haber bültenđ

advertisement
HABER BÜLTENĐ
10 Mayıs 2006
Haber Özetleri
Irak
•
Savaşların önlenmesini amaçlayan ''Uluslararası Kriz Grubu'' (ICG) adlı
kuruluşun Irak Proje Direktörü Joost Hiltermann, Kürtlerin Kerkük’ü denetimleri
altına almasının kolay olmayacağı görüşünde. Ancak Iraklı Kürtlerin denetimini
ele geçirmeye çalıştığı Kerkük'e ilişkin soruna ABD'nin müdahale etmemesi
durumunda, kentte bütün ülkeyi ve bölgeyi sarsabilecek çatışmalar
çıkabileceğini söyledi. Hilterman, Kerkük şehir merkezindeki en büyük etnik
grubun Türkmenler olduğunu ifade etti. Hiltermann, Washington'da Ortadoğu
Enstitüsü adlı kuruluşta yaptığı konuşmada, Irak'ta geçen yıl kabul edilen
anayasa doğrultusunda Kerkük'ün gelecekteki statüsünün belirlenmesi için
kentte 2007 sonundan önce referandum yapılmasının öngörüldüğünü
hatırlatarak, kente Kürt göçünün sürdüğü mevcut ortamda bu durumun büyük
gerginlik kaynağı olduğunu belirtti. Merkezi Brüksel'de bulunan ICG'nin yetkilisi
Hiltermann, Kürtlerin, Kerkük'ün kontrolünü ele geçirmeye kararlı olduğunu,
kentteki Türkmenler ile Sünni ve Şii Arapların ise buna güçlü şekilde karşı
çıktığını kaydederek, ABD'nin, bu sorunun çözümünü Iraklılara bırakma
politikasının ''son derece yanlış olduğunu'' vurguladı. Hiltermann, bu ortamda
çok geç olmadan ABD'yi Kerkük sorununa ciddi şekilde müdahale etmeye
çağırdı. Joost Hiltermann, Irak ordusunun gelişmiş unsurlarının Kürtler ve
Şiilerden oluştuğunu ifade ederek, örneğin Türkmen kenti Telafer'in denetimini
elinde bulunduran Irak birliklerinin Kürtler ve Şiilerden oluşmasının halkın
olumsuz tepkisine yol açtığına işaret etti. (AA)(VOANEWS)
•
“El-Dar El-Iraqi” web sitesinde yayınlanan haberde, Irak Türkmen Cephesi’nin
isteği doğrultusunda, BM’nin Kerkük’te Đnsan Hakları bürosu açacağı bildirildi.
Ancak ‘pukmedia’ isimli Kürt sitesi haberi şu şekilde verdi: “Dün BM Đnsan
Hakları alanında sorumlu bir heyet Kerkük kentini ziyaret etti. Đlyo Temburi
Başkanlığındaki BM heyeti, Đnsan Hakları alanında faaliyet yürüten çok sayıda
uzman ve sivil toplum örgütü temsilcileriyle bir araya geldi. lrak’ın Saddam
rejimi dönemi ile sonrası dönemin tartışıldığı görüşmede, Kerkük kentinde
daha önce yaşanan tutuklamalar, kayıplar, göçler ve diğer güvenlik ve imar
sorunları ele alındı. BM heyeti başkanı Đlyo Temburi yaptığı açıklamada,
BM’nin gelecekte Kerkük kentindeki sorunların çözümünde katkı sunmak
amacıyla kentte Đnsan Hakları alanında bir Ofis açmayı düşündüğünü bildirdi.”
