abc abc abc abc abcabc abc abc abcabc abc abc abc

advertisement
Ç.Ü Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi Yıl:2012 Cilt:28-4
TÜRK POPULASYONUNDAKİ HEPATOSELÜLER KANSERLİ VAKALARDA
*
KALITSAL CHEK2 I157T MUTASYONU BULUNMAMAKTADIR
CHEK2 I157T germline mutation is not present in hepatocellular cancer cases of
the Turkish population
Süleyman BAYRAM
Biyoloji Anabilim Dalı
Mehmet TOPAKTAŞ
Biyoloji Anabilim Dalı
Hikmet AKKIZ
Tıp Fakültesi İç Hastalıkları
Anabilim Dalı
ÖZET
Hücre döngüsü kontrol noktası kinaz 2 (CHEK2) proteini çok çeşitli hücre
tiplerinde DNA hasarı yanıtına katılır bu yüzden farklı kanser türlerine yatkınlık için
iyi bir aday gendir. Bu çalışmada, CHEK2 I157T mutasyonunun Türk
populasyonunda hepatoselüler kanser gelişiminde önemli bir rol oynayıp
oynamadığının araştırılması amaçlanmıştır. Toplam 165 hepatoselüler kanserli
vaka ve 446 sağlıklı kontrolde CHEK2 I157T mutasyonu PCR-RFLP ile araştırıldı.
Hepatoselüler kanserli ve sağlıklı kontrollerin hiç birinde CHEK2 I157T mutasyonu
saptanmamıştır. Sonuç olarak, Türk populasyonunda CHEK2 I157T mutasyonu ya
yok veya çok seyrek olabilir ve bunun yanında hepatoselüler kanser oluşumu
üzerine bir katkısı olmayabilir.
Anahtar Kelimeler : CHEK2 I157T mutasyonu, hepatoselüler kanser
ABSTRACT
The cell cycle checkpoint kinase 2 (CHEK2) protein participates in the DNA
damage response in many cell types and is therefore a good candidate for multisite
cancer susceptibility gene. This study was aimed to investigate whether CHEK2
I157T mutation plays an important role in the development of hepatocellular
carcinoma in Turkish population. A total of 165 hepatocellular cancer cases and
446 healty controls were investigated for CHEK2 I157T mutation by PCR-RFLP.
None of the hepatocellular cancer cases and healty controls carried the CHEK2
I157T mutations. In conclusion, CHEK2 I157T mutation is absent or may be very
infrequent and may not contribute to predisposition for hepatocellular carcinoma in
Turkish population.
Key Words : CHEK2 I157T mutation, hepatocellular carcinoma
Giriş
Hepatoselüler karsinoma (HSK) karaciğerin en sık rastlanan primer malign
tümörüdür ve primer karaciğer kanserlerinin %85-90’nını oluşturur (Farazi ve
DePinho, 2006). HSK dünya genelinde beşinci sıklıkta görülen kanserdir ve kanser
nedeniyle ölümde üçüncü sırayı alarak, yılda 500.000’den fazla kişinin bu nedenle
ölümüne yol açar (El-Serag ve Rudolph, 2007). HSK’nın insidansı önemli coğrafi
*
Doktora Tezi-Ph.D.Thesis
- 46 -
Ç.Ü Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi Yıl:2012 Cilt:28-4
farklılıklar gösterir. HSK’lı hastalarının çoğunluğu Sub-Saharan Afrika (Sahara
çölünün güneyinde yer alan ülkeler) ve Doğu Asya’da (%80) görülürken, Kuzey
Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri düşük insidans bölgeleridir (El-Serag ve
Rudolph, 2007). Çin Halk Cumhuriyetinden bildirilen hastalar dünya genelinde
görülen hastaların %50’sinden fazlasını oluşturur (El-Serag ve Rudolph, 2007).
