HABER BÜLTENĐ 09 Mayıs 2006 Haber Özetleri Irak • Irak Cumhurbaşkanlığı bürosundan gelen bir açıklamada, Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin Irak Ulusal Uzlaşma Kongresi’nin, Arap Birliği’nin önerisi üzerine önümüzdeki 10-11 Haziran tarihlerinde gerçekleşmesini onayladığı bildirildi. Bilindiği üzere Kongre’nin Bağdat’ta toplanacağı hususunda önceden anlaşma sağlanmıştı. (AVSAT EL-IRAK) • Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani, ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice ve Savunma Bakanı Donald Rumsfeld’in kendisine "Türkiye’nin Irak’a girmesine izin vermeyeceğiz" dediğini öne sürdü. Talabani’ye bağlı Kürd-sat Televizyonu’nun haberine göre Kürt lider, önceki gün düzenlediği basın toplantısında, ABD öncülüğündeki ittifak güçlerinin bu aşamada Irak’tan çekilmesinin yanlış olacağını anlattı. Irak’ta henüz istikrar ve güven ortamı sağlanamadığını belirten Talabani, bu güçlerin çekilmesi halinde büyük bir trajedi ve iç savaş tehlikesinin yaşanabileceğini söyledi. Irak’ın bu asamadan sonra parçalanmasını uzak bir ihtimal olarak nitelendiren Talabani konuşmasında, hükümetin kurulmasının önünde engel kalmadığını, gelişen olaylar için ulusal cephe kurmaya çalıştıklarını, özgürlük ve demokrasiyi geliştirmek istediklerini de ifade etti. Irak Cumhurbaşkanı, Türk silahlı kuvvetleri’nin son dönemde ırak sınırına yığınak yaptığını hatırlatan bir gazeteciye, "Rice ve Rumsfeld, Türk ordusu’na Irak’a girme izni vermeyeceklerini söyledi" karşılığını verdi. (DHA) • Kürt Bölgesi hükümeti Başbakanı Neçirvan Barzani, Kürt Bölge Parlamentosunda yapmış olduğu konuşmasında; Saddam döneminde Araplaştırılan tüm Kürt bölgelerinin Kürt Bölgesine katılacağına dair taahhütte bulundu. Parlamento toplantısında ilk birleşik Kürt bölge hükümetine güvenoyu verilmişti. Neçirvan Barzani, Saddam döneminde zarar gören Kürt bölgelerinin imarı için Federal hükümetin adaletli bir bütçe tahsis etmesini de istemiştir. (NAHRAĐN) • Đngiliz güçlerine ait bir helikopterin Basra’da düşürülmesi ve 5 Đngiliz askerinin ölmesi ve 4 Basralı vatandaşın öldürülmesinden sonra şehirde gerginliğin tırmandığı bildirildi. Bazı Đngiliz askeri kaynakları da Irak’ın güneyinde El-Mehdi Ordusu ve El-Sadr yanlılarına karşı uzun süreli bir savaşın başlayabileceği tehdidinde bulundular. Bu bağlamda bir Đngiliz askeri sorumlusu özellikle, Irak’ın güneyinde önümüzdeki haftalarda dramatik askeri gelişmelerin görülebileceğini, bunun nedeninin de Đran askeri ve istihbarat güçlerinin iki 1 ordu arasında savaş hazırlığı niteliğinde bir girişimde bulunmaları olduğunu söyledi. (NAHRAĐN) (KUVEYT-EL-SĐYASE GAZETESĐ) • Birleşik Irak Đttifakı üyesi Basim Şerif’in yaptığı açıklamada, bugün Birleşik Irak Đttifakı’nın bir toplantı yapacağını ve toplantıda Birleşik Irak Đttifakı içerisindeki bakanlık dağılımının son şeklini alacağını ifade etti. Basim Şerif, savunma bakanlığının Irak Ulusal Listesine, içişleri bakanlığının ise Birleşik Irak Đttifakına bırakıldığını söyledi. (NĐNA HABER AJANSI) • Asayişi sağlamakla yükümlü güçler Cami ve Hüseyniye imamlarıyla 14 maddeden oluşan bir ateşkes anlaşması imzaladı. Bu maddelerin önemli bölümleri şöyledir: Đbadet yerlerini her türlü silahtan arındırmak, çarpışmalar vuku bulduğunda hoparlörleri kullanıp tekbir getirmemek, silahlı güçlerle kayıtsız şartsız