GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2012 YILI 12 AYLIK FAALİYET RAPORU 1.- Ekonominin Genel durumu Mali uçurumla ilgili kısmi uzlaşmaya rağmen Mart başına kadar harcama kısıntıları ve yeniden yükseltilmesi gereken borç tavanına dair ABD kaynaklı haber akışı önemini koruyacak olsa da, Asya’da iyileşen ekonomik görünüm ile Fed ve Japon Merkez Bankası’nın güçlendirilen parasal genişlemesinin desteğiyle uluslararası piyasalar 2013’e olumlu bir havada girdi. Öte yandan, Dünya Bankası son ekonomik görünüm raporunda bu yıl için büyüme tahminini aşağıya çekerek 2012’ye yaklaştırsa da 2013’ün küresel büyümenin toparlanacağı bir yıl olacağı öngörüldü. Aralık ayı küresel büyümenin seyri üzerinde belirleyici olan ülkelerde alınan politika kararlarıyla geçti. Öncelikle ABD Merkez Bankası (Fed), işsizlik oranı en az %6.5'e düşene kadar politika faizinin sıfıra yakın seviyede kalacağını, bu çerçevede enflasyonun %2.5'i aşmaması ve enflasyon beklentilerinin kontrol altında kalması kaydıyla işsizlik açıkladığı rakamlara inene kadar politika faizini değiştirmeyi düşünmediğini açıkladı. Eylül ayında her ay US$40 milyar tutarında konut kredisine dayalı tahvil almaya başlayan Fed, bu imkâna sürdürdüğü gibi yeni başlattığı programla her ay US$45 milyar tutarında uzun vadeli ABD Hazine tahvili alımını da ekledi. Borç ve bankacılık sorunları başa çıkmaya çalışan Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülkenin maliye bakanları, uzun görüşmelerin ardından nihayet Avrupa Merkez Bankası'na (AMB) bankaların denetiminde 2014'ten itibaren yeni yetkiler verilmesi konusunda anlaştılar. Avrupa'da daha kapsamlı bir ekonomik birlik oluşturulması yönünde önemli bir dönüm noktası olarak görülen anlaşmaya göre AMB denetimi 1 Mart 2014'ten itibaren yürürlüğe girecek ve banka Euro Bölgesi’ndeki en az 150 büyük bankanın denetiminden doğrudan sorumlu oldu. TÜFE, Aralık ayında giyim ve ayakkabı fiyatlarında %1.50’lik, ulaştırma fiyatlarında ise %0.27’lik gerilemelere rağmen gıda ve alkolsüz içecekler grubundaki %1.55’lik artışın etkisiyle, piyasa beklentisi ile aynı oranda %0.38 arttı. Böylece, yıllık enflasyon Kasım’daki %6.37’den son on yıldan beri en düşük yılsonu değeri olan %6.16’ya indi. Öte yandan, tarım grubundaki %0.39’luk ve ana metal sanayi grubundaki %1.17’lik aylık düşüşlerin etkisiyle ÜFE Aralık ayında %0.12 geriledi. Buna paralel olarak, yıllık ÜFE artışı %2.45 ile Kasım 2009’dan beri en düşük seviyeye geldi. İhracatta önceki yılın aynı ayına göre %24.8‘lik önemli artışa karşın, ithalatın %12.5 ile son bir yıldaki en yüksek aylık büyümeyi kaydetmesi sonrası Kasım’da dış ticaret açığı US$7.2 milyar ile piyasa beklentisinden daha kötü gerçekleşti. Böylece, Ekim’de %63.7 1 olan 12 aylık ihracatın ithalatı karşılama oranı Kasım’da %64.2’ye yükseldi. Öte yandan, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış verilere göre ihracatta aylık %2.5 azalma, ithalatta ise %0.7’lik ılımlı bir artış görüldü. Mayıs’ta %9.75’i gören ortalama fonlama maliyetini yavaş yavaş indirerek Ekim’de %5.81’e getiren MB, yılın son enflasyon raporunun açıklandığı toplantıda gerekli görülürse %5.75’lik politika faizinin altına (%5.50’ye kadar) indirilebileceği sinyalini vermiş, sonrasında da Kasım’da ortalama %5.69’a, 7 Aralık itibariyle de %5.60 seviyesine getirmişti. Aralık PPK toplantısında politika faizinin %5.5’e indirilmesinin ardından daha da gerileyen ortalama fonlama maliyeti Aralık sonuna doğru %5.51’i gördükten sonra 15 Ocak itibariyle %5.64’e geldi. 