Aort Yetersizliğinde Koroner Kan Akımının Transözofajiyal Ekokardiyografi ile Değerlendirilmesi Doç. Dr . Hayrettin KARAEREN, Yard. Doç. Dr. Mehmet UZUN, Dr. Oben BAYSAN, Dr. Kürşad ERİNÇ, Dr. Atilla İYİSOY, Dr. Turgay ÇELİK, Prof. Dr. Ertan DEMİRTAŞ Gülhane Askeri Tıp Akademisi ve Askeri Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı ÖZET (AY), aort kapağımn diyastolde yeterli kaynaklanan bir kalp kapak lıastalı­ ğ ıdır. Bu çalışmada, AY bulıman hastalarda göriilen koroner kan akımı değişikliklerini transözofajiyal ekokardiyografi ile değerlendirnıeyi amaçladık. Aort yeters izliği A 11alıtar kelimeler: Aort yetersizliği, koroner kan transözofajiyal ekokardiyografi akımı, kapanamanıasmdan Çalışma GATA Kardiyoloji Kliniğinde yiiriitiildü. Çalış­ Tsi kadın; 23'ü erkek 30 hasta alındı ( Yaş ortalaması = 24±8 yıl). Hastalar hafif ve ağır AY gruplarına ayrıldı. Kontrol grubu (n=lO), öykii,fizik muayene, elektrokardiyografi ve ekokardiyografik olarak herhangi bir kalp hastalığı bulunmayan hastalardan seçildi. Bireylere anamnez ve fizik muayene sonrası transtorasik ekokardiyografik (TTE) ve bunu takiben de transözofajiyal ekokardiyografi (TÖE) uygulandı. TTE ile hesaplanan sol ventrikül kitlesi hastamn viicıa y üzey alanına bölünerek sol ventrikl kitle indeksi hesaplandı. TÖE sırasmda, sol ana koroner arter bifurkasyonunım hemen distalinde ön inen daldan (LAD) pulsed Doppler akını kaydı. alınarak videoya kaydedildi. Ölçümler daha sonra bu kayttlar fizerinden yap ıldı. Akım kaydmdan, ortalama ve pik sisrafik akını hızlan , ortalama ve pik diyastolik akım hızlan, diyastolik ve sistolik akını htz integral i, LAD arter çapt ölçiildii. AY şiddeti, parasternal uzun eksen gönlntiiye göre değerlen­ dirildi; jet akım11ı mitral ön yaprak uç ktsnıından daha distale geçmesi durumunda ağır; geçnıemesi durwııunda hafif AY olarak kabul edildi. Gruplararast karşı laşttnıı a­ larda Mamı-Whitn ey U testi kullanıldı, p<O.,OS olması anlamlı kabul edildi. nıaya Kontrol ve hafif AY grubu arası ndafark saptamııa:ken; AY grubu ile kontrol ve hafif AY grubu arasmda ortalama sistolik akını hızı, pik sistolik aktm lım, ortalama eliyasto/ik akım lım, pik eliyasto/ik aktnı lım, diyastolik akım hız integra/i, sisto/ik akını hız integrali, LAD arter çaplan arasmda istatistiksel olarak anlamlı fark vardı. Akımikitle indeksi ağır AY grııbunda hafif AY grubıma oranla daha dfişiik hulıuıdu ( 14 .6±3.6'ya karşılık 11.7±2.4). (AY), aort kapağının yetersiz kakaynaklanan; etyolojik olarak romatizmal kalp hasta lığının birinci sırada yer aldığı, kalp kapak hastalık l arının o/o 1O' unu o l uşturan bi r kalp kapak h asta lı ğ ı d ır. Kalbe diyasto li k yüklenme son ucu sol ventrikülde genişleme olur. Hafif aort yetersizlikleri iyi tolere edilir. Müdahale edilmeyen orta şid­ detli aort yetmezliklerinde 10 y ıllı k survi %50 civarındad ı r. Aort yetersizliğ i nde sistolik ve diyastolik