(www.iraq-ina.com)
•
Irak' ta yeni ulusal birlik hükümetini kurmakla görevlendirilen Nuri El-Maliki,
dün yaptığı basın açıklamasında hükümeti birkaç gün içerisinde
1
kurabileceklerini söyleyerek, Đçişleri ve Savunma Bakanlıklarına bağımsız ve
milis güçlerinden olmayan adayların atanacağını belirtti. El-Maliki hükümetin
birkaç gün içinde son şeklini kazanacağını ve önümüzdeki hafta içinde
güvenoyu alması için parlamentoya sunacağını belirtti. El-Maliki,
açıklamasında, Đçişleri ve Savunma Bakanlıklarına bağımsız taraflardan
adayların atanması konusunda tüm tarafların görüş birliğine vardığını
belirtirken Petrol, Ulaştırma ve Ticaret Bakanlıkları konusunda henüz
uzlaşmaya varamadıklarını vurguladı. Konuşmasının sonunda Maliki, mevcut
anlaşmazlığın en kısa zamanda çözüme kavuşacağını ve siyasi liderlerin
dışişlerinden sorumlu devlet bakanlığının kurulması konusunda anlaşmaya
vardıklarını belirtti. (EL-ŞARK EL-AVSAT GAZETESĐ)
•
Irak Meclisi bugün toplanacak. Yapılacak toplantıda Irak Meclisi içtüzüğünün
tartışılacağı ve oylamaya sunulacağı açıklandı. (NĐNA HABER AJANSI)
•
Irak'ta yeni hükümeti kurmakla görevlendirilen Nuri El Maliki, silahlı gruplarla
diyaloğa hazır olduğunu söyledi. El Maliki, başkent Bağdat'ta düzenlediği
basın toplantısında, 'Silah taşıyan; ama ellerine Irak kanı bulaşmamış kimseler
varsa silahlarını bırakmaları ve siyasi sürece katılmaları için onlarla diyaloga
hazırım' dedi. Maliki, 'Henüz bu tür görüşmelere katılmadım; ancak uzlaşma
çerçevesinde buna hazırım', diye konuştu. Maliki ayrıca, hükümeti birkaç gün
içinde kurabileceklerini belirtti. (AKŞAM)
•
Đran’ın Irak Büyükelçisi Hasan Kazimi’nin Celal Talabani’ye güven mektubunu
sunduğu bildirildi. Hasan Kazimi yaptığı açıklamada Đran’ın Irak’a her yönden
destek olacağını ifade etti. (www.iraqidewan.net)
•
ABD’nin Irak büyükelçisi Zalmay Halilzad yaptığı açıklamada, ABD’nin Irak’taki
Savunma ve Đçişleri Bakanlıklarına bağımsız kişilerin getirilmesi fikrini
desteklediğini bildirdi. (www.iraqidewan.net)
•
Arap Birliği Irak temsilcisi Muhtar Lamani yaptığı açıklamada, Irak Başbakanı
Nuri El-Maliki’nin isteği doğrultusunda Irak Uzlaşma Konferansı’nın 20–22
Haziran tarihleri arasında Bağdat’ta yapılacağını söyledi. (www.iraq-ina.com)
•
El-Sabah gazetesinin yayınladığı bir habere göre, petrol bakanı olarak
Hüseyin El-Şehristani’nin belirlendiği bildirildi. (EL-SABAH GAZETESĐ)
•
Abdüllatif Benderoğlu başkanlığında kurulan Türkmen Kültür Cemiyeti’nin
kurucuları olan 12 üyeden yedisi cemiyetten çekildiklerini, cemiyeti
feshettiklerini ve bu bildiriye aykırı düşen tutumlardan uzak kalacaklarını
açıkladılar. Cemiyetten çekilen üyeler cemiyetin faaliyetinin sürdürülmesi için
uygun şartların bulunmadığını bildirdiler.
Cemiyetten çekilen üyeler:
-Dr. Reşat Mendan
-Hasan Asker
-Salah Avni
-Nizamettin Bayraktar
-Dr. Đhsan Şefik Muhammet
2
-Mehmet Behçet Đzzet
-Dr. Suhan Abdulmecit (www.bizturkmeniz.com)
•
Fazilet Partisi Genel Sekreter Yardımcısı Ali El-Dabbag yaptığı açıklamada,
Dışişleri Bakanlığının Kürt Listesi’ne verildiğini, başında da Hoşyar Zebari’nin
olduğunu ifade etti. El-Dabbag ayrıca, Petrol, Maliye ve Đçişleri Bakanlığının
Birleşik Irak Đttifakı’na, Savunma Bakanlığının Irak Ulusal Listesi’ne Planlama
Bakanlığının ise Irak Uzlaşma Cephesi’ne verildiğini bildirdi. (EL-MADA GAZETESĐ)
•
Şii gruplar, Ahmet Çelebi’nin sunmuş olduğu Şii Siyasi Meclis isminde bir
meclisin kurulması hakkında verilen öneri üzerinde mutabakata varıldığını,
önümüzdeki günlerde bu meclisin ilan edileceğini ve adı geçen meclisin
başkan ve sekreterlik heyetinin kurulması için bir kongre düzenleneceğini
bildirdiler. Bu meclise, Irak’ın Geçici Yönetim Meclisinde yer alan Ahmet ElBerrak ve Selama El-Kefeci, SĐCĐRĐ, El-Dava Partisi, El-Dava Partisi Irak