yardımlaşmak, ibadet yerlerini korumak için gereken tedbirleri almak. (EL-HAYAT GAZETESĐ) (EL-NAHRAĐN) • Irak’ı Kurtarma Ulusal Cephesi, Cepheye bağlı Hak Tugayı 7. teşkilatının Basra’daki Đngiliz helikopterini düşürdüğünü açıklayarak olayı üstlenmiş oldu. El-Mehdi ordusunun bir sorumlusu Đngiliz helikopterinin El-Mehdi ordusu tarafından düşürüldüğüne dair kaynakların haberlerini yalanladı. (NAHRAĐN) • Nuri El-Maliki bugün düzenleyeceği basın toplantısında, yeni kabineye katılan bakanların isimlerinin açıklanmama nedenini bildirecek. Ulusal Diyalog Cephesi Başkanı Salih El-Mutlak ise hükümetin önümüzdeki bir hafta, 10 gün içinde açıklanacağını bildirdi. (NAHRAĐN) • Irak’ta yeni hükümetin kurulmasına az bir süre kala farklı devletlerden Irak’ın değişik bölgelerinde konsolosluk açma çalışmaları da başladı. Bu amaçla daha önce Çek Cumhuriyeti Erbil’de konsolosluk bürosu açarken bugün de Rusyanın Erbil’de konsolosluk açmasına onay verildi. Rusya, biri Erbil’de ve diğeri de Basra’da olmak üzere iki konsolosluk açacak. Konsoloslukların ne zaman açılacağıyla ilgili olarak herhangi bir açıklama yapılmadı. (PEYAMNER) • Đngiltere Başbakanı Tony Blair, ülkesinin önümüzdeki birkaç hafta içerisinde Irak’taki silahlı güçlerinin sayısında yeni bir azalmaya gideceğini duyurdu. Đngilizlerin şu anda Irak’ta 8000 askerden oluşan bir gücü bulunmaktadır. (KUVEYT HABER AJANSI) • Irak'ta görev yapan en büyük 3. askeri birliğe sahip Güney Kore'nin, bu ülkede bulunan 3200 askerinden 1000'ini geri çekme işlemini bugün başlattığı bildirildi. Konuya ilişkin açıklamada bulunan Güney Kore Genelkurmay Başkanlığından bir yetkili, 1000 askerin Irak'tan geri çekilmesi işleminin 2006 yılı sonuna kadar tamamlanacağını belirtti. (AA)(REUTERS) Orta Doğu 2 • Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Đran Ulusal Yüksek Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri Ali Laricani'ye Đran'ın nükleer programıyla ilgili durumun çok ciddi olduğu mesajını vererek, sorunun çözümlenmesi için ilk adımı Đran'ın atması telkininde bulundu. Edinilen bilgiye göre, Laricani'ye çıkmaz sokaklara girmemeleri telkininde bulunan Gül, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'nun (UAEK) başındaki Muhammed Baradei'yi ikna etmeleri gerektiğini vurguladı. Abdullah Gül'ün görüşmede ayrıca, bütün dünyanın Đran'a karşı birleşmiş durumda olduğunu aktardığı öğrenildi. Türkiye'nin komşusu Đran'ın zarar görmesini asla istemediğini belirten Gül'ün, Đran'ın bugüne kadar enerji kaynakları yoluyla elde ettiği ekonomik birikimini halkı için kullanması gerektiğini bildirdiği kaydedildi. Gül, Đran ile Irak'ın mukayese edilemeyeceğini; ancak Irak'a olanların da göz önünde bulundurulması gerektiğini vurgulayarak, en zengin ülkelerden birisi olabilecek olan Irak'ın şu anda perişan durumda olduğunu belirtti. Gül'ün görüşlerine karşılık Laricani de kendilerine inanmalarını isteyerek, nükleer program konusunda fetvaları bulunduğunu ve bu çerçevede hiçbir şekilde askeri bir amaç taşımadıklarını kaydetti. UAEK ile de iş birliği içine girdiklerini, binlerce uzmanın gelerek tesisleri incelediğini söyleyen Laricani, ABD'nin asıl amacının Müslüman ülkelerin nükleer teknolojiye ulaşmasını engellemek olduğunu bildirdi. Ali Laricani, Türkiye'nin Đran'ın bu samimiyetini anlatma konusunda yardımcı olabileceğini belirterek, bölgenin barış