arter basınç l arında deği ş iklikler olmaktadır. Olu şa n bu değişik li kl er koroner perfuzyon basınçlarını koroner kan akımını değ i şt i rir. AY o l gu l a rında koroner akım dinamiği ince lenm iş ( 1.2) olmasına karşın; AY fizyopatolojisini yeterince açıklayan bir araştırma yap ılm amı ştır. Bu ça lı şmada, aort yetersizlikleri ndeki ko roner kan ak ım paternini transözofaj iyal ekokardiyografi ile belirledik ve aort yeters izliğinin şid­ deti ile koroner kan ak ımı arasındaki ilişkiyi saptamaya çalışt ı k. Aort yeters i zli ği panmasından ağır MATERYEL ve METOD Sonuç olarak, hafif AY'de koroner kan akını pateminde değişiklik olmamaktadır. A ğırAY'de ise, koroner kan aktnıt artmakta, fakat bu artış AY nedeniyle eksantrik olarak hipertro/iye olan kas kitlesini karşılayacak diizeyde olma- Hastalaı·: Çalışına GATA Kardiyoloji Kl i niğinde yürütüldü. Çalışınaya kronik aort ye tersizl i ği bulunan 7'si kadın; 23'ü erkek toplam 30 hasta a l ınd ı (yaş ortalaması = 24±8 yıl) . Şu özelliklerin bulunduğu hastalar ça lı şma kapsamı dışında tutuldu: ( ı ) Eşlik eden koroner arter hastalığı olanlar -Anamnez ve EKG'ye göre- (2) Konjenital kalp h astalığı ve/veya AY Dışında kapak h astalığı olanl ar; (3) Normal sinüs ritmi dışında ritmi bulunanlar (ça lışma sı rasınd a kalp hızı > 100/dk ya da < 60/dk olanlar); (4) Doppler ekokardiyografi ile aort grad iyenti 25 mm Hg'dan fazla olanlar; (5) Kardiyovasküler sistem dinaıniğine etkili ilaç kullananlar. maktadır. Alındığı ı arih : 27 M arı 1998. revi zyon 4 Ağustos 1998 Yazı şına adresi : Doç. Dr. Hayreııin Karaeren. Gülhane Askeri Tıp Akademisi ve Askeri Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı 06018 Etlik, Ankara 488 Hastalaraort yetmezliğ i nin şiddetine göre hafif ve ağırAY grubu olmak üzere 2 gruba ayrıldı. Karşıla ştırma amac ı ilc \0 bireylik bir kontrol grubu oluşturuldu. Kon trol grubu, anamnez, fizik muayene, elektrokardiyografi ve ekokard i- 1-1. Karaeren ve ark.: Aorı Yetersizliğinde Koroner Kan Aktiiiiiiiii Transözofajiyal Ekokardiyografi ile Değerlendirilmesi yografi k olarak tamamen sağlam bireylerden seçildi. Hastala rı n bulgu ve belirtileri kaydedildi. Tüm hastalardan muvafakat belgesi alınd ı . İşlem: AY olgularına ve kontrol bireylerine uygun anamnez ve fizik muayene sonrası transtorasik ekokardiyografi (TTE) ve sonrasıııda TÖE uygulandı. Çalışmada HewlettPackard Sonos 2500 Ultrasonografi ci h az ı ; TTE için 3.5 MHz transduser ve TÖE için 5.0 MHz transrluser kulla nıl­ dı. TTE ile elde edilen sol ventrikül çap ve duvar kalınlık­ larından Penn formülü ile sol ventrikül kitlesi hesap l a ndı. (Pe nn fo rmülü: LVM(g)= 1.04 [(L VIDd+VSTd+PWTd)3(LV!Dd)3]- 13.6; L VM=so l ven trikü l kitlesi, LVIDd=sol ventrikül diyastolik içi çapı, VSTd=diyastolik sol ventiküler septal kalınl ı k , PWTd=diyastolik sol ventrikü ler arka duvar kalınlığı ) . Elde edilen sol ventrikül kitlesi vücut yüzey