HSK’nın temel risk faktörleri arasında en başta gelen sirozdur. Siroz HSK’lı
hastalarının yaklaşık %70–90’nında mevcuttur. Sirozun major nedenleri arasında
hepatit B, hepatit C, alkolik karaciğer hastalığı ve muhtemelen nonalkolik
steatohepatit (alkolik olmayan karaciğer yağlanması) yer alır. Nadir nedenler
arasında kalıtsal hemokromatozis, alfa-1 antitripsin eksikliği ve otoimmünhepatit
yer alır (Farazi ve DePinho, 2006; El-Serag ve Rudolph, 2007).
Genetik bilginin bütünlüğü, DNA’ya zarar veren endojen (reaktif oksijen
türevleri, DNA replikasyon hatası) ve ekzojen (genotoksik kimyasallar, ultraviyole
radyasyon, radyoterapötik ve kemoterapötik ajanlar) streslerden hücre döngüsü
sırasında karmaşık protein haberleşme ağları ile korunur (Antoni ve ark., 2007). Bu
haberleşme ağlarından biri olan DNA-hasarı kontrol noktası yolağı hücrenin
genomik bütünlüğünü koruyan ve organizmada tümör gelişimini engelleyen
hücresel bir denetim sistemidir (Bartek ve Lukas, 2007). CHEK2 (checkpoint
kinase 2=hücre döngüsü kontrol noktası kinaz 2) bir serin/treonin kinaz olup DNAhasarı kontrol noktası yolağında bulunan merkezi bir öneme sahip proteindir.
CHEK2 porteini hücre döngüsü süresince hücre içerisinde aktif olmayan bir formda
bulunur. Hücre içerisinde DNA hasarı meydana geldiğinde CHEK2 proteini aktif
forma dönüşür. Aktif CHEK2 proteini hücrede bir çok CHEK2 substratını
fosforilasyon ile aktive eder. Aktiflenen bu substratlar hücre döngüsünü durdurarak
DNA hasarı meydana gelen hücrenin yaşamının geleceğini belirlerler. Böyle bir
durumdaki hücrede sonuç olarak ya DNA tamiri veya apopitozis başlatılır (Antoni
ve ark., 2007).
Bugüne kadar meme, kolorektal, akciğer, mesane, ovaryum kanserlerinde,
lenfomalarda ve Li-fraumeni sendromunda CHEK2 geni içerisinde bir çok
mutasyon tanımlanmıştır (Bartek ve Lukas, 2003). CHEK2 geninde belirlenen
önemli mutasyonlardan biri I157T mutasyonudur. Bu mutasyon CHEK2 proteininin
Forkhead (çatalbaş)’e benzer (FHA) bölgesi içersinde bulunan 157. kodonun
belirlediği izolösin aminoasitinin treonin aminoasitine dönüşümüne neden olur
(yanlış anlamlı =missense). Bu mutasyon 470. nükleotid olan Timin’in (T) Sitozin’e
(C) dönüşmesi şeklindeki transisyon tipi nokta mutasyonudur. Bu mutasyon I157T
[İzolösin (ATT) 157  Treonin (ACT)] şeklinde gösterilmektedir. Yapılan çalışmalar
I157T mutasyonuna sahip CHEK2 proteininin bozulmamış ve normal bir şekilde
aktive olduğunu göstermiştir. Fakat aynı çalışmalarda, CHEK2 I157T
mutasyonunun CHEK2 proteini ile bu proteinin substratları olan p53, BRCA1 ve
CDC25A proteinleri arasındaki etkileşimi bozduğu gösterilmiştir. CHEK2 I157T
mutant proteini doğal-tip CHEK2’i proteini ve CHEK2 I157T mutant proteini ile
dimer teşkil edebilmektedir. CHEK2 I157T mutasyonunu heterozigot olarak
bulunduran bireylerde aynı hücre içerisinde mutasyona uğramış allelin oluşturduğu
protein ile yabani tip allelin meydana getirdiği proteinin dimer oluşturarak CHEK2
- 47 -
Ç.Ü Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi Yıl:2012 Cilt:28-4
proteininin inaktivasyonuna neden olduğu ve bu mutant proteinin hücrede bu
şekilde dominant negatif etki gösterdiği saptanmıştır. Bununla birlikte CHEK2
I157T mutant proteininin bozulmuş oligomerizasyonu CHEK2 I157T mutant
proteinlerinde otofosforilasyonu azaltmaktadır. CHEK2 I157T mutant proteinindeki
bu değişim bu proteinin fonksiyonlarını azaltmaktadır (Falck ve ark., 2001a; Falck
ve ark., 2001b; Li ve ark., 2002; Schwarz ve ark., 2003).
