuruluna bırakılmış durumdadır. Dolayısıyla geçici ithalat rejiminin uygulama biçimleri muafiyet durumuna göre belirlenmektedir. Sayfa 16 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Tam Muafiyet Uygulaması, İthalat vergilerinden tam muafiyet suretiyle geçici ithalat rejiminin uygulanabileceği durumlar ve özel şartlar 2009/15481 sayılı Bakanlar kurulu kararı ile düzenlenmiştir. Taşıtlar, paletler, konteynerler, yolcular tarafından ithal edilen kişisel ve sportif amaçlı eşya, gemi adamlarının ihtiyaç malzemesi, kriz hali için gönderilen yardım malzemesi, tıbbi ve cerrahi teçhizat ile laboratuvar eşyaları, ses, görüntü veya veri taşıyan eşya, turistik reklam malzemesi, mesleki teçhizat, pedagojik materyal ve bilimsel malzeme, ambalajlar, özel nitelikli eşya, numuneler ve benzeri eşyalar Bakanlar Kurulu kararı ile belirlenen şartlar dahilinde tam muafiyet suretiyle geçici ithal edilebilmektedir.Türkiye’ye ithali yasak olan eşya, tüketilebilir nitelikteki eşya, ayniyat tespitinin yapılması mümkün olmayan eşya, ülke ekonomisine zarar verebileceği Bakanlıkça belirlenen eşya, tam muafiyetten yararlandırılamayacağı gibi kısmi muafiyetten de yararlandırılmamaktadır.2009/15481 sayılı Bakanlar Kurulu kararı kapsamı geçici ithalat rejimi, İstanbul sözleşmesi adıyla anılan ‘’geçici ithalat sözleşmesi’’ ile uyumlu olarak hazırlanmış olup, sözleşme akit tarafları arasında ülkelerin çekinceleri hariç geçici ithalat rejimi yeknesak uygulanmaktadır. ATA karnesi, geçici ithalatta kullanılan ve anılan sözleşmeden kaynaklanan bir belgedir. ATA karnesi, bir yandan karne kapsamına giren eşya için teminat hükmündedir, bir yandan da beyanname yerine geçen belgedir. Ayrıca; Avrupa Birliği ülkeleri ve ülkemiz için izin başvurusu ve izin yerine de geçmektedir. Kısmi muafiyet uygulaması Geçici ithalat eşyasının kısmi muafiyete tabi olması için; Bakanlar Kurulu kararı ile belirlenen tam muafiyetten faydalanamaması, Bakanlar kurulu ile belirlenen kısmı muafiyetten yararlanamayacak eşya listesinde Yer almaması gerekmektedir. Kısmi muafiyet uygulaması suretiyle geçici ithalat rejimine tutulan eşyadan her ay için alınacak ithalat vergileri, söz konusu eşyanın serbest dolaşıma girmiş olması halinde ödenmesi gereken ithalat vergileri tutarının %3 ü olarak tespit edilir. Bir aydan daha az süreler tam ay olarak değerlendirilir. Ancak, ithalat vergileri tutarı hiçbir şekilde eşyanın serbest dolaşıma girmesi halinde alınacak vergi tutarını aşamaz. Bu tutardan geriye kalan miktar için teminat verilip, rejimin sonlandırılmasından sonra geri alınmaktadır. Konuyu bir örnekle açıklamaya çalışalım. Geçici ithalatı yapılacak eşyanın toplam ithalat vergilerinin 10.000 TL olduğunu ve eşyanın rejim altında 6 ay kalacağını varsayalım. Eşyanın Türkiye’de kalacağı her ay için %3 yani 6X%3=%18 oranında tutar kati olarak yatırılacak, kalan tutar için teminat verilmesi gerekecektir. Bu durumda 10.000X%18=1.800 TL kati Sayfa 17 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri yatırılacak, 8.200 TL için teminat verilecektir. Rejimin sonlandırılmasından sonra verilen 8.200 TL teminat geri alınabilecektir. Geçici İthalat Rejimin işleyişi Nasıldır? Tam ve kısmi geçici ithalat rejiminde izin, eşyayı kullanan veya kullandıran kişinin yapacağı izin başvurusu üzerine ilgili gümrük idaresi tarafından verilir. Geçici ithalat rejiminden yaralanabilmek için Türkiye gümrük bölgesinde yerleşik olma şartı aranmaz. Rejimin işleyişinde, duruma göre gümrük beyanı için gümrük beyannamesi, ATA karnesi veya sözlü beyan formu kullanılır. Taşıtlar bilgisayar programına kayıt yapılmak suretiyle Türkiye’ye geçici olarak ithal edilebilmektedir.Gümrük idaresi tarafından iznin verilebilmesinin ön koşulu, ithal eşyası ile ilgili ayniyatın yapılabilmesidir. Ancak, eşyanın veya yapılacak işin niteliği itibariyle, ayniyet tespiti ile ilgili önlemlerin alınmamasının rejimin kötüye kullanılmasına sebep olmayacağı hallerde, gümrük idareleri vergilerin tümünü teminata bağlamak suretiyle, geçici ithalat rejiminin kullanılmasına izin verebilirler. Eşyanın Geçici İthalat Rejimi Altında Kalma Süresi ne Kadardır? Geçici olarak ithal edilmiş eşyanın belirlenmiş süre içinde yeniden ihraç edilmesi ya da gümrükçe onaylanmış yeni bir işlem veya kullanıma tabi tutulması esastır. Ancak, izin hak sahibi tarafından rejim süresi içinde başvurularak ek süre talep edilebilir.Geçici ithalat rejimi kapsamında getirilen eşyanın Türkiye gümrük bölgesinde kalma süresi, duruma göre belirlenen özel süreler saklı kalmak kaydıyla en fazla 24 ay olarak belirlenir. Ayrıca belirlenmiş bir süre varsa bu süre dikkate alınır. Eşyanın rejim altında kalma süresinin verilecek ek sürelerle birlikte 24 ayılık süreyi aşmaması esastır. Ancak, geçişi ithal konusu eşyanın özelliği nedeniyle mülkiyetinin devredilememesi veya 24 aydan fazla yatırımlarda kullanılması halinde 24 ayı aşan süre uzatımı da yapılabilir.ATA karnesi kapsamındaki eşya için ATA karnesinin süresini geçmeyecek şekilde süre belirlenir. ATA karnesi kapsamındaki eşyanın süre uzatımları, ilgili gümrük idaresince belirlenmekle beraber, karne süresini geçen süre uzatımları yapılamaz. Geçici İthalat Rejimi ile Dahilde İşleme Rejimi Arasındaki Fark Nedir? Geçici ithalat rejimi bazen dahilde işleme rejimi ile birbirine karıştırılmaktadır. Her iki rejim de ekonomik etkili rejimler olmakla birlikte, yapı ve işleyiş bakımından önemli farklılıkları vardır. Bu farklılıklardan en önemlisi, dahilde işleme rejimi kapsamında gelen eşyanın Türkiye gümrük bölgesinde işlem görerek, geçici ithalat rejiminde ise gelen eşyanın belli sürenin sonunda olağan yıpranma hariç aynen ve hiçbir değişikliğe tabi tutulmadan yeniden ihraç edilmesidir. Sayfa 18 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Geçici İthalat Rejimim İhlali Halinde Karşılaşılacak Cezalar Nelerdir? Geçici ithalat rejimine tabi tutulan eşyanın beyan ile muayene ve denetleme veya teslimden sonra kontrol sonucunda vergi kaybının tespiti halinde gümrük kanununun 234. Maddesi kapsamında ceza uygulanır. Bu durumda ihlalden kaynaklı vergi tahsil edilmekte, bu verginin üç katının %50’si oranında da ceza uygulanmaktadır. Geçici ithalat rejimi kapsamında Türkiye gümrük bölgesine getirilen eşyanın verilen sürenin bitimini takiben; Bir ay içerisinde yeniden ihraç edilmesi veya gümrükçe onaylanmış yeni bir işlem veya kullanıma tabi tutulması veya gümrük idaresine bilgi verilmeden ancak süresi içerisinde Türkiye gümrük bölgesinin dışına çıkarıldığının kabul edilebilir belgelerle kanıtlanması halinde gümrük kanununun 241/ 1.(şu anda 69 TL olarak uygulanmaktadır.) Maddesinde belirtilen usulsüzlük cezasının iki katı, İki ayı aşmayan sürede yeniden ihraç edilmesi veya gümrükçe onaylanmış yeni bir işlem veya kullanıma tabi tutulması halinde bu miktarın dört katı, Geçici ithalat rejimi kapsamında Türkiye gümrük bölgesine getirilen taşıtlara verilen sürenin bitimini takiben üç ayı aşmayan sürede yeniden ihraç edilmesi veya gümrükçe onaylanmış yeni bir işlem veya kullanıma tabi tutulması halinde altı katı, kadar usulsüzlük cezası uygulanır. Geçici ithalat rejimine tabi tutulan eşyanın yukarıda belirtilen süreler dışında yeniden ihraç edilmesi veya gümrükçe belirlenmiş yeni bir işlem veya kullanıma tabi tutulması veya diğer şekillerde rejim ihlalinin olması halinde, eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı, tam muafiyet suretiyle geçici olarak ithal edilen özel kullanıma mahsus taşıtlar için dörtte biri oranında para cezası uygulanır. Görüldüğü üzere rejimin ihlali halinde karşılaşılacak cezalar ağırdır. Bu yüzden rejimin şartları, özellikle ayniyat ve eşyanın süresi içerisinde yurt dışı edilmesi konusunda hassasiyet gösterilmelidir. 4. MALLARIN TANIMI 5. GÜMRÜK TARİFE POZİSYONLARI Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonu Türk Gümrük Tarife Cetveli’nde kullanılan 12 basamaklı bir koddur. Bu kodun ilk 6 rakamı Dünya Gümrük Örgütü’ne üye tüm ülkelerce kullanılan Armonize Sistem Nomanklatürü kodunu, 7-8 inci rakamlar Avrupa Birliği ülkeleri tarafından kullanılan Kombine Nomanklatür kodunu (Kombine Nomanklatür Kodu; Avrupa Birliği'ne üye ülkelerce kullanılan eşya tanımlarını ve kodlamalarını gösteren dizindir. Kombine Nomanklatür'de tanımlanan eşyalar sekiz haneli kodlarla gösterilir. Bu kodların ilk altı hanesi Sayfa 19 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Armonize Sistem'le aynıdır. 1/95 Nu'lu Ortaklık Konseyi Kararı ile tesis edilen Avrupa Birliği ve Türkiye tarafından oluşturulan Gümrük Birliği nedeniyle Kombine Nomanklatür, Tarife Cetvelimizin ilk sekiz hanesine yansıtılmaktadır.), 9–10 uncu rakamlar farklı vergi uygulamalarımız nedeniyle açılan pozisyonları gösteren kodları, 11–12 inci rakamlar ise istatistik kodlarını göstermek için kullanılmaktadır.Örneğin; Gümrük Tarife Cetvelimizde 3002.20.00.20.11 kodu kızamık aşısı için kullanılmış olup kodun ilk 6 rakamı olan 3002. 20 kızamık aşısının Dünya Gümrük Örgütü’ne üye tüm ülkelerce kullanılan Armonize Sistem kodunu; ilk 8 rakamı olan (Bu rakamların ilk 6 rakamı Armonize Sistem Kodundan oluşur.), 3002.20.00 kızamık aşısının Avrupa Birliğine üye ülkelerce kullanılan Kombine Nomanklatür Kodunu; 9–10 uncu rakamların oluşturduğu 20 rakamı kızamık aşısının, ülkemizdeki çocuk felci aşıları içerisindeki açılım kodunu; 11–12 nci rakamların oluşturduğu 11 rakamı ise kızamık aşısının ülkemizdeki çocuk felci aşıları içerisindeki istatistik kodunu göstermektedir.Dış ticaretin ülke ekonomileri içerisindeki payının hızla artması, ülkelerin karşılıklı olarak imzaladıkları ikili ve çok taraflı serbest ticaret anlaşmaları, uluslararası ticaret istatistiklerinin sağlıklı olarak tutulabilmesi gibi nedenler, uluslararası ticarete konu ürünlerin, ticaret yapan ülkelerde karşılıklı olarak da ortak tarife ile işlem görmesini zorunlu hale getirmiştir.Ülke veya ülke gruplarının ticarete konu ürünler için farklı sınıflandırmalar uygulaması nedeniyle ortaya çıkan uyumsuzlukları gidermek ve gümrük işlemlerinde tekdüzeliği sağlamak üzere Dünya Gümrük Örgütü tarafından hazırlanan “Uyumu Sağlanmış (Armonize) Mal Tanımı ve Kodlama Sistemi Hakkında Uluslararası Sözleşme’’ 14.06.1983 tarihinde Brüksel’de kabul edilmiş ve Armonize Sistem Nomanklatürü (AS) oluşturulmuştur. Türkiye’de ise Armonize Sistem Nomanklatürü, 10.11.1988 tarihli ve 3501 sayılı yasa ile kabul edilmiştir. Bahse konu yasa kapsamında, Türkiye, Armonize Sistem Nomanklatürü ’nü 1 Ocak 1989 tarihinden itibaren kullanmaya başlamıştır. Armonize sistem olarak bilinen sistemde eşya sınıflandırması altılı kod esas alınarak yapılmıştır. Sözleşmeye taraf olan ülkelere bu altılı kod esas alınmak kaydıyla daha alt açılımlar ilave edilmesine olana tanınmıştır. Ülke olarak kullandığımız, Gümrük Giriş Tarife Cetveli olarak isimlendirilen tarife de Armonize Sistem Nomanklatürü esas alınarak hazırlanmıştır.AB ile olan uyum yükümlülüğümüz kapsamındaki düzenlemeler de dikkate alınarak 12’li kod esasına göre düzenlemiş olup, uygulanacak gümrük vergileri her yıl Bakanlar Kurulu kararı ile bu tarife cetveli esas alınarak ithalat rejim kararı ekinde yayımlanmaktadır. Sayfa 20 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Gümrük Tarife Cetvelinin Sistematiği Tarife cetvelinde genel olarak eşyalar, en doğal haliyle bulunandan, insan yapısı ve/veya işlem görmüş eşyaya doğru ilerlemektedir. Eşyanın işlenme düzeyi arttıkça tarifedeki yeri de artmaktadır. Örneğin; Canlı ağaçlar 0602 tarife pozisyonunda, Tomruklar 4403 tarife pozisyonunda, Keresteler 4407 tarife pozisyonunda, Ağaçtan yapılma sofra mutfak eşyası 4419 tarife pozisyonunda, Ağaçtan yapılma masalar 9403 tarife pozisyonunda, Ağaçtan yapılma sanat eserleri 97. fasılda yer almaktadır. Bahsedilen sistem dâhilinde Türk Gümrük Tarife Cetveli 21 bölüm ve 99 fasıl olarak düzenlenmiştir. 77. fasıl armonize sistem Nomanklatüründe ileride kullanılmak üzere, 98. ve 99. fasıllar ise akit taraflarca özel amaçlarla kullanılmak üzere saklı tutulmuştur. Türkiye’de 99. Fasıl özel amaçlarla kullanılmaktadır. Eşyanın GTİP Tespitinde İzlenecek Yöntem Gümrük tarifesinde eşyalar iki temel kurala göre sınıflandırılmıştır. Eşyanın yapıldığı maddeye ve imalat derecesine göre, Eşyanın fonksiyonu veya kullanıldığı yere göre, Bu nedenle eşyanın dahil olduğu tarife pozisyonunun doğru olarak tespit edilebilmesi için izlenecek yöntem aşağıdaki şekilde olmalıdır. Eşyanın üretildiği malzeme net olarak belirlenmelidir. Eşyanın fonksiyonuna göre niteliği belirlenmeli, tamamlanmış bir eşya mı olduğu, aksam parça ya da aksesuar olarak mı kullanılacağı tespit edilmelidir. Önce girebileceği bölüm, sonra bu bölümde dahil olacağı fasıl, daha sonra bu fasılda dahil olabileceği pozisyon, daha sonra da bu pozisyon içerisindeki dahil olabileceği alt pozisyon belirlenmelidir. Eşyanın dahil olduğu bölüm ve fasılın açıklama notları ve izahname notları incelenmelidir. Eşya ile ilgili sınıflandırma kararları ve benzer eşyalar için verilmiş bağlayıcı tarife bilgileri incelenmelidir. Eşya ile ilgili sınıflandırmada tereddüt bulunması halinde Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğünden bağlayıcı tarife bilgisi alınmalıdır. Sayfa 21 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri GTİP Hangi Amaçla Kullanılmaktadır? Gümrük tarifesi iki amaç için kullanılmaktadır. Gümrük vergilerinin hesaplanması Eşya ticaretinde vergi dışı önlemlerin uygulanması (kota, gözetim, standardizasyon uygunlukları, insan, bitki, hayvan ve çevrenin korunması tedbirleri) Dış ticaret mevzuatının gümrük tarifesi üzerine oturtulmuş olduğunu söylemek hiç de yanlış olmayacaktır. Ülkeler eşyanın tarifesine göre politikalar üretir ve buna göre tedbirler alırlar. Bir eşyanın ithalatına veya ihracatına, vergi veya herhangi bir önlem getirilmek isteniyorsa, bu önlem gümrük tarifesi üzerinden yapılmaktadır. GTİP’ in Doğru Tespit Edilmesinin Önemi Eşyaya uygulanacak tüm gümrük vergileri ve dış ticaret politikası önlemleri gümrük tarifesi üzerinden yürütüldüğünden doğru tarife tespiti son derece önemli bir husus olarak karşımıza çıkmaktadır. Gümrük giriş tarife cetvelinde birbirine benzer özellikteki pek çok ürün, farklı vergi oranları ve farklı dış ticaret politikası önlemlerine tabi bulunmaktadır. Örneğin;Yüzü kauçuk, plastik(6402 tarife pozisyonu) ve dokumaya elverişli maddelerden(6404 tarife pozisyonu) üretilmiş ayakkabı ithalatında %30 oranında ilave gümrük vergisi uygulanırken, yüzü deriden(6403 tarife pozisyonu) ayakkabı ithalatında %50 oranında İlave gümrük vergisi uygulanmaktadır.Hazır giyim eşyalarının ithalatında genel olarak %30 oranında ilave gümrük vergisi uygulanırken, 6113 ve 6210 tarife pozisyonunda yer alan kaplanmış olarak tabir edilen hazır giyim eşyalarının ithalatında ilave gümrük vergisi uygulanmamaktadır.6209 tarife pozisyonunda yer alan dokuma bebek hazır giyim eşyalarının ithalatında %30 oranında ilave gümrük vergisi uygulanırken, 6111 tarife pozisyonunda yer alan örme bebek hazır giyim eşyalarının ithalatında ilave gümrük vergisi uygulanmamaktadır.8516.80 tarife alt pozisyonundaki ısıtıcı rezistansların ithalatında %6.7 oranında ÖTV, %30 oranında ilave gümrük vergisi uygulanırken, 8533 tarife pozisyonundaki direnç rezistanslarında bu vergiler uygulanmamaktadır.8510.10 tarife alt pozisyonunda yer alan tıraş makinalarının ithalatında %6.7 oranında ÖTV uygulanırken, 8510.20 tarife alt pozisyonunda yer alan saç kesme makinalarının ithalatında uygulanmamaktadır.9018 tarife pozisyonunda yer alan tıbbi cihazların ithalatında %8 oranında KDV uygulanırken, bu ürünlerin aksam ve parçalarının ithalatında %18 oranında KDV uygulanmaktadır. Sayfa 22 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri 8501 tarife pozisyonunda yer alan elektrik motorlarının çıkış gücü 37.5 Watt’ı geçmeyenleri CE denetimine tabi değildir. Çıkış gücü 37.5 Watt’ı geçenlerin ithalatı ise CE denetimine tabidir. Fakat çıkış gücü 37.5 Watt’tan fazla olmasına rağmen Asenkron “İndüksiyon” motorları CE denetiminden hariç tutulmuştur.8528.72 tarife alt pozisyonunda yer alan televizyon alıcı cihazlarının ithalatı CE denetimine tabi iken bu ürünlerin taşıtlarda kullanılanları bu denetimden muaf tutulmuştur.8482 tarife pozisyonunda yer alan rulmanlardan bilyalı olanların (8482.10 tarife alt pozisyonu) ithalatı TSE denetimine tabi olup diğer rulmanların ithalatı bu denetimden muaf tutulmuştur.