alanına bölünerek sol ventrikül kitle indeksi hesaplandı. Vücut yüzey alanı ekokard iyografi cihazı tarafından boy ve kilo veril erine dayanarak otomatik olarak hesaplandı. TÖE'den 1 saat önce hastalara oral yolla diazepam 5 mg verildi. İşlemd en hemen önce hastanın farenksine lidokain spreyi ile lokal anestezi uygulandı. TÖE sırasında, sol ana koroner arter bifürkasyonunun hemen distalinde sol ön inen daldan (LAD) alıııan koroner kan akım pulsed Doppler akımları videoya kaydedil di. Ölçümler daha sonra bu kayıtlar üzerinden yapıldı. Ak ı m kayd ı nda n. ortalama ve pik sistolik ak ı m hızı ortalama ve pik diyastol ik akım hı zı, diyastolik ve sistolik ak ı m hı z integral i (Şeki l-I ), LAD arter çapı hesaplandı. İstatistiksel anal izierde üç ardışık ölçümün ortalaması kullanıldı. AY ş iddeti , parasternal uzun eksen görüntüye göre renk li Doppler ekokardiyografide diyastolik ak ı mın mitral ön yaprak uç kısmından daha distale geçmesi durumunda ağı r; geçmemesi durumunda hafif olarak kabul edildi. Video kayıtlarının alındığ ı sırada manuel olarak sfigmomanometre ile sağ koldan brakiyal arter basıncı ölçüldü. Kalp hızları EKG'deki RR mesafelerine göre hesap landı. İstatistikler: Gruplar arası karşılaştırmalarda Mann-Whitney U testi kullan ı ldı , p<0.05 olması anlamlı kabul edi ldi. Sürekli değişkenler ortalama± 1 SD olarak bel irtildi. İsta­ tistiksel analizler için SPSS for Windows paket programı kullanıldı. BULGULAR Çalışma kapsam ı na 40 hasta alındı. Hastaların 1O'u kontrol (yaş ort. = 24±4 yıl; erkek kadın oranı = 8:2) 17'si hafif AY (yaş ort.=24±4 yıl; e rkek: kadın oranı = 14 :3) ve 13'ü ağı r AY (yaş ort.= 24±3 y ıl ; erkek: kadın oranı = 10:3) olgusu idi. Kalp hızı değerleri , kontrol g rubunda 74.8±9.2 atı m/dk, hafif AY grubunda 76.6±6.6 atım/dk ve 79.4±7 .I atım/dk idi. Gruplar arasında kalp hı zı , e rkek/kadın oran l arı, yaş açı s ın da n is tatistikse l olarak an l am lı fark yoktu (p>0.05). Has talarda saptanan belirtiler şöy leydi: ll hastada çarp ıntı (6's ı hafif, 5'i ağ ır AY g rubu); 4 has tada eforla ge len nefes darlığı (tümü ağır AY grubu); 5 hastada göğüs ağrıs ı (tümü ağır AY grubu). Kontrol grubu herhangi bir y akınm as ı o lmayan kişi l erden oluşturuldu. Hafif AY grubunda 8 hasta çarpınt ı yakınmas ı nedeni ile araştırılırken; ka lan 9 hasta ise periyodik m uayene ler s ırasında yapılan ekokard iyografi incelemesi sonucunda AY sa ptanmas ı üzerine çalı şma grubuna alındı. AğırAY grubunda 3 hasta eforla gelen nefes darlığı ; 5 hasta göğüs ağrısı: 4 hasta ise çarpıntı yakın mala rı nedeniyle yapıl an fiz ik m uayenede, kalan 1 hasta ise periyodik muayenede diyastolik üfürüm sapta nm as ı üzerine yapılan ekokardiyografik inceleme sonrası çal ı şma gru buna a l ındı. Hastaların Doppler e kokardiyografi parametreleri ve sol ventrikül kitleleri tablo-! 