DNA-hasarı kontrol noktası yolağı bozulmuş bireylerin tümörleşmeye karşı
doğal korunma mekanizmalarını kaybettikleri, hücre transformasyonuna ve
kansere yatkınlıklarının arttığı düşünülmektedir. Genin işlevini veya ifadesini bozan
böylece kansere yakalanma riskini artıran bu tip kalıtsal mutasyonların belirlenmesi
ve populasyonlarda sıklıklarının araştırılması kanserin mekanizmalarının
anlaşılması ve tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi ve önceden önleyici tedbirlerin
alınması bakımından oldukça önemlidir.
CHEK2 I157T mutasyonunun böbrek, kolorektal, meme, mesane ve prostat
kanserlerinin oluşumunu artırdığı yapılan çalışmalar ile gösterilmiştir (Cybulski ve
ark. (2004a; Kilpivaara ve ark. 2004; Kilpivaara ve ark. 2006; Zlowocka ve ark.
2008). Fakat CHEK2 I157T mutasyonunun gırtlak, meme, pankreas ve rahim
kanserlerinin oluşumu üzerinde bir etkisinin olmadığı belirlenmiştir (Schutte ve ark.
2003; Bartsch ve ark. 2006; Cybulski ve ark. 2008; Konstantinova ve ark. 2008).
Ayrıca I157T mutasyonunun akciğer kanseri oluşumunu azalttığı bildirilmiştir
(Brennan ve ark. 2007; Cybulski ve ark. 2008).
Bugüne kadar CHEK2 I157T mutasyonunun hepatoselüler kanser oluşumu
üzerine etkileri araştırılmamıştır. İşte bu çalışmanın amacı CHEK2 I157T
mutasyonu ile hepatoselüler kanser arasında bir ilişkinin olup olmadığını Polimeraz
Zincir Reaksiyonu-Restriksiyon Fragmenti Uzunluk Polimorfizmi (PCR-RFLP)
yöntemi ile araştırmaktır.
Materyal ve Metot
Materyal
Bu çalışmada, Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesine
başvuran 611 bireyden toplanan periferik kan materyal olarak kullanılmıştır.
Araştırmaya katılan hasta ve kontrol grubu bireylerinin kanları gönüllülük esasına
dayanarak etik kurallar çerçevesinde toplanmıştır. Araştırmamıza hepatoselüler
kanser tanısı alan 165 hasta ve kendisinde herhangi bir kanser saptanmamış 446
sağlıklı birey (kontrol çalışma grubu) katılmıştır. Hasta ve kontrol grubu
bireylerinden alınan periferik kanlar 0.5 molar (M) etilendiamintetraasetik asit
(EDTA) içeren vakumlu tüplere alınmıştır.
Metot
Genomik DNA izolasyonu
Periferik kandan genomik DNA izolasyonu kan alındıktan sonraki iki gün
içinde yapılarak, izole edilen DNA’lar -80 ºC’de çalışma gününe kadar muhafaza
edilmiştir. CHEK2 I157T mutasyonunu belirlenmesindeki ilk aşama, periferik
kandan cam lifli filtreye nükleik asit bağlama metoduna göre gerçekleştirilen DNA
- 48 -
Ç.Ü Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi Yıl:2012 Cilt:28-4
izolasyonudur. Çalışmada DNA izolasyonu ve saflaştırılması ticari olarak satılan
Roche firmasının ürettiği yüksek saflıkta PCR için kalıp DNA hazırlama kitinin (High
Pure PCR Template Preparation Kit) (Cat. No. 11 796 828 001) protokolüne göre
gerçekleştirildi.