Teşkilatı ve Abdülkerim El-Muhamedavi, Hizb Allah Partisi Başkanı’nın
katılacağı bildirildi. (www.irakna.com)
•
Telafer’de dün bombalı bir aracın patlaması sonucu 17 kişi öldü, 70 kişi
yaralandı. (IRAK HABER AJANSI)
Orta Doğu
•
Đsrail Adalet Bakanı Haim Ramon, Filistinlilerle müzakerelerin imkânsız
olduğunun netleşmesi halinde ülkesinin yıl sonunda Batı Şeria'dan tek yanlı
olarak çekilmeye başlayacağını belirtti. Ramon, Đsrail ordu radyosuna verdiği
demeçte, ülkesinin, Filistinlilerin, nihai barış anlaşması için müzakere etmek
istediklerini kanıtlamaları için yıl sonuna kadar süre tanındığını kaydetti. Bakan
Ramon, bu olmazsa, Batı Şeria'nın büyük bölümünden yıl sonunda
çekileceklerini ve bu sürecin 2008 yılına kadar tamamlanarak, yeni sınırların
oluşmasını umduğunu ifade etti. Başbakan Olmert'in yakın çalışma arkadaşı
olan Ramon, Filistin yönetimindeki Hamas'a, silahsızlanması ve Đsrail'i
tanıması için tarih veren ilk Đsrailli yetkili oldu. (AA)
•
ABD ile Avrupa ülkeleri, Çin ve Rusya’yla Đran konusunda ortak bir strateji
bulmaya çalışırken, Çin, Đran konusunda diplomatik çabaların devamını istedi
ve bir kez daha sükûnet çağrısı yaptı. Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Liu
Jianchao, düzenlediği kısa basın toplantısında, ''Đran'ın nükleer meselesi çok
önemli bir ana gelmiştir. Durumun daha da kötüleşmemesi için bütün taraflara
sakin olma, ılımlı tutum sergileme ve esneklik gösterme çağrısı yapıyoruz'',
ifadesini kullandı. Sözcü, diplomasinin, krizi çözmenin en iyi yolu olduğunu
belirttiği açıklamasında, ''Bu, bütün tarafların çıkarınadır'', dedi. Rusya Dışişleri
Bakanı Sergey Lavrov da Đran'ın nükleer programına ilişkin çıkmazdan
kurtulmak için, büyük güçlerin Đran’la doğrudan görüşmeler dâhil olmak üzere
müzakerelere devam etmesi gerektiğini söyledi. (AA)(AFP)
•
Đran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, ABD Başkanı George W. Bush'a
gönderdiği mektupta, iki ülke arasındaki güveni yeniden tesis etmek amacıyla
dini ilkelere saygı duyulmasını önerdi. AFP'nin bir kopyasını ele geçirdiği
3
Đngilizce kaleme alınmış, 18 sayfalık, dini referanslarla süslü mektupta, Đran
Cumhurbaşkanı'nın ''Bu daveti kabul etmez misiniz?'' dediği belirtildi. Tahran'ın
Washington'a karşı sitemlerinin de yer aldığı mektupta, Ahmedinejad'ın, ''Bu,
Allah ve peygamberlerine itaatin ve insanlık haysiyetinin muhafaza edilmesi
için peygamberlerin öğretilerine, tek tanrılılığa ve adalete gerçek dönüşü
simgeliyor'' ifadesine yer verdiği kaydedildi. AFP'nin ele geçirdiği mektupta
Ahmedinejad, Đran'ın nükleer programından vazgeçmesi için BM Güvenlik
Konseyi'nin karar çıkarmaya hazırlandığına atıfta bulunarak, ''Dünya halkları,
statükodan memnun değil ve nüfuzlu bazı liderlerin sözleri ve yorumlarını çok
az dikkate alıyor. Dünya halkları, uluslararası örgütlere inanmıyor, çünkü
hakları bu örgütlerce savunulmuyor'', diyor. (AA)(AFP)
•
Đsrail-Filistin sorununda arabuluculuk yapma amacıyla kurulan uluslararası bir
grup, Filistin yönetimini iflastan kurtaracak bir plan üzerinde anlaşmaya vardı.
Yardım fonunu AB yönetecek. Plan Filistinlilere yardım için bir mütevelli fon
kurulmasını ve mali yardımların üç ay süreyle bu fon aracılığıyla iletilmesini
öngörüyor. Ancak üç ayın sonunda ne olacağı ya da ne kadar yardım
verileceği açıklanmadı. Karar BM, AB, ABD ve Rusya'dan oluşan Orta Doğu
Dörtlüsü'nün üst düzey temsilcilerinin New York'ta yaptıkları toplantıda alındı.
Toplantı sonunda yapılan açıklamada, yardım fonunun birkaç haftaya kadar
kurulacağı belirtildi. Amerikan Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice fonu, planın
sahibi olan AB'nin yöneteceğini söyledi. Filistin ekonomisi yıllardır süren Đsrail
işgali ve kısıtlamaları yüzünden tamamen dış yardımlara bağımlı durumda.