ve istikrarına çok önem verdiklerini ve bu konuda Ankara'dan destek beklediklerini ifade etti. Bu arada, görüşmede Irak'taki gelişmeler de ele alındı. Bakan Gül'ün Đran ile sınırdaki sızmalara karşılık yapılan iş birliğinden duyulan memnuniyeti dile getirdiği ve terör örgütü PKK'nın geçmişte Türkiye'ye, bugün Đran'a, yarın da Irak'a sorun olacağını söylediği belirtildi. Laricani, ABD'nin, terör örgütü PKK ile görüştüğüne ilişkin iddialarının üzerine de ''Eğer ABD terörle mücadele etmek istiyorsa Musul ve Kerkük'te neden PKK ile görüşüyor?'' sorusuyla iddialarını tekrarladı. ABD'nin bölgede sorun çıkarmaya çalıştığını söyleyen Đranlı yetkili, bunun için de terörle mücadele ve insan hakları gibi kavramları elinde bir oyuncak olarak kullandığını kaydetti. (AA) • Đran'ın nükleer çalışmalarını engellemek amacıyla olası tedbirleri görüşen BM Güvenlik Konseyinin 5 daimi üyesi ile Almanya, dün akşam yapılan toplantıda da ortak bir strateji üzerinde görüş birliğine varamadı. Fransa Dışişleri Bakanı Philippe Douste-Blazy, toplantının ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, ''Hala çalışmalarımızı gözden geçiriyoruz'', dedi. Öte yandan, ABD Dışişleri Bakanlığından üst düzey bir yetkili, anlaşma zemininin yeteri kadar sağlanamadığını, daha alınacak çok yol olduğunu söyledi. ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice'ın ev sahipliği yaptığı görüşmeye, AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Javier Solana da katıldı. (AA)(REUTERS) • Beyaz Saray sözcüsü Scott McClellan, Đran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ın ABD Başkanı George W. Bush'a yazdığı mektubu aldıklarını açıkladı. McClellan, mektupta Tahran yönetiminin nükleer istekleriyle ilgili uluslar arası endişelere değinilmediğini belirterek, ''Uluslar arası toplumun, bu rejimle ilgili birçok endişesi var ve mektupta bu endişelerden bahsedilmiyor'', dedi. (AA)(REUTERS) 3 • Đsrail Dışişleri Bakanı Tzipi Livni, ''tecrübelerin, son derece uzak tehditlerin bile somutlaşabileceğini gösterdiğini'' belirterek, ''Bu nedenle uluslararası toplumun, Đran Cumhurbaşkanının tehditlerini ve sözlerini göz ardı etmemesi gerek'', dedi. Japonya, Çin, Sri Lanka, Hindistan, Tayland ve Filipinler Büyükelçileriyle görüşmesi sırasında yaptığı açıklamada Livni, ''Zaman, özgür dünyanın aleyhine işliyor. En kısa sürede tedbir almak gerek'', diye konuştu. (AA)(AFP) • ABD Başkanı George W. Bush, Suriye'ye uygulanan yaptırımlar ve ambargonun uzatılmasını istedi. Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, Bush'un, 11 Mayıs 2004 tarihinde alınan ve Suriye'ye hassas ve askeri malzeme ihracatının yasaklanmasının yanı sıra terör örgütlerine destek veren ya da Lübnan'ın içişlerine karışan Suriyelilerin mal varlıklarının dondurulmasına ilişkin kararların süresinin uzatılmasını istediği belirtildi. Açıklamaya göre Bush, Kongre'ye hitaben, ''Terörü destekleyen, Lübnan'ın içişlerine karışan, kitle imha silahı peşinde olan ve balistik programlarını sürdüren, Irak'ın istikrara kavuşması ve yeniden inşası için uluslararası toplum ve ABD'nin çabalarını baltalayan Suriye hükümetinin eylemleri, Amerikan ulusal güvenliği için devam etmekte olan olağanüstü bir tehdittir'', ifadesini kullandı. Suriye'ye yönelik yaptırımlar özellikle şahısları hedef almıyor, ambargo ve yaptırım konusu eylemlere katkıda