CHEK2 I157T mutasyonunun PCR-RFLP yöntemi ile genotiplendirilmesi
CHEK2 genindeki I157T mutasyonu Polimeraz Zincir Reaksiyonu ve
Restriksiyon Parçacık Uzunluk Polimorfizmi (PCR-RFLP) yöntemiyle agaroz jel
elektroforezi ve jel görüntüleme sistemi kullanılarak belirlendi. CHEK2 geni
(accession no. AY800241) 470. pozisyondaki TC değişimine bağlı olarak
meydana gelen I157T mutasyonu Cybulski ve ark. (2004a)’nın kullanmış oldukları
PCR-RFLP yöntemi ile belirlenmiştir. PCR işlemi için, içerisinde CHEK2 I157T
mutasyonunun olabileceği 155 baz çiftlik (bç) bölge 5’- ACC CAT GTA TCT AGG
AGA GCTG -3’ (ileri) ve 5’- CCA CTG TGA TCT TCT ATG TCT GCA -3’ (geri)
primerleri (Ella Biotech/Almanya) kullanılarak çoğaltıldı. PCR reaksiyonu toplam
200 mikrolitrelik (μl) reaksiyon tüplerinde aşağıda belirtilen oranlarda reaksiyon
karışımları kullanılarak gerçekleştirildi. PCR reaksiyonu; 112.5-225 ng DNA,
200mM deoxyribonükleosid-5’trifosfat (dNTPs) (Promega), 1.5 mM MgCI2, 1X
PCR-tamponu, 25 pmol ileri ve geri primerlerden her biri ve 3U Taq DNA polimeraz
(MBI Fermentas) olacak şekilde 25 μl’lik hacimde tam otomatik thermal cycler
(GeneAmp PCR System 9700, Applied Biosystems, Singapore) ile gerçekleştirildi.
o
o
PCR şartları; 94 C’de 3 dakika ilk denaturasyon, 40 siklus 94 C’de 30 saniye, 56
o
o
C’de 40 saniye primer bağlanma (annealing) ve 72 C’de 30 saniye uzama
o
(elongation) daha sonra 72 C’de 5 dakika son uzama şeklinde gerçekleştirildi.
PCR reaksiyonunun gerçekleşip gerçekleşmediği yatay elektroforezde % 2’lik
agaroz jel kullanılarak etidyum bromür boyası yardımıyla UV ışık altında PCR
sonuçunun görüntülenmesi ile belirlendi. RFLP işlemi; PCR ürününün 5 μl’sinin 5U
↓
PstI (Providencia stuartii restriksiyon endonükleazı) (5’...CTGCA G...3) (New
o
England Biolabs) restriksiyon enzimiyle 37 C’de bir gece inkübasyon ile
gerçekleştirildi. RFLP sonucu, etidyum bromür içeren % 3’lük agaroz (Sigma) jelde
90 Voltta 40 dakikalık elektroforez sonrası belirlendi. CHEK2 kodon 157 homozigot
mutant olmayan genotip (İzolösin/İzolösin) 155 baz çiftlik (bç) tek band şeklinde,
CHEK2 kodon 157 heterozigot mutant genotip (İzolösin/Treonin) 155 bç 136 bç ve
19 bç’lik üç band şeklinde, CHEK2 kodon 157 homozigot mutant genotip
(Treonin/Treonin) 136 bç ve 19 bç’lik iki band şeklinde görülmüştür (Şekil 1.).
İstatistiksel analiz
Sayısal (Student’s t-testi) ve kategorik (ki-kare testi) değişkenlerin
ortalamalarının karşılaştırılması “SPSS (Statistical Packages of Social Sciences,
SPSS for Windows, Version 15,0 Chicago, IC, USA)” istatistiksel paket programı
kullanılarak yapıldı. p değerinin 0.05 küçük olması istatistiksel olarak anlamlı kabul
edildi.