ABD toplantı öncesinde 'Filistin topraklarında insani bir felakete engel olmak
amacıyla' bölgeye 10 milyon dolarlık tıbbi yardım sağlayacağını bildirmişti. Bu
yardımın dört milyon dolarlık kısmının, yardım kuruluşlarının denetimindeki
kliniklere yarından itibaren aktarılmaya başlanacağı söyleniyor. Kalan
miktarsa, BM Çocuk Fonu UNICEF aracılığıyla ulaştırılacak. Bu arada önde
gelen üç uluslararası yardım örgütü, Oxfam, Save the Children ve Christian
Aid, AB'ye çağrıda bulunarak, Filistin hükümetine doğrudan yardımı askıya
alma kararını bir kez daha değerlendirmesini istedi. (BBC)
Kafkasya ve Orta Asya
•
Estonya Cumhurbaşkanı Arnold Ruytel resmi bir ziyaretle Tiflis’e gitti.
Gürcistan’ın Avrupa’ya Entegrasyon Meseleleriyle Đlgili Devlet Bakanı Georgiy
Baramidze ‘Estonya Gürcistan’ın NATO’ya entegrasyon sürecinde yardımcı
olacak’, dedi. Estonya’nın eski Başbakanı Mart Laar’ın, Gürcistan
Cumhurbaşkanı Mihail Saakaşvili’nin reformlarla ilgili danışmanı olacağı
bildirildi. Onun bu görevdeki faaliyeti BM tarafından finanse edilecektir.
(www.vz.ru)
•
10.05.06 tarihinde, muhalefetin talebi üzerine Kırgızistan Devlet Bakanı
Dastan Sarıgulov ve Milli Güvenlik Dairesi Başkanı Taştemir Aytbayev,
Cumhurbaşkanına istifa dilekçesi verdiler. Bunlara ek olarak Genel Savcının
görevinden alınmasını da talep edilmektedir. (www.vz.ru)
•
Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’in ‘Rossiyskaya Gazeta’ya
verdiği röportajda ülkesinin ‘renkli’ devrimlere karşı sigortalandığını; çünkü
vatandaşların hayat standartlarını yükseltmeye yönelik çalışmalar yapıldığını
4
belirtti. ‘Devrimlerin kökü, toplumun büyük kısmının sosyal istikrarsızlık içinde
yaşamasındadır. Biz ekonominin anahtar sektörlerinde reformları başarıyla
tamamladık. 7 sene içinde ekonomide %9–10 gelişme tespit edildi. Bundan
sonra önümüze koyduğumuz hedef; 10 yıl içinde Kazakistan’ı, rekabet
edebilen 50 ülke içine sokmak’ açıklamalarında bulundu. (www.interfax.ru)
•
Sözde Dağlık Karabağ Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanı Arkadiy Gukasyan, 9
Mayıs Sovyet Ordusunun Faşist Almanya’ya Karşı Zafer Bayramı
münasebetiyle yaptığı konuşmasında ‘Dağlık Karabağ sorununun bizi zorla
kattıkları savaş yoluyla çözülmeyeceği aşikâr oldu. Biz yurdumuzu savunduk,
savaşı kazandık; fakat bugün Azerbaycan ve Ermenistan halklarının mutlu
oldukları söylenemez. Vatanı için hayatlarını feda eden gençlerimizin hatırına
onların hayal ettikleri ülkeyi kurmak borcumuzdur. Stepankert’te (Dağlık
Karabağ’ın başşehri) bulunan Ermenistan Savunma Bakanı Serj Sarkisyan
‘Karşılıklı tavizler olmadan barış sağlanamaz. Azerbaycan, Dağlık Karabağ
halkına özgür hayat için hak vermeli’ dedi. (www.regnum.ru)
Avrupa Birliği
•
AB'nin yürütme organı olan Avrupa Komisyonu, bugün kıtanın siyasi
geleceğine ilişkin bir plan açıklıyor. Söz konusu plan, Avrupa Anayasası'nın
geçen yıl Fransa ve Hollanda'daki referandumlarda reddedilmesinin ardından,
birliğe bir yön çizme konusunda en ciddi ve kapsamlı girişim olarak niteleniyor.