'de gösteri l mi şt i r. Karş ı­ laşt ırma yapıl an parametreler ve değerleri tablo 2'de gösterilmiştir. Buna göre kontrol grubu ile hafif AY g rubu arasında herhangi bir fa rk saptanmazke n; ağırAY grubunda ortalama ve pik sistolik akım hı zı; o rtalama ve pik diyastolik akım hızı, sol vent ri kü l kitlesi; LAD sistoli k ve diyastolik çapı ; sistoli k ve diyastolik akım hı z in tegralleri; akım miktarları, kontrol ve hafif AY g rup l arı na göre anlamlı oranda daha fazla idi (p<0.05). Buna karşın akım/kitle oran ı ağırAY grubunda daha az idi (p<0.05). TARTIŞMA Şeki l ı. örneği Sol ö n inen koroner arterden e lde edilen bir akım kaydı Koroner kan akım ı mi yokard kinetiğinin önemli belirleyic ilerinden biridir. Bu nedenle koroner akım dinami ğ inin değerlendirilmesi, kardiyologların her zaman il gisin i çekmi ştir. Koroner kan ak ımı çoğu invaziv o lmak üzere çeş itli yöntem lerle değerlenciiri le- 4R9 Tablo 1. Has tal a rın arteriel kan Hasta no bas ın çları , koroner akım profili özellikleri v esol ventrikül kitle indek sleri Göğüs AKB (mmHg) Pik Sistol ik hız (cm/sn) ağrısı O rtalam a sistolik h ız (cm/sn) Pik Diyastolik h ız (cm/sn) SV kitle indeksi (g!m2) Ortalama diyastolik hı z (cm/sn) Kontrol ı 120/80 - 15 28 lO 21 2 130/75 - 14 27 lO 18 144 3 140/80 - 17 36 ll 24 154 4 130/65 - 16 34 ll 26 132 5 120/80 - 19 25 12 20 ı 6 ı 25ns - 25 24 14 20 131 7 ı 25ns - 14 29 lO 21 122 8 125/80 - 13 34 9 26 125 9 130/65 - 18 36 ll 25 ı ı - 13 34 9 19 130 125±8n5±7 o 16.4±3.7 30.7±4.6 10 .7±1.5 22.0±3.0 ı 30.5±1 1.8 - 14 27 lO 22 132 16 26 ll 21 142 lO Ortalama 10/65 134 15 18 Ha fi f AY ı 130/75 2 140/70 3 130/85 29 12 21 164 120/60 - 18 4 12 32 ll 26 122 5 125/60 - 13 34 ll 24 ı 6 125/65 - 17 28 ll 20 122 7 125/80 - 18 39 14 25 142 8 130/80 - 21 37 12 23 ı 9 140/80 - 19 34 ll 26 136 10 135/75 - 16 24 12 18 123 ll 120/80 - 17 26 ll 19 122 12 125/80 - 18 27 lO 21 135 13 130/75 - 15 34 8 25 124 14 135/75 17 30 12 23 150 15 120/65 18 32 9 23 128 128 16 130/70 14 27 9 20 17 125/65 - 19 24 12 20 136 128±6/72±7 o 16.6±2.4 30.0±4.5 10. 1±1.4 22. 1±2.5 13 1.9± 12.4 ı 130/50 - 21 21 13 17 219 2 140/60 - 21 24 14 18 279 AY 3 145/55 4 135/55 5 140/50 6 140/60 7 170/40 25 27 15 22 262 22 31 14 24 272 24 30 17 24 220 20 22 15 27 290 + 22 21 16 17 309 - 8 165/50 24 20 20 3 10 160/45 + + 27 9 27 27 20 22 29 1 lO 140/50 - 29 27 18 23 273 ll 180/40 + 24 27 17 22 280 12 140/45 + 25 32 15 24 268 13 13/45 - 26 30 18 23 287 147±16/50±6 5 24. 1±2.8 26.4±3.8 16.3±2.2 2 1.8±3.0 273.8±28.0 Ortalama Kısa/tma/ar : 490 18 - Ortalam a Ağı r 18 AY: Aort yetersizliği; AKB: Arteryel kan basıncı, SV: sol ventrikül H. Karaeren ve ark.: Aort Yetersizliğinde Koroner Kan Akımımn Trmısözofajiyal Ekokardiyografi ile Değerlendirilmesi Tablo 2. Karşı laştırması yapıl an parametrelerin grup ortalama değerl eri Kontrol grubu Hafif AY grubu değeri AY grubu değeri Sistolik arter basınc ı (mmHg) ı25±8 128±6 >0.05 ı47±ı6 <0.05 Diyastolik arter bas ıncı (mmHg) 75±7 72±7 >0.05 50±6 <0.05 ı 6.4±3.7 ı6.6±2.4 >0.05 24.1±2.8 <0.05 ı 0.7±1.5 10. 