Editörlerden

advertisement
Say›: 2
Pulmoner
Hipertansiyona
Tanısal Yaklaflım
Ocak - Nisan
2008
Editörlerden
De¤erli Meslektafllar›m›z,
Pulmoner Arteriyel Hipertansiyon (PAH) bülteninin ikinci say›s›yla
yeniden sizlerle birlikteyiz. Bu say›da ilginizi çekece¤ini
düflündü¤ümüz daha kapsaml› konulara yer verdik.
Erken tan› ve tedavinin hem morbidite hem de mortalite aç›s›ndan
Vazoreaktivite Testi
çok büyük önem tafl›d›¤› PAH'da halen tan›n›n y›llarca gecikmesi
üzücüdür. Bu nedenle, ikinci say›ya iki farkl› uzmanl›k alan›n›n tan›
yaklafl›m›na bak›fl aç›lar›yla bafllaman›n yararl› olaca¤›n› düflündük.
‹lk iki yaz›m›zda gö¤üs hastal›klar› ve kardiyoloji uzmanlar›n›n PAH
Eisenmenger
Sendromu
tan›s›nda izledikleri yaklafl›mlar› bulabilirsiniz. ‹zleyen bölümde
tedavi seçiminde yol gösterici olan vazoreaktivite testiyle ilgili
kapsaml› bilgiler sunuyoruz.
Daha sonraki bölümde Eisenmenger Sendromu'nu tarihçesinden
tedavisine ve prognozuna uzanan bir bütünlük içinde ele al›yoruz.
Ard›ndan tan›daki gecikme aç›s›ndan dramatik bir örnek oluflturan
Olgu Sunumu
bir olguyu sizlerle paylafl›yoruz. Ayr›ca, bir PAH hastas›yla yapt›¤›m›z
görüflmeyi okurken hastan›n PAH tan› ve tedavi sürecinde
yaflad›klar›na tan›k oluyoruz. ‹kinci say›m›z›, 2007 y›l›nda düzenlenen
ACR, AHA ve ESC kongrelerinden seçti¤imiz özetler ile bitiriyoruz.
Mücadeleye devam
Bir PAH hastas›yla
görüflme
‹kinci say›da yer verdi¤imiz konular›n, tan› ve tedavisinde önemli
s›k›nt›lar yaflanan bu y›k›c› hastal›k konusunda size katk›da
bulunmas›n› umuyoruz.
PAH tanı algoritmasının önemli bir parçası olan “vazoreaktivite
testi”’nin detaylı derlemesi için Doç. Dr. Serdar Kula‘ya teflekkür
ederiz.
Saygılarımızla
Son Çal›flmalardan
Özetler
Editörler: Prof. Dr. Murat ‹NANÇ (‹.Ü. ‹stanbul Tıp Fakültesi, Romatoloji), Prof. Dr. Serdar KÜÇÜKO⁄LU
(‹.Ü. Kardiyoloji Enstitüsü), Prof. Dr. Nesrin MO⁄ULKOÇ (Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, Pulmonoloji), Prof.
Dr. Rana OLGUNTÜRK (Gazi Ünversitesi Tıp Fakültesi, Pediatrik Kardiyoloji)
Genel Yay›n Yönetmeni: Dr. Haluk DÜLGER
Actelion’un yay›n› olan “PAH Bülteni”argos|cortex iletiflim taraf›ndan haz›rlanmaktad›r.
argos|cortex iletiflim hizmetleri Manolyal› Sokak No: 22, 34330 Levent, ‹stanbul
t: (0212) 325 32 32 f: (0212) 324 55 56
*Editörler soyadlar›na göre alfabetik olarak dizilmifltir.
ISSN 1307-8348
2
Pulmoner
Hipertansiyona
Tanısal Yaklaflım
Pulmoner hipertansiyondan (PH) kuflkulan›lan
hastalara ayr›nt›l› tan›sal testler uygulan›r. Testlerin
amac› PH'nın varl›¤›n› do¤rulamak, altta yatan nedeni
saptayarak PH s›n›flamas›n› yapmak ve fliddetini
belirlemektir.
(lateral grafide azalm›fl retrosternal mesafe) ve sa¤
atriyum dilatasyonu (belirgin sa¤ kalp konturu) da
görülebilir. Baz› olgularda, PH'ya yol açan altta yatan
patoloji akci¤er grafisinde fark edilebilir (örn.
interstisyel akci¤er hastal›¤›).
GÖ⁄ÜS HASTALIKLARI UZMANLARINCA UYGULANAN
TANISAL TESTLER
Pulmoner hipertansiyon araflt›r›lan hastalarda çok
say›da tan›sal test uygulanabilir. Testler, hastan›n
klinik öyküsü ve fizik muayene bulgular›ndan elde
edilen bilgiler do¤rultusunda s›rayla yap›l›r.
Pulmoner arteriyel hipertansiyonun (PAH) erken
semptomu yoktur. Bu nedenle skleroderma ve
ailesinde PAH öyküsü bulunanlar gibi yüksek riskli
kiflilerin taranmas› önemlidir. ‹lk bulgu egzersizle
belirginleflen progresif nefes darl›¤› olabilir. Halsizlik,
çarp›nt›, gö¤üs a¤r›s›, senkop ve öksürük nonspesifik
bulgulard›r. Bacak ödemi, asit gibi sa¤ kalp yetmezli¤i
semptom ve bulgular› ise hastal›¤›n ileri evresine
iflaret eder.
Akci¤er grafisi: Akci¤er grafisinde karakteristik
bulgular, oligemik parankim alanlar›na yol açan periferik
damarlarda incelmeyle birlikte santral pulmoner
arterlerde genifllemedir. Sa¤ ventrikül genifllemesi
Resim 2. Lateral akci¤er grafisinde pulmoner hipertansiyona
ba¤l› sa¤ ventrikül genifllemesi sonucu retrosternal
mesafenin azald›¤› görülüyor (ok iflareti).
Yüksek rezolüsyonlu bilgisayarl› tomografi (YRBT):
Pulmoner hipertansiyon hastalar›nda YRBT potansiyel
etyolojik faktörleri belirlemede yard›mc›d›r. Pulmoner
veno-oklüsiv hastal›kta YRBT tan› koydurucu olabilir.
Resim 3. Pulmoner veno-oklüsiv hastal›¤a ba¤l› pulmoner
arteriyel hipertansiyonu olan bir hastaya ait YRBT tetkikinde:
a: buzlucam
görünümü
Resim 1. PA akci¤er grafisinde santralde genifl, periferde
incelmifl pulmoner arterler, belirginleflmifl pulmoner konus
farkediliyor. Bulgular pulmoner hipertansiyon için
karakteristiktir.
b: septal çizgiler
c: mediastinal
lenf bezleri
Kronik tromboembolik hastal›k ve idiyopatik pulmoner
arteriyel hipertansiyonda (‹PAH) YRBT'de santral
pulmoner arterlerin dilatasyonunun efllik etti¤i mozaik
görünüm (hipoperfüzyon alanlar›) saptanabilir.
Hipoperfüzyon alanlar› iyi s›n›rl›d›r ve genifltir. Mozaik
görünüm difüz infiltratif hastal›klar› %95, küçük
havayolu obstrüksiyonunu %85, buna karfl›l›k küçük
pulmoner arter dallar›n›n kronik t›kan›kl›¤›n› %40
do¤rulukla belirler.
Solunum fonksiyon testleri: Solunum fonksiyon
testleri (SFT) PH'ya yol açabilecek ya da katk›da
bulunabilecek altta yatan akci¤er hastal›¤›n› saptamak
için yap›l›r. Obstrüktif solunum bozuklu¤u KOAH'›
düflündürür, oysa restriktif solunum defekti interstisyel
akci¤er hastal›klar›, nöromüsküler hastal›klar veya
gö¤üs duvar› hastal›klar›n› akla getirmelidir.
Akci¤er volümlerinin beklenen de¤erin %50'sinin
alt›na düfltü¤ü ciddi interstisyel akci¤er hastal›klar›
veya obstrüktif akci¤er hastal›klar› genellikle PH'ya
yol açar. Solunum fonksiyon testlerinin hafif
anormallikler gösterdi¤i durumlarda PH akci¤er
hastal›¤›na ba¤lanmamal›d›r, çünkü PH'nın kendisi
de SFT anormalliklerine yol açabilir. Örne¤in, idiyopatik pulmoner arteriyel hipertansiyonu olan hastalar›n
yar›s›ndan fazlas›nda birinci saniye zorlu ekspirasyon
volümünde (FEV1) veya zorlu vital kapasitede (FVC)
hafif-orta derecede azalma bildirilmektedir. Pulmoner
hipertansiyonda karbonmonoksit difüzyon kapasitesi
(DLCO) genellikle azalm›flt›r.
Arteriyel kan gaz› analizi: Altta yatan primer bir
akci¤er patolojisinin olmad›¤› durumlarda PAH'da
saptanan hipoksemi hafiftir.
Gece oksijen saturasyonunun izlenmesi: Uyku
s›ras›nda oksijen saturasyonundaki azalma gece boyu
yap›lan oksimetre izlemi ile gözlenebilir. Obstrüktif
uyku apne-hipopne sendromu (OSAS) olmayan PH
hastalar›nda da saturasyon düflüklü¤ü s›kt›r ve uyku
s›ras›nda oksijen tedavisini gerektirir.
V/Q sintigrafisi: Ventilasyon/perfüzyon (V/Q)
sintigrafisi tromboembolik hastal›¤› tan›mada
yard›mc›d›r. Normal V/Q sintigrafisi kronik
tromboembolik hastal›¤› %90-100 duyarl›l›k, %94100 özgüllük de¤erleriyle d›fllar. V/Q sintigrafisinin
kronik tromboembolik hastal›¤› düflündürdü¤ü
Resim 4. Pulmoner emboli hastas›na ait normal ventilasyon
(sol panel), anormal perfüzyon sintigrafisi (sa¤ panel).
durumlarda, pozitif V/Q sintigrafisini do¤rulamak ve
hastal›¤›n yayg›nl›¤›n› belirlemek için pulmoner
anjiyografik inceleme gereklidir. V/Q sintigrafileri
pulmoner hipertansiyonda tan›sal incelemenin önemli
bir parças›d›r, çünkü kronik tromboembolik hastal›¤a
ba¤l› PH cerrahi olarak geri döndürülebilme potansiyeline sahiptir.