2013 yılının ilk aylarında, yurt dışında AB’de devam eden borç krizine yönelik gelişmeleri, ABD’nin Şubat’a ertelenen harcama kesintileri ve Mayıs’a ertelenen borçlanma limitine yönelik gelişmeleri takip eden piyasaların yurt içinde Merkez Bankası’nın politikalarını, açıklanmaya başlayacak 4. Çeyrek bilançoları ve Moody’s’den gelecek haberlere odaklanacağını bekleniyor. Bu gelişmelere paralel olarak önümüzdeki ilk 3 ayda piyasalardaki dalgalanmanın artabileceği düşünülebilir. 2.- Yatırım Politikaları ve Fon performansı 2012 yılının ilk yarısında Avrupa’da yaşanan borçlanma krizinin İspanya ve İtalya üzerinde yoğunlaşması, Amerika ve diğer gelişmiş ekonomilerde gözlenen yavaşlama hareketi ve buna bağlı olarak emtia piyasalarında görülen düşüş piyasalarda ciddi dalgalanmaya neden oldu. Bunu takip eden ikinci yarıda ise, Merkez Bankalarının yeni genişleme politikaları üretmesi ve Avrupa’nın İspanya ve İtalya için ortaya koyduğu çözümler piyasalar tarafından olumlu karşılandı. 2012 yılında, Amerikan DJI endeksi 12,221 seviyesinden 13,650 seviyesine kadar yükseldikten sonra gerileyerek yılı 13,104 seviyesinden kapattı. MSCI Gelişmekte Olan Ülkeler Endeksi ise aynı dönemde 916 seviyesinden Bankalarının 1,049 seviyesine yürüttüğü yükselerek genişlemeci kapandı. politikalar piyasa Gelişmiş ülkelerin oyuncularının risk Merkez algısının yumuşamasına ve güvenli liman kabul edilen varlıklardan çıkarak daha riskli varlıklara yönelmesine yol açtı. Amerikan Hazinesinin ihraç ettiği kıymetler dalgalı bir seyir sonunda %1.8760 seviyesinden açıldığı yılı %1.7570 seviyesinde kapattı. 2012’de EURUSD paritesi de diğer piyasalarda görülen hareketlere paralel olarak 1.2937 seviyesinden 1.3194 seviyesine kadar yükseldi. Uluslararası Borçlanma Araçları Fonu, ABD Hazinesi’nin ihraç ettiği tahvillere ağırlıklı yatırım yapan bir fon olduğundan, getirisi ABD tahvil faizlerinin hareketleri ve Dolar/TL kurundaki gelişmelerden etkilenmektedir. Yıla 1.8850 seviyesinde başlayan Dolar/TL kuru, yurtdışı piyasalarda oluşan olumlu seyir ile yılı 1,7916 seviyesinde kapattı. Bu dönemde portföyde kağıt ağırlığımızı karşılaştırma ölçütüne yakın tutarak piyasalarda yaşanan dalgalanmalardan zarar görmemeye çalıştık. Önümüzdeki süreçte yurtiçi siyasi ve ekonomik gelişmeler ve global risk iştahında yaşanan gelişmeler TL’nin yönünü belirleyecektir. 2 31.12.2011-31.12.2012 tarihleri arasında fon getirisi -%3,23 olarak gerçekleşirken, hedef benchmarkının getirisi -%2,02 olarak gerçekleşmiştir. Fonun karşılaştırma ölçütü “%90 USD US FTSE (5-7 yıl) T-bills endeksi, %8 KYD ON Repo (brüt) Endeksi, %1 KYD 1 aylık Gösterge Mevduat endeksi (TL), %1 KYD 1 aylık Gösterge Mevduat endeksi (USD)” olup, fon %80-100 aralığında uluslararası borçlanma araçlarına, %0-20 aralığında ters repo/borsa para piyasası işlemlerine, %0-20 aralığında mevduat/katılım hesabına yatırım yapar. Borsa para piyasası işlemleri fon portföy değerinin en fazla %20’si oranında yapılacaktır. 3.- Fon Kurulu Kararları 19/09/2012 tarihli fon kurulu toplantısında alınan karar: Garanti Emeklilik ve Hayat A.Ş. Gelir Amaçlı Uluslararası Borçlanma Araçları Emeklilik Yatırım Fonunda uygulanmak üzere ekteki sunulmasına, risk yönetim prosedürünün onaya risk kontrollerine ilişkin işlemlerin Garanti Hizmet Yönetimi A.Ş. bünyesindeki ilgili birimler tarafından yerine getirilmesine, maruz kalınan risk tutarı ve alınması gereken önlemler konusunda aylık olarak Fon Kurulu’na raporlama yapılmasına oy birliği ile karar verilmiştir. EMEKLİLİK YATIRIM FONLARI İÇİN RİSK YÖNETİM PROSEDÜRÜ Garanti Emeklilik ve Hayat A.Ş.’nin kurucusu olduğu emeklilik yatırım fonlarında uygulanmak üzere işbu risk yönetim prosedürü oluşturulmuştur. 