ĐKTĐSADĐ KALKINMA VAKFI E – Bülteni 9-15 MAYIS 2011 DANİMARKA’NIN SINIR KONTROLLERİ AÇIKLAMASI ŞAŞKINLIK YARATTI UYGULAYACAĞINA İLİŞKİN 12 Mayıs 2011 tarihinde Schengen kurallarını görüşmek üzere bir araya gelen AB adalet ve içişleri bakanlarının gündemine, Danimarka’nın İsveç ve Almanya sınırında denetimi sıkılaştırmaya yönelik sürekli kontroller uygulanmasına ilişkin girişimi damgasını vurdu. Danimarka’nın Entegrasyondan Sorumlu Bakanı Soeren Pind, sınır kontrollerinin kişileri ilgilendirmediğini, organize suçlarla ve vergi kaçakçılığı ile mücadeleyi kolaylaştırmak amacıyla sınıra yakın noktalarda gümrük kontrollerinin artırılacağını ve bu uygulamanın Schengen kurallarıyla uyumlu olduğunu vurguladı. Pind, halihazırda İsveç ve Hollanda’nın benzer denetimler yürüttüğünü belirtti. Danimarka’nın açıklamalarının geniş yer bulduğu toplantıda, Fransa’nın isteği üzerine, Avrupa Komisyonu’nun “istisnai” durumlarda Schengen Alanı’nda iç sınır kontrollerinin uygulanmasının önünü açan bir mekanizma oluşturulması önerisine üye ülkeler temkinli yaklaştı. Üye Devletler, Schengen Alanı’na değer verdiklerini ve Schengen’in muhafaza edilmesi gerektiğini vurgularken, Fransa İçişleri Bakanı Claude Guéant, Schengen reformunun onu daha güvenli bir alan haline getireceğini ancak varlığının sorgulanmasına karşı olduklarını belirtirken, “keyfi” uygulamalardan kaçınılması gerektiğini ve kriz anında dahi Avrupa’nın kolektif bir tepki vermesi gerektiğini savundu. Danimarka’nın girişimine istinaden, Belçika, Malta ve Portekiz, diğer üye ülkelere sınır kontrollerine başvurulmaması, ancak mevcut sistemin geliştirilmesi çağrısında bulunurken; Almanya, tek taraflı sınır kontrollerine başvurulmasının diğer ülkelerde “domino etkisi” yaratarak, tehlikeli sonuçlar doğurabileceğine dikkat çekti. Avrupa Komisyonu’nun 4 Mayıs 2011 tarihli önerileri temelinde, Schengen Alanı’nda ne gibi iyileştirmelerde bulunabileceği ve hangi durumlarda sınır kontrollerinin uygulanabileceğine ilişkin yasal statünün önümüzdeki haftalarda netleştirilmesi bekleniyor. Almanya, Avusturya ve Fransa, sınır kontrolleri ile ilgili kararlarda Avrupa Komisyonu’nun sınırlı bir rolü olması gerektiğini, gerekli hallerde, Brüksel’i bilgilendirme zorunluluğu olmadan, üye ülkelerin birbirlerini haberdar etmek koşuluyla, sınır kontrollerine başvurabileceğini savunuyor. Danimarka’nın söz konusu açıklamasının ardından, Avrupa Komisyonu, planlanan tedbirlerin AB genelinde malların serbest dolaşımı ve Schengen Alanı’nda kişilerin serbest dolaşımını engellemeyeceğine dair yasal bir açıklama beklediğini ifade etti. Avrupa Komisyonu Başkanı José Manuel Barroso, Danimarka Başbakanı Lars Lokke Rasmussen ile yaptığı telefon görüşmesinde, gelişmelerden endişe duyduğunu belirtirken, kişilerin ya da malların dolaşımına yönelik herhangi bir istisnai kısıtlamanın AB hukuku ile uyumlu ve orantılı olması gerektiğini, ayrıca üye ülkelerin tek taraflı hareket etmekten kaçınmaları gerektiğini belirtti. Avrupa Komisyonu’nun Adalet ve İçişlerinden Sorumlu Üyesi Cecilia Malmström, Danimarka’nın söz konusu girişiminin sorun yarattığını ve gerekli görülmesi halinde Komisyonu’nun soruşturma başlatmaktan kaçınmayacağını açıkladı. Avrupa Parlamentosu Başkanı Jerzy Buzek de gelişmeleri şaşkınlıkla karşıladıklarını, Schengen Alanı’nın tehlikeye atılmaması gerektiğini vurguladı.