Pulmoner anjiyografi: PAH hastalar›nda pulmoner anjiyografi V/Q sintigrafisinin kronik tromboembolik hastal›¤› destekledi¤i olgularda
tan›y› do¤rulamak ve
anatomik lokalizasyonu belirleyip operabiliteyi de¤erlendirmek
için gereklidir.
Bronkoalveoler
lavaj: Bronkoalveoler Resim 5: ‹diyopatik pulmoner
lavaj kronik post arteriyel hipertansiyonda
kapiller obstrüksiyon pulmoner anjiyografi: Sa¤
ve persistan pulmo- pulmoner arterin proksimaline
kontrast madde
ner ödem ile iliflkili injeksiyonundan sonra çekilen
olabilen alveoler he- bu anjiyografide santral
morajiyi gösterebilir. pulmoner arterin geniflledi¤i,
Demir yüklü makro- periferik pulmoner arter
fajlar pulmoner veno- dallar›nda belirgin incelmelerin
oklüsiv hastal›kta s›k- oldu¤u ve emboliyi
t›r, ancak ‹PAH'da destekleyecek lümen içi dolma
enderdir. Pulmoner defektlerinin olmad›¤› dikkati
hipertansiyon hasta- çekmektedir.
lar›nda transbronfliyal
parankim biyopsilerinden kaç›nmak gerekir.
Resim 6. Bronkoalveoler lavaj s›v›s›nda siderofajlar
(hemosiderin yüklü makrofajlar).
4
Pulmoner Hipertansiyona
Tanısal Yaklaflım
Di¤er laboratuvar testleri: PH tan›s›nda kullan›lan
kan testleri flunlar› içermelidir:
rutin tan›sal testlerde saptanan anormallikler ile de
oluflabilir.
HIV ile iliflkili PH'yı taramak için HIV serolojisi
Tan›sal testler altta yatan hastal›¤› saptamak, PH
varl›¤›n› do¤rulamak ve fliddetini belirlemek için
yap›l›r. Tan›sal de¤erlendirilmenin ekokardiyografi
ile bafllamas› uygun bir yaklafl›md›r.
Portopulmoner hipertansiyonu taramak için
karaci¤er fonksiyon testleri
Ba¤ dokusu hastal›klar›na ba¤l› PH'yı araflt›rmak
için antinükleer antikor (ANA), romatoid faktör
(RF) ve antinötrofil sitoplazmik antikor (ANCA)
titreleri.
N-terminal pro-brain natriuretic peptid (NT-proBNP),
brain natriuretic peptid prekürsörüdür (BNP). Her
iki peptid de gerilme durumunda sa¤ ve sol ventrikül
miyokard dokusundan sal›n›r. NT-proBNP ve BNP'nin
kalp yetmezli¤i tan›s›nda yararl› oldu¤u görüflü
giderek yayg›nlaflmaktad›r. Sa¤ kalp yetmezli¤inin
s›kl›kla PH'ya yol açmas› nedeniyle bu enzimlerin
ayn› zamanda PH tan›s›na da yard›mc› olabilece¤i
bildirilmektedir. Her ne kadar böbrek fonksiyonlar›n›n
bozuldu¤u durumlarda do¤ruluk de¤eri azalsa da
ilk veriler umut vericidir. Ancak, NT-proBNP ve
BNP'in kapsaml›, prospektif çal›flmalarla de¤erleri
destekleninceye kadar PH kuflkusu olanlarda rutin
tan›sal yaklafl›mda kullan›lmamas› önerilmektedir.
Egzersiz testleri: En s›k kullan›lan egzersiz testleri
6 dakika yürüme testi (6-DYT) ve kardiyopulmoner
egzersiz testidir (KPET). KPET gaz de¤iflim ölçümleri,
ekokardiyografi veya sa¤ kalp kateterizasyonu ile
birlikte yap›labilir. Egzersiz testleri hasta
semptomlar›n›n baflka nedenlere ba¤l› olup
olmad›¤›n› da gösterir. Ayr›ca egzersiz kapasitesi;
hastalar›n NYHA veya WHO fonksiyonel
s›n›flamas›n› belirler. Tedaviye al›nan yan›t›n
de¤erlendirilmesinde yararl›d›rlar.
TANISAL YAKLAfiIM ÖNER‹S‹
Pulmoner hipertansiyon kuflkusu egzersiz dispnesi
veya di¤er klinik bulgular eflli¤inde do¤abilir. Klinik
kuflku akci¤er grafisi veya elektrokardiyografi gibi
Ekokardiyografinin pulmoner hipertansiyonu
destekledi¤i durumlar: Ekokardiyografide PH'yı
aç›klayabilecek kardiyak hastal›k bulgusu
saptananlarda di¤er tan›sal incelemelere gerek
yoktur. Oysa, PH'yı destekleyen yeterli kardiyak
bozukluk saptanamayanlarda veya ikincil etyolojiden
kuflkulan›lan hastalarda di¤er tan›sal incelemeler
yap›lmal›d›r. Bu incelemeler SFT, V/Q sintigrafisi,
geceboyu oksijen saturasyon izlemi veya
polisomnografi ve laboratuvar testleri (otoimmun
serolojiler, HIV serolojisi, karaci¤er fonksiyon testleri)
olmal›d›r. Testlerin s›ras› hastan›n öyküsü ve fizik
muayene bulgular›na dayan›r. Örne¤in, SFT ciddi
sigara içme öyküsü olanlarda uygulanacak ilk test
olmal›d›r. Etyolojinin saptanamad›¤› durumlarda
idiyopatik pulmoner arteriyel hipertansiyon (‹PAH)
tan›s› konur.
PAH tan›s› olan hastalara hastal›k ciddiyetini
belirlemek için egzersiz testleri uygulanmal›d›r.
Birçok hastada tan›y› do¤rulamak, soldan sa¤a flant›
kesin olarak d›fllamak ve k›sa etkili vazodilatatör
ajanlarla (örne¤in nitrik oksit) vazoreaktiviteyi
belirlemek için sa¤ kalp kateterizasyonu yap›lmal›d›r.
Ekokardiyografinin pulmoner hipertansiyonu
desteklemedi¤i durumlar: Klinisyen,
ekokardiyografinin PH'yı desteklemedi¤i durumlarda
kendi klinik kuflkular› do¤rultusunda hareket
etmelidir. Klinik olarak PH kuflkusu zay›fsa
semptomlar alternatif tan›lara yönelik incelemelerle
araflt›r›lmal›d›r. Pulmoner hipertansiyon kuflkusunun
yüksek oldu¤u durumlarda egzersiz ekokardiyografisi
veya sa¤ kalp kateterizasyonu yap›lmal›d›r.
Pulmoner Hipertansiyon Kuflkusunda Tan›sal Algoritma
Pulmoner Hipertansiyon Kuflkusu
Pulmoner Hipertansiyonu
destekleyen ekokardiyografi
Hay›r
Pulmoner Hipertansiyonu
açıklayabilecek ciddi
sol kalp hastalı¤ı
Pulmoner Hipertansiyonun
düflük klinik olasılı¤ı
Evet
Semptomların
di¤er nedenlerini
arafltır›n
Hayır
Evet
Uygulay›n
Egzersiz ekokardiyografisi veya
Sa¤ kalp kateterizasyonu
Grup 2 PAH
‹diyopatik
Pulmoner
Arteriyel
Hipertansiyon
Evet
Yok
Hayır
Uygulay›n
Solunum fonksiyon testi
Uykuda saturasyon izlenmesi
Polisomnografi
Ventilasyon/perfüzyon sintigrafisi
ANA, RF, ANCA
HIV serolojisi
Karaci¤er fonksiyon testleri
Alttaki PH nedeni
Var
Sa¤ kalp kateterizasyonu
ile do¤rulay›n
Grup 1 PAH
Grup 3 PAH
Grup 4 PAH
veya
Grup 5 PAH
PH: Pulmoner Hipertansiyon; PAH: Pulmoner Arteriyel Hipertansiyon; ANA: Anti-nükleer antikor; RF: Romatoid faktör; ANCA: Anti-nötrofil sitoplazmik antikor.
6
Pulmoner Hipertansiyona
Tanısal Yaklaflım
Ortalama pulmoner arter bas›nc›n›n istirahatte 25
mmHg, egzersizle 30 mmHg'n›n üzerinde olmas›na
pulmoner vasküler direnç (PVR) art›fl› ve normal
pulmoner kapiller saplama ve normal sol ventrikül
diyastol sonu bas›nc› efllik ediyorsa pulmoner arteriyel
hipertansiyondan (PAH) bahsedilebilir. Sebebi ne
olursa olsun PAH sa¤ ventrikül fonksiyon bozuklu¤u,
fonksiyonel kapasitede k›s›tlanma nihayetinde de sa¤
kalp yetersizli¤i ve ölümle sonuçlan›r. Mortalite ve
morbiditeyi art›ran bu hastal›¤›n erken tan›nmas› yeni
tedavi edici ajanlar›n bulunmufl olmas› nedeni ile
önem kazanm›flt›r. Ancak tan›, hastal›k çok ilerledikten,
tüm pulmoner arteri yayg›n olarak etkiledikten sonra
konulabilmektedir. Bunun nedeni PAH semptomlar›n›n
hastal›¤a özgü olmamalar›d›r. Bu semptomlar, görülme
s›kl›¤› ile dispne, yorgunluk, gö¤üs a¤r›s›, senkop,
bacak ödemi ve çarp›nt› hissidir. Birçok PAH hastas›
baflka hastal›klar› da düflündürebilecek bu
semptomlarla yanl›fl tan› ile tedavi edilmektedirler.