1. Fonların Karşı Karşıya Olduğu Riskler: 3 Emeklilik yatırım fonlarının portföylerindeki muhtemel türev araçlar nedeniyle maruz kalabileceği riskler, genel olarak, piyasa riski, kredi riski, karşı taraf riski, yoğunlaşma riski ve operasyonel risk ana başlıkları altında sınıflandırılabilir. Piyasa Riski: Faiz oranı riski, kur riski, takas riski ve emtia riskini kapsamaktadır: Faiz oranı riski; emeklilik yatırım fonunun faiz oranlarındaki hareketler nedeniyle portföyünde yer alan türev finansal araçlara ilişkin pozisyona bağlı olarak maruz kalabileceği zarar olasılığını, Kur riski; emeklilik yatırım fonunun türev araçlar nedeniyle döviz kurlarında meydana gelebilecek değişiklikler sonucu maruz kalabileceği zarar olasılığını, Takas riski; takas işleminin vade tarihinde gerçekleşmemesinden ötürü işleme konu menkul kıymet, döviz veya endeksteki fiyat değişimleri nedeniyle emeklilik yatırım fonunun maruz kalabileceği zarar olasılığını, Emtia riski; emeklilik yatırım fonunun emtia fiyatlarındaki hareketler nedeniyle emtiaya dayalı türev finansal araçlara ilişkin pozisyona bağlı olarak maruz kalabileceği zarar olasılığını ifade etmektedir. Emeklilik yatırım fonlarının maruz kalacağı piyasa riski Riske Maruz Değer (RMD–Value at Risk–VaR) hesaplama yöntemiyle hesaplanacaktır. RMD hesaplamaları Rasyonet A.Ş. tarafından hazırlanmış olan “Portföy Analizi” programı aracılığı ile yapılacaktır. Kredi Riski: Emeklilik yatırım fonunun portföyünde yer alan türev araçlara ilişkin pozisyonlarda, olağan piyasa hareketleri dışında, bu pozisyonları oluşturan finansal araçları ihraç veya garanti eden ve ödeme yükümlülüğünü üstlenen kuruluşların yönetimlerinden ve mali bünyelerinden kaynaklanabilecek sorunlar nedeniyle meydana gelebilecek zarar olasılığını ifade etmektedir. Karşı Taraf Riski: Emeklilik yatırım fonları, ilgili mevzuat ve içtüzüklerde belirtilen sınırlar dahilinde organize ve tezgahüstü piyasalarda işlem yapabilir. Organize piyasalarda karşı taraf riski tezgahüstü piyasalara nispeten çok daha düşüktür. Bununla birlikte, emeklilik yatırım fonları borsa dışı karşı tarafların sözleşme koşullarına ilişkin ihtilaf (iyi niyetli ya da değil) nedeniyle işlemlerin ilgili şart ve koşullarını yerine getirememesi riski ile karşı karşıya kalabilir ki, bu fonların ekonomik yönden zarar görmesine neden olabilir. Emeklilik yatırım fonlarının portföylerine, içtüzüklerinde izin verilmiş ise, borsa dışından alınan türev araçlar nedeniyle maruz kalınan karşı taraf riski, ilgili içtüzüklerinde belirtilen sınırları aşamaz. Kurucu bünyesindeki iç kontrol mekanizmaları gereğince ve karşı taraf riskini minimize etmek amacıyla, tezgahüstü piyasalarda yapılacak işlemler için karşı taraflarla, fon kurulu tarafından onaylanan limitler dahilinde çalışılacaktır. 4 Yoğunlaşma Riski: Emeklilik yatırım fonları, yatırımlarını belirli bir tür yatırım aracına ya da tekli ihraç ya da dar bir ihraç edenler grubu üzerinde yoğunlaştırdığı ölçüde belirli ekonomik, siyasi, düzenleyici ya da diğer gelişmelere bağlı olarak, yüksek oranda çeşitlendirilmiş portföylere oranla daha savunmasız olur. Fonların toplam getirisi, yeteri kadar çeşitlendirilmemiş portföy oluşturulması durumunda, eldeki varlıkların kötü performansından önemli ölçüde olumsuz etkilenebilir. Operasyonel Risk: Türev araçlara ilişkin operasyonel süreçlerdeki aksamalar sonucu hata ve usulsüzlüklerin gözden kaçmasından, fon yöneticisi tarafından zaman ve koşullara uygun hareket edilememesinden, bilgi teknolojisi sistemlerindeki hata ve aksamalardan kaynaklanabilecek zarar olasılığını ifade etmektedir. Yukarıda sayılan risklere ek olarak hükümetlerin ticari, mali, parasal ve kambiyo kontrol program ve politikaları, ulusal ve uluslararası siyasi ve ekonomik olaylar ve politikalar da türev finansal araçlara ilişkin pozisyon durumuna bağlı olarak fon portföy değeri üzerinde etkili olabilmektedir. 