Fransız ve Hollandalı seçmenlerin kararı ardından AB, geleceği konusunda
acele etmemeye, bir süre durup düşünmeye karar vermişti. Artık yavaş yavaş
bu sürecin sonuna geliniyor. Ancak Anayasa konusunda ne yapılacağı hala
bilinmiyor. Avrupa Komisyonu, bu konuda bir uzlaşma süreci başlatmak
amacıyla 12 temel öneri ortaya koyacak. Bunlardan biri, AB'nin adalet ve
içişleri konularındaki politikasını değiştirmek olacak. (BBC)
•
Almanya Başbakanı Angela Merkel, bazı ülkelere yakın bir zamanda AB'ye
giremeyeceklerinin söylenmesi gerektiğini belirtti. Merkel, bugün başkent
Berlin'deki Dışişleri Bakanlığı'nda düzenlenen “Europa-Forum 2006” adlı
toplantıda yaptığı konuşmada, Avrupa'daki entegrasyon sürecinin sürmesinin
önemli olduğunu, aksi takdirde AB'yi ilgilendiren konularda gerileme olacağını
söyledi. Entegrasyon süreci kapsamında AB'nin genişletilmesi ve
derinleştirilmesi konularının da ele alınması gerektiğini ifade eden Merkel,
“Entegrasyon süreci içinde Avrupa'nın sınırlarını da tartışmalıyız. Avrupa'nın
sınırları nerede? Entegrasyon için çaba harcayacağız. Verdiğimiz sözlerde
duracağız”, dedi. Bunun için AB ülkelerinin, komşu ülkelerle ilişkilerini
geliştirmeleri gerektiğini kaydeden Merkel, AB'nin derinleşmesinin, bir
anayasaya sahip olmasının ve ortak bir enerji politikası izlemesinin de önemli
olduğunu kaydetti. Merkel daha sonra, toplantıya katılan Polonya Başbakanı
Kazimierz Marcinkiewicz ile bakanlıkta bir süre görüştü. (ABHABER)
•
Avrupa Birliği yetkilileri, Bulgaristan ve Romanya’nın üyeliğinin
ertelenebileceğini açıkladı. Yetkililer, iki ülkenin 2007 mi yoksa 2008’de mi üye
olacakları konusunda gelecek hafta açıklama yapacaklarını belirtti. Üyelik
kararının, ekonomik ve siyasi reformlar yapmaları için Bulgaristan ve
Romanya’ya daha fazla zaman tanımak amacıyla ertelenebileceği bildirildi.
5
Avrupa Birliği’nin genişlemeden sorumlu yetkilisi Olli Rehn, Bulgaristan’da
hukuk alanında reformların ve yolsuzlukla mücadelenin yavaş ilerlemesinden
kaygı duyduğunu söyledi. Bulgaristan Başbakanı Sergei Stanishev ise,
ülkesinin reform çalışmalarını savundu. Stanishev, Bulgaristan’ın Avrupa
Birliği’ne üyeliğinin ertelenmesinin, Bulgar halkının reddedilmesi olarak
algılanacağını öne sürdü. (VOANEWS)
Diğer Haberler
•
Birleşmiş Milletler’in Đnsani Yardımlardan Sorumlu Yetkilisi Jan Egeland, barış
anlaşması imzalanmasına rağmen, Darfur’da kadın ve çocuklara saldırıların
sürdüğünü bildirdi. Darfur’a giden ve Hartum’da açıklama yapan Egeland,
onbinlerce kişinin hala çatışmalar yüzünden evlerini terketmek zorunda
kaldığını ve mülteci kamplarında yaşamaya zorlandıklarını kaydetti. Birleşmiş
Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan, Sudanlı tarafları, Nijerya’nın başkentinde
varılan barış anlaşmasına uymaya çağırdı. Öte yandan Amerika Dışişleri
Bakanı Condoleezza Rice, New York’ta Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi
toplantısına katılacak ve Darfur’a biran önce Birleşmiş Milletler barış gücü
birlikleri gönderilmesi konusunda üye ülkelerden destek isteyecek. (VOANEWS)
Dünya Basını
Alman
gazeteleri,
Đran
Cumhurbaşkanı
Mahmud
Ahmedinecad'ın
Washington'a gönderdiği sürpriz mektubu ayrıntılarıyla tartışıyor.
Frankfurter Allgemeine, mektubun nükleer krize bir faydası olmayacağı
görüşünde. Gazeteye göre "Bu mektup, olası bir Đran bombası hakkında
anlaşılabilir kaygılar duyan çeşitli ülkelerin, özellikle de ABD ile Đsrail'in
kaygılarına duyarsız kalıyor. "Gerçi mektupta Batı'ya bir Müslüman gözüyle
yöneltilen eleştirilerden bazılarını anlamak mümkün. Ama onlar da, abartılar ve
komplo teorilerinin kolaycı dünyasına kaçışın gölgesinde kalıyor."
