yayın no: 104 ÇOCUKLAR iÇiN iSLÂM TARiHi Genel yayın yönetmeni: Ergün Ür Yayınevi editörü: Özkan Öze iç düzen/kapak: Zafer Yayınları Kapak illustrasyonu: Murat Bingöl isbn: 978 605 5523 16 9 Sertifika no: 14452 Uğurböceği Yayınları, Zafer Yayın Grubu’nun bir kuruluşudur. Mahmutbey mh. Deve Kald›r›mı cd. Gelincik sk. no:6 Ba€c›lar / ‹stanbul, Türkiye Tel: (0 212) 446 21 00 Fax: (0 212) 446 01 39 www.zaferyayinlari.com / [email protected] copyright © 2011 1. Baskı: Şubat, 2011 Bas­kı-cilt: Vesta Ofset, 0 212 445 72 52 Emine Aydın Resimleyen: Sevgi İçigen İşte size gül kokulu bir kitap daha! Sizlere böyle bir kitabı hazırlayabildiğimiz için, Uğurböceği Yayınları olarak kalbimiz sevinçle dolu. Kitabımız çok kalın bir kitap değil. Ama içi öyle kıymetli şeylerle dolu ki, okudukça bize hak verecek ve “Bu kitap benim için tam bir hazine imiş!” diyeceksiniz. Kitapta, Sevgili Peygamberimiz’in hayatı boyunca yaşanan en önemli olayları, kısa kısa anlattık. Bu kitabı okuduktan sonra, İslam Dini’nin ilk ortaya çıktığı yıllara dair, çok şey öğrenmiş olacaksınız... Sizlere, İslam tarihi’ni ve Peygamberimiz’in hayatını anlatırken, olayların yaşandığı yılları kocaman rakamlarla yazdık ki, kolayca aklınızda kalsın... Ayrıca bu kitabın, Peygamberimiz ve dinimiz İslâm hakkında ileride okuyacağınız kitaplar için, bir basamak olmasını ümit ediyoruz... –Uğurböceği Yayınları 571 Fil olayı yaşandı: Yemen Ülkesi’nin Ebrehe adında bir kralı vardı. Uzun zamandır Mekke şehrini çok kıskanıyordu. Çünkü Kutsal Kâbe, Mekke şehrinde olduğu için, herkes Kâbe’yi çok seviyor, onu görmek için Mekke’ye gidiyordu. Bu duruma daha fazla katlanamayan Ebrehe: “Eğer Kâbe’den daha güzel bir ibadet yeri yaparsam, insanlar Mekke yerine benim ülkeme gelirler” dedi. Sonra da, büyük ve süslü püslü bir mabed yaptırdı. Ebrehe’nin, Kâbe’ye rakip olsun diye bir mabed yaptırdığını duyan Mekkeli bir adam, bu işe çok kızdı. Ve üşenmeyip Yemen’e giderek, Ebrehe’nin mabedinin sağını solunu kirletip pisletti. Bu olay Ebrehe’yi çılgına çevirdi. Hemen, içinde tank gibi fillerin bulunduğu ordusu ile Mekke’ye doğru yola çıktı. Amacı Kâbe’yi yıkmaktı. Mekke’ye yaklaşan Ebrehe ve ordusunun ilk yaptıkları iş, Mekkelilerin çevrede otlayan deve sürülerine el koymak oldu. O sıralarda, Mekke’nin reisi Abdülmuttalip adında bir adamdı. Hemen Ebrehe’nin çadırına gitti ve: “El koyduğun develer içinde benim iki yüz devem var. Onları geri istiyorum!” dedi. Ebrehe şaşırdı: “Ben buraya Kâbe’yi yıkmak için geldim, sen ise sadece develerini düşünüyorsun. Ne tuhaf ” dedi. Abdulmuttalip: “Ben develerimi istiyorum! Kâbe’yi sahibi korur!” diye cevap verdi. Ebrehe bu cevaba: “Hah! Hah! Hah!” diyerek güldü. Fakat bu hiç gülünecek bir şey değildi. Çünkü Kâbe’nin sahibi Allah’tı. Ertesi gün Ebrehe, ordusuna saldırı emrini verdi. Fakat, ordunun en büyük fili ve öteki fillerin başı, Kâbe’ye doğru tek bir adım bile atmadı. Dövdüler, bağırdılar, çekiştirip durdular... Ama Mahmut adındaki bu fil yerinden bir milim bile kımıldamadı. İşin garibi, fil sürücüleri, yönünü Kabe’den başka bir tarafa çevirdiklerinde Mahmut tıpış tıpış gidiyordu. Yüzünü Kâbe’ye doğru döndürdüklerinde ise, olduğu yere bir dağ gibi çöküyordu. 