- 49 -
Ç.Ü Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi Yıl:2012 Cilt:28-4
Araştırma Bulguları ve Tartışma
Hepatoselüler kanser ve kontrol grubundaki bireylerin genel ve klinik
bilgileri Çizelge 1’de gösterilmiştir. Yapılan istatistiksel analizler sonucunda
hepatoselüler kanser çalışma grubu ile kontrol çalışma arasında yaş (hepatoselüler
kanser grubunu oluşturan bireylerin kontrol grubuna göre yaş ortalaması daha
yüksek) ve cinsiyet (hepatoselüler kanser grubunda erkek cinsiyet oranı kontrol
grubundan daha fazladır, kadın cinsiyet oranı ise kontrol grubundan daha azdır)
durumu yönünden istatistiksel olarak önemli bir farklılığın olduğu saptanmıştır
(Çizelge 1.). Kontrol çalışma grubu ile hepatoselüler kanser çalışma grubu
arasında sigara ve sigara kullanımı yönünden istatistiksel olarak önemli bir
farklılığın olmadığı yapılan istatistiksel analizler sonucunda saptanmıştır (Çizelge
1.). Hepatoselüler kanser tanısı konmuş 165 hastanın 95 tanesinde kronik hepatit
B enfeksiyonu, 39 tanesinde kronik hepatit C enfeksiyonu ve 2 tanesinde kronik
hepatit B ve C koenfeksiyonu saptanmıştır. Bunun yanında hepatoselüler kanser
gelişen hastaların 27’sinde herhangi bir viral enfeksiyonun olmadığı belirlenmiştir
(Çizelge 1.). Hepatoselüler kanser tanısı konmuş 165 hastanın %80.6’sında
(133/165) karaciğer sirozu gelişmiş iken %19.4’ünde (32/165) karaciğer sirozunun
gelişmediği saptanmıştır. Kontrol çalışma grubunda 446 birey ve hepatoselüler
kanser grubunda 165 bireyde (toplam 611 bireyde) CHEK2 I157T mutasyonunun
bulunup bulunmadığı araştırılmıştır. Hiçbir çalışma grubu bireyinde CHEK2 I157T
mutasyonu belirlenmemiştir.
1.kuyu 2.kuyu 3.kuyu 4.kuyu 5.kuyu 6.kuyu 7.kuyu 8.kuyu
200 bç
150 bç
100 bç
50 bç
Şekil 1. Kontrol, ve Hepatoselüler Kanser Çalışma Gruplarında CHEK2 I157T
Mutasyonunun RFLP Reaksiyonu İle Genotiplendirilmesi. 1. kuyu: DNA
marker, 2. kuyu: pozitif kontrol (CHEK2 I/T heterozigot genotipi), 3. kuyu:
pozitif kontrol (CHEK2 T/T homozigot genotipi), 4-6. kuyular: mutasyon
bulunmayan genotip (hepatoselüler kanserli hastalar), 7-8. kuyu:
mutasyon bulunmayan genotip (kontrol grubu bireyleri).
Şimdiye kadar CHEK2 I157T mutasyonunun hepatoselüler kanser oluşumu
üzerine etkisi araştırılmamıştır. CHEK2 I157T mutasyonunun etkileri farklı
populasyonlarda ve farklı kanser türlerinde (akciğer, böbrek, kolorektal, meme,
mesane, pankreas, prostat ve ovaryum) etkisi araştırılmıştır (Cybulski ve ark.,
- 50 -
Ç.Ü Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi Yıl:2012 Cilt:28-4
2004b; Cybulski ve ark., 2004a; Bogdanova ve ark. 2005; Kleibl ve ark., 2009). Bu
araştırmalarda sağlıklı bireyler ile ailesel kanser öyküsü olan veya ferdi olarak
kanser gelişen hastalarda CHEK2 I157T mutasyonunun sıklıkları karşılaştırılarak
kanser oluşumu üzerine bu mutasyonunun etkisi belirlenmiştir. CHEK2 I157T
mutasyonunun bazı kanser türlerinin (meme, kolorektal, böbrek ve prostat)
oluşumu üzerinde belirgin bir etkisi var iken bazı kanser türleri (mesane, ovaryum,
pankreas ve mide) için aynı durumun söz konusu olmadığı saptanmıştır (Cybulski
ve ark., 2004a). Buna ek olarak aynı tür kanser oluşumu üzerine aynı CHEK2
I157T mutasyonunun farklı populasyonlarda farklı etkileri olduğu saptanmıştır
(Allinen ve ark., 2001; Schutte ve ark. 2003; Kilpivaara ve ark., 2004). Bizim
yaptığımız çalışmada hepatoselüler kanserli hiçbir hasta CHEK2 I157T
mutasyonunun saptanmaması populasyon farklılığından ve/veya bu mutasyonun
hepatoselüler karsinogenezisle ilişkisinin bulunmamasından kaynaklamış olabilir.