Die Tageszeitung'daki bir yorumsa, Ahmedinecad'ın mektubuna daha
sempatiyle yaklaşıyor. 'Đran'ın zeki satranç hamlesi' başlıklı yoruma göre,
mektup ABD'yi zor durumda bırakacak ve dünyaya, bu tartışmanın Đran'ın
nükleer kulübe katılmasını engellemekten öteye uzandığını gösterecek. Özetle
aktaralım: "Kuzey Kore, Pakistan ya da Đsrail'in elindeki nükleer silahlar
yüzünden heyecana kapılan yok. Üstelik Orta Doğu'daki çatışma daha da
tırmanırsa bu silahların kullanılması olasılığının varlığına rağmen. "ABD,
Đran'da rejim değiştirmeye çalışıyor. Amaç, enerji kaynaklarını ve kârlı
pazarları güvenceye almak. Ahmedinecad'ın mektubu, ABD'yi yanıt verme
durumunda bıraktı: Neden Kuzey Kore'yle bile pazarlık masasına oturup,
Tahran'la oturmadıklarını açıklamak zorundalar."
Der Tagesspiegel, ABD ile Đran arasında doğrudan pazarlık fikrine sıcak
yaklaşmıyor. Böylesi bir görüşmenin 'savaşla sonuçlanacağını' yazan Gazete,
şöyle diyor: "Almanya ya da Avrupa açısından, böyle bir şey istemeyiz. Ne
şimdi, ne de birkaç ay sonra. Đran'ın olası bir nükleer bombası, önce Đsrail'i,
sonra da Almanya gibi Avrupa ülkelerini tehdit ediyor. O zaman neden
Amerika'ya, bizim adımıza pazarlık yapma fırsatı verelim?"
6
Berliner gazetesi ise, Ahmedinecad'ın mektubunu reddetmekte çabuk
davranan ve yanıt vermeyeceklerini açıklayan Amerikan yönetimini eleştiriyor.
Mektubun, nükleer programın sona ereceği konusunda bir mesaj içermese de,
yine de önemli olduğunu söyleyen Berliner, "Ahmedinecad burada dünya
görüşünü Amerikalı meslektaşlarına açıklıyor. Ekibinin ve büyük olasılıkla pek
çok Đranlı'nın nasıl düşündüğünü anlatıyor. Umudu, Başkan Bush'un bu
mektubu okumakla kalmayıp, görüşlerini de kabul etmesi. Savaş istemediğini
söyleyen bir Amerikan yönetiminin bu 18 sayfayı okuması, analiz etmesi ve
yanıtını vermeden önce biraz düşünmesi beklenirdi", diye yazıyor.
Times'ın dış haberler sayfalarındaki haber ise, Türkiye'yle ilgili. Dün Türkiye'de
beş Kürt militan zanlısının, bombalı saldırılarda kullanılmak üzere hazırlandığı
sanılan 7,5 kilogram plastik patlayıcıyla birlikte tutuklandığı kaydediliyor ve son
aylarda meydana gelen bombalı eylemlerden söz ediliyor.
Haftanın Yorumu
Ufuk Turu
Bu haftaki Ufuk Turu’nda Irak’taki hükümet pazarlıkları, Irak Milli Güvenlik
Kurulunun çalışmalarına başlaması, Đran’ın Irak’ın kuzeyinde PKK’ya yönelik
yapmış olduğu operasyonlar ve Đran’ın nükleer programı konusundaki
tartışmalar değerlendirilmiştir.
Irak’taki Hükümet Pazarlıkları
Irak’ta Nuri (Cevad) El-Maliki’nin Başbakanlığa seçilmesiyle yeni bir süreç
başlamış ve bakanlık dağılımı konusundaki pazarlıklar hız kazanmıştır. Birçok
bakanlık üzerinde anlaşmaya varılmış olsa bile, kilit bakanlıklar üzerinde
tartışmalar devam etmektedir. Birleşik Irak Đttifakı, şimdiye kadar kesinleşen
bakanlıkları açıklamış ve Ulaştırma Bakanlığı’na Selam El-Maliki (El-Sadr
Grubu), Tarım Bakanlığına Kusay Abdulvehap (El-Sadr Grubu), Yüksek
Öğretim Bakanlığına Hıdayır El-Huzayi (El-Dava Partisi Irak Teşkilatı), Sanayi
Bakanlığına Abdulfelah El-Sudani, Bayındırlık ve Đskân Bakanlığına Casim
Muhammet Cafer (Şii Koalisyonu-Türkmen) ve Ulusal Güvenlik Bakanlığına
Şirvan El-Vaili (El-Dava Partisi Irak Teşkilatı) getirilmiştir. Ancak ülke
politikalarında ağırlığı olan Đçişleri, Savunma, Dışişleri ve Petrol Bakanlıklarının
paylaşımında pazarlıklar devam etmektedir. Geçtiğimiz günlerde Birleşik Irak
Đttifakı üyesi Baha El-Araci yaptığı açıklamada; Savunma ve Đçişleri
bakanlıklara bağımsız kişilerin getirilmesi konusunda anlaşmaya varıldığını
ifade ederken, Birleşik Irak Đttifakı üyesi Hıdayır El-Huzai’nin yaptığı
açıklamada, daha önce Sünnilere verileceği açıklanan Dışişleri Bakanlığının
Kürt Listesi’ne verileceğini, Birleşik Irak Đttifakının Đçişleri ya da Savunma
bakanlığını alacağını; ancak Savunma Bakanlığını alamazsa bu bakanlığın
Irak Ulusal Listesine verileceğini söylemiştir. Milis kuvvetlerinin geleceğini
belirleyecek olan ve Savunma Bakanlığından daha fazla silahlı personele
sahip Đçişleri Bakanlığından Şiilerin vazgeçmeyeceğini söylemek mümkündür.