Örnekleri çoğaltmak mümkündür. GTİP’ in Hatalı Beyan Edilmesinden Kaynaklı Oluşabilecek Cezalar Gümrük kanununa göre, tarifenin yanlış beyan edilmesinden dolayı eksik ödenen verginin 3 katı oranında ceza ödenmesi gerekmektedir. Tarife yanlış beyan edilmiş ve gümrükçe tespit edilen tarife CE, TSE vb. denetime tabi bir tarife olup bu denetimlerde uygunluk belgesi alınamaz ise eşyaya el konulmakta ve gümrüklenmiş değerin 2 katı oranında ceza ödenmesi gerekmektedir. [Gümrüklenmiş Değer: Eşyanın CIF Bedeli (mal bedeli+sigorta+navlun) + tüm vergiler] Kaçakçılık Kanununa muhalefetten yargılanma, eşya bedelinin 3 katına varan vergi cezaları ve eşyaya el koyma gibi ağır cezai müeyyidelerle karşılaşmamak için; eşyanın gümrük tarifesinin beyanı esnasında çok dikkatli davranılması ve uzman bir Gümrük Müşaviri tarafından tespiti son derece önemlidir. GTİP Tespiti İçin Gümrük Müşavirine Verilmesi Gereken Bilgiler Eşyanın gümrük tarife tespiti genellikle gümrük müşavirliğince yapıldığından, ithalatçı tarafından eşyanın tüm özelliklerini açıklayıcı bilgi ve belgeler gümrük müşavirine verilmelidir. Eşyanın cins, nevi ve niteliğini belirlemeye yarayacak her türlü katalog, broşür, datasheet vb. belgeler incelenmeli, gerekirse üründen numune temin edilerek bizzat ürün üzerinden tarife araştırması yapılmalıdır.Her türlü bilgi ve belge temin edilmesine rağmen bazı kimyevi ürünlerin tarifeleri gümrük müşavirlerince tespit edilemeyebilir. Bu tür durumlarda üründen numune ve içerik belgeleri temin edilerek, bir kimyager görüşü alınmalı ve tarife bu şekilde tespit edilmelidir.Konunun öneminden dolayı, tarife tespitinin mevzuat bilgisi ve tecrübe olarak yeterli donanıma sahip uzman kişilerce yapılması çok büyük önem arz etmektedir. İthalatçı firmaların Gümrük Müşavirini seçerken bu hususu mutlak surette göz önünde bulundurmaları gerekmektedir. Sayfa 23 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri 6. İSTATİSTİKLERDEN YARARLANMA Pazar araştırmasında masa başı pazar araştırması ve yerinde alan araştırması olmak üzere birbirini tamamlayan iki yöntem mevcuttur. Çoğu zaman önce masa başı çalışması daha sonra ise yerinde pazar araştırması yapılmaktadır. Masa başı araştırması iki aşamadan oluşmaktadır. Hedef pazarın seçimi Hedef pazar potansiyelinin ölçülmesi Masa başı çalışması ile işletme önce hedef pazarını seçmekte, daha sonrada bu pazarın uygunluğu konusunda bir ön araştırma yapmakta, hedef pazar potansiyelini ölçmektedir. Masa başı araştırması üç basit yolla gerçekleştirilmektedir: Dünyadaki olayların günü gününe takibi: Firma, faaliyet alanı ile ilgili uluslararası pazardaki gelişmeleri ve özel projelerle ilgili haberleri sürekli izlemelidir.Ticari ve ekonomik istatistiklerin analizi: Ticari istatistikler genelde ürün gruplarına ya da ülkelere göre hazırlanmaktadır. Gerek nüfus, nüfus dağılımı gibi demografik yapıyla ilgili göstergeler gerekse kişi başına milli gelir düzeyi, sektörlere göre üretim miktarı gibi genel ekonomiyle ilgili istatistikler bir firmanın ürünü için potansiyel pazarların belirlenmesinde en önemli göstergelerdir. İnternetteki web sayfaları ve e-mail ile elde edeceğiniz bilgiler elektronik ortamda sağlayacağınız verilerdir. Elektronik ortamda ve basılı yayınlara; İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterlikleri, İhracatı geliştirme kuruluşları, ticaret ve sanayi odaları, dış ticaret müşavirlikleri, kütüphaneler ve diğer kaynaklardan ulaşabilirsiniz.Masa başı araştırmasına yönelik kaynaklar çok önemli bilgiler içermekle birlikte bazı eksiklikleri olacağı da unutulmamalıdır. Bazı ülkeler için yıllara ilişkin istatistiki bilgiler en az 2 yıl önceye aittir ve hizmet sektörü için bilgi çoğu kez mevcut değildir. Nüfus ve nüfusun dağılımı, kişi başına gelir düzeyi gibi demografik yapı ve genel ekonomiyle ilgili pek çok ticari istatistik ücretsizdir. Ancak özel raporlar ve çalışmalar için 100 dolar ile 1000 dolar arasında değişen bir maliyetin ödenmesi gerekebilir. Uzmanların görüşlerinin alınması: Uzman görüşlerini öğrenmek için çeşitli yollar vardır: İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliklerindeki uzmanlarla görüşme, Ticaret ve sanayi odalarındaki uzmanlarla görüşme, Seminerler, fikir üretme toplantıları (workshop) ve uluslararası ticari faaliyetlere katılma, Uluslararası ticaret ve pazarlama danışmanlarından yararlanma, Benzeri ürünleri ihraç eden başarılı ihracatçılarla görüşme, Sayfa 24 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Masa başı araştırması araştırmacının hedef pazara daha hazırlıklı ve donanımlı gitmesini sağlayarak, bu bilgileri araştırmakla pazarda zaman kaybetmesini önleyecektir.Masa başı pazar araştırmasında verilerin toplanması ve değerlendirilmesi zor ve sıkıcı olabilir. Ancak artık internet kullanımı bilgi kaynaklarına ulaşmada müthiş bir olanaktır. Pazar araştırması yaparken internet kanalıyla ulaşabileceğiniz kaynakların listesini, Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği Bilgi Danışma Servisinden temin edebilirsiniz (www.oaib.gov.tr). Masa Başı Araştırmasının Aşamaları Nelerdir? Amaç Ürünün Sınıflandırılması Bilgi Kaynaklarının Tespiti Verilerin Sınıflandırılması Veri Bankasını Oluşturma Amaç: Hedef bir ülkenin ve bu ülkedeki potansiyel müşterilerin belirlenmesidir. Pazar araştırması ile firma hedef pazarlarla ilgili stratejisine karar verecek ve bu pazarlarda uygulanacak pazarlama karmasını belirleyebilecektir. Ürünün Sınıflandırılması: Etkili ve bilinçli bir pazar araştırmasına başlamanın ilk adımı ürettiğiniz ya da üreteceğiniz ürünün uluslararası literatürde bilinen şekliyle sınıflandırılmasının yapılmasıdır. Ticari istatistiklerin birçoğu kaynaklarda ürün sınıflandırması ile yer alırlar. Bu kaynaklar sizlere ürününüz için uygun ülke ve pazarları bulmanızda yardımcı olacaktır.Ülkemizde dış ticaret istatistikleri "ARMONİZE SİSTEM NOMANKLATÜRÜ" esas alınarak 12'li bazda hazırlanmaktadır. Armonize Sistem, Gümrük İşbirliği Konseyi tarafından 14 Haziran 1983 tarihinde kabul edilen Uluslararası Armonize Mal Tanımı ve Kodlaması Anlaşmasına dayanmaktadır. Böylece uluslararası istatistiklerin derlenmesi, kıyaslanması ve gümrük giriş tarife cetvellerinin düzenlenmesi kolaylaşmıştır. Ürününüzün armonize sistem numarasını Gümrük Müsteşarlığı (http://www.gumruk.gov.tr) sitesindeki tarifeyi inceleyerek bulabilirsiniz.Ürününüzü sınıflandırıp dünya ve Türkiye ticareti ile ilgili verileri elde ettiğinizde ürününüzün ve/veya sektörünüzün tüm dünyadaki ve Türkiye'deki durumu hakkında bilgi edinebilirsiniz. Bilgi Kaynaklarının Tespiti Pazar potansiyelinin ölçülmesi ve pazarın değerlendirilmesi için yapacağımız araştırmada yararlanacağımız bilgi kaynakları da çeşitli şekillerde sınıflandırılabilir. Bilgi kaynakları, dış pazarlarda gerçekleştirilecek pazar araştırması sırasında kişi veya kuruluşların kendi özel Sayfa 25 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri gayretleri ile topladıkları orijinal bilgilerin kaynakları olabileceği gibi yurtdışındaki müşterilerle yapılan yazışmalar, proforma faturalar gibi firmanın kendi bünyesinde yer alan bilgilerden, yurtdışındaki araştırma kurumlarından, ulusal ve uluslararası örgütlerden ücretli veya ücretsiz olarak sağlanabilen rapor, etüt ve araştırmalar gibi hazır veriler olabilir.Bilgi kaynaklarımız firma içi kaynaklar, Türkiye'deki Kuruluşlar yada Uluslararası Kuruluşlardan elde edilen bilgiler şeklinde de sınıflandırılabilir. İnternet günümüzde özellikle güncel ticari bilgi için büyük bir kaynaktır. Aşağıda bahsedilen yurtiçindeki ve uluslararası kuruluşların web sayfalarından ticari bilgi elde edilebilir. Örneğin; Dış Ticaret Müsteşarlığının web sayfasında (www.dtm.gov.tr) Türk İhracatçılar Rehberi bulunmaktadır. Bu rehber sayesinde Türkiye'de hangi firmanın hangi ürünü nereye ihraç ettiği bilgisini elde edebilirsiniz. Bu sayede rakiplerinizin ürünlerini nereye ihraç ettikleri konusunda bilgi sahibi olur ve siz de aynı pazara ürünlerinizi ihraç etme şansını elde edebilirsiniz. 1.Firma İçi Kaynaklar: Yönetici dosyaları ve firma kayıtlarından oluşmaktadır. Şirketler, siparişlerle, satışlarla, fiyatlarla, döküm düzeyleriyle ve diğer birtakım verilerle zengin kayıt depolarına sahiptir. Bu bilgiler iyi yönetilmeli, sınıflandırılmalı, arşivlenmeli ve firma içi paylaşıma açılmalıdır. İşletmede pazarlama bölümünün satış raporları, müşteri listeleri, satış kayıtları, satıcılarla olan yazışmalar, bayi yazışmaları vardır. Müşteri hizmetleri bölümü müşterilerden gelen övgü ve şikâyetleri öğrenmektedir. Muhasebe bölümü ise düzenli olarak satış siparişleri, mal sevkiyatı, stok ve tutundurma maliyeti gibi konularda bilgi toplamaktadır. Düzenli bir pazarlamacı her araştırma için topladığı bilgileri ileride tekrar kullanabilecek şekilde özenle arşivlemelidir. Dosya ve kartlarda saklanabilecek dokümanları arasında geçmişteki araştırma projelerinden elde edilmiş bilgilere ek olarak gazete ve dergilerden derlenmiş haberler ve firmasına gelen diğer yayınlardan alınmış ilgili yazılar bulunur. Türkiye'deki Kuruluşlardan Sağlanabilecek Veriler Kamu Kuruluşları: Her ülkede ticareti geliştirmeye yönelik çalışan devlet kurumları vardır. İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterlikleri, İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi (İGEME), Dış Ticaret Müsteşarlığı (DTM), Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Eximbank, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı (DPT) gibi kamu kuruluşlarından ticaret ve ekonomi ile ilgili istatistikleri, ihracat rehberlerini (İGEME, DTM), ülke ve ürün profillerini, sektör raporlarını (DPT) elde edebilirsiniz. Bu bilgilere kuruluşların web sayfalarından da ulaşmanız mümkün olacaktır. Sayfa 26 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Türkiye'nin dış ticareti ile ilgili veriler armonize sistem numarasına göre 2-12'li bazda Dış Ticaret Müsteşarlığı (DTM), Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterlikleri kayıtlarında mevcut olup, bu veriler ilgili kurumlardan temin edilebilir. İGEME web sayfasında (http://www.igeme.gov.tr) Araştırmalar>Ülke Raporları, Sektör Raporları kısmında belli başlı sektör ve ürün grupları bazında bilgiler bulunabilir. 17.07.2004 tarihinde faaliyete geçen, Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği bünyesindeki Genel Mevzuat ve Bilgi Danışma Servisinde, dış ticaretle ilgili bilgilerin, etkin, hızlı ve doğru bir şekilde ihracatçılarımıza ulaştırılması, ihracatın her aşamasında rehberlik ve danışmanlık yapılması, dış ticaretle ilgili her konuda üyelerden, diğer firmalardan, üniversiteler, kurum ve kuruluşlar ile diğer kişilerden telefon, e-posta ve faks ile ulaşan tüm sorulara, sahip olunan, deneyim, geniş veri, bilgi tabanı aracılığıyla en kısa sürede cevap verilmesi amaçlanmaktadır. Pazar araştırması ile ilgili olarak; ülke ve sektör raporları, istatistikî veriler ve dış ticaret mevzuatı konularında bilgi almak için Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği Genel Mevzuat ve Bilgi Danışma Servisi ile irtibata geçebilirsiniz (www.oaib.gov.tr). İhracat, ithalat ve dünya ticaretine ilişkin sayısal bilgi edinilebilecek diğer kaynaklar ise başta Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) olmak üzere, Dış Ticaret Müsteşarlığı (www.dtm.gov.tr), İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterlikleri, KOSGEB (www.kosgeb.gov.tr), Hazine Müsteşarlığı (www.hazine.gov.tr), Dış İşleri Bakanlığı (www.mfa.gov.tr), Maliye Bakanlığı (www.maliye.gov.tr), Ulaştırma Bakanlığı (www.ubak.gov.tr), Devlet Planlama Teşkilatı (www.dpt.gov.tr), Merkez Bankası (www.tcmb.gov.tr), Türk Eximbank (www.eximbank.gov.tr), Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı (TİKA) (www.tika.gov.tr), Gümrük Müsteşarlığı'dır (www.gumruk.gov.tr). Bunlar dışında Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (www.tobb.org.tr) Ticaret Odaları (www.ito.org.tr, www.izto.org.tr vd.) gibi meslek kuruluşlarından da bol miktarda bilgi sağlanabilir. Bu kuruluşlar başvuranlara ücretsiz danışmanlık hizmetleri de sunmakta, dış ticaretin geliştirilmesi için çeşitli projeler geliştirmektedirler. Yukarıda adresleri verilen web sitelerinden; Dünya Bankası, Uluslararası Ticaret Örgütü, Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kuruluşların web sitelerine de ulaşılabilmektedir. Yabancı Ülke Temsilcilikleri İhracat düşünülen ülkenin Türkiye'deki ticaret ataşeliği, konsolosluğu veya elçiliğinden o ülkeyle ilgili dış ticaret istatistikleri, gümrük mevzuatı ve ülkenin ticaret ve sanayisi ile ilgili bilgiler de elde edilebilir. Sayfa 27 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Türkiye'nin Dış Temsilcilikleri Ticaret Müşavirlikleri de bulundukları ülkedeki pazara ilişkin çeşitli bilgileri, talep edildiğinde ihracatçılara sağlamaktadır. Ayrıca www.musavirlikler.gov.tr web adresinde, birçok Ticaret Müşavirliğinin web sayfaları yer almakta, bu sayfalar aracılığıyla ilgili ülkenin mevzuatı, iş ve yatırım yöntemleri, müşavirlik raporları gibi bilgilere ulaşılabilmektedir. Ticaret müşavirliklerinin adreslerine DTM web sayfalarından ulaşabilirsiniz. Uluslararası Kuruluşlar ve Yabancı Devlet Kuruluşlarının Veri Tabanları: Uluslararası kuruluşların yayınları çok zengin bir bilgi hazinesi oluşturmaktadır. Bu tür kaynakların başlıcaları şunlardır: Birleşmiş Milletler Teşkilatı tarafından yayımlanan "Birleşmiş Milletler İstatistik Yıllığı" (The United Nations Statistical Yearbook). Uluslararası Para Fonu IMF'nin aylık "Uluslararası Finansal İstatistikleri" (International Financial Statistics) ITC-International Trade Center (Uluslararası Ticaret Merkezi) Merkezi Cenevre'de bulunan bu kuruluştan ülkelerin sektörlere göre toplam ticaret istatistiklerine ulaşabilirsiniz. Bu sayede hangi ülkenin hangi sektörlerde dünya ticaretindeki sıralamasının ne olduğunu öğrenmeniz mümkün olacaktır. WTO-World Trade Organisation (Dünya Ticaret Örgütü) Dünya Ticaret Örgütünden dünya ticareti ile ilgili güncel bilgileri ve sektörlerle ilgili dünyadaki genel eğilimler konusunda bilgi edinebilirsiniz. Dünyadaki İhracatçı Birlikleri ve İGEME Benzeri Kuruluşlar Çoğu ülkenin dış ticareti geliştirme kuruluşundan o ülke ile ilgili ekonomi ve ticaret bilgilerini öğrenebilirsiniz. Örneğin İngiltere'de faaliyet gösteren Trade Partners (www.tradepartners.gov.uk) isimli kuruluş dünyadaki birçok ülkede belirli sektörler hakkında raporlar yayınlamaktadır. Dünya Bankası'nın "Yıllık Raporları"nda çeşitli ülkeler ve ülke grupları için hazırlanmış özel raporlar yanında, sanayileşme dereceleri ve gelir düzeylerine göre gruplanmış 124 ülke için toplam nüfus, kişi başına düşen gelir, yıllık enflasyon oranı, sektörler itibari ile üretim değerleri, ithalat-ihracat kıymetleri gibi bilgiler edinilebilir. Sayfa 28 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü OECD'nin çeşitli yayınlarında, özellikle üye ülkelerle ilgili önemli ekonomik göstergeler içeren genel istatistiklerde (General Statistics) ihracatçılar için çok faydalı bilgiler bulunabilir. 