Çizelge 1. Hepatoselüler Kanser ve Kontrol Çalışma Grubundaki Bireylerin Genel
ve Klinik Bilgileri.
Değişkenler
Hepatoselüler
Kontrol
p
Kanser Çalışma
Çalışma Grubu
Grubu (%)
(%)
a
Cinsiyet
<0.001
Erkek
131 (% 79.4)
232 (% 52.0)
Kadın
34 (% 20.6)
214 (% 48.0)
a,b
Yaş (yıl)
<0.001
Yaş Aralığı
20-81
10-84
Ortalama yaş
59.34 ± 11.08
50.14 ± 12.88
<50
22 (% 13.3)
246 (% 55.2)
≥50
143 (% 86.7)
200 (% 44.8)
a
Sigara
0.074
İçen
73 (% 44.2)
162 (% 36.3)
İçmeyen
92 (% 55.8)
284 (% 63.7)
a
Alkol
0.566
Kullanan
46 (% 27.9)
135 (% 30.3)
Kullanmayan
119 (% 72.1)
311 (% 69.7)
Viral Enfeksiyon Olma ve
Olmama Durumu
Hepatit B (+)
95 (% 58.8)
-Hepatit C (+)
39 (% 23.6)
-Hepatit B ve C (+)
2 (% 1.2)
-Viral Enfeksiyon Yok 27 (% 16.4)
-(Viral Marker’ları “-”)
Karaciğer Sirozu
Olan
133 (% 80.6)
-Olmayan
23 (% 19.4)
-a
b
: Pearson ki-kare (χ2) testi ile belirlenmiştir. : Student’s t-testi ile belirlenmiştir.
- 51 -
Ç.Ü Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi Yıl:2012 Cilt:28-4
Sonuçlar
Bu çalışmada, Türk populasyonundan hepatoselüler kanserli ve herhangi
bir kanser tanısı konmamış toplam 661 bireyin hiçbirinde CHEK2 I157T mutasyonu
saptanmamıştır. Bu sonuç CHEK2 I157T mutasyonunun Türk populasyonunda
bulunmadığını veya çok az bir sıklıkta bulanabileceğini göstermektedir. Bu bilgiler
çerçevesinde CHEK2 I157T mutasyonunun Türk populasyonunda hepatoselüler
kanser oluşum üzerine herhangi bir etkisinin olmadığı belirlenmiştir. Bu yüzden bu
mutasyonun Türk populasyonunda klinik bir test olarak taranmasının bir faydasının
olmayacağı açıktır. Fakat daha kesin bir yargıya varabilmek için Türk
populasyonundan daha çok sayıda hepatoselüler kanserli ve sağlıklı bireyin yer
aldığı ilave çalışmalara gerek vardır.
Kaynaklar
ALLINEN, M., HUUSKO, P., MÄNTYNIEMI, S., LAUNONEN, V., WINQVIST, R.
2001. Mutation analysis of the CHK2 gene in families with hereditary
breast cancer. Br. J. Cancer, 85(2):209-12.
ANTONI, L., SODHA, N., COLLINS, I., GARRETT, M.D. 2007. CHEK2 kinase:
cancer susceptibility and cancer therapy-two side of the same coin?. Nat.
Rev. Cancer, 7:925-936.
BARTEK, J., LUKAS, J. 2003. Chk1 and Chk2 kinases in checkpoint control
and cancer. Cancer Cell, 3(5):421-9.
BARTEK, J., LUKAS, J. 2007. DNA damage checkpoints: from initiation to
recovery or adaptation. Curr. Opin. Cell. Biol., 19(2):238-45.