1± 1.4 >0.05 16.3±2.2 <0.05 30.7±4.6 30.0±4.5 >0.05 26.4±3.8 <0.05 Pik sistolik/pik diyastolik hı z oranı 0.55±0.20 0.56±0.ı ı >0.05 0.92±0. ı 2 <0.05 Ortalama diyastolik hı z (cm/sn) 22.0±3.0 22. ı ±2.5 >0.05 21.8±3.0 <0.05 131.9±ı2.4 >0.05 273.8±28.0 <0.05 2.06±0.70 ı.93±0.49 >0.05 3.20±0.74 <0.05 15.9±5.7 ı4.6±3.6 >0.05 Pik sistolik hı z Ortalama sistolik Pik diyastolik Sol venıriküı hız hız (cm/sn) kitle indeksi (gr/m2) LAD akım ı Akım /kitle indeksi Kısa/una/ar: (cm/sn) (m/dk) oranı (ml/gr.dk) ı30.5±ı 1.8 p Ağır ı 1.7±2.4 p <0.05 AY: Aort ye tersizliğ i; LAD: sol ön inen koroner arter bilir (3). Bu yöntem ler altı başlık altında incelenebi lir: termodilüsyon, gaz klirensi, dansitometri, elektromanyetik ve Doppler problar, pozitron emisyon tomografi, ve deney aşamasında olan diğer yön temler (ultrafast bilgisayarlı tomografi, kontrası ekokardiyografi , manyetik rezonans görüntüleme) (4). Termodilüsşyon yönteminde koroner sinüse verilen tuzlu su çözeltisinin sıcaklık değişimi esas a lınır. Tekniğin zaman sabitinin düşük olması ve invazif olması gibi dezavantajlara sahiptir. Gaz klirens yönteminde radyoaktif olmayan gazlar verilerek bunların klirensleri hesaplanır. Aynı anda koroner sinüs kanı ve arter kan örneği alınmasını gerektirir. İnvazif olmas ı en önemli dezavan t ajıdır. Dansitometri yönteminde koroner arteriere verilen kontrası maddenin klirensi videodansitometrik yöntemlerle ölçülür; bu yöntemin de en büyük dezavantajı invazif olmasıdır. Pozitron emisyon tornagrafisi koroner kan akımı yanında, miyokard metaboli z ması hakkında da bilgi veren değerli bir yöntemdir ancak pahalıdır; bu nedenle araştırma amac ı d ış ında kullanılması önerilmemektedir. Elektromanyetik akım probunun kullanı l ­ ması , akım hızının milisaniye duyarlılığında ölçümünü sağlar; bununla birlikte probun yerleşt iri lmesi damann disseke edilmesini gerektirir; ayrıca yerleş­ tirdikten sonra da damar duvarına temas ve kalibrasyon gibi sorunlar vardır. İntrakoroner Doppler tekniği nin bi rçok avantaj ı vardır: diseksiyon gerektirmez, ay nı probla hem si nyal gönderili r, hem de sinyal al- g tlanır (pulsed Doppler kullanılırsa) . Bununla birlikte baz ı varsayımlar gerektirir; damarın ölçüm yapı­ lan alanının sabit kaldığı, hız profilinin damar boyunca bozulmadığı , piezoelektrik kristal ile kan akı m yönü arasındaki açının ihmal edilebilir o ldu ğu gibi. Bu nedenle de intrakoroner Doppler daha çok iyi ayrı alan (örn eğin bir darlığın distali ile praksimali gibi) ya da aynı hastanın aynı damarında iki ayrı zaman diliminde (örneğin papaverinden önce ve sonra gibi) kan akımının karşılaştırılmas ında kullanı­ lır. Ayrıca bu yöntemin de invazif ve pahalı olması dezavantaj larıdır. Konvans iyonel Doppler teknikleriyle transtoras ik yak laşım kullanılarak koroner kan akım ının değer­ lendirilmesi denenmiş