7. İTHALATTA HAKSIN REKABETTEN KORUNMA (ANTİ-DAMPİNG VB.) Dış Ticaret Müsteşarlığı (İthalat Genel Müdürlüğü) gerekli yasal şartların oluşması durumunda; İthalatta haksız rekabet hâllerinden dampinge veya sübvansiyona konu olan ithalatın sebep olduğu zarara karşı bir üretim dalının korunması için önlem almaya, Bir malın benzer veya doğrudan rakip mallar üreten yerli üreticiler üzerinde ciddi zarar veya ciddi zarar tehdidi oluşturacak şekilde artan miktar ve şartlarda ithal edilmesi hâlinde, bu zarar veya zarar tehdidini ortadan kaldırmak üzere korunma önlemleri almaya, Bir malın ithalatında kaydedilecek gelişmelerin yakından izlenmesi amacıyla o malın ithalatında gözetim uygulanmasına karar vermeye yetkilidir. Şimdi yukarıda maddeler hâlinde verdiğimiz durumları detayları ile ele alalım: İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi İthalatta haksız rekabet hâllerinden dampinge veya sübvansiyona konu olan ithalatın sebep olduğu zarara (haksız rekabete) karşı yerli üreticilerimizin korunması amacıyla hazırlanmış olan “3577 Sayılı İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Kanun” da bu konuda önlem alınabilmesi için dampinge veya sübvansiyona konu olan ithalatın Türkiye'de bir üretim dalında; Maddi zarara yol açması, Maddi zarar tehdidi oluşturması veya bir üretim dalının kurulmasını fiziki geciktirmesi gerektiği belirtilmiştir. olarak Aynı kanunda, sübvansiyona konu ithalata karşı önlem alınabilmesi için, sübvansiyonun, Sübvansiyonlar ve Telafi Edici Tedbirler Anlaşması'nın 2 nci maddesi çerçevesinde bir firma/firma grubu veya bir üretim dalı/üretim dalı grubuna yönelik olduğunun da tespit edilmiş olması gerektiği de vurgulanmıştır. Damping ve Sübvansiyon Damping Damping; bir malın, normal değerinin altında, diğer bir ifadeyle ihracatçı ülkenin iç piyasa fiyatlarının altında bir fiyatla Türkiye'ye ihraç edilmesidir. Sayfa 29 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Normal değer, ihracatçı ülkenin iç piyasasında tüketime konu olan benzer mal için normal ticari işlemler çerçevesinde bağımsız alıcılar tarafından ödenen veya ödenmesi gereken fiyattır. Böyle bir fiyatın mevcut olmaması durumunda, normal değer; benzer malın menşe (üretici) ülkedeki imalat maliyetine genel, idari ve satış giderleri ile makul bir kârın eklenmesi ile oluşturulan değer veya benzer malın uygun bir üçüncü ülkeye ihracatında temsil niteliğini taşıyan karşılaştırılabilir fiyattır.Piyasa ekonomisinin geçerli olmadığı ülkeler için normal değer, piyasa ekonomisinin uygulandığı emsal üçüncü bir ülkede veya Türkiye'de oluşan fiyatlar esas alınarak belirlenmektedir. Dampinge karşı uygulamalarda, halen Çin, Rusya Federasyonu, Ukrayna gibi ülkeler piyasa ekonomisi uygulamayan ülkeler olarak kabul edilmektedir.Her ucuz fiyatlı ithalat dampingli olmayabilir. Diğer bir deyişle, Türkiye piyasasındaki fiyatların altında bir fiyatla ithalat dampinge konu olmayabilir. Sübvansiyon Sübvansiyon; bir ürün için, menşe (üretici) veya ihracatçı ülke tarafından doğrudan veya dolaylı olarak sağlanan her türlü mali katkıyı ifade etmektedir. Hükümet veya yerel yönetimlerin doğrudan mali katkısı, İşletme zararlarının silinmesi, Kurumlar veya gelir vergisi muafiyeti, İthal girdiler için ödenen dolaylı vergilerden daha fazlasının iadesi, Maliyetinin altında kredi sağlanması, Hükümetin maliyetinin altında girdi temin etmesi, vb. sübvansiyon değerlendirilebilir. olarak Sübvansiyonlar yasak ve müsaade edilebilir sübvansiyonlar olarak ikiye ayrılmaktadır: Yasak sübvansiyonlar: ihracata yönelik doğrudan sübvansiyonlardır (Gelişmekte olan ülkeler ile en az gelişmiş ülkeler için bazı istisnalar bulunmaktadır.). Yasak sübvansiyonlar için, DTÖ Panel Mekanizması işletilerek karşı ülke hükümetinden bu tür sübvansiyonları iptal etmesi istenebilir ve/veya sübvansiyon soruşturması yürütülebilir. Müsaade edilebilir sübvansiyonlar: Yasak sübvansiyonların dışında kalan sübvansiyonlar müsaade edilebilir sübvansiyonlardır. Müsaade edilebilir sübvansiyonlar ise dava edilebilen ve dava edilemeyen sübvansiyonlar olarak kendi içinde ikiye ayrılmaktadır. Dava edilebilen sübvansiyonlar: Yasak sübvansiyonlara ilaveten özgül sübvansiyonlar, diğer bir ifadeyle belirli işletmelere veya sektörlere yönelik sübvansiyonlar, dava edilebilen sübvansiyonlardır. Bu tür sübvansiyonlar sübvansiyon soruşturmasına konu olabilmektedir. Sayfa 30 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Dava edilemeyen sübvansiyonlar: Yasak ve dava edilebilen sübvansiyonların dışında ve özgül olmayan, diğer bir ifadeyle belirli işletmelere ve sektörlere yönelik olmayan sübvansiyonlardır. Ayrıca, özgül olabilmekle birlikte, belirli ölçütler dâhilinde ar-ge, geri kalmış bölgeler ve çevre yatırımları dava edilemeyen sübvansiyonlardır. Bu tür sübvansiyonlar tanımı gereği sübvansiyon soruşturmasına konu edilememektedir. Damping ve Sübvansiyon Soruşturmalarında Yapılacak İşlemler İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Mevzuat çerçevesinde damping ve sübvansiyon soruşturması sırasında yapılan işlemler aşağıda özetlenmektedir. Başvuru Damping veya sübvansiyona konu olan ithalattan maddi zarar gördüğünü veya maddi zarar tehdidi altında bulunduğunu veya bu tür ithalatın bir üretim dalının kurulmasını fiziki olarak geciktirdiğini iddia eden üreticiler veya üretim dalı adına hareket eden gerçek veya tüzel kişi veya kuruluşlar İthalat Genel Müdürlüğü’ne yazılı olarak başvuruda bulunabilirler. Şikâyet, damping veya sübvansiyon, zarar ve damping veya sübvansiyona konu olan ithalatla iddia edilen zarar arasındaki nedensel ilişkiyi gösteren delilleri içermelidir. Yeterli delillerle desteklenmeyen iddialar şikâyet olarak değerlendirilmez. Başvuruda, başvuru sahibinin makul olarak temin edebileceği aşağıdaki bilgiler yer almalıdır: Şikâyette bulunanın kimliği ve ürettiği benzer ürün miktarı ve değeri ile ilgili bir açıklama; başvuru üretim dalı adına yapıldığında, başvuruda benzer ürünün bilinen bütün yerli üreticilerinin veya üretici birliklerinin bir listesi, eğer mümkünse, bu üreticilerin faaliyet alanına giren benzer ürünün yerli üretim hacmi ve değeri ile ilgili bir açıklama ve adına başvuru yapılan üretim dalı Dampinge veya sübvansiyona konu olduğu iddia edilen ürünün eksiksiz bir tanımı, söz konusu menşe veya ihracatçı ülkenin veya ülkelerin adları, bilinen her ihracatçının veya yabancı üreticinin kimliği ve söz konusu ürünün bilinen ithalatçılarının bir listesi Dampinge ilişkin başvurularda, menşe veya ihracatçı ülke veya ülkelerin iç piyasalarında tüketilmek amacıyla satılan söz konusu ürünün fiyatları ile ilgili bilgi (veya uygun ise, ürünün menşe veya ihracatçı ülke veya ülkelerden üçüncü ülke veya ülkelere satış fiyatı veya üretim maliyetine makul bir karın eklenmesiyle tespit edilen fiyat ile ilgili bilgi) ve ihraç fiyatları ile ilgili veya uygun ise, ürünün Türkiye'de bağımsız bir alıcıya ilk kez yeniden satış fiyatları ile ilgili bilgi Sübvansiyona ilişkin başvurularda, söz konusu sübvansiyonun varlığı, miktarı ve özelliği konusunda deliller Sayfa 31 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri İddia edilen zararın, damping veya sübvansiyona konu ithalattan kaynaklandığına ilişkin deliller yukarıdaki hususlar dikkate alınarak hazırlanan rehber mahiyetteki örnek başvuru formu Genel Müdürlükten temin edilebilir. Şikâyetin, üretim dalı tarafından veya üretim dalı adına yapıldığının ve yeterli delilleri içerdiğinin anlaşılması hâlinde, Genel Müdürlükçe inceleme başlatılır. Bu tarih, incelemenin başlangıç tarihi sayılır. Şikâyetin eksik olması halinde bu husus şikâyette bulunan tarafa bildirilir. Genel Müdürlük, bir soruşturmanın başlatılabilmesi için yeterli delil olup olmadığını belirlemek üzere, başvuru beraberinde sunulan delillerin doğruluğunu ve yeterliğini inceler. İnceleme süresi içerisinde şikâyetin geri çekilmesi hâlinde, şikâyet yapılmamış sayılır. Bunun yanı sıra mevzuat gereğince damping incelemesinin re ’sen de (Herhangi bir Şikâyet söz konusu olmadan genel müdürlükçe de inceleme başlatılabilir.) yapılması mümkün bulunmaktadır. Ancak, İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Mevzuat hükümlerine göre re ‘sen hareket edilmesi hâlinde de dampingli ithalatın varlığı, bu ithalattan kaynaklanan yerli üretim dalı üzerindeki zarar ve ikisi arasındaki illiyet bağına ilişkin bilgi ve belgelerin otoritenin elinde mevcut olması gerekmektedir. İnceleme Soruşturma açılabilmesi için; şikâyetin üretim dalı tarafından veya üretim dalı adına yapıldığının tespit edilmesi ve damping veya sübvansiyona konu olan ithalatın ve bu ithalattan kaynaklanan zararın varlığı konusunda yeterli delillerin bulunması gerekir. Bu kapsamda, başvurunun üretim dalı tarafından veya üretim dalı adına yapılmış sayılabilmesi için, başvuruyu destekleyen üreticilerin toplam benzer ürün üretiminin; başvuruyu destekleyen ve başvuruya karşı çıkan üreticilerin toplam benzer ürün üretiminin % 50’sinden fazla olması ve toplam Türkiye benzer ürün üretiminin % 25’inden az olmaması şartına bağlanmıştır. Soruşturmanın Açılması İthalat Genel Müdürlüğünce yapılan incelemenin en çok 45 gün içinde tamamlanmasını müteakiben soruşturmanın açılıp açılmaması konusunda İthalatta Haksız Rekabeti Değerlendirme Kuruluna teklifte bulunulur. Kurul’ca soruşturmanın açılmamasına karar verilirse durum şikâyetçi tarafa bildirilir. Kurul soruşturma açılmasına karar verirse, ilgili ülke hükümetine bildirim yapıldıktan sonra soruşturmanın açılmasına ilişkin Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlanır. Sayfa 32 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Daha sonra, ilgili taraflara başvurunun gizli olmayan özeti ile Tebliğin örneği gönderilir. Soruşturma sırasında; ihraç fiyatı, normal değer, damping marjı ve üretim dalı üzerinde oluşan zarar ile ilgili çalışmalar yapılmaktadır. Bilgilerin Toplanması Soruşturma açılmasını takiben, soruşturma konusu malın bilinen ithalatçılarına ve ihracatçılarına soru formları gönderilir. Sübvansiyon soruşturmalarında, ihracatçı ülkeye de soru formu gönderilir. Bu formların gönderildikleri tarihten itibaren bir hafta içinde alındığı kabul edilir ve cevaplandırılmaları için 30 günlük süre tanınır. Süresi içinde nedenleri belirtilerek müracaat edilmesi hâlinde, bu süre, soruşturmadaki süre kısıtları göz önüne alınmak kaydıyla uzatılabilir. Soruşturmanın Süresi Soruşturma, özel durumlar dışında 1 yıl içinde sonuçlandırılır. Bu süre, gerektiğinde, Kurulca 6 ayı geçmemek üzere uzatılabilir. Tarafların Dinlenmesi Soruşturma sırasında Genel Müdürlük, ilgili taraflar ile soruşturma konusu malın endüstriyel kullanıcılarına ve malın perakende düzeyde satıldığı hâllerde, tüketici örgütleri temsilcilerine görüşlerini bildirme olanağı sağlar. Bu çerçevede, ilgililerin yazılı talebi veya Genel Müdürlüğün çağrısı üzerine, karşıt görüşlerin dile getirilebilmesini teminen, dinleme toplantıları düzenlenebilir.Soruşturma sırasında, tarafların veya İthalat Genel Müdürlüğünün talebi üzerine, taraflar tek tek veya birlikte dinlenebilir. Dinleme toplantıları kamu dinleme toplantısı veya teknik toplantılar şeklinde düzenlenebilmektedir. Geçici Önlem Soruşturma esnasında, dampingli veya sübvansiyonlu ithalatın varlığı ve zarara ilişkin ön belirlemeler yapılması hâlinde, soruşturma sonuçlandırılıncaya kadar üretim dalı üzerindeki zararın telafisine yönelik olarak Kurulca (İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Kurulu) belirlenen damping marjı veya sübvansiyon miktarı kadar veya zararı ortadan kaldırmaya yetecek daha az bir oran veya miktarda teminatın geçici önlem olarak alınması Kurul’un teklifi üzerine Bakanlık (Başbakanlık) makamının onayı ile alınabilir.Bu durum Resmi Gazete’de yayımlanmak suretiyle ilgililere duyurulur. Geçici önlemlerin geçerlilik süresi 4 aydır. Ancak, damping soruşturmasına konu malın Türkiye’ye ihracatının önemli bir kısmını gerçekleştiren ihracatçıların talebi hâlinde, bu süre, kurulun kararı üzerine Bakanlık onayı ile 6 aya kadar çıkarılabilir. Damping soruşturması sırasında, zararın önlenmesi için damping Sayfa 33 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri marjından daha düşük oranda bir kesin önlemin yeterli olup olmadığının incelenmesi amacıyla, bu süreler sırasıyla 6 ve 9 ay olarak belirlenebilir. Taahhüt Açılmış bulunan damping veya sübvansiyon soruşturması, aşağıdaki hâllerde, geçici veya kesin önlem alınmaksızın durdurulabilir: Bir damping soruşturması sırasında; ihracatçının, ihraç fiyatlarını yeniden düzenleyeceğini veya damping fiyatlı ihracatı durduracağını taahhüt etmesi ve Kurulun taahhüdü kabul etmesi Bir sübvansiyon soruşturması sırasında; ihracatçının, ihraç fiyatlarını yeniden düzenleyeceğini veya ihracatçı ülkenin sübvansiyon uygulamasını kaldıracağını, sınırlayacağını veya bu amaçla başka önlemler alacağını taahhüt etmesi ve Kurulun taahhüdü kabul etmesi Kurul (İthalatta Haksız Rekabeti Değerlendirme Kurulu) da taahhütte bulunulmasını önerebilir. Kurulca önerilen taahhüdün ihracatçı veya ihracatçı ülke tarafından kabul edilmesi zorunlu değildir. Damping soruşturmasında ihracatçının, sübvansiyon soruşturmasında ihracatçı ülkenin talep etmesi veya her iki hâlde Kurulun bu yönde bir karar vermesi hâlinde, soruşturma sonuçlandırılır.Kurulca taahhütte bulunulmasının önerilmesi veya önerilen taahhüdün Kurulca kabul edilebilmesi için, dampingli veya sübvansiyonlu ithalatın varlığı ve bu ithalatın zarara neden olduğu konusunda ön belirlemelerin yapılmış olması gerekir. Sübvansiyon soruşturmasında ihracatçının taahhüdü ilgili ülkenin onayı alındıktan sonra kabul edilebilir. Kesin Önlem Soruşturma sonucunda dampingli veya sübvansiyonlu ithalatın varlığı ve bu ithalatın zarara neden olduğu belirlendiğinde, bu zararın önlenmesi amacıyla, Kurulca belirlenen ve Bakanlıkça onaylanarak kesinleşen damping marjı veya sübvansiyon miktarı kadar veya zararı ortadan kaldıracak daha az bir oran veya miktarda dampinge karşı vergi veya telafi edici vergi alınır.Daha önce teminat alınmış olması hâlinde, kesinleşen vergi daha önce alınan teminattan yüksek ise fark tahsil edilmez. Kesinleşen vergi, daha önce alınan teminattan düşük ise fark geri ödenir. Ancak, kesin önlem kararının maddi zarar tehdidi veya bir üretim dalının kurulmasının fiziki olarak gecikmesine ilişkin olarak alınması durumunda, soruşturma sırasında alınan teminatın tahsil edilebilmesi için Kurulun, geçici önlem alınması sebebiyle maddi zarar oluşmadığı hususunda bir belirleme yapması gerekir. Böyle bir belirleme yapılmadığı takdirde, soruşturma sırasında geçici önlem olarak alınan teminat iade edilir. Sayfa 34 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Soruşturmaya konu olan mal için hem damping yapılmış olması hem de sübvansiyon verilmiş olması hâlinde, aynı durumun telafisi için dampinge karşı vergi ve telafi edici vergi birlikte uygulanamaz. Soruşturmanın Kapatılması Soruşturma sonucunda, soruşturma konusu ithalatın dampinge veya sübvansiyona konu olmadığının veya bu ithalattan kaynaklanan zararın bulunmadığının belirlenmesi hâlinde veya şikâyet konusunun ortadan kalkması durumunda Kurulca soruşturma kapatılır. Geçici önlemler kaldırılarak alınan teminatlar iade edilir. Damping marjının veya sübvansiyon miktarının veya ithalat miktarının ihmal edilebilecek düzeyde olduğunun tespiti durumunda da damping veya sübvansiyon soruşturması kapatılır. Şikâyetin geri çekilmesi halinde de Kurulca soruşturmanın kapatılmasına karar verilebilir. Taahhütlerin kabul edilmesi hâlinde soruşturma durdurulabilir. Sübvansiyonun uygulamadan kaldırılması halinde de soruşturma durdurulabilir veya kapatılabilir. Önlemlerin Yürürlükte Kalma Süresi Kesin önlemler, yürürlüğe girme tarihlerinden veya damping veya sübvansiyon incelemesi ile zarar incelemesini birlikte kapsayan en son gözden geçirme soruşturmasının sonuçlandığı tarihten itibaren 5 yıl sonra yürürlükten kalkar.Yürürlükten kalkacak olan önlemler, 5 yıllık yürürlük süresinin son yılı içinde Resmi Gazetede yayımlanacak bir tebliğle ilan edilir. Yürürlük süresinin sona ermesinden en geç 3 ay önce önleme konu olan ürünün yerli üreticileri yeterli delillerle birlikte Genel Müdürlüğe yazılı olarak başvurarak bir nihai gözden geçirme soruşturması açılmasını talep edebilirler.Ayrıca, 5 yıllık süresi biten ve yürürlükten kaldırılan önlemler de Resmi Gazetede yayımlanacak bir tebliğle ilan edilir.Nihai gözden geçirme soruşturması yerli üreticilerin yazılı başvurusu üzerine veya re'sen açılır ve soruşturmaya konu önlem soruşturma sonuçlanıncaya kadar yürürlükte kalmaya devam eder. Kesin önlemin yürürlük süresinin sona ermesi ile dampingin veya sübvansiyonun ve zararın devam edeceğine veya yeniden meydana geleceğine dair yeterli delillerin bulunması hâlinde soruşturma açılır. Bu kapsamda örneğin, dampingin veya sübvansiyonun ve zararın devam ettiği veya yürürlükte bulunan önlemin etkisiyle zararın tamamen veya kısmen ortadan kalktığı veya ihracatçıların ya da pazar şartlarının gelişiminden, zarar verici dampingin veya sübvansiyonun devam etmesinin muhtemel olduğu hususlarda deliller sunulabilir. Bu soruşturmada önleme konu ürünün ihracatçılarına, üreticilerine, ihracatçı ülke temsilciliğine ve yerli üreticilerine (sübvansiyon soruşturmalarında, ilave olarak, menşe ülkeye) gözden geçirme başvurusunda yer alan hususlarda görüşlerini belirtme ve karşı Sayfa 35 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri savlarını dile getirme olanağı tanınır. Nihai karar, önlemin sona ermesi hâlinde damping veya sübvansiyon ve zararın devam etmesinin veya yeniden meydana gelmesinin muhtemel olup olmadığı konusunda usulüne uygun olarak belgelendirilerek sunulan tüm delillerin dikkate alınması suretiyle verilir. Önlemlerin Gözden Geçirilmesi Kesin önlemlerle ilgili kararlar, soruşturmanın sonuçlandırılmasından itibaren en az bir yıl sonra ilgili taraflardan birinin talebi üzerine veya re’sen gözden geçirilebilir. Gözden geçirme talebinde bulunan taraflarca, gözden geçirmeyi haklı kılacak delillerin Genel Müdürlüğe (İthalat Genel Müdürlüğü) sunulması gereklidir. Gözden geçirmeye karar verilmesi hâlinde yeni bir soruşturma açılır, ancak, bu durum daha önce alınmış olan önlemlerin uygulanmasını engellemez.Mevzuatta soruşturma döneminde önleme konu malı ihraç etmemiş taraflara, söz konusu bir yıllık süre sınırlaması olmadan gözden geçirme talebinde bulunma hakkı sağlayan hükümler yer almaktadır. Dünya Ticaret Örgütü’ne ( DTÖ) Yapılan Bildirimler DTÖ Anti-Damping Anlaşmasının 18.5 ve Sübvansiyonlar Anlaşmasının 32.6 maddeleri hükümleri uyarınca, Üye Devletler tarafından Anlaşmaya uygun mevzuat ve değişiklikleri hakkında bildirim yapılması gerekmektedir.Ayrıca yeni anlaşmaların şeffaflık ilkesi ışığında her altı ayda bir, bir önceki altı ay içerisinde yapılan tüm işlemleri kapsayan bildirim ile geçici veya kesin önlem alınması halinde ise bu önleme ilişkin DTÖ’ ye bildirim gecikmeksizin yapılmaktadır.Aşağıda dampingli ithalat şikâyetinde bulunacak üreticilerin Dış Ticaret Müsteşarlığı (İthalat Genel Müdürlüğü’ne) hitaben yazacakları dilekçeye bir örnek verilmiştir. Başvuru formu uzun ve detaylı olduğu için örneklendirilmemiştir. Damping veya sübvansiyonlu ithalata ilişkin müsteşarlığa başvuracaklar dilekçe ve başvuru formu örneklerine www.dtm.gov.tr adresinden İthalat Genel Müdürlüğü linkine girerek ulaşabilirler. Sayfa 36 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Yerli Üretim Dalının Birden Fazla Üreticiden Oluştuğu Durumlar İçin Dilekçe Örneği Konu: Dampingli ithalat Tarih:1 Ocak 2007 Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığına (İthalat Genel Müdürlüğü) Piyasada matkap uçlu vida olarak bilinen ve teknik tanımı ototaradöz sac vidası olan malın üreticileriyiz. Türkiye'de söz konusu malın toplam üretiminin %60'nı gerçekleştirmekteyiz. 