Dışişleri Bakanlığı konusunda da tartışmalar söz konusudur. Daha önce
Dışişleri Bakanlığının Sünnilere verilebileceği yönündeki açıklamalara rağmen,
Kürtlerin ülke siyasetinde etkin olma çabaları nedeniyle bu bakanlıktan
7
vazgeçmeyeceği söylenebilir. Çünkü Cumhurbaşkanlığı dışında önemli bir
görev elde edememişlerdir.
Irak Türkmen Cephesi Başkanı Saadettin Ergeç’in kurulacak hükümette
Türkmenlerin Irak’ın 3. unsuru olarak yer almaları gerektiği yönünde yaptığı
açıklamaları ve yeni hükümette en az bir başbakan yardımcılığı ve iki bakanlık
istemesi, Türkmenlerin Irak’taki %13’lük oranları göz önüne alındığında
gerçekçi bir yaklaşım olarak değerlendirilmektedir. Aynı zamanda Irak’ta
haklarını elde etmeleri için Türkmenleri destekleyeceği ifade edilen Şii mercii
büyük Ayetullah Ali Sistani’nin açıklamaları, dikkate alınmalıdır.
Irak Milli Güvenlik Kurulunun Çalışmalarına Başlaması
Bir yandan Irak’ta hükümet kurma çalışmaları devam ederken, Irak Ulusal
Listesi lideri Đyad Allavi'nin başkanlık yapacağı Irak Milli Güvenlik Kurulu
çalışmalarına başlamıştır. Irak Milli Güvenlik Kuruluna; Irak Devlet Başkanı
Celal Talabani, Kürt Bölgesi Başkanı Mesut Barzani, Irak Başbakanı Nuri ElMaliki, Irak Devlet Başkan Yardımcıları Adil Abdülmehdi, Tarık El-Haşimi ve
parlamentoda temsil edilen diğer partilerin genel başkanlarının üye olacakları
belirtilmiştir. Yapılan açıklamalarda söz konusu kurulda alınacak kararların
üçte iki çoğunlukla gerektiği vurgulanarak bu kararlara bazen başbakanın tabi
olmama hakkının olduğu belirtilmiş, Güvenlik Kurulundan çıkacak kararlarda
Kürt, Şii ve Sünni tarafların onayı gerekmektedir. Emniyetle ilgili tüm
dosyaların bu kurula gönderileceği açıklanmış ve bu kurulun ülke politikasına
ilişkin stratejik ve hassas konularda karar vereceği ifade edilmiştir. Böylece
Irak’ta hükümet kurulmuş olsa bile, ipleri elinden kaçıran ABD’nin bu kurul
vasıtasıyla ipleri tekrar ele geçireceği söylenebilir.
Đran’ın Irak’ın Kuzeyinde PKK’ya Yönelik Yapmış Olduğu Operasyonlar
Geçtiğimiz hafta Irak, Đran'ı, terör örgütü PKK'nın mevzilerini bombalamak için
topraklarına girmekle suçlamış, Irak Savunma Bakanlığından yapılan
açıklamada, Đran güçlerinin Irak'ın kuzeyinde 5 kilometre içeri girdikleri
belirtilmiştir. Kürt Listesi üyesi Mahmut Osman da yaptığı açıklamada Đran’ın
Irak sınırındaki en az 10 köyü bombaladığını ve köy halkının yerlerini terk
ederek daha güvenli bölgelere göç ettiğini söylemiştir. Öte yandan Đran,
birliklerinin Irak'a girdiğine dair haberleri ''doğrulamadığını” açıklamıştır.