olmasına karşın , teknik problem ler (kalp hareketi, koroner kan akımının diğer kalp içi akımlardan ay ırded ilm esi) nedeniyle rutin bir yöntem haline gelmemiştir (5,6). Transözofajiyal ekokardiyografi, koroner kan akımı ­ nın değerlend irilmesinde kull anıl abilecek radikal bir yöntemdir (7,8,9). TÖE'de transtorasik ekokardiyografinin yukarıda sözü edilen sınırl amal arı yoktur. Yamagashi ve ark. (8) transözofajiyal ekokardiyografık yak l aşı mla % 77 hastada proksimal LAD görüntüsü sağlamı şlar ve bu arterden akım kaydı yapabilmiş lerdir. Bizim çalış mamızda bu oran % 94'dür. Daha yüksek oranda görüntüleme yapmam ı z ın nedenleri; hastaların daha genç olması (Yamagashi ve dQl ark .nın çalışmas ınd a has taların ya ş orta l amas ı 52 ike n bizim vakalarımızda 24'tür) ve bu nedenle TÖE'yi daha iyi tolere etmeleri ve uzun süre li görüntülerneye izin vermeleri olabilir. Ayrıca Yamagashi ve ark.nın çalışmas ınd a TÖE'n in biplan, monoplan ya da multiplan olup olmad ığı b elirtilmem iştir. Bizim TÖE probumuzun multiplan olması da oransal y üksekliği açıkl ayab ili r. Çalışmamızda koroner kan akım patemi kontrol ve hafif AY gruplarında benzer özellikler göstermiştir. Pik sistolik akım hı z ının pik diyastolik ak ım hı z ın a o ra nı ; kontro l grubunda 0.55±0.20 iken, hafif AY grubunda 0.56±0.11 bu lunmu ş tur (p>0.05 ) . Oysa ağır AY grubunda bu o ran 0.92±0. 12 bu lu nmuştur; ağı r AY grubunun oranındaki bu yükselmen in nedeni hem sisto1ik akım hı zındaki artmadan (kontro l grubuna kıyasla 16.4±3.7 cın/sn'ye karşılık 24.1±2.8 cm/sn), hem de diyastolik ak ım hızındaki azalmadan (kontrol grubuna kıyas l a 30.7±4.6 cm/sn'ye karşılık 26.4±3 .8 cm/sn) kaynaklanmaktad ır. Bunun anlam ı ağı r AY g rubunda korone r perfüzyon un sistolik komponenti nin artmasıd ır. Bu bulg u Kisanuki ve ark.nın (10) bulgula rıyl a da uyuınludur. Bu bulgunun nedeni hafif AY g rubunda sistolik ve diyastoli k arter ba s ın c ının kontrol grubu yla aynı ike n, a ğ ır AY grubunda sistoli k arter basın c ının artması ve diyastolik arter basıncının azalm ası olabilir. S istel ik ve özell ikle diyastolik bas ı nç fark lılıkla rı koroner perfuzyon bas ınç larında deği ş ikliğe neden olmaktadır. Ça lı şm amız ın en anlamlı bulgusu koroner kan akı ­ hafif AY grubunda artınam as ın a karş ın ağır AY grubunda artmış olmasıdır. Bu sonuç sol ventrikül kitle art ı ş ı ile aç ık l anab ilir. Aort yeters i z li ğ inde oluşan volüm yükle nınesi d iyastolik duvar stres inin artmasına, bu da sarkemerl erde seri artı şa neden olmakta, sol ventrikü l odacı ğ ının hacmi artm akta ve egzantrik hipertrofi oluşmaktadır (1 1). Sol venırikül mının odacık boyutlarının ve sol ventrikül duvar stresinin oksijen gereks inimini artıracak­ tı r. Sol ventrikül hipertrofilerinde koroner delaş ımda deği ş iklikler o l duğu b i ldiril mi ş ti r ( 12,1 3). Bununla birlikte sol ventrikül kitlesinde ki bu artış her