2005 Eylül ayından beri A ülkesi, B ülkesi ve C ülkesinden yapılan damping fiyatlı ithalat nedeniyle üretimimiz zarar görmektedir. Söz konusu ülkelerden yapılan ithalata karşı önlem alınması için damping soruşturması başlatılmasını talep etmekteyiz.Bu amaçla, damping, zarar ve nedensellik bağı konularındaki bilgi ve delilleri içeren ortak başvuru formu (gizli nüsha) dilekçemiz ekinde takdim edilmektedir.Bizlerin dışında Türkiye üretiminin %15'ini gerçekleştiren Pasif Destek A.Ş. firması doğrudan şikâyette bulunmamakla birlikte şikâyeti desteklemektedir. Anılan firmanın şikâyeti desteklediğine dair dilekçesi de ekte sunulmaktadır. Bilgilerini ve gereğini müsaadelerine arz ederiz. Üretici 1: Üretici 2: Üretici 3: İmza İmza İmza İsim Kaşesi İsim Kaşesi İsim Kaşesi Firma Kaşesi Firma Kaşesi Firma Kaşesi EKLER: 1- Başvuru Formu (gizli nüsha) 2- Pasif Destek A.Ş. nin dilekçesi İthalatta Korunma Önlemleri Bir malın benzer veya doğrudan rakip mallar üreten yerli üreticiler üzerinde ciddi zarar veya ciddi zarar tehdidi oluşturacak şekilde, öngörülmeyen nedenlerden dolayı artan miktar ve şartlarda ithal edilmesi hâlinde, bu zarar veya zarar tehdidini ortadan kaldırmak üzere, söz konusu zarar veya zarar tehdidi ile sınırlı ve geçici olmak kaydıyla, uluslararası yükümlülükler ve ülke yararı göz önüne alınarak korunma önlemleri alınabilir. Sayfa 37 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Alınacak korunma önlemi bir malın ithalatında uygulanmakta olan gümrük vergilerinde artış veya miktar sınırlaması (kota) şeklinde uygulanabileceği gibi ikisinin birleşimi (kombinasyonu) olarak da uygulanabilir. Korunma Önlemi Uygulanması İçin Gerekli Şartlar Bir malın ithalatına karşı korunma önlemi alınabilmesi için; Yerli üreticiler tarafından üretilen malın şikâyet konusu ithal malın benzeri veya doğrudan rakibi olduğunun, Şikâyet konusu malın ithalatında ani artışa neden olan öngörülmeyen gelişmenin veya bu ithalat artışının GATT 94( Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması) ile doğan gümrük vergisi oranlarının indirilmesine ilişkin yükümlülük de dâhil olmak üzereyükümlülüklerin yerine getirilmesi olduğunun, Bu ithalat şartının benzer veya doğrudan rakip mallar üreten yerli üreticiler üzerinde ciddi zarar veya ciddi zarar tehdidi oluşturduğunun, Ciddi zararın veya ciddi zarar tehdidinin sadece şikâyet konusu artan ithalatın sonucu olduğunun, Ülke menfaatlerinin önlem alınmasını gerektirdiğinin tespit edilmesi gerekir. Yukarıda saydığımız şartların ortaya çıkması durumunda, korunma önlemi alınması için; İlgili gerçek ve tüzel kişiler veya bağlı bulundukları Meslek Kuruluşları ya da Odalar başvuruda bulunabilirler. Konunun daha iyi anlaşılması adına yukarıda saydığımız korunma önlemi alınmasını gerektirecek hususları biraz açalım: Öngörülmeyen Gelişme veya Verilen Tavizler Şikâyet konusu malın ithalatında meydana gelen ani artışa sebebiyet veren beklenmedik gelişmeler veya GATT 94 ile doğan -gümrük vergisi oranlarının indirilmesine ilişkin yükümlülük de dâhil olmak üzere- yükümlülüklerin yerine getirilmesidir. Benzer veya Doğrudan Rakip Mal Yerli üreticiler tarafından üretilen malların, ithalatında artış görüldüğü iddia edilen mal/mallar ile benzer veya doğrudan rakip mallar olması gerekmektedir. Benzer mal veya doğrudan rakip mal tespitinin aşağıdaki ölçütlerden yola çıkılarak yapılması mümkün bulunmaktadır: Fiziksel özellikleri ve son kullanım yerleri Birbirlerinin yerine kullanılabilirlikleri Dağıtım kanalları Sayfa 38 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Kullanıcı algılaması Üretim metodu Yerli Sanayi Bir “yerli sanayi dalı”, ithal mallar ile benzer veya doğrudan rakip malları üreten üreticilerin hepsini veya ürettikleri benzer veya doğrudan rakip malların toplam üretimi o malların toplam yerli üretiminin önemli bir kısmını teşkil eden üreticileri ifade eder. İthalat Artışı Bir malın ithalatında miktar bazında mutlak olarak ya da söz konusu maddenin yerli üretime veya tüketime göre nispi olarak önemli bir artış olup olmadığını ifade eder. İthalat artışının tespitinde mutlak veya nispi artışın hızı dikkate alınır. İthalattaki her artış önemli artış anlamına gelmemektedir. Bu artışın yerli sanayiye ciddi zarar veya ciddi zarar tehdidinde yol açacak ölçüde olması gerekmektedir.İthalat artışının tespiti için zorunlu olmamakla birlikte genellikle son beş yıla ait ithalat verileri incelenir. Mümkün olması durumunda içinde bulunulan yıla ait 3, 6, 9 aylık gibi verilere de bakılır. Başvuru sahibi tarafından incelenmesi istenilen yıllar bazında da ithalat artışı incelenebilir. Ancak bunun nedeninin/nedenlerinin açıkça belirtilmesi gerekmektedir.İthalatın mutlak veya yerli üretime göre nispi artış gösterdiğinin tespit edilebilmesi için her yıl bir önceki yıla göre mutlak veya nispi artışın olması gerekmemektedir. Fiyat Kırılması Şikâyet konusu ithal malın fiyatlarının yerli üreticiler tarafından üretilen benzer veya doğrudan rakip malların fiyatlarının altında kalmasıdır. Eğer ithal malın ithalatçıya maliyeti (CIF fiyat + gümrük vergisi + diğer masraflar), yerli üreticiler tarafından üretilen benzer veya doğrudan rakip malların yurt içi satış fiyatlarına göre daha düşük ise fiyat kırılmasından bahsetmek mümkün olmaktadır. Ciddi Zarar veya Ciddi Zarar Tehdidi Bir yerli sanayi dalının durumunda belirgin bir genel bozulma; açıkça yaklaşan ciddi bir zarar anlamına gelir. Bu durumun varlığının belirlenmesi, yalnızca iddialara, varsayımlara veya uzak ihtimallere değil, gerçek verilere dayandırılmak zorundadır. Ciddi zarar veya ciddi zarar tehdidi belirlemesinde; Üretim, Verimlilik, Kapasite kullanımı, Sayfa 39 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Satışlar, Pazar payı, Kâr/zarar, İstihdam, gibi belli bazı ekonomik göstergeler başta olmak üzere yerli sanayinin durumuyla ilişkili olan, objektif ve ölçülebilir bir niteliğe haiz bütün faktörler dikkate alınır. Nedensellik Bağının Varlığı Ciddi zararın veya ciddi zarar tehdidinin sadece şikâyet konusu artan ithalatın sonucu olduğunun kanıtlanmasıdır. İlliyet bağının varlığı ortaya konurken genellikle ithalat artışının olduğu dönemde yerli sanayinin ekonomik göstergelerinde olumsuzluğa sebebiyet verdiği gözlenir. İthalat artışı ile ekonomik göstergelerdeki olumsuz gelişmelerin eş zamanlı olarak ortaya çıkması illiyet bağının varlığına delil teşkil edebilir. Korunma Önlemi İşlemleri Bir korunma önleminin alınması için yapılması gereken işlemler aşağıda verilmiştir: Korunma Önlemi Başvurusu Korunma önlemi başvurusu ilgili otoriteye iletilen sade bir dilekçeden ibaret değildir.Bu dilekçe ekinde hazırlanacak dosyada bazı temel bilgilere yer verilmesi gerekmektedir. Korunma önlemi başvurusunda bulunan tarafın bu amaçla hazırlayacağı başvuru dosyasında iddialarını/tespitlerini gerekçeleri ile birlikte açıklaması korunma önlemi başvurusundaki en önemli husustur. Temel olarak bir başvuru dosyası ithalatta artış olduğu (mutlak veya yerli üretime göre nispi), ithalat artışına sebebiyet veren öngörülmeyen gelişmenin bulunduğu, ciddi zararın veya ciddi zarar tehdidinin varlığı ve illiyet bağı (ithalat artışı ile ciddi zarar arasında) olduğu iddialarını içermesi gerekmektedir.Tam ve eksiksiz olarak yapılacak bir korunma önlemi başvurusunda yer verilmesi gereken bu temel tesp Korunma Önlemi Soruşturmasının Başlatılması Bir korunma önlemi soruşturması tam ve usulüne uygun olarak yapılan başvuru üzerine veya İthalat Genel Müdürlüğü’nce re’sen yapılan ön inceleme sonucunda İthalatta Korunma Önlemlerini Değerlendirme Kurulu’nun soruşturma açılması yönünde karar vermesi ve bu kararın Resmi Gazete’de yayımlanması ile başlatılır. Bu kararın Resmi Gazete’deki yayım tarihi soruşturmanın başlangıç tarihidir. Sayfa 40 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Korunma Önlemi Soruşturmasının Süresi Bir korunma önlemi soruşturmasının tamamlanması için belirlenmiş olan süre soruşturmanın başlangıç tarihinden itibaren 9 aydır. Gerektiğinde bu süre 2 ay daha uzatılabilir. Korunma Önlemi Alınması İçin Yapılması Gerekli Ana İşlemler Bir maddenin Türkiye’ye ithalatına karşı korunma önlemi alınabilmesi için aşağıdaki ana işlemlerin yapılması gerekmektedir: Korunma önlemi soruşturması başlatıldığının Resmi Gazete’de yayımlanması Soruşturma açıldığı yönünde DTÖ’ ye bildirim yapılması (DTÖ’ ye üye olmayan ülkelerde bu işlem yerine getirilmez) Geçici korunma önlemi alınması durumunda DTÖ’ ye bildirim yapılması ve talepte bulunan ilgili ülkelerle derhal istişarelere girilmesi Korunma önlemi almayı gerektirecek ve yukarıda saydığımız şartların varlığının tespit edilmesi İlgili taraflara görüşlerini sunma imkânı verilmesi Tarafları dinleme toplantısı veya diğer uygun yöntemler ile korunma tedbiri uygulanmasının kamu yararına olup olmayacağının belirlenmesi Korunma önlemi almayı gerektirecek şartların varlığının tespit edildiğinin DTÖ’ ye bildirilmesi ve ön istişare talep eden DTÖ üyesi ülkeler ile ön istişarelere girilmesi Soruşturma sonucunun Resmi Gazete’de ilan edilmesi Bunların dışında Serbest Ticaret Anlaşmaları çerçevesinde bildirim yükümlülüklerimize de dikkat edilmesi gerekmektedir. Korunma Önleminin Uygulanacağı Ülkeler DTÖ Korunma Önlemi Anlaşması’na uyumlu olan İthalatta Korunma Önlemleri Mevzuatına göre korunma önlemi ayrımcı olmayan bazda uygulanmalıdır. Yani DTÖ Korunma Önlemleri Anlaşması’na uygun olarak alınacak bir korunma önlemi ürünün menşeine bakılmaksızın uygulanmak zorundadır (Çin Halk Cumhuriyeti’ne ve DTÖ üyesi olmayan ülke/ülkelere karşı ayrımcı bazda korunma önlemi alınması mümkün bulunmaktadır.). Korunma Önlemi Uygulanmayacak Ülkeler DTÖ üyesi gelişme yolundaki bir ülkenin soruşturmaya konu malın ithalatı içindeki payı %3’ü ve toplu olarak %3’den daha az ithalat payına sahip bu ülkelerin ilgili malın toplam ithalatındaki payı %9’u geçmedikçe, korunma önlemi, söz konusu ölçütü karşılayan, gelişme yolundaki DTÖ üyesi ülkelere karşı uygulanmaz. Sayfa 41 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Geçici Korunma Önlemi Bir malın, benzer ya da doğrudan rakip mallar üreten yerli üreticiler üzerinde ciddi zarar veya ciddi zarar tehdidi oluşturacak şekilde artan miktarlarda ithal edildiği yönünde açık kanıtların bulunduğu ve gecikmenin telafisi güç zararlara yol açabileceği kritik durumlarda ülke yararı göz önüne alınarak, geçici korunma önlemi alınabilir. Geçici Korunma Önleminin Süresi DTÖ üyesi ülkelere yönelik uygulanan geçici korunma önleminin uygulama süresi 200 günü geçemez. Korunma Önlemi Bir malın benzer veya doğrudan rakip mallar üreten yerli üreticiler üzerinde ciddi zarar veya ciddi zarar tehdidi oluşturacak şekilde artan miktar ve şartlarda ithal edildiği hallerde ülke yaran göz önüne alınarak, yapılacak soruşturma sonucunda korunma önlemi alınabilir. Korunma önlemi; gümrük vergisinde artış yapılması, ek mali mükellefiyet getirilmesi, miktar/değer kısıtlaması, tarife kontenjanı uygulaması veya bunların birlikte uygulanması şeklinde olabilir. Korunma Önleminin Süresi Bir korunma önleminin süresi -uzatılmadıkça- geçici önlem alınmış ise geçici önlem süresi de dâhil 4 yılı aşamaz. Korunma önleminin toplam süresi yeniden açılacak soruşturma sonucunda 10 yıla kadar uzatılabilir (Korunma önleminin 10 yıla kadar uzatılması hakkı gelişme yolundaki ülkeler için geçerlidir). Korunma Önleminin Yeniden Uygulanmama Süresi Korunma önlemine tabi tutulmuş bir malın ithalinde, yeniden uygulamama süresi, en az 2 yıl olmak şartıyla, daha önce uygulanmış olan korunma önleminin süresinin yarısına eşit bir süre boyunca yeniden korunma önlemi uygulanamaz (Bu hak sadece gelişme yolundaki ülkelere tanınmıştır. Gelişmiş ülkeler için uygulamama süresi önlemin yürürlükte kaldığı süre kadardır). Yargısal Denetim İdarenin her kararı/uygulaması iç yargı denetimine tabi olduğu gibi bir korunma önlemi soruşturması sonucunda alınacak kararlar da iç yargı denetimine tabidir. Eksik işlem yapıldığını ve/veya yanlış karar alındığını iddia eden ilgili taraflar; başvuran taraf, ithalatçı Sayfa 42 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri firmalar, önleme tabi ihracatçı firmalar ve ihracatçı ülke hükümeti iç yargıda kararı dava edebilir. Ayrıca, DTÖ üyesi ülkelere karşı alınan korunma önlemi DTÖ Anlaşmazlıkların Halli Organı denetimine tabidir. Bir korunma önlemi alınmış olması durumunda bu korunma önlemine esas teşkil eden işlemlerin usulüne uygun olarak yapılmadığını iddia eden her ihracatçı ülke hükümeti DTÖ Anlaşmazlıkların Halli Organına başvuruda bulunarak panel kurulmasını talep edebilir. Kurulacak panel korunma önlemi uygulamasının DTÖ kurallarına uygunluğunu denetler. Korunma Önlemi Başvurusunun Yapılacağı Merci Dış Ticaret Müsteşarlığı İthalat Genel Müdürlüğü Korunma Önlemleri Dairesi Adres: İnönü Bulvarı No:36, 06510 Emek-Ankara Tel : (0312) 204 77 01, 204 77 03, 204 77 05, 204 77 06, 204 77 17 Faks: (03129 212 87 65 veya 212 87 11 e-posta: [email protected] Web Sitesi: http://www.dtm.gov.tr/ITHALAT/gozkor/ithalat.htm Bilinmesi Gereken Diğer Hususlar Başvuru formuna verilen cevaplar ve tedarik edilen belgeler, incelemelere ve sonucunda alınacak karara esas teşkil etmektedir. Başvurunun tam ve usulüne uygun yapılması, normal koşullarda 9 ay olan soruşturma süresini kısaltabilecektir. Başvuru formuna verilen yazılı cevapların aynı zamanda bilgisayar ortamında diskette sağlanması çalışmaları hızlandırabilecektir. Bu itibarla, başvuru sahipleri, soru formunu tam ve doğru şekilde cevaplamalı ve mümkün olduğu ölçüde konu ile ilgili tüm belgeleri (gelir-gidere, bilançoya, satılan malın maliyetine ilişkin tabloları) sunmalıdır. Soru formunun doldurulmasında yararlanılan kaynaklar açık bir şekilde belirtilmelidir. İstenilen bilgilerin tam sağlanamadığı durumlarda açıklama yapılmalıdır.Başvuruya eklenen tablo ve belgelere numara verilmesi (örneğin EK–1, EK–2 gibi) ve metin içerisinde bu numaralara gönderme yapılması yararlı olacaktır.Gizlilik ilkesine istisnasız riayet edilmekte olup, başvuru üzerinde sağlıklı bir inceleme yapılabilmesini teminen, yetkili mercie ilgili her türlü bilginin sağlanmasında fayda görülmektedir. Başvuru formu genel maksatla hazırlandığından, bazı sorular her firma için uygun olmayabilir veya cevaplanması zorluk teşkil edebilir. Bu gibi durumlarda yetkili birimle temasa geçilebilir. Sayfa 43 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Soru