10 Ebrehe öfkeden kudurdu. Çünkü fillerin başı Mahmut yürümeyince, öteki filler de yürümüyordu. Bir süre sonra gökyüzünde binlerce kuş belirdi. Kuşların ağızlarında minicik taşlar vardı. Ve o taşları Ebrehe’nin ordusu üzerine atmaya başladılar. Taşlar yere düşerken gittikçe hızlanıyor ve kime isabet ederse, çok feci yaralıyordu. Kısa bir süre sonra ordu perişan oldu. Ve sağ kalanlar, kaça kaça canlarını zor kurtardılar. Abdülmuttalip doğru söylemişti. Allah Kâbe’yi korumuştu. 11 571 574 Peygamberimiz dünyaya geldi: Ebrehe ve fillerinin başına gelenler 571 senesinin en önemli olaylarından biriydi ama en önemli olayı değildi. En önemli olay bundan birkaç ay sonra yaşandı. Sevgili Peygamberimiz dünyaya geldi! Peygamberimizin babasının adı Abdullah, annesinin adı ise Amine’dir. Fakat Peygamberimiz dünyaya yetim olarak geldi. Çünkü, o doğmadan aylar önce babası Abdullah öldü. Peygamberimize dedesi sahip çıktı hatta ona Muhammed ismini de dedesi verdi. Peygamberimiz’in dedesi, Mekke’nin reisi Abdulmuttalib idi. Hani Ebrehe’den develerini isteyen ve ona “Kâbe’nin sahibi Allah’tır. Onu, Allah korur!” diyen kişi... Süt anne yılları: O zamanlar, Mekke’de şöyle bir gelenek vardı. Yeni doğan çocuklar, bir sütanneye verilerek, havası, suyu daha güzel başka bir yere gönderilirlerdi. Peygamberimizi de Halime adında bir kadına verip gönderdiler. Halime Annemiz Peygamberimiz’e sütannelik yaptı. Halime’nin Şeyma, Abdullah ve Üneyz adında üç çocuğu da, Peygamberimiz’e süt kardeş oldular. Üç-dört yıl kadar sonra, 574 yılında, Sevgili Peygamberimiz, Halime Annemiz tarafından tekrar Mekke’ye getirildi ve onu çok çok çok özleyen annesi Amine’nin kollarına geri döndü. 12 13 575 Peygamberimizin annesi vefat etti: Sevgili annesine kavuşan Peygamberimiz, onunla çok güzel günler geçiriyordu. Bir gün, yanlarına hizmetçileri Ümmü Eymen’i de alarak, Medine’ye, gezmek ve orada yaşayan akrabalarını ziyaret etmek için gittiler. Medine’de bir ay kaldılar. Peygamberimiz orada çok güzel günler geçirdi. Arkadaşları oldu, onlarla oyunlar oynadı hatta yüzdü ve ok attı. Medine’den ayrılma vakti geldi ve Mekke’ye doğru yola çıktılar. Ancak geri dönüş yolunda Amine Annemiz hastalandı. Medine’den uzakta, Ebva denen köyde vefat etti. Ümmü Eymen, Peygamberimizi alıp Mekke’ye dedesi Abdülmuttalip’e sağ salim teslim etti. O artık hem babasız, hem de annesiz bir yetimdi... 14 15