zaman koroner arteriyel yataktaki değişiklikler tarafından tam olarak karşılanaınamaktadır. Mi yokard kitle artı ş ı ile koroner kan ak ım ı a rasındaki bu uyumsuz luk koroner akım rezerv çalışmal arında da gösterilm i ş tir ( 14). Çalışmamızda sol ventrikül kitle artı şı hafif AY ol gularında bulunmazke n, ağırAY grubunda anlamlı artması m iyokardın 492 oranda artmı ş bulunmu ştur (sol ventrikül kitle indeksi ha fif AY o l gularında 132±12 gr/m2'ye karşılık ağı r AY o l g ularında 273±28 gr/m2) . Ağır AY olgul arında, hafif AY ile kı yas l andığ ında sol ventri kül ki t lesinde iki kat artı ş olmuştur. Buna karş ıl ık LAD'den elde edilen a k ım (zaman h ız integrali X damar kesit al anı ) artı şı bunu karşıl ayacak düzeyde olmamışt ı r. Nite kim bunun son ucunda akım/kitl e indeksi o ranının ağırAY grubuyla kıyasla ndığında hafif AY grubuna oranla daha az olduğu saptanm ı şt ır (11.7'ye karş ılık 14.7). Çal ı şmamı zda 5 hastada eforla gelen göğüs ağrısı oltü mü ağ ır AY grubunda bulunan ha s ta l ardır. Göğüs ağrı sı iskeminin en an l am lı ve önemli belirtilerinden biridir. Bu ha stal arın tümünün ağ ır AY grubunda bulunm asın ın nedeni, koroner kan akım ınd a artan kas kitles ini ka rş ıl ayacak oranda artış o lmamasıdır. Gerçekte n de çalışmamızda oksije n sağ l anmas ı ile h arcanmas ı aras ındaki dengey i yan s ıtan akı m/ki tle indeksi oranı ya l nızca ağı r AY grubunda aza l mışt ır. Benzer b ir bulgu üm ran ve ark.nın (15) yaptı ğı bir çal ı şmada aort darlıklarında sapt anm ı şt ı r. Bu çalışınada göğüs ağrıs ı ve senkop bulunan aoıt darlıklı hastalarda TÖE ile saptanan koroner kan ak ı mının sistolik ve d iyasto li k pik ak ım hı z l a rınd a (do l ay ısı yla da ortalama ak ı m h ı zlarında) azalma sa pt a nmı ştır. Tüm ağ ır AY grubu ha staları n­ da göğüs ağ rı s ının olmam as ının neden i ağ rı eşik l e­ rindeki farklı lık ile açı kl anabil ir. mu şt u r. Bu has ta l arın Sonuç olarak; aort yetersizliklerinde TÖE ile koroner kan akımı ölçülebilir. Bu yöntem le koroner kan akımı h akk ında de ğerli bi lgiler elde edi le bil ir. Bu bilgiler aort yete rs i zliğinin semptomatoloj isi nin aydınl atılm as ında yararlı o l aca ktır. Aort yetersiz liklerinin baş lan g ı c ında volüm yükle nmesi koroner kan akımında değişikliğe neden olmamaktadı r. Aort yetersizli ğinin şiddeti arttıkça koroner kan ak ım ında artan kas kitles inin beslenmesini karş ıl a m ak üzere artış o l maktadır; ancak bu artış ağır A Y' le rinde yeterli oranda o lmamakta ve hastada anj inal yak ı nma­ lara neden o l maktadır. Gö ğ ü s ağ rı s ını n bu l unması, ak ı m/k itle oranını n azaldı ğ ın a, dolayısıyla artan miyokard kitles i için gerekli kompansatris koroner kan akım artışının oluşamad ığın ı göstermektedir. H astaların operasyon zamanının tayin inde halen kullanılan sol ventrikül sistol sonu çapı ve hacmi gibi parametrelerin yanında koroner kan akım ı ve sol