formunda verilen bilgilerin yerinde incelemelerle denetlenmesi mümkün bulunmaktadır. Bu itibarla verilen bilgilerin hazırlanmasında yararlanılan kaynakların ve çalışma tablolarının korunması ve yerinde inceleme esnasında hazır bulundurulması gerekmektedir. Son olarak, şikâyet hazırlığının her aşamasında yetkili birim ile temasa geçilebilir ve danışmalarda bulunabilir.Aşağıda korunma önlemi alınması için İthalat Genel Müdürlüğü’ne hitaben yazılmış dilekçe örnekleri verilmiştir. Unutulmamalıdır ki tek başına dilekçe bir anlam ifade etmez. İncelemenin yapılabilmesi için yazılacak bu dilekçeye müsteşarlığın www.dtm.gov.tr adresinin ithalat linkine girilerek elde edilebilecek “Başvuru Formu” eksiksiz olarak doldurulup eklenmelidir (Başvuru formu uzun ve detaylı olduğundan modülümüzde örneklendirilmemiştir.). Belirtilen adres yoluyla ulaşılacak başvuru formlarının nasıl doldurulacağı yine aynı adreste detaylı olarak verilmektedir. DİLEKÇE ÖRNEKLERİ Genel korunma taleplerinde tek üretici durumunda FİRMANIN ANTETİ Tarih: Konu: Korunma Önlemi Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığına (İthalat Genel Müdürlüğü) Firmamız 1985 yılından beri 8517.21.00.00.00 gümrük tarife istatistik pozisyonunda yer alan telefaks makinelerinin üretimini yapmaktadır. Türkiye'de söz konusu malın bilinen tek üreticisiyiz. Son yıllarda anılan malın ithalatında öngörülmedik bir şekilde artış olması nedeniyle üretimimiz ciddi zarar görmektedir. İthalatta Korunma Önlemleri Hakkında Mevzuat çerçevesinde anılan maddenin ithalatında korunma önlemi alınmasını talep etmekteyiz. Bu amaçla hazırlanmış olan başvuru formu ve başvurunun gizli olmayan bir nüshası dilekçemiz ekinde takdim edilmektedir. Bilgileri ve gereğini müsaadelerine arz ederim. İmza Sayfa 44 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri İsim Kaşesi Firma Kaşesi E K L E R: Ek-1: Başvuru formunun gizli nüshası (... sayfa) Ek-2: Gizli olmayan nüsha (... sayfa) DTÖ üyesi olmayan ülke/ülkelere karşı taleplerde tek üretici durumunda FİRMANIN ANTETİ Tarih: Konu: Korunma Önlemi Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığına (İthalat Genel Müdürlüğü) Firmamız 1985 yılından 8517.21.00.00.00 gümrük tarife istatistik pozisyonunda yer alan telefaks makinelerinin üretimini yapmaktadır. Türkiye'de söz konusu malın bilinen tek üreticisiyiz. Son yıllarda anılan malın Vietnam menşeli olanlarının ithalatında öngörülmedik bir şekilde artış olması nedeniyle üretimimiz ciddi zarar görmektedir. İthalatta Korunma Önlemleri Hakkında Mevzuat çerçevesinde anılan ülke menşeli söz konusu maddenin ithalatında korunma önlemi alınmasını talep etmekteyiz. Bu amaçla hazırlanmış olan başvuru formu ve başvurunun gizli olmayan bir nüshası dilekçemiz ekinde takdim edilmektedir. Bilgileri ve gereğini müsaadelerine arz ederim. İmza İsim Kaşesi Firma Kaşesi E K L E R: Ek-1: Başvuru formunun gizli nüshası (... sayfa) Ek-2: Gizli olmayan nüsha (... sayfa) Sayfa 45 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Genel korunma önlemi taleplerinde birden fazla üretici DİLEKÇE ANTETİ Tarih: Konu: Korunma Önlemi Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığına (İthalat Genel Müdürlüğü) Firmalarımız 8517.21.00.00.00 gümrük tarife istatistik pozisyonunda yer alan telefaks makinelerinin üretimini yapmaktadır. Firmalarımızın toplam üretimi anılan maddenin Türkiye üretiminin %70’ini oluşturmaktadır. Son yıllarda anılan malın ithalatında öngörülmedik bir şekilde artış olması nedeniyle üretimimiz ciddi zarar görmektedir. İthalatta Korunma Önlemleri Hakkında Mevzuat çerçevesinde söz konusu maddenin ithalatında korunma önlemi alınmasını talep etmekteyiz. Bu amaçla hazırlanmış olan ortak başvuru formu (firma bazında başvuru formları) ve başvurunun (başvuruların) gizli olmayan bir nüshası dilekçemiz ekinde takdim edilmektedir. Bilgileri ve gereğini müsaadelerine arz ederim. Yetkili İmza / İmzalar İsim Kaşeleri Firma Kaşeleri E K L E R: Ek-1: Ortak başvuru formu (başvuru formları) gizli nüshası (... sayfa) Ek-2: Gizli olmayan nüsha (nüshalar) (... sayfa) Sayfa 46 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri DTÖ üyesi olmayan ülke/ülkelere karşı talepler birden fazla üretici DİLEKÇE ANTETİ Tarih: Konu: Korunma Önlemi Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığına (İthalat Genel Müdürlüğü) Firmalarımız 8517.21.00.00.00 gümrük tarife istatistik pozisyonunda yer alan telefaks makinelerinin üretimini yapmaktadır. Firmalarımızın toplam üretimi anılan maddenin Türkiye üretiminin %70’ini oluşturmaktadır. Son yıllarda anılan malın Vietnam menşeli olanlarının ithalatında öngörülmedik bir şekilde artış olması nedeniyle üretimimiz ciddi zarar görmektedir. İthalatta Korunma Önlemleri Hakkında Mevzuat çerçevesinde anılan ülke menşeli söz konusu maddenin ithalatında korunma önlemi alınmasını talep etmekteyiz. Bu amaçla hazırlanmış olan ortak başvuru formu (firma bazında başvuru formları) ve başvurunun (başvuruların) gizli olmayan bir nüshası dilekçemiz ekinde takdim edilmektedir. Bilgileri ve gereğini müsaadelerine arz ederim. Yetkili İmza / İmzalar İsim Kaşeleri Firma Kaşeleri E K L E R: Ek-1: Ortak başvuru formu (başvuru formları) gizli nüshası (... sayfa) Ek-2: Gizli olmayan nüsha (nüshalar) (... sayfa) Sayfa 47 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri İthalatta Gözetim Uygulaması İthalatta Gözetim Uygulamasına ilişkin tebliğlerle, ürünlerin ileride damping, kota, vs. önlemlere tabi tutulabilmesi için takibi yapılmaktadır. Gözetim bir malın ithalatında kaydedilecek gelişmelerin yakından izlenmesi amacıyla yapılır. Gözetim kararı Gözetim Belgesi düzenlenmesi yoluyla ileriye yönelik olarak uygulanabileceği gibi gerçekleşen ithalatı değerlendirmek üzere geçmişe dönük olarak da uygulanabilir. Bir malın ithalatında gözetim uygulanmasına ilişkin karar, başvuru üzerine veya re'sen yapılacak bir değerlendirme sonucunda Müsteşarlık (İthalat Genel Müdürlüğü) tarafından verilir. Yapılacak değerlendirmede ithalatın gelişimi, ithal şartları ve ithalatın yerli üreticiler üzerindeki etkisi dikkate alınır. Gözetim kararı Gözetim Belgesi düzenlenmesi yoluyla ileriye yönelik olarak veya gerçekleşen ithalatı değerlendirmek üzere geçmişe dönük olarak uygulanabilir. Bir malın ithalatı geçmişe dönük gözetime tabi tutulduğunda bu malın ithalatı sırasında Müsteşarlıkça belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde kayıt tutulur. İleriye yönelik gözetime tabi bir malın ithalatında gümrük mevzuatının gerektirdiği belgelerin yanı sıra "Gözetim Belgesi"de aranır. Gözetim uygulamasına ilişkin usul ve esaslar ile başvuru sahiplerinden alınacak olan taahhütnameler Tebliğlerle belirlenir. Gözetim Belgesi, yürürlükteki mevzuatın öngördüğü diğer koşullar saklı kalmak üzere, ithalatçının usulüne uygun başvurusunun Genel Müdürlüğe ulaşmasından itibaren 10 (on) iş günü içinde talep edilen tüm miktar üzerinden, ücretsiz olarak verilir. Yapılan beyanın gerçeğe aykırı olduğunun ve başvurularda sunulan bilgi ve belgelerde tutarsızlık bulunduğunun tespit edilmesi hâlinde Gözetim Belgesi düzenlenmez. Gözetim Belgesi üçüncü kişilere devredilemez. Gözetim Belgesinin geçerlilik süresinin bitiminden itibaren 10 (on) iş günü içerisinde Genel Müdürlüğe iadesi zorunludur. Gözetim Belgesine tabi bir malın ithalatıyla ilgili veriler (gözetim belgesinin tarih ve numarası, gümrük beyannamesinin tarih ve numarası, malın ticari tanımı, Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonu, miktarı, değeri, ithalatçı ve ihracatçı firma, menşe ülkesi) Gümrük Müsteşarlığınca ithalatın gerçekleştiği ayı izleyen ayın ilk 10 (on) günü içerisinde Müsteşarlığa bildirilir. Sayfa 48 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri İthalinde gözetim uygulanacak mallar Dış Ticaret Müsteşarlığı’nca çıkarılacak tebliğlerin Resmi Gazete’de yayımlanması ile duyurulur. Çıkarılan tebliğin ekinde gözetim belgesi başvurusunda bulunacaklara örnek dilekçe formu verilir ve forma eklenecek belgeler belirtilir. Aşağıda ithalinde gözetim uygulanacak bir eşyanın ithali için aranılacak gözetim belgesinin alınması için gerekli başvuru formu örneği verilmiştir: 8. E-TİCARET UYGULAMALARI Küreselleşme ve küreselleşmeyle birlikte gelişen bilgi teknolojileri her ülkede farklı etkiler yaratmıştır. Bu etkiler tek bir alanda değil, birden fazla alanda kendini göstermiştir. Her büyük gelişim beraberinde toplumlarda değişimleri getirmiş, toplumlar yaşanılan çağda o gelişimin adlarıyla anılmaya başlamıştır. Bilgi çağının toplumsal yapıdaki etkilerinin “bilgi toplumu” olarak kavramlaştırılarak kullanılması bu konuda örnek teşkil etmektedir. Bilgi çağı getirdiği yenilikler ve kolaylıklarla birçok alanda değişimi de beraberinde getirmiştir. Bu değişimler ülkeden ülkeye farklılık göstermekle birlikte küreselleşmenin etkisi ile bu gelişimden en az etkilenen ülkeler bile bugün bilgi çağının getirdiği olanakları kullanmak için daha fazla çaba harcamaktadırlar. Bilgi çağı ülkelerin birbirleriyle olan bu doğal etkileşiminin yanı sıra bir takım temel değişimleri de beraberinde getirmiştir. Günümüzde de üretim sistemleri ve iş süreçlerinin dayandığı teknolojik tabandaki değişimler belirleyici bir konuma gelmiştir. Mikro elektronik, bilgisayar ve telekomünikasyon teknolojileri ve bunların bileşimi olan enformasyon teknolojilerindeki gelişimler değişimin belirleyici unsuru olmaktadır. Bu süreçte teknoloji, üretim faktörlerinde değişimler yaratmakta ve üretim faktörleri arasındaki nispi önemi de değiştirmektedir. Ekonomide ve uluslararası ticaretteki küreselleşme, bilgi teknolojilerinin gelişimi ve yaygınlaşması çağımızın en önemli gelişmeleri arasındadır Bilişim teknolojilerinde yaşanan bu gelişmeler birçok yeni sektöründe oluşmasına, var olan sektörel yapılarda değişik yapılanmalara gidilmesine neden olmuştur. Bunlardan birisi de elektronik ticarettir. Uzun yıllardır elektronik ticaret araçları mevcut olmasına karşın özellikle son yıllarda internetin yaygınlaşması sonucunda açık ağlar üzerinden yapılan elektronik ticaret ivme kazanmış ve günlük yaşamın vazgeçilmez bir unsuru olma yolunda önemli ilerlemeler kaydetmiştir. Elektronik Ticaretin Tanımı İnternetin kullanılmaya başlaması ve zamanla değişen süreçler internetin iş yerlerinin dışında evlerde kullanılmaya başlaması ticaretin tanımında da etkili olmaya başlamış elektronik ticaretin tanımı konusunda birden fazla tanımın ortaya çıkmasına neden olmuştur. CEFACT (Birleşmiş Milletler Yönetim, Ticaret ve Ulaştırma İşlemlerini Kolaylaştırma Merkezi)’ nin Sayfa 49 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri tanıma göre elektronik ticaret; İş, yönetim ve tüketim faaliyetlerinin yürütülmesi için yapılanmış ve yapılanmamış iş bilgilerinin, üreticiler, tüketiciler ve kamu kurumları ile diğer organizasyonlar arasında elektronik araçlar (Elektronik posta ve mesajlar, elektronik bülten panoları, WWW teknolojisi, akıllı kartlar, elektronik fon transferi, elektronik veri değişimi vb.) üzerinden paylaşılmasıdır. WTO (Dünya Ticaret Örgütü) nün tanımına göre ise elektronik ticaret mal ve hizmetlerin üretim, reklam, satış ve dağıtımlarının telekomünikasyon ağları üzerinden yapılmasını kapsayan yeni bir ticaret türüdür. Ancak e-ticaret konusunda en yaygın genel kabul görmüş tanım OECD (İktisadi İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı) tarafından 1997’de yapılan tanımdır. Bu tanıma göre elektronik ticaret; Sayısallaştırılmış yazılı metin, ses ve görüntünün işlenmesi ve iletilmesine dayanan kişileri ve kurumları ilgilendiren tüm ticari işlemlerdir. OECD, e-ticaret sürecini ise şu şekilde tanımlamıştır;-Ticaret öncesi firmaların elektronik ortamda bilgilenmesi ve araştırma yürütmesi, Firmaların elektronik ortamda buluşması, Ödeme sürecinin yerine getirilmesi, Taahhüdün yerine getirilmesi, mal veya hizmetin müşteriye teslimi, Satış sonrası bakım, destek, vb. hizmetlerin temin edilmesi. Dış Ticaret Müsteşarlığı e-ticaret koordinatörlüğü ise elektronik ticareti; “mal ve hizmetlerin üretim, tanıtım, satış, sigorta, dağıtım ve ödeme işlemlerinin bilgisayar ağları üzerinden yapılmasıdır” şeklinde tanımlamıştır. Elektronik Ticaretin Araçları Elektronik ticaretin araçlarını, birbirleriyle ticaret yapanların ticari işlemlerini kolaylaştıran her türlü teknolojik ürünler (telefon, faks, televizyon, bilgisayar, elektronik ödeme ve para transfer sistemleri, elektronik veri değişimi sistemleri (Electronic Data Interchange-EDI), internet) olarak düşünebiliriz. EDI, ticaret yapan iki kuruluş arasında, insan faktörü olmaksızın bilgisayar ağları aracılığı ile belge ve bilgi değişimini sağlayan bir sistem olarak elektronik ticaretin önemli bir aracıdır. Elektronik posta (e-mail) yapılanmamış dokümanların iletilmesinde kullanılırken, EDI yapılanmış mesaj değişimini sağlamaktadır. Böylece standart bilgilerin diğer bilgisayar sistemlerine kolayca aktarılması olanaklı kılınmaktadır. Elektronik ticaret açısından en etkin araç olarak kabul edilen yeni internet teknolojileri ise ses, görüntü ve yazılı metni aynı anda, daha hızlı ve güvenli bir şekilde ilettiğinden, internet üzerinden yapılan bu işlemlerin maliyeti diğer araçlara oranla hayli düşüktür. EDI ile sipariş alınması, sözleşme ve faturaların hazırlanması, gümrük ve bankacılık ve buna benzer işlemlerin yapılmasında tekrarlar önlenerek, maliyetlerin düşürülmesi ve işlemlerin en az hatayla ve kısa sürede tamamlanması amaçlanmıştır. Bu yolla maliyetlerin % 5-20 arasında azaldığı, zaman tasarrufunun ise % 50’lere ulaştığı ileri sürülmektedir. Geçmişte bir ölçüye kadar kapalı bilgisayar ağları üzerinden gerçekleştirilen elektronik ticaret uygulamaları, güvenli olmakla birlikte maliyeti oldukça yüksek sistemlerdir. Günümüzde, açık bilgisayar ağı olan internet, Sayfa 50 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri elektronik ticaret için çok daha uygun bir altyapıdır. İnternet aracılığıyla, artık kapalı yapıdan açık yapıya geçerek küreselleşen ağların getireceği avantajlardan yararlanılmaktadır. Bu da, özellikle KOBİ’lerin (Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelerin) dünya ticaretinde daha fazla yer almalarına imkân sağlamaktadır. Elektronik Ticaretin Tarafları Elektronik ticaret, kullanılan teknolojiler ve uygulamalar benzer olmasına rağmen taraflarına göre çeşitli kaynaklarda farklı şekillerde sınıflandırılmıştır. Birçok kaynakta işletmeler arası ve işletmeden tüketiciye olmak üzere iki tipte incelenen elektronik ticaret taraflara karşılıklı olarak devletin de katılmasıyla dokuz türe kadar çıkabilmektedir. Bu çalışmada Avrupa standartlarında geçerli olan dörtlü bir sınıflandırma yapılmıştır. İşletme-İşletme (Business to Business-B2B) İşletme-Tüketici (Business to Consumer-B2C) İşletme-Devlet (Business to Government-B2G) Tüketici-Devlet (Consumer to Government-C2G) İşletmeler Arası Elektronik Ticaret (Business to Business – B2B) Tüm dünyada Business to Business (B2B) e-commerce adıyla bilinen işletmeler arası elektronik ticaret; birçok alıcı ve satıcı firmanın bir araya gelip alım satım işlemlerini ve tedarik zincirindeki tüm süreçleri elektronik ortamda gerçekleştirebildikleri yeni ticaret şeklini ifade etmektedir. İşletmeden işletmeye yönelik e-ticaret modelindeki amaç; otomasyonlandırılmış sistemlerin ortaklaşa iş yapılan birimlere (üretici firma, tedarikçi firmalar, bayiler, mağazalar, departmanlar vb.) entegrasyonu ile ürün, hizmet ve bilginin işletmeler arasında satışını, kullanımını ve paylaşımını sağlamaktır. İşletmeler arası e-ticaret, sadece dağıtımcıların güvenli bir şekilde bir dizi ürünü sipariş vermelerine imkân verecek şekilde basit olabilirken, bir dağıtımcının binlerce müşterisine özel içerik ve fiyat seçenekleri ile farklı ürün kombinasyonları sunması ve neredeyse eş zamanlı olarak tüm üretim süreci aşamalarındaki stok düzeylerine erişim imkânı vermesi gibi karmaşık bir yapı olarak da ortaya çıkabilmektedir. E-ticarette B2B, son dönemde hareketlilik gösterse de henüz çok yaygın olarak kullanılan bir sistem olarak görülmemektedir. Bunun yanı sıra işletmeler arası elektronik ticaret uygulamaları bir artış izlemiyor, artış katlanarak gerçekleşiyor. B2B çalışma ortamının salgın hastalık gibi yayılacağını tahmin etmek güç değil, çünkü süreç zincirleme reaksiyon halinde gelişiyor. Örneğin 300 tedarikçi ile çalışan ve yaptırım gücü olan bir şirket, bu alanda bir adım attığı an, arkasından 300 şirketi de sürüklüyor. Bir süre sonra ise, B2B ortamına geçen bu tedarikçiler, çalıştıkları diğer şirketlerin (müşteri veya kendi tedarikçileri) kapısını çalmaya başlıyor. Bunun nedeni ise, iki farklı çalışma biçiminin uzun süre aynı şirket Sayfa 51 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri içinde izlenmesinin daha pahalı olması… Bu zincirleme reaksiyon bir kez başladı mı durdurmak veya direnmek mümkün olamamaktadır. Çünkü gerçekten B2B maliyet avantajı, sürat ve daha verimli bir çalışma ortamı sağlamaktadır. Bu nedenle de bir moda veya gelip geçici bir akım olarak görülmemelidir. Uygulama güçlüklerine karşın, B2B ortamı her iki tarafa da önemli faydalar sağlar. Bunların en önemlisi her zaman gerçek bilgi ile hareket edebilmektir. Bunun yanı sıra; Müşteri talepleri daha hızlı değerlendirilir, Ürünler pazara daha hızlı sunulabilir, Bürokratik işlemler azalır, Stoklarınızın devir hızı artar, Müşteri memnuniyeti artar, Tedarikçilerin sizin planınıza uyumu artar, Satın alma maliyeti düşer, Sistem içi disiplin artar. İşletmeden Tüketiciye Elektronik Ticaret (Business to Consumer – B2C) Internet teknolojilerinde meydana gelen hızlı gelişmeler sonucunda ortaya çıkan sanal mağaza uygulamaları İnternet üzerinde firmaların ürünlerini doğrudan üreticiye satılmasını kapsar. Günümüzde İnternet üzerinden pizzadan, otomobile akla gelen her şey satılmaktadır. B2C, eİş’in B2B’den sonraki en önemli adımını oluşturmaktadır. Kurumlarla kişiler arasındaki elektronik ticaret olarak nitelendirilebilecek B2C (Business to Costumer), Üretici firmalarca pazarlama, satış ve satış sonrası hizmetler amacı ile kullanımında başarılı sonuçlar elde edilmesi bakımından kabul görmektedir. Yapılan araştırmalar B2C ticaretin zamanla büyük bir mesafe kat ettiğini ve bu değişim hızla devam ettiğini göstermektedir. Türkiye’de ise B2C pazarında süpermarketlerin ve karma alışveriş sitelerinin öne çıktığını görüyoruz. Yurtdışında olduğu gibi kitap, müzik ve elektronik Türkiye’de de B2C sitelerinde en çok tercih edilenler arasında yer alıyor. Dünyanın en büyük B2C sitesi Amazon.com bir yoktan var ettiği şirketi, sistemi ve markasıyla tüm dünyadan sipariş almaktadır. Milyonlarca üyeye sahip ve bu konuda bir ilk olan Amazon.com’u elektronik ticarete atılmak isteyen pek çok firma izlemiştir.