PAH hastalar›nda da fizik muayene hastal›¤›n bafllang›ç
dönemlerinde pek faydal› de¤ildir. Sa¤ kalp
yetersizli¤ine ba¤l› dikkat çekici fizik muayene bulgular›
hastal›¤›n geç dönemlerinde ortaya ç›kmaktad›r. Bu
nedenlerle erken dönemde do¤ru tan› konmas›na
yard›mc› tetkiklere ihtiyaç vard›r.
Genifllememifl (<2.3 cm) ve inspiryumda normal
olarak >%50 küçülen bir VC‹ var ise SAB 5 mmHg
al›nmal›d›r. Genifl (>2.3 cm) ve inspiryumda normal
olarak >%50 küçülen bir VC‹ var ise SAB 10 mmHg
al›nmal›d›r. SAB, VC‹ genifllemifl ve inspiryumda
<%50 küçülüyorsa 15 mmHg, VC‹ genifllemifl ve
inspiryumda hiç küçülmüyorsa 20 mmHg olarak
belirlenmelidir. Sa¤ atriyum bas›nc›n›n bu flekilde
tahmini Doppler ile hesaplanan sPAB do¤ruluk
yüzdesini art›rmaktad›r. Yafll› ve obez hastalarda
normal PAB de¤erlerinin daha yüksek olabilece¤inin
göz ard› edilmemesi gereksiz yalanc› pozitifli¤i
önlemede yard›mc› olabilir.
PAH’u düflündürecek semptom ve fizik muayene
bulgusu olanlar ve PAH için yüksek risk tafl›yan tüm
hastalarda kullan›lacak tarama metodu transtorasik
ekokardiyografidir. Yüksek risk hastalar›
fiekil 1: Doppler ile TY jeti ( maksimal h›z 4.13 m/s)
sPAB= 4 V 2 + SAB ( 4x 4.132) + SAB = 68.2 + SAB
ailelerinde PAH öyküsü olanlar,
konjenital kalp hastal›¤› olanlar,
ba¤ dokusu hastalar› (özellikle skleroderma)
pulmoner emboli geçirmifl hastalard›r.
Genel olarak ekokardiyografide sPAB >40 mmHg
bulunmas› PAH olarak kabul edilir. Doppler ile tahmin
edilen bas›nc›n sa¤ kalp kateterizasyonu ile do¤rudan
ölçülen PAB ile iyi korelasyonu oldu¤u gösterilmiflse
TRANSTORAS‹K EKOKARD‹YOGRAF‹
Pulmoner arter bas›nc› tahmini:
Transtorasik ekokardiyografide triküspit regürjitasyon
(TR) jetinin tespiti ve bu jetin Doppler ile maksimal
h›z›n›n ölçümü, pulmoner arter sistolik bas›nc›n›n
tahmini de¤eri hakk›nda bilgi verir. Triküspit jeti
maksimal h›z› (v) belirlendikten sonra pulmoner arter
sistolik bas›nc› (sPAB) = 4v2 + sa¤ atriyum bas›nc›
formülü ile hesaplan›r (fiekil 1).
Sa¤ atriyum bas›nc›n› (SAB) tahmin etmek için
subkostal pencerede vena cava inferior’un (VC‹)
geniflli¤i ve inspiryumda küçülmesi de¤erlendirilir.
fiekil 2: 2 boyutlu ekokardiyografi subkostal görüntüde VC‹
de %10-15 hastada TR jeti gösterilemez veya ölçme
yapmaya uygun de¤ildir. Bu hastalarda kontrast
ajanlar›n kullan›lmas› yard›mc› olabilir. TR tespit
edilemeyen hastalarda ise pulmoner yetersizlik
velositesi ortalama PAB ve diyastol sonu PAB için
yol gösterici olabilir. Sa¤ ventrikül ç›k›fl yolu
akselerasyon zaman› kullan›larak da ortalama PAB
tahmini yap›labilece¤i bildirilmifltir.
PH ve 2 boyutlu ekokardiyografi: Transtorasik
ekokardiyografi PAB ölçülmesi d›fl›nda da PH
hastalar›nda yol göstericidir. Hastal›¤a efllik eden
sa¤ kalp boflluklar›n›n genifllemesini, perikard
efüzyonunu, sa¤ ventrikül hipertrofisini 2-boyutlu
eko ile görüntülemek mümkündür. ‹nterventriküler
septum sola do¤ru yer de¤ifltirmifl ve sol boflluklar
sa¤ kalp boflluklar›n›n genifllemesi sonucu
bask›lanm›fl ve küçük görünürler.
PH s›n›flamas›nda ekonun yeri: Transtorasik
ekokardiyografi PH’un birçok sebebinin tan›nmas›nda
da kullan›l›r. Sol atriyumun genifllemesinin
gösterilmesi PH sebebi olarak sol kalp dolum
bas›nc›n›n yükseldi¤i hastal›klar› akla getirmelidir.
Sol atriyum genifllemesinin yan› s›ra sol ventrikül
hipertrofisi, bozulmufl sol ventrikül sistolik ve
diyastolik fonksiyonlar› PH etyolojisini belirlememizde
yol gösterir. Ekokardiyografi kalp kapak hastal›klar›n›n
tan›s›nda alt›n standartd›r. Transtorasik ekokardiyografi ile sol kalbe ve kapaklara ba¤l› PH kolayl›kla
ekarte edilir.
Ekokardiyografi kalpte bulunan flantlar› göstermede
de kullan›l›r. Gerek renkli Doppler inceleme gerekse
de ajite serum fizyolojik ile yap›lan kontrast inceleme
kalp içi flant varl›¤›n› göstererek PAH etyolojisini
belirlemede yard›mc› olur. Transtorasik
ekokardiyografinin yeterli olmad›¤› konjenital
olgularda ve atriyum seviyesindeki flantlar›
göstermede daha hassas oldu¤u bilinen
transözofageal ekokardiyografi kullan›lmal›d›r.
fiekil 3: ‹PAH apikal 4 boflluk görüntüsü: Genifllemifl sa¤
kalp boflluklar›, sa¤ ventrikül hipertrofisi, küçük sol kalp
boflluklar› ve perikard efüzyonu
fiekil 5: ASD transözofageal eko görüntüsü
fiekil 4: ‹PAH Apikal 4 boflluk görüntü: Genifl sa¤ kalp
boflluklar›, küçük sol kalp boflluklar›
Ekokardiyografide PAB yüksek bulunan hastalara
PAH tan›s›n› kesinlefltirmek için sonunda sa¤ kalp
kateterizasyonu yap›lmal›d›r. Ancak ekokardiyografide
güvenilir olarak PAB ölçülemeyen sa¤ kalp boflluklar›
genifllemifl, perikard efüzyonu olan flüpheli hastalara
da kateter yap›lmal›d›r.
8
Pulmoner Hipertansiyona
Tanısal Yaklaflım
SA⁄ KALP KATETER‹ZASYONU
Hemodinamik çal›flma: PAH’da sa¤ kalp
kateterizasyonu PAH flüphesi varl›¤›nda tan›y›
do¤rulamak, spesifik tan›y› koymak, pulmoner
hipertansiyonun fliddetini belirlemek ve PAH kuflkusu
varl›¤›nda tedaviyi yönlendirmek için yap›lmal›d›r.
Sa¤ kalp kateterizasyonu s›ras›nda kalp h›z›, sa¤ atriyal
bas›nç, pulmoner arter bas›nc›, pulmoner kapiller
saplama bas›nc› (PCWP), kalp debisi (termodilüsyon
veya flant varl›¤›nda Fick yöntemi ile), sistemik kan
bas›nc›, pulmoner ve sistemik vasküler direnç, arteriyal
ve miks venöz oksijen satürasyonu (flant varl›¤›nda
süperiyor vena kava satürasyonu) de¤erlendirilmelidir.
Ortalama pulmoner arter bas›nc› istirahatte 25 mmHg,
egzersizle 30 mmHg'n›n üzerinde ise ve vasküler
direnç (PVR) >3 Wood ünite ve pulmoner kapiller
wedge bas›nç <15 mmHg ise PH’dan bahsedebiliriz.
Ayr›ca bafllang›ç sa¤ kalp kateterizasyonu s›ras›nda
k›sa etkili pulmoner vazodilatatörler kullan›larak akut
vazodilatatör test (vazoreaktivite testi) yap›lmal›d›r.
Vazoreaktivite testi için kullan›lacak ilaçlar intravenöz
(i.v) prostasiklin (epoprostenol), i.v adenosin ve inhale
nitrik oksittir. Bu ilaçlar›n dozlar› ve verilifl flekilleri
Tablo I'de gösterilmifltir. Vazoreaktivite testinde
kullan›lan di¤er bir ilaç ise inhale iloprost’dur. ‹nhale
iloprost 50 mikrogram 5 ml serum fizyolojik içinde
suland›r›ld›ktan sonra nebulizer ile 15 dk boyunca
aerosolize doz 14-17 mikrogram olacak flekilde verilir
ve hemodinamik ölçüm inhalasyonun son dakikas›nda
yap›l›r. Ancak inhale iloprost ile vazoreaktivite testi
henüz PAH klavuzunda yer almam›flt›r. Vazoreaktivite
testi için kalsiyum kanal blokerleri ise kesinlikle
kullan›lmamal›d›r.
Pozitif vazoreaktivite testi, önerilen ilaçlar›n kullan›lmas›
ile
Ortalama pulmoner arter bas›nc› (PAB)'da
*10 mmHg azalma ile birlikte, mutlak
ortalama PAB de¤erinin )40 mmHg de¤erine
ulaflmas› ve
Kalp debisinde de¤iflme olmamas› veya art›fl
olmas› olarak kabul edilmektedir.
Vazoreaktivite Testi
Neden vazoreaktivite testi ?
Non-invaziv testler pulmoner hipertansiyon
de¤erlendirmesinde oldukça yard›mc› olmalar›na
karfl›n, kalp kateterizasyonu gereklili¤ini hala
korumaktad›r. Yetiflkinlerde, kalp kateterizasyonu
s›ras›nda elde edilen hemodinamik de¤erler prognoz
için belirleyici olmas›na karfl›n, çocuklarda özellikle
konjenital kalp hastal›klar›na ba¤l› pulmoner
hipertansiyonda tek bafl›na yeterli de¤ildir.