bulunanlara uygulanıyor. Lübnan'ın eski Başbakanı Refik Hariri'nin suikasta kurban gitmesinden sonra Suriye'ye yönelik yaptırımların alanının genişletildiği belirtiliyor. (AA)(AFP) Kafkasya ve Orta Asya • Andican trajedisinin birinci yıldönümü münasebetiyle Özbekistan başta olmak üzere ABD, AB ve Rusya’da uluslar arası tabanlı hukuku koruyucu örgütler (Freedom House, Human Rights First, Human Rights Watch, International Crisis Group, Open Society Policy Center ve American Center for International Labor Solidarity, Radio Free Europe/Radio Liberty) tarafından kampanyaların gerçekleştirileceği bildirildi. Özbekistan sivil toplum örgütleri ve siyasi partileri tarafından kanlı olaylara dünya kamuoyunun dikkatini çekmek, suçluların cezalandırılmasını ve siyasi mahkûmların beraat edilmesini talep etmek amacıyla protesto gösterileri; 9 Mayıs’ta Washington’da ‘Andican Olaylarından Bir Yıl Sonra: Özbekistan ve ABD Đlişkilerinin Geleceği’ adında bir forum; 11 Mayıs’ta Brüksel’de Avrupa Parlamentosu’nda ‘Andican’dan Bir Sene Sonra’ konusunda yuvarlak masa; Londra Üniversitesinde ‘Andican’dan Bir Sene Sonra: Gelecek Đçin Ders ve Perspektifler’ konusunda bir forum; Moskova’da bir basın konferansı düzenlenecektir. Bunun yanı sıra 12 Mayıs’ta Moskova, Kiev, Brüksel, Londra’da, Bişkek’te Özbekistan Büyükelçiliği önünde protesto yürüyüşleri yapılacaktır. (www.fergana.ru) Avrupa Birliği • AB Dönem Başkanı Avusturya'nın Dışişleri Bakanı Ursula Plassnik, Afrika'nın sorunlarıyla baş başa bırakılmayacağını belirterek, Afrika ülkelerindeki barış ve demokratikleşme hareketlerine mali destek vereceklerini söyledi. Avusturya'nın başkenti Viyana'da yapılan ''AB-Afrika Troykası'' toplantısının ardından ortak basın toplantısına katılan Plassnik, Afrika ülkeleriyle AB 4 arasında 2005 yılında başlatılan stratejinin toplantıda geliştirildiğini bildirdi. Afrika'daki barış ve demokratikleşme hareketlerine büyük önem verdiklerini ifade eden Plassnik, Sudan'daki gelişmeleri endişeyle izlediklerini belirterek, ''Sudan'da kısa süre önce bir barış anlaşmasının imzalanmış olması umut verici. Bu başlangıç bize diğer grupların da anlaşmayı imzalayacakları yolunda umut veriyor'' dedi. Plassnik, AB ile Afrika arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi için uzmanlar düzeyinde bir diyalog ekibi kurulmasının kararlaştırıldığını, bu ekibin altı ayda bir toplanarak gelişmeleri gözden geçireceğini bildirdi. (AA) Diğer Haberler • Çin ile Japonya arasında Doğu Çin Denizi sorunuyla ilgili görüşmelerin beşinci turunun bu ayın ortasında yapılmasının kararlaştırıldığı bildirildi. Çin Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, bu kararın Çin'de 3 gündür devam eden ve bugün sona eren Çin-Japon stratejik diyalogunun beşinci turunda alındığı kaydedildi. Bu diyalogda heyetlere başkanlık eden Çin ve Japonya Dışişleri Bakan Yardımcıları Day Bingguo ve Shotaro Yachi, iki ülke Dışişleri Bakanlarının yakın gelecekte bir araya gelmeleri olasılığını da ele aldılar. (AA) • ABD Başkanı George W. Bush, Sudan'daki en büyük isyancı grup olan Sudan Kurtuluş Ordusu ile Sudan yönetimi arasında imzalanan Darfur Barış Planı'nı memnuniyetle karşıladığını belirterek, ''Darfur'un, yeniden başlama şansı var. Yerlerinden olmuş milyonlarca kişinin korkusuzca yaşayabilecekleri evlerine dönmeleri hedefinden hala çok uzaktayız. Ancak, şu