[9]www teknolojisindeki hızlı gelişmeler sonucunda ortaya çıkan sanal mağaza uygulamaları ile Internet’te işletmeler elektronik ortamda; bilgisayardan otomobile, kitaptan pizzaya birçok ürünün doğrudan tüketiciye satışını yapmaya başlamıştır. İnternet özellikle KOBİ’lerin ticari hedeflerini yeniden gözden geçirmelerine neden olmuştur. Dünya ticaretindeki “.com” değişimini yakalayan işletmeler, sanal dünyada showroom veya mağaza açarak yeni müşterilere ulaşmaya çalışmaktadır. Günde 24 saat / haftada 7 gün açık ve dünyanın her yerinde şubesi olan mağaza açma maliyetleri, Internet ile KOBİ’lerin Sayfa 52 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri karşılayabileceği seviyeye inmiştir. İnternet’te açılan mağazanın genel giderlerinin çok düşük olması, doğrudan satış fiyatlarına da yansımaktadır. Internet müşterilerin işletmelere, sürekli geri bildirimde bulunma imkânı da sunmaktadır. İşletmeler ve Kamu İdaresi Arasındaki Elektronik Ticaret (Business to Goverment – B2G) Kamu ile şirketler arasındaki lokal ağlar üzerinde yapılan ticaret, haberleşme ve diğer tüm etkinlikleri bu alanda tanımlanabilir. Kamu ihalelerinin İnternette yayınlanması ve firmaların elektronik ortamda teklif vermeleri ilk örnekleri oluşturmaktadır. E-Ticaretin yaygınlaşmasını desteklemek amacı ile kamunun vergi ödemeleri, gümrük işlemleri de sanal dünyaya taşınmaktadır. İşletmelerin sanal ortamda kamu idareleri ile olan ilişkileri yaygın olmamakla birlikte, yakın gelecekte bu ilişkinin yaygınlaşacağı ve etkinlik kazanacağı tahmin edilmektedir. Elektronik ortamda vergilendirme, istatistiki bilgiler ve çeşitli izinlerin elektronik ortamda verilmesi, izlenmesi, denetlenmesi ve düzenlenmesi, sosyal güvenlik hizmetleri, elektronik imza, şifreleme, elektronik noter, onay kurumu, elektronik ticarette kullanılacak standartlar, elektronik gümrükleme, sigortacılık, kamu ihalelerinin elektronik ortamda duyurulması, elektronik ortamda hukuki ve cezai sorumluluğun düzenlenmesi gibi bir çok konu bu kapsamdadır. Tüketici ve Kamu İdaresi Arasındaki Elektronik Ticaret ( Consumer to Goverment – 2G) Vergilendirme, tüketicinin korunması ve benzeri işlem ve eylemler bu kapsamda değerlendirilmektedir. Birçok alt unsuru ihtiva eden bu ilişkilerin, Türk Hukuk Sisteminde karşılığı bulunmayanların düzenlenmesi, elektronik ticaret hukuksal alt yapısının oluşturulması bakımından kaçınılmazdır. Bu düzenlemeler yapılırken; kamu hukuku alanında da kısıtlayıcı olmaktan ziyade düzenleyici, yönlendirici ve hatta teşvik edici, elektronik ticareti destekleyici uygulamaların çoğaltılması sağlanmalı ve internetin herkese açık tutulmasını sağlayıcı kuralların konulması temel ilke olmalıdır. Ayrıca elektronik imza, şifreleme, e-noter, onay kurumu ve e-ticaret standartları gibi güvenlik unsurları yukarıda belirtilen tüm ilişkiler kapsamında yer almaktadır. E-ticaretin yukarıda sıralanan bu 4 başlığına ilave olarak tarafları şöyle de sıralanabilir:– Alıcı– Satıcı– Üretici– Bankalar– Komisyoncular– Sigorta İşletmeleri– Nakliye İşletmeleri– Özel sektör bilgi teknolojileri– Sivil toplum örgütleri– Üniversiteler– Onay kurumları, elektronik noterler– Dış Ticaret Müsteşarlığı– Gümrük Müsteşarlığı– Diğer Kamu Kurumlar Sayfa 53 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Elektronik Ticaretin Etkileri Ve Karşılaşılan Sorunlar Elektronik Ticaretin Olumlu Etkileri Elektronik ticaretin ekonomik ve toplumsal hayatta giderek kendisine dahafazla yer edinmesine bağlı olarak ortaya çıkan olumlu etkileri aşağıda özetlenmiştir. Açık ağ üzerinden gerçekleşen e-ticaret faaliyetleri, elektronik iletişimi artırmıştır. Bu ise, işletmelere, tüm tüketicilere ve diğer işletmelere daha ucuz ve kolay bir şekilde ulaşma olanağı sağlamaktadır. Pek çok işletme, bu yolla herhangi bir fiziksel yatırıma girmeden, bir satış mağazası, fiziki bir pazarlama ağı kurmadan ürünlerini pazarlayabilmektedir. Ulusal ve uluslararası ticari işlemlerin elektronik ortamda yürütülmesi (üretici, satıcı, alıcı, aracı, gümrük idaresi, sigortacı, nakliyeci, bankalar ve diğer kamu kurumları kapsamında) zamanın etkin kullanılmasını sağlamaktadır. Böylece ürünlerin sipariş edilmesi ile teslimi arasında geçen süre asgariye inmekte, zamandan kaynaklanan maliyetler ile stok maliyetleri düşmektedir. Elektronik ticarette ihtiyaç duyulan belgeler elektronik ortamda hazırlanmakta, bu bilgi ve belgeler ilgililerin kullanımına sunulmaktadır. Böylece, işlemler minimum hata ile kısa bir süre içinde ve kırtasiye masrafı ödenmeksizin tamamlanmaktadır. İnternete dayalı eticaret ve elektronik dağıtım sistemleri uluslararası ticareti hızlandırmaktadır. E-ticaret, mal ve hizmet piyasalarının yapısını değiştirmekte, yeni ürünler, yeni pazarlama ve dağıtım tekniklerine yol açmakta, hızlı bir şekilde ürün geliştirilmesi, test edilmesi ve müşteri ihtiyaçlarının tespit edilmesini olanaklı kılmakta, pazar talebindeki değişikliklere hızla yanıt verebilmektedir. E-ticaret, ticari faaliyetlerin tabana yayılmasını sağlamış, pazar alanını genişletmiş ve ekonomik yoğunlaşmaya yol açmıştır. Böylece uluslararası ticaretten daha çok pay alınması mümkün hale gelmiştir. Elektronik ortamda üretim, pazarlama ve dağıtım faaliyetleri maliyetleri düşürmesi nedeniyle, e-ticaret işletmelere, ulusal ve uluslararası düzeyde rekabet üstünlüğü sağlamakta ve rekabeti artırmaktadır. Tüketiciler için işlem maliyetleri ve nakliye masrafları düşmektedir. Tüketiciler evlerinden çıkmadan sorun yaşamadan ve zaman harcamadan sanal mağazalardan alışveriş yapabilmektedirler. Tüketiciler internet sayesinde, yeni mamul ve ürün bilgilerine kolaylaşabilmekte, bilgi sahibi olmakta ve alternatif ürünleri karşılaştırarak, kolayca satın alabilmektedir. Zaman ve fiziksel engellerin kalkması elektronik ticaret yoluyla çok sayıda tüketicinin küresel piyasaya girmesine yol açmış, azalan maliyetler, yüksek hız ve çeşitlilik tüketiciler arasında yoğun bir rekabet ortamı yaratmıştır. Yeni tüketici memnuniyeti ve yeni işgücü profilleri e-ticaretin getirdiği yeniliklerdendir. Sayfa 54 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri E-ticaret (internet), yeni birçok iş, görev ve unvanlar ortaya çıkarmıştır. Bu iş alanları internet servis ve içerik sağlayıcıları, web sayfası hazırlayıcıları gibi doğrudan internete ilişkin hizmetler olabileceği gibi, insanların evlerinde oturarak internet üzerinden hizmet üretmeleri de olabilir. Örneğin mülakat ve danışmanlık yapma, rapor, oyun ve eğlence hazırlama bu kapsamda görülmektedir. E-ticaret, ekonomik bir olgu olmasına karşın, sosyal ve politik yaşamı etkilemektedir. Ekonominin bilgi ve bilgiyi yönetme temeline dayanması, eğitim, kültür, sağlık ve sosyal güvenlik gibi alanlarda internet kullanılmasını yaygınlaştırmıştır. Bu durum sosyal politikaların yeniden gözden geçirilmesine yol açmıştır. Bilgisayar yoluyla veri tabanlarına kolay ulaşım ve e-posta, geleneksel eğitim ve öğretim alışkanlıklarını değiştirmektedir. Geleneksel sınıflar yerini sayısal ve sanal ortama bırakmış, öğretim gören öğrenciler bilgiye çok daha hızlı ve kolay ulaşma imkânı bulmuşlardır. İnternet bu anlamda bilgiye ulaşmanın önündeki engelleri ortadan kaldırmıştır. Organizasyonlar ve işletmeler dönüşmekte, geleneksel yöneticilerinin sayısı azalmakta, daha fazla uzmanlaşmakta, yatay ve dikey olarak küçülmekte ancak etkinliği artmaktadır. E- ticaret, işletmeler arası verinin paylaşılmasına, işletme çalışanlarının işbirliğine, koordinasyonuna, müşterilerin öneri ve taleplerinin değerlendirilmesine büyük ölçüde kolaylıklar getirmiştir. Tüm bu sayılan etkilerin girişimciliği teşvik etmesinin yanı sıra ortaya çıkan yeni kural ve düzenlemeler girişimciler için karlılığın arttırılması ve küresel rekabette öne çıkabilmek için uyulması zorunlu bir durum oluşturmuştur.[13]Bir çok dev işletme için yeni pazarlar anlamına gelen küreselleşmeyle beraber uluslararası pazarlarda geleneksel yöntemlerle (büro açmak, distribütör bulmak, bağlantı kurmak) iş yapabilmek için gereken kaynaklara sahip olmayan Küçük / Orta Boy İşletmelerin (KOBİ) hayatta kalmaları gün geçtikçe zorlaşmaktadır. Eskiden beri en büyük problemleri ürettikleri ürünün satılabilmesi için hedef kitleye ulaşabilmelerini sağlayacak pazarlama kanallardan mahrum olmaları olan küçük işletmeler, yeni düzene adapte olamazlarsa küresel üretim ve satış yapan işletmeler karşısında çaresiz kalacaklardır. Internet işte tam bu noktada KOBİ’lere etkili ve ucuz bir pazarlama kanalı sunarak tüm dünyada milyonlarca kişi ve kuruluşu hedefleyebilmelerini sağlamaktadır. KOBİ’ler böylelikle yüksek yatırım ve harcama yapmak zorunda kalmadan bir çok pazara girebilme, bu pazarlarda hızlı, ucuz ve kaliteli ürün sunabilme fırsatına kavuşacaklardır. E-Ticaretin tüketiciye ve alışverişe olan birçok olumlu etkisi vardır. sanal dünyada alışveriş yapmak gerek birey gerekse işletme olarak müşteriye önemli avantajlar sağlamaktadır; Hesaplı: Sanal dünyadaki alışveriş, klasik mağazada yaptığınız alışverişten daha ucuzdur. Sanal iş dünyasındaki mağaza kirası, personel gideri, elektrik, vb. masrafların ihmal edilecek düzeyde olması satış fiyatlarına da yansımaktadır. Şehirlerarası veya ülkelerarası Sayfa 55 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri dolaşarak mağazalar arasındaki fiyat karşılaştırması, bire beş oranında şehir içi telefon ücreti ödeyerek yalnızca Internet ile yapılabilmektedir. Kolay Ulaşılabilme: Sanal dünyadaki alışverişi ile evden çıkmadan, trafik ve park sorunu yaşamadan, zaman ve benzin harcamadan muazzam çeşitlilikteki ürün ve hizmetler incelenebilmektedir. Birçok sanal mağaza, ana caddelerdeki benzerlerine kıyasla daha fazla stok bulundurabilmektedir. Hızlı: Satın almak istenilen ürün seçildikten sonra yalnızca beklemek gerekmektedir. Birçok mağaza e-posta servisi ile siparişin hangi aşamada olduğu hakkında (ne zaman kargoya verildi, ne kadar sürede teslimat yapılacak, vb.) müşterisini de bilgilendirmektedir.— Güvenli: Birkaç basit önlemi aldığınızda, sanal dünyadaki alışverişte kredi kartı kullanmanın restoran veya dükkânda kullanmadan daha az riskli olduğu görülmektedir. Birçok online satış yapan sanal mağaza, müşterilerin ödeme bilgilerini güvenli olarak ulaştırabilmesi için çeşitli güvenlik önlemleri (SLL, SET) almaktadır. Ayrıca son dönemde bankalar, Internet üzerinde rahat ve güvenli kullanabilmesi için “Sanal Kart” uygulamasını başlatmıştır. Yalnızca Internet’te kullanılabilen ve normal zamanda “sıfır TL/$” limiti olan “Sanal Kart ”ın limitini, alışveriş sırasında kart sahibi artırmakta/belirlemekte ve alışverişin sonunda ise kalan miktar olması durumunda tekrar “sıfırlayabilmektedir. Eğlenceli: Web dünyasındaki en keyifli alışverişlerden birisi de online müzayedelerdir. Dünyanın herhangi bir yerinden insanlar herhangi bir şeyi online müzayedeye katılarak satın alabilmektedir. Küresel: Sanal dünyada müşteriler, en geniş çeşitlilikte mağaza bulma imkânına sahiptir. Bu mağazaların bir kısmı büyük şehirlerde bulunabilecek olmasına karşın bir kısmına ise yalnızca Internet dünyasında erişilebilmektedir. Elektronik Ticaretin Olumsuz Etkileri E-ticaretin yukarıda belirtilen olumlu yanlarına karşın bazı olumsuzlukları da bulunmaktadır. Bazı yazarlara göre yasal, kurumsal ve teknolojik sınırlamalar nedeniyle öngörülen gelişmelerin gerçekleşmesi olası değildir. İnternetin kültürel açıdan negatif yanları olduğunu iddia eden bir başka görüşe göre, internet bir bilgi çöplüğüdür ve insanları yönlendirmektedir. 21. yüzyılın son çeyreği bilgi çağı, 21. yüzyıl ise bilgiyi yönetme çağı olarak adlandırılmaktadır. Gerçekten bilgiyi üretmeyen ve yönetemeyenler için internet bir bilgi çöplüğü olabilir. Olumsuzlukların ve sınırlamaların asgariye indirilmesiyle internet bir ayrıcalık ve üstünlük aracı olabilir. Olumsuzlukları ortadan kaldırmak için herkes kendini görevli kabul etmelidir. Elektronik ticaretin olumsuz etkileri aşağıdaki şekilde sıralanabilir;·E-ticaret, bilim ve teknolojiyi üreten, süratle ekonomik ve toplumsal faydaya Sayfa 56 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri dönüştüren gelişmiş ülkeler ile endüstri toplumu olmadan bilgi toplumu olmaya çalışan geri kalmış ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki refah düzeyi farkını daha da artıracaktır. Elektronik ticaret (internet), bir yandan yeni is alanları, görev ve unvanlar ortaya çıkarırken, diğer yandan da organizasyonların yatay ve dikey olarak büzülmesi ve geleneksel ticarette rol alan bazı unsurların ortadan kalkması nedenleriyle işgücü fazlası ortaya çıkacak, dolayısıyla işsizlik artacaktır. E-ticaret (internet), bütünü ile ele alındığında teknik yapısı itibari ile denetime müsait bir nitelikte değildir. İnternete girmek, yararlanmak ve çeşitli olanakları kullanmak için herhangi bir yasal formalite, başvuru izni, onay gibi işlemler söz konusu değildir. İnternetin hukuki anlamda bir sahibi yoktur; belli bir işleticisi ve/veya yöneticisi de yoktur. Bu nedenle internetin kullanımında ortaya çıkabilecek suiistimalleri, aşırılıkları, usulsüzlükleri, kural dışı davranışları denetleyip, yaptırım uygulayacak merkezi bir otorite de bulunmamaktadır. İnternetin bu niteliği, uluslararası ya da uluslar üstü organizasyonlar tarafından dikkate alınmalı ve çözüm üretilmelidir.