Vazoreaktivite testinde hedefler:
Vazoreaktivite testinde iki temel hedef vard›r:
‹diyopatik pulmoner hipertansiyonda,
kalsiyum kanal blokerleri ile tedaviye
bafllama: Tüm dünyada vazoreaktivite testinin
tedaviyi yönlendirmek amac›yla geçerli olan en
büyük endikasyonudur. ‹diyopatik pulmoner
hipertansiyonda hastan›n vazoreaktivite testine
yan›t›, tedavide kalsiyum kanal blokerlerinin
kullan›l›p kullan›lamayaca¤›n› ve daha da
önemlisi hayatta kalma süresini belirlemede
rol oynar.
Konjenital kalp hastal›klar›na ba¤l› pulmoner
hipertansiyonda, cerrahi ve cerrahi sonras›
mortalite / morbidite de¤erlendirilmesi:
Çocuk kardiyologlar›n›n vazoreaktivite testini
en s›k kulland›klar› durumdur. Yüksek pulmoner
vasküler dirence sahip bir hastan›n kardiyak
cerrahi sonras› yaflama oran›n› belirlemek için
gereklidir. Kardiyak cerrahi öncesi yap›lan
vazoreaktivite testine al›nan olumlu yan›t,
hastan›n cerrahi mortalitesi ve cerrahi sonras›
yaflamda kalma süresinde anlaml› de¤ere
sahiptir.
Ne zaman yapal›m?
Beraberinde getirdi¤i riskler göz önüne al›nd›¤›nda
her hastaya vazoreaktivite testi yapmak gerekli
de¤ildir. Pulmoner hipertansiyonlu bir hastaya
vazoreaktivite testi yapmak için kabul gören kriterler1:
Soldan sa¤a flantl› konjenital kalp hastal›klar›nda
pulmoner direncin 6 Wood Unite /m2'nin
üzerinde olmas› ya da
Pulmoner/vasküler direnç oran›n›n (Rp/Rs)
0.3'den büyük olmas›d›r.
Dikkat edilmesi gereken noktalar:
Vazoreaktivite testi yararlar› yan›nda önemli riskler
de tafl›r. A¤›r pulmoner vasküler hastal›¤› olanlarda,
özellikle çocuklarda (pulmoner vasküler yatak daha
reaktif olaca¤›ndan) kalp kateterizasyonunun riskleri
yüksektir. Bu hastalarda kateterizasyon s›ras›nda
pulmoner hipertansif krizden korunmak için baz›
önlemlerin al›nmas› gereklidir :
Solunum depresyonu yapmadan uygun
sedasyon
Hipovolemi ve hipokseminin önlenmesi
Sa¤ ventrikül kateterizasyonu s›ras›nda
komplikasyon oran› yaklafl›k %1.1'dir. Bunun
yaklafl›k %20'si vazoreaktivite testine ba¤l›d›r ve
en s›k görülenler sistemik hipotansiyon ve
bronkospazmd›r2. Komplikasyon görülme s›kl›¤›n›
etkileyen en önemli faktörler, pulmoner
hipertansiyonun derecesi, ifllem süresi ve hipoksidir.3
E¤er hastada pulmoner veno-okluziv hastal›k ya da
pulmoner kapiller hemanjiomatozis varsa test
s›ras›nda akut akci¤er ödemi geliflebilece¤i
unutulmamal›d›r. Bu komplikasyon özelikle
epoprostenol ile yap›lan testlerde daha s›k
görülmektedir. Bu nedenle test öncesinde, hastada
bu iki durumun varl›¤› araflt›r›lmal›d›r. Bunun için
birden fazla yerden pulmoner saplama bas›nc›
al›nmal›d›r.
Vazoreaktivite testinde kullan›lan ajanlar:
Vazoreaktivite testinde en s›k kullan›lan ajanlar›
flöyle s›ralayabiliriz:
Oksijen
‹nhale nitrik oksit
Epoprostenol
‹nhale iloprost
Adenozin
Kalsiyum kanal blokerlerinin kullanılması artık önerilmemektedir.
Ajanlar›n kullan›m flekilleri ve dozlar› Tablo 1'de
verilmifltir. Test s›ras›nda birden fazla ajan
kullan›labilir. Kullan›m s›ralamas›nda ajanlar›n
yar›lanma ömrünü gözönünde bulundurmak
gereklidir. K›sa yar›lanma ömrü olandan bafllamak
en do¤rusudur.
III. PAH Sempozyumu’nda yap›lan 20 pediatrik
kardiyolo¤un kat›ld›¤› bir ankette, pediatrik
kardiyologlar›n %60'›n›n vazoreaktivite testi için
oksijeni kulland›klar› görülmüfltür (Grafik 1).
10
Vazoreaktivite Testi
Ajan
Yar›lanma ömrü Doz
‹nhale nitrik oksit 15-30 saniye
Art›fllar
10-20 ppm
Süre
Dikkat
20 ppm ve üzerindeki 5 dakika
Methemoglobinemi,
dozlarla tekrarlamaya
rebound etki
gerek yok
Epoprostenol
2-3 dakika
2-12 ng/kg/dk
2 ng/kg/dk
10 dakika Hipotansiyon, sistemik
arteriyel satürasyonda
düflüfl
‹nhale iloprost
20-30 dakika
14-17 μg
Adenozin
5-10 saniye
50-350 μg/kg/dk 50 μg/kg/dk
2 dakika
Tablo 1: Vazoreaktivite testinde kullan›lan ajanlar ve dozlar›
Vasoreaktivite testi için hangi ajanlar› kullan›yorsunuz?
100
90
80
70
%60
60
50
40
%25
30
20
10
%0
0
O2
‹NO
%10
%5
Epoprostenol
‹loprost
(‹nhale)
Adenozin
%0
Ca++ kanal
blokeri
Grafik 1: Pediatrik kardiyologlar vazoreaktivite testi için hangi ajanlar› kullan›yorlar
Pozitif yan›t kriterleri:
Teste pozitif yan›t için kriterler afla¤›da s›ralanm›flt›r4:
Ortalama pulmoner arter bas›nc›nda >10 mmHg
düflüfl (<40 mmHg)
Rp %30 düflüfl ( <6 Wood ünite)
Normal kardiyak output
Teste Yan›t› Önceden Tahmin Etmek Olas› m›?
Çocuklar›n vazoreaktivite testine yan›t oranlar› yetiflkin
hastalara göre daha fazlad›r. Özellikle idiyopatik
pulmoner hipertansiyonda çocuklarda teste yan›t›n
yetiflkinlerden daha fazla oldu¤u bildirilmifltir 5
Hastal›k tan›s›n›n konuldu¤u yafl ne kadar küçükse
teste pozitif yan›t verme olas›l›¤› da o kadar
artmaktad›r6 (Grafik 2).
Yafla göre vazoreaktivite testine yan›t oranları
80
70
60
50
40
30
20
10
0
0-2
2-4
4-6
6-8
8-10
10-12
12-14
14-16
Eriflkin
Yafl grubu
Grafik 2: Yafla göre vazoreaktivite testine yan›t oranları
Kombine kullan›m: Testin etkinli¤ini, baflar›s›n› ve
geçerlili¤ini art›rmak için ajanlar›n ayn› anda birlikte
kullan›lmas›n›n bireysel kullan›mlara göre etkin bir
avantaj sa¤lamad›¤› bir çok çal›flmada
gösterilmifltir.7,8,9 Sadece oksijen testi kullanan baz›
laboratuvarlarda ise, oksijenin özellikle inhale nitrik
oksit ile kombinasyonunda daha etkin sonuçlar
al›nabilece¤i bildirilmifltir.10
Hangi ajan› kullanal›m: Literatüre göz at›ld›¤›nda
vazoreaktivite testi için kullan›lmas› öncelikli olarak
önerilen bir ajan bulunmamaktad›r. Hatta, yayg›n
olarak kullan›lan inhale iloprostun kalsiyum kanal
blokeri cevab› için belirleyicili¤i yönünden yeterli
veri olmamas› nedeniyle kullan›m› bile tavsiye
edilmezken, bu ajan tüm dünyada güvenli ve etkin
bir flekilde kullan›lmaktad›r.2 Genel kan› her doktorun
kendi klini¤inde kendi tecrübelerine göre davranmas›
gerekti¤idir. Ancak yine de kullan›lacak ajan›n
seçiminde uygulama kolayl›¤›, k›sa yar›lanma ömrü,
güvenilirlik, maliyet, kolay eriflilebilirlik gibi faktörlerin
gözönünde bulundurulmas›nda yarar vard›r.
Ancak kalsiyum kanal blokerlerinin kesinlikle
kullanılmaması önerilmektedir.
Kaynaklar: 1- Beghetti M. Inhaled Vasodilators in Congenital Heart Disease
and Elevated Pulmonary Vascular Resistance, 2nd Virtual Congress of Cardiology,
2004 http://www.fac.org.ar/scvc/llave/pediat/beghetti/beghetti.htm 2- Hoeper
MM, Lee SH, Voswinckel R, Palazzini M, Jais X, Marinelli A, Barst RJ, Ghofrani
HA, Jing ZC, Opitz C, Seyfarth HJ, Halank M, McLaughlin V, Oudiz RJ,Ewert
R, Wilkens H, Kluge S, Bremer HC, Baroke E, Rubin LJ. Complications of right
heart catheterization procedures in patients with pulmonary hypertension in
experienced centers. J Am Coll Cardiol. 2006;48(12):2546-52. 3 - Carmosino
MJ, Friesen RH, Doran A, Ivy DD. Perioperative Complications in Children with
Pulmonary Hypertension Undergoing Noncardiac Surgery or Cardiac
Catheterization Anesth Analg. 2007;104(3): 521-527. 4- Sitbon O, Humbert
M, Jaïs X, Ioos V, Hamid AM, Provencher S, Garcia G, Parent F, Hervé P,
Simonneau G. Long-term response to calcium channel blockers in idiopathic
pulmonary arterial hypertension.Circulation 2005;111(23): 3105-11. 5- Barst RJ
(1997) Treatment of primary pulmonary hypertension with continuous intravenous
prostacyclin. Heart 77:299-301 6- Barst RJ, Maislin G, Fishman AP. Vasodilator
therapy for primary pulmonary hypertension in children. Circulation 1999; 99:
1197-1208. 7- Gorenflo M, Bettendorf M, Brockmeier K, Ulmer HE. Pulmonary
vasoreactivity and vasoactive mediators in children with pulmonary hypertension.