ventrikü l kitle indeksinin de yara r lı o lacağ ın ı d ü şünmekteyiz. H. Karaeren ve ark.: Aort Yetersizliğinde Koroner Kan Akımınlll Transözofajiyal Ekokardiyografi ile Değerlendirilmesi KAYNAKLAR 1. Folts JD, Rowe GG, Kahn DR, Young WP: Phasic changes in human right coronary blood flow before and after repair of aortic insufficiency. Am Heart J 1979; 97: 211-5 2. Fujivara T, Nogami A, Masaki H ve ark.: Coronary flow characteristics of left coronary artery in aortic regurgitation before and after aortic valve replaceınent. Ann Thorac Surg ı 988; 46: 79-84 3. Rapaport E: Natural history of aortic and mitral va! ve disease. Am J Cardiol35: 221, 1975 Diınen s ional Cardiol ı988; Pulsed Doppler Echocardiography. Am J 62:641-644 9. İliceto S, Marangelli V, Memmola C, Rizzon P: Transesophageal Doppler echocardiography evaluation of coronary blood flow velocity in baseline conditions and during dipyridamol-induced coronary vasodilation. Circulation 1991; 83 :61-69 10. Kisanuki A, Murayama T, Matsushita R, ve ark: Transesophageal Doppler echocardiographic assessment of left coronary blood flow velocity in chronic aortic regurgitation. Am Heart J ı 996; ı 3 ı: 101- ı 06 4. Marcus LM, WilsonRF, White CW: Methods of measurement of myocardial blood flow in patients: A critica! review; Circuı ation ı 987; 76: 245-253 ll. Tomanek RJ, Palmer PJ, Pfeifer GL: Morphometry of canine coronary arteries, arterioles, and capillaries during hypertension and left ventricular hypertrophy in dogs. Circ Res 1989; 65: 352-9 S. Gramiak R, Holen J, Moss AJ, Guttiere OH, Picone AL, Roe SA: Left coronary artery blood flow: Noninvasive detection by Doppler US. Radiology 1986; 159: 657662 12. Pearson AC, Pasierski, T, Labowitz AJ: Left ventricular hypertrophy: Diagnosis, prognosis, and management. Am HeartJ 1991; 121: ı48- 157 6. Fusejima K: Noninvasive measurement of coronary artery blood tlow using two dimensional and Doppler echocardiography. JACC 1987; 10: 1024-1031 13. Marcus ML, Mueller TM, Eastham CH: Effects of short and long term left ventricular hypertrophy on coronary circulation. Am J Physiol 1 98ı; 241: H358-H362 7. Redberg RF, Sobol Y, Chou TM, et al: Adenosine induced coronary vaadilation during transesophageal Doppler echocardiography. Rapid and safe measurement of coronary tlow reserve ratio can predict significant left anterior descending coronary stenosis. Circulation 1995; 92: 190-6 14. Strauer BE: Ventricular function and coronary hemodynamics in hypertensive patients. Am J Cardiol ı 979; 44: 999-ı00 6 8. Yamagaishi M, M iyateke K, Beppu S, et al: Assessment of Coronary Blood Flow by Transesophageala Two- lS. ümran H, Fehske W, Rabahieh R, Hagendorff A, Lüderitz B: Relation between syınptoıns and profiles of coronary artery blood flo w velocities in patients with aortic va! ve disease: a study using transesophageal echocardiography. Heart ı 996; 75: 377-83 493