BARTSCH, D. K., KRYSEWSKI, K., SINA-FREY, M., FENDRICH, V., RIEDER, H.,
LANGER, P., KRESS, R., SCHNEIDER, M., HAHN, S.A., SLATER,
E.P. 2006. Low frequency of CHEK2 mutations in familial pancreatic
cancer. Fam. Cancer, 5(4):305-308.
BOGDANOVA, N., ENSSEN-DUBROWINSKAJA, N., FESHCHENKO, S.,
LAZJUK, G. I., ROGOV, Y. I., DAMMANN, O., BREMER, M.,
KARSTENS, J. H., SOHN, C., DÖRK, T. 2005. Association of two
mutations in the CHEK2 gene with breast cancer. Int. J. Cancer,
116(2):263-266.
BRENNAN, P., McKAY, J., MOORE, L., ZARIDZE, D., MUKERIA, A.,
SZESZENIA-DABROWSKA, N., LISSOWSKA, J., RUDNAI, P.,
FABIANOVA, E., MATES, D., BENCKO, V., FORETOVA, L., JANOUT, V.,
CHOW, W. H., ROTHMAN, N., CHABRIER, A., GABORIEAU, V.,
ODEFREY, F., SOUTHEY, M., HASHIBE, M., HALL, J., BOFFETTA, P.,
PETO, J., PETO, R., HUNG, R. J. 2007. Uncommon CHEK2 missense variant and reduced risk of tobacco-related cancers: case control
study. Hum. Mol. Genet., 16(15):1794-1801.
CYBULSKI, C., GÓRSKI, B., HUZARSKI, T., MASOJĆ, B., MIERZEJEWSKI, M.,
DEBNIAK, T., TEODORCZYK, U., BYRSKI, T., GRONWALD, J.,
MATYJASIK, J., ZLOWOCKA, E., LENNER, M., GRABOWSKA, E., NEJ,
K., CASTANEDA, J., MEDREK, K., SZYMAŃSKA, A., SZYMAŃSKA, J.,
- 52 -
Ç.Ü Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi Yıl:2012 Cilt:28-4
KURZAWSKI, G., SUCHY, J., OSZUREK, O., WITEK, A., NAROD, S. A.,
LUBIŃSKI, J., 2004a. CHEK2 is a multiorgan cancer susceptibility gene.
Am. J. Hum. Genet., 75(6):1131-1135.
CYBULSKI, C., HUZARSKI, T., GÓRSKI, B., MASOJĆ, B., MIERZEJEWSKI, M.,
DEBNIAK, T., GLINIEWICZ, B., MATYJASIK, J., ZŁOWOCKA, E.,
KURZAWSKI, G., SIKORSKI, A., POSMYK, M., SZWIEC, M., CZAJKA, R.,
NAROD, S. A., LUBIŃSKI, J. 2004b. A novel founder CHEK2 mutation is
associated with increased prostate cancer risk. Cancer Res.,
64(8):2677-2679.
CYBULSKI, C., MASOJC, B., OSZUTOWSKA, D., JAWOROWSKA, E., GRODZKI,
T., WALOSZCZYK, P., SERWATOWSKI, P., PANKOWSKI, J.,
HUZARSKI, T., BYRSKI, T., GÓRSKI, B., JAKUBOWSKA, A., DEBNIAK,
T., WOKOLORCZYK, D., GRONWALD, J., TARNOWSKA, C.,
SERRANO-FERNÁNDEZ, P., LUBINSKI, J., NAROD, S. A. 2008.
Constitutional CHEK2 mutations are associated with a decreased risk of
lung and laryngeal cancers. Carcinogenesis, 29(4):762-765.
EL-SERAG, H. B., RUDOLPH,
K. L., 2007. Hepatocellular carcinoma:
epidemiology
and
molecular
carcinogenesis.
Gastroenterology,
132(7):2557-76.
FARAZI, P. A., DePINHO, R. A. 2006. Hepatocellular carcinoma pathogenesis:
from genes to environment. Nat. Rev. Cancer, 6(9):674-87.