·İnternet maliyetlerinin özellikle gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında farklılık göstermesi ve Türkiye gibi ülkelerde internet maliyetlerini yüksek oluşu elektronik ticareti engelleyen olumsuz durumlardan biridir. Elektronik ticaret ile birlikte hem vergi politikası hem de vergi hukuku alanında yeni gelişme ve sorunların ortaya çıkması kaçınılmazdır. Uluslararası e-ticarette verginin tahsilâtı, ödeme araçlarının geliştirilmesi, gümrük prosedürlerinin basitleştirilmesi, e-ticarete uygun hale getirilmesi önemlidir ve çözülmesi zorunludur. Bu kapsamda en önemli sorun ülkeler arası gayri fiziki malların satış vergilerinin toplanmasıyla ilgilidir. Elektronik ticaretin vergilendirilmesinde sistem, adil ve etkin, kuralları açık, yeterli derecede esnek ve dinamik, vergi kayıp ve kaçaklarını önleyici nitelikte olmalıdır. Dünya üzerinde internetin gittikçe yaygınlaşması sonucu ticaretin de bu yeni iletişim kanalında yapılmaya başlaması, üretici ve tüketicilere yeni alım ve satım olanakları sunmuş, buna bağlı olarak da yeni ödeme şekilleri doğmuştur. Elektronik para (E-Money) bu gelişmeler sonucu ortaya çıkmış, önemli bir ödeme aracı olarak kullanılmaya başlanmıştır-para, kişide bulunan elektronik bir araca yüklenmiş bir mali değer veya kişisel fonu ifade eder. Elektronik araca yüklenmiş olan bu değer, kişi aracı kullandıkça azalır ve yüklenmiş olan değerin bitimi sonucu tekrar değer yüklenilmesi gerekir. E-parayı su anda yaygın olarak kullanılan kredi ve borç kartlarından ayıran en büyük özellik, e-para kullanımı sırasında provizyon veya benzeri bir sorgulama işleminin olmamasıdır. Elektronik para uygulamalarının gerçekleşebilmesi için güvenlik sorunlarının giderilmesi, gerekli hukuki ve kurumsal yapının oluşturulması, para ve mali politikalarla vergilendirme ile ilgili sistemlerin e-para kullanımına uygun hale getirilmesi gereklidir. Elektronik ticaret ve internet işlemleri ile ilgili bir diğer önemli konu yasal düzenleme yetersizliği ve belirsizliğidir. Yasal belirsizlik özellikle internet aracılığıyla yapılan ticaretin geliştiği ülkelerde düzenleme boşluğu ortaya çıkarmıştır. İnterneti yürürlükteki mevzuat açısından ele aldığımız zaman, Sayfa 57 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri konunun farklı yönleri bakımından oldukça değişik bir görünüm ile karşılaşmaktayız. Hukuk sistemimizin internetin bazı önemli öğelerinin düzenlenmesi bakımından yetersiz olduğu anlaşılmakla beraber, birçok yönlerine çözüm getirecek hükümleri bulunduğu da görülmektedir. Bunlar tahmin edileceği üzere, daha çok özel hukuk alanındadır. İnternetin süjeleri arasındaki özel hukuk ilişkileri, önemli ölçüde akdi ilişkiler olduğu için, bunların mevcut hükümler ile düzenlenme olanağı büyük ölçüde mevcuttur. Ancak, her konunun hukuki düzenlemesinde olduğu gibi, burada da 1. derecede önem taşıyan sorumluluk hukuku meselesinde, akit dışı sorumluluğun mevzuata getirilecek hükümler ile ele alınmasıdır. Yukarıda da belirtilmiş olduğu gibi yapılmış olan incelemeler ortaya koymuştur ki, mevzuat özellikle kamu hukuku alanında yetersiz kalmaktadır ve bu bakımdan da ciddi sorunların bu alanda ortaya çıkabileceği söylenebilir. Elektronik ticaretin geleneksel ticaretten farklılaştırma yoluyla ortaya çıkardığı bir diğer olumsuz nokta ise iş süreçlerinin yeniden tasarlanarak elektronikleşmesi gerekliliğinin doğmasıdır. Yapılan işe, müşterilere ve teknolojilere uygun iş süreçleri geliştirilmelidir. Bunun yanı sıra süreçler ve sistemlerin doğru entegrasyonunun sağlanamaması zaman ve maliyetler açısından kayıplara yol açabilecektir.Elektronik ticaretin ortaya çıkardığı bir diğer olumsuz durumda geleneksel ticarette ölçülmesi kolay olan bir takım verilerin genişleyen ağlar nedeniyle ölçümünde yaşanan bir takım zorlukları ortaya çıkarması ve özellikle kamusal ara yüzlerde meydana gelebilecek ani değişimlerin fiyatlar düzeyinde ani dalgalanmalar ortaya çıkarması durumudur. Dünyada Elektronik Ticaret ABD’de Elektronik Ticaret ABD’nin e-ticaret konusunda en etkin ve kapsamlı çalışan, bu konuda lider konumunda olan bir ülkedir. ABD’de doğan internet, bu ülkede bilim ve teknolojiye verilen önem ve ayrılan kaynak sayesinde yaygın kullanım imkânı bulmuştur. ABD, ekonomisinin dünyanın en büyük ekonomisi olmasının, son yıllarda beklentilerin ötesinde bir büyüme gerçekleştirmesinin arkasında yatan temel etkenlerden bazıları hiç kuşkusuz, bilgi ve iletişim teknolojilerinde ulaştıkları seviye, bilgisayarla çalışma eğiliminde yaşanan gelişme ve internetin her alanda yaygın kullanılmasıdır. En fazla sayıda bilgisayar, internet ve yüksek seviyede internet bağlantısı bu ülkede bulunmakta ve bu ülke hükümeti elektronik ticareti teşvik etmekte ve desteklemektedir. ABD de elektronik ticaretin geliştirilmesi için Ulusal Bilgi Altyapıları kapsamında (National Information Infastructure-NII) e-ticaret altyapı programı hazırlanmıştır. 1995 yılında “Federal Elektronik Ticaret Ekibi” oluşturulmuş, elektronik ticaretin hükümet tarafından kullanılma olanakları değerlendirilmiştir. ABD’de elektronik ticaretin dünyaya oranla daha yerleşmiş bir sistem içerisinde hareket etmesinin temel nedenleri güçlü üretici kesimin varlığı, internet maliyetlerinin düşük olması ve internete ulaşım için gerekli altyapının diğer ülkelere göre daha sağlam yapıda olmasıdır. Kuşkusuz bu yalnızca bugünün Sayfa 58 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri süreçleri içerisinde gerçekleşen bir durum değildir. Teknoloji kullanım olanakları ve var olan teknolojinin hızlı yayılımı ABD’yi bu konuda öne çıkarmaktadır. ABD’den yaygın olarak görülen elektronik ticaret türü business to business (B2B) şeklindedir.[20]ABD istatistik bürosu (census bureau) verilerine göre e- ticaret yoluyla yapılan perakende satışlar2009 yılının ilk çeyreğinde 2008 yılının son çeyreğine oranla %0,7 artarak 31,7 milyar dolar olmuştur. Toplam perakende satışları aynı dönemde % 10.2 lik düşüşle 909.6 milyar dolar olmuştur. Dünyada görülen ekonomik durgunluğa rağmen ABD’de elektronik ticaret yoluyla yapılan satışlar toplam satışların %3,5 ini teşkil etmektedir. AB’de Elektronik Ticaret AB, 1980 yılından beri elektronik ticaret konusunda yoğun çalışmalar yürütmekte ve Avrupa düzeyinde bir bilgi ağı sistemi kurmaya çalışmaktadır. 1994 yılında Avrupa Komisyonu resmi bir “Elektronik Ticaret Girişimi (Electronic Commerce Initiative) ile birliğin temel hedefinin elektronik ticaretin Avrupa’da hızla gelişimini sağlamak olduğu belirlenmiş ve elektronik ticaretle ilgili çalışmalarda birbirini tamamlayıcı iki hedef belirlenmiştir. Bunlar, elektronik ticarete güveni oluşturmak ve tek pazara tam girişi sağlamaktır. E-Europe girişimi, Avrupa’nın güvenlik, elektronik bankacılık gibi bazı önemli alanlardaki gücünü arttırarak bu gelişmeyi hızlandırmak amacındadır. Elektronik işlemlerde, euronun geniş bir kullanımı da, AB düzeyinde elektronik pazarın gelişimine katkıda bulunacaktır. Avrupa Birliği, Avrupa-Ağı bilgi kapasitesini geliştirmek amacıyla, Ar-Ge ağırlıklı programlar düzenlemekte, bu kapsamda EDI sistemlerine ve belirgin olarak da ticaretle ilgili elektronik veri değişim sistem (Trade EDI System – TEDIS) girişimlerine destek verilmektedir. AB temel amacını, şifreleme, sayısal imza, altyapı, hukuksal ve finansal konuların ve ticaretin dünya ölçeğinde gelişmesini sağlayacak ölçüde düzenlenmesi olarak belirlemiştir. Avrupa Birliği Komisyonu, 8 Aralık 1999 tarihinde “E-Europe-Herkes İçin Bilgi Toplumu” bildirimi kabul ederek E-Europe girişimi başlatmıştır. Girişim sayısal teknolojilerin bütün Avrupa’da algılanışını hızlandırmayı ve tüm Avrupalıların bunları kullanacak gerekli beceriye sahip olmalarını sağlamayı amaçlamaktadır. E-Europe girişimi Avrupa ekonomisini modernleştirmek için komisyonun yeni stratejisinde anahtar bir role sahiptir. Avrupa Konseyi Lizbon Zirvesi için, komisyon tarafından ortaya konulan Avrupa’nın ekonomik ve sosyal olarak yenileşmesi gündeminde bu girişim merkezi bir yer tutmuştur. Bu nedenle, 10–11 Aralık 1999 tarihlerinde Helsinki Zirvesi’nde, Avrupa Konseyi, E-Europe girişimini kabul etmiştir. E-Europe girişiminin diğer önemli bir amacı ise, tüketicilerin ve yurttaşların, internet üzerinden aradıkları bilgiye ulaşabilmelerini mümkün kılacak becerilerle donatılmasıdır. AB düzeyinde, bilgi toplumunu teşvik edecek birçok politika tedbirleri alınmıştır. Bunlar; telekomünikasyonun liberalleşmesini arttırmak, e-ticaret konusunda açık bir yasal çerçeve Sayfa 59 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri oluşturmak (kişisel bilgilerin korunması, gizlilik v.b.), önemli alanlarda araştırma ve geliştirme faaliyetlerini desteklemektir. AB’nin diğer bir çalışması da 1999/93/EC sayılı “Elektronik İmza” ya ilişkin direktifidir.[23] Devlet ve hükümet başkanlarının talebi üzerine, komisyon, konseyle birlikte, Haziran 2000’de Feira Zirvesi’nde kabul edilen “E-Europe Eylem Planı” çalışmalarına başlanmıştır. E-Europe Eylem Planının üç temel hedefi bulunmaktadır: Her evin, okulun, işyerinin ve idarenin on-line hale getirilmesi Sayısal konulardan haberdar ve girişimci Avrupa’yı yaratmak, Toplumsal olarak kabul görmüş bir bilgi toplumu oluşturmak Bu çerçevede yapılacak olan eylemler, sorunları çözmek için ortak bir yaklaşım geliştirmede açık bir katma değerin mevcut olduğu, herhangi bir farkın yaratabileceği yerlerde başlatılacaktır. Bu temelde, on öncelik alan belirlenmiştir. Bu alanlardaki hedeflerin başarılması üye devletlerin, Avrupa Komisyonu’nun, sanayinin ve vatandaşların ortak çabasını gerektirmektedir. Söz konusu öncelikli alanları şöyle sıralayabiliriz: Sayısal çağda Avrupa gençliği, Daha ucuz internet erişimi, E-ticareti hızlandırmak, Araştırmacılar ve öğrenciler için hızlı internet, Güvenli elektronik erişim için smart kartlar, İleri teknoloji ve KOBİ’ler için risk sermayesi, Engelliler için e-katılım, On-line sağlık, On-line idare, Ulaşım, AB ayrıca, elektronik ticaretin gelişimini özellikle KOBİ’ler için hızlandıracaktır. Böylece, KOBİ’ler bütün Avrupa pazarında faaliyet gösterebileceklerdir. Bunun için, bir dizi AB mevzuat girişimi hazırlık aşamasındadır. Bu çalışmalar, yasal güvenliği sağlamayı, sınırlar arası hizmetlerin önündeki engelleri kaldırmayı, on-line yenilikleri ve tüketici güvenini desteklemeyi amaçlamaktadır. Bu çalışmalarda önem arz eden özellik “kendi kendine düzenleme” ve “ortak düzenleme” kavramları üzerinde yoğunlaşmaktadır. Bu bağlamda, komisyonda hâlihazırda birçok çalışma yürütülmektedir. Alternatif müşteri tashih mekanizmaları ve sınır ötesi on-line uyuşmazlıkların halli sistemleri ile ilgili faaliyetler, “EGüvenlik Forumu” içerisinde koordine edilmektedir. Bu forum, 21 Mart 2000 tarihinde Brüksel’de komisyon tarafından organize edilen “Sınırlar arası Elektronik Ticarette Yargı Dışı Uyuşmazlık Halli” konulu bir çalışma toplantısında(workshop) oluşturulmuştur. ESayfa 60 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri ticaretle ilgili birçok direktif ve tüzük komisyon tarafından kabul edilmiştir. Komisyonda Avrupa’da e-ticaretin yasal çerçevesi” konusundaki iki direktif için ortak bir noktaya varılmıştır. Komisyon, şu anda, sınır ötesi finansal hizmetleri kapsayacak şikayet ağının kurulması ve KOBİ’lere teknik know-how’ın transferini kolaylaştıracak “go digital” kampanyasını başlatmakla ilgili çalışmalarına devam etmektedir.AB’de ülkesel ve dönemsel olarak e-ticaret oranlarına baktığımızda ise; Avrupa e-Ticaret Pazarı’nın 2006 yılında 106 milyar Euro olacağı öngörüldüğü görülmektedir. Bu yıllarda cironun %70’i İngiltere, Almanya ve Fransa gibi üç anahtar pazarda yoğunlaşmıştı. 2008 yılı verileri dikkate alındığında geçen 2 yılda AB üye devletleri arasında e-ticaret seviyesi bakımından önemli varyasyonlar göze çarpmaktadır: İngiltere’de bireylerin %57’si kişisel kullanımları amacıyla mal ve hizmet siparişlerini internet üzerinden vermişlerdir. Almanya, Danimarka ve Hollanda’da bu oran %50’nin üzerindedir. Fédération du e-commerce et de la vente à distance (FEVAD)’a göre; Fransa’da internet kullanıcılarının %66’sı online alışveriş yapmaktadır. Almanya’da 2007 yılında bireylerin %58.3’ü interneti online alışveriş yapmak amacıyla kullanmıştır. Nordik ülkelerde (Danimarka, İsveç, Finlandiya ve İzlanda) kullanıcıların %91’i internet üzerinden işlem ve ticaret yapmışlardır. Yeni AB üyesi olan Bulgaristan ve Romanya’da bu oran sırasıyla %3 ve 4’tür. Estonya, Kıbrıs, Yunanistan, İtalya ve Portekiz’de 2008 yılında kişisel kullanım amacıyla online alışveriş yapan bireylerin oranı %10’dur. 2008 yılında Online olarak en çok yapılan işlemler ve alınan mal/hizmetler şunlardır: seyahat ve tatil rezervasyonları (%42); giysi, spor malzemeleri (%41), kitap/dergi/uzaktan eğitim materyalleri (%39). İnternetten yapılan satışlar, günlük yaşamdaki alışverişi de etkilemiştir. 5 internet kullanıcısından 3’ü fiyat karşılaştırma sitelerini kullanarak, alışveriş yapmadan önce fiyatlar hakkında bilgi edinerek fiziki alışverişlerini gerçekleştirmektedir. İnternet en hızlı gelişen perakende kanalıdır. 2008 yılında AB 27’de perakendecilerin %51’i satışlarını e-ticaret aracılığıyla gerçekleştirmiştir. Sadece çok yaygın olarak kullanılan doğrudan perakende satışların, perakendeciler tarafından kullanım oranı %79’dur. Bu oran dikkate alındığında e-ticaret, mail order’lardan (%30), müşterileri evinde ziyaret ederek gerçekleştirilen satışlardan (%21) ve tele satışlardan (%17) daha popülerdir. Sayfa 61 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Ancak ulusal ve sınır ötesi e-ticaret arasındaki uçurum genişlemektedir. 2006’dan 2008’e kadar en az bir kere internetten mal/hizmet satın alan tüm AB tüketicilerinin oranı %27’den %33’e çıkarken, sınır ötesi e-ticaret sabit kalmaya devam etmiştir (%6-%7). Sınır ötesi alışveriş potansiyeli mevcuttur. AB vatandaşlarının üçte biri, daha ucuz veya daha iyi olduğu için satın almak istedikleri mal veya hizmetleri diğer AB üyesi bir devletten almak istemektedir. AB tüketicilerinin %33’ü mal veya hizmetleri başka bir dilde almaya istekli iken, satıcıların %59’u işlemleri birden çok dilde gerçekleştirmeye hazırdırlar. Sınır ötesi online ticaret için iş potansiyeli de somutlaştırılamamaktadır. AB 27 satıcılarının %51’i internet üzerinden satış yaparken, %21’i ise halihazırda sınır ötesi işlemleri gerçekleştirmektedir. %21’lik bu aynı oran sınır ötesi reklam da vermektedir. Halihazırda AB’li satıcıların dörtte üçü sadece ulusal sınırlar içinde satış yapmaktadır. 5 AB’li satıcıdan biri (%21) sınır ötesi satış yöntemlerini kullanarak, en az bir diğer AB ülkesine satış yapmaktadır. Sınır ötesi ticareti kullanarak satış yapan satıcılar çok az sayıda üye devlete bu satışları yapmaktadır. Bu satıcıların sadece %4’ü 10 veya daha çok üye devlete satış yaparken; ticaretin yoğun bir bölümü bir veya iki üye devlet arasında gerçekleşmektedir. Pazar segmentasyonu online tüketiciler bakımından giderek artan engellerin kaynağı olarak gösterilmektedir. 2006 yılında tüketicilerin %33’ü sınır ötesi alışverişleri, satıcı ile aynı ülkede yaşamadıkları için gerçekleştirmediklerini belirtmiştir. 