Z Kardiol 2000; 89:1000-1008 8-Rimensberger PC, Spahr-Schopfer I, Berner
M, Jaeggi E, Kalangos A, Friedli B, Beghetti M. Inhaled nitric oxide versus
aerosolized iloprost in secondary pulmonary hypertension in children with
congenital heart disease: vasodilator capacity and cellular mechanisms.
Circulation 2001;103(4):544-548. 9- Ziegler JW, Ivy DD, Wiggins JW, Kinsella
JP, Clarke WR, Abman SH. Effects of dipyridamole and inhaled nitric oxide in
pediatric patients with pulmonary hypertension. Am J Respir Crit Care Med.
1998;158(5 Pt 1):1388-95. 10- Atz AM, Adatia I, Lock JE, Wessel DL. Combined
effects of nitric oxide and oxygen during acute pulmonary vasodilator testing.
J Am Coll Cardiol. 1999;33(3):813-9.
12
Eisenmenger
Sendromu
TANIM ve TAR‹HÇE
Eisenmenger sendromu (ES), birçok do¤umsal kalp
hastal›¤› ile birlikte görülebilen ve aortopulmoner,
ventriküler veya atriyal seviyede önceden var olan
soldan sa¤a flant›n ters dönmesi ve geri dönüflümsüz
pulmoner hipertansiyon (PH) ile karakterizedir. ‹lk
defa 1897'de, Victor Eisenmenger taraf›ndan
sütçocu¤u döneminden beri dispne ve siyanozu
olan, sonradan ilerleyici kalp yetmezli¤i ve masif
hemoptizi ile kaybedilen, postmortem incelemesinde
genifl ventriküler septal defekt (VSD) ve overriding
aortas› saptanan bir hastada tan›mland›.
EP‹DEM‹YOLOJ‹
Soldan sa¤a flantl› intrakardiyak defekti olan hastalar›n
%11'i ES gelifltirirler. Cinsiyetler aras›nda farkl›l›k
görülmemektedir. Eisenmenger sendromu ile
sonuçlanabilen do¤umsal kalp hastal›klar› aras›nda
atriyal septal defekt (ASD), VSD, patent duktus
arteriyozus (PDA), atriyoventriküler septal defekt
(AVSD), büyük arterlerin transpozisyonu, trunkus
arteriyozus ve cerrahi olarak oluflturulmufl ya da
do¤ufltan var olan aortikopulmoner pencere say›labilir.
Ventriküler veya aortopulmoner düzeydeki
“nonrestriktif” iliflkiye ikincil geliflti¤inde s›kl›kla
kendisini erken çocukluk döneminde gösterir. Daha
az s›kl›kla da ASD'de oldu¤u gibi geç eriflkin dönemde
ortaya ç›kar.
Evre I:
Arteriyollerde medial hipertrofi (geriye
dönüflümlü)
Evre II:
Sellüler intimal hiperplazi (geriye dönüflümlü)
Evre III:
‹ntimal hiperplazi, lümen oklüzyonu (k›smi
geriye dönüflümlü)
Evre IV:
Arterioler dilatasyon ve medial incelme
(geriye dönüflümsüz)
Evre V:
Pleksiform lezyonlar (terminal ve geriye
dönüflümsüz)
Evre VI:
Fibrinoid/nekrotizan arteritis (terminal ve
geriye dönüflümsüz)
Heath ve Edwards histopatoloji kriterleri
direnç ve sistemik arteriyel bas›nç düzeyine ulafl›nca
flant›n yönü ters döner.
KL‹N‹K
Eisenmenger sendromunun olufl süreci ve bulgular›n
ortaya ç›kmas› kalpteki defektin büyüklü¤ü, yeri ve
Down sendromunun birlikteli¤i ile iliflkilidir. Patent
duktus arteriozus veya VSD'i olan hastalarda ASD'i
olan hastalara göre daha erken dönemde ES geliflir.
Kompleks do¤umsal kalp hastal›¤› olan ES'lu hastalar
daha erken dönemde bulgu verir, erken klinik bozulma
gösterir ve yaflam süreleri basit do¤umsal kalp
hastal›¤› olanlara göre daha k›sad›r.
‹ntrakardiyak flant› olan hastalarda kan bafllang›çta
resiztans› yüksek olan sistemik dolafl›mdan pulmoner
dolafl›ma do¤ru akar (soldan sa¤a flant). E¤er defekt
genifl ve soldan sa¤a flant uzun süredir devam
ediyorsa (aylar veya y›llar), pulmoner vasküler yap›n›n
sistemik arteriyel bas›nca veya artm›fl kan ak›m›na
maruz kalmas› sonucu mikrovasküler yap›da progresif
morfolojik de¤ifliklikler oluflur (Heath ve Edwards
histopatoloji kriterleri).
Eisenmenger'li hastalar s›kl›kla genifl intrakardiyak
soldan sa¤a flant sonucu oluflan artm›fl pulmoner
kan ak›m› nedeni ile sütçocu¤u döneminde geçici
pulmoner konjesyon hikayesi verirler. Sonraki
dönemlerde veya erken çocukluk döneminde
pulmoner vasküler direnç artt›kça pulmoner kan ak›m›
azal›r ve pulmoner konjesyon bulgular› ortadan kalkar.
fiant ters yöne döndü¤ünde siyanoz ve eritrositoz
geliflir. ES, nadiren çocukluk döneminde herhangi bir
bulgu vermeden eriflkin dönemde geliflir ve hastalar
siyanoz, artan yorgunluk ve dispne nedeni ile
baflvururlar.
Sonuç olarak bu patolojik de¤ifliklikler pulmoner
vasküler direnç art›fl›na neden olur. Pulmoner vasküler
direnç ve pulmoner arteriyel bas›nç sistemik vasküler
Eisenmenger sendrom'lu birçok hasta, düflük sistemik
debiye ba¤l› ortaya ç›kan bulgular (egzersiz dispnesi,
yorgunluk, senkop) ve hiperviskozite sendromu
PATOLOJ‹
(Htc >%65 oldu¤unda) sonucu geliflen
serebrovasküler (bafl a¤r›s›, bafl dönmesi, görme
bozukluklar›) ve tromboembolik komplikasyonlar
(gö¤üs a¤r›s›, pulmoner infarkt) ile karfl›m›za
ç›kabilirler. Bunlara ek olarak ani ölümlere neden
olan disritmi ve hemoptizi s›k görülür. Hemoptizi
nedenleri aras›nda pulmoner infarkt, anevrizma ile
dilate olmufl pulmoner arter veya ince duvarl›
pulmoner arteriyollerin rüptüre olmas› ve kanama
diyatezi (burun ve difl eti kanamas› vb kanamalar)
say›labilir. Hipervizkozite, paradoksik emboli veya
serebral abse sonucu serebrovasküler olaylar s›kl›kla
görülür.
Santral siyanoz ve t›rnak yataklar›nda çomaklaflma
ES'lu hastalar›n fizik incelemesinde görülen bulgular
aras›ndad›r. Sistemik vasküler direnci düflüren s›cak
hava, egzersiz, atefl veya sistemik enfeksiyonlar›n
varl›¤›nda, sa¤dan sola olan flant›n fliddetinde ve
dolay›s› ile siyanozda art›fl görülür.
Juguler venöz bas›nç normal veya artm›fl olabilir.
E¤er triküspit yetmezli¤i de varsa belirgin 'V' dalgas›
görülür. ‹kinci kalp sesi tek (VSD'de oldu¤u gibi)
veya belirgin çiftleflmifl (ASD'de oldu¤u gibi) olabilir.
Pulmoner yetmezli¤i iflaret eden yüksek, diyastolik,
dekreflendo üfürüm s›kl›kla duyulabilir. Sa¤ kalp
yetmezli¤i varl›¤›nda triküspit yetmezli¤i üfürümü
olan holosistolik bir üfürüm olur. Baz› hastalarda
ana pulmoner arter dilatasyonu sonucu sistolik
ejeksiyon kli¤i ve yumuflak ejeksiyon sistolik
üfürümü duyulur.
TANI
Elektrokardiyografi
Eisenmenger sendromlu hastalarda elektrokardiyografide sa¤ atriyal dilatasyon, sa¤ ventrikül veya
biventriküler hipertrofi, QRS aks›nda sa¤a sapma
görülür. Hastalarda s›kl›kla atriyal fibrilasyon ve
flatter gibi disritmiler geliflir. Bu disritmiler özellikle
ASD'i ve a¤›r atriyoventriküler kapak yetmezli¤i
olanlarda (mitral yetmezlik, triküspit yetmezlik veya
tek A-V kapak yetmezli¤i) daha s›k görülür.
Supraventriküler ritm bozukluklar› ES'lu hastalarda
mortalite için anlaml› bir gösterge olarak kabul
edilmektedir. Bunun nedeni sa¤ ventrikül fonksiyon
bozuklu¤undan kaynaklanmas› ve kalbin ön yükünün
kayb›na yol açarak klinik bozulmaya neden olmas›d›r.
Telekardiyografi
Eisenmenger sendromlu hastalar›n telekardiyografilerinde kardiyomegali ve pulmoner konusta
belirginleflme ile beraber, periferik damarlar›n say›
ve büyüklü¤ünde azalma, belirgin, genifl santral
pulmoner arter varl›¤› bilinen bir bulgudur (budanm›fl
a¤aç manzaras›).