2. Türev Araçlar İçin Teminat Alınması Durumu: Emeklilik yatırım fonlarının içtüzüklerinde izin verilmesi halinde, borsa dışından fon portföyüne alınan türev araçlar için karşı taraftan teminat alınması halinde, her bir türev araç için alınan teminat söz konusu türev aracın karşı taraf riskinin hesaplanmasında dikkate alınır. Bu kapsamda, nakit ya da likit olan varlıklar teminat olarak kabul edilebilecektir. Teminatın piyasaya göre değerleme (marking to market) sıklığı en az fonun pay fiyatının hesaplanma sıklığına eşit olacaktır. Teminat yalnızca ihmal edilebilir risklere maruz olacaktır. Teminatlar Sermaye Piyasası Kurulu düzenlemelerinde tanımlanan saklayıcı kuruluşlarda emeklilik yatırım fonu adına bloke edilir. Nakit teminatlar ise, sözleşmenin karşı tarafından bağımsız bir bankada emeklilik yatırım fonu adına bloke edilir. Teminat, karşı tarafın yükümlülüğünü yerine getirmemesi halinde koşulsuz olarak ve tamamıyla emeklilik yatırım fonu tarafından kullanılabilecektir. Bu doğrultuda, borsa dışından fon portföyüne alınan türev araçlar için alınacak teminatlar, fon kurulu tarafından, yukarıda yer verilen niteliklere uygunluk ile işlemin karşı tarafı ve piyasa koşulları dikkate alınarak likiditeyi maksimize edecek ve riski en aza indirecek şekilde belirlenecektir. 3. Risk Yönetim Prosedürünün Uygulanması ve Sorumlu Birimler: Emeklilik yatırım fonlarının risk kontrolüne ilişkin işlemler, Garanti Hizmet Yönetimi A.Ş. bünyesindeki ilgili kontrol birimleri tarafından yerine getirilir. 5 Maruz kalınan risk tutarı ve riskler karşısında alınması gereken önlemler konusunda aylık olarak fon kuruluna raporlama yapılır. Raporlama faaliyeti Garanti Hizmet Yönetimi A.Ş. nezdindeki Uygunluk Denetimi Birimi tarafından gerçekleştirilir. 4. Risk Yönetim Sisteminin Denetimi: Portföy yönetiminden sorumlu birimlerin risk yönetimine ilişkin faaliyetleri ile risk kontrol sistemi yılda en az bir kere Kurucu tarafından denetlenir ve tespitler rapora bağlanır. 31/12/2012 tarihli fon kurulu toplantısında alınan karar: Emeklilik Yatırım Fonlarının Kuruluş ve Faaliyetlerine İlişkin Esaslar Hakkında Yönetmelik Taslağında yer alan ancak işbu karar tarihi itibarıyla Resmi Gazetede yayımlanmak suretiyle resmiyet kazanmayan aşağıdaki değerleme esaslarının, 01.01.2013 tarihinden itibaren kurucusu olduğumuz emeklilik yatırım fonlarında uygulanmasına oybirliğiyle karar verilmiştir. 1. Borsada işlem gören varlıklar değerleme gününde borsada oluşan en son seans ağırlıklı ortalama fiyat ve oranlarla değerlenir. Şu kadar ki, işlem gördüğü borsada kapanış seansı uygulaması bulunan varlıkların değerlemesinde kapanış seansı fiyatı kullanılır. 2. Portföyde yer alan yabancı para birimine dayalı para ve sermaye piyasası araçları, değerleme günü itibarıyla oluşan en son fiyatlarının ilgili oldukları yabancı paranın TCMB döviz alış kuru ile çarpılması suretiyle değerlenir. 3. Portföyde yer alan yabancı ülke borçlanma araçları ile Türkiye Cumhuriyeti Eurobondları, Türkiye saati ile 16:15 itibarıyla Bloomberg ekranlarında geçen alış ve satış kotasyonlarının ortalamasına, fon fiyatı hesaplanan gün itibarıyla birikmiş kupon faizlerinin eklenerek bulunacak fiyatlarının ilgili oldukları yabancı paranın TCMB döviz alış kuru ile çarpılması suretiyle değerlenir. İşbu Fon Kurulu kararı, yukarıda anılan kendiliğinden hükümsüz hale gelir. 6 Taslağın yürürlüğe girmesi sonucu