Neoliberal küreselleşme ve popülist eğilimler: Küresel bağlamda

advertisement
İSTANBUL POLİTİKALAR MERKEZİ-SABANCI ÜNİVERSİTESİ-STIFTUNG MERCATOR GİRİŞİMİ
sizleri
Neoliberal küreselleşme ve popülist eğilimler:
Küresel bağlamda Türkiye
başlıklı panele davet ediyor
Konuşmacılar
Çağlar Keyder
(Mercator-İPM Kıdemli Araştırmacısı)
Fuat Keyman
(İstanbul Politikalar Merkezi Direktörü)
Tarih: 9 Haziran 2016, 09:30-11:30
Yer: Cezayir Restoran
(Firuzağa Mah. Hayriye Cad. No:16, Beyoğlu)
Neo-liberal küreselleşmeye karşı yaygın bir tepki oluşmuş durumda. Bir yandan ulusaşırı ekonomik
akımların 2008 krizinden beri yavaşladığını gözlüyoruz. Diğer taraftan ise neoliberal ideolojinin
hakimiyetine karşı giderek artan sosyal hareketler ve siyasi oluşumlar gündeme geliyor. Gelişmiş
ülkelere bakıldığında ABD’nin seçim kampanyasındaki popülist eğilim özellikle dikkat çekiyor. Her
iki partinin adayları 1980 sonrası ekonomi politikalarının yol açtığı, özellikle de orta sınıfı ve işçileri
yoksullaştıran, işsizlik ve gelir dağılımında bozulma yaratan dinamikleri tersine döndüreceklerini
vaat ediyorlar. Ayrıca 1980 sonrası çeşitli liberalizasyon girişimlerinin en son çabası olan Atlantik
ve Pasifik ticaret ve düzenleme anlaşmalarını desteklemeyeceklerini söylüyorlar. Seçmenin
baskısıyla hem Wall Street’i hem de Washington’daki şirket lobilerini terbiye etmeye yönelik
platformlar oluşturuyorlar. Seçimin sonucu ne olursa olsun, önümüzdeki dönemin devlet-piyasa
dengesinde devletin daha özerk bir rol oynayacağı kesin gözüküyor.
Avrupa’nın çesitli ülkelerinde ise aynı eğilimler önce toplumsal hareket olarak gündeme gelip sonra
da siyasi arenada görünüm kazanıyor. İskoçya’nın aşırı liberal İngiltere’den ayrılma isteği,
İngiltere’de ise aşırı liberal AB Komisyonundan kurtulma amaçlı Brexit kampanyası en Batı’daki
örnekler. Kıta Avrupası’nda ise hemen her ülkede ulusalcı ve devletçi hareketler gündemde:
Fransa’da gençlerin yeni iş kanununa karşı direnmesi, LePen hareketi; Almanya’da göçmen karşıtı
ve devletçi PEGIDA ve AfD; Avusturya, Polonya ve Macaristan’da faşizan milliyetçilik, ve tabiki en
önemlisi Brüksel’deki AB yönetimine karşı antipati ve topluluğun dağılmasına yönelik
spekülasyonlar. Liberalizmi tam yaşamamış ülkelerde ise devlet göreli özerkliğini hep koruyabildi.
Yine de çeşitli ülkelerde otoriter popülist liderlerin ve devletçiliğin daha da yükseldigini izliyoruz.
Bu etkinlikte konuşmacılar, Türkiye’nin de merkezinde olduğu bu küresel dönümüşümün ne yönde
ilerleyeceği, ekonomik dengeleri ne yönde hareket ettirecegi, siyasi eğilimleri nasıl etkileyeceğine
ilişkin sorulara yanıt arayacaklar.
Etkinlik Türkçe gerçekleşecektir ve simultane çeviri sağlanmayacaktır. Etkinlik sırasında kahvaltı
servisi bulunmaktadır.
Download