FALCK, J., LUKAS, C., PROTOPOPKOVA, M., LUKAS, J., SELIVANOVA, G.
BARTEK J., 2001a. Functional impact of concomitant versus alternative
defects in the Chk2-p53 tumour suppressor pathway. Oncogene, 20:5503–
5510.
FALCK, J., MAILAND, N., SYLJUÅSEN, R. G., BARTEK, J., LUKAS, J. 2001b. The
ATM-Chk2-Cdc25A checkpoint pathway guards against radioresistant DNA
synthesis. Nature, 410:842–847.
KILPIVAARA, O., VAHTERISTO, P., FALCK, J., SYRJÄKOSKI, K., EEROLA, H.,
EASTON, D., BARTKOVA, J., LUKAS, J., HEIKKILÄ, P., AITTOMÄKI, K.,
HOLLI, K., BLOMQVIST, C., KALLIONIEMI, O. P., BARTEK, J.,
NEVANLINNA, H. 2004. CHEK2 variant I157T may be associated with
increased breast cancer risk. Int. J. Cancer, 111(4):543-547.
KILPIVAARA, O., ALHOPURO, P., VAHTERISTO, P., AALTONEN, L. A.,
NEVANLINNA, H. 2006. CHEK2 I157T associates with familial and
sporadic colorectal cancer. J. Med. Genet., 43(7):e34.
KLEIBL, Z., HAVRANEK, O., HLAVATA, I., NOVOTNY, J., SEVCIK, J.,
POHLREICH, P., SOUCEK P. 2009. The CHEK2 gene I157T mutation
and other alterations in its proximity increase the risk of sporadic colorectal
cancer in the Czech population. Eur. J. Cancer, 45(4):618-624.
KONSTANTINOVA, D. V., KADIYSKA, T. K., KANEVA, R. P., TOSHEVA, E. G.,
GUSEVA, V. T., DIMITROV, B. H., DIMITROV, R. G., DOGANOV, N. I.,
IVANOV, S. I., KREMENSKY, I. M., MITEV, V. I. 2008. CHEK2 I157T
and Endometrial Cancer. DNA Cell Biol., [Epub ahead of print].
- 53 -
Ç.Ü Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi Yıl:2012 Cilt:28-4
LI, J., WILLIAMS, B. L., HAIRE, L. F., GOLDBERG, M., WILKER, E.,
DUROCHER, D., YAFFE, M. B., JACKSON, S. P., SMERDON, S. J. 2002.
Structural and functional versatility of the FHA domain in DNA-damage
signaling by the tumor suppressor kinase Chk2. Mol. Cell, 9:1045–1054.
SCHUTTE, M., SEAL, S., BARFOOT, R., MEIJERS-HEIJBOER, H.,
WASIELEWSKI, M., EVANS, D. G., ECCLES, D., MEIJERS, C.,
LOHMAN, F., KLIJN, J., VAN DEN OUWELAND, A., FUTREAL, P. A.,
NATHANSON, K. L., WEBER, B. L., EASTON, D. F., STRATTON, M. R.,
RAHMAN, N., BREAST CANCER LINKAGE CONSORTIUM. 2003.
Variants in CHEK2 other than 1100delC do not make a major contribution
to breast cancer susceptibility. Am. J. Hum. Genet., 72(4):1023-1028.
SCHWARZ, J. K., LOVLY, C. M., PIWNICA-WORMS, H. 2003. Regulation of the
Chk2 protein kinase by oligomerization-mediated cis- and transphosphorylation. Mol. Cancer. Res., 1:598–609.
ZŁOWOCKA, E., CYBULSKI, C., GÓRSKI, B., DEBNIAK, T., SŁOJEWSKI, M.,
WOKOŁORCZYK, D., SERRANO-FERNÁNDEZ, P., MATYJASIK, J.,
VAN DE WETERING, T., SIKORSKI, A., SCOTT, R. J., LUBIŃSKI, J.
2008. Germline mutations in the CHEK2 kinase gene are associated with
an increased risk of bladder cancer. Int. J. Cancer, 122(3):583-586.
- 54 -
Download