Ekokardiyografi
‹ki boyutlu ekokardiyografi, intrakardiyak defekt ve
efllik eden kardiyak veya valvüler yetmezlikleri
göstermede yard›mc›d›r. A¤›r pulmoner hipertansiyonu olan hastalarda pulmoner kapakta erken
sistolik kapanma olur ve normalde görülen pulmonik
A dalgas› görülmez. A¤›r PH'lu vakalarda M-mode
ekokardiyografi ile pulmoner arter h›z e¤risinde
midsistolik çentiklenme görülür.
Renkli ak›m doppler görüntüleme (CFDI) intrakardiyak flantlar› gösterebilir. Fakat ES'lu hastalarda
pulmoner ve sistemik arteriyel bas›nçlar ayn›
oldu¤undan intrakardiyak defekt düzeyindeki bas›nç
fark› ve ak›m küçük olabilir ve CFDI ile görüntülenmesi zor olabilir. Bu hastalarda kontrast EKO
yap›lmal›d›r. Ayr›ca triküspit ve pulmoner yetmezlikleri gösterebilir. Triküspit yetmezlik jetinden PA
sistolik bas›nc› hesaplanabilir. ‹ntrakardiyak sa¤dan
sola flant›n derecesi kalitatif olarak küçük, orta veya
büyük olarak de¤erlendirilebilir.
Transözofagiyal ekokardiyografi, ASD veya PDA'n›n
gösterilmesinde transtorasik EKO'ya göre daha
üstündür. Transözofagiyal ekokardiyografi, nedeni
aç›klanamayan PH'u olan hastalar›n de¤erlendirilmesinde de yararl›d›r.
Manyetik rezonans görüntüleme
Manyetik rezonans görüntüleme daha çok önceden
kardiyak operasyon geçiren ve ekokardiyografik
de¤erlendirilmesi teknik olarak güç olan hastalarda
intrakardiyak defektleri ve PDA'y› göstermede
kullan›l›r. Manyetik rezonans görüntüleme pulmoner
ve sistemik arteriyel sistem ile kalp odac›klar›n› çok
iyi göstermesine karfl›n, yap›sal valvüler bozukluklar›n
de¤erlendirilmesinde baflar›l› de¤ildir ve parankim
görüntülenmesi s›n›rl›d›r. Sine MRG flantlar›n
gösterilmesinde kullan›labilir ancak flant›n derecesini
belirtemez.
14
Eisenmenger Sendromu
Bilgisayarl› tomografi
Akci¤er parankiminin de¤erlendirilmesinde bilgisayarl›
tomografi günümüzde alt›n standart olarak kabul
edilmektedir. Yak›n geçmiflte kullan›ma giren
multidetektör bilgisayarl› tomografi teknolojisi ile tüm
akci¤erin taranmas›nda tetkik süresi 20 saniyenin
alt›na çekilebilmekte, böylece hasta kooperasyonu
sa¤lanarak her flartta optimal görüntü elde etme
imkan› oluflmaktad›r.
Kalp kateterizasyonu
Eisenmenger sendrom'lu hastalarda kardiyak
kateterizasyon, intrakardiyak flant› göstermek, lokalize
etmek, kantitatif olarak de¤erlendirebilmek, pulmoner
arter bas›nc›n› ölçmek, pulmoner vasküler direnci
(PVR) hesaplamak ve tedaviye yan›t› de¤erlendirmek
için yap›l›r. ‹fllem esnas›nda uygulanan vazoreaktivite
testi (%100 oksijen, inhale nitrik oksit, adenozin
trifosfat veya iloprost) öncesi ve sonras› al›nan
pulmoner arter bas›nc› ve PVR ölçümleri, geriye
dönüflümü olmayan PH ile cerrahi giriflimden yarar
görebilecek geriye dönüflümlü PH'un ay›r›m›nda ve
medikal tedavi seçiminde kullan›l›r.
ihtiyac› olan hastalara oksijen verilmesi, vazodilatör
tedavide prostasiklin anologlar› (epoprostenol,
iloprost), endotelin reseptör antagonistleri (bosentan),
fosfodiesteraz inhibitörleri (sildenafil) ve nitrik oksit
tedavi seçeneklerinden uygun olan›n›n bafllanmas›,
tromboz riski aç›s›ndan antikoagulan tedavi (kumadin),
kalp yetmezli¤ine yönelik digoksin, diüretik (aldaktazid)
ve enalapril bafllan›lmas›, polisitemi ve hiperviskozite
sendromu aç›s›ndan terapötik flebotomi, demir
replasman› ve gerekti¤inde parsiyel kan de¤iflimi,
uygun vakalarda atrial septostomi veya kalp-akci¤er
transplantasyonun yap›lmas› önerilebilir.
KOMPL‹KASYONLAR
Eisenmenger sendromlu hastalar›n senkop, ani ölüm,
polistemi ve hiperviskozite sendromu, ritm bozuklu¤u,
beyin absesi ve inme, pulmoner enfarkt ve kanama,
hiperürisemi ve enfektif endokardit aç›s›ndan yak›n
izlenmesi gerekmektedir.
PROGNOZ
Di¤er tetkikler
Yak›n klinik izlem (fonksiyonel kapasite, kilo vb) ve
laboratuvar testleri (ALT, AST, CBC, solunum
fonksiyon testi, alt› dakika yürüme testi) ile periyodik
olarak takip edilmelidir.
TEDAV‹
Tedavi hastan›n yafl›na, siyanozun derecesi ve
polisteminin varl›¤›na göre de¤iflir. Standart tedavide,
Ventriküler veya aortopulmoner flant› olan hastalar,
atriyal flant› olanlara göre daha yüksek mortalite h›z›na
sahiptirler. Birçok ES olan hastada ortalama yaflam
süresi 20-30 y›ld›r.
Do¤umsal kalp hastal›¤› olan çocuklarda yap›lmas›
gereken, erken tan› ve düzeltici cerrahi giriflimlerle
hastal›¤›n önlenmesidir.
Olgu Sunumu
‹lk belirtilerden 40 y›l
sonra tan›
Romatoloji konsültasyonu istenen 64 yafl›nda kad›n hastan›n yap›lan
de¤erlendirmesinde 3 y›ld›r önce eforla olan daha sonra sürekli hale
gelen nefes darl›¤› ve gö¤üste s›k›flma hissi flikayetleri ile birçok
kez de¤iflik kliniklere baflvurdu¤u anlafl›lm›flt›r. Üç y›l önce bir
kardiyoloji klini¤i taraf›ndan yap›lan de¤erlendirmede koroner
anjiyografi yap›lm›fl ve sirkumfleks arterde %85 darl›k oldu¤u tespit
edilerek PTCA ve stent uygulanm›fl ve hasta iskemik kalp hastal›¤›
aç›s›ndan izlenmifltir. Daha sonra hastan›n ekstremitelerde morarma
ve so¤uma flikayetleri olmas› üzerine alt ekstremiteler anjiyografik
olarak de¤erlendirilmifl ve sa¤da posterior tibial arter ositum
seviyesinden itibaren t›kal›, anterior tibial arterde zay›f ak›m saptanm›fl
ve sol arteria dorsalis pediste distal ve orta bölümde ak›m tespit
edilememifl, anti agregan tedaviler sürdürülmüfltür. Nefes darl›¤›
flikayeti artarak süren hastan›n durumu 6 ay önce efor anginas›
olarak de¤erlendirilmifl ve yap›lan miyokard perfüzyon sintigrafisi
normal s›n›rlarda bulunmufltur. Ekokardiyografide pulmoner arter
sistolik bas›nc›n›n 45 mmHg tespit edildi¤i belirtilmekle birlikte
bu konuda baflka bir giriflim yap›lmam›flt›r. Artan nefes darl›¤›
nedeniyle yap›lan gö¤üs hastal›klar› de¤erlendirmesinde HRCT
yap›lmas› kararlaflt›r›lm›fl ve her iki akci¤erde bazallere s›n›rl› buzlu
cam manzaras›, retikülonodüler patern, peribronflial kal›nlaflma ve
multipl hiler lenfadenopatiler tespit edilmifl, tüberkülin cilt testi
negatif bulunmufltur. Lenf bezlerinden yap›lan biyopside hiperplazi,
bronkoalveolar lavajda ise kronik iltihap hücreleri saptanm›flt›r.
Bu aflamada romatoloji taraf›ndan yap›lan de¤erlendirmede hastan›n
yaklafl›k 20'li yafllar›ndan beri Raynaud fenomeni oldu¤u, 20 y›l
önce ise kat› g›dalar› yutmada güçlük çekmesi ve kilo kayb› nedeniyle
de¤erlendirildi¤i ve akalazya tan›s›yla miyotomi ve funduplikasyon
operasyonu yap›ld›¤› belirlenmifltir. Operasyon sonras›nda da
flikayetleri süren hastaya birkaç kez mide-duodenum pasaj grafileri
yap›lm›fl, özofagusta dilatasyon ve pasajda gecikme oldu¤u
saptanm›fl, malign bir hastal›k olabilece¤i düflünülerek gastroskopi
birkaç kez tekrarlanm›fl fakat hiperplazik polip d›fl›nda özellik
saptanmam›flt›r. Hastaya semptomatik tedavi uygulanm›flt›r. Hastan›n
ayr›ca 3 y›l önce tiroidektomi geçirdi¤i ve L-tiroksin kulland›¤›
anlafl›lm›flt›r. Yap›lan muayenede hastan›n yüzünde belirgin
telanjiektaziler ve el parmaklar›nda sklerodaktili dikkati çekmifltir.
Parmak uçlar›nda ise iyileflmifl ve iyileflmekte olan az say›da
ülser nedbesi görülmüfltür. Hastan›n yüz ve gövdesinde, diz ve
dirsek eklemlerinin proksimalinde deride sertleflme bulunmam›flt›r.
