ALİCAN KAĞAN YAŞAR SONU OLMAYAN YARIŞ ''Sadece rekabet etmek için, birilerini oyundan atmak için yapılan rekabet pek uzun sürmez. Korkutulmaya çalışılan biri sizi hiçbir zaman önemsemez ve büyük bir ihtimalle işini sizden daha iyi yapar'' demiştir Henry Ford ve bu cümlelerin de vurguladığı gibi insanlar arasında ki rekabet ve kazanma, en iyi olma hırsı hiçbir zaman bitmez. Çünkü her birimiz kazanmak zorundayız bu yarışı ama yarışı başlatanlar da bizleriz aslında. 'PRESTİJ ' filmi çok iyi bir örnek bence bu rekabet ve kazanma hırsı için. Filmde iki sihirbaz arkadaşın arasındaki, en iyi sihirbaz olma hırsı söz konusuydu ve bu rekabet ikisini de kötü etkileyecekti. Kendilerini geliştirmeyi bırakıp, birbirlerinin işlerini bozmaya çalışıyorlardı ki bu onların en büyük hatası olmuştu . Bence günlük hayatımızda da insanlar en başarılı en önemli birey olmaya çalışır ve bunu başarırken başkalarının da kendisi kadar iyi olmasını istemez. Bu hırs bizi birbirimizden uzaklaştırır belki en iyisi olabilir insan ama yalnız kalır çünkü onun kadar iyi olan başkası olmayacaktır. Bana göre başkasının yolunu kesmek için verilen mücadele çok uzun sürmez ve bu mücadeleyi yapan kişi eninde sonunda kendini oyundan atmış olacaktır. Bu filmde sadece en iyi olmak değil, aynı zamanda, birbirini safdışı bırakmaya çalışan iki arkadaş, kendi hayatlarını da kötü etkilediler. Filmin sonunda ikisi de başlangıçtaki kendilerinden çok daha kötü durumdalardı ve yaşadıkları olaylardan ötürü bibirlerine duydukları nefret her ikisini de yenmişti. Yani iki sihirbaz da kazanma hırsına, rakibini yenmeğe o kadar konsantre olmuştu ki ikisi de kendisini daha çok geliştirmeyi bırakmıştı, onların tek amacı rakibinin kötü olmasıydı. 'Arkadaşlıklar gelip geçici olabilir ama rakiplerimiz her zaman çoğalır' Thomas Jones bu sözünde arkadaş ve rakip olmak arasındaki farkı çok açık bir şekilde belli eder. En iyi olma yolunda ilerleyen birey bir başkası ile karşı karşıya kalacaktır , ister o bir diğer kişiden daha iyi olduğunu kanıtlasın veya kanıtlamasın , her zaman yeni bir rakibi olacaktır. Zaman ve diğer insanların hırsı da, en iyi olmak isteyen kişinin düşmanıdır. Bence dosluklar azalabilir bir dostu kaybetmek, hayatından çıkarmak kolaydır ama bir rakip bir diğerini de beraberinde getirir ve bu savaş her zaman devam eder . Filmde sihirbazlardan birinin kardeşi de diğer sihirbazı altetmeğe çalışyordu yani rakipler her koşulda artıyorlar . En iyi olma savaşı. Bu kazanma hırsı bence bireye sahip olur, bu hırstan kaçmak zordur ve filmdeki gibi sonu her zaman planlandığı gibi gitmez çünkü bireyin değer verdiği şey değişmiştir. Kendi başarısı değil söylediğim gibi, diğerlerinin başarısızlığı olmuştur asıl konu, ve bireyin kişisel başarısı yok sayılmıştır. Kazanmış olmasına rağmen kaybetmiştir bence birey çünkü kendi başarısı ile değil, rakibinin başarısızlığı ile kazandı, bence bu gerçek zafer değildir. Ayrıca günümüzde de insanlar arasındaki rekabet kendini gösteriyor. Örneğin, çoğu kişi iş yerinde hatta okulda arkadaşından daha iyi olmak için çaba gösteriyor hatta bazı zamanlar arkadaşlarını engelliyorlar ki kendilerinden daha iyi kimse olamasın. Yani kendi kendilerine rakip yaratmış oluyorlar. Başka bir yönden, rekabet tabiki hayatımızda olmalıdır. Bu bireyin kendisini geliştirmesi için en iyi ve en etkili yöntemlerdendir ama bu rekabet en iyi olmak uğruna yapılmamalıdır. En iyi olmak imkansızdır bana göre her zaman en iyi olana karşı olan insanlar olacaktır ve kabul etmeyeceklerdir en iyi olduğunu savunan insanı . Bu bir yarış hepimizin kazanmak zorunda olduğu, ama aynı yarışı sadece bir kişi kazanabilir bu da garip bir ikilemdir. Rekabet ortamındaki insan diğer herkesin rakibi olduğunu düşünür ve yaşamı birdenbire bencilliklerle dolu bir yer olarak düşünür ki kısmen haklıdır. Yarışa atılan her bireyin sosyal ilişkileri zarar görür ve yalnız, bireysel bir hayata esir olur. Ayrıca eğer birey mücadelesi sonucunda kaybeden taraf olduğunu kabul ederse o anda kendini değersiz hisseder. Bu yarışta kaybeden her zaman vardır ama hiçbir zaman kazanan olmaz. Az önce de dediğim gibi en iyi olma yolunda giden insanların rakipleri her zaman artarak varolmaya devam edeceklerdir . Yazımın filmle olan bağlantısına dönecek olursam, filmde ben, hırsın ne kadar tehlikeli boyutlara ulaşabileceğini tamamen anladım. Yazımda üstünde durduğum nokta şudur ki; kazanmak uğruna yapılabilecek hatalar veya vazgeçilen dostluklar sadece kazanmayı hedef alan bireyin zararına olur ve daha öncede belirttiğim gibi kazanmaya ne kadar yaklaşırsa yaklaşsın tam anlamı ile kazanamayacağı bir hayata sahip olur birey. Kazanmanın veya en iyi olmanın herşey olmadığını yada en önemli şeyler olmadıklarını kabul etmeliyiz ki bu yarış bitebilsin. KAYNAKÇA Nolan. Chrıstopher / The Prestıge (2006)