anda ileriye doğru atılmış bir adım görüyoruz'', dedi. Kongre'den bölgeye gönderilmek üzere 225 milyon dolarlık acil gıda yardımı istediğini belirten Bush, ABD Dışişleri Bakanı Condolezza Rice'ın yarın BM'de Darfur'a daha fazla barış gücü askeri gönderilmesi kararı için destek arayacağını kaydetti. ABD Başkanı Bush, Sudan Hükümeti'nin BM örgütlerinin işlerini sorunsuz yürütmelerine izin vermesi gerektiğini ifade ederek, ''Yardım çalışmalarını güçleştiren vize ve seyahat kısıtlamalarını kaldırmalılar. Tüm taraflar yardım çalışanlarına saldırıları durdurmalı'', diye konuştu. Öte yandan, Darfur Barış Planı çerçevesinde milislerin 15 Mayısta silahsızlandırılmaya başlanacağı bildirildi. Sudanlı arabulucu Maczub El Halife Ahmed, düzenlediği basın toplantısında, ''Cancavid ve diğer milislerin silahsızlandırılmasına 15 Mayısta başlanacağını, Sudan Devlet Başkanı Ömer El Beşir'in bu operasyon için emir verdiğini'' belirtti. Afrika Birliği'ne ait güçlerin, güvenliği sağlamak ve ateşkese uyulup uyulmadığını denetlemek üzere Darfur'da kalacağını ifade eden Ahmed, önümüzdeki günlerde Sudan Kurtuluş Ordusu'ndan bir heyetin Hartum'a gelmesinin beklendiğini de kaydetti. (AA)(AP)(AFP) Dünya Basını Financial Times, "Ahmedinecad dün yine dünyayı şaşırtma kapasitesini gösterip, Başkan George W. Bush'a doğrudan mektup gönderdi" diye başlıyor haberine. Mektubu 'bir manevra çabası' diye niteleyen yazı, şöyle devam ediyor: "Mektubun amacının, Đran'a nükleer programı yüzünden uluslararası yaptırım peşinde olan Amerika'nın baskısını hafifletmek olduğu sanılıyor. Ahmedinecad'ın bu manevrası, Tahran'la Washington arasındaki ilişkilerin 5 kesildiği 1979'dan bu yana en üst düzey doğrudan iletişim oldu. "Dışişleri Bakanı Manuçehr Mutteki'ye göre mektup, Ahmedinecad'ın 'uluslararası gelişmeler ve krizler konusundaki görüşlerini' içeriyor, 'sorunlara yeni çözüm önerileri getiriyor.' "Đran'ın son aylardaki tavizsiz tavrına bakarsak, mektubun nükleer konuda herhangi bir ödün içermesi beklenmiyor. Amerika'nın Ulusal Đstihbarat Birimleri Başkanı John Negroponte ise mektubu henüz görmediğini, ama Güvenlik Konseyi'nde dün gece yapılan oturumu etkileme çabalarıyla bağlantısının da, araştırılması gereken tezlerden biri olduğunu söyledi." Guardian gazetesi de aynı haberi "Đran 27 yıllık alışkanlığını bozarak, Bush'a 'yeni diplomatik açılım' sundu" başlığıyla veriyor. Gazete mektubun, Tahran'daki Đsviçre Büyükelçiliğinde bulunan Amerikan masası aracılığıyla iletildiğini yazıyor. Guardian'a göre "Mektup, Ahmedinecad açısından 180 derecelik bir dönüşe işaret ediyor. Đran'ın dobra lideri daha iki hafta önce, Irak'ın geleceği konusunda Amerika'yla doğrudan görüşmelerin gereksiz olduğunu söylemişti. Oysa ülkenin ruhani lideri Ayetullah Ali Hamaney, görüşmeleri onaylamıştı." Daily Telegraph gazetesiyse, hafta sonunda Irak'ta düşürülen Đngiliz helikopteriyle ilgili haberinde, saldırıda kullanılan füzelerin Đran'dan gelmiş olabileceğini yazıyor. Gazeteye göre ordu kaynakları bu sonuca yakınlardaki bir binada bulunan füze kovanlarını inceleyerek varmış. Rus yapımı bu yeni tip füzelerden Đran ve Suriye'ye çok sayıda satılmış olduğunu hatırlatan kaynaklar, onların da füzeleri Iraklı isyancılara ulaştırmış olabileceği yorumunu yapıyor. Daily Telegraph'ın manşet haberiyse, Đngiltere Đşçi Partisi içindeki çalkantıyla