Her ne kadar bu söylenenler doğrulanmamış olsa da, Türkiye’nin bölgedeki
etkinliği açısından önemlidir. Đran’ın Türkiye’ye “ABD’nin yapamadığını ben
yapıyorum” mesajını vermeye çalıştığı değerlendirilmekte, bu mesajın ABDTürkiye arasında Đran’ın nükleer programıyla ilgili müzakerelerin yapıldığı
günlere denk gelmesinin rastlantı olmadığı düşünülmektedir. Aynı zamanda
Türkiye’nin PKK’yı ileri sürerek Irak’ın kuzeyinde etkin olmaması için
kendisinin PKK sorunuyla ilgilenmesi oldukça anlaşılabilir bir gerçektir.
Bölgesel bir güç olma yolunda hızla ilerleyen Đran, Türkiye’nin bölgede etkin
olmasını istemeyecektir. Bölgedeki enerji zenginliği de göz önüne alındığında,
Türkiye’nin bu coğrafyada hakim olmasını engellemek isteyeceği ön
görülebilir. Aynı zamanda Đran, Türkiye’nin Irak’ın kuzeyinde etkin olmasıyla
Irak Türkleri üzerinde oluşacak olumlu etkilerin, bölgedeki diğer Türk
unsurlarına yayılacağından endişe etmektedir. Bu açıdan değerlendirildiğinde,
8
Sadr grubunun Kerkük’e girmesi, Đran’ın bölgede daha etkin olarak Türkiye’nin
nüfuzunu azaltmaya yönelik bir politikası olarak değerlendirilebilir.
Đran’ın Nükleer Programı Konusundaki Tartışmalar
Đran, nükleer programından vazgeçmeyeceğini ısrarla belirtse de Đran üzerine
yapılan baskılar devam etmektedir. Hafta boyunca hem ikili hem de Birleşmiş
Milletler nezdinde toplantılar devam etmiş, ancak Đran’a uygulanacak
yaptırımlar konusunda bir anlaşmaya varılamamıştır. BM Güvenlik Konseyi'nin
beş daimi üyesi ve Almanya hafta içinde toplantılar düzenleyerek Đran’la iyi
ilişkileri olan Çin ve Rusya’yı, Đran’a yaptırım uygulama konusunda ikna
etmeye çalışmışlardır. Rusya, Đngiltere ve Fransa’yla birlikte hareket
edebileceğini,
uranyum
zenginleştirmenin
durması
için
yaptırım
uygulanabileceğini; ancak Đran’a yönelik bir saldırıya karşı olduğunu ifade
etmiştir. Rusya’nın nükleer bir Đran istemeyeceği değerlendirilmekte, ancak
bunun önlenmesi konusunda aralarındaki ekonomik ilişkilerin de etkisiyle ABD
kadar sert tutum içerisinde olmadığı gözlemlenmektedir. Rusya’nın Đngiltere ve
Fransa ile hareket edebileceğini açıklaması, Đran petrolüne ve Đran üzerinden
dünya pazarlarına ulaşacak petrole ihtiyacı olan Avrupa’nın bu ihtiyacını
kendisinin karşılayabileceği anlamını taşıdığı değerlendirilmektedir. Rusya’nın
Đran’dan doğacak boşluğu kapatabileceği, bundan da büyük oranda ekonomik
kazanım sağlayacağı ortadadır. Aynı zamanda, bölgesel ve küresel güç
olabilmek için Đran petrolüne büyük ihtiyaç duyan Çin’in, Đran’dan istifade
etmesi engellenerek etki alanının daraltılabilmesi, Rusya açısından iyi bir
strateji olarak değerlendirilebilir.
Bu toplantılar sürerken Đran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı ve Cumhurbaşkanı
Yardımcısı Gulamrıza Agazade, uranyumu yüzde 4,8 oranında
zenginleştirdiklerini açıklayarak, uranyum zenginleştirmede yakıt reaktörleri
için gereken azami düzeye hemen hemen ulaştıklarını belirtmiş ve Đran’ın
kararlı olduğunu açıkça ortaya koymuştur. Bu sorunun çözümünde en iyi yolun
diplomasi olacağı, sıklıkla vurgulanmasına rağmen, ABD her türlü seçeneğin
masada olduğunu ifade etmektedir. Öte yandan Đran kendilerine yönelik
herhangi bir saldırıda ilk hedeflerinin Đsrail olacağını açıklamış, böyle bir
saldırının sonucunda tüm Ortadoğu devletlerinin etkilenebileceğini belirterek,
Ortadoğu devletlerine gözdağı vermiştir.
9
Download