2008 yılında yayımlanan Eurobarometer araştırma verileri de, 2007 yılında başarılı bir şekilde sınır ötesi alışveriş yapan tüm tüketicilerin, %8’inin en az bir diğer sınır ötesi alışverişi tamamlama konusunda engellere takıldıklarını göstermektedir. TÜRKİYE’DE ELEKTRONİK TİCARET Türkiye’nin internetle tanışmasının üzerinden geçen zamanla birlikte hızla artan kullanıcı sayısı, teknolojik alt yapının da aynı oranda gelişmesini sağladı. Böylece ülkemiz internetle, diğer ülkeler gibi etkin bir geçmiş edindi.Bugünkü altyapı, dünyanın gelişmiş bütün ülkeleri gibi, bu gelişmiş ülkeler içinde yer alan Türkiye için de çok önemli kapıları açmış ve hem eticaret, hem de tekno kültürel etkileşim ülkemizde kendisini hafife alınamayacak şekilde göstermiştir. Gelişen süreçle birlikte elektronik ticaret alanında 1997 yılından itibaren bir takım düzenlemelere gidilmeye başlamış değişen süreç ile birlikte oluşan kurul ve düzenlemeler farklı bir takım işlevler kazanmıştır. Sayfa 62 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Ticaret Koordinasyonun Tarihçesi “Elektronik Ticaret Ağının” tesis edilmesi ve ülkemizde elektronik ticaretin yaygınlaştırılması amacıyla, Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu’nun (BTYK) 25 Ağustos 1997 tarihli toplantısında, bir çalışma grubunun oluşturulması kararlaştırılmış ve yapılacak çalışmalarda koordinatörlük görevi Dış Ticaret Müsteşarlığı’na, sekreterya görevi de TÜBİTAK’na verilmiştir. Bu Karar uyarınca, Dış Ticaret Müsteşarlığı’nın başkanlığında ilgili kuruluşların katılımıyla oluşturulan Elektronik Ticaret Koordinasyon Kurulu’nun (ETKK) ilk toplantısı 16 Şubat 1998 tarihinde yapılmış ve ETKK bünyesinde hukuk, teknik ve finans çalışma grupları oluşturulmuştur. BTYK’nın 2 Haziran 1998 tarihli toplantısına anılan çalışma gruplarının hazırladığı finans, teknik ve hukuk raporları sunulmuştur. Bu raporlara ilişkin alınan kararlarda ülkemizde elektronik ticaretin geliştirilmesine ilişkin devletin uzun vadeli dört temel görevi belirlenmiştir. Gerekli teknik ve idari alt yapının kurulmasını sağlamak, Hukuki yapıyı oluşturmak, Elektronik ticareti özendirecek önlemleri almak, Ulusal politika ve uygulamaların uluslararası politikalar ve uygulamalarla uyumunu sağlamak. BTYK’nın aynı tarihli toplantısında, Türkiye’de elektronik ticaretin yaygınlaştırılması ile ilgili düzenlemeler tamamlanıncaya kadar ETKK’nun görevini sürdürmesine ve kendi önerileri doğrultusunda bir eylem planı hazırlayarak uygulamayı izlemesi, sonuçları değerlendirmesi, uygulamada ortaya çıkacak sorunları çözmeye yönelik yeni öneriler geliştirerek bunları ilgili kuruluşların ve BTYK’nun görüşüne sunmaya devam etmişlerdir.Bunun üzerine elektronik ticaret hukuksal alt yapısının teşkilinde uygulamadaki aksaklıkların tespiti amacıyla eylem planından önce bir örnek uygulama planının gerçekleştirilmesi öngörülmüş, Elektronik Ticaret Koordinasyon Kurulu toplantısı 26 Nisan 2000 tarihinde Dış Ticaret Müsteşarlığı koordinatörlüğünde gerçekleştirilmiştir.Toplantıda, iç ticaret örnek uygulaması ve hukuk çalışma gruplarının 1 Temmuz 2000 tarihine kadar, dış ticaret örnek uygulama çalışma grubunun ise 1 Eylül tarihine kadar yürütülen çalışmalar ve geleceğe dönük önerileri içeren birer sonuç belgesi hazırlaması kararlaştırılmıştır. Hukuk ve iç ticaret örnek uygulama çalışma gruplarının sonuç belgeleri hazırlanmıştır.Bu çalışmaları yürütmek üzere 2000 yılı başında Dış Ticaret Müsteşarlığı bünyesinde bir “Elektronik Ticaret Genel Koordinatörlüğü” oluşturulmuştur. E-ticaretle ilgili etkin çalışmalar yapmak üzere, Genel Müdürlük temsilcilerinden oluşan E-ticaret Komisyonu teşkil edilmiş, böylece Müsteşarlık içi eşgüdüm sağlanmıştır. Sayfa 63 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Başbakanlığın 19.03.1998 tarih ve B.02.0.PPG.0.12.320-04993 (1998/13) sayılı genelgesi ile; kamu bilgisayar ağları konusunda yapılan faaliyetlerin değerlendirilmesi, koordinasyonu, izlenmesi ve finansmanı konusunda karşılaşılan darboğazların aşılması amacıyla Başbakanlık Müsteşarının başkanlığında bazı bakanlık ve kuruluş müsteşarlarından oluşan T.C. Başbakanlık Kamu-Net Üst Kurulu ve Kamu-Net Teknik Kurulu kurulmuştur. e-Türkiye Çalışmaları, Başbakanlığın koordinasyonunda ve Kamu-Net Üst Kurulu ve KamuNet Teknik Kurulu toplantılarının ardından 30.07.2001 tarihli geniş katılımlı toplantısı ile başlatılmıştır. e-Türkiye kapsamında on üç ayrı çalışma grubu yer almakta olup, Dış Ticaret Müsteşarlığı bünyesinde oluşturulan Elektronik Ticaret Genel Koordinatörlüğü 2001 yılı Ekim ayından itibaren e-Türkiye kapsamındaki on üç çalışma grubundan biri olan e-Ticaret Çalışma Grubu olarak ve bünyesinde kurduğu 8 Uygulama Grubu ile e-ticaret konusundaki koordinasyonunu sürdürmüştür. Bu kapsamda, e-Ticaret Çalışma Grubu 2002 yılı içerisinde, eAvrupa+ Eylem Planı, e-Türkiye Girişimi I. Ara Raporu ve e-Türkiye Girişimi Eylem Planı çalışmalarına katılmıştır.2003/12 Sayılı Başbakanlık Genelgesi’nde belirtilen e-Dönüşüm Türkiye çalışmalarının 2003 yılı Mart ayından itibaren DPT Bilgi Toplumu Dairesi tarafından başlatılmasıyla gözlenen gelişmeler kapsamında, e-Ticaret Çalışma Grubu da kendi çalışmalarını yeniden gözden geçirmiş ve e-Ticaret Uygulama Gruplarının yeniden şekillenmesi zarureti doğmuştur. Bu çerçevede, 9 Nisan 2003 tarihinde Dış Ticaret Müsteşarlığınca koordine edilen e-Ticaret Çalışma Grubu ile DPT Bilgi Toplumu Dairesi Başkanının da katıldığı bir toplantıda, e-ticaret uygulama grup koordinatörlerinin görüşleri almıştır. Anılan toplantı sonucunda, KOBİ’ler ve Diğer İşletmeler (koordinatör kuruluş: KOSGEB), Dış Ticarette e-Belge (koordinatör kuruluş: Gümrük Müsterşarlığı) ile e-Finansal Hizmetler (koordinatör kuruluş: Bankalar Birliği) olmak üzere 3 adet uygulama grubu ile çalışmaların sürdürülmesi ve bu süreç içerisinde uygulama gruplarının e-Ticaret Çalışma Grubu içerisinde proje ağırlıklı olarak çalışmalarına devam etmesi, ihtiyaç halinde yeni yapılanmaya uygun biçimde isim, oluşum ve görev tanımlarının değiştirilmesi hususlarında mutabık kalınmıştır.E-Dönüşüm Türkiye çalışmaları içerisinde Haziran 2003 tarihinde Kısa Dönem Eylem Planı hazırlanmıştır. 2003-2004 dönemi eylemleri kapsayan KDEP içerisinde, e-Ticaret bölümü (bkz. KDEP Eylem No: 68-73) Eylemleri ile Hukuki Altyapı bölümünde yer alan 24 ve 25 No’lu Eylemler e-Ticaret Çalışma Grubu tarafından hazırlanmıştır. Bunlardan “Şirket Sicil Kayıt Sisteminin oluşturulması” (sorumlu kuruluş; Sanayi ve Ticaret Bakanlığı), “Ortak e-Ticaret bilgi havuzunun oluşturulması” (sorumlu kuruluş; Dış Ticaret Müsteşarlığı) ve “Dış Ticarette kullanılan bilgi ve belgelerin elektronik ortamda paylaşılması” (sorumlu kuruluş; Gümrük Müsteşarlığı) eylemleri birer uygulama projesi kapsamında yer almıştır. KDEP, 4 Aralık 2003 tarih ve 25306 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 2003/48 sayılı Başbakanlık Genelgesi ile de yürürlüğe girmiştir. Sayfa 64 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Türkiye’de E-ticaretin Son Durumu İnternet kullanımı için gerekli olan teknolojik altyapının sürekli gelişmesiyle, Internet kullanımı ülkemizde de her alanda büyük bir hızla yaygınlaşmaktadır. Özellikle 1999 yılından itibaren Internet kullanıcılarının sayısındaki hızlı artış, Türkiye’deki şirketleri de Internet ortamına girmeye zorlamıştır.Şu anda Türkiye ”deki elektronik ticaret uygulamaları işletmeden son kullanıcılara (Business to Consumer, B2C) satış biçimiyle gerçekleşmektedir. Ancak dünyadaki mevcut uygulamalardan da anlaşılabileceği gibi işletmeden işletmeye satış elektronik ticaret hacminin büyük kısmını oluşturmaktadır. Kısa bir süre sonra Türkiye’de de büyük firmalardan başlamak üzere bir çok şirketin tedarikçileri ve bayileri arasındaki işlemleri internete taşımalarına ve işletmeler arası elektronik ticaretin patlamasına tanıklık edileceği iddia edilmektedir..Elektronik ticaretin büyüme trendini gören ve bu yeni pazarda yerini almak isteyen çok sayıda şirket rekabette geri kalmamak için internet üzerinde site açmaya başladı. Birçok ünlü marka sanal mağaza açarken, internet servis sağlayıcıları oluşturdukları alışveriş merkezlerinde sanal mağaza kiralamaya başladılar. Bu gelişmeler elektronik ticaret konusunda danışmanlık veren şirket sayısının da artmasına yol açtı.[26]2007 yılı itibariyle 100 servis sağlayıcısı (ISPs) nın olduğu Türkiye’de yaklaşık 10 servis sağlayıcısının tüm internet hesaplarının% 95 ini oluşturduğu görülmektedir. İnternet servis sağlayıcıları gelirlerinin % 80 ini abonelik ücretlerinden, %10 unu reklamlardan, %3 ünü elektronik ticaretten, %3 ünü web barındırma ve geriye kalan %4 lük payı ise diğer gelirlerden elde etmektedir.Bu gelişmelerden de görüleceği üzere Türkiye’deki e-ticaret pazarının çok büyük potansiyele sahip olduğu gerçektir.. Telekomünikasyona yapılan yatırım, yükselen sosyo-ekonomik standartlar ve dinamik e-ticaret sektörü yabancı girişimci açısından Türkiye iç pazarını potansiyel bir pazar haline getirmektedir.E-ticaret başarısı sadece teknolojik bir konu değildir, ayrıca tüketicinin kişisel ve kültürel ihtiyaçlarını karşılayacak bir yeterlilik ve sunum sağlama anlamına gelir. Türk e-ticareti benzersiz bir şekilde hem kendi iç marketini koruma amacıyla konumlanmış hem de özellikle Almanya ve Türkiye dışında yaşayan Türklere sunulan hizmetleri de karşılama yoluna gitmiştir. Bu da Türkiye pazarına dinamik ve etkin bir başarı getirmektedir. Türkiye’ de E-ticaret Oranları Bankalar arası Kart Merkezi (BKM) verilerine göre 2003 yılından bu yana sürekli yükseliş gösteren e-ticaret işlemleri, 2008 yılı son 3 ayında duraklama göstermesine rağmen, 2007 yılına göre yıllık bazda % 48 artış göstererek 8 milyar TL olarak gerçekleşti. Yıllık bazda bakıldığında 2008 rakamları büyümeyi işaret etse de, özellikle 2008 yılı Ekim, Kasım ve Aralık aylarındaki gerileme dikkat çekicidir. 2005 ve 2006 yıllarında toplam kartlı alışveriş içinde e-ticaret oranı %2,0 – %2,5 seviyelerinde gerçekleşmiştir. Özellikle 2006 yılının son aylarından itibaren yükselişe geçen oran 2008 yılı itibariyle ilk kez %5 seviyesini aşmıştır. Sayfa 65 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Son 3 aya baktığımızda bu oranın da % 4,5 seviyelerine gerilediği görülmektedir.İnternet ortamında satılan ürünlerde cep telefonu, bilgisayar gibi teknolojik ürünlerin başı çekmesi ve kriz döneminde bireylerin harcamalarını market alışverişi gibi temel ihtiyaç maddelerine doğru kaydırmaları bu düşüşü açıklamakta ilk akla gelen konulardan biri olabilir. 2008 yılı son 3 ayda hem genel alışveriş rakamlarının hem de e-ticaret rakamlarının düşmesine rağmen, kredi kartından nakit para çekiminin yükselmiş olması da dikkate değer bir bulgu. 9. SERBEST BÖLGELERE TANINAN AVANTAJLAR 06.06.1965 tarih ve 3218 Sayılı Serbest Bölgeler Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile Türkiye’de Serbest Bölgeler; AB ve Ortadoğu Pazarlarının yakınında Akdeniz, Ege ve Karadeniz’deki gelişmiş tesislere sahip büyük liman ve uluslararası havaalanlarına, karayolu ağlarına, kültür, turizm ve eğlence merkezlerine yakın yerlerde kurulmuştur. Serbest Bölgeler; bir ülkenin dış ticaret rejimi için gerekli olan mevzuat ve kısıtlamaların kısmen veya tamamen uygulama dışı bırakıldığı, genellikle uluslararası bir liman veya havaalanı yakınında olan, milli sınırlar içinde bulunmakla birlikte, gümrük sınırları dışında kabul edilen ve esas itibariyle ihracata yönelik faaliyet gösteren seçilmiş sınai ve ticari alanlardır.Buna göre, Serbest bölgeler; genellikle ülkenin dış ticaret hacmini geliştirmek, ithalat ve ihracatı kolaylaştırmak, sanayiyi canlandırmak, teknoloji transferini hızlandırmak gibi amaçlarla kurulur. Ayrıca, amaçlanan kalkınmaya uygun ortamı yaratmak, geleceğin sektörlerini seçip, teşvikleri onlara odaklamak, yeni yatırımları gerçekleştirecek yabancı sermaye ile teknolojiyi ülkeye çekip, ülkenin dünya ekonomisinin odak noktası olmasını sağlamaktır. Bu yazımızda; Türkiye’deki serbest bölgelere sağlanan teşvik ve avantajları özetler halinde açıklamaya çalışılmıştır. Türkiye’deki Serbest Bölgelerdeki Faaliyetlere Sağlanan Teşvik Ve Avantajlar Serbest bölgeler; Gümrük Vergisi maliyetlerini çözmek ve vergisel avantajlarla ihracat endüstrilerine olumlu etki yapmalarını sağlamak amacıyla kurulmuş olup, buna göre, ülkenin gümrük mevzuatının ve vergi mevzuatının tamamen ya da kısmen uygulama dışı bırakıldığı alanlardır. Serbest bölgelerde sağlanan karlar ve gelirlerin, işgücü ücret gelirlerinin gelir ve kurumlar vergisinden kısmen veya tamamen muaftır. Ayrıca Serbest bölgelerde; ucuz enerji kullanımı, ihracata yönelik üretim için uygun altyapı bürokratik engellerden arınma ve yabancı sermayeli kuruluşlar için çeşitli güvenceler gibi başka teşvik araçları da bulunmakta olup, bu teşvik ve avantajlar sırasıyla aşağıda belirtilmiştir. Sayfa 66 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Serbest bölgeler, gümrük hattı dışında sayılır. Bölgeye giren mallar gümrük vergisine tabi olmadığı gibi kredili ithalata uygulanan Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu (KKDF) ve KDV de ödenmez. Sadece giriş ve çıkışlarda Bölgeler Fonuna mal değerinin %0.5’i kadar bir harç alınır. Türkiye’den getirilen mallar ile yatırım ve tesis safhasında kullanılan mallardan %0.5 oranındaki fon alınmaz. Bölgede yapılan faaliyetler sonucunda elde edilen gelirler, gelir vergisi ve kurumlar vergisinden, işler de katma değer vergisi dahil olmak üzere her türlü vergiden muaftır. (1) Serbest dolaşım halindeki malların bu nitelikleri, serbest bölgelerde bulundukları süre zarfında askıya alınır. Bu malların Türkiye’ye ithalinde ise yalnızca bölgeden yaratılan katma değer üzerinden KDV tahsil edilir. Serbest bölgeden üretilen veya serbest bölgeye getirilen malların yurt içine satış imkanı bulunmaktadır. Türkiye’deki tam ve dar gerçek ve tüzel kişilerin serbest bölgelerdeki faaliyetleri dolayısıyla elde ettikleri kazanç ve iratlar, Türkiye’nin diğer yerlerine getirildiğinin kambiyo mevzuatına göre tevsiki halinde de gelir ve kurumlar vergisinden muaftır. Serbest Bölgelerde yapılacak inşaat işleri için serbest bölge içerisinde düzenlenen kağıtlarla yapılan işlemlerin, yine bu bölgelerde noterler tarafından yapılacak işlemler için düzenlenen kağıtlar damga vergisi ve harçtan istisna edilmesi gerekir. Ayrıca Serbest bölgelerde yerleşik firmaların bu bölge içinde bulunan bankalar nezdinde yapacağı akreditif işlemleri ve bu işlemler sebebiyle düzenlenen kağıtlarında damga vergisi ve harçtan istisna edilmesi gerekir. Serbest dolaşımdaki eşyanın hariçte işleme rejimi kapsamında serbest bölgelerde işlenmesini müteakip Türkiye’ye ithalinde tam muafiyet uygulanır. Ticari politikası önlemlerine tabi üçüncü ülke menşeli mallar herhangi bir izne tabi olmaksızın serbest bölgelere getirilebilir. Serbest bölgede üretilen bir üründe kutlanılan 3. ÜIke menşeli mal için telafi edici vergi ödenecek ve böylece yeni ürün Avrupa Birliği ülkelerine gidebilecektir. Serbest bölge faaliyetlerinden elde edilen kazanç ve gelirler hiçbir izne ve vergiye tabi olmaksızın yurt dışına veya Türkiye’ye transfer edilebilir. Serbest bölgelerde 6224 Sayılı Yabancı Sermaye Teşvik Kanunu uygulanmaz. Bu sebeple yabancılar için ayrıca müsaade almak gerekmez. İşçi ücretlerinden SSK primi dışında herhangi bir kesinti yapılmaz. İşçi ücretlerinden gelir vergisi kesintisi yapılmaz. Bu sebeple işçilik maliyeti düşük olur. Bir serbest bölgenin faaliyete geçmesinden itibaren 10 yıl süreyle grev ve lokavt uygulanmaz. Ancak bu süre içinde toplu iş sözleşmesi üzerinde çıkacak menfaat uyuşmazlıkları Yüksek hakem kurulunca karara bağlanır. Sayfa 67 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected] More Enstitü Uzaktan Öğretim Hizmetleri Fiyat, kalite ve standartlarla ilgili olarak kamu kurum ve kuruluşlarına kanunlarla ve diğer mevzuatla verilen yetkiler serbest bölgelerde uygulanmaz. Bölgedeki faaliyetlerle ilgili her türlü ödemeler dövizle yapılır. Bölgelerde her türlü bürokrasi ve kırtasiyecilik en aza indirilmiş olup, bölgeyi işletici kuruluşlar özel AŞ’ler şeklindedir. İşletici kuruluşlar ve kullanıcılar yatırım ve üretim safhalarında Bakanlar Kurulu’nca belirlenen teşviklerden yararlandırılabilirler. Serbest Bölgede sağlanan teşvik ve avantajlardan yararlanma, firmaların yerli ve yabancı olmasına göre değişmemektedir. Birçok ülkedeki serbest .bölgelerden farklı olarak, özellikle ekonominin girdi ihtiyacının ucuz ve düzenli olarak temin edilebilmesi açısından Türkiye serbest bölgelerinden Türkiye’ye yönelik mal satışlarına ve takas ticaretine kısıtlama getirilmemiştir. Türkiye’nin diğer yerlerinden bölgelere yapılan satışlar, ihracat sayıldığından bölge kullanıcıları, Türkiye’den ihracat fiyatına ve KDV ödemeden mal satın alabilirler. Serbest bölgeler ile Türkiye’nin diğer yerleri arasında yapılacak ticaret, dış ticaret rejimine tabidir. Serbest bölge ile diğer ülkeler ve serbest bölgeler arasında dış ticaret rejimi uygulanmaz. Yatırımcı - kullanıcılar, kurdukları tesisleri Serbest Bölgeler Genel Müdürlüğü’nün izni ile başkalarına devredebilirler. Faaliyet ruhsatı süresi; hazır işyeri kiralamak suretiyle faaliyet gösterecek kiracı kullanıcılar için 10 yıl, kendi işyerlerini inşa etmek suretiyle faaliyet gösterecek yatırımcı kullanıcılar için 20 yıldır. Ancak, bu süre üretim konusunda faaliyet gösteren kullanıcılardan kiracı kullanıcılar için 15 yıl, yatırımcı kullanıcılar için ise 30 yıldır. Daha uzun süreli faaliyet ruhsatı taleplerinin proje bazında özel olarak değerlendirilmesi ve uygun görülmesi halinde, 49 yıl için 100.000 ABD, 99 yıl için 250.000 ABD $ ücret alınmaktadır. Serbest bölgelerin alt yapısı gelişmiş ülkelerdeki benzerleri ile aynı standarttadır. Açık ve kapalı alan kiraları benzerlerine göre düşüktür. Serbest bölgelerde faaliyette bulunan firmalara, yukarıda sayılan teşvik ve Avantajların yan sıra mevzuatın esnekliği, işgücü ve sağlanan diğer kolaylıklarla firmanın üretim maliyeti düşmekte, ithalat, ihracat ve transit ticaret hızlandırılmaktadır. Böylelikle, serbest bölgeye sahip ülkelerin uluslararası pazarda rekabet gücünün artırmakta ve bu durum sonucunda da, kaliteli ve ucuz ürün imalatı sağlanmaktadır. Bu yazımızda, serbest bölgelerde faaliyette bulunan firmalara sağlanan ve genel olarak bilinmesi gereken ve önem arz eden teşvik ve avantajların neler olduğu konulara değinilmiş olup, bunların yanında diğer konular ihmal edilmiştir. Sayfa 68 More Enstitü UZEM www.uzemmoreenstitu.com [email protected]