ilgili. Gazete, geçen haftaki kötü yerel seçim performansı ardından görevden ayrılma baskısıyla karşı karşıya kalan Başbakan Tony Blair'in dünkü açıklamalarını, gelecek yıl ayrılacağı şeklinde yorumlamış. Tony Blair dün ayrılacağı tarihi vermekten kaçınmış; ancak görevi kendinden sonra devralacak lidere genel seçime hazırlanması için 'bol bol zaman tanıyacağını' söylemişti. Đngiltere'de gelecek genel seçimin 2009'da yapılması bekleniyor. Daily Telegraph, Blair'in bu sözlerini duyan milletvekillerinin, 'seçimlerden 18 ay önce, yani 2007 sonbaharında ayrılacağı' yorumlarını yapmaya başladığını yazıyor. Guardian'ın yorum sayfalarında ise, 50 kadar milletvekilinin isyanından kurtulmayı yine başaran Blair, bir macera filminin muzaffer kahramanına benzetiliyor. Gazete Blair'in, halka karşı bölünmüş görünmenin tehlikelerine işaret eden 'zarif, ikna edici ve doğru' bir konuşma yaptığını söylüyor ve şöyle devam ediyor: "Ama bu, başbakanın hükümetin gerçeklerinden kopmakta olduğu gerçeğini gizlemiyor. Daha geçenlerde delilik sayılabilecek bir açıklama yaparak, sağlık sistemi reformunun ikinci aşamasındaki rolünden söz etti. Oysa bu reformda birinci aşama bile henüz başladı sayılmaz. "Başbakan mükemmel bir şovmen olabilir, ama şovu bitmek üzere." Times gazetesiyle yaptırdığı yeni kamuoyu araştırmasının Blair'e desteğin yüzde 30'a düştüğünü gösterdiğini, bunun da partinin 1992'den beri aldığı en kötü sonuç olduğunu yazıyor. Gazeteye göre Muhafazakâr Partinin lideriyse, sekiz puan farkla öne geçmiş. Sonucun, Blair yerini Maliye Bakanı Gordon 6 Brown'a bıraksa da pek değişmediğine işaret eden Times, bunu "Đki lider arasındaki çekişme, partiyi zedeledi", şeklinde yorumluyor. Avrupa basınındaysa yine günlerinin sayılı olduğu söylenen bir başbakan, Fransa Başbakanı Dominique de Villepin hakkında yorumlar var. Fransa'dan Liberation, aralarında Đçişleri Bakanı Nicolas Sarkozy'nin de bulunduğu siyasi rakipleri hakkında sahte suçlamalarla soruşturma açmakla suçlanan de Villepin'in koltuğunun artık pamuk ipliğine bağlı olduğunu savunuyor ve bir zamanlar cumhurbaşkanlığı emelleri besleyen de Villepin'e soruyor: "Fransa'da son yıllarda başbakanlık yapanlar arasında cumhurbaşkanlığına seçilen pek olmadı. Đşin ucunda Elysee Sarayı'nı kaybetmek varken, başbakan olmayı neden kabul ediyorlar acaba?" Đsveç gazetesi Le Temps da aynı konuya değiniyor ve bu kez uyarısını, de Villepin'in yerine başbakanlığı devralmaya hazır olduğunu duyuran Đçişleri Bakanı Nicolas Sarkozy'ye yapıyor. Gazete "Başkalarının yapamadığını yapıp, başbakanlıktan cumhurbaşkanlığına atlamaya çalışma riskini göze alacak mı?" diye soruyor. Financial Times, Avrupa Komisyonu'nun rekabetten sorumlu üyesi Neelie Kroes'ün, Rusya'dan Almanya'ya döşenecek 5 milyar euroluk yeni doğalgaz boru hattı projesini incelemeye aldığını duyuruyor okurlarına. Buna göre Avrupalı yetkili, Alman hükümetine projeye neden mali garanti verdiğini ve 1 milyar euroluk garantinin, devlet yardımı anlamına gelip gelmediğini soracak. Bu arada Gazete, internet sayfalarında Kıbrıs konusuna değindiğini de kısa bir ilanla duyuruyor okurlarına. Tartışmaya katılan Đngiliz Avrupa milletvekili Andrew Duff, "Türkiye'nin AB üyeliğine yönelen bu yeni tehdit karşısında Kıbrıs tartışmasının tüm taraflarının gerçek birer Avrupalı olduklarını göstermeleri gerek", demiş. 7