16
Olgu Sunumu
Bu bulgularla s›n›rl› deri tutulumlu sistemik skleroz
(skleroderma) düflünülen hastan›n yap›lan
tetkiklerinde,
Eritrosit sedimantasyon h›z› 27 mm/saat,
CRP 1.1 mg/L,
Kreatinin 0.9 mg/dl,
AST 18 U, ALT 45 U,
Alkalen fosfataz 182 U/L, albumin 3.9 g/dl,
‹drar tetkiki normal s›n›rlarda,
Lökosit 6000/ul, lenfosit 1200/ul, hemoglobin
11.9 g/dl, hematokrit %34, trombosit
236000/ul bulundu.
Otoantikor testlerinde ise antinükleer
antikorlar 1/3200 dilüsyonda anti-sentromer
paterninde pozitif, romatoid faktör, anti-RNP,
anti-Scl 70, anti-Ro ve anti-La negatif
bulunmufltur.
Sa¤ kalp yetersizli¤i bulgular› olan ve
fonksiyonel s›n›f› 4 (NYHA) kabul edilen hastan›n
solunum fonksiyon testlerinde FVC %107,
DLCO ise %36 bulunmufltur.
Ekokardiyografide sol ventrikülde bölgesel
hareket bozuklu¤u, normal sol ventrikül sistolik
fonksiyonlar›, aort ve mitral kapakta dejeneratif
de¤ifliklikler orta derecede triküspid yetersizli¤i
saptanm›fl, pulmoner arter sistolik bas›nc›
45 mmHg olarak hesaplanm›flt›r.
Sa¤ kalp kateterizasyonu yap›lan hastada
pulmoner arter sistolik bas›nc› 100 mmHg,
diastolik bas›nç 30 mmHg ortalama bas›nç
62 mmHg, sa¤ atrium bas›nc› 11 mmHg
bulunmufltur.
Pulmoner arteriyel hipertansiyon tan›s› ile Bosentan
2x62.5 mg bafllanan ve 1 ay sonra 2x125 mg'a ç›k›lan
hastan›n yap›lan takiplerinde oksijen deste¤ine ra¤men
flikayetlerinde s›n›rl› bir düzelme olmufltur. Üç ay ara
ile yap›lan kontrollerinde solunum fonksiyon
testlerinde FVC normal de¤erini korumasına karfl›n
DLCO %25 düzeylerinde bulundu. Ekokardiyografi
ile pulmoner arter bas›nc› 50 ve 62mmHg ölçülmüfltür.
Hasta tan› konulduktan yaklafl›k 1 y›l sonra
kaybedilmifltir.
D‹KKATE ALINMASI GEREKEN NOKTALAR
Sklerodermal› hastalar›n önemli bir
bölümünde deri bulgular› geri plandad›r
(s›n›rl› deri tutulumu).
S›n›rl› deri tutulumu olan hastalarda erken
dönemde tan› konulmas› güçtür ve y›llarca
izole Raynaud fenomeni olarak de¤erlendirilebilirler. Telanjiektaziler ve sklerodaktili
dikkatten kaçabilir. Bu hastalarda spesifik
otoantikorlar›n bulunmas› (anti-sentromer)
ve t›rnak yata¤› kapilleroskopisi erken
tan›da yard›mc› olabilir. Parmak uçlar›nda
ülser nedbeleri saptanmas› skleroderma
lehinedir.
Koroner arter ve periferik arterlerdeki
t›kay›c› lezyonlar›n sklerodermaya efllik
etme olas›l›¤› yüksektir.
Sklerodermada gastrointestinal tutulum
oran› yüksektir ve geliflimi deri tutulumunun yayg›nl›¤› ile iliflkili de¤ildir.
Sklerodermada dispne çeflitli nedenlere
(interstisyel akci¤er hastal›¤›, pulmoner
hipertansiyon) ba¤l› olabilir. Hastalar›n
genel durumu (lokomotor sistem tutulumu,
kalp tutulumu, anemi, efllik eden miyozit
vb.) dispnenin tan›m› ve tan›nmas›n›
güçlefltirir.
Pulmoner hipertansiyon skleroderman›n
morbidite ve mortalitesi yüksek bir
komplikasyonudur. Erken tan›nmas›
tedavinin baflar›l› olabilmesi için gereklidir.
Bu nedenle sklerodermal› hastalarda en
az y›lda bir kez solunum fonksiyon testleri
ve ekokardiyografi ile tarama yap›lmal›,
aç›klanamayan dispne ve ekokardiyografide
yüksek bas›nç de¤erleri elde edilmesi
durumunda sa¤ kalp kateterizasyonu uygulanarak tedavi planlanmal›d›r.
Kaynaklar: 1. Mukerjee D, St George D, Knight C ve ark. Echocardiography
and pulmonary function as screening tests for pulmonary hypertension in
systemic sclerosis. Rheumatology 2004;43:461-6. 2. Black C. Pulmonary
arterial hypertension: are we doing enough to identify systemic sclerosis
patients at high risk of this rare condition. Rheumatology 2005;44:141-2. 3.
Proudman SM, Stevens WM, Sahhar J, Celermajer D. Pulmonary arterial
hypertension in systemic sclerosis: the need for early detection and treatment.
Int med J 2007;2007:37:485-94.
Mücadeleye devam
Bir PAH hastas›yla görüflme
Her gün defalarca al›p verdi¤imiz, ço¤unlukla dikkat
bile etmedi¤imiz, ancak asl›nda yaflam kayna¤›m›z
olan nefesimiz. Ancak baz› insanlar için her nefesin
ayr› bir de¤eri var. Bültenimiz için görüfltü¤ümüz F.
Han›m da ald›¤› her nefesin de¤erini bilen ve onu
korumak için tüm varl›¤›yla mücadele eden biri…
F. Han›m ile sohbetimizi baz› tetkikler için geldi¤i
‹stanbul Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü'nde
yap›yoruz. Koridorda karfl›laflt›¤›m›z doktorlar ve
hemflirelerle selamlaflarak kendimize konuflabilece¤imiz sakin bir yer ar›yoruz. F. Han›m enstitüdekilerle aile gibi olmufl, öyle ki, konuflmam›z için
uygun bir yer arad›¤›m›z› söyledi¤imizde hiç
düflünmeden hemflire odas›nda yapabilece¤imiz
cevab›n› al›yoruz.
F. Han›m hastal›¤›yla ilgili yaflad›klar›n› paylaflmak için
heyecanl› ve istekli çünkü kendi yaflad›klar›n›n baflkalar›
için örnek teflkil edece¤ini düflünüyor. Hastal›¤›n›n
hangi flikayetlerle kendini gösterdi¤ini sorarak
bafll›yoruz. ‹lk önce t›kanma ve nefes darl›¤›
flikayetleriyle doktora gitmifl. Bafllang›çta guatr oldu¤u
düflünülmüfl. Fakat yap›lan tahlil ve tetkikler guatr ya
da ast›m flüphesini ortadan kald›rm›fl. Bir çok doktora
gittikten sonra en son ‹stanbul Üniversitesi Kardiyoloji
Enstitüsü'ne baflvurmufl.
fiikayetler birden bire bafllamam›fl asl›nda. ‹lk olarak
10 y›l kadar önce nefesinde t›kanma olmaya bafllam›fl.
Uzunca bir süre flikayetlerini dikkate almam›fl.Yavafl
yavafl nefesinin t›kanmas›na kalp çarp›nt›s› da
eklenmifl. “Elim aya¤›m kesiliyordu' diye ifade ediyor
o an yaflad›¤› duyguyu. fiikayetleri bafllad›ktan sonra
çok ihmal etti¤ini söylüyor yüzünde piflman bir
ifadeyle: 'Hep t›kanma vard› fakat o zamanlar ben
sigara kullan›yordum. Sigaradan zannediyordum.
Keflke daha bafllarda doktora gitseydim, belki flimdi
çok daha iyi durumda olurdum”, diyor üzüntüyle.
T›kanma ve nefes darl›¤› gibi flikayetler art›nca daha
kapsaml› araflt›rmalar yap›lm›fl. 'Daha önceden
çal›fl›yordum, fakat merdiven ç›kam›yordum, e¤ilip
kalkt›¤›mda yoruluyordum, flimdi de e¤ilip kalkt›¤›mda
yoruluyorum fakat art›k o kadar de¤il. Uçaklarda
çal›fl›yordum o dönemde, hostesler beni gördüklerinde
sen hasta m›s›n diye soruyorlard›. Fakat o zamanlar
karfl›mda ayna yok ki, göremiyorum. Me¤er yüzüm
mosmor oluyormufl.'
Hep t›kanma vard›, fakat o
zamanlar ben sigara
kullan›yordum. Sigaradan
zannediyordum. Keflke daha
bafllarda doktora gitseydim,
belki flimdi çok daha iyi
durumda olurdum
18
Mücadeleye devam
Pulmoner arteriyel hipertansiyon (PAH) teflhisi 2005
y›l›nda ‹stanbul Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü'nde
konmufl. Tedavisi düzenlenerek, yak›ndan takip
edilmeye bafllanm›fl.
gelmiflken. Hastalara daha ilgili davranmalar›
gerekti¤ini, hasta olman›n utan›lacak bir fleymifl gibi,
bir özür gibi sunulmamas› gerekti¤ini, her konuda
yard›mc› olunmas› gerekti¤ini söylüyor.
F. Han›m’a doktorlar›n tedavisiyle ilgili önerilerine
uyup uymad›¤›n› soruyoruz. Karfl›m›zda doktoruna
güvenen ve sözünden ç›kmayan bir hasta var.
'Doktorlar›n dedi¤ine bir bir kat›l›r›m, yani ne diyorsa
onu yapar›m. ‹lac›n dozunu art›r›yorsa uyar›m. Her
dedi¤ine dikkat ederim.' Tedavinin yan› s›ra günlük
aktiviteleriyle ilgili de doktorlar›n tavsiyesine uyuyor.
'Kendini zorlama, gerekirse merdiven ç›kma diyor.
Gezmeye gitmeyeceksin diyor. Baya¤› etkileniyorsun.
S›ras› geliyor evden ç›km›yor ve dinleniyorum.'
F. Han›m’›n hastalar için de söylemek istedikleri var.
'Umutsuz olmas›nlar. fiu anda çok dinç duruyorum
çünkü direniyorum, çünkü iyi olmak istiyorum. Pes
etmesinler. Çaresini aras›nlar. Doktorlar hastalar›yla
çok ilgileniyorlar. Hastalar da ellerinden geleni
yaps›nlar.'
Gündelik yaflama etkileri
PAH'›n F. Han›m’›n gündelik yaflam›na büyük etkileri
oldu¤unu söylediklerinden anl›yoruz. Daha önce
kendisi için mesele olmayan bir çok aktivite onu çok
zorlamaya bafllam›fl. 'Mesela h›zl› yürümek istiyorum
yapam›yorum. Arkadafllarla bir yere gidiyoruz onlar
yürüyor veya yokufl ç›k›yor ben ç›kam›yorum.'
Tedaviye bafllad›ktan sonra eskisine nazaran hayat
kalitesinde art›fl olmufl. 'On kere dinlenirsem flimdi
5-6 kere dinleniyorum. fiimdi biraz daha rahat hareket
ediyorum. Fakat evdeki ifllerimi yapam›yorum.
Komflular yard›m ediyor. Bazen ellerimde uyuflmalar,
kas›lmalar oluyor, gerilmeler oluyor. S›ras› geliyor
domates bile do¤rayam›yorum.'
Efli ve o¤lu en büyük deste¤i
F. Han›m ailesi ve komflular›ndan bahsederken yüzü
gülüyor. Bir o¤lu var. Efli ve o¤lu elinden geldi¤ince
yard›m ediyorlar. Ancak özellikle ev ifllerinde vefal›
komflular›ndan destek al›yor.
Ailesi ve komflular›yla hastal›¤›n› ne kadar
paylaflabildi¤ini soruyoruz. 'O¤lum çok üzülüyor. Belli
etmiyor. Bazen s›ras› gelince tuvalete o¤lum
götürüyor. Çok dert etmiyor gibi davran›yor ama di¤er
tarafta a¤l›yor.' Kendisi de arkadafllar›yla hastal›¤›n›
ilk bafllarda paylaflmaktan çekinmifl. Onlarla birlikte
çarfl›ya pazara ç›kamad›¤›nda ya da onlar önden
giderken arkada kald›¤›nda üzülmüfl. 'Arkadafllardan
saklan›yordum. Yüzümü dönüyordum zorland›¤›m›
görmesinler diye. Önceden çal›fl›yordum, iflten
atacaklar diye korkuyordum.' Ancak flimdi hastal›¤›n›
paylaflmak ve kendisi için iyi olan› yapmak konusunda
daha dikkatli davran›yor.
Hasta yak›nlar›na tavsiyesi var m› diye soruyoruz yeri
Di¤er hastalarla bir araya gelebilece¤i, hastal›kla ilgili
bilgi ve deneyim paylaflam›n›n olabilece¤i bir dernek
fikrine nas›l bakt›¤› sordu¤umuzda ise heyecanlan›yor.
Hastal›kla ilgili insanlar›n çok az bilgisi oldu¤unu,
hastalar›n ise di¤er hastalar›n deneyimlerinden
faydalanamad›¤›n› konufluyoruz. Hatta kendisinin bir
internet sitesi kurup hastal›kla ilgili bilgilerini paylaflma
düflüncesini anlat›yor. Zaten flu anda da çevresindeki
insanlara elinden geldi¤ince hastal›¤› anlatmaya
çal›fl›yor.
Sohbetimizin sonunda geldi¤imizde F. Han›m tekrar
tekrar bu röportaj› okuyacak olan hasta ve hasta
yak›nlar›n›n mücadeleden ve yard›m istemekten, çare
aramaktan vazgeçmemeleri gerekti¤ini söylüyor.
Son Çal›flmalardan Özetler
Boston'da düzenlenen American College of Rheumatology (ACR) 2007 y›ll›k toplant›s›ndan pulmoner hipertansiyon
konusunda yap›lan sunumlardan seçmeler:
Serum levels of cytokines, chmeokines and
endothelin-1 in systemic sclerosis patients with
intrinsic pulmonary hypertension (F115, Aggarwa
R ve ark)
Sistemik skleroz (SSk) konusunda çok deneyimli bir
merkezde (Pittsburgh Üniversitesi) yap›lan bu
çal›flmada 1) Yeni tan› konmufl pulmoner
hipertansiyonlu (PAH) 2) Bilinen PAH'› olan ve PAH
gelifltirmemifl 3) SSk'lu hasta grubunda (rastgele
seçilen 25'er hasta) olgularda serumda sitokin, kemokin
ve endotelin-1 düzeyleri karfl›laflt›r›lm›flt›r. Gruplar
aras›nda endotelin-1 düzeyleri farkl› bulunmazken
bilinen PAH'l› grupta IL-12, IL-4 ve IL-1ra düzeyleri PAH
olmayan gruptan yüksek bulunmufltur. Yeni PAH tan›s›
konmufl grupta sonuçlar di¤er iki grubun aras›nda yer
alm›flt›r. Yazarlar özellikle IL-4 ve IL-12'nin PAH
gelifliminde rolü olabilece¤ini ileri sürmektedir.
Brain natriuretic peptide (BNP) and uric acid as
predictors of pulmonary arterial hypertension in
patients with systemic sclerosis (16, Gaffo A ve
ark.)
Sa¤ kalp kateterizasyonu yap›lm›fl 37 SSk+PAH
hastas›nda yap›lan bu çal›flmada logBNP ve serum
ürik asid düzeyleri PAH'l› hastalarda daha yüksek
bulunmufl ve bu de¤erlerle ortalama pulmoner vasküler
rezistans aras›nda korelasyon oldu¤u dikkati çekmifltir.
Pulmonary arterial hypertension in primary
Sjögren's syndrome: report of 9 cases (327, Launay
D ve ark.)
Bu çal›flmada PAH'›n nadiren bildirildi¤i primer Sjögren
sendromu (daha önce 19 hasta bildirilmifl) olan 9 hasta
sunulmaktad›r.
Long term effects of bosentan treatment on
survival in patients with pulmonary arterial
hypertension related connective tissue diseases
(1199, Pope ve ark. Çok merkezli veri)
Bu çal›flmada ba¤ dokusu hastal›klar› seyrinde görülen
PAH'ta bosentan kullan›m›n›n sa¤kal›ma etkisinin ve
WHO fonksiyonel s›n›f› aç›s›ndan de¤erlendirmelerinin
yap›ld›¤› 48 hastal›k prospektif bir çal›flman›n 2 y›ll›k
sonuçlar› sunulmaktad›r. Çal›flmadaki hastalar›n PAH
tan›s› kesin ve fonksiyonel s›n›flar› III olarak
belirlenmifltir. Hastalar›n 42'si sistemik skleroz, 5'i
SLE ve 6's› da “overlap” sendromu tan›lar›yla
izlenmifltir. Çal›flmada 25 hasta bosentan tedavisini
en az 2 y›l kullanm›fl 28 hasta ise çeflitli nedenlerle
(ölüm, advers etki, takipten ç›kma vb.) 2 y›l›n alt›nda
ilaç kullanm›flt›r. ‹zlenmifl olan 49 hastada 2 y›ll›k
sa¤kal›m %82.4 ve fonksiyonel s›n›f aç›s›ndan durumu
düzelen ve de¤iflen hastalar›n oran›n›n % 68.2 oldu¤u
bildirilmektedir. Yazarlar bu sonuçlar›n ba¤ dokusu
hastal›¤› seyrinde PAH görülen hastalar›n do¤al
sa¤kal›mlar›n› aflt›¤›n› ve bu hastalarda uzun süreli bosentan kullan›m›n›n yararlı oldu¤u sonucuna varm›fllard›r.
Bosentan increases serum IL-12 levels in systemic
sclerosis patients with pulmonary arterial
hypertension (1209, Hamaguchi Y ve ark.)
Japonya'dan bildirilen bu çal›flmada 10 SSk+PAH
hastas›nda bosentan öncesi ve sonras› örnekler
al›narak bosentan›n sitokinler ve BNP üzerine etkisi
araflt›r›lm›fl, bu tedavinin sistolik pulmoner arter
bas›nc›n› azaltt›¤› ve BNP düzeylerini düflürdü¤ü, fakat
solunum fonksiyon testlerini düzeltmedi¤i
gösterilmifltir. Bosentan tedavisi alanlarda IL-12
düzeylerinde art›fl oldu¤u görülmüfltür. Bu sonuç
bosentan tedavisinin endotelin inhibisyonu yan›nda
immun sistemde de de¤iflikliklere yol açabildi¤ini
düflündürmüfltür.
Use of exercise echocardiogram in the diagnosis
of pulmonary hypertension in systemic sclerosis
(1370, Shanmugam VK ve ark.)
Bu çal›flmada SSk'lu hastalarda prospektif olarak
egzersiz ekokardiyografi (EE) ve sa¤ kalp
kateterizasyonu sonuçlar› karfl›laflt›r›lm›fl, incelenen
66 hastadan %42'sinde EE pozitif sonuç vermifltir.
Kateterizasyonla istirahatte PAH saptanan 7 hastada
ekokardiyografi ile pulmoner arter sistolik bas›nc› 4050 mmHg aras›nda bulunmufltur. Ekokardiyografi ile
istirahatte pulmoner arter bas›nc› <25 mmHg olan
12 hastada egzersizle bu de¤erlerin >30 mmHg oldu¤u
saptanm›flt›r. Üç hastada ise egzersiz ekokardiyografi
ile PAH saptanmas›na karfl›n ekokardiyografi bulgusu
olmamas›na ra¤men kateterizasyonla diastolik
disfonksiyon ortaya konmufltur. Egzersiz
ekokardiyografi hastalar›n sadece %16's›nda yanl›fl
pozitif sonuç vermifl ve kullan›fll› bir tarama testi
oldu¤u düflünülmüfltür. Ekokardiyografi bulgusu
olamamas›na ra¤men diastolik disfonksiyon saptanan
hastalar ise PAH tan›s›nda sa¤ kalp kateterizasyonunun
gereklili¤ini ortaya koydu¤una dikkat çekilmifltir.
Download